Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Taylan Abi

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    1.727
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    2

Taylan Abi tarafından postalanan herşey

  1. Taylan Abi

    1 itiraf 1 davet

    Forumdan bir kişi düğünüme gelsin, omzuma alıp Kolbastı oynamazsam adam değilim
  2. Flashback'ler ile bunaltmıyorum umarım Şimdi bakalım kimler geliyor, kimler gelmiyor, kimler abidik gubidik yapıyor. Oynatalım UğurCum GELENLER: BİİİİİİİİR İKİİİİİİİİİİİİ Ama bu kadar. GELEMEYECEKLER : BİİİİİİİİİİİİR İKİİİİİİİİİİİİİİ ÜÜÜÜÜÜÜÜÜÜÇÇÇ ABİDİK GUBİDİKLER: BİİİİİİİİİİR İKİİİİİİİİİİİİ ÜÜÜÜÜÜÜÜÜÇÇÇ DÖÖÖÖÖÖÖRT BEEEEEEŞ ALTIIIIIIII Bence bu 6 kişiye Hadise'nin kırmızı kostümünden birer tane hediye edelim. Erkekler tayt giysin ama. Göz zevki diye birşey var. Bitirirken; Şu buluşmayı gerçekleştirin, beni utandırın. Haydi can'lar.
  3. Konuyu tekrar tekrar ifade etmekten sıkıldım ancak bir son olması açısından yazıyorum. AB üyelik süreci bizim dışımızdaki ülkeler tarafından her zaman aleyhimize kullanıldı. Hükümetler bu süreci yönetemediler. Kazanımlarımız oldu ancak daha fazla şeyi kaybettik. Dış politikada onurumuzu kaybettik öncelikle. Hep birilerinin sopasından korkup, parasından korkup, yaptırımından korkup istemediğimiz eylemleri yapmak durumunda kaldık. Ve kazandıklarımızı hep ekonomik olarak anlamlandırdık. Oysa kaybettiklerimiz parayla pulla alınabilecek, tedavi edilebilecek şeyler değildi. Bu menfaat savaşında AKP hükümeti daha çok yanlış yaptı, bizi iyice içinden çıkılmaz, geriye dönülmez, telafi edilemez noktalara getirdi. Hep elimize vurup ekmeği aldılar, başımıza çuval geçirip silahımızı aldılar, ithalatımıza-ihracatımıza yol gösterdiler kısıtladılar, iftira kampanyaları ile toplumsal onur ve şerefimizi iki paralık etmeye çalıştılar. İşi faşizanlığa vardırmadan, Atatürk milliyetçisi her vatandaş gibi bu uygulamalara karşı olmamız gerektiğini söylüyorum, söyledim de. Dinletemedim. Dinlemediler. Ve hep aslında ne demeye çalıştığımı sorguladılar. Demeye çalıştığım, tekrarlarsam, biz bu oyunlara yıllardır alet olduk kaybettik. Artık yeter. İstemeyelim AB'yi. Ne Şam'ın şekeri, ne Arap'ın yüzü yani. Atatürk Cumhuriyeti'ne yakışan işler yapmaya çalışıyorsak daha fazla ezik büzük olmamızın hiç gereği yok. Bizim bu acınası halimizden nemalanan, bundan mutlu olup strateji geliştiren sözde vatandaşımız olan tüm topluluklara artık fırsat vermeyelim. AB süreci bu şekilde işlerken, kaybedecek bir tek egemenliğimiz kaldı. Onu da elimizden almalarına izin vermeyelim. Ha dünya değişir, ibre bize döner, milli menfaatlerimizi gerçekten savunabilecek duruma gelir isek bu üyeliği yeniden değerlendiririz. Fakat bu kadar hayalperestlik bu millete, bu vatana ihanettir. Sözümün özü budur. Tekrarlamaktan sıkılsam da bu açıklamayı da seçmenlere ibret olması açısından yazıyorum. Anlayana.
  4. İki yıl öncesine dönelim. Bakalım kimler neler söylemiş. Sonuç? SIFIR Umarım bu kez öyle olmaz. Biraz gayret lütfen. Özellikle İstanbullular.
  5. Okuyorsunuz. Ama anlamak istemediğiniz için anlamıyorsunuz. Girmeyelim diyorum. Nedenini de yazıyorum. Ama anlamak istemiyorsunuz. ***********
  6. Teşekkür ederim arkadaşlar. Kayımca bu sana S.e.t.h bu da sana
  7. Anlayana ...
  8. Sen şu tarihte HE dedin de ben OLMAZ mı dedim yarenim? Sevgi'yi ve sevgili'yi ayırt ederiz her daim. şşşş! Rus deme. Çıkamayız işin içinden. Taam çok güzeller, olabilir. Ama deme ööle. Deme. Adımız çıkmış zaten 9'a
  9. Ali Atıf BİR, köşesinde “Türkiye’de çeşitli ihmaller ve çatışmalar nedeniyle binlerce ölüm varken en önemli olayımız “kesik baş” cinayeti mi yani? " sözleriyle Münevver KARABULUT cinayetiyle ilgili sürekli haber yapan medyayı eleştirir. Cinayeti işleyen Cem Garipoğlu, Hayyam Garipoğlu'nun yeğenidir. Burgaz Rakı Hayyam Garipoğlu'na aittir ve kahramanımız Ali Atıf BİR de Burgaz Rakı'nın marka danışmanıdır. Olaylar gelişir. Alıntı : UYKUSUZ
  10. Ve forum insanlarına AKP DÖNEMİNDE TÜRKİYE'DEN MANZARALAR başlığını okumalarını bir kez daha öneriyorum. Ben bir iki örnek vereyim şimdiden. Zor değil anlamak. Yeter ki anlamak isteyelim.
  11. Fikrimi merak edenler için; Başlık altında geriye dönük iletilerimi okuyunuz.
  12. Sen bizim Antalya buluşmalarımıza neden gelmiyorsun peki? Namazda gözü olanın ezanda kulağı olmalı önce. Haksız mıyım?
  13. İki yıl önce yazılanları okuyunuz. Bitirince bugünlerdeki haberleri okuyunuz. Ve bu hükümetin AB yolunda neler başardığını görünüz. Alıntılayalım; Sarkozy’nin Türkiye ile ilgili sözleri: "AB sınırsız genişlemeye son vermesi, bir an evvel sınırlarını belirlemesi gerekmektedir. Türkiye gibi, Avrupa ile ortak kaderi paylaşan ülkeler var. Bu ülkeler Avrupa ile ayrıcalıklı bir ilişki inşa edebilirler. Avrupa ile ortaklıklarını mümkün olduğu kadar genişletebilirler. Ancak Avrupa Birliği’nin üyesi olamazlar. Avrupa’nın sınırları olmalıdır. Avrupa Birliği, Türkiye ile bugünden başlayarak ekonomi ve güvenlik alanlarında birlikte hareket edeceği ayrıcalıklı bir ortaklık görüşünde birleşmelidir. Fransa, Türkiye ile yüzyıllardır dostluk ilişkisi sürdürüyor. Bu dostluğa dayanarak Türkiye’ye gerçekleri söylemek istiyorum. Dostlarına yalan söylemek, asla tutmayacağı sözler vermek saygın bir davranış olmadığı gibi benim de tarzım değil. Türkiye ile şimdiden ekonomik ve güvenlik alanlarında işbirliğine gidecek yeni bir ilişki biçiminin kurulmasının daha doğru olduğuna inanıyorum. Rusya’ya da benzer bir ortaklık önerisinde bulunulabilir. Avrupa’nın içine kapanan bir kale olmasını istemiyorum. Bu, Avrupa’nın da doğasına aykırı, ancak genişlemenin de sınırlandırılması gerekmektedir. Böyle diyor elin adamı. Hatta bir arkadaşı da şöyle buyuruyor, kendisi Sarkozy'nin partisi UMP'nin üyesi ve Avrupa Parlamentosu Hıristiyan Demokrat Grubu üyesi Jacques Toubon, Türkiye-AB ilişkilerinde bir gelişmenin olmadığını, bu ortamda da ilerlemeden söz edilemeyeceğini söylüyor. Ve ekliyor. -Avrupa Türkiye’nin reformları hızlandırmasını istiyor. Ama Türkiye hiç bir şey yapmıyor. -Müzakereler istenildiği gibi gitmiyor. Rum gemilerine limanlar ne zaman açılacak, bu bilinmiyor. -Müzakere sonucu belirsiz. Bu konuda Türkiye-AB arasında yeni bir karar almak gerekiyor. Belki farklı bir ortaklık daha yararlı olur.Zaten Türkiye’de AB konusunda isteksiz.Türkiye sanki reformları yapmamakta kararlı. Eveeet sevgili okur. Yumruklarını sıkarak, dişlerini gıcırdatarak okudun sanırım bu satırları. Peki AKP'nin geçen iki yılda neyi başardığını farkettin değil mi? Eminim farketmişsindir. Haydi durum böyle iken, adamlar çatır çatır yüzümüze böyle konuşurken; Bize de söyle, nedir o farkettiğin şey?
  14. İntikam yemeği soğuk yenir Zebercet'im. Daha dur sen. Yeni başlıyoruz.
  15. İhtiyacınız yok demektir, anlaşıldı. Başka bir yere gönderiyorum o zaman.
  16. Zebercet gitti. O kesin. Godzilla geldi mi peki?
  17. Taylan Abi

    Haftanın Erkeki Çeptır 3

    1 şey daha. Şimdi böyle bir blogu cillopik kızceğizlerden oluştursak, yemediğimiz damga kalmaz. Artık kıro diyen mi ararsın, sapık zanneden mi... Ama kızlar böyle bişey yapar, etraftan alkış bile kopar. --Türkiye di mi burası? --Evet.
  18. Küçük'ün pasaport alma sürecini, ne zaman başvurulduğunu, neden yeşil pasaport istendiğini, neler yapıldığını, verilip verilmediğini vs herşeyi sormuştum. Soru sormak zordur. Cevaplarını kaldırabilecekseniz sorarsınız. Aksi halde kendi yaptığınız gibi hep varsayarsınız, peşin hükümlü, önyargılı davranırsınız.Sizin moda dediğiniz belge, dürüstlüğü temsil eder. Lafın sözün ucu bucağı, dilin de kemiği yok malum.
  19. kimden: [email protected] kime: taylanabi@ cc: [email protected] tarih: 11 Mayıs 2009 Pazartesi 16:44 (18 saat önce) konu: Bilgi Edinme Başvurunuz SAYIN TAYLAN Emniyet Genel Müdürlüğümüze 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında göndermiş olduğunuz , Bilgi Edinme başvurunuz incelenmiş olup; Talebinizle ilgili olarak; 4982 sayılı kanunun 21. maddesi"Kişinin izin verdiği hâller saklı kalmak üzere, özel hayatın gizliliği kapsamında, açıklanması hâlinde kişinin sağlık bilgileri ile özel ve aile hayatına, şeref ve haysiyetine, meslekî ve ekonomik değerlerine haksız müdahale oluşturacak bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkı kapsamı dışındadır."Hükmü gereğince başvurunuz olumsuz değerlendirilmiştir Bilgilerinize sunulur EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü Netice alamadık ama olsun. Ancak doğru bildiğinizden eminseniz bu tür başvurular yaparsınız. Aksi takdirde başkaları gibi iftiraları atıp atıp susarsınız. Onların doğruları öğrenmeye, gerçekleri sorgulamaya cesaretleri yoktur. Nokta.
  20. Taylan Abi

    Haftanın Erkeki Çeptır 3

    Ben şimdi bu amcaya karşı Antony Hopkins desem, kıskançlık mı olacak? Veya ne bileyim cinsiyet değiştirdiğimden filan mı şüpheleneceksiniz? E olmayacaksa, diğer iki çeptır'daki laflar neyin nesiydi? Kız milleti. Böyledir.
  21. Sessizlik !
  22. Bahar herkesi farklı etkiliyor işte. Gönül yayları gevşedikçe tarih bilgisi de, kürt sevgisi de, akıl iz'an da yerle bir artık... 5000 yıllık olan kavramlar birbirine karışıyor sonrasında. Çok yakın, bu hafta yaşadığım bir olayla ilintileyeyim. Antalya-Kemer arasındaki karayolunda yeni ulaşım tünelleri inşaatı var. 2 gündür şantiyede, tünellerin içerisinde uzun zaman geçirdik. Havalandırmanın yetersiz oluşu, tünelin uzunluğu, içerde çalışan iş makinalarının egsozları vs derken tünel içindeki oksijen miktarı her dakika azalıyor malum. Bir süreden sonra tünelden çıkanların yüzlerine baktığınızda herkesin gülümseyerek çıktığını farkediyorsunuz Oksijeni sıfırlamış, adam başka alemlerde geziyor resmen... Kıssadan hisse; Hava bu. Çok pis dağıtır insanı. Yaşadım biliyorum.
  23. Taylan Abi

    HAFTANIN ERKEKİ ÇEPTIR 2

    yahu arkadaşlar, etmeyin eylemeyin. 17'lik tazeler gibi ağzınızı açmış seyrediyorsunuz. Ve seyrettiğiniz aslında görüntü de değil. O görüntüye yakıştırdığınız anlam. Bu kılkuyruktan Dolapdere'de, ÇinÇin'de, Zeytinköy'de, Edirne'de filan o kadar çok var ki... Her gün yolda görürsünüz başınızı çevirip bakmaya tenezzül etmezsiniz ama buraya getirip Maykıl, Deyvid, Coni moni diyerek acayip işler yaparsınız kendinizce. Ben bunu söyleyince neden kıskanıyormuşum gibi olsun ki? Gerçeği ifade ediyor olmam zorunuza gidebilir ama lütfen lafı saptırmayalım. İçinizden bir tane delikanlı kız çıkacak mı diye de merak etmiyor değilim.
  24. Aklımızla mı yüreğimizle mi hareket etmeliyiz? Veya; Devletler akılcı mıdır, duygusal mıdır? Tabii ki yurtta ve dünyada barış isteyen bir milletiz. Ancak düşünmekte, hatırlamakta fayda var. Acaba bu sınır neden kapatılmıştı? Bir cevabı var elbette. Şimdi modern zaman Polyanna'sı gibi çıkıp "kapılar kapatılmasın" demek ne kadar akılcıdır, ne kadar duygusaldır, ne kadar doğrudur tekrar düşünmek lazım. Dünyada sınırlar olmasın, kapılar kapatılmasın ama dostu düşmanı ayırmayı bilelim.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.