
Taylan Abi
Φ Üyeler-
İçerik Sayısı
1.727 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
2
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
Taylan Abi tarafından postalanan herşey
-
Hiç kimse zorda değil kardeşlerim” dedi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hışmından krizde hükümeti eleştiren işadamları da nasibini almaya başladı. Önceki gün Malatya mitinginde felaket tellalığı yapmakla suçladığı medyaya bazı iş adamlarının da destek verdiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, iş dünyasına yönelik eleştirilerine dün de Ordu’da devam etti. Yaklaşık 15 bin kişiye hitap eden Erdoğan ekonomide kimsenin zorda olmadığını iddia etti ve iş dünyasına yönelik şu eleştirilerde bulundu: ‘Sana mı soracağım?’ “Şimdi çıkıyor bazıları, bana soruyorlar, ‘IMF’yle anlaşmayı niye geciktiriyorsun?’ Sana mı soracağım? Türkiye’nin menfaatine olursa imzalarız. Ülkemin, milletin menfaatine olmayacaksa, kusura bakmayın imzalamayız. Geçen Mayıs’tan bu yana hâlâ konuşuyoruz. Niye? Ülkemin menfaatleri benim için önemli. ‘Efendim, işte büyük işverenler, bankalar zor durumda... Hiç kimse zor durumda değil kardeşlerim. Gerçekler başka, bakmayın. Bunlar alışmışlar, hükümetleri köşeye sıkıştırarak oralardan nemalanmaya. Tabii şimdi diyorlar ki ‘IMF ile anlaşsınlar da bu para gelsin, bankalara servis yapılsın.’ DSP- MHP iktidarında 16 banka battı. 40 milyar dolar ödedik. Ah değerli kardeşlerim, böyle sömürdüler bizi, böyle bitirdiler bizi. Şimdi sıkılmadan çıkıp konuşuyorlar. Şimdi 1 tane batan banka var mı?” Başbakan Erdoğan, dünyada büyük bir finans krizi yaşandığını ve krizin Türkiye’yi de haliyle etkilediğini de söyledi. “İnşallah en azıyla atlatacağız. İyi bir yönetim iş başında, bunu başarıyla sürdürüyoruz. Bununla ilgili bütün tedbirleri alan bir iktidar iş başında. Felaket tellalları var ama bu felaket tellallarına halkımızın kulak asmadığını biliyoruz. Bunlar ülke batsa umurlarında değil” dedi. Kendisi ile çelişiyor krizle ilgili sözleri birbirini tutmuyor BaŞbakan Recep Tayyip Erdoğan uzun süre medyayı kriz tellallığı yapmakla suçladı. Ekonomiye ait verilerin abartıldığını, Türkiye’nin krize en dayanıklı ülke olduğunu iddia etti. Oysa peş peşe gelen ekonomik veriler, Türkiye’nin küresel krizden en çok etkilenen ülkelerin başında geldiğini ortaya koydu. Sanayi üretimi ile ilgili rakamlar, kapasite kullanım oranları, işsizlikteki tırmanış, vergi gelirlerindeki düşüş, ihracattaki daralma, Türk Lirası’nın kriz döneminde en çok değer yitiren para birimlerinden biri olması Türkiye’nin ağır bir krizden geçtiğini ortaya koydu. Başbakan Erdoğan “Kriz bizi teğet geçiyor” dese de kendisi ile çelişen sözleri de dikkatlerden kaçmadı. Örneğin dün “Kimse zorda değil kardeşlerim” diyen Başbakan Erdoğan bir gün önce “Evet bir kriz var görüyoruz” diye konuşmuştu. Başbakan Erdoğan 25 Şubat’taki Mardin mitinginde de Türkiye’nin ağır bir işsizlik problemi ile karşı karşıya kaldığına dikkat çekmiş ve “Baykal’a da Bahçeli’ye de sesleniyorum. İşsizliğe çare formülünüzü açıklayın. Uymazsam siyaseti bırakarım” demişti. Kendisi ile çelişen Erdoğan, CHP Lideri Deniz Baykal’dan işsizliğe ve durgunluğa karşı 7 çözüm önerisi gelince ise “Sen kendi işine bak” diye tepki göstermişti. (*)
-
189 gün oldu. Unutma. Unutturma.
-
AskerLik TeciL BoZMa DiLekce örNeqi !
Taylan Abi şurada cevap verdi: iNFaZ_TeaM başlık Askerlik - Savunma - Askerlik İşlemleri
ER İŞLEMLERİ HAKKINDA SIKÇA SORULAN SORULAR Bir an önce askere gitmek istiyorum ne yapmam gerekir? Mazeretleri nedeniyle tâbi olduğu celp döneminden önce silâh altına alınmak isteyen yükümlülerin bu talepleri celp plânlamasını bozmamak, emsalleri önceki yıl içerisinde sevk edilmiş olmak, ciddi mazeretleri olanlar ile yaşlı doğumlulara öncelik verilmek kaydıyla dahilinde MSB Askeralma Dairesi başkanlığınca kabul edilmektedir. Erken sevk talebinde bulunacak yükümlüler; a. Kendilerinin bizzat imzaladıkları mazeretlerini belirtir dilekçe, b. Askerlik Durum Belgesi, (Askerlik Şubesinden alınacak) c. Varsa mazeretlerine ait belgelerini, aşağıdaki tarihlerde “Askeralma Dairesi Başkanlığı 06100 Bakanlıklar/Ankara” adresine posta ile veya bizzat veya bir yakınları vasıtasıyla başvuracaklardır. Başvuru tarihleri; a. Şubat Celbi : 01-31 Aralık b.Mayıs Celbi : 01-31 Mart c. Ağustos Celbi : 01-30 Haziran ç. Kasım Celbi : 01-30 Eylül -------------------------------------------------------------------------------- Yani güzel arkadaşım, diyorlar ki: Mazeretin olmadan biz bu işi yapmayız. Mazeretine inanmamız için de bize VARSA bir belge getir. Mazeretin yoksa ve spor olsun diye başvuruyorsan; dilekçeni ver, biz sana döneriz diyorlar. Pek kısacası şu, Minareyi boşver, kılıftan haber ver sen kılıftaaaaaaaan -
Küçük 'Yeşil Pasaport' istedi, Emniyet 'Yurtdışı Yasağını' hatırlattı
Taylan Abi şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Ne bomba, ne günlük, ne itiraf geçti bu kelimelerin arasında. Konu başlığı nedir tekrar okuyun. Ve son cevabınızı da tekrar okuyun. Konu ne? Cevabınız ne? Ne bu? -
Erkenciyim. Her yere erken giderim. Babamdan kalma huyum bu. Babama da babasından kalmış. Dedem; Demir yollarında kondüktör *zamanında. (*Yer kabuğu yeni soğumuşken. Kondüktör bknz : şöyle bişi) Kendisi malını bildiğinden ve zamanın tek alternatif ulaşım aracı tren olduğundan hareketle, ev halkını eğitmiş. Şartlandırmış da diyebiliriz aslında. Ev halkının muhtemel yolculuğu öncesinde Tren sizi beklemez, siz onu beklersiniz kabilinde vecizelerle evde dominant bir hava estirirmiş. Bilirmiş vesselam, adamın işi malum. O zaman öyleymiş. Hep erken davrandım ben de hayatımda. İlk gençliğimde kızceğizlere hoşlandığımı ifade ederken, ilişkiyi rayına oturtmuşken (dededen kalma alışkanlık) evlilikten bahsederken, 30'u geçtikten sonra barda tanışıp kaynaştığım ablaceğizlere pul koleksiyonumdan bahsederken... 1 İTİRAF 1 DAVET blog'umda yazarken de bahsettim ve özür diledim tüm sevdiklerimden, tam olarak da bu yüzden. Şimdilerde nişanlıyım, düğüne 2 ay varken balayını nerede geçiririz lan acaba merakına düşmüşken aklıma geldi tüm bunlar. Aklımda balayı için 1-2 yer vardı, karar veremedim, size sorayım istedim. Tahmininiz üzere en önce Zebercet insanına sordum. Ay evet öyle yapmalı, orayı da görmeli, şunu da bilmeli, bunu da yaşamalı modunda yaklaştı. Tamam da lan sayın Zebercet, fikir veriniz lütfen eğer veremiyorsanız arkadaşınız Dilooora bana yardım etsin dedim, 3 gün oldu kimseciklerden tık haber çıkmadı. Yazıyorum bütün olanları haliyle. Velhasıl anladım, zaten de biliyordum Türk'ün Türk'den başka dostu olmayacağını. Gavur İzmir'li Zebercet'in de hakikati, böyle birşey olsa gerekti. Hırvatistan düşünüyorum sevgili okur; Uçtuk Zagrep'e. Gezdik şehr-i şahaneyi. Ertesi gün uçtuk Dubrovnik'e. Deniz, tarih, nostalji, şarap, aşk ve meşk. Yediğimiz içtiğimiz ayrı kalsın, gördüğümüzü de anlatırım zaten sana. Dönerken Zagrep'te bir Lili Marlen türküsü dinlemeye vakit ayırmalıyız tekrar. Bana da bu yakışır bence... Bitirirken; Üstüne fikri olanı dinlerim, dedem kondüktördü kabulüm, her yere erken giderim. Ama daha 2 AYımız var...
-
İzmir'de son 2 yılda birçok organize suç örgütü ve belediyeye yönelik yaptığı 'yolsuzluk' operasyonlarıyla kamuoyunun gündemine oturan Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Murat Gök, 'soruşturma ve operasyon yapma yetkisi' elinden alınarak İzmir mahkemelerinden birine duruşma savcısı olarak atanmasının ardından yaptığı açıklamada, "Eğer görevime devam etseydim Ege'de 2 bin kişi hakkında yasal işlem yaptıracaktım" dedi. İpin ucunda kimler vardı? Bu sefer Ergenekon değil. Kesinlikle değil. Şüphesi bile olsa böyle mi yapılır? Dağları delen güdümlü savcıların hükümeti, böyle hükmetti. Kimler var orada? Sesimizi duyan var mı? Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin Savcı Gök’ün, "Arı kovanına çomak soktum" sözlerini "Talihsizlik" olarak nitelendirdi. Şahin dün gazetecilerin soruları üzerine şöyle konuştu: "Gök kendi tasarrufuyla açıklamalar yaptı. Görev değişikliğine ilişkin karar, Başsavcılığın işlemi. Başsavcılığa bizim herhangi bir talimatımız söz konusu değildir. Adalet Bakanlığı’nın, Savcı Gök hakkında herhangi bir inceleme ve soruşturması bulunmamaktadır. Savcı Gök, yürüttüğü soruşturmalar nedeniyle basında yer almıştır. Eğer bir takım yanlışlıkların üzerine gitmişse o dosyaları bundan sonra takip edecek arkadaşlarımız da herhalde o dosyalarda ortaya çıkacak gerçekleri örtbas etmeyecektir." İnandınız mı şimdi buna? Dosyalar arasında AKP'lilerin, valilerin adı geçerken üstelik. İnandıysanız, inandık deyiniz. Tartışmayız sizinle.
-
Küçük 'Yeşil Pasaport' istedi, Emniyet 'Yurtdışı Yasağını' hatırlattı
Taylan Abi şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Sen bana cevap yaz, niye atlıyorsun ki işine gelmeyeni? -
Hollanda'da THY yolcu uçağı düştü!
Taylan Abi şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
Bu sefer THY düşmedi. Ancak acayip birşey yaptı. Tiflis'te normal havaalanı yerine yanlışlıkla Rusların bombaladığı ve tamir edilen askeri üsse indi. Yolcuların verilmiş sadakası varmış ki, pist tamir edilmiş o zaman... THY kadroları çok yaşa! Genel Müdür çok yaşa! Takunya terlik çok yaşa! Buna nasıl bir açıklama getirecekler bilmiyorum ama "verilmiş sadakamız varmış" lafı dini bir motif olarak açıklamanın bir yerinde geçecektir mutlaka. Her işi Allah'a havale etmeye bayılır bunlar çünkü. Meraklısına ---> -
Küçük 'Yeşil Pasaport' istedi, Emniyet 'Yurtdışı Yasağını' hatırlattı
Taylan Abi şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Kaçmak kelimesinin sözlük anlamı nedir? Türk Dil Kurumu Genel Sözlüğüne göre: 2. (nsz) Kimseye bildirmeden bulunduğu yerden ayrılmak, firar etmek şeklinde açıklanmış. Pasaport nedir peki? Yabancı ülkelere gidecek olanlara yetkili kuruluşça verilen, yabancı ülke yetkililerinin kimlik incelemesinde geçerli olan belge. Sen sayın okur, kaçma eylemini gerçekleştirmek için devletten izin alır mısın? Bu ne mantık çelişkisidir. Kaçarken "ben gidiyorum diye Emniyet'e filan bilgi verip, parmak izi bırakıp, vergi dairesine de adına kayıtlı belgelerle para yatırıp, gittiğin yeri davul zurna çalarak kaçtığın devlete söyler misin? Yasal yolla kaçmak diye bir tanım icat edildiyse, şimdi icat edildi herhalde. Velhasıl, haberin veriliş şeklinde meymenet yok zaten. Yandaşlığın sınırları artık izah edilemez, tanımlanamaz boyutlarda. Bakın ne kadar akılsızca kurgulanmış bir yazı. ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında tutuklandıktan sonra tahliye edilen Prof. Dr. Yalçın Küçük, Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne pasaport başvurusunda bulundu." Bu kırmızı bölümü Zaman Gazete'si yorumluyor. Pekiii, bir de işin Emniyet Müdürlüğü tarafına bakalım. Hatta bakarken kendi cümlelerimizi değil, onların cümlelerini kullanalım. Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan Küçük, öğle saatlerinde Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne gitti. Küçük, Pasaport Şube Müdürlüğü'ne dilekçe vererek, 2006 yılında başvurusunu yaptığı yeşil pasaportun kendisine verilmesini istedi. Ne anladın bundan sevgili okur? Hani soruşturma kapsamında tutuklanmıştı, tahliye edilmişti, sonra da gidip pasaport başvurusunda bulunmuştu? Türkçe'si düzgün bir insan, hele hele bir gazeteci 2006 yılında olmuş bir olayı böyle cümlelerle anlatamaz. Anlatırsa zaman kayması olur. Esasında burada kaydırılmak istenen de zaman değil, anlamdır. Çarpıtmak için ne söyleyeceklerini bilemiyorlar artık. Birileri de bunların peşine düşüp, okuduklarına önem yükleyip buralara yazıyor. Hiç düşünmeden! Düşünmek istemeden ya da. -
Ne olacağını ben söyleyeyim. Forum üyesi sayısı 1 kişi azalır. Diyarbakırlı da artık Guantanamolu olur heralde.
-
Bu görevlerin ülke çıkarına olabileceğine inananlar, inananı geçtim ihtimal dahi verebilenler, Gülen ümmeti ve çakma demokratlardır. Vatanına sahip, milletine ve tarihine saygılı hiçkimse çıkıp da bunlardan gelecek faydaya tenezzül etmez. Amerika bize ne zaman kaşıkla verse, kepçe ile almadı mı? Ne değişti? Tam da bunları yazmaya gelmiştim, eline sağlık.
-
29 Mart’ta, Cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimi yapılacaktır!
Taylan Abi şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
Çevremiz geniş hamdolsun. Bizim bir arkadaş , kendisi Ankara Yenimahalle'de muhtar adayıydı. İlçe Seçim Kurulu Müdürü A.Ç.'yi polise ihbar etmiş. Yenimahalle İlçe Seçim Kurulu Müdürü A.Ç, muhtar adayının seçim sonuçlarına itirazını değerlendirmek için 5 bin TL istediği iddiasıyla polis tarafından gözaltına alındı. Emniyet yetkililerinden edinilen bilgiye göre, Yenimahalle’deki bir muhtar adayı, seçim sonuçlarına yaptığı itirazı değerlendirmek için İlçe Seçim Kurulu Müdürü A.Ç’ye başvurdu. Ancak bu başvuruyu değerlendirmek için ilçe seçim kurulu müdürü kendisinden 5 bin lira rüşvet istediğini iddia eden muhtar, polise şikayetçi oldu. Bunun üzerine takibe alınan A.Ç, muhtar adayı ile yaptığı görüşme esnasında bu sabah gözaltına alındı. Muhtar adayının iddiası üzerine gözaltına alınan İlçe Seçim Kurulu Müdürü, Ankara Emniyetine götürüldü. Adli Tıp’da sağlık kontrolünden sonra ifadesi alınan A.Ç’nin, Ankara Adliyesi’ne sevk edileceği bildirildi. Ha tabi, cezası kesinleşmemiş bir olaydır. İddia vardır, muhatabı vardır, mahkemesi hakimi savcısı vardır. Doğrusuna karar verirler. Bizim bir arkadaşlar, iş başında bu seçimde. -
29 Mart’ta, Cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimi yapılacaktır!
Taylan Abi şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
Yahu tabii ki vardır, olmaması teknik olarak mümkün değil. Bu herkes çıksın partisini söylesin, parti parti bölelim insanları demek değil. Ama kimin ne olduğunu biliyoruz artık burada. Kıvırtmalar olduğu zaman komik oluyor. Atıp tutarken aslan parçası, itirafa gelince süt dökmüş kedi gibi... -
Red edildikten sonra ne yapılmalı ?
Taylan Abi şurada cevap verdi: Su_prensi başlık Kadın Erkek İlişkileri
Başka yerlerde insanlar bu konu hakkında birşeyler söylemiş mi diye biraz Hazret'i Google'ı karıştırdım bugün. Bulduğum cevabın doğruluğuna inanmakla birlikte dikkatimi daha başka birşey cezbetti. Yazışmanın olduğu site İslami Nikah adı altında ideolojisi vs belli olan bir yer. Orada da bir kızceğiz sormuş senin gibi; Demiş ki: "Yeni tanıştığınız bir bayan tarafından reddedildikten sonra neler hissedersiniz? Ağalamak bu kadar ucuz mu? Erkekler bence kadınlardan daha duygusal. Ne dersiniz?" Konu: Erkekler cevaplasın bakalım. Ama dürüst olun. (Okunma Sayısı 75 defa) Bir delikanlı da cevap vermiş: "Ama dürüst olun" Bu başlığın cevaplanmamasındaki neden bu söz galiba. Demiş. Aslında anlatınca olmuyo, çizmek lazım ------> Kısacası dürüst müsün? En azından kendine karşı dürüst müsün yani? Eğer bunun cevabını biliyorsan, içinden gelen ses esasında ne diyorsa onu yap. Yani kızın sözlerini de yabana at demiyorum tabii ki, zorla güzellik olmayacaksa, olmayacaktır. Ama bir kıza bir kere birşey söyleyip ondan sonra da kukumav kuşuna dönmenin alemi yok. Herneyse, benim dikkatimi cezbeden mevzuya gelince; Site İslami değerlere atıfta bulunuyor ama adamın nicki Rocco. (Rocco'nun kim olduğunu, nasıl bir adam olduğunu bilen bilir, bilmeyen araştırır öğrenir) Nasıl bir toplum olmuşuz biz yaa. Rabia'lar Rocco'lar elele en güzel günlere vesselam. -
29 Mart’ta, Cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimi yapılacaktır!
Taylan Abi şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
Bizim bir arkadaş kendisi Kocaeli 1'inci Bölge İlçe Seçim Kurulu Başkanı Hakim Turan Ateş, şöyle bir laf etmiş. Hiçbir seçimde bu kadar sıkıntı yaşamadığını belirten Hakim Turan Ateş şunları söyledi: "Şahsım otuz yılı geçkin meslek yaşamımın içinde. 15 civarında seçim yönettim. Hiçbir seçimde burada yönettiğim seçim ve sonuçları yönünden sıkıntı yaşamadım. Kültür, eğitim, ekonomik ve sosyal düzeyi yüksek bir bölgede bu sıkıntılar yaşanmamalı idi. Sandık başkanı olan görevlilerinin çekingen ve korkak olduklarını gördüm. Bazı partili kurul üyelerinin ve aday yakınlarının baskı kurduklarını hissettim. Sandık mahallerinde görevlendirilen kolluk kuvvetlerinin görev bilinci ve sorumluluğu içinde olmadıklarını, ayrıca seçim torbalarının seçim kuruluna ulaştırılmasında gereken duyarlılığı da gösteremediklerini gördüm. Seçim sonuçlarını belirleyen seçim torbalarının sandık kurulu başkanı ve en az iki üyesi ile birlikte getirilerek seçim kuruluna teslimi gerekirken bu kuralın kolluk kuvvetlerince, araçlarda yer bulunmadığından bahisle engellendiği muhalefetçe ileri sürülerken, en fazla sıkıntı yaratan bir durum olmuştur. Seçim dürüstlük kuralları içinde yapılır. Bu görevi de seçim kurulu ve kurul başkanının verdiği talimatları uygulayacak kamu görevlileri yapar. Bu görevin de eksiksiz yapıldığını da söyleyemem." Böyle örnekler veremezler sayın CYRANO. Çünkü yapmak istedikleri şey, ispatlamak değil karalamak. O yüzden mahkeme kararı mı istiyorsunuz diye sorarlar. Bitirirken; Bu forumda AKP'li yok evet. DTP'li de yok. MHP'li belki vardır ama ben hiç görmedim. Bu forumun üyelerinin oy pusulaları "kalpleri kadar tertemiz" Allah selamet versin, ne diyeyim. -
29 Mart’ta, Cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimi yapılacaktır!
Taylan Abi şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
İstersek görürüz. Ve tabii ki iş düşüyor sizlere bizlere. DP'den yürü, DSP'den yürü, MHP'den yürü, DTP'den yürü, AKP'den yürü, CHP'den yürü, Yeter ki yürü. Haksızlığın, namussuzluğun, hırsızlığın, kalleşliğin, namerdin, çapanoğlunun üstüne yürü. Fikrine uymayanı değil, vicdanına uymayanı rakip seç. Yeter ki karar ver. Senin de sözüne söz ekleyen birisi bir gün olacaktır mutlaka. Bu taşlar hep üst üste olmayacaktır. Ama yürek işi bu. O kadar büyüksen, o kadar inanıyorsan, yürü. ***** -
Allah NASIL ve NEDEN AF eder..
Taylan Abi şurada cevap verdi: Dayı başlık Dini Konular - Din - Dinler
Şimdi daha net anladım. Sağlıcakla kalınız nitekim... -
Allah NASIL ve NEDEN AF eder..
Taylan Abi şurada cevap verdi: Dayı başlık Dini Konular - Din - Dinler
Kitabı açıp nasiplenmek isterseniz eğer, aciz kul hakkınıza düşeni öğrenirsiniz. Varsayarak, "mantıklıymış gibi gelene varmaya çalışarak" nereye gideceğinizi de anlatır orada. -
30. Mart 1972 KIZILDEREYI UNUTMADIK
Taylan Abi şurada cevap verdi: dünyahepimizin başlık Güncel Konular
29 Mart'ı okuduğunda daha da anlayacaksin. -
30. Mart 1972 KIZILDEREYI UNUTMADIK
Taylan Abi şurada cevap verdi: dünyahepimizin başlık Güncel Konular
Vay canınasını sayın seyirciler. aaruda özel not: 29 Mart?ta, Cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimi yapılacaktır! şu başlığı okur musunuz? -
Allah NASIL ve NEDEN AF eder..
Taylan Abi şurada cevap verdi: Dayı başlık Dini Konular - Din - Dinler
Ben konuya esprili yaklaşmak istemiştim ancak görünen o ki iki kelam hakkınız oldu artık. Kulun affedeceği ancak kul hakkıdır. Bunun ötesinde olan biten her türlü dünyevi amelleri kulun affetmesi-affetmemesi gibi birşey söz konusu bile değildir. Tartışmanın bu şekli arci'nin de yorumladığı gibi, şirk'e meğilli. Allah akıl fikir versin. -
29 Mart’ta, Cumhuriyet tarihinin en şaibeli seçimi yapılacaktır!
Taylan Abi şurada cevap verdi: Efendi Türkler başlık Güncel Konular
Kısacası böyle gelmiş böyle gider zihniyeti bu. Deveye boynun eğri demişler, nerem doğru ki demiş ya da... Sizin başlamamış mücadelenizin sebebi de bu zaten. Hem sıfır aksiyon, hem onu bunu suçlama çabası. Daha siperinizin yeri belli değil, ne diye çıkmışsınız meydana? Ona buna ateş ediyorsunuz. Birşeyleri değiştirecekseniz, önce rakiplerinizi bertaraf etmeniz gerekir. Sonra içerdeki düzeni değiştirecek zamanı ve gücü bulursunuz. Cumhuriyetin kuruluşundaki süreç de aynen böyledir. Siz düşmanı vatan toprağından kovmadan devrim yapma çabasındasınız. Eğer bir şey yapacağım diyorsanız, geleceğinizi ve ülkenizin geleceğini zerre kadar düşünüyorsanız sazı elinize vermelerini beklememelisiniz. Varsa türkünüz, yeri gelince hakkınızdır siz de söylersiniz. Aksi halde yurttan sesler korosunun en arkadaki kayıp elemanı gibi geçeeer gidersiniz. -
Red edildikten sonra ne yapılmalı ?
Taylan Abi şurada cevap verdi: Su_prensi başlık Kadın Erkek İlişkileri
Bence sen şu sayfaya bir göz at -http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?t=reddedildikten+sonra+karizma+yapmak- -
ROJ TV yönetimi meydan okudu ROJ TV'nin genel müdürü İmdat Yılmaz, Danimarka'nın televizyon kanalını kapatamayacağını öne sürdü. Başbakan Anders Fogh Rasmussen'in NATO Genel Sekteri seçilmesinin önündeki engeli ortadan kaldırmak için, Türkiye ve İtkalya Başbakanı Berlusconi'ye verdiği sözü yerine getirmek için Roj TV'yi kapatacağına dair haberleri değerlendiren İmdat Yılmaz „Bizi kapatmaları o kadar kolay değil. Biz Türkiye'de yaşamıyoruz ve yayın iznimizi Türk devleti vermedi. Bizim NATO Genel Sekreterliği pazarlıklarında malzeme edilmemiz biraz şansız bir durum. Biz normal heber ve kültür programı yapan bir televizyon kanalıyız. Bize yönelik suçlamaları hep red ettik, halen daha red etmeye devam ediyoruz. Bizim PKK ile bir ilgimiz yok. Ama ne zaman Kürtler politika yapsalar hemen suçlamalar geliyor. Türkiye'ye giden savcılar nasıl bir delil getirecekler anlamıyorum. Bizim hakkımızda daha önce 3 defa kapatma girişimi oldu hepsinde de aklandık. 2005 yılından beri polis hakkımızda soruşturma ve inceleme yürütüyor ama bir şey bulamadılar. Danimarka Radyo ve Televyon Üst kurulu bizim davamızı daha önce ele aldı ve yayın iznimizi iptal etmeye gerek duymadı“ dedi. RASMUSSEN ZOR DURUMDA Öte yandan Berlusconi'ye Roj TV'yi kesin kapatacağı sözü verdiği belirtilen Rasmussen ise, NATO Genel Sekreteri seçildikten sonra Danimarka medyasına yönelik yaptığı basın toplantısında ve ülkesine döner dönmez yaptığı açıklamalarda Roj TV'yi sadece Terörü desteklediklerine dair yeterli delil bulurlarsa ve Danimarka yasalarına uygun bir durum ortaya çıkarsa kapatabileceklerini aksi takdirde kapatmalarının mümkün olmayacağını söyledi. Danimarkalı siyesiler de,kapatma konusunda Rasmussen'e Türkiye'ye karşı boyun eğmemesi için baskı yapmaya başladılar. Muhalefet partileri, Roj TV'nin kapatılması durumunda ifade ve basın özgürlüğüne darbe indirileceğini öne sürdüler. Yandaş medyayı izleyin siz şimdi. Zafer kazanmış komutan edasıyla en az bir hafta pompalarlar manşetleri. Sonra işin iç yüzü ortaya çıkar, hiçbirşey yokmuş, hiçbirşey olmamış gibi davranırlar. Vatandaş mı? Vatandaşın neyden haberi var ki bunun ne olduğunu anlayıp tepki göstersin. Maymun olduk yine ülkece.