Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

democrossian

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    1.954
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    24

democrossian tarafından postalanan herşey

  1. Maalesef anlaşamayız dostum. Ben tanrı uydurması hakkında son derece radikalim. Hiçbir prim vermem bu uydurmaya. Tanrı yoktur. Tedavülde olan değerlere gelince… Para emisyonu mal ve hizmetler karşılığıdır. Yani tanrı gibi sanal bir değer değildir. Ama diyeceksin tanrı da pazarlanıyor, alınıp satılıyor, savaşlara, düşmanlıklara bahane ediliyor. Bunlar hep sahte değerlerdir. Mal ve hizmet karşılığı olmaksızın piyasaya sürülen sahte paralardır. Dolandırıcılıktır, sahtekarlıktır, olmayan değerleri var gibi göstermektir. Tanrı aldatmacası konusunda benden zerre taviz çıkmaz. Boşuna nefes tüketme…
  2. Atatürk insanlık tarihinin en başarılı devrimini yapmış dünyada gelmiş geçmiş en büyük liderdir. Ona başka etiket yapıştırmaya kalkışmak çok gereksizdir. Hep de onun tırnağının ucundaki toz parçası olamayacak kişilerin onunla uğraşmaya kalkışması tesadüf değildir.
  3. O ayetlerini okuduğu kitapta "yılbaşı çok mübarektir, o gece hediyeler iner de iner. Bin aydan hayırlıdır" mı yazıyormuş? Millet inançlarının sömürülmesine daha ne kadar sessiz kalacak çok merak etmeye başladım. Bu iş "kuzuların sessizliği"ne dönmek üzere. Ben zaten bu milletin bu dine inandığını filan kesinlikle zannetmiyorum. Dinine inanan bir millet onu bu kadar kullandırtmaz. Resmen tellala vermişler, "bu dini pazarla, yer tezgahına ayaklar altına at, posasını çıkar, üç kuruşa sat" diye talimat vermiş durumdalar. Tellal da talimat gereği dini ayaklar altına atmış, tepe tepe yerlerde sürükleyerek pazarlıyor. Bundan başka bir açıklama yok. İnsanların çıldırmış olmasından başka... Aslında dinin yok oluşunu izliyorum ama zevk alamıyorum. Bu din böyle değil, akıl yoluyla ortadan kalkmalıydı. Bu şekilde olması bana zevk vermiyor, üzülüyorum. Hiç bir şey aşağılanarak yok edilmeye layık değildir.
  4. Olmayan şeylerin değerleri de olmaz. Anlaşılsa da, bilinse de çözümlense de değer olarak sıfırdan farklı bir değer almaz. Nakillerin de hiç bir değeri yoktur. Tüm hurafeler nakil yoluyla bize gelir ve başımızın belası olurlar. Tüm nakil, rivayet ve diğer ıvır zıvırın tarihin karanlıklarında yok olup gitmesi şarttır. Yoksa insanlık erdemi tamamlanamaz.
  5. Yılın en nefret ettiğim gününü hiç bir mizah şirin gösteremez...
  6. @@İNTERLOCK oldu olacak sen bir kutsal kitap yaz. Peygamber olur, bir din sahibi olursun. Muhammed'in kandırdığı kadar sahabeyi bu devirde kandırmak olanaksız ama, olduğu kadar be...
  7. Tanrı yaratmakta sorun yok, günde elli tanrı yaratmak işten değil de, araplar ve araplaşanlar "bizim tanrımız ellah sizin bütün tanrılarınızı döver" diye oyunbozanlık yapmasa! Bunların yarattıkları tanrı ellah hem çok kıskanç, hem geçimsiz, hem kibirli. "Ben tek başıma tanrıcılık oynarım, yanıma başka tanrı katmayın, tek başıma tanrıcılık oynamaktan canım sıkılırsa, iblisi döverim, insanları yakar işkence ederim, bir eğlenceler bulurum" diye ısrar ediyor. Bir sosyalleştiremedik bu ellahı. Narsizm, şovenizm, sadizm, otizm ve daha bir sürü psikolojik rahatsızlığın pençesinde. Pek şifa bulacak gibi değil. Ölüp gitmesi en hayırlısı. Umarım tez zamanda helvasını yeriz…
  8. Hiç kimse inancına bakarak değerlendirilemez. Bir kimsenin neye inandığının bir önemi yoktur. Ne yaptığının önemi vardır. Atatürk'ün islam dinine inanıp inanmadığının zerre kadar bir önemi yok. Bu hiç bir şeyi değiştirmez. Atatürk dünyada en başarılı devrimi yapmış, dünyada gelmiş geçmiş en büyük liderdir. O çapta bir lider daha insanlık tarihinde olmamıştır. Umarım bundan sonra olur. Ama tarih böyle büyük bir lider daha yazamadı henüz. İnsanları inancına göre ayırmak, yargılamak, hakkında karar belirtmek, insan haklarının en temel ve en önemlilerine aykırıdır. Dini ve namusu olanların aç kalacağından bahseden iftira ise Atatürk'e atfedilmeye açıkça cesaret edilememiş. Böyle bir imada bulunmak gibi bir ikiyüzlülük yapılmış. Bu çirkin iddia Atatürk'ün yanından bile geçemez. Atatürk asla namuslu olanların aç kalacağını söylemiş olamaz. Atatürk için Kuvayı Milliye namusu son derece önemlidir. Bu uğurda ölüneceğini defalarca belirtmiştir. Dinin olumsuzluklarını belirtmiş olması ise onun ne kadar büyük düşündüğünü gösterir. Onun cesur bir devrimci olduğunun kanıtıdır. Dogmaya karşı olmayan devrimci yoktur ve olamaz. Ama namuslular aç kalır dedi iftirası, yıldızları ateşböceği sanan bir kurbağanın dilini bataklıktan yıldızlara uzatmasına benzer. Atatürk'ün böyle bir söz etme olasılığı net olarak sıfırdır.
  9. Söylediklerine tamamen katılıyorum @@politika dostum. Ben yerel seçimde oyumu CHP ye vermeye karar vermiştim. Sonrasını bir kez daha düşünecektim. Kılıçdaroğlu'nun bu sözü beni kararsızlıktan kurtardı. Hiç bir şekilde Kılıçdaroğlu yönetimindeki bir CHP ye oy veremem. Çünkü iktidar da muhalefet de emperyalist güçler tarafından ele geçirilmiş durumda. Şu anda hangisine oy verilse emperyalizme oy verilmiş oluyor, farketmiyor. Bence ülkemizi ve bizi ikinci bir Kurtuluş Savaşı bekliyor. Emperyalistler bize Sevr'i bir daha dayatmayı denemekte kararlı gözüküyorlar. Buna hazır olmalıyız diye düşünüyorum. Ben hazırım...
  10. Her canlının ölümü bir hüzün... Canlıların hayatta kalmak için ellerinden geleni yapmaları bende çok saygı uyandırıyor. Canlılığa çok saygı duyuyorum. Hele kediler öleceklerini anladıklarında ortalık yerde ölmüyorlar. Nereye kayboluyorlar bilmiyorum. Aniden ölmediyse bir yerlere saklanıyor. Kedilere bu yüzden ya kutsallık atfedilmiş, ya da onlardan korkulmuş. Bir sırları olduğu düşünülmüş. Kedi bende en çok saygı uyandıran hayvandır. Kedinin gözlerine dikkatle bakmayı ve onun da benim gözlerime dikkatle bakması çok hoşuma gider. Constantin filminde öbür dünya ile kedinin gözlerine bakarak bağlantı kuruyordu. Gerçekten kedinin gözlerine bakmak bana ilham veriyor. Hele karakedi olursa... Süper. Bakışları çok etkili oluyor. Kedilerin insanın gözünün ta içine bakmalarından daima etkilenirim. Sanki bir tür iletişim kuruyormuşum hissine kapılırım. Onun ne düşündüğünü çok merak ediyorum ama sanki o benim düşüncelerimi okuyor gibi hissederim.
  11. "Öleceğini anladığında ne yaparsın?" diye sorsalarmış... Acaba "dönüşmek üzere olduğum şeyi önceden sezercesine hareketsiz kalırım" der miydi?
  12. Bilimin soyut kanıtlarından başka kanıt yoktur demek, felsefeyi çöpe atmaktr. Çöpe atılacak felsefi inanç vardır elbet ama, felsefe tümden çöpe atılamaz. Bilimin de anası felsefedir. Bilimin ve her insan faaliyetinin bir felsefesi vardır. "Düşünüyorum o halde varım." Bunu yabana atmanın, yok saymanın bir yolu var mı? Yok...
  13. Müjdat Gezen'de beni rahatsız eden bir durum görmedim @@politika dostum... Röportajın CHP oylarına nasıl etki yapabileceğini sordu. Kötü etki yapar diye bir görüş de söylemedi. Belki onu demek istedi ama iddialı olmadı. Gerçi evet, gereksiz bir soru. Çünkü CHP zaten Şam'a Esad ile görüşmeye bir heyet göndermişti. Zereycan CHP adına bile gitmediğine göre böyle bir soru yersiz ama, Gezen'e cephe alacak bir durum görmedim orada. Asıl CHP oylarına nasıl etki edeceğinin sorulması gereken olay şu: Kılıçdaroğlu Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinin sorduğu: "CHP milliyetçi ve şoven bir parti olmakla suçlanıyor" sorusuna: "Eskiden öyleydi ama şimdi değil" diye yanıt veriyor. Bu bir skandal. CHP ne zaman şovendi? Atatürk zamanında mı, İnönü zamanında mı, Ecevit zamanında mı, Baykal zamanında mı? Hangisi şovendi? Bu söz üzerine Kılıçdaroğlu başında olduğu sürece maalesef CHP ye oy vermem olanaksız. Hayır milliyetçilik CHP nin altı okundan biri! Nasıl artık milliyetçi olmaz? Madem Atatürk ilkelerinden biri olan milliyetçilik artık CHP nin ilkesi değil, CHP artık Atatürk'ün partisi değil demektir. O halde oy veremem.
  14. Ben hâla buradaki sorun nedir, ortaya konmamış olduğunu düşünüyorum. Sorun nedir, ortaya konmayınca ne yazayım bilemiyorum. Sahi sorun nedir? Kanıtlamayı somut bilimsel ve akılsal, mantıksal felsefi diye ikiye ayırmak mı sorun? Akılsal ve mantıksal felsefi kanıtlama ifadesinde mi bir yanlışlık var? Tanrının olmadığı mı kanıtlanamaz? Yoksa bunu felsefe mi yapamaz? Tanrının olmadığını illa somut bilimsel verilerle mi kanıtlamamız gerek? Sahi nedir sorun?
  15. Yılmaz Özdil'i tabii ki silip atmadık. Yazı anlatımı çok güçlü olmasına rağmen konuşma anlatımı iyi değil. Ben onun dediğini çok iyi anladım. "Avrupa standartlarını hedefleyen ülkemiz Ortadoğu bataklığına nasıl sürüklendi, bu adamlarla niye didişiyoruz biz" diyecekti. Bu gayet iyi yakaladığı noktayı nasıl öyle bir rezalete çevirdi, ben inanamadım. Ortaya attığı konu aslında çok yerinde ve doğru ama, anlatamadı bir türlü. Yok başbakanı savunacak oldu, yok Ece hanıma kaba şekilde hitap etti, yok bilmem hacivat dedi... Kimin hacivat olduğunu biz iyi biliyoruz. Hiç kimse yalan söylediğinde "yalan söyledi" denilmekten korunaklı değildir. Yalan söyleyene yalan söyledi denir. A kişisi ise "evet söyledi", B kişisi ise "kimse ona hakaret edemez" denilemez. Kendisi hacivat niye diyor madem? Bir Suriyeli de çıkar "kimse benim başkanıma hacivat diyemez" der? Konuşma üslubu berbat, yazmayı çok iyi beceriyor ama konuşmayı maalesef... Keşke yazmaya devam etse, konuşmasaydı. Ben üzüldüm. Sevdiğim Özdil olarak kalsa iyi olacaktı. İnsan biraz nezaketli bir üslupla konuşmalı, hele bir hanımefendiye özel bir nezaket göstermeli, o ne öyle kaba saba "Esat'a söyleyecektin onu" filan ya? Böyle üslup mu olur? "Ece hanım, bunu Esad'a söylemeniz daha iyi olmaz mıydı acaba?" demek bu kadar mı zor? Yıktın perdeyi, eyledin viran Özdil... Bu hatanı hiç unutma ve bir daha yapma, umarım... Biz yine de senin yazılarını çok beğenerek okuyacağız. İyi bir yazarsın. Ama konuşurken biraz dikkat et, lütfen... Biz Ece hanımı çok seviyoruz. Onu incitmenden çok rahatsız olduk.
  16. Bu arada önemli bir gösterge, önemli gelişme demiyorum, kaale bile alınacak bir şey değil ama, gösterge olarak önemli: Oktarın kedisi diye bilinen bir hatun, İsrail'de basına demeç verip İsrail ile Türkiye'nin ortak olarak Suriye'ye harekat yapıp Esad'ı devirmelerini önermiş!!! Artık buna yorum yapmayacağım! Buna yorum istemez. Resim bütün çirkinliği ile gözler önünde. Buna elli sayfa yazacak kem laf var, Esad'ın lafları tüy kadar kalır ama, tenezzül etmeye bile değmez.
  17. Beşar Esad'ın Obama hakkında kötü konuşması için bir neden yok. Obama ile hiç bir zaman yakınlaşmadı, kanka olmadı. Birlikte tatile de gitmedi. Bütün bunlar olduktan sonra Obama birden düşman da kesilmedi. O yüzden ortada bir çifte standart filan yok. Üstelik Obama askeri harekat konusunda temkinli ve çekinceli konuşurken, Esad tabii ki ABD'ye "vurun, girin, yıkın, indirin, yok edin" diye çağrılar yapanlara kötü konuşacak. Yok, Obama bu çığırtkanlıklara uyup harekata başlar, o zaman tabii Obama hakkında da iyi konuşmaz. Şu anda fol yok yumurta yokken Obama'ya ne desin ki? Kim yapmış olursa olsun, bizim kabilenin şefine kimse kötü söyleyemez demek kabilecilik olur. Haklı haklıdır, haksız haksızdır. Hükümetin Suriye politikası temelden, kökten yanlıştır. Bu kadarı da yeter herhalde... Ece Zereycan'a yüzde yüz destek çıkıyor ve Özdil'i tekrar kınıyorum. Doğru bir şey söyleyecekken bir çuval inciri berbat etti. Düzgün bir üslupla söylese, yabana atılmayacak sözler söyleyebilir ve herkes hak verebilirdi. Laflarını saçmalamaya çevirdi, çok kötüydü yani, saygımı yitirdim maalesef.
  18. @@binyamin'in imzasında İbranice "ateist" yazıyor. Niye İbranice yazdığını ben sorma gereği duymadım. Bir bildiği herhalde vardır.
  19. Değişimin mutlak olduğu, değişmezliğin olmadığı inancı bir dogma mıdır? Dünyanın güneşten küçük olduğu gerçeği değişebilir mi? Değişemezse dogma mıdır?
  20. Felsefe tümüyle özgür olduğu için dogmaya da açıktır. Dogmalaştırmamak bizim elimizdedir.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.