Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

İNANÇLILAR İÇİN DÜŞÜNDÜRÜCÜ SORULAR


netman

Önerilen İletiler

Siz her yazılanı reddedecekseniz,

Sadece mantıkları konuşturalım ok..:)

Kimse kimseden belge istemesin..

Orada tarihi bir vesika yazılmışş

Her tarihi vesika geçmişi anlatır bildiğin gibi..

Geçmişten herhangi bir görüntü getiremeyiz, ekran yok monütör yok görüntü yok..

 

 

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 298
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Siz her yazılanı reddedecekseniz,

Sadece mantıkları konuşturalım ok..:)

Kimse kimseden belge istemesin..

Orada tarihi bir vesika yazılmışş

Her tarihi vesika geçmişi anlatır bildiğin gibi..

Geçmişten herhangi bir görüntü getiremeyiz, ekran yok monütör yok görüntü yok..

Saygılar..

 

Kralx, Kur'an'da Muhammed'e mucize verilmediğini söyleyen bir çok ayet vardır. Hiç olmazsa kendi inancınla çelişme...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ay'ın yarılması mucisesi gerçektir ve miraçta mucizedir ve gerçektir biz buna iman ederiz çünkü biz Kurana iman ederiz ve ondan şüphe etmeyiz. İsra suresi (gece yürütmek) miracı anlatır. bir insanın çok kısa bir zaman diliminde Mekke'de Kudüs'e gitmesi o günkü ulaşım araçları ile günler süren bir yolculuktur ama peygamberimiz kısa bir zaman diliminde oraya gitmiştir. bu bir mucizedir. ki kendisi daha sonra Kudüs'te gördüklerini anlatmıştır zira daha önce hiç Kudüs'te bulunmadığı halde orada gördüklerini anlattığında Kudüs'ü bilenler bunu doğrulamıştır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

O ayetlerden bir tanesini yazarmısın..

 

Memnuniyetle... Hatta bir kaç tane yazayım...

 

"İnkar edenler: "Rabbinden ona bir mucize indirilmeli değil miydi?" derler. Sen ancak bir uyarıcısın. Her milletin bir yol göstereni vardır" (Rad 7)

 

"İnkar edenler: "Rabbinden ona bir mucize indirilmeli değil miydi?" derler. De ki: "Doğrusu Allah dileyeni saptırır ve Kendisine yöneleni doğru yola eriştirir." (Rad 27)

 

"Mucizeler göndermekten bizi alıkoyan husus, öncekilerin onları yalanlamış olmasıdır. Semudlulara, gözle görülebilen bir dişi deve vermiştik de ona zulmetmişlerdi. Oysa, Biz mucizeleri yalnız korkutmak için göndeririz." (İsra 59)

 

"Onlar: "Hayır; bunlar karışık rüyalardır", "Hayır; onu uydurmuştur", "Hayır; o şairdir", "Haydi önceki peygamberler gibi o da bize bir mucize getirsin" dediler."

 

"Bunlardan önce helak ettiğimiz hiçbir belde iman etmemişti; şimdi bunlar mı iman edecekler?" (Enbiya 5-6)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ay'ın yarılması mucisesi gerçektir ve miraçta mucizedir ve gerçektir biz buna iman ederiz çünkü biz Kurana iman ederiz ve ondan şüphe etmeyiz. İsra suresi (gece yürütmek) miracı anlatır. bir insanın çok kısa bir zaman diliminde Mekke'de Kudüs'e gitmesi o günkü ulaşım araçları ile günler süren bir yolculuktur ama peygamberimiz kısa bir zaman diliminde oraya gitmiştir. bu bir mucizedir. ki kendisi daha sonra Kudüs'te gördüklerini anlatmıştır zira daha önce hiç Kudüs'te bulunmadığı halde orada gördüklerini anlattığında Kudüs'ü bilenler bunu doğrulamıştır.

 

Tabii canım... İndrugandentililer de gerçektir.

 

Miraç hususunda İslam dünyası ikiye ayrılmıştır sayın sardunyam. Pek çoğu bunun fiziksel değil, rüyada gerçekleştiğini düşünür...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Memnuniyetle... Hatta bir kaç tane yazayım...

 

"İnkar edenler: "Rabbinden ona bir mucize indirilmeli değil miydi?" derler. Sen ancak bir uyarıcısın. Her milletin bir yol göstereni vardır" (Rad 7)

 

"İnkar edenler: "Rabbinden ona bir mucize indirilmeli değil miydi?" derler. De ki: "Doğrusu Allah dileyeni saptırır ve Kendisine yöneleni doğru yola eriştirir." (Rad 27)

 

"Mucizeler göndermekten bizi alıkoyan husus, öncekilerin onları yalanlamış olmasıdır. Semudlulara, gözle görülebilen bir dişi deve vermiştik de ona zulmetmişlerdi. Oysa, Biz mucizeleri yalnız korkutmak için göndeririz." (İsra 59)

 

"Onlar: "Hayır; bunlar karışık rüyalardır", "Hayır; onu uydurmuştur", "Hayır; o şairdir", "Haydi önceki peygamberler gibi o da bize bir mucize getirsin" dediler."

 

"Bunlardan önce helak ettiğimiz hiçbir belde iman etmemişti; şimdi bunlar mı iman edecekler?" (Enbiya 5-6)

 

Bu ayetlerde mucize gösterilmediğinin bir delili yok..

Sana mucize verilmedi gibi bir ayet varsa yazarmsın..

Yada delil bu ayetlerin neresinde açıklarmısın..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu ayetlerde mucize gösterilmediğinin bir delili yok..

Sana mucize verilmedi gibi bir ayet varsa yazarmsın..

Yada delil bu ayetlerin neresinde açıklarmısın..

 

Daha ne olsun kralx?

 

Tanrı mucize istemlerine karşı Muhammed'in yalnızca bir uyarıcı olduğunu, sonra da mucize göndermemesinin nedenlerini söylüyor. Sen daha ne arıyorsun?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Daha ne olsun kralx?

 

Tanrı mucize istemlerine karşı Muhammed'in yalnızca bir uyarıcı olduğunu, sonra da mucize göndermemesinin nedenlerini söylüyor. Sen daha ne arıyorsun?

 

Mucize gösterse bir türlü göstermese bir türlü :)

 

Göstermiş olduğunuz ayetlerde mucize göstermeyeceğine bir delil yoktur. Ki insanların ne düşüneceğinide peşinen söylüyor. Ama insanların pek çoğu keramet görmeye bayılırlar (günümüzde peygamber olmayanlara bile mucize isnat edenler var) mucize görmeden inanmam diyenlerde olmuştur ama doğa üstü gibi görünse bile her mucizenin kendi oluşumunda bile ilmi bir sebebe bağlanmışlığı vardır. Allah ilim dışı bir eylem yapmıyor. Ama onun mahiyetini anlayamayanlara bu mucize gibi geliyor ve onlar öyle görmek istiyor.

 

Mucizeler peygamberlere özeldir. Ama mucizeyi gerçekleştiren Allah'tır. Şu kesin ki insan kendi başına olağan üstü bir şey yapamaz. Ama öyle görmek isteyen ne kerametler görür bilemem.

 

Yalnız bahsettiğim mücizelerin gerçekliğine ben iman ettim ama benim Resulullaha inanmam için onun mucize göstermesini beklemem ben aklıma uygun olana inanırım ve Kuran bana kafidir. Resulün kendisi kafidir. Bana göre o insanaların en şereflisidir.

 

Selametle

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Daha ne olsun kralx?

 

Tanrı mucize istemlerine karşı Muhammed'in yalnızca bir uyarıcı olduğunu, sonra da mucize göndermemesinin nedenlerini söylüyor. Sen daha ne arıyorsun?

 

O ana kadar mucize gösterilmemiştir..

Ancak müşrikler ısrarla mucize istemektedirler..

Ve alıntı yaptığınız ayetlerdede, mucize indirilsede çok şey değişmeyeceği ifade edilmektedir..

Aksi taktirde ayetlerin hiç bir yerinde "sana mucize verilmicektir" yazmamaktadır..

Mucizelerin gösteriliş kronolojisini bilmiyorum ama, muhtemelen bu ayetlerden sonra müşriklerin tutumları aynı devam ettiği için mucize gösterilmiş olabilir..

en doğrusunu Allah bilir..

Mucizelerin gösteriliş kronolojisini bilen arkadaşlar varsa yazsınlar bende öğrenmiş olurum..

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

La boheme..

Geçmiş kavimlere açık açık mucizeler gösterildiği halde küfründe inat edenler yine devam ettiler..

İş inadi küfür olunca ve iman etmicekleri belli olunca mucizenin bir faydası yoktur anlamındadır..

Nitekim geçmiş kavimlerde mucize istediler ancak mucize geldiği vakit bu sihirdir büyüdür dediler yine iman etmediler...

Taaki helak oluncaya kadar..

Helak anında iman ettik diye basbas bağırdılar, yırtındılar feryad ettiler ama nafile..

Sekarat-ül mevt anında iman kabul değildir..

Çünkü imtihan bitmiştir imtihan kağıtları toplanmıştır..

Onlara sağlığında göremediklerini yada görmek istemediklerini ölürken gösterdiler, eee imtianda bitmişti artık, o anda o zorluk anında kim olsa iman eder..

İş imtihan esnasında görmekte bilmekte boyun eğmekte..

Artık kapı kapanmıştı..

 

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu "AY YARILMASI" hususunda şöyle birşey var, Ay'ın görünmeyen yüzünde, hemen hemen ay'ın yarıçap yada biraz fazlası kadar büyüklüğünde bir yarık varmış, dümdüz... o yazrığın nedeninin "Ay Yarılması" mucizesi olduğuna inanılır... Şöyle ki, o yarığın nasıl meydan geldiği yada gelebileceği husunda herhangi bir kesinlik yoktur... yani, hergün ay yüzeyine onlarca, yüzlerce meteor düşüyor. ama oyarığı meydana getirebilecek bir meteorun düşmesi, Ay'ı yörüngesinden çıkarır. Öyle ise Meteor düşmesinden olmamıştır bu yarık... Oluşumu sırasında da olmamıştır. çünkü katılaşma sırasında bir etkene maruz kalsa, yine dönmesinden ve henüz katılaşamadığından, o süreç içersinde yine yarığı kapatırdı... falan filan işte... neyse, o yarığın, internette fotoğraflarına ulaşabilirsiniz... araştırabilirsiniz... Gerçekliği konusunda fikir beyan edersenizde memnun olurum... valla ööle bööle diil, sağlam bi yarık yani...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu "AY YARILMASI" hususunda şöyle birşey var, Ay'ın görünmeyen yüzünde, hemen hemen ay'ın yarıçap yada biraz fazlası kadar büyüklüğünde bir yarık varmış, dümdüz... o yazrığın nedeninin "Ay Yarılması" mucizesi olduğuna inanılır... Şöyle ki, o yarığın nasıl meydan geldiği yada gelebileceği husunda herhangi bir kesinlik yoktur... yani, hergün ay yüzeyine onlarca, yüzlerce meteor düşüyor. ama oyarığı meydana getirebilecek bir meteorun düşmesi, Ay'ı yörüngesinden çıkarır. Öyle ise Meteor düşmesinden olmamıştır bu yarık... Oluşumu sırasında da olmamıştır. çünkü katılaşma sırasında bir etkene maruz kalsa, yine dönmesinden ve henüz katılaşamadığından, o süreç içersinde yine yarığı kapatırdı... falan filan işte... neyse, o yarığın, internette fotoğraflarına ulaşabilirsiniz... araştırabilirsiniz... Gerçekliği konusunda fikir beyan edersenizde memnun olurum... valla ööle bööle diil, sağlam bi yarık yani...

 

Böyle bir şey yoktur... Bu iddia da, Ay'da ezan sesi duyulduğu, Cousteau'nun müslüman olduğu iddiaları gibi müslümanlar tarafından uydurulmuş yalanlardan biridir. Aksini iddia eden "araştırın" gibi laflarla değil, kanıtlarıyla gelir...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Böyle bir şey yoktur... Bu iddia da, Ay'da ezan sesi duyulduğu, Cousteau'nun müslüman olduğu iddiaları gibi müslümanlar tarafından uydurulmuş yalanlardan biridir. Aksini iddia eden "araştırın" gibi laflarla değil, kanıtlarıyla gelir...

 

Arkadaşım, saldırmana gerek yok... Aksini iddia etmek yada etmemek gibi bir durum yok ki ortada? hayır gücünüze giden ne onu anlamıyorum... Ben de emin olamadığım için, bilen birisinin açıklama yapmasını istedim sadece... yazık yani, bu kadar saldırgan olmasanız diyorum... kaldı ki bu olayın gerçek olup olmaması, ay'da ezan sesi duyulup duyulmaması yada custo'nun müslümanlığı gibi nedenler yüzünden Müslüman olcak yada Müslümanlığı bırakcak değiliz...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Arkadaşım, saldırmana gerek yok... Aksini iddia etmek yada etmemek gibi bir durum yok ki ortada? hayır gücünüze giden ne onu anlamıyorum... Ben de emin olamadığım için, bilen birisinin açıklama yapmasını istedim sadece... yazık yani, bu kadar saldırgan olmasanız diyorum... kaldı ki bu olayın gerçek olup olmaması, ay'da ezan sesi duyulup duyulmaması yada custo'nun müslümanlığı gibi nedenler yüzünden Müslüman olcak yada Müslümanlığı bırakcak değiliz...

 

Saygılarımla...

 

Arkadaşım burada bir saldırı olduğunu da nereden çıkardınız?

 

Ay'da bir yarık olduğunu iddia edip, bununla ilgili çıkarımlarda bulunmuşsunuz. Ayrıca ilgili fotoğrafları internette bulabileceğimizi de iddia etmişsiniz. Sonra da bu olayın gerçekliğiyle ilgili fikir beyan edilmesini istemişsiniz.

 

Ben de fikrimi beyan ettim. Bunun da diğer örnekleri gibi uydurma olduğunu, iddia edilen şeyin "bakın, araştırın" gibi ifadelerle değil, ele avuca sığar argümanlarla getirmeniz gerektiğini söylemişim.

 

Saldırı bunun neresinde?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Arkadaşlar müdahale etmek istemedim fakat gün geçtikçe konu başlığı altında verilen sorulardan epeyce uzaklaşıldığını gördüm..ya bu konu başlığında verilen soruları tartışınız ya da sorunlarınızı tartışacağınız yeni başlıklar açınız.(Dilerseniz sorunlarınızı yine benim açtığım"Birkaç Sorum Olacak?" başlığı altında tartışabilirsiniz)

 

Saygılarımla..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu "AY YARILMASI" hususunda şöyle birşey var, Ay'ın görünmeyen yüzünde, hemen hemen ay'ın yarıçap yada biraz fazlası kadar büyüklüğünde bir yarık varmış, dümdüz... o yazrığın nedeninin "Ay Yarılması" mucizesi olduğuna inanılır... Şöyle ki, o yarığın nasıl meydan geldiği yada gelebileceği husunda herhangi bir kesinlik yoktur... yani, hergün ay yüzeyine onlarca, yüzlerce meteor düşüyor. ama oyarığı meydana getirebilecek bir meteorun düşmesi, Ay'ı yörüngesinden çıkarır. Öyle ise Meteor düşmesinden olmamıştır bu yarık... Oluşumu sırasında da olmamıştır. çünkü katılaşma sırasında bir etkene maruz kalsa, yine dönmesinden ve henüz katılaşamadığından, o süreç içersinde yine yarığı kapatırdı... falan filan işte... neyse, o yarığın, internette fotoğraflarına ulaşabilirsiniz... araştırabilirsiniz... Gerçekliği konusunda fikir beyan edersenizde memnun olurum... valla ööle bööle diil, sağlam bi yarık yani...

 

 

İnançlardaki tüm mucize iddiaları gibi bu da bir kurgudur.

Bir olyada inanırlılık olması için somut delillerin olması gerek.

Günümüzdede kurgu severler pek fazla, "süperman", "örümcek" adam gibi.

Yalnız bunları çocuklar okumakta/seyretmekte.

İnançlardaki mucizeler de bizim büyüklere.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Öyleyse biraz gerceklere dönelim islamin basladigi günlere.

KURAN TARİHİ

 

İsa'dan sonra 600 yıllarına gelindiğinde, insanlık büyük sosyal çalkantılar içindeydi. Savaşlar, istilalar, sınıf kavgaları, ruhbanlık, yanlış inançlar ve totemcilikle insan hayatının hemen her safhasında sosyal bir kargaşa vardı. Bunların belki de en fazla yaşandığı bölge, Ortadoğu idi. Bu yüzden, son peygamber olarak kabul edilen Hz Muhammed yine bu bölgede ortaya çıktı.

 

571 yılında Mekke’de doğan Hz Muhammed’e, 610 yıllarından itibaren Kuran Ayetleri bildirilmeye başlandı. İlk olarak “Yaratan Rabbinin Adıyla Oku” ayetiyle başlayan Kuran’ın bildirilişi yaklaşık 22 yıl 3 ay sürdü. Bunun yaklaşık 12 yılı aşkın kısmı Mekke’de, 10 yıla yakın kısmı ise Medine’de bildirildi.

 

Kuran Ayetleri bildirildiği zaman Hz Muhammed bunu Vahiy Katipleri denilen görevlilere yazdırıyordu. Bunların sayısı 42 kişiydi. Ayetler, ince deriler, yassı taşlar, hurma dalları, deve ve koyun kürek kemikleri, parşömen ve kağıt, Mısır papirüsü, balmumlanmış ipek muşamba ve tahta, çanak, çömlek parçalarına yazılıyordu. Bu arada, Hz Peygamber’in bütün yakın arkadaşları imkanları nispetinde ayetleri ezberliyor ve yakınlarına da ezberletiyorlardı.

 

Hz Muhammed, kendi sözleri ile Kuran Ayetleri karışmasın diye, kendisinden Kuran dışında bir şey yazılmasını yasaklamıştı. Bu yüzden ancak birkaç önemli konuşması Sahabeler tarafından yazılabilmişti. Hz Peygamber’in vefatından sonra Kuran ayetlerinin tek bir kitap haline getirilmesi gündeme geldi. Kuran, Hz Muhammed’in vefatından kısa süre önce tamamlanmıştı. Kuran’ı ezberleyen ve yazanların tamamına yakını da Hz Ebubekir döneminde hayattaydı. Onların da ölmeleri durumunda Kuran’ın kaybolacağından endişe eden Hz Ömer’in ısrarıyla Kuran’ın toparlanması için çalışmalara başlandı.

 

Hz Muhammed’den sonra 2 yıl kadar Müslümanları yöneten Hz Ebubekir zamanında Kuran toplandı ve tek bir nüsha haline getirildi. Daha sonra halife olan Hz Osman zamanında ise Kuran nüshaları çoğaltılarak, önemli İslam kentlerine gönderildi.

 

Burada şu konuya dikkat çekmekte yarar vardır. Günümüzde Kuran hakkında pek çok iddialar bulunmakla birlikte, bilimsel ve tarihsel olarak Kuran’ın orjinalliği konusunda Müslüman ve Batılı araştırmacılar ittifak içindedir. Bunun da ötesinde esas olan Kuran’ın içindeki bilgiler ve kurallardır. İnanmayan bir kişiye, Kuran’ın Allah sözü olduğunu ispat etmeye gerek yoktur. Her bilgi ve kural, öncelikle akılcılık ve bilimselliğiyle değer taşır.

 

 

Kaynak: Dünya'da ve Türkiye'de Siyasal İslamcılık, Dr Abdullah Manaz.

 

 

--------------------------------------------------------------------------------

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Öyleyse biraz gerceklere dönelim islamin basladigi günlere.

KURAN TARİHİ

 

İsa'dan sonra 600 yıllarına gelindiğinde, insanlık büyük sosyal çalkantılar içindeydi. Savaşlar, istilalar, sınıf kavgaları, ruhbanlık, yanlış inançlar ve totemcilikle insan hayatının hemen her safhasında sosyal bir kargaşa vardı. Bunların belki de en fazla yaşandığı bölge, Ortadoğu idi. Bu yüzden, son peygamber olarak kabul edilen Hz Muhammed yine bu bölgede ortaya çıktı.

 

571 yılında Mekke’de doğan Hz Muhammed’e, 610 yıllarından itibaren Kuran Ayetleri bildirilmeye başlandı. İlk olarak “Yaratan Rabbinin Adıyla Oku” ayetiyle başlayan Kuran’ın bildirilişi yaklaşık 22 yıl 3 ay sürdü. Bunun yaklaşık 12 yılı aşkın kısmı Mekke’de, 10 yıla yakın kısmı ise Medine’de bildirildi.

 

Kuran Ayetleri bildirildiği zaman Hz Muhammed bunu Vahiy Katipleri denilen görevlilere yazdırıyordu. Bunların sayısı 42 kişiydi. Ayetler, ince deriler, yassı taşlar, hurma dalları, deve ve koyun kürek kemikleri, parşömen ve kağıt, Mısır papirüsü, balmumlanmış ipek muşamba ve tahta, çanak, çömlek parçalarına yazılıyordu. Bu arada, Hz Peygamber’in bütün yakın arkadaşları imkanları nispetinde ayetleri ezberliyor ve yakınlarına da ezberletiyorlardı.

 

Hz Muhammed, kendi sözleri ile Kuran Ayetleri karışmasın diye, kendisinden Kuran dışında bir şey yazılmasını yasaklamıştı. Bu yüzden ancak birkaç önemli konuşması Sahabeler tarafından yazılabilmişti. Hz Peygamber’in vefatından sonra Kuran ayetlerinin tek bir kitap haline getirilmesi gündeme geldi. Kuran, Hz Muhammed’in vefatından kısa süre önce tamamlanmıştı. Kuran’ı ezberleyen ve yazanların tamamına yakını da Hz Ebubekir döneminde hayattaydı. Onların da ölmeleri durumunda Kuran’ın kaybolacağından endişe eden Hz Ömer’in ısrarıyla Kuran’ın toparlanması için çalışmalara başlandı.

 

Hz Muhammed’den sonra 2 yıl kadar Müslümanları yöneten Hz Ebubekir zamanında Kuran toplandı ve tek bir nüsha haline getirildi. Daha sonra halife olan Hz Osman zamanında ise Kuran nüshaları çoğaltılarak, önemli İslam kentlerine gönderildi.

 

Burada şu konuya dikkat çekmekte yarar vardır. Günümüzde Kuran hakkında pek çok iddialar bulunmakla birlikte, bilimsel ve tarihsel olarak Kuran’ın orjinalliği konusunda Müslüman ve Batılı araştırmacılar ittifak içindedir. Bunun da ötesinde esas olan Kuran’ın içindeki bilgiler ve kurallardır. İnanmayan bir kişiye, Kuran’ın Allah sözü olduğunu ispat etmeye gerek yoktur. Her bilgi ve kural, öncelikle akılcılık ve bilimselliğiyle değer taşır.

Kaynak: Dünya'da ve Türkiye'de Siyasal İslamcılık, Dr Abdullah Manaz.

 

 

--------------------------------------------------------------------------------

Bencede sayin Lena,Allah'a onun Kur'anina ve Peygamberine inananlarin birilerine Allah'in varligini ispat etme gereksinimleri yoktur,Allah'a inanmayanlar onun olmadigini ispat etmek durumundadirlar,ama onlarin inananlara saldirmaktan öte yaptiklari birsey yok ortada,onlar inkar icin sartlandirilmislardir.100 dolara dinini degistirebilenlerin oldugunu düsünürsek ayni paralarla Allahta inkar edilebilir.

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

....

....

....

 

Burada şu konuya dikkat çekmekte yarar vardır. Günümüzde Kuran hakkında pek çok iddialar bulunmakla birlikte, bilimsel ve tarihsel olarak Kuran’ın orjinalliği konusunda Müslüman ve Batılı araştırmacılar ittifak içindedir. Bunun da ötesinde esas olan Kuran’ın içindeki bilgiler ve kurallardır. İnanmayan bir kişiye, Kuran’ın Allah sözü olduğunu ispat etmeye gerek yoktur. Her bilgi ve kural, öncelikle akılcılık ve bilimselliğiyle değer taşır.

Kaynak: Dünya'da ve Türkiye'de Siyasal İslamcılık, Dr Abdullah Manaz.

 

 

--------------------------------------------------------------------------------

 

Çok doğru bir tesbit... biz bu konuda birde şöyle diyebiliriz:

 

KÂFİRÛN SURESİ

Rahman ve Rahîm Allah'ın adıyla...

1 De ki: "Ey nankör kâfirler!

2 Kulluk etmem sizin kulluk ettiğinize.

3 Siz de ibadet etmezsiniz benim ibadet ettiğime.

4 Kul değilim sizin taptığınıza,

5 Ve ibadet edenler değilsiniz benim ibadet ettiğime.

6 Sizin dininiz size, benim dinim banadır!"

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İnançlardaki tüm mucize iddiaları gibi bu da bir kurgudur.

Bir olyada inanırlılık olması için somut delillerin olması gerek.

Günümüzdede kurgu severler pek fazla, "süperman", "örümcek" adam gibi.

Yalnız bunları çocuklar okumakta/seyretmekte.

İnançlardaki mucizeler de bizim büyüklere.

 

Bende onu diyorum işte, gerçekliği yada yalanlığı konusunda sağlam bilgisi olan varsa yazsın diyorum... Sonuçta böyle bi iddia var ve gerçekse gerçek olduğunu bilen gerçekliğini yazsın yada gerçek değil, aspagaras bişeyse o zaman tabi ki ispatı daha kolay yazılabilir... mesela adamlar "öyle bir yarık var" diyorlar, resimfalan filan yayınlıyorlar... şimdi bu resimlere falan yalan uydurma deniyorsa, olmadığını söyleyenlerin de ona dair bilgiler getirmeleri gerekmez mi mesela... hem böylece, bu iddianın doğru olduğunu söyleyebilenlere daha sağlam ve inanılır kanıtlar sunmuş olursunuz... bir de sizce mucizelerle avunan kimselere aklınızca cevap vermişte olursunuz, daha sağlam olur... ben o ay'da ki yarık olayının doğru olup olmadığını bilmiyorum, sadece olduğuna dair iddialar var, onları sunuyorum... eğer yoksa, yok diyenlerinde bişeyler sunması gerekmezmiydi diye düşünüyorum... zira bilimsellikten dem vuruyorsanız eğer, çürütmeniz için o iddiayı, bu şekilde cevap vermeniz gerekirdi diye biliyorum... yoksa iki satır yazı ile cevap vermeniz çok basit kaçar... başkası da çıkar o zaman "Hayır kardeşim ver öyle bişey" der, kalırsınız... ne o kimse kanıtlayabilir, ne de siz... anlatabildim mi... şimdi var yada yok diyenler, yada kısaca ilgilenenler daha ciddi kanıtlar sunabilirler mi acep?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.