yam_yam tarafından postalanan herşey
-
"Öz Güven" mi önemlidir, "Öz Saygı" mı?
Ben ise tam tersini düşünüyorum; "Öz güven olmadıkça öz saygı da olmaz".. Öz saygı, kişinin kendine yüklediği değerdir. Bu değeri belirleyecek olan şey de aslında kendine olan öz güvenidir. Biraz daha açarsak ; Öz güven, insanın kendisiyle ilgili olumlu ve pozitif duygular geliştirmesi sonucu ortaya çıkan harekete hazır hissetme duygusudur.İnsanın kendisi ile ilgili geliştirdiği olumlu ve pozitif duygular, aynı zamanda insanın kendisine verdiği değerin bir göstergesidir. Öz güveni artırıcı her durum, aynı zamanda insanın öz saygısını da arttırır. Tersi olduğunda, yani öz güvenini sarsan her durum, öz saygısının da sarsılmasına neden olur. Aslında birbirleriyle doğru orantılıdır. Ancak öz saygıyı tetikleyen kişinin öz güvenidir...
-
"Eden Bulur" nedir?
İzninizle ben yazıda katılmadığım bir kaç noktaya değinmek istiyorum... Sürekli olarak başarılı olan birinin, bilinç altında başarısızlığından mutlu olacağı iddiasına katılmıyorum. Başarı neticesindeki tatmin duygusu, takdir edilme ve güçlü olduğunu hissetmekten kaynaklanır. Yani hiç kimse tarafından takdir edilmeyecek bir başarı, aynı zamanda bilinç altınızda size bir güç tatmini vermiyor ise, o başarının tatminsel bir anlamı yoktur. Bilinç altındaki tatmin duygusu ve güç spesifik tatminler değildir. Yani yalnızca tek bir durum için geçerli değillerdir. İş yaşamınızda son derece başarılısınızdır, ancak cinsel yaşamınızda öyle değildir. Ya da satrançta çok başarılısınızdır da, tavla da vasatı aşamıyorsunuzdur. Ya da otomobil yarışlarında çok başarılısınızdır da, aynı başarıyı motor yarışlarında gösteremiyorsunuzdur. Netice itibariyle başarı konusunda tam bir tatmin duygusunun mümkün olamayacağı açıktır. Zira her konuda başarılı olmanız mümkün değil... Başarısızlıktan alınacak memnuniyet, başarı tatmininin tersi olan başarısızlık tatmininden değil, münferit durumlardaki monotonluktan kurtulmuş olmaktan kaynaklanacaktır. "Eden bulur" noktasındaki görüşlerime gelirsek; Bir durumu, bir olguyu, bir kavramı doğrularımız olarak kabul edeceksek, bunu belli kriterlere bağlamamız gerekir. Nasıl ki bilimde kesinlik içeren söylemler her durum ve her ortam için aynı sonucu veriyor ise, bizim doğrularımızda da öyle olmalı.. "Eden bulur" dediğinizde ya da "gülme komşuna gelir başına" dediğinizde bunun her gözleminiz için geçerli olması gerekir. Ancak hayat bu söylemler üzerinden yürümüyor.. Maalesef her "eden" bulmuyor... Bence bu söylem, toplumsal yaşamda görmemizin mümkün olmadığı "adalet" duygumuzun tatminine yönelik bir söylem.
-
Telepatiye inanıyor musunuz?
Telepati !!!!! Bir de telekinezi vardı değil mi? Hani şu beyin gücüyle cisimleri hareket ettirme becerisi (There is not spoon)... Şöyle veya böyle metafiziğin bir ucundan tutmuş olanların inanabileceği türden vakalar... Bu sabah işe gelirken otomobilimde radyo dinliyordum. Nerden aklıma geldiyse, kafamda "Funda" diye bir isim dolaşıyordu. Halbuki hayatım boyunca bu isimde tanıdığım biri hiç olmadı. Bir kaç saniye sonra radyo programına telefonla bir bayan bağlandı ve adının Funda olduğunu söyledi..... (upsss) Hadi ama... Ne yani, şimdi radyoya telefonla bağlanan bayan benim kafamda Funda diye bir ismin dönüp dolaştığını hissederek mi bağlandı yani? Bazen hayat insanı garip tesadüflerle karşılaştırır. Sanırım biz her başımıza gelen olaya bir anlam yüklemeye alışmışız. "Ne garip bir tesadüf" diyerek gülüp geçmek yerine, başımıza gelen olayları metafiziksel kavramlara bağlamayı tercih ediyoruz. Bu tercihimizin nedenleri üzerinde durmakta fayda var diye düşünüyorum...
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Kelime Karıştırma Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 100 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Kelime Karıştırma Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 100 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Kelime Karıştırma Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 100 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Kelime Karıştırma Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 100 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Kelime Karıştırma Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 100 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Kelime Karıştırma Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 100 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Kelime Karıştırma Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 100 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Resim Tahmin Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 50 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Resim Tahmin Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 50 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Resim Tahmin Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 50 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Resim Tahmin Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 50 Puan!
-
Yarışma Bölümünde Yeni Bir Yarışma Oluşturuldu...
Resim Tahmin Yarışması doğru tahmin ettim ilk denememde! Kazandığım puan 50 Puan!
-
hadi bir sure acalım
Ayette kastedilen cisim meteor değil yıldızlardır.. Bunun bile ayrımını yapamıyor musunuz?
-
kıyametin alametleri hakkında neler biliyoruz?
Ben de "Acaba ne zaman birileri çıkacak da şu kıyamet alametlerini gerçek anlamlarından farklı şekilde yorumlayacak" diye merak edip duruyordum... Siz çok yaşayın sayın Nefer...
-
ALLAH BUNA NEDEN GEREKLİ GÖRMÜŞ ACABA?
Zaten sorun da burada sayın 4mevsim... Kullarının yaptıklarını kendine malediyor da, yapmadıklarını neden kendine maletmiyor? Malını mülkünü Allah yolunda harcayan müslümanın yaptıkları Allah'a maloluyor da, açlıktan kaburgaları sayılan Afrikalı çocukların durumlarını neden kendine maletmiyor da suçu ona buna atıyor?
-
TÜRBANINI ÇIKARTANLAR BAŞÖRTÜSÜYLE GİREBİLECEKLER MİDİR GİRMEK İSTEDİKLERİ YERE
Sizinkisi İslam'a sahip çıkmak değil, İslam'ı dikte etmeye çalışmaktır. Kime karşı dikte : Laik devlet düzenine karşı... En iyi yaptığınız şey demogoji ve hamaset...
-
..TÜRBAN...
Delilini de gösterelim sevgili gelincik... "Kadınlar, oğullar, yük yük altın ve gümüş, salma atlar, davarlar ve ekinler gibi nefsin şiddetle arzuladığı şeyler insana süslü gösterildi." (Ali İmran 14) Tavşana kaç, tazıya tut...
-
TÜRBANINI ÇIKARTANLAR BAŞÖRTÜSÜYLE GİREBİLECEKLER MİDİR GİRMEK İSTEDİKLERİ YERE
Türban için iffetli/iffetsiz ayrımı yapacaksınız, ondan sonra da "hak..hukuk..**** ***" edebiyatı.... Önce ne söylediğinizi, ne istediğinizi bileceksiniz, sonra yargılayacaksınız...
-
Dinlerde kadının yeri
"İnsanlara kadınlar, oğullar, yüklerle altın ve gümüş yığınları, salma atlar, davarlar, ekinler kabilinden aşırı sevgiyle bağlanılan şeyler çok süslü gösterilmiştir. Halbuki bunlar dünya hayatının geçici faydalarını sağlayan şeylerdir... " (Ali İmran 14) Yukarıdaki sözleri söyleyebilen bir tanrıdan kadınlar için ne vermesini bekliyorsunuz?
- UFO’LAR
-
ALLAH BUNA NEDEN GEREKLİ GÖRMÜŞ ACABA?
Aslında "Rızık" konusu da Muhammed tarafından yanlış kurgulanan konulardan biri. Neden böyle düşündüğüme gelirsek : 11/6- "Yeryüzünde hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allah'a âit olmasın. " der tanrı.. Sonra ; 13/26- "Allah rızkı dilediğine bol verir, (dilediğine de) kısar." der.. Herkesin rızkı Allah'a ait ise dilediğine az verip dilediğine çok vermesi de normaldir. Ancak normal olmayan ; 16/71- "Allah rızık konusunda kiminizi kiminizden üstün kıldı. Üstün kılınanlar rızıklarını ellerinin altındakilere vermezler ki rızıkta hep eşit olsunlar. Şimdi Allah'ın nimetini mi inkar ediyorlar?" Şimdi burada bir kaç çelişki birden var... Birincisi; Rızık geldiğinde Allah'tan da, gelmediğinde kuldan mı? Eğer öyle ise yukarıdaki ilk ayetin ne anlamı var? İkincisi; Allah dilediğine bol verip dilediğine kısıyor ise, buradaki eşlitsizliği neden rızıklarını ellerinin altındakilere vermeyenlere yüklüyor ve onları suçluyor? Anlayan varsa beri gelsin...
-
..TÜRBAN...
Dernek adı altında militanca yaklaşımlar... Hele şu ifadeye bakın : "Müslüman kadının kimliğinin ve iffetinin simgesi olan başörtüsü.." Demek ki, başörtüsü takmayanlar bu zihniyet tarafından "iffetsiz/namussuz" addediliyor. Yalnızca bu ifade bile türban yasağının ne kadar yerinde olduğunu anlamak için yeter de artar bile... Demek ki iffet, başına taktığın bir bez parçasından ibaretmiş.. Taktıysan iffetli, takmadıysan iffetsiz.. Muazzez İlmiye Çığ Sümerler'de bunun tersinin olduğunu söylediğinde kadıncağıza söylemediklerini bırakmamışlardı. Demek ki bizim teistlerimiz, Sümerlerden bu yana bir adım bile yol katedememişler....