Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

Aries

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Aries tarafından postalanan herşey

  1. Aries şurada cevap verdi: Radya başlık Forum Oyunları
    Keyifte
  2. Teşekkür ederim hiç içmemiştim ve harika olduğuna eminim Manisa ya arkadaşı ziyarete gidişimde ilk işim bu kahveden içmek olacaktır..
  3. Dikkat ederseniz cezve temiz..dekoratif olarak oraya ekledim sadece
  4. Buyrunuz efendim.. afiyet olsun..
  5. canım çekti kahve yaptım içiyorum
  6. Aries şurada cevap verdi: Dvorak başlık Klasik Müzik
    Bilgiler için teşekkürler..
  7. Evet fincan sıcak olduğundan ilk kazalar yaşandı
  8. Aries şurada cevap verdi: Dvorak başlık Klasik Müzik
    Teşekkürler..
  9. Hisarönüne (Kızlarağası hanıda orada) her inişimde fincanda pişen kahvemi içmeden eve dönmem ... Şimdilerde İzmir'li hanımlar pişirme takdiğini öğrenip evlerinde de yapmaya başladılar..
  10. Klasik müzikte kontrast kavramı ile barok dönemi başlamıştır.. Barok müziği kullanılarak zekanın nasıl geliştiğini Dr.Georgi Lozanov açıklıyor.. Dr. Georgi Lozanov, ünlü Bulgar psikoloğu, dakikada yaklaşık 60 vuruşluk bir tempo ile barok müziği kullanarak yabancı dilleri öğretme konusunda bir yöntem geliştirdi. Öğrencilerin öğrenmesi normalden çok daha kısa sürdü. Dönem içinde öğretilecek olan normal sözcük bilgilerinin ve deyimlerinin yarısı (1000'e yakın sözcük ve deyim) tek bir günde öğrenildi. Bunun yanında öğrencilerin öğrendiklerini akıllarında tutma oranı ortalama %92'ydi! Dr.Lozanov bu sonuçlarla belirli Barok parçalarını kullanarak yabancı dillerin %85-100 verimle normal süreleri olan 2 yıl yerine 30 günde öğretilebileceğini kanıtlamış oldu. Barok müzikle öğrenen öğrenciler dört yıl boyunca kullanmasalar bile %100 doğrulukla ikinci dillerini anımsayabilmişlerdir! Binlerce öğrenciye sahip olan 'The Center for New Discoveries in Learning' yıllardan beri hem derslerde hem de öğrencilerin ders çalışmalarında müziğin kullanımını araştırmaktadır. Mozart ve belirli Barok parçalar (dakikada 60 vuruşluk tempolarla kaydedilmiş olanlar) kullanan öğrencilerin daha sakin olduklarını, daha uzun çalışabildiklerini, öğrendiklerini daha uzun süre anımsayabildiklerini ve öğretmenlerinden öğrendiğimiz kadarıyla daha iyi notlar aldıklarını gözlemledik. Doğru tempoda kaydedilmiş bu özel müzik parçaları en yüksek öğrenme/anımsama etkisi için beynin sağ ve sol bölümlerini harekete geçirir. Müzik beynin sağ tarafını harekete geçirirken çocuğunuzun okuduğu ya da sesli söylediği sözcükler sol tarafı harekete geçirir. Araştırmaya göre bu da öğrenme potansiyelini en az beş kat artırır. Kulağınız düzenli, saniyede bir vuruşluk Barok müziğini duyduğunda kalbinizde tempoya uygun olarak düzenli bir şekilde atar. Bu rahatlamış ve aynı zamanda zinde durumdayken zihniniz daha kolay konsantre olabilir. Müzik, fizyolojik durumumuzu karşılar ve onu etkiler. Ağır zihin çalışmaları gerektiren işlerde nabzımız ve kan basıncımız artar ve genelde bu durumdayken konsantre olmak daha zordur. Barok ve Mozart parçalarından tempoları düşünülerek özellikle seçilmiş olan bazı CD'ler kan basıncınızı ve nabzınızı düşürürken aynı zamanda öğrenme yeteneğinizi artırır. Ders çalışırken, iş yerinizde ya da araba kullanırken Mozart, Vivaldi, Pachabel, Handel ve Bach gibi bestecilerin müziklerini dinlemenin yukarıda anlattığımız türde sayısız yararları vardır.
  11. FREDERIC CHOPIN Fransız göçmen Nicolas Chopin ile Polonyalı Justine’nin üçüncü çocukları olarak 1810’da Polonya’nın Varşova yakınlarında ki Zelazova-Vola köyünde doğdu. Frederic doğduktan birkaç ay sonra Chopin ailesi Varşova’ya taşındı.Fransızca öğrentmenliği yapan babasından Fransızca öğrenirken bir yandan da annesinden piyano dersleri alıyordu. Aile içinde iyi bir şekilde eğitilen, şefkatle korunan ve müziğe yöneltilen Chopin, 8 yaşındayken salonlarda konserler vererek Varşova’da üstün yetenekli harika çocuk olarak tanınamaya başladı. Chopin 5 yıl Bohemyalı piyanist Zyvny’dan piyano dersleri aldı.Ancak 12 yaşındayken öğretmeni ‘artık benden öğrenebileceği bir şey kalmadı’ diyerek dersleri kesti. Chopin kendini yetiştirmek için büyük bir gayretle çalışmasını sürdürdü.Liseyi bitirdi ve Varşova Konservatuarı'na yazıldı.Öğrenimini Profesör Elsner üstlendi.Bu devrede genç Chopin’in ünü bütün Polonya’ya yayılmaya başladı. Profesör Elsner ile birlikte Chopin 1829 yılında Viyana’ya gitti.Bu müzik kentinin opera binasında iki büyük konser vererek üstün başatılar kazandı.Polonya’nın en büyük piyanisti ve bestecisi kabul edildi. 1830 yılı ülkesinden ayrılma karasızlığıyla geçti.Sonunda kalbini Polonya’da bırakarak Paris’e gitmek üzere Varşova’dan ayrıldı.Viyana’ya geldi. Viyana’da kaldığı uzun süre için “La Minör Etüdü” nü (İhtilal Etüdü)nü ve “Scherzo”larını yazdı. Viyana’dan 1831 Ağustosunda ayrılarak Paris’e gitti.Ömrünün geri kalan kısmını Paris’te yaşadı ve sanatını Paris’te geliştirdi. Fransız başkentinde Cherubini, Mendelssohn, Liszt, Meyerbeer ve Berlioz gibi ünlü müzisyenlerle tanıştı.Chopin’in ünü Avrupa’da yayılmaya başladı. 1835’de Karlsbad iline giderek 5 yıldan beri görmediği anne ve babasıyla buluştu.Üç hafta beraber kaldıktan sonra ayrıldılar ve bir daha görüşemediler. 1837 yılında Liszt, Chopin’i Fransız kadın yazarı George Sand’la tanıştırdı.Aralarındaki ilişki 10 yıl sürdü.Beraber geçen yıllar, Chopin’in sanat hayatında çok verimli oldu. 16 Şubat 1948 akşamı Paris’te, Pleyel Konser Salonu’nda verdiği son konseri başarısının zaferiydi. Chopin 17 Ekim 1849 Çarşamba günü henüz 39 yaşında iken göğüs hastalığından Paris’te öldü.Cenazesinde vasiyeti üzerine Mozart’ın “Ölüm Duası” okundu.Gene isteği üzerine, öldükten sonra kalbi çıkarılarak Polonya’ya gönderildi. Başlıca Eserleri Piyano Konçertosu No 1, Piyano Konçertosu No 2, Cenaze Marşı, Piyano Sonatı No 3, Fantasie İmpromptu, Noktürn No 1, Noktürn No 2, Grande Valse Brilliante, Vals No 6, Vals No 7, Mazurka No 5, Polonez No 3, Polonez No 6, Prelüd No 15, Etüd No 3, Etüd No 5, Etüd No 12, Balad No 1. Paris'te Pére-Lachaise Mezarlığında Chopin'in mezarı Facsimile of the Score of "Ballade Number 2 in F"
  12. LEONARD BERNSTEIN "West side story" müzikali ve sinema filmi ile geniş kitlelere seslenmeyi başarmış amerikan, Yahudi besteci ve orkestra şefi Leonard BERNSTEIN, 25 ağustos 1918'de Lawrence, Massachusetts’de dünyaya gelmiştir. Harvard'dan 1939'da mezun olduktan sonra philadelphia'daki Curtis İnstitute of Music’de eğitimini sürdürmüştür. bu okulda İsabella Vengerova ile piyano, Fritz Reiner ile orkestra şefliği, Randall Thompson'la da orkestrasyon çalışmıştır. 1940 yılında, Boston senfoni orkestrasının o zaman yeni kurulmuş olan Tanglewood yaz enstitüsünde, orkestranın efsanevi şefi Serge Koussevitsky’in asistanı olarak da görev yapmıştır. Bernstein, ilk kadrolu orkestra şefliği görevine New York Filarmoni Orkestrası’nda yardımcı orkestra şefi olarak 1943 yılında başlamıştır. 14 kasım 1943 günü, ünlü şef Bruno Walter (Gustav Mahler'in yakın dostu) hastalığı nedeniyle radyodan canlı yayınlanacak Carnegia Hall konserini yönetemeyeceği anlaşılınca, birkaç saat içinde görevi devralan Bernstein çok başarılı olmuş ve klasik müzik çevrelerinde ilk defa üne kavuşmuştur. 1951 yılında Şilili aktris ve piyanist Felicia Montealegre ile evlenmiştir. bu evlilikten üç çocuğu dünyaya gelmiştir. 1958-1969 yılları arasında New York Filarmoni Orkestrası’nın müzik direktörlüğünü yapan Bernstein, pek çok müzikseverin gözünde bu orkestrayla özdeşleşmiştir. Yaptığı 400'den fazla müzik kaydının yarısından fazlası bu orkestra ile yapılmıştır. 60'lı yıllarda yaptığı Mahler senfonileri kayıtlarıyla bu bestecinin hakkettiği ilgiyi bulmasında büyük rol oynamıştır. Aynı zamanda yakın bir arkadaşı olan amerikan besteci Aaron Copland’ın eserlerini de sıkça yönetmiş olan Bernstein, 1953 yılında Milano'daki Teatro Alla Scala*'da başrolde Maria Callas'ın oynadığı Cherubini'nin "Medea" operasını yöneterek bu tiyatroda opera yöneten ilk amerikan orkestra şefi olmuştur. "West Side Story"'nin müziğini 1957'de besteleyen Bernstein, daha önce de Wonderful Town(1953) ve Candide (1956) adlı Broadway müzikallerini bestelemiştir. klasik müzik repertuarına ise üç senfoni (Jeremiah (1943), Age of Anxiety ve Kaddish (1963), Chicester Psalms (koro ve orkestra için, 1965) ve Mass (1971) gibi değerli eserler kazandırmıştır. 23 ve 25 aralık 1989 tarihlerinde Berlin Duvarı’nın her iki tarafında verdiği ve Beethoven'in 9.senfonisinin çalındığı "Berlin özgürlük konserleri" ile dikkatleri üzerinde toplayan Bernstein, son konserini 19 ağustos 1990'da, Tanglewood'daki Koussevitsky Memorial Concert'de Boston Senfoni Orkestrasıyla vermiş ve şu eserleri çaldırmıştır:Benjamin Britten: Three Sea Interludes, Lennie Bernstein: Arias & Barcarolles ve Beethoven'in 7.senfonisi. Bernstain armoniydi, kompozisyondu gibi teorik bilgilere sahip olmakla akılda kalacak güzel melodiler yazabilmenin birbiriyle çok da ilişkili olmadığını söylemiş bir kitabında. Bernstain, Mahler senfonilerinin hepsini yönetmiş olan besteci ve orkestra şefidir. Özellikle brassların tüm özelliklerini ortaya çıkaran yorumu ile Mahler’i ne kadar iyi anladığını kanıtlamıştır. Hepside takdire şayan yorumlardır. Son olarak şunu da belirtelim; dindar ailesi ve biseksüel olması arasında kalıp, özelikle hayatının son dönemlerinde çok zorluk çeken bestecidir ayrıca Bernstein, 1990 yılında hayata gözlerini kapamıştır. BESTELERİ 01 Jet Song (Riff, Action, Baby John, A-rab, Koro) (3:16) 02 Something's Coming (Tony) (2:35) 03 Maria (Tony) (2:59) 04 Tonight (Maria, Tony) (5:30) 05 America (Anita, Rosalia, Koro) (4:49) 06 Cool (Riff, Koro) (4:39) 07 One Hand, One Heart (Tony, Maria) (5:40) 08 Tonight (Bütün Kadro) (3:42) 09 I Feel Pretty (Maria, Koro) (3:25) 10 Somewhere (Bir Kız) (2:38) 11 Gee, Officer Krupke (Action, Snowboy, Diesel, A-rab, Baby John, Koro) (4:19) 12 A Boy Like That (Anita, Maria) (2:05) 13 I Have A Love (Maria, Anita) (3:29) 14 Taunting Scene (Orkestra) (1:21) 15 Finale (Maria, Tony) (2:40) -------------------------------------------------------------------------------- Maria: Kiri Te Kanawa (Soprano) Tony: José Carreras (Tenor) Anita: Tatiana Troyanos (Mezzo-soprano) Riff: Kurt Ollmann (Bas-Bariton) Bir Kız: Marilyn Horne (Mezzo-soprano) Rosalia: Louise Edeiken (Soprano) Consuela: Stella Zambalis (Soprano) Francisca: Angelina Reaux (soprano) Action: David Livingston (Vokalist) Diesel: Marty Nelson (Bariton) Baby John: Stephan Bogardus (Vokalist) A-rab: Peter Thom (Vokalist) Snowboy: Todd Lester (Vokalist) Bernardo: Richard Harrell (Vokalist) Londra Senfoni Orkestrası Yöneten Leonard BERNSTEIN
  13. Atatürk anlatıyor..Cumhuriyetin ilanı
  14. Aries şurada yorum gönderdi Aries'nın blog başlığı içinde Aries' Blog
    Sanırım başlık sizi yanıltmış Sayın teklo-maviş.. Yazdıklarımın geneli bir kişiye veya temele dayanmıyor..Yorumunu kişiler kendi belirleyip kendilerinden birşeyler bulabilirler..Konunun özünü kişiler kendilerine göre yakalayabilirler... Yazılarımda belli kriterler aramıyorum..Doğaçlamada diyebilirsiniz.. Alıntı hikayenizide daha önce okumuştum.. Saygılar..
  15. Aries şurada yorum gönderdi Aries'nın blog başlığı içinde Aries' Blog
    Yazılarımın çok azını da olsa sizlerle paylaşmaya çalışıyorum..Ara ara paylaşacağım .. Teşekkür ederim
  16. Ne kadar az yüksekten uçarsan,düştüğün zaman o kadar az incinirsin. Tibet Atasözü
  17. Umutlarımızın gerçekleşmesi için net düşünmeye,doğru değerleri seçmek için bilgeliğe ve harekete geçmek için yürekliliğe ihtiyacımız vardır.. Leslie Lipson
  18. Başarı kuvvetli olana gülümser,başarısızlık zayıflara çullanır.. Oscar Wilde
  19. Eğer bütün insanlar doğuştan özgürse,nasıl oluyorda tüm kadınlar köle doğuyor.. M.Astell
  20. Kelimelerin gücünü bilmiyorsan,insanların kuvvetini asla tahmin bile edemezsin..
  21. Deme dostuna ,der dostuna.Bir gün olur tuz basarlar postuna.
  22. Aries şurada cevap verdi: Aries başlık Türk Edebiyatı Alt Forumu
    Para ve insan arasındaki karşılıklı ilişki şöyledir: İnsan paranın sahtesini yapar, para da insanın. Benjamin Franklin
  23. Eğer Romantik besteci içinden gelen tüm duyguları sanatına aktaran, yapıtlarını bir günce gibi kullanan kişiyse, 19. yüzyılın en önemli Fransız bestecisi Hector Berlioz, bu akımın çok iyi bir temsilcisidir. Berlioz çevresindeki gerçek kişiler ve olaylar kadar, gerçeküstü düşlemlerini, aşk, tutku, umutsuzluk gibi çeşitli duygularını, neredeyse otobiyografik bir biçimde müziğine aktarmıştır. Büyük orkestrasıyla, kapsamlı senfonik yapıtlarıyla, melodik çizgisinin inceliği kadar armonik dokusunun zenginliği ve dramatik betimlemeleriyle modern senfoninin yaratıcısı olarak kabul edilir. Fantastik Senfoni'si, Requiem'i, Roma Karnaval Uvertürü, Harold İtalya'da başlıklı geniş senfonik çalışmaları ve Troyalılar operası Romantik müziğin kaleleri olan yapıtlardır. Hector Berlioz, 11 Aralık 1803 tarihinde bir tıp doktorunun oğlu olarak Fransa'nın Lyon yakınlarındaki Isere'de dünyaya gelir. 1821'de babası ona da tıp eğitimi vermek üzere Paris'e gönderir. Oysa Hector çocukluğundan beri flüt ve gitar çalmış, birtakım beste denemeleri yaparak müzik dünyasına girmiştir. Anılarından öğrendiğimize göre tıp doktorluğunun gereği olan kesip biçme işlemleri, onun duyarlı yapısına ters düşer. İlk opera çalışmalarında Gluck'un operalarından etkilenen Berlioz, önce özel olarak besteci Jean François Le Sueur ile çalışır. 1824'te tıp okumayı iyice bıraktığında ailesinden gelen parasal destek de azalır. Böylece şarkı söyleyip, ders verip, yazı yazıp tüm yeteneklerini kullanarak kendini geçindirmeye çalışır. 1826'da konservatuvara girer ve Antonin Reicha gibi saygın bir kontrpuan profesörünün öğrencisi olur. 1827'de izlediği Shakespeare'in Hamlet'i İngilizceyi anlamadığı halde besteciyi son derece etkiler. Özellikle Ophelia rolündeki Harriet Smithson'a hayran kalır. Bundan böyle Harriet'i her yerde izler, peşinden koşar ve ona yaklaşabilmek için elinden geleni yapar. Bu arada birkaç kez Roma Ödülü'ne aday olur. Yapıtlarının fazla yeni ve anlaşılmaz olduğu gerekçesiyle reddedilir. En sonunda, 1830'da Roma Ödülü'nü Sardanapal'ın Son Gecesi adlı geleneksel yapıda bir kantata ile kazanır. Böylece hükümet çağrılısı olarak 1831'de Roma'ya gitme fırsatı bulur. Aynı yıl, beş ay içinde, ilk temel çalışması olan Fantastik Senfoni'yi tamamlar ve kendisine böylesi bir senfoni yazmaya esin kaynağı olan Harriet Smithson ile evlenmeyi iyice aklına koyar. 1832'de Paris'e dönünce Fantastik Senfoni'nin bir seslendirisine Harriet Smithson'ı da çağırmayı başarır. Konserin sonunda tanışırlar. Harriet, adına yazılan bu senfoniden pek etkilenmiş görünmese de Berlioz aşkında ısrarlıdır. En sonunda, 1833'te, onca yıl peşinde koştuğu ve ulaşamayacağını sandığı bu aktris ile (tüm çevresinin ve ailesinin karşı çıkmasına karşın) evlenir. Bir süre mutlu yaşarlar ancak 1840'tan sonra ayrı dünyaları seçerler. 1834-40 arası, bestecinin en büyük yapıtlarını ürettiği yıllardır. Operaları, Requiem'i ve pek çok yapıtının yanı sıra müzik yazarlığı ile de ün yapar ve para kazanır. Tam 25 yıl müzik yazıları yazmayı sürdürmüştür. Ayrıca çalgılama ve orkestralama kuramları üstüne bir kitap da yazmıştır. 1841'de Berlioz'un Fransa'daki ünü solmaya başlar. Yeni sevgilisi şancı Marie Recio ile Almanya turnesi yaparlar. Aynı yıl, ilk Rusya turnesini de gerçekleştirir. Besteciliğinden çok, iyi bir orkestra şefi olarak tanınmakta ve her gittiği yerde büyük ilgi toplamaktadır. 1844'te Harriet'tan iyice ayrılır. 1846'da Paris'te seslendirilen Fanst'un Lanetlenmesi başlıklı dramatik senfonisi, başarısızlıkla sonuçlanır. 1849'da bestelediği Te Deum, 1855'e dek seslendirilmez. Nedense Paris'te Berlioz'a karşı olumsuz bir tutum vardır. 1848'de tüm Avrupa'da, şef ve besteci olarak turneler yapar. Dört kez Londra'ya gider. Bu arada Paris'te ve tüm Avrupa'da devrim yaşanmaktadır. Birçok sanatçı gibi Berlioz da konserlerinin karşılığı olan parayı alamaz. 1852'de Weimar'da Liszt ile birlikte olur, Liszt onun adına bir Berlioz Haftası düzenler. Cellini'nin yeni bir düzenlemesini Liszt yönetir. Karşılıklı Faust yapıtlarını birbirlerine adarlar. Bir yıl sonra Cellini'nin Londra temsili yine başarısızlıkla sonuçlanır. Ancak Berlioz, aynı ortamda Beethoven'in Koral Sen-foni'sini yönetmenin kıvancını yaşar. Ve ilk kez Wagner ile tanışır. 1854'te 12 yıldır birlikte yaşadığı şancı Marie Recio ile evlenir. 1856'dan 1858'e dek büyük operası Troyahlar'ın üstünde çalışır. 1860-62 arasında son çalışması Beatrice ve Benedict'i tamamlar. Berlioz 1867'deki Rusya turnesinden yorgun ve hasta döner. Uzun süre hasta yattıktan sonra 8 Mart 1869'da Paris'te ölür. Yaşamının son yıllarını büyük bir acı ve yalnızlık içinde geçirir, çünkü Harriet 1854'te, ikinci eşi Marie Recio 1862'de ölmüştür. BERLİOZ'UN YAPITLARI Berlioz, Shakespeare'in yapıtlarından esinlendiği gibi kendi çağdaşı olan şair ve yazarlardan da esin bulmuştur. İkinci senfonisine Byron'ın Childe Harold'ından esinlenip Harold İtalya'da başlığını vermiştir. Paganini, 20 bin frank vererek ısmarladığı ve kendisi için viyola soloyu içeren bu yapıtı solist için yeterince coşkulu olmadığı gerekçesiyle hiçbir zaman çalmamıştır. Faust'un Lanetlenmesi, Goethe'nin şiiri üstünedir. Bir konser operası olarak düzenlenen bu yapıt, kimi zaman opera sahnesinde temsil edilir. Berlioz'un şarkı demeti Yaz Geceleri (Les Nuits d'ete) şair Theophile Gautier'den kaynaklanan şarkılı bir senfonidir. Bu çalışma Mahler'in şarkı döngüsüne ışık tutmuştur. Requiem (1837), bestecinin yüce müziksel kavramlarına örnek bir yapıttır. Requiem türünün belli kalıplarını, müziğin anlatım zenginliği uğruna değiştirmekten kaçınmamıştır. Napolyon'un birinci ölüm yıldönümünde bu Requiem'in seslendirilmiş olması da tarihi bir olaydır. Büyük orkestra, 110 yaylı çalgıyı içerir. 20 tahta üflemelinin yanı sıra 12 korno, kalabalık bir pirinç üfleme grubu, 16 vurma çalgı, 200'den fazla insan sesi kullanılarak büyük bir etki yaratılmıştır. Büyük salonların akustiğine meraklı olan Berlioz, Requiem'indeki geniş seslen-diri topluluğu için geniş katedraller öngörmüştür. Dinsel bir utku ile, Fransa ulusunun tarihini ve güncel kahramanlıklarını da duyuran bir görkem, uluslar üstü, dinler üstü bir görkem, yapıtta birbiri ile iç içedir. Berlioz'un Fransız hükümetinin ısmarladığı operalarındaki başarısızlık, Requiem ile dengelenmiştir. Çünkü operalarından Benvenuto Cellini (1838) ve Troyahlar (Les Troyens) (1856-59) o günlerde başarısız ve şanssız yapıtlar olmuştur. Bestecinin büyük koro ve geniş orkestra gerektiren yapıtları, Fransa'da zamanında anlaşılamamış, hatta o sıralardaki en saygın besteci Meyerbeer'in desteğine karşın alay konusu bile olmuştur. Benvenuto Cellini'den bir opera uvertürü ve Roma Karnavalı başlıklı bir konser uvertürü üremiştir. Romeo ve Juliette adlı dramatik senfonisi yedi bölümlüdür; solistler, koro ve büyük orkestra için yazılmıştır. Son bölüm opera karakterindedir. Troyalılar operasının librettosunu, Vergilius'un Aeneas destanına dayanarak kendisi yazar. Opera olarak çok uzun bulunduğundan ikiye bölmek durumunda kalır: Troya'nın Düşüşü ve Troyalılar Kartaca'da. 1863'te ikinci bölümün Paris'te Lirik Tiyatro'da sahnelenmesi Berlioz'u önce sevindirir; ama 22 temsil ardından kaldırılması da son derece üzer. Besteci bu operanın ilk bölümünün sahnelendiğini hiçbir zaman görememiştir. Troyalılar, bütünüyle ilk kez 1957 yılında Londra'da sahnelenmiştir. Bu yapıt, Gluck operasının Klasik, görkemli yapısından, Meyerbeer'in Grand Opera biçimine kadar pek çok özelliği kapsar. Shakespeare'in Much Ado about Nothing adlı oyunundan kaynaklanan Beatrice ve Benedict iki perdelik bir gülünçlü operadır ve bestecinin son yapıtıdır. İlk kez 1862'de Baden Baden'de sahnelenmiştir. BERLİOZ'UN MÜZİK TARİHİNDEKİ YERİ Berlioz'un kendi tanımıyla, sabit fikir (ideefixe) yöntemi belli bir karakteri simgelemek üzere yinelediği müziksel motiftir. Ideefixe, Liszt'in motto tema ve Wagner'in leitmotif adını verdiği yöntemin temelidir. Geniş bir senfoni içinde belli karakterleri çağrıştıran motifleri yinelemek, tanıdık temaları ortaya çıkartmak, senfonik şiirlerde bütünlüğü sağlayan başlıca etmen olmuştur. Başta Fantastik Senfoni olmak üzere, Berlioz, birçok yapıtında sabit fikir yöntemini işlemiştir. Çalgıların dilini anlamakta ve onları kullanmaktaki ustalığı, neredeyse sihirli bir değnek becerisidir. Çalgıların özelliklerini iyi tanıdığı için orkestranın anlatım yeteneğini artırmıştır. Katı kurallardan arınması, Klasik yapıdaki sınırlı biçimlere özgürlük getirir. Çağdaşları ve sonraki kuşaklar geniş orkestra paletine varmakta Berlioz'a çok şey borçludur. Örneğin: Cesar Franck, Camille Saint-Saens, Charles Gounod, Paul Dukas, Wagner, Liszt, Mahler, R. Strauss ve Debussy gibi. Berlioz, senfoni, koro ve opera alanına hizmet vermiş bir bestecidir. Zamanın gözde çalgısı piyanoya ilgi duymamış, pek çok Romantik besteci gibi konçertolar yazmamıştır. Oda müziği alanında da hiçbir çalışması yoktur. Ancak orkestra müziğine sunduğu parlak renkler bir post-Beethoven'cı olarak orkestra yapısına getirdiği yeni soluk, ölümünden sonra 100 yıl, müzik dünyasını etkilemiştir. 18. yüzyılın sonlarında ve 19. yüzyılın başlarında Napolyon, debdebeli, azametli ve güzel melodilerle bezenmiş bir Fransız müziği özlemini dile getirmektedir. Bu tür müziğin yaratıcıları da İtalyanlar olduğundan, Fransa'ya birçok İtalyan besteci ve yorumcu çağırır. 1788'den beri Paris'te yaşayan Cherubini, yerel Fransız müziği karakterinde büyük yapıtlar ortaya çıkartır: Do Minör Requiem (1816), Re Minör Missa (1811) ve iki Gün adlı operası, onurlu kahramanlık duyguları taşır. Gaspare Spontini (1774-1851) de 1803'te Fransa'ya yerleşen bir İtalyan bestecisidir. Gluck'un etkisinde yazdığı komik operası La Vestale, Prenses Josephi-ne'in desteği ile 1807'de Paris operasında oynanmıştır. Askeri törenlerin yürek coşturan sahneleri, zengin orkestra, büyük dekorlar, Fransızların Grand Opera'sma hazırlıktır. Ardından Rossini (1792-1868) Guillaume Teli operasıyla Paris'te Grand-Opera geleneğine örnek veren bir başka İtalyan olur. Yine aynı biçemi geliştiren ve Napolyon zamanının debdebeli operalarına örnekler veren Meyerbeer (1792-1864), Paris'te yaşayan Berlinli bir bestecidir. İlk Fransız karakterindeki operası Şeytan Robert'i sahneledikten sonra Paris'in opera diktatörü haline gelir. Bellini ve Donizetti, Rossini'yi izleyen yoldadırlar. Donizetti Paris için 1840'ta La Favorite adlı operayı yazar. Bellini de yaşamının çoğunu Paris'te sürdürüp orada ölmüş, Puritani operasını Fransız karakterinde yazmıştır. Fransa'yı 19. yüzyıl başında egemenliği altına alan İtalyan ve Alman opera bestecilerinin arasından Hector Berlioz, özgün bir Fransız olarak sivrilir. Napolyon'un istediği gibi kahramanlık duygularını coşturan doğrultuda Matem ve Zafer adlı büyük senfonisini yazar. Diğer yapıtlarında da görkemli orkestra-koro ve büyük sahnelerle, tarihi konuları dile getirirken bir yandan da kendi tutkularını duyurur. Böylesine kişisel duyguların müzikte yansıması, Napolyon'a hizmet eden çağdaşı İtalyanların gösteremeyeceği bir yürekliliktir. Berlioz'un müziği Rameau'dan beri özlemi duyulan Fransız stilini yaratmıştır. BERLİOZ'UN BAŞLICA YAPITLARI Operaları: Benvenuto Cellini, Op.23 (1838); Troyalılar (Les Troyens) (1858); Beatrice ve Benedict (1862). Senfonik Yapıtları: Fantastik Senfoni, Op.14 (1830); Harold italya'da (Harold en Italie), Op.16 (viyola solo ile) (1834); Romeo ve Juliette (1839); Düş ve Tutku (Reverie et caprice) Öp.8 (keman solo ile) (1839); Cenaze Matem ve Zafer (Symphonie funebre et triomphale), Op.15 (1840). Uvertürleri: Waverley, Op.1 (1828); Les Francs Juges, Op.3 (1828); Kral Lear, Op.4 (1831); Le Corsaire, Op.21 (1831); Roma Karnavalı (Le Carnaval romain) Op.9 (1844). Ses ve Orkestra yapıtları: Requiem, Op.5 (1837); Kleopatra'nın Ölümü (1829); Romeo ve Juliette, dramatik senfonisi, Op.17 (1839); Faust'un Lanetlenmesi (Le Dammation de Faust) Öp.24 (1846); İsa'nın Çocukluğu Oratoryosu, Öp.25 (1854); Te Deum, Op.22 (1850); Yaz Geceleri (Les Nuits d'ete)0p.7(1834). Kitapları: Orkestra Geceleri (Kendi yaşamı ve polemikleri); Orkestralama Üstüne. BERLİOZ'DAN SONRA FRANSIZ MÜZİĞİ Cesar Franck (1822-1890). Berlioz'dan sonra Romantik senfoni alanında Fransa'nın en önemli bestecisi Belçika asıllı Cesar Franck'tır. 10 Aralık 1822'de Belçika'da doğar. Müzik tarihine besteciliği kadar ünlü bir org sanatçısı ve eğitimci olarak da geçmiştir. Liege Kraliyet Konservatuvarı'nda okurken, on bir yaşında Belçika içinde konser turnesi yapar. 1837-1842 arasında Paris Konservatuvarı'nda eğitim görür. 1844'ten sonra Paris'e yerleşir. 1858 yılından ölümüne dek Sainte-Clotilde Ki-lisesi'nin orgculuk görevini yapar. Franck'in ünlü org doğaçlamaları, yakın çevresinden olduğu kadar Avrupa'nın dört bir yanından dinleyici çeker. Yumuşak ve nazik kişiliği ile sevilip sayılan bir sanatçıdır. Org çalma yöntemi Messiaen gibi bestecileri ve kendinden sonraki Fransız kuşaklarını geniş ölçüde etkilemiştir. Ancak besteciliği, uzun yıllar pek ciddiye alınmaz. 1879'da, üzerinde on yıl çalıştığı Les Beatitudes başlıklı oratoryosunu bitirir. Bu yapıt ölümünden üç yıl sonra seslendirilir. Tek senfonisi olan Re Minör Senfoni'yi altmış altı yaşında besteler ancak yapıt, ilk yorumunda beğeni toplamaz. Yaşamının son yılında yazdığı Org için Üç Koral, 19. yüzyılda bu çalgı için yazılmış en önemli yapıt olarak bilinir. Cesar Franck'in başlıca yapıtları, orkestra dağarcığında vazgeçilmez yerini alan Re Minör Senfoni'sinden başka piyano ve orkestra için Senfonik Çeşitlemeler (1885) ve piyano için Prelüd, Koral ve Füg (1884) olarak sayılabilir. Armonik yapısında büyük ölçüde Wagner'in etkisi gözlenir. Fa Minör Piyanolu Kuvarteti (1879), Re Majör Kuvartet'i (1889) ve ünlü La Majör Keman Sonatı (1886) ile modern Fransız oda müziğinin temellerini atmıştır. Franck'in müzik tarihine getirdiği en önemli yenilik, cyclicform olarak adlandırılan dönemli biçimlerdir: Aynı tema yapıtın her bölümünde ortaya çıkar. Saf müzik arayışı ise Fransız izlenimcilerine, Debussy ve Ravel'e yol gösterir. Ernest Chausson (1855-1899) 20 Ocak 1855'te doğan Fransız bestecisi Ernest Chausson, Geç-Ro-mantizmden Empresyonizme geçişi simgeler. Cesar Franck'in büyük ölçüde etkisinde kalmıştır. On yıl, Paris'te Ulusal Müzik Cemiyeti'nin sekreterliğini yapar ve Debussy gibi zamanın genç bestecilerini destekler. Si Bemol Majör Senfoni'si, keman ve orkestra için Poeme'i, oda müzikleri, koral yapıtları, operaları ve şarkıları, tatlı melodileri kadar melankolik bir ruh hali sergiler. Besteciliğini kanıtladığı, popüler bir döneminde bisiklet kazası geçirerek 10 Haziran 1899'da ölür. Doğduğu Ev Paganini ile birlikte El Yazmaları Symphonie Fantastique ilk sayfası Mezarı
  24. Tamam teşekkür ederim..
  25. Sinema ve Tiyatro konulu başlığa Biyografiler alt dizini açılabilirmi? yönetmenlerin,senaristlerin,tiyatro yazarlarının hayatlarını ekleyelim..

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.