Siirt Adliyesi'nde görülen Esin Güneş Davası'nda beklenen karar verildi. Esin Güneş'in uçurumdan düşmediği ile ilgili ODTÜ raporunun gelmesinin ardından bu duruşmada da katil zanlısı hakkında tutuklama kararı verildi. -
Esin Güneş'in ölümü ile ilgili davanın 11'İnci duruşmasına bugün Siirt Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun avukatları ile takip ettiği ve mücadelesini yürüttüğü Esin Güneş Davasında, Duruşmaya tutuksuz sanık Güven Güneş, davaya müdahil olan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Mustafa Köse, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu avukatı Gökçesu Özgül, müdahil avukat Evin Konuk, Avukat Betül Duran Yapıcı katıldı. Duruşmada söz alan öğretmen Esin Güneş'in ailesinin avukatı Abdülhekim Gider, Jandarma Kriminal Dairesi'nce gönderilen raporun eksik olduğunu ifade ederek, "Raporda sanıklar dışındaki DNA profilinin bir bayan şahısa ait olduğu belirtilmişse bile bunun maktule ait olup olmadığını bilmiyoruz. Bunun araştırılarak yeniden raporlanmasını talep ediyoruz "dedi.
Sanıkların senaryosu akıl dışı Daha sonra söz alan müdahil avukatlarından Evin Konuk, ölen Esin öğretmenin herhangi bir dış etken olmaksınız oturduğu yerden aşağı düşmesinin mümkün olmadığını belirterek, "Sanıklar ısrarla olay yerine gittikten sonra 1 saat sohbet ettiklerini söylüyorlar. Dosyadaki HTS(Telefonun bulunduğu yerden alınan sinyal) raporu ve fotoğrafların çekim saatleri bunun aksini gösteriyor. Gerekirse maktulün kemik uçlarının yeniden incelenmesi için fethi kabir yapılmalıdır "dedi. Ayrıca Avukat Evin Konuk sanıkların senaryosunun akıl dışı olduğunu ifade etti.
ODTÜ'ye göre de cinayet
Taşlardaki izler ve kayma itilerek atıldığını göstermiştir diyerek ODTÜ’den çıkan bilirkişi raporuna dikkat çekildi. 5 Şubat'ta tamamlanan raporda Güven Güneş'in bilerek ve planlayarak cinayet işlediğini gösteren "24 Ağustos 2010 tarihinde, 16:30 sıralarında, Siirt ilinin Aydınlar ilçesi Kale mevkiinde meydana gelen, 1985 doğumlu Esin Güneş’in “Şüpheli Ölüm Olayı” ile ilgili olarak vardığımız sonuç, herhangi bir dış etki olmadan, ikinci zemini atlayıp, üçüncü zemine düşmesi ihtimalinin neredeyse sıfır olduğudur" ifadelerini kullanılmıştı. Söz alan avukat Betül Duran Yapıcı "Artık suçun somuta erdiği noktadayiz. Türkiye'deki bütün kadınların çalışma, boşanma, yaşama hakları ve özgürlükleri için Esin'in katilleri tutuklanmalıdır." dedi.
Prof Dr. Kocaeli Üniversitesi adlı tip bölüm başkanından bir bilirkişi raporu alindi. Bu rapora göre fizik bilirkişi raporu ve adlı tip raporu uyumludur denildi ve Esin öğretmenin "uçurumdan bir anda düşme seklinde" düşüşünün olmadığı düşme ve kalkmalarla olduğu, dolayısı ile bir başka kişinin Esin Öğretmeni ittiği bu raporda da ortaya çıktı.
Esin öğretmenin uçuruma götürülmesi tesadüf değil
Savcı Ali Akın Doğuşlu, Esin Güneş ve Güven Güneş'in her ne kadar severek evlenseler bile daha sonra sorunlar yaşadığını belirterek, "Gelinen noktada aralarında ciddi geçimsizlikler yaşanmış, bu olaylar tarafların yakınlarına da cereyan etmiştir. Sanık Güven Güneş kendisinden boşanmak isteyen eşi Esin Güneş'i öldürmekle tehdit edip, 'Bizde ölüm olur boşanma olmaz' dediği hususu sabittir. Maktülün kaledeki son kamelyadan 120 metre uzak, uçurumun dibindeki bir kayaya götürülmesi tesadüfi değil maksatlı olarak görülmektedir" dedi. Dosyayı inceleyen mahkeme, müdahil avukatların yeniden kriminal raporu alınması ve Esin Güneş'in kabrinin açılarak kemiklerinin yeniden incelenmesi talebini, dosyaya yeni bir delil katmayacağı gerekçesiyle reddetti.
Esin Güneş’in kasten uçurumdan atıldığı ortaya çıktı
Savcı, "Esin Güneş'in yaralanması halinde yardım istemesinin önüne geçilmesi için her iki sanık tarafından cep telefonu ve şahsi eşyaları aracın torpido gözüne bırakılmıştır. Bu, her iki sanığın Esin’in cep telefonuna el koyup araçta bırakılarak alınmış bir tedbirdir. Yapılan tüm teknik incelemeler bir arada düşünüldüğünde Sanık Güven Güneş'in eşini kasten, tasarlayarak kayalıklardan aşağı itmek suretiyle öldürme işlemini gerçekleştirdiği, Beşir Üzüm'ün de yardımda bulunduğu anlaşılmıştır" dedi.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi Cumhuriyet Savcısı mütalaanın sonunda her iki sanığın da tutuklanarak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi. Duruşmayı başından beri yürüten ve bu davasında da eylem yapan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu adına konuşma yapan Avukat GökçesuÖzgül, şöyle dedi; "Zaten olay örgüsüne bakıldığına da hiçbir kadın şiddet gördüğü kocasının arkadaşıyla beraber bir uçurumun kenarında bulunması normal bir şey değildir. Olay örgüsünde de bu kadının şiddet gördüğünü ve bu şiddetin sonucu olarak gerçekten öldürülme niyetiyle oraya götürüldüğünü gösteriyor bize. Biz bunların hepsini beraber değerlendirdiğimizde gerçekten kadın cinayeti olduğunun farkındaydık.Türkiye 'de zaten günde ortalama 5 kadın öldürülüyor ve kadınların en çok öldürülme sebeplerinden biri kendi hayatlarına dair karar almak istemeleri. Boşanmak ve artık şiddet görmek istememek bunlardan birisi. Esin Güneş bu sebeple öldürüldü. Bugün tutuklama kararının çıkmasına çok sevindik. 2 yıldır aynı şeyin mücadelesini veriyoruz ve nihayet adalet yerini buldu. Bundan sonra da umarım ceza da aynı yönde gelecektir. Savcı her iki sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istiyor planlayarak adam öldürme suçundan dolayı. Artık kaçma şüpheleri var biri hakkında adam öldürme suçundan tutuklu olarak yargılanması istendiğinde muhtemelen kaçması söz konusu olacaktır. Bu yüzden kaçma şüphesi görüldü ve tutuklandı Güven Güneş."
Platforma teşekkür
Esin Güneşin annesi Fahriye Işık gazetemize şunları söyledi;
"Bu davadaki savcı çok iyi bir hal içerisindeydi. Kısa ve öz anında kızımın katillerine tutuklama kararı çıkardılar. Umarım sonrasında da bu katillere ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verirler tek isteğim bu zaten. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformuna çok teşekkür ederim bizi hiç yalnız bırakmadılar nihayet adalet yerini bulacak."
Karar olumludur
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Türkiye Temsilcisi Gülsüm Kav ise şunları söyledi;
"11 defadır kızları öldürülmüş bir aileye dava sırasında evlatlarının nasıl öldürüldüğünü tekrar tekrar dinlettirmenin çok acımasızca olduğunu düşünüyorum. Dava sürecinin bu kadar uzun sürmesini de anlamsız buluyorum ayrıca. Bugün Esin Güneş davasından çıkan karar bizce olumlu bir karardır. Çünkü bundan önceki 10 kez tekrar eden davalar sürekli olarak Adaletsizliklerle dolu ilerliyordu bugün çıkan olumlu kararda tabi ki bizim Esin Güneş’in ailesi ile birlikte yürüttüğümüz mücadelemiz sonucunda gerçekleşti.
Savcının mütaalası bir kazanımdır mücadelemiz açısından, olması gereken savcının adaletsizliklerle davayı sürdürmesi değil, olması gereken kadın cinayeti davalarında bugünkü çıkan karardır. Daha henüz Esin Güneş’in öldürülmesi ile ilgili davadan karar çıkmadı, bundan sonraki süreçte de Adaletin tam tesis edilmesini istiyoruz. Esin Güneş tüm kadın cinayeti davalarına örnek olacak bir davadır. Diğer öldürülen kadın arkadaşlarımızın davalarında da Esin Güneş davasında olduğu gibi aynı türden haksızlıkların yaşandığını biliyoruz, o yüzden de bu dava diğerlerine örnek olmalıdır.
Esas olan iş bu boyutuna varmadan bütün kadınların korunmasını istiyoruz. Davada 2.şahıs olan Beşir’in de henüz tutuklanmamasını yetersiz görüyoruz. Birçok ilde birçok kadın arkadaşımızla onların korunması için ve kadın cinayeti davalarında mücadelemizi sürdüreceğiz. Hiçbir adalet binasında da kadınların haklarını bırakmayacağız."