Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

BrainSlapper

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    2.691
  • Katılım

  • Son Ziyaret

BrainSlapper tarafından postalanan herşey

  1. Badican, Rahibe Teresa konusundan, bu noktaya neden geldik? katakuta sana "Allahın şimdiye kadar kimseye gökten beşkuruşluk yardım yaptığı görülmemiştir." dediği için katakuta'ya "...hiçbir aklı başında mülüman çıkıpta Allah göktedir demezken size ne oluyorda mekan edindiriyorsunuz Rabbim'e...???kurduğun cümleye önce kendin inan sonra saldır lütfen" diyerek, hem onun Allah göktedir diye iddia ettiğini ileri sürdün, hem de kurduğu cümlenin yanlış olduğunu iddia ettin. Allah'a inanmayan biri Allah'ın gökte olduğunu bveya mekansız olduğunu, herşeyden evveli, Allah olduğunu iddia edebilir mi? Etmez, etmedi de zaten. Sana sorduğu soru, Allah'ın mekanıyla ilgili bir soru değildi, azap, pislik, falan indiren Allah neden para indirmiyor diye basit bir soru sordu. Konuyu değiştirdin. Ama değiştirdiğin de iyi oldu. Zira, Müslümanlar Allah göktedir demeyebilir, bu müslümanların sorunu, ama Kuran da, Muhammed de Allah göktedir diyor. Nasıl dediklerini de sana ayrıntılarıyla gösterdim. Müslümanlar, Muhammed'in ve onun Allah'ının söylediği birçok şeyi beğenmiyorlar zaten. Beğenmedikleri için, Ya ayetleri cilalarlar, ya makyajlarlar, adamın söylediği ile taban tabana zıt anlamlar katark beğenmedikleri sözleri "beğenilir" duruma getirmeye çalışırlar. Allahınızın ve peygamberinizin lafları beğenmiyorsanız, ona yapabileceğim bişey yok. Saygılar.
  2. Sevgili muki, Müslüman arkadaşlarımız zaten, bu soruları sorabilseler, din denen şeyin bir masal külliyatı olduğunun farkına varacaklar. Muhammed burak/refref yaratığına binip nereye yükselmiş hakkaten? Bakalım: Eee? Nereye yükselmiş Muhammed? Yerin dibine yükselinmez heralde, göğe yükselmiş, kat kat sayıyor adam, göğe yükseldim diyor, Allah'ın yanına yükseldim diyor !!! Allah da bir sultan edasıyla kabul etmiş Muhammed bin Abdullah'ı. Huzuruna almış. Karşı karşıya konuşmuşlar. Mekansız (!) denen Allah ile Muhammed karşı karşıya konuşmuşlar. hatta Muhammed mekansız olan Allah'a giden yolu bile tarif etmit, birinci kat, ikinci kat vs... Sonra da masal deyince kızarlar. Keloğlan masalları bile bunun yanında daha gerçekçi. * Peki işin aslı ne? Aslı bizce malum. Muhammed bin Abdullah Hazretleri sevgiden ve ilgiden uzak olarak, toplumdan uzakta çoban olarak büyümüş olan bir adam. Sara hastası, belki de şizofreni var. Rüyalar, Hayaller ve halüsinasyonlar görüyor. Halüsinasyonları gerçek sanıyor. Rüyaları gerçek sanıyor. Hayallerini gerçek sanıyor. Adam fantastik bir rüya görmüş, rüyasını gerçek sanıyor. Olay bu kadar basit. Muhammed bin Abdullah'ın bütün o vahy masalları, Cebrail masalları da birer rüya ve halüsinasyondan ibaret. Kafasındaki heyezanları, halüsinasyonları gerçek sanıyor adam. Olayı anlatırken kullandığı kavramlar da, onun Tanrı hakkındaki düşünceleri hakkında bize açık-seçik bilgi veriyor. Tanrı, ona göre, 7 kat göğün tepesindeki tahtında oturan, duruma göre esen, gürleyen, duruma göre elma, armut ikramında bulunan bir Arap Şeyhi gibi bişey. Bundan ötesi değil. Saygılar.
  3. Kuran'ı söyleyen, okuyan, anlatan kim? Muhammed'in kendisi değil mi? Bunları ben söylemiyorum, Allah söylettiriyor deyince sorun çözülüyor mu? Cinnet geçiren insanlar benzer şeyler söylerler: "Ben yapmadım, Allah yaptırdı!" İnsanların Tanrı olduklarını iddia ettikleri çağ kapanmıştı heralde. Son olarak kendisini "Tanrı'nın oğlu" olarak tanıtan adam idam edilince, biraz alçaktan uçmak gerekli hale geldi. Muhammed bin Abdullah, yaşıtım değil, çağdaşım değil, yanı mekanda yaşadığım insan değil, neyini kıskanayım? Stanlin de dünyanın en psikopat ve ****** insanlarından biridir. Şimdi Stalin'i eleştiren yazılar yazsam, onu da mı kıskanmış olucam? Sevgi olmayınca inanç olmazdı. Sevginin gözü kördür derler. Önce insanları körleştirmek lazım. Bunu yapınca, insanlar mantığı ve aklı bir kenara iterler. Muhammed de bunu yapmış. O nedenle sürekli kendini sevgi objesi haline getirmiş. Kendi narsizmini, başkalarının da onu, kendi öz benliklerinden daha fazla sevmesini istemiş. Kendi çocukluğunda/geçliğinde göremediği sevgi ve ilgiyi bu şekilde telafi yoluna gitmiş. Baba yok, ana yok, akrabalar itip kakıyor, sahipsiz olunca sürekli çobanlık yaptırılan biri. İtilip kakılmasından, sürekli çobanlık yaptırılmasından dolayı kin besliyor herkese karşı. İçine kapanık büyüyor. Reel dünyada değil, fantazi dünyasında yaşıyor. Dağda adam da yok, halüsinasyonlarıyla başbaşa. Sürekli hayal aleminde yaşıyor. Üstene bir da sara hastalığını koyun. Kimsenin kızını bile vermek istemediği biri. Evlenemiyor. Hani şu kızların 9-10 yaşında ergenleştiği söylenen Arabistan'da 25 yaşına kadar evlenemiyor. Kim kızını vermek ister ki, sara hastası, hayal dünyasında yaşayan, çobanlıktan başka bişey yapmamış olan bir adama? Eee bunun sonucu ne oluyor? Herkese kin besliyor. Şöyle hayallere dalıyor: İstiyor ki, bu sevilmeyen adamı herkes sevsin. İstiyor ki, aslında bu asosyal, saralı, sevilmeyen Muhammed harika bir insanmış desinler. İstiyor ki, hiç göremediği babasının isminde bulunan Allah putu bile bu adamı herkesten çok sevsin. İstiyor ki, bu Allah putunun gözü başka birşeyi görmesin, sadece Muhammed'i görsün, hatta dünyayı bile onun için yaratmış olsun. Hatta bu allah Cennetin kapısına bile Muhammed'in adını yazsın. Peki Allah'a rağmen, onu sevmeyenler ne olsun? Tepelerine kaynar sular dökülsün, kaynar su içsinler, ateşlerde yansınlar, hatta hiç bitmesin işkence. Derileri yansın, dökülsün. Ama Muhammed'in ne kadar sevimli olduğunu kabul etmeyen insanların derilerini yeniden yapsın Allah ve sonsuza kadar bu işkenceyi çeksinler. Böyle fantazileri olan bir adam Muhammed. Saygılar.
  4. Ne varmış katakuta'nın kurduğu cümlede? Muhammed Kuran'da aynısını kullanmıyor mu? Ona neden itiraz etmiyorsun? katakuta'ya itiraz etmek fantazia yolcusu, Muhammed'e itiraz etmek kebaphane yolcusu mu yapar? Hem Kuran'daki çelişkileri görme, hem de gel aynı "jargonu" kullanarak, sana birşey soran insanları "yanlış cümle kurmakla" suçla!! Bakara Suresi 59 Ne var ki zulme sapanlar, bir sözü kendilerine söylenmiş olandan başkasıyla değiştirdiler.Bu- nun üzerine biz, bu zalimler üstüne, ürettikleri kötülüklere karşılık olarak gökten bir pislik indir- dik. A'raf Suresi 162 Onların zulme sapanları, sözü, kendilerine söylenenin dışında bir sözle değiştirdiler. Bunun üzerine biz de üzerlerine gökten bir pislik azabı saldık; çünkü zulmediyorlardı. Hicr Suresi 14 Üzerlerine gökten bir kapı açsak da oradan yükseliyor olsalardı. Şuara Suresi 4 Eğer istersek gökten üzerlerine bir mucize indiririz de boyunları onun önünde perişanlıkla eğilip kalır. Zariyat Suresi 22 Sizin, rızkınız da göktedir, tehdit edildiğiniz şey de. * Mülk Suresi 16 O göktekinin, sizi yere batırmayacağından emin misiniz? O zaman yer aniden çalkalanmaya başlar. Mülk Suresi 17 O göktekinin, çakıl taşları taşıyan bir rüzgârı üzerinize salmayacağından emin misiniz? O zaman bileceksiniz nasılmış uyarım! Hakka 16. Gök yarılmıştır. O gün o, lime lime sarkmıştır. Hakka 17. Melek de onun kenarlarındadır. Rabbinin arşını, o gün onların üstündeki sekiz taşır. Kuran'da Allah'ın yeri yurdu bellidir. Vahy gönderebilen, ziyaret edilebilen, kendisine meleklerin 50 bin yılda ulaştığı bir adreste oturan bir şeydir Allah. Muhammed'in öngördüğü evren, dünya merkezli, tabak büyüklüğünde güneş ve ay tarafından sırayla aydınlatılan, tavanı olan, tavanında boncuklar gibi yıldızlar çakılı olan, tavanının üstünde de Allah'ın 8 melek tarafından taşınabilecek büyüklükteki tahtına oturup seyrettiği bir tiyatro salonu gibi bişey. Bu evren modelinde ebette Allah sıkılmamak için aşağıyı sahneyi seyredecek, kızacak, köpürecek, torpil geceçek, favori seçecek, kimisinin tepesine taş atacak, kimisinin tepesine pislik dökecek, kkimisine helva atacak falan filan yani. Muhammed sonra burak/refref yaratığına binip Allah'ı ziyaret edecek. Muhammed burak/refref yaratığına binip nereye "yükselmiş"? Yükselmek ne demek? Muhammed gökyüzünü, bedevi çadırı gibi yarılabilen, yırtılabilen, lime lime sarkan bişey sanmaktadır. Muhammed, Allah'ın sekiz melek tarafından taşınan arşı üzerinde o yarıktan geleceğini sanmaktadır. Saygılar.
  5. Kuran ve Muhammed sorgulanmadan, din nasıl sorgulanabilir ki? Zira, bu senin sorgulanmaz dediklerinden kaynaklanıyor. Asıl sorgulanması gerekenler onlar. Saygılar.
  6. Enbiya 107. * Diğer yazdığın şeylere gelince... Daha önce de yazdığım gibi: İnsan sorgusuz sualsiz inanınca, demekki Kuran'ın Muhammed'in kendini yüceltme, ******** kitabından başka birşey olduğu görülemiyor. Allah en çok onu sevdiyse ne var bunda.. Evlatlık oğlunun karısını aldıysa ne var bunda.. Karılarının evlenmesini yasakladıysa ne var bunda.. Kendisi fazla sayıda evlendiyse ne var bunda.. Falan filansa ne var bunda.. * Allah diye birşeyin kanıtı yok. Farazi olarak varayılabilecek "mekansız, konumsuz" Allah'ın mekanlı, konumlu şahısa mesaj göndermesi mümkün değildir, bu nedenle Hayali Allah kimseyi seçmiş değildir. İşin düğümlendiği nokta, zurnanın öttüğü yer, Muhammed'in "seçilmişlik iddiası" olduğu için, problem onunla başlıyor. * Parmağın gösterdiği yerde kendisi var. Saygılar.
  7. Bu sözü tuttum. "Tanrı'nın tek eksiği, var olmamasıdır." Saygılar.
  8. Wikipedia'daki istatistikler. Saygılar.
  9. İnsan sorgusuz sualsiz inanınca, demekki Kuran'daki her akla, adalete aykırı herşey normal gelmeye başlıyor. İnsan sorgusuz sualsiz inanınca, demekki Kuran'ın Muhammed'in kendini yüceltme, megalomani kitabından başka birşey olduğu görülemiyor. Muhammed konuşuyor ey insanlar dinleyin: Ben alemlere rahmet olarak geldim. Allah ve melekleri bile bana salevat ediyor, siz de edin. Hiç biriniz beni çocuğundan ve babasından daha çok sevmedikçe gerçek Mümin olmazsınız. Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız, kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah'tan, Resûlünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez. Benim canım çekerse birsürü kadın alabilirim, evlat edindiğim adamın karısını da alırım. Ben iyilik olsun diye evleniyorum çok kadınla. Bu iyilik yapma hakkı sadece bana ait. Benim karılarımla konuşurken perdenin arkasından konuşun, ne bileyim gözünüz mözünüz kayar, benim içime kurt düşürmeyin. Ben sizin karılarınızı alabilirim, ama ben öldükten sonra benim karılarımı almayın ha, ağanın şeyi üstüne şey olmaz. Hem onlar sizin ananız sayılır... Size vaaz vermeyi seviyorum da, sizden sıkılıyorum bazen, bişey ikram edersem yiyin /için, evimde çok beklemeyin, hemen çıkın gidin. Saygılar.
  10. Sevgili katakuta aynı yerler dikkatimizi çekmiş, ama farklı noktalar vurgu yaptığımız için, bende aynı şey üzerinde yazmakta sakınca görmüyorum. Bu reformcu arkadaşlar beni hem güldürüyorlar, hem de sevindiriyorlar. Bu gruptakiler Kuran ve genel olarak İslam dininde akla, vicdana, ahlaka aykırı birsürü şeyi görürler. Ama dinsiz bir yaşam da düşüğnemedikleri için, yani korktukları için, son soruyu soramazlar: Hakkaten Tanrı diye birşey varmı ve bu din Tanrı'dan mı ? Bunun yerine akla, mantığa, ***** ******* inançları cilalamaya, makyajlamaya, rasyonelleştirmeye çabalarlar. Geleneği suçlarlar. Hadisleri suçlarlar. Emevileri suçlarlar. Hacıları, hocaları suçlarlar. Muhammed'i, onun hayali ilahını ve ****** ****** kitabını kurtarmak için batırmadıkları adam kalmaz. Bu arada İslamı da kuşa çeviriler. Sonunda ellerinde islam da kalmayacak. Birileri çıkar, hadisleri reddeder. Birileri çıkar, şahadet kelimesini reddeder. Birileri çıkar, peygamber kendi bile 1 kez gitmiş diye, haccı reddeder. Birileri çıkar, başka birşeyi reddeder. Beni sevindiren taraf ise, tümden vazgeçiremiyoruz insanları bu hurafeler kolleksiyonundan. Bari reformcular hadislerden başlayıp, islam adına ne varsa bir bir reddetsinler de, sonunda inananacak bişey kalmasın. Saygılar.
  11. Dünya nüfusu 6.5 milyar kişi. Bunun yaklaşık 1 milyarı dinsiz. Geri kalanlar dinli. 5.5 milyar insan içinde bu dinleri "bilinçli olarak" seçenlerin sayısı yüzeye vurulamayacak kadar azdır. Yani %0.00.. şeklinde bir rakamdır. İnsanlar dinlerini seçmezler, dinlerini kucaklarında bulurlar. Dinleri sorgulayanlar zaten dinsizleşirler genelde. Ya deist olurlar. (Yani doğanın/evrenin kendi kendinin yaratıcısı olamayacağına kanaat getirip, bir Tanrı olması gerektiğini, ama bu Tanrı'nın, yeryüzündeki dinlerde bahsedilen Tanrı olmadığını söyleyen inanç) Ya ateist olurlar. (Herşeyin doğadan/maddeden ibaret olduğunu, doğanın/evrenin yaratıcısının da bizzat yine doğa olduğunu, doğadan başka metafizik bir yaratıcı aramanın anlamsız olduğunu söyleyen düşünce) Deist bir Tanrı olup olmadığının ispatlanamayacağını, öte yandan Tanrı'nın hiç olmadığının da ispatanamayacağını söyleyenler de agnostist olur. Ama agnostistler, bütün dinlerdeki ilah kavramını kesin olarak reddederler. Saygılar.
  12. Yukarıdaki yazılarımda gösterdim: Hadisler ile ayetlerin uyum içinde oldukları yeterince anlaşılmıyor mu? Saygılar.
  13. Sayın fft, Kurana aykırı hadislerin farkına varmış ve bunu dillendirebilme cesaretini gösterbilmişsin. Aynı cesareti, kuranaın falanca ayeti ile filanca ayati arasındaki aykırılıkları/çelişkileri görmek için de göstermenizi temenni ederim. Saygılar.
  14. Efendim Hz Muhammed s.a.v, böyle bir şeyi kesinlikle söylememiştir. Hadislerin hepsi hakkında bu iddiada bulunulabilir. Söylemiştir veya söylememiştir. Söyleyip söylemediğini bilemeyiz. Bize ipucunu Kuran verebilir. Kudsi Hadis denen bu hadisin, Muhammed tarafından söylenip söylenmediği konusunda müslümanlar arasındaki tartışma sonuçlanmamıştır. Yani tartışmalı bir hadistir. Ancak hadisin tartışılmayan tarafaı bu şekilde söylenememiş olsa bile, bu ayetin içeriğinin doğru olduğu konusunda mutabıktırlar. Hadis'inm aynen bu şekilde söylenmemiş olması, ancak başka kelimelerle söylenmiş olması muhtemeldir. Zira Kuran'daki ifadeler de bu görüşü destekler niteliktedir. Zira Kuran'da birçok surede eşitlikçilik yerine hiyerarşik yapı tercih edilmektedir. Kuran'a göre; Birileri başka birilerinin üstüne üstün kılınır. İbrahim Ailesi, Ali İmran ailesi üstün kılınır. İsrailoğulları üstün kılınır. Köle ile özgür adamın aynı olmadığı vurgulanır. Cennete gideceği söylenen bile aynı muameleye tabi olmaz, bazısı bazısına üstün kılınır. Bu hiyerarşik sosyal yapı şablonu içinde Muhammed elbette kendine de bir yer beğenmiştir. Peki bu yer neresidir. Ayetlere ve hadislere bakarsak, Muhammed hiyerarşik piramidin en tepesindeir. Allah'la birliktedir. Zira Muhammed "Beni zikreden Allah'ı zikreder, beni seven, Allah'ı sevmiş olur" gibi, kendini ilah ile aynı kategoriye alan sözler sarfetmiştir. Azhab-56 ayetinde de görüldüğü gibi, Muhammed, Allah'ın bile salavat ettiği bir insandır, Muhammed'in iddiasına göre. Öte yandan, cennetin kapısında "la ilahe ilallaah Mudhamddene resulallah" yazıyomuş şeklinde hadisler mevcuttur. Bütün bunları biraraya getirince, Muhammed'in "Allah bana 'Sen olmasaydın alemleri yaratmazdım habibim.' dedi" şeklinde veya bu anlama gelen birşeyler söylemediğini destekleyecek bilgi yoktur elimizde. Şimdi öncelikle şunu söylemeliyiz. Teslimiyet. İslam, teslim olmak ve itaat etmek demektir. Dolayısı ile teslimiyet ile ilgili bir sorunumuz bulunmuyor. Hz Muhammed'e melekler selat ve selam getirirler doğrudur. Ancak bütün peygamberler kutsaldır. Bu selat ve selam olayında Miraç'ı araştırmanız gerekir. Hz Muhammed'in diğer peygamberlere nazaran olan farklarını bir araştırmalısınız. Allah indinde hak din İslamdır ve bu dinin peygamberi de Hz Muhammed s.a.v dir. Muhammed, bu yaette afedersiniz, megalomanianın doruklarında gezmektedir. Muhammed insanlardan onun için salevat getirmelerini isterken,yere göğe sığdıramadığı Allah2ın bile onun için salevat getirdiğini ileri sürmekten çekinmemiştir. Selavat, benim hatırladığım kadarıyla esasen dua etmektir. Ancak, Muhammed Allah'ın da dua ettiğini söyleyerek dini tutarlılık açısından büyük bir gafa düşmüştür. islam rötüşçularımız hemen bu noktada imdada koşmulş ve salevat kelimesinin llah söözkonusu olduğunda "rahmet" etmek anlamına geldiğini ileri sürerek, foyanın ortaya çıkmasını engellemişlerdir. Zira salevat orjinal anlamıyla kalırsa, "Allah ve melekler Muhammed'e çok dualar ederler" gibi bir durum ortaya çıkacak ki, aklıbaşında insanların, Allah kime dua ediyor? Zeus'a mı gbi bir soru sormaları kaçınılmaz olacak. Saygılar
  15. Bu hadis'in kaynağını bana söyler misiniz? Nerde yazmakta? Bazı şeyleri tekrar tekrar her yeni gelene yazmak zorunda kalıyoruz, neyse, yazalım bakalım: 4927- Enes (r.a)?ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: ?Hiçbiriniz beni çocuğundan, babasından ve tüm insanlardan daha çok sevmedikçe gerçek Mü?min olamazsınız.? (Müslim, İman: 16; İbn Mâce, Mukaddime: 9) 4928- Enes (r.a)?ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: ?Hiçbiriniz beni malından, çoluk çocuğundan ve tüm insanlardan daha çok sevmedikçe gerçek Mü?min olamazsınız.? (Müslim, İman: 16; İbn Mâce, Mukaddime: 9) 4929- Ebu Hüreyre (r.a)?den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: ?Canım kudret elinde olan Allah?a yemin olsun ki: ?Hiç biriniz beni çocuğundan ve babasından daha çok sevmedikçe gerçek Mü?min olmazsınız.? (Buhârî, İman: 7; Müslim, İman: 16) Sadece bunlar değil tabi ki. Zira her hadis'in uydurma olduğu iddia edilebilir. Bu durumda, Kuran'a bakmak gerek. Bakıyoruz: Tevbe Suresi -24. De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım akrabanız, kazandığınız mallar, kesada uğramasından korktuğunuz ticaret, hoşlandığınız meskenler size Allah'tan, Resûlünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise, artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah fâsıklar topluluğunu hidayete erdirmez. Bu ayetin kızmızı ile işaretli yerinin anlamı şudur: En çok beni seveceksiniz, yoksa benim ilahım size haddinizi bildirir. Sözkonusu hadis ile Kuran'daki bu ayeti karşılaştırıldığında, aynı anlama geldiği görülecektir. Şurada bu konuyu sizden önce gündeme getiren bir arkadaşa cevap vermiştim, daha ayrıntılı cevabımı orada bulabilirsiniz. Saygılar.
  16. Uzaylılar derken maddi varlıklardan bahsettiğimiz için, evrenin her noktasına bakmadan reddetmezdik. Ama cinler, periler, şeytanlar, allah, huriler metafizik/hayali varlıklar oldukları için ona doğrudan yok diyebiliyoruz. Saygılar.
  17. Ne diyeyim, bundan güzel cevap-yorum olamazdı. Saygılar.
  18. Şu yazdıklarınıza kendiniz mantık bulabilir misiniz? Bu soruyu bize değil Muhammed bin Abdullah'a soracaksın. Diyeceksin ki: "Ey Muhammed, diyorsun ki, '2 kadının şahitliği, bir erkeğin şahitliğine eşittir'. Müslüman olmak için de, Allah'tan başka ilah olmadığına ve senin onun elçisi olduğuna şahitlik etmemizi istiyorsun. Ededelim edelim de, şahitlikleri yarım sayılan kızlarımızın, kadınlarımızın bu konudaki şahitlikleri de yarım mı, yoksa tam mı bize söyleyebilir misin? Sorduğun soruyu önce Muhammed bin Abdullah'a sor. Mantık ve akıl diye birşeyden haberi varmıymış bütün bunları söylerken, onu sor. Saygılar.
  19. Boşig'ciim, Haçlı Seferleri, Avrupa Mezhep savaşları, patates paylaşım savaşlarımıydı? Yani yanlış öğrenndiysek, bizi düzelt. Savaşlar genel olarak can/mal/toprak/kaynak kavgasına dayansa da, her kavga mal kavgasına indirgenemez. Saygılar.
  20. Sevgili Suheda, Bu forumda, defalarca yazım. Kim neye inanırsa inansın, ister ata, ister ite, ister sineğe, ister ineğe. Benim hayatıma müdahale etmedikçe beni ilgilendirmez. Bana komik gelebilir, ama beni ilgilendirmez. Ama İslam herşeye müdahale eden bir yapıya ve zihniyete sahiptir. İslam zayıfken barışçıllık takiyyesi yapan, güçlüyken zalimlerin zalimi olan bir dindir. İslam ile uğraşmamızın nedeni bu. Kendi özgürlüğümüz için, çocuklarımızın özgürlüğü için, senin özgürlüğün için İslam ile mücadele ediyoruz. Laik ortamda yetiştiğin için, doğal hakkın saydığın birçok şey, istediğinde başını açmak, istediğinde kapatmak, istediğin yere tek başına seyahat etmek, istediğin yemeği yemek, birçok islam ülkesinde olmayan şeyler. Laik bir ülkede sokaktan geçen çarşaflı kadına kimse saldırmaz. İslamcı bir ülkede sokaktan geçen minietekli kadına sopa da çekilir, dayak da atılır. Zaten öncelikle din polisi o kıyafete izin vermez. İran'da son zamanlarda olduğu gibi, insan onurunu zedeleyici "umumi tuvalet ibriği emdirmek" gibi insanlık dışı işkenceler edilir. Müslüman olarak kendimi tanımlamaktan ilk kez utandığım anım, üniversitedeyken, birbirini seven iki arkadaşıma, acaip sakallı, yakasız gömlekli bir yaratığın gelip "islamiyet dışı, ahlaksızlığı teşvik eden but tür hareketleri yapmayın, bedelini ağır ödetiriz" diye tehdit etmesiydi. Kimse gidip de, çarşaflı biriyle uğraşmaz. Ama acaip kılıklı bir yaratık, 600. yüzyıldaki ortaya çıkmış, hurafeler kolleksiyonu bir kitaptan aldığı icazetle, başkalarının hayatına müdahale hakkını kendinde görebiliyor. * Öte yandan, hiçbir ateist, dinsiz, zerre kadar korkmaz sizin fantazi kebaphanenizden. O konunun işlenmesinin nedeni "gerçek yaratıcı, tek ilah" olduğu iddia edilen görünmez ilaha atfedilen inancın ne kadar ahlaka, vicdana, adalete, mantığa ters bir inanç olduğunu gözönüne sermektir. Yoksa o konuyu kimse, "yaw inanmadık diye bize bu kadar işkence etmesen de, hafif bir cezayla yırtsak" babında ele almaz. Görünmez bir putun, kendinden icazetli peygamberinin masalları kimseyi korkutmaz. O masallar korkutsa korkutsa, o masallara inananları korkutur. Biz o masallarda sadece işkenceyi, vahşeti, orantısızlığı, adaletsizliği görürüz. Biz o masallarda sadece, insanları sürüleştirmeyi, düşünmenin yasaklanmasını, sorgulamanın yasaklanmasını, sorgusuz-sualsiz itataı görürüz. Biz o masallarda despotizmin, insan onuruna, aklına, mevcudiyetine saygısızlığı gözrürüz. Saygılar.
  21. Yukarıdaki metni aynen başka bir dine uygulayalım: sırf kitaba inanmadınız diye yaratanın adına söveceksiniz ve bunun sonunda cezası olmayacak... mesela biz Avesta herşeyi yaratan tek ve eşi benzeri olmayan Ahura Mazda'dan diyoruz.. siz onun adına Zerdüşt'ün ilahı diye sövüyorsunuz.. halbuki O bütün insanların ilahı,hem Muhammed in,hem İsa nın ,hem Musa nın,hem Nuh un,hem İshak ın,hem İbrahim in,hem Yusuf un,Lut un,Yunus un,Salih in,Meryem in,Zekeriya nın,Davut un,Hud un... vs..... şimdi diyelim Zerdüşt uydurdu çoğu şeyi ve bunu yaparken diğer kitaplardan alıntılar alarak yaptı... siz bu alıntı sandıklarınıza karşı, binlerce yıl öncesinin kutsal metinlerinden başlayarak bütün kitapların yaratıcısına sövmüş oldunuz ister istemez.. çünkü bir ayeti öne çıkarıp diğerini geri itmiyorsunuz... olduğu gibi reddediyorsunuz... sonra da bir yaratan inancından bahsediyorsunuz.. ama dünya üzerinde bu kadar dualist, deist, hindu, taoist oranı varken, diğer inançları olduğu gibi rafa atıyorsunuz, hiçbir dine inanmayanları hesaba katmıyorsunuz.... sanki inanan IQ sü yüksek kimse yok...ya da ilim bilim sahibi... ya da medeni... yani bir siz haklısınız... harbi anlamadım ben bu işten... Nasıl? Güzel oldu mu? Şimdi senin ve herşeyin yaratıcısı olan Ahura Mazda'yı reddedip, kendinize başka ilahlar edinmezniz doğru mu? Ahura Mazda'nın son gönderdiği peygamber olan Zerdüşt'ü dikkate almayıp, ondan sonra gelen sahte peygamberlerin ardından gitmeniz doğru mu? Şükredin ki Ahura Mazda'nın megolamanik, şizofrenik talepleri yok, kebaphanesi yok. Saygılar.
  22. İslamiyet masallarını destek olarak, Hiristiyanlık masallarını mı gösteriyorsunuz? Onları da konuşalım tabi. Masalcılığın, fantazinin sınırı mı var. Yukarıdaki metni okuyunca, kendimi "kutsal" denilen bir kitabı değil de, "Transformers" türü bir japon çizgi filmi seyrediyormuşum hissine kapılıyorum. Kurgu yazarları için iyi malzeme var bu "kutsal" (!) kitaplarda. İster japon çizgi film senaryosu yaz, ister Harry Potter yaz. Saygılar.
  23. İnananlar böyle bir başlığı görünce akıllarını kaybedip, galeyana mı gelirler, tehlikeli mi olurlar? Bu varsayımı kim öğretti size? Bir müslüman ne kadar ********, dine daha çok sarılır, fanatik olur. Farklı dinlere sahip insanlar İslam hakkında daha çok bilgi edindikçe, islam'a yaklaşmazlar, aksine, islam'a inananabilen insanların varlığından dolayı şaşkınlıkları artar. Zira, islam gibi, akla, vicdana aykırı bir dine inanan insanların mevcudiyetini akıl ve mantık ile anlamak mümkün değildir. Herkesin islamdan çıkmasını sağlayabilecek ikna kapasitesine sahip olsam keşke. Kim dedi bu dünyanın bir tiyatro olduğunu? ÖSS sınavını kazanmak için insanlar çaba sarfederler, Zira sınav mevcuttur, sınavı yapan kurum mevcuttur, sorular mevcuttur, sınav sonuçları mevcuttur. varlıkları-yoklukları tartışılmaz. Yani ortada bir gerçeklik var. Ya senin hayali sınavın? Sınav hayali, sınavı yapan hayali, sınav sonuçları hayali, kazanılan-kaybedilen şeyler hayali. Ayrıca, daha önce de yazmıştım, ÖSS sınavı, İslam'ın sınav sisteminden binlerce kat daha iyi bir sınavdır. ÖSYM, ÖSS'de başarısız olan öğrencileri kebap yapmıyor, başlarından kaynar su ve lav dökmüyor, irin ve kaynar su içirmiyor, zehir yedirmiyor, derilerini tazeleyip tazeleyip sonsuza kadar işkence etmiyor. ÖSYM, ÖSS'de her insana her yıl sınava girme hakkı tanır. İslam'ın sınav sistemine göre bu hak 1 tanedir. ÖSS'deki sonuçlara itiraz edebilirsin, İslam'ın sınav sisteminin sonuçlarına itiraz edemezsin. ÖSS'deki soruların ve seçeneklerin yanlış olduğunu iddia edip, mahkemeye başvurabilirsin. Geçmiş yıllarda, bu nedenle bazı sorular iptal edilmiş ve değerlendirme dışı bırakılmıştır. Ve herşeyden öte, ÖSS, ÖSYM'yi sevme ve sevmeme sınavı değildir.ÖSYM'yi sevmeyen de ÖSYM'ye söverek ÖSS'ye girebilir ve başarılı olabilir. İslam'ın öngördüğü sınav ise, iyilik-kötülük sınavı değildir. İslam'ın öngördüğü sınav Allah'ı ve Muhammed'i sevme ve sevmeme sınavıdır. Sevenler orantısız bir ödüle garkedilir, sevmeyenler sonsuza kadar kebaphaneye gönderilir. İslam'n sınav sistemine göre, islami ibadetleri yapan adam "geçer", ama afrikaya gidip oradaki insanlara tıp hizmeti veren ateist bir doktor kebap olmayı hakeder. İslam'ın sınav sistemi, vicdana aykırı bir sınavdır. Gördüğün gibi, ÖSYM bile, İslam'ın Allah'ından binlerce kat daha adil bir kurumdur. Vahy alan, vahy veren, mekansız ve konumsuz ilah kavramlarını gözönünde bulunduruarak bana Vahy ne demek bir açıklayıver. Miraç masallarını da gözönünde bulundurabilirsin. Onun da, mekansız ilah ve vahy kavramlarını anlamana faydası olur. Sevgili katakutanın bir sözü vardı: İnsan islam'ın Allah'ından neden daha üstündür diye bir örnek vermişti. İnsan, kendinden daha iyi hesap yapabilen bir makine yapabilir, islam'ın ilahı yapamaz. İnsan, binlerce karşılaştırmayı tek bir hamlede yapabilecek bir makina yapabilir, islam'ın ilahı yapamaz. İnsan, kendisinden tonlarca ağır eşyaları kaldırabilecek makine yapabilir, islam'ın ilahı yapamaz. İnsan, kendisini taşıyacak, uçuracak bir makina yapabilir, islam'ın ilahı yapamaz. Saygılar.
  24. Ne alaka şimdi bu? Söylediğin şey sadece, ağacın taşı delebildiğini ispatlar, başka bişeyi ispatlamaz. Asit öldürdüğü gibi, asit işe de yarar. Su can verdiği gibi, su boğar, can da alır. Ateş insanı soğuktan koruduğuu gibi, yakar yok da eder. Bunlar sadece maddenin başka maddeler üzrindeki etkilerini kanıtlar. Cinleri, perileri, ilahla, hayaletleri ispatlamaz. * Ayva çiçek açmış, bu Zeus'un varlığını kanıtlar. Denizlerde dalga var, bu Poseidon'u kanıtlar. Güzel bir kız gördüm, aklım başımdan gitti, galiba aşık oluyorum, bu Eros'u kanıtlar. Falan, filan işte. Saygılar.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.