gloria

Devam edelim bakalım başka neler çıkacak Bu arada yukarıda da dediğim gibi bunlar sadece benim izlediklerim. İzlemediklerimi bu listenin içine eklemedim ama varsa böyle başka filmler mutlaka öğrenmek ve izlemek isterim. DONNIE DARKO - 2001 Oyuncular: Jake Gyllenhaal, Drew Barrymore Yönetmen: Richard Kelly GÖZLERİNDEKİ SIR (The Secret in Their Eyes) - 2009 (bu film sonu için bile izlenebilir) Oyuncular: Pablo Rago, Ricardo Darin, Soledad Villamil Yönetmen: Juan Jose Campanella BENİ HATIRLA (Remember Me) - 2010 (romantik bi dram filmi, isteyen izlesin yani) Oyuncular: Robert Pattinson, Emilie de Ravin Yönetmen: Allen Coulter PRESTİJ (The Prestige) - 2006 Oyuncular: Christian Bale, Hugh Jackman, Scarlett Johansson Yönetmen: Christopher Nolan AKIL DEFTERİ (MEMENTO) - 2000 Oyuncular: Guy Pearce, Carrie-Anne Moss Yönetmen: Christopher Nolan MAKİNİST (The Machinist) - 2004 (Kesinlikle favorilerimden birisi) Oyuncular: Christian Bale, Jenniefer Jason Leigh Yönetmen: Brad Anderson

Bu zamana kadar izlediklerimin arasında sonuna en şaşırdığım filmler olmalarının yanı sıra başkalarının da izledikleri arasında sonlarına en şaşırdıkları filmleri bir listeleyeyim bakalım dedim ve ortaya bunlar çıktı. Peki size sonunda "SÜRPRİİİİİZZZZZ" diyen filmler hangisiydi? İşte finalleriyle insanı en çok şaşırtan filmler: ALTINCI HİS (The Sixth Sense) - 1999 Oyuncular: Bruce Willis, Haley Joel Osment Yönetmen: M. Night Shyamalan DÖVÜŞ KULÜBÜ (The Fight Club) - 1999 Oyuncular: Brad Pitt, Edward Norton, Helena Bonham Carter Yönetmen: David Fincher OLAĞAN ŞÜPHELİLER (THE USUAL SUSPECTS) - 1995 Oyuncular: Kevin Spacey, Gabriel Byrne, Chazz Palminteri Yönetmen: Bryan Singer DİĞERLERİ (The Others) - 2001 Oyuncular: Nicole Kidman, Christopher Eccleston, Fionnula Flanagan Yönetmen: Alejandro Amenebar YEDİ (Se7en) - 1995 Oyuncular: Brad Pitt, Morgan Freeman, Kevin Spacey Yönetmen: David Fincher ESARETİN BEDELİ (The Shawshank Redemption) - 2004 Oyuncular: Tim Robbins, Morgan Freeman, Bob Gunton Yönetmen: Frank Darabont İLİZYONİST (The Illusionist) - 2006 Oyuncular: Edward Norton, Jessica Biel, Paul Giamatti Yönetmen: Neil Burger İHTİYAR DELİKANLI (Oldboy) - 2003 Oyuncular: Min-Sik Choi, Nobuaki Minegishi Yönetmen: Chan-wook Park OYUN (The Game) - 1997 Oyuncular: Michael Douglas, Deborah Kara Unger, Sean Penn Yönetmen: David Fincher ZİNDAN ADASI (Shutter Island) - 2010 Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Mark Ruffalo, Emily Mortimer Yönetmen: Martin Scorsese

"Gül: İntikamımız çok acı olacak!" Buna istinaden yazdın galiba bu yukardakini... İnandın yani sen Cumhurbaşkanının açıklamasına... İyi o halde ne güzel işte, Cumhurbaşkanının intikam ordusu kurma girişimine bir kişi daha inandı/katıldı... Beraber cepheye gider alırsınız artık intikamınızı! Varmış demek ki hala bu adamlara inananlar... Şaşıp da kalasım geliyor bazen, öyle kala kalasım... Unutmak en iyi intikamdır zaten... Hep öyle derler... Aslında Cumhurbaşkanı da muhtemelen "intikamımız çok acı olacak" derken bunu kastediyordu... "İntikamım çok acı olacak" yani "Çok fena unutacağız bu olanları da..."

Hadi bakalım, gündemi değiştirmek için ne güzel bir malzeme daha çıktı işte!!! Bu akşam artık bütün haber kanalları Kaddafi'nin doğumundan ölümüne kadar bütün hayat hikayesini yayınlarlar. Yarına da artık ne çıkarsa...

Rüzgar Gibi Geçti de benim favorimdir

MUHAMMER KADDAFİ ÖLDÜRÜLDÜ Libya'daki yeni yönetim, devrik lider Muammer Kaddafi'nin memleketi Sirte'de yakalanıp öldürüldüğünü açıkladı. Kaddafi'nin memleketi Sirte'de, bir drenaj borusunun içinde saklanırken bulunup, direnişçiler tarafından öldürüldüğü haberi açıklandı. Kaddafi ile beraber oğlu Mutasım'ın ve sözcüsü Musa İbrahim'in de yakalandığı ama onların hayatta olduğu gelen diğer haberler arasında. Yapılan açıklamalara göre ayrıca, Kaddafi'ye bağlı güçlerin komutanlığını yapan Kaddafi'nin Savunma Bakanı Ebu Bekir Yunus Cebr de operasyonda öldürüldü. Reuters haber ajansı, Kaddafi'nin oğlu Mutassım Kaddafi'nin canlı ele geçirildiğini bildirirken, AFP ise cesedinin bulunduğunu belirtti. Bir diğer oğlu Seyfülislam Kaddafi'nin de birkaç gün önce NATO'nun düzenlediği hava saldırısında Beni Velid yakınlarında öldürüldüğü bildirildi. NATO Sözcüsü ise Kaddafi'nin öldüğü yönündeki haberleri araştırdığını ve teyit etmenin zaman alacağını belirtti ancak bugün konvoyuna yönelik bir operasyon düzenlediğini kabul etti. Hürriyet Gazetesi, 20.10.2011

Bugün, "AKP Van Milletvekilinin telefon konuşmasına tesadüfen şahit olan Sakarya’lı bir işadamı, AKP’li milletvekilinin karşısındaki bir şahısla konuşurken 33 saatlik çatışmada 87 şehit olduğunu ve halk infialinden korkulduğu için sayının özellikle ajanslara tam yansıtılmadığını işittiğini belirtti." diye bir haber okudum. Peki gerçekten bu çatışmalarda 26 kişi değil de 87 kişi şehit olmuşsa o halde geri kalan 61 askerimizin ailesine bu durum nasıl açıklandı? Ya da açıklandıysa bile bu askerlerin aileleri sessiz kalmaya nasıl ikna edildi? Çağ bilgi çağı, böyle bir bilgi nasıl saklanabilir? Asparagas mı bu haber? Recep Tayyip Erdoğan'ın medya yöneticileriyle bugün toplanıyor olması konusu ise iyice kafamı karıştırıyor... Yani korku imparatorluğu mevzusu???

Ne zaman doğacak şimdi hayırlısıyla... Yeğenim doğduğu zaman onun hep büyüyüp konuştugunu görürdüm rüyamda... İlk anne diyeceği zamanı düşünsene, nasıl bir mutluluk olacaktır eminim Büyüsün de kurabiyeler yap ona, eminim çok sevecektir annesinin güzel elleriyle yapılmış kurabiyeleri

Çok güzel, ellerine sağlık Nihayet olmuş gayet de güzel olmuş... Ben 2006 yılından beri bu forumdayım. Buraya ilk geldiğim andan bugüne tam 6 yıl geçmiş. Bu 6 yılda olanlara bitenlere şimdi geri dönüp bakıyorum da hayatımda neler neler değişmiş, neler neler umduğum gibi, neler neler de ummadığım gibi olmuş şaşırıp kalıyorum. Aklıma gelmedik şeyler başıma gelmiş, aklıma gelenlerin bazıları ise başımdan hiç geçmemiş.. Öğrendim ama artık biliyorum; bu hayat sürprizlerle dolu... Bizim için ne hazırladığını bilemediğimiz bir çok sürprizle dopdolu.... Şimdi bak sana ne diyeceğim; burada seninle paylaştığımız herşey yazılı olarak kalacak nasıl olsa... Bekleyelim ya da beklemeyelim farketmez ama zaman geçecek ve mesela 5 yıl sonra gelip bu yazdıklarını tekrar okuyacaksın ve emin ol o gün geldiğinde sen de en az benim kadar şaşıracaksın yaşadıklarına Son olarak, unutmak için mantığını kör etmeye değil, net bir şekilde kullanmaya ihtiyacın var. Oysa içki mantığını kör eder... Ayrıca illa içeceksen eğlenmek için iç, dertlenmek için değil... İçkinin keyfi ancak o zaman çıkar... Ya da boşver sen en iyisi hiç içme, içki dediğin tüm kötülüklerin anasıdır zaten Sigara da içme.. Güzelim ciğerlerine yazık Ben de bırakacağım zaten...

NE BİÇİM BİR KEMİKMİŞ BU, ANLAMADIM Kİ.....

Ailelerine, sevdiklerine tüm yüreğimle sabır diliyorum... Tanrı onların yardımcısı olsun.

Aferin sana, şimdi oldu işte Bırak orda kalbinde kalsın, sen yoluna bak...Zaten seni seviyorsa seni görmek, sesini duymak isteyecektir değil mi? Sen yoluna bak, inan ki daha çok ama çok gençsin, zamanla önüne neler çıktığına sen bile şaşıracaksın Öyle kişiler çıkacak ki yukarıda anlattığın şu kişiler onların yanında hiç kalacak. Zamanla herşeyin üstesinden geliniyor. Zaman neleri siliyor duysan inanmazsın da yaşayınca inanacaksın, güven bana Ayrıca feministim demek erkeklerden hoşlanmıyorum demek anlamına gelmez. Kadın erkek eşitliğine inanıyorum demek anlamına gelir. Erkeklerden hoşlanmıyorum demek, ucu daha farklı yerlere çekilebilecek bir kelimedir ama hadi biz şimdi çekmeyelim o ucu Bak artık üniversite öğrencisiymişsin de o halde bunun gerekliliklerini yerine getir. Evrensel'in de dediği gibi; "Şimdilik sadece kız/erkek bol bol sosyal arkadaş edin. Derslerine bak. Daha çok gençsin." Son olarak; (taktım biliyorum ama takıldım da söylemeden edemeyeceğim) kurduğun cümle içindeki kelimeler eğer özel isim değilse kelimelerin küçük harfle başlar. Ancak yeni başlayan cümle büyük harfle başlar. Benim de hatalarım vardır mutlaka, kesinlikle ukalalık etmek değil niyetim, naçizane birabla tavsiyesi olarak al bu yazdıklarımı olur mu? Demek istediğim şu; "Benim Hayatımada Daha Önce Hiç Kız Girmedi Yani Ben Seversem SOnuna KAdar Severim Diyenlerdenim." şeklinde yazmak yerine; "Benim hayatıma da daha önce hiç kız girmedi yani ben seversem sonuna kadar severim diyenlerdenim ." şeklinde yazmayı dene.

Cumhurbaşkanı, bu saldırının intikamının çok büyük olacağını söylemiş. Hadi ben inanmıyorum da ama acaba aramızda bu söylenene inanan var mıdır, onu çok merak ediyorum.

Bu arada karadan ve havadan sınır ötesi operasyon da başlatılmış...

İSTANBUL - Hakkari'den acı haber geldi. Yüksekova ve Çukurca'daki terör saldırılarında çok sayıda asker şehit oldu. İlk bilgilere göre çatışmalarda 24 askerin şehit olduğu, çok sayıda yaralı olduğu belirtiliyor. Reuters haber ajansı şehit sayısının 21 olduğunu duyurdu. Gece 1'de başlayan çatışmalar iki ayrı bölgede, Yüksekova ve Çukurca'da yoğunlaştı. Çatışmalar sabah 5'e kadar sürdü. Çukurca bölgesinde aynı anda 8 ayrı hedefe saldırı düzenlendiği ifade ediliyor. Çatışmaların yer yer sürdüğü belirtiliyor. Saldırıya uğrayan askeri birliklerin çoğu sınıra yakın bölgelerde bulunuyor. Teröristlerin saldırıyı gerçekleştirdikten sonra Irak'a kaçtığı ifade ediliyor. Ntvmsnbc

Bir üniversite öğrencisiyim diyorsun, o halde kullandığın yazı diline bir bakar mısın lütfen... Böyle olmaz, cep telefonuna mesaj atar gibi foruma yazı yazmışsın, bu yazdıklarını arkadaşların değil biz okuyoruz yani onlarca, yüzlerce hatta zamanla binlerce insan okuyor... Yapmayın gözünüzü seveyim,ne noktalama işaretleri var, ne dilbilgisi kurallarına uyulmuş... İnsan böyle bir iletiyi okumak dahi istemiyor... Herneyse gelelim senin sorununa; Bence artık rahat bırakmalısın o kızların arkasını... Ve kendi kendine hırslanmamalı, gurur da yapmamalısın böyle meseleleri... İnsanlar sevmiyorlarsa sevmiyorlardır... Zorla kimseye kendini sevdiremezsin. kimseyi kendine aşık edemezsin. (Yok ehliyet alacağım, arabayı okulun kapısına çekeceğim, "gör bakkkkk neler kaybettin" der gibi yüzüne bakacağım, intikamımı alacağım falan hikaye böyle şeyler...) Ha daha önceden sevmiş olabilirler ya da sevmiş gibi görünebilirler, ama bir kız sana, seni sevmediğini söylüyorsa ve bunu söyledikten sonra seninle iletişim kurma yıollarından uzak duruyorsa o kız seni kesin sevmiyordur. Zaten sen de biraz şıpsevdisin anladığım kadarıyla, yani yarın başka bir kız görürsün ona aşık olursun eminim... İyi de madem bir başka kız görünce ona da aşık oluyorsun, o halde ötekini neden geride bırakmıyorsun, niye önüne bakmıyorsun? Yani uzun lafın kısası; Kızlar seni terk etti diye gurur yapıyorsun, hırslanıyorsun belli ki o halde; Ehliyet falan alıp kimsenin okulunun kapısının önüne araba falan çekme, küçük düşersin. Açık açık senden sıkıldığını belli eden birisine mektup falan yazma, hiçbir işe yaramaz, yine küçük düşersin. Seninle ilgilenmeyen kişilerin sağıyla soluyla arkadaşıyla kardeşiyle iletişim kurmaya çalışma yine küçük düşersin. Daha yaşın kaç başın kaç, kafan sürekli böyle geride mi yürüyeceksin yoluna? Yapma! Geçmiş geçmişte kalmış, unut gitsin... Sen ileri bak, önüne bak...

Bu filmi çok merak ediyordum. Sen de beğendiğine göre artık bütün onaylardan geçmiştir demek ki... En kısa sürede izleyip fikrimi buraya şey etcem

Bu aralar kanser konulu filmlerin zamanı sanırım. Geçende ben de BİR TUTAM CENNET isimli filmi izledim o da aynı konuyu işliyordu ve tam da senin dediğin gibi film bir komedi hayır hayır drama hayır ya komedi hayır hayır dramaydı... Tarz olarak da aynılar demek ki... (Arada film reklamımı da nasıl yaptım ama )

BABAMIN PENGUENLERİ FRAGMAN = MR POPPER'S PENGUINS OFFICIAL TRAILER http://www.youtube.com/watch?v=GBVTtaJbMUI

KÖTÜ ÖĞRETMEN FRAGMAN = BAD TEACHER OFFICIAL TRAILER http://www.youtube.com/watch?v=VihlsPKMh4U

BİR TUTAM CENNET FRAGMAN = A LITTLE BIT OF HEAVEN OFFICIAL TRAILER http://www.youtube.com/watch?v=MIkiRvyr71o

BAHÇEMDEKİ ATEŞ BÖCEKLERİ FRAGMAN = FIREFLIES IN THE GARDEN OFFICIAL TRAILER http://www.youtube.com/watch?v=4IU6zf84EFQ

JULIA’NIN GÖZLERİ FRAGMAN = JULIA’S EYES OFFICIAL TRAILER http://www.youtube.com/watch?v=nbLk_gI5Vdw

BAHÇEMDEKİ ATEŞ BÖCEKLERİ = FIREFLIES IN THE GARDEN IMDB: 6.6/10 Yapım: 2008, ABD Tür: Aile, Dram Yönetmen: Dennis Lee Senaryo: Robert Frost, Dennis Lee Yapımcı: Sukee Chew, Marco Weber, Vanessa Coifman Görüntü Yönetmeni: Daniel Moder Müzik: Javier Navarrete Süre: 120 dk. Oyuncular: Willem Defoe, Julia Roberts, Ryan Reynolds, Hayden Panettiere, Carrie-Anne Moss, Ion Gruffudd Konusu: Filmin senaryosu, ünlü şair Robert Frost ve filmin yönetmeni Dennis Lee ile birlikte şairin aynı isimli şiirinden esinlenilerek yazılmıştır. Filmin konusuna gelince Charles bir üniversitede profesör aynı zamanda yazardır; oğlu Michael’e karşı tutumu her zaman katı, disiplinli ve acımasızdır. Anne Lisa ise oğluna karşı babanın tam tersi bir tutum sergilemektedir. Lisa’nın kız kardeşi olan ve biraz da sorunlu bir genç kız Jane de aynı yaz onlarla birlikte yaşamaya başlar. Charles’ın Michael’e tutumu, Michael’ın babasına olan nefretini her geçen gün daha da büyütmektedir. Ve 22 yıl sonra Anne Lisa yıllar sonra başladığı üniversiteden mezun olur. Mezuniyetini kutlamak üzere bütün aile bir araya gelmeye karar verir. Michael artık tıpkı babası gibi bir yazar olmuştur. Filmin başında henüz anne karnında olan Michael’ın kız kardeşi Ryne hukuk fakültesi öğrencisi ve teyze Jane ise iki çocuk sahibi bir annedir. Film genel olarak bir ailenin dramıymış gibi görünse de aslında bir baba-oğul çatışması üzerine kurgulanmış bir film, bu çatışmayı izleyici ye de oldukça iyi geçirmişler. Oyuncu kadrosu çok iyi, izlenmeye değer mi bilmiyorum The semi-autobiographical story centers on the complexities of love and commitment in a family torn apart when faced by an unexpected tragedy.

BABAMIN PENGUENLERİ = MR POPPER’S PENGUINS IMDB: 7.3/10 Yapım: 2011, ABD Tür: Aile, Komedi, Macera Yönetmen: Mark Waters, Noah Baumbach Senaryo: John Morris, Jared Stern, Sean Anders Yapımcı: John Davis, Jordan Kerner, Joel Gotler, Jessica Tuchinsky, Linda Fields, Jonathan Filley, Derek Dauchy Görüntü Yönetmeni: Florian Ballhaus Müzik: Stephen Coleman Süre: 95 dk. Oyuncular: Jim Carrey, Carla Gugino, Madeline Carroll, Angela Lansbury, Ashley Boettcher Konusu: Tom Popper, eşinden ayrılmış, iki çocuğu olan, New York’ta lüks bir dairede yalnız yaşayan ve kariyerinde son derece başarılı bir iş adamdır. Çocuklarıyla ilişkisi pek yolunda gitmemektedir. Bunun nedeni de sanırım Tom’un babasıyla birlikte geçirdiği zamanın az olmasından kaynaklanmaktadır. Aslında babasını çok sevmesinin rağmen ona olan güveni hiçbir zaman tam olmamıştır. Babası bir gezgindir ve Tom’un bütün çocukluğı ondan haber beklemekle onun evlerine geri dönmesini beklemekle geçmiştir. Sonunda babasının ölüm haberini gelir. Bu yetmezmiş gibi babası Tom’a 6 tane de penguen miras bırakmıştır. The life of a businessman begins to change after he inherits six penguins, and as he transforms his apartment into a winter wonderland, his professional side starts to unravel.