Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

dünyahepimizin

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    2.434
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    4

dünyahepimizin tarafından postalanan herşey

  1. Sn asafi-i sahaf malesef bazi arkadaslar olayi böyle görmüyorlar ve bizler zoru sectigimiz icin durusumuzdan dolayi, insana saygimizdan dolayi ya bülücü oluyoruz yada devlet düsmani. Ama sizin gibi gercekleri görüpde bizleri yalniz birakmayan arkadaslari gördükce mücadele askimiz daha da büyüyor. Tesekkürler.
  2. Türk sitelerini adam yerine koymadigimida nereden cikartiyorsunuz sasilacak bir durum. Ama biraz insaf yani. Ermenistan'in isteklerini belge diye siralayan kim? Siz. Belge isteyen kim? ben. nerede belge?????? Yok surada sunu acikladi veya su bildirgeyi söyledimi belge oluyor acaba? Ben sizden gayet normal sekilde belge istedim am asiz belge göstereceginiz yerde bana internetten arastirmami tavsiye ettiniz. Belge diye sundugum basliklari isbatlamaliyimki belge gecerli olsun. Yoksa suradan buradan yapilan haberler veya belirli sitelerin vermis oldugu yayinlar belge degildir. Anladigim kadariyla siz herhalde benim gibi Ermenistan anayasasini hayatta okumadiniz, ama en azindan ben iddaalarimda telkinli olmaya calisiyorum ve belgelerden ve okumadigim anayasadan belge olarak bahsetmiyorum. 37. maddeyi gösterince neden akliniza hemen Kürt'ler geliyorki? Ülkemizde baska etnik kökenliler yok herhalde.
  3. Sn gelincik, google arama motoru üzerinden "Ermenistan Anayasasi" diyerek yazdigimda sadece direk Ermenistan anayasasindan hepsi olmasada paragraflari yazan bir sayfaya girebildim ve onu burada yayinliyorum. Ama o paragraflarda sizin bahsettiginiz isteklere rastlamadim. Sizin bahsettigini istekleri diger bir kac Ermenistan'i elestiren Türk internet sayfalarinda rastladim, ama anlarin yazdiklari sadece bir iddaadir, ama siz belgelerden bahsediyorsunuz ve bu belgeleri hala göremedik. Alinti yaptigim Ermenistan anayasasi muhakkak bu kadar az paragraflardan olusmuyordur, dolayisiyla diger paragraflari bilen varsa yayinlamalarini rica ediyorum. Asagidaki paragraflardan dikkatimi ceken §37 oldu. Okumanizi tavsiye ederim, cünki örnek alabilecegimiz bir paragraf. "Ermenistan Anayasası Biliman tarafından Ermenistan Anayasası giriş kısmı üzerine yapılan kısıtlı bir çalışmadır. Bölüm 1. Anayasal Düzenin Esasları Madde 1. Ermenistan Cumhuriyeti, sosyal adalet ve hukuka dayalı bağımsız ve demokratik bir devlettir. Madde 2. Ermenistan Cumhuriyeti’nde iktidar halka dayanır. Halk, iktidar gücünü özgür seçimler ve referandumlar yoluyla kullanır. İktidar gücünün herhangi bir grup veya birey tarafından gasp edilmesi suç teşkil eder. Madde 3. Ermenistan Cumhuriyeti’nin Devlet Başkanı, Ulusal Meclisi ve yerel yönetim organları, referandumlarda olduğu gibi, gizli oylamayla kullanılan genel, eşit ve doğrudan oylarla belirlenir. Madde 4. İnsan hak ve özgürlüklerinin korunumu, uluslararası hukuk normları ve ilkelerine uygun olarak devletin garantisi altındadır. Madde 5. Devletin gücü, Anayasa’ya ve yasama, yürütme yargı güçlerinin ayrılığı ilkesine dayalı olan kanunlara uygun olarak kullanılır. Devlet organları ve kamusal resmi kurumlar, yalnızca yasalar tarafından verilen yetkiler doğrultusunda uygulamalarını yürütebilirler. Madde 6. Hukukun üstünlüğü, Ermenistan Cumhuriyeti’nin garantisi altındadır. Cumhuriyet Anayasası, en üst düzeyde yasal güce sahiptir ve normları doğrudan uygulanır. Anayasa’ya aykırılık teşkil eden diğer yasal eylemlerde olduğu gibi, Anayasa’ya aykırılık teşkil eden kanunların yasal hükmü yoktur. Yasalar, yalnızca resmi olarak yayımlandıklarından sonra yürürlüğe girerler. İnsan hakları, özgürlükler ve ödevlere ilişkin yayımlanmamış yasal işlemlerin hukuki hükmü yoktur. Onaylanmış uluslararası antlaşmalar, Cumhuriyet’in hukuki sisteminin tamamlayıcı bir parçasıdır. Anayasa’ya aykırılık teşkil eden uluslararası antlaşmalar, Anayasa’da uyumlaştırıcı değişikliklerin yapılmasından sonra onaylanabilir. Madde 7. Ermenistan Cumhuriyeti’nde çok partili sistem uygulanmaktadır. Madde 8. Mülkiyet hakkı, Ermenistan Cumhuriyeti’nde tanınmakta ve korunmaktadır. Mülkün sahibi, mülkü kendi iradesi doğrultusunda elden çıkarabilir, kullanabilir ve düzenleyebilir. Mülkiyet üzerindeki haklar, çevrede zarara ve diğer bireylerin, toplumun veya devletin yasal çıkarlarında ihlale neden oluşturacak şekilde kullanılamaz. Serbest gelişim ve tüm mülkiyet şekillerinde eşit yasal koruma, ekonomik faaliyetlerde özgürlük ve serbest ekonomik rekabet, devletin garantisi altındadır. Madde 9. Ermenistan Cumhuriyeti’nin dış politikası, iyi komşuluk ilişkileri ve karşılıklı yarar sağlayan ilişkiler kurma hedefi doğrultusunda, uluslararası hukuk kurallarının normlarına uygun olarak yürütülür. Madde 10. Devlet, çevrenin korunumunu ve yeniten üretimini ve doğal kaynakların akılcı bir şekilde kullanımını garanti eder. Madde 11. Tarihi ve kültürel eserler ve diğer kültürel varlıklar, devletin gözetim ve koruması altındadır. Ermenistan Cumhuriyeti, uluslararası hukuk normları ve kuralları çerçevesinde, diğer ülkelerde bulunan Ermeni tarih ve kültür varlıklarının korunmasını ve Ermeni eğitim ve kültür hayatının gelişimini destekleyecektir. Madde 12. Ermenistan Cumhuriyeti’nin resmi dili Ermenice’dir. Madde 13. Ermenistan Cumhuriyeti’nin bayrağı kırmızı, mavi ve turuncu renkli üç eşit ve yatay çubuktan oluşan bir bayraktır. Ermenistan Cumhuriyeti Devlet Arması’nın orta kısmında, Nuh’un Gemisi’nin bulunduğu Ağrı Dağı ve Ermenistan tarihinin dört krallık hanedanı resmedilmektedir. Arma, alt kısmında bir kılıç, ağaç dalı, demet, zincir ve kurdelenin bulunduğu bir aslan ve kartal ile desteklenmektedir. Ermenistan Cumhuriyeti’nin ulusal marşı “Anavatanımız (Our Fatherland)”dır. Ermenistan Cumhuriyeti’nin başkenti Erivan’dır. Bölüm 2. Temel Beşeri ve Medeni Hak ve Özgürlükler Madde 14. Ermenistan Cumhuriyeti vatandaşlığının elde edilmesine ve sonlandırılmasına ilişkin bürokratik işlemler kanunlarla belirlidir. Ermeni kökenli şahıslar, Ermenistan Cumhuriyeti vatandaşlığını daha basitleştirilmiş bürokratik işlemlerle elde ederler. Bir Ermenistan Cumhuriyeti vatandaşı, aynı anda başka bir devletin vatandaşı olamaz. Madde 15. Vatandaşlar ulusal köken, ırk, cinsiyet, dil, inanç, siyasi ve diğer inanış, sosyal köken, servet ve diğer statülerine bakılmaksızın bütün hak ve özgürlüklere sahiptirler ve anayasa ve kanunlar tarafından belirlenmiş ödevlerle yükümlüdürler. Madde 16. Herkes kanunlar önünde eşittir ve ayrım yapılmaksızın kanunlar tarafından eşit şekilde korunur. Madde 17. Herkes yaşama hakkına sahiptir. Ancak bu hak, olağanüstü bir ceza olarak, failini ölüm cezasına çarptıran suçlar için kanunla verilen ölüm cezaları ile kaldırılabilir. Madde 18. Herkes özgürlük ve şahsının güvenliği hakkına sahiptir. Hiç kimse, kanunlarda öngörülmediği takdirde tutuklanamaz ve üzerinin aranmasına tabi tutulamaz. Herhangi bir şahıs, sadece mahkeme kararı ve yasal olarak tanımlanmış mevzuatlara uygun olarak alıkonulabilir. Madde 19. Hiç kimse eziyet verici ve onur kırıcı bir ceza, muamele ve işkenceye tabi tutulamaz. Hiç kimse kendi rızası olmadan tıbbi ve bilimsel bir deneyde kullanılamaz. Madde 20. Herkes kendisinin ve ailesinin özel yaşamını hukuka aykırı müdahalelere karşı koruma ve onur ve şerefine yönelik saldırılara karşı kendini savunma hakkına sahiptir. Herhangi bir şahsın veya ailenin özel yaşamına ilişkin bilgilerin kanunsuz yollardan toplanması, muhafaza edilmesi, kullanılması ve yayılması yasaktır. Herkes yazışmalarının, telefon görüşmelerinin, posta, telefon ve diğer haberleşme şekilleriyle yaptığı irtibatlarının gizli tutulması hakkına sahiptir. Madde 21. Herkes ikametgahının dokunulmazlığı hakkına sahiptir. Yasal düzenlemelerin izin verdikleri dışında, bir şahsın ikametgahına şahsın rızası olmadan girmek yasaktır. Bir ikametgah, sadece mahkemenin yasalara uygun olarak verdiği emir ile aranabilir. Madde 22. Her vatandaş Cumhuriyet toprakları genelinde hareket ve ikamet etme hakkına sahiptir. Herkes Cumhuriyet topraklarını terketme hakkına sahiptir. Her vatandaş Cumhuriyet topraklarına geri dönme hakkına sahiptir. Madde 23. Herkes din, vicdan ve düşünce özgürlüğü hakkına sahiptir. Şahısların din ve inançlarını yaşama özgürlüğü, Anayasa’nın 25. Maddesi’nde belirtilen hususlara dayalı olarak yasa ile sınırlandırılabilir. Madde 24. Herkes düşüncesini açıklama hakkına sahiptir. Hiç kimse sözünü geri almaya veya değiştirmeye zorlanamaz. Madde 25. Herkes diğer bireylerle beraber örgütler ve ticari birlikler kurma ve ticari birliklere katılma hakkına sahiptir. Her vatandaş, diğer vatandaşlarla birlikte siyasi partiler kurma ve siyasi partilere katılma hakkına sahiptir. Bu haklar, silahlı kuvvetler ve kanunları uygulayan kurumların mensupları için sınırlandırılabilir. Hiç kimse bir siyasi parti veya birliğe katılmaya zorlanamaz. Madde 26. Vatandaşlar, barışçıl ve silahsız miting, toplantı, gösteri ve törenlere katılma hakkına sahiptir. Madde 27. On sekiz yaşına ermiş Ermenistan Cumhuriyeti vatandaşları, devlet yönetimine doğrudan veya özgürce seçilmiş temsilcileri aracılığıyla katılma hakkına sahiptir. Mahkeme kararınca hukuken ehliyetsiz bulunan ve bir suçtan mahkum olanlar oy kullanamaz ve seçilemezler. Madde 28. Herkes özel mülkiyet ve miras hakkına sahiptir. Yabancı ülke vatandaşları, kanunlarda belirtilmiş durumların dışında, araziye malik olamazlar. Mülk sahibi, sadece mahkemenin kanunlarda belirtilen şekillerde verdiği karar ile mülkünü kullanmaktan mahrum edilebilir. Özel mülk, gerekli hukuki süreç sonrasında oluşan özel durumlarda ve eşdeğer bir tazminatın ödenmesi ile toplumun ve devletin ihtiyaçları için kullanılabilir. Madde 29. Her vatandaş çalışma durumunu belirleme konusunda özgürdür. Herkes, devlet tarafından belirlenmiş asgari ücretten düşük olmamak üzere ve işin sağlık ve güvenlik konusundaki gereklilikleri sağlaması şartıyla birlikte, adil bir ücret kazanma hakkına sahiptir. Vatandaşlar ekonomik, sosyal ve iş ile ilgili çıkarlarını savunma hakkına sahiptir. Bu hakkın uygulanması konusundaki sınırlamalar kanunlarla belirlenir. Madde 30. Herkesin izin hakkı vardır. Maksimum iş süresi, izin günleri ve minimum ücretli izin süresi kanunlarla belirlenir. Madde 31. Her vatandaş, kendisinin ve ailesinin yeterli seviyede yaşam koşullarında yaşaması ve barınması hakkına sahiptir. Bu hakların uygulanması konusundaki gerekli gelir, devlet tarafından sağlanacaktır. Madde 32. Aile, toplumun doğal ve temel birimidir. Aile, annelik ve çocukluk hali toplumun ve devletin gözetimi ve koruması altındadır. Erkekler ve kadınlar, evlenme aşaması, evlilik süresi ve boşanma dönemlerinde eşit haklara sahiptirler. Madde 33. Her vatandaş yaşlılık, sakatlık, gelirden yoksunluk, işsizlik veya kanunlarda belirtilen diğer sebepler halinde sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Madde 34. Herkes tıbbi koruma hakkına sahiptir. Tıbbi bakımın ve sağlık hizmetlerinin verilmesi koşulları kanunlarla belirlenir. Madde 35. Her vatandaş eğitim-öğretim hakkına sahiptir. Eğitim, devletin ortaöğretim kurumlarında ücretsizdir. Her vatandaş yüksek veya diğer uzmanlaşmış eğitimi, eğitim kurumlarında ücretsiz ve rekabetçi şekilde alabilir. Madde 36. Herkes edebi, sanatsal, bilimsel ve teknik eser ya da buluş üretme, bilimsel gelişme konularından kazanç elde etme ve toplumun kültürel hayatına katılma hakkına sahiptir. Entelektüel sermaye yasalarla koruma altındadır. Madde 37. Azınlıklara mensup vatandaşlar, geleneklerini koruma ve kültür ve dillerini geliştirme hakkına sahiptir. Madde 38. Herkes kanunlar doğrultusunda hak ve özgürlüklerini savunma hakkına sahiptir. Herkes Anayasa ve kanunlarla varilen haklarını mahkemelerde koruma hakkına sahiptir. Madde 39. Herkes ihlal edilen haklarının, kanunların eşit koruma koşulları altındaki açık oturumlarda ve bağımsz ve tarafsız mahkemelerde iadesini ve şahsiyetinin herhangi bir suçtan temizlenmesini isteme hakkına sahiptir. Medyanın ve kamu temsilcilerinin adli duruşmalarda bulunması, kamusal ahlakın, sosyal düzenin, ulusal güvenliğin, siyasi partilerin güvenliğinin ve adaletin menfaatlerinin korunması amaçlarıyla, yasalarla tamamen veya kısmen yasaklanabilir. Madde 40. Herkes yasal yardım alma hakkına sahiptir. Yasal danışmanlık, yasalarda belirtilen durumlarda ücretsiz olarak sağlanabilir. Herkes tutuklandığı, alıkonulduğu veya itham edildiği andan itibaren yasal komisyona başvurma hakkına sahiptir. Her mahkum, mahkumiyet kararının belirlenen usüllerde bir üst mahkeme tarafından tekrar görüşülmesini isteyebilir. Her mahkum, herhangi bir ceza için affını veya cezanın hafifletilmesini talep edebilir. Haksız yere zarar görmüş şahıslara verilecek tazminat, kanunlarda öngörülen usullerle belirlenir. Madde 41. Bir şahıs, mahkemece suçluluğu ispatlanana ve mahkeme kararı verilinceye kadar suçsuzdur. Sanığın, suçsuzluğunu ispat etme mecburiyeti yoktur. Kuşkunun ötesine geçemeyen ve ispatlanamayan durumlar sanık lehine sonuçlandırılır. Madde 42. Bir şahıs, kendisine, eşine veya yakın akrabalarına karşı tanıklık etmeye zorlanamaz. Yasal olmayan yollardan elde edilen bilgiler delil olarak kullanılamaz. Sorumluluğu sınırlandıran veya arttıran kanunlar geçmişe dönük olarak etki etmezler. Madde 43. Anayasada açıklanan hak ve özgürlükler, kapsamlı (ayrıntılı) değildir ve evrensel olarak kabul edilmiş insan hak ve özgürlüklerinden ayrı yorumlanamaz. Madde 44. Anayasa’nın 23, 24, 25, 26 ve 27’inci maddelerinde düzenlenen beşeri ve medeni haklar, ulusal ve kamusal güvenliğin, kamusal düzenin, kamu sağlığı ve ahlakının ve diğer şahısların hak, özgürlük, onur ve haysiyetlerinin korunması amacıyla, gerekli görüldüğü takdirde yasayla sınırlandırılabilir. Madde 45. Anayasa’nın 17, 20, 39, 41, 42 ve 43’üncü maddeleri hariç olmak üzere, bazı beşeri ve medeni haklar, Anayasa’nın 55. maddesinin 4. paragrafında tanımlanan durumlar altında veya sıkıyönetim halinde geçici hale getirilebilir. Madde 46. Herkes vergi, resim ve diğer zorunlu ödemelerini kanunlarla belirlenmiş miktarlarda ve usullerde ödemekle yükümlüdür. Madde 47. Her vatandaş, kanunlarla belirlenen usullerde Ermenistan Cumhuriyeti’nin savunmasına katılmakla yükümlüdür. Madde 48. Herkes Anayasa’yı ve kanunları onaylarken, diğerlerinin hak, özgürlük ve itibarlarına saygı duymak zorundadır. Haklar ve özgürlükler ulusal, ırkçı veya dini düşmanlıkları kışkırtmak veya şiddet ve savaşı teşvik etmek amacıyla anayasal düzeni yıkıcı şiddet hareketleri oluşturacak şekilde kullanılamaz. ....... Not: Yukardaki metinler Biliman tarafından Ermenistan Anayasası üzerinde yapılan kısıtlı bir çalışmadır." Alinti: -http://www.biliman.com/bi/yasa/46-ermenistan-anayasasi.html- Umarim simdi sizde o bahsettiginiz istekleri iceren Ermenistan anayasasini ve o paragraflari gösterirsiniz.
  4. Cok ilginc gercekten, sirayla belirli istekleri dizecegim ve belge istendiginde de internet var arastirin ve birde söylediklerimi dünya biliyor sizin bilmemeniz cok ilginc diyecegim. Yani bundan sonra herkes ir seyler söyleyebilir ve iddaa edebilir sonrada dünya biliyr der ve internetten ararsin denilir ve böylece söylediklerimin tümü dogru olmus olur. Sizden ricam lütfen siralamis oldugunuz Ermenistan'in isteklerini okuyabilecegim internet adresini vermeniz. Okudugunuzdan emin oldugum icin siz nerede oldugunu rahatca söyleyebilirsiniz. Amacimiz dogrulari herkese göstermek ise, istenilen belgenin adresini vermemek herhalde cok dogru bir durum olamaz.
  5. Tabiiki yeterli, ama neden bu belgeyi burada yayinlamiyorsunuz? Eminimki siz Ermenistan'in bagimsizlik bildirisini ve anayasasini herhangi bir sekilde okudunuz, ya okuyacagimiz yeri bize söyleyin vaya burada yayinlayin.
  6. Ne pahasina olursa olsun Ermenistan ile iyi iliskilere girilsin diyeni gösterin lütfen. Bahsettiginiz Ermenistan devletinin iyi iliskiler istegini lütfen belgelerseniz memnun oluruz. Her habere inanirsak kötü emelli sahislarin ekmegine yag sürmüs oluruz. Umarim belgeniz bardir.
  7. Bu anlattiklarinizin yani tüm kurulus kongreleri ve toplantilarinin MIT'in etkinliginde yapilmadigini neye göre belgeliyorsunuz acaba? Ben size belge olarak iki tane sahis ismi vereyim, birinci isim isci partisi genel baskani ve su an Ergenekon sanigi olarak cezaevinde tutuklu bulunan sözde en büyük Atatürkcü ve ulusalci birisi Dogu Perincek ve ikinci isim ise gene Ergenekon saniklarindan ama disaridan yargilanan, bir dönemler APO'nun en iyi akil hocaligini yapan ve ondan en büyük baskan diye bayseden, günümüzde en büyük Atatürkcü, Türkcü ve ulusalci gecinen sayin Yalcin Kücük. Her iki sahis PKK'nin kurulmasinda MIT'in rolünü cok güzel bir sekilde acikliyorlar. Aciklamalarnda sadece gecmise yönelik MIT'in kurulus desteginden degil sonraki ve günümüzdeki desteginden bile baysediyorlar. Diger taraftan PKK'ya sizdirilan bir cok gizli operasyonlarin yerini ve zamanini kim bildiriyor dersiniz? PKK bir cok dönemde askeri alanlari gizli bilgiler olmadan saldiramayacagi ortada olmasina ragmen basarili sekilde saldiriyorlar ve bir cok askerimizi sehit ediyorlar, kimin bilgisi isiginda acaba? Bildiginiz gibi bu her iki sahis PKK'nin en büyük akil hocaligini ve yol gösterciligini yapiyorlardi. Onlar bilmesinde bizmi bilelim.
  8. Sn Yakisikli, egerki siz devamli dostluk aramak yerine düsmanlik ve kavga ariyorsaniz tabiiki gercek disi ve alakasiz iddaalarla insanlari etkilemeye calisacaksiniz. Ben konuya sadece Ermenistan veya Azerbeycan olarak bakmiyorum. Türkiye tüm komsulariyla iyi gecinmeli ve kardesce yasamali. Yok efendim komsunun birisi diger komsu ile savas halinde, hele hele bu komsunun birisi Ermenistan digeride Azerbeycan oldugu zaman akan sular duruyor, olmasi bizim her iki komsumuzla iyi olmamizi engellememeli. Biz , komsular arasindaki husümeti cözebilmek icin taraf olarak degil bilhassa iyi komsuluk yaparak savas ve isgal halin bitmesinde, büyük yardimci oluruz. Malesef bazilarimiz Ermenistan lafini duyduklari zaman ne kadarda onlara karsi bir düsmanlik duygumuz yokt deseler aslinda tüm aciklamalariyla ve tutumlariyla düsman olarak gördüklerini bilmeyen yok. Baksaniza iki ülke arasindaki diplomatik yumusamayi bile nelere baglamislar, yok efendim Türkiye resmen cumhurbaskani araciligiyla soykirimi icin özür dilemis. Diger taraftan söylediginiz gibi Rusya ermenistan-Azerbeycan savasinda büyük rol oynamistir ve isgalin en büyük destekcilerinden olmasina ragmen ne Azerbeycan icin ne de Türkiye icin Rusya ile sinir kapilarini kapatmak söz konusu bile degil. Bir de üstüne üstelik Rusya ile her türlü ortak ticari iliskiler yapiyorlar. Nerede kaldi turarliligimiz? Rusya ile iliskileri kesmek ne Türkiye'nin ne de Azerbeycan'in isine gelmiyor, ekonomik acidan olsun askeri acidan olsun islerine gelmiyor, ama büyük abiye bagiramadiklari icin onun korumasindaki kücüge karsi beylik yapmaya calisiyoruz. Demekki herkes gücünün yettigine kabadayilik yapiyor. Ve artik sms ile yapilan yarismalarin sonucundan bile devleti sorumlu tutuyorsak ya bilincsizlikten yada art niyetten yapiyoruz derim.
  9. Yayinladiginiz resimler ve dayak yiyen esnafin aciklamalari aslinda ülkemizdeki polilerin degilde onlarin arkasindaki kuvvetin ne durumda oldugunu cok acik bir sekilde gösteriyor. Kim ne derse desin amirinden ve makamindan korunacagini bilmeden hic bir polis bu tür davranislarda bulunmaz. Söylemek istedigim, bazilarimizin göz boyamasi yaptigi gibi, polislerin tutumu malesef bireysel olaylar degil bilhassa sisitemden kaynaklanan bir durum. Polisler öyle egitiliyorlar ve arkalarinda onlari her tür hukuk disi eylemlerinde koruyanlari var, amirleri ve calistiklari kurum.
  10. Tabiiki igneyi önce kendimize batirmayacagiz, cünki batirirsak olayi anlayip cözüm üretmek zorunda kalacagiz. Neden cözüm üretelimki, isin kolayi varken, PKK'nin dogusundaki kendi etkenligimizi inkar ederiz, atariz dis mihraklarin üzerine sucu olur biter. ******
  11. Tabiiki bende kimseyi bir cevaba zorlayamam. baskalarni cevap vermemekten dolayi suclarken, kendimiz ise kacistirma cevaplarla isi gecistirmeye calisiyoruz. *********
  12. Sayin Diyarbakirli köylerin isimlerinin degistirlimesi tamamen asimilasyon politikasinin bir ürünüdür. politika arkadasin söyledigi gibi her ülkede bu tip degisiklikler yok, sadece asimile politikasi uygulayan ülkelerde var. Bakin mesela Bulgaristan bile bir dönem asimilasyon politikasinin ürünü olarak orada yasayan Türk'lerin isimlerini degistirdi ve bizler buna eminimki politika arkadas ve onun gibi düsünenlerde hakli olarak karsi geldik, cünki yapilan bir asimilasyondu. Ülkemiz de de yapilan aynisi, mesela aynen Bulgaristan'in yaptigi gibi gecmiste Kürt isimleri yasaklanmis ve sadece Türk isimleri alinmasina müsade edilmis ve aynen devam ediyor günümüzde. Nedense Bulgaristan yaparken bu haksizligi hepimiz karsi geliyoruz, ama Türkiye yaptigi zaman normal oluyor ve birde örnek olarak her ülke yapiyor diye kendi kendimizi hakli cikartmaya calisiyoruz. Ne kadar celiskiyiz demi? Ben bu celiskilerimizi malesef cok alanda yasiyorum ve bazen gercekten kendi kendime soruyorum, biz neden celiskilerle dolu bir toplumuz diye.
  13. Anlayana demekle malesef sorun cözülmüyor. Ben size cok acik ve net bir sekilde sizin AB hakkindaki görüsünüzü sormusum, yani AB'ye karsimisiniz ve öyleyse sebebi ne, yok efendim AB'ye girmeyi destekliyorsunuzda yapilan eksiklikler ne gibi görüsünüzü almak istemisiz ve diger bir kac tane sorumuz daha var o yorumda ama sorulari cevaplayacagimiz yerde alakasiz alintilarla oyalanip duruyoruz. Acik ve net sorularima verilen yuvarlak söylemler ve sorularimla alakasiz alintilar. Herhalde sorulara cevap vermeye niyetimiz yok gibi.
  14. Bu baslik altindaki tüm yorumlarinizi okumama ragmen size sormus oldugum sorularin hicbirisinin cevabi yok. Bundan önceki yorumuma cevabiniz varsa veririsiniz, ama geriye dönük yorumlarimda var diyerek olmayan bir seyi bize aratmaniza gerek yok. Ben aradim ama bulamadim. Cevabiniz yoksa acikca söyleyebilirsiniz ve konu orada kapanir. Ben sorularima cevap verirsenizde memnun olurum vermesenizde. O sizin bileceginiz bir durum.
  15. Özgür olabilir ama bir hatadir. ve devlet yetkilileri hatalarini yavas yavas anladiklari icin su an Kürtce isimlerin geri verilmesi konusunda beyan bile yapiyorlar.
  16. Bu sorunuzun muhatabi dogal olarak MIT. PKK'nin kurulusunda MIT'IN parmagi oldugunu neden saklaniyor acaba????
  17. TÜM ANNELERIN GECMIS ANNELER GÜNÜNÜ CANDAN KUTLARIM!!!
  18. Sn politika konu basligi Koruculukla ilgili oldugu icin Sedat Bucak'tan bahsettik. Olayi carpitmamaiza hic gerek yok. Ben asla Ahmet Türk'ü ne savunmusumdur nede demokrasi kahramani göstermisimdir, varsa benim sizin iddanizi dogrulayan bir yorumum gösterirsiniz. Bu forumda hic bir yorum gizli kalmadigina göre herhalde okudunuzki söylüyorsunuz, o halde alintilarsiniz umarim. Asiretlerden bahsedersek Ahmet Türk ve Sedat Bucaktan baska daha yüzlercesi var ya devletin makamlarinda yada siyasi partilerin icerisinde. Dikkat ederseniz ben digerlerinden de bahsetmedim ve sadece Bucak asiretinden bahsettim, cünki konumuzla ilgili oldugu icin. Konu disinda aciklamalar getirmek sadece kavram kargasaligi yapar. Insanlarida söylemedikleri sözlerden dolayi itham altinda tutmak etik acisindan hic dogru olmayan bir tutumdur.
  19. AB konusunda sizin görüsünüzü de alsak lütfen!! Birde AKP disindaki partiler gecmiste neler yaptilar veya onlarin iktidar döneminde Fransa veya benzeri ülkeler acaba degisik cümlelermi kullaniyorlardi? Gümrük birliginidemi AKP imzaladi? APO'nun asilmasini önleyen kanunudami AKP cikartti dersiniz? Sadece AKP'yi mercek altina almanin kime ne faydasi olur dersiniz?
  20. PKK ve benzeri terör örgütlerinin inandiriciligina asla inanmiyorum ve inanmakta hic dogru olmaz. Dogru olani Kürt halkinin hakli isteklerine sahip cikarak ve cözüm arayarak PKK'in elindeki tüm kozlari yok etmektir. PKK'nin ne istedigi hicte önemli degil. Önemli olan Türkiye'de yasayan Kürt kökenli vatandaslarimizin görüsleri. Onlar zaten asla Türkiye'den kopmak gibi ne bir düsünceleri nede istekleri vardi. Türkiye artik etnik kökenli vatandaslarimiza karsi siyasetini düzeltmeli ve onlari kazanmali.
  21. Arkadaslar, dini bir inanc olarak kabul ediyorsak neden din konusunda konusmasi icin illada dini bilgileri veya enazindan din kitaplari okums olasi gerekliki? Inanc hic bir zaman bilimsel degildir ve herkesin inanci kendisine dogrudur. Digerini yanlis olarak isbatlamaya calismak ta en hatali bir davranistir. Bende ne imamlarla ne papazlarla ne de Allah ile bir iliskim ve onlara inancim var. Buda benim inancim. Bunun dogru oldugunu isbatlayacagim diye bir sartta yok, cünki ben sadece kendi inancim diyorum. Önemli olan kendi inacimi baskasina empoze etmemeye calismam. malesef dine inadiklarini söyleyenlerin büyük bir kismi sadece kendi dogrularini herkese empoze etmeye calisiyorlar ve inaclarini hatta seriat gibi siyasi sistem olarak devlet yönetimine getirmek bile istiyorlar. Din sadece inanc olmaktan cikti ve malesef bir siyasi akim haline geldi.
  22. Sn sardunyam söylediklerinizin coguna katilmakla bereber bu baslik altinda böyle bir yorum yapmanizi dogrusu anlamis degilim. Konu basligi degisik oldugu icin, herkes istedigi konuda yorum yaparsa dogal olarak kavram kargasaligi yasaniyor. Sizin bu yorumunuzu yazacaginiz uygun basliklar var. Dikkat ederseniz zaten sizin yorumunuzdan önce yorumlar artik basliga hitap etmiyor ve istemiyerekte olsa bende bu kavram kargasaligina katkida bulundum. Ama artik buna bir son demenin zamani geldi herhalde. Yanlis anlasilmasin, amacim sadece kavram kargasaligini önlemek ve yorumlari ve tartismalari dogru basliklar altinda yapilmasini arzu etmek.
  23. Basimiza gelecek tehlikeyi görmezlikten gelen devlet birimleri Koruculuk konusunda asiret reisleriyle ülke icin cok tehlikeli bir anlasma yapmislardir. Bu en büyük basiretsizliktir ülke yönetenleri icin. Devleti yönetmek ciddiyet ve sorumluluk ister. Ileride Koruculardan gelecek terörüst tehlikenin sorumlulugunu kim östlenecek acaba? Türkiye'de Korucu denilen sebekeye baska ülkelerde baska isimler veriliyor, ama olan olaylar ve vermis olduklari zarar hemen hemen her ülkede ayni. Koruculara muhtac olan bir devlet hayliyle bölgede asiret düzenine ve onlarin düzenine boyun egmek zorunda, aynen günümüz Türkiye'sinde yasandigi gibi. Töre konusunda PKK'yi suclarken asiretlerin paylarini masaya yatirmiyoruz. Asiretlerden bahsettigimiz zaman Koruculuk akla geldigi icin, susup kaliyoruz. Susurluk'daki kazada arabada bulunan Sedat Bucak'i tanimayan yoktur, kendisi DYP milletvekiliydi ve ayni zamanda asiret reisiydi ve asireti tamamen Korucu. Kendisini hastanede devletin savcisi hastaneyi ablukaya alan Bucak'in Korucularinin izni olmadan ne ziyaret edebiliyordu nede ifadesini alabiliyordu. Tüm Türkiye o dönemler naklen olarak tv lerden izliyordu hastane önündeki ablukayi. Bu tabiiki asiretlerle ortak calismanin bir ürünüdür. Bizler hala kalkmisiz Koruculuk terörö örgütü degol demekle yetiniyoruz. Terör örgütü degil ama yaptiklariyla bir suc örgütü tesgil etmektedir. ******
  24. Hangi iftiradan bahsediyorsunuz? Kücük hakkinda hangi iftirayi yapmisim keske bir gösterebilseniz? Hayal kurmak herkesin hakki derim ve hayallerinizle yasayin derim.
  25. Benim sahsi görüsüm, bölgede terörü bitirmek icin Koruculuk veya baska isim altinda baskabir silahli birime ihtiyac yok. Genelde Koruculuk bölgede asiretler ile devlet arasindaki belirli anlasmalar yani imtiyazlar sonucu yapilmistir. Dolayisiyla Koruculuk bir anlamda bölgedeki baska bir gruba imtiyaz oldugu icin ne terör nede bölgenin en büyük sorunlarindan olan egitimsizlik, asitret ve agalik sistemi, törelerin kutsal olarak görülmesi cözülememektedir. Bu Korucular yarin söz gelimi PKK'dan imtiyaz görseler eminimki aninda saflarini degistirirler ve onlarla vatanperver olarak övünen ve PKK'ya karsi mücadele ediyor diyenler nasil karsilarlar cok merak ediyorum. Türkiye'e ne terörö nede ona karsi mücadele dogru irdelendigi icin hala basimizin belasi olarak hayatimiza girmis. Birilaride hala gercekleri görmek istemeyip Koruculari gercekten sorunsuz olarak, Türkiye devleti ile gercekten sorunu olmayan ve vatanperver, sadik vatanseverler olarak lanse etmeye calisiyor. Burada cok yaniliyoruz. Adim gibi eminimki binlerce Korucu PKK'dan daha fazla kürtcü ve Kürtmilliyetcisi. Onlar asiret reislerinin emrinde sadece ken di günlük cikarlari icin su an devletin yaninda yerlerini aliyorlar ama yarin devlet icin PKK'dan da daha fazla sorun yapacaklari kanisindayim. Asiret reisleri kendi Kürt devletlerini istedikleri zaman Koruculari vatansever gösteren arkadaslari burada görmek isterim. PKK ve Kürt sorunu icin Koruculara ihtiyacimiz yok. Ne demek istedigimi dahada rahat anlayabilmek icin Hizbullah örnegini vermek isterim. Benzeri hatayi israil Filistin'de yapmistir, Hizbullah örgütünü FKÖ'ne karsi kendisi kurmustur ama simdi en büyük bas belasi olmustur Israil'in. Gene ABD Afganistan'da Taliban'i ve El-Kaide'yi Rus isgaline karsi desteklemistir, onlari mücahit ilan ederek insanlara masum göstermistir ve Taliban'in iktidara gelmesine yardimci olmustur. Afganistan'in da sonunun ne oldugunu hepimiz biliyoruz. Dolayisiyla Koruculuk Türkiye icin benzeri bir tehlikedir, görmek istemeyenlere duyrulur!!!!
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.