Zıplanacak içerik

sarıgöl

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

sarıgöl tarafından postalanan herşey

  1. Evvela "NEYİN,NE OLDUĞUNU ÖĞREN" ondan sonra fikir beyan et.
  2. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    NİSA- 3. AYET. Eğer yetim (kız)lar konusunda adaleti yerine getiremeyeceğinizden korkarsanız, bu durumda, (onlarla değil) size helal olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikahlayın. Şayet adaleti sağlayamayacağınızdan korkarsanız, o zaman bir (eş) ya da sağ ellerinizin malik olduğu (cariye) ile (yetinin). Bu, sapmamanıza daha yakındır. 24.Ayet. Meşru şekilde [nikah yoluyla] sahip olduklarınız dışında bütün evli kadınlar . Bu, üzerinize farz olan Allah'ın buyruğudur. Bunların dışında kalan bütün [kadınlar], kendilerine mal varlığınızdan [bir kısmını] vermeniz ve gayrimeşru bir ilişki ile değil de evlilik bağı yoluyla meşru bir şekilde almak kaydıyla size helaldir.Kendileriyle evlenmek istediğiniz kadınlara hak ettikleri mehirlerini verin; ama bu meşru yükümlülük [üzerinde anlaştık]tan sonra [başka] bir şey üzerinde serbestçe anlaşmanızda sizin için bir sakınca yoktur. Şüphesiz Allah her şeyi bilendir, hikmet sahibidir. Not. Birden fazla (azamî dörde kadar) evliliğe izin verilmesine gelince, bu, "Onlara adil bir tarafsızlıkla muamele edemeyeceğinizden korkarsanız, o zaman [sadece] bir tane ile [evlenin]" hükmü ile öylesine sınırlandırılmıştır ki böylesi çok evlilikten yalnızca çok istisnaî durumlarda ve istisnaî şartlar altında söz edilebilir. Eşler arasında "ADALET'Lİ" davranmayı anlamayana zaten konuyu izaha gerek yok.
  3. AHZAB. 45-[sana gelince,] ey Peygamber, unutma ki Biz seni [hakikatin] bir şahidi, bir müjdeci ve bir uyarıcı olarak gönderdik, 46- [herkesi] O'nun izniyle Allah'a çağıran ve ışık saçan bir kandil olarak. 47- [O halde,] müminlere kendilerini Allah'tan büyük bir lütuf beklediğini müjdele; 48- hakikati inkar edenler ve ikiyüzlüler[in değerlerin]e uyma ve onların incitici sözlerine aldırma! (Yalnız) Allah'a güven: hiç kimse Allah kadar güven verici olamaz. 53- SİZ EY imana ermiş olanlar! İzin verilmedikçe Peygamber'in evlerine girmeyin; ve yemek için [davet edildiğiniz zaman erkenden] gidip hazırlanmasını beklemeye kalkışmayın: çağrıldığınızda [en uygun zamanda] girin; yemeği yiyince hemen ayrılın, lafa dalmayın: bu durum Peygamberi üzebilir, ama sizden [gitmenizi istemeye de] çekinebilir: fakat Allah doğru[yu size öğretmek]ten çekinmez. [Peygamber'in eşlerine gelince,] onlardan bir şey isteyeceğiniz vakit perde arkasından isteyin: bu hem sizin kalplerinizin, hem de onlarınkinin temizliğini pekiştirir. Ayrıca sizin Allah'ın Elçisi'ni üzmeniz ve o'nun vefatından sonra eşlerini nikahlamanız caiz değildir: doğrusu bu, Allah nazarında büyük bir günahtır. AÇIKLAMA. Hz. Peygamber'in tebligatına yapılan atıfla bağlantılı olarak o'nun çağdaşları arasındaki eşsiz konumunu vurgulamaktadır; fakat Kur'an'ın tarihî olaylara ve durumlara yaptığı atıflardaki genel üslubuna uygun olarak, burada öngörülen ahlakî prensip de, belli bir zaman ve çevre ile sınırlı değildir. Kur'an, Hz. Peygamber'in Ashâbı'nı o'nun kişiliğine saygı göstermeleri için uyarmak suretiyle bütün müminlere onun her zamanki yüce konumunu hatırlatmaktadır bunun da ötesinde, toplumsal hayat ile ilgili belli davranış kurallarını onlara öğretmektedir: bu kurallar ilk bakışta ne kadar önemsiz görünseler de, gerçek bir kardeşlik duygusu, karşılıklı anlayış ve başkalarının kişiliğine ve mahremiyetine saygı temeline oturması gereken bir toplumda psikolojik bir değer/anlam taşırlar.
  4. "BAZI İNSANLAR KENDİLERİNİ ÖNEMLİ ZANNEDER" zaten Dünyada kalacağı zaman ne kadardırki... Hiç mesabesinde...
  5. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Esas olan "YOKTAN VAR ETMEKTİR" yoksa zaten var olanda "BİLİM" yapabilir insan ve yapıyor. Benimde merak ettiğim acaba bu kopyalanma "TESADÜFENMİ" oluyor veya şöyle yazalım bir şey var (İnsan,neden) ve o neden'den bir şey üretiliyor (Kopyalanma) o zamanda şu sorulur "KAİNAT VE İNSANIN İLK OLUŞUMU NASIL OLMUŞ" yani bir nedeni yokmu esas olan budur yoksa İnsan bir çok şeyi yapacak en sonunda hep bilinç'e gelip toslayacak inananlar açısından sorun yok inanmayanlar düşünsün. Sperm ile yumurta birleştiklerinde oluşan ilk hücre ile beraber, insanın hayatının sonuna kadar her hücresinde şifresini taşıyacağı DNA molekülünün de ilk kopyası oluşmuş olur olur. DNA, hücre çekirdeğinde titizlikle korunan oldukça büyük bir moleküldür ve bu molekül genleri içeren, insan vücudunun bir nevi bilgi bankasıdır. Döllenmiş yumurta dediğimiz ilk hücre, bundan sonra DNA'da kayıtlı program doğrultusunda çoğalır ve bir insana dönüşmek üzere vücuttaki dokuları, organları oluşturmaya başlar. İşte bu kompleks yapılanmanın koordinasyonu, DNA molekülü -karbon, fosfor, azot, hidrojen ve oksijen gibi atomlardan oluşan bir molekül- tarafından sağlanır. DNA'da kayıtlı bulunan bilginin kapasitesi ise bilim adamlarını hayrete düşüren boyutlardadır. İnsanın tek bir DNA molekülünde tam bir milyon ansiklopedi sayfasını veya yaklaşık 1000 kitabı dolduracak miktarda bilgi bulunur. Bir başka deyişle her bir hücrenin çekirdeğinde, insan vücudunun işlevlerini kontrol etmeye yarayan bir milyon sayfalık bir ansiklopedinin içerebileceği miktarda bilgi kodlanmıştır. Bir benzetme yapacak olursak, dünyanın en büyük ansiklopedilerinden birisi olan 23 ciltlik Encyclopedia Britannica'nın bile toplam 25 bin sayfası vardır. Mikroskobik hücrenin içindeki, ondan çok daha küçük bir çekirdekte bulunan bir molekülde, milyonlarca bilgi içeren dünyanın en büyük ansiklopedisinin 40 katı büyüklüğünde bir bilgi deposu saklı durmaktadır. Bu da yaklaşık 1000 ciltlik, dünyada başka eşi, benzeri olmayan dev bir ansiklopedi demektir. "DNA" nasıl oluşmuş acaba "TESADÜF DENİRMİ"...
  6. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Bu yazılanlar; yazanın kişisel düşüncesidir kimseyi kendinden ve şürekalarından başka alakadar etmez üstelik hiç bir bilimsel tarafıda yoktur sebebide "OLABİLİR VEYA OLMAYABİLİR AMA BEN İNANMIYORUM" mantığı zaten baştan tutarsızdır kişi bir şeye muhakkak inanır nasılki inançsızın,"İNANMIYORUM" demesi bir "İNANMADIR" gerisi teferruattır ve tutarsızlıktır. ?Biz göğü 'büyük bir kudretle' bina ettik ve şüphesiz Biz (onu) genişleticiyiz.? (Zariyat Suresi, 47) Yukardaki Ayet Meali 1400 sene evvel nazil olmuş varmı başka bir izahı...
  7. İnsan bir şeye karşı oldumu "NEFSİ" onu bazen gözü kara yaparmış benim nacizane yazdıklarımıda sırf boşa çıkarmak için yazılanlara bakıyorumda gerçekten gülüyorum... LUT gölünün oluşumu 5 Milyon yıl evvel olabilir ( delil,kanıtta vermeden yazmış) o zaman insana sorarlar (mantıken) gölün adı niye "LUT" bu bir. İkincisi Lut kavmine gelen azap zaten nokta atışı kendi yazmış ( bu oluşum Suriye'nin kuzeyinden Afrika'da Mozambik'e uzanır ) eğer lokal bir azap olmadığını insan iddia ediyorsa aynısının benzerini terif ettiği coğrafyada gösterir ve yazar değilmi sonra yanlız bu coğrafi oluşum üzerinde ne olmuş mesela veya benzer vakalar başka yerde olmamışmı değilmi . Fay hattı muhabbeti tam bir "***********" mantık olmuş, olan "OLAY'A" yok şöyle olsa imiş,yok böyle olsa imiş sonra kim,kimi niye uyarsa imiş bir sürü tevil götürmez absürtlük yazdığım gibi sırf ayarı bozulan muhabbeti haydi iyi akşamlar.
  8. Bilal'lerin takımı; Fransa Nicolas Anelka ve Eric Abidal'in ortak özelliği tıpkı Ribery gibi sonradan İslam'la tanışmış olmaları. Bu 3 oyuncu Müslüman olduktan sonra Bilal adını aldı. PSG, Arsenal, Real Madrid, M.City ve Fenerbahçe formalarını giyen Anelka, şimdi Premier Lig takımlarından Bolton için ter döküyor. Bu sezon attığı 7 golle gol krallığında iddialı konumda olan Anelka, M.United ve Arsenal'in transfer listesinde bulunuyor. 1979 Lyon doğumlu Eric Abidal, Müslümanlarla aynı mahallede büyümesinden dolayı daha küçük yaşta Müslümanların yaşantısından etkilenmiş bir isim. 15 milyon Euro karşılığında Lyon'dan Barcelona'ya transfer olan Abidal, Müslüman olarak Bilal ismini aldı. Eşinin Cezayirli Müslüman bir bayan olmasının İslam'ı seçmesinde etkili olmadığını, asıl nedenin Müslümanların yaşantısının üzerinde bıraktığı etki olduğunu söyledi. Samir Nasri, Karim Benzama ve Hatem Ben Arfa'nın ortak özellikleri tıpkı Zidane gibi göçmen çocukları olmaları. Nasri ve Benzama Cezayir, Ben Afra ise Fas asıllı. Topa hakimiyeti, öldürücü pasları, hızı ve orta sahanın her bölgesinde oynama özelliğine sahip Samir Nasri için 'Yeni Zidane' benzetmesi yapılıyor. Lyon formasını giyen Karim Benzama ise ligde attığı 11 golle krallıkta ilk sırada bulunuyor. Benzama, ilk milli maçında golle tanıştı. Hatem Ben Arfa, Benzama ile birlikte Lyon forması giyiyor. Sol açık oynayan Arfa, milli takımda Fas yerine Fransa'yı tercih etti. Arsenal formasını giyen Lassana Diarra, Mali asıllı bir oyuncu. Real Madrid formasını giyen ağabeyi Muhammed Diarra, ülkesini tercih ederken, küçük kardeş Lassana Diarra'nın milli takım tercihi doğduğu ülke Fransa oldu. İslam enternasyonaldir "SINIR" tanımaz. Evliliği sınırsız olarak tanımlama ancak "DİNİ" bilgileri zayıf olanlarca veyahut polemik yapanlar tarafından yazılır.
  9. اَلدِّينُ النَّصِيحَةُ قُلْنَا: لِمَنْ )يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟( قَالَ: لِلَّهِ وَلِكِتَابِهِ وَلِرَسُولِهِ وَلأئِمَّةِ الْمُسْلِمِينَ وَعَامَّتِهِمْ Okusun ve açıklasın.
  10. fatır Suresi. 42-Olanca güçleriyle Allah'a yemin etmişlerdi ki, kendilerine uyarıcı bir peygamber gelirse, mutlaka ilerideki ümmetlerin herhagi birinden daha doğru yolda olacaklardı. Fakat kendilerine uyarıcı bir peygamber geldiği zaman bu, onların sırf ürküntülerini artırdı. 43-Bu da) yeryüzünde bir kibirlenme ve bir suikast düzenidir. Halbuki fena düzen ancak sahibinin başına geçer. O halde öncekilerin kanunundan başka ne gözetiyorlar? Sen Allah'ın sünnetinde asla bir değişme bulamazsın. Sen Allah'ın sünnetinde asla bir başkalaşma da bulamazsın. 44-Yeryüzünde gezip bir bakmadılar mı, kendilerinden öncekilerin sonu nasıl olmuş? Halbuki onlar, bunlardan daha kuvvetliydiler. Ne göklerde ve ne de yerde hiçbir şey Allah'ı aciz bırakamaz. Çünkü o her şeyi bilendir, her şeye kâdir olandır. 45-Bununla beraber Allah, insanları kazandıkları (günahlar) yüzünden hemen yakalayıverseydi, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı. Fakat onları belli bir süreye kadar erteliyor. Nihayet ecelleri gelince gereğini yapar.Şüphe yok ki Allah, kullarını görmektedir. Bilindiği gibi kükürt volkanik patlamalarla ortaya çıkan bir elementtir. Nitekim Kuran'da bildirilen helak şekli deprem ve volkanik patlamalar olduğuna dair apaçık deliller taşımaktadır. Alman arkeolog Werner Keller bu bölge hakkında şöyle demektedir: Bu bölgede bir gün kendini göstermiş olan çok büyük bir çökmede patlamalar, yıldırımlar, yangınlar ve doğal gazlarla birlikte korkunç bir deprem olmuş ve Siddim Vadisi ile birlikte Lut kavminin şehirleri yerin derinliklerine gömülmüşlerdi... Bu deprem sırasında, yerkabuğunun çatlayıp çöküşü, kabuğun altında uyuyan volkanlara serbest yol vermiştir. Şeria'nın yukarı vadisinde bugün de sönmüş kraterlere rastlanmakta olup buralarda kireç katmanları üzerinde geniş lav kütleleri ve bazalt katmanları yer almıştır. İşte bu lav ve bazalt katmanları, zamanında burada volkanik bir patlamanın ve depremin olduğunu gösteren en büyük kanıtlardır. Zaten Lut Gölü ya da öteki adıyla Ölü Deniz, aktif bir sismik bölgenin, yani bir deprem kuşağının tam üstünde yer almaktadır: Ölü Deniz'in tabanı Rift Vadisi denilen tektonik kökenli bir çöküntü içinde yer alır. Bu vadi kuzeyde Taberiye Gölü'nden, güneyde Arabah Vadisi'nin ortasına kadar 300 km'lik bir uzantıda yer alır. Lut kavminin uğradığı felaketin teknik yönü, jeologların araştırmalarından anlaşılmaktadır. Buna göre, Lut kavmini yok eden deprem, oldukça uzun bir yerkabuğu çatlağı (fay hattı)nın sonucunda oluşmuştur: Şeria Nehri'nin yatağını oluşturan 190 kilometrelik mesafe boyunca Şeria Nehri toplam 180 metrelik bir düşüş yapar. Bu durum ve Lut Gölü'nün deniz seviyesinden 400 metre alçak olması, burada bir zamanlar büyük bir jeolojik olayın meydana geldiğini gösteren önemli delillerdendir. Şeria Nehri ile Lut Gölü'nün bu ilginç yapısı da, yerkürenin bu bölgesinden geçen bir yarık ya da çatlağın ancak bir parçasından ibarettir. Bu çatlak Toroslar'ın eteklerinden başlayıp güneye doğru Lut Gölü'nün güney kıyılarından ve Arap Çölü üzerinden Akabe Körfezi'ne uzayıp oradan da Kızıldeniz'i geçerek Afrika'da son bulmaktadır. Bu uzun çöküntünün uzayıp gittiği yerlerde kuvvetli yanardağ hareketlerinin olduğu anlaşılmaktadır. Öyle ki, İsrail'deki Celile Dağları'nda, Ürdün'ün yüksek yayla kısımlarında, Akabe Körfezi ve diğer yakın yerlerde siyah bazalt ve lavlar bulunmaktadır. Tüm bu kalıntılar ve coğrafi özellikler, Lut Gölü'nde büyük bir jeolojik olayın yaşandığını göstermektedir. Aslında "ister ye istemezsen yeme" ama kurulan ifade bir kere "çirkin". İnkarcıların çoğunun "MÜSLÜMAN" olduğu geri kalanlarında akibetinin ne olduğu belli. Sonra gökten taş yağsa,fırtınalar olsa Bizim "İNKARCILAR" aynı nakaratı sıralardılar sebebide malum görmeden inanmazlar bekliyoruz hep beraber. Kitapta İsrailoğullarına şu hükmü verdik: "Muhakkak siz yer(yüzün) de iki defa bozgunculuk çıkaracaksınız ve muhakkak büyük bir kibirleniş-yükselişle kibirlenecek-yükseleceksiniz. Nitekim o ikiden ilk-vaid geldiği zaman, oldukça zorlu olan kullarımızı üzerinize gönderdik de (sizi) evlerin aralarına kadar girip araştırdılar. Bu yerine getirilmesi gereken bir sözdü. Sonra onlara karşı size tekrar 'güç ve kuvvet verdik', size mallar ve çocuklarla yardım ettik ve topluluk olarak da sizi sayıca çok kıldık... Sonunda vaad geldiği zaman, (yine öyle kullar göndeririz ki) yüzlerinizi 'kötü duruma soksunlar', birincisinde ona girdikleri gibi mescid (Kudüs)e girsinler ve ele geçirdiklerini 'darmadağın edip mahvetsinler. (İsra Suresi, 4-7) Yukarıdaki Ayet'tende anlaşılacağı üzere "ALLAH" dilediği zaman ister kafir ,istersede mümin kulları ilede (kişi istesede istemesede kuldur aksini kimse ispat edemez) inançsızlara cezasını verir bu itibarla peygamberler savaşta etmiştir "ALLAH" azapta göndermiştir ister ye, ister yeme durum değişmez. ENFAL-33. Oysa sen içlerinde bulunduğun sürece, Allah onları azaplandıracak değildir. Ve onlar, bağışlanma dilemektelerken de, Allah onları azaplandıracak değildir. AÇIKLAMA. Halbuki, ey Muhammed, sen onların içinde iken Allah onlara azab edecek değildi. Sen onlar için rahmetin kendisiydin, senin bulunduğun yere azab indirmek imkân ve ihtimal dahilinde değildi. Ayrıca onlar tevbe ve istiğfar ederlerken veya edeceklerken de Allah onlara azab vermezdi. Yani Sen içlerinden çıksan bile onlar tevbekâr olup istiğfar ettikleri takdirde veya içlerinde istiğfar edip imana gelenler veya gelecekler varken de onlara öyle köklerini kazıyacak bir azab erişmezdi. Nitekim hiçbir kavim, peygamberleri içlerinden alınmadan toplu azaba uğratılmamıştır. İyiler içinden de kötüler zuhur edip, zulüm yapmaya ve zulümde aşırı gitmeye başladığı zaman, zulüm ve isyanın olumsuz etkisiyle meydana gelecek olan fitnenin zararı iyilere de dokunduğu gibi, kötüler içinde fevkalade iyiler zuhur etmeye başladığı zamanlarda az da olsa o iyilerin yüzü suyu hürmetine o kötülerin hak ettikleri ceza ve azab affa veya tehire uğrar. Kötüler azabı celbettiği gibi iyiler de rahmeti celbeder. Hasılı böyle söyledikleri zaman o kâfirlerin başlarına taş yağdırılmaması veya başka türlü bir elim azab ile cezalandırılmamaları, onların onu hak etmediklerinden dolayı değil, Allah Teâlâ'nın, Resulü'ne ve istiğfarı söz konusu olanlara büyük lütfundan dolayıdır. Çünkü içlerinde peygamber varken veya istiğfar eden veya edecek olanlar bulunuyorken azab etmek, Allah'ın sünnetine uygun değildir. İşin içyüzü bu idi. İNANMAYAN İNANMAZ FAKAT KİŞİ İDDİA ETTİĞİ HER NE İSE BİRAZ "KALİTESİ OLMAK ZORUNDA" YOKSA AYETLERİ TEK,TEK ŞEÇ SONRADA ÇARPIK BİR MANTIK ÜRÜNÜ İLE YORUM YAP SONRADA KARAR VER EVVELA OBJEKTİF OLMAK GEREK VE BİRDE GERÇEK BİR ANALİZ YAPMAK İÇİN "DİN'DEN" HABERDAR OLMAK GEREK YOK BEN İNANMIYORUM VE OLAY BÖYLE DEDİNMİ SALLAMANIN DİK ALASI OLUR İNSAN BİR KERE SAĞLIKLI YORUM YAPMASI İÇİN DİN'İN VERDİĞİ AYETLERİN ÖNÜ,ARKASI,TEFSİRİNİ HADİSLERİ İNCELEMESİ GEREKİR NEYSE İNANANLAR MÜSTERİH OLSUN KERVAN YOLDA.
  11. Yazılan Ayetler "HEPSİ DOĞRUDUR AMENNA VE SADDAKNA" sonra forumda İnsanların okuyupta bilgilenmesi sebebi ilede teşekkür ederiz yanlız bu ayetlerin arkası ve önü var (siyak,sibak) yani daha iyi anlaşılması için malum bazı kişler "DİNİ" bilmedikleri için birde çarpıtma yorum yapmak için güya cımbızla şeçip üzerinede kişisel yorumu eklediklerinde hem insanlar yanılır hemde objektif olmaz bundan dolayı merak edenler ya Meal'e yada tefsir'e bakarlarsa daha bir doğru olur yoksa bilenle,bilmeyen bir olurmu dolayısı ile inananlar için sorun yok inanmayanlar düşünsün. Şu an DÜNYADA en çok ve en HIZLI yayılan "DİN,İSLAM" bu itibarla "CİHAD" ı yanlız savaşa indirgeyip öyle anlamak zannedersem inanmayanlara mahsus dolayısı ile mazurdur. Canlı bombanın her şekli kötüdür bana akıl baliğ olmayan bir canlı bomba gösterbilirmi biri doğrudur anlamı ile yazmıyorum ve siyonist İsrail,ABD, ve bütün emperyalistlere karşı verilen mücadeleye aslında inanmayanların alkış tutması gerekir sebebide arkadaşlar materyalist'tir ya doğal düşmanlarıda ABD ve yandaşları olması gerekir ama konu DİN oldumu inanmayanlar için fark etmez hemen kılık değiştirip saldır ve salla bu itibarla sorun değil İNANANLAR MÜSTERİH OLSUN.
  12. İnanmayanlar “İSLAM” hakkında kendi kriterlerine göre (birde 21. yüzyılda) İnsanlığın geldiği gelişmişlik düzeyine göre eleştiri yapıyorlar (cevaplarıda defaatle verildiği halde) ne kadar şu şudur,bu budur deyip yazılsada inanmayanlar olmaz bak tutarsızlık var (HAŞA) veya ne yazarsan yaz kendi kabullerine göre bildik laf güzarlıklarını sergilerler şimdi benim öğrenmek istediğim olay şu madem inananları ve inandıklarını beğenmiyorsun tenkit ediyorsun sizin kriterleriniz ne “AHLAKİ,BİLİMSEL,SOSYAL” olarak veya “İNSANLIĞA” ne vaat ediyorsunuz,ne verdiniz sanalda “ATMAKLA” olmaz bana enternasyonal bir değer yazın nasılki “İSLAM” ortada ve “DİMDİK AYAKTA” birde emperyalizm’den tutunda siyonizm’me kadarda herkesin saldırdığı bir Dünyada. İnanmayanların mesela Dünya’nın geleceği ile düşünceleri nedir veya oluşumu ile ilgili düşünceleri nedir,inanmayanlar acaba “İNSAN” ın geleceği ile ilgili düşünceleri nedir ,veya oluşumu ile ilgili düşünceleri nedir.İnanmayanlar bu güne kadar İnsanlara “AHLAK” hakkında ne demişlerdir ve düşündükleri nedir. İnanmayanların “DÜNYA” tarihinde bir karşılaştırma yapılırsa inananlar kadar bir faydası olmuşmudur? Varsa nedir “İNSANLIĞA”. Bilimi sanki yanlız kendi tekellerinde “İMİŞ” gibi gösterip kolaycılığa kaçıp soru,sormak kadar basit bir şey olamaz şimdi soruyorum İnanmayanların en büyük “BİLİMSEL” buluşu nedir “DİNİ” hiç bir argüman vermeden “DİN’İN” ileri sürdüklerinden (mesela Kainatın ve İnsanın oluşumu) daha inandırıcı bir şey ileri şürmüşlermidir yada “TESADÜF” masalından başka sığınacak neleri vardır şimdilik bu kadar. Saygılar.
  13. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Aslında aramızdaki fark'ta burada benim sorum'un amacı (GÖRÜNÜR'MÜ VE "madde"mi) idi fakat sorumu anlamayıp sonra bir soru daha soracağımı "ES" geçmiş malum inanmayan birde "HY" amca diye yazıp aklınca gırgır geçmiş yanlız şu kadar yazacağım o örnek verdiğin "HY" sitesininde olan yazılara en azından bir göz atsa idin olay meydana çıkarda (sizin açınızdan) bu itibarla aramızdaki fark meydana çıktığından yazmaya değmez olay bitmiştir.
  14. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Cevap vermeden önce "DELİL'İNİ" göster ******* olmaz.
  15. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Bilinç veya İrade yazmayacağım sebebi ateistler pek kavrayamıyorlar olsun onların sorunu ben yanlız bir tek şey yazıp soracağım "ÇİÇEĞİN KOKUSU; YANİ KOKU NEDİR? MADDE'MİDİR, GÖRÜNÜRMÜ" yanlız bunu izah etsin inanmayanlar ha bilimsel olarak öyle ya siz ve şürekalar görmediklerinize inanmıyorsunuz sonra bir soru daha soracağım.
  16. sarıgöl şurada bir başlık gönderdi: Ateizm
    İnançsızlar dikkat ediyorum (sanal alemde) sorupta alamadıkları hiç bir cevap olmadığı halde (defalarca yazdım) ******** gibi aynı konuları tekrar,tekrar servis etmeleri üstelik "YAŞAMAK ZORUNDA OLMADIKLARI HALDE" sanki bu eleştirel yaklaşımı yapan ****** yaşamın her alanında İnsanlığa müthiş bir gelecek vaat ediyor halbuki bilimsel,sosyal,piskolojik vs vs yani İnsana verebilecekleri hiç bir şey yok iflas durumundalar. İslam bir yaşam biçimidir herkes yaşayamaz hele bir ateist hiç yaşayamaz sebebide kendisi zaten Dünyaya verebileceği hiç bir şey yokken ( ne olduğunu bilmiyoruz yanlız eleştirir ve ******* polemik yapmak için) yaşama dair. Sonra dikkatli gözlerden kaçmadığını bildiğim bir şey daha bu "ATEİST" lerin yaşadıkları toplumu sevmedikleri üstüne,üstlük yaşadıkları topluma sundukları her ne ise "İTHAL" dir bu kopya görüşlerede bazen ******** **** ***** için tenkit getirirler (emperyalizm gibi vs vs) şimdi soruyorum kendi toplumunuza bu güne kadar ne verdiniz beğenmemekten başka siz kimsiniz cürmünüz ne (fikri) yaşamınız ne (ahlaki) buluşunuz ne (bilimsel) evvela sizi bir tanıyalım kendinizi bir tanıtın bakalım ne menem bir şeysiniz ondan sonrada karşılıklı yazışalım bakın "İSLAM APAÇIK ORTADA VE GİTTİKÇEDE YAYILIYOR ÜSTELİK DİMDİK AYAKTA" acaba sizler (ateistler) ne durumdasınız her alanda. Şimdilik bu kadar saygılar.
  17. Akıl da aynadır. Demirden ayna yapan aynacı, onu parlatmak, ayna haline getirmek için ona çok eziyet etmededir de, bu yüzden olacak, ayna bizi istemiyor, bize gelmiyor, hep biz onu elimize alıyor, ona bakıyoruz. 0 bize sunları söylüyor ama, kulaklanmız gaflet pamügu ile tıkalı oldugu için duyamıyoruz: "Ey insanlar, ben sizi sizsiz isterim." Mevlana. Sayın muki. Benim uğraşılarım hayat gailesi ve bir KİTABA tutunarak (İNŞAALLAH) mücade etmek daha ne olsunki Türkiyenin en iyi Devlet üniversitesinde'de evlat okutmak başka bir evladı'da yine ünirversiden izin alıp Askere müracat etmesi ve dolayısı ile sonrada sanalda hasbelkader yazmak şimdilik bu.
  18. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Bu nefisten, heva ve hevesden kurtuldum. Bunların dirisi de bela, ölüsü de bela. Halbuki ben, ister diri olayım, ister ölüp gideyim, yerim, yurdum Allah'ın lütfundan baska bir yer degildir. Mevlana. Saygılar.
  19. Bu kadar şey yaptıktan sonra'ki illaki İnsan ve Kainat hakkındada bir bilgin vardır yani inançsız biri insanın oluşumunu nasıl açıklar ve İnsan "AKLI" nedir baksana yazdıkların bayağı bir yekün tutmuş bayağı bir bilgin ve uğraşın var...
  20. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Rusya Ortodoks Patrikliğinin Kamu Dernekleri ve Dini Örgütleri İlişkiler Komitesi Başkanı ve Rus Federasyonu Temsilciler Meclisi DUMA'da milletvekili olan Başpiskopos Viaçeslav Polosin, 1999 yılında İslam dinini seçmişti. Olay, yüzlerce medya mensubunun önünde olmuş, Ortodoks ve Slav dünyasını derinden sarsmış ve olayı örtmek için Patrikhane bin dereden su getirmişti. Ama Türkiye'de hiç kimsenin haberi yoktu! Komşumuzu aylarca çalkalayan bir haber sümenaltı edilmişti sanki. Bu skandal, ********* bir dezenformasyon örneğidir! Polosin'in, yüzlerce medya mensubu önündeki şok edici "geçiş" sahnesi de şöyle; Başpiskopos Polosin, (ki onlar hala öyle sanıyor) mikrofona eğiliyor. Boğazını temizliyor. Ve sessizlik pâk imanının manifestosu ile bozuluyor: "Kamuoyunda şehadet ederim ki ben kitaplı dinlerin Hazreti İbrahim"den başlamak üzere tüm peygamberlerinin yüce geleneği olan hakiki imanın takipçisi olarak, tek doğru dine şahitlik ettim ve Ortodoks Kilisesi'nin ne papazı ne de müridiyim. Ben bir Müslüman'ım. Eşhedüenlâilaheillallah..." Gerisi teferruat.
  21. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Mesela; "İLKEL ÇORBA VE TESADÜF?"...
  22. Yazdığım iletiye karşı cevabın ne yoksa,yokmu. Ne dersin.
  23. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Efendim, Müjdecim, Kurtaricim, Peygamberim ! Sana uymayan ölçü hayat olsa teperim" N. F. Kisakürek "O NE DERSE DOĞRUDUR"
  24. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Anlatamadın nedenmi; Çünkü tutarlı olamazsınız sebebide her objektif ( ard niyetsiz) kişi evvela incelediği her ne konu olursa olsun incelediği şeyi doğru bir kritiğini yapabilmesi için sağlam kaynaklardan bilgi edinip ondan sonra eleştirisi varsa oda " GAREZKAR" değil yapmasıdır yoksa herkes kendi yoluna.
  25. sarıgöl şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    HADİSİN KISIMLARI; 1-Sahih hadis, 2-Sahih Kitaplar,3-Sahih Hadislerin Kısımlar 4-Hasen hadis 5-Zayıf hadis 6- Müsned hadis 7- Muttasıl hadis 8- Merfû hadis 9- Mevkuf hadis 10 - Maktu' hadis 11 - Mürsel hadis 12- Münkatı' hadis 13 -Mu'dal hadis 14 –Tedlis 15-Şaz hadis 16- Münker hadisin bilinmesi 17- İtibar, Mutâbîat ve Şevahid 18- Sika ravilerin ziyadeleri ve hükmü 19- Ferd hadisler Ferd hadisler iki kısımdır 20-Muallel hadis 21 -Muzdarib hadis 22 - Müdrec hadis (Müdrec hadis üç kısma ayrılır) 23- Mevzu hadis 24 -Maklub hadis 25 - Bir ravinin rivayetinin kabul edilebilmesi için " adl " ve " zabt " sıfatlarını haiz olması gerekir 26 -Hadis dinleme, tahammül ve zabt şekilleri. Evvela öğrenmek gerek,öğrenmeden,bilmeden eleştiri yapmak “SALLAMAKTIR” bu itibarla her devirde olduğu gibi İslam karşıtları olacaktır nede olsa her İnsan aynı değildir bundan dolayı İslam ve onun şanlı Peygamberine ilgi ve alaka artacaktır gerisi teferruattır.

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.