gloria tarafından postalanan herşey
-
CENNETİMDEN BAKARKEN = THE LOVELY BONES
CENNETİMDEN BAKARKEN = THE LOVELY BONES FRAGMANI İÇİN: http://www.dailymotion.com/video/xcw19k_cennetimden-bakarken-the-lovely-bon_shortfilms
-
DOKUZ (9) = NINE (Animasyon)
DOKUZ (9) = NINE FRAGMANI İÇİN: http://www.dailymotion.com/video/xaj2w9_9-nine-trailer-tr_shortfilms
-
AŞK MEKTUPLARI = LETTERS TO JULIET
AŞK MEKTUPLARI = LETTERS TO JULIET FRAGMANI İÇİN: http://www.dailymotion.com/video/xed00a_letters-to-juliet-trailer-pt_shortfilms
-
YAŞAMAYA DEĞER = THE HEDGEHOG
YAŞAMAYA DEĞER THE HEDGEHOG / Le Hérrisson Yönetmen: Mona Achache Senaryo: Mona Achache Senaryo (Kitap): Josiane Balasko Görüntü Yönetmeni: Patrick Blossier Müzik: Gabriel Yared Yapımcı: Anne-Dominique Toussaint Yapım: 2009, Fransa/İtalya, 100 dak. Tür: Dram, Komedi Süre: 100 dk. Oyuncular: Josiane Balasko, Garance Le Guillermic, Togo Igawa, Anne Brochet, Ariane Ascaride, Wladimir Yordanoff, Sarah Lepicard KONUSU Muriel Barbery’nin 'L'Elégance du Hérrison’ adlı kitabından uyarlanmış olan bu filmde, kendi yalnızlığına gömülmüş üç kişinin bir apartmanda kesişen hayatları ele alınmaktadır. Paloma, Renée ve Kakuro… Paloma 11 yaşında bir kız çocuğudur ve kendisini şu cümlelerle tanımlamaktadır; "Benim adım Paloma. Yaşım 11. Paris’te Emmanuel Sokak, 2 numarada lüks bir dairede yaşıyorum. Annem, babam zengin. Ailem zengin. Ablam ve ben de doğuştan zengin sayılırız. Ama buna rağmen, bütün bu şans ve zenginliğe rağmen uzun zamandan beri biliyorum ki benim için son durak bir akvaryum… Yetişkinlerin, bardakların üzerindeki sinekler gibi çiftleştiği bir yer. Kesin olan şu ki; benim yerim akvaryum değil. Çok düşündüm ve kararımı verdim. Okulun son günü geldiğinde 12 yaşıma gireceğim. Haziranın 16’sında… Yani 165 gün sonra kendimi öldüreceğim." Paloma, 12 yaşına girdiği gün kendisini öldürmeyi planlamaktadır çünkü hayatının saçma olduğunu düşünmektedir. Bu saçmalığı kanıtlamak üzere de kendi hayatını ve başkalarının hayatını öleceği tarihe kadar kameraya çekecektir. Renée, aynı apartmanda kapıcı olarak çalışmaktadır . Yalnız yaşamaktadır. Kimse onun hakkında bir şey bilmez ve merak da etmez. Ta ki Kakuro isimli Japon bir adamın apartmana taşındığı zamana kadar… Kakuro’nun apartmana taşınması hem Renée’nin hem de Paloma’nın hayatında beklenmedik değişikliklere yol açacaktır. Her ikisi de karamsar hayatlarına tekrar göz atma şansı bulacaklar ve bütün bunlar Paloma’nın gözünden seyirciye yansıtılacaktır. Paloma is a serious, but deeply bored 11-year old, who has decided to kill herself on her twelfth birthday. Fascinated by art and philosophy, she questions and documents her life and immediate circle, drawing trenchant and often hilarious observations on the world around her. But as her appointment with death approaches, Paloma finally meets some kindred spirits, in her building's grumpy concierge, and an enigmatic, elegant neighbor, both of whom inspire Paloma to question her rather pessimistic outlook on life. FRAGMAN İÇİN: http://www.dailymotion.com/video/xdeq0n_yayamaya-deyer-film-fragmany-hedgeh_shortfilms
-
SHAMRAIN - TO LEAVE
To Leave To leaveI really have to leave nowCan't stay here anymoreNo moreWe've come too farNot another day no moreThere is no returnNo words to explainNo excuses left to makeThere is no one to blameThere is no one else to blame but meI've lost myselfAnd i lost youThings are not wellI know you see it tooNo they're not wellI know you feel it tooThere is no returnNo point of going onAll excuses that we madeThere is no one to blameThere is no one else to blame but me *** Şimdi gitmeliyimArtık burada kalamamKalamamÇok uzağa geldikArtık başka gün değilDönüş yokAçıklanacak kelime yokYapılacak bahane yokSorumlu tutulacak kimse yokBenden başka sorumlu tutulacak kimse yokKendimi kaybettimVe seni kaybettimHiçbir şey iyi değilBiliyorum sende gördünHayır, iyi değillerBiliyorum sende hissettinDönüş yokDevam edecek yer yokYaptığımız bütün mazeretlerSorumlu tutulacak kimse yokBenden başka sorumlu tutulacak kimse yok
-
NAZAN ÖNCEL-HAYAT GÜZELMİŞ
Ne yürüdük sokaklarda yan yana Ne dolaştık avare Aynı yerde uyumadık uyanmadık Hiçbir gün hiçbir kere Olmadı olamadı Hayat güzelmiş-miş Çicek açarmış-mış Dünya dönermiş-miş Kuşlar uçarmış-mış Falan filan Ne güneşe uzandık yan yana Ne yağmurda ıslandık Bir vapura atlayıp sabah Hiç gittik mi bir yere Olmadı olamadı Hayat güzelmiş-miş Güneş doğarmış-mış Gemiler geçermiş-miş Yağmur yağarmış-mış Utanmadan
-
REÇEL
vuuuuuuuuuuuuuuuu
-
TUHAF
Ses soluk yok ondan bugünlerde Ama oralarda bir yerdedir herhalde, bir ara duyarım sesini diye umutlanmıyor değilim...
-
RICHIE KOTZEN-YOU CAN'T SAVE ME
http://www.backstagelivemagazine.com/wp-content/uploads/2009/10/rk1.jpg I sold my soul Just so I could feel paid I broke my heart So I couldn't feel pain I lost my faith 'Coz I can't justify the wait I've got no hope That's only for losers and fakes I'm nothing but user And none abuser You don't wanna know what's on my mind I know I'm just a fool but I'm not foolin', I'm not afraid of make fool out of my self **** your money **** your fame **** my life I'll walk away **** our love **** I'm sorry for anything i've ever done You can’t save me You better keep yourself to someone else Fading, I’m just fallin' into my condition Faded, you better put your time in somethin’ else Save me, but don’t worry about it now Better save your-****-self I lost my mind Just so I could escape I still got time But I know, is too late I still got friends To tell me I'm ok I still alive But I keep on testing fate I'm nothing but user And none abuser You don't wanna know what's on my mind I'm nothing but a fool but I'm not foolin' I'm not afraid of make fool out of my self **** your money **** your fame **** my life I'll walk away **** our love **** I'm sorry for anything i've ever done You can't save me You better keep your self to someone else Faded I'm just fallin' into my condition Failed, you better put you time in something else Save me, but don't worry about it now, you better save your-****-self Try just a little, understand what I'm telling you I'm not what you think Start it off Do the right thing Life got in the way You don't know what to say I'm not asking why You can’t save me You better give yourself to someone else Fading, I’m just fallin’ into my condition Faded, you better put your time in somethin’ else Save me, but don’t worry about it now Better save your ******’ self
-
KİM BİLİR
merhaba hoşgeldin canımım nasılsınnn
-
TUHAF
Ara sıra korkunç bir acı vuruyor içime, tüm hücrelerime kadar şişiyor şişiyor, şişiyor, şişiyor, şişiyor, şişiyor ve patlayacak gibi oluyorum. Sonra arkasından hissizleşiyor sanki her şey. Ve bu şekilde hissizleşebilmek psikopatça bir keyif veriyor bana. Hiçbir şey hissetmiyorum, hiç bir acı hissetmiyorum o an. Kalkıp dövme yaptırasım geliyor ya da kalkıp canıma kıyasım... Tuhaf!!! (ZTB)
-
YAKARIŞ -I-
Siz takip edemediniz sanırım, bahsettiğiniz oluşum oldu, EDP Eşitlik ve Demokrasi Partisi adıyla kuruldu...
-
İYİLEŞMEK
Ben geçeceğine inanmak istiyorum can ı yürekten... Şu vereceğim linkteki şarkının klibini izleyin lütfen... http://www.turkish-media.com/forum/videos/view-561-rabbit-in-your-headlights/ izle bunu...
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"Trafik kazası geçiresin, kötürüm olup piyango bileti satasın inşallah"
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"..kafamda kurulu bir makine vardı ve bu makine, durmadan, ara vermeden düşünceler izlenimler sıralıyordu. Bu makinenin idaresi benim elimde olsaydı, yalnız istediğim şeyleri, istediğim sırada düşünebilseydm neler başarmış olacaktım. Kafamda bir sürü süprüntü düşünce olmasaydı, bazen benim bile beğendiğim düşüncelerle dolu olsaydı beynim...Kaybediyorum; düzensizlik ve duruma hakim olamamak yüzünden kaybediyorum."
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"Onları öfkeme layık bulmuyorum. Öfkem bana ait bir şey. Yakın hissetmediğim birine nasıl gösteririm onu?"
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"İnsanlara, ancak benim yanımda oldukları zaman güveniyordum. Benden ayrılınca beni yargılamaya başlayacaklarını ve tekrar bana döndüklerinde, artık eski sevgilerinin tükenmiş olacağını düşünerek korkuyordum. İnsanlara çok önem veriyordum aslında. Benim için ne düşünecekler diye içim titriyordu. Yatağa yatınca, o gün yapmış olduğum aptallıkların utancı içinde kıvranırken, bütün bu kusurlarımı onların da görmüş olduğunu ve onların da yatağa yattıkları zaman, benim gibi, olayları gözden geçirince benim saçmalamış olduğumu birden göreceklerini ve benden nefret edeceklerini, daha kötüsü, artık bana aldırmayacaklarını düşünüyordum."
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"Dağılın! Kukla oynatmıyoruz burada. Acı çekiyoruz. Kapı kapı dolaşıp dileniyoruz. Son kapıya geldik. İnsaf sahiplerine sesleniyoruz. Ey insaf sahipleri! Ben ve Olric sizleri sarsmaya geldik..."
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
- Geldin mi Olric? - Geldim Efendimiz. - Gene başbaşayız, gene yalnız. - Siz istediniz.
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"Beni bu sıcak ülkenin prensesiyle evlendirdiler; oysa ben sarışınım. Buzlu çöllere alışkınım. Olric, Olric! Bir şeyler yapmak gerek."
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"- Sus Olric düşünüyorum." - Düşünmek ne haddinize efendim. - Descartes düşündükçe var oluyor. - O düşündükçe var olur, siz yok olursunuz Efendimiz."
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
"Bir nefes daha... Olric... Bir nefes... Olric...''
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
''Hiç acımadı Olric. Şimdi ölürüm, niye ateş ediyorlar hala? Yüzümü dağıtmasınlar Olric, dağıtmasınlar. Bu kan, ruhumu da çekiştiriyor dışarı çıkarken. Beni sakın bırakma. Sırtım nasıl da ısındı. Hayat şimdi nasıl da başkalaştı. Bana şimdiden sonra ne derler? Ben kendimi bağışlıyorum Olric. İntikam mı alıyorlar Olric? Neden vuruyorlar beni hala? Gazeteci öldü mü? Pişman olayım mı? Ben çocukken babam bir kere başımı okşamıştı. Olric, ben en çok neyi sevdim? Aklıma gelmiyor. Birazdan bir ışık görecek miyim? Birazdan bir ışık beni içine alabilecek mi? Bitti mi herşey? Cennet bizi böyle görmesin. Cennet var mı, Olric? Yüzüme niye ateş ettiler Olric? Yüz ilahi birşey Olric. Niye ateş ettiler? Bir nefes daha... Olric... Bir nefes... Olric...''
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
- Daha kaç kez ıskalayacağız hayatı Olric? - Oklarımız bitene kadar Efendimiz.... - Bu yol nereye çıkar Olric?... - Hiçbir yere Efendimiz... - Hiçbir yer neresidir Olric?... - Doğru yerdir Efendimiz... - Gidelim mi?... - Vardık Efendimiz... - Sustu mu Olric? - Sustu Efendimiz... - Biz de susalım mı Olric? - Siz bilirsiniz Efendimiz... - Bizi susmasına kabul eder mi Olric? - Eder Efendimiz... - Sevelim mi Olric?... - Sevmek nedir Efendimiz? - Sevmek vazgeçmektir Olric... - Vazgeçtiyseniz sevelim Efendimiz...
-
TUTUNAMAYANLAR -OĞUZ ATAY
Ve ben Olric, Düşmeseydim düşlerimin sırtından Zaten inecektim.