sardunyam tarafından postalanan herşey
-
Başbakan Erdoğan'a Kral Faysal İslam’a hizmet ödülü
Yakışır civanım delikanlıya İsrailli bakana van münüt dedi nede olsa üstelik dini siyasete çok güzel alet ediyor hemde bu yolla zengin oluyor... İslam'a hizmette sınır yok yola devam...
-
ALMANYA’YA GİREMEZSİN..Cem Yılmaz, Yahşi Batı”nın galası için gittiği Almanya’da pasaport kontrolüne takıldı. Yılmaz’ı ülkeye almak istemeyen görevli
y.yılmaz çok haklısın Cem Yılmaz'ı sinemacı olarak çok amatör buluyorum bilmem ne kadar ciro ile film yapması beni alakadar etmiyor bilmem ne kadar izlenmeside önemli değil ama yaptığı filmler çok kötü, alalade espiriler, saçma sapan konular ve izleyiciye hiç bir etki yaratmayan filmler zaten mesaj kaygısı taşımıyor kendiside bence tamamen gişeye yönelik film yapıyor... Levent Kırca çok cesur çok aydın ve gerçekten sosyal kaygı taşıyan programlar yapıyor eskiden beri topluma güldürürken düşündürmeyi hedefliyor ve bunu başarıyor ancak Fox Tv'de ki programı siyasi baskı nedeniyle kaldırıldı... Televizyonun tek malum iktidarı eleştiren komedi programını kaldırdılar işte Türkiye bu kadar demokrat ve ancak bu kadar eleştiriye açık... Karikatür eleştirilerine bile tahammül edemeyen RTE gibi bir başbakanla ancak bu kadar cesur olabilir sanatçılar... Cem Yılmaz'ın Almanya'ya girememesini de esefle kınıyorum Türk sanatçının kendisini kanıtlaması bu kadar mı zor, yabancı sanatçılar Türkiye'ye gelince nasıl karşılayacağımızı bilemiyoruz ne kadar tanındığının önemi bile yok üstelik. Biz neredeyiz onlar nerede?
-
hayatı en iyi ne anlatır?
Insanlarin çogu kaybetmekten korktugu için, sevmekten korkuyor. Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layik görmedigi için. Düsünmekten korkuyor, sorumluluk getirecegi için. Konusmaktan korkuyor, elestirilmekten korktugu için. Duygularini ifade etmekten korkuyor, reddedilmekten korktugu için. Yaslanmaktan korkuyor, gençliginin kiymetini bilmedigi için. Unutulmaktan korkuyor, dünyaya iyi birsey vermedigi için. Ve ölmekten korkuyor aslinda yasamayi bilmedigi için. W.SHAKESPEARE “Makul kişiler kendilerini dünyaya uyarlarlar; makul olmayanlar ise dünyayı kendilerine uyarlamakta ısrar ederler. Bu nedenle tüm ilerlemeler, makul olmayanlar sayesinde gerçekleşir.” G. Bernard Shaw “İnsanoğlu savaşa son vermelidir. Yoksa savaş insanoğluna son verecektir.” John F.Kennedy “Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiçbir şeyi olmayandır.” Schopenhauer “Derinlemesine hasta bir topluma uyum sağlamak bir sağlık ölçütü değildir.” Krishnamurti "Zekanın sınırı vardır, aptallığın sınırı yoktur." Albert Einstein "Akıl yeryüzünden kalksa bile, hiç kimse akılsız olduğuna inanmaz." Sadi “İnsanlar başaklara benzerler, içleri boşken başları havadadır, doldukça eğilirler.” Montaigne "Olgun bir adamı dost edinmek isterseniz eleştirin, basit bir adamı dost edinmek isterseniz methedin." T. Nelson “Köpeğe atılan bir kemik yardımseverlik değildir. Yardımseverlik, en az köpek kadar aç olduğunda etini onunla paylaşmaktır.” Jack London “Dünya kötülük yapanlar nedeniyle değil, seyredip de hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yer.” Albert EİNSTEİN “Ezenlerin elindeki en güçlü silah, ezilenlerin aklıdır.” Steven BIKO Gerçek nedir? Gerçek benim! Michel de Montaigne Bir insanın özgürlüğü, kendine karşı yapılanlara takındığı tavırda gizlidir. Jean Paul Sartre Dünya düşünenler için bir komedi, hissedenler için bir trajedidir. HORACE Karısı güzel olan adam mutlu olur. Güzel olmayan ise filozof. SOKRATES Hayatta işlediğimiz hataların çoğu; düşünmek gerektiği yerde hislerimizle, hissetmek gerektiği yerde düşüncelerimizle, hareket etmemizden kaynaklanır. Anonim Benim en iyi bildiğim şey, hiçbirşey bilmediğimdir. Sokrates Universitaeten sind schöne Misthaufen, auf dem gelegentlich einmal eine edle Pflanze gedeiht. Albert Einstein Her lafa verecek bir cevabım var, lakin bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım adam mı diye. Mevlana Celaleddin-i Rumi I'd rather be hated for who I am, than loved for who I am not. Kurt Cobain The great enemy of the truth is very often not the lie: deliberate, continued, and dishonest; but the myth: persistent, persuasive, and unrealistic. J.F.Kennedy Yaşamda en önemli şey kazançlarımızı kullanmak değildir.Bunu herkes yapar.Asıl önemli olan kayıplarımızdan kazanç sağlamamızdır. Bu zeka gerektirir;akıllı insanlarla aptal insanlar arasındaki fark budur. W.Bolith “İnsanların dünyasının değersizleşmesi, nesnelerin dünyasının değer kazanması ile orantılı olarak artar.” Karl Marks
-
soluk/suzum
Teşekkür ederim Janset
-
soluk/suzum
Aşk nefes almak gibidir Sevdiğin kadar Doldurursun onu Yüreğine Çektiğin Her nefeste... İçindedir sevgili... Bir kez nefes almaya Alıştımı insan Bir daha unutmaz Artık onsuz yapamaz Soluduğun havaya Yerleşir kalır sevda... Artık yer ve gök Ondan ibarettir Baktığın her suret Ona benzemektedir Bir tek! Sevgilinin sözleri Benzemez başkasına Birde, Bakamaz O'nun gibi Kimse sana! Aşk nefes almak gibidir Yaşadığın sürece içindedir... sardunyam
-
ilk ve son
sen ve ben iki nokta arasında uzanan boşluk ne kadar büyük? metre kare hesabı ölçülür mü? ayrılığın... kaç damla gözyaşı düşer toprağına yalnızlığın... aşka haksızlık etmişsin etmeseydin keşke... kainatı düşün kütle ölçüsünce birbirini itip-çeken evren gibi çekip-iter aşk insanı! sardunyam
-
DARBENIN ADI BALYOZ
Islak imzayı kuruttular, Bülent Arınç suikastınıda unutturdular çünkü suikast planlandığı esnada yakalanan suikastçiler bir şeyi gözden kaçırmışlar o sırada Bülent Arınç Ankara'da değil Manisadaydı İlkellik ve barbarlık diz boyu ama adı demokrasi-normalleşme süreci-temiz eller operasyonu falan Herkese dokunuyorda bu temiz eller nedense bir Deniz Fenerine birde Akepe'ye dokunamıyor, oysa hakkında bu kadar çok iddia bulunan bir başka siyasi parti mevcut değil Kürtçü partilerden bile daha fazla dosya var haklarında ama dokunulamıyor...! Madem bu kadar demokratsınız, madem bu kadar aksınız, madem bu kadar temizsiniz o zaman hodri meydan kaldırın dokunulmazlıkları tek parti değil misiniz, anayasayı bile değiştirmeye kalkmıyor musunuz neden korkuyorsunuz dokunulursa kötü mü olur? Bunların siyasete getirdikleri tek yenilik kara çalma, askeri hedef alma, günlük, darbe ve suikast haberleri, derinlemesine yolsuzluk dibine kadar yoksulluk...
-
Uğur Mumcu Öldürülmüştü
Yok unutmadık, aksine hep hatırladık, onu katledenler unutulacağını, eserlerinin yok olacağını, anlattıklarının farkedilmeyeceğini sandılar onu öldürünce... Ama olmadı tersine döndü saat ve Uğur Mumcu her geçen sene daha fazla okundu, daha çok hatırlandı, daha çok insana ulaştı ölümsüz oldu... Nice Uğur Mumcuları bu düşünceyle katletmişlerdi artık böyle yapmıyorlar aydınların itibarlarını ortadan kaldırıyorlar, onların güvenilirliklerini öldürüyorlar, haysiyetlerini hedef alıyorlar ve neüdüğü belirsiz suçlarla itham edip yıllarca tutuklu tutuyorlar... Uüur Mumcuyu kimlerin katlettiği belli, neden öldürüldüğü belli, nasıl öldürüldüğü belli fakat katilleri serbest hala ve aramızdalar... 17 yıldır kaç hükümet değişti ama sonuç değişmedi... Faili meçhuller duruyor hala...! UĞUR MUMCU ESERLERİ: * Mobilya Dosyası (1975) * Suçlular Ve Güçlüler (1975) * Sakıncalı Piyade (1977) * Bir Pulsuz Dilekçe (1977) * Büyüklerimiz (1978) * Çıkmaz Sokak * Tüfek İcad Oldu * Silah Kaçakçılığı Ve Terör (1981) * Söz Meclisten İçeri * Liberal Çiftlik * Devrimci Ve Demokrat * Aybar İle Söyleşi * İnkılap Mektupları * Rabıta * 12 Eylül Adaleti * Bir Uzun Yürüyüş * Tarikat - Siyaset - Ticaret * Kazım Karabekir Anlatıyor * 40'ların Cadı Kazanı * Kürt İslam Ayaklanması 1919-1925 * Gazi Paşa'ya Suikast * Sakıncalı Piyade (Tiyatro) * Söze Nereden Başlasam * Bu Düzen Böyle Mi Gidecek? * Bomba Davası Ve İlaç Dosyası * Sakıncasız * Eğilmeden Bükülmeden * Kürt Dosyası (1993)
-
Türkiye kriz yokmuş gibi davranıyor .
Türkiye'nin iyi günleri bunlar, komplo teorisi olarak algılanabilir ama çok yakın gelecekte Türkiye'de açlık sayısı, yoksul sayısı ikiye katlanacak, çünkü bu hükümet kendini devlet sanıp gündemi sürekli darbe, suikast, açılım harekatı saçmalıklar ıile meşgul ederken ülkenin bütün temel taşlarını yerinden oynattığını halktan gizliyor, özelleştirme denilen uygulamanın zararını gördük yıllarca, devletin memuru ve işçisini devletten besleniyorlar diye eleştiren zihniyet hak etmeden kazanılan milyarlarca dolarlık soygunları, harcamaları, devletin kasasını boşaltanları alkışladı... Şimdi küresel sermaye denilen kapitalizm kendine yeni zenginler yaratırken dünyanın 3/2'sini sömürüyor... Akepe hükümetinin sattığı devlete ait fabrikalar, araziler, işletmeler birbir küresel güçlerin eline geçti bir tek Tekel İşçileri kaldı direnç gösteren ama nereye kadar? Satılan ve yabancılaştırılan sermayenin yerine ne dış borcumuzda azalma ne de yeni istihdam yaratıldı devletin iş ve işçi bulma kurumuna müracat edenlerin sayısı hergeçen gün artıyor, hemen her ailede en az bir işsiz var artık... Türkiye Akepe hükümetiyle kendi pimini çekmiştir ve patlaması an meselesidir... Kriz yokmuş gibi davranmalarının tek nedeni kalan son kırıntılarıda ona buna peşkeş çekmek ve Türk halkını iyice dirençsiz bırakmak içindir... Tarım, sanayi, iletişim, imalat, üç tarafı deniz olan memleketimde denizcilik, esnaf ne varsa hepsi küçülmeye gidiyor ya da kapanıyor... Bunun adı kriz değilde nedir? Bunun yanında Tayyip'in açtığı yegane açılış ya yol ya da alışveriş merkezi... Ben ülkeyi yönetemiyorlar demiyorum, krizi yönetemiyorlar demiyorum ben bu hükümet bizzat Amerika tarafından görevlendirildiği üzere Türkiye'yi demokrasi ve gelişmeden uzaklaştırıp kargaşa yaratarak silahlı kuvvetleri hırpalayarak, halkı bezginliğe sevkederek, daha da yoksullaştırıp bir kuru ekmeğe muhtaç ederek Türkiye'yi teslim etmeye uğraşıyor... Eskiden sadece soyuyorlardı artık satıyor ve bitiriyorlar...
-
Gerçek dostum Suzi ve ben....
-
Sevdiğim ve Seçtiğim Şiirler
HASPA'M Aristokrasi icat edildi edileli Roma kraliçesi kendisi Aslında bakarsan Roma kurulmadan öncede O kraliçeydi... Kesmedi... Tanrıça olayım dedi... Oldu haspam... Bolluk bereket Doğurganlık desen hepsi var Boyunun kısa olduğuna bakmayın Bir o kadarıda buz dağının altında var Kızdırmayın haspamı, Canı istemezse yağmur yağdırmaz Gökgürletmez, Şimşek çaktırmaz, Şarkı söyletmez! Sonraaaa, Al eline sarı boyalı teneke Çal kapısında, Haspamın kafası dumanlı Otlandı biraz ablası Tanrıçalarda kafayı çeker... Koy çeksin... Aşka kelepçe taktı polisler Sınır dışı edecekler, Haspam köşkünde ahkam keser... sardunyam
-
Sevdiğim ve Seçtiğim Şiirler
AKIL TUTULMASI Beni ayaklarımdan aşağıya çeken ne varsa Hepsinden tek tek kurtulmak istiyor ruhum İçimde bu denli özgürlük aşkı yaşamıyordum Seni tanımadan önce... Şimdi bu bağımsız telaş beni kor ediyor İçimde aşk seninle büyüyor... Kal benimle, gitme! Kapat gözlerini, dinle... Nefesim nefesinle Sırılsıklam aşk kokuyorsun... Hayal misin, gerçek mi? Sordum sordum yoruldum Vazgeçtim artık merak etmiyorum Varsayıyorum ki varsın... Hayal benim hayalim Akıl benim aklım Kalp benim kalbim Sen korktuğun anda saklan göğsüme! Varsayki gerçeğim bende! Tut aklını, birden dokuza kadarda bir sayı Şimdi sal gitsin sonsuza kadar Tutma kendini... Sardunyam
-
" Güneşin batışında bırak yorgun düşlerini... "
Ne güzel dizeler bunlar
-
DARBENIN ADI BALYOZ
Sarıkız'a ne oldu ? Şimdi moda balyoz, yarın o tarafa bakın modayı orası belirliyor bakarsınız darbenin adı kazma kürek olur Tekel işçileri direniyor ey taraf halkı, solcu geçinen Amerikancılarla malum cemaat kolkola TSK'yı çökertmeye çalışıyor... Aslında bu iş biraz şeye benziyor dağ fare doğuruyor Balyoz tutmadı yenisini alalım...
-
AhmetSecerden Yazılar
Bir insanın inandığı dinin peygamberini sevmesini anlayabiliyorum ama bu denli dünya bir yana o bir yanayı anlayamıyorum... Hz. Muhammedi diğer insanlardan ayıran özelliklerini sayabilir misiniz? İnsanlığa ne kazandırmıştır mesela? Bulunduğu toplumu ne kadarve nasıl değiştirmiştir? İman nedir arkadaşım, bir Budistte iman ediyor Budasına, bir Hindu iman ediyor Hindusuna, hatta bir satanist inanıyor satana, sence hangisi farklı? İçinde mantık olmayan körü körüne bağlılık ve adına iman dediğiniz biat herşeye uyarlanır... Sonra vay sen saygısızlık ettin diye gözünü kırpmadan adam keser birileri nedir adı inancını savunmuştur Allah'ını savunmuştur peygamberini savunmuştur! Siz seviyorsunuz diye siz inanıyorsunuz diye herkesin inanmasını ve sevmesini bekleyebilir misiniz? Bunlar saygısızlık değil ama biraz empati... Korku ile iman olmaz korkutup öldürerek iyi insan olunmaz, iyi insan olmadan din sahibi olursa da işte sadece müstakbel katil olur bu kadar... İnsanları domuz bağı ile bağlayıp el ve ayaklarını kesen gözlerini oyan türlü eziyetler yapanlar birde bunları kameraya çeker ve internete yayar, adam öldürürken Allah derler, Allah adına cinayet işlerler sonra saygı beklerler... Bir densiz kalkıp peygamberlerden birinin karikatürünü yapıyor diye onu öldürmek gerekmez insanın kafatası içinde bulunan organında çiçek yetişmiyor akıl yetişiyor!!!
-
Aramıza yeni katılan değerli bir şey
Ya ben çocukları çok seviyorum ve garip bir şekilde bütün çocukları mutlu görmek istiyorum bunun için dualar ediyorum.... Ve her çocuk şanslı gelmiyor dünyaya malesef, ve herkes çocuk sahibi olmayı haketmiyor aslında... Ama sen benim için çok özel bir dostsun, sahip olduğun bütün güzel vasıflar saygı uyandırıyor, senin yetiştireceğin çocukların çok özel olacaklarını düşünüyorum yaşadıklarını bildiğim için bu güzel haberi almayı bekledim hep ve sonunda aldım çok çok çok sevindim... Ve dediğin gibi evlatlarımızın doğum günlerinin denk gelmesi ayrıca mutlu edici... Bu tür tesadüfler beni mutlu eder genelde... Kimbilir neden olmasın bakarsın olur o dediğin Seni, değerli eşini ve dünyalar güzeli bebeğinizi sevgi ile öpüyorum sağlıkla büyüsün bilgi ile yaşasın...
-
AhmetSecerden Yazılar
Bunun yerine şu sorulmalı değil miydi? Müslümanları dünya çapında terörist, insan avcısı, cahil, yobaz, çağ dışı ve tehlikeli gören ve gösteren kimdir? Ya da müslümanlar neden Hristiyan ve Yahudilerin oyuncağı haline gelmiştir? Cemaatler ve tarikatler hala kitleleri nasıl kandırmaktadır? İslam-i terör örgütleri nasıl bu kadar yaygınlaşmaktadır ve bütün bunları yapanlar gerçekten müslüman mıdır? Dünyanın sömürülen, kandırılan ve aç bırakılan yegane topluluğu müslüman toplumlardır onlara öteki dünya masalları anlatan amcalar, hoca efendiler, ulemalar jet ski'lere binip, havuzlu villalarda, Amerika'da lüks çiftliklerde yaşarlarken saf ve gariban müslümanlar bu dünyada çektikleri cefanın öteki dünyada sefaya dönüşeceğini umar ve bu hayallerle hoca efendilerinin eteğine sımsıkı yapışırlar!!! Bu hoca efendiler Allah ile daha samimi ve hamili yakinilerdir, halk tebasını Allah'a sevdirmektir görevleri...!!! Sonra müslümandan ola ola canlı bomba olur hepsi bu kadar!!!
-
AhmetSecerden Yazılar
Bilim öğrenmek tabiat kurallarını, fizik kurallarını, dengeyi, dengesizliği ve olasılıkları öğrenmeye yarar... Bunlarda mümkündür, mümkün olmayan şeyler sadece zaman alır, fakat bilmek, öğrenmek ve anlamak Allah'ı inkar etmeyi gerektirmez sadece farklı algılama başlar... Efsanelere ancak bilgiyi önemsemeyenler inanır, afetlerin cezalandırma yöntemi olduğunu ancak cahil insanlar sanır... Düşünen insan bilir ki, doğanın kurallarına ve tarzına rağmen yaşam olmaz, ona uyum sağlamak zorunda olan insandır tıpkı diğer canlılar gibi, nasıl diğer canlılar doğa ile uyumlu yaşıyorlarsa ve duyuları doğayı anlamaya yarıyorsa insanda bunu yeniden başarmak zorundadır... Aksi taktirde yakın gelecekte oluşacak felaketler ve büyük afetler daha büyük sayıda ölümlere neden olacak bu kaçınılmaz bir gerçek, bun bilmek ve söylemek için müneccim olmaya gerek yok, tabiatın toleransı yok, o sadece yapması gerekeni yapar... O yüzden ne Haiti depremi ne 99 Marmara depremi ya da diğerleri dini anlam taşımaz, onlar gösterir ki insan kendi hırsının kurbanıdır... Japonlar inanç olarak kitap ehline benzemezler ama depremle yaşamayı öğrenmişler öyle ise onlar Allah'ın işine karışıyor olmalılar!!!
-
AYKIRI SORU - YORUM VE SORGULAMALAR
Keşke bu kıssayı bilmiyor olsaydım o zaman çok etkilenebilirdim Ama üzgünüm, bu hikayeyi okuduğumda sanırım 12 yaşımdaydım Ben neyi biliyorum biliyor musun sayın Sarıgöl, hiç birşey bilmediğimi! Ben soruyorum sadece, sormak öğrenmenin tek yoludur çünkü... Eğer bildiğimi sanıyor olsaydım (bazıları gibi) o zaman bu foruma girip insanlara birşeyler öğretmeye çalışırdım... Oysa ben öğrenmeye çalışıyorum sadece ve öğrendiklerimden asla emin olmadan! Bildiğim şeylerden biride bilgi tıpkı bir gökdelen gibidir çıktığını her yeni katı son kat zannedersiniz fakat daha yolun başındasınızdır... Siz bildiğinizi sandığınız şeylerden ne kadar emin siniz? Ya da emin misiniz?
-
Aramıza yeni katılan değerli bir şey
Forumumuzun değerli üyelerinden ve arkadaşım yam_yam'ın 4 Aralık'ta bir bebekleri dünyaya gelmiş... Bu haberi duyunca nasıl sevdiğimi anlatamam, bu haberi almayı bekliyordum doğrusu Benim oğlumla adaş ve aynı günde dünyaya gelmiş olması ise benim için ayrı bir sevinç konusu... Bu güzel haberi siz forumdaşlarımla paylaşmak istedim... Sevgili yam_yam'ı ve değerli eşini canı yürekten kutlarım... Mutlu yuvalarına daha büyük bir mutluluk katılmış olması çok sevindirici, iyiki doğdun güzel bebek... Media ailesine de hoş gelmiş oldun...
-
hayatı en iyi ne anlatır?
Ewan 22 yaşına o sene basmıştı, kendinden emin çok zeki ve çok çekici bir genç adam olmanın asaletini taşıyordu. 10 gün sonra Kore'deki bir savaşa katılmak üzere İngiltere'den ayrılacaktı, hiçbir şeyden korkmuyordu ama duygusallığı nedeniyle, ülkesinden ayrılma fikri zor geliyordu ona. Ağır adımlarla büyük kütüphaneden içeriye girdi, bir kitap alıp oturdu ve okumaya koyuldu. Gerçekten de çok güzel temalara değinmiş etkileyici bir kitaptı elindeki, ama daha da güzel olanı kitabı daha önce başkasının da okumuş ve bazı yerlere notlar almış olmasıydı. Okuyanın notlar aldığı bölümler Ewan'i da derinden etkiliyor, notları okudukça sarsılıyordu. Kim olabilirdi bu? Hemen kütüphane memuresine gitti ve daha önce kitabı okuyan kişinin kim olduğunu öğrendi. Holly adında bir kadındı, adresini aldı ve eve varır varmaz bir mektup yazdı: 'Büyük Kütüphanede bir kitap okudum. Eklediğiniz notlar karşısında hayranlık duyduğumu belirtmeliyim. 10 gün sonra Kore'ye gidiyorum, sizi tanımak ve sizinle mektuplaşmak istiyorum. Cevabınızı sabırsızlıkla bekliyorum.' Holly'den olumlu cevap geldi ve mektuplar ardı arkasına yazılmaya başlandı. Her yeni mektupta birbirlerinden biraz daha etkileniyor, yüreklerini birbirlerine biraz daha açıyorlardı. 2 sene bu şekilde geçip gitti. Ewan ve Holly birbirlerine belki binlerce mektup yazmış, her mektuptan ayrı tatlar almışlardı. Ewan'ın ülkeye geri dönme zamanı gelmişti, son mektubunda Holly'i görmek istediğini yazdı. 'Ancak seni tanıyabilmem için bana bir resmini gönder lütfen' diye ekledi. Holly buluşmayı kabul etti fakat resmi göndermedi. 'Resmin ne önemi var ki? Bizi ilgilendiren kalplerimiz değil mi? Yakama kırmızı bir çiçek takacağım.' dedi. Günler birbirini kovaladı ve Ewan ülkeye döndü. Trenden indiği ilk anda gözleri Holly'i aradı. Bir müddet bakındı, sonra kalabalığın arasından şimdiye dek gördüğü en güzel kadın belirdi. Uzun boylu, çok güzel, uzun sarı saçlı, masmavi iri gözleri ve mavi elbisesiyle muhteşem bir kadındı. Kadına doğru bir adım attı, ama yakasında hiç bir şey yoktu. Kadın gözlerine baktı ve 'Merhaba denizci, benimle gelmek ister misin?' diye sordu. Tam o sırada güzel kadının omzunun üzerinden, yakasında kırmızı çiçek olan kadını gördü. Kısa boylu, şişman sayılacak kiloda, gri kısa saçlı, tozlu uzun pardösüsü ve kalın bilekleriyle öylece duruyordu. Ewan şaşkındı, az önce hayatında gördüğü en güzel kadından bir teklif almıştı ancak karşısında da yüreğine aşık olduğu kadın duruyordu. Kendini toparladı ve yanından geçen dünyalar güzeli kadına aldırmadan ilerledi. Elinde Holly'le birbirlerini tanımalarını sağlayan kitap vardı. Elini uzattı, 'Merhaba Holly' dedi gözlerinin içi gülerek. 'Pardon' dedi kadın. 'Ben Holly değilim. Az önce buradan geçen sarı saçlı mavi elbiseli bayan yakama bu çiçeği taktı ve bunun hayatının sınavı olduğunu söyledi. Sizi garın çıkışındaki cafe'de bekliyormuş...' Hayata Değer Bir Yaşam, Sevmeye Değer Bir Aşk, Dostluğa Değer Bir Arkadaşlıktan Asla Vazgeçme..!!
-
AYKIRI SORU - YORUM VE SORGULAMALAR
Bildiğini bilenin arkasından gidiniz, bildiğini bilmeyeni uyarınız, bilmediğini bilene öğretiniz, bilmediğini bilmeyenden kaçınız. Bilgi insanı şüpheden, iyilik acı çekmekten, kararlı olmak korkudan kurtarır. Konfüçyüs. Konfüçyüs en sevdiğim filazoflardan biridir ve bu sözünüde çok severim Çok doğru söylüyor, bilmediğini bilmeyenden kaçmak gerekir... Peki siz ne kadar biliyorsunuz sayın sarıgöl?
-
Kuran'da Miras Paylaştırmada Matematiksel Hata.
Değerli Ftoyd, Kadınlar kadınları ve erkekleri doğurup onları yetiştiriyor bu çok doğru, fakat kadınlar binlerce yıldır süregelen "eksik etek" düşüncesinden kurtulamıyor hala... Hatta buna inanan pek çok kadın var hali hazırda, bunun nedeni olarak yine inancı görüyorum, binlerce yıldır kadınlara öğretilen şey erkeğe itaat etmekti, etmezse sırf bu yüzden cehennemde yanacaktı, ben çocukluktan genç kızlığa girdiğim dönemden iyi hatırlıyorum büyükannelerimiz bizlere bunları öğretirdi, örneğin kadın erkeğini yatağında bir kere bile reddederse ve ınu mutlu etmezse sabaha kadar melekler ona lanet ederlermiş, bunu neye dayanarak söylüyorlardı, elbette dini öğretiye, emin ol bu ve benzer düşüncelere sahip binlerce insan var günümüzde, sebep dini baskı, erkek egemen toplum ve kadının eğitimsizliği... Kadınlar ne kadar zeki olurlarsa olsunlar iyi ve sağlıklı bir eğitim almadıklarında bu zekalarını yeteri kadar kullanamıyorlar, söz konusu olan din olduğunda bazen üniversiteyi bitirmekte farketmiyor, korku ve bilinmezlik duygusu kadınları daha dindar yaparken aynı zamanda daha tutucu ve bağnazda yapabiliyor... Günümüzde kadınların büyükşehirlerde ve özellikle ünüversitelerde gittikçe muhafazakarlaştıran ve türbana sokan zihniyet erkek egemen zihniyettir... Kadınlar güce tapınırlar, bu herkesçe malum bu güç para, kuvvet ya da psikolojik güç olabilir... Ama her ne olursa olsun kadın kendisinden güçlü olduğunu düşündüğü varlığa itaat eder, bunun genetik yapılarına işlenmiş milyon yılların getirdiği bir DNA olduğunu düşünüyorum istisna kadınlarda var onların genlerindede mutlaka militan bir başkaldıran var öyle sanıyorum... (benim gibi ) sevgi ve saygılarımla
-
AYKIRI SORU - YORUM VE SORGULAMALAR
"Korku beyni felce uğratır. İlerleme cesaretten doğar. Korku inanır, cesaret şüphe eder. Korku yere düşer ve dua eder. Cesaret ayakta durur ve düşünür. Korku kaçar, cesaret ilerler. Korku barbarlıktır, cesaret uygarlık. Korku tanrılara, şeytanlara, ruhlara inanır. Korku dindir. Cesaret bilim." Robert Ingersoll "Zayıf zihinleri köleleştiren aşağılık önyargıların yol açtığı bütün korkuları üzerinden at. Mantığı bulunduğu yuvasına sıkıca oturtarak düzelt ve her olay ve düşünce için onun mahkemesine başvur. Tanrının varlığını bile cesurca sorgula; çünkü eğer bir tanrı varsa, akla saygıyı gözü kapalı korkudan daha çoktakdir edecektir." Peter Carr "Bir şeye sadece duyduğunuz için inanmayın. Bir şeye sadece konuşulduğu veya bir sürü insan tarafından anlatıldığı için inanmayın. Bir şeye dini kitabınızda yazılı olduğu için inanmayın. Bir şeye öğretmenleriniz veya büyükleriniz söyledi diye inanmayın. Geleneklere veya töreler inanmayın çünkü onlar yüzlerce yıldır uygulanır; fakat gözlemlerden ve analizlerden sonra, bir şeyin akla uygun olduğunu, hem bireye hem topluma faydalı olduğunu bulursanız, o zaman onu kabul edin ve onunla yaşayın." Budha "Ahlaki kesinlik her zaman kültürel geriliğin işaretidir. Kişi ne kadar az uygarsa, tam olarak neyin doğru, neyin yanlış olduğundan o kadar emindir. İnsanlığın tüm ilerlemesi, ahlaki alanda bile, şu an ki ahlaki değerleri körce savunup, başkalarına zorla uygulatmaya çalışanların değil, bu ahlaki değerlerden şüphe edenlerin eseridir. Gerçekten uygar bir insan, sadece bu alanda değil, her alanda her zaman şüpheci ve hoşgörülüdür. Onun kültürü “tam emin değilim” cümlesine dayanır." Henry Mencken "Tarih, tek gerçek ahlaki değerleri bulduğuna kendisini ikna eden ve ona katılmayanları yok etmeye veya değiştirmeye kalkışan kararlı insanların yarattığı sefaletle dolu." Peter Lloyd "Eğer bir tanrı varsa; beni sadece kendisine, peygamberlerine, kitaplarına ve mucizelerine inanmadığım için öldükten sonra sonsuza kadar yakacak ise, bu o tanrının ulu, üstün bir varlık olduğunun kanıtı değil, birnevi ilkokul bebesi kıvamında sınıf başkanı kompleksleri ile bezenmiş sorunlu bir çocuk olduğunun kanıtıdır." "Ahlak, size ne söylenirse söylensin doğru olanı; din, doğru ne olursa olsun, size söyleneni yapmaktır." "İcelim cunku ne nereden geldigimizi biliyoruz ne de nicin geldigimizi; icelim cunku ne gitme sebebini biliyoruz ne de ne zaman gidecegimizi." Ömer hayyam "Evrenin sırlarının kabul edilebilir bir açıklamasının olmaması, bir tane yaratmamızı gerektirmez." J. Benbasset ATEİST BİR YORUM alıntıdır
-
Forumun EN'leri ?!
ooooo en kaybolanı ve süprizide sensin herhalde