Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

of tutamıyorum kendimi yine...

şimdi şöyle yapalım isterseniz ağalar bacılar...

konuyu toparlamış olur mu bilmiyorum ama hani konu özeleştiri ya,başlığı açan arkadaştan başlayalım mesela.

.................

ha peki o zaman ne yapalım?bence biraz daha okuyunuz,biraz daha tarih okuyunuz,sonra düşüncelerinizin demlenmesini bekleyiniz...

.................

 

Meşhur tarihçimiz tarihsel çareyi, "yine kendini tutamamış" bulmuş bile.

 

Ezilenler zaten bu güne kadar Milli ve Dini nasihatlerle yeteri kadar uyutuldu.

Bundan böylede, okuyup okuyup demlenmeyle uyutulacak.

 

Demlenmeyi bırakta, emekçinin emeğine verilen ücretten bahset.

Emekçinin ilk ve acilen halledilmesi gereken meselesi, geçim meselesi.

Tarih felsefesi değil.

  • Cevaplar 58
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

Meşhur tarihçimiz tarihsel çareyi, "yine kendini tutamamış" bulmuş bile.

 

Ezilenler zaten bu güne kadar Milli ve Dini nasihatlerle yeteri kadar uyutuldu.

Bundan böylede, okuyup okuyup demlenmeyle uyutulacak.

 

Demlenmeyi bırakta, emekçinin emeğine verilen ücretten bahset.

Emekçinin ilk ve acilen halledilmesi gereken meselesi, geçim meselesi.

Tarih felsefesi değil.

:clover:

Gönderi tarihi:

of tutamıyorum kendimi yine...

...keza internet üzerinden artiz resimler yollayıp,devrimci olunmuyor.Atatürk resimlerinin power pointle sağa sola gönderilmesi değil Atatürk'çülük.buna bi çözümünüz var mı asıl?

...

 

of,gene çok yazdım akşam akşam,daha karnım aç...

bu kadardır,saygılardır,hürmetlerdir...

 

Ne güzel demişsin.. :clover:

Gönderi tarihi:

bakınız bilimselci bey arkadaşım,hakkımda tarih meraklısı olduğumdan başka bilgi sahibi değilsiniz maalesef ve dolayısıyla da emekti,geçimdi,ezilenlerdi,haktı,hukuktu anlatmayın bana...

siz(siz derken şahsınız değil...) annenizin eliyle yapılmış tatlılarınızı yerken ve nerde o eski bayramlar geyiği yaparken bendeniz bu sabah 06.30 da yapayalnız kalkmış ve sırf -sırf işim o olduğu için çalışmış ve 12 saatlik berbat bir mesaiden sonra eve dönmüş,kesinlikle de emeğinin karşılığını ne maddi ne de manevi alamamış biriyim...

 

eşit ücret,emeğin karşılığı ve adalet elbette ki hepimizin istediği ama isterseniz ilk yazdığımı bi daha okuyup,mümkün mertebe sabit noktalara takılı kalmamaya çalışın...

bakınız az okuduğumuz için böyle forum sayfalarında bile asıl mevzu 3 iletiyi geçemiyor.gerisi sen bunu dedin,ben bunu dedim...

az okuduğumuz için hep klasik eleştiri(özeleştiri mi demeliyidim?)cümlelerinden başkasını kuramıyoruz.

 

artık yapılması gereken,rüzgar nerden eserse o tarafa yelken açmak değildir ben bunu anlatmaya çalıştım.

kaldı ki kişisel olarak demokrasiye de inanmıyorum (ki bunu başka zaman uzun uzun tartışırız) artık bu sorunları demokrasi(bize anlatılan demokrasi)çözemez.

 

vatan elden gidiyor nidalarıyla sokağa dökülmek midir çözüm?

inanıyorsanız buyrun...

Gönderi tarihi:

bakınız bilimselci bey arkadaşım,hakkımda tarih meraklısı olduğumdan başka bilgi sahibi değilsiniz maalesef

 

Pek meraklı birisi de değilim. Görüşleriniz hakkında mesajlarınız yeterli bilgiyi veriyor.

 

ve dolayısıyla da emekti,geçimdi,ezilenlerdi,haktı,hukuktu anlatmayın bana...

 

Ben bunları herzaman ve hiç kesintisiz anlatıyorum. Bitmeyecek te...

 

siz(siz derken şahsınız değil...) annenizin eliyle yapılmış tatlılarınızı yerken ve nerde o eski bayramlar geyiği yaparken bendeniz bu sabah 06.30 da yapayalnız kalkmış ve sırf -sırf işim o olduğu için çalışmış ve 12 saatlik berbat bir mesaiden sonra eve dönmüş,kesinlikle de emeğinin karşılığını ne maddi ne de manevi alamamış biriyim...

 

Herkesin işi kendisine. İyi işte kötü işte olabilir. Önemli olan, emeğin kutsallığının farkında olabilmek.

 

eşit ücret,emeğin karşılığı ve adalet elbette ki hepimizin istediği ama isterseniz ilk yazdığımı bi daha okuyup,mümkün mertebe sabit noktalara takılı kalmamaya çalışın...

 

Her insan emeğe karşı saygılı olduğunu savunmaktadır. Ama önemli olan o konudaki samimiyetidir. Yani dünya görüşü, o konudaki samimiyetinin ölçüsüdür.

Okuyup yeteri kadar anlayabildiğimi tahmin ediyorum. Takıntılarım yoktur. Objektif olduğumu sanıyorum.

 

bakınız az okuduğumuz için böyle forum sayfalarında bile asıl mevzu 3 iletiyi geçemiyor.gerisi sen bunu dedin,ben bunu dedim...

az okuduğumuz için hep klasik eleştiri(özeleştiri mi demeliyidim?)cümlelerinden başkasını kuramıyoruz.

 

Kütüphanelerin hepsini okumanın ne anlamı var ? Kimin ne kadar okuduğu değil önemli olan, ne kadar özümleyip pratiğe yansıttığıdır. Kurulan cümleler çok açık ve net ise, kişi istediğini/görüşünü bir kaç cümle ile de anlatabilir.

 

artık yapılması gereken,rüzgar nerden eserse o tarafa yelken açmak değildir ben bunu anlatmaya çalıştım.

kaldı ki kişisel olarak demokrasiye de inanmıyorum (ki bunu başka zaman uzun uzun tartışırız) artık bu sorunları demokrasi(bize anlatılan demokrasi)çözemez.

 

Demokrasiye inanmayan kişilerle diyalog kurup, onlara birşeyler anlatabilmenin bir yararının olacağını da sanmıyorum.

Demokrasinin size yada bize anlatılanı nasıl oluyor? Benim bildiğim demokrasinin anlamı tektir. Ama temsilcilerinin dünya görüşleri önemlidir.

 

vatan elden gidiyor nidalarıyla sokağa dökülmek midir çözüm?

inanıyorsanız buyrun...

 

"Vatan elden gidiyor nidaları" belirli bir kesim tarafından tahliller sonucu verilen bir mesajdır.

Tahlillerine de inanırlar/güvenirler. Kaynakları, özgür düşüncedir, bilimselliktir.

Seninde kendi dünya görüşüne göre, "vatan elden gitmiyor" "nidaların" olabilir.

Demokraside her birey, gurup ve yönetim, kendi görüşüne göre tavrını/eylemini belirler.

 

Selam.

Gönderi tarihi:

Ah be arkadaşım neden anlayamıyoruz birbirimizi. seninde şikayet ettiğin şey aynı bizimde.

 

devrimden kastımız halkın iradesini ortaya koymasıdır meclise gönderiklerini yönetmesidir. yönlendirmesidir. biz seçtik ne yaparlarsa yapsınlar demek acizliktir ve işgüzarlıktır.

 

ben akp yönetimini beğenmediğim gibi geçmiş hükümetlerin yönetimini de beğenmedim. ve hiç partici olmadım. halk bunca zaman başına getirdiklerinin kötü yönetiminden sorumlu değil midir? hep banane cilik yapılmamışmıdır?

 

şuan halkın büyük çoğunluğu ne istediğini bilmemekte. kavram kargaşasaı yaşamaktalar. ve laikliğin önemini şundan vurguladım. halk birileri irtica geliyor diyorken birileri bakın din elden gidiyor demeye başlayınca paniğe kapılıyor ve millet olmak ile ümmet olmak arasında kalıyor.

 

sanki birini tercih etmek zorundaymış gibi algılıyor. oysa inançta ümmet olurken, vatanda millet olursun ve vatandaşların içinde her türlü inanca mensup olan olacaktır o yüzden laiklik önemlidir. yoksa oyuncak oluruz, olmuyormuyuz...

 

"kimsenin elinde oyuncak olmayız" demek kaba tabirle ahkam kesmektir. bize bişey olmaz zihniyetidir. gaflettir. neden bize bişey olmasın. aklımızı işletmessek kim gözümüzün yaşına bakacak?

 

lütfen ama lütfen doğru anlayın...

 

Arkadaş..

 

Önecelikle bayramını kutlarım..

 

Anlatılmak isteneni anlayacak kadar akla sahibim uyarına tşkler..

 

Atatürk'ün kurdugu Cumhuriyet Laik Sosyal Demokratik Hukuk Devletidir değil mi..

 

Kısacası Demokrasi temel İlkesidir(N.ÖZKAN'ın dediği gibi bende buna inanmıyorum ayrıca Laiklige''de inancım yok saklayacak değilim)...

Kısacası halk tepkisini sandıkta göstermelidir özetlersek demokrasiyi..

Devrim yapip(halkın iradesini ortaya koyması) seçtiklerimizi yönetmeliyiz derken Bu ülke insanı 18 yıl sabretmiştir Türkçe ezan zulmüne ama Devrim yapmamiştir..

Demokrasi ile çözüm bulmuştur..Kısacası sandıkta yapmiştir devrimi..

 

Devrim yapmak isteyen arkadaşlara Sandık önenirim..

 

Burda Akp''yi karalayarak bilerek yada bilmeyerek bazı siyasi oluşumlara hizmet etmiş olduklarının farkına varmıyorlar mı..

 

Bir başka deyişle Mudafa-i Hukuk(bu günki adı ile CHP)''yi karalayarak bilerek yada bilmeyerek bazı siyasi oluşumların farkına varmıyorlar mı..

 

Şimdi banada AKP Gladyatörü diyecekler varsın desinler...

 

Bananecilik yapilmamiştir..Bu güne kadar halk hep yalan vaadlerle kandırılmiştir geçmişten günümüze kadar..

Muhasır medeniyetler seviyesine ulaşacagız diyenler..AB''ye girmeyi vaad edenler..cennetten arsa verenler..anahtar dagitanlar..Üniversite sınavını kaldıracagım diyenler..şapkadan tavşan çıkaracam diyen Baba.. Türban yasagını kaldırmayı vaad edenler V Türban yasagını kaldırmayacagını vaad edenler liste uzar gider..

 

Bunun sebebi de Cumhuriyetten Günümüze kadar Anadolu İnsanının kasten cahi(L) bırakılmasıdır..

 

Geçmiş Hükümet'in bıraktıgı enkazı masasında buldu sevmeme ragmen bence başarılı oldugu yanlarda yok değil..

 

Bazı arkadaşlar Cari açık rekor kırdı demişler birçok iletide sanırım 2001 yılında ki Cari açıktan haberleri yok..

 

Halk ne istediğini artık çok iyi biliyor kavram kargaşasini yaratanlara dikkat et halk değil siyasiler,askerler V medya''dır..

 

Birini seçmek zorunda bırakılıyorsun bu akımlar tarafından İnançta Ümmetçi olursan bu vatanda irtica damgası yer yeşil bayrak sevdalısı olarak görülürsün kısacası Cumhuriyet Haini olarak lanse edilirsin..

 

Vatanda bir Millet olmak istersin Azınlık hakları(alevi.sunni ..kürt..süryani..ermeni vesaire) diye birileri ortaya çıkar.Ab'nin yolu Diyerbekirden geçer derler...Bu birileri Ülkemiizn belediyelerinde BAşkanlık yapar..Hukuka olan inancımda sarsılacak..

Temel İlkemiz olan Demokrasi Bu gibi Bölücü zihniyetteki insanlara seçilme hakkı tanır..Sonra meydanlarda şehitler Ölmez vatan Bölünmez diye bagırır dururuz...

 

Osmanlı İmp..zamanında da bizlerler bir arada yaşayan(en azı 400 yıl) Gayrimüslümlerde farklı İnanişta olanlarda olmuştur..Lakin Laiklige ihtiyaç duyulmadan 700 yıl birarada yaşamiştir bu halklar N okulları kapanmiştir N ibadethaneleri N okulda kılık kıyafetlerine engel teşkil edilmiştir N de bu İnsanların İnançlarına ILIMAN ibaresi düşülmüştür..Adaletli olarak Tüm İnanişta olan insanlara Özgürlük Olanakları sağlanmiştir..Kimseye oyuncak olmamişlardır.. taki araya Nifak tohumları eken Batılı ülkeler ortaya çıkıncaya dek LAvrens Arapları Türkleri karşi kışkırtmiştir..Ruslar ermenileri kışkırtmiştir Erzurum V yöresini size verecez diyerek..madam madlena denen Kişi ise Kürrtleri Türklere karşi kışkırtmiştir..

Bu kışkırtmalardan ülkemizde alevi sunni sağci solcu vesair cemaatler oluşmuştur..

Araplarda ise Baas partiis kurulmuştur..

Bölücülüğün temeli atılmiştir..

 

OSmanlı İSlam devleti idi hade tehlike olarak görülüyordu bunu anlarım..

 

Oysaki Biz Bir İslam devleti değiliz anayasaL olarak Laik sosyal demokrat Hukuk devletiyiz..

 

Görüyorum Ki geçmişten bugüne baktığım pencereden yada bugünümden geçmişe baktığım pencereden değişen bir Ş oLmamiş...

 

Ülkem içindeki Kirli oyunlar arka bahçeye taşinmiş..

 

Bunun İçin Laiklik benim için önemli değil

 

Bunun için Arkadaş aynı Ş ''leri anlatmıyoruz..

 

Ortak Noktamız Sosyal,ekonomik yaşantımızda ki rahatsızlıklarımız..

 

Umarım izah edebilmişimdir..

 

 

SayGıLar..

Gönderi tarihi:

size de iyi bayramlar

 

sayın jhonywalker peki aynı "Ş"leri anlatmayalım benim için farketmez...

 

size sadece bir soru sormak istiyorum laiklik sizin için neden önemli değil ve laikliğe altarnatifiniz nedir?

 

selamlar

 

not: bu arada anlattığınız herşey kavram kargaşasıdır... halk birini seçmek zorunda bırakılıyor/laiklik bana göre önemli değil/halk ***** bırakılmıştır/ümmetçi olursan irticacılıkla suçlanırsın/milliyetçi olursan yol diyarbakırdan geçer diyebilirler...

 

sonuçta ne anlatmak istiyorsunuz ve çözüm öneriniz var mı?

 

selamlar

Gönderi tarihi:

ATATÜRK İLKELERİ

 

Atatürk ilkeleri, altı ana başlık altında toplanabilir:

 

Cumhuriyetçilik:

 

Atatürk devrimleri siyasi nitelik taşır. Çok uluslu bir

İmparatorluktan ulus devlete geçiş gerçekleştirilmiş ve böylece

modern Türkiye'nin ulusal kimliği oluşturulmuştur. Bu kimliğin oluşmasında, kul nitelikli insanların yurttaş-birey niteliği kazanması önemli bir noktadır. Atatürk bunun yolunu, kısaca halkın kendi kendisini idaresi, yani demokrasi demek olan Cumhuriyet�te görmüştür.

Halkçılık:

 

Gerek içeriği gerekse hedefleri açısından bakıldığında, Cumhuriyet Devrimi

ayrıca bir sosyal devrim niteliği de taşır. Başta İsviçre Medeni Kanunu

olmak üzere, Batı kanunlarının Türkiye'de uygulamaya konulmasıyla birlikte

kadınların statüsünde köklü değişiklikler olmuş, 1934

yılında kabul edilen bir kanun ile kadınlar seçme ve seçilme hakkını almışlardır.

Atatürk çeşitli ortamlarda, Türkiye'nin gerçek yöneticilerinin köylüler

olduğunu söylemiştir. Aslında bu durum Türkiye için bir gerçek olmaktan

çok bir hedef niteliğindedir. Halkçılık ilkesi sınıf ayrıcalıklarına ve sınıf

farklılıklarına karşı olmak ve hiçbir bireyin, ailenin,

sınıfın veya organizasyonun diğerlerinin daha üzerinde olmasını kabul

etmemek demektir. Halkçılık, Türk vatandaşlığı olarak ifade

edilen bir fikre dayanır. Gurur ile birleşen vatandaşlık fikri,

halkın daha fazla çalışması için gerekli psikolojik teşviki

sağlar, birlik fikrinin ve ulusal bir kimliğin kazanılmasına yardımcı olur.

Laiklik:

 

Laiklik yalnızca devlet ve dinin birbirinden ayrılması anlamına

gelmez ayrıca eğitim, kültür ve yasama alanlarının da dinden bağımsız olması

anlamını taşır. Laiklik, devletin dini düşünce ve dini kuruluşların etkisinden bağımsız

olması, ve genel olarak düşünce özgürlüğü anlamına gelmektedir.

 

Devrimlerin birçoğu laikliği gerçekleştirmek amacıyla yapılmış ve diğerleri

ise laikliğe ulaşılmış olması sayesinde gerçekleştirilebilmiştir. Laiklik ilkesi

akılcı ve dini siyasetin dışında tutan bir ilkedir.

 

Osmanlı döneminde matbaanın geciktirilmesinde olduğu gibi dinin yenilikler karşısında nasıl tutucu bir silah haline geldiğini yaşamış olan Türkiye Cumhuriyeti kurucuları açısından dinin din dışı sivil yapı üzerinde yaratabileceği baskıları önlemenin bir aracıdır.

Devrimcilik:

 

Atatürk'ün ortaya koyduğu en önemli ilkelerden birisi de devrimciliktir. Bu ilkenin anlamı

Türkiye'nin devrimler yaparak geleneksel kuruluşlarını modern kuruluşlarla değiştirmiş olmasıdır.

Geleneksel kavramların bir kenara itilip modern kavramların benimsenmesi demektir.

Devrimcilik ilkesi, yapılmış olan devrimlerin tanınıp kabul edilmelerinin çok ötesine geçmiştir.

 

Milliyetçilik:

 

Cumhuriyet devrimi ayrıca milliyetçi bir devrimdir. Bu milliyetçilik

ırkçı bir yapıda değildir; yurtseverlikle sınırlıdır. Bu devrimin amacı, Türkiye Cumhuriyetinin bağımsızlığının korunması ve ayrıca Cumhuriyetin siyasal yönden gelişmesidir.

 

Bu milliyetçilik, tüm diğer ulusların bağımsızlık haklarına saygılıdır; sosyal içeriklidir;

yalnızca anti - emperyalist olmayıp, aynı zamanda gerek hanedan yönetimine,

gerekse herhangi bir sınıfın Türk toplumunu yönetmesine de karşıdır ve nihayet bu milliyetçilik

Türk devletinin vatanı ve halkı ile bölünmez bir bütün olduğu ilkesine inanmaktadır.

Devletçilik:

Mustafa Kemal Atatürk yapmış olduğu açıklamalarda ve politikalarında Türkiye'nin

bir bütün olarak modernizasyonunun ekonomik ve teknolojik gelişmeye önemli ölçüde bağlı

olduğunu ifade etmiştir. Bu bağlamda, devletçilik ilkesini de devletin, ülkenin genel ekonomik faaliyetlerinin düzenlenmesi ve özel sektörün girmek istemediği veya yetersiz kaldığı ya da ulusal çıkarların gerekli kıldığı alanlara girmesi anlamında yorumlamaktadır. Ancak, devletçilik ilkesinin uygulanmasında, devlet yalnızca ekonomik faaliyetlerin temel kaynağını teşkil etmemiş, aynı zamanda ülkenin büyük sanayi kuruluşlarının da sahibi olmuştur.

Gönderi tarihi:

size de iyi bayramlar

 

sayın jhonywalker peki aynı "Ş"leri anlatmayalım benim için farketmez...

 

size sadece bir soru sormak istiyorum laiklik sizin için neden önemli değil ve laikliğe altarnatifiniz nedir?

 

selamlar

 

not: bu arada anlattığınız herşey kavram kargaşasıdır... halk birini seçmek zorunda bırakılıyor/laiklik bana göre önemli değil/halk ***** bırakılmıştır/ümmetçi olursan irticacılıkla suçlanırsın/milliyetçi olursan yol diyarbakırdan geçer diyebilirler...

 

sonuçta ne anlatmak istiyorsunuz ve çözüm öneriniz var mı?

 

selamlar

 

 

Arkadaş..

 

Öncelikle ilke V inkilapların tanımını yapmişsin tşk ederim ancak ben o tanımları 28 yıllık hayatımda okul dışında askerde dahi tekrar tekrar ögrendiğim v bana ögretildiği için unutmam mümkün değiL..

 

Benim için laiklik neden önemli değil biliyormusun..

 

Bu Gün Ülkem de Laiklik elden gidiyor diyerek Üniversitelerde bazı insanlarımıza okuma hakkı tanınmıyor..

Sosyal hayatlarına müdehale ediliyor..

Kamu kuruluşlarından atılıyor sanki hainlermiş gibi..

Ordudan irtica sebebi ile insanlar atılıyor şucun unsurları sorulduğunda açıklama yapılmıyor...

Laik oldugu idia edilen ülkemin Yargısı DİN'i karar veriyorsa Türban hakkında benim için inandırıcılığı olmaz LAikligin..

Göstermelik bir Dıyanet İşlerini kurulur KAmu kuruluşudur BAşkanı Sarık takar cüppe giyer..

 

Sebebler uzar gider...

 

Bu sebeblerden dolayı inanmıyor v önem vermiyorum..

 

Alternatif bulmak için düşüncelerimi yazmıyorum..

 

Adalet V Özgürlük için yazıyorum..İkinci sınıf vatandaş muamelesi görenler için yazıyorum...

 

not: bu arada anlattığınız herşey kavram kargaşasıdır... halk birini seçmek zorunda bırakılıyor/laiklik bana göre önemli değil/halk ***** bırakılmıştır/ümmetçi olursan irticacılıkla suçlanırsın/milliyetçi olursan yol diyarbakırdan geçer diyebilirler...

 

sanki birini tercih etmek zorundaymış gibi algılıyor. oysa inançta ümmet olurken, vatanda millet olursun ve vatandaşların içinde her türlü inanca mensup olan olacaktır o yüzden laiklik önemlidir. yoksa oyuncak oluruz, olmuyormuyuz...

-Hayır değildir..Halk birini seçmek zorunda bırakılıyor sizin iletinizde ki bir cümle kendi iletimdede kullandım..

 

O zamn arkadaş sizin iletinizde ki bana hitaben kurduğunuz soru cümlesi de Kavram kargaşaşi içeriyor öle değil mi?

Kavram kargaşaşi içeren soru cümlenize cevaben kurduğum cümlelerdir..

 

Bir önceki iletinizi iyi okumanızı V iletinizde kikavram kargaşalarını görmenizi dilerim..

 

Benim size cevaben kurduğum yanıt cümlemde ki ibareler sizin bir önceki iletinizden alınmıştır..

 

SayGıLar..

Gönderi tarihi:

Halk Devrimi sandıkta yapsın diyenlere: Bu seçim yöntemiyle mi devrim yapacaksınız? Bu şekilde ancak ali gider veli gelir oluyor ama değişen birşey olmuyor halk her halükarda kandırılıyor ve al birini vur ötekine durumuna geliyor.

 

gerçekten halk istediğini iktidara getirebiliyor mu yoksa halk önüne getirilen seçeneklerden birini seçmek (!) zorundamı bırakılıyor?

 

hangi seçimden bahsediyorsunuz Allah aşkına kandırmayın kendinizi halk kendi devrimini yapmadıkça biri gidecek biri gelecek ama değişen hiç bir şey olmayacak.

Gönderi tarihi:
Halk Devrimi sandıkta yapsın diyenlere: Bu seçim yöntemiyle mi devrim yapacaksınız? Bu şekilde ancak ali gider veli gelir oluyor ama değişen birşey olmuyor halk her halükarda kandırılıyor ve al birini vur ötekine durumuna geliyor.

 

gerçekten halk istediğini iktidara getirebiliyor mu yoksa halk önüne getirilen seçeneklerden birini seçmek (!) zorundamı bırakılıyor?

 

hangi seçimden bahsediyorsunuz Allah aşkına kandırmayın kendinizi halk kendi devrimini yapmadıkça biri gidecek biri gelecek ama değişen hiç bir şey olmayacak.

 

Arkadaş bunu bana değil Demokrasiye V bu sisteme inananlara soracaksın ..İnanmayan biri olarak OY(REY) kullanmıyorumm..

 

DEvrimcilere de önerim ''Sandık'' oldu..İnandıkları sistem geregi..

 

Bu Ülke de Hükümetlerin kıblesini görebilenler kimlerin hangi oluşumların Hükümetleri iktidara getirdiğini görecektir...

 

Bu Ülkede Ki Tüm siyasi oluşumlar Kan kustukları cemaatlere ,aşiretlere sivil kurum v kuruluşlara Seçim zamanı kırk takla atar sözler verirler..sadece AKP değil arkadaş..CHP OY uğruna nasıl ki NUri(çok)yaşar Hoja yı milletvekili gösterdi ise bir başka deyişle aleviler üzerinden siyaset yapıyorsa..

Ya kısacası siyasi oluşumların A'sı da bir Z''si de..Al birini vur hepsini duvara..

 

HAlk kendi devrimini yapsın dersek nasıl ki iletilerimizde bir çoğumuzun zümreler halinde olduğumuzu bölücü faaliyet içinde olanlar oldugunu vurguladığımız kişilere gün dogar Ülkemiz yangın yerine döner...

 

Her oluşum kendi devrimini yapmaya kalkışır önüne geçemeyiz..

 

Osmanlı daki Adalet V Eşitliği örnek almalıyız..Devlet herkese AdiL V eşit oldugu sürece Ülkemde bölücü faaliyetler olmayacaktır..Bizim toplumsal barişimizi bozan oluşumlara baktığımız zmaan göreceğimiz hep aynı oluşumdur..Batılılar(Haçlılar)..

 

SayGıLar..

Gönderi tarihi:

Arkadaş bunu bana değil Demokrasiye V bu sisteme inananlara soracaksın ..İnanmayan biri olarak OY(REY) kullanmıyorumm..

 

DEvrimcilere de önerim ''Sandık'' oldu..İnandıkları sistem geregi..

 

Bu Ülke de Hükümetlerin kıblesini görebilenler kimlerin hangi oluşumların Hükümetleri iktidara getirdiğini görecektir...

 

Bu Ülkede Ki Tüm siyasi oluşumlar Kan kustukları cemaatlere ,aşiretlere sivil kurum v kuruluşlara Seçim zamanı kırk takla atar sözler verirler..sadece AKP değil arkadaş..CHP OY uğruna nasıl ki NUri(çok)yaşar Hoja yı milletvekili gösterdi ise bir başka deyişle aleviler üzerinden siyaset yapıyorsa..

Ya kısacası siyasi oluşumların A'sı da bir Z''si de..Al birini vur hepsini duvara..

 

HAlk kendi devrimini yapsın dersek nasıl ki iletilerimizde bir çoğumuzun zümreler halinde olduğumuzu bölücü faaliyet içinde olanlar oldugunu vurguladığımız kişilere gün dogar Ülkemiz yangın yerine döner...

 

Her oluşum kendi devrimini yapmaya kalkışır önüne geçemeyiz..

 

Osmanlı daki Adalet V Eşitliği örnek almalıyız..Devlet herkese AdiL V eşit oldugu sürece Ülkemde bölücü faaliyetler olmayacaktır..Bizim toplumsal barişimizi bozan oluşumlara baktığımız zmaan göreceğimiz hep aynı oluşumdur..Batılılar(Haçlılar)..

 

SayGıLar..

 

Devlete adalet ve eşitliği nasıl sağlatacaksınız ve osmanlıyı hangi şekilde örnek almalıyız daha önceki iletilerinizde de demokrasiyi yetersiz bulduğunuzu söylemiştiniz bundan şu sonucu mu çıkarmalıyız. Demokratik yönetim yetersizdir ve laiklik gereksizdir. Padişahlık sistemine geri dönelim. Bu mudur? :D

 

Devleti yönetenlere halk tepkisini göstermezse o devleti yöneten kim olursa olsun sonuç değişmeyecektir. İnsanlar çaresizler ve ne yapacaklarını bilemiyorlar.

 

Türkiye tam bağımsız olmadığı sürece bu yönetim sorunları aşılamayacaktır. Tek çözüm tam bağımsızlıktır ama akp yönetimi bunu istemiyor bu açıktır çünkü anayasal pek çok değişikliği imf'nin ve ab'nin üzerinden değiştiriyorlar. Yani işin özü işlerine geliyor hedefledikleri amaca doğru gittikleri yolda bağımlılığa ihtiyaçları var. Bütün bunları görmek ve acilen çözüm üretmek gerek kendi geleceğimiz için. Aksi halde çok geç kalmış olacağız.

Gönderi tarihi:

sayın jhonywalker

 

Atatürk ilkelerini okulda ve askerlikte öğrendiğinizi sormadım öğrenin diyede yazmadım. Zaten öğrenmişsiniz de tam kavrayamamışsınız o besbelli. Görünen o ki ilkeleride benimsemiyorsunuz ve bunu dile getirenlerden de rahatsız oluyorsunuz.

Gönderi tarihi:
Devlete adalet ve eşitliği nasıl sağlatacaksınız ve osmanlıyı hangi şekilde örnek almalıyız daha önceki iletilerinizde de demokrasiyi yetersiz bulduğunuzu söylemiştiniz bundan şu sonucu mu çıkarmalıyız. Demokratik yönetim yetersizdir ve laiklik gereksizdir. Padişahlık sistemine geri dönelim. Bu mudur?

 

Devleti yönetenlere halk tepkisini göstermezse o devleti yöneten kim olursa olsun sonuç değişmeyecektir. İnsanlar çaresizler ve ne yapacaklarını bilemiyorlar.

 

Türkiye tam bağımsız olmadığı sürece bu yönetim sorunları aşılamayacaktır. Tek çözüm tam bağımsızlıktır ama akp yönetimi bunu istemiyor bu açıktır çünkü anayasal pek çok değişikliği imf'nin ve ab'nin üzerinden değiştiriyorlar. Yani işin özü işlerine geliyor hedefledikleri amaca doğru gittikleri yolda bağımlılığa ihtiyaçları var. Bütün bunları görmek ve acilen çözüm üretmek gerek kendi geleceğimiz için. Aksi halde çok geç kalmış olacağız.

 

Arkadaş...

 

Elbette değildir..Neden padişahlık olarak ele almak istiyorsunuz..Hemen en kötü ihtimal üzerine duruyorsunuz..Sölemek istediğim Osmanlı''nın Yönetim sisteminde ki Adalet V eşitlik kavramları..Bu kavramları demokrasi V Laiklikte göremediğim için yetersiz V''de gereksiz görüyorum..Bu sebebten dolayıdır ki Osmanlıdaa ki adalet V eşitlik sistemine hayranım...

 

Halk tabi ki tepki gösterecek..Ancak bu sorunları çözecek yegane çare DEVrim değildir..Öncelikle adiL yöneticiler seçmeyi ögrenmeliyiz V Bizi temsil edecek vekillerin parti tarafından seçilmesini red edip belediye başkanlarına attığımız oY gibi miletvekillerinide biz seçmeliyiz reylerimiz ile..

 

IMF'' poitikalarını bende eleştirdim bir çok iletimde..Yalnız bu teslimiyetin temelleri çok önceye dayanıyor yeni bir Ş değiL ki..57.Hükümette gece yarılarında bir çok kanun değişikliği yapıldı..57. Hükümet zamanında yazılı V görsel medya tarafından AB halka methedilirken yapılan bütün anketlerde AB''ye girmek için canattığımız avrupalı olma sevdasına düştüğümüz günleri ne çabuk unuttuk..Bu gün geldiğimiz noktada ise AB öcü gibi gösteriliyor bu görüntüyü kim sağlıyor ''Medya'' şimdi sormak gerekli dün tükürdüğünü bu gün neden yalıyorsun <medya> sen kime hizmet ediyorsun..

 

Tepkilerimiz medya endeksli olmamalı güne göre siyaset yapılmamalı her daim gelecegi görmek gerek..

O zaman dünden bugüne AB politikası güdenlerin hepsinin işine geliyordu bu söylemizden çıkardığım sonuç budur..

Eleştirirken dünden bu güne Ab politikası izleyen bu doğrultuda siyaset yapan Tüm siyasi partileri eleştirmeliyiz İhaleyi tek bir partiye yıkmamalıyız..

 

Çare çaresizliğin içinde saklı bir hazinedir..Dediğin gibi geç olmadan güç olmadan yanliş siyeset yapan tüm oluşumlardan kurtulmamız gerek Halkını düşünen adiL idareciler seçmeliyiz..Mecliste bizi temsil ettiğine inandığımız Milletvekillerini seçme imkanına sahip olmalıyız..

 

En Önemlisi medya''nın bizi yönlendirmesinden kurtulmalıyız..

 

Tam bagımsızlıksa her alanda ki teslimiyetçilikten kurtulmalıyız...

 

SayGıLar

Gönderi tarihi:

sayın jhonywalker

 

Atatürk ilkelerini okulda ve askerlikte öğrendiğinizi sormadım öğrenin diyede yazmadım. Zaten öğrenmişsiniz de tam kavrayamamışsınız o besbelli. Görünen o ki ilkeleride benimsemiyorsunuz ve bunu dile getirenlerden de rahatsız oluyorsunuz.

 

Arkadaş..

Düşüncelerimi eleştirenlerden rahatsız oldugum an düşünce V kişileri eleştirme hakkıma ihanet etmiş olduğum kanısındayım..Bu İnancım''dan dolayıdır ki rahatsız olmam söz konusu değildir...

 

Aklımın İnkar ettiği hiç birr düşünceyi sistemi kabul etmem söz konusu değildir..

Buda İnsan olarak hakkımdır...

Düşünmek eleştirmek hakkımız olmalı..Yalniz karalama V hakaret olmamalı..

 

SayGıLar..

Gönderi tarihi:

Arkadaş..

Düşüncelerimi eleştirenlerden rahatsız oldugum an düşünce V kişileri eleştirme hakkıma ihanet etmiş olduğum kanısındayım..Bu İnancım''dan dolayıdır ki rahatsız olmam söz konusu değildir...

 

Aklımın İnkar ettiği hiç birr düşünceyi sistemi kabul etmem söz konusu değildir..

Buda İnsan olarak hakkımdır...

Düşünmek eleştirmek hakkımız olmalı..Yalniz karalama V hakaret olmamalı..

 

SayGıLar..

:clover:

Gönderi tarihi:

 

 

eğer devrim istiyorsanız,önceki devrimleri ve ardından olanları bi daha inceleyin.bu ülkedeki tüm devrim ve ihtilaller ya da adına ne demek isterseniz,halka rağmen olmuştur.şunu unutmayalım ki devir bize anlatılan devrim masallarının devri değil.keza internet üzerinden artiz resimler yollayıp,devrimci olunmuyor.atatürk resimlerinin power pointle sağa sola gönderilmesi değil atatürkçülük.buna bi çözümünüz var mı asıl?

devir artık parası olanın devri,güçlünün devri...boş yere bu masalda yuvarlanmayalım...

 

 

şunu soracağım sayın nazanozkan, Cumhuriyet Devrimi nasıl "halka rağmen" olmuştur ? Türk halkının bu güne en çok sevdiği ve en çok desteklidiği liderin yapmış olduğu devrim, herşeyi bir kenara bırakalım mantıken nasıl " halka rağmen" olabilir bunu merak ediyorum cidden.

 

ama ben ajitasyonsuz cevap isterim lütfen.

Gönderi tarihi:

Nazanozkan'ın halk'a ragmen kelimesi çok dikkate deger görünüyor.31 ekim1918 tarihindeki mondros mütearekesi ile paylaşım başladı.Cemal paşa,talat ve Enver paşa ülkeyi terk ettiler.Birçok cephede savaşan osmanlı kaybetmişti.

19 mayıs 1919 Samsun'dan başlayan bir kurtuluş mücadelesi

Bu kadar kısa bir zamanda Osmanlıya kulluk eden milyonları böyle bir ulusal kurtuluş savaşı üzerine yogunlaştırırken Osmanlı'nın bunu bir ihanet addedip addetmeyeceğine nasıl bir teminat verilmişti?

Sanırım burada insanların üzerinde kesin etkileri olan şahıslara büyük iş düşüyordu.

Onun için mi acaba halk'tan kopuk gibi görülüyor?

Olabilir mi?

Gönderi tarihi:

Hiç bir devrim halka rağmen yapılamaz. Bunun aksini iddia etmek dünya tarihini hiç anlıyamamış olmayı gerektirir.

 

Bırakın ileri hamleleri en geri hamleler, en kanlı diktatörlükler, en zorba tiranların bile en büyük güçleri, Halkın kendilerine verdikleri destekdir. Bunun içindirki bırakalım ilerici, aydınlanmacı önderleri dünyanın bu güne kadar gördüğü en kanlı diktatörler bile aynı zamanda o ülkelerin gelmiş geçmiş iktidarda bulundukları dönemde en çok destek görmüş liderleridir.

 

Almanya tarihinde hiç bir lider Hitler kadar destek görmemiştir.

 

İtalya tarihinde Mussolini kadar.

 

Irak tarihinde Saddam kadar

 

İran tarihinde Humeyni kadar

 

İspanya tarihinde Franco kadar.

 

Halkın desteklemediği bir devrimin yaşama şansı yoktur. Mümkünde değildir.

 

Türk tarihine baktığımızda, halka rağmen yapılmış hangi devrim vardır. Abdulhamit despotluğundan yılmış halk meşrutiyet devrimini mi desteklememiştir. İkinci meşrutiyeti mi. Tabi bu kişiler Meşrutiyetin ilanının Osmanlı ülkesinde halk arasında nasıl coşkuyla kutlandığını bilmezler. Atatürk devrimleri mi halka rağmen yapılmıştır ?. Atatürkün arkasındaki muazzam halk desteğini görmeyip bu devrimin halka rağmen yapıldığını mı iddia ediyorsunuz.

 

Birilerini "slogan devrimciliği" yapmakla suçluyorsunuz. Ancak sizin söylemlerinizde kaba sloganlardan öte bir değerde değil. Zira "Türkiyede ki devrimler halka rağmen yapılmıştır" diyen kişi. yazar o devrimleri nasıl halka rağmen olduğunuda gösterir bize.

 

bir kere insan devrimin anlamını merak eder ve bilir ki. Dünya tarihinde, halkın ve ordunun desteklemediği hiç bir devrim yaşamamıştır. Meraklısına dünya devrimlerinide tek tek yazıp anlatabilirim.

Gönderi tarihi:

of tutamıyorum kendimi yine...

şimdi şöyle yapalım isterseniz ağalar bacılar...

konuyu toparlamış olur mu bilmiyorum ama hani konu özeleştiri ya,başlığı açan arkadaştan başlayalım mesela.

isim

**********?

ya da 2-**************?

 

gelelim cümlelere mesela örneğin:

 

ab kapısında parcalanmak uzereyız,abd nın her dedıgını yapıyoruz,basbakan sankı bu ulkenın basbakanı deılde abd nın bır memuru gıbı calısıyor abd nın sozculugunu yapıyor.ekonomının durumu ortada ımf ye baglı bır ekonomımız var.ekonomı buyuyor dıyolar ama buyuyen ve zegın olan 8-10 tane holdıngler ve patronları.size bi yerlerden tanıdık geliyor mu?sanki çoktandır dinlediğimiz başı sıkışan medya tekerlemlerine benzemiyor mu?

 

hele şuna bayıldım:

 

ozellestırme polıtıkarı cok yanlıs.telekomun tekelın t sı turkıyenın t sı demektır bız bunları satıyoruz.erdemırlerı sekaları daha aklıma gelmeyen cumhurıyetımızın kalelerı dedıgımız kurulusları satıyoruz.bunlar vatandır vatan satılmaz.ortadogu projelerı yayınlanan harıtalar bop es baskanı malesef bu ulkenınde basbakanı.

yahu sanki şu 23 nisanda ezberletilen şiirler gibi di mi?

yanlız biraz kafası karışmış galiba kardeşimizin...

özeleştiri böyle olmaz bi kere burdan başlayalım...hele hele özeleştiri diye bi başlık açtıysan yazılanlara tahammülkar (bu kelimenin anlamını bilmeyen var mı?) davranmalıyız değil mi?

sonra tepki,devrim dediğin bi kaç miting alanında kulağına çalınan sloganları cümle içinde kullanmak da değildir. hele hele gençler arasındaki trend öyle istiyor,popüler kültür şimdi de sosyalizmi destekliyor diye devrimci olmak bu amaç uğruna ölenlerin mezarlarında rahat kalamamaları demektir.

ha peki o zaman ne yapalım?bence biraz daha okuyunuz,biraz daha tarih okuyunuz,sonra düşüncelerinizin demlenmesini bekleyiniz...

ayrıca unutmayalım ki şu anki hükümet,isteseniz de istemeseniz de bir çoğunluk hükümetidir,icraatları beklenenden farklı değildir. söyleriniz baykala bi dahaki seçimde o dağıtır kapı kapı sarı liraları biraz da onun duasını ederiz valla benim için hava hoş...

eğer devrim istiyorsanız,önceki devrimleri ve ardından olanları bi daha inceleyin.bu ülkedeki tüm devrim ve ihtilaller ya da adına ne demek isterseniz,halka rağmen olmuştur.şunu unutmayalım ki devir bize anlatılan devrim masallarının devri değil.keza internet üzerinden artiz resimler yollayıp,devrimci olunmuyor.atatürk resimlerinin power pointle sağa sola gönderilmesi değil atatürkçülük.buna bi çözümünüz var mı asıl?

devir artık parası olanın devri,güçlünün devri...boş yere bu masalda yuvarlanmayalım...

 

of,gene çok yazdım akşam akşam,daha karnım aç...

bu kadardır,saygılardır,hürmetlerdir...

 

Önce sunu acikliga kavusturalim,bilmiyorum sizi kim kandirdi ama,bu hükümet cogunlugun hükümeti degildir.sadece yüzde 35 in hükümetidir,ve Özalca getirilmis yanlis ve anti-demokratik bir secim sistemi nedeniyle mecliste encok sandalyesi olan bir hükümettir.Bilmem anlatabildim mi?

jÖN arkadas cok güzel bir özelestiri yapmis ha siz begenirsiniz begenmezsiniz o sizi baglar.BIr ülkenin ve bir milletin haysiyetini parayla pulla ölcenler bence haysiyetin ne oldugunu kavrayamamis olanlardir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Sevgili nazan özkan.

Yerinde tespitleriniz için teşekkür ederiz, bizleri tenvir ettiniz.

 

bozan

Kendinizi ve kimliginizi itiraf ettiginiz icin size tesekkür ederiz,hic bu kadar acik sözlü olamamistiniz.Cumhuriyet sizlere ragmen yasayacaktir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Hiç bir devrim halka rağmen yapılamaz. Bunun aksini iddia etmek dünya tarihini hiç anlıyamamış olmayı gerektirir.

 

Bırakın ileri hamleleri en geri hamleler, en kanlı diktatörlükler, en zorba tiranların bile en büyük güçleri, Halkın kendilerine verdikleri destekdir. Bunun içindirki bırakalım ilerici, aydınlanmacı önderleri dünyanın bu güne kadar gördüğü en kanlı diktatörler bile aynı zamanda o ülkelerin gelmiş geçmiş iktidarda bulundukları dönemde en çok destek görmüş liderleridir.

 

Almanya tarihinde hiç bir lider Hitler kadar destek görmemiştir.

 

İtalya tarihinde Mussolini kadar.

 

Irak tarihinde Saddam kadar

 

İran tarihinde Humeyni kadar

 

İspanya tarihinde Franco kadar.

 

Halkın desteklemediği bir devrimin yaşama şansı yoktur. Mümkünde değildir.

 

Türk tarihine baktığımızda, halka rağmen yapılmış hangi devrim vardır. Abdulhamit despotluğundan yılmış halk meşrutiyet devrimini mi desteklememiştir. İkinci meşrutiyeti mi. Tabi bu kişiler Meşrutiyetin ilanının Osmanlı ülkesinde halk arasında nasıl coşkuyla kutlandığını bilmezler. Atatürk devrimleri mi halka rağmen yapılmıştır ?. Atatürkün arkasındaki muazzam halk desteğini görmeyip bu devrimin halka rağmen yapıldığını mı iddia ediyorsunuz.

 

Birilerini "slogan devrimciliği" yapmakla suçluyorsunuz. Ancak sizin söylemlerinizde kaba sloganlardan öte bir değerde değil. Zira "Türkiyede ki devrimler halka rağmen yapılmıştır" diyen kişi. yazar o devrimleri nasıl halka rağmen olduğunuda gösterir bize.

 

bir kere insan devrimin anlamını merak eder ve bilir ki. Dünya tarihinde, halkın ve ordunun desteklemediği hiç bir devrim yaşamamıştır. Meraklısına dünya devrimlerinide tek tek yazıp anlatabilirim.

 

 

Şöyle diyebilir miyiz?

Mustafa Kemal ATATÜRK bir devrimcidi. lakin Yapılan bir devrim değildi.Bir kurtuluş savaşıydı.Ülkeyi Yabancı işgalinden kurtarma hareketiydi.Bunun için osmanlı halkı bu mücadeleyi sarayın yaptığını zannederek destek çıktı.Hareketin halk tarafından benimsenmesi ve desteklenmesi ile Bagımsız Türkiye Cumhuriyeti kuruldu.Saray dışlandı.Kişisel yorumumdur.yanlış anlaşılmasın lütfen

Gönderi tarihi:

Bu forumlarin en güzel yani herkes istedigi gibi istedigi kavrama kisiye yüklenebilmekte ve günlük hayatta yaptiklari takiyyeleri bu forumlarda yapma gereini duymayip iclerini bosaltabilmeleridir.Kimileri Laiklige karsidirlar,kimileri Cumhuriyete,kimileri Atatürk'e,kimileri Orduya yani özetlersek bu saydiklarim aslinda Seriat yani yesil bayrak sevdalilaridir,lafi agizlarinda eveleyip gevelerler,halka ragmen devrim derler,ben Laiklige karsiyim derler amma bir türlü biz Kurtulus savasina da karsiyiz diyemezler,Laiklige karsi olanlarin Kurtulussavasini alkislamalri olanaksizdir,yesil bayrak sevdalilarinin ay yildizli bayragi sevmeleri olanaksizdir,Osmanli özlemini duyanlarin Cumhuriyeti sevmeleri olanaksizdir.Böyle oldugu icin hep bir seyin pesinde kosarlar,Cumhuriyete,Türk devletine,Laiklige ve Cumhuriyete agizlarini doldura doldura nefretlerini kusabilme özgürlügünün özlemiyle yasarlar.Küfremedikleri zaman özgürlük yok demektir.Tayyip Erdogan bunlar icin beklenen mesihtir.Cünkü oda Türkiye Cumhuriyetinin ordusuna,Laik Cumhurbaskanina karsidir.oda Türkiye düsmanlarinin alkiscisi ve tebrik edicisidir.Dikkat edilirse Laikligin karsisinda olan kim varsa Tayyib Erdogan'i büyük bir kurtarici olarak kabul ederler.Orhan Pamuk'u Ermenilerin yani sira kutlayanlarin basinda gelen isim Tayyip Erdogandir,nedeni nobel degildir.Elif Safak'i kutlayanlar AB,ABD ve Tayyip Erdogandir.Bir ülkenin haysiyetini o ülkeyi yönetenler korumakla yükümlüdür,eger ülkeyi yönetenler bu haysiyeti ayaklar altina almislarsa onlarin alkiscilarida onlari takip edecektir.

 

saygilarla

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.