Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

NUH TUFANINI YAZAN KİTAPLAR KUTSAL BİR KİTAP OLAMAZ


evrensel-insan

Önerilen İletiler

Omar Kardes,

 

Siz cok tuhafsiniz. Once Tevrat bu ornek verdigim ilahlardan bahsetmez dediniz. Ben de yalniz bir ornek verip bunda yanildiginizi gosterdim. Siz tesekkur edeceginize, yani verdigim bilgiye sagol demenin yerine, bana sacma sapan laflar soyleyip, Ingilizce bile bilmedigimi soylemeyi luzum gordunuz. Omar efendi, siz kendi yazdiklarinizi bile okuyup, kendinize saygi gostermiyorsunuz. Ben niye sizin yazilarinizi daha da okumak isterim ki?  Hosca Kal.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Suheyla kardeş, siz Omar kardeşinizin kusuruna bakmayın. O bazan böyle "tuhaflıklar" yapıyor. Bildiğim kadarıyla İngilizce sizin ikinci diliniz galiba. Belki de birinci. Neyse.

 

Omar kardeşinizin tuhaflıklarını şöyle anlatayım. Bir müddet Müslüman olur, bir müddet Hıristiyan ve son olarak ta Bahaullah'a biat edip Bahai dinine geçmişti. Bir ara da pastafaryanizm'e merak salmıştı. Sonuç ne oldu bilmiyorum.

 

Mesela; "bir fırsat verseler önce ateistleri ben temizlerim" der. Sonra şaka, sonra da yarısı gerçek der. Bir ara ispatsız doğru olmaz dedi, sonra da sadece aklın ürettiğini, görünmezliği gerçek olarak savundu. Daha onlarca tuhaflıklar. Kısaca üç tanesini yazdım.

 

Bu yüzden de Omar kardeşinizle soru sormadığında paylaşımda da bulunmuyorum. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Omar Kardes,

 

Siz cok tuhafsiniz. Once Tevrat bu ornek verdigim ilahlardan bahsetmez dediniz. Ben de yalniz bir ornek verip bunda yanildiginizi gosterdim. 

 

 

 

Ama siz Moşek değil birçok tanrı için söylediniz bunu..Neyse ben yinede teşekkür ederim..Şunuda tekrar edeyimki cümleniz aynen şu şekildeydi " Bu ilahlar Tevratta korkuyla bahsedilir Allah ile denk tutulmuştur" diyerek söylediğiniz için yazdım..Ayetleri okuduğumuzda sizinde yanıldığınız ortadadır,fazla uzatmamak gerekir başarılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Suheyla kardeş, siz Omar kardeşinizin kusuruna bakmayın. O bazan böyle "tuhaflıklar" yapıyor. Bildiğim kadarıyla İngilizce sizin ikinci diliniz galiba. Belki de birinci. Neyse.

 

 

Nasıl bir tuhaflık yaptım acaba ? 

 

"en yuksek mevkiye sahip Ilahlar idi. Bunlarin bir cogunun adi Tevrat'ta korkuyla bile bahsedilir.  Bunlarin bazilari, 5-6 bin once,  Hz Ibrahimin tanrisi ile ayni sırada bir mevkilerdediler."

 

Suheyla arkadaşın mesajı bu,ayetlerin türkçesini koyması gerekirken insanı kandırırcasına ingilizcesini koyuyor..Ayete baktığımızda gerçektende o arkadaşın dediği gibi bahsediliyor ? Bu yanlışlığı belirtmekle ayıp mı etmiş olduk ? 

 

 

 

 

 

Omar kardeşinizin tuhaflıklarını şöyle anlatayım. Bir müddet Müslüman olur, bir müddet Hıristiyan ve son olarak ta Bahaullah'a biat edip Bahai dinine geçmişti. Bir ara da pastafaryanizm'e merak salmıştı. Sonuç ne oldu bilmiyorum.

 

 

 

Sen beni anlayamamışsınki kaç yıldır tartıştık birde..Son kez tekrarlıyorum..Ben bir yahudiyim çünkü Tanaha inanırım,Ben bir Hristyanım çünkü İncilede inanırım,Ben bir müslümanım çünkü Kuranada inanırım,ben bir Bahaiyim çünkü Bahaullah eserlerinede inanırım..Hepsi aynı Tanrının elçisi,mazharıdır..

 

 

Pastafaryanizme merak salmadım bir arkadaş o kitabı okumamı tavsiye etti sanki beni çok anladınız bide bilinçlendirmeye çalışıyorlar aldım okudum sadece..

 

Neyse sizinde çok kınadığınız kindar zihniyetten en ufak bir farkınız yok..Sizin gibi düşünenleri destekler aksini söyleyeni karşı çıkıyorsunuz..Bu şekilde devam edin başarılar diliyorum..

 

Burası tartışma ortamı ve isteyen sorar isteyen sormaz senin benim hakkımda o şöyledir böyledir diye yorum yapmana gerek yok..Delikanlı ol bana söyle tamam mı ?

 

Not:İnsanları dinleyebilecek yada sözün doğrusunu anlayabilecek bir kapasiteye ulaştıktan sonra mümkünse benimle tartış..Ayrıca ben insanlarla tartışıyorum,siz insana alışkın değilseniz gidin hayvanat bahçesinde  maymunlarla diyalog kurun...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sen beni anlayamamışsınki kaç yıldır tartıştık birde..Son kez tekrarlıyorum..Ben bir yahudiyim çünkü Tanaha inanırım,Ben bir Hristyanım çünkü İncilede inanırım,Ben bir müslümanım çünkü Kuranada inanırım,ben bir Bahaiyim çünkü Bahaullah eserlerinede inanırım..Hepsi aynı Tanrının elçisi,mazharıdır..
 
Seni anlamak ne mümkün.. Sen anladığını sandığın inançlarını dahi anlamamışsın ki. Zira onlar da birbirlerini anlamadıklarını(red) ifade ediyorlar. Ama sen ne gariptir ki anlıyorsun.
 
1010245_391691440947453_902239258_n_6350

 

Delikanlı ol bana söyle tamam mı ?

 

Hakkında söylediklerim senin inançların. Zaten hep senin yüzüne söyledim. Arkandan atsa idim, arkadaşa ÖM atardım. Kaldı ki "delikanlı" olma gibi bir iddiam yok. Bilinçli birey olmayı tercih ederim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ama siz Moşek değil birçok tanrı için söylediniz bunu..Neyse ben yinede teşekkür ederim..Şunuda tekrar edeyimki cümleniz aynen şu şekildeydi " Bu ilahlar Tevratta korkuyla bahsedilir Allah ile denk tutulmuştur" diyerek söylediğiniz için yazdım..Ayetleri okuduğumuzda sizinde yanıldığınız ortadadır,fazla uzatmamak gerekir başarılar.

 

Sayin Omar efendi,  bu size, Turkce dili ile buyumemis bir insandan, Turkce dersi olsun diyelim.

 

Ders basliyor.

 

 

"Butun bunlar bir zamanlar en yuksek mevkiye sahip Ilahlar idi." demek bir zamanlar en yuksek bir mevkiye sahipdiler demektir.

"Bunlarin bir cogunun adi Tevrat'ta korkuyla bile bahsedilir."  demek "cogunun" adi Tevratta korkuyla bahsedilir demektir. Yani cogu demek, hepsi degil. Cogu demek yalniz cogu demektir.

"Bunlarin bazilari, 5-6 bin once,  Hz Ibrahimin tanrisi ile ayni sırada bir mevkilerdediler." Bunlari "bazilari", Hz Ibrahimin Tanrisi ile ayni sirada bir mevkilerde di. Yani M.O. 4000 yillarinda demek, Tevrattan once demektir. Tevrati asagi yukari M.O. 1400-1500  yazmaya baslamislardir. Nitekim Musa da M.O. 1400 civarinda yasamistir. Yani oralardaki insanlar, Musa'dan once [2000 yil once] yuksek mevkiye sahip ilahlara inanirlardi.

 

Bundan anlasilacak seyler budur.  Ders bitti.

 

Mamafih, eger siz derseniz ...

 

Tevratta bu tanrılar bahsedilmez.

 

Bununla yalniz cahilliginizi ifade ettiginiz degil, bilgisizligini kabul etmemek veya saklamak  icin gelisiguzel saldirmayi seven, sacma sapan bir insan oldugunuzu ispat edersiniz.  Anladinmi Omar efendi? 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 Kaldı ki "delikanlı" olma gibi bir iddiam yok. 

 

 

Biliyorum

 

"Seni anlamak ne mümkün.. Sen anladığını sandığın inançlarını dahi anlamamışsın ki. Zira onlar da birbirlerini anlamadıklarını(red) ifade ediyorlar. Ama sen ne gariptir ki anlıyorsun."

 

Cümledeki manayı keşfeden herkes anlar..Gökyüzünün kandilleri yandı yazısından bir anlam çıkaramıyorsan bu senin kapasitenin yetmediğidir.Çünkü gökyüzünde bir lamba bulunamadı uydurmadır diyerek mantıklı olduğunu zannedenlerdensin..Neyse ne dersem diyeyim "doğruları ben bilirim" havasında olduğun için uzlaşmak yine mümkün olmayacaktır..

 

Kolay gelsin. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Omar efendi,  bu size, Turkce dili ile buyumemis bir insandan, Turkce dersi olsun diyelim.

 

 

 

Keşke kim olduğumu bilipte yazsaydın bu yazıyı..Ama sizin savunduğunuz şeyleri savunmadığımız için muhakak bilmiyordur cahildir faşizmi uygularsınız..

 

 

 

 

Ders basliyor.

 

 

 

 

İsa Mesih'in bir sözü vardır bilmezsin büyük ihtimalle..Kör yolculuk etmeye kalkarsa çukura düşürür.

 

 

 

 

"Bunlarin bir cogunun adi Tevrat'ta korkuyla bile bahsedilir."  demek "cogunun" adi Tevratta korkuyla bahsedilir demektir. Yani cogu demek, hepsi degil. Cogu demek yalniz cogu demektir.

 

.

 

Ayet orada hala korkuyla bahsedilir diyorsan gerçekten bir kıtlık var demektir..

 

 

Sayin Omar efendi,  bu size, Turkce dili ile buyumemis bir insandan, Turkce dersi olsun diyelim.

 

Ders basliyor.

 

 

"Butun bunlar bir zamanlar en yuksek mevkiye sahip Ilahlar idi." demek bir zamanlar en yuksek bir mevkiye sahipdiler demektir.

"Bunlarin bir cogunun adi Tevrat'ta korkuyla bile bahsedilir."  demek "cogunun" adi Tevratta korkuyla bahsedilir demektir. Yani cogu demek, hepsi degil. Cogu demek yalniz cogu demektir.

"Bunlarin bazilari, 5-6 bin once,  Hz Ibrahimin tanrisi ile ayni sırada bir mevkilerdediler." Bunlari "bazilari", Hz Ibrahimin Tanrisi ile ayni sirada bir mevkilerde di. Yani M.O. 4000 yillarinda demek, Tevrattan once demektir. Tevrati asagi yukari M.O. 1400-1500  yazmaya baslamislardir. Nitekim Musa da M.O. 1400 civarinda yasamistir.

 

 

 

Ders vermeye başlamadan önce biraz bilgilen Musanın ne zaman yaşadığı bilinmemektedir..kimi kaynağa göre Tevrat m.ö 2000 yıllarında yazılmış kimilerine göre  daha az yada daha fazla..Kesin birşey söz konusu değildir..Ayrıca İbrahim'in tanrısı hakkında en ufak bir bilgi yoktur,ebla tabletlerine görede bu dediğini destekleyen birşeyde ne yazıkki yazmıyor..Dediğin şeyler birer yorumdan ibaret ve kaynağıda Tanrı'nın tarihi belgeselidir..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İsa Mesih'in bir sözü vardır bilmezsin büyük ihtimalle..Kör yolculuk etmeye kalkarsa çukura düşürür.
 
Neyi, kimi çukura düşürür?
 
Başkalarının diliyle alay eden insan, kendi dilini bilmiyor. Yukardaki cümlenden bir şey anlaşılmıyor.
 
Doğrusu; Körle yolculuk etmeye kalkarsan çukura düşürür.
 
Üstelik doğrusunun anlamı da yanlış. Zira körle yolculuk eden gören birisi ise, çukura düşmez.
 
Ayrıca, noktalama işaretlerinden sonra bir harf yeri kadar boşluk bırakılır. smile.png
 
Keşke kim olduğumu bilipte yazsaydın bu yazıyı.

 

Bilmeye gerek yok ki.. Yazıların ayna gibi gösteriyor. smile.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

33/53 Kuran cümlesi dine elbette aykırı değil. Hiç bir dinin kutsal saydığı kitabında o dine aykırı bir şey bulunur mu? İslam dini Muhammed'in isteklerinden oluştuğu için elbette misafirlere hadi artık gidin, Muhammed'in işi gücü var diyecek. Muhammed evlatlığının karısını çok beğenince evlatlığına kadını boşattıracak, Muhammed alacak. Kuzenler helal, kendini hibe de kadınlar da gelsin derken kalabalıklaşan harem nüfusunu kontrol etmek zorlaşınca tabii gelenlere kapıyı gösterecek.

 

Yine kontrol edemeyecek, bu kez bak hepinizi boşar, başka hatunlar veririm ona diye tehdit etmek yine allaha düşecek. Herkesi zina yaptı diye taşlattırıp öldüren Muhammed, kendi genç eşi gerdanlığımı kaybetmiştim diye kafileyi bırakıp sonra genç bir adamla birlikte gelince birden allahın aklına taşlama yerine sopa atmak gelecek.

 

Ya dört şahit getirirsiniz zinayı gören, ya yüz sopayı yersiniz diye herkesi susturacak. Dört şahit getirebilirseniz tamam bu ikisine vururum yüz sopayı diyecek. E tabii sopa bu. Vay peygamber eşine iftira ha! diye verirsen var gücünle, adam yüz değil on sopada ölür. Ama şahit mahit tabii bulunmaz, çölde şahit ne gezer de, ola ki Ayşe yanılır yenilir itiraf filan ederse tabii İslam dinini yaratan ekibin üyesinin kızına sopa okşar gibi vurulacak.

 

Tabii bu ayetleri allah bu amaçla yazdı derken kastım islamı yaratan ekip. Yoksa allah da nasıl ayetler indirmiş filan demiyorum. Müslümanlara belli olmaz, açıklamakta fayda var. Bu ayetler tabii ki islamı yaratan ekip tarafından yazılıyor. Onlar da işte bildiğimiz Ebubekir, Ömer, Osman, Ali zevatı. Ekip, yani Allah, yani Kuranı yazanlar bunlar.    

 

Bunlar Muhammed'i bizim ısmarladıklarımızdan başka bir ayet yaratırsan senin gırtlağını keseriz diye de tehdit etmişlerdir. 

 

"eğer bize isnat ederek sözler uydursa, mutlaka onun şah damarını keserdik kimse de engel olamazdı" (Kuran 69/45-47)

 

Nasıl bir allah bu? Kasap allah olur mu hiç? 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

E-mail'ime gelen bu yaziyi tartismaadinaburaya aktariyorum.

 

Kutsal sanılan kitaplar Nuh tufanı denen bir olaydan bahseder.Nuh peygamber başarılı olamamış insanları Allahın varlığına inandıramamıştır.

.

.

.

tutarsız ve anlamsız hikayenin anlatıldığı kitaplar Allahın kitabı olabilir mi?

 

Bunu mail atan benim..yazıda benim de, merak ettiğim gazetecilik yapmıyorsanız bu yazı iyi dolaşıyor demektir ki. çok mutlu oldum:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kulaktan maksat ruhani kulak,gözden maksat manevi göz,kalpten maksat manevi bakıştır..

 

Onu demiyorum, manevi burunu söylemeyi niye unutmuş diyorum. Kutsal kitapların manevi kokusunu almak için! Hani normal burun cilt bezi ve tutkal ve mürekkep kokusundan başka koku alamıyor kutsal kitaplardan da, o bakımdan. 

 

Kalbin bakmak, anlamak filan gibi işlevleri olduğu da en ilkel bir yanlış bilgidir. Kuranı yazan ekip bu işlerden de hiç anlamıyormuş. Hayır yani beyin deseler, manevisine filan da gerek olmayacak. Maddisiyle manevisiyle bu işler beyinde olur. Ama işte 1400 yıl önce o çağın bile bilgisinden haberin olmadan kitap yazıp din kurmaya kalkınca böyle oluyor. 

 

İslamcılar Kuranda beyinden bahsetmediğini gizlemek ve bahsediyormuş gibi göstermek için nerde "sufeha" kelimesini görseler "beyinsizler" diye tercüme etmişler. Güya Kuranda beyinden bahsediyormuş olacak sözde! Halbuki ilkel insanlar beyin kanı üretir zannederlerdi. Düşünme kalpte olur sanırlardı. Kuran da bu ilkel yanlış bilgi doğrultusunda yazılmıştır. Sufehanın beyinle filan tabii hiç bir alakası yok. Bu sefih sözcüğünün çoğulu. Düşkün, düşük, değersiz filan gibi bir anlamı vardır, ya da her neyse, ama beyinle bir ilgisi yok. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Butun bunlar bir zamanlar en yuksek mevkiye sahip Ilahlar idi.

 

Zaten Lat, Uzza ve Menat da Allah'ın kızları idi. Allah koltuğunda otururken ona doğru ikramlarla gelen kızları olarak kabartmaları yapılmıştı. Sonra müslümanlar yok ya dediler allahın kızları olmasın. Allah tek olsun ki allah dedi diye herkesi teokratik faşizm altında ezelim. Kimse dediğimizden çıkamasın. 

 

Bu karar üzerine Lat Menat Uzza emekliye sevkedildi. Boşalan kadrolara melekler atandı. 

 

İslam da çok tanrılı bir dindir. Hiç farkı yoktur. Allahtan başka bir sürü cin, şeytan, melek, ifrit gibi tanrıcıklar uydurmuştur. Bunların da eski tanrılardan bir farkları yoktur. Eskiden de bir büyük efendi tanrı ve alt tanrılar vardı. islam da aynısıdır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tanaha inanırım,...İncilede inanırım,Kuranada inanırım, Bahaullah eserlerinede inanırım..Hepsi aynı Tanrının elçisi,mazharıdır..

 

Pastafaryanizme merak salmadım 

 

Doğrusu tuhaf. Her önüne gelene inanmışsın ama Pastafaryanizme gelince inanmıyorsun. Bu çok tuhaf. Halbuki Pastafaryanizm adı geçen dinlerin hepsinden daha iyi. En azından USC ye şirk koşanları öldürün demiyor.

 

Bu arada: @@Suheyla haklıymış. Allah Molek'ten gerçekten korkuyormuş. Çünkü Molek'e kurban kesenlere çok fena öfkelenmiş. Öfke, korku belirtisidir. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

 
Neyi, kimi çukura düşürür?
 
Başkalarının diliyle alay eden insan, kendi dilini bilmiyor. Yukardaki cümlenden bir şey anlaşılmıyor.
 
Doğrusu; Körle yolculuk etmeye kalkarsan çukura düşürür.
 
Üstelik doğrusunun anlamı da yanlış. Zira körle yolculuk eden gören birisi ise, çukura düşmez.
 
 

 

Bilmeye gerek yok ki.. Yazıların ayna gibi gösteriyor. smile.png

 

 

Aslında hata benim yanlış yazmışım yolculuk değil kör öncülük olacaktı..

 

Lafın başıda şöyledir..Kör köre öncülük edebilir mi hiç ? İkisi birden çukara düşmezler mi ? ....diye gider.

 

Yazmamın maksadıda  suheyla arkadaşın  neyin ne olduğunu bilmeden ders vermeye kalkmasıdır..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Onu demiyorum, manevi burunu söylemeyi niye unutmuş diyorum. Kutsal kitapların manevi kokusunu almak için! Hani normal burun cilt bezi ve tutkal ve mürekkep kokusundan başka koku alamıyor kutsal kitaplardan da, o bakımdan. 

 

 

 

O koku burunla değil kalple alınır.Keşke anlayabilsen

 

 

 

 

Kalbin bakmak, anlamak filan gibi işlevleri olduğu da en ilkel bir yanlış bilgidir. 

 

 

 

Tabiki öyle bir işlevi yok buda mecazidir.Önemli olan yazıyı anlayabilmektir.

 

 

 

İslamcılar Kuranda beyinden bahsetmediğini gizlemek ve bahsediyormuş gibi göstermek için nerde "sufeha" kelimesini görseler "beyinsizler" diye tercüme etmişler. k. 

 

Bunu diyanet çevirmiştir.Çünkü türkçede beyinsiz demekle akılsız,anlayışsız demek birbirine yakın anlamlardadır..Sefehan diye bilirim ben ve akılsız aptalsız anlamı vardır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Doğrusu tuhaf. Her önüne gelene inanmışsın ama Pastafaryanizme gelince inanmıyorsun. Bu çok tuhaf. Halbuki Pastafaryanizm adı geçen dinlerin hepsinden daha iyi. En azından USC ye şirk koşanları öldürün demiyor.

 

Bu arada: @@Suheyla haklıymış. Allah Molek'ten gerçekten korkuyormuş. Çünkü Molek'e kurban kesenlere çok fena öfkelenmiş. Öfke, korku belirtisidir. 

 

Alakası yok çünkü Tevrat İncil Kuran aynı Tanrının kitaplarıdır ve hatta Kuranda bunu destekler..

 

ve yine alakası yok çünkü molek bir put tanrısıdır..Ve Allah kıskanç ve tek bir ilah olduğu gibi putlarında tapılmasını kabul etmez..O ayetlerde korku belirtisi değil kural vardır..Eğer kelimeler üzerine oynayacaksak her türlü şeye çevirebiliriz mümkünse olduğu gibi bakalım

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Mecaz, kutsal kitaplara inananlar tarafından sıkça kullanılan bir iddia. Bu da gösteriyor ki, bu kitaplarda kabullenilecek, hazmedilebilecek ve insanlık değerleri ile tutarlı bilgi bulmak zor oluyor. Bunlara aykırı bilgiler ise sıklıkla ve çoklukla bulunduğu için, bunların mecazi olduğunu söylemekten başka bir yol kalmıyor.

 

Fakat bu kitaplar edebiyat, şiir kitabı değiller. İnsanlığa bir yön göstermek, bir hukuk kurmak iddiasıyla yazılmış kitaplar. Bu iddialar ile mecazi anlatım, bağdaşır konular olamaz. Çünkü mecazi anlatımların direk söylendiği gibi anlaşılmasının önünde bir engel yok, bu bir. Hatta Kuranda şöyle yazar, mealen yazacağım: Ayetlerin bir kısmının muhkem, bir kısmı müteşabih olduğunu belirtir. Şimdi müteşabih dediği anlamı zor anlaşılabilecek veya anlaşılamayacak kısıma mecazidir diyebiliriz rahatlıkla. Ama anlamı kesin, söylendiği gibi açık olanlar da var demektir bu. 

 

Bu nedenle kafamıza göre bu mecaz, bu da mecaz, bu da mecaz dersek bunun bir sınırı olmaz. Bir de şu sorun var ki, böyle diyor ama müteşabih dedikleriyle muhkem dediklerini ayırabilmek için bir ölçüt vermiyor. Herhangi bir ayetin hangi tür ayet olduğunu ayırt edebilmek için bir ölçüt bulunmuyor. 

 

İşte dinin tehlikesi, sayılamayacak kadar mezhep üretmesinin ve insanları zaten ayırıyor da, mensuplarını bile parça parça bölmesinin temel nedeni de bu. Herkes kafasına göre istediği ayete müteşabih, mecaz diyor. Birinin müteşabih dediğine öteki mecaz diyor. Bu da dinin karmaşanın kaynağı olmasına yol açıyor. 

 

İkinci konu ise şu: Mecaz diyerek içinden çıkılmayacak bir konu yoktur değil mi? Herhangi bir anlatımın mecaz olduğunu iddia ettiğiniz anda, ona her anlamı yükleyebilirsiniz. Sizi sınırlayacak tek etken, hayal gücünüzdür. Bu da içinden çıkılmaz bir karmaşa yaratır. Eğer dinler insanlara mutlaka uymaları gereken, uymazlarsa başlarına çok kötü şeyler geleceğini iddia eden öğretilerdir. Şimdi insanlar karmaşa içinde ve çelişki içinde kalmazlar mı? Bence dini ciddiye alan bir insanın ikilemler içinde kıvranmaması olanaksızdır. "Acaba benden isteneni tam olarak yaptım mı? Direk anlamı mı benden istenen, yoksa mecazi bir istek mi var? Benim yorumum kastedilen anlam mı? Filanca başka türlü yorumluyor. Onun yorumu doğru olabilir mi?" 

 

Buna benzer akla hayale gelmeyecek ikilemler. "Ben cehennem mecaz diyorum ama, ya gerçekten orda ateşlerde yanılacağı, deriler yandıkça değiştirilip tekrar yakılacağı, lav ve kaynar su içirileceği, dikenli darı yedirileceği doğruysa?

 

Diyebilirsiniz ki suçlular bu direk anlamlardan korksun. Ama dinler suçlulara vaad etmiyor bu azapları. Daha doğrusu suçu inanmamak veya başka şekilde inanmak olanları tehdit ediyorlar. İnanç suçu ise olmayan bir şeydir, böyle bir suç icat etmek insanlık suçudur. Dinlerde en ağır suç, söylenenlere inanmamaktır.

 

İkilem çok şiddetlendi. Hadi tanrı direk söyleneni kabul etmediğin, mecaz diye çarpıttığın için çok kızıyorsa? Bunu nerden bileceksin? Tanrı sözde demiş ki "benim dediklerime inanmazsan seni sonsuza kadar yakacağım"!!! Sen ise bu mecaz diyorsun. Ya çarpıtıyorsan? Yakmanın mecaz olduğunu nerden biliyorsun bir, mecazı doğru yorumladığını nerden biliyorsun, iki...

 

Görüldüğü gibi din çıkmazdır, insanları sayısız ayrımlara götüren bir ayrıştırıcıdır. Din baz alınamaz. İnsanların neye inandıklarına değil, ne yaptıklarına bakılır. İnsanları inançları değil, eylemleri sorumluluk altına sokar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

33/53 Kuran cümlesi dine elbette aykırı değil. Hiç bir dinin kutsal saydığı kitabında o dine aykırı bir şey bulunur mu? İslam dini Muhammed'in isteklerinden oluştuğu

.

.

.

Nasıl bir allah bu? Kasap allah olur mu hiç? 

Bu yaziyi okudugumda gercekten ne kadar ciddiyetten uzak tamamen alayci,dislayici,asagilayici bir zihniyetin eseri oldugunu anliyoruz.Siz ki demokrat gecinenlersiniz ama su yazida demokratligin D  harfi bile yok.Insanlari bu kadar kücümsemek akla ziyandir.Inanmamak alay etmek dalga gecmek degildir hele de kültürlü oldugunu iddia edenlerin böyle bir yanlisa düsmeleri kültür noksanligini belgeler.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ciddiyetten uzak 

 

Yazdıklarımda son derece ciddiyim. Alay etmeyi aklımdan bile geçirmedim. Bir anlatımın alay olabilmesi için, ya gerçek dışı olması gerekir, ya da alay edilenin kendi elinde olmayan nedenlerden dolayı sahip olduğu özelliklere vurgu yapılması gerekir. Benim anlatımımda her ikisi de yok. Anlatımlarımı tamamen Kurana dayandırdım. Herhangi bir doğruluğu şüpheli rivayete dayandırmadım.

 

Kuranı ise İslam dinini yaratan ekip yazmıştır fakat büyük ölçüde değişmediğini düşünebiliriz. Çünkü ibadet amacıyla okunan metinler olarak düzenlendiği için, bunları ezberleyen çok sayıda kişi vardı. Örneğin ashabı Suffa adı verilen hiç bir iş yapmayan ve ibadet, ezber yapıp sadaka ile geçinen adamlar vardı. Bu durumda Kuranın değiştirilmesi çok zor olduğu için yazıldığı şeklini büyük ölçüde koruduğunu düşünmekte sakınca yok. 

 

Kuranı yazanların ellerinde olmadan yazdıklarını söylemenin ise bir yolu olmadığına göre alay etmem söz konusu değil. İnsanın göz odakları farklı olur da bu özelliğini vurgularsan, bu kesin alaydır. Kaza sonucu veya doğuştan uzvu eksik olanların bu özelliğini vurgulamak kesin alaydır. Kuranı yazanlar bunu yazmak zorunda olmadıkları için, yazdıklarımın alay olması kesinlikle söz konusu değil.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yazdıklarımda son derece ciddiyim. Alay etmeyi aklımdan bile geçirmedim.

 

Sizin yazilariniz anlamak isteyenler icin cok ciddi. Istemiyenler icin tabii ki alay ediyorsunuz. Insanoglunuda ki "korku"ile, insanlarin icat ettikleri dinde, kendisine baglatmis Allahi baska turlu tanimak imkansiz olmus.  Bu korku o kadar buyuk ku, korkunun kendisi insanlarin ruhunu, vucutlarini, beyinlerini tamamiyle isgal etmis. Kurana karsi yaziliara olan tepkiler, Muslumanlarin kendilerine bagli bir sekilde degisir. Onlar bazan seni uyarirlar, seni Allah carpar derler, bazan sen alay ediyorsun derler, bazan gunahdir derler, bir coklari ofkelenip seni oldurmek isterler, bazan  kanunlar cikarip "kufur" le suclanip hapise ve olume mahkum ederler. Yani genellikle, kizkinlikla cevap verirler. Cevaplar ve tepki sekilleri insanlarin icindeki korku buyukluklerine bagli bir sey.

 

Korku cok enteresan bir sey insanlarin icinde, insanlar hasta olmaktan korkarlar - Allahi sifa verecek biri olarak bilirler; yoksulluktan korkanlar - Allahi onlari yoksulluktan kurtaran olan biri olarak tanirlar. Otoriteden korkanlar - Allah otoritedir. Bazilari adeletsizlikten korkarlar - Allahi adalet getiren biri olarak tanirlar. ...  Fakat, her insanin ortak korkusu "olum" dur. Allah onlari "olumden" kurtaran biridir. Cunku obur Dunya vardir.

 

Democrossian, yazilariniz cok guzel. Allah, varsa, sanirim, sorularinizi, ciddiyetininizi, ve samimiyetinizi gercekleri ogrenmek icin gosterdiginiz ilginizi takdir eder. Benim kanaatimde,  digerleri cogunlukla, kendi "korkularina" kole olan insanlar veya Fransiz teolog Blaise Pascalin dusuncelerini bilmeden takip edenlerdir. "Pascal's wager", Yani "Pascal'in Bahisi"  diye bilinen bir dusuncede, "Allah ya vardir, ya da yoktur der", var olmak demekle, bu bahiste kaybedecek bir sey yoktur der. Yani, Blaise Pascal gibi dusunen, ve Allahi bir kumar icinde goren cogunluk da vardir.

 

Ama  iyiki siz de varsiniz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Allahi bir kumar icinde goren cogunluk 

 

Son derece haklısınız. Tanrının varlığı ya da yokluğu kesinlikle bir kumar konusu edilemez. Çünkü bu konuda bir tereddüt yoktur. Tanrı olamayacağı için yoktur. Var olması diye bir olasılık yoktur. 

 

Bunu söylerken elbette denizin dibinde saklanan ve fırtınalar yaratan bir Poseidon, ya da gökte gizlenen ve yıldırımlar çaktıran bir Zeus gibi bir tanrıdan bahsetmiyorum. Böyle tanrıların olmadığını kanıtlamak olanaksızdır. Ancak boynuzlu ve kanatlı uçan atların, alev soluyan ejderhaların olmadığını da kanıtlamak olanaksız olduğu için, bu bir sorun oluşturmaz. Tüm bu olduğuna dair bir kanıt bulunmayan iddiaların olmadıklarını kanıtlamaya zaten gerek yok.

 

Benim söz konusu ettiğim, evreni yarattığı iddia edilen tanrıdır. Bu iddianın dayandırıldığı argüman, evrenin düzenli ve kompleks bir yapı olduğu ve böyle yapıların tasarlanmadan oluşamayacaklarıdır. 

 

Bu iddia bilimsel olarak geçerli değil. Çünkü evrim, değişim ve doğal seçilimle düzenli yapılar üretir. Varlık değişkendir. Değişimler bir yarar sağlamayan yapılar üretirse bu yapılar rekabet edemeyerek yok olur. Ya da cansız bir yapı ise, işlevsiz, ölü yapılar olarak kalır. Yararlı değişim geçiren yapılar ise devamlı ve üretken olur. Sonuç olarak hiç bir düzenli yapı tesadüfen zaten oluşmuyor. Evrim canlılarla sınırlı değil. Evrende sayılamayacak kadar çok gezegen var ve koşullar her birinde farklı. Uygun koşulların bir araya geldiği gezegen ise dünyamız. 

 

Bunu şöyle bir örnekle açıklayabilirim: Dünya nüfusunun tamamı hakkında yazı tura attırılıyor. Yazı gelenler kazanıyor. Yazı gelenler için tekrar para atılıyor. Böyle para atıla atıla her seferinde nüfusun yarısı eleniyor. Sonuçta iki kişi kalacak ve son yazı tura dünyanın en şanslı kişisini ortaya çıkaracak.

 

Bu kişi, her seferinde elemeden geçtiği için müthiş bir güç tarafından korunduğuna inanabilir. Yüzlerce elemenin her seferinden kurtuldu ve son elemede de kazandı. 

 

İşte dünyamızın diğer gezegenler arasındaki durumu budur. Bir çok gezegende hayat mikroorganizmadan öteye gidememiş olabilir. Bir çok gezegende zeka evrilmemiş olabilir. Dünyamızda ise işler yolunda gitmiş. 

 

Bitmedi, evren de biricik evren olamaz. Bu akla aykırıdır. Çoklu evrenler kuramları aklın gereğidir. Bu kuram gereği, çoklu evrenler içinde hiç hayat oluşmamış sayısız evren olabilir. 

 

Fakat tanrı, sadece bütün bu söylediklerimden dolayı olanaksız da değildir. Tanrıyı olanaksız kılan asıl şudur: Madem evren düzenli ve kompleks bir yapı olduğu için tasarlanmaya muhtaçsa... Onu tasarlayacak bir gücün ondan daha düzenli ve kompleks bir yapıya veya akla, veya güce her neyse sahip olması gerekiyor. Peki bu güç tasarlanmadan nasıl ortaya çıktı? Evren tasarıma muhtaç, ama ondan daha kompleks ve düzenli olan, tasarıma muhtaç değil!!! Bu nasıl olabilir?

 

Tanrı yok, evrim vardır. Düzenli ve kompleks yapıların nedeni, daha düzenli ve daha kompleks yapılar olamaz. Daha az düzenli ve daha  az kompleks yapılar olabilir. Yani karmaşık yapılar daha basit yapılardan evrilmiştir. Yoksa karmaşık yapıları daha karmaşık yapılar yaratmamıştır. 

 

En uzak geçmişteki en basit yapı nedir, onu bulmak ise çok zor. Tıpkı bir süperbilgisayarın bile bitmiş bir satrancı geriye doğru analiz edebileceği, fakat beyaz taşların ilk açılış hamlesinin ne olduğunu asla bulamayacağı gibi. 

 

Tabii kimse satrancın akıllı insanlar tarafından oynandığını, kendiliğinden oynanmadığını ileri süremez. Sayısız satranç tahtasında sayısız hamleler yapılıyor fakat anlamlı hamle yapılmayan tahtalar ortadan kalkıyorsa, sonuçta oyunun bittiği bir tahta mutlaka olacaktır. 

 

Bu söylediklerime rağmen "tanrıya inanmak bana iyi geliyor, inanmak istiyorum" diyene elbette lafım olamaz ve inanmakta özgür olmamasını aklımdan bile geçirmem. İnanç özgürlüğü en temel ve asla vazgeçilemeyecek insan haklarının yaşam hakkından sonra en önemlisidir. Ortadan kaldırılması değil, sınırlandırılması dahi aklın ucundan bile geçmesinin söz konusu bile edilmesi insanlık erdemine ve onuruna aykırıdır. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yaratici bir gücün varligini ciddi olan tüm bilim adamlari kabul etmektedir buna Einstein'da dahildir.Birtakim edebi cümlelerle evrim savunuculuguna soyunmak evrimle insanin gecmisine vurulan etiketi kabul etmek demektir.Bazilari insanin soyunun insandan geldigine inanirken bazilarida birtakim iddialarin pesinde yok benim soyum maymundur der cikar.

Tüm bilimsel arastirmalar insan soyunun hayvandan evrilmis olacagini reddederken hala evrim evrim diye ortalikta dönenler icin tabiki tüm inananlar korkmaktadir.Inanmayanlar ise korkusuzdur,onlarin korkmak icin bir nedenleri yoktur ama bir yerleri agirdiginda doktor ilk kosanlar onlar olur.Cünkü ölüm korkusu vardir onlarda,inananlarda ise ölüm korkusu yoktur ölümün hak olduguna inanmistirlar.

 

Evrendeki bu degismez düzenin tasarlayicisinin hicbirseye ihtiyaci olmadigi icin evrimciler bundan rahatsizlik duymaktadirlar.Herseyi düzgünce tasarlayip insanoglunun önüne seren bir gücün neden kendisinin birtakim degisiklige ihtiyac duymasi gerektigini anlamakta zorlaniyorum.Bu tarz yaklasimlar bilimden uzak kalmis veya sadece bilim diye yutturulmaya calisilan evrim'e saplanip kalmis olanlarin  yaklasimlaridir Bunlar bu evrime o kadar saplanmislardir ki evrimin bir deli sacmasi oldugunu bilimsel olarak ispat eden hicbir belgeyide kabul etmezler.

 

Gezegenimizdeki karmasiklik sadece evreni yaratan temkinli bir tasarimciya isaret etmekle kalmaz bugün hala ona bagli oldugunu gösterir.

 

Tanri'nin tasarimina isaret eden bircok hatta sonsuz örnek varsa da birkaciyla yetinelim:

 

Dünya: Dünyanin boyutu ve yercekimi oksijen ve nitrojen gazlarindan olusan ince bir tabakayi yerden 80 Km.yukariya kadar tutmaktadir.

Eger dünya daha kücük olsaydi,örnegin Merkür gibi bir atmosferi olmasi imkansizdi,daha büyük olsaydi örnegin Jüpiter gibi atfosferi özgür hidrojen icerecekti.

 

Dünya,hayvan,bitki ve insanlari yasatabilen dogru bir karisimdan olusan atmosfere sahip tek gezegendir.

Dünya günese en dogru mesafededir.Eger dünya günesten daha fazla uzakta olsaydi biz tamamen donacaktik.Daha yakin olsaydi sicaktan kavrulacaktik.

Dünyanin konumundaki en ufak bir degisiklik bile yasami imkansiz hale getirirdi.Dünya günes etrafinda 107.000 Km/saat hiziyla dönerken bile bu mükemmel mesafeyi korur.

Öyle dünyamizda hersey yolunda gitmis diyerek kestirmeden ve hicbir bilimsel dayanagi olmadan hüküm yürütmekle olmuyior bunlar.

 

SU:Onsuz hicbir canli hayatta kalamaz.Su yukaridan asagiya dogru donmaya baslar ve icindeki baliklar yasamaya devam eder.

 

Insan beyni:Bugün hicbir bilimsel arastirma insan beyninin sirrina vakif olamamistir.Bir saniyede milyondan fazla mesaji isleme tabi tutar ve yararlilari ön plana cikarirken yaramayanlari da arka planlara iter ve hatta akildan cikartir.

 

Bilimi kesfeden AKIL'dir.

 

NASA uzaya mekik gönderdigi zaman icine yerlestirdigi maymunun bu gemiyi insa etmesi ve kullanmasini beklememistir.Sadece zeka ve yaraticilik sahibi bir tür bunu yapabilir.Birisi insan beynini nasil aciklar?Sadece insan beyninden daha bilgili ve zeki bir akil bunu yapabilir.

 

Insanlarin dogal olarak sahip oldugu yanlis ve dogru hisleri biyolojik olarak aciklamak imkansizdir buna da VICDAN denir.Yani sadece insanda olan ve hayvanlarda olmayan bir meziyet.

 

Ateistler,Bilimin elde ettigi nisbi ilerlemelerle kisa bir süre icinde gururlanmislar ancak bilimsel calismalar dünyanin ötesine tasmaya baslayinca astronomideki basarilar karsisinda acziyet ve yanilgilarini anlamislardir.

 

Bütün bu gercekler ortada dururken kurukuruya inatla Tanri yoktur,veya gösterin gibi cocuksu iddialarda bulunanlar kafalarini ellerinin arasina alip TANRIDAN AF DILESINLER.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.