∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2014 Öncelikle söylemesi çok hoşuma giden bir isim... Belki bir kız çocuğum olmuş olsaydı ona verebilirdim bu ismi, bilmiyorum. İtalyanca çok sevdiğim bir dil, mia İtalyanca'da "benim" anlamına geliyor. Gerçi ben her ne kadar bir şeyi sahiplenmeyi sevmesem de kedimi sahiplenebilirim belki ama o da beni sahiplenirse tabii... Biraz özgürlükten ödün vereceğiz bu durumda ikimiz de ama ne yapalım artık... Ayrıca bu kelimeyi söylerken çıkan miyaaaav demeye yakın ses de mia'yı sanki bir kedi için uygun bir isim yapmıyor mu? Bir de en sevdiğim filmlerden birisine bu isimle bir gönderme yapıyorum. Soruya yanit bundan daha iyi verilemezdi herhalde. Ne diyelim, beraberliginiz "su gibi" uzun omurlu olsun, gecinin, didismeyin! Bir de benim adima burnusundan op. Eeee, bu "buyuk" bulusma ne zaman? Alıntı
∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 15 Ocak , 2014 Kediler filozofturlar. Oturur, uzun uzun, derin derin düşünürler. Üstelik her türlü akımdan filozofu da mevcuttur bunların. Pragmatisti de var, Pozitivisti de var, Hedonisti de var, Mistiki de var...hatta Yapılandırmacı Epistemojlojisti de vardır belki. Bulursan hemen yolla, insanoglu bulamiyoruz, belki bir kedi buluruz! Yalniz, gri beyaz siyah olsun. 1 Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 insanoglu bulamiyoruz, belki bir kedi buluruz! Yalniz, gri beyaz siyah olsun. Buldum : Evrensel-Kedi Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 biraz şişman olan bütün kedileri ofisteki arkadaşlar hamile sanıyor , ben de dahil şimdilik kimsenin bahçeye birşey ekeceğini sanmıyorum ama bahara doğru önerini dikkate alırız. ayrıca sizin kedi sevginiz benim de kimyamı bozdu habire gidip hareketlerini izliyorum valla bunlar serbest takılıyorlar. aralarında bu türden bi sosyal ilişki göremiyorum, muhtemelen bu kediler a politik : ) Ben eskiden o kadar da kedi sever değildim, beni de @@Radya bu hale getirdi. Sonra da sokakta tuttuğum ilk kediyi aldığım gibi eve getirdim, kendi kedimle tanışınca bizzat başladı bemim kedilere ilgim. Şu an bir kedim yok ama gözüm dönmek üzere bu aralar yine Alıntı
Φ gloria Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Soruya yanit bundan daha iyi verilemezdi herhalde. Ne diyelim, beraberliginiz "su gibi" uzun omurlu olsun, gecinin, didismeyin! Bir de benim adima burnusundan op. Eeee, bu "buyuk" bulusma ne zaman? Her an olabilir, zaten olsun ilk buradan sizlerle tanıştıracağım kendisini Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Ben eskiden o kadar da kedi sever değildim, beni de @@Radya bu hale getirdi. Yapar o yapaaar... Kedikoliktir. Ben de kedi yoksunluğu krizlerine girerim. Çocukluğumdan beri kedi beslemediğim zaman dilimleri, ancak zorunlu durumlardır. Kaç kedi beslediğimi saymam mümkün değil. Kedi bağımlılığı kokain bağımlılığı gibidir. O hırıldayan nefesini duymazsa insan, bunalıma girer. Yerim ben kediyi, yerim! O yumuşacık tüylerine yanağımı dayamazsam, o tel tel bıyıkları burnuma girmezse hasta olurum. Tüm kedi tutkunlarına (ve tabii Radya'ya) selamlar, en deriiiin sevgiler... Yaşasın kediler! Dünyanın en süper yaratıkları! Bak daha az önce sevmiştim yaramazı, hemen özledim. Gideyim de şu yaramazı iyice bir seveyim... 1 Alıntı
∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Buldum : Buldum demek yetmez hem fiziki hem de numenal gozlem gerekir. Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Yumak kadar yaramaz bir kedi görmedim. Çekmecede ne var ne yok elden geçiriyor ve hoşuna gidenleri aşağı atıyor. Kemirmek için silgi, yuvarlamak için bir kutu, buna benzer şeyler. Bir de kitaplıkta duran nesneleri yere atıp inceliyor. Geçende fotoğraf makinesini yere atmış. Eyvah gitti makine dedim ama çalıştı. Perdeye asılıp kendini sallıyor. Masa örtüsünü çekip üzerindekileri yere indiriyor. Halıları kaldırıp tünel gibi yapıp içinde sürünüyor. Bir oyun evi lazım bu yaramaza. İnternette böyle bir şey görmüştüm. Tırmanıp çıkacağı yerler, denge çalışması yapacağı halat köprüler, içinde sürüneceği borular filan... Ama işte koyacak yer de lazım. Alıntı
Φ Canraşit Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 16 Ocak , 2014 Buldum demek yetmez hem fiziki hem de numenal gozlem gerekir. insanoglu bulamiyoruz, belki bir kedi buluruz! Yalniz, gri beyaz siyah olsun. ben kediden yanayim. Buldum demek yetmez hem fiziki hem de numenal gozlem gerekir. insanoglu bulamiyoruz, belki bir kedi buluruz! Yalniz, gri beyaz siyah olsun. bkz. : evrensel-insan AVATARI... Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Eyvah eyvah eyvah... Pamuk kızgınlık belirtilerine başladı. Daha ortada hiç bir şey yok, benden başka kimse bir şey farketmiyor ama, ben kedimi bilirim. Bir kere iştahı azaldı. Çabuk sinirleniyor ve aksileşiyor. Bir durgunlaşıyor, bir koşturuyor. Zaman daralıyor. Kısırlaştırınca bir şey olur diye de ödüm kopuyor. Şöyle bir üzgün, bezgin baksa gözümün içine, ben mahvolurum yaaa... Ya o cin gibi bakışları sönerse? Ben onunla göz göze bakınca mutlu oluyorum. Onun cinliği bana da geçiyor, canlanıyorum. Veteriner ya bir hata yaparsa? Ya bir yan etki olursa? Ya benim kediciğime bir şey olursa!!! Alıntı
∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Eyvah eyvah eyvah... Pamuk kızgınlık belirtilerine başladı. Daha ortada hiç bir şey yok, benden başka kimse bir şey farketmiyor ama, ben kedimi bilirim. Bir kere iştahı azaldı. Çabuk sinirleniyor ve aksileşiyor. Bir durgunlaşıyor, bir koşturuyor. Zaman daralıyor. Kısırlaştırınca bir şey olur diye de ödüm kopuyor. Şöyle bir üzgün, bezgin baksa gözümün içine, ben mahvolurum yaaa... Ya o cin gibi bakışları sönerse? Ben onunla göz göze bakınca mutlu oluyorum. Onun cinliği bana da geçiyor, canlanıyorum. Veteriner ya bir hata yaparsa? Ya bir yan etki olursa? Ya benim kediciğime bir şey olursa!!! Sen nasil kediden anliyorsun? MART yaklasiyor, butun huysuzluklari ondan! Bence sen onu kisirlastirmadan once bir arastir. Basta hayvanin dogasina ters. (Hayvan haklari demiyorum-o ayri) Ikincisi biyiklari kadar yasam ve iliskilerinde saglikli dinc hareketli atik v.s. olma adina onemli. Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 E biz ne diyoruz be! Heralde yani! Biz burda niye kıvrım kıvrım kıvranıyoruz? Nisanı mayısı beklemediğimizi heralde biliyoruz. Bak canım burnumda, kediciğime bir şey olacak diye ödüm kopuyor, veterinerlere filan güvenemiyorum, tırsıyorum. Ya kediciğime yanlış bir şey yaparlarsa? Öte yandan dört tane filan yavruya bakamam, daha az yapması da pek beklenemez. Üç yapar garanti. Eskiden bir kedim üç yavru doğurmuştu. Bakamadım, ne çektim, atamazsın, satamazsın, alan olmaz... Kısırlaştırmaya mecburum da ya kediciğime bir şey olursa... Alıntı
∞ evrensel-insan Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 E biz ne diyoruz be! Heralde yani! Biz burda niye kıvrım kıvrım kıvranıyoruz? Nisanı mayısı beklemediğimizi heralde biliyoruz. Bak canım burnumda, kediciğime bir şey olacak diye ödüm kopuyor, veterinerlere filan güvenemiyorum, tırsıyorum. Ya kediciğime yanlış bir şey yaparlarsa? Öte yandan dört tane filan yavruya bakamam, daha az yapması da pek beklenemez. Üç yapar garanti. Eskiden bir kedim üç yavru doğurmuştu. Bakamadım, ne çektim, atamazsın, satamazsın, alan olmaz... Kısırlaştırmaya mecburum da ya kediciğime bir şey olursa... Neden kedi bakim yerleri yok mu? Ya da ilan vererek verebilirsin? Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 21 Ocak , 2014 Yahu hiç kediciklerimi bakım yerine filan verir miyim? Olacak bir şey söyle. Hayatta veremem. Olmaz öyle şey. Ne bakımevisi yahu? Hayvan hapishanesi... Kısırlaştırma şart da... Bir şey olmasa yavrucuğuma... Neyse yahu, bir sefer bir kedim çok kötü yaralanmıştı. Yarası bir ay filan kapanmadı, pansuman, pansuman, en sonunda iyileştirdim. Ondan kötü olacak değil ya... Alıntı
Co-Admin Ω Smyrna Gönderi tarihi: 27 Ocak , 2014 Co-Admin Gönderi tarihi: 27 Ocak , 2014 Şimdi gel de bunu sevme! http://www.turkish-media.com/forum/videos/view-4641-simdi-gel-de-bunu-sevme/ Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2014 Çok gergin ve endişeliyim. Bugün Pamuk'u veterinere götürüyorum. Umarım her şey yolunda gider. Alıntı
Φ Radya Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2014 Çok gergin ve endişeliyim. Bugün Pamuk'u veterinere götürüyorum. Umarım her şey yolunda gider. Dilerim her şey yolunda gitmiştir.. Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 28 Ocak , 2014 Dilerim her şey yolunda gitmiştir.. Gitti... Pamuk şimdilik operasyondan kurtuldu, çünkü veteriner ablası daha küçük, az daha büyüsün dedi. Ablaları sevdi, aman ne cici kediymiş dediler, çok temiz, çok sağlıklı dediler... Tırnaklarını kestiler, taradılar, aşılarını yaptılar, vitaminini, mamasını, arabada taşıma sepetini verdiler veee... Cebimi boşalttılar. Bu ne ya, doktordan pahalı!!! Aman dedim, endişelerimi söyledim, durgunlaşır mı, keyfi kaçar mı, neşesi bozulur mu kısırlaşınca diye sordum. Beni rahatlattılar, bir şeycik olmaz, bir hafta keyifsiz olur, sonra düzelir dediler. Kızışınca getir, kemikleri gelişmesini tamamlasın, ondan sonra cırt yaparız dediler. Alıntı
Φ Radya Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2014 @@democrossian her zaman söylüyorum onlarda aileden sayılmalı (resmi olarak) ve ailenin sosyal haklarından faydalanmalı. 1 Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2014 @@democrossian her zaman söylüyorum onlarda aileden sayılmalı (resmi olarak) ve ailenin sosyal haklarından faydalanmalı. Tabii, sağlık karnesi çıkarılacak ve sağlık sistemine kayıt olacak. Veteriner işlemleri başlattı. Artık ona ben ya da o ölene kadar bakacağım... Soyadımı vereceğim, mirasımdan faydalanacak desem çocuklar itiraz etmez! Oğlan kedi damadı ayarlamış bile, sarı beyaz bir kediymiş. Getirir de torunlar sıralanır diye ödüm kopuyor. Veteriner de kısırlaştırmadı! Eyvah eyvah... Veterinerde bir uslu, bir kaderine razıydı, içim sızladı. Veteriner ablalarını hiç ne ısırdı, ne cırmaladı. Bize kök söktürüyor. Aldığım eşyanın kendisine alındığını hemen bildi, eve gelince bir şımardı, bir şımardı, kedi sepetini hemen kendine yuva yaptı. Kapısını açıp girmeyi çıkmayı hemen öğrendi. 1 Alıntı
Φ suduru Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2014 Gönderi tarihi: 29 Ocak , 2014 Kedilerle yaşamak insanlarla yaşamaktan daha kolay çoğu kez.Evdeki Şans ve Oğluş olmasa ne yapardık bilmem.Kızımın ve benim en yakın arkadaşlarımız,ortak noktamız,ortak çocuklarımız onlar.Annelik daha çok bana düşsede şikayetim yok.Onların sağlıklı büyüdüklerini görmek,bir canlıya yaşam şansı tanıdığını bilmek,doğanın bir parçası olduğunu bilmek müthiş zevkli.Tatmayan anlamaz bizi.Yakında birde misafirimiz gelecek Büyük kızımın Argon'u.Bakalım nasıl bir grup oluşacak evde.Biz insanlar ve dört ayaklı dostlar. Güzel günler bizi bekliyor.Onlar cebinizdekinin ortağı ama kim verebilir böyle bir huzuru.. 1 Alıntı
Φ suduru Gönderi tarihi: 5 Şubat , 2014 Gönderi tarihi: 5 Şubat , 2014 Argon.Dün Eskişehir'den İzmir'e yolculuk yaparak gelen dört ayaklı.Birisine göre adı ''Pisimiyav''.Gece evdeki diğer hemcinslerine alışması için kapalı bir odada geçen yaşamı.Bugün özgürce kapıların açılması.Önce tıslamalar,saldırganlık belirtileri.Şimdi birbirini kovalayan oynaşan canlar.Bir gün süren yabancılaşma.En küçüğümüz saklanıyor henüz.Elbet oda alışacak.Evde 3 kedi,üç insan.Mutluyuz. Alıntı
Φ democrossian Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2014 Gönderi tarihi: 8 Şubat , 2014 Benim Pamuk'a gelecek iç güveyi, yani şu benim oğlanın sarı-beyaz erkek kedisi, oldukça yüksekten (bir kaç bin metre kadar) üstümüzden geçti gitti. Oğlan arkadaşına vermiş, o da uçağa bindirip tatile götürmüş keratayı. Pamuk burda güvey beklesin, çapkın tatilde bir sürü kediyle... Gerçi ben rahat nefes aldım, torun sahibi olmaya hiç hazır değilim. Veteriner ablasına üsteliyorum, yahu kısırlaştır şunu diye, hiç oralı olmuyor. Kucağına alıp seviyor, seviyor, "küçük dahaaa... Dursun azıcııık" dan başka laf etmiyor, sonra veriyor kucağıma, "al götür, sonra bakarız" diye postalıyor beni. Alıntı
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Şubat , 2014 Gönderi tarihi: 21 Şubat , 2014 Hermitage Müzesi' nin Emektar KedileriSt. Petersburg’ da dünyanın en değerli sanat eserleriyle dolu ''Hermitage Müzesi'' çoğu kişinin pek aklına gelmeyecek ellere (pençelere mi demeli) emanet.Müzenin bodrum katındaki depolarda saklanan, gözlerden uzak ama bir o kadar kıymetli eserleri, farelerin gazabından korumak yaklaşık 200 yıldır kedilerin sorumluluğunda.Müze yetkililerinin verdiği bilgiye göre I. Petro (Büyük Petro), 18. yüzyılda St. Petersburg kentini kurarken Kış Sarayı’nın kapılarını kedilere ilk kez açan kişi. Hermitage Müzesi’ ndeki resimlerin korunması için fare yakalamada en usta kedilerin bulunup getirilmesi emrini veren ise kızı Elizaveta Petrovna olmuş. O günden bugüne müzede kediler işlerini hiç aksatmamışlar. 1917’de Ekim Devrimi esnasında yaşananları bile kazasız belasız atlatmışlar. Fakat II. Dünya Savaşı’nda Leningrad’ın işgalinden sonraki üç yıl boyunca kentte baş gösteren açlık sıkıntısı onları da vurmuş ve pek çoğu ölmüş.Müze kurulduğundan beri hiç şikâyet etmeden hizmetlerini sürdüren Hermitage kedilerine saygıda kusur edilmiyor ve bugün 80'e yakın kedinin barındığı müzede çalışanlar, her yıl ''Hermitage Kedi Günü'' adı altında düzenlenen bir etkinlikle minnettarlıklarını gösteriyorlar.Bununla da yetinmeyen ve onları ölümsüzleştirmek isteyen müze, birkaçının portresini yapması için Eldar Zakirov adında bir Rus grafik sanatçısını görevlendirmiş. Emektar kedileri, müzenin tarihi kostüm departmanınca özenle seçilen, Çarlık dönemine ait kostümler içinde betimleyen ve İlya Repin ile Orest Kiprenski gibi 18. ve 19. yüzyıl portre sanatçılarından esinlendiğini belirten Zakirov, her kedinin kendine has özelliklerini sadakatle yansıtmaya çalıştığını söylüyor. Gerçi Çarlık döneminde saray hizmetkârlarının giydiği kıyafetlerin seçilmiş olması kedilerin başına buyruk doğasını pek yansıtmıyor, ama müzenin en az eserler kadar ilgi çeken ve sevilen bu emektarlarının hatırlanması güzel.Müzenin yönetici asistanı Maria Haltunen kedilerin dost canlısı olduğunu ve müze çalışanlarının moralini yükselttiğini; onlar yakınlardayken insanların daha sevecen, daha cana yakın davrandıklarını söylüyor.Pek çok ziyaretçi de görkemli eserlerin sergilendiği ihtişamlı koridorlardan çıkıp tozlu ve karanlık bodrum katlarına inerek onları görmek istiyor. Ne var ki zaman zaman buna gerek olmuyor, çünkü havalandırma borularını kullanarak ulaşabildikleri sergi alanlarında bir anda karşınıza çıkabiliyorlar.Tüm bakım masrafları sponsorların ve gönüllülerin bağışlarıyla rahatlıkla karşılanıyor. Hatta müze bünyesinde küçük bir hastane bile oluşturulmuş. Ayrıca istedikleri zaman bahçeye çıkabilmeleri için servis kapılarına minik delikler açılmış.Skopbülten [NÖ] Alıntı
Φ tülvent Gönderi tarihi: 21 Şubat , 2014 Gönderi tarihi: 21 Şubat , 2014 Hermitage Müzesi' nin Emektar Kedileri 1 Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.