Zıplanacak içerik

bozan

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

bozan tarafından postalanan herşey

  1. bozan şurada cevap verdi: bozan başlık Güncel Konular
    Mevzuyu dağıtmak istemem ama, yanıt da vermiş olmalıyım, opel vectra... yani almanları protesto ederken haberim olursa yakarım meydanda, zira gözüm şu ara primera yumurta kasada. Yani olmadı çekik gözlere döneriz... bozan
  2. bozan şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    ( bir kaç arkadaş anlasa beni dünyaya bedel!!! ) Bundan uzun zaman evvel Ermeni meselesinin ve orhan pamuk nobeloğlu'nun bilim ve sanatla olan izdivacının siyasetle olan flörtünün yanında ehemmiyetli bir yekün teşkil edemeyeceğini anlatmıştık...( yeni yetmeler için de cümleyi şöyle kuralım ; Hey sen oradaki bunlar yönetimsel olgular, bilimsel sanatsal, değil, kapış ??? ) Ben tepkimi her alanda gösteriyorum, göstermeye hazırım, ve amma ki aklıma hep şu fikir geliyor, neden bizim hariciyemizin, devletimizin ve hükümetimizin iktidar ve tesiriyle halledemediği bir iş halka havale ediliyor...Neredesin ey harciye bürokratı ??? Bir de meselenin bir diğer boyutu var elbette kime posta koyalım. Şimdi ABD, bop projesini uygulamakta kararlı gözüküyor bu vaziyette bizim hasmımız. AB ülkeleri yavaş yavaş rengini belli etmeye başladı, alamanı, hollandalısı, faransalısı zaten hasmımız. Bu durumda hangi ülkenin malını protesto edelim. Durun şimdi, ople alamayalım, citroen de , fiatta almayalım, mercedes haram, bmw günah, en iyisi eski günlerdeki gibi zenginimiz faytona binsin fakirir yaya, orta gelirliler de yalın ata biner.. Bir atı olan işe giderken mutlaka bir arkadaşını almaca olsun...ne dersiniz ?? Çok mu mizahi geldi, öyleyse ben daha acı bir de hakikati söyleyeyim, oturup sanayini geliştirmek varken, ekonomini güçlendirmek varken, halkını eğitmek varken, 10 yılda bir darbe yersen, iki yüzlü mürailer darbe şakşakçılığı yaparsa , her taşın altında irtica, her köşede komünist, her elinde bayrak tutana faşist muamelesi yapıp etrafını tehliklerle örersen ve kendi halkından bu kadar korkarsan elin adamı gelir ekonomine el koyar ekmeğini elinden alır ve sen hiçbirşey yapamazsın. Bu kadar diabet hastası var ama ilacı ithal ediliyor, ya kemoterapilerdeki ithalat ?? Hadi hasımlarımızın arabasına binmeyelim de yerli araba kullanalım ; DÜLDÜL CLKX ( glimalı ).... Yani sevgili dostlarım acımız büyük, yaramız derin, gece uzun... bozan
  3. bozan şurada cevap verdi: bekir başlık Öneri ve Eleştirileriniz
    Mühim olan devam etmektir...Edeceğini düşünüyorum... bozan
  4. bozan şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Adrenalin'e katılıyorum...Şişli'den toygar ve arkadaşı tonguç'un ne kadar jetsikiy'e binme hakkı varsa çarşambadan cübbeli ahmet hoca ile cübbesiz mürit mehmetin de o kadar hakkı vardır... Fakat sardunyam'ın da dediği gibi başkalarına farklı nasihatlar verip kendisi başka türlü yaşıyor ise bu bir ahlak sorunudur. Fakat burada ahlak polisliğine sorunmayı da ben pek doğru bulmuyorum. Mesele insanımıza yanlış adamların peşinden koşmamayı öğretmektir... Bu hususta yeni bir açılım da getirmek isterim, İş madem bazı insanlar dini kullanıyor o takdirde hadi dini yaşamı ortadan kaldıralım ya da toplumdan soyutlayalım gibi bir mantık olmamalı. Yıllardır böyle yapıldı fakat bu harekat tarzı malesef din şarlatanlarını çoğaltmaktan başka hiçbirşeye yaramadı. Bence iş isteyen insanımıza dinle ilgili yanlış yönelimlere düşmeyecek kadar bilgi vermektir...Bilen insan şarlatanların oyuncağı olmaz. En büyük korkumuz arzu eden kimselere din eğitimi vermek meselesi olmamalı, en büyük korkumuz din eğitimi arzu eden kişilere bu eğitimi vermemek ve böylece bilinçsiz şarlatanların eline bu insanlarımızı terketmek olmalıdır, ne gelirse cehaletten gelir, değil midir ki en hakiki mürşit ilim ? Bu arada bir hususu dikkat çekmek isterim, her gece eş değiştiren ve bu hususu tüm ülkeye alenen teşhir eden kişiler varken cübbelinin jetsiki macerası ahlak polisliği için değerli bir malzeme değildir. İrtica hortlağı için de ben yeterince iyi bir malzeme olmadığı kanaatindeyim. Fakat şunu sorgulamamız şarttır biz insanımız eğitmezsek daha çok cübbeli daha çok paltolonlu şarlatan çıkar. Yineliyorum iş bütün halinde dini yaşamı kıstlama böylece cübbelileri önleme girişimi değildir, bir böyle tavır yalnızca şarlatanlara daha çok taraftar topluyor, iş insanımız din hususunda bilgilendirmektir... bozan
  5. bozan şurada bir başlık gönderdi: Güncel Konular
    Çözüm üretmek için evvela buna arzulu olmak ve bir de öngörlü olmak elzemdir. Tabiatı itibariyle çözümden yana olmayan bizim için en iyi çözüm çözümsüzlüktür diyen bir mantıkla yapacağımız tek bir şey vardır o da hiçbirşeydir...Bu durumda bize kara mizah yapmaktan başka hiçbirşey kalmıyor demektir.... Çılgın dedelerimiz Enver Paşa önderliğinde italyanları afrika topraklarımızda durdurunca katolikler bozğalarımzı tutuverdi ve bizi nefessiz bıraktı. Ne mi yaptık tabiki italyayı ve italyan mallarını protesto ettik...benzer bir refleksi birden kucağımızda kalan apo hadisesinde de yaşamıştık... O zaman italyan adlı pek çok marka türk malı olduğunu boy boy gazete ilanları ile duyuruyor UG'de reklam filmleri oynatıyordu.. Hadi buraya kadar da tamam peki ey arkadaş tehlike savuşunca buz gibi istikbalin malı olan bellona reklamında neden o düdük'Ü fantastiko diye öttürüyorsun, mükemmel deyince malzeme kötü mü çıkıyor fabrikadan... Şimdi de bir çözüm olmaktan ziyade milletin içini boşaltmak babında bir harekat olacak fransa boykotları kapıdadır. Neyseki benim arabam Alaman malı yani eski müttefik şimdilik bir tehlike yok ...Çözüm konusunda herkes mahir abi ( kaynak ) kadar zeki olmadığına göre yine sokaklarda fransız bayrakları yakılacak, fransız malları tören eşliğinde parçalanacaktır, biz de bir yandan faransızlara küfredip, bir yandan çaylarımızı demleneceğiz. ( ee eş baskısından sigarayı bırakınca yapacak fazla birşey kalmıyor ) Bu arada sevgili dostlarımdan ilginç bir noktayı yakalamalarını rica ediyorum... Bu hususu yakalamak bana göre önemli bir mantık hadisesi ; Neden yeterince kamuoyu desteği alınamıyor fransa hakkında. Bilindiği gibi italya protestolorunda halk önde gitmiş, şimdi ise devlet ve hükümet önde halk arkadadır hiç düşündünüz mü ? Çünkü ermeni meselesi toplumumuza çok uzak, aslında biz meseleyi unuttuk, arada bir hatırlatanlar olmasa osmanlı gibi bir mirası tevarüs ettiğimizi bile unutacağız... Peki ya cezayir, bir katliamı hatırlamak mühimdir, anmak tekrarları da önler ammaaa Sen bunu dersen ben de bunu derim sen ermeni dersen ben cezayirlki arapı derim son derece tutarsız ve gayr-i ahlakidir... Biz o cezayirlileri şimdi hatırladıysak 40 kerre yazık bize, yarın ermeni meselesi rafa kalkınca biz cezayiri yine unutacağız manasına gelir ki o zaman 80 kerre yazık bize... Cezayir bir acıdır, ermeni meselesinin bir intikamı olarak görmek cezayir davasına haksızlıktır... Tehdit bir değil ki bin !!! Bir yandan irtica diğer yandan irtica öte yandan mürteci beri yandan, raci olduk müterecci..sonumuz hayrola.... Son söz yürü be aslanım alanlara Fransız malı kovalamaya.... ÖĞÜT ; citroeni olan kardeşlerim bir müddet tarfiğe çıkmasın çılgınlarla karşılaşabilir, hele bir de nutukçu çeşidi ise bilhassa kaçın , çok çetindirler bozan
  6. bozan şurada cevap verdi: *a*s*u*d*e başlık Havadan Sudan Konular
    Çok önemli bir iç kesimden hem de. Sultanlar diyarı, hem maddi sultanlar hem de gönül sultanları değil mi ? bozan
  7. Sevgili dostum arman, doğum günün kutlu olsun, aramızda olsan keşke.... bozan
  8. Yazık çok yazık.... Diyecek hiçbirşey bulamıyorum...Birbirleri ile iyi iletişim içinde olan iki insan neden sizi korkutuyor ? Kaldı ki biz tan vaktiyle olsun sardunyamla olsun pek çok mevzuda karşı taraflar olarak düşüncelerimizi paylaştık, bu hususta ise aynı fikri paylaştık. karşıt görüşlüyken birbirimize hakaret etmediğimiz gibi aynı görüşü paylaşmaya devam edeceğimizin de bir garantisi yok. Sağlıklı olan kimi yerlerde aynı fikirde olurken kimi yerlerde farklı düşüncede olabilmektir.... Sağlıksız olan biri ne derse onu hemen kabul etmek ya da doğru da söylese kişiye karşı önceki tavırlarımızdan dolayı karşı çıkmaktır... bozan
  9. İşte benim tam da anlatmak istediğim buydu... Malesef tarihimizi bilmiyoruz, malesef Türk tarihini 1920'lerde başlayan 1940'larda zirve yapan ve dempkrat parti ile düşüşe geçen 40 yıllık bir tarihten ibaret zannediyoruz. Tez okumak hele ki arşivden hazırlanmış tez okumak netameli iştir, keçi boynuzu yemeğe benzer fakat yine de bilmemek değil öğrenmemek ayıptır. Ali kardeşimin ( prof ,akyıldız, marmara ünv.) izmir aydın demiryolu adlı yüksek lisans tezini ya da tez okumayı sevmeyenler için yumuşatılmış ankanın sonbaharı adlı kitabını okuduğumuzda bize tarihimizle ilgili derinlik kazandıracaktır. Niyetim ve maksadım sen bilmiyorsun ben biliyorum değildir, amacımız okuduklarımızı paylaşmaktır, söylenen herşeye sadece söyleyenden dolayı karşı çıkmak mantıklı ve tutarlı bir yaklaşım olmaz... bozan
  10. Sevgili gugukcuk o kadar güzel izah etmiş ki ekleyecek birşey bulamıyorum. Nihai derecede ehemmiyetli açıklamalar yapılmış, istifade ettik , teşekkür ederiz. Yalnız birşey ekleyeceğim, Osmanlı dönemi demiryolları, yurdu ve şu anda yurt dışında kalmış osmanlı topraklarını bütünüyle sarmıştı. Demiryolculuk bir osmanlı projesi olarak meydandadır. Ve gugukcuk kardeşimin çok iyi yakaladığı gibi bu kadar demiryolu örülmesinin nedeni askeri endişeler ve bunun yanında iç tehlike endişeleridir.. O dönemde bu kadar toprağa sahip olmanın bu kadar toprağı dış ve iç tehlikelerden korumak ihtiyacının bir uzantısı olarak osmanlı demiryolu yapmıştır. Sultanahmette başvekalet osmanlı arşivinde çalışanlar bilir bilhassa irade katologları osmanlı devletinin demiryolu maceraları ile doludur. Sevgili gugukcuk için bunlardan pek meşhurlarından birini yazacağım. Hadise izmir - aydın demiryolunda geçiyor. ( bu husutaki çalışma o zamanlar henüz doktora yapmamış olan şimdiki prof Ali kardeşime aittir ( akyıldız ), hicaz demiryollarını ise yine sevgili dostlarımdan ufuk bey yazmıştı ( gülsoy, prof. ). Son olarak genç arkadaşlarımdan sevgili adem adana- tarsus - mersin demiryolu adlı yüksek lisans tezini 2003 yılında tamamlamıştı..(erol ) Bütün bu eserler uzun ve yorucu arşiv çalışmaları ile yapılıyor kıymetini bilmek lazım. Gelelim hadisemize. ; Hummalı demiryolu çalışmaları esnasında işçiler türk de olsa mühendisler yabancı, şimdiki tabirle ustabaşları da var yabancılar arasında... Teknik bilgi gerektirmeyen işlerde çalışanlar ise bizimkiler... Osmanlı görevlileri bir de ne görsün demiryolu inşaatında !!! İşçiler oturmuş ve hiçbirşey yapmıyor mesai saatinde. !! hemen bir arbede yaşanıyor. Bizimkiler işçilere soruyor neden çalışmıyorsunuz ? Cevap o zamana kadar osmanlı bürokrasisinin hiç bilmediği bir kelime olarak tarihe kazınıyor... BİZ GREVDEYİZ ????peki grev nedir ki ? Evet bürokrasi bizim işçilerin yabancı çalışanlardan öğrenip hemen uygulamaya koyduğu grevin ne olduğunu önce araştırıyor sonra da muvakkat ( geçici ) bir grev kanunu çıkarmak zorunda kalıyor. Osmanlı topraklarında 1860larda yaşanan enteresan bir hadise işte böyle cereyan ediyor. Bu olayı anlatmışken şunu da ekleyelim, görüldüğü gibi batıdan teknik alırken ister istemez kültürünü de yükleniyorsunuz bu hadise bunun somut bir örneğidir. yani tekniği alalım ama kültürünü asla diyemiyorsunuz... Sevgili gugukcuk, çok sosyalist geçinen kardeşlerimizin hatta proflarımızın bile bilmediği bu hadiseler malesef arşiv kayıtlarında ya da okunmayan tezlerde kalıp çürüyor. Sence de tarihimize küsmek kötü birşey değil mi ? Bir dönemi inkar etmek ya da görmezden gelmek ne kadar fena birşey ? Hadiseyi beğendiysen izmir aydın demiryolu ile ilgili tarihlerde kalmış müthiş bir mesele daha var onu da anlatmak isterim. ( bu arada bizde 150 yıllık işletmeler yok bunun nedeni ile ilgili ayrıca zatınızla yazışmak isterim, hatta başlayalım, Fatih istanbulu aldığında hiç kimseyi kovmadı, biz ise mübadele ile ne kadar kişi varsa zengin gönderdik ama yerine yenisini de getiremedik ? ) bozan
  11. Ben yalnızca sevgili sardunyam ile sevgili tan vakti'nin düşüncelerine katıldığımı belirttim hepsi bu...Zira bir kişinin düşünce ,inanç ve görüşlerine karşı önyargılı bir alaycılıkla yaklaşmayı doğru bulmuyorum. Dünyada binlerce agnostik, binlerce inançsız , milyonlarca inançlı kişi var. Kimisi hakikatini budizmde , kimisi sufizmde bulmuş. Kimisi kendine dalay Lama'yı kimisi mevlanayı rehber edinmiş, kimisi de kendisini kendine rehber edinmiş. Burada insanları rencide etmemiz gerekiyor. Kimsenin inancını hafife almamalı, kişinin inancına hakaret etmemeliyiz. herkesin kendi kutsalı vardır hakaret etmemeliyiz, kimi ateşe tapar kimi tarikata üyedir, kimi de bilime tapar. ama kimse kimsenin inancına müdahale edemez, işte anlayış budur... teşekkürler sardunyam ve tan vakti... bozan
  12. Güzel en azından Tarım devrimi diye birşey olduğunu ve en azından osmanlı döneminde ihale adı altında birşey olduğunu anlamışsınız, benden bu kadar gerisi sizin çaba ve gayretinize bağlı, başarılar sevgili dostum... bozan
  13. Hazreti google'a girip tarım devrimi yazdığımızda karşımıza neler çıkacak kim bilir ? Cippola da mı okumadın ? Yine Osmanlı dönemi ihaleleri için yıllarca arşiv çalışması yapmana da gerek yok, hazreti google'ye osmanlı demiryolları ihalesi yaz bakalım ne çıkacak. Tek tek link vermek isterdim ama yasak bu.... İmdi bunlardan başka umumi olarak ; Mühim olan cehalette asla inat etmemektir bence. Bilmemenin değil öğrenmemenin ayıp sayıldığı bir geleneğin evlatlarıyız. Yanlışta ısrar etmemek bir erdemdir, madem bildirdiler öyleyese saygı duyacaksın, madem öğrettiler öyleyse hoca bileceksin. Bir bozan çıkar bozuverir cehalet düzenini.. ''Söz gümüş ise sükut altındır'' yani bilmiyorsan soracaksın... Sâki içelim aşkına rindân-ı Hüdânın, Rindân-ı hüda vâkıf-ı esrâr-ı nihândır. Zıya Paşa bozan.
  14. Yukarıda herkesin okuması gereken ibretlik iki muhteşem yazı var. Şimdi şimdi bu kadar yıl yazıştıktan sonra da olsa umumi doğrular üzerinde birleşmiş, arkadaşlar olduğunu görmek ne de güzel. Keşki diğer arkadaşlardan da bu sağduyulu düşüncelere katılan olsa !!. İnsanları kategorize etmeyen, doğruya aşık, yanlışı kimden olursa olsun eleştiren dostlara ihtiyacımız var. Bozan
  15. Yalan söylemekten nefret ederim. yani benim dostların, foruma uzun zamandır uğramadığımı söyleyemem, sıklıkla uğruyorum bu foruma..... Yarenlerim, felaket arkadaşlarım, ben Nazan Özkan iftiharla Sedatistan'da sunar diyorum ve bu iki arkadaşı can-ı gönülden kutluyorum. Benim adım bozan, ben bu oyunu bozarım..
  16. Bekir'e ithaftır.. ÇÖN ; ( Çok Önemli Not demektir ) Tehdit senin ******** cümlesi aşağıda izah edeceğim gibi bir hakaret, terbiyesizlik yahut da saygısızlık değilidir. Sosyolojik ve bilimli bir hakikattir. Lütfen silinmesin, bilime biraz da siz destek olun. Dünya iktisat tarihi kıraat edenler bilir, tarihte iki ehemmiyetli inkılap vardır, birisi tarım inkılabı bir digeri ise sanayi inkılabı. Atalarımızın tarımla arasının pek kuvvetli olmadığını biliyoruz, fakat bu husus oldukça münakaşalı olduğundan orada vakit kaybetmeyeceğim, zira tarım devriminde benim anladığım kadarı ile Dünyaya fena yakalanmıştık ve bunu uzun yüzyıllar atlatamadık. Zira el-alem suyu daha iyi nasıl kullanırız, hangi ürünü eksek bol hasat alırız gibi meselelerle uğraşırken bizimkiler bugün hangi Çin köyünü bassak da şu bizim evde kalan oğlana bir karı bulsak gibi bir iktisadi projenin peşindeydi. Sanayi inkılabında da dünyayı yakalamak yerine dünyaya sıkı bir şekilde yakalandığımızı biliyoruz. Ve bu dünyalılar ( uzaylıları ve Çılgınları korkutmak istemem ama ) yakalayınca adamı fena yapıyorlar. Biz yine başaramadık, sanayi hep devlet destekli oldu, kağıt fabrikasını da, iplik fabrikasını da babamız osmanlılar hep açtı, ama hep devlet destekli işletmelerle, ve devlet her zaman olduğu gibi işletmede zarar etti. elde burjuva olmayınca ihaleleri de hep gavurlar aldı, bütün yurdu hatta bütün eski dünyayı demir ağlarla ördük ama parayı hep gavurlar kaldırdı. Babamız osmanlı, bir adamın fazla zengin olmasını istemez , saltanata devlete kafa tutar ( tehlikeli olur ) diye hep müsadere ederdi palazlanan orta sınıfı. Bu müsadere mantığı ve tehlikecilik düşüncesi genç rejime de tevarüs etti. Zenginliğin zaten sevilmediği bir toplumda bir parçada üzeri marks soslu engels verilince damardan, bir türlü burjuva yaratamadık, böylece zengin olan ya mafyacılıktan oldu ya da yakıncılıktan bu durumda da zengin ama görgüsüz türedilerle doldu memleket Engin abinin deyimiyle lumpen.. Yani tehditleri hep babamızdan tevarüs ettiğimiz mantıkla gördük. Ve hiçbir zaman dünyanın değiştiğini, önümüze bakmak gerektiğini, geleceğe yönelik plan ve projelerle devlete millete yön vermek gerektiğini anlayamadık. En tepedeki adamlar hep tehditlerden bahsettiler, bir türlü sahil-i selamete çıkamadık. Bir türlü Bir Yanni çıkaramadık, neyseki tatar ramazan var arada bir izliyoruz. AHHH nostalgia / Yanni. Öyleyse tatar ramazan gibi konuşalım bu yazının sonunda ''Bana babalarınızdan tevarüs ettiğiniz tehlikelerden bahsetmeyin, benim adım bozan ben bu oyunu BOZARIM..''
  17. bozan şurada cevap verdi: jeune başlık Güncel Konular
    Sevgili gugukcuk'a yanıtım... Anlayışın için teşekkür ederim dostum, doğrudur biribirimizi olduğu gibi kabullenmeliyiz ve anlamalıyız. Kendi düşüncemiz dışındaki insanları samimiyetsizlikle suçlamak kendimizden kaçmaktan başka birşey olamaz. Bütün forum arkadaşlarımın şu hakikate kulak kesilmesini isterim. Bazan olur hiç savunmadığımız bir düşüncenin bile içinde bazı hakikatler olduğunu farkederiz de bunu ifade etmeye benliğimiz müsade etmez. Bunu açıkça ikarar etmeden de ne hakikate kucak açabiliriz ne karşımızdaki insanları anlayabiliriz ve ne de moda tabirle demokratça bir tavır sergilemiş olabiliriz. Şimdi gözümüzden kaçan ya da kimi zaman ertelediğimiz bir kaç hakikate bakalım mı ?. 1. Korkmaz Yiğil ile alakalı olarak bir adam , bir siyasetçi, UG'de ( Tv anlamında, izah etmiştim ) konuşuyordu, sıkılıyordu, ve hata yapıyordu gözümüzden kaçırdık, sonraları Yiğil ben kullanıldım, birden paraya kavuştum ve birden herşeyimi kaybettim dedi bunu da duymak istemedik, Yiğil yargılandı ama yiğili kim kullandı ? İşte bunu hiç sorgulamadık hep parmağa baktık parmağın gösterdiğine değil. 2. Bir bombalama olayı oldu. Eski bir paşa ben de arasıra bombalatırdım dedi. Sivil amirlere bazan gözdağı vermek için bu yapılır fakat bu sefer biraz beceriksiz davranmışlar dedi. Eski paşanın adı mühim değil. Hatta bu eski paşamızın bir zamanların irticacı mücadelecisi olduğu hiç mühim değil. Peki ne oldu ? Paşa sözlerim yanlış anlaşıldı dedi, ben öyle demedim dedi. ve biz bu mühim vakayı unuttuk. Böyle hadiseleri bilmeden, sizce terör meseleleri hakkında sorgulama yapmak ne kadar doğru ? 3. İyi kötü çirkin ilk spagetti vestern ya da en ünlüsü mü desem. Belki 10larca defa izlemişimdir, sizler de izlemişsinizdir. Sizce en tuhaf cümlesi nerede bilmem !! Ama ilk izlediğimden bu güne bana sorarsanız İyi ile çirkinin bir köprü başında güneyliler ile kuzeyliler arasında geçen muharabe için söylediklerdir. Şöyle diyordu iyi '' hayatımda ilk defa bu kadar insanın aynı anda öldüğünü görüyorum'' işte burayı anladıysak artık filmin geri kalanı teferruattır. Yaşamı gereği öldüren bir adam savaşı bundan daha güzel eleştirebilir mi ? Elbette ben Kürşat abi ( Bumin ) gibi tüm savaş karşıtı değilim. Anlatmak istediğim mevzu şu ; Satır aralarını iyi okumak şarttır. Bu manada insanları samimiyetsizlikle itham etmek, kendisini laik, Atatürkçü, Cumhuriyetçi, demokrat, dolayısı ile aydınlık, bilimden yana, pozitif, olumlu biri olarak görüp kendi gibi düşünmeyen ne kadar insan varsa onları, cumhuriyet düşmanı, vatansatan, karanlık ve bilim dışı görmek tam da bir gerici düşünce olup hakiki manada mürtecilikten başka birşey değildir. Bu vatan bu devlet bu bayrak bu güzellikler kimsenin tekelinde değildir, kendini bu vatana bağlı hisseden, gerekli ödev ve vazifelerini yapan herkes en az benim kadar vatansever en az benim kadar olumlu ve pozitif bir insandır. İşte bu benim kucaklayıcı görüşümdür, insanları kategorize etmeden sevmek düstürumdur. Fakaat insanları kendi beyninde ayırıma tabi tutup, halkı, gerici ilerici, laik antilaik, mütedeyyin gayri mütedeyyin, gibi sıfatlarla tefrik eden bütün gerici ve mürtecilere de her alanda bunun yanlış olduğunu anlatırım. Dostlarım, hakiki gericilik kişileri kendine göre samimi ya da samimi olmayan bir şekilde tefrik edip fitne çıkarmaktır. Hakiki ilericilik insanları farklı ırk, din, dünya görüşü, renk ve sosyal statüde de olsa insan olduğu için sevmek ve kucaklamaktır. Benim vatanı sevmekten, memlekete aşık olmaktan ve bu ülkeyi sevmekten anladığım budur. Bu yüzden gugukcuk'u da bekir'i de kralx'i de nazan özkanı'da interlock'u da nicomedias'ı da ve adını sayamadığım insana saygılı ve kişileri kategorize etmeyen, farklılıkları hoşgörü ile karşılayan bütün dostlarımı selamlarım. Hitler bir kişi değil bir düşüncedir. Farklılıkları anlamak istemeyen, karşısındakini samimiyetsiz kendisini en samimi bulan kategorize edici mantık Hitlerci bir düşüncedir. Bu sözü de sivil mahkemelere asarız iyi mi ? bozan
  18. bozan şurada cevap verdi: jeune başlık Güncel Konular
    Sevgili cyrano ne Atatürk ne Cumhuriyet ne de Laiklik senin taht-ı himayene mahsus değildir. Sizinle hem fikir olmayan her yazarı Atatürk, Cumhuriyet ve Laiklik karşıtı göstermek, onları takiyyeci kendinizi samimi göstermek yalnızca ciddi bir hezeyandır. Samimiyet ölçer bir alet icat olunmadığına göre kimseye sen şusun ben buyum sen takiyycisin ben samimiyim demek kadar gülünç birşey olamaz. Tarih okuyan, bu ülkeyi tanıyan herkesin hakkını teslim edeceği gibi ''Halkı devrim değil, halk devrimi bulmuştur'' . İsteyen herkes duvarına asabilir bu özdeyişi... bozan
  19. İşin tuhafı şudur, en tepedeki bir adam oturup en tepeden ağlamaktadır, tehlike tehlike tehlike...Ve tüm yürekler haykırmaktadır ancak tehlike sensin...!! Madem bu kadar tehlike var madem bu kadar tehlikeliyiz madem bu kadar ciddi durum, haydi durmayın tüm milleti, azan, hortlayan ne varsa hoşunuza gitmeyen, size düz gelmeyen, aynı çizgide yürümeyen, farklı düşünen ne kadar özgür düşünür varsa , ne kadar faklı düşünür varsa hepsini cezalandırın, tecziye edin, tevkif edin, tedip edin haydi durmayın.. Ve lakin oturup bir makama lütfen yüzünüzü millete dönerek ağlamayın artık... Ömür kırk yıldır, yaşam bir an, düşünce ise sonsuz özgürlüklere uçan baş tacı edilesi bağımsız, sevgi dolu sonsuz ve tehlikecilere bir mezar, insanlara bir şereftir. Ve size ait olan size bize ait olan bizedir... Kimileri aba altından sopa gösterirken, kimileri gördüğü her farklı rengi tehlike görürken, akıl mantıkla birleşip şerefle süslenip, ait olduğu yere özgür düşünceye koşacaktır. Bir adamın dediği gibi özgürlüğün önünde duramazsınız, insanları döverek adam edemezsiniz, ve Kant'ın dediği gibi hakikat er - geç belirecektir... Bozan
  20. bozan şurada cevap verdi: jeune başlık Güncel Konular
    İltifatlarınız için teşekkür ederim, tahkiratınız ise admine havale ediyorum. Size fazla birşey demiyorum zira sıkışınca ben yazmadım, bilgisayarım açıktı sekreterim yazdı falan diyorsuınuz ve forumu güldürüyorsunuz, ***********... Ağzınızı bozacak kadar (***** ******* ********* ********) sizi kızdıran neydi anlamadım. Bence ağzınızı bu kötü kelimler ile ********. Gelelim meselemize işte yukarıda izah ettiğim hakikatten naşi yani bilimselcinin de hakkını teslim ettiği '' Halkı devrim değil, halk devrimi bulmuştur'' özdeyişinin bir neticesi olarak milli bayramlar yalnızca Türkiye cumhuriyetinde , Yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde ve Tüm dış temsilciliklerde yalnızca Bürokratlar tarafından kutlanır. Bu husustaki açıklamalarımıza devam edeceğiz... bozan
  21. bozan şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Alkım Saygın Şahsî kanaatim şudur ki Avrasya Birliği ancak Türkiye öncülüğünde kurulabilir ve hattâ bunda geç bile kalınmıştır.. Bozan Efendim, şimdi efendim, hakikatten uzak bir görüş yukarıdaki, efendim.. bozan
  22. bozan şurada cevap verdi: jeune başlık Güncel Konular
    Yanıtlarım ; 1. Turk devrımı 200 yıllık bır surecte mılletımızın bagımsızlık cagdaslasma ozgurluk ıhtıyaclarına cevap veren bır gelısme ıcerısınde oldu. 1. Ne beylik bir cümle ama değil mi ? Kimi tümceler vardır, ilk başta herşeyi söylüyor gibidir, fakat durup biraz düşününce aslında içinin zamanı geçmiş bir ceviz kabuğu misali boş olduğunu farkedersiniz. Bu yüzden ömrünü düşünceye heba etmiş birinin ısrarla dediği gibi öncelikle bir düşünür acele etmeyecektir. Acele düşünce hakikatten sapmanın en kestirme tarikidir. Bu kısa izahtan sonra meramımızı arz edelim. Türk tarihinde İnkılap ( devrim ) olgusu 2 yüzyıllık falan değildir. Türkler uzun yüzyıllardan yirminci yüzyılın başlarına kadar hiçbir zaman inkılap gibi bir düşünceyi uygulama alanına koymamıştır. İnkılap düşüncesi 19. yüzyılın son çeyreğinde düşünülünceye kadar Türk icracıları ( az sonra anlatacağım HALK değil, yalnızca icracılar, zira halk asla devrimci olmamıştır, olmak zorunda olduğu haller dışında, zira devrimci olmak bir tercih değil bugünkü anayasal şartlarda bir zarurettir, mecburiyettir, yukarıda bunu kısmen BEKİR kardeşim izah etmeye çalışmış, ben bu kadarla iktifa ediyorum ) hep Islahat üzerinde durmuş ve hep ıslahat yolunu tutmuştur. Öyle beylik laflarla , parti merkezlerinde doldurulmuş biber dolması değilseniz evvela bu hakikati kabul edersiniz....Ve ardından... Türk devriminde olsun sair gelişmemiş ülke tarihlerindeki devrimlerde olsun halk ehemmiyetli ve hareketli bir unsur değildir. Halkı devrim bulmuştur, halk devrimi değil.. Bu özdeyişimi de tüm özgür okulların kapısına asarsınız !!!! Şimdilik bu kadar sevgili kardeşim. Bu arada sevgili Bekir dostum, zekanızı mantığınızla birleştirdiğiniz ve keyifli yazılar sunduğunuz için bizlere, teşekkür ederiz.... bozan
  23. bozan şurada cevap verdi: jeune başlık Güncel Konular
    Müdahale etmek istemem, isteyen devirir isteyen yapar. Ama sevgili dostum 19. yüzyılda nasıl bir milliyetçi, halkçı ve devrimci temel gelişti ? Biraz açabilir misin ? Nasyonalizmle, halkçılıkla ve devrimcilikle 1800lü yılların ve Türk devriminin temeli neymiş bakalım. Bir de bilindiği gibi demişsin !!! Sevgili dostum kimse tarihte olmayan fakat bir adamın hezeyanları halinde beyninde dolaşan tuhaflıkları bilmek zorunda değildir, değil mi ?? bozan
  24. interlock'a kaptırma kendini her naz anlatana, doyasıya yaşa hayatını, aşık olur kimi öz kana kana, yolundan dönme benim şairim... bozan

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.