Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

Ana ekranınızda anlık bildirimler, rozetler ve daha fazlasıyla tam ekran uygulama.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

Taylan Abi

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Taylan Abi tarafından postalanan herşey

  1. 9’a 2 "Hukuka tecavüz..." Böyle başlık atmış bir gazete. "Hukuk cinayeti" diyen de var. "Hukuka aykırı" diyen de. * 9’a 2 çıktı karar. * Üyelere bakıyoruz... 1, Ankara Hukuk mezunu. 2, Ankara Hukuk mezunu. 3, Ankara Hukuk mezunu. 4, İstanbul Hukuk mezunu. 5, İstanbul Hukuk mezunu. 6, İstanbul Hukuk mezunu. 7, Ankara Hukuk mezunu. 8, Ankara Hukuk mezunu. 9, Ankara Hukuk mezunu. * Geriye kaldı 2 üye... Biri, İşletmeci. Öbürü, İktisatçı. * Ben size söyleyeyim. 11 hukukçu olsaydı... 11’e 0 çıkardı karar. * "Kardeşim, dünyanın hangi ülkesinde iktisatçıdan Anayasa Mahkemesi Başkanı olur?" diye soracaklarına... Hukukçuların aldığı karara "tecavüz" diyorlar. * Çünkü, bunların mantığına göre, hukukçu mukukçu yoktur... Bunların işine geldiği gibi karar veren iktisatçı "en iyi hukukçu"dur... Hele eşi türbanlı iktisatçıysa, "ordinaryüs hukukçu"dur. Y.ÖZDİL
  2. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    O edebiyattır ki, şimdiki başbakana zamanında hüküm giydiren, O taktiktir ki dünün milli görüşcüsü bugünün demokrat görünümlüsü. O zihniyettir ki bunları görmeyen, görmek istemeyen Vah yazıııık, vah yazık memleketin düşkününe... İş bu haldir bu iktidara yol veren, Açlıktır, yokluktan doğan mahçupluktur oy veren Sırtından sopayı, karnından 3 sıpayı hak etmeyi hak etmiş millettir. Vah yazııık, vah yazık Atatürk'ün düşkününe...
  3. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Önce hukuku konuşalım: Diyorlar ki; “İktidar partisine kapatma davası açılır mı?” İktidarda olmak bir partiye yasalar karşısında dokunulmazlık vermez, vermemelidir. Diyorlar ki; “Halkın yarısının oyunu almış bir parti kapatılır mı?” Hukuk, partileri aldığı oy oranına göre değil, yasalara sadakatine göre tasnif eder. Aksini savunmak, ülkeyi çoğunluk diktasına götürür. Çoğunluk partisi de, yüzde 1 oy alan partiyle aynı hak ve sorumluluklara sahiptir. Diyorlar ki; “Avrupa ne der?” Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Refah Partisi kapatıldığında “Evet, kapatılmalıydı” demişti. Diyorlar ki; “İstikrar bozulur, borsa altüst olur.” Bunlar hukukun ilgi alanında olmamalıdır. Diyorlar ki; “Halkın iradesine karşı açılmış bir dava bu...” Halk desteği, bir siyasi hareketi meşrulaştırmaya yetmez. Nazilerin de halk desteği vardı. Ve o destekle dünyayı yaktılar. Bir parti meşruluğunu, iktidarda olmasından, yüksek oy oranından, Avrupa’nın koltuk çıkmasından değil, eylemlerinin, söylemlerinin, liderlerinin hukuka uygunluğundan alır. Yargıtay Başsavcısı’nın AKP için açtığı kapatma davasıyla yargıyı siyasallaştırdığını öne sürenlerin gerekçeleri de yargıyı siyasallaştırıyor. Hukuk konuşacaksak bu ilkelerde anlaşmalıyız. Yazının devamı -->
  4. Şiir antolojilerini bize ezberlettiren, ayrılıktan sonra ise o kitaplardan aparttığımız kelimeleri yanyana getirterek bize şairmişiz duygusunu hissettiren, bütün bunlardan hiç ama hiçbir zaman haberi olmayan, haberi olduğunda çok üzüleceğini sanarak yanıldığımız, beraberken güzel olduğunu düşündüren, gittikten sonra aslında dünyadaki en güzel olduğunu düşündüğümüz, şimdilerde ise hep iyi taraflarıyla aklımıza gelen, unuttum/unutulur/ne var ki unutmayacak diye söyleyip kendimize bile kandıramadığımız, adı aklımıza mıh gibi çakılı kişi.
  5. Habere konu olan bölgeyi iyi tanıyan, aynı sıkıntıları eş zamanlı yaşayan insanlardan birisi olarak birkaç şey söyleyeyim. Her yaz, turizm sektöründe hizmet veren işletmelerin artan elektrik ihtiyaçları ve konutların genel olarak klima kullanımının artması ile kesintileri yaşıyoruz. Antalya'daki elektriklerin kesilmesi ile birlikte, aynı enerji hattını kullanan Isparta ve Burdur'da da elektirikler kesilirdi. Ancak Hürriyet Akdeniz ekinin geçtiğimiz aylardaki bir haberine göre artık bu sıkıntılar bitecekmişmiş. Tedaş konuya çözüm bulmuşmuş. Ben halen haftada bir kesinti yaşarken, buna pek ihtimal vermiyorum ama umarım o haber doğrudur. İnşallah. Allah'a havale ettik yine
  6. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Ben de 8 Mart'ta mailbox listemdeki kız arkadaşlarım için yazdığım iletiyi sizlerle paylaşmak istedim. Forumdaki tüm arkadaşlarımıza da ithaf edeyim. Canım arkadaşlarım, Bu hiçbir yerden apartılmış, aşortlanmış bir mail değil bilesiniz. Kadınlar için nice şeyler söyledik, ne iltifatlar ettik, yere göğe sığdıramadık sizi kimi zaman. Erkek egemen, ata erkil, kodu mu oturtan milletin evlatları olarak bizler (yani ben de) bilmelisiniz ki, hakkınızı hiç mi hiç ödeyemeyeceğiz. Ana olarak da, kardeş olarak da, arkadaş olarak da, sevgili olarak da... Can Baba'nın dediği gibi, ölümümüz elinizden olsun. (Taylan) Maskulinizma Yaşamak ne güç şeymiş Kadınlar öğrettiler bana Başta anam Hamamda kaynar sular dökerek başımdan... Onlar uyandırdılar beni çocukluktan Erkek olup üstlerine çıkayım diye... Bu öyle bir esastır ki Hem yesir tüccarı olacaksın, hem yesir... Ve vücutlarının akkağıtlarına yazdığım o şiir değil, Med-cezir... Kadınlar doğurdular beni bağıra bağıra, Yine onlar öldürecekler beni aşktan Bağırta bağırta...
  7. Egzo diyen kaptırmış kutlamış ama arkadaşımızın nickini bir de doğru yazabilseymişiz tam süper olacakmış Sayın ve pek sevgili arkadaşımız Egzo, doğum günün kutlu olsun Kaptırmak da iyidir bazen
  8. Birçok fikir belirtilmiş... Uzun uzun tartışılabilecek bir konu. Ancak ben de bugün okuduğum bir gazete haberini aktarmak istedim. Bakın neler yazıyor, gazete 06.03.2008 tarihli Hürriyet Gazetesi Artık bu olay mahalle baskısı boyutunu aştı. Anadolu'nun her yerinde lokantaların içki ruhsatları iptal ediliyor. Spor kulüpleri için çıkarılan ‘alkol yasağı’ bahane edilerek birçok eğlence merkezi için kapatma kararı veriliyor. Bu tabloya her gün yenisi ekleniyor. İşte son örnek... Giresun'da zabıta, Plajda isimli filmin afişini sansürleyerek kaldırdı. Benzeri olaylar daha önce de yaşanmıştı... Ve 16.05.2007 tarihli bir haber daha Türkiye'nin önde gelen mayo firmaları Kom, Nelson, Ay-Yıldız ve Zeki Triko İstanbul'daki reklam panolarına mayolu mankenlerin fotoğraflarından oluşan afişlerini astırmak istedi. Panoları kiralayan reklam ajansları “Belediye bu tür afişlerin asılmasını istemiyor” diyerek mayocuları geri çevirdi. Örnekler bitecek gibi değil, buradan buyrun Antalya’nın Kemer İlçesi’ndeki belediye tarafından bir kavşağa konulan ve AKP İlçe Başkanı Zafer Yaman’ın müstehcen olduğu gerekçesiyle kaldırılmasını istediği heykel tartışması alevleniyor. Hala baskı yok diyorsanız, bunu da okuyun Ressam Ayşegül Yarar, Gaziantep’te açtığı 9'uncu kişisel sergisindeki 45 eserden ‘nü’ tabloları turkuaz renkli tülbentle sansürledi. İlk gün sergilediği ‘nü’ 10 tablodan 7'sini ikinci günden itibaren kaldıran Ayşegül Yarar, galeri yöneticilerinin ‘Gaziantep halkına ağır geleceği’ uyarısı üzerine ‘nü’ tablolarına sansür uyguladığını söyledi. ----------------------------------------------------------------------------------------- Bununla birlikte öğretmenevlerinde artık alkol servisi yapılmadığını, İstanbul park ve bahçeler müdürünün dibinde fuhuş olur diye çalı türü bitkileri peyzaj çalışmalarında kullanmadıklarını söylediğini, Antalya İmam hatip lisesi mezunlarının düzenlediği toplantıda konuşan "imam hatip lisesi mezunları derneği"nin eski yöneticisinin "diğer okullarda fuhuş var, uyuşturucu var" diyebildiğini, başbakanın işine gelmeyen, fikrine bağdaşmayan çiftçiyi ve gazeteciyi kovalayabildiğini de hiç söylemeye gerek yok. Normal bunlar normal. Akp geldi de ne değişti değil mi? Al sana laikliğin, cumhuriyetin, kişisel özgürlüklerin, fikir özgürlüğünün en baba savunucusu olduğunu söyleyen adamların portresi. Normal tabi.
  9. Estağfurullah, buna hiç gerek yoktu. Amacımız ortak bir paydada buluşmak sadece. Bazen yanlış anlaşılmalar olabiliyor, tekrar etmemek hepimiz için en güzeli. Size de iyi akşamlar.
  10. Yazışmalar sırasında mümkün olduğunca olayları kişiselleştirmekten uzak kalmaya, fikirleri ön planda tutmaya çalışıyorum. Haa bunu her zaman beceremediğim de oluyor. İşte size örnek; Siz başkalarının fikirlerini "yok öyleydi yok böyleydi sinir oluyorum bu tip şeylere sinir oluyorummm" diyerek basite ingirgeyip, "şu hale bakın bir ya artık gözleriniz açınnn açın açın" diyerek de yol gösterirseniz az biraz ayıp olur. Bu üslubun hakkını da veririm ben, artık kişisel olurmuş olsun. Nereye giderse de gitsin. Benimle/bizimle aynı fikirde olduğunuzu bu şekilde mi ifade edersiniz siz? Döverek ve söverek sevengillerden misiniz yoksa? Bir marjinallik var ama nerede ve nasıl, zamanla çözeriz artık.
  11. İyice kabak tadı verdiniz ancak işin mantığını açıklayabilmek için biraz daha yazacağım. Derdimiz olsaydılarla değil, hala çözemediniz. Derdimiz söze "olsaydı" diye başlayıp, bunu ideolojilerine alet edenlerle. Gözünü açacak biri varsa biz değiliz. Bir aynaya bakın en iyisi. Sinir olmayı da ihmal etmeyin tabii ki.
  12. Arkadaşlar, özde bir fikir farklılığımız yok. Ancak bu tartışmanın sürecini giriş-gelişme-sonuç gibi kabul edelim, dediğiniz gibi somut bir sonucu olmayacaktır. Bu tartışmanın sonu doğmayacak çocuğa kefen biçmektir, bu konuda hemfikiriz. Ancaaaaaak; Arada çıkan fikirleri de tartışmak lazım gelir. Gerici zihniyet çıkıp Cumhuriyet'in ilanından 85, Atatürk'ün ölümünden 70 sene sonra bile bu değerlere dil uzatabilmektedir. Bu takiyyeyi yapan insanlar herşeyin farkındadır, herşey bilinçli yapılmaktadır. Bu ülkenin İstiklal Mahkemeleri vardı bilirsiniz. Bu mahkemelerde rejim muhalifleri yargılandı. Üzerinden çok zaman geçti hala tartışılır o ayrı. Ancak hala çıkıp, Atatürk olsa milli görüşçü olurdu diyebiliyorlar. Yahu Atatürk'ten çektiğiniz kadar kimseden çekmediniz ki siz!!! Neyin savunmasındasınız? Atatürk'ün adına, fikrine, resmine tahammül edemeyen zihniyet bugün size O'nun da kendilerinden olduğunu söyleyebilecek kadar çirkinleşmiştir. Ayıptır, akıl dışıdır, tartışılmalıdır. Susmak isteyen gidip evinde kendi kendine sussun, başka ihsan istemeyiz. Bizim bu tiplerle işimiz, görülecek hesabımız var!
  13. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Hadi biz yanıldık, bakalım başkaları ne düşünüyor dedim. Bir yazı daha aktarmak istedim. Bekir Coşkun'un köşesinden... HABERLER şöyleydi: "Başbakan, ABD’ye rest çekti..." Oooooo... Çeker çeker. Medyaya dağıtılan "Ulusa Sesleniş" metninde rest olarak "İşimiz bitince çıkarız" diyordu Başbakan. ABD "çıkın" deyince acele yeni kayıt yapıldı ve Başbakan bu sefer "İşimiz bitti" dedi. Herhalde izlediniz. Nasıl buldunuz "rest"i?.. Ve uzmanlar "işimizin haftalar-aylar sonra biteceğini" hesaplarken, Kuzey Irak’tan çekilme kararı geldi, dün çekildik. * Kuzey Irak’a girerken Washington’a kadar gidip kimden izin alındıysa, çıkma işi de oradan sorulur. Niçin? Çünkü; büyük devlet olmak için; büyük ordu, büyük nüfus, büyük toprak, büyük millet olmak yetmiyor. Büyük devlet adamları lazım. Donanımlı, bilgili... Kendinden emin... Ve güven veren... Bakın; İngiltere tacının adaylarından Prens Harry’nin Afganistan’da savaştığı ortaya çıktı. Kraliçe göndermiş. Büyük devlet işte böyle olunur. İngiltere’de eğer meydanlara doluşmuş insanlar bir ağızdan "Bilal askere, Bilal askere..." diye bağırsalardı, İngiltere elbette büyük devlet olamazdı. Koyun bunun üzerine; Başbakan olmak için kendi parlamentosundan önce Washington’a koşmaları... "Stratejik ortağız" teslimiyetini... "Bu adamı delikten süpüreceğinize kullanın" ödünlerini... * ABD "çıkın" dedi, çıktık. Hepimiz biliyoruz ki, ABD ne derse o... Hepimiz biliyoruz ki, ABD’nin istemi dışında karşıya top mermisi bile atılamazken, bu arkadaşlar ABD’nin istemi dışında asla ve asla hareket edemez. "Rest"miş... Milleti ***** yerine koymanın lüzumu yok... Bekir Coşkun 01.03.2008 Hürriyet
  14. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Sözlerimin ordu ile uzaktan yakından alakası yok sayın demirefe. Beni dikkate davet etmeden önce cümlelerimi ve satıraralarını iyice tahlil edin lütfen. Bahsettiğim gümbürtü harekatın iç ve dış basında hükümet tarafından nasıl kullanıldığı, insiyatifin ne derece elimizde olduğunun kandırmacasıdır. Harekatta hükümetin insiyatifi sıfırdır demek de ayrıca abesle iştigaldir. Aradaki ilinti tabii ki fiziksel olmayacaktır, organik bir ilişkidir. Borsa düştü, dünya piyasaları istikrarsız; Borsa çıktı, hükümetin istikrarı. Benzin zamlandı, petrolün varil fiyatı, Benzin ucuzladı hükümetin ekonomi politikası. Yağmur yağdı, barajlar boş, küresel ısınma Yağmur yağdı, DSİ'nin İSKİ'nin başarısı. Askeri yollarken, tezkere için tüm eller havaya, Asker dönüyorken, tamamen askerin insiyatifi. Yok öyle üç kuruşa beş köfte! *** ***** hükümet askeri çekmiştir. Tırsmıştır. Korkmuştur. Satılmıştır. Harekat öncesi Beyaz Saray'da 5 Kasım günü Coni amcasına verdiği sözü tutmuştur. Ve kimbilir daha ne sözler verilmiştir. Hükümetin insiyatifi sıfırmış, ayıptır ayıp!
  15. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Irak'a girdik. Girmeden önce içerde birbirimizi yedik ama. Genelkurmay aylar önce söylemişti. Hükümet Coni amcasından izni ancak kopartabildi. Zaman geçti, yaz bitti, askerin kış aylarındaki performansı oldu artık konumuz... Yahu kimse demiyor ki, bu askeri bu şartlara zorlayan kimdi??? Asker çok meraklı çünkü bu iklim şartlarına... ********* ***** hükümet ancak izin alabildi, ayaklarına kadar gidildi, eller etekler öpüldü. Haydi bir girin çıkın dendi. Girin ama içeri boşalmayın haaaa! Ne dedik? Gıkımız çıkmadı değil mi? Ama bu harekatı öyle bir anlattık ki televizyonda, yazılı basında... Aman aman aman, gümbür gümbür giriyoruz sanırsın. Uçaklar helikopterler, Silopiden Çukurca'dan canlı yayınlar, tanklar top sesleri hücuuuuuum! Kimi kandırıyoruz? Siz inanıyor musunuz böylesi işleri tek başınıza, bağımsız, özgür bir devlet olarak yapabildiğinize??? Bakın konu ile ilgili bir yazı alıntılayacağım, 01.03.2008 tarihli Hürriyet Gazetesi'nden... ---------------------------------------------------------- Bush "çık" dedi. Çıktık. Tatilde olsan, oteldeki odanı bu kadar çabuk boşaltamazsın, oteldeki odanı... Apar topar! * Böyle bu işler çünkü. Gel deyince, gidiyorsan... Vur deyince, vuruyorsan... Gir deyince, giriyorsan... Çık deyince, çıkacaksın. * Sakın ola, onurdan monurdan bahsetmeyin bana... Hangi onur? * Lübnan’a gitmek istemiyoruz, İsrail’i korumak için, tıpış tıpış gidiyoruz... Afganistan’a gitmek istemiyoruz, ABD’yi korumak için, tıpış tıpış gidiyoruz... Irak’tan çıkmak istemiyoruz, kendimizi korumak için, kıçın kıçın çıkıyoruz! Ne onuru? * Tatbikatta, durup dururken gemimizi vurdu mu füzeyle? Muaveneti? Vurdu. Biri yarbay, 5 şehit, 22 gazi... Ne yaptık? Yeni gemiler verdi, sustuk. Irak’ı işgal etmek için, topraklarımıza asker yerleştirmek istedi mi? İstedi. Ne yaptık? At pazarlığı... Para istedik. Çuval geçirdi mi kafamıza? Geçirdi. Ne yaptık? Üstüne özür diledik. "N’olur deliğe süpürmeyin" falan. * Ya bu sefer? Sıkı durun... Dünkü toz duman içinde gözden kaçan bir "son dakika" haberi daha vardı: "Dünya Bankası, stratejik işbirliği çerçevesinde, Türkiye’ye 6.2 milyar dolar kredi verilmesini onayladı." * Böyle bu işler... Al parayı. Sen de kömürü al. Kes sesini! Ne onuru? ---------------------------------------------------------- İşte böyle sevgili arkadaşlar, ordumuzla gurur duyuyoruz bu çok ayrı bir mevzu. Ancak memleketin hali ortada. Bu hükümetle ancak bu kadar! Herkes hakettiği gibi yönetilir, biz artık anlı şanlı Türk milleti değiliz. Kabul edin. Ve ampule oy vermeye devam edin.
  16. Acıyı da, Kahrı da çekmiş geliyor! Güneşten boşanmış kopmuş geliyor. Bir ışık selidir sökmüş geliyor. Işıldayıp gelen sele merhaba!!! Dostlar merhaba!!!
  17. Ne desem ki sana? Beni bu kadar tanımasaydın keşke! desem, çok geç. Ama bu şarkıyı hatırlamasaydın be güzel arkadaşım. AHH dedim. (yürekten)
  18. Düğün davetiyesini gördükten takribi 2 - 2,5 yıl sonra, yeni doğmuş çocuğuna benim ismimi verdi mi acaba ? diye düşündüğünüz şahsiyet. Eski ama en sevgili kişidir zannımca
  19. Reklam kokan hareketler bunlar Cep numaraları filan, olmasa daha iyiymiş gibi. Arayan bulurdu bence... Neyse; Hem ATV kullanıp hem rafting yapmak isteyen arkadaşlarımız için Köprülü Kanyon'u tavsiye edeceğim. Antalya'dan Manavgat'a giderken, 50.km'de Köprülü Kanyon sapağından sola döndükten takribi 40 km sonra herşey serbest Eğer ki düzenli spor yapmıyorsanız, ertesi günkü kas ağrılarınız için şimdiden geçmiş olsun.
  20. Bunu inanarak söyledin değil mi? Eksik olma. Hahahahaha dayanamadım yauuuuuuuuu
  21. Önce 70'lik; Balıklar bitti. Kesmedi tabii. Modüler ve aynı zamanda emektar garson kardeşimizden şefini çağırmasını rica ettik; 35'lik ekleyelim, mezeler kalsın, meyve bilahare... Hay haayyyy cevabını da almadık mı? Cila için insan 1 bira içer di mi? Beheeeeeeeeeeeeey, biz onu üstümüze bile dökmeyiz di mi kardeşim?
  22. Forum yönetimine teşekkür ederiz. Hepimize hayırlı olsun.
  23. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Tanzanya... CUMHURBAŞKANI türbanı onaylayacak mı, onaylamayacak mı? Boş verin şimdi siz onu... Tanzanya’ya niye gidiyor? * İsmet İnönü’den Evren’e, Ahmet Necdet Sezer’e, Menderes’ten Özal’a, Ecevit’e, Demirel’e, bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti adına bir kişi gitmemiş Tanzanya’ya... Gezinti rekoru kırarak, neredeyse dünyada ayak basmadık toprak bırakmayan Tayyip Erdoğan bile gitmedi Tanzanya’ya... Gül niye gidiyor? * Svahili dilinde sormuyorum... Türkçe soruyorum. * "Büyükelçiyi özlemiştir" desek... Tanzanya’da elçiliğimiz yok ki! Kenya’daki bakıyor oraya. * "Ticaret" desen... Aramızda ticaret micaret de yok. Zaten adamlar aç. Milli geliri sadece 723 dolar. Birleşmiş Milletler un mun gönderiyor da, karınları doyuyor garibanların. * "AB ile alakalı" olabilir mi acaba? Coğrafyam zayıftır ama... Galiba Afrika’da. * "Futbolcu getirebilir" desek... Kara Kıta’nın 21 ülkesinden topçu var ligimizde, ilaç için bi tane Tanzanyalı yok... Olsaydı, çoktan getirirlerdi. * "Müslüman kardeşlerimiz" mi? O da değil. Müslümanlar azınlık. Çoğunluk, Hıristiyan ve bildiğin kabile... Ağaçtan oydukları totemlere tapıyorlar. Büyücüleri filan var. * Rahmetli Sadri Alışık’ın "Turist Ömer" filmlerine baktım, oradan esinlenmiş olabilir mi, diye... Orada da adı geçmiyor! * E nedir kardeşim? Merak ediyor insan... "Ne var Tanzanya’da?" Gazete arşivlerini taradım... Bize dair tek bilgi şu: "Fethullah Gülen’e bağlı cemaatin okullar zincirine, Tanzanya da eklendi... Tanzanya’daki kolejin açılışına, AKP milletvekilleri, eski Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı, İzmir Milli Eğitim Müdürü, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı ve bazı işadamları katıldı." Koleji açmışlar. Üniversite kurmak istiyorlarmış. Arsa alamıyorlarmış. * Cumhurbaşkanı türbanı onaylayacak mı, onaylamayacak mı? Boş verin şimdi siz onu... Tanzanya’ya niye gidiyor? Y.Özdil 20.02.2008
  24. Kardeşimin gönlü geniş, oturup sohbet ettiğinizde anlarsınız. Yoksa pantolonumuzun bedeni geniş olmuş, kime ne değil mi kardeşim Figgaro? Bir başka gün de yine Antalya'da, Taylan Abi, asiyenasılkurtulur, Figgaro ve alegria buluştuk. Fotoğraf çekmeyi unuttuk ama çok güldük, çok eğlendik, sizleri de bekleriz
  25. Taylan Abi şurada cevap verdi: muki başlık Güncel Konular
    YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN YA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL!!! Sayın Devlet Bahçeli ve Sayın RTE?nin birbirlerine ve partilerine olan yaklaşımlarını isterseniz hatırlatayım. Başka başlıklarda ısrarla hatırlamak istemeyen arkadaşlarımızın mevcut olduğunu görerek, tespiti sabitlemek istedim. 15.09.2006 tarihli gazetelerden bir alıntı: Sayın Bahçeli parti merkezinde düzenlediği bir basın toplantısında bakınız Sayın RTE hakkında neler diyor ; "Dini hassasiyetleri istismar, milli hassasiyetleri tahrip ederek milli ve manevi bünyemizde ağır hasara neden olan 'inanç hortumcusu' Sayın Başbakan ve AKP zihniyeti, 83 yıllık maziye sahip milli, demokratik, laik, hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni anayasal sınırlarını zorlayarak yeniden yorumlama çabası içine girmiştir" Bu kadar mı söylemiş dersiniz? Bakalım konuşma ilerledikçe, konu değiştikçe neler eklemiş: Ülkücüleri, şehitleri istismar etmekle suçlamanın yalnızca siyasi bir ahlaksızlık değil, aynı zamanda şehitlere karşı yapılan büyük bir alçaklık olduğunu kaydeden Bahçeli, "Hasımlarını, kendi değer ve etik sistemi içinde yargılayan bu ikiyüzlü ve istismarcı zihniyet, her siyasi hareketi de ilkesiz, değersiz ve kişiliksiz zannetmektedir" dedi. Bu ifadeler Sayın Bahçeli?nin Sayın RTE hakkındaki temel görüşlerine ışık tutacaktır diye düşünüyorum. Peki, Sayın RTE Sayın Bahçeli ve partisi hakkında neler söylemiş ? Samanyolu TV?de ; "Bunlar eli silahlı, devamlı kin, nefret, kan... Adeta bundan zevk alıyorlar. Bahçeli?yi dinliyorum, aman yarabbi, nasıl hareketler bunlar?" Adana?da; "İp atanları, ip atlayanları, benim milletim gayet iyi bilir." Adıyaman?da; "Bu millet, sizin cemazüevvelinizi iyi bilir. CHP yavrusunu doğurmuş, MHP... Al birini, vur öbürüne." Kanal A?da; "Bahçeli, dürüst değil... MHP?nin tutarsızlıklarla halkı aldatmaya çalışmasına üzülüyorum." Ankara?da; "Milliyetsiz milliyetçilik bitmiştir. CHP değirmenine su taşıyor MHP." Kütahya?da; "Bölücü örgütün başını sana hediye edecekler. Sen kalkıp, hapishaneyi, İmralı?yı döşeyeceksin... Yemezler! Dürüst olalım. Ne milliyetçisi yaaaa! CHP?ye yedek parça olmayın." Bunlar karşılıklı görüşler sevgili arkadaşlar. Yorum yapmak isteyen yapar, yorum yapamayan işi getirip özgürlükler,insan hakları,siyasal simgeler ve milli iradeye itaatsizlikle birleştirir. Sayın RTE?nin laiklik ile ilgili meşhur sözlerini tekrar hatırlatmadan önce, türban konusunda gösterilen tepkinin, yasağın kaldırılmasına karşı yapılan muhalefetin milli iradeye saygısızlık olmadığı açıktır. Milli iradenin temsilcisi diye tanımlanan milletvekillerimiz sadece AKP milletvekilleri değillerdir. CHP?ye DSP?ye oy veren kişiler bu ülkenin vatandaşı, bu iradenin ortak paydası değiller midir? Haa burada şu kavram karmaşasına denk gelebilir olay, ?efendim demokrasi var ve %46 oy aldık, tabii ki amaçlarımızı, tabanımızın isteklerini yapacağız.? Yok işte, olay öyle değil? Bunu eğer böyle yorumlanıyorsa, demokrasi tanımını bilemiyoruz demektir. Demokrasi çoğunluğun her istediğini yapabileceği, oy çokluğu ile anayasayı kuşa çevirebileceği bir sistem değildir. Demokrasilerde kararlar ortaktır, endişe ve huzursuzluk ortamlarına bu nedenle mahal verilmez. Laikliğimizin bekçisi olduğunu iddia eden Sayın RTE söylemlerine geri dönersek; ?Yahu bu millet istedikten sonra laiklik tabii elden gidecek!.. Sonra nedir bu laiklik Allah aşkına?.. Bu ne menem şey?? dememiş miydi? ?Camiler kışlamız ,müminler askerimiz ,kubbeler miğferimiz ,minareler süngümüzdür? diye şiir bile okumamış mıydı? ?Demokrasi amaç mı olacak, araç mı olacak? İşte burası tartışmaya açılmalıdır. Bize göre demokrasi hiçbir zaman amaç olamaz? diye konuşmamış mıydı? Hoş, gerçi daha sonra ?söylemedim? dedi ama buyrun bu da videosu: -http://www.youtube.com/watch?v=gqbbOCGnbeE- E dün onları söylemiştik, bugün değiştik! Buna kim inanır arkadaşlar? Siz bu satırları okuduğunuza göre, aklı başında, vatan sevdalısı, fikri hür insanlarsınız, dönüp bakınız 10-15-20 sene geçmişinize (ya da daha büyüklerim daha eskiye de gidebilirler)? Korkmadan ve samimiyetle dönüp bakın ve kendi hayatınızda böyle bir dönüş, böyle zıt söylemlerde bulundunuz mu hiç düşünün! Böylesi iki farklı fikrin insanı olabilmeyi kendinize yakıştırıyorsanız, oportunizminizle sizi baş başa bırakıyorum. Siz bu yazıya daha fazla devam etmeyin. Yani uzun lafın kısası demem o ki, yağlı urgan atanların, inanç hortumcularının, sözde demokrasi ve laikliğin güvenceleri olan insanların yazıya dökülmüş halleridir bu anlattıklarım. Durum böyle iken, bunları bilen ve bu ikili tavır sahiplerinin yönettiği ülkenin gidişhatı ile endişe duyan insanlara kimsenin çıkıp ?herkes işine baksın? deme hakkı yoktur. Laik cumhuriyetin tarafı olmak, bu değerlere sahip çıkmak asla ve asla popüler bir slogan haline getirilmiş ?darbe sevdalısı? olmak demek değildir. Cumhuriyetimizin ve temel değerlerinin ve Atatürk ilke ve inkılaplarının böylesi 180 derecelik dönüşlere alışık insanların eline bırakılmaması gerekmektedir. Diğer yandan bunu Türk Silahlı Kuvvetleri ile özdeşleştirmek de çok çirkin ve mesnetsiz bir iddia olacaktır. Elbetteki Türk Silahlı Kuvvetleri tarafsız olmayacaktır, TSK da Cumhuriyetimizin ve temel değerlerinin ve Atatürk ilke ve inkılaplarının koruyucu tarafındadır. Bu özü çevirip, başka anlamlar yüklemeye çalışmak, tarihimize yapılmış en büyük ihanet olacaktır. Bitirirken, en başta yazdığım o sözü tekrarlamak istiyorum. YA OLDUĞUN GİBİ GÖRÜN YA GÖRÜNDÜĞÜN GİBİ OL!!!

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Tarayıcı push bildirimlerini yapılandırın

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.