Zıplanacak içerik

Taylan Abi

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Taylan Abi tarafından postalanan herşey

  1. Dosya nerde abi? Tırsıp sildiniz mi?
  2. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Mevzu ciddidir ve yardımlarını Hak rızası için esirgemeyen vatandaşlarımız açısından trajiktir de, hemfikiriz. Ancak konu başlığında atfedilen edebi tür, trajikomedi'dir. Halk için ciddi ve acı veren olayların komediye özgü yöntemler ile karşılaşmasından hayat bulur. Ne yalandır, ne de yanlış. Bu bir anlatım tarzıdır, ciddiyetinden hiçbirşey eksiltmez. Ama ne zaman ki komedinin dozu kaçar ve iş hakaret-yalan-iftira-edep sınırlarını zorlar, değişir. Sizin KERİZFENERİ hakkında başkaca söylecekleriniz var ise, aynı başlık altında irdeleyelim derim. Aksi halde bu iddialarınız şahsınıza münhasır olacaktır.
  3. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Bu sözünüze balıklama atlayacak ve "dava süreci bile başlamamış" olan bir durumda kamuoyunu yönlendirmemeniz, bilgi kirliliği yaratmamanız konusunda hede hödö edecek ve "usül" konusunda ahkam kesecek bazı avukat arkadaşlarımız olacaktır. Haklıdırlar nitekim. Ancak sorarsanız bunu "yandaşlık" kisvesi ile değil, teknik ve etik olarak yaptıklarını söyleceklerdir. Belki haklıdırlar. (bekir'im, kulakların çınlamaktan beter olmuştur eminim) Bize düşen bu işin peşinde olmak, farkında olmak istemeyenleri farketmeye zorlamaktır. Neticesi ise anayasal sorumlulukları çerçevesinde savcılarımız ve hakimlerimizin insifiyatindedir. Müsterih olunuz, su akar yatağını bulur.
  4. Taylan Abi şurada bir başlık gönderdi: Şiir Forumu
    Benim içimde bir yaradır güneydoğu. Yıllar yılı unutulmuş, görmezden gelinmiş, örselenmiş bir coğrafyanın insanlarını düşündükçe üzülürüm yalnız ve güzel ülkeme. Cinsi cibiliyeti umrumda değil esasen. Ama bu memlekette bizi bize hiç bırakmadılar. Sorsalar şimdi, evet muhalifim birçok sözlere ve isteklere. Ancak yürek dediğimiz çok başka birşey, insanız ve duygularımız mantığımızla örtüşemiyor kimi yerde. Bu iletiyi buraya değil de Politika Bilimi veya Güncel Konular bölümüne açsam, laf-söz eden çok olur bilirim. Ben yalnızca yüreğimdeki yangını anlatmak istedim. Bir alıntı: "memleket isterim gök mavi, dal yeşil.. tarla sarı olsun kuşların, çiçeklerin diyarı olsun memleket isterim ne başta dert... ne gönülde hasret olsun kardeş kavgasına nihayet olsun" * Cahit Sıtkı Tarancı. Diyarbakırlı. * Dile kolay... Neredeyse 60 yıldır sağcı-solcu, ocu-bucu, dinci-laik, Türk-Kürt diye birbirini kıran memleketimin Meclis'inden kimsenin aklına gelmemişti o güne kadar... Türkiye'yi ziyaret eden İsrail Cumhurbaşkanı, TBMM kürsüsünden okudu bu şiiri, ilk kez, geçen kasımda... * Bakıyorum Diyarbakırıma... Bomba, kan, gözyaşı. Ortadoğu manzarası. Ve anlıyorum, bizimkiler hálá farkında bile değilken, İsraillinin Cahit Sıtkı'yı neden bu kadar iyi, bu kadar yürekten anladığını. * Ve, çocuklar öldü orada. Kimi öğrenci. Kimi mendilci. Ve, Diyarbakırlı şair çocuk... "Çocukluk"ta demişti ki... * artık ne yaşım var, ne adım bilmiyorum kim olduğumu hiçbir şey sorulmasın benden haberim yok olan bitenden... * Peki, nereye kadar... Daha ne kadar sürecek bu acı? Diyarbakırlı usta... Vermiş cevabını "şaşkın dünya"da... * değil... işlerimiz yolunda değil kaybettik eski düzen havasını dağda çoban... denizde kaptan; şaşıran şaşırana pusulasını daha sürer mi bu şaşkınlık? yarını ne olacak dünyamızın? biz yaşımızı, başımızı aldık... Allah çocuklarımıza acısın. Yılmaz Özdil, 05.01.2008 Hürriyet Gazetesi'ndeki yazısından.
  5. Bu üstteki var ya bu üstteki, hakkında hiçbirşey bilmiyorum. Bakın bildiklerimi sıralayayım ; Hem nyx bu. Hem fallen, Hem de angel. Hem Chicago Bir de USA. Üstelik Turkish Media Forum'da. Bir de Türkçe yazıyor iletilerini. Üstelik 4 ayda 1000 tane. Maaşallah. Bulmaca gibi.
  6. CNBC-E Dergi'de bu konu var. Eylül sayısı. Meraklısına
  7. Kimse kimseyi tanımıyo yahu. Daha çoook tekrarlanır bu replikler. Gelin tanışalım dediğimizde de bir ton laf yiyoruz. BKNZ : Forumlar > Forumdan Haberler - Öneri ve Eleştiriler > Öneri ve Eleştirileriniz Başlığı altında, FORUM BULUŞMALARI. Not: figgaro ile tanışalı yıl oldu ve adam hala hayatta, ölmedi bile.
  8. Taylan Abi şurada cevap verdi: EmiLY_pandora başlık Şiir Forumu
    İstanbul ve Ümit Yaşar'dan söz açılmışken; BEN, İSMAİL VE RÜSTEM Ben,İsmail ve Rüstem Yılbaşını kutluyoruz bu gece. Ve üçümüz üç kadehten İstanbul'u yudumluyoruz. İstanbul zehir zemberek İstanbul buruk, İstanbul acı Susuz içilmiyor İstanbul Mezesiz gitmiyor. Suyumuz halis taşdelen Mezemiz sakız leblebisi Sonra kahır, hüzün ve elem Şerefe İsmail Şerefe Rüstem. Rüstem'in aklında bir kız, Ondokuzunda civelek Hey gidi baba Rüstem Hey gidi ***** felek. Kızın adı Müjgan, Kolej mezunu Saçları sarı mı sarı Gözleri yeşil mi yeşil Rüstem'miş, şiirmiş, aşkmış Kızın umrunda değil Kızın babası tüccar Yani kızın herşeyi var Rüstem'se fukara Rüstem, Beş on kitap bütün varlığı Bir kendi bir anacığı. Kasımpaşa'da otururlar İki odalı bir evde babadan kalma Hadi Rüstem hadi kararıp durma Çek bir fırt daha, İçkiler benden bu gece mezeler dahil. Şerefe Rüstem, şerefe İsmail İsmaili tanır tekmil adem babalar Fukara İsmail, garip İsmail. Onun da başka derdi var, Geçen ay işinden çıkardılar İsmail'i İçmesin de ne yapsın Olacak şey değil. Karısı Meryem, oğlu Erol, kızı Serpil Üç kişi onun eline bakar. Erol bu yıl ilkokulu bitirecek, Serpil enstitüde, Dayan İsmail dayan. İsmail işsiz, ismail parasız İsmail'in hali duman Bereket Meryem bacı dikiş dikiyor İsmail'e, Erol'a, Serpil'e bakıyor. İsmail, koca İsmail Yine dertli bu gece İsmail Hadi çek bir fırt daha Şerefe, şerefe. Ama hangi şerefe orası belli değil Bütün şerefler kepaze şimdi, Bütün insanlar rezil. Biz o rezillerden üç kişi, Hışım gibi çöktük bu gece Arabın meyhanesine. Ben,Rüstem ve İsmail İstanbul'u yudumluyoruz kadehlerden İstanbul'un tuzu kuru bizimki yaş. Yine hancıyı söylüyor biri plakta "Şu bizim hesabı gör yavaş yavaş. Ben, İsmail ve Rüstem İsmail'in gölgesi, Rüstem'in gölgesi Bir de benim gölgem Topu topu üç kişi üç gölgeyiz. Meyhaneciden başka Meyhaneci Arap Rıfat Ayyaşın biri Beyoğlu'nun arka sokaklarında yeri İzbe, küçük bir dükkan. Bir tezgah, iki masabir de şu eski pikap Dekorumuz bundan ibaret. Kadehte İstanbul, tabakta leblebi O da İstanbul gibi bayat mı bayat. Hadi Arap Rıfat Doldur birer tek daha Tazelendi derdim bu gece Şu plağıda değiştir bakalım Biraz da Zeki söylesin ağır ağır "Şarap mahzende yıllanır" Ya biz nerede yıllanıyoruz Ulan İstanbul Asılmıştan beter ettin bizi Ulan biz böyle olacak adammıydık Yıktın,yıprattın,eskittin bizi Şu yılbaşı gecesinde Ben,İsmail ve Rüstem Hani o bir zaman seni seven kişiler Şimdi sevmiyoruz artık Bırak yakamızı Yeter İstanbul yeter Rüstenm sevdiğini alsın İsmail bir iş bulsun Bırak da herkesin dünyası Daha güzel olsun Ulan İstanbul Ulan İstanbul Gözünü sevdiğim İstanbul Sokaklarında gezdiğim Şiirini yazdığım Her gecesinde canımdan bezdiğim Güzel İstanbul Kahp e İstanbul Canım İstanbul.
  9. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Sayın ali0_1, Bizim olayımız ABD ile bire-bir ilintili değildir. Tabii ki ilgi kurulabilir ancak kaçıncı göbekten. Şöyle izah edeyim; Öyle bir ülke düşünün ki ekonomisinin belkemiği borsasının %70'i yabancı devletlerdeki yatırımcılara ait olsun. Neye karşı dayanabilirsiniz? İçerde işler yağ-bal-şeker-kaymak gibi olsun -ki öyle değil-, olası herhangi bir akıntıya kim karşı duracak? Ülkenin yüzmilyarlarca dolar 'dış borcu' olduğu, milyarlarca dolar 'cari açığı' olduğu, kamu-özel sektör dış borç dengesinde 'özel sektörün borç payının' günden güne arttığı bir yerde kim bu akıntıya dur diyebilecek? Efendim neymiş, ABD'de de öyle olmuş böyle olmuş. Biz de ekonomimizi hatırlamalıymışız. Sizin yaşadığınız memleketin iktidarı, -ülke ekonomisinin iplerini resmen peşkeş ile teslim ettiği- yabancı yatırımcıları pohpohladıkça ve o yatırımcıların da ABD ile olan ekonomik ve siyasi ilgileri devam ettiği sürece, siz daha çooooooook yanılırsınız. Kafanızı kaldırın, etrafınıza bakın. Ekonominizi hatırlamak için ABD'ye gereksinim duymayın. Yalnız ve güzel ülkemizin böylesi durumlara gelmemesi için çabalamayan, günden güne bizi bu borç batağına sürükleyerek ekonomi yönetimi yaptığını sanan, icraatın içinden programında sadece ihracat artışlarından söz edebilen, dış borçtan-cari açıktan yana elini sürmemiş, Cumhuriyet tarihindeki iç ve dış borçları 5,5 yılda rekorlarla artırmış sorumluların ve buna suskun kalmış her vekilin, ve buna imkan vermiş her oy sahibinin vebali gün gibi ortadadır.
  10. Tuncay Güney'in Kanal D'deki 32.Gün programında yaptığı açıklamalara denk geldim. Programın yayın saati çok geç olduğu için izleyememişim diye düşündüm, açıkçası tamamını izleyebilmeyi de isterdim. Başlık altında bu programı izleyen, alıntı yapan kimse var mı diye baktım ancak birşey göremedim. Paylaşmak istedim. Kara Kutu anlatıyor Kara Kutu anlatıyor Kara Kutu anlatıyor Kara Kutu'dan çok önemli açıklamalar Şok iddialar Şok iddialar Yeni Şafak bana servis yapıyor
  11. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Çok ilginç bir şey oldu. TBMM Başkanı Köksal Toptan, Zahid Akman'ı istifaya davet etti. İlk önce ben de inanmadım ama araştırınca doğru olduğunu öğrendim. TBMM Başkanı Köksal Toptan, Almanya'daki Deniz Feneri davasında adı sıkça geçen RTÜK Başkanı Zahid Akman ile ilgili olarak, "RTÜK Başkanını bizim azletme gibi bir yetkimiz yok. Herkes kendi sorumluluğunun idraki içerisinde hareket ederse süreç daha sağlıklı yürür" dedi. Toptan, "sözleriniz Akman'ın kendisinin görevden ayrılmasının daha şık olacağı anlamına mı geliyor?" şeklindeki bir soruya ise "Bizim azletme gibi bir yetkimiz yok. Seçimi yaptıktan sonra seçilmiş kişiyi azledemeyiz. Benim o cümlemin içerisinde her şey var" yanıtını verdi. (Meraklısına) Bir alıntı daha; Bakan Şahin “Dava dosyası Almanya’dan talep edilecek” demiş. Umarız Almanlar bir kopyasını almayı ihmal etmez! Çünkü dosya burada kaybedilebilir... Gülhan Elmas.
  12. Benim o iletiden anladığım şey şu; "PKK bir terör örgütü ve bu örgütün yaptıklarını kınamayan herkes potansiyel olarak 'yardım ve yataklık' ediyordur. Yasadışı bir olguyu sükunet ile bile olsa desteklemek demek, o olgunun yaratmış olduğu suça da ortak olmak demektir." Söz sahibi daha doğru açıklamayı yapacaktır sanırım. Ve ekleyeyim, DTP için açılan kapatma davası da bu temel üzerinde değil midir? DTP'liler PKK'lıdır gibi kimsenin bir iddiası yoktur. Ancak örgütün amellerini ayıplamadıkça aynı suçu kabullenmiş görünmektedirler.
  13. Muhafazakar seçmen arasında hiçkimsenin ve hiçbirşeyin itibar kaybettiğini düşünmüyorum. Bugün NTV'de canlı yayına çıkan Mir Dengir de bu fikirde üstelik. Adamlar malını tanıyor nitekim. Hatta yine dün televizyonda izlediğim, Almanya'da yaşayan ve Deniz Feneri'ne bağışta bulunduğunu söyleyen vatandaşımız bile itibarı filan önemsemiyor hiç. "Ben yardımı Allah rızası için yaptım, parayı alan hangi işi yaptıysa hesabını ahirette kendisi verir" diyor. Röportajı yapan televizyoncu tekrar soruyor: "Yani hiç vicdani sorumluluk hissetmediniz mi? Yine olsa yine verir misiniz?" diyor. Cevap hiç de şaşırtıcı değil, bilakis korkunç. "Tabii veririm" diyor vatandaş. Siz neyin itibarından bahsediyorsunuz ki? Cehaletin ölçü birimi henüz icat edilmedi.
  14. Komik misin olm sen Ben de seni seviyorum, hem de acayip seri bir şekilde.
  15. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Tarih sizleri yanıltacaktır. Konu, müslümanlar adına para toplayıp, "müslüman olduğunu iddia edenler" arasında işe yarar/sonuca varır şekilde teslim etmek adınadır. Nakit olan kime kalmış, kime ne?
  16. Bu konuya "bekir", bilemedin "karabekir" sabah en geç 08:00 itibari ile cevap yazar. İşleyiş, usül konusunda üstüne üye tanımam. Ancak "esas" konusunda başka birini arayın, 'usül'den anlayanın "esas" işine gelmiyor netekim. Arkadaşınız oraya yorum yapamaz. "ilk çıkışı da söyleyeyim, Adalet Bakanlığı izin vermiştir, üzerine düşeni yapacaktır" hede hödö.
  17. Ekranda gördüğüm o yazı, bu ölüm ilanıydı
  18. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    İsimleri alt alta yazalım; İzleyelim neler neler çıkacak. Mehmet Gürhan Mehmet Taşkan Firdevsi Ermiş İsmail Karahan Harun Yoldaş Mustafa Çelik Zahit Akman Bu insanların Türkiye'deki bağlantıları ne seviyede, neler yapılmış, neler alınmış/verilmiş, bahsedilen paralardan siyasi rant sağlanmış mı, paralar Türkiye'ye aktarıldıysa nerelere paylaştırıldı, aktarılmadıysa kimin hesabına ne kadar yattı? Bunları da artık bizim savcılarımız ve hakimlerimiz inceleyecek.
  19. Taylan Abi şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Mahkeme Başkanı Müller Deniz Feneri yolsuzluğu davasında sanıklarla ilgili kararını açıkladı. Karara göre, Mehmet Gürhan 5 yıl 10 ay, Mehmet Taşkan 2 yıl 9 ay, Firdevsi Ermiş ise 1 yıl 10 ay hapis cezası aldı. Mahkeme Başkanı davaya ilişkin bir konuşma yaparak bazı noktaların altını çizdi. Almanya tarihinin en büyük dolandırıcılık olayıyla karşı karşıya olunduğunu söyledi. 5 yıl boyunca 20 binden fazla bağış sahibinin güvenlerinin zedelendiğini belirten Alman hakim, Almanya Deniz Feneri’nin toplam 41 milyon avro bağış topladığını söyledi. Türkiye’ye giden toplam miktarın da 17 milyon avro olduğunu kaydeden Müller, bunun 8 milyonunun Türkiye Deniz Fenerine gittiği, geri kalan kısmın çeşitli yerlerde kullanıldığını ifade etti. Amaç dışı kullanılan paradan sadece 4 milyon avronun Almanya’da kaldığını bildiren Müller yargılananların dolandırıcılıktan hüküm giydiklerini anlattı. Gerekçeli kararda olayın Türkiye boyutuna da değinen Müller, Mehmet Gürhan’ın dernekte yönetici olmasına karşın büyük orandan Türkiye’den yönlendirildiği ve karar vermede tek yetkilinin kendisi olmadığını, Türkiye’de Zekeriya Karaman’ın ön plana çıktığını vurguladı. Müller, kararında sanık Mehmet Gürhan’ın, İsmail Karahan, Harun Yoldaş, Mustafa Çelik ve Zahit Akman ile geçmişte ticari ilişkileri olduğunu belirtti.
  20. Cumhuriyeti şeriatçıların kurduğu iddiasından sonra bu forumda okuduğum en trajikomik 2. ileti. Vay anasını.
  21. Bu iletinin küçük bir de anısı var bende. Geçen Pazar akşamı sevdiceğimle yorgun bir günün sonrasında evde tv izliyorduk. Yorgunluktan ve uyku rehavetinden olsa gerek, anlattıklarına sadece küçük gülümsemeler veya belli belirsiz mimiklerle cevap verdim. Hiç cümle kurmadım. Alınabileceğini düşünemedim. Susuştuk. Bir ara bana bilgisayarda birşey göstereceğini söyledi, ben ekrana bakarken O odadan çıkmıştı. Döndüğünde özür makamında kelime haznemde hiçbirşey bulamamıştım. Sıkı sıkı sarıldık, benim için hayata dair yeni bir ders olmuştu. Ne kadar da hoyratız farketmeden...
  22. Bekir'im önemli olan uçmak değil, konmayı bilmek. Nitekim Ergenekon davası sonuçlanınca konacak çok yer bulunacaktır. Heryere konarız vakti gelince. Bana biraz slalom yapıyormuşsun gibi geliyor, onu izaha çalışıyorum. Laf slalomdan açılmışken geçenlerde Admin ile "farklı nickler ile yazışmak" mevzusunda fikir alıp verirken kulaklarını çınlatmıştık. Senin aynı başlık altında farklı iki nick ile yazışmayacağını umuyordum. Evveliyatı da var bunun, bilen bilir. Konu belki buranın konusu değil ama forum kuralları böyle durumlarda iki hesabın da kilitleneceğini işaret ediyor. Sen dikkat et yine de, slalom yaparken savurup yoldan çıkma.
  23. Önceden yazdıklarınız bu başlık altında önemini kaybetti. Neden mi? Gerçeklere alışma hususunda "alışılmaması" gerektiğini Ergenekon argümanıyla açıklıyorsunuz. Hani hüküm verilmemişken yanlıştı böyle şeyler? Ergenekon'un nesini bekleyelim ki? En geniş tabiri ile buna aba altından sopa göstermek denir. Yani hem Ergenekon hakkında 'şöyle-böyle yazdım-tarafsızım' diyeceksiniz, hem Deniz Feneri davası kararına bakarak, 'hooooooop durun hele Ergenekon Heryerekon' var diyeceksiniz. Zihninizde hükmünüz var ki saklayamıyorsunuz, en ufak dürtmemizde dökülüveriyor dilinizden. O tarafsızlık masallarını da hiç estetik bulmadım. Amatör işi olmuş, sırıtıyor.
  24. Heceleyerek yazmam gerekecek diye endişe etmeye başladım artık. Bekir, dava sonuçlanmadan yazılıp çizilenler karşısında verdiğin tepkiyi neden Ergenekon için vermiyorsun diyorum. Benim bahsettiğim hüküm, yandaş medyanın hükümleri. Çıkıp bu adamlar hakkında aynı cümleleri kullansan? Veya bu adamların verdikleri hükümleri forumda kullanan üyelere "aynı uyarıları" yapsan? Kirlilik yaratıyorsunuz vs desen. Olma mı? Çıkmış hala Ergenekon Heryerekon edebiyatı yapıyorsun. Üst mahallede ayıpladığını alt mahallede sen tekrarlıyorsun. Hem nalına hem mıhına vuruyorsun, yapma Allah aşkına. Ne dediğimizi bizden daha iyi biliyormuşsun havalarına da hiç girme, komik oluyor.

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.