Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

Mouchette

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

Mouchette tarafından postalanan herşey

  1. Mouchette şurada cevap verdi: Admin başlık Yabancı Sinema
    böceklerin olduğu kelebeklerin uçuştuğu bir çocuk filmi beklemesin kimse...ama itiraf etmeliyim ki benim daha kötü hayallerim vardı
  2. Bu öğrencilere "PKK bir terör örgütümüdür" diye sorulsaydı ne diyeceklerdi, onuda çok merak ettim ben
  3. yukarıda arkadaşların yazdığı ıvır zıvırlara ilave olarak işe otobüsle gidip geldiğim için kitap muhakkak olur çantamda. bir de sonbahar ve kış aylarında şemsiye eksik olmaz. allahtan artık kocaman çantalar moda olduda biz bayanlar rahatladık biraz.. erkek arkadaşlar takılır hep bize " size çek çek alalım anca o paklar sizi" diye.
  4. Mouchette şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Sağlık (Genel)
    Domuz gribi aşısının içinde bağışıklık sistemini güçlendiren maddelerden olan çinko da var. Fakat çinkonun vücuda yararı olduğu kadar fazla miktarınında zararı vardır. Deniz ürünleri, et, karaciğer, fındık, ay çekirdeği, süt ve yumurta gibi besinlerde zaten bulunuyor bu madde. Bebeklerde ve küçük çocuklarda çinkonun vücuttan atılımı zor oluyor. Bağışıklık sistemi güçlensin diye vücuda verilen çinko miktarı fazla olursa aksine bağışıklık sistemini zayıflatıyor. Yani soru işareti çok...
  5. Mouchette şurada yorum gönderdi Mouchette'nın blog başlığı içinde Tabula Rasa
    İkramiye çıkmadı ....stop adam emekli....stop donlar bildiğin beyaz paçalı donlardan....stop bende teşekkür ederim
  6. Mouchette şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Sağlık (Genel)
    Aşı ile ilgili kafamda çok tereddüt var ve aşılanmayı düşünmüyorum. Doktor arkadaşlarla da konuştuk bugün, ne kendilerini nede ailelerini aşılatmayı düşünmüyorlar ve kimseye tavsiye etmediklerini söylediler. Sanırım tamamen ticari amaçlı Türkiye'de yürütülen bu kampanya. Çünkü aşılar daha haziran ayında sipariş ediliyor, geçen sürede de dünyada domuz gribi vakası azalıyor. Ki dünyada genel gripten ölenlerin sayısı daha fazla. Öğrendiğime göre 3 firma var bu işte. Aşılar elde kalmasın diye bir de devlet yoluyla elden çıkarılmaya çalışılacak, yani ücretsiz halka uygulanacak. Eczanelerde diğer grip aşıları gibi satılmayacak. İnsanlar üzerinde de yan etkileri konusunda doğru dürüst bir açıklama yok. Sağlık Bakanlığından da elbette yan etkileri olacaktır dan öteye bir açıklamada yok. Hem bildiğim kadarı ile dünyada kitlesel olarak şimdiye kadar böyle bir uygulama yapılmadı (yalnışım varsa düzeltin lütfen) Aşı firmaları kimbilir hangi bakanın yakını
  7. Mouchette şurada yorum gönderdi Mouchette'nın blog başlığı içinde Tabula Rasa
    Sayın Gülbudak, eleştirim ağır kaçtıysa ve kırdıysam sizi diye özür dilemişsiniz. Kırılmadığımı belirteyim öncelikle. Sadece şaşırdım. Sonrasında da güldüm.( sakın yalnış anlamayın bu gülmeyi ) biraz aceleci bir insanım ve yazarken de acele etmişim sanırım. Orda demek istediğim ; bana koca adayı olarak tanıtılan kişilerin şiir yazıyor ve romantik olarak tanıtılması bana itici geliyor diye algılansa daha iyi olacak. Yoksa haşaa şiir yazmak bir yetenek işidir ve yazanlar kadın olsun erkek olsun takdir edilesi insanlardır. Umarım şimdi yazdıklarımla da içten olduğumu düşünürsünüz.
  8. Yine söylüyorum "Ne Mutlu Türküm Diyene" sözü kesinlikle ırkçılık güden bir söz değildir. Bu söz yaşadığım yerdeki camilerde de asılıdır. Ki yaşadığım yer laz, gürcü,pomak,makedon,çerkes,abhaz,türkmen,hemşinli vs 72'5 etnik kökenin yaşadığı bir yerdir. Şimdiye kadar ne onlardan nede kendi ailemden bu sözün onları rahatsız ettiğine dair bir söz işittim veya bununla ilgili bir olay gördüm. Bakınız bu söz hepsini bir çatı altında topluyor.Yani ırkçılık olarak algılansa bu söz bizim orda malzeme çok. Umarım ne demek istediğimi anlamışsınızdır.
  9. Gazete okunmuyorsa, kitap okunmuyorsa en azından arada bir de olsa tv lerde ana haber bültenlerini izlemekte fayda vardır derim ben hep. biji tirkiye bu akşam ki ana haber bültenlerini seyrettiniz mi? Diyarbakır'daki ve Hakkari'deki öcalana destek yürüyüşlerinde kortejin başını kimler çekiyordu?
  10. Mouchette şurada bir başlık gönderdi: Güncel Konular
    Bu eğitim yılının başında emniyet ile Milli Eğitim arasında imzalanan ve benim henüz bugün öğrendiğim bir proje bu. Amaç öğrencinin ve okulun güvenliğini sağlamak için okul idaresi ile işbirliği yapmak. Fakat burada akıllara hemen okulun içinde polisin ne işi var diye bir soru geliyor. Giriş ve çıkışları kontrol etmek amacıyla çoğu okulun kapısında bildiğim kadarı ile güvenlik görevlileri var. Polis te okul dışındaki asayişten sorumlu olduğuna göre , polisin okulun içine girmesine ne gerek vardır. Daha sonrasında akıllara gelen ikinci soru ; demek ki okul idaresi okul içinde gerekli önlemleri alamıyor, yetersiz kalıyor. Ellerine güvenerek teslim ettiğimiz çocuklarımızı okul idaresi ve öğretmenleri koruyamıyor. Bakarmısınız sistemde ki bozukluğa. Baştan aşağı fiyasko. Eğitim, güvenlik, aile...hemde hepsi fiyasko. Çocukları daha şimdiden baskı altında tutmak, hele ki ergen çocukları baskı altında tutmak ne derece doğru. Düşünsenize okulun içinde , bahçede, koridorda, sınıfta resmi üniforması ile dolaşan bir polis. Bu çocuklara ne derece sevimli gelebilir ki. İnternette de sağa sola baktığınızda bu uygulamanın yararlı olduğuna dair bir haber çıkıyor karşımıza. Okulda uyuşturucunun yakalanışı ile ilgili. Tamam da okulun içine gelene kadar bu uyuşturucu neredeydiniz diye sorarlar adama. Acaba devlet zamanın maarif nazırının deyişi ile; " Şu mektepler olmasa, maarifi ne güzel idare ederdim" mi diyor?
  11. Belirli milliyetçilikler de ne demek ? Milliyetçiliğin belirlisi belirsizi mi olurmuş ? Yaptığım alıntılamadan benim Türk milliyetçisi veya milliyetçi biri olduğumu nasıl çıkardınız ? Ve ayrıca sizde öyle bir kanı oluşmış ki ben Türk'üm diyen herkese, ırkçı, şoven,kafatasçıymış gibi bir bakış açısıyla bakmanız. Ben şimdi sağlık reformu ile ilgili bir konu açsam foruma ( ki bu bütün ülkeyi ilgilendiren bir konudur) eminim altına gelip yine kürtlere bağlayacaksınız olayı. Biz eşitlik istiyoruz diyorsunuz ama ilk önce bu topraklarda, bu sınırlar içinde yaşayan herkesin, sosyal ve ekonomik alanlarda eşitlik talep etmesi gerekmezmi? Sadece dilimiz yok oluyordan öteye gidemiyorsunuz. Başkaca ne talebiniz var ki.
  12. Meşhur tarihçi Eric Hobsbawm'ın söylediği ; "Haşhaş tohumu nasıl afyon müptelasının hammaddesiyse, milliyetçi, köktenci ideolojilerin oluşmasında tarih aynı işlevi görür. Peki ya aradıklarını o tarihte bulamazlarsa? Uydururlar! " sözü , sanırım bu başlık altına yazılmadan geçilmeyecek bir söz.
  13. Günün en önemli olayı Kafama kuş pisledi. Gittim hemen bir sayısal büfesine. Abi sayısal, loto, toto, moto, piyango bileti ne var ne yok oynanacak , alınacak ver bana dedim. Adam güldü abla dedi hayırdır. (bu arada abla demesine de çok bozuldum ya neyse ) Hayırdırmıdır şermidir bilinmez ama ne olur ne olmaz alayım ben dedim. Bakalım sonuç ne olacak. Zengin mengin olurum belki dimi ama. Aldım elime bi tomar kağıt parçası hayal alemine dala dala geldim eve. Pek bir hayal kurar oldum ya bu aralar hayra alamet değil bu. Eve girdim camları perdeleri açtım havalansın ev diye. Amanınn oda ne... Benim karşı blokta oturan teyze ( ki kendisi bu aralar dikizlediğim kişidir itiraf ediyorum, hoş kesin oda beni gözetliyordur diye de düşünüyorum çünkü aramızda anca bir kaç metre var...elde değil yani) başlamış yine camdan erkek donları silkelemeye. Allahım bu nasıl bir insan evladıdır böyle. Zaten koca bir yaz camları perdeleri açık bir vaziyette, ilk insan homo erectus mudur yoksa homo sapiens mıdır hala çözemediğim kocasını don atlet vaziyette bütün sitecek izledik. Sanırım teyzem dediki; " adammm adammm bak bu site ahalisi alıştı şincik seni bööle görmeee, bak kış ta geliyo. en iyisi ben senin donları camdam silkeleyim de hasret gidersin insancıklar". Ya o bişey değil bu teyzem arada bir makina dolusu don yıkayıp balkona asıyor ve yaklaşık 2 gün balkonda sallanıyor o donlar. Ama o 2 günde teyzem camdan yine don silkelemeye devam ediyor. Ben bunları düşünürken bir farkettim ki teyzemle ben göz göze gelmişiz. Hafif bir tebessüm ettim ve bir hışımla kapadım perdeyi. Göz ucunla bir daha bakayım dedim , baktım kocasıda gelmiş yanına benim eve doğru bakıp duruyorlar.Hani 3.sınıf amerikan korku filmlerinde karşıdaki garip evin garip insanları vardır ya cinayet işlediklerinden şüphelendiğin ve evin bodrumuna gömdüklerini düşündüğün. İşte onların baktığı gibi bakıyorlar bana. Bittin kızım sen bittin.
  14. Hani 7 den 70 e diye bir tabir vardır , futbolda ülkemiz için maalesef 7 den 70 e herkesin gözdesi olan , çok geniş kitlelere ulaşan bir spor dalı.Spor ve Siyaset... Kesinlikle bir araya gelmemesi gereken iki unsur. Geçmişte yine fulbol sahalarında çok acı tecrübeler yaşandı. Sanırım kimse ders almadı.
  15. Mouchette şurada bir blog başlığı gönderdi: Tabula Rasa
    Bir kaç gündür açıyorum şu blog sayfasını iki lafın belini kırayım diye ama öyle zıttırıbıktan şeyler oluyor ki bir türlü bir yazıyıyı bitirip ekleyemedim. İlk seferinde yazdım yazdım durdum tam gönderecekken yazıyı, bir kaç yerde kelimeleri yalnış yazdığımın farkına vardım ve düzeltme yapayım dedim. Düzelteyim derken tamamen sildim Bir daha da uğraşmadım tabi...Çünkü konu aynı olsada yazdıklarım , kullandığum cümleler aynı olmayacaktı. Diğerinde yine başladım yazmaya, bu arada kardeşim aradı. Kendisi artık 18 yaşında ,1.86 boyunda oldu kerata... yaklaşık 1 ay önce kocaman siyah bir motora sahip olmuş ve bu arada sevgili edinmiş yağız bir delikanlı. Kaza yapmış...Neyse ki önemli bir şey yok. Küçüklüğünden beri başına ne gelirse gelsin beni bulur, bana danışır. (Zaten anne demeden önce de abla demişti ve bu durum annemin psikolojisini epeyce zorlamıştı) Burnu aksa, hapşırsa , bir höddd dese beni arar. Yıllarca benle yaşama hayalleri kurdu durdu. Bu hayali hala devam ediyo tabii. Üniversiteyi kazanacak benim yanıma gelecek, kazanamayacak ders çalışmak için yine benim yanıma gelecek, kazandı ve okulu bitirdi yine benim yanıma gelecek, çalışmaya başlayacak yine benimle...Ki zamanında beni gördüğünde kredi kartı görür gibi olduğunu söylemesini de hani unuttum değil ama o benim canım paşam işte. Ooooo ne anlatıyodum nereye gelmişim ben İşte böyle kardeşimle uğraşırken yazım yine kaldı. Ertesi gün yine koyuldum yazmaya... Bu seferde ne alakaysa üst katta ki teyzeyle kızı bana oturmaya gelmişler. Bir tabak ta kek getirmişler...Sohbet ederken yeriz diye. Tamam da ben sizle günaydın ve iyi akşamlar dan ibaret bir muhabbete şimdiye kadar girmemişim ne konuşçaz şimdi diye epeyce bi kastım kendimi. Hani benim son zamanlardaki ilgi alanlarım olan Antony Bourdian, Tom Waits, ve Seri cinayetler filan diye bi dalış yapsam konuya bu kız manyakmıdır nedir diye kaçıcaklar ayıp olacak. En iyisi tv yi açayım dedim. Diziler miziler gider sohbet, arada bir de esnerim uykun geldi senin yarın işe gidicen bak deyip kalkar giderler diye bir hayale kapıldım. Meğer boş hayallermiş bunlar. Nerden bileyim yeni yeni diziler türemiş ve saat 10 da başlayan dizi reklamlarla birlikte 12 den önce bitmiyormuş. HAdi dizi seyretme işkencesini anladım da beni oğulları için gözlerine kestirmelerine ne demeli. Yaklaşık 1 saat oğulunu anlattı teyze. Yaşı şu imiş, şu işi yaparmış gibisinden anlattı durdu bişeyler. Evde kalmış kız kategorisine girdiğimi bile ima etti. Sen yaşını başını almışın bak evlilik zamanın gelmiş, evliliği düşünmüyomusun dediğinde şimşekler çaktı beynimde. Olabilir.. Annemde hep öyle diyo zaten alıştım ben artık. Y teyzeciğim bırak bu işleri , garibim oğlunun şimdi hiç bir şeyden haberi yok sen gelmişsin bana oğlunu anlatıyon. Bide oğlu şiir filan yazarmış çok romantik biriymiş. Burda koptum ben artık...Şiir yazan erkekler o kadar itici gelir ki bana , bide romantik pöhhhh..Korkuyorum ben şiir yazan erkeklerden zaten.Eeee yarın tanıştıralım sizi oldu olacak dedi. O anda bir uçan tekme ile teyzenin üzerine atlama isteği uyandı bende. Beynimde gerçekleştirdim. Pek te bi rahatladım. O esnada yaklaşık bir kaç dakika pis pis sırıtarak hiç konuşmadan teyzeye bakmış olacağım ki "kalk kızım kalk geç oldu "diyerek bir hışımla gitiler evimden. Yazı yine yazılamadı tabi..Tom Waits dinleyerek uyundu ve sabah işe gelindi. Sonrasında benim meşhur klozet yine kafayı yedi. Akşamın en güzel saatlerinde apartman görevlisi, tamirci ve ben klozetin başındaydık. Pek te hoş görüntüler değildi gördüklerim.. Yazmadım, daha doğrusu yazmadım. Dün akşam da annem bizim gelinle kavga etmiş. 2 saat onu dinledim. O kapadı gelin aradı 1 saat te onu dinledim. Uffff şiştim kaldım. Annemde başımıza kaynana kesildi ya yuh yani Evet karaladım bişeyler nihayetinde... Her akşamda bloga bir şeyler yazacağım diye oturdum. Plan yapmak bana zaten hiç iyi gelmez. Bu bloga yazı yazmak gibi en küçük şeylerde bile aksilik çıkar karşıma. Neyse bu yazı da heba olmadan GÖNDER'e tıklıyım ben
  16. gece bulaşık yıkamadan yatma , yoksa içine sabaha kadar şeytanlar işer inanırdım da zamanında
  17. Mouchette şurada yorum gönderdi alamet-i farika'nın blog başlığı içinde alamet-i farika
    Böyle zamanlarda kelimeler yetersiz kalır acıyı paylaşmak adına. Başın sağolsun Nazan...
  18. Bu rapor var yada yok ama ; konuyu foruma tartışılmak üzere taşıyan biji tirkiye nin böyle bir tavır sergilemesi çok ilginç. Çünkü bir başka forum başlığında CHP yi kürt açılımı konusunda hiç bir şey yapmaması ile eleştiren arkadaşımız şimdi bir bakıyorsun ki böyle bir raporun olmasının veya olmamasının kesinlik kazanmasını beklemeden , CHP den medet umuyor , yazıyı görür görmez copy-paste liyor. Birkaç forum arkadaşımız artık öyle anlaşılıyor ki bir kaç yayın organını takip ederek sürekli içinde kürt ve kürtlükle ilgili haberleri foruma taşıyorlar. Savundukları ve arkadalarında oldukları düşünce ile ilgili forumun geneline baktığınızda hemen hemen hiç yok denecek kadar konuyla ilgili yazıları yok, copy-paste lerinden başka bir şeyleri yok. Güncel konular, Gazete Haberleri ve Politika bölümü incelendiğinde bu açıkça görülecektir. Ki bu sözleri de bu bahsettiğim bölümlerdeki konuları hergün, hiçbirini atlamadan okuduğumu belirterek söylemeliyim.
  19. Nasıl bir karşılaştırma nasıl bir mantık yürütmedir ki bu "Ne Mutlu Türk Olana" söylemi ile "Ne Mutlu Türküm Diyene" sözü arasındaki farkı anlamayarak, dünyanın her yerinde yaşanan olayları kendi etnik kimliklerine bağdaştırma çabasıdır anlamak mümkün değil. Ne Mutlu Türküm Diyene sözü kesinlikle ırkçılık temeline dayanan bir söz değildir. Bizim ülkemizde de Almanca, Fransızca, İngilizce v.s. dillerde eğitim yapan okullar ve o ülke halklarına hizmet veren kuruluşlar var. Ki Almanya ya ülkemizden bir çok etnik kimliğe mensup kişler göç etmiş ve hiç biri de ben boşnakça, lazca, çerkesçe eğitim alacağım dememiş. Ayrıca Almanya da Türkçe eğitim veren okulların olması ve Türkçe yayın yapan kanalların olması niye bu kadar garip geliyor ki size. Türkçe, Türkiyede yaşayan insanların ortak dili ve ülkenin resmi dili olduğuna göre bu çok normal değilmidir. ya valla bu lafa söylecek kelimeler , cümleler bulmakta zorlanıyorum. El insaf... Almanya ya burdan çalışmak için giden işçilere orda tanınan haklarla, (laz, çerkes, gürcü,türkmen, ki enfazla kürtler) Türkiye de yaşayan kürtleri nasıl bir ortak paydada birleştirdiniz, bi anlasam...
  20. . biji Tirkiye sanırım sizde okuduğunuzu anlamakta zorlananlardan değilsinizdir. Yazıyı tam okuduğunuza eminsiniz dimi ? Diyarbakırlı Halil den, Halaylardan da bahsediyor. Benim kırmızılamama gerek var mı ? isterseniz bide ışıklandıralım !
  21. http://www.youtube.com/watch?v=rmCpOKtN8ME Buda benim ''Can sıkkınken neşelendiren müzikler" listemde yer alanlardan biri. Ayrıca bu müziğin Otomatik Portakal da çok can alıcı sahnelerde kullanıldığı geldi aklıma. O film için de önemli bir yeri var.Bak yine kaçtı neşem ...
  22. Samim abi misali Ciğerimsin Paşam
  23. Mouchette şurada cevap verdi: _asi_ başlık Edirne
    Karaağaç'a gidince adını yalnış hatırlamıyorsam eğer Vali Konağı idi sanırım , bir Türk kahvesi içmeden dönmeyin Karaağaçtan. Ben tadını hala unutamadım
  24. Mouchette şurada cevap verdi: _asi_ başlık Edirne
    Edirneye yolunuz düşürse muhakkak gidin derim Sağlık Müzesine. Psikolojik rahatsızlıkları olan hastaları tedavi etmek için su sesi kullanıyorlarmış o dönemde. Gerçektende çok huzur veren bir yer.

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.