Zıplanacak içerik

hakanaytac

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

hakanaytac tarafından postalanan herşey

  1. hakanaytac şurada cevap verdi: KaTliVaCib başlık Güncel Konular
    sorunu çözmek mi istiyorsun ?? bu sorunun çözümünü burada boşuna arıyorsun.. zira sayın başbakanımız bunun önüne geçmek için önemli açıklamalar yapmıştı daha önce..!!! "herkes 3 çocuk yapsın !!!!"
  2. ateistlerin hayatının bir anlamı olmadığı fikri sizin kendi sapkın fikriniz. o zaman sizin bu yorumunuzdan yola çıkarak müslümanların ve inananların yalnızca cenneti hayal ettikleri için ibadet etttikleri sonucuna varırız. bir ateist dünyayı daha yaşanılabilir bir yere getirebilir, bunun için çalışabilir, iyilik yapabilir, eşitlik, adalet, kadeşlik gibi kavramlarla insanların daha iyi daha doğru biçimde yaşamalarını sağlayabilirler veya bunun için çalışabilirler. ateistlerin robot olduğunu söylemek çok komik. asıl robot bir dinin gereklerini kayıtsız şartsız kabul eden ve bunlarını ne için yaptığını hiç düşünmeyen, hiç sorgulamayanlardır. her şeyi emredildiği gibi yapma fikridir robotluk. bu robotluğu dayatanlar da dinin aslında insanların iyi ve doğru yaşamaları için gönderildiği fikrini göz ardı ederek dayatma yoluyla dini zorlayanlardır.. ateistlerin belirli bir ortak amacı yoktur çünkü her zümreden, her kesimden, her düşünceden insanlar ateist olabilir. bu nedenle de ateistlerin belirli bir ortak duyuş düşünüş, hayattan beklenti ve amaçları oludğu söylenemez. ayrıca ateistler için yaşam ve ölümün farklı olmadığı düşüncesi de sizin fikriniz.. dini dayatanlatrın, bu dine katılmayanları yok etmesi düşüncesinin bir ürünü olarak yaptığınız son yorum da asla amacına ulaşamayacaktır, boşuna heveslenmeyin !!!
  3. AKP, CHP’li Atilla Kart’ı canı gibi koruyor DOKUZ kişilik ekip canını dişine takıyor. Adalet ve Dışişleri Bakanlığı ile Meclis uzmanlarından oluşan ekip, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM) aslanlar gibi çarpışıyor. CHP milletvekili Atilla Kart AİHM’de yargılanmasın, diye. CHP milletvekili Kart’ın başvurusu geri dönsün, dosyası kapansın, diye. 15 Ocak 2008’de. Onca çırpınmaya rağmen, olmuyor. 8 Temmuz 2008’de AİHM üçe karşı dört oyla, davayı kabul ediyor. Yani, "Atilla Kart yargılanacaktır" diyor. AKP ÜST KURULDA Üçe karşı dört oyla verilen kararın kesinleşmesi, üç aylık temyiz süresi var. Bu süre bu hafta sonunda doluyor. Ve... Şimdiiiiii.... Nefeslerimizi tutuyoruz. Üç gün önce, 6 Ekim 2008 günü, AKP Hükümeti AİHM’de Üst Kurula başvuruyor, Atilla Kart’ın yargılanmasını öngören kararın kaldırılmasını istiyor. Bir tür temyiz başvurusu. Muhteşem bir olay, tam bir vodvil. Bunca çırpınmak, yırtınmak, kendini parçalarcasına heba etmek, aslında AKP’nin siyah-beyaz, vesikalık fotoğrafı. KART’IN İKİ DOSYASI CHP Konya milletvekili Atilla Kart’ın, dokunulmazlığının kaldırılmasını içeren, hakkında iki dosya var. Kart’ın avukatlık döneminde, hakaret iddiasını içeren iki dosya. Yolsuzlukla, uğursuzlukla ilgisi yok. 2002-07 arasında olduğu gibi, 2007 seçiminden sonra da, AKP dokunulmazlık dosyalarının hepsini erteliyor. Böylelikle, hakkında yolsuzluk iddiası bulunan milletvekillerini de koruyor. Dokunulmazlıkları kaldırmıyor. Üç yüze yakın dokunulmazlık dosyası var, çoğu yolsuzluk iddialarıyla ilgili. Şimdi hepsi tozlu raflarda. YAGILANMAK İSTİYOR Gelin görün ki, kendi iki dosyası da ertelenen Atilla Kart itiraz ediyor. "Ben yargılanmak istiyorum". Çünkü, dokunulmazlık dosyası, denildiğinde, herkesin aklına yolsuzluk geliyor. Kart bundan rahatsız, bunu silmek istiyor. Onun için de, yargılanmak istiyor. Ama, dosyalar rafta, yargılanamıyor. İç hukuk yolları tükeniyor. Kart AİHM’ye başvuruyor. Adil yargılama hakkı ihlal edildiği ve hak ihlali yapıldığı gerekçesiyle. Mantığı çok iyi: "Dosyaların ertelenmesi şeklen Parlamento işlemidir. Ancak, özünde hükümet talimatı yatmaktadır. Çünkü, dokunulmazlığının kaldırılması istenen kişiler arasında Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bazı bakanlar vardır. Dosyalar yüz kızartıcı iddialar içermektedir. Ortaya bir hükümet profili çıkmaktadır. Ben, o profilde yer almadığımı kanıtlamak için, dokunulmazlığımın kaldırılmasını istiyorum". Harika bir başvuru, örnek bir istek. Bu nefis itiraz amacına ulaşıyor. AİHM davanın kabulüne karar veriyor. Yani, Türkiye’de Atilla Kart’ın yargılanması yolunun açılmasına. Türk Hükümetine bu yönde talimat verilmesine. YOOOK, ÖYLE ŞEY Kararın kesinleşmesi için üç ay geçmesi gerek. Kesinleşme tam dün sona erecek iken... AKP Hükümeti son günü beklemiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, davayı kabul eden kararı 6 Ekim 2008 günü, AİHM’de üst kurula itiraz ediyor. AKP Hükümeti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Atilla Kart benim canım, ciğerim, diyor. Her ne kadar, muhalefet milletvekili ise de, ben onun yargılanmasına asla göz yumamam, diyor. Yoook, öyle şey, diyor. AKP’de takke tam düşüyor. Türkiye’de temiz ve şeffaf toplum isteyenler ise, AKP’nin bu girişimine hep bir ağızdan "******" çekiyor. AKP fena enseleniyor. AKP, Atilla Kart’ı neden canı gibi savunuyor, yargılanmasını istemiyor? E, Kart için yargılama yolu açılırsa, sıra hakkında yolsuzluk iddiaları bulunan AKP milletvekillerine gelecek. Başta Tayyip Erdoğan olmak üzere, bazı bakanlar ve geriye kalan AKP’liler yolsuzluk iddialarıyla ilgili hesap vermek zorunda kalacak. Bu kara bir leke. Silinmesi çok zor. Atilla Kart’ı kutlamak gerek.
  4. hakanaytac şurada cevap verdi: canas310 başlık Satanizm
    benim bu konuda söyleyeceklerim sınırlı ama son derece önemli.. öncelikle satanizm tartışılırken bunun metal müzikle bir bağlantısının ve alakasının olmadığını anlamak gerekiyor.. metal müzik isyankarlığı ve sertliğinden dolayı kendini satanist olarak nitelendirenlerin hoşuna gidebilr, bu kişiler tarafından dinlenilebilir..ancak satanizm metal müzikle birbirine zıt iki kavramdır ki satanistler kendilerini şeytana teslim etmişlerdir.. oysa metal müziğin felsefesinde her türlü teslimiyete isyan vardır... bazen haberlerde görüyoruz satanistin biri annesini kesti..aaa acaba metal müzik mi dinliyordu diye, veya metal müzik dinleyen biri cinayet işledi... aaa acaba satanist midir diye... bunları aşmak gerekiyor.. satanistler de başkalarına zarar vermeden eğer bunu kendi dinleri olarak görüyorlarsa istedikleri şeye tapsınlar, istedikleri ibadeti yapsınlar...
  5. sizin devletin karşısında olduğunu söylediğiniz ve vatan haini olarak suçladığınız komunistler o günlerde amerikanın ******* haline gelmiş "ülkücülerin" verdikleri ödünlere karşı ülkeyi tam bağımsızlık parolasıyla örgütlemişlerdir. onlar sadece fikirleri dolayısıyla hapse atılmış, işkence görmüş ve katledilmişlerdir. Allaj aşkına komunistlerin vatan haini olduklarına dair elinizde bir belge varsa sunun.. yoksa bu ezber lafları terk edin. vatanperver olmak ermenileri öldürmek, kürtleri dışlamak, faşist olmayanları vatan hainliğyle suçlamak değildir.. sizinkine ülkücülük yani bir ülkü, bir amaç uğruna çalışmak değil, yalnızca ucuz milliyetçilikle Hitler vari söylemler içinde bulunmaktır...
  6. evet bana da geldi bu mail ama böyle bir ilana neden çıldırsın ki ?? tam tersine istediğini en iyi şekilde gerçekleştirdiğine, amacına ulaştığına ve halkının da bu başarısında kendisini desteklediğini gördüğünde sevinmiştir bile... kendisi dememiş miydi " ben ülkemi pazarlıyorum ve pazarlamakla görevliyim " diye... ee demek ki biraz dürüstlük varmış !!!!
  7. hakanaytac şurada cevap verdi: jeune başlık Güncel Konular
    artık darbe yaşamak istemiyoruz ama icraatlarıyla darbe korkusu yaşatan iktidarlar da istemiyoruz !!!
  8. akpnin bugüne kadar böyle yöneticilerimiz olduğu için utanmamız gereken birçok ilkş oldu... ancak ermenistan'la görüşmede gerçekleştirilen ilk gurur duyulması gereken ve iki ülkenin ve iki halkın arasındaki barışın bir adımı olarak başarılı olarak görülmesi gereken bir ilktir... Hoca'lı katliamını yapan Sarkisyan mı ?? ayrıca biliyor musunuz ki Sarkisyan'ın seçimlerde aday olduğunda, bütün dünya ve kendi ülkesi tarafından ; " ılımlı ve Türkiye ile ilişkilerin normalleştirilmesi yolunda umut veren bir cumhurbaşkanı adayı olduğunu " biliyor musunuz... soldan bu tip bir siyasetçi çıkmaması bizim eksikliğimizdir... çünkü genellikle daha radikal olan sağcılar bu konularda uzlaşma yeribe ucuz milliyetçilikle oylarını korumaya çalışırlar..bugün oy potansiyeli sağlamak adına radikal sağa kayan chp dışında türkiye'deki bütün sol bu şekilde düşünmektedir.. akp'nin de bu şekilde düşünmesi aslında şaşırtıcıdır..ancak akp nin bu ziyareti ab ve abd etkisiyle yaptığını da unutmayalım...abdullah gül'ün kayıp trilyoncu erbakan'ın talebesiyken yaptığı konuşmaları biliyoruz..unutmayacağız da...ancak abdullah gül hangi amaçla, kime yaranmak için yapmış olursa olsun doğru adımı atmıştır... iki ülkenin artık barışa ihtiyacı var.. azerbaycan'ın bizi ermenilerle düşman yapmak için çabalarını da gözardı etmeyelim. !!!!
  9. alevilerden tiksinenlerin, çoğunluğu sünni ve sünnilerin çoğunluğunun alevilerden hazzetmediği bir ortamda, Atatürk'ü alevi mezhebine yakın gösterip sanki yaşamında da sünnilerin aleyhine davrandığı ima etmeye çalışılmış.. maksat alevilerin büyük çoğunluğunun Atatürkçü olmasından faydalanarak Alevileri ve Atatürk'ü kötülemek, yermek... Atatürk düşmanlığının odağı haline gelmiş arkadaşların bunları yapması hiç de şaşırtıcı değildir !!!
  10. arkadaş maalesef herşeyi kendisinin bildiğini sandığı ve bunu ima etmeye çalıştığı için bu konuya açıklık getirmek istedim..sırf anlamamazlıktan geldiği şeyleri anlamamazlıktan gelemeyecek bir açıklama yapabilmek için... bunu defalarca yaptım ve birileri anlayabilsin diye yapmya devam edeceğim gibi gözüküyor.. !!
  11. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    bu yazı bana mail olarak 1 seneyi aşkın bir tarihte mail olarak gelmişti.. tam tarih olarak bilemiyorum ama fatih altaylı gibi sözünü sakınmayan bir insanın bilerek bu yazıyı erteleyeceği fikri pek doğru gelmedi bana..ama belki de ucu kendisine dokunacak diye bunu gerçekten yazmayı geciktirmiş olabilir...
  12. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    Fatih ALTAYLI Aydin Dogan'in cebine kalan 2 milyar 346 milyon dolar... Hilton Arazisi için aylardir bastiran, Sisli Belediyesi'nden istedigi imar plan tadilatini çikarttiran ve Büyüksehir'den bunun onayini isteyen Dogan Grubu'na Hilton Arazisi'ne yüzbinlerce metrekare insaat yapma izni çikti. Bunu yazacak babayigit gazete pek kalmadigi ve medyanin kontrolünün tamami neredeyse Dogan'in eline geçtigi için haberi internetten ögrendim. Dogrusu Dogan için müthis bir basari. Iktidar partisine bir kez daha boyun egdirdiler. Malezya örnegi, mahalle baskisi, seriat tehlikesi falan diyerek tansiyonu artirdilar, hükümet ve AKP aleyhine bir havanin olusmasina zemin hazirladilar, Türkiye gerilimli günlere dogru gitmeye baslayinca hükümet çark etti ve Hilton'a izin çikti. Hilton arazini de kapsayan "Kongre vadisi projesi"ne verilen izinden anlasilan bu. Böylelikle Aydin Dogan, bir iki sene içinde Türkiye'nin en zengin adami olur. Çünkü bu araziden ortaya çikacak rant, Dogan'in servetine eklenince olusan tablo bu olacak. Aydin Dogan, Hilton arazisini 254 milyon dolara aldigi zaman buradaki insaat izni 0,7 emsalle 43 bin metrekareydi. Simdi bu izin 238 bin metrekareye çikti. Anladigim kadariyla, bu yerin üzerinde yapilacak bölüm. Yerin altina yapilacak çarsi ve otoparklarla insaat alani çok daha fazla olacak. Dogan'in burayi rezidans yapmak istedigi biliniyor. Istanbul'da yeri ve manzarasi bu kadar iyi olmayan rezidanslarin metrekare fiyatlari 9 bin dolar civarinda. Burada en az 10 bin olur diyorlar. Aydin Dogan burada sadece yerin üzerindeki bölümden 2 milyar 380 milyon dolar gelir elde edecek. 500 milyon da yerin altindan yapacagi çarsi ve otoparktan kazansa toplam gelir 2 milyar 830 milyon dolar. Arazi bedeli 254, insaat maliyeti de metrekaresi 1000 dolardan 283 milyon dolar olsa toplam maliyet 492 milyon dolar. Bunu toplam gelir 2 milyar 830 milyon dolardan düsünce Aydin Dogan'in cebine kalan 2 milyar 346 milyon dolar. Tas atmadan, kus tutmadan. Sadece bir imar plani degisikligiyle. AKP'nin, Dogan Medyasi'nin kriz yaratma girisimlerinden korkarak verdigi diyetle. Simdi bakin Dogan Medyasi nasil çark etmeye baslayacak. Kriz tacirligi, Malezya örnekleri, mahalle baskilari nasil ortadan kalkacak. Nasil her sey sütliman olacak. Yanlis anlamayin, imar plan tadilati yapilabilir elbet. Ama bu is, devlet bu mali satmadan, emeklinin, dulun yetimin, Emekli Sandigi'nin mali satilmadan yapilir. O zaman arazi en az 1,5-2 milyar dolar eder, hem sosyal güvenlikteki kara delik biraz kapanir, hem de 2 milyar dolar rant Dogan'in degil, devletin cebine girer. Simdi merak ettigim su. Acaba Aydin Dogan buradan elde edecegi 2 milyar dolar karin vergisini verecek mi? Yoksa onu da 5 yil sonra uzlasmayla kusa çevirip mi ödeyecek! Fatih ALTAYLI BÜTÜN BUNLARA BAKARAK ZAMANINDA BİRBİRLERİYLE BÜYÜK DOST OLAN VE YOLSUZLUKLARI BİRLİKTE YAPAN İKİ DOST OLDUKLARINI GÖÜYORUZ..AKP İDDİA ETTİĞİNİZ GİBİ HİÇ DE MASUM DEĞİL...AYDIN DOĞAN'IN BÜTÜN BU "FAALİYETLERİNE" SÖZ YUMAN HATTA YARDIM EDEN KENDİNİ ÖVMESİ KARŞILIĞINDA AKP'DİR...!!!
  13. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    nazar etme nolur, çalıkla senin de olur süper tespitlerin ve dahiyane yorumların için binlerce kez teşekkür
  14. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    işte biz de diyoruz ki, kavga ve gürültü etmeden bir sonuca ulaştık ve izleyeceğimiz bir yol haritası belirledik diyelim.. bu çözüm yolu her kesim tarafından duyuldu ve benimsendi... ancak başbakanın hoşuna gitmedi.. o zaman sonuç ne ?? sıfıra sıfır elde var sıfır.. kavgacı ve dediğim dedik çaldığım düdük bir başbakanımız olmasaydı belki de ulaşacağımız bu sonuç bir çözüme ulaşacaktı...o zaman biz tezlerimizi ve önerilerimizi, çözümlerimizi bulduğumuz zaman bunu kabul edecek, ortak paydanın ve farklılıkların ortak kararı olarak görerek uygulayacak bir başbakana ihtiyacımız var.. ve tabi onun yardımcılarına, bakanlarına... o zaman ne yapmak gerekiyor.... çözümlerimizin sonuca ulaşması için başbakanı ve hükümetini devirmemiz... çözüme ulaşmayan sözler,öneriler boş laf olacaktır çünkü... bu çözümü isteyenlerin de çözümsüzlüğe neden olan başbakanları desteklemesi hepten kaosa neden olacaktır !!!! bilmem anlatabildim mi !? ...
  15. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    başbakan kim ki bir medya organını sizin tabirinizle "kaşıyacak" !!! laik cumhuriyetin baskıcı ve dikdatörce olduğunu iddia eden siz, dikdatörlüğün bir göstergesi olan medyayı baskı altına almayı görmezden geliyor, hatta destekliyorsunuz. demek ki siz dikdatörlere karşı değilsiniz.. siz sadece sizin fikirlerinize hizmet etmeyen ve kendinizden görmediğiniz kişilerin hoşunuza gitmeyen uygulamalarını dikdatörlük olarak görüyor, gerçek dikdatörlerin hoşunuza giden uygulamalarını her ne kadar baskıcı ve faşist olsa da destekliyorsunuz..demek ki samimi değilsiniz. !!! ilk önce samimi ve objektif olmak gerekiyor.. sonra forum sitelerinde yorum yapmak... ...
  16. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    kesinlikle çok haklısın yorumunu okurken çok güldüm ama bu acı kahkahalardan ibaretti böyle yöneticilerimiz olduğu sürece ve her konuda en bilgili onlar olduğu sürece elimizden ne gelse bir anlam ifade etmeyeceği bir gerçek !!! maalesef
  17. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Bilim Dünyası
    :D
  18. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Bilim Dünyası
    evet 5 Türk fizikçinin yer aldığını biliyorum ama onlar bireysel katkılarıyla bu deneydeler.. devletin hiçbir desteği olmadığından dolayı "ülke" olarak temsil edilmiyoruz... birçok devletin destek olmalarından dolayı bu deneye katkıda bulunanlar arasında bu ülkelerin adları anılacak ama Türkiye'nin o ülkeler arasında adı olmayacak..bu belki de devlet adamlarımızın zihniyeti ve yobazlıklarındandır..ben onların hala daha dünyanın öküzün boynuzunda olduğunu düşündüklerini sanıyorum !!!
  19. din ile devlet işlerinin ayrılması dine inananları kamu alanları sokmamak değil, o dinin simgelerini kamu alanlarına sokmamaktır. o dinin propogandasını o kamusal alana sokmamaktır.."laikçi" olarak gördüğünüz kesimin "sızma" olarak nitelendirdiği olaylar inananların değil, dinin propogandasını yapanların,o teşkilatı ele geçirmeye çalışanların,inananmayanın dışlandığı bir ortamın yaratılmasıdır..örnek olarak fettullah hoca efendi hazretleri pek kıymetli beyfendi mümin'in polis teşkilatını ele geçirmesi verilebilir..siz nerede gördünüz oruç tuttuğu için kamu alanına alınmayan ??demek ki inanamak kamu alanına girmeye engel değil..kamu alanına girmeye engel olan şey o dinin simgelerini sokmaya çalışmak,o dinin propogandasını o kamu alanında yapmaya çalışmak... "kilise" den kasıt olarak papalığı kastettiğinin farkındayım asıl sen bazı şeyleri anlayamıyor veya anlamak istemiyorsun... laiklik bugün temelinden şaşmamış ve gereğini uygun biçimde uygulanmaktadır... madem laikliğin dine katkı yapamayacağını söylüyorsun bir önceki iletide neden "laiklik dine hiçbir katkıda bulunmamıştır " gibi şikayet eder gibi yorumlar yapıyorsun..laiklik gereği olarak devletin içinde dinin barınmamasını sağlar, bu nedenle dine hiçbir katısı söz konusu olamaz.verdiğiniz örnekler de dine katkı yapmaya çalışmak değil, laikliğin gereğini yerine getirmektir.. hırsızlık konusunda yorum yapmaya kalkarsam komik olur çünkü bu forumda da bütün haberlerde ve gazetelerde din tüccarlığı yapanların hırsızlıkları ortaya konulmuştur.kimin hırsız olduğu ortadadır,kimin ve hangi devlet adamlarının hakkında yolsuzluk davaları olduğu,çaldıkları paralar ortadadır..daha fazla yorum yapmaya gerek yok..."laikçilerin" hırsızlık yaptığını ortaya çıkarmak için gerekirse laiklik fikrini ortaya atanlara kadar gider bu din tüccarları..çünkü elinizde kanıtlar yok nereye saldıracaklarını bilmiyorlar.. evet fuhuşu önlemek için ahlaki yapılanma gerekiyor ancak fuhuşu, zinayı değil.. zinanın yasak olmadığı ve herkesin istediği kişiyle birlikte olabilme özgürlüğünün bulunduğu bir ülkede yaşıyoruz..bu nedenle sizin ahlaksızlık olarak nitelendirdiğiniz zina ise bu ahlaksızlık değildir..fuhuştur ahlaksız olan..ayrıca ülkemizde devlet kontrolündeki genelevler insanları cinsel ihtiyaçları dolayısıyla yanlış eylemlere düşürmekten kurtarmaktadır..bunu siz ahlaksızlık olarak görebilirsiniz ancak asıl ahlaksızlık, "4 kadınla evlenmezsem genelevleri artar" zihniyetidir..yani zina yapmamak adı altında cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için 4 kadınla evlenmektir..eğer bugün zina suç unsuru taşısaydı,imam nikahlıların "zina yaptıklarından" dolayı suçlanacağını biliyor muydunuz ?? çünkü ülkemizde bireyler yalnızca bir kişiyle evlenebilir ve resmi nikah geçerli olduğundan imam nikahıyla 597 eşiniz olsa bir değeri olmayacağından siz eşinizin dışında biriyle ilişkiye girmiş olup suç işlemiş olacaktınız..sonuçta laik bir ülkede eğer yasak olacaksa zina din kurallarına göre değil,devlet kurallarına göre cezalandırılır... bana şunun cevabını verebilir misiniz ?? "imam nikahının zinadan ne farkı var ??" 4 eşim var, zina yapmamak için fikri,evlenme amacının ilişkiye girmek olması bunu haklı kılar mı ?? arabistanda bir gecelik imam nikahlarının kıyıldığı bu şekilde de "zina yapılmadığı", " günaha girilmediği" düşüncesi bir şehvet düşkünlüğünün ve zina yapma isteği değil midir ??asıl günah olan ilişkiye girmek için imam nikahı yapmak, bu şekilde Allah'ı kandırmaya çalışmak değil midir ?? ...
  20. ırkçılık ve faşizm sadece ırk bakımından olan bir olgu değildir.. bu renk, cins, din ve cinsiyet durumlarında da söz konusu olabilir.. ırkçılık sadece onun genel adıdır.. imanlıların imanı olmayanlardan hiçbir üstünlüğü yoktur.. bu sadece inanılan Allah katında hesap sorulmasında söz konusudur.. onun dışında imanlının imanlı olmayandan herhangi bir üstünlüğü yoktur, olamaz da zaten.. imanlı olan imanlı olmayandan üstündür demek, imanlı kişinin koşulsuz şartsız cennete, imanlı olmayanın koşulsuz şartsız cehenneme gideceği söylemek demektir.. ancak buna kimse karar veremez asla.. bu nedenle de diğerinin diğerinden üstün olduğunu söylemek bir bakıma da Allah yerine karar vermeye çalışmaktır ve inananların gözünde günahtır...
  21. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Bilim Dünyası
    daha önce birçok kişiden ve haberden bu deneyin evrenin nasıl yaratıldığını veya ortaya çıktığını dolayısıyla bir Allah'ın veya yaratıcının olup olmadığını ispatlayacağını duymuştum.. bu konuda bilgisi olan varsa lütfen yardımcı olsun.. ayrıca bu müthiş deneyi yaparak bilim dünyasında büyük bir adım atan bilimadamlarını kutluyor, bu deneyle ilgili hiçbir hazırlık yapmayan ve bu deneyde Türkiye'nin yer almamasına neden olan devlet adamlarına da binlerce kez teşekkür ediyorum !!!!
  22. hakanaytac şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Güncel Konular
    melih aşık yine müthiş sorusuyla işine gelene karşı çıkan dinci yobazları köşeye sıkıştırmış.. ama neye yarar..onların biraz utanması olsa kendilerine yöneltilen eleştirilere yanıt vermeye cesaret ederlerdi...ne kadar haksız olsalar da yine bildiklerini okumaya, görmemezlikten gelmeye devam edecekler..ancak bizim onurlu gazetecilerimiz bu mücadelelerinden asla vazgeçmeyecekler.. ..
  23. işte size kadının türkiye'deki yeri !!! melih aşık, milliyetteki köşesinde bir başka gazetecinin yaşadıklarını aktarmış !!! Kadın konuşmaz! Gazeteci arkadaşımız Mine Kılıç bir not göndermiş. Aynen aktarıyoruz: “Geçen pazar günü erkek arkadaşımla Adanaspor - Kasımpaşa maçına gittik. Önümde oturan adam sürekli yerinden kalkıp görüşümü engelliyordu. Yanında arkadaşları da vardı ve aralarında Kürtçe konuşuyorlardı. Sırtına dokundum ve döndüğü zaman ‘Oturur musunuz, sadece sizi seyrediyorum’ dedim. Adam hiç yanıt vermedi, erkek arkadaşıma sert bir bakış attı ve yan tarafa gidip oturdu. Maç bitiminde bizi staddan bir süre çıkarmadılar. Bu adam kapının orada beklerken yanımıza geldi. Beni kaale almadan doğrudan erkek arkadaşıma: - Bu kadın senin neyin olur? diye sordu... Erkek arkadaşım ‘Karım olur’ dedi. Bunun üzerine adam sinirli şekilde: - Yanında kocası olan kadın konuşur mu? diye diklendi. Bunu sorarken titriyordu sinirden. Arkadaşım: - Sana ne, konuşur tabi, deyince adam: - Hayır konuşamaz, kocasının yanında kadın konuşamaz, diye hırslandı. Gerilim artınca erkek arkadaşım ‘Polis’ diye bağırdı.. Ortalık zaten polis kaynadığından bir tanesi yanımıza geldi. Adam polise de aynı soruyu sordu. Polis ‘Sana ne kardeşim, konuşur konuşur’ dedi. Erkekler benim konuşup konuşmayacağımı tartışırken ortalık giderek gerginleşti. Adamı alıp götürdüler. Hâlâ dışarı çıkamıyorduk. İki yürekli vatandaş yanımıza geldi. Bizimle tartışan adamın büyük ihtimalle arkadaşlarıyla dışarda bekleyeceğini söyleyip stadın dışına kadar birlikte yürümemizi teklif ettiler. Dışarı birlikte çıktık, neyse ki yanımıza gelmediler. Kendimi o kadar kötü hissettim ki, anlatamam. Erkekler benim için karar vermeye kalktı ve bana söz hakkı bile vermediler. Bana hakaret eden adam şu anda sokaklarda geziyor ve Allah bilir çevresindeki kadınlara neler yapıyor?” Gazeteci arkadaşımız etrafta polis olmasa cinayetle sonuçlanabilecek bir badireden ucuz kurtulmuş. Geçmiş olsun... BUNU YİNE BİR VEYA İKİ OLAY OLARAK YORUMLAYARAK GEÇİŞTİRMEK İSTEYENLER OLACAKTIR.. ANCAK TÜRKİYE'NİN BÜYÜK BÖLÜMÜ BU ZİHNİYETTEDİR.VE BUNLAR BU ZİHNİYETLERİYLE OYLARINI BUNA GÖRE VERMEKTEDİRLER..DİN KARDEŞLERİ OLAN AKP'Yİ ÇOK SEVERLER VE ONA OY VERMEYİNCE CEHENNEME GİDECEKLERİNİ DÜŞÜNÜRLER..KADINA DA BU ŞEKİLDE YAKLAŞIRLAR.. TÜRKİYE'NİN ÖZÜ MAALESEF BU !!! ANCAK BU ZİHNİYET DEĞİŞTİRİLEMEZ İLKELERİMİZİ İSTERLERSE %90 OY ALSINLAR DEĞİŞTİREMEYECEKLER !!! ...
  24. tek bir kişinin tek bir açıklamasıyla bir parti bir dönem ve bir meclis ırkçılıkla suçlanamaz.. kaldı ki bu gibi açıklamaların asıl amacının bu olmadığı bu tip söylemlerin yalnıza kalmasından kanıtlanmaktadır... ...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.