TARAFSIZ

yerin dibine batırdın aklı ondan sonrada kibirlenme ve şımarıklıktan bahsediliyor saygı duyuyorum, ama düşüncelerine katılmıyorum, bu kadar hayali ve desteksiz düşüncelere ancak şu yorumu yapabilirim sen öyle inanmak istiyorsan tabiki inanabilirsin, ama doğru söylediğni, kafadan atmadığını, fantezi kurmadağını, bilmemiz için kanıtlamalısın. Kanıtlayamıyorsan, kanıtlanmayan düşüncelerin değeri, tesadüflerle aynıdır.

teorik olarak evrim süreci milyonlarca yıllık bir zamanda gelişmiştir evrim sürecinde canlılar ihtiyaçları oranında değişim göstermişlerdir evrimini tamamlayıp değişmeyen canlılar vardır evrimini tamamlamayıp hala evrilmekte olan canlılar olabilir lütfen bunlarıda dikkate alınız, evrim teorisi kanıtlanmışta bitmiş gibi konuşmayınız daha bulunması gereken bir çok bilgiye ihtiyaç vardır ve şu ana kadarki bilgilerin bazıları evrimi çıkmaza götürüken bazılarıda evrimi büyük oranda destekleyen bulgulardır. Zaten teorininde doğası bu dur, destekleyen ve desteklemeyen bulgulara cevap bulunup hipoteze dönüştürülür ve en sonunda kesin kanıta kadar ulaşır.

keskinkalem büyük bir mantık hatasına düşmüşsün bence ALLAH KATIINDA İNSAN CEHENNEMDE YANAN YADA CENNETTE SEFA SÜREN BİR VARLIKTIR BUNU İNSAN DEĞİŞTİREMEZ, SEN NEYİ SEÇERSEN SEÇ, ALLAH KATINDA OLAY BİTMİŞTİR BİZ PROGRAMIN KOMUTLARINI YAŞIYORUZ AMA KOMUTLARI ÖNCEDEN BİLMİYORUZ PROGRAMIN KOMUTLARI VE SONUCU BELLİ NE YAPIP EDİP ALLAHIN DİLEDİĞİNE ERİŞECEĞİZ BU BAĞLAMDA İNSANIN HÜR İRADESİ, SEÇME HAKKI GELECEĞİ DEĞİŞTİRME YETENEĞİ YOKTUR ÇÜNKÜ BİR SONRAKİ ADIM BELLİDİR, İSTEDİĞİN KADAR HÜR İRADENİ ORTAYA KOY, BİR SONRAKİ BİLMEDİĞİN AMA ALLAH TARAFINDAN BELİRLENEN KOMUTU UYGULAYACAKSIN.

BrainSlapper'in bu sorusunu cevaplayacak olan yok mu? bakın bu Kur'an'ın ayetidir, bu ayete göre cevap olmalıdır arş'tan kasıt nedir ? sardunyam şımarma ve kibirlenme olayına katılmıyorum, biz sadece aklımızı kullanıyoruz. Aklımız nereye götürürse oraya gideriz. herşey Allah'tandır, dine göre Aklımızın bütün sınırlarını kullanıyoruz, gerçeğe ulaşmaya çalışıyoruz. Ne kadar aklımız varsa o kadar fikrimiz var, aklımızı bastıramayız, sınır koyamayız. Bunun istesekte yapamıyoruz, çünkü aklımız çok güçlü engelleyemiyoruz. Bu durumda bizim hatamız nedir ? Bu aklı bize kim vermiştir ? Allah dilese biz iman etmez miyiz !!!!

yağmur yağmayacak bulut kümesi yoğunlaştırılarak yağmur yağdırılıyor, bu Allah'ın yağmuru nereye yağdıracağı ilmine müdaheledir. Bunu Allah'a sürekli hakaret eden biri bile yapabilir. aksini gösteren bir durum olmadığına göre, böyle bir olasılıkta mevcuttur. tesadüfe gelince Allah gibi üstün yüce bütün kainatı tasarlayan bu kadar büyük bir ilme sahip olan bir varlıkta tesadüfen oluşamaz. küçücük kulağın tesadüfen oluştuğuna inanırımda, bu kadar büyük bir varlığın tesadüfen oluştuğuna katiyen inanmam bu birincisi ikincisi ise (teorik olarak) canlı bir organizmadan bahsediyoruz, canlı bir organizma kendini şartlara göre geliştiriyor örneğin ilk oluşan kulak değildir kulak tek başına oluşmamıştır önce akıllı bir canlı bir organizma oluşuyor(nasıl oluştuğu konusu bilinmiyor), ondan sonra bu canlı organizma kendini ihtiyaçlarına göre milyonlarca yıl içerisinde gelişiriyor. tabiki cansız bir maddeden durup dururken tek başına bir kulak oluşmaz zaten ortalıkta tek başına dolaşan bir kulakta görmedim bizim için merak edilen konu canlı organizmanın kainatla birlikte var olup olmadığıdır. akıllı canlı organizma var olduktan sonra, (şimdiki insan, hayvan şekli değil) kulağın gözün vs oluşması işten bile değildir.

biz sayfalar dolusu izah yaptık ve bize göre onlar geçerli izahlar evet bu doğru bu da maddenin gerçek olduğunu belirtir gerçek olmasaydı, duyu organlarımızdan, ruhumuza bilincimize gelmezdi (beyin) duyu organlarımızla algılamadığımız şey gerçek değildir

aslan34 dedinki "ya dinlerin gerçekligini kabul et ya da insanın gerçekligini kabul et" yani bana sadece iki seçenek sundun, hangisini seçersem diğerinin yanlışlığınıda kabul etmiş olacağım bende dedimki "insanın gerçekliğini kabul ediyorum" yani dinlerin gerçekliğini kabul etmiyorum !!! eğer dinlerin gerçeklğini kabul etmiş olsaydım, insanın gerçekliğini kabul etmemiş olacaktım dolayısıyla dinlerin gerçekliğini kabul ettiğim için "insanın özgürlüğünü" kabul etmemiş olacağım. çünkü benim iddiam neydi ? dinler gerçekse, insan özgür değildir !!! ama ben insanın gerçekliğini kabul edip, dinlerin gerçek olmadığını kabul ettiğim için gerçekte insanın özgür olduğunu belirtmiş oldum !!! *** bunu senin için değil bizi diğer okuyanlar için yazdım. Analiz etsinler diye

insanın algısı üstünde olan şeyler hakkında, sizin bir insan olarak, bizden daha iyi algılamış gibi konuşmanızı, algılamakta zorluk çekiyoruz. dünyayı kastettiği nerede yazıyor ? su üzerinde derken suyu kastediyor, dünyayı kastetseydi, su üzerindedir demezdi yada dememeliydi. sonsuza kadar cehennemde yanmak "an" değildir. BrainSlapper'in de dediği gibi an bir zamandır. dolayısıyla Allah zamandan münezzeh değildir. Tevrat ve Kur'an Allah tarafından indirilmiştir diye biliyordum !!!!

beyin duyu organlarından aldığı verileri depolar, gerektiğinde karşılaştırma yaparak tekrar kullanır (hafıza) daha önce bir kediyi okşayarak, nasıl bir haz alacağımızı beynimize duyu organlarımız vasıtasıyla depolamıştık, bu nedenle kediyi okşamadanda, eski bilgileri hafızamızdan yararlanarak güncelleştirebiliyoruz. hayatında hiç kedi okşamayan biri, o hazzı bilemez, duyu organlarıyla tecrübe etmek zorunda. beyin bir merkezdir, tüm araçları kullanır yorumlar ve sonuç üretir insan bir canlı organizmadır, dolayısıyla canlı bir maddedir, canlı maddelerle cansız maddeleri aynı özellikte düşünemeyiz. Kur'an da kalp, bir çok yerde mecaz anlamda kullanıldığı gibi, bazı yerlerdede göreviyle birlikte kullanılmıştır (araf 179, hac 46) ama kalbin görevi yanlış tanımlanmıştır.

bak ne demişim "en sonki yazdığım iletinin konusuna cevap değil bu, konuya dönelim" polemiği gerçek, duyu organlarımızla algıladıklarımızdır.

sağol katakuta yazdıklarım samimi, ben sane gayet mantıklı cevaplar veriyorum kendimce soru soruyorsun cevap veriyorum, bütün birikimlerimle, emeğimle sonra diyorsunki "ne dediğini bilmiyorsun" bu sayfayı (7. sayfa) baştan sona okursan, sana gerekli cevapları verdiğimi anlarsın aksi halde aksak aksak devam ederiz artık ne yapalım

sarıgöl kalp hep mecazi anlamda kullanılıyor, biliyorsunki kalp duyguları sembolize eder ama gerçekte kalp, kan pompalamaktan başka bir görev taşımaz

hayır dedim ya ! eğer din gerçekse

Biz Allah katında sonucu belli olan varlıklarız ben cehennemliksem bunu değiştiremem ayrıca herşey gerçekse ben bu durumu protesto amacıyla cehennemde yanmaya razıyım insanlar inançlarından ötürü, cehennemde yanıyorsa bende yanmak istiyorum, hemde cayır cayır korkumuz yok çünkü inanç özgürlüğü adına kendimi feda ediyorum

ben bunu daha öncede söyledim insan fiillerinde özgürdür diye. dini gerçekliği kabul etmiyorum, insanın gerçekliğini kabul ediyorum. saygılar.

anlamadım

aslan34 boşu boşuna polemik yaratıyorsun, ben kişisel polemiklere girmem sürekli bana komut vermekten vazgeçmeni diliyorum. ben özgürce cevap veriyorum ve sen sürekli onu yapma böyle deme şöyle yap gibi manalar oluşturuyorsun. özgürce tartışıyoruz burada, sen benim düşünceme katılırsın yada katılmazsın, seni engelleyen yok, bu kadar basit. bu arada aslan34 ile tartışma üslubunu tartıştığımız için herkesten özür diliyorum, sıkılmamanız için konuyu hemen çözmeye çalışıyorum, kusura bakmayın arakadaşlar.

yine yanılıyorsun cevap verdiğim yerler, bu başlık altındaki iletilerin içinden, sağdan soldan gördüklerim değil

keskinkalem ya varsa diye düşünerek iman etmek, Allah katında, cehennemliktir iman kati bir inanç gerektiriyor, ya varsa diye düşünürek iman eden bir insanın içi şüphlerle doludur ben şimdi inanmıyorken, - yahu ben inanmıyorum ama ya varsa ya herşey gerçekse, - yok yok en iyisi ben ne olur ne olmaz inanayımda cennet yolunda gideyim bari gibi bir düşüncenin iman samimiyeti = cehennemdir

ses maddeden çıkar ışık maddenen çıkar elektrik maddeden çıkar çekim kuvvetleri maddeden çıkar sen madde ile maddenin enerjisi olayını karıştırmışsın. ışık ve ses maddenin enerjisidir bunları algılayan ise yine maddedir, bunu duyu organlarımızla algılarız duyu organlarımızla algıladıklarımız ise mutlak olarak madde ve sonucudur (enerjisidir vs.)

beyninde

aslan34 demiştin ki Tevhid tarihi içinde İsa(as) her zaman müslümanlar nezninde müstesna yere sahiptir. bende dedimki ama ona inananlar cehenneme gidiyor sonra dedinki Vakti zamanında İsa islamı vaz ediyordu. şimdi ben yineliyorum ama ona inananlar cehenneme gidiyor

en sonki yazdığım iletinin konusuna cevap değil bu, konuya dönelim, ne alaka şimdi bu, kişisel olarak tartışmayacağımı söylemiştim. Daha önce tarafsızlık konusunuda açıklamıştım. dikkat edersek, hep beni kişisel polemiklere sürüklemeye çalışıyorsun gelmiyorum !!!

insanlığın gerçekliğini kabul ediyorum

teşekkürler. tamam işte, demekki tanrının, kendisine kulluk edilmesine ihtiyacı var.