BrainSlapper tarafından postalanan herşey
-
Dinde temizlik
Saygılar.
-
Dikkat..! Allah Var, Madde Yok..
Ben beyin enerjisiz çalışır demedim. Beynin enerjisi ruhtur iddiana karşı çıktım. Beynin enerjisi bellidir. Gıda ve oksijen. Yani madde. Su içme veya kafayı suyun altına sok 1 dakika nefes alma, bunu anlayabilirsin. Saygılar.
-
Dinde temizlik
Sayın by_x_man, ben de gittim o ülkeye, sokaklar pis, insanlar da ********* gelen şeyler yapıyorlar. Ancak bu yine de dinle alakalı değil. Suudi Arabistan "para denizinin içinde nasıl fakir kalınabilir?" sorusunun cevabı bir ülkedir. Para herkeste değildir. Küçük bir azınlıktadır. Taşradaki devlet kurumlarında masa, sandalye bile yoktur. Bahreyn ve Dubai de müslümandır, ama orada rastladığınız "pis görünümlü" insanlar, Hintliler, Bangladeşliler falandır. Manila, Karakas, Kahire, Mexico City, neredeyse Hindistanın bütün kentleri dünyanın en pis yerledir. Bunlar arasında hiçbir din benzerliği yoktur. Dünyanın en pis insanları Hindistan'dadır. Yine gelirle alakalıdır. Dünyada yere, sokağa en çok tüküren insanlar Çinlilerdir. Ama aynı çinliler, Güneydoğu Asya'da yemeğini elle yemeyen tek topluluktur. Bunlar yüzyılların kültütüdür. Kuzey ülkelerinde insanlar daha az terlemelerine rağmen, soğuktan dolayı sauna kültürü gelişmiştir. Finliler, Ruslar falan bu nedenle dünyadaki en temiz insanlar arasındadır. Dinle alakası yoktur. Rusya'daki tatarlar mülümandır, ama Ruslar gibidirler, sauna kültürü vardır. Çok temiz insanlardır. *** sevgili gece yağmuru, abdest sadece görsel temizlik sağlar, terleyen kısımların (genital bölgeler ve koltukaltı) yıkanması şart olmadığından, kokuyu gidermez. sevgili katakuta, haklısın, toprakla temizlik (teyemmüm) olmaz. Saygılar.
-
inanmayan arkadaşlar siz anlatın
Anlat da bileyim, bana yeni malzeme gerek. İyi başlamışsın. İyi malzeme var burda bana. Melekleri sistem yaptın. İyi bu da bir yaklaşım. Sistem kurarsın işler gider. İradesiz olur. Demek ki Senin melekler, Cebrail falan iradesiz. Buradan devamla Allah da bir sistem olduğunu ileri sürebiliriz. Kozmik sistem diyorlar bazı dinler. Kozmik sistem. Bu kozmik sistem de iradesiz. Ama bazı srunlar ortaya çıkıyor. Mesela melekler (sistemler) Allah'a 50.000 yılda ulaşırlarmış. Bu sistemler hareketli, seyahat etmesi gerektiğini bilen sistemler demek ki. Esasen seyahatin kendisi de bir sistem olarak adlandırılabilir. *** Allah'ın komutanları. Allah demekki herşeye yetişemiyor. Komutanlar var emirleri yerine getirecek. Acaba başkomutan Diablos'un yerine bir atama yaptı mı? Yoksa iş başa düştü deyip o işi kendi mi yapıyor? Keskinkalem teşekkürler, ben uğraşsam dini bu kadar Japon çizgi filmi tadına getiremezdim yani. Voltran Voltran Voltran diyorlardı bizim çocukluğumuzda. Şimdi ne diyorlar bilemem. Sağol. Saygılar.
-
Görmediğimiz şeylere nasıl inanacağız?
Bak sen...Ben İslam'ın insanı korkutma politikasına göre biryerlerde dünyadakai imtihan için kayıt yaptırmıışmışım, burda sınava girmeyi reddediyormuşmuşum. Ve bu hurafeleri yutmalıymışım..! Hiçbir insan bilgisi dışında sınava kaydedilip, sonra da "sen bu sınavı kaybettin" denemez. Kurgu baştan sakat. Ha yeri gelmişken sana söylemeyi unutmayım, sana özel: Bulunduğum Yerdeki Türkiye'yi Sevenler derneği bir toplantı düzenledi. Bu toplantıya katılmayanların vatan haini olduklarını söyledi. Bazılarımız bu toplantıdan haberdar olmayan insanlar ne olacak dedik, dernek başkanı "kendini türk bilen herkesin böyle bir toplantı tertiplendiğini bilme ve bu toplantıya gelme yükümlülüğü olduğunu" söyledi. Seni göremedim toplantıda... Vatan haini damgası yedin. Kuran'a göre... Bütün iş burda düğümleniyor zaten. Helal olsun Muhammed'e bu Allah'ın sözüdür diye iyi yutturmuş. Evet bir söz verdiğimi hatırlamıyorum ve üstelik şunu da iddia ediyorum: Sen de hatırlamıyorsun. Sen hatırlamadığın bir sözü verdiğine inandırıldın! Olay bundan ibaret. Saygılar.
-
Dikkat..! Allah Var, Madde Yok..
Bilimde kanıtsız, desteksiz uydurma ekolünü mü oluşturmaya başladınız? Beynin enerjisinin ruh olduğunun kanıtı ne? Ruh'un kanıtı ne? Saygılar.
-
Dinde temizlik
Yukarıdaki yazımda, bedevi Arap ve göçebe Türk topluluklarına İslam'ın temizlik babında olumlu katkısından bahsettim. Olumsuz katkıya Endonezya'da şahit oldum. Endonezya, Malezya, Tayland gibi ülkelerde çok çinli var ve bütün yemekleri çubuk ile yiyorlar. Dolayısı ile komşusu olan malaylar ve Tailer de çubukla yiyorlar. (Endonezya da, Malezya da Malay ülkesi). Ancak Endonezya'da müslümalar elle yemek yemenin sünnet olduğunu söyleyip, yağlı, yappış yapış şeyleri bile elle yiyorlar. Çubuk varken, sünnet olur diye elle yiyorlar. Böyle bir tecrübem oldu. Zengin ve eğitimli insanların, müslüman da olsa, gayrimüslim de olsa sokağa tüküreceğini zannetmiyorum. Alt gelir grubu ve bu gruba ait davranışların genelleştirilmesinin doğru olduğunu düşünmüyorum. Kültür düzeyi ve Gelir yükseldikçe temizlik ve hijyen de artar. Dinle alakası yoktur. Saygılar.
-
Dinde temizlik
Dinle temizlik arasında doğrudan bağ kuramıyorum ben. Kültürle ve maddi imkanlarla alakalı diye düşünüyorum.Şimdi Rusya'dayım ve soğuğa rağmen insanlar hergün banyo yapıyorlar. (Kültür böyle ve her evde merkezi sisteme bağlı sıcak su var) Türkiye'de kafirleri cenabet gezmekle itham ederler. Benim gördüğüm kafirler (ki Rusların çoğu dinsiz, sadece nüfus cüzdanı hristiyanı), sadece seksten sonra değil, seksten önce de yıkanmayı adet edinmişler, bu adeti uygulamaya olanak verecek imkan da var. Abdest almak, görsel temizlik sağlar (el, yüz, ağız, burun, saç boyun, ayak). Sadece abdest almak temizlik değildir. Kokuya önlem değildir. Zira Abdest almakla, vücudun en çok terleyen ve koku üreten kısımları (koltuk altları ve genital bölgeler) yıkanmıyor. (%99'u müslüman olan ülkede, toplu taşıma araçlarındaki kokular nerden geliyor? Akşam iş dönüşü kokunun nedeni anlaşılabilir, ama ya sabahki?) Ama herşey birtarafa, İslam'ın temizlik konusunda müslüman toplumlara pozitif katkısı olmuştur, bu yadsınamaz. İslam'ın görsel temizlik konusunda olumlu katkısı kesindir. Ayrıca bedevi (Arap)/göçebe (Türk) toplulukların hiç olmazsa gusl zorunluluğu ile yıkanmasını sağlamıştır. Herkesin evinde ucuz, bol sıcak su bulunsa, hergün duş alır insanlar. Ama Türkiye'de bu imkan henüz yoktur. Ayrıca eğitim sistemi de olanaklara paralel olarak yapılmaktadır. Ben öğrencilik dönemimden hatırlıyorum. İlkokul çğretmenimiz "Hafta'da bir kez" yıkanacak herkes derdi. Ortaokulda, Özallı yıllarda, imkanlar arttığında, Ortaokul öğretmenimiz herkes "haftada en az iki kez" yıkanacak demeye başlamıştı. Şimdi daha iyiye gidiyor durum sanırım. Yukarıda yazdıklarım bireysel temizlik konusundaydı. Ortak alanların temizliği, temiz tutulması konusunda ise, İslam'ın olumlu veya olumsuz bir katkısı olduğunu sanmıyorum. Ancak yine söylüyorum. Din ile temizlik alışkanlığının alakası olmadığını düşünüyorum. Kültür ile ve imkanlarla alakalı birşeydir. Saygılar.
-
Apaçık
Sana kötü bir tavsiyede bulunmadım. Kendi yararına bir tavsiyede bulundum. 10 gün üstüne düşsen öğrenirsin kendini güzelce ifade edebilmeyi ve güzel yazı yamayı. Ben de bayat bahanelerden kurtulurum. Saygılar.
-
CENNETTE HURİ KIYAĞI YOK
Komunist bir yayında "kapitaliz Piramidi" diye bir karikatür görmüştüm. Din adamlarının o karikatürde betimlenen görevi kitleleri uyutmaktı. (Bu yazıdan komunizmi savuınduğum anlaşılmasın, çünkü komunizmde de, din adamlarının yerini parti ideologları/propagandistleri alıyor) Krallar/Yöneticiler: Biz sizi Yönetiriz (We rule you) Din Adamları: Biz sizi uyuturuz, aldatırız (We fool you) Askeri/Polisiye Güçler: Biz sizi öldürürüz, ateş ederiz, yola getiririz. (We shoot at you) Sosyete/Ayrıcalıklı Sınıf: Biz sizin adınıza tüketiriz (We eat for You) Halk: Herkes için üretir, herkesi besleriz. (We work for all, we feed all) Dinin görevi hep aynı oldu. Garibanı hak arama mücadelesinden uzak tutmak, fantastik vaatlerle uyutmak. Saygılar.
-
Gayb'ı sadece allah mı bilir?
Eee müslüman arkadaşların buna bir cevabı yok mu? Bu çelişkiyi nasıl rasyonelize ettiklerini merak ettim de onadan soruyorum. Saygılar.
-
Apaçık
Yanlışa yanlış demek saygısızlık değildir. Saygılar.
-
YARATANI ISPATLAYAN TESPİTLER..
Sana hakaret nerde diye sorup, polemiğe girmeyeceğim. "Yaptığın bilimsel değil" demek sana hakaret gibi geliyor. Sana kanıt sordum, ayrıca, organik ve inorganik maddeleri Tanrı2nın yaratma eylemi bakımından ikiye ayırmışsın. İnorganik maddeleri vesileli yaratım sınıfına, organik maddeleri vesilesiz yaratım sınıfına almışsın. Yine kanıt göstermemişsin. Dini/Kuranik kanıt bile yok. Saygılar.
-
YARATANI ISPATLAYAN TESPİTLER..
Kendinle çelişme kralx: Allah herşeyi bir sebep sonuç ilişkisine bağlamıştır Bence de. Kanıt? Kafana göre tanrının yaratma eylemini sınıfladın yani? İnorganik maddeler: Bing Bang ile vesileli yaratılanlar. Organik maddeler: Sihirli çubuk efekti eşliğinde, vesilesiz yaratılanlar. Acaip bilimsel takılıyorsun kralx. Ne zaman yaptı bu işi? Biz niye duymadık? Bize de bildirirsen müteşekkir kalırız. Saygılar..
-
Dikkat..! Allah Var, Madde Yok..
Kamera-bilgisayar-monitöre üçlüsüne bak, ruh var mı yok mu söyle bana. Saygılar.
-
Apaçık
Pardon, dil sürçmesi olmuş. Alıntılanan yazı size ait. Dolayısı ile cevap da size. Bu arada sevgili sardunyam'dan da özür dilerim. Saygılar.
-
inanmayan arkadaşlar siz anlatın
Haklısın o okullarda öğretilir. Bana, laik okulların öğrettiği bilgiyi satıyorsun. Bir de dalga geçtiğini sanıyorsun. Halbuki senin dinine göre yağmuru Mikail yağdırır. Zentrilyonlarca "bilinçsiz" H2O molekülü, "bilinçliymiş gibi" biraraya gelip, "bilinçliymiş gibi" bazı yerlerde yağmur, bazı yerlerde kar, bazı yerlerde dolu olarak yeryüzüne inmesinde nasıl Mikail'in takdiri ve yetkisi tyoksa, zentrilyonlarca çeşit çeşit molekül de biraraya gelip beyini oluşturmuştur. Bunun ilk kez nasıl olduğunu "şimdi" bilemememiz, ileride bilemeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Bilemediğimiz şeylerde topu taca, Tanrı'ya atmıyor bilim. Yağmur yağınca Mikail yağdırıyor, yağmur İlahı yağdırıyor demiyor. Nedenini, nasılını bulmaya çalışıyor. Saygılar.
-
kaza ve kader
Sevgili TARAFSIZ ben senin yazılarını okuyorum ve sendeki tutarlılığın ve mantığın binde birinin de tartıştığın insanda olmasını dilerim. Saygılar.
-
Allahın hiç bir şeye ihtiyacı yokmu ?
İlahi uyarı yanlış bir tanımlama. İlahi uyarı olduğunda mutabık olsak zaten tartışmanın önemli bir bçlümüne gerek kalmazdı. İslami uyarı diyelim, daha doğru bir tanımlama olur. Bizi ne rahatsız ediyor? Kadınları eve hapsetmeye kadar varan zihniyete kaynaklık etmesi. "Tek ve değişmez doğrular" ileri sürerek, gelişime ve bilime engel olması. Yapısı itibarıyle anti-demokratik olması ve islam-dışı düşünenlere ve düşüncelere tahammül gösterememesi. Yeter mi? Burası ateistleri tatmin etme bölümü değil, islamın içyüzünü görme arenası. Fikir, düşünce paylaşım mekanı. Saygılar.
-
Gayb'ı sadece allah mı bilir?
İslam inancında şöyle bir iddia vardır: Gaybı sadece Allah bilir. Bu ayetlerden alıyoruz ki gab'ı sadece Allah biliyor. Gayb'ı ondan başkası bilmez. Bakalım öyle mi? Cin-27 ile birisine istisna tanıyor. Meallerden bu istisnanın Muhammed olduğu anlaşılıyor. Cebrail de olabilir. (Sadece diyanet ve Ali Bulaç peygamber olarak çevirmiş). Farketmez. Bizim üstünde durduğumuz konu istisna. Bu istisnanın kime tanındığı değil. Başka? Hmm. Demek ki O sadece en iyi bilen. Başka bilenler de var, ama O, bilenlerin en iyisi. Devam edelim. Gayb hakkında bilgileri var demek ki!! Daha insan yokken, Allah meleklerle istişare yaparken, melekler ne hikmetse, insanların nasıl varlıklar olacağını biliyorlar!! Burada da müslümanlar "neresinden tutsak dökülüyor islamiyet" deyince kızıyorlar!! Saygılar.
-
YARATANI ISPATLAYAN TESPİTLER..
Evrimi manmundan insana geçiş olarak algılarsan- otomobil motorsiklet olmaz dersin, kafan bu kadar alır. Otomobil de, motorsiklet de, aynı şeyin evrimleşmesi/geliştirilmesi sonucu ortaya çıkmıştır: Motor! Saygılar.
-
Görmediğimiz şeylere nasıl inanacağız?
Dedim zamanında çok.. Beni doğru yola ilet diye çok yalvardım. İletti. Şimdi doğru yoldayım. İşi gırgıra vurup, mantıksızlığına ilişkin soruyu geçiştirme. Madem sınava kaydolmayanın sonuçlar arasında da adı olmaz, Sınava girmeyenler adı neden kaybedenler bölümünde? Şimdi doğru yolda olduğum için görebiliyorum bu tür açmazlarınızı. Önceden göremiyordum. Saygılar.
-
Görmediğimiz şeylere nasıl inanacağız?
Kendi kendini yanlışlayan bir cümle. Allah dilemezse yapacak birşey yok. Eee Dememkki haketmemişim. Dilememiş ki haketmemişim. Kendi kendiyle çelişin bir cümle daha. Hem sınava müracat etmemişsin, sonuçlar arasında adını bulamazsın de, sonra da "direk cehenneme" gönder. Yani kaybedenler arasına. Hani ben sınava girmemiştim? Kazanan olmadığım gibi kaybeden de olmamam gerekmez mi? Ne deyim Ben bu mantığa? Saygılar.
-
Görmediğimiz şeylere nasıl inanacağız?
Sayın ipek, Benim orada dikkate sunmak istediğim şey, tek bir inanç sisteminde insanın selmete erip eremeyeceği hem allh'ın dilemesine, hem de insanın kendi eylemleri bağlı olamaz. Ya odur, yada o. Ortası yok. Buradaki mesajım şu yani: İslam toplama bir dindir. Birbiriyle uyuşmayan kültürel unsurlar biraraya gelince böyle çelişkiler ortaya çıkkıyor. Hint dinlerinde ve budizmde, Tanrı'nın dilemesi diye birşey yoktur. O dinlerde insan her eyleminden sorumludur. Reenkarnasyonda senin ot mu böcek mi olacağın, eylemlerine bağlıdır. (İmtihan) Mısır'da ise, insan mükemmel olmadığı için hiç kimse mükemmel olamaz, yani Tanrı ile bütünleşebilecek temizlikte değildir. Ama o zaman da insanlar umutsuzluğa sürüklenmektedir. Mısırlılar buna şöyle bir çözüm bulmuşlardır. Hiç bir insan Tanrı ile bütünleşebilecek, ona yaklaşabilecek temizlikte değilse, o zaman kimi yanına alacağını Tanrı seçer. (Kader) Bu iki farklı kültürü birleştirince, ortaya çelişkili bir anlayış çıkmış. İslam alimlerinin 1400 senedir kader konusunu çözümleyememelerinin nededi burada yatar. Çözümleyememişler, çünkü çözümlenemez. Allah'ın dilemesi nihai karar mercii olursa, insanın eylemlerinin bir anlamı kalmaz, imtihanın bir anlamı kalmaz. Saygılar.
-
Apaçık
Bunu muki söylemiyor, müslümanlar söylüyor. Senin yazının altında başka bir müsliman yazmış onunkini oku, anlarsın. muki izah edemedi diye birşey yok. Sorusunda izahlık bir durum yok zaten. 24 saat bilgisayarın başında da beklemiyor. En azından kendi inancına saygı göster. "muki izah edemedi" diye, bir kişiyi gıyabında itham etmek yanlıştır biliyorsun. Anlamadım ne yazdığınızı ve artık senin yazılarını deşifre etmekten sıkıldım. Saygılar.