politika

Türkiye'de öteden beri devletin araclarini özel hizmetlerde kullanma rahatligi vardi.Yapilmis olan dünya istatistiklerine göre en cok resmi arac olan ülkelerin basinda Türkiye gelmektedir.Avrupa'da hatta ABD'de böyle bir israf yok ve afedersiniz tahtarevalli ile ...... gidenlerin sayisi bizden kat kat daha az.Hal böyleyken birde bu araclar görev disinda özel hizmetler icin kullanilmaktaydi.Son 15 yildir belki büyük sehirlerde bu nispeten azaldi isede Anadoluda ve ufak ilcelerde hala tüm hiziyla devam etmektedir. Yolsuzluklari önledik,birilerinin arpaligini kapattik diye afra tafra olanlarin döneminde en cok yolsuzluk yapiliyor.Önceleri televizyonlarda (Yani TV'ler AKP'nin yayin organlari olmadan önceleri)hemen her aksam haberlerde bir yolsuzluk haberi izlerdik,yolsuzluklar tartisilirdi.Son 8 yilda bunlar artik yok.Yolsuzlugun bittiginden degil,AKP'nin yolsuzluklarini örtbas etmek icin yok.CHP'li belediyelere yapilan baskinlari .... boncuk bulmuslar gibi ballandirarak haber yapanlar AKP'li belediyelerdeki yolsuzluklari konu etmekten kaciyorlar.Sonrada adil düzen diye adil olmayan bir düzenin bayraktarligini yapiyorlar. Dünkü SÖZCÜ gazetesinde iuki resim vardi ön sahifede.Manisa Il Özel Idare Müdürlügü'nün benzin pompasi ile Müdürlügün garaji vardi bu resimlerde.Müdürlügün garajinda AKP'nin secim otobüsleri park etmisti.Benzin pompasinda ise bir AKP'linin arabasina benzin tank ederken cekilmis fotograf. Yukaridaki haberi baska hicbir gazetede göremeyiz.Haber tam bir gazetecilik basarisidir.AKP'nin devlet imkanlarini nasil kendisi icin kullandiginin bir belgesiydi.Bu belge gibi binlercesi var Türkiye'de. Basbakan'in yurt disi gezilerinde tüm sülalesini devlet imkanlari ile bu gezilere götürdügünü biliyoruz.Hz.Ömer'in adaleti diye bir rivayet var:Hz.Ömer'in iki mumu varmis.Bu mumlardan birisi kamu hizmeti icin alinmis olan mum,digeri ise Hz.Ömer'in cebinden ödeyerek almis oldugu mum.Devlet islerini yaparken karanlik oldugunda kamu icin alinmis olan mumu kullanan Hz.Ömer diger zamanlarinda cebinden ödeyerek almis oldugu mumu kullanirmis.Yalandir dogrudur bu konumuzun disindadir fakat örnek tam bir fazilet ve adalet örnegidir.Kilicdaroglu'na Allah'i ve insanlarin inanclarini sömürerek "ALLAHA HAKARET ETTIN"diye sözümona müminlik satan basbakan önce aile efradinin gezilerde ucak paralarini nasil ödedigini aciklasinki ne kadar müslüman oldugunu anlayalim. Havuzlu villalar nasil satin alindi,bunlar aciklansinki,kim kimin hakkini yiyor vatandas ögrensin.Deniz Feneri'nde buharlasan milyon Eurolarin hesabi verilsinki müslümanlarin garip gurebaya hizmet verdiklerini anlayalim.3,5 yil oldu,Deniz Feneri yolsuzlugu hakkinda henüz Türkiye'de dava acilmadi.Lafla müslümanlik olmuyor,müslüman hesap vermekten kacmaz,kaciyorsa hem müslüman degildir hem de yolsuzdur. saygilarla

Gazeteler icersinde bedava dagitilan ZAMAN ve Türkiye gazetesi disinda kalan gazetelerden en cok satan gazeteler asagidaki gibidir: Posta 489 bin Hürriyet 469 bin Sabah 366 bin Habertürk 284 bin SÖZCÜ 230 bin Milliyet 165 bin Vatan 102 bin Cumhuriyet 54 bin Bu gazetelerin SÖZCÜ disinda olanlarinin hepsi kuponlu,promosyonlu,ek veren ,hormonludur yani vatandasin gözünü boyayip gazete satarlar. ZAMAN Gazetesi o kadar ilginc ki tiraji 996 bin adet ama asil satis rakami 22 bindir ZAMAN Gazetesi'nin.22 bin adetin disinda kalan tiraj sayisi Ülkenin dört bir yninda beles dagitiliyor.Evler,Apartmanlar,isyerleri,belediyeler,kamu kurumlari,adliye binalari,yüksek yargi organlari,karakollar,hastaneler herer bu beles dagitimdan nasibini aliyor,tam bir AKP ve Fetulah propagandisti gibi calisiyor bu gazete,degirmenin suyu nereden geliyor bunu anlamak icin kahin olmaya gerek yok. Aksam Gazetesi 137 bin adet:Iddaa bayilerinde beles dagitiliyor. Star Gazetesi 163 bin Kiler marketlerde ve her yerde beles dagitiliyor. Radikal 68 bin, Benzincilerde ve bazi kitapcilarda bedava dagitiliyor. Bedava dagitilan gazete nasil olurda satis rakamlarinda yer alir diye soranlar olabilir.Bu da Türkiye'ye özgü bir tuhafliktir. Bedava dagitim icinde olsa bu gazeteler dagtim sirketlerine verilir.Türkiye'de iki dagitim sirketi vardir.Biri Aydin Dogan'in öteki ise Ahmet Calik'in yani Sabah gazetesi ile ATV'nin sahibi yani Erdogan'in adami Ahmet Calik'in dagitim sirketidir.Zaman gazetesi bazen bu gazeteyi eldende dagitir evlere ve isyerlerine. saygilarla

Günümüzde en büyük yolsuzluklarin merkezi AKP'li Belediyelerdir.Bu yolsuzluklari ortaya cikaracaklari yerde,savcilara talimat vererek CHP'li Belediyelere baskin yaptirip kamuoyu nezdinde CHP'nin imajini yok etmeye calisiyorlar. Bugüne kadar tek bir AKP'li Belediyeye baskin düzenlenmedi,bütün baskinlar AKP'li olmayan belediyelere yapilmaktadir.Istanbul,Ankara belediyeleri yolsuzluklara calkalaniyor.AKP'li olduklari icin ne AKP'nin savcilari ne de Icisleri Bakani bunlarla ilgili gerekli islemleri yapmamaktadirlar. Bunlar iktidarda ilanihaye kalacaklarini zanneden ve yolsuzluklarinin örtbas edilecegine inananlardir.Bu nedenle bunlara hesap sormak AKP'den sonra gelecek olan iktidarlarin görevi olmalidir,yanlarina kar kalmamalidir yaptiklari yolsuzluklar. saygilarla

Ne tarafa cevrilirse cevrilsin,Osama bir teröristte olsa onun yargilanmasinin saglanmasi gerekiyordu.Osama'nin eger dogruysa anlatildigi gibi öldürülmüs olmasi bize ABD'nin terörist bir devlet oldugunu bir kez daha kanitlamistir.Israil devletinin yaptigi terörün aynisini ABD yapmistir yani cinayetlerine bir yenisini ilave etmistir.Silahsiz bir kisinin öldürülmesi yargisiz infazdir,eger bunu bir devlet yapiyorsa o devlet terörist devlettir. saygilarla

Hacli seferleri icin en dogru tanimi Tayyib Erdogan yapti: "Hacli seferleri,medeniyetler bulusmasidir"Tayyib Erdogan,28 Nisan 2011 Hacli seferlerinde ekonomi en son planda yer alir;kilise papazlarinin,papa'nin tesviki ile Kudüs'ü Müslümanlardan geri almanin neresi ekonomidir.Kudüs adi üzerinde kutsal bir bölgedir,her din icin Kudüs önemlidir,bu ekonomik olarak degil inanc olarak önemlidir. Bugünkü hacli seferleri evet ekonomi ile ilgilidir,petrol ekonomisi bu savaslarda rol oynamaktadir fakat sonucta hacli seferleri Hiristiyan ülkelerin Islam ülkelerine karsi birtakim kiliflar altinda ilan etmis olduklari savastir yani azda olsa dinsel bir baglantisi vardir. saygilarla

Yine katliam yine masum insanlarin kanlarinin dökülmesi;bu defa sahne Suriye... Suriye Ordusu,masum insanlara ates aciyor ve cogusu cocuk ve kadin olmak üzere 83 insan yasamini kaybediyor.AKP'den daha dogrusu ONE MINIT RECEP'ten tik yok.Olamaz ki sonucta Suriye Israil degil,Gazze hic degil.Irak icin citini cikarmayanlardan Suriye icin cit beklenirmi.Israil icin hergün dinci bezirganlarin organize ettigi yürüyüslerde Gazze'de olanlar protesto edildi,Israil bayraklari yakildi,Israil'e nerdeysse cihad ilan edildi.Fakat ne Suriye icin ne de Libya icin tik yok bu müslüman kesimde!Emir öyle... Protestolari organize ettiren derin dincilerin icinde AKP VAR.Kardes Besir,Kardes Kaddafi'ye helal olsun dökülen kanlar diyerek seyrediyorlar,cilgin proje aciklamalariyla gündem degistiriyorlar. Kolay degil BOP'un es baskani olmak.Bop demek hop demek degildir.BOP demek masum insanlarin kanlarinin dökülmesi ve ülkelerin bölünmesi demektir.Sirada Iran ve Türkiye var.Bu gidisle en kansiz bölünmeyi Türkiye basaracak saniyorum. saygilarla

Ergenekon senaryosu ile tutuklananlarin hepsi;yalan yanlis ifadelerle, yalanci taniklarla, cemaatin uydurdugu belgelerle ve ABD karsiti isimlerin engel cikarmamasi icin Silivri'dedirler.Bu nedenle Erdogan Ergenekon'a savci olmustur. saygilarla

Önce oynanan üc kagidin rengini ortaya koyalim:Bu cilgin proje denilen ondan bundan calma,proje tamamen bir oy gaspina yönelik secim atrapesidir.Bu projeyi Tayyib Erdogan bir bucuk yil önce yandaslari ile paylasip o bahsedilen arazinin degerinin yüzde 300-400'lere firlamasini saglamis ve secimden sonra kazanmasi durumunda bu topraklar üzerinde müthis bir rant saglanmasi planlanmistir.Özellikle Israil'in bu araziden toprak satin almasi,emlakcilerin tarim arazisi ariyoruz adi altinda arsa kapatma yarisina giristikleri cok güvenilir agizlardan aciklandi. Gelelim Ekonomi depreminden Türkiye'nin güya güclü cikmasi hikayesine:Bu AKP'liler sadece kendileri inanmakla yetinmiyor birde baskalarini kandirarak onlarinda inanmasi icin ellerinden geleni yapiyorlar. Ekonomi ile ilgili üstüste yazdigim iki iletide ekonominin son durumunu acikladim.Sanirim ki bu AKP'li arkadaslar o yazilara hicmi hic bakmiyor sadece TUIK'in veya Erdogan'in dedikleri ile ikna oluyorlar,bu da ayri bir ucubelik ya... Cari acigin hizla büyüdügü bir ülkede ekonominin güclü olmasindan bahsetmek cari acigin ne oldugunu bilmemek demektir.Ekonominin güclü oldugu bir ülkede yoksulluk orani düser,eger bir ülkede yoksulluk orani yüksekse issizlik orani tavan yapiyorsa ekonomide sorunlar var demektir.Kendinizi aldatiyorsunuz birakin baskalarini aldatma girimlerini. saygilarla

Internasyonal Herald Tribune Gazetesi Türkiye'de kolay tüketici kredilerinin alarm baslattigini savundu. "Türkiye'nin patlayan ekonomisi düsüse mi yöneliyor?Kesinlikle öyle görünüyor"iddiasinda bulunan gazete,"Türkiye'nin hirsli tüketicileri borclanma ve harcamaya devam ediyor.Beklendigi gibi bankalar faizleri yükselterek tüketicilere daha pahali borc verdi.Ancak kisisel kredilere erisimin herzamankinden daha kolay olmasiyla,özgürce harcayan Türklerin ellerini saglam tutacaklarina iliskin az isaret var.Cari acigin bu yil GSYIH'nin yüzde 8'i olacagi tahmin ediliyor.Acigin büyüklügüyle ilgili sikintinin kökü önceki iki cöküste"dedi. saygilarla

Kendisine ait olmayan sadece baskalarinin sirtindan gündem degistirme meslegini icra eden basbakan, nihayet cilgin projesini daha dogrusu hayalini acikladi,hemde secimlere bir bucuk ay kadar kisa bir süre kalmisken.Oy kazanma ve gündemde olan YGS hirsizligini hasir alti etme cabasindan öte baska hicbirsey degildir aciklanan hayal...! Kanuni Sultan Süleyman'dan Bülent Ecevit'e kadar bircogunun hayalinde olan böyle bir projeyi,halki enayi yerine koyarak BENIM CILGIN PROJEM slogani adi altinda reklam ederek toplamis oldugu topluluktan alkis toplamak ancak bugünkü yönetimin basina yakisirdi nitekim o da kendine yakisani yapti. Böyle bir hayalin aciklanmasi,belirli kesimlere rant müjdesidir.Beni secin ki size rant kapisi acayim mesajidir.9 yillik iktidari döneminde halki daha da yoksullastiran fakat yeni zenginler türeten basbakan önce ayaklari ciplak,karni ac,sokaklarda yatip kalkan minik yavrularin bogazini doyursun sonra sira Istanbul kanalina gelsin. Gündem degistirmekle,Türkiye'nin bölünmüslügü,Ucube heykelin yiktirilmasi,YGS yolsuzlugu,Kopyaci ÖSYM baskaninin hala koltugunda oturuyor olmasi,birilerinin onun aciklamalarindan tatmin olmasi,yandas ve kadrolasmanin bu kadar ayyuka cikmasi gündemden kacirilamaz.50 tane degil 1050 tane yandas medyada olsa bu yolsuzluklar ve adaletsizlikler birilerinin defterinde hep yazili kalacaktir ta ki hesap verilene kadar. saygilarla

Adalet mülkün temeli degil artik,adalet,AKP'nin adaletsizliklerini korumak icin vardir.Eger adalet olsaydi o heykeller yikilmazdi,adaletin olmadigi yerde zorbalik ve zulüm vardir. saygilarla

Nihayet Hasan Harakani efendi rahat rahat mezarinda etrafi seyredecek cünkü ucube put'un kafasi kesildi!mALÜM Islamda puta tapmak puta benzer sekillerin olmasi yasaktir.Taliban,Budistlerin kutsalini havaya ucurma hakkini kendinde bulmustu,ne de olsa müslümandi,putlara taviz vermezdi müslümanlar... Ayni antiputculuk Türkiye'yi yöneten zihniyettede mevcut oldugu icin (sonucta Taliban'in dizinin dibinde oturarak icazet almis muhteremlerdir bizi yönetenler!)kuru gürültüye papuc birakmayarak putun kafasini kestiler sira gövdesinde.Peygamber öyle yapmamismiydi.Kabe'ye girip putlari yerle yeksan etmemismiydi,peygamberin izinden gidenler icinde hicbirsey degisemezdi,putlara taviz verilemezdi,putun kafasi kesildi...Hasan Harakari efendi artik mezarinda rahat bir nefes alabilir...! saygilarla

Türkiye,AKP'nin karanlik cag olarak niteledigi 1998-2003 yillari arasinda,Avrupa ülkeleri ile neredeyse ayni tasarruf oranina sahipti.Ne zaman ki AKP iktidara gelip ekonomiyi yönetmeye basladi,Türkiye adeta tüketim cilginligina girdi. AKP'den önce yüzde 20'nin altina düsmeyen yurtici tasarruflarin GSYH'ya orani,2010 yilina geldigimizde yüzde 12.6'e kadar düstü. Ekonomi acisindan ürkütücü bir durum...Yine de bu konuda en kötü biz degiliz.Daha kötü durumda olan Avrupa ülkeleri var. Herkes tasarruf yaparken biz cilginca tüketim yapmaktayiz.GSYH'nin yüzde 20'lerin üstüne cikmamasi halinde ilerisi icin sorunlar cikabilir. Tüketim egiliminin baslica göstergesi olan KDV gelirleri 2011 yilinin ilk 3 ayinda gecen yilin ayni dönemine göre yüzde 26,3 artarken ÖTV gelirlerinde ise yüzde 14 artis yasanmis. Bunun anlami cok acik...Buldukca harcamisiz,bulamayinca borclanmisiz yine harcamisiz,tasarruf hak getire... Dünyayi yeniden kesfetmeye gerek yok...Asya'da gelisen ekonomileri 1980'lerden bugüne tasiyan en önemli etken 'SÜRDÜRÜLEBILIR YATIRIM VE TASARRUF ORANLARI.' Issizlik verilerine baktigimizda en fazla tasarruf oranina sahip Asya ekonomilerinin dünyada en düsük issizlik oranlarina sahip olduklarini görüyoruz. Peki ya bizde durum nasil? 2000 yili itibariyle 103 ülke arasinda dünyadaki en yüksek issizlik oranina sahip ilk 50 ülke icinde yer almayan Türkiye,2010'daki yüksek issizlik siralamasinda 26'nci.Yatirimlar azalinca issizlik almis basini gitmis. Türkiye tasarruf oranlarini bir´sekilde arttirmazsa ya ekonomisinin daha yav as büyümesi gerekecek,ya da yabanci sermayeye daha fazla bagimli hale gelecek... saygilarla

Hayir olayi bu kadar kolaylikla gecistiremeyiz.9 yildir bu ülkeyi yönetenlerin kimlerin hesabina iktidar olduklarini tek tek incelemek gerekir ve bu 9 yilda bu AKP iktidari,bu millete yoksulluktan öte ne verdi acaba diye de vicdan sahipleri olarak düsünmek gerekir. Vatan,Millet,Sakarya diyenleri tefe koyup calanlar,ileri demokrasi adi altinda sömürü düzenini yerlestirenler,ülkeyi bölünme noktasina tasiyanlarin Din,Iman,Allah Peygamber sloganlari ile halki nasil sömürdüklerini yüzlerine vurmak gerekir. Her cuma günü bir alay koruma esliginde cuma namazina gitmeyi müslümanlik diye yutturanlar bu millete 9 yilda sadece hüsran verdiler ve onlarin oylarini caldilar.Simdide onlarin yandaslari sosyal devlet ayagina yatiyorlar,utanmazin yüzüne tükürmüsler yarabbi sükür demis. Sosyal devlet demek sadaka dagitip karsiliginda oy calmak demek degildir.Acliktan ölen bir cocuk varsa,bunun sucunu asil suclulari koruma refleksiyle falan partinin filan partinin belediyesi kiliflarinin arkasina saklanarak degil,ülkeyi kim yönetiyorsa onun yüzüne 'SEN SUCLUSUN"diyerek o acliktan ölen cocugun hakki aranabilir. Ikinci Dünya Savasi yillarinda,dünya atesle imtihan edilmektedir.Hitler'in ordulari ölüm yagdirirken,ülkemizi yöneten basiretli yöneticiler sayesinde hem ülkemiz savas alani olmaktan kurtarilmis hem de insanlarimiz anasiz babasiz birakilmamistir.Gel gelelim,insanlik karsiti kesimlerin bugün bile hala utanmadan o günleri kastederek,camiler ambar oldu,kisla oldu,halk acliktan bir hal oldu diyerek o serefli insanlara attiklari camuru düsündügümde bu camurlarin aslinda kendi yüzlerine ne kadar yakisacagini daha iyi anliyorum. saygilarla

Köy Enstitüleri ve Sayin Ismet Inönü ile ilgili, gercekleri yansitmayan, tamamen dinci kesimin yani Laiklik ve egitimi sadece Kuran ögrenmek olarak bilen ve onun disinda egitime karsi olanlarin ürettigi yalan yanlis söylemler ile Türkiye'de her cagdas adim baltalanmaktadir. Köy Enstitüleri Ismet Inönü'nün oy deposu olarak gördügü bir proje olamazdi cünkü CHP o dönemde henüz tek partiydi. Köy Enstitüleri,Ismet Inönü tarafindan degil DP yani Menderes tarafindan kapatilmistir. Köy Enstitüleri kuruldugu dönemin sartlari gözönüne alindiginda Dogunun Rönesansinin ufukta görünmesi kadar önemli bir egitim adimiydi. Ismail Hakki Tonguc,söyle diyor:"KöY demek memleket demektir.Ulusal gücümüzün özü orada saklidir.Köy kalkinmadikca ülke kalkinamaz.Köylü bilinclendirilmezse,olutulmazsa,Atatürk'ün devrimleri kentlerin icinde kalacaktir." Bugün AKP gibi partiler köylerimizden oy alabiliyorlarsa bu o köylerdeki egitimin noksanligindandir.Köylünün karanlikta birakilmis olmasindan ve asiret agalarinin kulu olmalarindandir. Köy Enstitüleri'nin kapatilmasini asiretler istemistir.Köylünün egitilmesini asiret agaligi icin bir tehlike olarak gören asiret agalari ve onlarin CHP icindeki bozguncu ve ilerki yillarda DP'nin kurulmasinda öncülük yapmis olanlarin "Köy Enstitülerinde GOMUNIST yetisiyor;Gizlar oglanlarla yatiyor"iftira ve karalamalari ile bu egitim yuvalarina karsi baslattiklari kampanyalar,bunlara bagli olarak eleman yetistirme zorlugu sonucu DP tarafindan kapatilmislardir. Köy Enstitüleri Türkiye'nin yarinlari icin cok önemli bir aydinlanma araciydi.Oralardan cok önemli bilim adamlari yetismistir. Köy Enstitüleri hakkinda bilip bilmeden yargilama yapmak etik degildir. saygilarla

Nitelik olarak ögretmenler ve imamlar (papaz)insanlara birseyler ögretmek icin vardirlar.Birileri müspet ilimi digerleri de Sayin Dayi'nin isaret ettigi gibi ÖTE'yi ögretirler.Herne kadar icinde yasadigimiz dünya islerinide ögretselerde yine de ÖTE'nin cercevesi icinde bunu yaparlar. Imamlar ve Ögretmenlerin birbirine rakip oldugu daha dogrusu görev algilamasi olarak birbirine karsi olduklari ülke Türkiye'dir. Bir ögretmen müslüman olabilir ama siz bana Laik bir imam gösteremezsiniz.Cünkü laiklik, özellikle imamlari yönlendiren merkezce dinsizlik olarak sunulmaktadir. Bakin cok carpici bir örnek verecegim:Naksi Seyhi Kibrisi ile televizyonda yapilan bir söyleside,söylesiyi yapan kisi ögretim ve egitim yapilan mekanlardan bahsederken mektep kavramini kullandi.Naksi Seyhi Kibrisi,derhal müdahale ederek "Sakin ha mektep kelimesini kullanmayin,dinden cikarsiniz,onun adi medresedir"diyerek söylesiyi yapani susturdu. Ülkemizde, oldu bitti cagdas ilime karsi bir cephe vardir ve bu cephe diyanet cephesidir. Abbas Güclü'nün "IMAMLAR KAZANDI"demesindeki haklilik payi yüzde bin besyüzdür.Arada bir böyle Ergenekon'cu olmaktan korkmadan gercekleri söyleyen kisilerin ortaya cikmasi susuzluktan kavrulan topraga bir damlada olsa yagmurun damlamasi gibi geliyor insana. saygilarla

Egitimsizlik veya yanlis egitim sonucu insanlar neyin dogru neyin yanlis oldugu konusunda büyük celiskilere düsüyorlar. "Insan Laik olmaz devlet laik olur"söylemide bu celiskilerden biridir.Bunu iddia edenleri ben iki kisma ayiriyorum:Birinci kisimda,Laiklik karsiti gücler yani dinciler,ikinci kisimda da;bu dincilerin sözlerinin dogruluk ve yanlisligini arastirmadan,düsünmeden onlari desteklercesine ayni sözleri söyleyenler. Evet Laiklik bir inanc degil,özgürlüktür.Daha ileri giderek,Laiklik insanlara saygidir. Türbana özgürlük bekleyenlerin baskalarinin inanclarina saygili olmalari beklenemez.Laik olunca dinsiz olacaklarini sananlar icin Laik olmak kafirlikle es anlamlidir. "insan hem laik hem müslüman olamaz"diyen basbakan Erdogandir.Simdi onun sözlerini ayet olarak kabul edenlerden insanin laik olabilecegini kabul etmeleri nasil beklenebilirki? saygilarla

Birakin Ivedik veya Vizontele'yi,siz hic her firsatta göbek atmaya hazir,dizisi kacmasin diye evden disari cikmayan,evlendirme programlarina müptela,duygu sömürüsü ile dolu cennet cehennemden bahseden abuk subuk yayinlarla avunan bir toplum gördünüzmü? Bir toplumun kültür seviyesi uyutulabilme ölcüsüne göre degisir. Sanatci sanati bilen ve seven toplumlarda saygi görür,basbakan 'ucube'dedigi icin heykellere ucube gözü ile bakanlarin sanat ve sanatci anlayisi da ucube gibidir. saygilarla

Seytanlari,kara köpekleri okudukca ve bu zihniyetin nasil bir karanligin bataginda oldugunu gördükce, neden Müslüman basbakan, neden müslüman cumhurbaskaninin kazandigini daha iyi anliyorum. saygilarla

Yargi bagimsizdir,Yargiyi rahat birakin,sloganlari arkasinda, adim adim fasizm, Türkiye'nin damarlarini tikiyor.Nefes alamaz hale getiriyor.Ögrencilere karsi kolluk güclerinin girismis oldugu saldirganlik karsisinda malum cephe "Oh olsun,sokaklarda isleri ne gitsin okusunlar yoksa böyle dayak yerler"diyor,basbakan ise onlarin karsisina 10 bin genc cikaririz diyor. Tekel iscilerinin hakli direnislerine destek veren 110 sendikaci hakkinda 3 yildan 8 yila kadar hapis istemiyle dava acildi.Yani basindan sonra simdi sirada sendikalar var.Bu sendikacilarin bir kismida CHP'den milletvekili adayi.Oyunu görüyormusunuz.YSK'nin BDP destekli bagimsiz milletvekili adayliklarini iptal ederek ülkede yaratmis oldugu kaos ortamindan sonra cark etmesi ve olaylar karsisinda cözüm önerisi sunmasi bu kaosu bir nebze olsun durdurdu.Fakat simdide CHP milletvekili adaylarina karsi AKP Yargisinin acmis oldugu dava cikti ortaya. Bu acikca sendika özgürlügüne bir darbedir ve fasizm sendikaciliga karsidir.Örneklerini Hitler ve Mussolini rejimlerinde görebiliriz. Basina yapilan baskilarin devam ettigi bu günlerde sendikalara karsi baslatilan ve yarginin alet edildigi bu baski AKP'nin ILERI DEMOKRASI'sinin örneklerinden bazilaridir. saygilarla

Adam diyorki:"Bedri Baykam'in görüsleri hosuma gitmiyordu,öldürmek icin bicakladim" Yukaridaki zihniyet o kadar tehlikeli bir zihniyetki;ülkeyi yöneten bir basbakanin:"Taksim'de yürüyen 2 bin gencin karsisina,biz on bin genci cikarabiliriz ama gerilim istemiyoruz"demesi kadar tehlikelidir. Son 8 yilda islenen cinayetler belkide son 8 yila kadar islenmis olan cinayetlerden oran olarak fazladir.Insanlarin kimyasi bozuldu.Insanlar kamplasti.Insanlar AKP'li AKP'li degil diye ikiye bölündü.Türkiye'nin bölünmesinden önce insanlar bölündü.Herkes birbirine karsi. Son 10 yilda Türkiye'nin itibari yükseldi diye;Antalya'da bir ilcenin AKP parti binasina yanyana iki resim asildi.Birinde ECEVIT ayakta Clinton oturuyor,digerinde Obama ile Erdogan yanyana Erdogan konusuyor Obama dinliyor.Yani Türkiye itibarlasmis oluyor bu resimlere göre.Halbuki ben CHP'nin veya DSP'nin yerinde olsam suc duyurusunda bulunacaklari yerde,Askerimizin basina cuval gecirildiginin ve Taliban'in dizinin dibinde icazet alanlarin resimlerini afis yapar parti binasina asarim. Türkiye'nin itibari yükselmedi kim yükseldi diyorsa AKP'lidir yani yalandir.Türkiye'nin itibari aksine cok seyler kaybetmistir ve etmeyede devam etmektedir.Sahtekarlik yapan bir prof.un ÖSYM baskani olmasi bir ülke icin yeterince itibarsizlik nedenidir.O sahtekarin sözlerine ikna olanlarda Türkiye'nin imajini karalayan isimlerdir. Bunlarin kendilerine müslüman süsü vermeleri ise müslümanlik adina bir zul olmasi gerekir. saygilarla

Osmanliciligin, carpiticiliga bu kadar uyum saglamasi ibret vericidir.Osmanli'nin kim ve ne oldugunu bilmeden,nasil yükseldigini,nasil ve neden durakladigini bilmeden ve de neden yikildigini incelemeden bir sosyete falcisinin sözlerini Osmanli'nin yikilma nedeni olarak göstermek gercekten tarih bilmemektir. Matbaayi,icadindan 200 yil sonra o da sartli olarak kabul eden Osmanli,o matbaada sadece Incil ve Tevrat'in basilabilecegini Kuran'in basilamiyacagini sart kosan kafalara sahipti.Osmanli'yi ne materyalizm ve ne de Darwinizm yikmistir,Osmanli'yi yikan dis borclardir,Osmanli'yi yikan saray icindeki kavgalardir.Osmanli'nin borclarini yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ödemistir. 2011 yilindayiz,hala HY'lara,Said Nursi'lere bel baglayan onlari ululastiran kafalar var. saygilarla

Cevher Dudayev'in öldürülmesi,Irak'in kan gölüne cevrilmesi.Bunlar ilk bakista birbiriyle alakasi olmayan olaylardir.Peki Cevher Dudayev'in öldürüldügünde Erbakan'in,Irak'in kan gölüne cevrildiginde de Erbakan'in talebesi Erdogan'in iktidarda olusu bir tesadüfmüdür. Generallerden bahsedenler önce ülkedeki birlik ve bütünlüge kimlerin daha dogrusu hangi iktidarlarin karsi oldugunuda söylemis olsalardi inandirici olurlardi. Birseyleri söylemek marifet degildir,marifet madalyonun iki yüzünede bakabilmektir. saygilarla

Iraktaki zulmü TC Cumhuriyeti hükümeti filim seyreder gibi seyretti,Gazze icin mangalda kül birakmayan ayni müslümanlar Iraktaki insan katliamina gik demediler.Cünkü esbaskanlik öyle her seye zart zurt demekle yürümez.Iraktaki mezalime karsi olabilmek icin yürek gerekliydi,bu yürek ülkeyi yönetenlerde zaten yoktu (onlarin yürekleri sadece Ergenekon savciligina yetmektedir). Israil'e cihad ilan edip cengaver IHH'cilari Marmara gemisiyle savasa gönderip sonrada bir yerleri yanmis gibi yaygara koparmak ancak yüreksizlerin özelligidir. 9 kisi Israil'le cihadda öldü.O ölüler üzerinden ic konjuktüre yönelik müthis bir Anti Israil propagandasi yapilmaya baslandi.Israil'in dolayisiyla Yahudiligin klasik düsmani olan kesim hop oturup hop kalkti.Yandas ve libos medya canak üstüne canak degistirdi,yag kalmadi ülkede neredeyse ama bir Israil'e özür diletemediler.Sadece Yahudi düsmanligini biraz daha körüklediler böylece.Diletemezdiler cünkü Israil'e ates püskürenler,gizli gizli Israil ile görüsmeler yapiyorlardi. Irakta yasanan insanlik draminin bas oyuncularindan biride AKP hükümetidir. saygilarla

Kopyaci bir baskan ne kadar inandirici olabilir. ÖSYM Baskani olan Prof.Ali Demir'in docentlik döneminde Avrupa'da calistigi üniversitede ki bir prof.'un calismalarini kopya ederek tez hazirladigi ortaya cikti.Bu olayin patlak verdigi günlerde Ali Demir özür dileyerek ve araya giren Türk Akademisyenler sayesinde calistigi üniversiteden atilmadigi anlasildi. Prof.Ali Demir iki gündür sessizligini koruyarak,gazetecilerin sordugu sorulari yanitsiz birakmaktadir. Böyle bir kisinin ÖSYM gibi önemli bir kurumun basinda olmasi ne kadar etiktir ve bu kisiye nasil güvenilmelidir. Bu olaya benzer bir olay Almanya'da yasandi bundan kisa bir süre önce.Alman Savunma Bakaninin bir baskasinin calismasini calarak kendi tezi olarak yutturmak istedigi anlasilinca,yogun baskilar sonunda bakan görevinden istifa etmek zorunda kalmistir. Güven veremeyen kisilerin önemli kurumlarda görev yapmasi ancak yandaslikla mümkündür. saygilarla