Admin

Bir dönemin sonu: Microsoft, 8,5 milyar dolarlık anlaşmadan 14 yıl sonra Skype'ı kapatıp kullanıcıları Teams'e kaydırıyor Zoom'dan, FaceTime'dan ve görüntülü aramanın günümüz mesajlaşma uygulamalarının varsayılan özelliği olmasından önce — Skype vardı. Microsoft, bir zamanlar internet üzerinden sesli ve görüntülü aramalarda baskın bir oyuncu olan bir şirketi satın almak için 2011'de 8,5 milyar dolar ödedi. Ancak çatışan dahili geliştirme çabaları ve zorlu rekabet bunun bedelini ödedi. Ve şimdi, piyasaya sürülmesinden yirmi yıldan fazla bir süre sonra, Skype kapanıyor. Microsoft, Cuma günü Skype'ı Mayıs ayında resmen emekliye ayıracağını ve tüketici iletişim hizmetlerini Microsoft Teams'de birleştireceğini doğruladı. Skype kullanıcıları, sohbetlerine ve kişilerine erişmek için Skype kimlik bilgileriyle Teams'e giriş yaparak Teams'e geçebilecekler. Microsoft'un bir blog yazısına göre, geçiş yapmayanlar Skype verilerini dışa aktarabilecekler. Microsoft 365 İşbirlikçi Uygulamalar + Platformlar Başkanı Jeff Teper, "Skype, modern iletişimlerin şekillenmesinde ve sayısız anlamlı anın yaşanmasında önemli bir rol oynadı ve bu yolculuğun bir parçası olmaktan onur duyuyoruz" diye yazdı. Şirket, haberi önümüzdeki hafta duyurmayı planlamıştı, ancak Perşembe gecesi en son Skype for Windows önizlemesinin temel kodundaki geçişle ilgili bir mesaj aracılığıyla sızdırıldı. Bir sözcüye göre, şu anda değişiklikle ilişkili herhangi bir personel azaltması yok. Skype'ta çalışan çalışanlar Teams'de çalışmaya devam edecek. 2003 yılında kurulan Skype, iki yıl sonra eBay tarafından 2,6 milyar dolara satın alındı. eBay, 2009 yılında yatırımcılara çoğunluk hissesini sattı ve Microsoft şirketi 2011 yılında satın aldı. O zamanlar, Microsoft'un en büyük satın alımıydı ve Activision Blizzard (68,7 milyar dolar, 2023), LinkedIn (26,2 milyar dolar, 2017) ve Nuance'ın (19,7 milyar dolar, 2021) ardından dördüncü en büyük anlaşması olmaya devam ediyor. Microsoft, görüntülü arama ve mesajlaşma için Skype'ın hizmetlerine benzer bir teknolojiye zaten sahipti. Ancak Skype'ın popülaritesinin teknoloji devinin çevrimiçi ortamda yerini bulmasına yardımcı olacağına bahse girildi. O zamanlar Skype görüntülü görüşmeyle eş anlamlıydı. Simgesel bir zil sesine sahipti ve "Skype", teknoloji şirketlerinin arzuladığı bir statü olan "Google'da arama" gibi yaygın bir fiil haline geldi. Marka popüler kültürde ve medyada sık sık yer aldı. Microsoft'un o zamanki CEO'su Steve Ballmer, satın almanın tamamlandığını duyuran bir basın bülteninde "Skype, dünya çapında yüz milyonlarca insan tarafından sevilen olağanüstü bir ürün ve markadır" dedi. Microsoft, Skype'ı Windows, Xbox, Outlook ve Office dahil olmak üzere ekosistemine entegre etmeye devam etti. Bu, Microsoft'un yapay zeka destekli Bing'i Skype'a entegre ettiği geçen yıla kadar devam etti. Ancak şirket, satın alma işleminden sonra birkaç yıl boyunca işletmeler için Lync mesajlaşma, arama ve görüntülü konferans hizmetini de sürdürdü, bu da çabalarını zayıflattı ve daha güçlü, birleşik bir marka oluşturmasını engelledi. Sonunda şirket, Lync'i Skype for Business'a dönüştürdü. Ancak teknik zorluklar ve WhatsApp gibi bir dizi rakip de Skype'ın düşüşüne katkıda bulundu. Microsoft, 2017'de Skype for Business'ı emekliye ayırmayı ve aynı yılın başlarında duyurduğu Teams ile değiştirmeyi planladığını duyurdu. Skype, Zoom'un video konferans araçlarının pandemi sırasında geniş çapta benimsenmeye başladığı Mart 2020'de günlük 40 milyon aktif kullanıcıya sahipti. Genel Microsoft Teams kullanımı Aralık 2023'te aylık 320 milyon aktif kullanıcıya ulaştı. Kaynak: Geekwire

Beyaz Saray'da bir aşağılanma ve bize ne anlatıyor? Trump ülkemi bir koloni haline getirecek Kiev'de hava ısınıyor. Sıcaklık -5C'den 4C'ye çıktı. Bazen güneş bulutların arasından görünüyor, ancak Kievliler güneş ışığından pek de memnun değiller. Yılın bu zamanında genellikle yaptıkları gibi baharın işaretlerini beklemiyorlar. Şehirdeki ve ülkenin genelindeki atmosfer gergin bir beklentiydi. Bu, askeri harekatın sona ermesi veya Rusya ile bir barış antlaşmasının imzalanması beklentisi değildi - çok da spesifik bir şey değildi. Aslında, neyi beklediğimiz hiç de net değildi, ancak Donald Trump ve ABD'nin Ukrayna'ya yönelik politikasındaki değişiklikle bağlantılı bir şeydi. Bugün Beyaz Saray'daki korkunç tiyatroda netlik ortaya çıktı: Trump, Volodymyr Zelenskyy ile savaş için mineral desteği anlaşmasını görüşmek ve onu aşağılamak için yan yana oturmadan önce, ABD başkanından el sıkışmalar, başparmak yukarı ve yumruk pompalamalar. Aynı zamanda, kuzey ve doğu Ukrayna'da hava saldırısı sirenleri çalıyordu. Kısa süre sonra görüşmeler sona erdi ve Zelenskyy gitti. Televizyon kameralarının önünde olanlar ürpertici ve olağanüstüydü. Zelenskyy ciddi, öfkeli, çaresizdi - ulusunun doğuştan hakkını pazarlık etmek zorunda kalan bir lidere yakışır şekilde. Trump dürüst bir arabulucu olduğunu iddia ederek şöyle diyor: "Kimseyle ittifak kurmuyorum. Dünyayla ittifak kurmuş durumdayım." Minnettar olun, halkının katledildiğini, topraklarının ele geçirildiğini ve kuşatıldığını gören bir adama söylüyor. "Bir anlaşma yapın yoksa biz gideriz." Daha da kötüleşti. Zelenskyy ona savaş vahşetlerinin fotoğraflarını gösterdi. "Bence Başkan Trump bizim tarafımızda," dedi, bunun doğru olduğuna dair gerçek bir umut ve kesinlikle bir beklenti olmadan. Başkan yardımcısı JD Vance, Zelenskyy'e saygısızlık ettiği için saldırdı. Hem Trump hem de Vance kameralar için onu sözlü olarak dövdüler, çünkü artık anlaşmanın sanatı bu: yüklü, azarlayıcı, duygusuz, kansız. Ancak daha sonra Ukraynalıların Trump'ın savaşı sona erdirmek için somut bir önerisine olan inançları, başkanın böyle bir planı olmadığı, bunun yerine ABD'nin bölgedeki müdahalesi hakkında birçok farklı fikri olduğu inancıyla yer değiştirmişti. Bu fikirler genellikle Ukrayna ile ilgilidir, ancak bazen birbirleriyle çatışır ve asla Rus saldırganlığının kurbanı olan bir ülkeyi desteklemeye odaklanmaz. Geçtiğimiz iki hafta boyunca, Rusya-Ukrayna savaşını sona erdirme konusunun ülkemizde nadir toprak metal madenciliği konusuna dönüştüğünü gördük. Görünen o ki, Suudi Arabistan'da Rusya-ABD müzakerelerine katılanlar da nadir toprak metallerinin çıkarılmasını görüştüler, ancak Rus topraklarındaki ve işgal altındaki Ukrayna topraklarındaki kaynaklara odaklandılar. Bu nadir toprak metalleri, savaş ve Ukrayna'ya yapılan askeri yardım konusunu medya alanının dışına itti. O alan artık dolarla dolu. Sovyetler Birliği'nde büyüyen yaşlı Ukraynalılar, bu durumda Sovyet propaganda karikatürlerinde açgözlü, sorumsuz, ne bulursanız kapın kapitalistleri, karmaşık sorunlara tüküren ve sadece dolar üzerinden elde edilen aşırı kârlara bakan bir ulus olarak tasvir edilen ABD'yi tanıdılar. Bu varoluşsal bir savaş ve yeni bir gerçeklik. Trump, Zelensky'nin "barışa hazır olmadığını" söylüyor, ancak Ukrayna'nın bedeli ne olursa olsun savaşmaktan başka seçeneği yok. Daha önce karşılıksız verilen yardım artık satın alınmalı. Para yoksa, o zaman kaynaklarla ödeme yapmak gerekir. Üç yıl süren tam ölçekli Rus saldırganlığından sonra, ABD'nin Ukrayna'daki jeopolitik çıkarları yerini finansal çıkarlara bıraktı. Politikacı Başkan Biden yerine, iş adamı Başkan Trump arenaya girdi. ABD'nin Ukrayna'da nadir toprak metallerinin çıkarılmasına ilişkin teklifinin, eğer gerçekleşirse, ABD tarafının Rusya ile benzer bir anlaşma imzalamasına ve düşmanlıkların bitmesini beklemeden kazıya başlamasına izin vereceğini unutmayın. Kavram, ABD ve Ukrayna tarafından "eşit şartlarda" yönetilen ve Ukrayna'nın devlete ait mineral kaynakları, petrol ve gazdan elde edilen gelecekteki gelirin %50'sini "Ukrayna'nın güvenliğini, emniyetini ve refahını teşvik etmek için" katkıda bulunacağı bir "yatırım fonu"dur. Trump bunun "çok adil" olduğunu iddia ediyor. Böyle bir anlaşma Rusya'yı saldırganlığını durdurmaya teşvik eder mi? Hayır! Ukrayna için güvenlik garantileri içeriyor mu? Öyle görünmüyor. Ukrayna'nın herhangi bir seçeneği var mı? Tartışmalı. Bu durumda, İngiltere ve AB Ukrayna için eskisinden çok daha önemli ortaklar haline geliyor. Trump, ABD için Ukrayna kaynaklarına elverişli erişim düzenlerken, düşmanlıkların sona ermesi durumunda Ukrayna'nın güvenliğinden ve daha fazla askeri yardımdan sorumlu olmayı Avrupa ve İngiltere'ye devretmeyi umuyor. Bu göz önüne alındığında, nadir toprak metalleri konusunda böyle bir anlaşmanın Ukrayna'ya ne gibi bir avantaj sağlayacağı hiçbir şekilde açık değildir. Trump'ın, ABD'nin Ukrayna topraklarındaki madenciliğinin Ukrayna'nın güvenliği için yeterli bir garanti olacağı iddiaları, çünkü Rusya ABD'nin ekonomik çıkarlarına saldırma riskini almayacak, eleştirilere dayanmıyor. Çin'e ait devlete ait COFCO şirketi, Ukrayna'nın Mykolaiv limanında yeni bir tahıl ve petrol işleme kompleksine yatırım yaptı, ancak Çin'in müdahalesi limanı Rus füzelerinin hedef alınmasından koruyamadı. Mart 2022'den beri faaliyette değil ve bölge gelirlerinin yaklaşık %40'ını kaybediyor. Trump'ın Vladimir Putin'e bu kadar iltifat etmesi ve Zelenskyy'e bu kadar düşmanca davranması her şeyi anlatıyor. Trump dünyaya "Sözünü tutacağını düşünüyorum" diye güvence verdi. "Onu uzun zamandır tanıyorum." Trump'ın barışın "oldukça yakında sağlanacağı yoksa hiç sağlanamayacağı" ifadesi, Putin ile müzakereler uzarsa veya Putin Ukrayna için kabul edilemez koşullar öne sürerse çok fazla zaman kaybetmeyeceğini gösteriyor. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya'nın hala Kherson ve Zaporizhzhia bölgelerinin tamamını ele geçirmeyi planladığını hatırlatarak bazı koşulları zaten açıkladı. Zelenskyy cesurdu, ancak şimdi yalvarıyoruz. Trump ve Kremlin, Ukrayna'nın ABD ile Rusya arasındaki bu müzakerelere katılımının gerekli veya arzu edilir olmadığını açıkça ortaya koydu. Diğer birçok şey gibi, Biden'ın duyurduğu "Ukrayna olmadan Ukrayna hakkında hiçbir şey" ilkesi de ayaklar altına alındı. Zelenskyy imzalamak için Beyaz Saray'a çağrıldı, ancak konuşması için değil. Trump istediğini yaptı. Ukrayna'yı bir özne olmaktan çıkarıp bir nesneye dönüştürdü ve Beyaz Saray'daki bu aşağılanmadan sonra bazı Ukraynalılar, Trump'ın şartlarına göre nadir toprak metallerinin çıkarılmasının ülkemizi ABD'nin bir "kolonisine" dönüştüreceğine ikna oldu. Yine de birçok Ukraynalı, eğer seçim buysa, bir Rus kolonisinde yaşamaktansa bir ABD kolonisinde yaşamayı tercih eder. Kaynak: The Guardian

Diyetisyenlere Göre Akdeniz Diyetinde Yenebilecek En İyi Dondurulmuş Gıdalar Bu temel dondurulmuş gıdaları stoklamak, dakikalar içinde Akdeniz esintili bir akşam yemeği hazırlamanıza yardımcı olacaktır! Akdeniz diyetinin her yıl takip edilecek en iyi beslenme planı olarak adlandırılmasının bir nedeni var: Sürdürülebilir, esnek ve dengelidir. Meyve ve sebzeler gibi besin kaynakları temelde olmakla kalmaz, aynı zamanda yeme düzeni sosyalleşmeyi ve düzenli fiziksel aktiviteyi de teşvik eder. Bu üç temel, yüz yaşını geçmiş kişilerin en iyi dönemlerini yaşamalarına yardımcı olur! Bir diğer avantaj ise Akdeniz diyetinin hemen hemen her yaşam tarzına uyacak şekilde kişiselleştirilebilmesidir. Zamanınız mı kısıtlı? Endişelenmeyin! Bu birinci sınıf dondurulmuş gıdalardan bazılarının yardımını alarak, Akdeniz diyetinden esinlenen bir yemeği anında hazır hale getirebilirsiniz (asgari hazırlık çalışması gerekir). Ayrıca, dondurulmuş gıdalar sadece tazeliklerinin zirvesinde toplanmakla kalmaz, aynı zamanda taze muadilleri kadar besleyicidir, aynı zamanda gıda israfını azaltmaya yardımcı oldukları da gösterilmiştir; sağlığınız ve çevre için kazan-kazan durumu. Alışveriş listenizi hazırlayın, böylece bu hafta market alışverişinize diyetisyenlerin önerdiği temel gıdaları ekleyebilirsiniz! 1. Avokado Güzel bir avokadoyu kesip içinin kahverengi olduğunu keşfetmekten daha hayal kırıklığı yaratan bir şey var mıdır? Bizce hayır! Bu yüzden bu kayıtlı diyetisyenin dondurulmuş avokado stoklamanız yönündeki önerisini tam olarak destekliyoruz! Buffalo State Üniversitesi'nde sağlık eğitimi danışmanı ve Diyetetik fakültesi üyesi olan Drew Hemler, M.Sc., RD, CDN, FAND, "Dondurulmuş avokado hayat kurtarıcıdır çünkü kahverengileşme önemli ölçüde yavaşlar. Ayrıca, kullanışlıdır, çok yönlüdür ve dengeli bir Akdeniz esintili diyeti desteklerken yiyecek israfını azaltmaya yardımcı olur." diyor. Teknik olarak, avokadolar klasik bir Akdeniz diyetinin parçası değildir. Ancak, avokadonun sağlık yararları fındık, zeytinyağı ve diğer meyve ve sebzeler gibi diğer Akdeniz diyeti temel gıdalarıyla aynı seviyededir ve tabağınızda yer edinmesini sağlar. Doymamış yağ, lif, potasyum ve magnezyum içeriğinin yüksek olması sayesinde bu kremsi meyve, sağlıklı kolesterol ve kan basıncı seviyelerini desteklemeye yardımcı olabileceğinden kalp sağlığı için özellikle faydalıdır. 2. Havuç Dondurulmuş havuçlar Hemler'in bir diğer favorisidir. "Dondurulmuş havuçlar bilinmeyen bir kahramandır. Hazırlanmış ve gitmeye hazırdırlar - soyulmuş, dilimlenmiş, küp doğranmış ve çorbalarınıza, güveçlerinize veya sotelerinize atlamak için bekliyorlar," diyor. Ayrıca, oldukça mükemmel bir besin profiline sahiptirler. 1 su bardağı dondurulmuş havuç porsiyonu sadece 60 kalori ve tam 5 gram doyurucu lif içerir. Havuçlar ayrıca göz sağlığı için önemli olan antioksidanlar olan lutein ve zeaksantin içerir. Bu arada, Akdeniz diyetinin kalbiniz için faydalı olmasının birçok nedeninden biri, antioksidan açısından zengin yiyeceklerle dolu olmasıdır. Hızlı bir hatırlatma olarak, antioksidanlar hücrelerinizi serbest radikallerin neden olduğu hasardan korumaya yardımcı olur. Havuçlar beta karoten, lutein, zeaksantin, likopen, antosiyaninler ve daha fazlası dahil olmak üzere çeşitli antioksidan türleri açısından zengindir. 3. Farro Tam tahıllar Akdeniz diyetinin temel gıdasıdır ve sadece yulaftan bahsetmiyoruz! Yerel marketinizden alabileceğiniz sebzelerle karıştırılmış farro gibi çeşitli dondurulmuş eski tahıllar vardır. "Farro, Akdeniz diyetinde popüler olan yüksek lifli eski bir tahıldır, ancak ne yazık ki birçok kişi nasıl hazırlanacağını bilmiyor. İşte burada genellikle sebzelerle karıştırılmış dondurulmuş bir versiyon devreye giriyor. Sağlıklı, zahmetsiz bir öğün oluşturmak için eklenmesi kolay bir yan üründür," diyor kayıtlı diyetisyen ve Boston Üniversitesi profesörü Joan Salge Blake, Ed.D., RDN, LDN. Referans olması açısından, dondurulmuş farro ve mantar ot karışımının ¼ fincanlık bir porsiyonu 4 gram doyurucu lif veya Günlük Değerin %16'sını içerir ve günlük lif hedefinize güzel bir şekilde katkıda bulunur. Tam tahıllar rafine edilmiş muadillerinden daha besleyici olmakla kalmaz, aynı zamanda araştırmalar yüksek proteinli bir diyet yerine kompleks karbonhidratlar açısından zengin bir diyet yemenin uzun ömür faydaları sağlayabileceğini ve yaşa bağlı hastalıklar geliştirme riskinizi azaltabileceğini göstermektedir. 4. Ahududu Ahududular dondurulmuş gıda kategorisinde bir diğer kazanandır. Hem taze hem de dondurulmuş meyveler Akdeniz diyetinde teşvik edilirken, Hemler dondurulmuş meyvelerin birkaç avantajı olduğunu söylüyor. "Taze meyveler göz açıp kapayıncaya kadar küf oluşturabilir. Dondurulmuş ahududuları stoklamak, her zaman parlamaya hazır oldukları anlamına gelir - yoğurda, dondurmaya, smoothielere veya hatta ev yapımı reçel yaparken bile!" Ve parlarlar, güçlü besin profilleriyle 1 fincanlık bir porsiyonda 9 gram doyurucu lif içerirler! Ahududular aynı zamanda etkileyici anti-inflamatuar etkilere sahip bir antioksidan ailesi olan polifenollerin de mükemmel bir kaynağıdır ve araştırmalar, ahududuların olgunlaşmadan önce dondurulmasının polifenol bulunabilirliğini artırabileceğini göstermektedir; bu, bir dahaki sefere dondurulmuş gıda reyonuna göz attığınızda bir paket almanız için bir neden daha. 5. Somon Amerikalılar İçin Beslenme Rehberi, somon gibi omega-3 açısından zengin yağlı balıkları haftada en az bir veya iki kez yemeyi teşvik eder. Omega-3'lerin beyin sağlığını desteklediği gösterilmekle kalmaz, aynı zamanda diyetinizde bu temel yağlardan yeterli miktarda almak kalp sağlığı için de iyiye işarettir. Hemler ve Blake, haftalık yemek planınıza dondurulmuş somon eklemenizi önerir. Blake, "Akdeniz diyetinde protein kaynağı olarak deniz ürünleri yemek haftada en az iki kez önerilir. Somon gibi dondurulmuş çeşitleri satın almak, tüketimi kolayca artırmanın harika ve uygun fiyatlı bir yoludur" diyor. Hala somondan emin değilseniz, uskumru gibi omega-3'leri sunan diğer deniz ürünleri seçeneklerini keşfedebilirsiniz. 6. Kabak İster dondurulmuş sebze karışımı alın, ister bahçenizden yazlık kabak hasadınızı dondurun, bu sebze Akdeniz diyetinden esinlenen her tabağa hoş bir katkıdır. Blake, "Akdeniz diyeti sebzeler açısından zengindir, ancak Amerikalılar ortalama olarak günlük önerilen minimum iki buçuk su bardağı sebzeyi karşılayamıyor. Bu boşluğu doldurmak için kabak gibi dondurulmuş sebzelere bakın," diyor. Kabak, tuzlu ve tatlı tariflere uygun çok yönlü lezzet profili sayesinde klasik Akdeniz diyetinin temel gıdasıdır. Ayrıca, nispeten az kaloriye karşılık sağlam bir besin profiline sahiptir. 1,5 su bardağı porsiyonu sadece 40 kalori ve etkileyici bir şekilde 3 gram lif ve 3 gram protein içerir. Kabak ayrıca lutein ve zeaksantin dahil olmak üzere çeşitli mikro besinlerin ve antioksidanların iyi bir kaynağıdır. Bu iki antioksidan, yaşa bağlı makula dejenerasyonuna ve nörodejeneratif hastalıklara karşı koruma sağlayarak sağlıklı yaşlanmada (Akdeniz diyetinin bir diğer faydası) umut vaat etmeye devam ediyor. Akdeniz Diyeti İçin Dondurulmuş Gıda Alışverişi İpuçları Akdeniz esintili bir diyeti daha kolay hale getirmenin yollarını arıyorsanız, dondurucu reyonundan başkasına bakmayın. Bir dahaki sefere mağazaya gittiğinizde Hemler'in şu ipuçlarını aklınızda bulundurun: Pişireceğiniz veya karıştıracağınız meyve ve sebzeleri seçin. Dondurulmuş ürünler harikadır, ancak dokusu genellikle taze olanlardan farklıdır. Sır? Çorbalar, güveçler, fırınlanmış yemekler veya smoothieler gibi dokunun çok önemli olmadığı tariflerde dondurulmuş malzemeler kullanın. İçerik listesini ve Besin Değerleri panelini kontrol edin. Eklenen şeker veya sodyum alımınızı azaltmaya mı çalışıyorsunuz? Bazı dondurulmuş gıdalar sos içerir ve genellikle bu besin maddelerinde istediğinizden daha fazla bulunur. Baharatsız sebze veya meyve karışımlarını tercih edin ve bunları zeytinyağı gibi bir Akdeniz temel gıdasıyla süsleyin. Mağaza markalı seçenekleri göz ardı etmeyin. Birçok mağaza markalı dondurulmuş gıda, daha pahalı markalı seçenekler kadar kalitelidir. Aslında, içerik listelerinin hızlı bir karşılaştırması, genellikle birçok genel ürünün, daha düşük bir fiyat etiketi ve farklı bir ambalajla, markalı muadilleriyle neredeyse aynı olduğunu ortaya koyar. Yiyecek israfını azaltmak için porsiyon boyutlarını düşünün. Dondurulmuş, "sonsuza kadar" anlamına gelmez. Taze olanlardan daha uzun süre dayansalar da, dondurulmuş yiyecekler yine de zamanla dondurucu yanığı veya kalite kaybı yaşayabilir. Yiyecek israfını önlemek için, daha az porsiyon içeren dondurulmuş ürünleri arayın veya yalnızca ihtiyacınız olanı kullanıp geri kalanını daha sonra kullanmak için yeniden kapatılabilir paketleri tercih edin. Sonuç Olarak Dondurulmuş yiyecekler, taze yiyecekler kadar besleyicidir ve masaya dengeli bir öğün getirmenize yardımcı olabilir. Akdeniz esintili bir diyet uygulayanlar için, beslenme uzmanları dondurucunuzu çeşitli meyveler, sebzeler, tam tahıllar ve kalp sağlığına yararlı proteinlerle doldurmanızı öneriyor. Akdeniz diyetine yeni misiniz? Yeni Başlayanlar İçin 7 Günlük Akdeniz Yemek Planımızı inceleyin. Kaynak: EatingWell

Görüş: Çin Ekonomisi Derin Bir Sıkıntı İçinde "Büyüyen sancılar." Harvard akademisyeni Keyu Jin, dünyanın ikinci büyük ekonomisini etkileyen sorunları böyle tanımlıyor. Nikkei Asia'da yazdığına göre, "Çin'in ekonomik sıkıntıları, durgunluğun bir işareti olmaktan çok, büyüme sancılarına benziyor; dönüşüm yolunda kaçınılmaz engeller." Evet, her ekonomi zorluklarla karşı karşıyadır, özellikle de gelişmekte olanlarda. Ancak Çin'inkiler çözümsüz. Xi Jinping ülkeyi sürdürülemez bir yöne götürmeye kararlı olduğu için, Çin, bazılarının dediği gibi, bir "kıyamet döngüsüne" giriyor. New York Times, Eylül ayında "Çin ekonomisi, kırk yıldan fazla bir süre önce ekonomisini dünyaya açtığından beri hiç yaşamadığı bir krizle karşı karşıya." diye bildirdi. Kriz neden bu kadar şiddetli? Öncelikle, Çin şu anda 2008'deki düşüşünü yaşıyor. 2008'de Çin Devlet Başkanı Hu Jintao ve Başbakan Wen Jiabao ekonominin zarar görmesine izin vermeyeceklerine karar verdiler ve bu yüzden belki de tarihin en büyük teşvik programını başlattılar. Sonuç tarihi bir aşırı yapılaşma oldu ve ülke artık neredeyse her şeyden fazlasıyla var. Örneğin, eski bir üst düzey istatistik yetkilisi olan He Keng, 2023'te Çin'in 1,4 milyarlık tüm nüfusu barındırmaya yetecek kadar boş daireye sahip olduğunu kamuoyuna açıkladı. Bazılarının boş evlerin üç milyar kişiyi barındırabileceğine inandığını belirtti. Bu ciddi dengesizlikle başa çıkmak için bazı Çin yerleşim yerleri yeni tamamlanmış ancak boş apartman binalarını yıkıyor. Ancak bu yalnızca geçici bir çözüm. Sonuçta, yıkılan binalar inşaat ve yıkımlarını karşılayacak gelir üretemez. "Kötü yatırımlar için ödeme yapılmadan -çoğunlukla gayrimenkul- ekonomi büyüyemez," diyor J Capital Research'ten Wild Ride: A Short History of the Opening and Closing of the Chinese Economy kitabının yazarı Anne Stevenson-Yang. "Ve kesinlikle kötü yatırımların bedelini ödeyemez. En azından önümüzdeki on yıl içinde." Kriz neredeyse kesinlikle uzun sürecek. Stevenson-Yang, "Çin neredeyse tamamen sermaye yatırımıyla büyüdü," diyor. "Yatırım yapılacak yeterli para olmadığı için, çok sayıda iyi para kötüyü kovalıyor ve bir sınıra ulaştılar. Çin ekonomisi kalp krizi geçiriyor." Kriz ölümcül görünüyor. Çin'in toplam ülke borcu/GSYİH oranı olağanüstü yüksek. Sözde "gizli borç" hesaba katıldığında ve şişirilmiş GSYİH iddiaları ayarlandığında (ülke geçen yıl bildirilen %5,0 oranına yakın bir oranda büyümedi) oran tahminime göre %375 olabilir. Daha yüksek rakamlar da makul. Ekonomi geçen yıl iddia edilen hızda büyüse bile, borcunu ödeyecek kadar hızlı büyümezdi. Ve Çin şimdi irtifa kaybediyor. Hong Kong merkezli Orient Capital Research ve Harvard'ın Kennedy School'undan Andrew Collier geçen yılın ortasında bana "Çin ekonomisi yavaş yavaş aşağı doğru gidiyor" dedi. Sonuç olarak, para ülkeden dışarı akıyor. Devlet Döviz İdaresi'ne göre, geçen yıl net doğrudan yabancı yatırım 168 milyar dolar düştü, bu 1990'dan bu yana en büyük düşüş. Ayrıca, yasadışı çıkışlar büyük miktarda nakit tüketiyor. Stevenson-Yang "Ticaret akışlarına dayanarak, sermaye kaçışının operatik seviyelere ulaştığı görülüyor" diyor. Çin'de karamsarlık yaygın, bunun nedeni ülkenin bir gerileme yaşaması değil, insanların Xi Jinping'in yanlış yöne gittiğine inanması. Planı ekonomik zorluklardan ihracat yaparak kurtulmak, ancak Nobel ödüllü Paul Krugman'ın da belirttiği gibi, dış pazarlar Xi'nin planının başarılı olması için yeterince büyük değil. "Biz bunu özümseyemeyiz," diyor. "Dünya, Çin'in ihraç etmek istediği her şeyi kabul etmeyecek." Başkan Donald Trump kesinlikle Çin'den daha fazla ithalat kabul edecek durumda değil. 1 Şubat'ta, Amerika'da fentanili teşvik etme rolüne yanıt olarak Çin'e genel olarak %10'luk bir gümrük vergisi koydu. Perşembe günü, ülkeye ek %10'luk bir vergi koyacağını duyurdu. Geçtiğimiz yıl başkanlık seçimleri kampanyası sırasında Çin mallarına en az %60'lık gümrük vergileri koyacağına söz vermişti. Dahası, Trump'ın 13 Şubat'ta karşılıklı gümrük vergileri hakkındaki başkanlık muhtırası -Nisan ayının ilk günlerinde duyurulabilecek önlemleri ana hatlarıyla belirten- Çin'in Amerikan pazarına erişimini önemli ölçüde azaltacak. Yeni Amerikan gümrük vergileri, diğer liderlere de Çin mallarını engellemeleri için koruma sağlayacak. Trump yemin etmeden önce bile, Avrupa Birliği Çin'in elektrikli araçlarına gümrük vergileri koydu ve Endonezya, Brezilya ve Türkiye gibi Küresel Güney ülkeleri gümrük vergileri ve diğer engeller koydu. Daha fazla ülkenin bunu takip etmesini bekleyin. Dahası, Çin'in ihracat planı küreselleşme sorunuyla karşılaşıyor - ekonomilerin dünya çapında birbirinden ayrılması. Küresel mal ticareti 2023'te %1,2 düşerek darbe aldı. Geçtiğimiz yılın son rakamları geldiğinde, 2023 sonuçlarına göre çok az iyileşme olacak. Çin ayrıca eski hazine bakanı Janet Yellen'in "arkadaşlık" olarak adlandırdığı bir şey konusunda da endişelenmeli. Eski adıyla UNCTAD olan B.M. Ticaret ve Kalkınma, Aralık 2023'te, 2022'nin ilk çeyreğinden bu yana, B.M. oylama kayıtlarına göre "jeopolitik olarak yakın" ülkeler arasındaki ticaretin %6'dan fazla arttığını ve hem "jeopolitik olarak uzak" hem de "jeopolitik olarak çok uzak" ülkeler arasındaki ticaretin %4'ten fazla düştüğünü bildirdi. Görünüşe göre bu eğilim o zamandan beri devam ediyor. Çin, kışkırtıcı ve saldırgan davranışlarıyla ülkeleri uzaklaştırırken, potansiyel müşteri tabanını daraltıyor. Bu nedenle Xi Jinping kendi ekonomisine saldırıyor. Çin sadece "büyüme sancıları"ndan fazlasını yaşıyor. Kaynak: Newsweek

NBA Dünyası 36 yaşındaki Steph Curry'nin Warriors-Magic Maçındaki 56 Sayılık Performansına kilitlendi Perşembe gecesi, Steph Curry 2024-25 NBA sezonunun en iyi maçını oynadı. Golden State Warriors, Orlando Magic'i (Florida'da) 121-115'lik skorla yendi. Curry, sadece 34 dakikada sahada 16/25 ve üç sayılık atışlarda 12/19 isabet oranıyla 56 sayı, beş ribaund, üç asist ve üç top çalma ile patlama yaptı. NBA dünyasından birçok kişi onun performansı hakkında yorum yaptı. Bill Simmons: "Sezonun ilk çılgın Steph maçı - Warriors geri döndü!" StatMuse: "30 yaşına girdikten sonra 50 sayılık oyunlar: 9 — Steph Curry 7 — Wilt Chamberlain" Josh Robbins: "Steph Curry'nin bu geceki 56 sayılık oyunu, 25 yıldır tüm spor dallarında - profesyonel, kolej veya lise - şahsen takip ettiğim en etkileyici bireysel performanslardan biriydi. İkinci yarıda, şutu kaçırdığında şok oldum. Zor olanı kolaymış gibi gösterdi." Ballislife.com: "STEPH CURRY BUGÜN GECE 56 Sayı 16/25 Şut 12/19 Üçlük (ORL: 11/28) ORL'yi 3. çeyrekte 22-21 geride bıraktı 9 YIL ÖNCE BUGÜN 46 Sayı 14/24 Şut 12/16 Üçlük 38-Fitlik Maç Kazananı NBA ESPN'de: "NBA tarihinde 9+ üçlük atılan en çok maç: 45 — Steph Curry 14 — Damian Lillard 12 — Klay Thompson İnanılmaz" Kaynak: Fastbreak on SI

Amerika'nın tüketici ekonomisi en çok kazananların elinde rehin tutuluyor ve bu da ileride sorun anlamına gelebilir Moody's Analytics'in yakın tarihli bir raporuna göre, Amerika'nın en çok kazananları (yılda en az 250.000 dolar kazananlar) tüm harcamaların neredeyse %50'sini oluşturuyor. Bu, grubun verileri takip ettiği otuz yılı aşkın sürede sahip olduğu en büyük etki ve bazı ekonomistler bunun ABD ekonomisini kırılgan hale getirebileceğinden endişe ediyor. Moody's Analytics'e göre, ABD ekonomisi "parlaklığının bir kısmını kaybediyor gibi görünüyor." Perakende satışları ve imalat üretimi düşerken, Ocak ayında iş büyümesi vasattı. Ancak bu, zenginlerin harcama yapmasını engellemedi. Aslında, yılda en az 250.000 dolar kazanan zengin tüketiciler, hükümetin verileri takip etmeye başladığı 1989 yılından bu yana rekor kırarak tüm harcamaların neredeyse %50'sini oluşturuyor, Moody's Analytics'in yakın tarihli bir raporu bunu gösteriyor. Enflasyona ve birçok tüketicinin geri çekilmesine neden olan diğer ekonomik olumsuzluklara rağmen, zenginler hala rahatça tatillere ve lüks mallara harcama yapıyor. Kasım 2024'te yapılan bir Harris Poll anketine göre, zengin Z kuşağı ve çift gelirli çocuksuz milenyum kuşağı, takdirî harcamalarda başı çekiyor gibi görünüyor. Yemek, seyahat ve kişisel gelişim ürünlerinde lüks ve birinci sınıf deneyimlere para harcıyorlar. Eylül 2023 ile Eylül 2024 arasında, yüksek gelirli bireyler harcamalarını %12 artırırken, çalışan sınıf ve orta sınıf haneler harcamalarını düşürdü. Moody's bu değişimi basitçe "servet etkisi" olarak adlandırıyor. Moody's baş ekonomisti Mark Zandi, 18 Şubat tarihli notunda "Daha zengin haneler finansal olarak daha güvenli ve dolayısıyla gelirlerinden harcama yapmaya daha istekli ve yetenekliler" diye yazdı. "Yani, aksi takdirde yapacaklarından daha az tasarruf ediyorlar." Ancak zenginlerin ABD'deki takdirî harcamaların çoğunluğunu oluşturması, ekonominin alışılmadık şekilde nüfusun küçük bir kısmına bağımlı hale gelmesine neden oluyor, dedi Zandi The Wall Street Journal'a. Zenginler harcamaları kontrol ettiğinde ne olur Bazı ekonomistler, zengin bireylerin aşırı etkisinin ABD ekonomisini kendi başına kırılgan hale getirmediğini savunuyor. Ancak Amerikan Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü'nde kıdemli ekonomist olan Peter C. Earle, Fortune'a "yüksek gelirli tüketicilere aşırı güvenmek, ekonomik politikalar veya piyasa koşulları harcama davranışlarını önemli ölçüde değiştirirse sorunlara yol açabilir" dedi. Earle, yüksek gelirli kişilerin takdirî harcamalarını önemli ölçüde azaltsalar bile, bu parayı tasarruflara, yatırımlara, girişimciliğe veya iş genişlemesine yeniden tahsis edeceklerini ve bunların hala ekonomik büyümeye katkıda bulunacağını söyledi. Ancak bunun tüketici ekonomisine, özellikle lüks mallar, üst düzey perakende, seyahat ve eğlence için kısa vadeli bir darbe olacağını ekledi. Earle, "Uzun vadeli refah, tasarruf, yatırım ve üretkenlikteki kazanımlara bağlıdır; bunların hiçbiri, zengin bireylerin harcamak yerine daha fazla tasarruf etmesiyle azalmaz," dedi. Zenginlere güvenmenin sıkıntısı Ancak, Old Dominion Üniversitesi ekonomi bölümü başkanı Bob McNab, bu eğilimi "birkaç nedenden dolayı rahatsız edici" olarak görüyor. McNab, daha yüksek gelirli hanelerin kazandıkları son doları harcama olasılıklarının daha düşük gelirli hanelere göre daha düşük olduğunu ve bu nedenle grubun harcamalarının parasal veya mali politika tarafından etkilenmesinin daha zor olduğunu söyledi. "Basitçe söylemek gerekirse, daha düşük gelirli bir haneye 1.000 dolar verirseniz, büyük olasılıkla çoğunu -hatta tamamını- harcayacaklar, daha yüksek gelirli bir hanenin ise yalnızca bir kısmını harcayıp geri kalanını biriktirmesi muhtemeldir," diye açıkladı. McNab, yüksek gelirli kişilere bağımlı olmanın ekonomik faaliyetlerde "daha belirgin dalgalanmalara" da yol açabileceğini söyledi, çünkü bu haneler yavaşlayan bir ekonomide takdirî harcamaları kolayca kesebiliyor. Bu da "ekonomik gerilemeyi daha da kötüleştiriyor" dedi. McNab ayrıca, ABD'de harcamaları zenginlerin kontrol etmesi konusunda endişe duymak için bir neden olarak kötüleşen tüketici güvenini işaret etti. McNab, "Yüksek gelirli kişiler bir durgunluğun geldiğine inandıklarında, tüketim davranışlarını değiştirecekler ve sonuç olarak durgunluk olasılığını artıracaklar" dedi. "Bu, aslında kendi kendini gerçekleştiren bir kehanet haline geliyor." Kaynak: Fortune

Donald Trump, Zelenskiy'nin 'diktatör' olduğunu söylediği söylemden döndü ve seni diktatör olarak adlandırdığıma 'inanamıyorum' dedi Yani yine bir Trump melodisi seyrettik. Düşünmeden konuşan bir politikacı ve dünya da neler olacağıyla ilgili hiç bir fikri yok. Sadece egosu kendini aşan bir politikacı hayır bir politikacı bir değil sadece bir yalancı Donald Trump, Keir Starmer'ı Beyaz Saray'da selamlarken Volodymyr Zelensky'ye diktatör dediğini hatırlamadığını iddia ediyor. Bir muhabirin Ukrayna liderine karşı iddiada bulunduktan sonra Zelensky'nin hala diktatör olduğunu düşünüp düşünmediği sorulduğunda, şaşkın görünen Trump şöyle cevap verdi: 'Bunu ben mi söyledim?' Oval Ofis'te Sir Keir Starmer ile birlikteydi ve "bir numaralı" amacının, "binlerce asker" kaybedildiği için savaşı durdurmak olduğunu söyledi. Başbakan, Trump ile Rusya ve Ukrayna arasında varılan herhangi bir barış anlaşmasının Rusya tarafından ihlal edilmemesini nasıl sağlayacağını görüşeceğini söyledi. Trump ayrıca Putin'in sözünü tutacağını düşündüğünü söyledi ve ekledi: "Bir anlaşma yaparsak, bunun geçerli olacağından eminim." Oval Ofis'te Sir Keir Starmer'ın hemen karşısında konuşan Vance, "İngiltere ve Avrupalı dostlarımızla özel bir ilişkimiz var, ancak ifade özgürlüğü ihlalleri oldu" dedi. Bu, ikilinin Batı Kanadı'nda oturup sorulara yanıt vermesiyle geldi. Bay Trump, Volodymyr Zelensky ile mineraller konusunda planlanan anlaşmanın etkili bir şekilde bir güvenlik anlaşması olacağını söyledi "backstop". ABD Başkanı şunları söyledi: "Cuma sabahı Başkan Zelensky beni görmeye geliyor. Ve her iki taraf için de gerçekten çok önemli bir anlaşma imzalayacağız çünkü bu bizi gerçekten o ülkeye sokacak, orada çalışmamızı sağlayacak." "Bir backstop" olduğunu da ekledi. İkili otururken varışında, Bay Trump şunları söyledi: "Başbakan Starmer'ı Oval Ofis'te ağırlamak büyük bir onur. Çok özel bir yer ve o özel bir adam - ve Birleşik Krallık çok iyi tanıdığım harika bir ülke, orada çok bulunuyorum. "Oraya gideceğim ve yakın gelecekte birbirimizi görmeyi umuyoruz - bunu duyuracağız. Bugün birçok şeyi tartışacağız, Rusya/Ukrayna'yı tartışacağız, ticaret ve diğer birçok konuyu tartışacağız ve sanırım her birinde anlaşacağımızı söyleyebiliriz. “Harika bir ilişkimiz oldu ve açıkçası Başbakan ve ben daha önce iki kez görüştük ve sizin dediğiniz gibi çok iyi anlaşıyoruz ve bunu çok merak ediyorum. Günü ve toplantıyı dört gözle bekliyoruz ve bundan sonra bir öğle yemeği yiyeceğiz ve ardından başka bir çalışma oturumu yapacağız ve sonunda bir basın toplantısı yapacağımızı düşünüyorum - bu yüzden bunu dört gözle bekliyorum ve Sayın Başbakan, çok teşekkür ederim.” İkili bir araya geldiğinde Başbakan şunları söyledi: “Teşekkür ederim, Sayın Başkan. Misafirperverliğiniz ve liderliğiniz için teşekkür edebilir miyim? Birkaç kez görüştük, birkaç kez konuştuk ve çok yapıcı bir konuşma yaptık. Bugün de yapacağımızdan eminim. Elbette, ülkelerimiz çok uzun zamandır birbirine bağlı, refah ve güvenlik söz konusu olduğunda herhangi iki ülke arasında en yakın ittifak olduğunu düşünüyorum ve birlikte bunu daha da güçlendireceğimizi biliyorum. "Ve Ukrayna gibi konularda, konuşmayı değiştirip artık bir barış anlaşmasına sahip olma olasılığını ortaya çıkardığınız için teşekkür ederim ve sizinle birlikte bu barış anlaşmasının kalıcı olmasını, sürmesini, kimsenin ihlal etmeyeceği tarihi bir anlaşma olarak tarihe geçmesini sağlamak için çalışmak istiyoruz ve bunun kesinlikle gerçekleşmesini sağlamak için sizinle birlikte çalışacağız." "Majesteleri Kral'dan sizi bir devlet resepsiyonuna davet eden bir mektup getirmekten mutluluk duyuyorum" diye ekledi ve Bay Trump, muhabirler ve yardımcılarından gelen gürültülü kahkahalar eşliğinde "Şu anda okumam gerekiyor mu" dedi. Kral'ın Donald Trump'a yazdığı mektup, Charles'ın ABD Başkanı ile ikinci bir devlet ziyaretinin ayrıntılarını görüşmek istediğini ve bunun benzeri görülmemiş olacağını vurgulayarak devam etti Bay Trump, Beyaz Saray'da toplanan kameralara mektubu gösterdi ve mektupta şunlar yazıyordu: "Bu, karşılıklı ilgi duyulan çok çeşitli konuları görüşmek için bir fırsat sunmanın yanı sıra, Birleşik Krallık'a tarihi bir ikinci devlet ziyareti planlamak için de değerli bir fırsat sunacaktır. "Bildiğiniz gibi bu, bir ABD Başkanı için benzeri görülmemiş bir şey. Bu nedenle, birlikte bir dizi konum ve program içeriği seçeneğini görüşebilmemizi yararlı buluyorum. Bunu yaparken, birlikte çalışarak, ikimizin de gurur duyduğu iki ülkemiz arasındaki özel ilişkiyi daha da geliştireceğimizi biliyorum." Kralın el yazısıyla yazılmış mektupta şu ifadeler yer alıyordu: "Saygılarımla, Charles." Kaynak: Mirror

Japonya, dünyanın en sağlıklı çocuklarına ev sahipliği yapıyor. İşte farklı yaptıkları 4 şey Çocuklarının sağlığı ve uzun ömürlülüğü söz konusu olduğunda, Japonya dünyanın geri kalanının öğrenebileceği bir ölçüt belirlemiştir. Japon çocukları düşük obezite oranları, yüksek fiziksel uygunluk seviyeleri ve uzun yaşam beklentileriyle sürekli olarak dünyanın en sağlıklı çocukları arasında yer almaktadır. Peki, başarılarının ardındaki sır nedir? Bunlar Japon ailelerinin izlediği ve çocuklarının refahına katkıda bulunan dört temel uygulamadır. Bu uygulamaları anlayarak ve uygulayarak kendi evlerimizde ve ailelerimizde daha sağlıklı ve daha mutlu çocuklar yetiştirebiliriz. Japonya: Dünyanın En Sağlıklı Çocuklarının Yaşadığı Yer Nereye giderseniz gidin, her ülkede sağlıklı çocuklar ve aileler ve daha az sağlıklı olanlar bulacaksınız. Japonya buna dahil olsa da, istatistikler hala inkar edilemez. Japonya dünyanın en sağlıklı nüfuslarından birine sahiptir ve bunun da ötesinde, dünyanın en sağlıklı çocuklarının evi olma eğilimindedir. Elbette bu, sağlıklı, mutlu çocuklarınız olduğu ve bu sağlıklı çocukların sağlıklı yetişkinler olarak büyüdüğü anlamına gelir. Japonya'daki çocukların bu kadar sağlıklı olmasının nedenleri karmaşık değildir; aslında, nispeten basittir. Bu, esas olarak bir çocuğun hayatındaki en etkili iki faktöre dayanır: Ev (aile) ve okul. Bu iki yerde de, yiyecek takdiri ve eğitim en önemli şeydir. (1) Bunu okuyorsanız, büyük ihtimalle Japon değilsinizdir ve Japonya'da yaşamıyorsunuzdur. Ancak bu, Japonya'nın kendi aileniz için sahip olduğu şeyleri başaramayacağınız anlamına gelmez. Japon çocuklarının bu kadar sağlıklı olmasının dört ana nedeni ve bu taktikleri ailenizin rutinlerine nasıl uygulayabileceğiniz şunlardır. Sadece çocuklarınız değil, siz de daha iyi durumda olacaksınız. 1. Besin Zengini Bir Diyet Japon mutfağı, taze, asgari düzeyde işlenmiş malzemelere odaklanmasıyla ünlüdür. Geleneksel bir Japon yemeği genellikle çeşitli meyveler, sebzeler, deniz ürünleri, yağsız etler ve tam tahıllar içeren dengeli bir yemektir. Porsiyon boyutları mütevazıdır ve yemekler genellikle küçük tabaklarda servis edilir ve bu da dikkatli yemeyi teşvik eder. Ek olarak, Japonlar probiyotik açısından zengin olan ve sağlıklı bir bağırsak mikrobiyomunu destekleyen miso ve salamura sebzeler gibi fermente edilmiş yiyecekleri sıklıkla tüketirler. Zaman zaman kendilerini şımartıp tatlı yeseler de, bu çok daha az sıklıkta gerçekleşir. Japon çocukları bu tür şımartmaların özel günler için olduğunu ve bu anlarda tadının çıkarılması gerektiğini erken yaşta öğrenirler. Bu uygulamayı evinizde uygulamak için daha fazla bitki bazlı yemek eklemeyi, işlenmiş gıdaları azaltmayı ve çocuğunuzu erken yaşlardan itibaren çeşitli tatlar ve dokularla tanıştırmayı düşünün. Meyveleri ve yoğurtları normal tatlılardan daha sık tatlı olarak kullanın. Ayrıca, büyük bağırsaklarınızı ve yemek tabaklarınızı kaldırın. Daha küçük tabaklar kullanmak porsiyonları daha iyi kontrol etmenize ve düşüncesizce yemeyi önlemenize yardımcı olur. 2. Fiziksel Aktivite Kültürü Fiziksel aktivite, çocukların okulda ve evde düzenli egzersiz yapmasıyla Japon yaşam tarzının ayrılmaz bir parçasıdır. Genellikle okula yürüyerek veya bisikletle giderler, beden eğitimi derslerine katılırlar ve hareketi teşvik eden ders dışı aktivitelere katılırlar. Açık havada oyun oynamak da özellikle doğal ortamlarda teşvik edilir. Bu uygulamayı benimsemek için, egzersiz fırsatları sunarak, ekran süresini sınırlayarak ve açık havada oyun oynamayı teşvik ederek çocuğunuzun fiziksel aktivitelere katılımını teşvik edin. Bunu yapmanın en iyi yolu nedir? Örnek olun. Parklara veya doğa rezervlerine yapılan aile gezileri de birlikte vakit geçirmenin eğlenceli ve aktif bir yolu olabilir. Dışarı çıkın ve birlikte oynayın. Koşun, yakalamaca oynayın, bisiklete binin veya yürüyüşe çıkın, kickball oynayın veya ip atlayın. Sadece egzersizden hepiniz faydalanmakla kalmayacak, aynı zamanda çocuklarınızla bağ kuracak ve kalıcı anılar yaratacaksınız. 3. Yeme Konusunda Farkındalıklı Bir Yaklaşım Japonya'da yemek yemek, yemeğe karşı bir takdir ve saygı anı olarak kabul edilir. Çocuklara yavaş yemek yemeleri, her lokmanın tadını çıkarmaları ve vücutlarının açlık ve tokluk sinyallerini tanımaları öğretilir. Ailelerin birlikte yemek yemeleri de yaygındır, bu da bir birliktelik ve bağlantı duygusunu teşvik eder. Bu uygulamayı uygulamak için sakin ve keyifli bir yemek ortamı yaratın, yemekler sırasında dikkat dağıtıcı unsurları en aza indirin, çocuğunuzu yavaş yemeye teşvik edin ve vücutlarının açlık ve tokluk sinyallerini dinlemenin önemini vurgulayın. Mümkün olduğunca ailece birlikte yemek yemek bağları güçlendirebilir ve daha sağlıklı beslenme alışkanlıklarını teşvik edebilir. Yemek yerken yediğiniz yiyecekler hakkında konuşabilirsiniz. Lezzetlere ve dokulara, yiyeceklerin nereden geldiğine, nasıl hazırlandığına ve ne kadar keyif aldığınıza ve takdir ettiğinize odaklanın. Yağ veya kalori gibi şeylere veya daha sonra "bunu nasıl yakmanız" gerektiğine odaklanmayın, çünkü bu daha sonra düzensiz beslenmeye ve yiyeceklerle zor ilişkilere yol açabilir. 4. Eğitim ve Farkındalığa Vurgu Japonya'da, bir kadın hamile kaldığı andan itibaren doktoru Shokuiku kavramını uygulamaya koymayı önerir. Shokuiku, "yemek eğitimi" anlamına gelen bir Japonca terimdir. Çocuklara erken yaşlardan itibaren beslenme ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları öğretme uygulamasını ifade eder. Bu kavram, Amerikan "çocuklara yemek yapmayı öğretme" fikrine benzer, ancak onlara sadece yemek hazırlamayı öğretmenin ötesine geçer. Bunun yerine, Shokuiku çocuklara vücutları için hangi yiyeceklerin iyi olduğunu ve neden bunları yemeleri gerektiğini öğretmeye odaklanır. Ayrıca, onlara yiyeceklerinin nereden geldiğini öğretmek ve yiyeceklerine, toprağa ve vücutlarına karşı derin bir takdir duygusu geliştirmek anlamına gelir. Japon eğitim sistemi ayrıca sağlık eğitimine de büyük önem verir ve çocuklara erken yaşlardan itibaren sağlıklı bir yaşam tarzının önemini öğretir. Birçok okulda, çocukların yüksek şekerli, yüksek yağlı, işlenmiş atıştırmalıklarla okula gelmelerine bile izin verilmeyen yiyecek kuralları vardır. Çocuklar okulda beslenme, fiziksel uygunluk, zihinsel iyilik hali ve yaşam tarzı seçimlerinin genel sağlık üzerindeki etkisini öğrenirler. Japon ebeveynler çocuklarına bu bilgi ve farkındalığı aşılayarak, hayatları boyunca bilinçli ve sağlıklı seçimler yapmalarını sağlarlar. Bu uygulamayı benimsemek için, kendinizi ve çocuğunuzu sağlıklı bir yaşam tarzının önemi konusunda eğitin, bilinçli yiyecek seçimleri yapın ve onları karar alma sürecine dahil edin. Sağlıkları ve refahları hakkında açık iletişimi teşvik edin ve çeşitli kaynaklar ve aktiviteler aracılığıyla öğrenmeleri ve büyümeleri için fırsatlar sağlayın. Onların Önderliğini Takip Etmek İçin Japon Olmanıza Gerek Yok Japon çocuklarının olağanüstü sağlık ve refahı, besin açısından zengin bir diyet, fiziksel aktivite kültürü, dikkatli yeme alışkanlıkları ve eğitim ve farkındalığa vurgu gibi faktörlerin bir kombinasyonuna bağlanabilir. Bu dört ilkeyi evlerimizde ve ailelerimizde benimseyerek daha sağlıklı ve mutlu çocuklar yetiştirmek için çabalayabiliriz. Japonya'dan ilham alalım ve hem şimdi hem de gelecek yıllarda çocuklarımızın refahını destekleyen bir ortam yaratalım. Kaynak: The Hearty Soul

Trump destekçileri, başkanın kripto para biriminin çökmesiyle 12 milyar dolar kaybetti Donald Trump'ın destekçileri, başkanın kripto para biriminin değerinin çökmesinden sonraki bir ayda 12 milyar dolardan (9,5 milyar sterlin) fazla kaybetti. 17 Ocak'ta, yani Bay Trump'ın göreve başlamasından üç gün önce tanıtılan ve sözde "meme coin" olarak adlandırılan $Trump, 19 Ocak'taki zirvesinden bu yana değerinin %80'inden fazlasını kaybetti. Bu, daha geniş bir kripto çöküşü ortasında zarar görmesi nedeniyle, genel değerinin Perşembe günü 15 milyar dolarlık zirvesinden 2,7 milyar dolara düşmesine yol açtı. Bay Trump'ın kendisine ait coin'lerin kağıt değeri de 50 milyar dolar düştü. Bay Trump'ın kendi kayıpları henüz netleşmemiş olsa da, yatırımcılar Trump coin'ini göreve başlamasından önce desteklemek için büyük harcamalar yaptıktan sonra, kısmen bir destek gösterisi olarak, ancak aynı zamanda token'ın değerinin artacağına dair bir kumar olarak, kancaya takıldılar. Ancak, projeye olan ilgi o zamandan beri azaldı ve daha geniş bir piyasa çöküşü yaşandı. Bitcoin, Bay Trump'ın göreve başladığı gün tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığından beri değerinin beşte birini kaybetti. First Lady tarafından desteklenen resmi bir Melania Trump meme coin'i daha da kötü bir performans gösterdi ve 20 Ocak'tan bu yana %94 düştü. Bay Trump, yakın zamanda girişim sermayedarı David Sacks'ı Beyaz Saray'ın "kripto çarı" olarak atayarak ilk "kripto başkanı" olmaya yemin etti. Ancak yatırımcılar, sözde ivme eksikliğinden dolayı hayal kırıklığı yaşadıklarını ifade ederek, Bay Trump'ın stratejik bir Bitcoin rezervi oluşturmadaki başarısızlığını vurguladılar. ABD Demokratları, üst düzey hükümet yetkililerinin ve ailelerinin meme coin'leri piyasaya sürmesini engelleyecek yasalar çıkarma planlarını duyurarak Bay Trump'ın kripto girişimlerini hedef almaya çalıştı. Demokrat Kongre Üyesi Sam Liccardo, Perşembe günü Modern Emoluments and Malfeasance Enforcement (Meme) Yasası'nı ortaya koymayı planladığını söyledi. ABC News'e şunları söyledi: "Trump'ların meme coin'leri çıkarması, kişisel kazanç için halkı finansal olarak sömürüyor ve içeriden bilgi ticareti ve Yürütme Organı üzerinde yabancı nüfuz hayaletini ortaya çıkarıyor." Önerilen yasa, başkan, başkan yardımcısı, Kongre üyeleri ve Beyaz Saray yetkilileri ile aile üyeleri için geçerli olacak. Çevrimiçi etkileyiciler, genellikle kısa ömürlü şöhretlerinden yararlanmak için son aylarda bir dizi meme coin piyasaya sürdüler ve çoğu, başlangıçtaki değer artışından sonra genellikle çöktü. Bitcoin ve Ethereum gibi ana akım kripto para birimlerinin destekçileri, destekçileri tarafından ödemeleri ve finansmanı değiştirmenin potansiyel bir yolu olarak görülse de meme coin'lerin pek bir faydası yok. Bunun yerine, belirli kişiliklere destek göstermenin bir yolu veya bir tür kumar olarak görülüyorlar. Kaynak: The Telegraph

ChatGPT sayesinde Amerika'nın en hızlı büyüyen işi Yeni bir iş mi arıyorsunuz? Yapay zeka teknolojisi geliştirmek güvenli bir seçenek olabilir. Maryland Üniversitesi ve iş takip firması LinkUp'ın son analizine göre, yapay zeka sektöründeki iş piyasası son iki yılda artış gösterdi. Bu analiz, yapay zeka becerilerine olan talebin yüksek olduğunu gösteren bir dizi çalışmanın sonuncusu. Maryland Üniversitesi Smith İşletme Fakültesi'nde strateji, küreselleşme ve girişimcilik profesörü olan ve araştırmaya ortak liderlik eden Anil Gupta, analizin açık bir "ChatGPT etkisi" gösterdiğini ve OpenAI tarafından geliştirilen sohbet robotunun lansmanının iş ilanı artışına nasıl yol açtığını ve birçok BT ile ilgili iş ilanının yerini nasıl aldığını ifade etti. Analiz, Maryland Üniversitesi Smith İşletme Fakültesi ve LinkUp arasındaki bir iş birliği olan AIMaps'ten geliyor. Program, ABD'deki imalat ve perakende gibi farklı sektörlerdeki yapay zeka işlerinin büyümesini izliyor. AI alanlarındaki iş ilanları, AIMaps verilerine göre 2022'nin sonundan bu yana ABD'de %68 artarken, genel iş ilanları aynı dönemde %17 düştü. CNN'e sağlanan ZipRecruiter verilerine göre, sitedeki AI iş ilanları 2023'ten 2024'ün sonuna kadar %124 arttı. Ocak ayında, LinkedIn ABD'deki en hızlı büyüyen işler olarak AI mühendisi (Yapay Zeka Mühendisi) ve AI danışmanını (Yapay Zeka Danışmanı) listeledi ve PwC geçen yıl AI becerileri gerektiren işlerin tüm işlerden üç kat daha hızlı büyüdüğünü buldu. Öte yandan, Gupta'ya göre, BT iş ilanları (AI ile ilgili olmayan programlar yazanlar dahil) da 2022'nin sonundan bu yana %27 düştü. AI bazı yeni iş türlerine yol açarken, teknoloji devleri de AI teknolojisine büyük yatırımlar yaptıklarını duyurduktan sonra iş güçlerini azalttılar; ancak işten çıkarmaların hepsi AI'nın insan işçileri değiştirmesi nedeniyle değildi. Geçtiğimiz yıl Google, yapay zeka girişimi Anthropic'e milyarlarca dolarlık yatırım yapacağını duyurduktan birkaç ay sonra Google Asistan ve donanım bölümlerindeki çalışanları işten çıkardı. Ve geçen ay yapılan bir Dünya Ekonomik Forumu anketi, işverenlerin %41'inin 2030 yılına kadar yapay zeka lehine iş gücünü küçültmeyi planladığını buldu. Gupta, "GitHub Copilot ve diğer yapay zeka araçlarının kodlamanın %60-70'ini yapabildiğini zaten biliyoruz," dedi. "Dört kişi 10 kişinin işini yapabilir." Yükselişte yapay zeka Küresel yapay zeka yarışı, yakın zamanda piyasaya sürülen Çinli bir girişim olan DeepSeek'in, ChatGPT gibi Amerikan rakiplerinin maliyetinin çok daha altında bir maliyetle geliştirildiği bildirilen bir yapay zeka modeliyle piyasayı sallamasıyla kanıtlandığı gibi daha yeni başlıyor. Gupta, DeepSeek'in açık kaynaklı yaklaşımının (yani mimarisinin diğer şirketlerin kullanması ve uyarlaması için herkese açık olması) yapay zeka sektörünün büyümesini hızlandırabileceğini söyledi. Ekibi analizlerinde, "Bu, yazılım geliştirme, teknik hizmetler, bankacılık, sigorta, üretim veya tarım olsun, her sektörde AI teknolojisinin daha da hızlı bir şekilde konuşlandırılmasına yol açacaktır" diye yazdı. ChatGPT'nin AI patlamasını tetiklemesinden bu yana geçen iki yıldan fazla bir süre içinde, Amerikan teknoloji devleri hala AI programlarına büyük yatırımlar yapıyor. Ocak ayında Microsoft, 2025 mali yılında AI veri merkezlerine yaklaşık 80 milyar dolar yatırım yapmayı planladığını duyurdu ve Başkan Donald Trump, önümüzdeki yıllarda AI altyapısına 500 milyar dolara kadar yatırım yapmayı planlayan OpenAI, SoftBank ve Oracle arasındaki bir iş birliği olan Stargate'in yaratıldığını duyurdu. Gupta, yapay zeka işlerinin danışmanlık sektöründe özellikle yüksek talep gördüğünü söyledi, çünkü AI olmayan firmalar genellikle Accenture ve Bain gibi danışmanlık firmalarını AI araçlarının geliştirilmesine yardımcı olmaları için işe alıyorlar; örneğin, bir makine öğrenimi mühendisi veya üretken bir AI aracı için bir ürün yöneticisi. Muhasebe firması Ernst & Young, Aralık ayında, AI'ya yatırım yapan kuruluşların iş liderlerinin %97'sinin yatırımlarından olumlu getiriler elde ettiğini bildirdi. Ancak birçok şirket, potansiyel gizlilik ve güvenlik riskleri arasında teknolojiyi benimsemekte hala yavaş olabilir, diyor ZipRecruiter'ın baş ekonomisti Julia Pollak. Şirketler için verimlilik endişeleri en önemli konu Yapay zeka iş büyümesi, iş piyasasında işe alımlarda daha büyük bir yavaşlama ile birlikte gerçekleşiyor. Şirketler giderek daha fazla "daha azıyla daha fazlasını yapmak" istiyor, diyor kamuya açık işgücü verilerini izleyen Revelio Labs'ın baş ekonomisti Lisa Simon. "İşlevleri merkezileştiriyorlar, gereksiz rolleri ortadan kaldırıyorlar, her işlevi gözden geçiriyorlar ve yönetim katmanlarını azaltıyorlar, maliyet kontrolüne çok yakından odaklanıyorlar," diyor ZipRecruiter'dan Pollak. "Bu, yüksek faiz oranlarının ve krediye erişimin azalmasının doğrudan bir sonucu." Yapay zeka işlerine olan talebin artmasına rağmen, yapay zeka patlamasının belirli işleri nasıl etkilediğini söylemek için henüz çok erken, diye ekliyor Pollak. Yapay zeka araçlarının içerik yazımı gibi bazı alanları daha verimli hale getirmesi nedeniyle işe alım planlarının artık "daha yalın" olabileceğini düşünüyor. Simon, "Özellikle yapay zekayı benimseyen işlerde işe alımlarda daha büyük düşüşler yaşandığını düşünüyoruz" dedi. Şirketlerin "daha azıyla daha fazlasını yapma" çabaları, iş yerinde yapay zeka kullanmanın ötesine uzanıyor; Revelio Labs geçen hafta ABD şirketlerinin yurtdışında, özellikle uzaktan çalışmaya uygun olan yüksek beceri gerektiren pozisyonlar için giderek daha fazla işe alım yaptığını bildirdi. Raporda, "Şirketlerin artık en pahalı lokasyonda danışman veya yazılım mühendisi işe almasına gerek kalmadığının anlaşılması, işgücü planlamasında kıyıya taşımayı cazip ve maliyet tasarrufu sağlayan bir seçenek haline getirdi" denildi. Teknoloji sektörü, pandemi sırasında yüz yüze işletmelerin çevrimiçi mal ve hizmetlere geçiş yapmasıyla hızlı bir büyüme yaşadı. Ancak Çalışma İstatistikleri Bürosu verilerine göre tüketici davranışı ve ekonomik faaliyet pandemi öncesi kalıplara geri döndü. Çalışma İstatistikleri Bürosu verilerine göre, yazılım yayıncılık sektöründeki işler Mart 2020'den Eylül 2022'ye %30 büyüdü; ancak Eylül 2022 ile Aralık 2024 arasında %1 küçüldü. Ülke çapında, pandemi sonrası büyüme daha istikrarlı oldu; Mart 2020 ile Eylül 2022 arasında işlerde %2'lik bir artış ve o zamandan bu yana %4'lük bir artış oldu. Yapay zekanın kitlesel işsizliğe yol açacağı korkularına gelince, Gupta daha iyimser bir görüş sundu ve kurumsal dünyanın bunun yerine teknolojinin sağladığı verimliliğe uyum sağlayacağına inandığını söyledi. Gupta, "Altı günlük bir çalışma haftasının norm olduğu bir zaman vardı ve şimdi (bizim) beş günlük bir çalışma haftamız var," dedi. "10-20 yıl içinde dört günlük bir çalışma haftası olabilir mi? Bunun olasılığının çok, çok yüksek olduğunu düşünüyorum." Kaynak: CNN

Son dedikodulara göre Donald Trump'ın Rusya Ajanı olduğu ortaya atıldı. Portakal Rengi Ajan

Ağlamaya devam (sistem onlar için çalışıyor)

Yeni Nesil Türkiye Amfibi Araçları ABD Ordusunu ŞOKE EDİYOR!

Trump ve Elon Musk'ın Maliyet Azaltma Önlemleri Artan ABD Hükümet Harcamalarını Azaltmakta Başarısız Oldu: Rapor Federal verilerin yakın zamanda yapılan bir analizi, Başkan Donald Trump'ın maliyetleri azaltmak için gösterdiği yoğun çabalara rağmen ABD hükümetinin harcamalarının artmaya devam ettiğini ortaya koyuyor. Ne Oldu: Başkan Trump, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'nı (DOGE) denetleyen Tesla CEO'su Elon Musk ile işbirliği yaparak, harcama azaltma önlemlerinin onlarca milyar dolar tasarruf sağladığını iddia ediyor. Ancak, Reuters'ın Federal Veri analizine göre, sağlık ve emeklilik programlarına yapılan harcamaların artması ve artan faiz ödemeleri bu tasarrufları telafi etti. Sosyal Güvenlik emeklilik ödemeleri ve Medicare, geçen mali yılda federal harcamaların üçte birinden fazlasını temsil eden iki programdır. Raporda, 21 Ocak ile 20 Şubat arasında hükümet harcamalarının yaklaşık 710 milyar dolar olduğu ve geçen yılın aynı döneminde harcanan yaklaşık 630 milyar dolara göre önemli bir artış olduğu belirtildi. Uzmanlar bu artışı yaşlanan nüfusun ve artan borç yükünün getirdiği zorluklara bağlıyor. Hazine verilerine göre, hükümet Trump'ın ilk ayında faiz ödemelerine yaklaşık 94 milyar dolar harcadı, bu geçen yılın aynı döneminde yaklaşık 80 milyar dolardı. Sorumlu Federal Bütçe Komitesi başkanı Maya MacGuineas Reuters'a "7 trilyon dolarlık bütçemiz yapısal dengesizliklerden kaynaklanıyor çünkü emeklilik ve sağlık programlarımızda aldığımızdan daha fazla söz verdik" dedi. Neden Önemli: Artan maliyetlere rağmen, Beyaz Saray DOGE'nin Trump'ın israfçı ve hileli harcamaları azaltma taahhüdünü yerine getirdiğini savunuyor. Birlikte, 6,7 trilyon dolarlık federal bütçeden 1 trilyon dolar kesmeyi hedefliyorlar. Ancak, en önemli maliyet azaltma önlemleri bütçenin daha küçük bir payına odaklandı. ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'nı (USAID) büyük ölçüde dağıttılar ve ABD kamu hizmeti iş gücünü azalttılar. Ancak, maaş bordrosunda herhangi bir tasarruf henüz gerçekleşmedi. The Wall Street Journal tarafından yapılan son bir analiz, Hükümet Verimliliği Bakanlığı'nın geçen hafta federal harcama kesintilerinden 55 milyar dolarlık tasarruf açıklamasının abartılı olabileceğini öne sürüyor. Bu açıklama, Trump ve Musk tarafından uygulanan maliyet azaltma önlemlerinin etkinliği konusunda şüphe uyandırıyor. Özellikle, DOGE web sitesi Salı günü tasarrufları ve iptal edilen sözleşme verilerini güncelledi. Ayrıca, dünyanın en büyük hedge fonu Bridgewater Associates'in kurucusu Ray Dalio, yüksek küresel borç seviyeleri nedeniyle ekonomik istikrarsızlık konusunda uyardı. Trump yönetimini üç yıl içinde açıkları GSYİH'nın %3'üne düşürmeye veya ekonomik çöküş riskiyle karşı karşıya kalmaya çağırdı. Maliyet azaltma çabalarına rağmen hükümet harcamalarındaki artışın devam etmesi, bu tavsiyeye uyulmamasının olası bir başarısızlığa işaret ediyor. Kaynak: Benzinga

Ünlü Sinema Oyuncusu ve 'The French Connection' filminin Oscar ödüllü yıldızı Gene Hackman 95 yaşında öldü “The French Connection”, “The Conversation” ve “Unforgiven” gibi klasiklerdeki sert ama duygulu performanslarıyla Hollywood'un en saygın oyuncularından biri haline gelen Oscar ödüllü aktör Gene Hackman, Perşembe günü öldü. 95 yaşındaydı. Santa Fe İlçe Şerif Ofisi'ne göre, karısı, klasik piyanist olan 63 yaşındaki Betsy Arakawa ve ikinci karısıyla birlikte ölü bulundu. Ofis Sky News'e, "Ölümlerinde kötü oyun olduğuna inanmıyoruz ancak kesin ölüm nedeni henüz belirlenmedi" dedi. NBC News, yorum almak için şerif ofisiyle ve Hackman'ın temsilcileriyle iletişime geçti. Altmış yılı aşkın süren olağanüstü oyunculuk kariyerinde, Hackman kendini neslinin en seçkin ve güvenilir film yıldızlarından biri olarak kanıtladı. 1970'lerin "Yeni Hollywood" sinemasını tanımlamaya yardımcı olan alışılmadık başrol oyuncularından oluşan bir grubun parçasıydı, ancak 80'ler ve 90'larda da aynı derecede öne çıktı. İlk Oscar'ını, William Friedkin'in "The French Connection" filminde vahşi dedektif Jimmy "Popeye" Doyle'u canlandırdığı ve tartışmasız sinema tarihinin en heyecan verici araba kovalamacasında direksiyona geçtiği için kazandı. Francis Ford Coppola'nın paranoyak gerilim filmi "The Conversation"da izleyicileri büyüledi ve "Superman"de kötü Lex Luther rolüyle daha genç izleyicileri memnun etti. Ahlaki gri alanları araştıran projelere ilgi duyan Hackman, Clint Eastwood'un revizyonist Western draması "Unforgiven"da acımasız Şerif Little Bill Daggett rolüyle yardımcı oyuncu olarak ikinci Oscar'ını kazandı. Hackman toplamda iki Akademi Ödülü, dört Altın Küre, bir Screen Actors Guild Ödülü ve iki British Academy Film Ödülü (BAFTA) kazandı. Ayrıca kaçak haydutların yer aldığı öncü drama “Bonnie & Clyde”, karakter çalışması “I Never Sang for My Father” ve bölücü gerilim filmi “Mississippi Burning”deki rolleriyle Oscar adaylıkları da kazandı. Hackman, 30 Ocak 1930'da Kaliforniya, San Bernardino'da doğdu. Illinois'e yerleşmeden önce babası Eugene ve annesi Lyda ile birlikte ülkeyi dolaştı. Hackman 16 yaşında okulu bıraktı ve ABD Deniz Piyadeleri'ne katılmak için yaşı hakkında yalan söyledi. Radyo operatörü olarak eğitim aldı ve Çin'de görev yaptı ve burada disk jokeyi olarak iş buldu. Yeteneklerini radyo sektörüne taşıdı ve askerlikten terhis olduktan sonra New York'a taşınarak Radyo Tekniği Okulu'nda mesleği öğrendi. Sonunda yön değiştirdi ve oyunculuğa yönelmeye karar verdi ve başarılı olma ihtimalinin en düşük olduğu düşünülen Güney Kaliforniya'daki Pasadena Playhouse'a kaydoldu. Zamanla, Hackman Pasadena'dan ayrıldı ve New York'a geri döndü ve burada Dustin Hoffman ve Robert Duvall gibi çabalayan tiyatrocularla aynı odayı paylaştı. Ünlü Lee Strasberg Tiyatro ve Film Enstitüsü'nde eski bir eğitmen olan George Morrison, Hackman'ı himayesine aldı ve ona Yöntem tekniğini öğretti, oyunculuğunda kişisel deneyimlerinden yararlanmayı öğretti. Hackman, tiyatroda ve çeşitli televizyon şovlarında işler almaya başladı, örneğin CBS mahkeme salonu draması "The Defenders"ın ilk bölümü ve 1964'te Warren Beatty ve Jean Seberg ile birlikte psikolojik drama "Lilith"te ilk etli film rolünü aldı. Beatty ve Hackman, Hackman'ın klasik kanun kaçağı arketiplerini Fransız Yeni Dalgası'nın enerjisi ve Amerikan karşı kültürünün yaramaz ruhuyla harmanlayan şok edici derecede şiddet içeren bir suç draması olan "Bonnie & Clyde"daki çıkış rolü için tekrar bir araya geldi. Hackman, Beatty'nin banka soyguncusu Clyde Barrow'un ağabeyi Buck rolüne beklenmedik bir duygu kattı. Hackman, 1960'ların sonlarında "Downhill Racer" filminde sessizce yoğun bir Olimpiyat koçu olmak üzere daha fazla film işi aldı. Ancak "The French Connection" ile Hackman şöhret ve beğeni açısından yeni zirvelere fırladı. Kaba, bağnaz New York City narkotik polisi Jimmy "Popeye" Doyle rolünde Hackman, saf canlı tel enerjisiyle bir ustalık dersi verdi. "The French Connection", Hackman için en iyi film ve en iyi erkek oyuncu dahil olmak üzere beş Oscar'a hızla ulaştı. Gerilim filmi Hackman'ı "The Poseidon Adventure", "Scarecrow", 1975 yapımı "French Connection" devam filmi, "Night Moves", "A Bridge Too Far" ve gişe rekorları kıran "Superman" filmlerinde unutulmaz performanslara taşıdı. Hackman'ın "The Conversation" filminde takıntılı gözetleme uzmanı Harry Caul'u canlandırması, 1970'lerdeki filmografisinin en önemli noktasıydı. Hackman, "The French Connection"ı besleyen volkanik öfkeyi bastırarak paranoya ve şüpheyle harap olmuş içe dönük bir karakter yarattı. Film ve Hackman'ın trajik performansı, Watergate döneminin huzursuzluğunu mükemmel bir şekilde yakaladı. 1980'lerde kariyerinin en yoğun dönemlerinden birine girdi ve çeşitli dramalarda, aksiyon filmlerinde ve romantik filmlerde başrol ve yardımcı rollerin bir kombinasyonunu üstlendi. Beatty'nin destansı "Reds" filminde bir dergi editörü, "Hoosiers" filminde küçük bir kasaba basketbol koçu ve karanlık politik gerilim filmi "No Way Out"ta savunma bakanı rolünü oynadı. Hackman, 1980'lerdeki yoğun kariyerini, kurgusal bir Mississippi ilçesinde üç sivil haklar gönüllüsünün gizemli kayboluşlarını araştıran gerçek hayattaki araştırmacı John Proctor'a dayanan bir rol olan FBI ajanını canlandırdığı "Mississippi Burning" ile tamamladı. Hackman oyunculuğuyla övgü aldı ancak film, tarihi beyazlattığı ve siyahi karakterleri dışladığı için sert bir şekilde eleştirildi. 1992'de yayınlanan "Unforgiven", Hackman'a kariyerinin en iyi notlarından bazılarını getirdi. Film, Hackman için en iyi film ödülü ve en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülü de dahil olmak üzere dört Oscar aldı ve altı yıl sonra film, Amerikan Film Enstitüsü'nün şimdiye kadar yapılmış en iyi 100 Amerikan filmi listesinde yer aldı. 1990'larda Hackman istikrarlı bir tempoda çalışmaya devam etti ve sık sık "The Firm" filminde Tom Cruise, "Crimson Tide" filminde Denzel Washington, "The Birdcage" filminde Robin Williams ve "The Conversation"a saygı duruşunda bulunan çılgın bir gözetleme gerilim filmi olan "Enemy of the State" filminde Will Smith gibi genç yıldızlara karşı gri saçlı bir yardımcı rolü üstlendi. Hackman, Wes Anderson'ın 2001 yapımı topluluk filmi "The Royal Tenenbaums"da, komedi atölyelerini ve kamusal kişiliğinin daha yaramaz bir yanını sergileyerek, son derece kusurlu ama bir o kadar da çekici aile reisi olarak yeni nesil sinemaseverlerin sevgisini kazandı. Üç yıl sonra Hackman, Hollywood'u geride bırakarak, büyük ölçüde unutulmuş Ray Romano filmi "Welcome to Mooseport"ta son film görünümünü yaptı. Hackman, 2004'te verdiği nadir bir röportajda, merhum Larry King'e herhangi bir film projesinin olmadığını ve ekran oyunculuğu günlerinin büyük ölçüde geride kaldığını beklediğini söyledi. Emekliliğinde bile yaratıcılığını sürdürdü, ancak dört tarihi kurgu romanı yazdı — “Wake of the Perdido Star”, “Justice for None”, “Escape From Andersonville: A Novel of the Civil War” ve “Payback at Morning Peak: A Novel of the American West” — ve ayrıca 2013 polisiye gerilim filmi “Pursuit”. Son yıllarını New Mexico, Santa Fe'de geçiren Hackman, Faye Maltese ile evliliğinden Christopher, Elizabeth ve Leslie adlı üç çocuğuyla geride kaldı. Kaynak: NBC NEWS

Jeff Bezos, Washington Post Görüşlerinin Artık Sadece Kapitalizmin Görkemlerini Kutlayacağını Duyurdu Serbest piyasa, bugün, şimdiye kadar yaşamış en zengin adamlardan birinin hayırsever kararı sayesinde biraz daha serbest hale geldi. Şaka bir yana, Washington Post sahibi Jeff Bezos'un gazetenin çalışanlarına gönderdiği bir e-postada artık sessiz kısmı yüksek sesle söylüyor: Gazete, milyarder destekçisinin çürüttüğü görüşlere artık müsamaha göstermeyecek. "Görüş sayfalarımıza gelecek bir değişiklik hakkında sizi bilgilendirmek için yazıyorum," diye başlıyor e-posta. "Her gün iki temel direğin savunulması için yazacağız: kişisel özgürlükler ve serbest piyasalar." "Elbette başka konuları da ele alacağız, ancak bu temellere karşı çıkan bakış açıları başkaları tarafından yayınlanacak," diye devam ediyor Bezos. "Bir zamanlar, özellikle yerel bir tekel olan bir gazete, her sabah okuyucunun kapısına tüm görüşleri kapsamayı amaçlayan geniş tabanlı bir görüş bölümü getirmeyi bir hizmet olarak görebilirdi. Bugün, internet bu işi yapıyor." Cesur yeni sütunlar, Bezos'un gazetenin bir başkan adayını desteklemesine izin vermeme kararının ardından abone sayısındaki yüzde 10'luk düşüşün ardından geldi. Bu karar, bir medya patronunun kendi kişisel çıkarı için gazetenin haberlerini yönlendirmesinin korkunç bir örneği olarak yaygın bir şekilde kınandı. Bu son duyurunun kötü karşılandığını söylemek yetersiz kalabilir. Bezos'un özgürlük emrinin bir sonucu olarak, WaPo'nun görüş editörü David Shipley istifa ettiğini duyurdu. Gazetenin mevcut ve eski çalışanlarından bazıları kararı kınadı ve eski baş editör Marty Baron, Daily Beast'e Bezos'un bağımsız gazeteciliğin çıkarlarının önüne ticari çıkarlarını koyma kararından "üzgün ve tiksinti duyduğunu" söyledi. "Jeff Bezos bugün The Washington Post'un görüş bölümüne büyük bir tecavüzde bulundu," diye yazdı Post'un baş ekonomi gazetecisi Jeff Stein. "[Bu] muhalif görüşlerin orada yayınlanmayacağını veya hoş görülmeyeceğini açıkça ortaya koyuyor." Sert tepkilere rağmen, WaPo milyarderin katılımıyla bağlantılı bariz çıkar çatışmaları nedeniyle uzun zamandır medya eleştirmenleri tarafından izleniyor, ancak bu eleştiri bazen gazetenin belirsiz ilerici ideallere olan sözde bağlılığı tarafından gölgede bırakılıyor. Teknoloji devi için övülecek bir şey varsa, o da sonunda kartlarını masaya koyması. Dünyanın en zengin 3. adamı, "Serbest piyasaların ve kişisel özgürlüklerin Amerika için doğru olduğuna eminim," diye yazdı. "Ayrıca bu bakış açılarının günümüz fikir ve haber piyasasında yeterince değerlendirilmediğine inanıyorum." Hak ettiği yerde hakkını vermek gerek: Milyarderlerin nüfusun yarısından fazlasına sahip olduğu bir ülkede kişisel bir ütopya yaşayan ve net serveti çoğu ülkenin servetini geride bırakan bir adam olarak bu iddiayı ortaya atmak çok cesaret gerektiriyor. Bezos'un yürütme emri ana akım medyanın temel unsurlarından biri için doğru bir dönüş gibi görünse de, perdenin arkasına nadir ama dürüst bir bakış olan "maskeyi çıkarma" anı olarak daha iyi anlaşılabilir. Sanayideki diğer kaptanlarla birlikte hareketlerine baktığımızda, bu o kadar da şaşırtıcı değil. Örneğin, seyahat arkadaşı Elon Musk, siyasi manzarayı istediği gibi şekillendirebileceği ve tarafsızlık taklidi yapmasına gerek kalmadan X-eski adıyla-Twitter'ı satın alarak kendi medya imparatorluğunu güvence altına almak için büyük bir hamle yaptı. Mark Zuckerberg de Meta'da büyük bir sosyal medya holdinginin başında ve bunu kendi çıkarı için demokrasiyi hiçe saymak için rutin olarak kullanıyor. Gerçekte, batı toplumundaki haber kuruluşlarının büyük çoğunluğu kâr amacı güden şirketlere ve milyarderlere ait. Bezos'un "serbest piyasa ayağı", yeterince hizmet almamış olmaktan çok uzak, medyamızda ve hayatlarımızda baskın bakış açısıdır. En azından sonunda bunu kabul ediyorlar. Kaynak: Futurism

NASA uzay gözlemevi 450 milyon galaksiyi haritalamak için bir göreve fırlatılmaya hazırlanıyor Yeni bir NASA uzay gözlemevi, 450 milyondan fazla galaksiyi haritalamak için yüksek bir görevle Perşembe günü yörüngeye fırlatılacak. SPHEREx görevi (Spectro-Photometer for the History of the Universe, Epoch of Reionization ve Ices Explorer'ın kısaltması) iki yıl boyunca tüm gökyüzünü dört kez haritalayacak, bilim insanlarına galaksilerin nasıl oluştuğunu ve evrimleştiğini inceleme şansı sunacak ve evrenin nasıl var olduğuna dair bir pencere sağlayacak. NASA merkezindeki astrofizik bölümünün vekil müdürü Shawn Domagal-Goldman yakın zamanda yaptığı bir basın brifinginde "Temel bir soruya cevap verecek: Buraya nasıl geldik?" dedi. SPHEREx'in Perşembe günü en erken 22:09'da Kaliforniya'daki Vandenberg Uzay Kuvvetleri Üssü'nden fırlatılması planlanıyor. Koni şeklindeki uzay aracı — NASA'nın güneşi incelemek için ayrı bir görevde aynı anda konuşlandıracağı dört bavul büyüklüğünde uyduyla birlikte — bir SpaceX Falcon 9 roketinin tepesinde fırlatılacak. Yaklaşık on yıldır geliştirilmekte olan 488 milyon dolarlık SPHEREx görevi, NASA'ya göre, bundan önceki herhangi bir görevden daha fazla olan 102 kızılötesi renkle göksel gökyüzünü haritalamak için tasarlandı. Uzaydaki kızılötesi aletler, aksi takdirde görüş alanından gizlenecek olan evrenin en eski yıldızlarından ve galaksilerinden bazılarını görmek için toz ve gazı delmek için idealdir. (Ancak kızılötesi aralıktaki renkler insanlar tarafından görülemez, çünkü kızılötesi ışığın dalga boyları gözün algılayabileceğinden daha uzundur.) Spektroskopi adı verilen bir teknik kullanarak, bilim insanları yıldızlardan ve galaksilerden gelen kızılötesi ışığı, bir prizmaya çarpan güneş ışığının görünür tonlardan oluşan bir gökkuşağına ayrılmasına benzer şekilde farklı renklere ayırabilirler. Bir nesnenin spektrumları, bileşimi, yoğunluğu, sıcaklığı ve hareketi dahil olmak üzere birçok yararlı özelliği ortaya çıkarabilir. SPHEREx gözlemevi, spektrometrelerini kullanarak gökyüzünü üç boyutlu olarak inceleyecek ve bu özellikleri yüz milyonlarca galakside ölçecek, diyor SPHEREx görevinin baş araştırmacısı ve California Teknoloji Enstitüsü'nde fizik profesörü olan Jamie Bock. Bock, bu gözlemlerin galaksi oluşumu hakkında cevapları açığa çıkarabileceğini ve gözlemevinin Samanyolu galaksimizdeki suyun ve diğer organik maddelerin kökenini araştırmasını sağlayabileceğini söyledi. Bock, "Işığı bölerek, bunu galaksilere olan mesafeyi belirlemek, üç boyutlu haritayı oluşturmak ve ayrıca suyun parmak izlerini görmek için kullanabiliriz" dedi. Suyun kökenlerini izlemek, bilim insanlarının Dünya'da yaşamın nasıl evrimleştiğini anlamalarına yardımcı olmakla kalmayıp; aynı zamanda galaksimizin başka yerlerinde yaşam için temel bileşenlerin nerede bulunabileceğine dair ipuçları da sağlayabilir. "Bu yeni bir yetenek ve her yeni yetenekle birlikte keşifler ve sürprizler için potansiyel gelir," dedi Bock. SPHEREx görevi, göksel gökyüzünü haritalandırırken aynı zamanda astronominin en kalıcı gizemlerinden biriyle de ilgilenecek: Yaklaşık 13,8 milyar yıl önce evreni yaratan Büyük Patlama'dan sonraki ilk anlarda ne oldu. 1970'lerin sonu ve 1980'lerin başında ortaya atılan bir teori, evrenin Büyük Patlama'dan sonraki saniyenin ilk kesirlerinde dikkate değer bir trilyon trilyon kat genişleme geçirdiğini öne sürüyor. Kozmik enflasyon olarak bilinen teori, evrenin düz geometrisini ve eğrilik eksikliğini açıklamak ve evrendeki en büyük yapıların bazılarının (örneğin galaksiler ve galaksi kümeleri) nasıl ortaya çıktığına dair olası bir neden olarak kullanılmıştır. Ancak gökbilimciler uzun zamandır kozmik enflasyonu neyin yönlendirdiğini veya neden ilk etapta gerçekleştiğini bir araya getirmek için uğraşmaktadır. SPHEREx görevi teoriyi yeni yollarla test edebilir, çünkü yüz milyonlarca galaksinin kesin dağılımını belirlemek bilim insanlarının kozmik enflasyonun fiziğini ve böylesine hızlı bir genişlemenin nasıl meydana gelmiş olabileceğini belirlemesine yardımcı olacaktır. Brock, "SPHEREx'in yapacağı şey, tüm gökyüzü üzerinde yüz milyonlarca galaksiyi üç boyutta izleyerek belirli enflasyon modellerini test edecek" dedi. Domagal-Goldman, SPHEREx görevinin galaksiler, kozmik enflasyon ve evrenin kökenleri üzerine yaptığı çalışmanın insanlığın temel fizik anlayışını ilerletebileceğini söyledi. "Bu gezegendeki insan varoluşunun uzun hikayesinde, evrenle ilgili sorulara gerçekten cevap verebildiğimiz bir zamanda yaşadığımız için çok ayrıcalıklıyız" dedi. Kaynak: NBC

'Geçici acı': Fox konuğu, durgunluğun yaklaştığını söylüyor - ancak Amerikalılar daha iyi durumda olacak Başkan Donald Trump'ın politikaları ekonomi üzerinde şimdiden olumsuz bir etki yaratıyor ve bir analist, finans piyasalarında ve istihdamda düşüş eğilimleri devam ederse bir durgunluğun köşede olabileceğine inanıyor. Ancak, Fox Business sunucusu Charles Payne'in "Making Money" programındaki bir konuk, Çarşamba günkü bir bölümde Trump'ın görev süresinde ekonomik bir çöküş yaşansa bile Amerikalılar'ın uzun vadede daha iyi durumda olacağı konusunda ısrar etti. The Independent'tan Charles Baragona, ekonomist Danielle DiMartino Booth'un Trump yönetiminin bütçe kesintileri ve toplu işten çıkarmaları başlangıçta ekonomik bir yıkıma yol açsa bile, potansiyel toparlanmanın bunu haklı çıkaracağını savunduğu bir klip yayınladı. Booth, "Tarihe geri dönüp bakmalıyız, değil mi? Ronald Reagan tarihin en iyi başkanlarından biri olarak hatırlanıyordu. İnsanlar 1981'de göreve geldiğinde federal personel sayısını azalttığını ve ekonomiyi 1980 ve 1981'deki çift dipli durgunluğa geri döndürdüğünü unutuyor," dedi. "Bu uzun sürmedi ve onun yönetiminin başlangıcına paralel olarak ortaya çıkan düzenlemeden arındırma ve diğer şeyler sonunda kontrolü ele geçirdi ve ekonomiyi durgunluktan çıkardı. Burada kısa vadeli bir acı yaşayabiliriz, önceki yönetim bunu üstlenmeye istekli değildi ve ülkeyi bundan dolayı çok daha zayıf bir zemine oturttu." "Hiç şüphe yok ve sana %1000 katılıyorum," dedi Payne. "Böyle bir şeyi değiştirdiğinizde, etrafta çok fazla para dolaşıyorsa, belki şimdi biraz geçici bir acı olur." Booth'un da belirttiği gibi, Reagan başkanlığının başlarında bir durgunluğa başkanlık etti. ABD ekonomisi 1980 yılının Ocak ve Temmuz ayları arasında (Jimmy Carter'ın başkanlığının son aylarında) daralırken, Temmuz 1981 ile 1982'nin sonu arasında tekrar durgunluğa girmeden önce kısa bir süre toparlandı. Pew Research'e göre, işsizlik oranı Aralık 1982'de %10,8'e ulaştı. Booth, Reagan'ın ekonomiyi düzenlemeyi kaldırarak durgunluktan çıkardığını savunurken, The Week'ten Jeff Spross 2016'da Reagan'ın aslında hükümet harcamalarını artırarak ekonomiyi güçlendirdiğini bildirdi. Bu yüksek harcama seviyesi, Reagan'ın hükümeti küçültme ve harcamaları kesme ideolojisinden keskin bir sapmaydı. Spross, "Reagan'ın toparlanmasının başlamasını izleyen 24 ay boyunca, kişi başına düşen hükümet harcamaları - federal, eyalet ve yerel düzeyleri birleştirerek - neredeyse %15 arttı" diye yazdı. "Her şeyden çok, Reagan ideolojik bir hedef olarak küçük hükümet fikrinin tohumunu ekti, ancak bu onun döneminde hiçbir zaman meyve vermedi... Yani Reagan hükümet harcamalarında kıskanılacak bir artışla kıskanılacak bir toparlanmaya başkanlık etmiş olabilir. Ancak tartışmasız bir şekilde, bize durgun harcamaların yeni dönemini veren Amerikan siyasetinde büyük ideolojik yeniden yönelimin başlamasına da yardımcı oldu." Yani şimdi Fox Business, izleyicilerini Trump-Musk'ın DOGE kesintileri arasında "biraz geçici acıya" hazırlıyor ve "insanlar [Ronald Reagan] 1981'de göreve geldiğinde federal personel sayısını azalttığını ve ekonomiyi 1980 ve 1981'deki çift dipli durgunluğa geri döndürdüğünü unuttular." diyor. Kaynak: Alternet