Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

alamet-i farika

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

alamet-i farika tarafından postalanan herşey

  1. kızma yaw tamam, ben bi u2 şarkısı biliyorum ''spanish eyes'' diye.o mu?bi araştır bakalım?
  2. ehi...ben bunu daha önce nasıl görmedim yahu? 1-aklımdan geçenleri çok güsel dillendirdiğiniz için ben de size uyuz oluyorum taylancım bey... 2-bilmiş bilmiş hayat dersi vermeye çalışıp boyundan büyük cümleler kuran 18'lik tazelere uyuz oluyorum bi de... 3-sonra o cümlelerin altında kalıp bişey olmamış gibi davrananlarına ise daha da bi uyuz oluyorum... 4-bazen yanıt ekle linkine düşünmeden tıklıyorum,o zaman kendimin kulağını çekesim geliyor...
  3. babacığım ki kendisi evliliğinin 26 yılını 4;son 2 yılını da 3 kadınla aynı evde geçiren biridir,bu tip mevzular açıldığında hep şunu der: ''hani hamam böcekleri vardır(bizim oralarda karafatma da denir...)hiç izlediniz mi? önce bi yöne doğru giderler sonra aniden durup hızlı hızlı sola doğru giderler sonra birden durup geriye doğru koşarlar tam gaz...işte bilim dünyası hamamböceklerini ne zaman anlayacak,biz erkekler de kadınları o zaman anlayacağız...'' haklı mı?evet haklı...
  4. wallahi ben tamamen ilanı veren bayanı kastetmiştim yazarken,alınganlık etmişsiniz... ayrıca ister iletin ister iletmeyin,forum sayfalarına bu ilanı verdiyseniz bu tip cewapların geleceğini de tahmin etmiş olmanız gerekiyordu... bu yazılanların hiç birinin önyargılı olduğunu da düşünmüyorum.kişisel düşüncelerin açıklandığı iletileri önyargılı olmakla suçlamak abesle iştigalden başka şey değildir.(pek anlaşamayız ama korurum ben arkadaşlarımı,laf söyletmem,ehi...)(şimdi bunu yazdım ya kesin:beni korumanıza ihtiyacım yok anatemalı bi kaç mesaj alırım ben...) evli olmak,evlilik, tamamen çocuk sahibi olmak ya da çocuk yetiştirmekten bağımsız bir durumdur ki nice evliler tanırım çocuksuz... yalnız günümüz trendi evlenmemek üzerinedir ya sizin de kurduğunuz bu cümleler o yönde gider gördüğüm kadarıyla,...yani mevcut evlilikleri suçla,kötü örnekleri göster,müstakbel eş adaylarını soğut,artık çok klişe bu formül...unutmayalım ki hepimiz bir ailenin mensubuyuz...hergün kavga eden bi çiftin çocuğu mu?babası ile annesinin aslında ''kanka'' olduğunu öğrenen çocuğun durumu mu yeğdir?sizi bilmem ama benim annem ve babam hala öpüşebiliyorlar hem de sebebi ben değilim...kavga mı?hiç etmezler desem inanacak mısın? bu yazdıklarımı da iletme bence kafasının kenarında ampül yanmış o arkadaşına,yoksa uyuyamam bu gece...
  5. yaw kesin bana bişeyler oluyo... bu ikinci iletidir ki ben de bergerac beyfediyi haklı buluyorum...yaşlanıyorum galba,alla alla.. ben de yukarıdaki sebebin aynısındandır ki yazmadan edemeyeceğimdir,bu nasıl kendi içinde devrik bir taleptir ki beynimi bulunduğu kaptan çıkarıp tokatlamak gereği hasıl olmuştur? kendini çocuk sahibi olarak tatmin etme densizliğini zaten bergerac bey gayet güsel anlatmış, ayrıca işin etik yanı bi yana, neden aşık olmadığın bi adamın çocuğunu taşıyasın ki akıllı bıdık hanımefendi?(aşağılamıyorum,lütfen yıldızlamayın cümlemi...) hadi taşıdın neden 1-2 yıl tanımaya çalıştığın adamla sırf spermini kullandın diye komşu olasın ki?madem bu kadar meta halinde senin için,karşılıklı anlaşın bedeli neyse ödersin,karıştırmazsın işine olur biter... ''anne, babam ve sen neden aynı evde oturmuyorsunuz ?''cümlesine verilecek cewap bence ''babam nerde?'' sorusuna verilecek cewaptan daha zor... sonra 5 yaşında bi velede anlat ''çocuum,benim canım sıkılmıştı,macera arayasım gelmişti,deden de 68 ruhlu bi eski hümnanistti,özendim,aklıma da bi yerden geldi,yaptım,pişmanım...'' çok uzun be... hem ben bi filimde görmüştüm buna benzer bi şeyi,ya aşık olursan bu ultura-süper özelliklere sahip abiye?anam scorcesse'i çağırır filim çektirirsiniz,tadından yenmez valla... ehi...çok gülerim o zaman işte... akıl fikir ihsan eylensin...
  6. ah bozan beyciim ah...(aslında daha samimi ve latifkar kelimeler kullanabilirdim lakin,uyarı aldım bunlarla idare ediveriniz...) zaman zaman yaptığınız sivri çıkışlar yanlış anlaşılmanıza sebep oluyor lakin tekrar görüyoruz ki,sel gidiyor,kum kalıyor değil mi? şunu söylemeden edemeyeceğim ki: basmayınız kuyruklarına bence...
  7. alamet-i farika şurada cevap verdi: melancholy başlık Eğitim ve Öğretim
    **** .... böyle bunlar valla ne desen haklısın... insan bi hoşgeldin der di mi? konu sevgi böcüklüğüne gelince mangalda kül bırakılmaz ama... halbuki bi başlık için yeteri kadar dikkat çekici kelime de kullanmışsın...(atatürk,avrupa,gelişmiş ülkeler) ha buldum allah kitap kelimelerini cümle içinde kullanmamışsın...olmaz...düzelt bi daha yaz... başlığına cewap vermek gerekirse de:okuldaki eğitim ve ailedeki eğitimi karşılaştırmak bence ibrahim tatlıses ile stephan hawkingi karşılaştırmak kadar alakasız olacaktır.her iki kurumda verilen eğitim farklıdır. misal:aile çocuğu okula gitmesinin bir şart olduğu konusunda eğitir okul ise insan bedeninin iletkenliği konusunda...gibi... bilmem anlatabildim mi? evet anlatabildim...
  8. alamet-i farika şurada bir blog başlığı gönderdi: alamet-i farika
    aslına bakarsanız epey de keyifliyim bu günlerde lakin başka bi mevzudan bahsetmek istiyorum bu sefer,zira komik bişeyler yazacak kadar karamsar değilim...rastgele dolaşırken aklıma geldi yoksam bilirsiniz pek de anarşik bi insan diilimdir bilakis sistem insanıyımdır,uyumluyumdur,çilingiroğlunun kaçıncı zevcesini kaçınci kez boynuzladığını bilecek kadar takipçiyimdir... kastettiğim bu tipleri ben bi ara görmüştüm,öle ellerinde siyah bayrak,sevgiyolu(izmir-alsancak)civarında savaş karşıtı bişeler yapıyolardı: gözlerini siyaha boyamış,siyah yağlı saçlı ablalarla,acaba bu akşam biri düşer mi hesabıyla aralarına katılmış kareli gömlekli abiler,bi de bunların bi üst versiyonu var onlar çirkin,gözlüklü çiçek bozuğu suratlı ama ağzı laf yapan;hayatın manası üzerine konuşabilen abiler,kaybedenner yani... aralarında kafası çalışanlar olduğunu düşünmüyordum hiç,bu yazıyı görene kadar... şimdi link mink verip gereksiz teferruata girmek istemedim.(evet beceremiyorum...) ilgilenen benle irtibata geçsin...(evet çok yalnızım...) buyrun afiyet olsun... (alıntı) Bir sanat yapıtı hiçbir zaman nesnel olarak herkes için karar yoluyla güzel olamaz. Öyleyse eleştiri yararsızdır, her kişi için öznel olarak ve en küçük bir genellik izi taşımaksızın vardır. Şu sonsuz ve biçimden yoksun değişimi, insanı oluşturan kaos nasıl düzene konmak isteniyor ki? "Yakınını sev" ilkesi bir aldatmacadır. "Kendini tanı" bir ütopyadır ama daha kabul edilebilir bir şeydir, çünkü kötülüğü içerir. Acımak yok. Katliamdan sonra bize arınmış bir insanlık umudu kalır. DADA, toplumdan bağımsız olma, topluma karşı güvensizlik duyma gereksiniminden doğdu. DADA soyutlamanın bayrağıdır. Ailenin bir yadsıması durumuna gelmeye elverişli olan her tiksinti ürünü DADA'dır; yaratıklar arasından güçsüzlerin dansı olan mantığın ortadan kaldırılması DADA'dır; her hiyararşinin ve uşaklarımız tarafından, değerler için kurulan her toplumsal denklemin ortadan kaldırılması DADA'dır; her nesne, bütün nesneler, duygular ve karanlıklar, hortlaklar ve paralel çizgilerin kesin şoku savaşmak için araçtır; İşte bu da DADA'dır; belleğin ortadan kaldırılması DADA'dır; arkeolojinin ortadan kaldırılması DADA'dır; geleceğin ortadan kaldırılması DADA'dır. (alıntı bitti...evet bence de bi daha okuyun...) çüş bana bu yaşta dadaist olduğumu farkettim... son olarak:amanın ellerim ayaklarım,sigara tablası gibi kulaklarım...
  9. bakınız yine forum ulemasını sinirlendirmişsiniz bozan beyciim... ben de kaç gündür bişeyler yazmak için kafamı toparlamaya çalışıyordum bu başlığa lakin politika beyfendi(?)den sonra kısmet oldu yine... şimdi şöyle oldu yarenler,bendeniz daha önce de belirttiğim gibi saddama sempati duyan tayfadan olduğum için pek bi üzüldüm kendisini yağlı urganın ucunda sallanırken gördüğümde hem de kendi isteğimle değildi bu görüş saolsunlar gözüme soktular adamceyizin kırık boynunu... ve şunu bi kere daha gördük ki kimilerinin vazgeçilmez güç olarak gördüğü amerikanya resmi olarak kendi açıklamalarıyla kaybettiklerini ilan ettikleri savaşın müdahillerinden birini bi çırpıda asıverdi hemi de mübarek gün...hani engellenemiyordu bu islami hareket? ama size de demek isterim ki bozancıım dostum,diktatör kelimesinin daha çok yakıştığı zatlar gördü yaşlı dünyamız değil mi?saddama gelene kadar... arkadaşlardan biri çok güsel bi laf etmiş''Mazlum olanlar, ellerine iktidar geçince kendilerine zulmedenlerden çok daha zalim olabiliyor. Adalet arayanlar, işte o zaman adaleti unutabiliyor. Değerleri için savaşanlar, güce ulaşınca bu değerlere düşmanlarından daha büyük zarar verebiliyor, onları en az düşmanları kadar aşa.....yabiliyor''işte sanırım bi üstümde yazan arkadaşın sınıflandırdığı o grupların başına gelen de aynen bu,yıllarca görmezden gelinirsiniz,itilirsiniz,suçlanırsınız hem de az buz değil,sonra da elinize urgan geçtiğinde bi kaç boyun kırar,2/4lük ritimde dans edersiniz ve ne yazık ki bu çok da şaşılacak bi durum değildir,şaşılmamalı hatta bi de üstüne sinirlenilmemelidir. insan hakları suçudur,kıyamdır,zuldür,yazıktır,günahtır,ayıptır doğru,ali kırcanın ağzından akan suları toplayamadan bağdatın bombalandığını dinledi bu kulaklar paşalar,o zaman kim ne yapabildi ne diyebildi?şimdi mi kıymetli oldu tikritli saddam?öldü de badem gözlü mü oldu? bu foruma ilk girdiğim günlerden beridir söylerim(ki o zamanlar dumanla haberleşiliyordu...)birinin yaptığı çirkinliğe aynı şekilde karşılık vermek bu vakanın vehametini haklı çıkarmaz...biri kötü bişey yaptıysa karşılığı aynı şeyi ona yapmak değildir... son sözüm şudur ki:yazık oldu saddam efendiye...korkarım Ladini de bulup asar bunlar o zaman mevlüt okutmak şart olacak kanaatindeyim... ve yoğun istek üzerine: bıy bıy bıy... amanın ellerim ayaklarım... sigara tablası gibi kulaklarım... bıy bıy bıy bıy... ehi...
  10. alamet-i farika şurada cevap verdi: shepnem başlık Televizyon ve Radyo
    ayıp günah yaw... kızcayiz ilim irfan ööreniim diye topic açmış ne hale geldi yaw?hatta bi iki senaryo daha yazarsak direk açtığınız o naif başlığa taşıyacaklar iletimizi...aslında : devamı: konulu p..o.r.no başlığında diye bi yönlendirme mi yapsak ne? bu arada emanuella şu hasır koltukta oturan ünlü emanuella mıdır? değilse kimdir? bi de hala abilerde yeteri kadar şiddet yok yannız... bu arada slogana bayıldım,cuk oturmuş...gerçi biraz aPartma kokuyor ama(ehi:P)...
  11. alamet-i farika şurada cevap verdi: shepnem başlık Televizyon ve Radyo
    olmadı ama taylan bey abi... hani şiddet? hem erkeklerin hedef kitle olduğu bi reklam filmi çekeceksin hem de şiddet içermeyecek... şöyle revize edelim mi, ne dersin? rocco magnumunu yiyen hizmetçi katia'yi bi temiz pataklasın(şiddet yanlısıyım...) o sinirle etraftan gelenleri de pataklasın...sonra ferrarisine binip bi kaç drift yaptıktan sonra(carbon oynuyorum bu aralar...)eve dönüp bikinisiz ıslak tişörtlü Jenna'nın servis ettiği dondurmayı yesin,beğenmesin onu da dövsün...ben sana temiz atlet ve kısa samsun getiririm...
  12. alamet-i farika şurada cevap verdi: shepnem başlık Televizyon ve Radyo
    annadım... o da olur tabii de benim aklıma daha seksi bişeyler gelmişti ama ş...efsizim ben de kadir inanırı oynattımdı reklamımda,hemi de güseller güseli banu alkan ile... misal banu alkan ıslak mayosuyla kumlarda koşarak kadir abimize doğru yaklaşsın,kadir abimiz de aplanın sağ yanağına sağlam bi osmanlı aşkettikten sonra,kameraya dönüp ''bunu yapmak yerine .............. dondurmalarından yiyin,serinleyin...'' gibi bi replik attırsın...nası plan? aynı filmin hülya-kaya / hülya-ibo / adnan polat - aziz yıldırım 'lı varyasyonları da düşünülebilir...
  13. alamet-i farika şurada cevap verdi: shepnem başlık Televizyon ve Radyo
    pek kıymetli tayla abjiimm... 1-sosyetik te sensin,Beverly Hills de sensin...hayatımda yemedim magnum,yiyenle arkadaşlık etmedim,nerde kaldı magnum çıbıı biriktirmek ? 2-madem o kadar akıllı bir bıdıksınız neden sebep kendi reklamınızı kendiniz çekmiyorsunuz?halla halla... alınız size topik konusu erkeklere özel dondurma reklamı çekeceksiniz... 3-özledim ya ondan bulaşıyorum...bi de bulaşınca en çok keyif veren üye sensin,çok eğleniorum... 4-bi de karar verdim ben büyüynce sine-i millet olacam...
  14. alamet-i farika şurada cevap verdi: editor başlık Editör
    pek bi sayın ... De Bergerac, bi gün sizin bi iletinizin altına bu kelimeleri yazacağımı söyleseler,o dakka oracıkta şimdi şu klavyenin tuşlarına basan parmacıklarımı kırar idim lakin yapacak şey yok: aha işte yazıyorum: çok haklısınız.... oh be... saygı,hürmet hatta inanmayacaksınız bi de sevgiler...
  15. alamet-i farika şurada bir blog başlığı gönderdi: alamet-i farika
    töğğbe estafirullah diyerek başlıyorum... bu resimleri gördüm ya yine irkildim yarenler... şimdi olay şöyle vuku buldu,bendeniz küçükkene bi film seyretmiştim ya da çizgi filmdi pek net hatırlamıyorum şimdi;oyuncak bi palyaço artık lanetli miydi neydi orası muamma kalmış küçük aklımda;gözünden göz yaşı diye kan süzülüyordu böyle... filmin küçük kahramanı onu tavan arası gibi bi yerde bulmuştu...sonra olaylar gelişti ama ben yine hatırlamıyorum... neyse ne:ben o zamandan beri acaip tırsarım bu palyaço mevhumundan,hiç de sempatik gelmez ayrıca...bakınız yukarıdaki zavallı bahtsız, çocuk olduğu halde ne kadar sevimsiz değil mi?evet sevimsiz çünküm çok lazımmış gibi kaşını gözünü boyamışlar yawrunun,bi de kel...yarebbim niye kel?zaten kellik yeteri kadar antipatik bi durum değil mi?(babam da kel benim ama ona yakışıyo,babam ya,torpil geçiorum,duymasın fena yapar... ) şimdi sual bir:bunun doğrusu palyaço mu?palyanço mu? çünkü eğer doğrusu palyaNço ise bendenizin gözünden bir kere daha düştüler,sanki çocuk gibi söyleyince duruma şirinlik katılabilirmiş gibi geliyor diye birilerinin benim gibi palyaço sevmeyenlere sempatik görünmek kaygısı ile uydurduklarını düşünüyorum bu N yi... sual iki:bu palyaçolarla eski zaman soytarıları arasında genetik bi bağ var mı?yani bunnarın atadedeleri kralın soytarıları olabilirler mi?eğer bu doğru ise +1 puan yazabilirim hanelerine,hani kralla enseye tokat olabilen bi tek soytarıları olur ya,kaypak adamlar ama sisteme karşı gelebilirler ya sempatim o yüzden... sual 3:yukarda bahsettiğim filmi seyreden var mı yoksam ben bi tarafımdan uydurdum da hatırlamıyor muyum? bi de tez ürettim üstünüze afiyet: biz yaratıcı zeka konusunda tavan yapmış bir millet olarak karagözü palyaço ile bi kick boks ringine çıkarsak derim ben...hem karagözün kolu bacağı oynak bi nevi x-men yani benim için kendisi kesin pataklar bu palyaçoları kanaatindeyim...hem karagöz daha komik...değil mi?evet daha komik...saygı duyarım ben karagöze,Bu yüzden onunla asla senli benli konuşmam. Konuşulmasından hazzetmem. saygıda kusur etmem,etttirtmem... bitti galba... ha bi de konuyla alakası olmayan dipnot şeysi ekliim: ben taklit sewmem,edeni de sewmem...etmeyiniz,ettirmeyiniz...yaşınıza veriyorum...ikaz ediyorum...tehdit etmiş de olabilirim ama henüz emin değilim...
  16. ben yine de o kadar komplo teorisi kurmaya gerek yoktur derim yarenler... şöyle ki,eşcinsellik ilk insandan beri varolagelmiş bir olgu...yunan mitlerinden tutun da divan edebiyatı güzellemelerine kadar eşcinsellik uzun zamandır insanoğlunun hayatında olan bi kavram...insan nerdeyse eşcinsellik orda...bunda anlamayacak bi şey yok bence... ha bu durum kozmetik sektörünün işine yarar,medya sektörünün işine yara o ayrı mevzu... bakınız artık toplumsal olarak ahlak algımızın eşiği oldukça düştü.eskiden beri vardır bunun kocasıyla yatmış,o berikini bi tazeyle boynuzlamış,gayrimeşru çocukları olmuş filan falan...toplum olarak bu tip durumlar bizi pek de rahatsız etmez.keza eşcinseller için de durum böyledir... orda bi köy vardır uzakta,o köy eşcinsel bi muhtar tarafından yönetilmektedir...bize dokunmayan yılan bin yaşasındır... bu işe şaşıran arkadaşlar bence iletişim ağı genişledikçe sürekli karşı karşıya kalıyorlar ya artık bu sınıfla,yani eskisinden daha sık...malum kendilerine göre namuslu ve erdemli hayatlarına bu tür insanları sokmasalar da bi televizyon sokuyorlar ennihayetinde evlerine ,o zaman da bu tu kaka eşcinseller misafir odalarına konuk oluyor tv. maarifetiyle... ben saygı konusunda daha temkinli yaklaşmak istiyorum mevzuya,yani o çok ayrı bi konu,karışmayınız ama bence,yol kenarında gördüğünüz eşcinselin üzerine araba sürmeyiniz misal,ergenlerinizin ilk deneyimleri için seçiyorsanız,işiniz bitince boğazlarını kesmemeye çalışın?nası plan?
  17. alamet-i farika şurada cevap verdi: editor başlık Editör
    şimdi ne desem boştur bu mevzuda adrenalin sahibi pek sayın üstadcıııım... zira orhan abimizi okuyp keyif alanlardan lakin nobeline mana veremeyenlerdenim bendeniz naçizane... çünküm bana biraz eurovision kazanmış sertab erener tadı vermiştir bu mevzu... hem abaRmış hemi de aPartmış oldum galba,kanaatindeyim... umarım sualinize uygun bi cewap olmuştur... saygılardır,hürmetlerdir,üstadım...
  18. ne korkacam ölümden yahu... asıl o benden korksun... ehi...
  19. alamet-i farika şurada cevap verdi: editor başlık Editör
    hay ağzını öpeyim xmen beyciim... aynen bunları demek istedim hatta daha da şunları demek istedim ki;: ben solcuyum,yaşasın devrim,fransa da cillop gibi memleket,zaten türkiyede düşünce özgürlüğü yok gibi cümleler kurmanın manasızlığını... burda okula gitmemiş birinin eğitim sistemi ile ilgili ancak hariçten gazel okuyabileceğini... bu arkadaşın davranışının bi adı varsa onun da tamamen ''abesle iştigal''olduğunu... ha bendeniz şark kafasına sahip bir zat olarak ''avrupadan bakıyorum''.......masına maruz kalmak hasebi ile fazlaca tepki vermiş olabilirim onu da söyliim siz söylemeden... lakin söylesem ne değişecek?kim neyi savunuyor anlayan beri gelsin... işte bakınız göç olgusunun makus sonuçları...ne olduğunu bilmeyen,nereye ait olduğunu bilmeyen bi kuşak... ülkeye sahip çıkmak 4-5 yılda bir gelip oy kullanmak değildir küçük hanım... yiyorsa gelirsiniz çok sevdiğiniz memleketinize,devrim mi yapıyosunuz,artiz mi oluyosunuz buralarda olursunuz...paris'ten göründüğü gibi değil buralar.. unutmadan;daha önce de dediğim gibi anadilinizin türkçe olmayışı sebebiyle alıntı yaptığınız cümlelerimden birini de yanlış yorumlamışsınız yeri gelmişken düzeltiim:''apartma''-abartma kelimesinin ''b''yerine ''P'' yazılmış hali değildir. ''apartma'' argo bi kelime olup''şahsım''tarafından o cümle içinde ''aşırma'' hatta olumlamak gerekirse ''alıntı'' anlamında kullanılmıştır... siz yine de fransızcanıza devam ediniz çünküm ne der fransızlar:“La traduction est comme une femme - lorsqu’elle est belle, elle n’est pas fidËle; lorsqu’elle est fidËle, elle n’est pas belle”.(çeviri kadın gibidir;güzel olanı sadık değildir,sadık olanı güzel değildir...yanlış da çevirmiş olabilirim,bi bilene sormadım,affedin... ) olumlamak fiilini de size uzun uzun anlatmak isterdim lakin işim gücüm var maalesef,yarın sabah erkenden kalkıp emekçiyi sömüren,kapitalist sistemin ait olduğum dişlilerinden biri olmak ve günün birinde avrupalı türklerin gelip dewrim yaparak biz ezilen ....... anadoluluları kurtarmasını beklemek durumundayım...malum bizim eğitim sistemimiz buna müsait değil... allah hepimize sabır,akıl fikir bana da kaşlarımı alacak güç versin...amin...
  20. elimde bardak,sıcak ya,benim gibisine de ağustosta boku donan deniyor galiba,küresel ısınmamın kendini hatırlattığı bi kış günü antalyadayım,üşüyorum...hatta bendeniz ilkimlendirme aletiyle havlet olabilecek kadar üşüyebilen sinir bozucu bi özelliğe sahibim,antalya il sınırları içinde... yok yok bu böyle olmayacak,sürekli bi şarkı var benim de aklımda ama söyleyemem... ''we don't need no education'' neymiş?anlıyoruz ki kızımız ingilizce de biliyor... ama bu aralar fransızca revaçta...hiç de sevmem alamanca ama herkes der ki feylesofları 1 numara. kötü biriyim ben,kırarım kalbinizi yaklaşmayın,gerçekten...hele hele yüzünü bile görmediğim klavyeler arası iletişimim olanları fena incitirim,övünülecek bişey ya yazayım bi de... ama dayanamıyorum sevgi böcekliğine...bu ne bol keseden dağıtılan bişey?yahu kendinde ne kadar var ki herbikimseyi böyle çağıl çağıl sevebiliyorsun? aklımı karıştıran 2 kişi... melakoline tüküreyim nazan...bunu bile beceremiyosun... sırf laf olsun diye yazıyorum,bi arkadaşımı kaybettim 1 hafta oldu...onun ifrazatı bu satırlar... yeri geldi diye ağlıyorum,yoksa hiç aklımda yoktu...
  21. şimdi şöyle oldu yarenler, 20 yıldır bilfiil sezen aksu dinleyen biriyim...genelde kaçırmam hiç bi albümünü,(zaten kaçırmak ne mümkün de?)hala karar veremedim;seviyor muyum bu kadını,yoksa sevmiyor muyum?bazen modern feylesofmuş gibi geliyor ama bazen de sağdan soldan aPartma kokuyor her yaptığı...aman bana neyse sanki? sevmiyorum demişken bu aralar yine kafam yerinde değil üzerinize afiyet,hastayım kolum yoruluyo çarçabuk,sayfalarca yazasım var,çok pis küfürler savurasım var tanrınıza...yine adaletinin olmadığını gözüme soka soka,canımı yaka yaka gösterdi kendisi,''nazan'ın ateşle imtahanı'...' ya ben aklı başında biri olmasaydım da bi yüzüm melankoliye dönük olsaydı? senle topla beni,çarp uzaklarla,ekle sensizliği,böl saatlere,ne kaldı;?ne kaldı? kim icra ediyordu bu şarkıyı yahu? herşeyden şüphe eder oldu bu deli gönlüm,durup durup ilk sevgilimi hatırlıyorum...ne acaip çocuktu...evet gerçekten de çocuktu,kendini 50 yaşında sanan bi lise öğrencisi...ne komik di mi? ama ne güsel olurdu elini tutup saatlerce konuşmaması...çankayada karşılaşmıştık komşu tükkanlarda çalışırken...nişanlanmış,pek bi korktuydu beni görünce,kaçacak yer aramıştı... kafamı karıştıran 2 kişi... bu arada eski çekirgemi kaybettim...kullanım hakkı hala bendedir...varsa hesap sormak isteyen gelsin benden sorsun... çok özledim şerefsizim...gözümde tütüyor...
  22. alamet-i farika şurada cevap verdi: editor başlık Editör
    aslında konu başlıklarıyla alakasız iletiler yazmaktan çok nefret ederim ama buna bi açıklama yazmak zorunda kaldım. hatalı davrandım özür dilerim,günlük yaşamında türkçeyi kullanmayan biri için fazla zeka gerektiren cümleler kurmuşum. hem burayı fikir paylaşımı değil şov alanı olarak kullanan birine neyi ne kadar anlatabilirm ki? saygılar,hürmetler... neyse yarenler alla hepinize akıl fikir versin...amin...
  23. alamet-i farika şurada cevap verdi: editor başlık Editör
    ah be güselim la boheme... yaşın kaçtı senin yaw?bu yazdıkların ne şimdi?birbiriyle alkasız kaç cümle üst üste...abi sana ne demiş sen ne yazmışsın cewap diye? ben de yeni model solcu deyince kızıyorsunuz ama böyle işte sayın CYRANO...bi de işsiz güçsüz orta yaşlılar olarak suçlanıveririsiniz... bi kaç topikte yazdıklarını okudum la boheme,çoğunda da ''yarış atı'',''ezberci sistem'',''nazım'',''deniz''gibi ağızlara pelesenk olmuş tamlama ya da kelimeleri görmek mümkün...lakin bunlar artık eskidi.(şimdi bu cümleden yola çıkacak alakasız cewabını da tahmin ediyorum ama buna rağmen yazdım ya kendimi tebrik ettim şimdi... ) ben senin yerinde olsam CYRANO'nun yazdıklarını bi daha okurdum... bi kere orda(yurtdışında) doğmuş büyümüş olduğundan hareketle (yanlış da biliyor olabilirim) diyorum ki aidiyetine karar vermelisin...eğer türkiye vatandaşı gibi hissediyorum kendimi diyorsan ben oralara gelmem dememelisin...eğer oralara gelmem diyorsan,mahir,deniz,sistem dememelisin.(zaten o da nası bi zorlamayla kurulmuş bi alakadır anlayamadım ama...) hiç bilmediğin bi sistemde,hiç tanımadığın,bilmediğin,maruz kalmadığın''adaletsizlikten,eğitim sistemindeki bozukluktan,işsizlikten''nasıl şikayet ediyorsun? ne kadar samimisin? ailen batıya göçtüğü ve bu ülkeyi bırakıp gittiği için bi eziklik duyuyorsun da ondan mıdır bu eski solcu apartması cümleler? kal sen orda zaten;fransa hükümeti sana iş de bulur,aş da bulur,eş de bulur,ne istersen yaparsın,mutlu mesut yaşarsın... sen zaten gelme...ama burdakilere de karışma...ben bu ülkeye ait olmaktan,''adaletsizliğe,düşünce suçuna,kötü eğitim sistemine,kadrolaşmaya''maruz bırakılmış yaşlı ve işsiz;zamanının tümünü internette,bu forumda yazarak geçiren biri olmaktan gayet mutluyum...
  24. tamamdır... işte 2 yıldır senden beklediğim cevabı verdin,gözümün nuru... işte emeklerimin karşılığını bu müstesna beyitlerinle gösterdin... ne günler geçirdik...kah güldük,kah ağladık... yel değirmenleriyle savaştık... ne ejderhalarla dövüştük, ama birbirimize olan inancımızı hiç kaybetmedik... artık senin adın,samurailock... artık kendi ayakların üzerinde durabilirsin... artık senin de bir gizli bildiğin var samurai'm... artık yeni çekirgelerine öğrendiklerini aktarabilirsin... yolun açık,ömrün bereketli olsun... son ders: *namerde mertlik olmuyor samurailock sakın unutma...bu onların gemisi...!!!!!! *terli terli su içme,televizyonu yakından seyretme,tanımadığın insanlarla konuşma... *rakı buzlu içilmez,balığa limon sıkılmaz... kızın olursa adını nazan koyarsan sevinirim... ya da bi çiçek fidesi dik,vazgeçtim bi zeytin ağacı olsun...adını nazan koy... ilelebet yoldaşın,nazanozkan...
  25. alamet-i farika şurada yorum gönderdi alamet-i farika'nın blog başlığı içinde alamet-i farika
    bilmez misin sen olmazsan,hocan olmaz... ben senin için varım... senden ötürü varım,bilmez misin? çok romantikim ben... hatta kimbilir daha neyimdir? her daim yoldaşımsın... öperim gözlerinden...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.