-
İçerik Sayısı
1.234 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
29
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
irinçköl tarafından postalanan herşey
-
İletişim:0530 206 12 73 ( akşam 20:00 den sonra melisustekin@@gmail.com) Yer:Ataşehir /İstanbul Sn üyemizin iletisidir:''Bu yavruyu tatil dönüşü Susurluk'ta buldum. Bir şansı olacağına inandığım için de yanımda getirdim... Evde iki tane erkek kedim var... Eşim bu ufaklığı asla istemiyor..Evde çok ciddi tartışmalar yaşıyoruz.Şimdi sizlerden isteğim ne olur cins olmadığı için bu ufaklığı görmezden gelmeyin. veterinerimin dediğine göre fazla da büyümeyecekmiş. Patilerinin ufaklığından öyle tahmin etti.Kedilerle çok iyi anlaşıyor. evde yalnız kalabiliyor. ve bu kadar ufak olmasına rağmen asla çişini ve kakasını eve yapmıyor. Geceleri hiç sesi çıkmadan sizin yanınızda sabaha kadar uyuyor. Biraz ısırma alışkanlığı var ama onu da çok bebek olduğundan ve dişleri kaşındığından yapıyor. Cins köpeklerin her zaman bir alıcısı mutlaka çıkıyor fakat sokak hayvanları için şans çok az... lütfen siz onun şansı olun. Lütfen ona güzel bir ev verin...Aracınız olmayabilir, istanbul içinde neresi olursa olsun size ben getiririm ve elimden geldiğince de size mama yardımı yapabilirim.
-
Evet ilk kez 2008 de sergilenen sivas93 oyununa gitme fırsatım olmuştu. Bu senenin başında Ocak ayında güncellenen haliyle tekrar sahnelendi. Bu belgesel niteliğindeki filme de zaman ayırıp mutlaka gideceğim. İlgilenenler için ,bugün vizyona giren filmin seans saatleri ve oynadığı sinemalar şöyle:
- 3 cevap
-
- 1
-
-
-
ODTÜ'den geçmesi planlanan yolla ilgili olarak iki koldan başlatılan yürüyüşe polis ODTÜ A4 kapısında müdahale etti. Polis 100. Yıl mahalle sakinleri ile ODTÜ öğrencilerinin iki koldan başlattığı yürüyüşe ODTÜ kapısında müdahale ederek mahalleliyle öğrencilerin buluşmasına izin vermedi. Polisin attığı gaz bombalarından dolayı ormanda yangın başladığı gelen bilgiler arasında. #direnODTÜ
-
Arkadaşım eğer siz buna inanıyorsanız ,sizin için kadının insanlığından önce üzerindeki dini etiket önde geliyorsa, o zaman siz özel yaşamınızda bu kurala uyun. Ama ne çevrenize ne de çocuklarınızın yaşamında seçecekleri insanlara bunu dayatmayın
-
Bu sorunun çok uygun düştüğünü sanmıyorum. Nedenine gelince ; bu ülkede çok nadirdir belli yaş grubundaki insanların inançsız aileden yetişmesi Hepimizin, kucağımızda bir dinle doğmuş olma olasılığı çok yüksektir. Sonradan araştırarak ya da bazıları gibi yaşadıkları şeylerden sonra " böyle bir tanrı olması mümkün değil" diyerek dinden uzaklaşırlar. Ve herkes üç aşağı beş yukarı kendi düşüncelerine yakın buldukları insanlarla hayata devam etmek ister. Ateist biri, gidip koyu bir dinciyi nasıl seçmeyecekse , koyu bir dinci de ateist biriyle olmak istemeyecektir.Amacı sadece seks değilse. Eğer ailesine rağmen ateist düşüncedeki biriyle birlikte olabilecek yapıya sahipse o insan, bunu ailesine kabul ettirmesinin zor olacağını düşünmüyorum. Ben de inançsız biriyim ve eşim inançlı .Bu durum evimizde ve ilişkimizde bir sorun yaratmıyor. Evlendiğimde inançlıydım. Ailelerimizde beş vakit namazında , kuranını okuyan ancak yobaz olmayan insanlar . Daha sonradan dinden çıkmam onları ilgilendirmedi ya da üzülseler bile bunu bana yansıtmadılar. Sonuç olarak hayata nasıl baktığınız önemli, insanların inancı kendilerini ilgilendirir .İki taraf içinde söylüyorum; siz kendi inancınızı ve dünya görüşünüzü kimseye dayatmadığınız sürece bir sorun olacağını düşünmüyorum .İlişkilerde bütün sorunlar öyle çıkmıyor mu zaten, isteniyor ki ;karşınızdaki kişi sizin gibi olsun, sizin gibi düşünsün , her dediğinizi onaylasın ve hayat mutlu mesut devam etsin. Buna itiraz eden tarafta, yanlış tanınanlar ya da hiç tanınamayanlar gurubunda yer alan kişi oluyor. Ailelerinin ağzıyla yaşamına yön verenlerde sizin için uygun insan değildir zaten.
-
Bartınlılar Termik Santral Mücadelesini Kazandı
irinçköl şurada bir başlık gönderdi: Çevreciler - Greenpeace
Hattat Holding'in Bartın-Amasra'da kurmak istediği Hema Entegre Termik Santrali projesi, ÇED raporu İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından durduruldu. Hattat Holding'in uzun yıllardır farklı isimler altında kurmak istediği ithal kömüre dayalı termik santral, Bartın Platformu ncülüğünde mücadele eden Bartınlılar tarafından durduruldu. Bartın Platformunun 18 Eylül 2013 tarihinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekansal Planlama Genel Müdürlüğünde gerçekleştirilen ÇED raporu inceleme ve değerlendirme komisyonu toplantısında sunduğu rapor doğrultusunda projenin ÇED süreci durduruldu. Bartın Platformunun sunduğu rapora buradan ulaşabilirsiniz. Bu Proje Bir Daha Gündeme GelmemeliBartın Platformunun süreçle ilgili yaptığı duyuruda bahe konu olan projenin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından tekrar gündeme gelmemek üzere kaldırılması istendi. Platform tarafından yapılan yazılı açıklama ise şöyle; "Hema Entegre Termik Santral Projesi ÇED raporu hakkında 18 Eylül 2013'te Bakanlık'ta yapılan toplantıda İnceleme Değerlendirme Komisyonu'na sunulan komisyon üyesi Bartın ve Amasra Belediyeleri Kurumsal Görüşü ekte sunulmuştur. Bartın Platformu bileşenleri ve komisyon üyesi Bartın ve Amasra Belediye Başkanları ve ekiplerinin katıldığı toplantıda sunulan dosyada belirtilmiş 9 madde ile ÇED raporu hakkındaki görüşleri ve yapılan tartışmalar sonucunda Hema Entegre Termik Santral Projesi ÇED süreci durdurulmuştur. Bartın Platformu olarak alınan kararı sevinçle karşıladığımızı bildirir, ÇED başvurusunun Bakanlık tarafından bir daha gündeme gelmemek üzere reddedilmesi talebimizi kamuyou ile paylaşırız. " Saygılarımızla Bartın Platformu -
İletişim: 0506 671 47 44 Bahçelievler/İstanbul Sn Taşcılar iletisidir; '' Kedilerim Limon ve Çilii - ikisini de çok seviyorum ama onlara yeni sahip bulmam gerekiyor. Yurt dışına taşınıyoruz eşimle birlikte iki hafta içinde, maalesef oradaki şartlarımız evcil hayvan için uygun değil. Onlara sevgi dolu bir/birer yuva arıyoruz. Limon Van kırması ve tam prensestir. 3,5 yaşında. Çillli saf kan Ankara ve sağır. 1,5 yaşında. Aşırı derecede sosyal ve insan meraklısıdır. Sürekli yanımızda karşımızda kucağımızda, biz neredeysek orada. İkisi de kısır ve aşıları tam.
-
İletişim:0 532 615 93 11 (cepten ulaşamadığınızda: sibelmolu@hotmail veya [email protected] adresine mail atınız lütfen) Yer: Istanbul / Avrupa Yakası. Böyle bir güzellik, henüz 6 veya 7 aylık golden ve o da geçici bir bakımevine terk edilenlerden. Artık aklımızın almadığı, sözlerimizin, isyanlarımızın yetersiz kaldığı noktalardayız. Bir heves uğruna alınarak terk edilen canların sayısı gerçekten üzüntü verecek durumda. Köpek bakımının ve sorumluluklarının bilincinde bir yuva arıyoruz Eğer ona bir ömür boyu bakabilirim diye garanti verebiliyorsanız, bu hafta siz de bir can kurtarmak istemez misiniz?
-
FOTOĞRAF TEMSİLİDİR! İLETİŞİM : 0538 910 24 52 YER: İSTANBUL /ALİBEYKÖY 2 haftalık 4 yavru kedi için ACİLEN süt anne aranmaktadır. Yardımcı olabilecek üyelerimizin, yukarıdaki iletişim numarasını aramalarını rica ediyoruz.
-
BirGün gazetesi yazarı Attila Aşut "Menekşe'den Önce"filmini yazdı... Aşut'un yazısı şöyle: "Geride bıraktığımız haftayı İstanbul’da geçirdim. Benim gibi başkentten pek çıkmayan biri için, “yeni” İstanbul’u kolaçan etmek önemli bir deneyimdi. Her günüm çok dolu geçti diyebilirim. Çeşitli etkinliklere katıldım, yıllardır göremediğim dostlarımla buluştum… İstanbul’da beni en çok sevindiren etkinliklerden biri de, “Menekşe’den Önce” belgeselinin Kanyon’daki gösterimiydi. Çünkü bu fırsattan yararlanarak, Odatv’deki dostlarımla cezaevi sonrası ilk kez kucaklaşma mutluluğuna eriştim. Gösterim öncesinde ve sonrasında Soner Yalçın, Doğan Yurdakul, Barış Pehlivan, Barış Terkoğu, Müyesser Yıldız’ın yanı sıra Melih Aşık, Mete Akyol, İsmail Saymaz, Zeynep Altıok ve Güvenç Dağüstün’le de uzun boylu söyleşme olanağı buldum. Soner Yalçın’ın çekimlerine başladığı, ancak kendisinin Odatvoperasyonunda tutuklanıp Silivri Cezaevi’ne gönderilmesinden sonra arkadaşlarının tamamladığı “Menekşe’den Önce” filmi, ilk kez Madımak Yangını’nın 20. yıldönümünde, İstanbul ve Ankara’daki özel gösterimlerde sınırlı sayıda izleyiciye sunulmuştu. 49. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “Toplumsal Vicdan Ödülü”ne değer görülen filmin “basın gösterimi”, uzun bir aradan sonra, 12 Eylül’de İstanbul / Kanyon’da gerçekleştirildi. “Menekşe’den Önce”nin sinemalardaki yaygın gösterimi ise 20 Eylül’de başlıyor… Sivas kıyımının belgesel anlatımı olan 70 dakikalık bu filmin kotarılmasında pek çok kişinin emeği ve katkısı var. Belgesele yapımcı olarak Halide Kurt imza atmış. Filmin müziği Fazıl Say’a ait. Ayrıca Güvenç Dağüstün, Cem Adrian ve Burcu Uyar da belgeseldeki şiirlerin seslendirilmesinde görev almış. Tabii, Sivas cankırımında yaşamlarını yitirenlerin acılı yakınlarını da unutmamak gerekiyor. Onlar evlerini ve yüreklerini yapım ekibine açmasalardı, sanıyorum bu denli etkili bir belgesel çekilemezdi… * * * “Menekşe’den Önce”, Sivas’taki topluöldürümü “Menekşe” adlı bir çocuğun gözünden anlatıyor. Menekşe, henüz dünyaya gelmeden, Sivas kıyımında 12 yaşındaki ağabeyi Koray ile 14 yaşındaki ablası Menekşe’yi yitirmiştir. Ailesi yaşama tutunabilmek için, bu olaydan 16 ay sonra kendisini dünyaya getirir ve adını Menekşe koyar. Aradan yıllar geçer, Menekşe büyür, kocaman bir kız olur. Günün birinde Sivas kıyımının izini sürmek amacıyla yollara düşer; olayın tanıklarını tek tek ziyaret edip onların anlatımlarını dinleyerek Madımak’ta yaşananları kavramaya çalışır... Belgeselde izlediklerimiz, gerçekten yürek parçalıyor. Madımak Oteli ateşe verilirken, dışarıdaki şeriatçı güruhun “Yak ulan yak! Biz sonra tamir ederiz!” diye bağırması insanın kanını donduruyor. İtfaiye merdiveninden güçlükle inmeye çalışan Aziz Nesin’i, gözü dönmüş yaratıkların iterek yere düşürmek istemeleri karşısında şaşkına dönüyorsunuz. Sivas’ta çocuklarını yitiren anaların yeri göğü inleten çığlıkları içinizi dağlıyor. İki kızının odasını müzeye dönüştüren Yeter Sivri’nin yirmi yıldır dinmeyen kanlı gözyaşlarına hangi yürek dayanabilir? “Cehennem ateşi”nden kurtulan Lütfiye Aydın’ın, Ali Balkız’ın, Murtaza Demir’in, Serdar Doğan’ın tanıklıklarını dinlerken insanlığınızdan utanıyorsunuz... Sivas cankırımı, Cumhuriyet değerlerine ve laik yaşam biçimine yönelik gerici bir kalkışmaydı. Yargı sürecinin her aşamasında buna daha çok inandım. * * * Sivas’taki topluöldürümü anlatan çok sayıda kitap yazıldı. Ama“Menekşe’den Sonra”, bu alanda gerçekleştirilmiş ilk belgesel film olma özelliğini taşıyor. Kuşkusuz bu bir başlangıç, ileride daha başkaları da yapılacak. Madımak Yangını’nı anlatan kitaplar ve filmler, bu köktendinci vahşetin toplumsal bellekte korunması bakımından önemli bir işlev görüyor. Benzer acıların bir daha yaşanmaması için, trajik olayın geçtiği mekânın Utanç Müzesi’ne dönüştürülmesini istiyor aileler. Sivas’ta çocuklarını, yakınlarını yitiren bu insanlar, ilkel bir öç alma duygusu içinde değiller. Onlar yalnızca acılarına saygı duyulmasını ve devletin bu büyük utançla yüzleşmesini bekliyorlar. “Sivas Davası” dosyasının yirmi yıl sonra “zamanaşımı”na uğratılarak yargı eliyle kapatılması, bu yaranın vicdanlarda da kapandığı anlamına gelmiyor.“Yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek”, Sivas cankırımını unutmamak ve unutturmamak hepimizin insanlık görevidir. “Ne zaman Sivas dense, genzimde yanık kokusu”… Ruşen Hakkı’nın bu yalın dizesi, Sivas Yangını’nın en etkili anlatımlarından biridir. Bu şiiri ne zaman mırıldansam, yeniden duyarım o keskin yanık kokusunu. Soner Yalçın’ın “Menekşe’den Önce” belgeseli, ülkemizde kol gezen hoyratlık ve bağnazlık yüzünden erken solan Menekşe’lerin dramıdır. Pek ayırdında değildim ama, yıllar önce “Menekşeli Acılar” şiirini yazarken, benim bilinçaltımda da böyle bir acının izdüşümü vardı herhalde: “Bir kadın… yaşamın terkisinde Ardı sıra doludizgin atlılar Ceylanlar gezinir gözlerinde Heybesinde menekşeli acılar.” Soner Yalçın ve ekibini, aydın sorumluluğu ile hazırladıkları bu önemli belgeselden dolayı kutluyorum." Odatv.com
-
Tayyip'in 'bize lazım değil' dediği ODTÜ dünya sıralamasında 12 alanda listeye girdi!!! İngiltere merkezli Quacquarelli Symonds kuruluşu, 2013 yılı için “Dünyanın en iyi 800 Üniversitesi” listesini 10 Eylül’de açıkladı. Listeye Türkiye’den en yüksek dereceyle giren üniversite ODTÜ oldu. En iyi 400 üniversitenin belirlendiği her alandaki sıralamanın Mühendislik ve Teknoloji alanında ODTÜ 177. sırayı elde ederek, tüm alanlarda en iyi 200 dünya üniversitesi içerisinde yer alan tek Türk üniversitesi oldu. Bu alanda diğer üniversitelerimiz ise şu dereceleri elde etti: İTÜ-209; Boğaziçi Üniversitesi -291; Bilkent Üniversitesi-301 Sanat ve Beşeri Bilimler – ODTÜ 295. sırayı elde ederek bu alanda ilk 400 listesine giren tek Türk üniversitesi oldu. Listeye Türk üniversiteleri arasında en yüksek sıradan giren ODTÜ 251. sırayı elde ederken, İTÜ 298. sırada yer aldı.
-
Mehmet Şevket Eygi, “İslam Feminizmi sapıklıktır” dedi tartışma başladı...17.09.2013 14:01 Milli Gazete Yazarı Mehmet Şevket Eygi, köşesinde İslam feminizmini yerden yere vurdu. İlahiyat uzmanı kadınlar ise yazarın görüşlerine, ‘kadınların hakkını savunmak sapıklık değildir’ yanıtını verdi. İslami kesimin önde gelen kalemlerinden Milli Gazete Yazarı Mehmet Şevket Eygi, dünkü köşesinde ilginç bir konuyu kaleme aldı. “Feministlerin saçma inanç, görüş ve iddialarına karşı çıkmam; zihnimin berraklığının ve zindeliğinin birinci alametidir” diyen Eygi, “İslam Feminizmi sapıklıktır” görüşlerine yer verdi. Vatan gazetesinden Mert İnan'ın haberine göre İslamcı feministlere yönelik eleştiri getiren Eygi; “Şimdi birkaç İslamcı Feminist camilerimizdeki o ismet, hicab, edeb, hayâ kafeslerini ve perdelerini çıkarttırıyor. Bu çılgın İslam Feministleri işgal kuvvetleri kumandanı General Harrington’u da geçtiler. İslam dini ilahî dindir, onun hükümlerinin kaynakları Kur’an, Sünnet, icmâ ve kıyas’tır. İslam Feminizmi sapıklıktır” ifadelerini kullandı. Kadın ilahiyatçılar ise bu görüşlere karşı çıktı. ‘Kadınların hakkını savunmak sapıklık değildir’ Prof.Dr.Beyza Bilgin (İlahiyat Uzmanı) Peygamberimiz zamanında kadın ve erkekler aynı mekanda ibadet etmekteydi. Camilere perde konması veya kadınların cami dışına çıkarılması peygamberimizden sonra gelişen meseledir. Feminizm yeni bir tabirdir. Şayet kadın korumacılığı, kadınların hak ve hukukuna saygı olarak düşünülüyorsa Kur’an ile asla ters düşmez. Çünkü İslam öncesi kadınlara yönelik haksızlıkları geri getirmemek için konulmuş kurallar vardır. Bu perspektiften bakılırsa İslam feminizmi sapıklık değildir. Kur’an da sadece bir ayette perde kelimesi geçmektedir. ‘Kadınlar kendilerini camiden kopuk hissetmesin’ Kadriye Avcı Erdemli (Eski İstanbul Müftü Yardımcısı) Peygamberimiz döneminde kadın ve erkekler aynı mekanda ibadet ediyordu. Osmanlı döneminde ise camilere mahfiller yapıldı. Kadınlara ve hünkarlara özel yapılan bu mahfillerde kadınlar caminin ana unsurlarını (mihrap-minber) görerek, kendini camide olduğunu hissederek ibadet ediyordu. Bugün pratikte yanlış bir uygulama söz konusu. Kadınlar kendilerini camilerden kopuk hissediyor. Feminizm, kadınların eğitim, hukuk ve miras gibi haklarını korumak ise sapıklık içermez. Feminizmin çıkış noktası hak aramaktır. Kaynak : http://www.haber3.com/
-
Cango içimizi parçaladı bizim tek kelimeyle. Sonay İleri nin tedavisinde olan bir canın muayenesi için fakülteye gittik.Yanımızda bir çift kucaklarında CANGO'M oturuyorlar.Biz durur muyuz hemen ay çok küçük nesi var maşallah çokta güzel diye başladık sevmeye.Adam tak yapıştırdı cevabı hasta değil doğuştan iki gözü de görmüyor,UYUTMAYA geldik.O anda başımızdan kaynar sular döküldü . O zihniyette bir insana laf anlatmaktansa CANGOYU elllerinden tuttuk aldık.Zaten bizim ellerinden almamızla onların oradan ayrılmaları bir oldu.Cango henüz 65 günlük minicik bir bebek.Doğuştan iki gözü de görmüyor,ama o bunun yaşamayı hak etmediği anlamına gelmiyor.Çok sağlıklı bir bebek.Oyun delisi , zıpır bir delikanlı.İç-dış parazitleri yapıldı.Katır katır kuru mama yiyor hop hop merdiven inip çıkıyor Gözleri görmediğinden sürekli sizi hissetmek istiyor ama yalnızsa da siz gelene kadar sabırla olduğu yerden kıpırdamadan sizi bekliyor.Bursa içi SÜREKLİ takibi yapılmak koşulu ile onun hem ışığı hem gözü hem ailesi olacak ömür boyu onu evladından ayırmadan bakacak hiç terketmeyecek yuva arıyoruz.İletişim : 05468561856-05365737104 Cango uyutulmaktan kurtuldu bir kez şansı döndü,ikinci şansıda siz olur musunuz ??
-
İletişim: ahmedadak@@gmail.com Yer:Kurtköy /İstanbul ''Canımdan çok sevdiğim, özenerek sahiplendiğim 4 yaşındaki oğlumu ailevi sebeplerden ötürü vermek zorundayım. Aile büyüklerim canımdan bezdirdi artık. Bunları yazarken bile içim acıyor. 4 yaşında, erkek, kısırlaştırılmış, safkan siyam kedisidir. Görebileceğiniz en akıllı ve insan düşkünü kedidir belki. Kocaman masmavi gözleri vardır. Sizden bir an olsun ayrılmak istemeyecek, hep sizinle uyuyacak, size arkadaş olacak bir dosttur. İstediğim tek şey güvenilir bir yuvaya kavuşmasıdır. İstanbul Anadolu yakası tercihimizdir.''
-
İletişim: senauner16@@gmail.com Yer:Osmangazi /Bursa ''Bu 3 beyaz bebek daha 1.5-2 aylık, anneleri 2 gün önce araba çarpması sonucu öldü. Geceleri çok ağlıyorlar.İşin kötüsü umursamaz bir adamın balkonuna girmişler ,biz mama vermeye çalışıyoruz . Artık ölecekler.Bu bebeklerin yuvası olmak ister misiniz.?
-
Aslında galatasaray için çok ütopik sayılmaz .Ancak 6 tane yemesi gerçekten ütopik oldu. 2-1 yenilir diyordum ama bu kadarını düşünmemiştim. Neyse canları sağolsun.
-
Köprü ve havaalanı için 2.7 milyon ağaç kesilecek
irinçköl şurada bir başlık gönderdi: Çevre Bilimi - Ekoloji
CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar’ın soru önergesine Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun verdiği yanıt, 3’üncü köprü ve havaalanı için yaklaşık 2.7 milyon adet ağaç kesileceğini ortaya koydu. CHP’li Acar’ın önergesini yanıtlayan Bakan Veysel Eroğlu, Kuzey Marmara Otoyolu ve 3. Köprü yapımı maksadıyla 2 bin 542 ha.’lık alanda izin verildiğini, bu alan içinde 706,92 ha. ormanlık alanda çalışma yapılacağını, toplam 381 bin 96 adet ağaç kesileceğini bildirdi. Bakan Eroğlu, Üçüncü Havaalanı yapımı maksadıyla 6 bin 173 ha’lık alanda ön izin verilmiş olup yapım aşamasında 2 milyon 330 bin 12 adet ağaç kesileceğini söyledi. Eroğlu, Kanal İstanbul Projesi için bakanlığınca verilmiş izin olmadığını kaydetti. -
İrtibat: 05547563671 veya https://www.facebook.com/cmkrcu Yer: Bursa / Osmangazi Bursa / Osmangazi Hürriyet mahallesinde bulundu. Muhtemelen kaçmış yada terkedilmiş, kaçmış olma ihtimali olduğundan öncelikli olarak sahibi aranıyor.
-
İrtibat: 0530 663 9021 veya serpilyilmaz123@@hotmail.com Yer: Antalya içi yuvalandırılacaktır. Tarçın ve Haydut henüz bir haftalıklarken bulundular. Anneleri ölmüştü. Onları bulan melek ablaları bu duruma kayıtsız kalmadı ve toplamda 5 kardeş olan minikleri alıp büyüttü. Diğer 3 kardeş yuvalandı ancak Haydut ve Tarçın'ın şansı okadar iyi değildi. Şuan 6 aylık oldular ve bu zamana kadar gizli saklı kuytu köşelerde bahçelerde bakılmaya çalışıldılar. Çünkü site sakinlerinin aldığı karara göre evcil hayvan beslenmesi yasaktı (!)..Şimdi melek ablaları çok yakında yurtdışına yerleşecek ve arkasında bu iki canı bu halde bırakmak istemiyor.Onlara ömürlük yuvalar aranmaktadır. Tüm aşıları ve iç dış parazitleri yapıldı. Süreleri çok kısıtlı!
-
İletişim: 0532 505 52 10 Yer: Feneryolu/İstanbul Ben bir tatlı mı tatlı Şarlo'yum. Ev kedisiyim. Köpeklerle ve diğer kedilerle aram çok iyi. Çok hareketliyim, çok oyuncuyum, aklım fikrim oyunda. 3 aylık bir erkek çocuğuyum. İç-dış parazit aşılarım yapıldı. Hiçbir sağlık sorunum yok turp gibiyim. Artık geçici evimden ayrılmam gerekiyor. Beni ömrümce sevicek İstanbul'da ikamet eden sevgi dolu bir aile arıyorum. Bir de bol oyuncağınız varsa çok mutlu olurum.
-
2 kizkardese acil yuva yada guvenli bir bahce araniyor onlardan birine araba carpmis ameliyat edilmis ama kafasi yana egik duruyor surekli. Avcilarda sahil yolunda SAHiL PATSO isimli koftecide yasiyorlar sahibi hayvan sever kediler yuzunden musteriler bile gelmiyormus umrunda degil ama yer yol kenari surekli araclar geciyor hayatlari guvende degil lutfen onlara el uzatin kisirlasma zamani gelince kisirlastirmalarina destek verilir letisim mavmavcik@@hotmail.com yada 0533 209 36 45 Avcilar ISTANBUL