evrensel-insan

Suriye'ye ne oldugu gayet acik. Ulke rejim olarak ele gecirilmis bolgelerini geri almak ve teroristlerden temizlemek istiyor.

Özgür Suriye Ordusu’nun kontrolüne geçti! 23 Mart 2014 Pazar 13:24 Hatay'ın Yayladağı İlçesi'ndeki gümrük kapısının karşısında bulunan ve iç çatışmaların başlamasından bu yana Esad'a bağlı güçlerin kontrolünde bulunan Suriye'nin Lazkiye kentine açılan Keseb Sınır Kapısı, Özgür Suriye Ordusu'nun (ÖSO) kontrolüne geçti. .................................................................... Suriye Haber Ajansı SANA, Türk hava sahasını ihlal ederken Türk savaş uçakları tarafından düşürülen Suriye savaş uçağının paraşütle atlayarak kurtulan pilotunun hastanede çekilen görüntüsünü yayınladı. DHA - Sağlık durumunun iyi olduğunu belirtilen pilot, vurulduğu sırada uçağının Türkiye sınırından 7 kilometre içerde olduğunu iddia etti. Pilot Türk savaş uçakları tarafından kendisine füze atıldığı sırada Suriye toprakları içindeki Keseb civarında terörist hedeflere karşı görev icra etmekte olduğunu savundu. Fotoğrafı yayınlandığı halde ismi belirtilmeyen pilot, vurulduğu sırada terörist hedeflerle görsel temas kurduktan sonra üssüne geri dönmek üzere manevra yaptığını söyledi. ........................................................................ Suriye uçaklarından yoğun bombardıman Yayladağı İlçesi'nin 2 kilometre uzağında bulunan ve ÖSO'nun kontrol sağladığı Keseb İlçesi'nin üzerine top atışlarının ardından yoğun bir bombardıman gerçekleşti. Yayınlanma tarihi: 25 Mart 2014 Salı Suriye savaş uçakları saat 12.00 sıralarında ilçe üzerinde 4 sorti yaparak bomba bıraktı. Ardından ilçede dumanlar yükseldi ve karadan havaya da ateş sesleri duyuldu. Bu saldırının ardından Yayladağı sınır kapısında görevli gümrük memurları da buradan daha güvenli bir iç bölgeye kaydırıldı.

Bana katilma gibi bir durumun yoik ki, zaten. Ben basligi kendi dusunce ve bilgim cercevesinde acikladim, sen de kendi dusunce ve bilgi cercevende aciklarsin. Onemli olan dusunce ve bilgi paylasmak, oyle degil mi?

Evet basliginiz bu ama, yazdiginiz mesaj farkli idi. Ben de basliga degil, yazilan mesaja yanit vermistim. Basliga gelince. Sonunda is EKONOMIK PAYLASIM VE TEK ADAM OLMA olduguna gore, diktator ile cemaat arasindaki paralellik elbet baska bir konu da baska bir sekilde TEK CIZGIYE donusecekti. Cunku diktatorun otokrat yapisi ve bu temelde yaptiklari ve soyledikleri ve de diger ittifaklari ile de catismasi zaten bunu gosteriyor. Buna ABD, Israil, AB, BM de; Katar, Misir, S.Arabistan'da dahil. Hatta teroristler bile diktatore ultimatom verdi. Kisaca TEK ADAM DIKTATORLUGU, ORTAK TANIMAZ.

Rica ederim. Ben de kendi uzerime alinmadim zaten. Evrim-K lakapli yazar arkadasa da ayni senin yukarida yazdigin sekilde aciklamasini yaptim. Yani, kaseti koyan kisi; kasetin basinda neden bu kaseti yayinladigini acikliyor. Ayrica ben de "bu ote sorun" u acikladim. Sorun, ideoloijik, politik degil; tamamen etik bir sorun. Yalniz etik sorun sadece etige uymayi gerektirmez,, etige uymayanlarin da desifresini gerektirir. Ayni hak ve ozgurlukler gibi. Hak ve ozgurlukler sadece talep edilmez, savunulmaz ve desteklenmez. Ayni zamanda her turlu ihlali desifre edilir.

Sence bu videolar neden servis ediliyor? Sen etik olarak bir olumsuzlugu ortaya koymak yerine, onu sineye cekmekten mi yanasin? Ahlak ne demektir? Yapilan her turlu ahlaksizligi sessiz kalmak goz yummak midir?

En buyuk tehlike, ulke ve toplumu bekasi acisindan; ya bir ic savas, yani sokak savasi; ya da planli/programli ulkeyi secimlerden alikoyacak ve sikiyonetim ilan etmesini olagan hal ilan etmesini saglayacak, seri terorist eylemler. Sokak savasina girmeyecek kadar gezi direnisinin bilinci var.

Aslinda gorunurde olan, bu twitter yasaginin bir tek diktator icin gecerliligidir. Yasagi savunanlar bile, bunu twitter yasagini delerek twitter dan duyuruyorlar. Aslinda bu anlamsiz goz boyamaci yasak, sadece gundem kaydirmak icindir. Cunku gundem Kirim ve Suriye ve de terore verilen her turlu destek ve yataklik yardim karsiligi terorden Turkiye adina diktatorun ne isteyecegidir. Zaten bu en son ucak dusurulmesi de twitter da "#savasa hayir" i harekete gecirmistir.

Buradaki en buyuk sorun, Turkiye'nin tarihinde hic bir zaman yasamadigi bir teslimiyettir. Yani Turkiye'nin artik ne avrupa, ne ABD ne de O.Dogu ulke ve komsular acisiundan, hic bir politik diplomatik ve ekonomik "degeri" kalmamistir. Cunku komsular ile olan iliskilerde, Turkiye'nin NATO, AB ve ABD/ISRAIL tarafindan herturlu kullanilmasinin yaninda, Turkiye diktatorun kendi ARAPLASMA ihtiraslarinin da hem iceride hem disarida kurbani olmustur. Diktator ulkeyi ve toplumu bir "teror yanlisi" yapma adina elinden geleni ardina koymamistir. Diger kanat olan Rusya/Cin/Iran ile de hem O.Dogu saldiurgan politikasi hem de Kirim politikasi konusunda da sinifta kalmistir. Kisaca diktator tum dis ve ic muttefiklerini itilaf haline getirmistir. ABD usagi olan Katar, Misir, S.Arabistan ile bile ipleri germistir. ABD ve AB BOP projelerindeki yaptiklari "hatayi" anladiktan sonra, Diktator bu hatanin uzerine giderken, yalniz kalmistir. Suriye'de bile teroristlere yardim ve yataklik yaparken politik olarak bunu "agzina/yuzune bulastirmistir." Yalniz hala buyuk bir tehlike kapidadir. Bu da diktatorun "gemiyi batirma" adina; ulke ve toplumu O.Dogu teror batakligina sokmaktan cekinmeyecegidir. Ustelik etik olarak hem milli hem dini teroru kullanarak.

TSK, bugun bir Suriye savas ucagini "sinirlari ihlal ettigi ndedeniyle" F16'lar ile vurarak, dusurdu. Verilen bilgiye gore, sinir ihlalinin 1 mil oldugu soyleniyor. Bilindigi gibi, angajmana gore Turkiye SURIYE SINIRI ICINDEKI 5 KM LIK ALANI "IHLAL ALANI" OLARAK SAPTAMISTI. Bu duruma gore SURIYE UCAGI SURIYE SINIRLARI ICINDE VURULMUS VE DUSURULMUS oluyor. Yine bilindigi gibi, bu bolge Suriye rejimi ile her turlu terorist muhaliflerin catistigi bir sinir bilgesidir. Yine bilindigi gibi, Turkiye'den her an bir suru terorist her turlu agir silahlarla bu bolgeye gecip, Suriye rejimi ile savasmakta ve yine bu bolgeden Turkiye'ye gelmektedir. Kisaca TURKIYE, HER TURLU TERORIST GRUBA SILAH YARDIM VE YATAKLIGI YAPARAK, ONLARIN SURIYE REJIMI ILE SAVASMASINI SAGLAMAKTADIR. Iste bu son ucak ta, TERORISTLERE YARDIM AMACI ILE SURIYE SINIRLARINDA VURULARAK DUSURULMUSTUR. Bu uluslar arasi algida TURKIYE'NIN SURIYE'YE SAVAS ILANI DEMEKTIR. Suriye acisindan Turkiye'nin ulke rejimini tehdit anlamina gelir. Yalniz burada kimse Suriye'nin tarafinda olarak (NATO, ABD, AB, BM) uluslararasi hakliligi savunmak durumunda degildir. Ayrica Suriye kendi derdine dusmusken, Turkiye'ye savas acacak bir durumu da yoktur. Kisaca Turkiye,diktator eliyle; halk deyimi ile "kasinmaktadir." Iste bu durumda, soru bu kasinmanin kasima adina Suriye'yi ne kadar tahrik edecegi ve cileden cikaracagi algisidir. Ayni "kasinmayi" Turkiye, diktator eliyle; Kirim konusunda da yasamaktadir. Yerel secimlerin yasanacagi su gunlerde, Diktator ve iktidari belli ki ulke secimlere gidemesin diye cesitli girisimlerde bulunmakta ve bulunmaya da devam etmektedir. Kisaca ulke ici ve disi her turlu ulke ve toplumu bir savas ortamina sokma provakasyonunu gundeminde tutmaktadir. Burada en onemli nokta, Turkiye halklarinin bu provakatif girisimlere kanmamasi ve bu temelde bir oyuna gelmemesidir. Cunku boyle bir oyuna gelme, tamamen iceride ve disarida; diktator ve provakasyonlarinin ekmegine yag surmekten baska bir anlam tasimayacaktir. Diktator, kaptani oldugu gemi de artik kaptanlik yapamayacagini anlamis ve batacaginin farkina varmistir. "Ben batarsam gemi ile batarim" zihniyeti ile kendi ile birlikte gemisini de yani ulke ve toplumu da her turlu savasin batakligina icerde ve disarda cekmekten cekinmemektedir. Yalniz bu durum yerel secimler ile de sinirli degildir. Cunku diktator yerel secimlerde buyuk bir kayiba ugrasa da hala ulke ve toplumun basinda bir diktator provakator hipokritik ve ayristirmaci otokrat olarak kisa donemde cumhurbaskanligi secimlerine ve sonra da genel secimlere kadar hala tek yetkili isimdir.

Turkiye'de tesadufen gunluk olaylarin bazilarini duyan ya da goren, bir turistin ya da yabancinin; su sorulari nasil aciklanir? GK baskani terorist olma sucundan muebbet hapis cezasi aliyor ve iki sene ye yakin bir zaman sonra tahliye oluyor. Terorizm nedir, neden GKbaskani terorist damgasi yemistir? Neye gore suclu bulunmustur ve sonra neden tahliye edilmistir? Bu sorular, tum tutuklu TSK mensuplari icin gecerli. Ergenekon diye bir orgut var midir? Varsa, kimler neye gore bu orgut uyesi olarak gosterilir? Neden hala ayni suctan yargilanan bazi kisiler icerde? Tahliye olanlardan farklari nedir? Ayakkabi kutusu satan, sallayan, gosteren bir sahis; neden goz altina alinir? Bir kisi "hirsiz var" diye bagirdiginda, genelde polis "hirsiz nerde" diyerek hirsizin pesine duser, peki neden bu polis "hirsiz var" diye bagirani goz altina alir? Kisiler, polis gazi biber gazi ve tazyikli sudan kendilerini korumak icin, palet, gozluk, limon, sirke gaz maskesi tasirlarken; nasil olurda bunlar birer suc araci olabilir, ayrica bu kisilerin sucu nedir? Bir kisi turk bayragi satiyor diye, neden goz altina alinir? Yaralanmis kisilere bakan saglik gorevlileri, hangi gerekce ile gozaltina alinir ve tutuklanir? Bir TOMA hangi durumda suyunu binanin 5. katina ve neden fiskirtir? Sivil ve resmi polisler bir genci hangi gerekce ile doverken oldururler? Hangi polis gaz kapsulu kullanirken, 14 yasindaki bir gencin basindan vurur? Bu polis gaz kapsulunun hangi sartlarda ve ne icin ve de nasil kullanilacagini bilmez mi? Bir anne ve aile, katledilen cocuklarinin mezarina misket ya da bilye koyarsa, neden bu sorun olur? Aslinda sorular cogaltilabilir ve isteyen cogaltabilir. Simdilik bu sorulardan basliyalim ve bir yabanci ya da turiste bu olanlari aciklamaya calisalim. Bakalim kim ne kadar bu aciklamayi basaracak? Aslinda ilk aciklamalarin butun bu olanlari "dogal, normal, gerekli, luzumlu, hakli" v.s. kabul eden, yazar arkadaslardan gelmesini oneririm. Cunku eminim onlarin beyni bu olaylarda farkli isledigi icin, verecekleri yanitlar da farkli olacaktir.

Aslinda yukaridaki basligi ele aldigimizda, hepsinin bir ortak noktasi vardir. Peki nedir bu ortak nokta-Bir kisiye baska bir kisi tarafindan YAPTIGI/YAPACAGI HIZMET Karsiligi verilen mebladir. Bir isyerinde calisan bir kisiye, ucret olarak; CALISMA HIZMETININ karsiligi maas verilir. Yani maas bir kisinin kanuni aldigi ucrettir. Herhangi bir yerden bir sey alindiginda, ona karsilik onun fiati olan bir ucret odenir ve o malin sahibi olunur. Iste burada BIR HIZMET BIR UCRET VE BIR MAAS VARDIR. Peki odenen bir ucretin bir YARDIM MI, BAGIS MI, RUSVET MI oldugu nasil saptanir. Once yardim ile bagis farkina bakalim. Ikisinin de GERI ODENME durumu yoktur. Peki bir kisi neden bagis ya da yardim yapar? Burada bir ZORUNLULUK MU yoksa GONULLULUK MU vardir? Bagis ya da yardimi yapanin, KARSILIGINDA ALDIGI BIR MENFAAT/CIKAR VAR MIDIR? Kisaca RUSVET nedir? Iki turlu rusvet vardir. Verilen rusvet Istenen rusvet Yani bir kisi kendi menfaati icin RUSVET VERIR, ya da bir kisi, KENDISINDEN ISTENILENI YAPMASI ICIN RUSVET ALIR. Buradaki ilk sorun nedir? Ilk sorun, KIM KIME NEYE GORE RUSVET TEKLIFINI ETME CESARETI GOSTERECEKTIR? Rusvet, aslinda suctur. rusvet verecek olan; rusvet teklif ettiginin bu teklifi olumlu karsilayacagini bilmesi gerekir. Rusvet alacak olan da, rusvet istediginin bu teklifi olumlu karsilayacagini bilmesi gerekir. Aksi bir tarafinin digerini sikayeti ile sonuclanir. Demekki rusvet alma ya da verme de kisiler, kimin alip verecegi hakkinda bir arastirma yapmak durumundadirlar. Ya da RUSVET VERMEYE VE DE ALMAYA KISIYI RAZI EDEBILECEK UCUNCU BIR KISIYI TANIMAK VE DEVREYE SOKMAK DURUMUNDADIRLAR. Bu su anlama gelir. Rusvet alacak ya da verecek olanin bu ucuncu sahis eliyle SECENEGININ BIRAKILMAMIS OLMASI demektir. Yani buradaki olumsuzluk kisinin ALEYHINE SONUCLANACAKTIR. Ulkemizde ve toplumumuzda tarihten de gelen bir rusvet aliskanligi verme ya da alma temelinde yadirganamaz. Cunku kisilerin BIREYLIGI DEGIL; HIYERARSIDEKI ETIK ALGIDAKI YERI ONEMLIDIR. Yani suru psikolojisi ve biat kulturu. O yuzden cogu rusvet alma ve vermeler UCUNCU NUFUZA GUVENILEREK YAPILIR. Peki rusvetin genelde neden bir ispat edebilecek belgesi olmaz. Cunku her bir belge BAGIS YA DA YARDIM OLARAK gosterilebilir. Rusvetin tek belgesi, KISININ BASKASINI DEGIL; KENDI ALDIGI VE VERDIGI RUSVETI ITIRAFIDIR. Bunun disinda hic bir belge gorsel bile olsa gecerli kilinmayabilir. Simdi ornekleyelim. Biz bir kurum actik ve hizmet veriyoruz. Hem bagis hem de yardim aliyoruz. Herhangibir kurum ya da kisi bize yardim ve bagis yapabilir. Peki burda rusvet nedir? Iste burada rusvet VERILEN HIZMETIN KARSILIGINDA ISTENEN VERILEN MADDI DEGERDIR. Yardim v e bagis ise, KARSILIKSIZ HIZMETI TAKDIR EDEN VE BU HIZMETIN SURMESINI ISTEYENLERIN VERDIGIDIR. Ilkinde HIZMET SARTA VE UCRETE TABIDIR. Ikinci de HIZMETIN KARSILIGI YOKTUR. Iste burada bu kisi ya da kurumun hiyerarsideki yeri ve rolu degistikce HIZMETI SARTA VE UCRETE BAGLAMASI DA COGALIR. Yani YETKI ARTTIKCA RUSVET ISTEME VE VERME OLANAGI ARTAR. Mesela devlet daireleri ve hukumet yetkilileri. Mesela R.Zarraf'a saglanan dokunulmaz arac plakasi. Burada rusvet ile yolsuzluk farkini da ortaya koymak gerekir. Rusvet alma/verme genelde kisisel temeldedir. Yolsuzluk ise, usulsüzlük yani, Bir görevi, bir yetkiyi kötüye kullanma, suiistimal, nizamsızlık anlamindadir. Kisaca rusvetteki kisisel durum, yolsuzlukta kisinin gorevini yetkisini nufuzunu ve hiyerarsideki yerini nizam ve kanun disina tasimasini getirir. Bir kisinin rusvet alip vermemesi ya da yolsuzluk yapip yapmamasi bir etik degerlendirmedir. Bilhassa ulkemizde bunu yapmamak belirli bir bilinc ve algi gerektirir. Cunku normali yapmaktir. Ya da yapmayi ve yapani normal karsilamaktir. Benim burada anlayamadigim konu; R.Zarraf denilen sahsin; hangi bilgi ve enfermasyon temelinde hangi cesaretle ve kararlilikla hukumet ve devletin basi da dahil; RUSVET VERME VE YOLSUZLUK TEKLIF ETME VE ISTEDIGINI ELDE ETME girisimlerinin sagladigi garanti, ya da garanti saglanacaginin bilinmesidir. Sonucta bir basbakan'a onun ailevi turgev'ine hukumetin ortaya cikan dort bakanina ve ogullarina ve de onlarin emrindekine bu teklifleri goturebilmek, COK SAGLAM KARSILIK ALABILME TEMELI ALGI VE BILGISINI GEREKTIRIR. Tabi bunlara arada istenenin elde edilmesinde "tas koyanlarin" ayiklanmasi da dahildir. Iste bu da zaten bir suru yalan dolan duzmece zorlama yetki kullanma korkutma surgun gozdagi v.s. demektir. Bunun da tek nedeni ELE GECMEMEK ICINDIR. Iste diktatorun, 17 Aralik operasyonunu sonlandirmasi iceridekilerin cikarilmasi ve onca surgun ve atamalar bunun icindir. Cunku birinin ele gecmesi, diktatorun ele gecmesidir. Burada bir not olarak ben, meclise gelen bakan fezlekelerinden bir sonuc cikacagini zannetmiyorum. CUNKU DIKTATOR ORTADA BIR SONUC CIKARTACAK HIC BIR KANUNI YETKILI BIRAKMADI. Zaten deliller de onlarin elinde. Istedikleri duzenlemeyi yapabilirler. Kisaca ADALET ve ISLEYEN MEKANIZMASI OLAN YARGILAMA, DIKTATORUN BIATINDA.