Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Jainizm, çok ilginç bir din...


gloria

Önerilen İletiler

Bilim somut kanıtlarla çalışır. Felsefe ise soyut kanıtlarla. İkisi de kanıttır. Somut kanıt bulamayışımız, somut kanıtları gözardı etmemizi gerektirmez. Akıl, mantık, kıyas, muhakeme gibi soyut kanıtlarla çalışmak zorunludur. Felsefe zaten bunun için var. Somut kanıt bulamadığımız konular için.

 

 

Artık devam etmesen iyi olur dostum.

 

Soyut kanıt olmaz. Bu metafiziki bir görüştür/duruştur. Hatta teolojiktir.

 

"Soyut" nedir?

 

Not: Altını çizdiğim kelimeyi somut değil soyut yazacaktın galiba.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ya lütfen bir fıkra da ben analtayım ama konumuzla alakası yok fakat ben bu fıkrayı kıssadan hisse şeklinde her yerde anlatırım, burada anlatacağım işte banane tongue.png

 

Şimdiiiii efenim adamın biri kendisini tavuk yemi sanıyormuş ve tavuklar kendisini yiyecek diye çok korkuyormuş, tavuk gördüğü her yerde eli ayağına dolaşıyor, oradan nasıl kaçacağını şaşırıyormuş. Derken bir gün bunu hastaneye kapatmışlar, gel zaman git zaman adamın  tedavisi bitmiş ve doktorlar kendini tavuk yemi sanan adamı taburcu etmeye karar vermişler ama taburcu etmeden önce "şuna son bir kez daha soralım bakalım hala kendisini tavuk yemi mi sanıyor?" demişler  Adam da demiş ki "hayır efenim, ne tavuk yemi, ben tavuk yemi değilim" diye cevap vermiş.

Doktorlar iyi o zaman seni taburcu ediyoruz demişler, adam hazırlanmış, tam kapıdan çıkarken şöyle bir durmuş, doktorlara doğru dönmüş ve, "birşey soracağım" demiş. "Tamam...  ben tavuk yemi değilim, pekiiii tavukların bundan haberi var mı?" 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Akılsal, mantıksal kanıtlar soyut kanıtlardır. Devam etmekte hiç bir sakınca görmüyorum. Bunun metafizikle hiç bir alakası yok. Akıl ve mantık, metafizik olgular değiller. Ama somut olgular da değiller. Felsefede düşünce deneyleri vardır. Hiç bir laboratuar ve alet gereç gerekmez. Tamamen akıl yürüterek yapılır. En ünlü bir kaç örnek, Einstein'in görelilik düşünce deneyi (bir ışık hüzmesi üzerine binmiş gözlemci) Şrödinger'in kedisi düşünce deneyi ve Maksvel'in cini düşünce deneyleridir.

 

Metafizikle bağıntı kurmak için bir neden yok. Ben ne söylediğimi bilirim.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ya lütfen bir fıkra da ben analtayım ama konumuzla alakası yok fakat ben bu fıkrayı kıssadan hisse şeklinde her yerde anlatırım, burada anlatacağım işte banane tongue.png

 

Çok hoş bir fıkra. Teşekkürler.

 

Ama, "sanırmış"ın yerine "inanırmış" dese idin, ve deeee, "inanırmış"ı da boldlasa idin, konumuzla direk alakalı idi. smile.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ateistleri suçlamaya herkes nedense bayılır! Bir ateisti suçlamak kadar kolay bir uğraş yoktur. Çünkü ortaya nadir çıkarlar. Çoğu kendini ele vermez. Harbi ateistin bin katı gizli ateist vardır. Örneğin ilahiyatçıların büyük çoğunluğu bence gizli ateisttir. Dinin gerçeğini bilip de dindar kalmanın bir yolu yoktur.

 

Ateistlerin kedi kurban ettiğinden, kedi kanı içtiğinden tutun, akla hayale gelmeyecek abuklukta türlü suçlamalara kadar sıralanır. Yok ateizm de bir dinmiş, yok illüminati hizmetkarlarıymış, yok masonların ortakçılarıymış, yok bilmem ne...

 

Bunun nedeni abası nasılsa kalın, vursan da bir şey olmaz, vur sopayı gitsin anlayışına bağlıyorum. Yani ateizmin argümanları öyle güçlü ki, kırmak olanaksız. Sıradan saldırılarla bir şey yapılamıyor.  

 

Standart bir suçlama da ateistin aslında teist olduğudur. Bunu en çok aralarında anlaşamayan dogma karşıtları kullanır. Yok merafizik düşünüyormuş, yok teist gibi düşünüyormuş, yok dogmaları varmış, yani kısaca ateisti hep teist ile özdeşleştirmeye çalışırlar.

 

Bunun mantığı, zıddına giderek, en çok karşı olduğu şeyle suçlayarak onu sinirlendirmek. Başka türlü bir ateistle başa çıkmak olanaksızdır.  

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Eğer yanlış bir tanım yaptığım düşünülüyorsa, nerde yanlış yaptığım ve doğrusu açıklanır. Şu nedir bu nedirle ben uğraşamam. Burda bedava konferans vermiyoruz. Açar nedir ne değildir öğrenirsiniz. ben öğretemem. Ben yorum yaparım, bilgi vermem. Bilgi bir tıkın ucunda...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Eğer yanlış bir tanım yaptığım düşünülüyorsa, nerde yanlış yaptığım ve doğrusu açıklanır. Şu nedir bu nedirle ben uğraşamam. Burda bedava konferans vermiyoruz. Açar nedir ne değildir öğrenirsiniz. ben öğretemem. Ben yorum yaparım, bilgi vermem. Bilgi bir tıkın ucunda...

 

Sayfalar dolusu yorum yapan insanın, 1-2 kelime ile tanım yapmak istememesi çok ilginç. Hem de öğretemem gibi bir yorumla birlikte. :)

 

Yine de canın sağolsun. Öğretme.  

 

Ben zaten, benim bir tıkla öğrendiğim ile, senin bir tıkla öğrendiğinin özdeşliğini öğrenmek istiyorum.

 

Devam ederiz. Çıkmak durumundayım. Teşekkürler.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben zaten, benim bir tıkla öğrendiğim ile, senin bir tıkla öğrendiğinin özdeşliğini öğrenmek istiyorum.

 

Yanlış varsa söylersin, doğrusunu öğreniriz. Beni sınava sokmaya çalışman yersiz. Bir tıkın ucunda olduğunu madem kabul ediyorsan, nesini soruyorsun. Ordan da bir tıkın ucunda, burdan da... Ansiklopedik bilgiden fazlasına ihtiyacımız var. Değerli olan bilgi vermek değil, bilgiyi yorumlamak, hayatına katmaktır. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bak dostum. Felsefe ile yada soyut bilgi ile kanıt yapılabileceğini söyleyen sensin. Bu durumda soyut bilgi ve kanıttan ne anladığını sormak benim hakkım. Yoksa tartışma yürür mü? Biliyorsan söylersin. Bilmiyorsan bilmiyorum dersin.

 

4-5 yıldır, yüzlerce binlerce ileti, kitaplar dolusu yazı yazan birisi için, iki kelimelik tanımı yapmaması için hiç bir sebep olamaz. 

 

Ne sınavı? Burada yazı yazanlar tanım yapanlar/isteyenler birbirini sınava mı sokuyor? Sen iste ben onlarca kavramdan ne anladığımı yazayım. Hatta beni sınava da alabilirsin. Bunları polemik konusu yapma lutfen.

 

Bu güne kadar tanım istediğim hiç bir arkadaşım bana böyle davranmadı. Seve seve de yaptılar. Ben de öğrendim. Sağolsunlar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben bilgi vermem, ben bilgi yorumlarım. Bilgi herkese açık. Son kez söylüyorum: Ne yanlış söylemişsem düzeltirsin. Ben de bakarım neresi yanlışmış diye. Bilgi senin de kabul ettiğin üzere bir tıkın ucunda. Bir bilgisayarda başka, diğerinde başka da çıkmıyor.

 

Akılsal ve mantıksal çıkarımlar maddi bir nesne üzerinde yapılmayan, düşünce deneyi sonucu ulaşılan mantıksal sonuçlardır. Bu olmasa felsefeye gerek duymaz, bilimle yetinirdik. Felsefe vazgeçilmezdir. Bilimle ulaşamadığımız somut sonuçlara felsefe ile ulaşmaktan başka çare yoktur. Örneğin başka bir gezegende hayat var mı sorusuna SETİ programı ile yürüttüğümüz bütün çalışmalara rağmen yanıt bulamadık. O halde yanıtı felsefe yoluyla vermek zorundayız. Aynı şekilde evren tek bir seferde oluşmuş bir yapı mı, bunu da bilimle çözemiyoruz. Yine felsefeye başvuruyoruz. 

 

Durum açık ve anlaşılmayacak bir tarafı yok. Son derece net konuşuyorum. Daha açık nasıl konuşulur, bilmiyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben bilgi vermem,

 

Neden? Bir çekincen mi var?

 

Bilgi herkese açık.

 

Ya seninkisi? Neden?

 

Son kez söylüyorum: Ne yanlış söylemişsem düzeltirsin. Ben de bakarım neresi yanlışmış diye. Bilgi senin de kabul ettiğin üzere bir tıkın ucunda. Bir bilgisayarda başka, diğerinde başka da çıkmıyor.

 

Ben bilgisayarla tartışmıyorum. Karşımdaki tartıştığım insanın(iddia edenin) iddiasını soruyorum. En doğal hakkım.

 

Akılsal ve mantıksal çıkarımlar maddi bir nesne üzerinde yapılmayan, düşünce deneyi sonucu ulaşılan mantıksal sonuçlardır. Bu olmasa felsefeye gerek duymaz, bilimle yetinirdik. Felsefe vazgeçilmezdir. Bilimle ulaşamadığımız somut sonuçlara felsefe ile ulaşmaktan başka çare yoktur. Örneğin başka bir gezegende hayat var mı sorusuna SETİ programı ile yürüttüğümüz bütün çalışmalara rağmen yanıt bulamadık. O halde yanıtı felsefe yoluyla vermek zorundayız. Aynı şekilde evren tek bir seferde oluşmuş bir yapı mı, bunu da bilimle çözemiyoruz. Yine felsefeye başvuruyoruz.

 

Tartışma konusu felsefenin gerekliliği değil. Kanıt kaynağı mı olduğu?

 

Durum açık ve anlaşılmayacak bir tarafı yok. Son derece net konuşuyorum. Daha açık nasıl konuşulur, bilmiyorum.

 

Var tabi hem de çok basit, iki kelime sadece.

 

Kanıt nasıl yapılır?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

..

herhal..

@'da..

bilgi vermeme hakkını kullanıyor..

olamaz mı yane?rolleyes.gif..

 

Çok güzel. Bu amaç zaten tartışmayı sonlandırmak için düşünülmüş, üretilmiştir.. smile.png

Bilgi paylaştıkça güzeldir. smile.png

 

Paylaşılmayan bilginin sadece "bilgi veremem" diyene yararı vardır. smile.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Son kez sordum demiştim. Bir daha sormam. Hangi dediğimi yanlış bulduysan söyleyeceksen söylersin, neresi yanlışmış bakarız. 

 

Peki başka türlü bilgi almayı deneyeyim o halde.  Madem esirgeniyor.. smile.png

 

Eskiden bir arkadaşımız vardı. "Bilimden gayrısı yalandır" derdi. Bizler onun bilgileriyle yetiştik.

 

Bilimden gayrısından(yalandan) kanıt olur mu?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Felsefi kanıt olur. Akılsal ve mantıksaldır. Şu kadar var ki bilimin sonuçları bağlayıcıdır. Aksi kanıtlanmadığı sürece geçerlidir. Örneğin hukuk, bilimsel (adli tıp) verilerini kullanarak bağlayıcı kararlar verir. Felsefi sonuçların ise bağlayıcılığı olmaz. Yine hukuku örnek vereyim, yargı felsefi bir dayanak gösterip karar veremez. Mutlaka somut kanıt göstermeli.

 

Arada illa ki fark var. Ben bunu her fırsatta anlatırım. Benim bu konudaki fikrimin belkemiği budur. Felsefe ile bilimin görevlerinin karıştırılmaması. Birinin görevinin diğerine yüklenmemesi. Bu konu çok önem verdiğim bir konu olmuştur, her zaman. Felsefenin sonuçlarının bağlayıcı olmayacağını bilmemiz gerekir. Ateistsem, kendime ateistim. Kimseye dayatamam. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Felsefi kanıt olur. Akılsal ve mantıksaldır. Şu kadar var ki bilimin sonuçları bağlayıcıdır. Aksi kanıtlanmadığı sürece geçerlidir. Örneğin hukuk, bilimsel (adli tıp) verilerini kullanarak bağlayıcı kararlar verir. Felsefi sonuçların ise bağlayıcılığı olmaz. Yine hukuku örnek vereyim, yargı felsefi bir dayanak gösterip karar veremez. Mutlaka somut kanıt göstermeli.

 

Arada illa ki fark var. Ben bunu her fırsatta anlatırım. Benim bu konudaki fikrimin belkemiği budur. Felsefe ile bilimin görevlerinin karıştırılmaması. Birinin görevinin diğerine yüklenmemesi. Bu konu çok önem verdiğim bir konu olmuştur, her zaman. Felsefenin sonuçlarının bağlayıcı olmayacağını bilmemiz gerekir. Ateistsem, kendime ateistim. Kimseye dayatamam. 

 

İyi de, şimdi sen kanıtı ikiye ayırdın.

 

1- Somut kanıt.

2- Somut olmayan kanıt(!).

 

Bu durumda "kanıt nedir" diye sormakta haksız mıyım?

Sende bu durumda "bilgi veremem" demekte haklı mısın?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evet, bilimin somut kanıtları ile felsefenin mantıksal kanıtları şeklinde bir ayrımda bir sakınca göremedim. Var mı?

 

Bir de sorun nedir, felsefi akılsal ve mantıksal kanıt deyince ne bakımdan yanlış oluyor, açıklayabilecek misin? Ben sorunu algılayamadım. Tanrının olmadığını felsefe değil, bilim kanıtlıyor mu demeye çalışıyorsun? Akıl ve mantıkla olmaz, somut kanıt mı gerekir diyorsun, nedir, ne bakımdan itirazın var açıkla ki anlayalım. 

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Zaten kanıtın ne ve nasıl olduğu bilinirse. Kanıtın, Ahmet'in veya Mehmet'in felsefesi, ideolojisi, teolojisi veya aklı ile olup olmayacağı açıklığa kavuşturulabilirse(bilinirse), dünya güllük gülistanlık olur. smile.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ne Ahmeti ne Mehmeti yahu? Herhalde bu felsefeleri bir ekol kurmuş, felsefe alanında kendini kanıtlamış, izleyicileri ve öğrencileri olan birileri yapınca kaale alıyoruz. Dogmatik felsefeleri ise milyar izleyicisi olsa yine kaale almıyoruz. Ama felsefeye yön, sınır, kısıt, standart koyamayız. Bu inanç ve düşünce özgürlüğünü ihlal eder. Bir felsefenin kanıtları aklına yatmıyorsa başka aklına yatan felsefi kanıt ararsın. Bu budur, ötesi de yoktur.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

KatılMıyorum. Her hangi bir bireyin kanaat getirip getirmemesi "bilimsel bilgi"yi dogmatik bilgi yapmaz. Bilimsel bilgiler evrenseldir. Defaatlerce kanıtlanmışlardır. Ancak değişmez değildirler.

Cümlem bu :

 

Kabullenilen, soruşturmadan kanaat getirilen, BİLİMSEL bilgi bile olsa DOGMADIR ( İNAK ).

 

Burada acaba ben Bilimsel Bilgi Dogmadır mı demişim yoksa sorgulanmadan kabul eden birey için o bilginin Dogma olduğunu mu anlatmak istemişim ?

 

Burada kanıtlayan - kanıtlanan ayrımı üzerinden düşünürsek, Bilimsel Bilginin kanıtlanması deney-gözlem iledir. Dogmatik bilginin kanıtlanması ise o konudaki otoritenin beyanı iledir.

 

Dolayısıyla, Bilimsel Bilginin anlaşılmadan, kavranılmadan kaynağı nedeniyle kabulü o bilgiyi o birey için Dogma yapar.

 

 

İnançla dogmatikliğin örtüştüğünü söyleyebilirim. İnanç sorgulamasız kabuldür.

Dogmatiklik, otoritenin beyan ettiği bilginin sorgulanmadan kanıtlanmış kabul edilmesidir.

 

İnanç asla kanıtlanamayacak olanın otorite öyle dediği için kanıtlanmış kabul edilmesi ile değil, aklı veya hislerle kendi başına kabul edilmesidir

 

Mesela, Fenomende Determinizm vardır demek bir inançtır.

 

Ama Fenomende Determinizm vardır, çünkü falanca ünlü felsefeci öyle demiş demek dogmatikliktir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.