Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...


Önerilen İletiler

hayatım boyunca gunahına girdigim kız cocuklarının ahımı cıkıyor simdi

dikiş tutmuyor diye artık acık bırakılışı yaralarımın

yaradılışından ötürü suskunlugum ve belkide dogustan geliyor

her sustugum kelimenin icimde cıglıga dönüşürken

parmaklarımdan damlayan kan gibi

sayfaları kirletişim durmadan

 

ne büyük asaletti seni izlerken yazabilmek

bir sanatcı gibi hissedebilmek

tanrını yaratma gucu karsısına koyabilecegim taklit etme yetenegim

bir türkü söyliyebiliyor olmak değildi aslında guzel olan

o türküyü senin yanında söyliyebiliyor olmaktı mutluluk

resim cizebilmek değil

aklımın tamamı seninle mesgulken

bencillik yapıp kendime saklamak güzelligini...

insanlara guzel manzaralar sunarken...

 

tüketmeyle ilgili ciddi sorunlarım var artık...

bitecegini hissettigim anda yarım bırakıslarım

belki de karsı koymaya calısmak kaderine

bitmektense yanarak yok olmak

secim yapmak

belki tek secenegin olsada

onu secebiliyor olmak

var olmak gibi

varsın diye sevebilmek

simdi basını koydugun yastıgında

seni seviyorum

derkenki sesimin titremesin kulaklarında

seni seviyorum

derken içimden gecen ürperti dudaklarında

seni seviyorum

sevgilimsin

yanıyorken koynunda...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

öyle güzeldi ki 9500 metre yükseklikte düşünebilmek seni

sana gelirken

hayalini kurmak

senin olurken

asılı kalmak parmaklarının ucunda

teninin kıvrımlarında

sana gelirken 9500 metre yükseklikte

bir kez daha aşık olmak

sanki daha önce hiç olmamış gibi...

anımsadıklarımdan daha güzel

okuduklarımdan gerçek

daha önce yazmamışım gibi

öyle güzeldi ki

9500 metre yükseklikte düşünmek seni...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

o gunlerde..işten cıkıs saaatlerimiz nete giriş saatlerimiz..

seninle paylasabilecegimis surelerin planlaması..

sanki bes yıllık kalkınma planları gibiydi koca bir ulkenin..

biz kendimize yeticek kadarını

>istiyorduk..

cok bişi deildi bu..seninle iki dakika

fazla konusabilmek..

ve biz masumca evlilik hayalleri

yapıcak kadar cok kapılmıstık birbirimize..

ve ben o gunlerde yeniden şiir yazmaya baslamıstım..

haddim olmayarak..

sen belkide bunu bile bile bu kadar tatlı ve guzeldin..

belkide senin bekledigin ilhamın ismi benimkiydi

nasıl kaybettik ki bunu..bu kadar ucuz olduguna inanmıyorum..

 

sanki bir ressam gibiydin

sen..beni dusunerek ciziyordun ama benim

goremiyecegimi bildigin zaman butun buyu

bozuluyordu..

ve ben ne zaman seni dusunerek şiir yazsam

en buyuk destegi hayalinden alıyordum..

sanırım bunu sana hic soylemedim..

sabahları uyanır uyanmaz benim maillerimi

bekledigin zamanlar..

bu nasıl bir sihirdiki..nasıl bu kadar tutulmustukki birbirimise..

sen beni hic gormedin..

ben senin sesini bile duymadım..

bu kadarmı aynı dili konusyorduk biz?

benden mail alamadıgın zaman uzuldugunu

soylemissin..

özur dilerim..

uzunca bir sure üzdüm seni..bişi yazmayarak..

bunu bir telafisi olurmu bilmiyorum..yada nasıl olur emin

deilim..

hani basen insan suyun userindeki yansımaları

gerceginden ayırt edemiyor..belkide ayırt etmek işine

gelmiyor..

biz gercektik..belkide bu yuzden ayırt etmedik suyun userindeki yansımalarımıs

gerceklerinden.

bu yusden o kadar baglanmıstık birbirimise..

birbirine aşık iki kalp kadar uzaktık biz..

yanyana yurumesekte o yolların kokusu tadı ellerini tutabilme

cabası..

seni dusunuce hissetttigim kalp carpıntıları..

iki kelimeyi yanyana getirip cumle kuramama acizligi..

ve soluklarımın soluklarına karısması..

belki sana hic dokunamadım ben ama...

sana dokunsaydım o kadar yakınn olurmuydum emin deilim...

 

-büyümek konusuna gelince:

SÖZ DAHA FAZLA BÜYÜMİYCEM (SEN OLDUĞUN SÜRECE)... demiştin...-

uzgunum..

hayatında, buyumene engel olacak kadar uzun sure olmadıgım icin...

 

15/08/2005

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

öyle güzeldi ki 9500 metre yükseklikte düşünebilmek seni

sana gelirken

hayalini kurmak

senin olurken

asılı kalmak parmaklarının ucunda

teninin kıvrımlarında

sana gelirken 9500 metre yükseklikte

bir kez daha aşık olmak

sanki daha önce hiç olmamış gibi...

anımsadıklarımdan daha güzel

okuduklarımdan gerçek

daha önce yazmamışım gibi

öyle güzeldi ki

9500 metre yükseklikte düşünmek seni...

 

 

iyi bayramlar..yürekli insan..

 

:clover:

şiir tadında olsun yaşamın

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

acılır inceden müzigin sesi

o caglar oncesinden gelen tutkunun eseri gibi simdi

damarlarımda akıp duran

şeytana uydugum değil

şeytanın bile aklının ermedigi

bu erteleyip durdugum

yıllardan beri içimde biriken

seni buyuten bu sevda

seni buyuturken beni eriten

sana tutuldukca beni uzak tutan

sana yaklastıkca avuclarımın arasından süzülüp akan

başımı arasına verdigim ellerin nerde

simdi kokun diye içime cektigim bu karanlık gecelerin

yoksun diye uyanamadıgım sabahlarının

bu metrelerce yukseklite hayalini kurdugum

dizlerinin dibinde dilimin baglandıgı kadınım

yazarken ki utanmazlıgım

karsında kızarıp gozlerini kacıran kücük cocuk benmiyim?

hayatıma girdiginden beri sakınıp kelimelerimi

sana özel olsun diye değil

sadece seni olsun diye

gunlerdir kimseye heba etmedigim icin sözlerimi

susuyorum

suclu sanıyorlar suskunlugumu

üstlendigim sadece senin gunahların

 

aşkımın tarifini yapamıyorum

ne söyliyebiliyor nede duyabiliyorum

kanıma karısan bu zehrin bir tedavisi yok artık

kafiye diye uydurduklarım

varsın diye bu kadar şımarttım kendimi

seni alırsan icimden

aksini ispatlayamadım diye değil

sensizligi kabul edemedigim icin bu kadar sucu üstlenişlerim

 

içimde yanıp duran ateslerim

senden oncesinide bilirdim ben

buz gibi ellerimin arasından gecti kadınlar

simdi caresizligim kucuk bir kız cocugunun avuclarında

sen susuyorsan bu benim korkaklıgım

yaşayamıyorsak eğer bu benim bencilligim

senin bana dokundugun gunden beri

tenimde hüküm süren senin baharların

gitme ihtimallerinin gölge düşürüp mutluluguma

görmezden geldigim yenik kaderim

ayrılık süsü veriliyor cinayetlere

ve intihara yelteniyor yoklugunda

sana alınamayan tüm cicekler

içimde yanıp duran ateş

tenime dokundugundan beri

ve öptügünden

ve sevdiginden beri

aynaya bakıp adam sandıgım

bu sokaga cıkmadan kendine ceki duzen veren ihtiyarlıgım

sanki ölmeyecekmiş gibi meydan okumalarım

küçük bir kızın avucları arasından medet ummalarım

 

kollarının arasından uzakta hayatta kalamıyacak kadar gücsüzüm artık

baglandıgı makinanın merhametine muhtac bir hasta gibi

belkide sarıp kurtulmalısın beni bir derde

üstüme bir avuc toprak atıp

iyi bilirdik dersen kafi

demessen canın sagolsun

sevgilim dedigin adam olmak bile birşeydir

senden önceki sefilligimden utanıp

senden sonra omuzlarıma işlenen rutbelerim

kayda değebilmesi icin anılarımın

icinde olman gerekliligi kanun maddesi gibi

şimdi gidiyorsan bile

beni bağlayıp bıraktıgın bu hayat icin tesekkur ederim,

iyi günler sevgilim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

şair dostum bir şiir getirdim bunun bir anlamı olması gerekmiyor diyerek...

ama anlamlı olmasınında bir sakıncası olmadığını düşünerek...

şiirle kal, şairler gibi yaşa... (bir beddua değil bu bir şair başka türlü yaşamayı zaten bilmez ya şairlerin saltanat sürdüğü görülmemiştir olsun) -_-:)

 

 

Edip Cansever'den...

 

Gül kokuyorsun bir de

Amansız, acımasız kokuyorsun

Gittikçe daha keskin kokuyorsun, daha yoğun

Dayanılmaz bir şey oluyorsun, biliyorsun

Hırçın hırçın, pembe pembe

Öfkeli öfkeli gül

Gül kokuyorsun nefes nefese.

 

Gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun

Ve acı ve yiğit ve nasıl gerekiyorsa öyle

Sen koktukça düşümde görüyorum onu

Düşümde, yani her yerde

Yüzü sararmış, titriyor dudakları

Şakakları ter içinde

Tam alnının altında masmavi iki ateş

İki su

İki deniz bazen

Bazen iki damla yaz yağmuru

Mermerini emerek dağlarının

Şiirler söylüyor gene

Ölümünden bu yana yazdığı şiirler

Kızaraktan birtakım şiirlere

Büyük sular büyük gemileri sever çünkü

Ve odur ki büyüklük

Şiir insanın içinden dopdolu bir hayat gibi geçerse

O zaman ölünce de şiirler yazar insan

Ölünce de yazdıklarını okutur elbet

Ve senin böyle amansız gül koktuğun gibi

Yaşamanın her bir yerinde.

 

Gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun

Bu koku dünyayı tutacak nerdeyse

Gül, gül! diye bağıracak çocuklar bütün

Herkes, hep bir ağızdan: gül!

Ve her şeyin üstüne bir gül işlenecek

Saçların, alınların, göğüslerin üstüne

Yüreklerin üstüne

Bembeyaz kemiklerin

Mezarsız ölülerin üstüne

Kurumuş gözyaşlarının

Titreyen kirpiklerin üstüne

Kenetlenmiş çenelerin

Ağarmış dudakların

Unutulmuş çığlıkların üstüne

Kederlerin, yasların, sevinçlerin üstüne

Ve her şeyin üstüne bir gül islenecek.

 

Bir rüzgar, bir fırtına gibi esecek gül

Yıllarca esecek belki

Ve ansızın dünyamızı göreceğiz bir sabah

Göreceğiz ki

Biz dünyamızı gerçekten görmemişiz daha

Geceyi, gündüzü, yıldızları

Görmemişiz hiç

Tanışmaya komamışlar bizi güzelim dünyamızla.

 

Öyleyse dostlar bırakın bu yalnızlıkları

Bu umutsuzlukları bırakın kardeşler

Göreceksiniz nasıl

Güller güller güller dolusu

Nasıl gül kokacağız birlikte

Amansız, acımasız kokacağız

Dayanılmaz kokacağız nefes nefese.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

teşekkür ederim sardunyam...

kelimelerimin tükendigini hissettigim bugunlerde

yazmak yasamaktan daha zor gelirken

ve belkide yaşamak zor oldugu icin sıgınırken kelimelerin şefkatine

paylaşımın ve

beni anlıyor oldugunu bilmemin huzurunu yasattıgın icin

ve diğer dostlarımın

toplayıp cıkarmadan

varoldugumuz icin

bir arada olmanın gururuyla

kimi zaman farklı ses tonlarıyla konusuyor olsakta

herseyin basında insan olmanın onuruyla

Edip Canseverin sözüyle

nasıl gül kokacagız Birlikte

bu guzel kokular icin minnettarım...

 

her girdiğim bu ağır koma durumlarından ayılmamda basrolu üstlenen bu site ve burdan edindiğim dostlarıma

bazen yazmak zor

söylemek zor

susmak daha zor

anlatamıyorum

farklı hayatları aynı satırlarda paylasıyoruz

farklılıgımız bir olmamıza engel değil

sonunu baglayamıyorum

belki de ucu acık bırakılmalı dostlukların

bitmesin diye değil

huzur icinde uyuyabilmek gibi

bilince varlıgını dostlarının...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

zor bir dönemden geçtiğin belli her birimizin zaman zaman içinden geçtiği hep aynı tünel belkide... ve belkide içinde dönüp durduğumuz hep aynı dairede biz yol aldığımızı sanıyoruz bir çemberin içinde... ve birgün bir bakıyoruz ki bir arpa boyu yol almamaşız...

 

işte bazen o tünelden çıktığımda bu aklıma geliyor çektiğim acılar bile yalan geliyor...

 

bir halüsinasyon görüyoruz hepimiz ölümler bile acı vermiyor o dakikadan sonra... kabulleniyorsun her kaybedileni... peşinde koşman gereken sadece kendinsin bunu görüyorsun... ve asıl zor olan yolculuk ondan sonra başlıyor...

 

şiirsel bir dille yazmak isterdim ama bugün şairliğim üstümde değil almamışım yanıma kimbilir nerde bıraktım... ama seni anlıyorum, duyuyorum ve önemsiyorum bir dost olarak bunu bil ve o tünelin çıkışını daha kolay bulacaksın unutma...

 

yolunda, kalbinde, dünyanda aydınlık olsun kısa ve yalancı karartmalar canını sıkmasın... :clover:

 

her zaman bir dost eli en parlak ışık olmuştur... :flowers:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

paydos edipte eve dönerken bir akşam vakti

otobusun camındaki yuzunun yansımasına bakıp

silerken makyajını

küçük bir cocuga yakalanan palyaço gibiyim,

gülen yüz cizgileri birbirine girmiş

bir elimde kağıt mendil

gülümsemeye calısırken

ansızın baskına ugramıs bir kanun kacagı gibi telaşlı

ört bas edilemeyen yüzümdeki ihtiyarlık cizgileri belirginleşirken

bir çocugun gözlerinde anlamını yitirirken

çocukluk hayalleri

bir kac dakikada büyüyüp koca bir adam olurken aksam üstü

gülümseyen bir palyacodan

soğuk bir heykel gibi boşluğa bakan gözleriyle

yol almak...

 

nerden bilebilirdim ki...

karşısında gardımı indirdigim ilk kadından nakavt yumrugu yiyecegimi...

ve kalkmak icin zorlarken bedenimi,

köşemdeki bir elden atılan havlunun

düşmesini izlemek...

sanki fişinin cekilmesi gibi

baglı oldugun makinanın,

silerken yüzümden gülümseme cizgilerini...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

hayatımda bir cok ilk icin gec kaldın sen

üzgünüm

elinde olmadıgını biliyorum bunun

ama simdi ne geri dönebilirim yasadıklarıma

nede silip atabilirim aklımdakileri

hayatımdaki bir çok ilki hakeden sendin belki

üzgünüm

içimde yetiştirip ihmalimdem kuruttugum cicekleri

yeniden yeşertmek görevi sana kaldı

yada toprak atıp üzerlerine

son duasını okumak

 

 

hayatımın en kötümser zamanlarına tanıklık ettigin icin üzgünüm

keşke sabahlarına uyanabildigim dunyamın icinde olsaydın

ne ben tutsaydım kendimi

nede sen bu kadar kırılıp yorulsaydın...

şimdi bu filmin sonunu beklemeden cıkıp gitmek istiyorsan sen bilirsin

kalırsan eğer bu filmin sonunda çekim hatalarını izleyip gülümsemeni garanti edemem

yada bu salondan cıktıktan sonra hatırlayıp

baska yerde kullanacagın tecrubeler olmayacak

soranlara cevap veremeyip

susacaksın sanki hicbirsey olmamıs gibi...

dijital çağın soytarısıyım ben

iyi yanları cerrahi mudahalelerle alınmıs

geri kalanıyla yetinmeyi bilenlerin masasında meze

bitince masadaki yenisiyle tazelenen...

 

elimi tut

yanında olmanın kanıtlarını bırak üzerimde

aklımda teninin yansıması

bu üzerimdeki kokun cıkmasın diye

senden sonra sarılmadıgım hicbir kadın

seninle yasayamadıgım ilklerimin

senden sonra yasanmasın diye

üzerini mühürledim

gelirsen diye birgun hayalini kurmadıgım

listesi seninle birlikte yapılacakların

şimdi beni aklında tut

vadem doluncaya dek

ilk öptüğüm değilsen bile

en tatlısı dudaklarımın tattığının

en sıcağı koynunda

bu öpmeye doyamadıgın ben

dokunulmaktan nasıra dönmüş tenimden utanan

büyüyüp adam olamamıs ben

çoçuk kalamadıgı icin

salya sümük aglayan durmadan

bu ben agladıkca öpen sen

ilklerimi baskasıyla heba ederken ben

bilsem seni

sana saklanmazmıydım

kapatıp gözlerimi

başka gözlerin rengine...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ne bilim yaa basen takılıyorum öle boslukta asılı kalıyorum bekliyorum biri gelip dokunsunda buyu bosulsun diye…

anayasada yeri yohk ama hem duygusalım hemde kadınları seviyorum kötu bişimi bu?

nerde durması gerektigni bilmeyenlerdenim ben bırak sabaha kadar yazayım sana

kafiye olsun diye bişiler yasmak fikri canımı sıkıyor

aglarsan sonbahar olur sonrası hic..

butun ısıklar soner sonra karanlıktan korkarım hem ben yatak altındaki canavarlardan

gidersen kapıyı acık bırak ısık gelsin..sen gelene kadar

sen gelince yine kapat..

basen nedensis yagmur yagmasmı?

yani suna inanıyorum

tanrı benim daha cohk acı cekmem icin onu benim karsıma cıkardı

cunku ben o olmadan oncede onsuzdum..yalnızdım…

ne gerek vardıki ona…

ama o hayatıma girdi..ve sonra gitti..sormadı bile fikrimi..

tanrıda sormadı…sadece al sana bir acı parcası hayatının sonuna kadar bunu taşı dedi..tasıyorum..

baska hicbir anlamı yohk bunun..

keske dag basında coban olsaydım

cennetin kapısını calıcak kadar cohk yaklastım cennete..ve onun icierde olmadıgın ogrenicen bu dunyaya geri geldim..

serseri bir kayıp ruhum ben..tum bunların bir anlamı olması gerekimyor…

ben sadece olması gerekeni yasıyorum

yaralarının ustunu kapatabilirsin

bende öyle yaptım cogu zaman

yaralar kapanmaz..sadece onlarla yasamayı ogrenirsin..

aşık oldugun insan bir hastane odasında senin kollarını arasında seni gozlerini icine bakarken öluyorsa…ve onsus bir hayatın anlamı olmadıgına inanıyorsan..soylermisin bana…hangi yaratık bu yarayı sarabilir….?

isyan etsen kfuretsen başkaldırsan dinden cıksan lanet etsen intihar etsen neye yarar

soylesene..işte simdi altı yıl sonra hala hayattayım..hicbir anlamı yohk…

altı yılda ne asklar yasadım ne kadınlar oldu neler yaptım

tuhaf..boş..anlamsıs..

yasdıgım butun şiirleri kadınlar onlar icin yasdıgmı sandı

oysa ben hicbiri icin yasmadıgımın rahatlıyla hala yazabiliyorum

dedin ya insan ister istemes gelecegiyle ilgili planlar yapar

daha 21 yasındaydım ve butun hayatımı onunla planlamısken o ghitti…

o gunden beri hicbirsey soylendigi kadar anlamlı gelmiyor…

neyse…

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

keşke bir sürü ilkimi saklayıp tavan arasında bir sandıkta seni tanıdıktan sonra cıkartsaydım

tutulup kalmak bazen söylemek isteyipte herseyi

dogru kelimeyi bulamadıgın icin bildigin herseyi susmak

bildign herseyi sustugun icin beklemek

bekledikce gec olması yasamak icin

dogru zaman deil diye ertelersin once

erteledikce zaman gecer

bir gun bakarsınki hersey icin gec olmus

sonra bir sarkı takılır diline

ne olur kızma

genc deilim ki sevgilim...

bazen insan pişmanlıklarını kolay atamıyor icinden

ustunu ortuyorsun belki ama

kapanmıyor yaraların

bir gun kanamaya baslıyor ve kar etmiyor susmak yada soylemek

sadece bırakıyorsun

 

bundan on sene once seni tanımak isterdim aslında

alıp basımı bir sevdanın pesinden gitmeden once

ve tutulmadan kucuk bir kız cocuguna

yada durdurup zamanı bakıslarının arasında

zamanında söyliyemedigim sevgi sözlerini kaydedip defterlerime

benden sonra okuyup avunasın dye

sana miras bırakmak

cunku zamanlaması kötü bir sevdaya ortak oldugumuzu anladıgımız da gec olacak

benim erken senin gec

belkide senin ısrar ettigin benim kactıgım

üzerime kalmasın diye sorumlulugu buyuk sozler yazamadıgım

yazdıkca kapıldıgım senin oldukca kendimi inkar ettigim

bittigi yerde sözün

susmak bile adamlıktır deyip alıp basımı kactıgım...

 

simdi durup durup geri donuslerimden yorgunsun belki

kimbilir kacıncı sevdaya düşmemek icin kenarında gezdigin bu nehrin

akışına bakarak daldıgın

kendini bırakmak icin hazırlandıgın

ve tam atacakken kendini birilerinin kolundan tutmasından sıkılmış

tutunmak isterken tutulan acemi bir balıkcı gibi

ıslanmaktan korkmuyorsun

korktugun

hoşuna gitmesi ve

suyun icinden cıkmamak icin bahaneler uretmen

aşık olduktan sonra

bir daha asla eski sen gibi kalmaman

kimin umrundaki bu zaten

sen, seninle ilk konustugum andan beri

bana yanıyorsun

benim bişiler yazdıgım sen...

 

ne olur kızma..

bildigim baska bir yol olsaydı

denemezmiydim sanıyorsun...

ne olur kızma

genc deilim ki sevgilim...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

el değmemiş teninin kıvrımlarından resimler yapmak varken

durup durup özlemeye acılıyor yelkenliler

simdi susuyorsun ya

konusursan sabah olur

konusmassan damagımda tadın

senin icinde oldugun her hayalim

kapalı kapılar ardında sakladıgım

söyluyorsam namerdim

bu yazamadıgım durmadan gidip gelip

sana yazıldıgım

gozlerini bırakıp satırlarımın arasına okudugun sensin

bu satırlardan yansıyan senin bugulu bakısların

yada unut bunları

bir kac saat sonra uyumadan once aklına düşen benim

benim aklımdaki senin sözlerin

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ekilince aklına şüphenin tohumları

sevgi sözlerinden ihanet cicekleri acar

eline verirsen aklının, kurgusunu olasılıkların

yalnız bırakırsan kendini, başına yıkar dünyaları...

 

altından kalkamassın

sevdanın bittigi yerde

alısırsın

alınganlıgın şakasına

gulmuyorsun artık

yuzunden düşen bin parca

aglamıyorsun

bakıslarından kalan zaman

öyle cok bıraktınki beni

simdi gidisine hazırım

gelmessen önemi yok

ben zaten sen olmadanda yalnızdım...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

karsısında gardım indirdigim ilk kadından

nakavt yumrugu yiyecek kadar hazırlıksızdım

yada farkında olmadan kaybetmiştim

gücümü

yeniden ayaga kalkaabilmek icin

düştükten sonra

uzun ararlıkları suskunlukla gecen konusmaların ardından

böyle bir ayrılıgı kabullenmek icin kac şişe alkol gereikr saglıklı bir bedene?

sigara icilen yerler yasaklanıyor tek tek

idam mahkumlarına infazdan once afyon mu teklif edilecek

sigara yerine?

 

genlerime işlemiş bir rahatsızlık olmalı bu

mantıklı acıklamalar gerektirmeden tutulmayı

doga kanunu kabul etmek

ve hangi duayla savasmaya calısmak

kaderle

sahaya cıkarken ilk macta yedigin gollerin ezikligi üzerinde

tanrı seni sahaya surerken kaybetmeni police yapmıs

altında kanından parmak izlerin

ben simdi seni kaybediyorum diye aglıyorum

senin rahatlıgın canımı yakan

gittin diye deil belkide kalsaydın

lutfedip acısaydın ve dilenseydim senden bu mutlulugu

kim daha cok mutlu olurdu

tanrımmı sen mi?

isyankar bir kul olmıyayım diye bana sunulan armagandın sen

simdi seni kaybetmemek icin isyandan korkum

 

değiştirebilseydim ve durdurabileydim akıp giden zamanı

ellerimden kayarken olan biteni

sessizce izlerken gitmeni

kapıyı usulca cekip

içini cekerken her adımında

duymamazlıktan gelmek yerine

seslenseydim

dokunabilseydim bıraktıgın esyalara

ardından hayaller kurabilseydim

şiirler yazmak yerine

aklımın icinden gecenleri bir bir ayıklayıp

sana kullanılmamıs bir düş sunabilseydim

martıların kanatları kadar beyaz

mavi denizlerin derinligi gibi ürkek

anlatamadıgım

senden sonra geride kalan bu enkaz

acı cekmesin diye keske fişini cekebilseydin baglı oldugum bu makinanın

gidiyorsun diye deil

geri gelmiceksin die üstümü ortseydin

kanına bulasmıs bir virus gibi simdi yoklugun

ilac takviyeleri yada ilik nakilleri bir halta yaramıyor

kangrene dönmüş bu hayatın neresini kesersen kes

icimdeki bu mikrop temizlenmiyor

metabolizması bozulmus ve ilaclara tepki vermeyen bir bunyeye sahip oldugum icin belkide

belkide deneme asamasında bir ilac oldugun icin sen

uzerimdeki beklenmeyen etkilerin

kullanılan en sanssız kobaydım ben

aşkına maruz bırakılmıs

ama yan etkileri konusunda uyarılmamıs...

damarlarımdaki enfeksiyon temizlenmiş

ama hala her sabah uyanıslarım

senin kokunu duymama endekslenmiş...

metabolizmamdaki değişimlerin hesaplaması her zaman şaşmış

şimdi sen arıyacaksın diye aklıma umut enjekte edilmiş

aramıyorsun diye karamsarlıgın bütün orduları istilaya baslamıs

esir düşmüşüm bu savasın ortasında

gelip gelmemekteki kararsızlıgın

gelirsen al beni

gelmiyorsan zaten yazıyor olmak bile anlamsız...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

unut beni özlem

aklımda kalan sana dair gelecek korkulu planlarım

seni cıkart

geriye kalanı sıfıra eşitle

üstü kalsın

 

unut beni özlem

sana dair sevgi dolu sözlerim

seni cıkart

geriye kalan baska bir kadında kullanılacak aldatma sözlerim

olmuyorsa olmuyor oluyorsa tenin bayramıdır baska bir bedendeki...

 

unut beni özlem

simdi damarlarımda gezen gecenin heyecanı

sabah olunca aklıma dusen sen

sabah olmuyorsa hatırlayamadıgım

senin işine gelmeyince anımsamadıgın ben

unut beni özlem

şimdi hosuna gitmedigi icin bedeni arzulamadıgın ben

dün hayalini kurdugun ben

yarın yetmediginde baska bir beden

aclıgını bastırmak icin geri gelecegin ten

benim

unut beni özlem

simdi yandıgım sen

bunu önemsemeyip

beni bagımlayıp kendine

idam fermanımı imzalayan sen

boynu kırılırken pişmanlık duymayıp

son orgazmında seni hayal eden

ben...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

koskoca bir şehirde

aptal yalnızı oynayan ben

arasıra biraz kaçamak yapıp

başka başka hayatlara saldırıyorum

 

güzel birşey yaptığımı zannedip avunuyorum birkaç saniye

samimi bir dostun anlayış sözcükleri çok uzakken artık bana

ben çaresiz, küskün, içime kapanmışım,

ölümü bekliyorum adeta aç açına

 

korkak kalbim, ahlaksızlık istemiyor hiçbir zaman

yoksa çok kolay olacaktı herşey, kadınlar

bir parça anlayış için yerlerde sürünmezdim o zaman

boşver derdim

kadın işte

 

gökyüzünden yükselen bulutların rahmet olarak bize saldığı bir tutam su parçasına ihtiyacım var

yüzümü sulayacak rahmete

beni içine alacak bir rahmete

beni saracak, kucaklayacak, hiç bırakmayacak

seninim diyecek bir rahmete

 

bir deniz hacminde yanımda duran mürekkebim

kelimelerim, Allah'ın kelimeleri gibi bitecek gibi değil

yalnızlığımı sonlandıran Allah'ımın dostluğunu kazandığım şu günlerde

Allah'ın bana lütfettiği kelimelerimi de yarıştırıyorum insanların yüzlerine yüzlerine

 

söz konusu olan hayatsa

kelimeler de bitmeyecek elbette

acılar da öyle

ama bir ilaç, bir inanç ve biraz sabır

lanet niyetlerden biraz kurtulma çabası var içimde

topu topu bir nefes hayat yaşayacaktık

olmadı

 

geriye kalan tek bir iyi niyetim

Allah'ın meleklerinin kaydettiği

ileriye dönük birkaç hedefim var

gerçekleştirmek için fırsat kolladığım

 

hepsi o kadar

 

basit olan birşey

yuvarlanıp gidiyoruz işte

hayatsa bitiyor yavaş yavaş

aştığım engeller yanıma kar kalacak

kendimi avutmak için bu kadar pisliğin içinde

beni kimse farketmezken bu hayatın içinde

ben savaşın tam ortasında

bazen yenilmekte, bazen kazanmakta

huzurla

yoluma devam ediyorum

 

kafamda hazırladığım hayat gerçekleşene dek

yürüyüşüm de sürecek

 

bugünkü yorgunluğum

bitip tükenmişliğim

yarın bitecek

yeni bir insan, yeni bir hayat olacak

geçmişi hatırlayan

geleceğe niyetli

 

sadece bu kadar

yola devam

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

çok bilinmeyenli sevda gibiydi bizimkisi

bi sürü cevap şıkkı olan

ve istedigin kadar yanlıs yap dogrusunu bu ugurda harcamayan

bu kadar özverili ve guclu bir aşk

senin dizlerinin uzerinde savastıgın

benim ise bir turlu bunu idrak edip sana saygı duyamadıgım

 

her yanlısımda yuzume vurmayan sen

ve ben senden aldıgım bu cesaretler her yeni gune

kendimi adam sanıp sımsıkı uyandıgım

simdi alkole yayıp aklımı tarifini tasarladıgım

bu bir turlu olmyor diyerek yırtıp attıgım sararmıs sayfalarım

ugrunda ne cok kelime harcadım

uyuyorsun simdi

nasılda icim yanıyor teninin kokusu var diye tenimde

beni öptün diye ölümsüzlügümü ilan edişim

simdi tanrı alsa canımı

alamaz damagımdaki tadını..

belki de bu yuzden üzgün

benim seni sevdigim kadar

sevemedi hicbir tanrı kadını...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ne zaman sayfana gelsem

yıllar önce içime gömdüklerimi anımsıyor gibiyim..

üstünü örttüğüm ama bir turlu örtbas edemedigim gunahlarım

seni tanıyor olaacak kadar sanslıydım

ve seni kaybedecek kadar sanssız

gecen bayram yazamadıgım izin üzgünüm

aklımdan cıktıysan namerdim

gelip bir buket cicek bırakamadım belki mezarına ama

bilirsin beni

yapamadıklarımı yazabilecek kadar cesurum hala

cok konusup cabuk susacak kadar korkak...

hala aklı basında bir adam gibi her sabah kalkıp işe gidişlerim

ve yüzüne guluşlerim insanların

kanatırken icime, içimdeki yaraları

simdi sayfana gelip bir kösesine yazıyor olmak ne buyuk bahtiyarlık

okuyorsun dimi hala

kimbilir belki de duymussundur

gecenin bir yarısı uyanıp

nasıl seni sayıkladıgımı..

bir turlu kapanmasın diyemi

ortasından kırılır kalbe saplanan ok

ve icinde kalır bir parcası

gecen her yıl derine iner

büyür ha büyür acısı....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

kürtce bir aşkı türkceye cevirememekteki beceriksizligimden müzdarip

hala kafiye olsun diye ucuz kelime oyunları oynayan bir haylazım

bogazımda yutkundugum halde bir turlu asagı inmeyen yumruklar

toplamak isteyipte ne zaman telaşlansam ve korksam seni kaybetmekten

yani

ne zaman düzeltmek istesem daha cok bozarak

dokunmasam solacak diye

sımsıkı sarıldıgım icin kollarımın arasında kırılan bir sevdanın ikliminde yasamaya calıstın sen

ve sen ne zaman kırıldım desen

ben bunu üstüme alınmamak icin

duymazdan geldim...

şimdi yoklugunu

nasıl olsa ararsınlara baglıyorum

nasıl olsa ararsın

aramassan böyle bir kayba hala hazır değil aklım...

 

önemli kararlar arefesindeyim

hep arefesinde bekledigim kararlarım

cok düşündügüm icin belkide

bu kararsızlıgım

kapayıp gözlerimi karamsarlıgıma sonunda sen olursun diye

ihtimal diye simdi alıp basımı baska sehirlere göç etmeyi

göze alışlarım...

 

kürtce bir askı türkceye cevirememekteki beceriksizligim

hayatıma yaşanamamıslık olarak ekleniyor

belkide en güzel yerinde oldugum icin

en gusel yerinde seni kaybedecegimi bildigim icin

güzel olmasın diye hayatımdaki hicbirsey

inkar ettiklerim

sanki yoksun gibi

öyle cok soru sordumki sana

simdi aklındaki kararsızlıgın benim

duyduklarımı duyup inanmayıslarının mantıklı acıklamaları

seni anlıyor olmam

sana kendimi anlatmama yetmiyor artık

seni seviyor olmam

beni sevmene yetmiyor...

gitme kal dememin

kalmana yetmedigi gibi

canım yanıyor

senin yanındayken öyle mesguldum ki seninle

öyle seninleydimki

düşünemedim

gidersen bir gun yanında götür

beni değilse bile

sana almayı akıl edemedigim cicekleri

sana söylemeyi beceremedigim sevgi sözlerini

simdi durup durup sana gelirken yazdıgım şiirleri

üzerine al sorumlulugu

her kayba hazırım ben...senin dışında

gideceksen eger

sevmedigni söyle ve öyle git

yapmadılarımı bahane yapmadan

yaptıklarımı yuzume vurmadan

sadece sevmiyorum de

git...

geride kalmasın keşke diyerek aklıma yükleyecegim suclamalarım

sadece alıp basını git

sanki hic olmamış gibi...

sanki yalanmış gibi...

git artık

üstü kalsın yasadıklarımızın,

yaşayamadıklarımızın hayali...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

eski bir sarkıyı geri sarıp sarıp dinlemek...

 

bana bir haller oluyor son zamanlarda..

gunlerdir yüzüm asık bombosum buralarda...

 

bitirirken bir aşkı kapanmadan yarası

yeni bir yara acmak icimde..

kanamalardan yorgun

ne söz yetiyor artık sarmaya

ne de eski şarkıları geri sarıp dinlemek...

 

kimilerin yıldızı yuzune guler

benimki inatla yuz gostermiyor..o benim gunesimdi parladı sabah erken

utancla batıya süzüldü aniden...

sevdigim baskasının cicegiymiş

gönlu baglıymıs yeniden sevemezmiş...

oysa ben bir cocuk gibi savunmasız ve gercek...

ilk defa aşka gelmiştim...

 

bana bir haller oluyor son zamanlarda

gunlerdir yuzum asık bombosum buralarda...

 

bitirirken bir askı hala üzerinde tuterken kullerin dumanı

bu enkazdan sağ cıkabilecek kadar sanslı değildim aslında

belki de uzatma dakiklarıdır bunlar

dorduncu hakemin tabelası bozuk oldugu icin

+45 göstermiş

bozuntuya vermemek icin orta hakem oynatmaya devam etmiş...

surekli bozuntuya vermeyelim diye neleri göze alıp yaşamaya devam etmiyormuyuz?

 

oysa ben bir cocuk gibi savunmasız ve gercek

ilk defa aska gelmişstim...

 

yalan..

ne ilk yakılısıdır bu kalbin

nede ilk yenilgisi aşk meydanlarında

dizlerinin uzerinde duramıyor diye sahte sözlere tutunarak ayaga kalkma cabaları

simdi kanımı kaynatan 17 yasında bir kız cocugunun hevesi

aşkın şimdiki zamandaki cekimi...

kurdugum cumlelerin cürreti icin özür dilerim

hangi kız cocugunun ellerinde büyüyecektim baska

simdi tutuldugum buğulu bakısların sahibi

beni azat eden artık eski diye sözü gecen sevdamın

kokusu damarlarımda

şimdi yazdıgım her kelime iki kişilik

yaşadıgım aşk

eski denilen sevgiliden kalan miras bana

yeni denilen sevgilimin avuclarındaki ter damlası

sırf beni dusunuyor diye yanaklarının al al kızarması...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

kadın bedenine aç deilim..

benim aç oldugum sevgilim dediğim aşık oldugum kadınla birlikte olabilmek...

ama önemsemiyorum bunu da

olucaksada gecti artık

yanlıs zamanlarda yanlıs insanları seciyorum surekli

yada beni secenleri surekli şaşırtıyorum...

yanlıs zamanda yanlıs insan oldugunu o an anlayamassın

ancak zamanla olur bu

farkına vardıgın zaman iş işten gecmiş olur

doğa üstü guclerim yok benim...

bir telefon kulubesinde ustunu değiştirip

cıkıp mavi pelerini savurarak gokyuzune ucan karizmatik bir adam deilim

elimde hergun sahteligi kanıtlanan kelimelerim

aleyhimde kullanılıyor hakkımda acılan davalarda

şimdi hayatım uzerinde söz hakkı olan kadınlar

birbir hesabını soruyorlar

vaatlerimin arkasında duramayıp geri cekilişlerimin...

 

"ÖzleM":bu sözleri de nerden bulursun hiç anlamam seninle yasamak süper olurdu

"ÖzleM":ansizin sevgilinin kulagına siirler fısıldaması

 

kulagına şiirler fısıldayamayacagım her kadın böyle söyluyor...

 

aklının icinde ucusup duran kelimeleri ve icinde kopan fırtınaları

bastırabilmek icin her gece şişelerce alkol kullanıp

yetmedigi yerde arayıp telefon dfterindeki

eskiden sevgili olabilme ihtimali yuksek kadınları

ve mesgule dusuruluyorsa aramaların

yada hic acılmıyorsa ısrarlarına ragmen

yazmayıpta ne halt edeceksin...

en ummadıkların cagrı bırakırken telefonuna

baskasının senden esirgedigi aşkı

kimlere pay edeceksin?

sonra sevmedigin tenlerde uyuşturmak ihtimallerini degerlendirirsin tek tek

sonra bakarsınki hissetmiyorsundur artık

tenin rengi farklı

alınan nefes farklı

öptügün dudakların tadı farklı

icin durgun bir acık deniz gibi

ne dalgalanıyorsun ne de gelgitlerden etkileniyorsun

gidip geldigin icinde, dar bir bosluktan baska bir halt değil

gidip bir turlu geri gelemedigin dusunceler canını yakar

gelmemek işine gelir gibi, canın yandıkca kapılırsın yazdıkca yazarsın

sonra gecer bir sure

alkol oranı artar kanındaki

ve tenindeki ruj izlerini birleştirince ortaya cıkan resim

mutlulugunun resmi olur anlarsın

kaybettigin ruhunun icine sıkıstıgı ten

baska tenlerin temasıyla kendinden gecerken

biraz daha yabancı uyanırsın

gozlerini actıgın her sabah

gec olur

durup, herseyi silip yeniden baslayamassın...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

kadın bedenine aç deilim..

benim aç oldugum sevgilim dediğim aşık oldugum kadınla birlikte olabilmek...

ama önemsemiyorum bunu da

olucaksada gecti artık

yanlıs zamanlarda yanlıs insanları seciyorum surekli

yada beni secenleri surekli şaşırtıyorum...

yanlıs zamanda yanlıs insan oldugunu o an anlayamassın

ancak zamanla olur bu

farkına vardıgın zaman iş işten gecmiş olur

doğa üstü guclerim yok benim...

bir telefon kulubesinde ustunu değiştirip

cıkıp mavi pelerini savurarak gokyuzune ucan karizmatik bir adam deilim

elimde hergun sahteligi kanıtlanan kelimelerim

aleyhimde kullanılıyor hakkımda acılan davalarda

şimdi hayatım uzerinde söz hakkı olan kadınlar

birbir hesabını soruyorlar

vaatlerimin arkasında duramayıp geri cekilişlerimin...

 

"ÖzleM":bu sözleri de nerden bulursun hiç anlamam seninle yasamak süper olurdu

"ÖzleM":ansizin sevgilinin kulagına siirler fısıldaması

 

kulagına şiirler fısıldayamayacagım her kadın böyle söyluyor...

 

aklının icinde ucusup duran kelimeleri ve icinde kopan fırtınaları

bastırabilmek icin her gece şişelerce alkol kullanıp

yetmedigi yerde arayıp telefon dfterindeki

eskiden sevgili olabilme ihtimali yuksek kadınları

ve mesgule dusuruluyorsa aramaların

yada hic acılmıyorsa ısrarlarına ragmen

yazmayıpta ne halt edeceksin...

en ummadıkların cagrı bırakırken telefonuna

baskasının senden esirgedigi aşkı

kimlere pay edeceksin?

sonra sevmedigin tenlerde uyuşturmak ihtimallerini degerlendirirsin tek tek

sonra bakarsınki hissetmiyorsundur artık

tenin rengi farklı

alınan nefes farklı

öptügün dudakların tadı farklı

icin durgun bir acık deniz gibi

ne dalgalanıyorsun ne de gelgitlerden etkileniyorsun

gidip geldigin icinde, dar bir bosluktan baska bir halt değil

gidip bir turlu geri gelemedigin dusunceler canını yakar

gelmemek işine gelir gibi, canın yandıkca kapılırsın yazdıkca yazarsın

sonra gecer bir sure

alkol oranı artar kanındaki

ve tenindeki ruj izlerini birleştirince ortaya cıkan resim

mutlulugunun resmi olur anlarsın

kaybettigin ruhunun icine sıkıstıgı ten

baska tenlerin temasıyla kendinden gecerken

biraz daha yabancı uyanırsın

gozlerini actıgın her sabah

gec olur

durup, herseyi silip yeniden baslayamassın...

 

Lostsoul takma isimli sevgili kardeşim;

 

Sana birşeyler yazacağım şimdi; ben 28 yaşındayım, erkeğim ve kadınlardan hoşlanıyorum, ve bu çok normal, kadın-erkek ilişkilerinde ortak olacak değer, Kur'an'ın tümünde bahsedildiği gibi "ahlak" olmalıdır, kadın ve erkeği yaratan Allah, bu ikisinin birbirleriyle ilişki yaşayacağını tabi ki biliyor, ama bunun güzel olmasını istiyor, dolayısıyla evlenmelerini istiyor ve Kur'an'da da ahlaki değerlere sahip olmamız gerektiğinden bahsediyor, çünkü ahlaki değerlerle hayatı yürüttüğümüzde ancak o zaman gerçek mutluluğa ulaşabiliriz, bu gerçekten de doğru. Yani kendini aşk istiyorum diye suçlama, ben de istiyorum bir erkek olarak. Benim de yanlış zamanlarda yanlış insanları seçtiğim oldu. Hatta bir ara dedim ki, acaba bu işi parayla mı halletsem? Kafam o kadar dolmuştu ki hayatın saçmalıklarıyla...Ama yapmadım, yapamadım...Eskiden sevgili olma ihtimali yüksek kadınları aramak benim de aklıma gelmişti, bunu okuyunca çok etkilendim gerçekten, demek ki insan bir, mevlananın dediği gibi aslımız bir, geldiğimiz yer bir, hepimiz biriz, hatta bunu yaptım da, eskiden arkadaş olduğum bir iki kızla görüştüm, çaresizlikten kabul ediyorum ama yaptım, hatta bir tanesi bana demişti ki "sen kendini ne zannediyorsun" demişti, ailemle aram kötüydü o zamanlar, neymiş yüzüm sert bir tavır almış, kendimi birşey zannettiğimden değildi, sadece onurumu kaybetmemeye çalışıyordum, yüz hatlarım anlamlıydı sadece. Sonra onunla konuştuğumda bana şöyle bir itirafta bulundu; "benim de geçmişimde saçmasapan bir sürü ilişkim oldu" dedi. Hakikaten onu böyle yüzü sert, karizmatik(!), motorsiklet kullanan acayip adamların yanında gördüğümde bayağı hayal kırıklığına uğramıştım, aynı üniversitedeydik o zaman. Neyse şimdi diyorum ki, kendini birşey zanneden kimmiş? Kendini birşey zannedenlerin yanına gidip onlarla ilişki yaşamış. Beni suçlayana da bakın hele!

 

Kadın erkek ilişkileri cinsellikten ibaret değildir, fakat ne yazık ki bunu farkedenlerin sayısı çok az. Ben, beni anlayacak, düştüğüm zamanlarda yanımda olacak, hayatın tümünü-bir kısmını değil- paylaşabileceğim, beraber yaşlanacağım bir kız arkadaşımın olmasını çok isterdim. Böylece hayattaki birçok sorunu da bertaraf etmiş olurdum. Kur'an'da der ki, biz kadınla erkeği aralarında bir rahmet olsun diye, birbirlerini sevsinler diye yarattık. Fakat kadınlar erkekleri cinsellik makinası olarak gördükleri için erkeklerle konuşmuyorular bile, yanlış davranan erkekler de var, ama doğru davrananlar da arada kaynıyor malesef, bunları sana içimden geldiği için yazıyorum, eğer benim de bir dostum olsaydı, hayattaki acıların paydası 2 olacaktı ve acılar ikiye bölünecekti, bende o da yok ne yazık ki, belki bu yazdıklarımdan kendine bir pay çıkarırsın.

 

Eskiden bütün kadınları melek zannederdim, hatta erkeklere kızardım ne biçim konuşuyorlar bunların hakkında böyle diye, ama şimdi öyle olmadığını anladım, ve çok dikkat ediyorum, sana bir dost tavsiyesi sen de hepsini öyle zannetme.

 

Hayat uzun bir yol, çileli bir yol, ben de şiir yazıyorum, biliyorsun, bunun hakkında da sana birşeyler yazacağım; ben bir Yaşar Nuri Öztürk hayranıyım, onun sayesinde; Mevlana'yı, hayat felsefesini ve Kur'an'ı öğrendim, kendisi diyor ki;

 

"Gönül bahçelerinin tarumar, sevgi çiçeklerinin perişan edildiği bir dünya, derdi çekilecek dünya değildir. Böyle bir dünyada güzeli ve iyiyi filizlendirmek sadece bireysel ve toplumsal çilelere değil, evrensel ısdıraplara da göğüs germeyi gerektirir. Çok onurlu fakat çok zor bir iştir bu..."

 

Böyle diyor, hak,katen de bu kadar sert insanın yaşadığı bugünkü dünyamızın da derdi çekilmiyor. Sevgi yok! Oradan işimi halledeyim, buradan şunu koparayım var. Ne yazık ki bu böyle.

 

Hemen bu noktada başka birşer yazacağım;

 

Isdırap konusunda; Yaşar Nuri diyor ki; "Aşk ve iman eri, tüm karşılığı Allah'tan bekleyecek, kalabalığın kınayış ve horlayışına aldırmadan sürekli yürüyecek, durmadan ışık ve hizmet üretecektir. Bunca olumsuzluğa, tersliğe rağmen bu iş nasıl yürütülecektir diyor ve ekliyor, Kur'an'la birlikte Mevlana ve arkadaşları bu soruya şöyle cevap verecektir diyor;

 

Yaratıcı ruhun en değerli besini ısdıraptır."

 

Kendini çok üzme, insanlar hayatta çok saçma şeylerin peşinden koşuyorlar, bu tarih boyunca böyle olmuştur. Yukarıda yazdığım gibi, ısdırapla dost olmak, insanı saçma şeylerden uzaklaştırıyor aslında, çok çileli birşey ama değerli de. Onun için takma kafana, kadınlar hakkında da yazdığım şeyleri unutma, ben de istiyorum bir kız arkadaşım olsun ama herkes doğru aday değil, mütevazi bir ilişkim olsun çok istedim öyle barlara falan gidilmeyecek, sıcacık evimizde birbirinmize sarılıp uyuyacaktık ve mutlu bir aile olacaktık, ama olmadı, sen de kendini bu konuda da çok salma, doğru her zaman doğrudur, onun peşinden git, sonucu ne olursa olsun; çünkü yanlış, güzel gibi gözükse de, sonucu hep karanlık oluyor...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.