Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

"UYGUR KATLİAMI" YALANI


Misafir CYRANO

Önerilen İletiler

sen canını sıkma demirefe.

Tamam, sen de benim sözlerimden canını sıkma. Sonuç olarak sevdiğim forumdaşlardansın. Anlaşamadığımız oluyor ama, olsun, doğaldır. Sorun değil, dostluk elimi uzatıyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Rabia Kader hakkında küçültücü ifadeleri de doğru bulmadığımı belirtmeliyim. Kendisi sudan bahanelerle hapse atılmış, hapiste ağır koşullara maruz bırakılmış, ABD'nin girişimleri sayesinde hapsi sürgüne çevrilmiş ve kurtulabilmiş çilekeş bir insandır. Çin'de yaşadığı süre içinde Uygur halkına maddi destekte bulunmuş bir insandır. Bu insana "Rabia Kader ve avanesi" gibi küçültücü atamaları kınıyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

El Kaide'nin bütün ikincil ülkelerde yaptığı eylemler, ya Batı'nın o ülkelerdeki çıkarlarına zarar vermek, ya o ülkeleri Batı ile ilişkilerinden dolayı cezalandırmak amacı taşır. El Kaide'nin ilk ve asıl hedefi daima ABD, ardından müttefikleri, ardından bir şekilde onunla ilişkisi olan veya olması muhtemel ülkelerdir. Bunların hiç biri değilse, o ülkedeki Batılı birtakım temsilci, en azından turisti hedef alır.

 

Ne diyeyim ki, El Kaide'nin sürekli saldırdığı, askerlerini kaçırıp kafasını kestiği, bombalamalar yaptığı, İran'ı ABD müttefiki, ya da ABD ile müspet ilişkileri olan bir ülke statüsüne sokabilmek için neler okuyacağız merakla bekliyorum.

 

Suriye, Özbekistan el kaide'nin resmi binalara , polislere ve askerlere kurulduğu günden beri saldırdığı ülkeler. Bunlara saldırmasının sebebide, ABD müttefiki oldukları ya da, ABD ile müspet ilişki içerisinde olmaları değil mi ? Yani laik bir yönetime sahip olmaları değil ?

 

Hindistan'a sürekli saldırı sebebi, ABD ile müspet ilişleri dimi? Keşmir meselesi değil.

 

Saddam Hüseyin iktidarında ki Irak'a saldırmıyordu değil mi El Kaide ?

 

El Kaide'nin Çin' saldırması gülünçmüş.

 

El Kaide, Çin'e hiç saldırmadı değil mi ? Bırakalım Çin'i, ABD, AB, BM tarafından "el kaide'ye bağlı örgütler" statüsünde terör örgütleri listesine alınan "Doğu Türkistan İslami Hareketi" diye bir örgüt yok dimi Sincan'da. Bu örgüt daha önce bombalama, eylemleri yapmıyordu değil mi ?

 

Ben dünyaya iki tür bakan insanlar görüyorum. Birinciler, dünyanın kendi nesnelliği ve gerçekliğine göre var olan dünyayı değerlendirenler. Diğerleri, kendi zihinlerinde tasavvur ettikleri dünyayı, aktörlere kendi yazdıkları rolleri vererek değerlendirenler.

 

El Kaide, kendisine eylem tabanı bulabileceği bütün ülkelerde kendisine bağlı örgütler kurar ve saldırılar düzenler. Yeter ki onun faaliyet gösterebileceği bir zemin olsun.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

El Kaide'nin bir çok ikincil, üçüncül, dördüncül.... amaçları ve bu amaca yönelik bir çok eylemleri olabilir. Artı, taşeronluk yapabilir ve taşeron kullanabilir. Artı, adının kullanılmasından dolayı mahkemeye isim hakkının ihlal edildiği davası açacak değil.

 

Artı, kendisini daha iyi koruması, desteklemesi ya da kendisine ilişmemesi için sindirme eylemi de yapabilir. Teröristleri yakalayıp hapse atan bir ülkenin bile, aslında dolaylı olarak hapiste onları korumadığından ve elinde koz olarak tutup yeri gelince kullanmayacağından emin olamazsınız. "Organize işler bunlar. Birbirini dişler bunlar..." Terörün ne yapıp ne yapmayacağını kimse bilemez. Bir eylemin El Kaide adına tescillenip altının mühürlenip kesin olarak tasdiklenebileceğini de sanmıyorum. Adı üstünde terör bu.

 

Biz herhalde ancak önceliklerden bahsediyoruz...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

El Kaide'nin bir çok ikincil, üçüncül, dördüncül.... amaçları ve bu amaca yönelik bir çok eylemleri olabilir. Artı, taşeronluk yapabilir ve taşeron kullanabilir. Artı, adının kullanılmasından dolayı mahkemeye isim hakkının ihlal edildiği davası açacak değil.

 

Artı, kendisini daha iyi koruması, desteklemesi ya da kendisine ilişmemesi için sindirme eylemi de yapabilir. Teröristleri yakalayıp hapse atan bir ülkenin bile, aslında dolaylı olarak hapiste onları korumadığından ve elinde koz olarak tutup yeri gelince kullanmayacağından emin olamazsınız. "Organize işler bunlar. Birbirini dişler bunlar..." Terörün ne yapıp ne yapmayacağını kimse bilemez. Bir eylemin El Kaide adına tescillenip altının mühürlenip kesin olarak tasdiklenebileceğini de sanmıyorum. Adı üstünde terör bu.

 

Biz herhalde ancak önceliklerden bahsediyoruz...

 

Arkadaşımız bir kaç ileti önce terörün ne yapıp yapamayacağını çok güzel "biliyor" idi oysa. Biz üçüncül dördüncül amaçları bilmemneleri konuşmuyoruz. Biz altta ki "iddia"yı konuşuyoruz.

 

El Kaide'nin Çin'e karşı eylem yapacağı filan türünden yorum yapılmış. Bu gülünç bir iddiadır. El Kaide asla Çin karşıtı eylem filan yapmaz. Rus karşıtı da yapmaz. El Kaide'nin yapacağı tek eylem türü Batı karşıtıdır.

 

Bence yazmadan önce düşünüp, sonradan kurtarma yazılılarına ihtiyaç duyulmayacak şeyleri yazalım. Bu gerçekten gülünç oluyor zira.

 

Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, ABD terör örgütleri listesine girmiş el kaide'ye bağlı bir örgüt olan "Doğu Türkistan İslam Birliği", Çin'de bir çok bombalama eylemi yapmıştır daha önce.

 

El Kaide Çin karşıtı eylem de yapar, Rusya karşıtı eylemde yapar (ki bu amaçla kurulmuştur), İran karşıtı eylem de yapar, Hindistan karşıtı eylem de yapar. Yapmaktadır.

 

Not: El Kaide diye ayrı bir örgüt yoktur. El Kaide denilen yapı, faaliyet gösterdiği her ülkede değişik adlarla örgütlenmiş yüzlerce terör örgütünün piramit biçiminde ki birliğine verilen isimdir. Irak'ta "Irak İslam devleti" Endonezya'da "İslami Cemaat" vs... Bu örgütlerin oluşturduğu yapının adı El Kaide'dir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin merkezi Urumçi’de 5 Temmuz’da başlayan olaylar, Türkiye’de, “Uygur kardeşlerimiz katlediliyor” söylemiyle karşılanmıştı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, resmi rakamlara göre 197 kişinin öldüğü, bin 700’den fazla kişinin yaralandığı olaylar için “Vicdanımız sızlıyor. Vahşet en kısa zamanda son bulmalı” ifadesini kullanmıştı.

Ancak Türkiye’nin Pekin Büyükelçisi Murat Salim Esenli’nin dün yaptığı açıklamalar, Başbakan’ı yalanlıyor. Bölgeyi ziyareti sonrasında konuşan Esenli, Urumçi’deki olayların Çin içinde ve dışında Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nin prestijini bozmak için her fırsatı kollayan güçler tarafından planlandığını söyledi. Şiddet olaylarını kınayan ve Çin hükümetinin olaylara müdahalesini anlayışla karşıladıklarını belirten Esenli ve 25 büyükelçi, uluslararası toplumun “teröre karşı” işbirliğini yoğunlaştırması çağrısında da bulundu.

 

Çin yönetimi, 26 ülkenin büyükelçisini Urumçi’ye götürdü. Çin Uluslararası Radyosu’nun haberine göre, 5 günlük bir ziyaret için önceki gün Urumçi’ye giden büyükelçiler, “şiddet olaylarının gerçek yüzünün aktarıldığı” sergiyi gezdi ve olay yerlerinde incelemelerde bulundu.

Resmi Xinhua ajansının geçtiği fotoğraflarda büyükelçilerin “teröristlerden” ele geçirilen silahların bulunduğu sergi ile Urumçi’deki İlahiyat Fakültesi’ni gezdikleri görülüyor.

Radyonun haberinde, büyükelçilerin olaylarla ilgili görüşlerine de yer verildi. Haberde, Türkiye Büyükelçisi Esenli’nin, Urumçi’deki olayların Çin içinde ve dışında Sincan’ın prestijini bozmak için her fırsatı kollayan güçler tarafından planlandığını savunduğu, Türkiye’nin Çin’in toprak bütünlüğüne saygı gösterdiğini vurguladığı kaydedildi.

Esenli daha önce de, Urumçi’de meydana gelen olaylarla ilgili Çin devlet televizyonu CCTV’nin sorusunu cevaplandırırken, Türkiye’nin bunu Çin’in iç işi olarak gördüğünü ve Çin makamlarının sorunu kendi anayasalarına ve taraf oldukları uluslararası sözleşmelere bağlı kalarak çözeceklerine inandığını söylemişti.

UYGUR LİDERDEN ‘GARİP’ AÇIKLAMA

Türkiye ile birlikte Kuveyt, Mısır, Suudi Arabistan, Pakistan, Afganistan, İsveç, Avustralya, ABD ve diğer ülkelerden gelen diplomatik temsilciler Sincan Uygur Özerk Yönetimi Başkanı Nur Bekri tarafından karşılandı. Bekri, çoğunluğu Müslüman ülkelerden gelen diplomatlara yaptığı konuşmada, “Şiddet olaylarına tek bir dindar insan karışmadı” mesajını verdi. Bekri, şiddet yanlısı isyancıların bölge halkını ve Müslümanları temsil edemeyeceğini ifade etti.

 

Çin hükümeti tarafından yapılan son açıklamaya göre, olaylarda hayatını kaybeden 156 sivilden 134’ü Han Çinlisi, 11’i Hui, 10’u Uygur, biri ise Man etnik gruplarına mensupmuş.

Açıklamaya göre, 12 kişi ise saldırgan eylemlerde bulundukları sırada vurularak öldürülmüş. Bu kişilerin etnik kökenleri ile ilgili bir açıklama yapılmazken, kalan 29 kişinin kimliklerinin ise henüz belirlenemediği belirtildi.

Bölge Hükümeti Sözcüsü Hpu Hanmin, Uygur kökenli öğretim üyelerinin tutuklandığı yönündeki haberleri yalanladı.

 

ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

Çin’in Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşananları değerlendiren Erdoğan şunları söylemişti: Olayları büyük bir kaygı, endişe ve üzüntüyle takip ediyoruz. Sadece bizlerin vicdanını sızlatmıyor. Bunları izleyen herkesi hayret ve dehşete düşürüyor. Türkiye’de yaşayan Uygur kardeşlerimizin ve bu acıyı yüreğinin derinliklerinde hisseden halkımızın da haklı olarak bu olaylara tepki verdiğini, endişe içinde olduğunu görüyoruz. Her zaman için tarihi ve kültürel bağlarımız olan Uygurlu kardeşlerimizi, iyi ilişkiler içinde olduğumuz Çin’le aramızda bir dostluk ve iş birliği köprüsü olarak gördük. Beklentimiz, vahşet boyutlarına ulaşan bu olayların acele olarak, ivedi olarak son bulması, sağ duyunun hakim olması, sorumluların hesap vermesi ve gereken tedbirlerin, evrensel insan hakları çerçevesinde bir an önce alınmasıdır.

Çinli yetkililerin olayın sorumlularını tespit etmesi ve adalet mekanizmasını tüm insanlığın vicdanını rahatlatacak şekilde işletmesi büyük önem taşımaktadır. 2009-2010 yıllarında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin aynı zamanda geçici üyesiyiz. Burada da insanlık adına üzerimize düşen aynı tür görevlerdir. Bunun gereğini bizler de bu platformda da gündeme getirmek durumundayız ve getireceğiz.

alıntı evrensel.net 13.08.2009
Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

:D Ortada kurtarma yazılısı filan yok. Normal yazılı ortalamaları zaten sınıfı geçiyor.

 

El Kaide isim patentinin ihlal edildiği savıyla mahkemeye başvuramaz dedik, daha ne diyelim ki? Her örgütün bir kuruluş amacı, bir lider kadrosu, bir beyin takımı vardır. Bunu bilmeyecek ve anlamayacak kadar olduğunu sanmıyorum arkadaşın da, nasıl, nerden not kırsam da kurtarma yazılısına bıraksam, orda da kopye çekerken yakalayıp okuldan attırsam derdinde... :lol:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

 

Not: El Kaide diye ayrı bir örgüt yoktur. El Kaide denilen yapı, faaliyet gösterdiği her ülkede değişik adlarla örgütlenmiş yüzlerce terör örgütünün piramit biçiminde ki birliğine verilen isimdir. Irak'ta "Irak İslam devleti" Endonezya'da "İslami Cemaat" vs... Bu örgütlerin oluşturduğu yapının adı El Kaide'dir.

:clover:

Gayet pkk da bu yapinin icinde yer almaktadir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Etnik kimlikler üzerinden siyaset yapan ben degilim,eger benim yazilarimi okuyupta etnik kimlik siyaseti gören varsa haber versin.Ha eger ben Türk oldugum icin Türklere karsi yapilan saldirilari konu yapiyorsam bu etnik kimlik siyaseti degildir.Bu siyaseti yapmaya devam ederim.Ülkemi bölmeye kalkanlari elestiriyorsam bu etnik siyaset degildir.Cinde ki olaylari ezilen Uygur Türklerini savunuyorsam bu da etnik siyaset degildir.Heralde beni baskalari ile karistiranlar var.Ben bu forumda ezilen herkesi savundum.Ya siz???kimleri savundunuz?

 

Uygurlar yillardir Cin'in zulmü altinda ezilen bir toplumdur,ne zaman bunu kendinize konu yapipta Uygurlarin haklarini savundunuz.Yoksa Uygurlar sizce ezilmeye mahkum bir toplummuydu?Kendi yasadiginiz ülkede demokratik haklar diye hop oturup hop kalkarken,Cinde Uygurlarin demokratik haklarini kacdefa aradiniz.Insan olmak ezilen toplumlara arka cikmak demektir.Ezene arka cikmak degildir.Cecenleri savunurken hangi kriterleri ortaya koydunuz.Neden Cecenleri savundunuz,ölen Ruslarin hicmi insani degeri yoktu.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Etnik kimlikler üzerinden siyaset yapan ben degilim,eger benim yazilarimi okuyupta etnik kimlik siyaseti gören varsa haber versin.Ha eger ben Türk oldugum icin Türklere karsi yapilan saldirilari konu yapiyorsam bu etnik kimlik siyaseti degildir.Bu siyaseti yapmaya devam ederim.Ülkemi bölmeye kalkanlari elestiriyorsam bu etnik siyaset degildir.

.

.

 

 

Sayın politika çok güzel clover.gifclover.gifclover.gif

 

******

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tüm dünya medyasi Sincan'da Cin zulmünü verip yapilan katliamdan bahsederken konuyu etnik alana cekmeye calisanlarin amaclari ne ola ki!?

 

Benden kaynak isteyenler acaba hangi kaynaklardan kaynaklaniyorlar?

Iste birkac örnek:

 

"Cin kaynaklari olaylarin 25 Haziran'da bir fabrikada cikan kavada iki Uygur'un öldürülmesi üzerine ciktigini belirtirken,degisik kaynaklar söz konusu olaylarda cok kisinin öldügünü bildiriyor.REUTERS AJANS yerel gözlemcilerin haberlerine dayanarak verdigi haberde "CIN POLISININ UYGURLARA SIDDET UYGULADIGI"bildirildi. DEUTSCHE WELLE DW-WORLD-DE

 

Cin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesinde uzun yillardir artan gerilim patlak verdi.HAN ve UYGUR'lar arasindaki catismalarda 140'in üzerinde Uygur öldürüldü. 6.7.2009 DEUTSCHE WELLE DW-WORLD-DE

 

Bu haberler ayni anda,NH/AG/DW/AP/dpa/REUTERS/A.A Ajanslarindan verildi.

 

1990'larin basindacogunlugu Uygurlarin yasadigi SINCAN eyalaetinde orani yüzde 6 olan Cin kökenli HAN etnisinin bugün siyasi oyunlarla yüzde 40'a yükseltilmesi olaylari aciklayan nedenlerin basinda geliyor.

 

HUMAN WATSCH'in Asya sorumlusu Nicholas Beguelin "Cin yönetimi en kücük bariscil muhalefeti bile "terörist eylem"olarak niteliyor dedi.

 

 

Olaylari Uygurlar baslatti,Uygurlar Cinlileri katletti,Türkiye de ki bazi medya kuruluslari gercekleri saptirdi diyerek masum Uygurlari günah kecisi olarak lanse etmek pek te ciddiyet ve objektiflikle bagdasmaz.Hele de aksini iddia edenleri etnik siyaset yapmakla suclamak tamamen vicdani fakirliktir.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Uygurlar yillardir Cin'in zulmü altinda ezilen bir toplumdur,

 

Eee kim bunun tersini söylüyor ?

 

ne zaman bunu kendinize konu yapipta Uygurlarin haklarini savundunuz.Yoksa Uygurlar sizce ezilmeye mahkum bir toplummuydu?Kendi yasadiginiz ülkede demokratik haklar diye hop oturup hop kalkarken,Cinde Uygurlarin demokratik haklarini kacdefa aradiniz.

 

:) Sen ne zaman yaptın bunu ? Ben şahsen 5 Temmuz 2009'a kadar senin bu forumda Urumçi'nin adını ağzına aldığını görmedim.

 

Hayır böyle konuşanlar arkadaşlar sanırsın ki ömürlerini dünyada ezilen halkların haklarını aramak için harcamışlar. Aslında önlerine harita versen Urumçi'nin yerini bulamazlar.

 

 

Insan olmak ezilen toplumlara arka cikmak demektir.Ezene arka cikmak degildir

 

İnsan olmak, ölenin ve öldürenin etnik kimliği ne olursa olsun aynı şekilde yaklaşmaktır. Çin Hükümeti'nin Uygur'ları ezmesi, kimi Uygur'ların, Çin'li sivilleri öldürmesini meşru, haklı, kabuledilebilir kılmaz.

 

Cecenleri savunurken hangi kriterleri ortaya koydunuz.Neden Cecenleri savundunuz,ölen Ruslarin hicmi insani degeri yoktu.

 

Rus sivillere yönelik eylemlerin hiçbirisini desteklemedim, tümünü eleştirdim. İnsani olarak sivillerin sırf bir ülkenin vatandaşı, bir dine mensup, bir etnik kimlikten gelen, yani doğuştan gelen özellikleri yüzünden öldürülmelerini kabul etmem. Siyasi olarak aynen Uygur'lar için söylediğim şekilde yaklaştım "haklı olunan bir davada haksız ve yanlış davranmak"

 

Benim bakış açım ve yazılarım arasında tutarsızlık çelişki yoktur.

Artı bu topicte ısrarla slogan yerine bilgi istediğimi söylemiştim. 5 Temmuz günü yaşananlar konusunda Cyrano yalan söylemektedir diyen varsa, bilgisini , iddiasının kaynaklarını koysun ortaya. Bu kadar basit. Kimseyi bildiğini yazmaktan alıkoyan yok. Kimsenin elini kolunu bağlayanda.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bilgi ve belgeler verilmistir dikkat ederseniz onlari okumus olurdunuz ama siz onlari okumak yerine farkli bir siyasete daldiniz.

 

Benim Urumce'den bahsetmemis olmam benim söylediklerimi gecersiz yapmaz.Urumceden bahsetmek degil önemli olan önemli olan ezilen toplumlarin yaninda olmaktir ki bunu ben hep yaptim,aksini kanitlayamazsiniz.

 

Sincan'da yasanan gercekleri saptirip bilmem kimlerin haberleri ile Uygurlari haksiz yere suclamak etnisite siyaseti anlamina gelir,Uygurlari suclu gösterme ugruna gerceklere dürbünün ters tarafindan bakmak vicdanla bagdasmaz.Dünya medyasi Sincan'da neler oldugunu acik acik yazarken hala Uygurlar baslatti demek kraldan daha kralci olmaktir.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Etnik siyaset yapmiyorum diyorsunuz ama bu yaptiginiza bal gibi etnik siyaset denir... Anayasada Turklugun tarifi apacik yazilmakta nedir tarifi " Turkiye Cumhuriyetine vatandaslik bagli herkes turktur"Bu durumdan yola cikarsak uygurlarin hangi vatandaslik bagiyla turk oldugunu soylermisiniz ve turk oldugum icin ezilen bir turkun hakkini savunmama kimse engel olamaz diyorsunuz.. Ayrica sirf kendinizi hakli cikarmak pahasina once diyorsunuzki bugune kadar hep uygurlar cinliler tarafindan ezildi bir kerede onlar yapmislar ne varki bumudur... Ezilen insanlarin hakkini savunuyormusunuz peki cinliler ezilirken neden ezildigini inkar ediyorsunuz boylemi ezilen insanlarin hakkini savunuyorsunuz... Tartismaya hic alakasi yokken cecenleri katip baska bir boyuta cekmek vede, Hadi bunuda gectim bugun uygurlarin yerinde o arbedeyi baslatan bir ermeni yada kurt etnik grubu olmus olsaydi yine ermenileri ve kurtleremi arka cikacaktiniz yoksa cinlilerimi savunacaktiniz ... Tabiki cinlileri .. Bunun adina cifte standardlik ve etnik siyaset denir..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bilgi ve belgeler verilmistir dikkat ederseniz onlari okumus olurdunuz ama siz onlari okumak yerine farkli bir siyasete daldiniz.

 

6-7 temmuz günlerinde Rabia Kadir ve avanesine dayanarak haberler yapan ajanslar daha sonra okuyucularından özür dileyerek bu haberleri tekzip etmiştir. Eğer bu topicte yazılanları okusaydın bunlarıda görürdün. Türk basın heyeti de dahil bölgeye giden bütün muhabirler olayları 5 Temmuz günü Uygur'ların Çin'lilere saldırmasıyla başlayan etnik çatışma olarak duyurmuştur. Olayın ertesi gününde Rabi Kadir'in verdiği bilgilere dayanarak haber yapan ajanslar bu bilgilerin gerçekle bağdaşmadığı ve doğru olmadığını bizzat kendileri dile getirmiştir.

 

Benim Urumce'den bahsetmemis olmam benim söylediklerimi gecersiz yapmaz.Urumceden bahsetmek degil önemli olan önemli olan ezilen toplumlarin yaninda olmaktir ki bunu ben hep yaptim,aksini kanitlayamazsiniz.

 

:) Bu nedir ya ?

 

Bir ileti önce insanlara "siz bugüne kadar Uygur'ların haklarını savundunuz mu" vs diyen sen değil miydin ? Kendin sanki bunu bugüne kadar yapıyordunda başkalarına hesap soruyorsun. Ben harita versek yerini bulamazlar demiştim onu geçtim, daha adını doğru yazamadığın bir yerden bahsediyorsun. Tekrar söylüyorum sen bugüne kadar Urumçi'nin (Urumce değil) adını ağzına almışmıydında 5 Temmuz'a kadar insanlara "niye Uygur'ların haklarını savunmuyordunuz" diye soruyorsun.

 

Sincan'da yasanan gercekleri saptirip bilmem kimlerin haberleri ile Uygurlari haksiz yere suclamak etnisite siyaseti anlamina gelir,Uygurlari suclu gösterme ugruna gerceklere dürbünün ters tarafindan bakmak vicdanla bagdasmaz.Dünya medyasi Sincan'da neler oldugunu acik acik yazarken hala Uygurlar baslatti demek kraldan daha kralci olmaktir.

 

Dünya medyaSI Urumçi'de olanları açık açık yazmaktadır evet. Fakat dünya medyasının daha sonraki günlerde bizzat kendilerinin özür dileyerek yalanladığı haberleri göstermek neyin nesi ? 6-7 Temmuz'da basın ajansları Rabia Kadir'in verdiği bilgilere dayanak haberler yapmış, ve daha sonra bu bilgilerin gerçekle bağdaşmadığını yalan olduğunu bizzat kendileri okuyucularına duyurmuştur.

 

Muhabirlerin Urumçi'ye ulaşıp haberler geçmeleriyle birlikte ise olay aydınlanmıştır. Ve bütün uluslararası ajanslar tutarlı net bilgiler geçmeye başlamışlardır.

 

Artı ben sende ağız değiştirme görüyorum birden bire. Bir iki ileti önce 5 Temmuz günü Uygur'ların Çin'lilere saldırmasını "sürekli dayak yiyenin bir kerecik dayak atması" olarak değerlendiriyordun. Şimdi olayın bu şekilde olduğunu inkar ediyorsun.

 

Urumçi'ye giden bütün basın heyetleri (Türk heyeti de dahil) 5 Temmuz günü yaşanan olayların bu şekilde gerçekleştiğini teyit etmiştir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Başlık çok yararlı sayın Cyrano'ya teşekkür etmek gerek. Medyanın zihinlerimiz nasıl kirlettiğini ortaya çıkaran bir başlık olmuş. O günlerde çıkmış bir yazı:

Sincan olaylarının içyüzü

13.07.2009 - 07:30

Mehmet Somel Çin Halk Cumhuriyeti'nden yazıyor.(soL)

 

On gün kadar önce China Daily isimli Çin gazetesinde çarpıcı bir haber yer aldı. İşçiler arasında ölümcül bir kavga.

 

Olay Çin'in en sanayileşmiş bölgesi olan güneydoğusunda, Guangdong'da, bir oyuncak fabrikasında yaşanıyor. Fabrikada çalışan Uygur işçiler, yörede çalışan diğer işçilerin saldırısına uğruyorlar. Baskının bahanesi, Uygur’lu gençler hakkında çıkan "iki Han kızına tecavüz ettikleri" söylentisi. Söylenti internetten yayılıyor, öfkeli bir grup fabrikayı sopalarla basıyor. İki Uygur işçi ölüyor, yüzü aşkın kişi yaralanıyor.

 

Kısa süre sonra söylentinin asılsız olduğu, söylentiyi çıkaranın da aynı fabrikadan işten atılan bir işçi olduğu ortaya çıkıyor. Tutuklanan işçi, daha önce çalıştığı fabrikada yeniden işe alınmadığını, intikam almak için söylentiyi çıkardığını itiraf ediyor.

 

Fabrikanın sahibi Hong Konglu bir milyoner. Sincan'la bir alakası yok. Ama fabrikasında çalışmak için Çin'in bu öbür ucundan, binlerce kilometre öteden 600 Uygur getirtmiş. Nitekim Çin hükümeti "zengin Doğu - fakir Batı farkını azaltmak" adına, Sincan'dan işçi getirip çalıştırmaları için patronlara teşvik vermekte.

 

Sincan olaylarının sorumlusu kimdi?

Bu haberin gazetelere yansımasından birkaç gün sonra Sincan'da yüz elli küsur ölümle sonuçlanan olaylar patlak verdi. Türkiye hükümeti ve basını, 5 Temmuz olaylarından Çin'in milliyetçi politikalarını sorumlu tuttu. Batı basınında Çin devletinin baskıcı tutumuna işaret edildi. Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC), ABD destekli ayrılıkçı Uygurları suçladı.

 

Olayların Guangdong'daki olayları protesto şeklinde başladığını, Uygurların Hanlara saldırdığını, akabinde Hanların da Uygurları linçe kalkıştığını biliyoruz. 5 Temmuz olayları, Çin'in yakın tarihindeki en büyük toplumsal patlamalardan biriydi. Sürecin ayrıntıları zamanla ortaya çıkacak. Ancak olayların gerisindeki dinamikleri anlamak için, önce Çin'in yakın tarihinde azınlık politikalarına göz atmak gerekiyor.

 

Çin'in azınlık politikası

ÇHC hükümetinin azınlıklara yönelik 60 yıllık politikaları kanımca şöyle özetlenebilir: Anayurda bağlama, kültürel ve siyasi olarak tanıma, anti-feodalizm, pozitif ayrımcılık.

 

1949 devriminin ardından, geleneksel olarak Çin imparatorluğuna gevşek bağları bulunan Tibet, Sincan ve İç Moğolistan, otonom bölgeler olarak Çin'e dâhil oluyorlar. Bu bölgelerde, Çin'in geri kalanıyla da paralel, feodalizm karşıtı ve sosyalist doğrultuda değişimler yaşanıyor. Toprak reformu, yerel feodal yapıların dağıtılması, zorunlu eğitim gibi. Dini yönetimler tasfiye ediliyor. Hükümet bu değişimlere karşı tepkiye de zorla karşılık veriyor. Dahası, Tibet'te bu tepkinin CIA destekli örgütlendiğini de unutmamalı.

 

Öte yandan ÇHC, bu bölgelerde yaşayanlar dâhil tüm azınlıklarını, etnik ve kültürel birimler olarak resmen tanınıyor. Çin'de Hanlar nüfusun yüzde 91'ini oluşturuyor. Hanlar dışında 55 farklı etnik grup sayılıyor. Uygurlar da bunlara dâhil. Ve ÇHC hükümeti "azınlıklarıyla gurur duyduğu"nu her fırsatta tekrarlıyor. Çin, tarihsel olarak bu grupların kültürel ve demografik gelişimlerinin desteklenmesini resmi hedef olarak ilan ediyor.

 

Peki pratikte? ÇHC bu açıdan da, benim görüp tanıdığım tüm ülkelerden fersah fersah ileri.

 

Azınlıkların resmen tanınması, Çin banknotlarının üzerinde Çincenin yanı sıra Tibetçe, Moğolca, Tai dilinde, ve de Arap alfabesiyle Uygurca yazması, işin çok küçük bir yanı. Birçok örnek verilebilir: Mesela Sincan otonom bir bölge. Buradaki KP liderlerinin ve yöneticilerinin en azından yarısı Uygur.

 

Uygurlar Mandarin'in yanı sıra kendi dillerinde de eğitim görüyorlar. Sincan'da okullarda Han öğrencilere Uygur kültürü öğretiliyor. Buna ek olarak devlet, gerek eğitim sistemi vasıtasıyla, gerek kültürel programlar aracılığıyla azınlıkları ve azınlık kültürlerini Han nüfusa sevdirme politikası izliyor.

 

Ayrıca yine devrimden beri ÇHC hükümetlerinin, Batı Çin'de görece geri kalmış bölgeleri ve fakir grupları desteklemek çabaları mevcut. Mesela azınlıklar tek çocuk politikasından muaflar - bu sayede nüfus içinde oranları 1950'den bugüne yüzde elli artmış durumda. Hatta azınlık mensubu gençler üniversite sınavında ciddi ek puanlar alıyorlar. Öyle ki ek puan almak için kendini azınlık mensubu gösteren Hanlar sık sık gazete haberlerine konu olmakta.

 

Peki, tüm bu olumluluklara rağmen, geçen haftanın olayları neden yaşandı?

 

Hanların yaban otu milliyetçiliği

Kanımca yaşanan olayların gerisinde birden fazla olgu var. ÇHC hükümetinin işaret ettiği ABD destekli ayrılıkçı odaklar, ayrıca Taliban bağlantılı şeriatçı odaklar, bunlardan biri. Çin toplumu ağırlıkla buna inanıyor.

 

Tarihsel ve kültürel sebepler, yani hükümetin çabalarına rağmen bölgenin geri kalmışlığı ve iki etnik grubun yeterince kaynaşmamışlığı bir ikincisi. Yine kimi Çinliler, çok eski devirlerden beri devam eden bu etnik sürtüşmelerin doğal olduğunu, gelişen ekonomiyle birlikte bu gibi sorunların da zamanla çözüleceğine inanıyorlar.

 

Uygurların zengin Doğu şehirlerindeki tam uyum sağlayamamış halleri de tarihsel ve kültürel sebepler arasında sayılabilir. Uygurların bu durumu birçok açıdan Almanya'daki Türkiyeli işçiler ve Türkiye'nin batısında çalışan Kürtlerle kıyaslanabilir. Lakin söz konusu iki ülkenin azınlık politikalarıyla ÇHC'ninki hiçbir açıdan kıyaslanamaz!

 

Ancak daha önemli sorun, hükümetin yavaş yavaş gelişmekte olan Han milliyetçiliğini zayıflatmaya özen göstermemesi. Çin'de milliyetçilik güçlü sayılamaz. Yine de azınlıklara karşı bir üstünlükçü bakışın varlığını yadsımak zor. İmparatorluk döneminden kalma 'bunlara medeniyeti biz götürdük' hissiyatı yok değil. Dahası birçok Çinli, pozitif ayrımcılık politikalarının azınlıkları şımarttığına inanıyor. Son olaylar karşısında hükümetin daha sert çıkması gerektiğini düşünenler çok.

 

Milliyetçilik Çin'de nasıl gelişmekte? Alttan alttan, kapitalizmle birlikte. Toplumsal sorunları açık tartışmama kültürü bu tür kestirmeci yaklaşımların, üstü örtülü bir milliyetçiliğin kendiliğinden gelişimine izin veriyor. En azından bugün, Çin orta sınıfları ileri derece apolitikler. Bunun bir devlet tercihi olduğu söylenebilir. Nitekim devletin son on yıllarda işlediği yegâne ideoloji "toplumsal istikrar ve uyum". Gayri resmi olarak da "çok çalışıp, tasarruf edip, zengin olma." Yani enternasyonalizmin yerine yumuşatılmış bir burjuva ideolojisi konulmuş durumda. Bu yetmediği oranda da milliyetçilik gelişiyor.

 

Uygurlara dönersek: Başka azınlıklara kıyasla, kültürel farklılığın ve fiziksel görünüşün biraz farklı olmasından da dolayı, Uygurlar Çin'in en ayrıksı azınlığı sayılabilir. Çin'in zengin doğu kentlerinde Uygurlu yoksullar, sıklıkla geceleri seyyar şiş köfte satıcısı olarak karşınıza çıkıyor. Zaman zaman ufak suçlara bulaşıyorlar. Sincanlılara karşı "hırsız, uğursuz" söylentileri en azından on yıldır Doğu Çin şehirlerinde yaygın.

 

Hükümetin Uygurlara karşı gelişen bu kendiliğinden tavrı onayladığı sanılmamalı. Ama bu tavrı doğrudan hedef alan bir politika geliştirmeye de çalışılmıyor. İşlenmeyen bahçede biten otlarını temizlemeye yeltenmiyorlar. Zira ÇHC hükümeti, iç çelişkileri halk çapında tartışmaya açmaktan hazzetmiyor.

 

Gerçek katil: Çin'de paranın iktidarı

Ayrılıkçılar, tarihsel sebepler, milliyetçilik... Ne kadar önemli de olsalar, kanımca tablonun bütününü açıklamak için yeterli değiller. 5 Temmuz olaylarının gerisindeki en önemli neden bence serbest pazar ekonomisinin açtığı toplumsal çatlaklar.

 

Uygur ve Han topluluklarını birbirine düşüren iki vakanın da gerisinde kapitalizm var. Guangdong'daki oyuncak fabrikasındaki Uygur işçilere saldıranlar, işsizlik derdindeki başka göçmen işçilerdi.

 

Urumçi'de Hanlara saldıranlar da Sincanlı yoksul Uygurlardı. İlginç bir nokta: tutuklananlar arasında öğrenci yoktu. Sincan'da olayların o ilk gecesi saldırıya uğrayanlar ise Urumçi'nin orta-üst sınıfını oluşturan Hanlardı. Genç Çin'in kapitalizminin yan ürünleri.

 

Bu nokta ne Batı'da ne de burada, Çin'de tartışılmıyor. Oysa kanımca sorunun kaynağı da anahtar da burada. Son derece pragmatist şekilde mantık yürütürsek: ÇHC hükümeti, Hong Konglu patronlara ucuz Sincanlı işçi sağlamak yerine işadamlarından adam gibi vergi alıp Batı'ya doğrudan yatırım yapsaydı... Ya da Han nüfusu Sincan'da iş kurmaya teşvik etmek yerine, Mao döneminde olduğu gibi bölgede kamu işletmeleri kurmaya çalışsaydı...

 

Bu gibi toplumcu politikalar etnik gerilimin kaynaklarını büyük ölçüde kurutabilirdi. ÇHC'nin, tüm çabalarına rağmen varlığını sürdüren ABD destekli bir avuç şeriatçıyla baş etmesiyse bu kadar zor olmazdı.

 

Ne yazık ki, ÇHC iktisadi liberalleşme yolunda ilerlemeye devam ettikçe, bu gibi vakaların artması, ülkenin giderek Hindistanlaşması imkânsız değil. Nüfusun bu kadar yoğun ve yoksul olduğu bir coğrafyada, ABD'nin katkısı olmadığı halde bile bu gibi çatışmaların sayısı artacaktır.

 

Ya ÇHC'nin siyasi liberalleşmesi, burjuva demokrasisine geçmesi? Bu, mevcut KP hükümetinin sosyal demokrat çizgideki siyaset tekelinin son bulması anlamına gelecektir. Ancak saf liberallerin umabileceğinin aksine, Çin'de mevcut ideolojik manzara korunduğu takdirde, böylesi bir değişim ancak ve ancak iç çatışmaların katalizörü olur. Aynı zamanda Çin'in uzun süredir tercih ettiği barışçıl dış politikaların da sonunu getirir. Bir manada Asya'da cehennemin kapıları açılır.

 

Peki kapitalist yoldan geri dönüş şansı var mı? Bu soruya olumlu cevap vermek zor.

 

Çin emekçilerinin mücadele geleneği: yegâne umut

Ama kestirmeci de davranmamak gerek.

 

Muhtemelen Türkiye basınına yansımayacak bir ayrıntı yakın günlerde Çin basınında yer aldı. ABD destekli ayrılıkçı Uygur grubunun lideri Rabia Kadir, evvelki gün televizyonlara konuşurken, Uygur göstericilerin masumiyetine kanıt olarak elinde bir fotoğraf sallamıştı: Bir caddeyi baştanbaşa kapatmış yüzlerce tam teçhizatlı polis karşısında, ufak bir kalabalık.

 

Ancak basına yansıdığına göre söz konusu resim, Sincan'da değil, orta-güney Çin'deki Hubei eyaletinde 21 Haziran'da çekilmişti. Polis, bir ölüm vakası üzerine binlerce kişinin kendiliğinden gelişen gösterisinin önünü kesmeye çalışıyordu. Halk, devlet-mafya işbirliğini ve uyuşturucu tacirlerini protesto ediyordu. Gösteriler üç gün sürmüştü.

 

Nitekim dışarıda sanılanın aksine, halk aleyhtarı hükümet politikalarına veya patronlara yönelik eylemler ve grevler Çin'de ender değil. Hatta son zamanlarda, cep telefonu ve internetin kendiliğinden gösteri imkânlarını artırmasıyla, giderek geliştikleri de söyleniyor.

 

Çin emekçileri savaş baltalarını yeni kuşak patronlardan önce çıkaracaklar mı? Örgütlü mücadele kültürlerini yeniden canlandırabilecekler mi? Bugün Asya'nın asıl meselesi bu.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Etnik siyaset yapmiyorum diyorsunuz ama bu yaptiginiza bal gibi etnik siyaset denir... Anayasada Turklugun tarifi apacik yazilmakta nedir tarifi " Turkiye Cumhuriyetine vatandaslik bagli herkes turktur"Bu durumdan yola cikarsak uygurlarin hangi vatandaslik bagiyla turk oldugunu soylermisiniz ve turk oldugum icin ezilen bir turkun hakkini savunmama kimse engel olamaz diyorsunuz.. Ayrica sirf kendinizi hakli cikarmak pahasina once diyorsunuzki bugune kadar hep uygurlar cinliler tarafindan ezildi bir kerede onlar yapmislar ne varki bumudur... Ezilen insanlarin hakkini savunuyormusunuz peki cinliler ezilirken neden ezildigini inkar ediyorsunuz boylemi ezilen insanlarin hakkini savunuyorsunuz... Tartismaya hic alakasi yokken cecenleri katip baska bir boyuta cekmek vede, Hadi bunuda gectim bugun uygurlarin yerinde o arbedeyi baslatan bir ermeni yada kurt etnik grubu olmus olsaydi yine ermenileri ve kurtleremi arka cikacaktiniz yoksa cinlilerimi savunacaktiniz ... Tabiki cinlileri .. Bunun adina cifte standardlik ve etnik siyaset denir..

Kendimi savunmaya ihtiyac duymuyorum ama gördügüm kadariyla Türkler söz konusu oldugunda hep ayni isimler görüs belirtiyor.

Cinliler ezilseydi onlarida savunurdum ama buüne kadar Cin herkesi ezme siyaseti gütmüstür.

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Olay iki Uygur'un öldürülmesi ile baslamistir.Galeyana gelen Uygurlarla Hanlar arasinda basgösteren catismalar cogunlugu Uygur bircok insanin hayatina malolmustur.Cin'in öteden beri insan haklarina saygi göstermeyen bir despotluk rejimine sahip oldugunda herkes hemfikirdir.Yakin tarihte Cin'de ki ögrenci ayaklanmalarinin Cin yönetimi tarafindan nasil kanli birsekilde bastirildigini kimse unutmadi henüz.Daha dün Tibet'lilerin hakli davalarinda Cin yönetiminin nasil bir yol izledigini hepimiz gördük,ne ilginc onlara carpitma diyemeyen kisiler Uygur Türkleri söz konusu oldu diye Cin'i sigdiracak yer bulamiyorlar kendilerinde.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kendimi savunmaya ihtiyac duymuyorum ama gördügüm kadariyla Türkler söz konusu oldugunda hep ayni isimler görüs belirtiyor.

Cinliler ezilseydi onlarida savunurdum ama buüne kadar Cin herkesi ezme siyaseti gütmüstür.

saygilarla

Sayin politika, eger Türkiye'deki etnik kökenlilerin kendilerini Türk görmediklerinde onlari bölücü olarak niteliyorsak Uygur Türk'lerinin de kendilerini Cin'li degilde Türk görmelerini bölücü görmemiz gerekmezmi? Yoksa Türk kökenliler icin her sey haktir ama söz konusu Türkiye olunca kimse hak ve adalet aramayacakmi?

 

Isimler üzerinden yorum yapmak yerine olayin gerceklik payina bakarsak daha saglikli olacagina inaniyorum.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin politika, eger Türkiye'deki etnik kökenlilerin kendilerini Türk görmediklerinde onlari bölücü olarak niteliyorsak Uygur Türk'lerinin de kendilerini Cin'li degilde Türk görmelerini bölücü görmemiz gerekmezmi? Yoksa Türk kökenliler icin her sey haktir ama söz konusu Türkiye olunca kimse hak ve adalet aramayacakmi?

 

Isimler üzerinden yorum yapmak yerine olayin gerceklik payina bakarsak daha saglikli olacagina inaniyorum.

 

Türkiye'de ki etnik kökenliler bölücü PKK ve onun siyasi uzantisi ve yandaslari disinda ki herkes kendini Türk vatandasi olarak görür ve bundan da gurur duyar.Ama beni ilgilendiren baska bir nokta var sorunuzda.Önce Türkiye'de ki etnik kökenliler ile Uygurlarin konumlarini ne hakla ayni kategoride görmektesiniz?Cin Uygurlarin topragini isgal etmis ve siddet baski uygulayarak ellerinden almis ve uygurlarin özgürlügünü yok etmistir.Türkiye Türkiye'de yasayan hicbir etnik kökenlinin yurdunu elinden almamis isgasl etmemistir.Anadolu ve Türkiye 1000 yildir Türktür.Türkiye'nin kurucusu Türklerdir,önce bu ayrintiyi iyice bir belleyin.Söz konusu Türkiye olunca,herkesin Türkiye Cumhuriyeti Devletinin üniter yapisina birligine bütünlügüne özen göstermesi gerekir,bunun aksini kim yapiyorsa mesru degildir.Konulari birbirine karistirmadan tartisalim.

 

Isimler üzerinden yorum yapmadan demissiniz,bu konuda hakli olabilirsiniz ama ortada Uygur ve Cin gercegi varken isimlerle olaya bakmakta yarar vardir.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Türkiye'de ki etnik kökenliler bölücü PKK ve onun siyasi uzantisi ve yandaslari disinda ki herkes kendini Türk vatandasi olarak görür ve bundan da gurur duyar.Ama beni ilgilendiren baska bir nokta var sorunuzda.Önce Türkiye'de ki etnik kökenliler ile Uygurlarin konumlarini ne hakla ayni kategoride görmektesiniz?Cin Uygurlarin topragini isgal etmis ve siddet baski uygulayarak ellerinden almis ve uygurlarin özgürlügünü yok etmistir.Türkiye Türkiye'de yasayan hicbir etnik kökenlinin yurdunu elinden almamis isgasl etmemistir.Anadolu ve Türkiye 1000 yildir Türktür.Türkiye'nin kurucusu Türklerdir,önce bu ayrintiyi iyice bir belleyin.Söz konusu Türkiye olunca,herkesin Türkiye Cumhuriyeti Devletinin üniter yapisina birligine bütünlügüne özen göstermesi gerekir,bunun aksini kim yapiyorsa mesru degildir.Konulari birbirine karistirmadan tartisalim.

 

Isimler üzerinden yorum yapmadan demissiniz,bu konuda hakli olabilirsiniz ama ortada Uygur ve Cin gercegi varken isimlerle olaya bakmakta yarar vardir.

 

 

saygilarla

Kürt'ler zembillemi indi dersiniz Türkiye'ye? Yoksa onlari Türk'lermi kendileri icin yarattilar? Sonucta onlar Kürdüz diyorlar, zorlami Türk yapacagiz birilerini? Ha deseniz Türkiye'deki her vatandas Türk vatandasi, buna diyecegim yok. Ama sonucta Kürt Kürttür, ermeni Ermenidir, laz lazdir, Türk Türktür, .....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kendimi savunmaya ihtiyac duymuyorum ama gördügüm kadariyla Türkler söz konusu oldugunda hep ayni isimler görüs belirtiyor.

Cinliler ezilseydi onlarida savunurdum ama buüne kadar Cin herkesi ezme siyaseti gütmüstür.

saygilarla

 

Turkler soz konusu oluncami gercekten cok komik bir yanit "Hani nerede turkler hayal goruyorsunuz herhalde Uygurlular Turkmu"... Cinliler ezilseydi onlarida savunurum diyorsunuz peki orada olenler kimdi soylermisiniz o 184 tane olen kisi kimde ?? siz sivil halkla devleti bir birine karistiriyorsunuz Cin devletini begenmiyor olabilirsiniz ama 5 temmuzdaki olaylarda devlete hic bir sey olmamistir olen masum cinlilerdi halen kalkmis cinlileri savunurdum diyorsun ama olen sivil halkin cinli oldugunu kabul etmiyorsun... biggrin.gif

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kürt'ler zembillemi indi dersiniz Türkiye'ye? Yoksa onlari Türk'lermi kendileri icin yarattilar? Sonucta onlar Kürdüz diyorlar, zorlami Türk yapacagiz birilerini? Ha deseniz Türkiye'deki her vatandas Türk vatandasi, buna diyecegim yok. Ama sonucta Kürt Kürttür, ermeni Ermenidir, laz lazdir, Türk Türktür, .....

 

Arkadasim Turkiye Cumhuriyetinde Turk kelimesi etnik kokene dayali degildir ve Turkiye Cumhuriyeti vatandasi olan herkes Turktur etnik kokeni farklidir o ayri mesela ama dedigim halkin cogu bunu irk anlaminda soyluyor hal boyle oluncada bir cok kisi bunu tepkiyle karsilamakta politika arkadasida turk derken bunu irk anlaminda soylemedigini dusunuyorum yada ben oyle anliyorum onun ne dusundugunu elbette bilemem...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu kadarı yeter.

 

Türkiye bir yandan, haksız "soykırım" ithamlarıyla uğraşırken öbür yandan, dünya insanları ile dalga geçer gibi yürütülen bir propagandanın bayraktarılığını yapmakta.

.

.

Türkiye benzer propaganda saldırılarına sürekli maruz kalan bir ülke olduğu halde. Hükümet, emir almış gibi propagandada ki vazifesini ifa etmek üzere hareket geçmiş haldedir.

 

 

 

********

 

Çinlilerin iç moğolistan dediği bizim doğu türkistan dediğimiz yer (türkmenistanın 1930 lardan sonra çin tarafından

işgal edilmiş bölgesi)başkenti karakum çölünün kuzeyi ve tarım havzasında urumçidir.Bu bölgeye de kimse giremez komünist parti üyeleri yoksa yanında!!!Dolayısıyla resim veya muhabir haberi beklemeyin.Ya çin kaynaklarına inanın veya şüpheyle karşılayın ama bir gerçek var ki rabia hanım 70 yıldır işgal edilmiş 2000 yıllık bağımsız devletini tekrar kurmak için cırpınan bir halk lideri.hui ler de moğol asıllı bir azınlık kavimdir bilginize

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kürt'ler zembillemi indi dersiniz Türkiye'ye? Yoksa onlari Türk'lermi kendileri icin yarattilar? Sonucta onlar Kürdüz diyorlar, zorlami Türk yapacagiz birilerini? Ha deseniz Türkiye'deki her vatandas Türk vatandasi, buna diyecegim yok. Ama sonucta Kürt Kürttür, ermeni Ermenidir, laz lazdir, Türk Türktür, .....

 

Bunun aksini iddia eden mi var.Yazdigimdan bu anlamimi cikardiniz. Bana Kürtler zembillemi indiler diye soracaginiza acin Anadolu'nun tarihini ögrenin, Türk ve Kürtlerin iliskilerini, Kürtlerin kimler olduklarini. Türkler Kürtlerin ülkesini veya topragini isgal etmedi.Önce bunu bilin.

 

Kürt Kürttür,Ermeni Ermenidir dogru ama bunu ne anlamda yazdiniz onu da aciklasaydiniz katkiniz olurdu.

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.