Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Bush yüzüne ayakkabıyı yedi


Efendi Türkler

Önerilen İletiler

Bush yüzüne ayakkabıyı yedi

bush_ayakkabi.jpg

 

George Bush'un görev süresi dolmadan kanlı eserini görmeye geldi. Sürpriz ziyarette bakın neler yaşandı?

 

ABD Başkanı George Bush, görev süresinin dolmasına az bir süre kala Irak'a sürpriz bir veda ziyaretinde bulundu. Ziyarette Bush'un yüzüne ayakkabı fırlatıldı.

 

Dün gece gizlice Washington'dan ayrılan Bush'un uçağı, bugün öğleden sonra Bağdat havalimanına indi.

 

Washington ile Bağdat arasında imzalanan güvenlik anlaşmasını kutlamak isteyen Başkan Bush'un, Iraklı liderler ve Irak'taki üst düzey Amerikalı yetkililerle görüşmesinin planlandığı belirtildi.

 

DÜNYA BARIŞI İÇİN GEREKLİYDİ

 

Irak'a beklenmedik bir veda ziyaretinde bulunan Bush, Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, ''Görev kolay değildi ama Amerikan güvenliği, Iraklıların hayalleri ve dünyada barış için gerekliydi'' ifadesini kullandı.

 

Görevinden 20 Ocak 2009'da ayrılacak olan Bush, dördüncü kez Irak'ı ziyaret ediyor.

 

BUSH'A AYAKKABI FIRLATTI

 

Irak'a beklenmedik bir ziyaret yapan ABD Başkanı Bush, Başbakan Nuri el Maliki'nin elini sıkarken öfkeli bir Iraklı gazetecinin ayakkabı saldırısına uğradı.

 

Maliki'nin şaşkın bakışları altında iki ayakkabısını da çıkarıp peş peşe Başkan'a fırlatan ve bir yandan da Bush'a ağır hakaretler yağdıran gazeteci, güvenlik güçleri tarafından hemen etkisiz hale getirilerek salondan çıkarıldı.

 

Eğilerek, başının hemen üzerinden geçen ayakkabılardan isabet almadan kurtulan Bush, saldırının kendisini etkilemediği belirtti ve esprili bir şekilde "sadece ayakkabıların numarasının 10 olduğunu söyleyebilirim" diye konuştu.

 

Salondaki diğer Iraklı gazetecilerin, televizyon muhabiri olan meslektaşları adına Bush'tan özür diledikleri kaydedildi.

 

Başkan Bush, salondaki durumun normale dönmesinden sonra sakin bir şekilde soruları yanıtladı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 101
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

6980613.jpg

 

Son kahraman

6979871.jpg

Son kahraman

ABD Başkanı Bush'a ayakkabı fırlatan muhabir gözaltına alındı. Muhabirden haber alınamıyor. El Bağdadi televizyonu, muhabiri Muntasar El Zeydi'nin serbest bırakılması için dünyanın her yerindeki gazetecilere dayanışma çağrısında bulundu... Iraklıların büyük bir kısmı gazeteciyi "kahraman" ilan etti. Sadr semtinde destek gösterisi başladı. Bağdat'ta bir ayakkabı bayrak misali direk tepesine yerleştirilerek direnişin sembölü yapıldı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

.

.

 

ABD Başkanı Bush'a ayakkabı fırlatan muhabir gözaltına alındı. Muhabirden haber alınamıyor. El Bağdadi televizyonu, muhabiri Muntasar El Zeydi'nin serbest bırakılması için dünyanın her yerindeki gazetecilere dayanışma çağrısında bulundu... Iraklıların büyük bir kısmı gazeteciyi "kahraman" ilan etti. Sadr semtinde destek gösterisi başladı. Bağdat'ta bir ayakkabı bayrak misali direk tepesine yerleştirilerek direnişin sembölü yapıldı.

 

Sayin Efendi Türkler,ben bu haberi okudugum da inanin ki o kadar ferahladim o kadar keyiflendim ki anlatamam.Demek ki Hasan Tahsinler Irakda da varmis.Biraz gec olsa da sonucta layik oldugu muameleyi bir Irakli gazeteciden görmüs oldu.Bu aslinda ülkesini satan gazetecilere Amerikan ve AB ******** tüm gazetecilere bir ibret dersi olmalidir.Bir gazeteci sadece kalemiyle ülkesini savumaz gerektiginde Hasan Tahsin ve Irakli gazeteci gibi kendini feda etmesini bilir.

 

O gazeteciyi tüm Irakli direniscileri saygiyla selamliyor bu anlam da Hasan Tahsin'i bir kez daha saygiyla aniyorum.

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Efendi Türkler,ben bu haberi okudugum da inanin ki o kadar ferahladim o kadar keyiflendim ki anlatamam.Demek ki Hasan Tahsinler Irakda da varmis.Biraz gec olsa da sonucta layik oldugu muameleyi bir Irakli gazeteciden görmüs oldu.Bu aslinda ülkesini satan gazetecilere Amerikan ve AB ******** tüm gazetecilere bir ibret dersi olmalidir.Bir gazeteci sadece kalemiyle ülkesini savumaz gerektiginde Hasan Tahsin ve Irakli gazeteci gibi kendini feda etmesini bilir.

 

O gazeteciyi tüm Irakli direniscileri saygiyla selamliyor bu anlam da Hasan Tahsin'i bir kez daha saygiyla aniyorum.

 

 

saygilarla

beyfendiciim,

en azından o kadar konu başlığı arasında böyle hassas bi konuda aynı fikirde olduumuza pek bi sevindim...

bendeniz yukarıdaki cümlelerinizin her birine katılıyor,hatta gerekirse ve buralara tekrar gelme gafletinde bulunursa 11 puntluk yüksek ökçeli pabuçlarımın bir tekinin buş efendinin nurcemaline fırlatılmak üzere emrinize amade olduğunu diğer tekini de sizinle aynı safta fırlatmak üzere kendime ayırdığımı bildirmekten onur duyduğumu ayrıca bu cümleyi de bi türlü bitiremediğimi sizn de farkedip beni ayıpladığınızı acaba nasıl bağlasam diye buştan beter olduğumu bildirir ellerinizden buus ederim...

saygı hörmet vs...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili Arkadaslar

Bu olayin alkislanacak veyahut sevinecek bir tarafi yoktur.. Bugun Bushun yerinde siz olmus olsaydiniz o kursude ve birisi size boyle bir saldirida bulunsaydi ne tepkide bulunurdunuz yine bukadar sevinir ferahlarmiydiniz ?! Bana gore bu gazetecinin bir ayibidir ve o gazeteci topluma ornek olmasi gerekirken boyle bir terbiyesizligi ayakkabi firlatarak gostermesi cok yanlis ve ayiplanacak bir durumdur.. Bush iyi birisidir demiyorum yaptiklarinida kesinlikle onaylamiyorum ama Gazeteci tepkisini baska bir sekildede gosterebilirdi ayakkabi firlatarak degil sizin kahraman olarak gostermis oldugunuz gazetecinin bana gore Bushtan pek bir farki yok malesef.. Bush ve Gazeteci okumus bir yerlere gelmis olabilirler ama ikiside insanliktan nasibini almamis kisilerdir ...

Saygilar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Helal olsun o gazeteciye haberi ilk izlediğimde hem çok sevindim hemde üzüldüm biraz...Çünkü ******* tam suratının ortasına gelmedi ayakkabı gelseydi dahada sevinicektim...Görevde olduğu sürece türlü bahanelerle hem kendi ülkesinin insanlarının hemde diğer ülkelerin masum insanlarının hayatını mahvetti...Yaşadıkları toprakları,sevdiklerini,geçmişlerini,geleceklerini yaktı yıktı..Irak'a huzur getirmek için girdiğini söyleyen ve veda ziyaretine gelen ...ya Iraklı gazetecinin cevabı çok güzeldi “***********"....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

beyfendiciim,

en azından o kadar konu başlığı arasında böyle hassas bi konuda aynı fikirde olduumuza pek bi sevindim...

bendeniz yukarıdaki cümlelerinizin her birine katılıyor,hatta gerekirse ve buralara tekrar gelme gafletinde bulunursa 11 puntluk yüksek ökçeli pabuçlarımın bir tekinin buş efendinin nurcemaline fırlatılmak üzere emrinize amade olduğunu diğer tekini de sizinle aynı safta fırlatmak üzere kendime ayırdığımı bildirmekten onur duyduğumu ayrıca bu cümleyi de bi türlü bitiremediğimi sizn de farkedip beni ayıpladığınızı acaba nasıl bağlasam diye buştan beter olduğumu bildirir ellerinizden buus ederim...

saygı hörmet vs...

 

sagolun sayin zebercet,ama sizi ayiplamak ne haddime,bazilari uzun cümlelerden hoslanir..

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sayin Efendi Türkler,ben bu haberi okudugum da inanin ki o kadar ferahladim o kadar keyiflendim ki anlatamam.Demek ki Hasan Tahsinler Irakda da varmis.Biraz gec olsa da sonucta layik oldugu muameleyi bir Irakli gazeteciden görmüs oldu.Bu aslinda ülkesini satan gazetecilere Amerikan ve AB ******** tüm gazetecilere bir ibret dersi olmalidir.Bir gazeteci sadece kalemiyle ülkesini savumaz gerektiginde Hasan Tahsin ve Irakli gazeteci gibi kendini feda etmesini bilir.

 

O gazeteciyi tüm Irakli direniscileri saygiyla selamliyor bu anlam da Hasan Tahsin'i bir kez daha saygiyla aniyorum.

 

 

saygilarla

Hasan tahsin,

kurşun sıkmıştı kardeş, ayakkabı atmadı,

ne gariptirki, ülkesini savunan insanlar karşı güçler tarafından terörist ilan ediliyor.

**********

yağmur yağıyor diyecek, yüzsüzlerin yüzünün açıkça gözüktüğü, bu günlerde,

Hasan Tahsini,

bir kez daha yadetmemiz.

o acı günlerden bu güne bakip,

ne değişti dememiz gerekmiyormu.?

Hasan Tahsin üzerine düşeni yaptı, bizler üzerimize düşeni yapıyormuyuz.

Çanakkaleyi geçtik diyenlere, engel ola biliyormuyuz?

silahla işgalle yapamadıklarını, masa üstünde yapmadılarmi?

işgal nedir sizce?

ülkemiz işgal altında değilmi?

Amerikan üslerinin ne işi var ülkemde, yoksa bu özgürlüğün göstergesimi?

Çanakkaleyi dün geçemeyenler,

Fatmaların başını dün açamayanlar,

Bu gün bizden gözükenlerin elleriyle, başlarını açmıyorlarmı?

Hani özgürdük,

Türk lokumu diye fatmaların tadına bakmıyorlarmi?

Bu gün genel evlere bir gayri müslimin gitmesine ney engel teşgil ediyor.

İnancımı.

iyide gayri müslimlere görede zina Haram,

Hani namus için savaşmıştık?

Ha çanakkale, ha bağdat ne farkediyor.

Masum insanlar pazarlanıyor.

kölelik bitmedi ,kölelik kıtalar dolaşıyor.

 

saygılarımla.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Günün adamı!

 

Iraklı gençler 14 Aralık’ın “Dünya ayakkabı günü” ilan edilmesini istiyor

 

Bush'a ayakkabısını atan Iraklı gazeteci dünyada kahraman oldu... Facebook'ta adına gruplar kuruldu, binlerce web sitesinde ayakkabının fırlatma görüntüsü yayınlandı. Iraklı gazeteciler meslektaşlarının serbest kalması için kampanya başlattı.

 

Bush’a ayakkabı fırlatan Iraklı gazeteci El Zeydi, kahraman oldu. Libya Zeydi’ye madalya vereceğini duyurdu. Irak’ta binlerce kişi sokaklara dökülüp ABD askerlerine ayakkabı attı. Facebook’ta Zeydi için grup kuran Iraklı gençler 14 Aralık’ın “Dünya ayakkabı günü” ilan edilmesini istiyor

 

Beyaz Saray’ı Barack Obama’ya devretmek için gün sayan ABD Başkanı George W. Bush sekiz yıllık iktidarında hemen hemen gittiği her ülkede protesto gösterileriyle karşılandı. Eylemciler “en sevilmeyen ABD Başkanı” sıfatına sahip olan Bush’un kuklalarını yaktı, Amerikan bayraklarını çiğnedi, çiftliğinin önünde kamp kurdu ya da kendilerini Beyaz Saray’ın demirlerine zincirledi. Ama hiçbiri önceki akşam Iraklı bir gazetecinin yaptığı eylem kadar ses getirmedi. Bağdat’a yaptığı veda ziyaretinde Irak Başbakanı Nuri El Maliki’yle basın toplantısı düzenleyen ABD Başkanı’na ayakkabılarını fırlatan El Bağdadi televizyonu muhabiri Muntasar El Zeydi, bir anda bütün dünyada Bush düşmalarının kahramanı haline geldi. Zeydi, basın toplantısında ayağa kalkarak, “Bu Irak halkından sana bir veda öpücüğü, *****!” diye bağırmış ve ayakkabısını Bush’a fırlatmıştı. Bush bu saldırıyı eğilerek savuşturuken, Zeydi, “Bu da dullar, yetimler ve Irak’ta öldürülenler için...” diyerek diğer ayakkabısını da fırlatmış, bu ayakkabı da ABD Başkanı’na isabet etmemişti.

 

Gözaltında dövüldü

 

Gözaltına alınan Zeydi bu eylem için herhangi bir örgütten para alıp almadığına dair sorguya çekildi. Ayrıca uyuşturucu ve alkol testine sokuldu. Ayakkabılara da delil olarak el konuldu. New York Times ise Zeydi’nin Amerikalı ve Iraklı güçler tarafından öldüresiye dövüldüğünü yazdı. Irak hükümeti gazetecinin hareketini “barbarca ve rezalet” olarak nitelendirerek, kanalı özür dilemeye çağırdı.

Libya’dan cesaret madalyası

 

Arkadaşlık sitesi Facebook’ta da Zeydi adına 60’tan fazla grup kuruldu. Iraklı gençler arasında “14 Aralık dünya ayakkabı günü ilan edilsin” mesajları dolaşmaya başladı. Libya lideri Muammer Kaddafi’nin kızı Ayşe’nin başkanı olduğu Vaatasimu adlı yardım derneği de Zeydi’ye “cesaret nişanı” takacağını açıkladı.

 

Saddam’ın avukatı devrede

 

Saddam’ın avukatı Halil Duleymi de Iraklı gazetecinin savunmasını hazırladığını belirterek, “Amerikalıların da bulunduğu 200 avukat gazeteciyi ücretsiz savunmak için başvurdu” dedi. Zeydi bir devlet başkanına hakaret etmekten 2 yıl hapis cezası alabilir.

 

AYAKKABISINI KAPAN EYLEME KOŞTU

 

Irak sokaklarında Zeydi’ye destek gösterileri yapılıyor. Bağdat’ın Sadr semtinde, sokaklara çıkan binlerce Mukteda Sadr yanlısı, Zeydi’nin serbest bırakılması çağrısında bulundu. Amerikan bayrakları yakan göstericiler, “Bush Bush dinle bizi, kafanda iki pabuç izi” sloganı attı. Şii kenti Necef’te yapılan destek gösterisinde de eylemciler bir Amerikan konvoyuna ayakkabı fırlattı.

 

MİLİTANLAR ESİR ALMIŞTI

 

Muntasar El Zeydi’nin geçen yıl Şii militanlar tarafından kaçırıldığı, daha sonra da serbest bırakıldığı ortaya çıktı. Iraklı gazeteci haberlerini çalıştığı El Bağdadi televizyonuna “Zeydi işgal altındaki Bağdat’tan bildiriyor” diye geçiyordu.

 

Tepki normal yöntem yanlış

 

DÜNYAYI sarsan ayakkabı fırlatma eylemi özellikle gazeticilik meslek örgütleri tarafından tartışmaya açıldı.

 

Orhan Erinç (TGC Başkanı): Irak vatandaşı olarak işgal sonrasında yaşananlardan etkilenmiş olabilir ve bunda da haklıdır. Bu etkilenmenin dışa vurulacağı yer basın toplantısı olmamalıdır. Gazeteci olduğuna göre tepkisini, pabucuyla değil kalemiyle vermeliydi. Gazetecilikle bağdaşan tepki de bu olurdu.

 

Ahmet Abakay (ÇGD Başkanı): Bu saldırıdır, gazetecilik değildir. Örneğin bir zamanlar bir muhabir ‘Bosna’da Sırp vurdum’ dedi. Cinayet işledi, adam öldürdü ve bununla övündü. Bush’a tepki vermesi doğal, ama yöntemi ayakkabı fırlatmak değildir. Bu gazetecilik ölçülerine sığmıyor.

Dünya basınının alay konusu oldu

 

Bush’a ayakkabı fırlatılması ABD basınında da geniş yer buldu. New York Daily News gazetesi, “intihar saldırısı” (suicide attack) ve “ayakkabı” (shoe) kelimelerini birleştirerek “shoe-cide attack” başlığını kullandı. AP ajansı da Bush’un Irak’ın ardından gittiği Afganistan’da düzenlediği basın toplantısını, “Afgan gazeteciler ayakkabılarını çıkarmadı” başlığıyla verdi. Filistin basını, “Buraya gelirse kimin ayakkabı fırlatacağına şimdiden karar verelim” çağrısı yaparken, Londra’da yayımlanan El Kuds El Arap gazetesi, olayı “Bir savaş suçlusuna yakışan bir uğurlama” diye yorumladı. El Zeydi’nin çalıştığı Kahire merkezli El Bağdadiye televizyonu da, gazetecinin Amerikalıların Iraklılara vaat ettiği ifade özgürlüğü hakkını kullandığını belirterek, serbest bırakılmasını istedi.

‘KORUMALAR BİLE İZLEDİ, BUSH REFLEKSLERİNİ KONUŞTURDU’

 

ABD Başkanı Bush, Iraklı gazetecinin fırlattığı ilk ayakkabıyı ani bir hareketle kürsüye doğru eğilerek savuşturdu. Zeydi’nin ikinci ayakkabıyı attığında da yaptığı hamleyle kendisini korudu. İngiliz gazeteleri, “İyi eğitimli korumalar bile donup olayı sadece izlemekle yetinirken, tehlikeyi daha ilk anda fark eden Bush reflekslerinin ne kadar iyi olduğunu gösterdi. Sporcu kişiliğinin bunda etkisi büyük olmalı” yorumunu yaptı.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bende bir kaç kelime eklemek isterim bu yukardaki okudugum çilginlik tablosuna ...

 

yani biri demis

"bu haberi okudugum da inanin ki o kadar ferahladim ...",

digeri ona katilmis ve

"böyle hassas bi konuda aynı fikirde olduumuza pek bi sevindim ..."

Bir baskasida

"Bırak ayakkabı atmayı ******* ..."

 

Falan , filan gibi ...

 

Bunun sebebleri milletin kişisel fikirlere sahip olmamasi ve kabilecilik duşuncelere kapilip, kim ne derse onunla, yabancilara karşi olmasi. Yani, dogru ve yanlişin ne oldugu kabilecilik ile anlasilmasidir. Dogru ve yanlişin ... yanliş şekilde anlaşilmasidir.

 

Bir adim geriye atip bu resime bakalim.

 

1. Bir devler başkani, Irak Devlet başkanlarinin misafiri olarak orada konuşma yapiyor. Misafir olarak konuşan George Bush'a bir adam hakaret ediyor. Bunu Turkler alkişliyorlar. "Bumudur Turk Misafirperverligi?"

 

2. Bir gazeteci, onun işi olaylari izleyip, hakkinda yazmak, rapor etmek. Bunun yerine, adam kendisini olaya kaptiriyor. Halk ona sozde itimat edip, onun sozlerinin, yazilarinin objektif olduguna inanip, onu okuyorlar, onu dinliyorlar. Bumudur gazetecilik? Turkiyede? Yani erkeklerin kendilerini kontrol edememelerini alkişliyorsunuz? Bravo?

 

3. Bir insanla ne kadar karşi goruşle olmaniza ragmen, Turkiyede fikirler boylemi tartişilir? Haberciler, gazeteciler, meclis uyeleri konuşmayi birakip biribirlerine ayakkabimi atsinlar. Bu çeşit hareketler sizlere nasil yarar verir? Sizlerin problemlerinizi nasil çozer?

 

Kişisel goruşlerle degilde, "Kabilecilik" zihniyeti ile duşunmek, bu arkadaslarin sevincli olmasinin sebeplerinden biridir!

 

Not:

 

a.Venezula Cumhurbaşkani Hugo Chavez, New Yorka geldi. Orada bir konuşma verdi ve George Bush'a "Seytan" diye kufur etti. Ona kimse birşey demedi.

 

b. Iran Cumhurbaskani Ahmedinecat, New yorka geldi bir çok hakaretli konuşma verdi. Ona kimse birşey demedi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

beyfendiciim,

en azından o kadar konu başlığı arasında böyle hassas bi konuda aynı fikirde olduumuza pek bi sevindim...

bendeniz yukarıdaki cümlelerinizin her birine katılıyor,hatta gerekirse ve buralara tekrar gelme gafletinde bulunursa 11 puntluk yüksek ökçeli pabuçlarımın bir tekinin buş efendinin nurcemaline fırlatılmak üzere emrinize amade olduğunu diğer tekini de sizinle aynı safta fırlatmak üzere kendime ayırdığımı bildirmekten onur duyduğumu ayrıca bu cümleyi de bi türlü bitiremediğimi sizn de farkedip beni ayıpladığınızı acaba nasıl bağlasam diye buştan beter olduğumu bildirir ellerinizden buus ederim...

saygı hörmet vs...

 

tbe11414.jpg

 

"buda sana Irak halkının veda öpücüğü *****"

 

Bacım,15 aralık bundan sonra dünyada papuç günü olarak kutlanmalıdır :) Braveheart filminin baş kahramanı William Wallace'ın köye dönüp isyanı başlattığı sahneyi anımsadım görüntüleri izlerken.şunuda itiraf etmeliyim ki uzun zamandır böyle kahkaha attığımıda hatırlamıyorum.

Ama bişey itiraf edeyim bush'taki reflekse hayran kaldım o yaşta o ne çevikliktir öyle :unsure:

kim ne derse desin 2008 in olayı budur işte..

 

 

 

 

Bende bir kaç kelime eklemek isterim bu yukardaki okudugum çilginlik tablosuna ...

 

yani biri demis

"bu haberi okudugum da inanin ki o kadar ferahladim ...",

digeri ona katilmis ve

"böyle hassas bi konuda aynı fikirde olduumuza pek bi sevindim ..."

Bir baskasida

"Bırak ayakkabı atmayı ******* ..."

 

Falan , filan gibi ...

 

Bunun sebebleri milletin kişisel fikirlere sahip olmamasi ve kabilecilik duşuncelere kapilip, kim ne derse onunla, yabancilara karşi olmasi. Yani, dogru ve yanlişin ne oldugu kabilecilik ile anlasilmasidir. Dogru ve yanlişin ... yanliş şekilde anlaşilmasidir.

 

Bir adim geriye atip bu resime bakalim.

 

1. Bir devler başkani, Irak Devlet başkanlarinin misafiri olarak orada konuşma yapiyor. Misafir olarak konuşan George Bush'a bir adam hakaret ediyor. Bunu Turkler alkişliyorlar. "Bumudur Turk Misafirperverligi?"

 

2. Bir gazeteci, onun işi olaylari izleyip, hakkinda yazmak, rapor etmek. Bunun yerine, adam kendisini olaya kaptiriyor. Halk ona sozde itimat edip, onun sozlerinin, yazilarinin objektif olduguna inanip, onu okuyorlar, onu dinliyorlar. Bumudur gazetecilik? Turkiyede? Yani erkeklerin kendilerini kontrol edememelerini alkişliyorsunuz? Bravo?

 

3. Bir insanla ne kadar karşi goruşle olmaniza ragmen, Turkiyede fikirler boylemi tartişilir? Haberciler, gazeteciler, meclis uyeleri konuşmayi birakip biribirlerine ayakkabimi atsinlar. Bu çeşit hareketler sizlere nasil yarar verir? Sizlerin problemlerinizi nasil çozer?

 

Kişisel goruşlerle degilde, "Kabilecilik" zihniyeti ile duşunmek, bu arkadaslarin sevincli olmasinin sebeplerinden biridir!

 

Not:

 

a.Venezula Cumhurbaşkani Hugo Chavez, New Yorka geldi. Orada bir konuşma verdi ve George Bush'a "Seytan" diye kufur etti. Ona kimse birşey demedi.

 

b. Iran Cumhurbaskani Ahmedinecat, New yorka geldi bir çok hakaretli konuşma verdi. Ona kimse birşey demedi.

 

***********

Neyi savunuyorsun,Bush'mu?yada Amerikan sömürgeciliğinimi?

 

****

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bende bir kaç kelime eklemek isterim bu yukardaki okudugum çilginlik tablosuna ...

 

yani biri demis

"bu haberi okudugum da inanin ki o kadar ferahladim ...",

digeri ona katilmis ve

"böyle hassas bi konuda aynı fikirde olduumuza pek bi sevindim ..."

Bir baskasida

"Bırak ayakkabı atmayı ******* ..."

 

Falan , filan gibi ...

 

Bunun sebebleri milletin kişisel fikirlere sahip olmamasi ve kabilecilik duşuncelere kapilip, kim ne derse onunla, yabancilara karşi olmasi. Yani, dogru ve yanlişin ne oldugu kabilecilik ile anlasilmasidir. Dogru ve yanlişin ... yanliş şekilde anlaşilmasidir.

 

Bir adim geriye atip bu resime bakalim.

 

1. Bir devler başkani, Irak Devlet başkanlarinin misafiri olarak orada konuşma yapiyor. Misafir olarak konuşan George Bush'a bir adam hakaret ediyor. Bunu Turkler alkişliyorlar. "Bumudur Turk Misafirperverligi?"

 

2. Bir gazeteci, onun işi olaylari izleyip, hakkinda yazmak, rapor etmek. Bunun yerine, adam kendisini olaya kaptiriyor. Halk ona sozde itimat edip, onun sozlerinin, yazilarinin objektif olduguna inanip, onu okuyorlar, onu dinliyorlar. Bumudur gazetecilik? Turkiyede? Yani erkeklerin kendilerini kontrol edememelerini alkişliyorsunuz? Bravo?

 

3. Bir insanla ne kadar karşi goruşle olmaniza ragmen, Turkiyede fikirler boylemi tartişilir? Haberciler, gazeteciler, meclis uyeleri konuşmayi birakip biribirlerine ayakkabimi atsinlar. Bu çeşit hareketler sizlere nasil yarar verir? Sizlerin problemlerinizi nasil çozer?

 

Kişisel goruşlerle degilde, "Kabilecilik" zihniyeti ile duşunmek, bu arkadaslarin sevincli olmasinin sebeplerinden biridir!

 

Not:

 

a.Venezula Cumhurbaşkani Hugo Chavez, New Yorka geldi. Orada bir konuşma verdi ve George Bush'a "Seytan" diye kufur etti. Ona kimse birşey demedi.

 

b. Iran Cumhurbaskani Ahmedinecat, New yorka geldi bir çok hakaretli konuşma verdi. Ona kimse birşey demedi.

 

Arkadaşım, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, New York'a geliyor. Ama New York Ahmedinejat tarafından işgal edilip, halkı katledilmiş bir ülke değil.

 

Chavez New York'a geliyor. Fakat ABD , Venezuella tarafından işgal edilip, ikinci dünya savaşından beri insanlığın gördüğü en büyük vahşetin uygulandığı ülke değil.

 

Dolayısıyla görecekleri tepki aynı olmaz.

 

Bush'un Irak ziyaretinin, Bir devlet başkanının, başka bir ülkeye davetli olarak gitmesiyle ne alakası var ? Bu ziyaret, Ahmedinejad'ın New York'u , Ya da ne bileyim Merkel'in, İngiltere'yi ziyaretine benzemez.

 

Hitler'in , işgali altındaki Fransa'ya, De Gaulle'in 60 öncesi Cezayir'e, Mussolini'nin Libya'ya ziyaretine benzer, Churchill'in işgal altındaki İstanbul'u ziyaretine benzer.

 

Nasıl bir çarpıtma mantığıdır bu ya. Bir ülke devlet başkanının, işgal ettiği ükeyi ziyaretini "Bir devlet başkanının, başka bir ülkeye davetli olarak gitmesi" olarak sunmak ?

Misafirperverlikmiş. Ülkesini işgal edip, halkını katleden bir adamı. Kapılarda karşılamasını, ayaklarına kapanmasını mı bekliyorsun sen onurlu insanların. Sen böyle davranabilirsin benzer durumda ama. Herkes öyle olmak zorunda değil. Misafirpervelikte böyle birşey değil.

 

Bir adamın evine zorla girip. Karısına tecavüz eden, çocuklarını öldüren kişi misafir değildir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Arkadaşım, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, New York'a geliyor. Ama New York Ahmedinejat tarafından işgal edilip, halkı katledilmiş bir ülke değil.

 

Chavez New York'a geliyor. Fakat ABD , Venezuella tarafından işgal edilip, ikinci dünya savaşından beri insanlığın gördüğü en büyük vahşetin uygulandığı ülke değil.

 

Dolayısıyla görecekleri tepki aynı olmaz.

 

Bush'un Irak ziyaretinin, Bir devlet başkanının, başka bir ülkeye davetli olarak gitmesiyle ne alakası var ? Bu ziyaret, Ahmedinejad'ın New York'u , Ya da ne bileyim Merkel'in, İngiltere'yi ziyaretine benzemez.

 

Hitler'in , işgali altındaki Fransa'ya, De Gaulle'in 60 öncesi Cezayir'e, Mussolini'nin Libya'ya ziyaretine benzer, Churchill'in işgal altındaki İstanbul'u ziyaretine benzer.

 

Nasıl bir çarpıtma mantığıdır bu ya. Bir ülke devlet başkanının, işgal ettiği ükeyi ziyaretini "Bir devlet başkanının, başka bir ülkeye davetli olarak gitmesi" olarak sunmak ?

Misafirperverlikmiş. Ülkesini işgal edip, halkını katleden bir adamı. Kapılarda karşılamasını, ayaklarına kapanmasını mı bekliyorsun sen onurlu insanların. Sen böyle davranabilirsin benzer durumda ama. Herkes öyle olmak zorunda değil. Misafirpervelikte böyle birşey değil.

 

Bir adamın evine zorla girip. Karısına tecavüz eden, çocuklarını öldüren kişi misafir değildir.

 

Tabii ki siz yine yaptigim noktayi anlamak istemediniz. Bu gazeteciyi cesur bir kahraman olarak ornek gostermek genclere, gencler icin zaralidir. Cunku bu adam iyi bir ornek degildir. Bu adam ofkesini kontrol edemiyen, eger ailesi var ise, coguklarini ve karisini yalniz birakan bir adamdir kendisi hapiste oldugu zaman. Onun karisina ve cocuklarina siz mi bakacaksiniz?

 

Orta doguda boyle cok anlamsız ornekler var. Boyle cok kendini bilmez kahramanlar var.

 

Size madalyanin diger tarafini gosterecegim. Benim yasadigim civarlarda, Amerika'da cok ermeniler var. Bu toplum kendi genclerini Turklere nefret ile doldurup buyutuyorlar. Bu ermeni toplumu, ermenilerin masum Turk konsoloslarini oldurdukleri zaman, katilleri "kahraman" olarak tanitiyorlardi. Gencler bu sekilde buyurler. Bunun gibi insanlarla cok tartismalarim oldu, onlarin bazilariyle oturup kendilerine Turk tarihinde, neyin nesi oldugunu anlatabildim. Bazilarini ikna edebildim.

 

Demek istedigim, sizin "cesur" , "kahraman" olarak benimsediginiz seyler gencleri mahvediyor. Onlarin hayatlarina zarar veriyor.

 

Bu gazeteci adam eger oturup "dusunseydi"... belki George Busha guzel, etkili bir sekilde duygularini ifade edebilseydi. O daha iyi bir ornek olurdu. Kendisi de ailesi ile birlikte olurdu. Cocuklari yalniz kalmazdi.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tabii ki siz yine yaptigim noktayi anlamak istemediniz. Bu gazeteciyi cesur bir kahraman olarak ornek gostermek genclere, gencler icin zaralidir. Cunku bu adam iyi bir ornek degildir. Bu adam ofkesini kontrol edemiyen, eger ailesi var ise, coguklarini ve karisini yalniz birakan bir adamdir kendisi hapiste oldugu zaman. Onun karisina ve cocuklarina siz mi bakacaksiniz?

 

Orta doguda boyle cok anlamsız ornekler var. Boyle cok kendini bilmez kahramanlar var.

 

Size madalyanin diger tarafini gosterecegim. Benim yasadigim civarlarda, Amerika'da cok ermeniler var. Bu toplum kendi genclerini Turklere nefret ile doldurup buyutuyorlar. Bu ermeni toplumu, ermenilerin masum Turk konsoloslarini oldurdukleri zaman, katilleri "kahraman" olarak tanitiyorlardi. Gencler bu sekilde buyurler. Bunun gibi insanlarla cok tartismalarim oldu, onlarin bazilariyle oturup kendilerine Turk tarihinde, neyin nesi oldugunu anlatabildim. Bazilarini ikna edebildim.

 

Demek istedigim, sizin "cesur" , "kahraman" olarak benimsediginiz seyler gencleri mahvediyor. Onlarin hayatlarina zarar veriyor.

 

Bu gazeteci adam eger oturup "dusunseydi"... belki George Busha guzel, etkili bir sekilde duygularini ifade edebilseydi. O daha iyi bir ornek olurdu. Kendisi de ailesi ile birlikte olurdu. Cocuklari yalniz kalmazdi.

Kişisel goruşlerle degilde, "Kabilecilik" zihniyeti ile duşunmek, bu arkadaslarin sevincli olmasinin sebeplerinden biridir!

Sayin Suheyla' gercekten yazdiklariniz cocuk avutmaya benziyor olmadi..

Bu gazeteci adam eger oturup "dusunseydi"... belki George Busha guzel, etkili bir sekilde duygularini ifade edebilseydi. O daha iyi bir ornek olurdu. Kendisi de ailesi ile birlikte olurdu. Cocuklari yalniz kalmazdi.

ABD emperyaliz-. mi, ni durdurmanin sirri ikna edebilmek ikna edin siz efendim ikna edin :lol:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hani Bi arkadaş demiş ya ne fark var şimdi Buş ile Gasteci arasında diye...

bakınız üşenmedim yazdım,fındık beynimi yordum alınız size iki resim arasındaki 7 fark :

1 Buş : Sadece Irakta değil tüm dünyada ortalama 500,000 insanın doğrudan ya da dolaylı katili

Gasteci : 30 lu yaşlarında olduğunu var sayarsak ortalama 1000 karınca ezmiş,sünni olduğunu düşünürsek en az 4 koyun kurban etmiş 6 tavuk kesmiştir.cani…

2 Buş : Benden sonrası tufan klasik yankee…

Gasteci : Ben bu yollardan çok oldu geçeli mezopotamyalısı

3 Buş : İnce uzun,kaypak

Gasteci : Enine dolgun,aktivist

4 Buş : Süper Refleks sahibi yaşlı başlı insan

Gasteci : İsabetli şut yüzdesi düşük

5 Buş : Çoğu bürokratik çevrelerde mevki itibar sahibi

Gasteci : Gönüllerin gazetecisi

6 Buş : Bütün dünya anne ve babası prezervatif kullanmadı diye hicap duyuyor.

Gasteci : En azından Irak halkı kendisiyle gurur duymalı

7 Buş : Gidişi olsun dönüşü olmasın şahsyeti

Gasteci : Dönebilecek mi bakalım muamma kişisi…

 

saygı hürmet akıl fikir vs.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hani Bi arkadaş demiş ya ne fark var şimdi Buş ile Gasteci arasında diye...

bakınız üşenmedim yazdım,fındık beynimi yordum alınız size iki resim arasındaki 7 fark :

1 Buş : Sadece Irakta değil tüm dünyada ortalama 500,000 insanın doğrudan ya da dolaylı katili

Gasteci : 30 lu yaşlarında olduğunu var sayarsak ortalama 1000 karınca ezmiş,sünni olduğunu düşünürsek en az 4 koyun kurban etmiş 6 tavuk kesmiştir.cani…

Gasteci : 30 lu yaşlarında olduğunu var sayarsak ortalama 1000 karınca ezmiş,sünni olduğunu düşünürsek en az 4 koyun kurban etmiş 6 tavuk kesmiştir.cani…

 

Sayin Zebercet' burda neyi vurgulamayi calisiyorsunuz?kurbana atladiniz , Irak taki Şiiler kurban kesmez mi sonra Mezhebe de atlama yapmissiniz onun Irakli sunni oldugunu nerden anladiniz ayakkabisindan mi? yoksa onurlu direnisinden mi?

 

sizn de farkedip beni ayıpladığınızı acaba nasıl bağlasam diye buştan beter olduğumu bildirir ellerinizden buus ederim...

 

:)

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ayakkabı saklanır, ayakkabı meydana zafer işareti olarak dikilir, ayakkabı kokar, ayakkabı ünlü oldu.

herkes ayakkabıyı alkışlar.ayakkabı kahramandır.milyonlarca ölen insandan sonra kahraman olmak ancak ayakkabının işidir.

ayakkabının altı deliktir.bütün mesele bu mudur.

 

artık basın toplantıları çıplak ayakla yapılacaktır.

DUYURULUR.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Evren arkadasima atfen;Haklisin kardes,tabii ki ayakkabi ve kursun farkli kavramlardir,ama önemli olan o kavramlari yeri geldiginde fiile cevirebilmek.Hasan Tahsin kursun atti,kirli ayaklariyla yurdunu isgale gelenlere cevabini bir kursunla verdi,hayatini feda etti,ama o zaten kursunu atarken hayatini feda etmemismiydi,saygiyla aniyorum.

 

Irakli gazeteci,belki kursun atmadi ama belki mümkün olsaydi onu da atardi,ayakkabiyi Bush'un sahsinda Amerikalilara atti,iyi de etti.

 

Evet saydiklarinizin hicbirisini basaramadik ve bagimsizda degiliz,kim bagimsisiz diyorsa ispata davet edebilirim.Ama önemli olan mücadele degilmidir?

 

Maalesef,Canakkaleyi o günlerde gecemeyenler simdilerde masa basinda ülkemizi isgal etmislerdir.

-------------------------------------------------------

 

Ben yinede o gazeteciyi bulup alnindan öpmek isterdim ona saygilarimi iletmek isterdim.

 

Misafirlik isgalcililke olmaz,misafir olmaya hak kazanmamis olanlar ayakkabiyi hak ederler.

 

Siz bir ülkeyi,önce babaniz zamaninda günlerce bomba yagmuruna tutacaksiniz,sonra veliaht gelecek o da ayni seyleri yapacak,günlerce yagmur gibi bomba sonra sürü gibi askerini salacaksin o sana ait olmayan topraklara,pesine takacaksin senin gibi haclilari ve dolacaksin yabanci bir ülkeye,adina da demokrasi diyeceksin,yüzbinlerce masum insanin kanini dökecek yüzbinlerce masum insani iskenceden gecireceksin.Sonra da kalkip o ülkeye gelecek ve seninle isbirligi yaparak ülkeyi kan gölüne cevirmene,ülkeyi parcalamana ortak olan bir adamla gececeksin insanlarin karsisina ve nutuk atacaksin,sen dua etmelisin ki sana ayakkabi attilar,sana yakisan daha baska birsey de atabilirdiler yani.

 

Isgalciler ve dünyanin huzurunu kaciranlar her zaman böyle muamele görebilirler,gazeteciyi Bush'a ayakkabi atti diye yerenler acaba isgalden yanamidirlar yoksa Amerikadan mi,yani isgalci bir kumandana karsi olmanin yeri ve adabimi var sizce?

 

 

saygilarla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tabii ki siz yine yaptigim noktayi anlamak istemediniz. Bu gazeteciyi cesur bir kahraman olarak ornek gostermek genclere, gencler icin zaralidir. Cunku bu adam iyi bir ornek degildir. Bu adam ofkesini kontrol edemiyen, eger ailesi var ise, coguklarini ve karisini yalniz birakan bir adamdir kendisi hapiste oldugu zaman. Onun karisina ve cocuklarina siz mi bakacaksiniz?

 

Orta doguda boyle cok anlamsız ornekler var. Boyle cok kendini bilmez kahramanlar var.

 

Size madalyanin diger tarafini gosterecegim. Benim yasadigim civarlarda, Amerika'da cok ermeniler var. Bu toplum kendi genclerini Turklere nefret ile doldurup buyutuyorlar. Bu ermeni toplumu, ermenilerin masum Turk konsoloslarini oldurdukleri zaman, katilleri "kahraman" olarak tanitiyorlardi. Gencler bu sekilde buyurler. Bunun gibi insanlarla cok tartismalarim oldu, onlarin bazilariyle oturup kendilerine Turk tarihinde, neyin nesi oldugunu anlatabildim. Bazilarini ikna edebildim.

 

Demek istedigim, sizin "cesur" , "kahraman" olarak benimsediginiz seyler gencleri mahvediyor. Onlarin hayatlarina zarar veriyor.

 

Bu gazeteci adam eger oturup "dusunseydi"... belki George Busha guzel, etkili bir sekilde duygularini ifade edebilseydi. O daha iyi bir ornek olurdu. Kendisi de ailesi ile birlikte olurdu. Cocuklari yalniz kalmazdi.

 

Arkadaşım sen niye sürekli bize masal anlatıyorsun ?

 

Senin "yaptığın nokta" bir önceki iletinde yazıyor zaten. Yok Bush, Irak devlet başkanının davetiyle ülkeye gelmiş bir devlet başkanıymış. Yok bu nasıl misafirperverlik miş. Ne zamandan beri. bir ülkenin liderinin, işgal ettiği, sömürge yaptığı ülkeyi ziyaret etmesi. Misafirlik oldu ?

 

Ne bu şimdi çevir kazı yanmasın taktiği ?

 

Kim orada anlamsız kahraman, kim kendini bilmez. Eline milyonlarca insanın kanı bulaşmış bir katil olan Bush mu ona tepki gösteren gazeteci mi ? Ne anlatıyorsun sen ? Türk diplomatlarına saldıran asalalılarla, busha ayakkabılarını fırlatan gazetecinin arasında ne gibi bir benzerlik var. Birilerine çamur atmadan duramıyor musun? Bu kadar mı canını acıttı gazetecinin Bush'a ayakkabı fırlatmış olmasıda. Adama çeşitli kılıflar giydirmeye çalışıyorsun ?

 

O ayakkabı fırlattığı adam. O gazetecinin ülkesini mahveden, çocuklarının geleceğini karartan adam. O adam sayesinde, çocukları kanın ve şiddetin ortasında büyüyecek.

 

Belki senin hiç bilmediğin birşey olabilir ama. Dünya da böyle onurlu gazetecilerde var. Bush gibi adamları çeşitli şekillerde protesto ederler. O gazeteci o protestosuyla, kurulan çadır tiyatrosunu bozmuş. Maliki ve Bush'un oynadığı tiyatroyu seyirci koltuğundan bitirmiştir o günlüğüne.

 

Beyaz Amerika'lıların içten içe dalga geçtiği, yeşil kart, ya da Amerikan ID'si alınca kendini beyaz amerikalı sanıp, onlardan daha amerikancı olan birisinde bile böylesine öfke yarattıysa. Ne kadar başarılı bir protesto gerçekleştirdiği ortadadır o gazetecinin.

 

Tarihte böyle gazeteciler çoktur.Bir tanede Türk tarihinde vardır. Yunan'lılar İzmir'i işgal ettiğinde. Yerel Rum temsilciler, Yunanistan'lı diplomatlar , komutanlar İzmir meydanında şölen düzenlerken, gazetenin yazıhanesinde, muhabir arkadaşlarından haberi öğrenip. Ceketini giyip meydana giden. Tabancasını çıkarıp şölen yapan işgal kuvvetlerine ilk kurşunu sıkarak tiyatroyu bitiren. Ve Ege'deki Türk direnişini başlatan adamda bir gazetecidir. Hasan Tahsin.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Amerikanın milli ayakkabı satıcısı eski baseball oyuncusu AL BUNDY krizden dolayı işsiz kalmış, mortgage ile aldığı evinden de kapı dışarı edilmiş, BUSH'UN dönmesini bekliyormuş iki valiz dolusu sivri topuklu ayakkabı ile.

 

-Hadi AL.. Ne de olsa sen eski bir şampiyonsun... Hayatının performansını bekliyoruz senden..ISKALAMA SAKIN HA!

:)

 

Not: Bu espri %100 tarafımdan üretildi. Bunu Conan O'Brain'e satmak vardı ya, hadi neyse.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.