-
İçerik Sayısı
2.202 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
9
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
yam_yam tarafından postalanan herşey
-
Biraz ağır olun sayın nizamulmulk... Ahkam kestiğiniz konulara vakıf olmadığınız yazılarınızdan anlaşılıyor. Hangi birine cevap vereceğimi şaşırdım. Kur'an'da 9 yaşında bir kızla evlenebileceği hakkında bir hüküm yoktur. Ancak İslam hukuku, çokca bahsedilen hadisten yola çıkarak 9 yaşında bir kız ile evlenenilebileceği sonucunu çıkarmaktadır. 9 yaşında bir kız çocuğu fisikzel olarak ne kadar gelişebilir? Peki ya kişisel gelişim? Ama sizin için bunların pek önemi yok sanırım. Demek insanlar çağa göre ayarlayabilsinler diye yaş belirtilmemiş öyle mi? Alınacak eş sayısını, cariye ve köle kavramlarını neden çağa göre ayarlamamış peki? Kendi absürd çıkarımlarınızdan yola çıkarak karşınızdakileri yargılamaya kalkışmayın sakın. Bahaneye bakar mısınız? Kadınlar duygusal olduklarından tek başına şahitlikleri geçerli olmazmış. 2 duygusal kadın olunca ne oluyor peki? Hem islam, hukuki anlamda kadına ne vermiştir ki, eksik olarak nitelendirilemeyeceğini söyleyebiliyorsunuz? Ceza hakkındaki yorumlarınız ise ibretlik cinsten. Vatandaşı döverek yeni bir tedavi yöntemi bulmuşsunuz ama, bilim dünyasının haberi yok. Nobel almanız kaçınılmaz olmuş... "İslam'da hapis cezası dışında" demişsiniz. İslamiyet'in doğduğu yıllarda cezaevleri mi vardı? Cezalar el-kol kesmek, öldürmek ve değneklemekten ibaretti. Tam da bedevi bir toplumdan beklenebilecek türden cezalar. Ve ne acıdır ki, hala el-kol kesmeyi ve değneklemeyi savunuyorlar. Bahaneye bakın : "Hapisten çıkınca melek mi olacak" ... Bunlar, adamı kanatları çıkıncaya kadar dövüyorlar galiba... Kusura bakmayın ama dini bilmiyor, insanı ve özelliğini tanımıyor, sosyolojiden anlamıyorsunuz. Tek yaptığınız, sağdan soldan duyma bilgileri 1400 yıl öncesine göre hareket eden algılama merkezinizle yorumlamaktan ibaret...
-
Elbette fikirleri tartışacağız. Ancak açıkça ve göz göre göre söylenen yalanlara da elbette göz yumacak değiliz. Bir insan hata yapabilir, yanlış fikirlere sahip olabilir. Bu herkes için geçerli. Ancak fikirlerini dürüstçe savunmasını da bilmeli. Açıkça sahtekarlık olduğu görülen bir durumun üzerinde ısrarla (başka kelime kullanmak istemiyorum) durmak ne kadar dürüst bir davranıştır? Yukarıda verilen linke bakın... Eğer "Yanılıyorsunuz, ithamlarınız doğru değil" diyebilirseniz, herkesin önünde özür dilemeye ve forum yönetiminden cezalandırılmamı istemeye hazırım...
-
Sayın ali0_1 ; lütfen artık ne söylemek istediğinize bir karar verin ki, biz de ne söyliyeceğimize karar verelim. Hem "görmedim" diyorsunuz, hem de "gördüm ama bu aralar rastlamadım" diyorsunuz.
-
Orayı ziyeret edenlerin, evrimcilerin itiraflarından ziyade, yapılan sahtekarlıkları ve senin de buna nasıl ısrarla alet olduğunu göreceklerinden emin olduğun halde, hala bunları söyleyebiliyor olman ********** göstergesi olsa gerek...
-
Madem görmediniz de, ne diye bizim hakkımızda ahkam kesiyorsunuz? Şimdi biz yukarıdaki yazınızı ne olarak algılayalım ? a) "Henüz görmedim ama göreceğimden eminim." b ) "Görmemiş olmam görmeyeceğim anlamına gelmez" c) "Yahu bir laf ettim ama.. şey... kem küm işte.." d) Hepsi e) Hiçbiri
-
Peki... Beni geçelim... Şu an hala forumda ateist fikirlerini ifade eden herhangi bir arkadaşımdan getireceğiniz örnekler de kabulümdür...
-
Birileri verilen cevaplardan memnun kalmamış olacak ki, amiyane tabirle racon kesmeye kalkmış... Bu forumda kimlerin kimleri kandırmaya çalıştığı konusu forum sayfalarında herkese açıktır. Özellikle "Kur'an mucizeleri", "evrimcilerin itirafları" konuları altında aldatmanın akademi kitaplarına ders olacak nitelikte seçkin örneklerine rastlamak mümkündür. Konumuz bu değildi, ancak ne zaman bir şeyler söylemeye çalışsak hemen arkasından bir yaftalama çalışması geliyor. Ne demiştik ? Önyargılar... Şimdi birazcık dürüst olun ve benim yazımın altına koyduğunuz iddianın arkasında durarak, bu forumda benim tarafımdan bugüne kadar hangi konuda insanların kandırılmaya çalıştığını gösterin. Gösterin ki, iddialarınızın hep lafta kalıp "çamur at izi kalsın" mantığıyla olmadığı anlaşılsın...
-
Toplumda tabu olarak görülen konuların başında din gelir. Her ne kadar "inanç özgürlüğü" ifadesi insanların diline pelesenk olsa da, hala ateistler hakkındaki önyargılar oldukça yaygındır. Buna forumda da sıkça rastlamaktayız. İslam'ın inanmayanlar hakkında ipe sapa gelmez öğretileri, bu durumun baş müsebbibidir. "Ateist" deyip geçmeyin. Ateistlerin büyük çoğunluğu dinleri, özellikle de daha önce bağlı oldukları dini araştırarak, kafa yorarak ateist olmuşlar kişilerdir. Bu yüzden din hakkında ortalama bir müslümandan çok daha fazla söyleyecek sözleri vardır. Tanrısal olduğunu kabul etmedikleri bir öğretinin, yaşadıkları toplum üzerinde bir baskı unsuru oluşturmasından, bağnazlıktan ve kendileri hakkındaki önyargılardan rahatsız olurlar. E bu noktada da söylenecek sözler ister istemez belli bir hacmin üzerinde oluyor. Edindiğimiz misyonu mu merak ediyorsunuz ? Söyliyeyim o zaman... Misyonumuz, dine dayalı bağnazlıkla olabildiğince mücadele ederek, bağnazlığın toplumun gelişimine köstek olmasının önüne geçmek... Misyonumuz, "sorgulanamaz" kabul edilebilecek hiç bir şey olamayacağından yola çıkarak, toplumu düşünmeye, sorgulamaya sevketmek. Misyonumuz, ateistler hakkındaki önyargıları yıkarak, onların inançları dışında diğer insanlardan bir farkı olmadığı gerçeğini gözler önüne serebilmek. Anlayacağınız, dinin toplum üzerinde bir gölge olmamasından başka bir şey istemiyoruz. Gölge etmesin, başka ihsan istemez...
-
FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
yam_yam şurada cevap verdi: kralx başlık Forum Oyunları
Hiç bu kadar güleceğim yoktu... Sağolasın sevgili bilimselci... -
Hareket halinde olmak maddenin en önemli özelliğidir.
-
Sorgulayıcı olmanın özelliğindendir bu.
-
FORUMDAN ÜÇ KİŞİYE ÇİÇEK VERECEĞİZ VE NEDEN VERDİĞİMİZİ YAZACAĞIZ..
yam_yam şurada cevap verdi: kralx başlık Forum Oyunları
Çok teşekkür ederim sevgili sardunyam. İnan söyleyecek bir şey bulamadım. Dostluğun samimi ve beni mahcup eden ifadelerin..... -
Sevgili taurusmutis ; maalesef tüm bu sorular bugün için hala çözülebilmiş değil. Bazı teoriler olsa da birer spekulasyondan öteye gidemiyor.
-
Bildiğimiz fizik kanunlarından hiç biri tekillik için söz konusu değildir. "Hacimsiz" denmesinin nedeni matematiksel hesaplar. Noktanın tanımsız bir kavram olduğuyla ilgili bir alıntıya yer vermiştiniz. İşte burada da söz konusu olan budur. Matematiksel denklem sonuçları tekillik için "belirsizlik" oluyor. Tekilliğe doğru kütle değerleri sonsuza, yarıçap ise sıfıra yaklaşıyor. Bununla ilgili bir tereddütüm yok. Ancak bir karadelik ne kadar büyük ise, buharlaşma o derece yavaş oluyor. Bu yüzden 1 kilometre çapındaki cisimden oluşacak bir karadelik, daha bir şey yutmaya fırsat bulamadan yok olacaktır. "bir kara delik değildi" demişsiniz ancak "tekillik" noktasında özellikleri aynı. "Hacmi olmayan bir şeye madde dememiz imkansızdır" demişsiniz ama, buradaki "hacimsizlik" sıfatının noktasal konumdan geldiği de aşikardır. Yani bir tanımsızlıktan geliyor. Bildiğimiz fizik yasalarının tekillik için geçerli olmadığını da söylemiştik zaten. Zaman nedir? Zamanın 4. boyut olduğunu ve diğer boyutlardan soyutlanamayacağını söylemiştik. Bir de şunu ilave edeyim, hareket için bir zamana değil, zaman için bir harekete ihtiyaç vardır. Zira zaman maddenin hareketidir. Zaman, maddenin tekillikten kurtulması ile başlar. Ancak siz aksine, hareket için bir zamana ihtiyaç olduğunu iddia ediyorsunuz. Ama bu noktada yanılıyorsunuz. Şöyle ifade edeyim; bir karadeliğin tekillik noktasında zaman yoktur. Ancak tekilliğin çekim gücü devam etmektedir. Yani zamanın olmaması, tekilliğin faaliyetine engel değildir. Bunu başlangıç için de uyarlayabilirsiniz. Bir tepkime sonucunda madde tekillikten kurtuluyor, maddenin hareketi ile birlikte zaman da işlemeye başlıyor. Yine aynı "noktaya" geldik. Tekrar ediyorum; hacimsizlik sıfatı, matematiksel bir tanımsızlıktan gelmektedir. Hacmi olmayan bir şeyin madde ile tarifini soruyorsanız, "noktasal parçacıklar" ı da açıklamanız gerekir. Yukarıda bu soruyu yanıtlamıştım. Zaman, maddenin tekillikten kurtulması ile başlar. Maddenin tekillikten kurtulması için de bir zamana ihtiyacı yoktur... Yazıda bahsedilen, karadelik birleşmelerinin evrenin genişlemesine neden olduğu değil, uzay-zamanın genişlemesine neden olduğudur. Evren ve uzay-zaman aynı şeyler değildir. Kavramları karıştırmayalım lütfen. Örneğin bugün için evrenin sonsuz olduğunu düşünmüyoruz. En son yapılan hesaplar evrenin (rakamdan tam emin değilim. Yanılıyor olabilirim) 75 milyar ışık yılı genişliğinde olduğu. Oysa karadelikler uzay-zamanı sonsuz olarak bükerler. Bu duruma bakarak evren sonsuzdur diyebilir miyiz? Evet teoriye göre karadeliklerde enerjinin korunumu ilkesine ters olarak parçacık ve antiparçacıklar oluşuyor. Ancak bunlar çok kısa bir süre içerisinde kendilerini yok ediyorlar. Bu durumdan yalnızca olay ufkunun hemen yanında oluşan parçacıklar kurtulabiliyor. Yani oluşan parçacıkların çok çok küçük bir kısmı evrenin envanterine dahil oluyor.
-
Yazılarını dikkatli okuduğumdan emin olabilirsin. Ayrıca yazdıklarınızı da değiştiriyor değilim. Ben, karadelikler için "hacimsizdir" diyenin siz olduğunu söylemedim. "Söyleniyor" dedim. Mesela şu adreste görebilirsiniz. http://w3.gazi.edu.tr/~burak/karadelikler.pdf Siz "çekim güçleri sonsuzdur" demediniz ama, bu durum karadeliklerin olay ufku için geçerlidir. "Tekillik" için geçerli değildir. "Tekillik" de çekim sonsuzdur. Genel göreliliğe göre zaman, hıza bağlı olarak yavaşlar. Bu yüzden "tekillik"de zaman durur. "öyle olsaydı çoktan bütün evrenleri ve birbirlerini çekmiş olurlardı" demişsiniz. Böyle bir ihtimal var zaten. Ancak bunun için daha çok uzun bir zaman var. Sanırım siz "olay ufku" ile tekilliği karıştırdınız. "Kara delikler, içindeki maddeler ışık hızına ulaşmış maddeler gibi özellikler gösterdiği için, belki de karadelikler saf enerjiden oluşmuş cisimlerdir. Böyle bir durumun sonucu gayet ilginç olacaktır; kara delikler çok uzun bir süre içinde bütün evrendeki maddeleri içlerine çekecekler ve sonunda kendileri de birbirleriyle birleşince, artık yutulacak bir şey kalmayacaktır. Bu durumda evren Big Bang'den önceki durumuna, yani kozmik yumurta haline dönüşecektir. Sonuçta evrenden geriye bir şey kalmayacak; daha doğrusu evren diye bir şey kalmayacaktır. Daha sonra kozmik yumurta belki tekrar patlayacak ve de evren yeniden bir patlama ve çökme evresine girecektir." Bilim ve Teknik Dergisi / Haziran 1994 S: 107 Zaman konusuna gelince ; zaman 4.boyuttur ve tek başına değerlendirilemez. Diğer 3 boyutla etkileşim halinde ve izafidir. Şartlara göre değişkenlik gösterir. O yüzden zamanı evrenin dışında kendine has bir olgu olarak değerlendirmek de doğru değildir. "Başlangıç zamanı nasıl gelmiştir" sorusunun cevabı, kozmik yumurtanın patlamasına neden olan fiziksel nedenle aynıdır.
-
Nokta hakkındaki açıklamalarınız için teşekkürler. Çok güzel örnekler vermenize rağmen bu örnekler sizi değil, tamamen beni destekliyor.... Nasıl mı? Kara deliklerden örnek vermişsiniz. Karadelikler, belli kriterlerdeki yıldızların çökmesi sonucu oluşuyor. Çekim gücünün etkisiyle küçüldükleri ve hacimsiz bir yapıya büründükleri söyleniyor. Peki hacimsiz olan karadelikler için "kendisine neden olan madde yoktu, yoktan varoldu" diyebiliyor musunuz? Karadeliğin olay ufkundan sonra zaman durur. Yani orada da zaman yoktur. O zaman şöyle bir tanımlama yapalım : "Karadeliklerin hacmi yoktur, madde yoktur, zaman da yoktur. Demek ki kendinden önce hiç bir şey yoktur. Karadelikler yoktan varolmuşlardır. " Olmadı değil mi?
-
Sevgili sardunyam maalesef anlayamamışsın... Burada bir fikir tartışmasından ziyade bilimsel bir tartışma yapılıyor. Bu konunun ona göre, bana göresi olmaz. İnançla hiç ilgisi olmaz.... "Evren yoktan yaratılmıştır. Big Bang bunun göstergesidir. Zira big bang'e neden olan madde sıfır hacimlidir. Sıfır hacim de 'yokluk' anlamına gelir" derseniz, bana iddianızın bilimsel dayanağını göstermek zorundasınız. Oysa ki ben buraya içinde "sıfır hacim" ifadesi geçmeyen bir çok bilimsel makale getirebilirim. Tekrar söylüyorum ; ben içinde "sıfır hacim" ifadesi geçen bilimsel bir makale görmedim. Bu ifade bana 'yokluk' manasını katmak için kasıtlı olarak yerleştirilmiş gibi görünüyor. "Senin okumaman bu ifadenin ilgili teoride olmadığı anlamına gelmez" diyen var ise lütfen bana dayanağını da göstersin...
-
Bunu daha önce de tartışmıştık... Evrenin oluşumu hakkında çeşitli kuramlar olduğunu, bunların arasında (her ne kadar eksikleri olsa da) en geçerli olanın Big Bang kuramı olduğunu söylemiştik. Bu teorinin geçerli olmasının nedeni , evrenin sürekli genişlediğinin bilinmesi, hafif elementlerin bolluğu, fon ışıma ve "yeniden iyonlaşma" nın gözlenmesi. Burada bilimsel bir teori üzerine tartışıyoruz. Bilimsel bir konudan bahsediliyor iken istendiği takdirde kaynak göstermek zorundasınız. Yoksa "ben söyledim oldu" mantığıyla hareket edecek değiliz. Kralx bu teoride bahsedilen patlamaya neden olan maddenin sıfır hacimli olduğunu iddia etti. Ben de bu konu hakkında okuduğum makalelerde böyle bir ifadeye rastlamadığımı söyledim. O zaman diyeceksiniz ki ; "x sitenin x linkinde/x kitabın x sayfasında/x derginin x sayısının x sayfasında" Eğer bunu yapamıyorsanız, söylediklerinizin hiç bir değeri olmaz... Ben hala bir kaynak bekliyorum. Eğer bu kaynak gösterilmez ise, iddiada bulunanın iddiasına itibar edilemez...
-
Kuran a İnsan eli ile Dışardan ilave veya çıkartma yapılmışmıdır.
yam_yam şurada cevap verdi: aklınyoluislamda başlık Dini Konular - Din - Dinler
Açıklayın da, biz de bilelim nasıl açık bir ifade olduğunu... Bunun yanında, tanrının "dünya yuvarlaktır" demek yerine ne için ilgili ayeti kullandığını da açıklarsanız memnun olurum... -
AKIL DUVARIN ARKASINI GÖREMEZKEN NASIL OLURDA EVRENİN SIRRINI BİLİR
yam_yam şurada cevap verdi: evrensel_mesaj başlık Dini Konular - Din - Dinler
Vay vay vay... Teist grubu destekleyen bulgular çok çok önde ve ağırlıktaymış.... Bunları ben buradayken söyleme bari... Zira pek çok defa bilimsel gerçeklerin İslam'ı yalanladığını göstermekle kalmadım, "Mucize" denilen safsataların da ne olduklarını gösterdim... Hala evrimcilerin itiraflarından bahsediyorsun... İbret linki hala forumda duruyor hatırlatırım... -
Yahu kralx senin bir tane bile bilimsel kaynağın yok mu? Tüm bilimsel (!) kaynaklarını belirli bir dini görüşe sahip siteler mi oluşturuyor? Neden kaynak belirtmemekte ısrar ediyorsun? Evrenin bir patlamayla oluştuğu konusu tamam...Evrenin tek bir noktadan genişlemeye başladığı konusu da tamam... Hala "sıfır hacim" konusuna açıklık getiremedik gitti. Ben senden kaynak istiyorum, sen bana "genel görüş budur" diyorsun...
-
AKIL DUVARIN ARKASINI GÖREMEZKEN NASIL OLURDA EVRENİN SIRRINI BİLİR
yam_yam şurada cevap verdi: evrensel_mesaj başlık Dini Konular - Din - Dinler
Acaba ??? Bakalım ilgili ifade neymiş : "akılla sorgularsanız son geleceğiniz nokta Allah'ı bile inkar etmek ve buda büyük bir hüsran insan için. o nedenle şunu diyorum ki akıl vahyi bilgiye teslim olmadıkca gerçeği bulamaz." -
Kralx hangi bilimsel kaynak "sıfır hacim" ifadesini kullanmış da, problem ve anlaşılmazlık çıkmış? Big Bang'in bir yokluktan doğduğunu hiç bir bilim insanından duyamazsınız. Big Bang çok yoğun bir maddenin patlaması sonucu oluşmuştur. Teistler de bunu bilinçli ya da bilinçsiz çarpıtarak yoktan varolma şeklinde savunmaktadır. Halbuki öyle bir şey yoktur. Madde big bang ile varolmamıştır. Big bang varolan bir maddenin patlamasıdır. Aksi takdirde patlamaya neden olan şeyin ne olduğunu anlatamazsınız...