Zıplanacak içerik
View in the app

A better way to browse. Learn more.

Tartışma ve Paylaşımların Merkezi - Türkçe Forum - Turkish Forum / Board / Blog

A full-screen app on your home screen with push notifications, badges and more.

To install this app on iOS and iPadOS
  1. Tap the Share icon in Safari
  2. Scroll the menu and tap Add to Home Screen.
  3. Tap Add in the top-right corner.
To install this app on Android
  1. Tap the 3-dot menu (⋮) in the top-right corner of the browser.
  2. Tap Add to Home screen or Install app.
  3. Confirm by tapping Install.

yam_yam

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

yam_yam tarafından postalanan herşey

  1. Onların neden varoldukları keşfedileli çok oldu da, siz 1400 yıl geriden takip ettiğiniz için henüz oralara gelemediniz...
  2. Sen beni güldürdün, tanrında seni güldürsün kralx... Şu mucizeleri saysan da biz de öğrensek...
  3. Espri anlayışınızın yanında biyoloji bilginizi de geliştiriniz lütfen...
  4. yam_yam şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Keşke Kur'an 2.,3., ve 4. kadınların dullar arasından seçilmesini isteseydi de sizin söylediklerinize inanabilseydim sevgili sardunyam. İnan Kur'an "ikişer,üçer, dörder" derken yalnızca dullardan bahsetmiyor.
  5. Bu bir cevap değildir sayın sardunyam... Kralx gözün hikmetlerinden dem vurmuş... Ben de yarasadaki gözün hikmetini merak ediyorum. Bu olay "ona bu verilmiş, falancaya da şu" diye geçiştirilecek kadar basit değildir.
  6. Kafanın arkasında bir gözün olursa, arkadan gelebilecek tehlikeleri de görebilirsin... Kalbine bir göz koyarsan, içeride ışık olmadığı için hiç bir şey göremezsin. Bu maneviyat falan değildir. Eski bir inancın dilimize pelesenk olmuş halidir...
  7. yam_yam şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Kralx, bana erkeğin bir başka kadın ile evlenebilmesi için ilk eşinden rıza alması gerektiğini söyleyen 1 tane ayet göster... Yalnızca bir tane.. Aksi halde bana "İslam'ın hakikatıdır" gibi şeyler söylemeye kalkma. Zira böylesine mühim bir şartın, kutsal kitapta yazılmamış olması beklenemez...
  8. İnsanların kafasını karıştırmak !!!! Şuna "düşünmeye zorlamak" desek daha uygun olur sanırım... Bir de şu "kalpgözü" meselesine bir türlü ısınamadım. Eski arap inanışlarını hala sürdürüyoruz. Araplar, zeki insanların iki kalp taşıdıklarına inanırlardı. Hala kalbe olmadık işler yüklüyoruz...
  9. Sorularıma cevap ver/e/memişsin kralx... Hatırlatayım Hangi akıl (!) yarattığı mahlukata göremeyen gözler verir ? Sana göre tanrı o gözleri de estetiklik kaygısıyla koymuş olmalı
  10. Hangi akıl (!) yarattığı mahlukata göremeyen gözler yerleştirir (Bknz : Yarasalar). Arılar neden bizim ayırt edebildiğimiz renklerden daha fazlasını ayırt edebiliyor? Neden başımızın arkasında da gözlerimiz yok? Eğer konu mükemmeliyet ise, başımızın arkasında da gözlerimiz olması gerekmez mi?
  11. yam_yam şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    İslam'ın hakikatı!!!! Uydurma kralx... Tanrı böylesine önemli bir maddeyi Kur'an'a yazdırmayı unutmuş olmalı...
  12. Siz adaleti, öteki dünyada kocasını göğüsleri yeni tomurcuklanmış bilmem kaç bin tane huri ile paylaşacak olan kadına anlatın. Ya da cennette otururken yanında, dünyadayken köleliğini yaptığı, bir eli yağda, öteki balda, 4 karıyla gününü gün etmiş sahibini gören köleye anlatın. Ya da cennette çocuklarıyla yaşayıp gidenleri gören, kendilerinin dünyada çocukları olmadığı için bu özlem içinde yanıp tutuşan karı-kocaya anlatın. İlahi adalet diye bir şey yoktur. Daha önce de söyledim; bu, insanların olmasını beklediği bir ütopyadır. Ne yazık ki bunu tanrı bile sağlayamaz..
  13. yam_yam şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Muhammed'in bu kadar kadın ile evlenmesini mazur veya gerekli gösterme çabaları 21.yy Türkiyesi için ne kadar da acıdır. Çevresinde gördüğü aldatma, ya da kuma haberlerinde "Tuu Allah cezanı versin" tepkilerini verenler, "Benim kocam yapsa onu öldürürüm" diyenler, konu Muhammed ya da Kur'an olduğunda anında U dönüşü yapabilmekteler. Bir taraftan Kur'an'ın evrensel olduğunu, her dönem için geçerli olduğunu söyleyenler, diğer tarafta işlerine gelmeyince "O dönemki şartlar öyleymiş, artık şartlar değişti" gibilerinden zıt söylemlerde bulunabilirler. Bir taraftan Muhammed'in bu kadar kadın ile evlenmesini, kadınların düşkün olmalarına yorarken, bir başka tarafta Muhammed'in açlıktan ayakta namaz kılamayacak hallerinden dem vurulduğunda gözyaşlarını salabilmektedirler. Hatta "Bu kadınlara bakabilecek başka erkek kalmamış mı?" sorularını bile gözardı edebilirler. Bir taraftan Muhammed'in bu kadar kadın ile evlenmesinin şehvetle alakalı olmadığını, Muhammed'in Hatice ölene kadar tek evlilik yaptığını söyleyenler, diğer taraftan Hatice'nin bir aristokrat aileden geldiğini, Hatice ölmeden bir harem kuramayan Muhammed'in, Hatice öldükten sonra sayısız evliliklerinde eşlerini teker teker dolaştığını gözardı edebilirler. Bir taraftan Allah'ın kimi isterse kalbini İslam'a açabileceğini, diğer taraftan Allah'ın akıl ile bulunabileceğini söyleyenler, konu Muhammed'in eşleri olunca, birden eş almak suretiyle de İslam'ın kalplere ısınabileceği gibi abuk siyasi yöntemlere sığınabilirler. Bir taraftan Muhammed'in bu kadar eşinin olmasını şehvet ile ilişkilendirilmesine kızarken, diğer taraftan Muhammed'in eş sıralaması, ya da gönül ilişkileri için gelen ayetleri görmezden gelebilirler. Bir taraftan erkeğin 4 kadın alınabilmesi için aralarında eşitlik gözetilmesi istemine sığınırken, diğer taraftan kadınlar arasında asla bir eşitlik sağlanamayacağına ilişkin ayeti görmezden gelebilirler. Bir taraftan İslam'ın cahiliye devrindeki kötü adetleri kaldırdığından dem vurabilirken, konu köle,cariye ve çok eşliliğe gelince çok rahat bir şekilde bunları İslam'ın getirmediğini, İslam'dan önce de bunların olduğu savunmasını yapabilirler. Velhasıl dostlar müslüman olmak zordur. Düşünmeyeceksin, sorgulamayacaksın, zorlamayacaksın. Sana verilen geçiştirme cevaplarla yetinmek zorunda kalacaksın. Bu uğurda kendinle çelişmeyi, kendine olan saygını kaybetmeyi bile göze alacaksın. Cevap verin evli bayanlar; hanginiz kocanızın sizden başka 3 kadınla daha evlenmesine müsaade edebilir? Cevap verin bekar bayanlar; hanginiz bir adamın 4. karısı olmayı kabul edebilir? Ya bunu kabul eder kuma hayatına alışırsınız, ya da Kur'an'ın öyle söylendiği gibi evrensel olmadığı gerçeğini itiraf edersiniz. Seçim sizin....
  14. Bu yeni bir şey değil sayın Pantheaa... Bunu benimle tartışmaya girmeden önce de biliyordunuz.
  15. yam_yam şunu cevapladı bir başlıkta ileti içinde Dini Konular - Din - Dinler
    Saygı insanlara gösterilir kralx. Ben genel olarak bir fikre saygı göstermeyebilirim. Benim saygım, bir şahsın o fikri benimsemiş olabilmesinedir. Ben o kişi ile tartışırım.. Tartışırım ama, kişinin benimsediği fikri tartışırım kişiliğini değil (istisnalar kaideyi bozmaz). Yoksa kimseyi o fikri benimsediği için aşağıladığımız, hakaret ettiğimiz yok. Siz bu ayrımı yapamıyorsunuz. Kutsalınız olduğu için Muhammed'i, ya da İslam'ın tanrısını eleştiremeyeceğimizi düşünüyorsunuz. Hayır efendim... Neden eleştiremeyelim? Muhammed 9 yaşında bir kız çocuğu ile evleniyorsa, ben pekala da Muhammed'i subyancılık ile suçlayabilirim (ki dünyanın neresine giderseniz gidin bu bir suçtur). Siz katılırsınız katılmazsınız. Bu konu için benimle tartışabilirsiniz. Ama beni hakaretle suçlayamazsınız. Hırsıza, "hırsız" diyen birini hakaretle suçlayamazsınız. Olsa olsa, yapılanın hırsızlık olmadığından bahisle, o kişiye hırsız denemeyeceğini tartışmaya açarsınız. Sayın kral, Yinede teşekkürler. "Yinede" diyorum çünkü hem övmüşsün, hem de yermiş. Senin de artık şunu anlamanı istiyorum ki (defaatlece söylenildi) masum inançlara kesinlikle saygılıyı(m)z. Bu söylemlerimizden, samimiyetimize inanmıyorsan seni başka şekilde inandıramayız. Takıntın da olabilir belki. Kininiz ve öfkeniz gibi. Yok öyle bir şey. Ancak yinelikle ve özetle söyleyeyimki; Laiklik ilkesini çiğneyerek, toplumsal ve kişisel olarak dinin dayatması yapıldığında bizleri karşısında bulur. Bizlerin de, mücadelesini verdiğimiz bir davamız var. Özgürlük ve demokrasi. Bunlarda bizim ülkümüz. Unutulmaması gerekki, bir kimsenin demokratik hakları başladığında diğerisininki bitmektedir. Bu, hak inançlar içinde böyledir. Ayrıca, ben de senin kararlı tavrını takdir ediyorum. Selamlar...
  16. Öncelikle, İbrahim'in efsanevi bir kişilik olduğunu yeniden belirtmem gerekiyor. Burada İbrahim'i inançlar açısından ele alıyoruz. Dolayısı ile kaynaklar da dini kaynaklardır. Benim gözümde bunların hepsi birer efsane, birer mittir. Sizin gözünüzde ise yaşanmış, gerçek olaylardır. Biz babil ve sümer yazıtlarındaki efsanelere hangi göz ile bakıyorsak, kutsal kitaplarda anlatılanlara da aynı gözle bakıyoruz. Tevrat'a göre tanrı İbrahim ile bir sözleşme yapmıştı. Bu sözleşmenin bir nişanı olarak da aralarındaki erkeklerin hepsinin sünnet olmasını istedi. Sünnet olduklarında İbrahim 99, İsmail ise 13 yaşındaydı. Yani İbrahim ile tanrı sözleştiklerinde İsmail zaten doğmuştu. Yine Tevrat'a göre tanrı, İbrahim'in karısı Sara'yı kutsamış, ondan bir oğul vereceğini, halkların krallarının onun soyundan çıkacağını vaat etmiştir. İbrahim ise tanrıya İsmail'i mirasçı kabul etmesini istemiştir. Tanrı bunu kabul etmemiş, Sara'dan doğacak çocuğunun adını İshak koymasını ve antlaşmanın onun soyu üzerinden devam edeceğini söylemiştir. Müslümanlar İsmail'e haksızlık yapıldığını düşünürler ama, yahudi inancında antlaşma, Sara'dan doğacak ishak üzerinden devam edecektir. Sizin vermiş olduğunuz Tesniye ile ilgili ayet de aslında sizin için kabul edilemez. Zira Tesniye'nin sonunda Musa'nın ölümünden bahsedilir ve İslam açısından Musa'ya tanrı tarafından gönderilen değil, sonradan ilave edilen kısımlar olarak kabul edilir. Ayrıca sizin Tesniye'den örnek göstermiş olduğunuz 21. bölümün devamlarında şöyle hükümler de vardır: "Eğer iki adam kavgaya tutuşur da birinin karısı kocasını dövenin elinden kurtarmak için gelip elini uzatır, öbür adamın erkeklik organını tutarsa, kadının elini keseceksiniz; ona acımayacaksınız." Bölüm 25:11-12 Siz isterseniz bunların da tanrı kelamı olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak dediğim gibi, ilgili bölümler islam açısından Musa'dan sonra eklenen kısımlar olarak kabul edilir. Ayrıca Yahudilerin en temel özellikleri 10 emir ile başlamaz. Yahudilikte "Nuh'un Evrensel Yasaları" da vardır. Siz de bilirsiniz ki inançlara göre Nuh, Musa'dan çok çok önce yaşamıştır. Yahudi olmasa da diğer insanlar, bu yasalara uyarak kurtuluşa erebilirler. Ancak Yahudilerin bu yasalar dışında uymaları gereken 613 emir daha vardır.
  17. Yahu ben "deniz" ifadesini nerede kullanmışım sayın Pantheaa? "Suyun öte yanından gelenler" anlamında kullanılmıştır demişim. Bir de "Ürdün nehri olduğu düşünülüyor" demişim. Siz "deniz" i nereden çıkardınız ? Siz gerçekten benim yazdıklarımı tam olarak okumuyorsunuz. "Hah işte orada deniz yoktur" diyerek kendi kendinize eziyet edip bir yığın şey yazıyorsunuz... "İbrahim peygamber de, tanrının bu buyruğu üstüne, yönetimi altındaki kabileyi toplayıp Fırat ırmağının batısında bulunan Filistin'e göçmüştür. O yıllarda Filistin'de yaşamakta olan Kenanlılar , yeni gelen göçebelere saldırarak, verimsiz, kurak bölgelere sürmüşler ve "Irmağı geçen" anlamında "İbrani" adını vermişlerdir." Dinler Tarihi Ansiklopedisi Cilt 1 Sayfa: 241 Gördünüz mü sayın Pantheaa... Devam edecek...
  18. Sayın Pantheaa, "Yahuda", Yakub'un bir başka adı falan değildir. Tamamen hatalı ve yanıltıcı söylemlerde bulunuyorsunuz. Yahuda, Yakub'un oğlunun adıdır. Tekvin 29:35 Dördüncü kez hamile kaldı ve bir erkek çocuk daha doğurdu. "Bu kez RAB'be övgüler sunacağım" dedi. Onun için çocuğa Yahuda adını verdi. Bir süre doğum yapmadı. Sizce burada kimden bahsediliyor sayın Pantheaa ? Kesinlikle İbrahim'in eşi Sara'dan değil, Yakub'un eşi Lea'dan bahsediliyor. Tekvin (Diğer bir adı da "Yaratılış"tır) Bap 29 ve devamını okursanız bunu rahatlıkla görebilirsiniz... Yakub'un bir diğer adı İsrail (Israel) idi. Bu yüzden Yakub'un soyundan gelenlere Ben-i Israel dendi (Yani İsrailoğulları) "Yahudi" sözcüğü Babil sürgününe kadar kullanılmış değildi sayın Pantheaa.. Yahudiler sürgüne kadar "İsrailoğulları" diye anıldılar. Biliyorsunuz, ya da bilmiyorsunuz ama yahudiler, İbrani devleti İsrail Krallığı ve Yahuda krallığı olmak üzere ikiye ayrıldıktan sonra Babil'e esir düşmüşlerdir. İşte bu tarihten sonra "Yahudi" sözcüğü kullanılmaya başlandı. Babil'in yerli halkı, "Yahudalı" anlamında "Yahudi" demişlerdi. Yani sizin anlayacağınız Yakub'un "Yahudi" diye anılması söz konusu değildir. Yine yanılıyorsunuz sayın Pantheaa... Seçilmiş kişi bilakis İbrahim'di ; Tekvin 12:1-2 : Ve memleketinden, ve akrabanın yanından ve babanın evinden sana göstereceğim memlekete git; ve seni büyük millet edeceğim ve seni mübarek kılacağım ve senin adını büyük edeceğim..
  19. Zahmet edip böyle uzun bir yazı hazırlamışsınız teşekkür ederim ama, keşke böyle ******** bitirmemiş olsaydınız. Cevaplarımı en kısa zamanda getireceğim...
  20. Burada kelimelere çok fazla takılıp konuyu boğmuşsun arkadaşım... İslam'ın aslında tek din olduğu gibi bir iddia ile ortaya çıkıyorsunuz ama, o din de "yap-boz" a dönmüş. "Tamamlamak" kelimesi anlatmak istediğinize uygun bir kelime değil. "Size İslam'ı tamamladım" diyen Muhammed değil, tanrıdır (Size göre) . Zira o söz, Maide suresinin 3.ayetidir. Veda haccı esnasında indiği (!) için karıştırdınız herhalde... İslam'ın yaptığı tamamlamak değil, olsa olsa revize etmektir. Yoksa tanrı binlerce yıl insanlara eksik bir din mi göndermiştir? Gülmek iyidir sayın Pantheaa... Yüzünüzden gülücük eksik olmasın... Tevrat, Musa'dan yaklaşık 500 yıl sonra yazılmıştır. Ben de "Tevrat'dan önce" demişim. Yazının M.Ö 3000 yılında bulunduğunu düşünürseniz, İbrahim'e indirilenlerin de bir yerlere yazılı olması gerekirdi. Nebukadnezar'ın İbrahim'in çağdaşı olduğunu ileri sürmek bu konudaki bilgisizliğinizi gösterir. Tartışmaya açık değildir. Tevrat, Musa'dan çok sonra yazılmıştır. Ancak o yazılanda bile İbrahim ile ilgili böyle bir olayın anlatılmadığı açıkça belirtiliyor. Sizin buradan da açıkça anlayacağınız, Kur'an'da Enbiya suresinde de anlatılan bu olayın kaynağının babil söylenceleri olduğudur. İbrahim'in yahudi olamayacağına dair iddialarınızı yukarıda yanıtlamıştım zaten. Yeteri kadar araştırdığımdan emin olabilirsiniz...
  21. Bu konuda çok büyük konuşmuşsunuz sayın Pantheaa. Birazdan göreceksiniz... "İbrani" kelimesinin İbrahim'in soyundan gelenlere ad olduğunu, dolayısıyla İbrahim'e "İbrani" denemeyeceğini, bunun benim çelişkim olduğunu iddia etmişsiniz. Öncelikle, eğer dikkat etseydiniz ilgili ifadelerin Kültür Bakanlığı'ndan alıntı olduğunu görecektiniz. Neyse... Biz açıklamalara geçelim. "İbrani" kelimesinin nereden geldiğine ilişkin çeşitli rivayetler vardır. Mesela bunlardan biri "suyun öte tarafından gelenler" anlamında olduğu ve bu suyun da Ürdün nehri olduğudur. Ancak "İbrani Abram" a gelirsek, İbrahim'in büyük atası Eber'e atfen, "Eber'in neslinden" anlamında "İvrî" den geldiği söylenmektedir. Dolayısıyla İbrahim'e "İbranî" denemeyeceği yönündeki iddianız boştur.. "Yahudi" kelimesi için de söyledikleriniz doğruyu yansıtmıyor. Bunun için de bazı rivayetler var. Ama sizinkine en yakın olan, Yakub'un değil ama, Yakub'un çocuklarından Yahuza'dan geldiği yönünde. Bir diğeri ise, "Yahudi" kelimesinin Babil'in yerli halkı tarafından "Yahudalı" anlamında kullanıldığı yönünde. Ama kesin olan, Yakub'un zamanında böyle bir ifadenin kullanılmadığı. İbrahim'in musevi olamayacağını iddia etmişsiniz. Buna dayanak olarak da Musa'nın İbrahim'den sonra yaşadığını göstermişsiniz. Ama İbrahim'in de tanrı ile sözleştiğini bilmiyorsunuz. Yahudi inancına göre ahit Musa ile başlamaz. Musa'dan önce İbrahim tanrı ile sözleşmiştir.
  22. Bu arada farketmemiş olabilirsiniz ama, "Havva" ismi de Kur'an'da geçmez.
  23. Dini, akıldışı uygulamalardan arındırmaya kalkarsanız, bir de bakarsınız ki, elinizde birkaç ibadet ve genel ahlak kurallarından başka bir şey kalmamış sayın sardunyam. Denemesi bedava...
  24. Sayın Keskinkalem "cenneti ve cehennemi düşünerek yaşamıyoruz" demiş ama, teistlerin tam olarak yaptıkları şey de budur. Zira yaptıkları, ya da yapmadıkları şeyler , günah/sevap hanelerinden cennet/cehennem e endekslidir. İnsanlar (her ne kadar inkar etseler de) Tanrıyı sevdikleri için bunu yapmıyorlar; tanrıdan korktukları için bunu yapıyorlar. Zira insan tanımadığı bir şeyi sevemez(Bir başka başlıkta tanrının ne olduğunu sormuştum, cevap gelmedi). Teistlerin yaptığı tehdit ve vaatlere inanmaktır. Dinin özü de budur; "şunu yaparsan bu olur, yapmazsan şu..." Yani tehdit ve vaatten ibarettir.
  25. Dünya tarihinin hiç bir döneminde gerçek bir adaletten söz edilemez. Bundan sonra da olmayacaktır. Ne bu dünyada, ne de sizin inandığınız öteki dünyada. Tanrı bile gerçek bir adaleti sağlayamaz. Bu dünyada çocuk özlemiyle yanıp tutuşan iki insanın, çocuk özlemiyle son bulan hayatları için bir adalet sağlayabilir mi tanrı? Bu özlemin karşılığı, cennette verilebilecek kaç tane köşk, kaç tane huri yapar? Ya da seksen yıllık ömrünü sefalet içinde geçiren bir insan ile, bolluk içinde geçiren birinin cennette birbirlerinden ne farkları olacak? Biri diğerinden bir köşk fazla mı alacak? Ya da neredeyse tüm hayatını yatalak geçiren biri, diğerlerinden iki kat fazla mı eğlenecek? Gerçek adalet diye bir şey yoktur. Bunun bir ütopya olduğu bilindiğinden, bu iş olmayan bir tanrıya bırakılmıştır. Ancak hesaba katılmayan bir şey var ki, bu ütopyayı tanrı bile gerçekleştiremez.

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.

Configure browser push notifications

Chrome (Android)
  1. Tap the lock icon next to the address bar.
  2. Tap Permissions → Notifications.
  3. Adjust your preference.
Chrome (Desktop)
  1. Click the padlock icon in the address bar.
  2. Select Site settings.
  3. Find Notifications and adjust your preference.