Anı Defterime Not Düşüyorum.
Memleketin devrile takırdaya giden seçim otobüsü
Üç Kasım İki Bin İki’de otuz dört yolcusuyla kıyamete giderkene
Tekerleğine manda atığı takılınca cıyakladı.
İnsan olmak gittikçe zorlaşırken o tarihlerde
daha önceye nazaran,
süpürge gibi süpürdüler kavramları, kavramlar fırtladı.
Gel zaman git zaman Git Zaman, bu zaman bize bol geldi
Süpürgenin kerameti pırtladı, özgürlük, demokrasi hönkleyince
Faşizm genleşti, irtica sıÇradı
İşte böyle bön bön bakarken biz gökyüzündeki yıldızlara
Dediğim gibi türban cortladı, demokrasi zırtladı
Özgürlük ofladı pufladı,
sonunda
Takıldı süpürgenin üç yüz altmış beşinci inci teline
Bir o yana bir bu yana, bir o yana bir bu yana
kıvırta kıvırta, şıkıdım da mıkıdım diyerekten
oynayıp göbecikleri atarken
Yolculukta sohbet ettiğim taksici Salih
Salih ki;
-Boş vakitlerinde gazetenin eklerinden bulmaca çözer
eve gittiğinde tivi izler kültürlenir,
ekonomist olur.
Dizi izler sosyal bilimci olur kurtlar vadisi’nde-
Plazma televizyonun cari dönemde icad edilip,
10 yıla kıyasla tivi’lerin türk pazarında ucuzlamasını
uzman gözüyle açıklayarak, kaytan bıyıklı ERcebinin
iktisadi alandaki başarısını ispatlayıverdi
Taksimle Esenler Otogarı arasındaki mesafede.
Bu vakitler insan olarak kalmak zorlaşırken
Dediğim gibi insan olmak fosladı,
Özgürlük kükredi
Demokrasi iyice afalladı süpürgenin telinde