-
İçerik Sayısı
2.083 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
2
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
kaplan-200 tarafından postalanan herşey
-
Zaman: 6 şehit verilen mayın patlamasıyla ilgili şok iddia
kaplan-200 şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Şiddetin hiç bir şeklini doğru bulmuyorsanız dünyanın kabul gördüğü pkk teröristlerini kınamanız gerek ve onlara karşı hiçbir gerekçe sunmamalısınız. Evet benim derdim bu pkk terörüdür,bir hal'de olsam ölsemde bunu söyleyeceğim. Neyin ne olduğunu çok iyi biliyorum kimin hangi zihniyette kime hizmet ettiklerinide biliyorum. Pkk neden varmış neden dağa çıkmışlar ! Bunun en açık örneğini size söyleyeyim. Bu gün istisnalar haricinde durumu vakti ve parası olan kürtlerin çocukları neden dağda değil ? Bakın örneklerine dağda olanların neredeyse hepsinin ailelerinin sorunları var... Adamın evine götürecek ekmek parası yok,Annesi kız kardeşi fuhuş yapıyor uyuşturucu,alkol bağımlısı vs kendi ailesine namusuna sahip olamayanların hepsi dağa çıkıyor. Bunlara desteği verenlerde aynı insanlar. Adamın ne bu dünyadan nede ahiretten bir beklentisi var Kimileri her yolu kendine mübah görmüş,kimileri devlet hayaliyle kandırılmış kimileride aldıkları gaz ile macera peşine düşmüş.. -
Vallahi bir pes'de benden. Ya şimdi çorumla,maraşla sivasla...(Dikkatinizi çekerim Başbağları unuttunuz.)ne alaka..Çinde yapılan zulüm soy kırımdır ve yıllardan beri devam eden bir durumdur. Şimdi bu soy kırımla devleti kaosa sürükleyenlerin oyununu nasıl bir görüp örnek gösterebilirsin. PES.........PES
-
Ben cezalandırırım! -GENEL KURMAY BAŞKANI
kaplan-200 şurada cevap verdi: kaplan-200 başlık Güncel Konular
Biz bu konu başlığında darbecilikten bahs etmiyoruz Sayin politika. Konu tamamen farklı .Askerin sivil mahkemelerde yargılanmasından bahs ediyoruz.Bu konuda ısrarcı olmaya gerek yok, çıkın sokağa önünüze gelen Askerlere sorun . Nasıl bir cevap alacaksınız daha sonrada bizimle paylaşın daha iyi olur. Bu ceza olayını düşünün isterseniz.Sayin umur talu yüzde 80 diyor ama, benim sorduğum askerlerin yüzde yüzü sivil mahkeme istiyor. Bir uzman ,bir yıl içinde sicil amirininden (sicil amiri 3-4 yıllık astsubayda olabiliyor)30 gün ceza alırsa ilşiği kesiliyor.Sudan sebeplerle istediği gibi zeza verebiliyor. Benim sorduğum insanlar TSK'nın 3/2 belkide daha fazlasını oluşturan astsubay ve uzmalardır ki bu insanların bile sudan bahanelerle ceza verme yetkisi vardır. Bizim Askerimizle bir sorunumuz yok.Olamazda. fakat bu ceza sistemi çok yanlış bir sistemdir yıl olmuş 2009 biz hala 1930-1960 yılların kanunu ile devam ediyoruz. Siyasi parti ile bunu kıyaslamayın.Siyasi parti yanlış yapıyorsa Askerinde yapmasımı gerekiyor. Saygılar. -
Ben cezalandırırım! -GENEL KURMAY BAŞKANI
kaplan-200 şurada cevap verdi: kaplan-200 başlık Güncel Konular
keşke yazıyı tamamen okusaydınız. Her komutan sıfatındaki kişilerin ceza verme yetkisi olduğunu söylüyor,yani o komutan iyi bir yönetici,iyi bir komutan olmayabilirde fakat ceza verme yetkisi vardır ve bunu kötüyede kullanabilir, keyfiyete'de sebebiyet verebilir.. Çünkü iç hizmet böyle diyor...komutan haklıdır eleştirilemez vs. Ceza verme yetkisi kişilerde olmamalı eğer ceza verilecekse bunu mahkemenin ve hukukcukarın vermesi gerkir. Ayrıca Sayin Umur TALU'NUN FİKRİDE ZİKRİDE BELLİDİR. Kendisi asker karşıtı yada diğerleri gibi bir insanda değildir.Savunulması gereken yerde askerimizide polisimizide savunuruz fakat bu konuda biraz farklı bakmak gerek bence. Sayin Umur TALU'NUN dediği gibi önünüze çıkan askerlere sorun yüzde 80 bu uygulamaya karşıdır diyor... Mantık olarakda doğru. -
Psikolojik harekat PeŞmergenİn sözde devletini Türkiye’ye kurdurmak için psikolojik harekat başlatıldı. DTP’nin Gül’e sunacağı raporun ardından, merkezi Brüksel’de olan bir ABD düşünce kuruluşu ’teklif’ sundu: Peşmerge, federatif yapıyla Türkiye’ye katılsın! Rüşvet, şantaj!.. TÜrkİye’ye ’rüşvet’ önerip üstü örtülü şantaj yapan ’rapor’da “Kürtler bağımsızlık istiyor ama olmazsa Irak yerine Türkiye’yi tercih ediyorlar. ’Musul Vilayeti’ adıyla petrole de kavuşacak olan Ankara sorunu çözüp AB’ye girer!” deniliyor. Senaryo sahneye konuyor YENİÇAĞ, Irak’ın kuzeyinde kurulacak kukla devlet için hazırlanan planın aşamalarını ve final sahnesini 3 Haziran 2009 tarihli nüshasında “BÜYÜK OYUN” başlığıyla duyurmuştu. Kürt devleti oyunu DTP’lilerin Türkiye’nin eyaletlere bölünmesini istediği bir dönemde peşmergelerden benzer bir teklif geldi: Musul vilayeti adıyla Türkiye’ye katılalım. Ankara da Kürt sorununu çözüp AB’ye girsin... Irak’ı parçalayıp, Kuzey Irak’a otonomi veren ABD’nin, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında, Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunu da içine alan bir Kürt devleti kurma planının ikinci adımı da tartışmaya açıldı. PKK’nın siyasi uzantısı olduğunu inkar etmeyen DTP’lilerin eyalet sistemi istediği bir dönemde, Irak’ın kuzeyindeki peşmergelerden de “Federatif bir yapıyla Türkiye’ye katılalım” önerisi geldi. Merkezi Brüksel’de bulanan ABD düşünce kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu “Irak ve Kürtler” başlıklı bir rapor hazırladı. Amerikan düşünce kuruluşunun raporunda, sözde Kürt liderlerin AKP döneminde Türkiye ile ilişkileri geliştirdiği belirtildi. İttifaka mecburuz Raporda, Irak’ın kuzeyindeki sözde bölgesel yönetimin lideri Mesud Barzani’nin özel kalem müdürü Fuat Hüseyin’in şu sözleri aktarıldı: “Eğer (Iraklı) Şiiler İran’ı ve Sünniler Arap dünyasını seçerse, Kürtler de Türkiye ile ittifaka girmek zorunda kalacak.” Raporda, Mesud Barzani ile Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan arasında henüz görüşme yapılmamış olsa da Kürt yetkililerin üst düzey Türk yetkililerle birçok kez bir araya geldiği hatırlatıldı. Raporda, isim verilmeden Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimden ve Türkiye’den üst düzey yetkililerin Uluslararası Kriz Grubuna yaptığı açıklamalara da yer verildi. Irak’ı istemiyorlarmış Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin adı açıklanmayan bir yetkilisi, “Bağımsız olmak hakkımız, fakat bu olmazsa ben Türkiye ile olmayı Irak’la birlikteliğe tercih ederim. Çünkü Irak demokratik değil” diyerek, tek çıkış yolunun bölgenin “Musul vilayeti” adıyla Türkiye’ye, Türkiye’nin de kendi içindeki Kürtlerin durumuna çözüm olarak AB’ye katılması “ olduğunu ifade etti. Buna karşın Ankara’nın Iraklı Kürtlerle ”resmi birliktelik“ seçeneğine sıcak bakmadığı kaydedilen raporda, adı açıklanmayan üst düzey bir Türk yetkilinin şu görüşlerine yer verildi: ” Iraklı Kürtlerle ekonomik birliktelik gelecekte mümkün. Fakat bu resmi değil, fiili bir birliktelik olmalı. Biz Irak’ın bütünlüğünü korumasından yanayız. Yeniçağ uyarmıştı! ABD’nin Ankara eliyle Irak’ın Kuzeyi ve Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunu da içine alan bir Kürt Devleti kurdurtmaya çalıştığını ifade etmiştik. Peşmerge petrollerinin Türkiye üzerinden dünyaya pazarlanmasının da bu oyunun bir parçası olduğunu dile getirmiştik. Barack Obama’nın da başkanlık seçimleri öncesinde hazırladığı seçim bildirgesinde Kürt devletinin kurulmasına Türkiye’den destek isteyeceğini dile getirmiştik. Obama’nın bildirgesinde şu ifadeleri kullandığını ifade etmiştik: ‘Irak‘ın kuzeyinde çok ihtiyaç duyulan Türk yatırımlarının ve buradaki Kürtlerle ticaretin kolaylaştırılmasını öngören kapsamlı bir anlaşma için görüşülmesi yönünde bir diplomatik çabaya önderlik edeceğim. Kerkük rüşveti Barzani’nin özel kalem müdürü Hüseyin, Kürt yetkililerinin, Başkan Barack Obama’nın açıkladığı takvime uygun olarak ABD’nin Irak’tan çekileceğine ve bunun sonucunda Irak’ın çökeceğine ikna olduğunu belirtti. Hüseyin, “Kürtler bu şartlarda Türkiye’nin koruması altında rahat ederken, bunun karşılığında Türkiye’nin, Kerkük’teki dev rezervler dahil, Irak’ın kuzeyindeki bölgenin petrol ve doğal gazına doğrudan erişim imkanı elde edeceğini ve dolaylı yollarla Kerkük’e sahip olacağını” ileri sürdü. Uluslararası Kriz Grubuna göre, bölgedeki gelişmeleri dikkatle izleyen Ankara ise Irak’ın kuzeyinde Türk girişimcilerin yatırımlarını teşvik ederek bölgedeki petrol ve doğal gazın ihracat kapısı olmak istiyor. Şirketler ileri kol Raporda, “Ankara’nın çıkmazı, Amerikan ordusunun ayrılmasının ardından (Irak’ta) ne olacağını bilmediği için tüm yumurtalarını Bağdat’ın sepetine koyarak Kürtleri yabancılaştırma riskini almak ile İran’ın güçlü etkisi altındaki geleceğin Irak’ıyla arasında bir tampon bölge oluşturmak için kuzeydeki bölgesel yönetimi destekleyerek Bağdat’ı kızdırmak arasında kalması... Etkili olmak için bahislerini koruma altına alarak, her iki tarafla ilişkilerini dengeliyor” deniliyor. Raporda, Genel Enerji ve PetOil gibi Türk şirketlerinin “Ankara’dan aldıkları yeşil ışıkla” Irak’ın kuzeyinde faaliyet gösterdiği ve “ileri kol” rolü oynadığı öne sürüldü. Uzmanlar rapora tepkili Uluslararası Kriz Gurubu’nun raporunda yer alan talepler uzmanlar tarafından Türkiye’nin ütniter yapısını hedef alan bir oyun olarak değerlendirildi. Nabız yokluyorlar Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haydar Çakmak: Rapor ABD planı. Planın amacı, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü bozmaktır. Bu talepler olursa, önce Türkiye’nin yapısını değiştirmeniz gerekir. Eyaletler sistemine geçmeniz gerekir. Federasyon olan bir ülke ise asla baki kalmaz. Türkiye’nin, çok etnikli bir devlet dönüştürülmesi hedefleniyor.Bu operasyon sadece ABD’nin değil, Batı ülkelerinin yürüttüğü, bir operasyondur. İki üç yılda bir Türkiye’nin nabzı yoklanıyor. Böyle bir şey söz konusu olamaz. Teklif dahi edilemez DSP Milletvekili Prof. Dr. Hüseyin Pazarcı: Irak ve Kürtler raporundaki talepler emperyalistlerin bir oyunudur. Bu konunun ilk kez Turgut Özal döneminde ortaya atıldı. Bu görüş, bir gün Irak’ın kuzeyi ile Türkiye’nin birleşmesi yönündeydi. Altında bir federasyona gidilmesi görüşü yatmaktaydı. Irak’ın kuzeyindeki Kürtler ile Türkiye’deki Kürt vatandaşlarımızın ayrı bir devletin iki kurucu öğesi olmasını öngörüyordu. Bu kabul edilemeyecek bir düşünceydi. Bu Anayasa’nın değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükümleri çerçevesinde kabul edilemez. Arkasında CIA var Araştırmacı-Yazar Hakkı Öznur: Bu rapor ABD’nin çıkarlarına hizmet ediyor. Uluslar arası Kriz Grubu ABD’ye doğrudan bağlı bir kuruluştur. ABD’nin bölgedeki küresel çıkarlarına hizmet eder. ABD’nin yeni yönetimiyle birlikte değişen Ortadoğu politikaları, bu bölgedeki CIA ve MOSSAD istasyon şefleri aracılığıyla bu tür tezlere dönüştürülüyor. Hiçbir inandırıcılığı olmayan sayısız rapordan biri bu. Türkiye’nin Irak ile iletişime geçebilmesi için önce terör konusunun çözülmesi lazım. Kerkük meselesinin halledilmesi lazım. YENİÇAĞ 09/07/2009 23:16
-
Halimize gülen işbirlikçiler var! Memlekette talan var! Türkistan’da, Kerkük’te, Karabağ’da, Kıbrıs’ta Kardeşlerimize; her yerde dindaşlarımıza müttefik (!) Haçlı’nın uyguladığı zûlüm var! Sınırlarımız içinde her türlü .................yapan, her türlü bölücü faaliyete taşeronluk yapan ........Çin’de göbek atanlar var! Türk Milliyetçiliğinin siyâseten marka adresi olmuş parti; bölücülerle Gâzi Meclis’in rengini tamamlıyor! “İyi şeyler olacak!” vaadinin önü açılıyor! “Farklılıkların farkındalık” gibi, “Ne mozaiği ulaaaan?” kükreyişine inat . Biz Türk Milliyetçileri varlığımızı hissettiremedikten, yıllarca “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözünü tahrik ve gericilik sayanları VE Kurbağa misali soğuk suda ateşin üzerine oturttular milletimizi! Piştiğimizi anlamadan ölüyor veya öldüğümüzü anlamadan pişiyoruz! Bu uygulamalara karşı koymazsak Devletimiz çökmez mi? Devletimiz çökerse, şanlı Türk tarihinde bir kara leke olmaz mıyız?... Mustafa ASLAN
-
'Zıplamak' eylem oldu 2 yıl hapis cezası aldı
kaplan-200 şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Bu konuyla bu yorum arasında bir bağ kuramadım. -
Allah aşkına Yazdığım yazıdan bunumu anladınız? Ben medya yalan söylüyor diyemi idaa ediyorum yazıyı iyice okuyun lütfen. İlk defa dünya medyasının bu katlami bu kadar ciddiye aldı diyorum.
-
DTP BU KADAR SİNİRLENMEMELİ VE SEÇMENİN SESİNE KULAK VERMELİ!..
kaplan-200 şurada cevap verdi: nail_amudi başlık Güncel Konular
Teşekkürler Yüreğine Kalemine sağlık... Siz yazmaya devam edin. Ne kadar görmezden duymazdan gelselerde bu gerçekler bilinç altına saklanacaktır,sayenizde bu gerçekleri öğreneceklerdir. Saygılar. -
Zulüm, katliam ve işkence komünist rejimin ayrılmaz bir parçasıdır. Doğu Türkistanlı Müslümanlara yönelik bu vahşet manzaralarına Çin'de sıkça rastlanmaktadır bu ilk değildir . Yok efendim uygurlar hanlara ait evlere saldırmışta bu saldırıda yüz küsür kişi olüyor bu ölenlerde hanlıymış. Her fırsatta çok bildiğinizi söylresiniz fakat yıllardan beri çinlilerin o bölgedeki insanlara yaptığı zulmü görmesiniz. Yıllardır o insanların üzerinde nükler denemler yapıldığından hiçmi haberiniz yok. İşte zihniyet farkı dediğimiz bu işte .Rusya'da Çin'in iç işleridir deyip bir açıklama yapmaması gibi. Bugün dünyanın bazı bölgelerinde Müslümanlar zor durumda yaşamaktadır. Örneğin Çin'in en batı noktasında yer alan Doğu Türkistan halkı özellikle son elli yıldır büyük baskı altında bulunmaktadır. Nüfusun çoğunluğunu Uygur Türkleri'nin oluşturduğu Doğu Türkistan'da, Çin'in hiçbir bölgesinde yaşanmayan boyutlarda zorluklarla dolu bir hayat sürülmektedir. 1965'ten sonraki katliamlarla birlikte, öldürülen Doğu Türkistanlı sayısı 35 milyon gibi inanılmaz bir rakamdır. 1960'larda ölümcül kansere yakalanan vakaların sayısı birkaç kişiyi geçmezken,1965- 1970'lerde onlarca kişi ölümcül kansere yakalanmıştır. 1998 tarihli bir hastane raporuna göre, günde ortalama 1.500 kişinin muayene edildiği bu hastanede her gün yaklaşık 70 kişinin kansere yakalandığı belirlenmiştir. Şimdi ise Çin masum,Çin günahsız ! Hngi üklede görülmüştür sivil halkın üzeine ateş açılsın.... Hele bu durum türkiyede yaşayan ermeni azınlıkların durumu olsaydı siz görseydiniz durumu! Medaya yine yalan söylüyor ******
-
Ya benimde dikkatimi çekti asılda...Daha dün rest çeken ,aslan kesilen başbakan'a ne oldu ?
-
Evet malesef doğru.Gerçek haber yapan Taraf ve gündem gazetesini okuyamıyoruz.... sizden o gerçek haberleri alıyoruz ! Yahu kardeşim yıllardan beri bu katliam var ,bugun bunu bir kız meselesine bağlamak akıl işimidir. Sizin bu insanlar üzerinde yıllardır yapılan nükleer denemlerden haberiniz varmı?
- 54 cevap
-
- 1
-
-
'Zıplamak' eylem oldu 2 yıl hapis cezası aldı
kaplan-200 şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Eee ne olacaktı ! olayın birde sizin görmediğiniz bir tarafı olabileceğini düşüdünüzmü? -
Osman baydemir ve pervinin buldanın tahrik dolu zehir açıklamları
kaplan-200 şurada cevap verdi: kaplan-200 başlık Politika Bilimi
İşte zihniyet farkı ! -
Zaman: 6 şehit verilen mayın patlamasıyla ilgili şok iddia
kaplan-200 şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
sizi anlayamadığım taraf burası işte. Ne güzel sözler söylüyorsunuz.Gerçeten bilmemiz gereken yada ''acaba ''dememiz gereken durumlarda bir çok şeyin farkında olmuyoruz. İşte bizim düşünceleri ayıran noktada burası.Siz bugün bu güzel sözleri söylerken diğer taraftan terörü haklı göstermeye çalışıyorsun ve anlamazdan geliyorsun. Hiç bir gerekçe terörü haklı göremez.Hiç bir hgerekçe o teröristlerin dağa çıkışının bir sebebi olabileceğini ve Asker ile bir teröristi aynı kefeye koyamaz.. .. Sorunuza gelince... Evet Ardahanlıyım. Bizim orada zaza yok kurmci konuşan kürtler var ve benkürtçeyi elimden geldiği kadarda öğrenmeye çalıştım... Daha öncede söyledim benim kürt ile zaza ile laz ile ermeni ile sorunum yok. Benim sorunum kendi sorunlarını bize sorun yapanlarladır. Ben zaten kürtlere yakınım siz merak etmeyin. Benim en iyi dotum ,kardeşim,abim kürttür.Siz rahat olun. Benim yakın olduğum kürtler, dtp gibi pkk sözcüsü partisine karşı olan onları türk bayrakları ile protesto eden memleketimdeki kürtlerdir. Yani bizim sorunumuz yok....İsterseniz siz biraz düşünün. -
Ben cezalandırırım! -GENEL KURMAY BAŞKANI
kaplan-200 şurada cevap verdi: kaplan-200 başlık Güncel Konular
Eee Nerede bu objektif arkadaşlar. -
Süper bir anlayışınız var.Bu yazılarda katliamı destekleyen hangi sözler var? Her fırsatta sivas ,maraş vs diyorsunuz.Diğerlerini görmüyorsunuz diyoruz, bunda gocunacak ne var bakın aynı şekilde kaç katiam olmuş ? Birde kendi yazılarınıza bakın hangilerini nasıl kınamışsınız.Önce bir aynaya bakın bence. Kimse burada ne yobazlığı nede katliamları savunuyor.Sizin görmediğiniz durumları söyleyince hemen yapıştırma hazır.
- 169 cevap
-
- Sivas katliamı
- Madımak olayları
-
(ve 4 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Bunca yazınızın içinde İçerisinde TÜRK-TÜRKLÜK-İSLAM-ŞEHİT yada Karabağ,Başbağlar,Şehit cenazeleri ile ilgili kaç başlığınız var? Bu saydıklarımıza size sorulmadan kaçına cevap verdiniz hangisini kınadınız? Başbağlara üzülmediniz diyende olmadı size fakat başkaları bu konuyu açmadan nasılsa sizin hiç aklınıza gelipte üzüldüğünüzü hatırlamıyorum. Her yıldönümü hatırlarsınız fakat yukarıda saydıklarıma gelince duymaz görmesiniz. Böyle cevaplara ise bizde üzüldük diyerek ucuz bolitika yaparsınız.
- 169 cevap
-
- Sivas katliamı
- Madımak olayları
-
(ve 4 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Sevgili suheda, senin bu bakış açına hayranım. Başkalarının görmediğini nasıl görüyorsun anlamıyorum. Sizi tebrik ederim. Gerçekten öyle bakın,hocali katliamı'nın yıl dönümü olur kimse görmez,Başbağlar katliamı olur kimse görmez. Üstelik hergün gelen şehit haberlerini yine kimse görmez. İşlerine geldiği zaman insanlık adına ''unutmadık'' naraları atarlar....! objektiflikten bahs ederler. Sizin bu bakış açınıza hayranım. Yüreğine sağlık.
- 169 cevap
-
- Sivas katliamı
- Madımak olayları
-
(ve 4 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Ben cezalandırırım! Belki de "kâğıt parçası"dır hakikaten. Genelkurmay Başkanı'nın dediği gibi. Ama tutun ki "kâğıt parçası" değil; yine dediği gibi... "Ben cezalandırırım." *** Belki birçoğunuza normal geliyordur. Esasında "çok normal" bir durum. "Ben cezalandırırım" esasında işin püf noktası. Püf noktasının cim noktası. Cim noktasının mim noktası. Her işin başı bu. Her işin sonu da. *** Genelkurmay Başkanı "darbeci karşıtı" görünüyor. Bu iyi bir şey tabii. En azından, geçmiş darbelere karşı olduğuna dair hiçbir şey duymasak da, şu anda beyan ediyor: "Önce ben cezalandırırım." Muhtemelen "darbe karşıtı" iktidar ile çok sayıda vatandaşı da "rahatlatan" ifade bu: "Önce ben cezalandırırım." *** Ama işte o yüzden... Yani, iktidar, her cepheden vatandaş, askeriye bunu normal kabul ettikçe, hukuk saydıkça, demokrasi zannettikçe, cumhuriyet sandıkça... "Darbe" zaten hep içimizdedir. Askeri ve hatta sivil... daima. *** Çünkü yok öyle şey. Yok öyle bir şey. Bir memlekette, herkes Anayasa'ya göre hiç olmazsa, "kanun önünde eşit" sayılıyorsa... Hukuk varsa... Cumhuriyet, demokrasi, hukuk devleti gibi ilke, kavram, esaslar kitapta yazıyorsa... Yok böyle bir şey. Kimse kimse için "önce ben cezalandırırım" diyemez. Darbe zanlısı, tasavvur ya da girişim şüphelisi de dahil. *** Ama denebilir. Ve hiç yanlış olmaz. Çünkü fiilen durum bu. Sadece Genelkurmay Başkanı değil, herhangi bir rütbeden herhangi bir "komutan", çok üst olmasa dahi, o an için o koşullarda üst olan herhangi bir rütbeli kişi, öyle savaş durumu filan da yokken, "Önce ben cezalandırırım" yetkisine sahip. Öyle çok ciddi durumlarda bile değil. Hemen her durumda. İki dudağı arasında. Zaten varlığı tartışmalı "Askeri Yargı"ya bile gerek duymadan; "yargısız askeri yargı ve infaz" ile. "Alttaki" askeri, "alttakiler"i, "altındakiler"i, "aşağıdakiler"i. Varsa bir yakınınız, sorunuz; yolda rastlarsanız birine, sorunuz. 20, 25 yıllık profesyonel askerlerin bile, oğulları yaşındaki genç bir "amir"in bazen insafsız infazı, iki dudağı arasındaki "ben cezalandırırım" ı ile düştüğü askeri, insani, manevi, maddi hali bir sorunuz. İçe gömülen bunalımları, dıştan saklanan intiharları, için için kemiren acıları, on yıllarca çoluk çocuk on binlerce ailenin yüreğine, ruhuna kazınan ıstırabı sorunuz. *** "Ben cezalandırırım", iyi niyetle de olsa, bir Genelkurmay başkanının millete ve devlete vaadinden ziyade, bir kültür, bir gelenek, yerleşik, fiili, çokça hukuksuz bir durumun teyidi. "Töre", biliyoruz, geriliktir, cumhuriyet, demokrasi ve hukuk dışıdır; hepimiz hemfikiriz. Ama "Cumhuriyet kurumu"ndaki bu "iki dudak arasında cezalandırma" töresi de, sadece bu kurum "daha ileri" diye "modern, çağdaş, cumhuriyetçi, ileri, aydınlanmacı, laik" bir hal değildir. Hukuk ve demokrasi, hukuk devleti zaten hiç değildir. *** O yüzden... Bunun ayırtına vardıktan sonra ki bu konuda ısrarla yazmaya çalıştım. Bir kez daha iyice inandığımı, on binlerce asker tanıkla, ordunun en az yüzde 80 nüfusuyla kanıtlayabileceğimi yine söylüyorum: Cumhuriyet, demokrasi ve hukukun ordu içindeki konumu tartışılmadan, mesele edilmeden... Ordunun cumhuriyet, demokrasi ve hukuk içindeki konumu üstüne ne deseniz... Boş demeyeyim ama... Doldurmaz. *** Önce tartışılacak olan "Önce ben cezalandırırım" kültürü, hatta hukukudur. Bunun siyasete, sivillere, işyerlerine, okula, aileye de yayılmış, yapışmış halleridir. Lider, amir, müdür, patron, komutan, şef, reis, başkan olanlar ile şürekâsının hukuksuzluğu, saltanatı, imtiyazı, zümre egemenliği, demokrasi ve cumhuriyet ihlali ile iğfalidir. Genelkurmay Başkanı bunu iyi niyetle, kararlılıkla söylemiş olabilir... Hiç fark etmez. Darbecinin milleti, toplumu, siyaseti, solda ve sağda istediğini "cezalandırma" arzu, ihtiras ve alışkanlığının ilk kaynağı budur! Umur TALU-SABAH http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/talu/2009..._cezalandiririm
- 29 cevap
-
- 1
-
-
Sigarayı bırakacağını düşünmüştüm.
-
Tahrikle başladı 26 HAZİRAN’da bir oyuncak fabrikasında çalışan Türk kızlara Çinlilerin sarkıntılık etmesiyle başlayan olaylarda 12 Uygur Türk’ü öldürülmüştü. Dün protesto yürüyüşünün faturası daha acı oldu. Ölüm kustular!.. YÜRÜYÜŞÜ engellemek isteyen Çin polisi Türklerin üzerine ateş açtı. En az 156 kişi öldü, 828 kişi de yaralandı. Çin yönetiminin bölgede uyguladığı baskı ve sansür, sağlıklı haber alınmasını güçleştiriyor. Doğu Türkistan’da Çin katliamı: 156 ölü Kendilerine yönelik baskılara tepki gösteren ve şiddet olaylarını protesto eden Uygur Türkleri’nin üzerine polis ateş açtı. Urumçi sokakları kan gölüne döndü Çin yönetiminin Doğu Türkistan’daki baskılarını ve geçen hafta Türk işçilerine yönelik saldırıları protesto eden Uygur Türklerine açılan ateş sonucu çıkan olaylarda 156 kişi öldü. Doğu Türkistan’ın başkenti Urumçi’de, üniversite öğrencisi ve hocası ile gençlerden oluşan bir grup Uygur Türkü, Çin yönetiminin son dönemde giderek yoğunlaşan baskılarını ve şiddet olaylarını protesto için dün yürüyüşe geçti. Sokaklar ceset dolu Yürüyüşe engel olmak isteyen Çin polisinin göstericilere karşı şiddet kullanması üzerine kargaşa yaşandı. Çin polisi kendilerine direnen silahsız göstericiler üzerine ateş açınca ortalık bir anda kan gölüne döndü. Olaylar büyüyüp kısa sürede tüm şehre yayıldı. Resmi Şinhua haber ajansı; en az 156 kişinin öldüğü, 828 kişinin de yaralandığı olaylarda 261 motorlu araç ve 50’ye yakın dükkanın ateşe verildiğini belirtti. Urumçi polis müdürü Liu Yaohua ise sokaklardan 60 ceset toplandığını, diğerlerinin de hastanede öldüğünü duyurdu. Sert güvenlik önlemi Göstericileri dağıtmak için Çin polisinin kullandığı su panzerleri ve tanklarının altında protestocuların ezildiği açıklanırken sokaklardaki yangında da ölenlerin olduğu kaydedildi. Bölgedeki Çin yönetimi tarafından yapılan açıklamada ise “Şiddet olaylarının yurt dışındaki provokatörler tarafından kışkırtılan ve yurt içinde organize edilen, planlı ve örgütlü bir şiddet suçu olduğuna dair bulgular bulunduğu” iddia edildi. Olaylar sansürlü Bölge yöneticileri, 26 Haziran’da Guangdong eyaletindeki bir oyuncak fabrikasında Uygur Türkleri ve Çinli işçiler arasında meydana gelen ve on iki Uygur Türkü’nün öldüğü kavganın kaos yaratmak amacıyla kullanıldığını kaydetti. Çıkan olaylar sonrasında Çin yönetimi Doğu Türkistan’ın dünya ile haberleşme bağlantısını kesti. Haberler ise Çin yönetimince sansürlenerek dünyaya duyurulmaya çalışıldı. Urumçi’de çıkan olayların ardından, protesto gösterileri bölgenin kuzey batısındaki Kaşgar kentine sıçradı.Sokaklarda Çin polisi şiddet kullanırken, eylemciler de caddelerdeki araçları devirip yakarak tepki gösterdi Fabrikada tahrik ettiler 26 Haziran’da Guangdong eyaletinin Shaoguan şehrinde bir oyuncak fabrikasında Han Çinlileri ile Doğu Türkistanlılar arasında olaylar yaşanmış, mecburi işçi olarak çalıştırılan Türk kızlara Çinlilerin sarkıntılık etmesi üzerine Uygur gençler olaya müdahale etmiş, bunun üzerine oyuncak fabrikasını basan binlerce Çinli, Doğu Türkistanlılara saldırmış olaylarda on iki Uygur Türkü ölürken çok sayıda kişi de yaralanmıştı. Tümtürk: Binlerce Türk’ü katledecekler Doğu Türkistan Dayanışma Derneği Başkanı Seyit Tümtürk, 3 Temmuz’da yaptığı yazılı açıklamada, Doğu Türkistanlılara uygulanan zulmü, insanlık dışı uygulamayı ve yaşanan katliamı nefretle kınadıklarını belirtmişti. Tümtürk, dünkü olaylardan sonra yaptığı açıklamada ise ölü sayısının açıklanandan çok daha yüksek olduğunu ve buna tepki olarak Kaşgar’da büyük bir miting düzenleneceğini söyledi. Tümtürk, “Son aldığımız bilgi 500’e yakın ölü olduğu doğrultusunda ama bunu teyit edemiyoruz. Çin haber kaynakları 140 diyor, bunu en az 4-5’le çarpabilirsiniz.. Kaşgar’daki mitingde binlerce masum Türk katledilecek.Türkler haritadan silinmek üzere. Doğu Türkistan’da son 60 yıldır bir işgal var.” dedi. 30 milyon Türk yaşıyor Tacikistan, Afganistan, Pakistan kontrolündeki Keşmir ile komşu olan Doğu Türkistan, Çin’in Kuzeybatısında yeralıyor. Başkenti Urimçi. Resmi diller ise Uygurca ve Çince. 1 milyon 660 bin kilometre karelik yüzölçüme sahip Çin işgalindeki Doğu Türkistan’da 30 milyona yakın Uygur Türkü yaşıyor. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 26 Haziran’da yaptığı Çin ziyaretinde Urumçi’yi de ziyaret etmiş, Uygur Türklerinin Çin ile Türkiye arasında diyalog ve barış için köprü olması temennisinde bulunmuştu.Gül, yaptığı açıklamada Pekin ile Ankara arasındaki ilişkilerin yüzde 90’ını ekonomik gelişmelerin, yüzde 10’luk oranının da siyasi yönde şekillendiğine dikkat çekmişti. Türkiye ayağa kalktı Türkiye’de yaşayan Doğu Türkistanlılar ve bazı sivil toplum kuruluşlarına üye bir grup, Çin’deki katliamı protesto amacıyla Galatasaray’dan Taksim Meydanı’na yürüdü. Galatasaray Meydanı’nda toplanan grup, “BM Göreve”, “Çin’de Soykırıma Hayır” pankartları açarken, “Zulme Karşı Omuz Omuza”, “Uygur Türkleri Yalnız Değildir” gibi çeşitli sloganlar attı. Grup adına yapılan konuşmada, Doğu Türkistan’da bir zulmün yaşandığı ve devam ettiği kaydedilerek, bölgedeki Türklere yönelik Çin Devleti’in bir asimilasyon politikası sürdürdüğü dile getirildi. Açıklamada, yaşanan olaylarda Çin polisi tarafından kadın, erkek, küçük, büyük demeden rastgele ateş açıldığı ve çok sayıda Uygur Türkünün resmi kayıtların dışında da hayatını kaybettiği belirtildi. Grup daha sonra çeşitli sloganlarla Taksim Meydanı’na kadar yürüdü.
- 54 cevap
-
- 2
-
-
Arkadaşların söylediği gibi yapılan yobazlığı KUTSAL KİTAP ile bağdaştıramasınız. Bu durumda, siz kutsal kitaba saldırırken kendinizi bunun dışında tutabilirsiniz diyerek çaktırmadan kutsal kitaba saldırırken başkalarının sesiz kalacağını nasıl düşünebiliyorsunuz.
- 169 cevap
-
- Sivas katliamı
- Madımak olayları
-
(ve 4 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
AKP'li Arslan: PKK'lıların hiçbiri keyiften dağa çıkmadı
kaplan-200 şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Ben size Diyarbakırdan deği,l Ardahandan bahs ediyorum. -
Zaman: 6 şehit verilen mayın patlamasıyla ilgili şok iddia
kaplan-200 şurada cevap verdi: Taner Bayram başlık Politika Bilimi
Başlığın altındaki ''iste provokasyonun ispati...Hani PKK yapmisti?'' Demekle ne Anlatmaya çalışıyorsun.