Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

kaplan-200

Φ Üyeler
  • İçerik Sayısı

    2.083
  • Katılım

  • Son Ziyaret

  • Lider Olduğu Günler

    2

kaplan-200 tarafından postalanan herşey

  1. Kaymakamı kızdıran 'saygı duruşu' Sözde devrim şehitleri adına yapılan saygı duruşunda Kaymakam Şefik Güldibi ayağa kalkmadı. Bitlis'in Tatvan İlçesi'nde Tatvan Kaymakamlığı ile DTP'li Belediye tarafından bu yıl 41'incisi düzenlenen `Tatvan Doğu Anadolu Fuarı'na 'Sözde Saygı Duruşu' damgasını vurdu. Fuar açılışında DTP'li Muş milletvekilleri Sırrı Sakık, M. Nuri Yaman, DTP'li Bitlis Belediye Başkanı Nezir Karabaş ile partililer sözde devrim şehitleri için 1 dakikalık saygı duruşu için ayağa kalkarken, Kaymakam Orhan Şefik Güldibi ile kurum amirleri, bazı sivil toplum örgütü temsilcilerinin yerlerinde oturmaları ilginç bir görüntü oluşturdu. Kortej yürüyüşü sırasında ise organizatör firmanın yetkilisi olduğu ileri sürülen Hülya Dağ'ın sadece fuar bayraklarının taşınması gerektiğini belirterek Türk Bayrağı'nın kaldırılması yönündeki zabıta görevlilerine yaptığı uyarı, sonuçsuz kaldı. Tatvan Kaymakalığı ile DTP'li belediyenin birlikte organize ettikleri Tatvan Doğu Anadolu Fuarı, bu akşam saat 19.30 sıralarında 41'inci kez kapılarını açtı. Açılışa DTP'li Muş miletvekilleri Sırrı Sakık, M. Nuri Yaman, DTP'li Bitlis Milletvekili Nezir Karabaş, Kaymakam Orhan Şefik Güldibi, DTP'li İlçe Belediye Başkanı Abdullah Ok ve yaklaşık bin 500 kişi katıldı. Tatvan Belediyesi önünde toplanan topluluk, fuar alanına ulaşmak için 3 kilometrelik kortej yürüyüşü gerçekleştirdi. Ancak kalabalık, yürüyüşün yapıldığı yolda iki gruba ayrıldı. Bu gruplardan birini DTP'liler oluşturdu. Öndeki grubu oluşturan Kaymakam Orhan Şefik Güldibi, DTP'li Belediye Başkanı Abdullah Ok ile bazı kurum amirleri ve bazı vatandaşlar dev bir Türk Bayrağı eşliğinde yürüdü. Bu topluluğu yaklaşık 300 metre gerisinde ise Muş milletvekilleri Sakık ve Yaman ile Bitlis Milletvekili Karabaş'la DTP'lilerin bulunduğu grup yürüyüşü gerçekleştirdi. Bu grubun yürüyüşü esnasında üzerinde Yurtsever Demokratik Gençlik yazılı olan bir flamanın açılması dikkati çekti. ORGANİZATÖR YETKİLİSİNDEN TÜRK BAYRAĞI'NA MÜDAHALE Tatvan Doğu Anadolu Fuarı'nın açılış organizasyonunu üstlenen Diyarbakır'daki firmanın görevlisi olduğu belirtilen Hülya Dağ, kortej yürüyüşü sırasında Türk Bayrağı'na müdahalede bulunmak istedi. Türk Bayrağı'nın bulunduğu grubun yanına gelen Hülya Dağ, zabıta memuruna "Bu bayrağın burada ne işi var. Lütfen müdahale edermisiniz" uyarısında bulundu. Zabıta memuru ise Hülya Dağ'a, "Ben ona müdahale edemem, sen bana hiçbir program veremezsin" cevabını verdi. Bunun üzerine Dağ, "Türk Bayrağı yok, sadece fuar bayrakları var" diye konuştu. Bu sırada konuşmalara şahit olan bir vatandaş, "Bayrağın nesi sizi rahatsız ediyor" diye araya girdi. DTP'li olduğu tahmin edilen bir başka vatandaş ise, "Nesi ediyorsa ediyor" diye konuştu. Bu diyoloğun ardından Dağ, bayrağı taşıyan gençlere yönelerek, "Hayır olmayacak. Toplar mısınız" dedi, zabıtaya da dönerek "Müdahale edin" diye konuştu. Olaya şahit olan bazı DTP'liler, Kürtçe olarak Dağ'ı yatıştırmaya çalıştı. Bunun üzerine Hülya Dağ, oradan uzaklaştı ve gerilim tırmanmadan sona erdi. Ardından korteje katılan iki grup fuar alanına geldi. İSTİKLAL MARŞI OKUNMADI Fuarın açılışında da ilginç görüntüler oluştu. Açılışta, bu yıl istiklal marşı okunmadı. Ancak DTP'liler, sözde devrim şehitleri adına saygı duruşunda bulundu. Bu sırada DTP'li Muş milletvekilleri Sakık ve Yaman ile Muş Milletvekili Karabaş, Belediye Başkanı Ok ve diğer DTP'li ilçe yöneticileri ayağa kalkarak saygı duruşuna eşlik ederken, Kaymakam Şefik Güldibi ise ayağa kalmadı. Protokol için ayrılan bölümde yaşanan bu olay büyük dikkat çekti. Kaymakam Güldibi ile birlikte açılışta bulunan kurum amirleri, bazı sivil toplum örgütü temsilcileri ve Muhtarlar da bu esnada kaymakamla birlikte yerlerinden kakmadı. Herhangi bir gerginliğin yaşanmadığı bu saygı duruşunun ardından da açılış törenine geçildi. DTP'LİLER KAYMAKAMI ALKIŞLADI Belediye Başkanı Ok'un ardından Kaymakam Orhan Şefik Güldibi, önce Kürtçe, daha sonra da Türkçe anons edilerek kürsüye çağrıldı. Kaymakam Güldibi, konuşma kürsüsüne gelirken, DTP'lilerin alkışlaması da dikkat çekti. Kaymakam Güldibi, ilçenin güzelliklerinden söz ederek birlik ve beraberlik mesajları verdi. Kaymakam Güldibi, Tatvan'ın Doğu Anadolu'nun incisi olduğunu belirterek, "Her türlü doğal güzelliği ve sıcak kanlı insanı ile bölgede eşi benzeri yoktur. Burada Tatvan halkına hizmet etmek bizim için şereflerin en büyüğüdür. Mevlana misali kucaklarımızı sevgiye açtığımız zaman birbirimizi ufak tefek farklılıklardan ayırmadığımız zaman hak ettiği yere gelecektir. Bizler Mevlana torunuyuz. Tatvan'la ilgili çok ciddi adımlarımız var. Tatvan'ı sağlık merkezi ve turizm merkezi haline getireceğiz. Bizler gücümüzü dağıtmadan birleştirdiğimiz zaman parmaklarımızı insanların gözüne sokmadığımız zaman ve sevgi ile kucakladığımız zaman Tatvan, Tatvan olacaktır" diye konuştu. Konuşmaların ardından 41'inci Tatvan Doğu Anadolu Fuarı, Kaymakam Orhan Şefik Güldibi, milletvekilleri ve belediye başkanı tarafından fuar kurdelesinin kesilmesiyle start aldı. 30 Haziran - 20 Temmuz tarihleri arasında açık kalacak fuar kapsamında çeşitli etkinlikler gerçekleştirilecek. MYNET HABER. ----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------- Teşekkürler sn kaymakamım.
      • 1
      • Beğen
  2. Terör örgütüyle yapılan mücadeleyi savaş ortamı olarak değerlendiremesiniz....Savaş devletler arasında olur ,bu terörle mücadeledir. İki tarafta diyerek terör örgütü ile Türkiye Cumhuriyeti Devletini aynı kefeyede koyamasınız...Biri devletinsilahlı gücü (halkın namus bekçisi)diğeri ise kendi namusuna sahip olamayan kandırılmış teröristlerdir. Yani senin deiğin gibi bu iki taraf bir görülüpte eleştirilemez...Birileri bu ükleyi bölmek için çocuk kadın demeden elinden geleni yapıyor, insanları katlediyorsa güvenlik güçleride bunları yok etmeye çalışacaktır. Bu iki taraf dediğiniz sizin zihniyetinizde biter ancak.
  3. Bence çok geç kalınmış ve yerinde bir kardır... Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanması kadar doğru bir şey olamaz her kurum kendi mahkemesini kursun o zaman...Askerin mahkemsi ayrı-Polisin mahkemesi ayrı-işçinin ayrı köylünün ayrı ! Buna karşı gelenler TSK İç hizmet kanununu ve Askeri ceza kanunu'nu kaç defa okudular acaba! 1930 yılında ACk 1961 yılında ise İç hizmet kanunu çıkartılmıştır. Fakat çağımıza hala uyarlanmamıştır birçok keyfiyete sebebiyet veren kurallar hala geçerlidir. En azında çağımıza uygun hale getirilmesi gerekir.
  4. Bak arkadaş Ardahandaki olayların kürtleri birbirine düşürmesiyle hiç bir alakası yoktur. Dediğim gibi dtp'nin oyunu tutmadı...Bozmaya çalıştığı oyun ters tepti ve halk birbirine daha çok kenetlendi.....Bu güne kadar hiç bir problem yaşamadılar bu günden sonrada yaşamayacaklar ne detepe nede başkası fark etmez. dtp gelmeden önce Ardahanın duyarlı kürt asıllı vatandaşları hem evlerine hemde iş yerlerine Türk Bayrağı asarak protesto etmişlerdir. Ardahanı karıştırmak isteyen 3-5 provakatör'e ise kimse itimat etmiyor gerçeği görebiliyorlar. Kürtleri birbirine düşürme siyaseti dediğinizde ise bu konu sizin zihniyetinizde biter.Ardahanda kürtler birbirine düşmedi tam tersi orada yaşayan insanlar oyunun farkına vardı. Birbirine düşecek zihniyet ise pkk ve dtp nin kürtleri temsil ediyor diye kabul eden zihniyetin düşüncesidir. Türkiyede örnek tek il'dir Ardahan. Bunca yıldır kürt-türk-Terekeme(azeri)bir arada yaşayarak hiç bir sorun yaşamadılar . Rus otellerinden ve fuhuştan kazandıkları parayla araya nifak sokmak isteyen 3-5 otelci(::......)...
  5. Ne var bunda gündem gazetesinin haberini buraya taşımakla pkk teröristlerini haklı çlkaracağınımı düşünüyorsun? Haberin ilk zamanlarında neyın ne olduğu daha tesbit edilmeden nasıl bir haberin verilmesini bekliyordun... Şimdi sanırım size göre,daha önceden yapılan bütün mayınlar ve öldürmelerin sorumlusu askeri,asker yaptı pkk'nın üstüne attı pkk ise masum öylemi! Bu haber doğru olsada bu tür kazaların olması muhtemeldir..Denildiği gibi ufak hatalar böyük felaketlere yol açabilir. Bu tür olayları propagandaya alet etmeniz orduyu dahada güçlendiriyor farkındamısınız. Çünkü, Gündem gibi pkk sözcüsü sözde gazetelerin propagandaları ve sizin zihniyetinizdeki insanların bu şekilde haber yapmaları o gerçeği ortaya koyuyor. Sanki ordu kendi askerine tuazak kurmuş ve pkk yı yıpratmak için senoryo yazmış! bu pkk ne masummuş böyle.... Ak tütün saldırısında'ki kayıp olan askerlerin en son durumundan haberiniz varmı?Sanırım olmaz. Daha sonra bulunan Askerlerin cesetlerin kolları,bacakları ve vücüdü barçalanarak bulunmuştu. Her sırsatta asker öyle yaptı,böyle yaptı diyenler masum gördüğü teröristlerin yaptığı vahşiliği görmezler. Yani diyarbakırlı(bende Ardahanlıyım)bu teröristler sizin anlatmaya çalıştığınız kadar masum değiller. Biz neyin ne olduğunu biliyoruz..umudumuz gözü görmeyen kulağı duymayanlarında birgün görüp duymasıdır.
  6. Ben Kenan Evren'i 29 yıl önce astım!... Ya Rabbi! Bana Kenan Evren’i savunduracaklar! Bu hakkımı bütün siyâsilerden sen sor! Periyodik ve planlı bir uygulamayla yıllardır hedef alınan Türk Silahlı Kuvvetleri, son günlerde demokrat maskeli işbirlikçilerin el birliği ile linç edilmek üzere! “12 Eylül Kıyâmeti Figûranları Cuntacılar”ı konu ederek, ajitasyonla siyâseti ve âciz siyâsilerimizi sütten çıkmış ak kaşık târifine sokup, Türk Silâhlı Kuvvetlerini yargılayalım mı kapalı sorusuna ve orduya yapılan saldırılara meşrûiyet kazandırılmaya çalışılıyor! Atatürk’e, Cumhuriyet’e, Laikliğe, demokrasiye ihânet eden kim olursa olsun cezalandırılmalı ama “Bağımsızlık karakterimdir” düşünce temeli üzerine kurulmuş gencecik ve millî bir Cumhuriyeti, önce NATO’ya sokup sonra NATO’nun, dolaylı olarak ABD’nin devletin en millî kalması gereken istihbârat kurumunun en derinlerine kadar nüfûz etmesine seyirci kalan siyâsilerimizi ne yapmalı? Önce asıp sonra demokrasi şehîdi ünvânı verdiğimiz teslîmiyetçileri nereye koymalı? 1961 Anayasası ile sağlanan demokratik hakları hoyratça, insafsızca Atatürk Cumhuriyeti aleyhine kullanarak, 12 Eylül Kıyameti’ne zemîn hazırlayan ve şimdi kahraman ilan edilen, hatıraları önünde sahte göz yaşları dökülen Mao’cu-Lenin’ci-Marks’çı anarşist, “68 Kuşağı” adlı yerli işbirlikçileri ne yapmalı? 12 Eylül Kıyâmeti’nde, MHP’yi önce sıkıyönetim istedi diye sonra ülkeyi siyasî kamplara böldü diye ayrı ayrı yargılayıp bir hukuk komedisi olarak tarihe geçen 12 Eylül Cuntacılarını yargılamadan önce; ana muhalefet lideri Ecevit’e bir muhalefet ittifâkı teklîf eden ve şiddetle reddedilen Alparslan Türkeş’in demokratik davranışını, Ecevit’in 12 Eylül’e zemîn hazırlayan, “Trübünleri sahaya indiririm” tehdîtli davranışını ne yapmalı? 1961 Anayasası’nın tanıdığı demokratik hakları araç kullanarak Ordu’dan intikama soyunan, Demokrat Parti’nin devamı sloganı ile iktidara gelen; CIA’nın yeniden devletin en derinlerine kadar nüfûz ederek kardeşi kardeşe kırdırdığı dönemlerde akan kan üzerinden sadece oy sayan sağcı ve solcu siyâsileri ne yapmalı? Allah’a, Peygamber’e, Din’e, Laikliğe, Cumhuriyet’e, Atatürk’e, Türk’e saldırıları, bölücülüğü, vatan toprağını euroyla satmayı demokratik hak olarak yorumlayan; kırk bin insanımızın katili olan ve -gûya- cezalandırılmış Apo bölücüsüne özel ihtirâmdan rahatsız olmayan milliyetçi-sosyal demokrat-demokratik solcu-liberal-sağcı-ümmetçi, aymaz siyâsileri ne yapmalı? Cumhuriyetin, demokrasinin, milletin mukadderâtını üç-beş tane genel başkanın iki dudağı arasına mahkûm eden, millet vekili ünvanlı genel başkan vekillerinin seçtirilmesine göz yuman “Siyâsi Sultanları” ne yapmalı? “Netekim Paşa” ve dört arkadaşı yargılansın tamam da kırk bin insanımızın katilini cezalandıramayan, millet nazarında güven kaybetmiş siyâsileri ne yapmalı? Soruları çoğaltmak çok mümkün. Millet olarak çok basit ve çok komik olan oyunun farkında olmalıyız! Kenan Evren ve arkadaşlarının yargılanması maskesiyle, Atatürk Cumhuriyeti’nden Atatürk’ün verdiği tâlimat ve yasa gereği sorumlu olan Ordumuz’dan intikama hazırlanıldığını görmemiz gerek! Duyarlı münevver Türk Vicdânı, Kenan Evren ve arkadaşlarını zâten cezalandırmış ve tarihe emânet etmiştir! 29 yıldır siyâsilerin görmediği veya görmezden geldiği 1981 Anayasası’nın “Geçici 15. Maddesi”ne, bu kadar yıl tahammül eden siyâsilerin, 92 yaşına gelmiş ve yaşı gereği mahkûmiyetten muaf birini gündem konusu yaparak yapmak istedikleri asıl tahribâtı görmek gerek! Demokrasiyi amaçlarına ulaşmak için araç olarak kullandıklarını saklamayan siyâsileri de millî vicdânın yargılayacağı günlerin yakın olduğu hiç ama hiç unutulmamalı!... Kenan Evren’i, hür aklım ve bağımsız Türk Milliyetçisi vicdânımda 29 yıl önce zaten astım ben!... Mustafa ASLAN YENİÇAĞ
  7. kaplan-200

    Kızını babasına hediye gönderdik..

    Kendi adıma ölmekten hiç korkmadım. ölüme çok defa'da meydan okuyorum ucuz kahraman olmayacağımı bildiğim konularda yinede meydan okurum. Sevdiklerimi kaybetmekten korkuyorum. Her dualarımda, Allah'tan istediğim , ben ölmeden sevdiklerimin acısını bana yaşatma diye diyedir.
  8. MERHABA SİZLERE KURAN'I KERİMDEN ÇOK İLGİNÇ BULACAĞINIZ BİR KAÇ MUCİZEVİ İŞARETTEN BAHSETMEK İSTİYORUZ (KELİME UYUMLARINDAKİ MATEMATİKSEL MUCİZE) KURAN'DA (GÜN) YANİ (YEVM) KELİMESİ 365 KEZ geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA GÜNLER YANİ (EYYAM YEVMEYN) KELİMELERİNİN 30'ar KEZ geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA (GÜNEŞ) (BİR IŞIK) (GÖLGE) KELİMELERİNİN 33'ER KEZ YANİ EŞİT ORANDA geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA BAZEN AYNI AYET İÇERİSİNDE BAZENDE FARKLI FARKLI AYETLER'DE (DÜNYA) VE (AHİRET) KELİMELERİNİN 115'er KEZ YANİ EŞİT SAYIDA geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA (MELEKLER) VE (ŞEYTAN ) KELİMELERİNİN 88'er KEZ YANİ EŞİT SAYIDA geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA SICAK (HARE) SOĞUK (BERD) KELİMELERİNİN TÜM TÜREVLERİYLE 4'er KEZ geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA YAKIN VE UZAK KELİMELERİNİN 10'AR KEZ geçtiğini biliyormuydusunz? KURAN'DA ZARAR KELİMESİ (DARRAN) YARAR KELİMESİ (NEFAN) İSE 9'ar KEZ EŞİT SAYIDA geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA ADALET VE ZULÜM KELİMELERİNİN YİNE EŞİT SAYIDA 15'er KEZ geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA ŞÜKÜR VE AZ KELİMELERİNİN EŞİT SAYIDA YANİ 75'er KEZ geçtiğini biliyormuydusunz? KURAN'DA AKIL SAHİPLERİ (EL-ALBAB) VE DELİ (MECNUN/CİNNET) KELİMELERİNİN İSE EŞİT SAYIDA 16 KEZ geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA SIKINTI (DAYG) VE HUZUR (TAMANİYYE) KELİMELERİNİN YİNE EŞİT SAYIDA 13'ar KEZ geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA YAKIN KELİMESİNİN 10 KEZ UZAK KELİMESİNİN DE YİNE EŞİT SAYIDA 10 KEZ geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA SIKINTI (daygın) 13 KEZ HUZUR (tetmeinne) 13 KEZ YİNE EŞİT SAYIDA GEÇTİĞİNİ BİLİYORMUYDUNUZ ? KURAN'DA İBLİS (11) SIĞINMAK KELİMELERİNİNDE (11) KEZ EŞİT SAYIDA geçtiğini biliyormuydusunz ? KURAN'DA CİNSEL SUÇ HADDİ AŞMAK GAZAP KELİMELERİNİNDE YİNE EŞİT SAYIDA (24) KEZ GEÇTİĞİNİ BİLİYORMUYDUNUZ ? amacımız kuran'ı kerimi şifreler kitabı haline getirmek değildir ( KURAN'I KERİM İNSANOĞLUNA ) - Bir kurallar kitabı - Bir dua kitabı - Bir hikmet kitabı - Bir kulluk kitabı - Bir emir ve davet kitabı - Bir zikir kitabı - Bir fikir kitabıdır ... SİZLERDE BU OLUŞUMDA YER ALMAK İSTERSENİZ LÜTFEN SİZDE AŞAĞIDAKİ LİNK'İ TIKLAYIP ARKADAŞLARINIZI DAVET EDİNİZ .. ARKADAŞLARINIZA KURAN'I KERİM FACEBOOK HAYRAN SAYFASINI HEDİYE EDİNİZ .. HER ŞEY GÖNLÜNÜZCE OLSUN (ARKADAŞLARINIZI LÜTFEN DAVET EDİNİZ)
  9. kaplan-200

    Kızını babasına hediye gönderdik..

    Allah sabır versin... Çok zor ayrıca en çok korkularımdan bidir.
  10. Yaptığın röprtajı okurken bende çok keyif aldım sevgili gönüldaşım suheda seni daha iyi tanımış olduk bu syede. Bu arada seni ARDAHAN SPOR'A DAVET EDİYORUM. Onursal taftarımız olurmusun ?
  11. Burası Türkiye Cumhuriyerti ve kendi yasaları var. 1 Kasım 1928 gün ve 1353 sayılı yasayla tespit ve kabul edilmiş bu kanuna göre, Türk alfabesinde 29 harf bulunarak Türkçede olmayan karakterler KULLANILAMAZ Denilmiştir. Oysa işinize gelince Anayasadan örnek verisiniz işinize gelneyincede yasayı görmesiniz!
  12. Görmemeniz sizin işinize gelmediği içindir. Siz yazıları ya tam olarak okumuyorsunuz ya okuduğunuzu anlamıyorsunuz yada işinize gelmediği için duymazdan ,anlamazdan geliyorsunuz. ''The Mask'' nicli arkadaşın yazısını okursanız görürsünüz. Daha çok yazmıştım fakat bir hatadan dolayı bütün yazdıklarım gitti..tekrar geri gönemeyeceğimden kısa yazdım devamı gelecek.
  13. ''Şiddet devletten geldiğinde işin adı faşizm oluyor, milliyetçilik oluyor, insan hakları oluyor, ama dağdaki insanlardan gelince hakkını aramak oluyor!'' Ne güzel söylemiş arkadaşımız. Bu söz ne mhp nede başka bir partinin söylemidir.Bu söz teröre karşı olan ve terörü hiçbir sebeple haklı görmeyenlerin sözleridir. ''Dağdakiler daha az ölümcül silahla mücadele ediyormuş'' İşte zihniyet bu. Ne mücadelesi ediyor? Evindeki eşi annesi açlıktan ölürken daha kendi namusuna sahip çıkamayan neyin mücadelesini veriyor? Üstelik daha az ölümcül silahlarmış diyorsun...Son zamanlarda yine bölücülerin diline doladığı ORANTILI GÜÇ isterseniz askerde teröriste karşı orantılı güç kullansın.Sizin zihniyet bu teceavüzcüde olsa hırsızda olsa teröristte olsa orantılı olacak...Sanki burası kırkpınar güreş arenası ! Öncelikle terörü kabul etmeniz lazım ve terörün amacını bilmaniz lazım. Terörün amacı Devleti güçsüz göstermek,insanları baskı altına alarak, yıldırma ve her türlü şiddeti uygulayarak insanların devlete olan güvebini azaltmak ve yok etmektir.O nedenle Terör bizde olduğu gibi diğer ülkelerdede vardır, terörle mücadele etmek ise askerin görevidir. Daha öncede söylediğimiz gibi İNSANLĞIN gölgesine sığınıp onlarda bir insan diyerek İNSANLIK adına yapılan bu terörizmi meşru gösteremesiniz. Terörizmin amacı belli yaptıkları faliyetler belli ve sivil resmi bebek kadın demeden insanları öldürsün sonra neymiş efendim asker operasyon yapmasaymış,askerin yaptığı temizlikte haksızlıkmış. Düşününki biri size saldırıyor ! saldıran ile kendinizi aynı görebilirmisiniz? size saldıran insan olması onu haklı kılabilirmi. Nasıl bir mantıkdır bu?
  14. kaplan-200

    Kızını babasına hediye gönderdik..

    Çok üzüldüm.Başınız sağolsun Allah rahmet eylesin Annesine Allahım sabır versin . Arkadaşı kaybetmenin acısını iyi bilirim.Hepsine ramet diliyorum.
  15. Öncelikle Biz kürtler diyerek söze başlamayın.Çünkü yanlız sizin ve belkide bu forumdki bir kaç kişinin düşüncesidir. Öncelikle Kürtler ile zazaları iyi ayırt etmek gerekir siz kendinizi kürt olarak tanımlaya bilirsiniz fakat diğarleri için bunu söyleyemesiniz. Bunun aen güzel örneği memleketim ARDAHAN'da yaşanmıştır. Pkk sözcüsü dtp seçim mitingi için doğu ve g.doğu anadolu illerini gezerek kin-nefret tohumlarını ekmeye çalışırken ARDAHAN'da bunu beceremeiştir. Ardahanda KÜRT KÖKENLİ esnaf olan vatandaşlarımızın dtp yi protesto etmek amacıyla iş yerlerine TÜRK BAYRAKLARI asmaları ve dtp konvoyunu çürük domatasle karşılamaları bunun en güzel örneğidir. O nedenle Ardahandaki kürt vatandaşlarımız ne kürtlüğünden nede kültüründen birşey kayıp etmemiştir. Ve bu olay kürt ve türkleri birbirine kaynaştırmıştır. Yani dtp nin oyunu tutmadı ve ters tepti. Artık kendi düşüncelerinizi kürtlerin yada zazaların adına yazmayın bu basit hikayeleri burada kimsenin yemeyeceğini biliyorsunuz sanırım.
  16. Sn mavi aynadaki vicdanı bu yazdıklarımda bulabilirsiniz. Ayrıca şemdinli olayında, Kimlik sorduğu için şehit edilen polis'e sesiz kaldığınızda -ortalığı yağmalayanan pkk yandaşlarına sesiz kalarak onları kınamayarak ve sırf insan olduğu düşünerek yapılan her hukuksuzluğu hukuğa sığdırmak ve Adaletteki Adaletsiği görürken adaletsiği yapan teröristleri-bölücüleri görmemeniz...Sırf insan olduğunu düşünerek hırsız ile ev sahibini-tecavüz eden ile edileni-bir terörist ile bir askeri aynı kefeye koymanız. Daha nasıl vicdan diyeyim!
  17. Yine politik cevap ''Ben sadece kişilerden,mışlardan değil yaşadıklarımdan da çok örnek verdim'' işte bu ''da''eki sizi istediğiniz noktaya götüreceğini düşünerek politik yazıyorsun. Oysa siz sadece gördüklerimden ve yaşadıklarımdan örnek verdim demeniz gerekirdi. Yazdıklarınıza birdaha bakın,şemdinlideki kitap evi propagandalarını nasılda gerçekmiş gibi yazdığınızı göreceksiniz vicdan derkende pkk propagandalarını bildiğiniz belkide tavsip bile etmediğiniz olayları kınama olarak yazmadınız hep görmezden geldiniz. vs .
  18. Hatırlarsanız size karşı yazdıklarımın bir çoğunda vicdan dedim. Ben vicdanımla yazıyorum sevgili mavi , görmediğim şahit olmadığım hiç bir olayı yaşadım-gördüm gibi yazmadım. Ben vicdanımla yazıyorum ezbere değil. ben hakkari-van-diyarbakır-elazığ-bingöl-muş-tunceli illerine işim geregi yıllardan beri devamlı olarak gidip gelirim. Neyin sasıl olduğunuda bilirim ,bir çok olumsuz olayada tanık olmuşumdur fakat kişilerin olumsuzluklarını buradan yazma gereğide duymadım. Yani ben mişlerle,mışlarla ,gazete haberleriyle yada uç noktalardaki zihniyetlerden duyduklarımla değil vicdanımla yazıyorum YA SİZ. Eğer sizde gördüklerim gerçekleri yazıyorum -vicdanımla- yazıyorum diyorsanız sizin görmediğiniz bilmediğiniz bir konuda nasıl iddalı konuştuğunuzu kanıtlaya bilirim. Vicdan derdekn biraz aynaya bakmak gerekir sn mavi.
  19. Daha bu yazınızı okumadan inanın aynı düşünceler aklımdan geçmişti . Tam yazmayı düşünüyordum ki bu yazınızı gördüm. Nedendir bilinmez ama bu çocukları kalkan edenleri görünmezler, her zaman olayların sonucuna değilde temeline inerek sebeplerine bakanlar ve bu konularda ise sepepleri görmezden gelirler.
  20. Dolaylı ve imalı konuşmalarla, ucuz siyaset ve anlamazlardan gelip politik cevaplarla yazmayı sevgili mavi çok iyi becermektedir. Kimin, niçin öldürdüğünü değil, bizzat ölümün kendisinin kötü olduğuna vurgular. Hırsızda bir insandır diye, hırsızla ev sahibi arasında tarafsız kalınmasını savunmak,tecavüz edenle tecavüze uğrayanın aynı kefeye konmasıda bu işin kurnazlığıdır. PKK'nın neden olduğu cinayetleri görmezden gelip Pkk'nın yaptıkları katliamlarıda devletten bilmek ve kulaktan duyma propagandaları gerçek gibi anlatmak .................................... eşitlik ve adalet değildir.Herşeyden yoksun demektir. Bu durumda ahlaken eşit olmayan, İNSANLIK adına'da hukuken'de eşit davranmak başlı başına eşitsizliktir............... .! Süslü politik yazılarlarla PKK'lı teröristi kader kurbanı ya belli bir amaç için uydurma hikayelerle çobanın öldürülmesiyle,kardeşinin faili meçhul ve koruculuk sistemine karşı olarak savaşın bir ürünü -gerekçesi olarak görüp ona edebiyat yapmak her türlü değerleri göz ardı etmek demektir. saygılar.
  21. Neden insanlar eline silah alır dağa çıkar deyip alt alta sıraladığınız -Dağda çobanlık yapan çocuğunuz öldürüldüğünde -Köyün koruyucusu devletin silahıyla size yobazlık yaptığında -Kardeşiniz faili meçhulle kurban verirdiğinde hikayeleri anlatarak hem pkk'yı meşru görmüyorum diyorsun hemde haklılık sebeplerini yazıyorsun. Nasıl bir çelişkidir nasıl bir empatidir bu? Önce biraz olsun olaya insafınızla yaklaşın,biraz olsun objektif olun yaptığınız empatiyi birazda sıradan vatandaştan yana yapın. -Dağda çobanlık yapan bir çocuğu öldüren kim? neye dayanarak bu iddada bulunuyorsun.Bu durumda çocuğu asker öldürdü'den başka anlam çıkarmı?Her çocuğu ölürülenin dağa çktığınımı düşünüyorsun? O çobanı pkk teröristlerinin öldürmediğini nerden biliyorsun?Bu ön yargının sebebi ne . -70 bine yakın köy korucusu bulunmaktadır bunların içerisinde iylerin olduğu kadar kötülerinde olması muhtemeldir. o nedenle köy korucularından dolayı olan rahatsızlığınız nedendir. Köy korucuları köyülerinin namus bekçileridir....bu bekçilere ihtiyaç duymayanların ise kendi sorunlarıdır! -kardeşini faili meçhule vermişse bunu devletten değil pkk teröründen bilmelidir sizce neden faili meçhül sorumlusu pkk değilde devlet. Madem faili meçhulden dolayı dağa çıkıyor köy korucusu olsun failimeçhul sorumlusu pkk dan hesap sorsun. -Devlet kimsenin evini durup dururken yakmaz, güvenlik nedni ile değerinden çok fazlası olan parasını vererek sınır köylerini boşaltarak en yakın yerleim bölgesine götürmek istemiştir. Boşaltılan köyler ise pkk tarafından yakılmıştır.Askerliğimi hakkaride yaptım ne askerliğimde nede memleketimde gördüm her duyduğum ise propagandadan ibaret. Size öğreten hocalarınız yanlış öğretmiş, daha öncede söylediğim gibi bende doğuluyum fakat bizim ne devletle sorunumuz oldu nede kendimizle. Buna rağmen devlet yine kendine ihanet eden, teröre destek veren her fırsatta ortalığı yakan yağmalayan terör bölgesine yardımda bulundu yine yaranamadı kendi yaptıklarını bile devletten aradılar. ve diğer meşru kılma hikayeleri. Eceli ile vefat eden babamın ölümünden kim sorumlu acaba ?Devletmi! Ben bunun hesabını nasıl-kime soracağım?
  22. Nereyemi ?zap'a , kandile, pkk kampına. Terörün yuva yaptığı yerlere . Artık son noktaya geliyor insanlar. Yanlız asker değil ,yakındırki bu millet ansızın gelecek kendi hesabını kendisi soracak. Binlerce insan boşuna şehit olmadı böyle biline... Ansızının geleceklerden'de siz korkmayın...eğer bunlara çanaktutmuyorsanız rahat olun. Yanlız bu ''önce eğitim'' slagonıda size ait değil . Toprakların sahibi elbette halktır, bunun aksini söyleyenmi oldu?Bu yazıdan ancak vatan toprakları ile sorunu olanların sorunu olabilir. Biz bu topraklara aynı bayraklar aynı marşla bağlı olanları seviyoruz.Zaten onlarla bir sorunumuzda yok sorunumuz yeni harita çizenlerle sorunumuz 30 bin insanın katillerine çaktırmadan çanak tutanlarla.. Siz korkmayın. Sizin sorunuz yoksa rahat olun,Bu zihniyetler olduğu sürece ansızın girilecek yeri biliyoruz .
  23. Yok daha yolun başındalar. Bayrağı hemşerim ald,ı sırada ben varım daha !
  24. Bu zihniyetler oldukça alperenler daha çok olacaktır-çoğalacaktır kimsenin şüphesi olmasın. Korkularında korku oluşuyor aslıda bu korku olmasa baydemirler gibi daha çok yol-harita çizeceler. Evet alperanlar gittikçe güçleniyor bu zihniyetin karşısında dahada güçlü olacaklardır... Sizin rahatsızlığınız gösterilen sınırlarmı ?yoksa ne? bu yazıda ırk ile din ile alakalı olan ne?
  25. inanın ne ülkücüleri nede diğerleri aklıma geldi.Bu şarkıyı defalarca dinlememe rağmen bunun farkına varmamıştım. Sn dünyahepimizin dediğide doğrudur belki ama yemin ederim bu şarkı bana o dönemin şaşkın demokratlarını hatırlattı paçada MARLBORO yakada BİTLİS-SAMSUN sigarası. Devrimciliğin sembolu. Ve okuyup anladığını sandığı kitabı bize anlatmaya çalışmaları! Bizdeki bu düşüncelerdede bunların ters tepmesimi oldu acaba! Abilerimizden çok farklı düşünür olduk!
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.