Zıplanacak içerik

LostsouL

Φ Üyeler
  • Katılım

  • Son Ziyaret

LostsouL tarafından postalanan herşey

  1. Bazı mesajlarımda haddini ve saygı sınırlarını aşan kelimeler kullandıgım icin butun arkadaslardan özür dilerim. Bugun bazı gazetelerde cıkan haberler gore, aslında o meydanda toplananların bayrakları yoktu, yada bayrak tasımak gibi bir dusunceleri yoktu. Erzurum halkı kendiliginden camlara bayrak asıp, meydana gelenlere bayrak vermiştir... belki de yanlıs okudum kimbilir.. Bir zamanlar ellerinde yeşil siyah bayraklar tasıyanların, benim fikrimce gostermelikte olsa Türk Bayrağını tasımaları yine benim fikrimce bir gelişmedir. Bir insanın fikirlerinin değiştirmenin tek yolu ona guzel ve dogru örnekler sunmaktır diye düşündüm her zaman.. Aylardır meydanlara cıkan yüzbinlerce insan, tek bir taskınlık yapmadan, tek bir huzursuzluk cıkarmadan, tek bir adli olay yasamadan bir araya gelmiş ve seslerini yettigince fikirlerini acıklamıstır. Muhtesem goruntuler tüm karartma cabalarına ragmen dalga dalga butun dunyaya yayılmıstır. Ve bugun goruyoruz ki bu meydanlar ve bu insanlar bundan sonra daha demokratik bir toplum olmanın geregini herkese ögretmiştir. Türk Bayrağı tasımayı ogrettigimiz topluluklara umarım bir gun kadınlarla birlikte omuz omuza yurumeyi, omuz omuza bir arada durmayı ve kadınları da kendileri gibi insan olarak gormeyi ogretebiliriz.
  2. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    nasıl bir surattırki bu aylardır meydanlarda milyonlarca tokat yiyor milyonlarca insan ******* yagmur yağdı sanıp hala yarabbi şükür diyor...
  3. Basbakan Erdoganın cumhurbaskanlıgı secimi arefesinde bir sözü vardı. Biz makam mal mülk peşinde değiliz. Öldügümüz zamn aynı yere gidecegiz, orda makamların bir anlamı olmıyacaktır... Bunu söylerken Atatürk'tenmi ilham almıstır diye bir an aklımdan gecmedi değil... Ama sonra ögrendikki ogluna bir kac milyon dolarlık gemi almıs, kendine bes tane trilyonluk villa almıs, yandaslarına bu ulkenin zenginliklerini peşkeş cekmiş. Utandım kendimden.. nasıl boyle bir adam Atatürk'ten ilham almıs olabilir diye... Dokunulmazlıklarıda kaldıracaktı dimi? O zaman hesabını nasıl verirdi yediklerini ve sattıklarının? bahsettigni hanedan uyelerine saygı beklemeniz bugunku hukumete saygı beklemeniz gibidir.. İkiside zorda kalınca bu ulkeyi satmaktan geri duymuyor, beklediginiz saygı bu ulkenin satılmasınaysa kusura bakmayın... Biz Ata'mızdan böyle ögrenmedik..!!!!
  4. Kutlu Doğum Haftası üzerine... SORU: Hz. Muhammedin doğumu tam olarak hangi güne rastlıyor? Kaynaklara göre 571 senesi 12 Rebiülevvel (20 Nisan) Pazartesi gecesi dünyaya gelmiş. Biz Onun doğumunu Mevlit Kandili olarak kutluyoruz. Böylece hicri takvime göre her yıl 10 gün geriden takip ederek farklı zamanlara denk geldiğini de biliyoruz. Ancak 16-20 Nisan (miladi) günleri arasında Kutlu Doğum Haftasında da kutladığımıza göre bunların hangisi doğrudur? (Ahmet Yılmaz) CEVAP: Hz. Peygamber herhangi bir doğum günü kutlaması yapmadığı gibi kendi doğum gününü de kutlamamıştır. Mevlit yani Doğum Kandili, Hz. Peygamberin uygulaması olmadığına göre sünnet değildir. Kitapta da sünnette de yeri yok. Kitap ve sünnette yeri olmayan, sonradan çıkma din uygulamalarına bidât denilir. Peygamberi anmaya, Allahı zikretmeye ve belki de artı ibadete vesile olduğu, dini hayata zaman zaman canlılık verdiği için Mevlid Kandili, bidâat-i hasene (güzel bidâat) kategorisine girebilir. Hz. Peygammberin doğum gecesi aslında o kadar kesin değildir ama ay takvimine göre 12 Rebiülevvel gecesi genel kabul görmüştür. Miladi olarak 20 Nisana rastlar. Ama önemli olan, net doğum gecesi değil, dini bir heyecan yaşanmasıdır. Bin yıldan beri gelen bir uygulama var, 12 Rebiülevvel. Suudi Arabistan hariç İslâm âleminin çoğunda bu gece Mevlid Kandili olarak kutlanır. Diyanet İşleri Başkanlığımız bir de 20 Nisanı esas alarak bir Kutlu Doğum Haftası icat etti. Takriben 20 yıldan beri bu kutlamalar git gide dozajı kaçıran bir vaziyet aldı. Konferanslar, paneller, büyük şovlar, çok büyük masraflar. Böylece dinin sadeliğini koruması gereken resmi bir kurum, dine yeni bidâatlar katar oldu. Bu toplantılarda, panellerde çok abartılı şeyler anlatılıyor ve Hz. Peygamberin ruhaniyetini rahatsız eden şovlar yapılıyor. Bunları tasvip etmiyorum. Bir kandili iki yapmanın âlemi ne? Din gösteriş değil, sadeliktir. Asıl makbul ibadet ise bireyin geceleyin kalkıp sükunet içinde Allahına yalvarmasıdır. Umarım Diyanet, dinde bir temeli olmayan bu ikinci bidâatı kaldırır. Eğer kutlama yapılacaksa bunu bidâat olan hafta uygulamalarında değil, geleneksel zamanında yaptırır. Hz. Peygamber, dinin sadeliğini bozan bidâatların doğru olmadığını vurgulamış, Kullu bidâatin dalâletun: Her bidâat sapıklıktır buyurmuştur. 12.05.2007 Vatan gazetesi Prof.Dr. Süleyman Ateş gunumuz dunyasında kabul edilen İslam Alimlerinden biridir. Kendi adıma din konusnuda fazla bir bilgiye sahip olmadıgım icin İslam dini icin mantıklı her acıklamayı dogru olarak kabul ederim. Zaten Allah'ta önce oku demiştir inananlara, kör bir inancı değil, aklın kabul ettiği bir inancı istemiştir. Sayın Ateş Kutlu Doğum haftası icin bir acıklamada bulundu. Düşünün Hz. Muhammed dogum gununu kutladımı? ya Halifeler? ya diger din bilginleri boyle bir acıklamada bulundumu? Benim buyuklerimden dedelerimden atalarımdan ogrendigim, Peygamberimizin dogum gununde Kuran okurlardı. Son bes yıldır tuhaf bir sekilde aile icinde ve camilerimizde okunan bu Kuran'lar bir anda yayıldı, televizyon ekranlarında, hatta spor salonlarında kutlamalara dönüştü.. Bana Hz. İsa doğum gunu icin yapılan kutlamaları hatırlatmaya basladılar. Sayın Ateş'in acıklamasını okuduktan sonra bir kac soru daha takıldı aklıma... Hicri takvime gore belirlenmiş bir tarih neden 20 nisan tarihine sabitlenir? Eger dogru olan buysa neden biz Ramazan Ayını surekli farklı aylarda yasıyoruz? Ve neden 20 nisan haftası? Boyle bir kutlama dinimizde yokken neden dini bir bayrammıs gibi özellikle 23 nisandaki Milli Bayramımızla cakıstırılır? Bir ulkenin milli bayramıyla dini bayramının cakıstırıp insanlar arasında gerginlik yaratıp, bakın dininiz elinizden gidiyor demenin kime ne faydası vardır? Ve nasıl oluyorda her agzını actıgında din bezirganlıgı yapanların, her fırsatta dindarlıktan bahsedenlerin yüce Peygamberimiz Hz. Muhammed'in dogum gununu boylesine konularda kendi amacları icin kullanmaları bazılarımız tarafından kabul edilir? Allah aşkına siz kendinize bir sorun.. Hz. Muhammed kendi dogum gununun kutlanmasını istermiydi? Kendi dogum gunu uzerinden din simsarlıgı yapılmasını istermiydi? şeyhinize tarikatınıza değil bizzat kendinize bir sorun.. İslam Dinine zarar vermek icin her yolu deneyenlerin nasıl sizin dini duygularınızı istismar edip, en masum dualarımızı bile tekellerine alıp, sonrada karsınıza cıkıp bakın dininiz elden gidiyor deyip sizi nasıl kandırdıklarını görun...!!! Dinimizin sizin korumanıza ihtiyacı varsa zaten coktan elden gitmiştir... Ne haddinize benim dinimi imanımı korumaya kalkmanız..!!! Ben o kadar aciz bir Müslüman'mıyım?
  5. Erzurumdaki tuhaf gosteriye dikkat ettiniz mi? kadınlar nerdeydi? binlerce insanı otobuslere tıkıp oraya getirenler neden kadınları getiremedi? Ya sallanan bayraklara dikkat ettinizmi? Bir de bugun İzmirde sallanan bayraklara bakın... Bir bayragı tutmak vardır. bir de o bayrarağı tasımak... Renginden utananların tuttugu bayraklara dikkat ettinizmi? Bir de gelincik tarlasında birer tomurcuk olan bayrakları gordunuz mu? Apo ****** sayın demesini ona saygı duymasının hesabını verecektir bu millete.. O gune kadar akp ve yandaslarının yanında olan herkez işbirlikcidir... Eger sayın basbakan hata yaptıysa pişmansa soylediklerinden cıkar özur diler... Neden dilemiyor? hala tasvip ediyor olmalı soylediklerini... Akp bizzat *** ****** oldugunu tescil ederken sayın arkadaslar, sagı solu partiyi bir yana bırakın... Pkk mı yoksa Türkiye Cumhuriyeti'mi ? Sandıga giderken bu soruyu aklınıza alıpta gidin... kararınızı siz verin nerdesiniz?
  6. Güneşi sıvayacak baska balcık bulamadınız mı? Yok biri Türk değilmiş, yok biri musluman değilmiş, yok birinin nerden geldigi belli değilmiş... O meydanlara gelen Milyonların Türkiye Cumhuriyeti Vatandası oldugunu nasıl inkar edeceksiniz? O meydanlara cıkan halkın bizzat sizi geldigniz karanlıga gömmek uzere oldugunu bildiginiz icinmi simdi elinze ne gecerse saldırıyorsunuz.. Edep yahu...insaf... Milyonlarca insan cıkıp bu ulkeye sahp cıkıyor, siz gidip bir sanatcının nerde konsere cıktıgnı soyluyorsunuz... Sizin basbakanınız apo ********* saygı duyup şehitlerle dalga gecerken, analarınıza söverken nerdesiniz ? simdi bir sanatcıya camur atıp halkı gölgelemeye calısıyorsunuz... komik bile değilsiniz....
  7. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    Sayılarla derdi olan biz değiliz... Aylardır meydanlarda milyonlarla toplanıp, bir turlu sayamayan beceriksizlerin nası oluyorda meclis catısı altında şahin kesilip 369 kişiyi sayması sanırım sizin derdinizdi... Evet simdi sayma zamanıdır, simdi sayıların zamanıdır. Aylardır meydanlara cıkan ses 70 milyon Türkiye CUmhuriyeti Vatandasıdır. Simdi sayın bakalım siz kac kişisiniz..? Anamızda söven adam basbakan oluyor, ona muhalif ses cıkınca ilk tepki veren Abd oluyor, ab ulkeleri hergun acıklama yapıp, avrupa ulkeleirni devlet medyasını yayın organları surekli acıklama yapıp akpyi destekliyor... barzani ve talabani acıklama yapıp tayyibe destek olma zamanı diyor... ve siz akp yandasları sizinle birlikte odeyecegi vergiyi yarı ayrıya indiren satılık medya var... hala 11 milyonuz diyorsunuz 22 temmuzda o onbirmilyon gomucek sizi sandıga.. siz ab abd barzani talabani rumlar ermeni diasporası ab ulkeleri akp ve siz akp yandasları amerikadaki destekcilerinizide sayın kac kişisiniz? Biz 70 milyon Türkiye Cumhuriyeti Vatandasıyız..!!!! işinize gelmiyormu sayılar... Buyrun sizi destekleryenlerin yanına gidin.. Bu ulke birlik ve butunlugunu tehdit eden, bu ulkenin analarına söven, bu ulkenin sehitleriyle dalga gecen, bu ulkenin 80 yıldır insa ettigi degerleri bir bir satan, ab kapısında köpek yapan, her fırsatta icten ve dıstan saldırabildigi kadar saldıranlara karsı biz varız... Simdi sayın arkadasım siz hangi taraftaysanız acıkca soyleyin.. Biz 70 Milyon Türkiye Cumhuriyeti Vatandasıyız. 90 yıl once yaptıgımız gibi 22 temmuzda da denize dökecegiz bu cagdısı kalmız karanlık zihniyeti, bu ab-abd-pkk işbirlikcilerini... Sayın bakalım göz kararı kac kisiyiz biz? Sizin sayınızı biz biliyoruz saymaya tenezzül bile etmeyiz... Bagımsızlıgımızıa kastedenlere gerekn cevabı her kosul ve her sartta her yerde gereken cevap verilecektir... Tadını cıkartın demokrasi tramvayındaki son gunlerinizin tadını... 22 Temmuzda o tramwayın altında kalacaksınz...!!!
  8. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    Açın pencerenizi... Milyonların sesi Ege'nin adalarında yankılanıyor... Açın pencerenizi Ege'nin rüzgarı odanıza dolsun...!!!!!
  9. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    Kordonboyuna sıgmayan yuzbinlerce kişi Cumhuriyet Meydanında ikinci mitinge basladılar.. Bu arada yabancı televizyonların canlı yayına baslamasıyla birlikte tayyip radyo televiyozunu 2. kanalıda canlı baglantılar yapmaya basladı. Yani trt2 kanalı... her nedense sadece denizi çekip, guvenlik önlemlerinden bahsediyor.. Yabancı kanallardan izlemenizi tavsiye ediyorum, sözde bu ulkenin medyası verilen gorevlerini yerine getiriyor cunku..!!!
  10. LostsouL şurada bir başlık gönderdi: Güncel Konular
    Açın televizyonlarınızı... Aylardır görmeyen haber kanallarını acın ve saymaya calısın... Kac Bayrak acıldı İzmir'de? Şeyhiniz size televizyonu yasaklamadıysa acın televizyonunuzu..!!! Ama TRT yi değil, Samanyolu ve Kanal 7 gibi Din simsarlıgı yapan kanalları değil, dunyanın önde gelen haber kanallarını acın, yabancı dillerde dinleyin Türk Halkının sesini...!!!! Milyon basitmiş gibi 5 milyondan bahsediyorlar.... Onların göz kararı sayabildigi bu kadar, ya o meydana inemeyen 10 milyonları nası sayacaklar..!!!!! Açın televizyonlarınızı, aylardır görmeyen duymayan yazıp söylemeyen kiralanmış medyaya bakın ne diyorlar...!!! Hepsine solcu diyorlarsa bu ulkede bu kadar cok solcu nerden geldi? Bunların hepsi darbeciyse kime darbe yapacaklar? Bunların hepsi bindirilmiş kıtaysa nerden dirilip geldirler? Bunların hepsi Gavur'sa hangi ulkeden bahsediyorlar? Kaç kişiymişiz sayıyormusunuz? Yoksa kafanızı gömdüğünüz kum yıgınlarında hala iktidar hayallerimi kuruyorsunuz? Gelincikler denize ekilir mi? İzmir limanına bir bakın deniz uzerinde gelincikler açıldı...!!! Gün karanlıgın denize döküldüğü gündür..!!!!! Rahat uyu Atam..!!! Ab abd talabani barzani akp ve din simsarlarının birleştiği beş yılın ardından, bugun Türk Halkının yeniden ayağa kalkıp gereken cevabı verdiği günlerden biridir... Milyonlarca mukerrer oyla ele gecirdikleri yönetim gucunu 22 Temmuzda halka geri vermek icin sandığa gideceğiz.... Açın televizyonlarınızı şeyhiniz izin verdiyse eğer... Yabancı haber kanallarını açın, yabancıların size Türk Halkını anlatmasını izleyin... Satılmıs medya itaatkarlıgına devam ediyor... Butun dunyanın gördüğünü görmek icin acın televizyonlarınızı..!!!!
  11. zamanlaması her zaman ayarlanamayan bir bulusmaydı bizimkisi bir turlu tutturulamayan sayısal loto gibi amorti bile sevinc kaynagıydı sevgimizde biz ilk gunden beri buyuk ikramiyeyi düşledik... ve düşlerki uzun zamandır en zenginlerin tekelinde... yeni bir dunyayı kuruyorduk.. benim ellerim buyuktu senin hayallerin kucuk uzanabilecegim kadar uzaktın bana dokunabilecegin kadar yanında baska bir sehrin sınırlarında olmak bu kadar koymazdı adama kücük bir ulkede yasasaydık eger... gelecegini biliyorum benim gidemeyecegimden emin oldugum gibi unutmak isteyipte bir turlu uzaga atamadıgım aklımdan senin acıklanamayan sözlerin ben sana inat olsun diye deil sırf icinde sen olasın diye susuyorum butun yalnızlıklarımı sırf sen icimde kal diye kimseye söylemiyorum yasadıklarımı ne bir alkol ikindisi bu nede etkisinde kalıyorum yasadıklarımın bu ertesi gunu olsa hayatımın seninle baslanacak sabahların denemesi sensiz olacaksa eger ihtimalleri uzak tutuyorum aklımdan unutmak istedikce aklına duser ya insanın kacmak istedikce eline duser caresizligin saatin 3 e gelirken seni yazmanın bir anlamı olmalı seni aklımdan cıkarıp uyuyamamanın seni yazdıkca uyanık kalmanın sen diye baslerken her satıra bitirmek istemeyişim saat 3 e bir varken uzanıp saatin pilini cıkarısım seni arayıp uyandırısım bu zamanı avucuma alıp senin sesinle baska bir hayatı kabullenisim sesini duymak deil orda oldugunu bilmenin var olmanın hayatım uzerine etkileri beni her itip kakmanda benden vazgecemeyişlerin bu nefret ettikce bana tutunusların baska dunyaların cocuklarıydık biz ne ulkelerin sınırları ne de kabusların tehditleri eksildikce her gun ömrümüzden sana yaklasan benim benim hissettigim senin gulumsemelerin aglıyorsan eger akmayan zaman akmıyorsa eger duran kalbim atmıyorsa eger sana yanan bedenim soguyorsa eger uzerimdeki toprak değil seni kıskanan tanrım kızıyorsa eger bu merhametsizligi degil sana olan sevgim aglıyorsan kanayan icim unut beni aklına geldigimde gulumsetemiyorsam seni....
  12. bu hayata attıgım en guze imzaydı dudaklarındaki gulumsemen ve ben senin gulumsedigini bildikce kapatabiliyordum gözlerimi yeni bir hayata uyanırken dokunmanın yasak bakmanın gunah oldugunu soylediler hayal kurmak icin yeterince bonus birikmemiş kartımızda aksi halde katline karar kılınan tuhaf yaratıklar sınıfından en zararsızlarındanız biz sevmenin tuhaf sevilmenin filmlerde oldugu dönemlere dogru yol alırken sokakta el ele tutusmanın dinsizlik alametiyle sorgulandıgı bir devre geciyoruz artık sen bana uzak ben senin onunde yurusek eger din kurtulcakmıs gibi sanki ve nasıl bir tanrıdır ki bu seni seviyorum diye beni cehennemine alacakmıs gibi... bu hayata atabildigim en guzel imzamdı gulumsemen uzun zamandır yazmıyorsam bu beceremedigim icin deil bu cıkaramadıgım icin aklımdan yalnız uyanılan sabahların soguklugunu bahara actıgım pencerelerden giren ruzgar deil bu ucusan polenler yagan bahar yagmuru deil yazılamayan bugusuna camların seni seviyorum korkusu şimdi kesip atamadıgım aklımdan bu gerceklik sen gidiyorsun ya simdi aksam olur gibi sabaha dort kadeh kaldı ansızın ararsın diye avucumda sımsıkı tuttugum telefonum aramama ihtimalini aklıma bile getirmiyorum ıslanmıssan sırılsıklam ve yorgunsan calısmaktan canın sagolsun anlayamıyorsam seni tutunamıyorsam sözlerindeki cesarete benim yoksullugum sarılıp uyudugun benim kollarım icine cektigin benim nefesim simdi yanında olamıyorsam benim bencilliğim... bu hayata attıgım en guzel imzamdı dudaklarındaki tebessum oyle beceriksizdim ki ne yaptıklarımı koruyabildim nede ustune koyabildim ogrendiklerimin yeni baslamıs kadar ürkek ve cekingen sonuna gelmiş kadar takatsiz... bir yanım yeter artık diyor diger yanım dizlerine kapanmıs ne gozlerimi kapayabiliyorum nede bakabiliyor gözlerine alıp ceketimi cıkarken sabahın bir yarısı o soguk odada yalnız bıraktıgım benim içime cekip nefesini sevgine ipotek koyup kendini adam sanan benim bencilliğim....
  13. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    Cami yapımına bağış için okullara genelge Zonguldak Çaycuma'da İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, tüm okullara gönderdiği genelgeyle bir cami inşaatının tamamlanması için yardım toplanmasını istedi Zonguldak'ın Çaycuma ilçesi Milli Eğitim Müdürlüğü, tüm okullara bir genelge gönderek, bir caminin inşaatının tamamlanması için gerekli 90 bin YTL'nin toplanması için açılan kampanyaya maddi destek sağlanmasını istedi. Skandala yol açan gelişme, Çaycuma Kaymakamı Musa Işın'ın imzasıyla 19 Eylül'de Çaycuma Milli Eğitim Müdürlüğü'ne gönderilen genelgeyle başladı. Işın yazısında, Ereğli'deki Sefa Camii'nin inşaatının tamamlanması için gereken paranın toplanması konusunda Zonguldak Valiliği'nce 1 yıl süreyle izin verildiği hatırlatıldı. Işın'ın yazısı üzerine Çaycuma İlçe Milli Eğitim Müdürü Dursun Şen de, 25 Eylül'de tüm anaokulları, ilköğretim okulları, liseler ve özel okullara bir genelge göndererek kampanyaya destek verilmesini istedi. Şen, yazının valilikten kaymakamlığa, oradan da kendilerine geldiğini iddia ederek, "Bu il genelinde bir yardım kampanyasıdır. Biz de okullara bildirdik" dedi. CHP tepki gösterdi Camiye yardım için öğrencilerden para istenmesine tepki gösteren CHP Zonguldak İl Başkanı Ali Koçal da, İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün son günlerde başarıları yerine skandallarla gündeme geldiğini belirterek, "Görülüyor ki Milli Eğitim'deki yapılanma AKP politikasının gereğine göre yapılıyor" dedi. Kaynak: Milliyet Sayın Basbakanımızın söyledigi gibi milli eğitim alanındaki buyuk atılımlar devam etmekte. Çaycuma`daki butun ilk ve orta dereceli okulların sorunları çözülmüş, duvarları depremlere karşı güçlendirilmiş,her okulundaki ögretmen acıkları kapatılmıs,butun ogrencilerin kitap ve kırtasiye ihtiyacları karsılanmıs, butun cocukların ulasım sorunları cözülmüş, butun okullarımızın önumuzdeki kış icin ısınma hazırlıkları yapılmış... İşbu haldeyken Cami yapımına yardım toplanılması oldukca mantıklı görünüyor. Basta ilce kaymakamanı sonra ilçe milli eğitim mudurunu ve Milli eğitim bakanımızı ve onu orda tutan Başbakanımızı bu faaliyetlerinden ötürü tebrik etmek istiyorum.. 03.10.2006 Sayın hukumetimizin Milli Eğitimden tek anladıgı İmam Hatip liseleri ve Kuran kursları olduguna gore, 5 yıldır yapılan bu tur uygulamaları normal karsılamak gorusundeyim. 5 Yıldır kac tane okul binası guclendirildi yada kac okul acıldı? Kac okulsuz köy ve kasaba var? peki camisiz kac sokak kaldı? Her sokaga bir cami hatta iki cami kampanyasını baslatamk istiyorum, eminim hukumet en fazla butceyi ayırdıgı diyanet işleri bakanlıgına bir emir verip bana kampanyamda destek sunacaktır. Kimin okula bilgiye egitime ihtiyacı varki? Onemli olan sizin dindar insanlar olmanız... Hukumetimizin en buyuk derdi budur...
  14. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    Günlerdir olan bitenleri izleyip yorumlamaya calısıyorum. Soğuk bir savaş yaşanıyor gibi. Ordumuzun en üst düzey komutanları ve sayın Cumhurbaskanı`nın konusmaları yaşanılanlar hergün medyada yer alan haberler, ana muhalefet partisi milletvekillerini verdiği ama bir işe yaramayan soru önergeleri bir yanda, iktidar partisinin başkanı ve vekilleri diğer yanda... Sanki birileri bizimle kafa buluyor gibi.Boş yere tek kelime etmeyen ordumuzun komutanları arka arkaya yaptıkları acıklamalarda irticai tehditten ve bu ulkenin laik demokratik yapısının saldırıya ugradıgından bahsedip duruyorlar.Sayın cumhurbaskanı da yaptıgı meclis acılısı konusmasında aynı konudan bahsetti. Bunun karsısında Meclis baskanı ve Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan önce bu konusmaları duymazdan gelip yaptığı ulusa sesleniş konusmasında sanki hic sorunumuz yokmuş gibi eğitim alanında yaptıkları atılımlardan bahsetti... Derken Bugun Cumhuriyet partisi genel başkanı Deniz baykal imzasıyla Milli Egitim bakanı hakkında görevini kötüye kullanmaktan dolayı soru önergesi verildi. Soru önergesinde ki her maddeye bizzat hepimiz şahit olduk ve medyada da yer aldı.BUnlara rağmen Mİlli eğitim bakanı tek bir açıklama yapmadı. Peki simdi ne olucak? Hepimiz biliyoruzki iktidar partisi yargı tarafından suçu sabit görülmüş cezası kesinleşmiş bile olsa tek bir milletvekiline yada bakanına dokundurtmuyor.BU yuzden ne yaparsa yapsın sayın Mlli eğitim bakanına dokunulmayacak. Sayın Genel Kurmay Başkanımızın konusmasında bence en can alıcı nokta şuydu: İrticai faaliyetler tesbit edilmiş olmasına rağmen bunu önlemesi gereken devletin yönetici kademesindekiler elerindeki yetkileri kullanmamaktadırlar... Bu konuda da son bir kac yıldır yüzlerce örnek haberde yer aldı medyada. Nasıl tarikatlara izin verildiği, tarikatların bütün faaliyetlerine göz yumulduğu bir gerçektir. En sonunda sayın basbakan amerikadan acıklama yaptı. İrticai tehlike yoktur dedi... Haklı aslında sayın basbakan.. Cunku ordumuzun butun ust duzey komutanlarının ve sayın cumhurbaskanının bunlar tehlikedir bunlar cumhuriyete saldırıdır diyerek işaret ettiği olayların hicbiri tehlike olarak görmemektedir sayın basbakan.. Ona göre bunlar olması gerekenlerden baska birsey değildir. Sayın basbakan gibi düşündüğüm zaman onu haklı buluyorum. BUtun bu olan bitenler normaldir.Bazılarına göre bu tehlike gibi görülebilir. Ve eminimki sayın basbakan icinden söyle dusunuyordur.Bunlar iyi günleriniz... Önumuzdeki secimlerde görucez. Tarikatlarla yönetilen bir ülkedemi yasamak istiyoruz... Yoksa Atatürk`ün bize miras olarak bıraktıgı Türkiye Cumhuriyeti`ndemi... Sayın basbakanın hayalini gerceklestirebilrsiniz...Sandık basına gittiğiniz zaman bunu hatırlayın... 02.10.2006 2 ekimde yazmıs oldugum bu yazıdan bugune nerdeyse 7 ay gecti. Son yedi ayda ulke gundemi surekli gerginlikler ve tuhaflıklarla doldu tastı. Basrollerde her zaman oldugu gibi akp hukumeti ve meclis baskanı yeraldı.. Her gun uyandıgmıızda tuhaf bir yasa değişmesi, yada tuhaf bir meclis kararıyla karsılasmaya basladık ve her deüğişikligin ne icin oldugunu sorguladık durduk... Bir ulkede yasalar milletin menfaatleri dogrultusunda yapılır yad değiştirilirler.. Dikkat edinj bizim ulkemizde akpnin pazarlık yapması yada akp menfaatleri icin yasalar değiştiriliyor cıkartılıyorlar... Devletin her kademesini son koltuguna kadar nasıl daha uzun sure işgal edip kalıcı olmak gerekirse o yonde ellerinden gelen her yolu denediler... En kucuk elestiriye bile tahammul edemediler, durmadan ulkeyi borsa balonuyla tehdit ettiler.. Susun borsanız duser,, konsmayın borasnız duser, dusundukleriniz soylemeyin yabancı sermaye gider... yabncı sermaye bunu istiyor, onu istiyor, yabancı sermaye gudumunde bir ulke haline gelmişis son bes yılda biz bunu simdi bizzat sayın bakanlar ve basbakan tarafından ogreniyoruz... Hic te utanmadan ve sıkılmadan soyluyorlar.. Bir Allah'ın kulu gazetecide cıkıp sormuyor basbakana: -Sayın basbakan yabancı sermaye ulkemiz icin bu kadr buyuk hayati tehdit iceriyorsa, bunun önlemini daha once neden almadınız? Yarın yabancı sermaye sahipleri alıp baslarını amerikaya giderlerse durup dururken bu ulkenin hali ne olucak? Siz ulkenin uretim gucunu kaynaklarını arttırmak yerine, ulkenin butun ekonomisini yabancı sermayeye peşkeş cekerken kime hizmet ediyordunuz ki simdi kalkıp, sizi eleştiren herkesi aclıkla tehdit ediyorsunuz..!!! 22 Temmuzda bunun hesabını sormak icin sandıklara gidin.. Oy'unuz sizin namusunuz, bu vatana olan borcunuzdur. namusunuzu satmayın, iki eliniz kanda olsa bile gidin oyunuzu kullanın... Sagcı yada solcu yada orta yolcu olsanız bile gidin oyunuzu verin... Bes yıldır bu ulke uzerinde kurulan tezgahları durdurmak icin baska sansınız olmayacak..!!!!
  15. Meydanlardaki insanların tamamı solcu yada sagcı olsa bile savunduklarının dogru olup olmadıgı önemlidir. Ellerinde Türk bayraklarıyla, Atatürk ilke ve devrimlerine, bu ulkenin bolunmez birlik ve butunluguna sahip cıkıyorsa sagcı solcu yada orta yolcu olmasının bir anlamı olmadıgı kanısındayım... Arkadaslar isterseniz butun mitinglere katılanların darbeci oldugunu soyleyebilrsiniz, hepsinin kominist yada ajan oldugunuda soyliyebilrsiniz, elbetteki inanmak isteyneler bunlarada inanacaktır. Biz o meydanda Bir Türkiye Cumhuriyeti Vatandası olarak vardık. Bir Türk olarak. işte sayın hukumetimzin ve onun gibi dusunenlerin kafasının basmadıgı, daha dogrusu yıkmak istedigi dusunce bizzat budur. Bizi cıkıp Kürt, Cerkez, Laz, Türk diyerek bölmeye calısıyorlar... Bizi cıkıp dindar , dinsiz diye bölmeye calısıyorlar... Ulkemizi kalkıp eyaletlere bölüp utanmadan her eyalate farklı bayrak olması gerektigni soyluyorlar... Bakıyorlarki bunların hepsine karsı cıkan milyonlar meydana cıkıp onlara dunyanın hicbir kosesinde gorulmemiş sekilde demokrasi dersi veriyor, butun dunya bu dersi alıyor bunlar hala cıkmıs utanmadan yuzde yetmişi solcu diyor:) Arkadasım tamamı solcu olsa, sizin ve sizin giblerin bu ulkeyi bölmek istedigi gercegini değiştirirmi bu? Güneş balcıkla sıvanmıyor... elinizdeki medya kurulusları bile artık beceremiyorlar, sizde son gunlerinizde elinzde ne var ne yok saldıryorsunuz.. 22 Temmuza az kaldı... O bindigniz demokrasi treninin altında kalıcaksınız... Son gunlerin tadını cıkartın... Can havliyle butun yasalara saldırıyorsunuz, 5 yıldır işinize gelmeyen değişiklikleri bes dakkada meclise cıkartıyorsunuz, işbu halde şakşakcılarında cıkıp ellerindeki yonetme gucunun buyusune kapılıp, bu halkı kucuk gorme ve *****lama (kendi fikirlerince) egolarınızı tatmin ediyorsunuz... Anlama zorlugu cekenlerin, bundan sonra da anlayabilecegine pek ihtimal vermiyorum. 22 temmuzda sandıga gomuldugunuz zamanda gidip ab ve abd den yardım istersiniz, belki secimleri tekrarlatırsınız kimbilir, magdursunuz ya gidip abilerinize soylersiniz, belki gidip barzaniye sikayet edersiniz oda gelip insanlarımızı öldurtmeye devam eder,,, Ama bunların hicbirnin bir önemi yok... Sizin icin tek önemli olan meydanlara cıkanların solcu olması... Meydanlara cıkan milyonlarca kişi tek bir taskınlık yapmadan, ellerinde Türk bayraklarıyla, en kucuk bir zarar vermeden sokakları gelincik tarlasına cevirmiştir. butun dunya hayran olmus, aynı ölcude sizin rahatsızlıgınız artmıstır...
  16. her ne kadar hafızam iyi olmasada sayın Arıncın cumhurbaskanlıgı secimlerinden once, tarafsız bir Tbmm baskanın yapması gerektigi gibi her tv kanalına cıkıp, 367 gereksizdir, goz kararı ben oturumu acar secerim, sekilndeki konusmalarını hala hatırlıyorum. Sonra secim gunu meclis baskanı sıfatıyla oturdugu kürsüden goz kararı bakıp tamam demiş ve secime gecmiştir... Ne olduysa secimin sonlarına dogru, kapının onunden gecen, kafsını kolunu bacagını gordugu vekillerin ismilerini sayıp, oy kullanmasını istemiş, son dakikada da 369 kişi tutanaklara gecmiştir.. demiştir Sayın arıncın hafızası iyi değildi sanırım, hem 367 gerekli değil diyor hemde tutanaklara 369 kişiyi yazıyor... Neden? Neyse sayın arıncı fazla dikkate almamak gerektigni akpli vekiller bile acıkca soyluyorlar artık... Hukumetin bu cumhurbaskanlıgı dayatmasındaki tutumları da oldukca ilgi cekiciydi. Sanırım sayın arıncla akp aynı cizgide aynı goruste aynı fikirdedirler.. Sayın erdogan her konusmasında, bu hukumetin erken secime gitmeyecegini, 5 yıl boyunca gorevde kalıcagını, erken secim istemenin vatana ihanet oldugunu soyler dururdu. Bir de baktıkki Anayasa Mahkemesinin kararı acıklanmasından bir saat sonra,cıkıp -Biz sandıgı halkın onune koyarız halkımıza gideriz diye konusmalar yapmaya basladılar... Sayın erdogan son 6 aydır nerdeydi? Neden bu acıklama icin Anayasa mahkemesi kararını bekledi? İşin ilginc yanı zaten alınmıs olan kararla birlikte, 367yi bulamıyacak olan hukumet düşecektir. Yani sayın erdogan istedigi kadar karsı cıksın mecburen secime gidecektir, belki de bu yuzden eli mahkum oldugunu bildigi icin can havliyle propaganda yapmaya baslamıstır... Yersek..!!!! Bir de anayasa paketi var... Yine sayın arınc cok aysasın, Cumhurbaskanlıgı secimine girince parlemento baska hicbir konuda karar alamaz diye her kanalda konustu. Secim bitene kadar parlemonto baska konuyu yasayı gorusemez... Ama gordukki sayın hukumet cumhurbaskanını atayamayacagını ogrenince oturup on dakikada yeni bir anayasa yazdılar ve onu kabul ettirmeye calıstılar... Burda da gorudukki sayın arıncın soylediklerinin yine hicbir önemi yokmus. Onu kimse kaale almıyor olsa gerek... işin ilginc yanı anayasadaki değiştirelim denilen maddeleri sayın Mumcu iki yıl once akpye gidip istemiş. Simdi diyelimki bu maddeler halkımız ve ulkemiz icin can alıcı degerde, ulkemizin menfaatine yasa değişiklikleridir. Peki eger oyleyse sayın hukumet ulke menfaatine olan bu değişiklikleri neden 1 sene oncesinden yapmaz? Neyi bekler? kendi menfaatlerinimi? Hani bu hukumet halka hizmet icin gelmişti, ne olduda simdi kendi menfaatleriyle uymuyorsa ulkeyi kaale almamaktadır..? Yada bu yasa değişiklikleri bu kadar onemli değilse neden son dakkada ortaya cıkar, neden hukumet bu kadar ugrasır ve cıkar konusur biz halkımız icin yapıyoruz der? Takiyyenin bu kadarına ne denir benim bunu soylemeye terbiyem elvermiyor acıkcası... Son olarak sayın basbakan, biz halkımıza gideriz cumhurbaskanını da ona sectirirz. Halk herseyin ustundedir, egemenlik miletindir derken. 5 yıl once verdigi dokunulmazlıkları kaldırma sözünü ne kadar yukarı kaldırdı yada nereye kaldırdı merak ediyorum? Yalan söyleyen siyasetcileri gorduk, ama halkının gozunun icine baka baka , bu kadar bariz bir sekilde yalan soyleyenleri, soylediklerini inkar edenleri ilk defa goruyorum... Yoksa bunların bahsettikleri dindar yoneticiler boylemi oluyor? Biz simdiye kadar dinsizlerle yonetildigmiz icin bu türle ilk defa karsılarıyoruz...
  17. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    Harp Akademileri Komutanlığı'nda 2006-2007 eğitim ve öğretim yılı, düzenlenen törenle başladı. Törene, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da katıldı. Açılışta konuşan Büyükanıt, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Orgeneral Büyükanıt, Başbakan Erdoğan'ın, "İrtica tehlikesi yoktur" sözlerinin tersine, "İrtica tehlikesi vardır" dedi. Büyükanıt İrtica konusunda şunları söyledi: "İrtica ve bölücü terör konusuna da değinmek istiyorum. Kuvvet Komutanlarımız yapmış olduğu konuşmalarda TSK'nın görüşlerini net olarak dile getirmişlerdir. Tamamen ben de katılıyorum. Bazı sorular sormak istiyorum. Her fırsatta laikliği yeniden tanımlayalım diyenler yok mudur bunlar devletimizin en üst kademelerinde yer almıyor mu? Cumhuriyetin temel nitelikleri ağır bir saldırı altında değil mi? Her fırsatı TSK'ya saldırı için kullananlar kimlerdir? Bu listeyi uzatmak mümkün. Bu sorulara hayır Türkiye'de bunlar yoktur diyebiliyor muyuz? Diyemiyorsak irtica tehdidi vardır ve buna karşı her türlü önlem alınmalıdır." Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, terör örgütü için tek çarenin, silahını bırakıp Türk adaletine sığınmak olduğunu belirterek, "Türk Silahlı Kuvvetleri, silahlı tek terörist kalmayana kadar terörle mücadelesini sürdüreceğini ilan etmiştir, bu tutumumuzda en ufak bir değişiklik yoktur" dedi. TERÖRLE MÜCADELE SÜRECEK Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, terörle mücadeledeki kararlığının defalarca açıklandığını ifade eden Büyükanıt, "Bundan sonra da böyledir. Bir süreden beri devam eden ve adına çatışan iki ülke varmış gibi 'ateşkes' denilen bir süreç başlatılmıştır. Yurtiçinde gündeme taşındı, AP'nin bazı üyelerinden ve bazı devletlerden benzer çağrılar yapıldı. Geçtiğimiz hafta da Irak devleti başkanı sıfatı taşıyan şahıs tarafından açıklandı. Dün de terör örgütü sözde ateşkeş ilan etmiştir" dedi. Orgeneral Büyükanıt, bu konunun geniş çaplı bir kurgu içinde ele alındığına dikkat çekerek, "Türk Silahlı Kuvvetleri, silahlı tek terörist kalmayana kadar terörle mücadelesini sürdüreceğini ilan etmiştir, bu tutumumuzda en ufak bir değişiklik yoktur. Terör örgütü için tek çare silahını bırakıp Türk adaletine sığınmak. Geçmişte yaşananlar, bunun dışında bir çözümün olmadığını göstermiş" diye konuştu. Terörle mücadelenin başka bir boyutuna dikkat çeken Orgeneral Büyükanıt, teröre karşı uluslararası birlik başlatılmasına rağmen, bazı kurumların aksi tutumlar sergilediğini söyledi. Büyükanıt, "Terör örgütüne dış destek sağlanmaktadır. Terör konusunda söz konusu kuruluşlara üye bazı ülkeler, kendi topraklarında terör örgütünün serbestçe faaliyet göstermesine, ülkemiz aleyhine çalışmalar yapmalarına seyirci kalmaktadırlar. Ülkelerinde yakaladıkları teröristleri yargılamamakta, yargılasa da kontrol altında kaçmalarına müsaade etmekte ya da terör örgütüne geri göndermektedir. Nerede sizin terörle mücadele için aldığınız kararlar. Bir ülke, müttefiki yerine teröristin yanında yer almıştır" açıklamasında bulundu. Orgeneral Yaşar Büyükanıt, şunları söyledi: "Anayasal hak talep edenler, önce anayasayı tanımalı. Yıkmaya çalıştıkları demokratik düzenin sağlayacağı imkanlardan istifade etme hakları yok. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yıpratma yönünde sürdürülen kampanyalar var. Türk Silahlı Kuvvetleri tenkitlere her zaman açık ama bir süredir Türkiye Cumhuriyeti'nin değerlerini sorgulama ve aşındırma çalışmaları artarak devam etmekte. Türk Silahlı Kuvvetleri de bu kampanyanın en önemli hedeflerinden biri haline getirilmiş". 02.10.2006 2006 Yılında yapılan bu konusmayı dikkate almayanlar, yada bu konusmada bahsedilenler işlerine gelmeyenler gectigmiz gun yayınlanan yazıya bakıp, demokrasi zarar gormustur diye acıklamalarda bulundu.... Dunya uzerinde hangi ulkenin ordusu bizimki kadar demokrasiya sahip cıkmaktadır? Demokrasinin kendilerine sagladıgı cıkarları demokrasiyi yıkmak icin kullananlara dur deyince, ordumuz darbeci olarak tanımlanıyor... ordumuz aylardır ulkemizin birlik ve butunlugunu tehdit eden konularda defalarca uyarılarda ve tesbitlerde bulunmustur. peki siyasi otorite neden bunları gormezden gelmiştir? Baska yorum yapmaya gerek var mı?
  18. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    ‘O adam’ neden bayrak sattırmadı? Bütün büyük şehirlerimizin sokaklarında, caddelerinde, meydanlarında limonata satmak serbesttir... Soyulmuş hıyar da... Taklit saat, takı, tarak, prezervatif de satılabilir uluorta! Ceket, yelek, çizgili pantolon, çorap, ayakkabı da.... Hatta kestaneci kılığındaki mafya esrar, simitçi görünümündeki pe..venk kadın satar açık açık... Yetmez; silah, mermi, roketatar bile satılır birazcık daha “kapalı” mekanlarda! Ne zabıta karışır bu ticarete, ne polis... “Serbest pazar”dır çünkü sistemin adı ve bizim işportacı vatandaşımız istediği yerde kurar pazarını... Eşeği at, soyayı et diye satar! Peki; neyin satılmasına kızar, satışına izin vermez bazı devlet (!) adamlarımız? Önceki akşam Manisa’da olduğu gibi Türk bayrağının... Diyeceksiniz ki, “Kim o adam, nasıl olur da bayrak sattırmaz?” *** Bayrağımızın bir gün sonraki miting meydanında dalgalanmasından korkan “o adam”, Manisa’nın AKP’li Belediye Başkanı Bülent Kar’dır! Çünkü bayrak sattırmayan zabıtanın başı odur! “O adam” bir süre önce çıktığı İspanya gezisinden etkilenip “Türkiye’nin eyalet sistemine geçmesi gerekir” diyen adamdır! “O adam” her ilin ayrı bir bayrağı olması gerektiğini söyleyen adamdır! “O adam”, “İspanya’da İspanyol bayrağının yanında Katalan bayrağı da gördük. Bizde neden olmasın?” diye soran adamdır! *** Şimdi anladınız mı “o adam”ın belediye başkanı olduğu kentte Türk bayrağının satışına neden izin verilmediğini? Neden satıcıların elinden zorla alınıp rutubetli depolara “hapsedildiğini?” Şimdi farkına vardınız mı bizi bekleyen tehlikenin aslında ne kadar büyük olduğunun? Şimdi gördünüz mü bu zihniyetin neler yapabileceğini? Hâlâ görmediyseniz gidin sokak satıcılarından “yakın” gözlüğü alın... Bayrak değil ya; hemen bulursunuz! ***** Mustafa Mutlu Vatan Gazetesi 06.05.2007 Düşünün bu ülkenin bir şehrinde Türk bayrağı satılması engelleniyor... düşünün son bir kac haftadır miting olan bölgelerde yollar kapanıyor, miting saatlerinde yayın yapan televizyonların yayınları kesiliyor, buyuk sehirlerde geniş kapsamlı elektrik kesintileri oluyor... Aylardır calısma yapılmayan yollarda calışmalar yapılıyor... miting yapılacak şehirlerde toplu ulasım aracları ulasımdan kaldırılıyor yada azaltılıyor... Neden? Siz gidip oy kullanmayın diye yazın ortasında secim kararı alıyorlar... Neden? Oy'unuz sizin namusunuzdur bu vatana olan borcunuzdur... Namusunuzu kaca satarsınız? ya özgurlugunuzu? Kapınıza erzak torbalarıyla gelecekler, size dininize sahip cıkın yoksa dinsiz olursunuz diyecekler... maaşınıza bir defalık zam yapacaklar... köylüye kucuk işletmeciye teşvik saglaycaklar... Nasıl yapacaklar bunları? madem yapabilyorlardı simdiye kadar neden yapmadılar? Bunları unutmayın, namusunuzu satmayın, bu vatana olan borcunuzu ödeyin oyunuzu kullanın... 22 temmuzda iki eliniz kanda olsa bile gidin oyunuzu kullanın.... Bu arada benzine zam geldi... Neden butun dunyada en ucuz durumdayken benzin bizde son bir ayda 5 defa zam geldi? Sizin oyunuzu satın almak icin gereken kaynagı baska nasıl bulacaklar?
  19. Demokratik anlamda gelişmiş özgür ulkelerde kabir ziyaretleri yoktur, zaten oyle ulkelerde boyle buyuk kabirler yoktur derken; dunya üzerinde Mustafa Kemal Atatürk gibi bir lidere sahip olmus kac tane ulke vardır hic dikkat ettiniz mi? Mustafa Kemal Atatürk'ün dunya uzerinde bir cok sömürge ve manda haline gelmiş uluslara örnek oldugunu, tutsak duruma getirmiş halkların liderlerinin bizzat onu örnek aldıklarını da bilmiyorsunuz sanırım... Bütün dunyanın kabul ettigi bir lidere sahip olup, onun ilkelerine sahip cıkmak, onun mezarını ziyaret etmek sizin ve sizin gibi dusunen arkadaslar icin oldukca rahatsızlık verici bir durum oldugu acıktır. Cunku hepimizinde bildigi gibi, sizin, sizin gibi dusunenlerin, akp zihniyetindeki işbirlikcilerin fırsat bulunca bu ulkenin birlik butunlugune kastedeceklerini, din üzerinden simsarlık yapacklarını bugunden 80 yıl once soyleyip bizi uyardıgnı bilmek, nasıl oluyorda bir adam 80 yıl onceden bugunleri gorup yolunuza taş koyuyor diye kızmanız oldukca normaldir... Onun ilkelerine olan baglılıgımız sayesinde 80 yılda atlattıgmız butun fırtınalara ragmen hala dimdik ayaktayız. Bunun farkında olan Ab ve Abd basta olmak uzere butun dahili ve harici bedbahtların acıktan veya gizliden yıkmak icin ugrastıkları bu baglılıgımız, bu 80 yıl gecmiş olmasına ragmen buyuk bir özlem ve sevgiyle onun kabrine gitmemizi geri kalmıs cagdısı bir rituel olarak nitelendirmeniz arasındaki benzerlik sizce tuhaf değildir sanırım... 80 yıldır her fırsatta onumuze engel koyan Avrupa ulkeleri, icten ice bizi somurmeye calısan abd, surekli olarak ulkemizi karıstırıp insanımın dini hassasiyetlerini kullanıp din tuccarlıgı yapılmasına kaynak olan arap ulkeleri, son 20 yıldır askerimizi insanımızı katleden pkk terörürünün gunumuz son destekcileri barzani ve talabaninin uzerinde birleştikleri tek konu akp nin bu ulke uzerindeki hükmüne devam etmesidir. Bunu da inkar etmiyeceksiniz sanırım. Bizzat acıklamaları hepimiz goruyor duyuyor okuyoruz, devletin elindeki şakşakcı basının butun yıkama yaglama cabalarına karsın biz herşeyin farkındayız... Anlasılıyorki ab, abd, arap ulkeleri, barzani, talabani, akp ve sizin, Mustafa Kemal Atatürk isminden duyacagınız rahatsızlık daha uzun yıllar devam edecektir... Atatürk ilkelerine baglı olmak sizin icin cagdısı olmaksa zaten bizim, sizin cagdaslık dediginizle bir işimiz yok diyebilirim... Ama burda yazarak, dısarda konusarak belirttiginz bu dusuncelerinizi baska bir milletin insanının yanında yanlıslıkla dile getirmeyin, o zaman size kalkıp şu soruyu sorarlarsa zor durumda kalırsınız: -Türkiye Cumhuriyetinin bugunku haline gelmesinin, özgür Türk milletinin var olmasının, acık olan camilerin, yapılan ibadetlerin yapılabiliyor olmasının, hala Müslüman olmanızın nedeni olan bir insandan neden bu kadar cekiniyorsunuz ve nefret ediyorsunuz? Bu ulkenin bölünmemesi, özgürlügünün ve demokrasisinin korunup ileriye gidebilmesi icin yapmamız gerekenleri 80 yıl oncesinden bize anlatmısıtr. merak ediyorsanız 10. Yıl Nutkunu okumanızı tavsiye ederim... Şimdi aslında bu konuyu size bu kadar acıklıyor olmam bile bana tuhaf geliyor ama sizin baska bir millete mensup olabileceginiz ihtimalini göz onune alarak, bu dusuncenize de saygı duyuyorum... Selam ile...
  20. siz bir agaca caput baglamayla, bir milletin Ata'sının mezarını ziyaret etmesini, ona baglılıgını göstermesini bir tutuyorsanız, sanırım size söylenecek baska bir söz kalmıyor.. Saygılar.
  21. vaktim doluyor.. bu otobuslere doldurulup getirildigim yerde bana ezberletilenleri soyliyemiyorum artık yukumluluk altına girdigim ustlendigim sorumlulukların farkında bu ulasılamamak icin telefonunu kapayan benim vaktim doluyor aldıgım nefesin hesabını verememekten değil verdigim nefesin kirliliginden müzdarip bir vapurun yan tarafından martılara attıgım simitler hafifletici sebep olarak sunuluyor savunma avukatlarım tarafından ve ben en korktuğum yerde bir asansöürün iki kat arasında kalması gibi sıkışıp kalıyorum ölümle yasam arasında vaktim doluyor ne istanbul guzel kokuyor artık nede gördüklerimin bir acıklaması var ölümümün 8. sayfaya ilan verme nedeni olması gibi tuhaf ardımdan kılınacak namazların kabul olunmasını beklemek gibi umut dolu hani zaman herseye ilac ya yalanmıs ilac olan bugun gelir yarınlara odaklanmıs bir kalkınma planımız oldu bizim her zaman belkide bu yuzden bir turlu kalkınıp sevgilinin ellerinden tutamadık... bir borsanın düşüşüne endekslenmiş bir hayat tarzımız borsanın kalkışının etkilerini bir turlu uzerinde hissedemeyip her düşme tehlikesinde secde eder tavrımız bu ac kalmamak icin boynumuzu bukerken büküldüğü yerden kırılan gururumuz bu unutusumuz varlıgımızın dayandıgı temelleri bu tehditlere pabuc bırakıp meydanlardan kacıslarımız bu görmuyorlar duymuyorlar diye içine kapanıslarımız bu kırmızının sevdasına uyanıp bir sabah bembayaz yeniden doğuşlarımız sen ağlama..!!!! nasıl böyle bir imanı boğar şeriat dedigin tek dişi kalmış canavar bir elinde medeniyet timsalleri digerinde din simsarları kapını çalan oy hırsızları işine gelince seni dinleyip gelmeyince doğal hakkım deyip sonrada utanmadan feraget ettigini söyleyip babasının makamını kardesine teslim edişleri... aşkımın üzerinde söylemeye calıstıgım sevdama ipotek koyanlara bana nasıl yasayacagımı izah edenlere bana nerde durup nerde susacagımı soyleyip nereye kadar sevecegimi anlatanlara bu dilimi ve parmaklarımı kesmekle tehdit edip canımı bagıslyarak lutfedenleri bu korkarmısım gibi karanlıktan bir ampulun aydınlıgıyla beni ayar etme teşebbüsleri son nefesime kadar bir aşıgım ben sevdigim kadına nefesim yetmese bile son damla kanım fedadır bu vatana... kanımın bittigi yerde sevdiğim alır kollarına özgür bir vatan ugruna gömülecek bir karıs topragıma gömer bedenimi, ruhumu özgür marmaranın kollarına...
  22. bu yazarımızın makalesi gercekten dogru noktalara dokunmustur. meydanlarda toplanan milyonların söyledigine değil sadece dekoltesine dikkat eden yazarımızın bu tesbitleri icin kutluyorum. İşin ilginc yanı bir bayanın baska bayanların dekoltesine bu kadar takılıp, milyonların haykırdıklarının önune gecirmesidir. Yanlıslıkla bazı akp liler agızlarından kacırıp biz istersek daha fazlasını toplarız dedilersede ustunde duramadılar, cunku daha fazlasını toplamaya kalkarlarsa iki miting yapmaları gerekecekti. Birinci gun erkekler ikinci gun kadınlar. yada tek mitingde araya buyuk siyah perdeler gereceklerdi. Cunku sayın azyarın da bizzat isaret ettigi gibi bunların tek derdi kadınların dekolteleri, kadına nasıl gozle baktıklarını bu kadr acık ifade ettigi icin sayın bayan yazarı kutluyorum. Sanırım butun akp zihniyetindekilerde mitingte cekilen resim ve filmleri dekoltelere bakarak izledikleri icin atılan sloganları pek duyamamıslar... Evet farklı sesleri ve fikirleride duyup saygı gostermeliyiz. bazılarımızın derdi bu farklı seslere özgurlugu savunmaktır, bazılarımızın derdi köpruyu gecene kadar bizim seslerimize tahammul etmektir... Yinede bu arkadaslara bir önerim var, dekoltelerle değil, söylenenlerle biraz ilgilensinler, savundugumuz özgurlukler hepimizin özgurlugu... Ab yada abd yada barzaninin destekledigi bir yonetim sekli değildir..!!! Selam ile...
  23. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    CHP, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik hakkında gensoru önergesini verdi. Gensoru önergesi, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve grup başkanvekillerinin imzası ile TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Önergede, Çelik'in, 11 Haziran 2006 tarihinde yapılan Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı sonucunda birinci ve ikinci yerleştirmelerden sonra Anadolu, Fen ve Anadolu Öğretmen liselerinde 5 bin 115, Anadolu Mesleki ve Teknik Öğretim kurumlarında 30 bin 178 olmak üzere toplam 35 bin 293 boş kontenjanı "üçüncü yerleştirmeye açmayıp, öğrencilerin nitelikli eğitim alma hakkını engellenmek suretiyle kamu kaynaklarının israf edilmesine neden olduğu" öne sürüldü. OKS sınavının yerleştirme boyutuyla "tam bir skandala" neden olduğu, Anadolu ve Fen liseleri ile diğer Anadolu liselerinin yüzde 17,6'lık boş kapasiteyle eğitim-öğretime başladığı ifade edilen önergede, velilerin çocukların nitelikli bir eğitim almaları için yıllardır binbir fedakarlıkla yaptıkları eğitim harcamaları ve emekleri dikkate alındığında büyük bir kaynak israfına yol açıldığı savunuldu. ARGO, KÜFÜR, HAKARET Önergede, Hüseyin Çelik'in, Talim ve Terbiye Kurulunda görev yapan 167 uzmanı kuruldan uzaklaştırdığı, bu uzmanların ise hemen hemen tümünün yargı kararıyla göreve iade edildiği ifade edildi. Çelik'in, yapılan yönetmelik değişikleriyle kurulu işlevsizleştirdiği, ders kitapları ve ''100 Temel Eser'' gibi yardımcı kitapların içeriğini hurafe, argo, küfür, hakaret ve dinsel motiflerle donatarak okullara soktuğu savunulan önergede, şu görüşlere yer verildi: ''1999'da Talim ve Terbiye Kurulunun aldığı kararla, yazarı ve eserleri belirlenerek okullara sokulamayacak olan kitaplar, tekrar okullara girmeye başlamıştır. Tarikat liderlerinin takma adlar ile yazdığı ve daha önce yasaklanan kitapları, okula geri döndürmenin yolu için yapılan yasal düzenlemeler laik Türkiye Cumhuriyeti'nde kabul edilemez. Bakan Çelik'in bu uygulamaları ile Cumhuriyet okullarına küfür, argo, hakaret girmiştir. Antilaik söylem ve eylem içerikli yayınlar girmiştir.'' ''OKULLARDA ŞİDDET VE KADROLAŞMA'' Milli Eğitim Bakanlığında olağanüstü kadro ve personel kıyımı yaşandığı ileri sürülen önergede, 4 bin 573 okul müdür yardımcısı, 4 bin 13 okul müdürü, 416 ilçe-il milli eğitim müdürü, 552 ilçe-il milli eğitim şube müdürü, 186 ilçe-il milli eğitim müdür yardımcısı ve 94 kadın yönetici olmak üzere 9 bin 834 yönetici atandığı ifade edildi. Önergede, ''Bu uygulamayla okullarımızda tam bir kaos, kargaşa, huzursuzluk ortamı yaratılmıştır. Okullarda şiddetin yoğun bir şekilde yaşanması bu kadrolaşma süreciyle paralel gelişmiştir'' denildi. İlköğretim müfettişleri yönetmeliğinde yapılan değişikle müfettişlerin sadece yaz döneminde açılan kuran kurslarını denetlemekle görevlendirilmesinin, diğer kuran kurslarının denetim dışı bırakılmasının eğitim sisteminin temel amaçlarının yerine getirilmesi bakımından bir görev ihmal ve kusuru olduğu öne sürülen önergede, Çelik'in bakanlığı döneminde okullaşma oranında da düşüş olduğu iddia edildi. Gerekli hazırlık yapılmadan liselerin 4 yıla çıkarılmasının ortaöğretimi tıkadığını ifade edilen önergede, Milli Eğitim Bakanı Çelik'in uygulamalarıyla ''görevini kötüye kullandığı'' iddia edildi Kaynak:Ankara Anadolu Ajansı 02.10.2006 Soru onergesi verildikten sonra akpnin vekilleri tarafından bu onerge red edildi. Akpye ait yuzlerce vekil hakkında binlerce onerge verildi. Yolsuzluklardan görevi kötüye kullanmaya kadar.. hepsi red edildi.. Arastırılma geregi bile duyulmadı. Dışişleri bakanı Gül'le aynı davadan yargılananlar hukum giydi, sayın Gül dokunulmazlıgı sayesinde kurtuldu. Sayın unakıtanın kesinlesmiş cezaları var ama dokunulmazlıgı var... Sayın basbakanın soyledikleri ve yaptıkları icin onlarca dosya bekletiliyor, cunku akp izin vermiyor.... Akpnin adamları suc işlese bile, akp onları yargılamıyor görmezden geliyor... Akp değilmiydi, secim vaatleri arasında en önde dokunulmazlıkları kaldıracagını söyleyen..!!! 22 Temmuz günü bu vatana olan borcunuzu ödemek icin sandık basına gidin... 5 yıldır yapılanları aklınızın bir köşesine alın ve sandık basına gidin.. Oy'unuz sizin namusunuzdur... Baslarında örtuler, bir ellerinde Kuran diger ellerinde bir torba erzakla kapınıza gelicek yakında... Sizden oy isteyecekler, oy vermesseniz dininiz elden gidiyor diyecekler.. Unutmayın... bir ellerinde Kuran olacak, basları örtülü, size gelip diyeceklerki bize oy vermezseniz gunahkar olursunuz....5 Yıl önce yaptıkları gibi yine yapıcaklar.. Sizin paranızı size rusvet olarak verip karsılıgında oy isteyecekler.. Sizi aclıkla terbiye edip, zayıflıgınızdan faydalanıp bir öğün yemek karsılıgında oyunuzu isteyecekler... Oy'unuz namusunuzdur... Namusunuzu satmayın..!!!!
  24. Türk Telekom geçtiğimiz yılın yarısı kadar vergi ödeyecek Özelleştirildikten Oger yönetiminde ilk mali yılını geride bırakan Türk Telekom Ankara'da yine vergi rekortmeni oldu. 3 milyar 820 milyon YTL gelir açıklayan TT'ye 764 milyon YTL vergi tahakkuk etti. Kuruluşun geçen yılki tahakkuku 1 milyar 323 bin YTL'ydi. Kaynak: Maliye Bakanlığı... Türk telekomun özelleştirme bedeli yaklasık olarak 6,5 Milyar dolardı. Bu paranın yüzde 20 si peşin, kalanı 5 taksit olarak anlasma saglandı. Özelleştirmenin üzerinden 1 yıl gecti. Türk Telekomu satın alan firmanın Türk telekomdan ilk yıl kazandıgı para 3 milyar dolara yakın. Yani firma bir yılda 3 milyar dolar kar elde ederken devlete ilk etapta 1,5 milyar dolar para odeyecek. Düşünün bir firma satın alıyorsunuz, cebinizden bir kurus para cıkmadan o firmadan aldıgnız parayla firmanın parasını ödüyorsunuz. Üzerine de bir o kadar para cebinize kalıyor. Peki devlet elinde sende 3 milyar dolar kar edebilecek bir sirketi varsa bunu senede 1,5 milyar dolara neden satar? Allah aşkına biri bana cıkıp acıklayabilrmi biz telekomu neden sattık? Devlete para kazandırıyor diyemi? Adamlar 6 taksitte toplam 6,5 milyar dolara satın aldıkları firmadan ilk senede 3 milyar dolar kar yaptılar. İkinci senenin sonunda borcu kapatacak. Ve Türk telekomun sahibi olacak. . seneden sonra butun parayı cebine koyup ulkesine gidecek. Düzgün yonetildigi taktirde bu kadar karlı bir sirket, aynı zamanda kamu malı oldugu icin, halkın iletisim masraflarınıda düşürebilecek bir sirketi neden sattık biz? Devlet iyi yönetemiyor diyemi? Bu devlet özel sektörden dahamı aciz bir kurum haline gelmiştir? Daha iyi yonetenler varken neden yonetici almak yerine altın yumurtlayan tavuğumuzu baskasına veririz...? Elinizi vicdanınıza koyup bir düşünün. İşte hukumetimizin en cok gurur duydugu faaliyetlerinden bir tanesi bu... Ulkeye kac milyar dolarlık zarara yol acacak kimbilir? Evet bu sene devlet kar etti, onumuzdeki senede kar etti.. Ya sonra? BUgun satılan ülkemizin geleceğidir... Satacak birsey kalmayınca neyi satacaklar sanıyorsunuz? 22 Temmuzda bunu aklınızın bir kösesine koyun, iki eliniz kanda olsa bile gidin oyunuzu kullanın... Oy'unuz sizin namusunuzdur, bu vatana olan borcunuzdur... Namusunuzu bu adamlara satmayın... Dün telekomu satanlar, yarın neyi satacak sanıyorsunuz?
  25. LostsouL şurada cevap verdi: LostsouL başlık Güncel Konular
    Bu ülkede ibadetimizi yapamıyoruz,dinimizi yaşayamıyoruz, ibadet yaptığımız zaman buna irticai faaliyet deniyor, bize baskı uyguluyorlar, bizi tehlikeli gösteriyorlar diyen arkadaslara sormak istiyorum...: Hangi ulkeden bahsediyoruz? Türkiye cumhuriyetinde son yirmi yıldır kac kişi oruc tuttugu icin ölduruldu? Türkiye cumhuriyetinde son yirmi yıldır kac kadın basını orttugu icin carsaf giydigi icin sokak ortasında tacize ugradı? uzerindekiler yırtıldı? Türkiye Cumhuriyetinde son yirmi yıldır kac kişi camiye giderken önu kesildi? Cuma gunleri sokaklara tasarcasına namaz kılan kalabalıklar dagıtıldı namaza izin verilmedi? Türkiye cumhuriyetinde son yirmi yılda kac kişi Hacca gitmek isteyipte onune engel konuldu gitmemesi icin yasaklar cıkarıldı? Türkiye cumhuriyetinde son yirmi yıldır kac tane cami yıkıldı? Bu ulkede İslam dinini yasamamıza izin verilmiyor deniyor? BU ulke dediğiniz hangisi? Evet bu ulkede yani Türkiye cumhuriyetinde Bas ortusu siyasete alet edildi insanlar kandırıldı dini duyguları sömuruldu..BU ulkenin mevcut iktidardaki partisi ne yaptı? Her fırsatta bu durumu körukledi Avrupada davalar acılmasına yardımcı oldu...avrupadan bekledigi destegi alamayınca Avrupa birligi dusuncesine ikinci plana bıraktı.. İrticai faaliyet olarak kendi ibadetlerinin gosterildigini soyleyen arkadaslar bizden daha iyi biliyorlardırki irticai kelimesinin karsılıgı Belli bir dini yasam tarzının topluma zorla dayatılması, devlet yonetim biciminin dinin gereklerine kurallarına gore duzenlenmesi yolunda gosterilen faaliyetlerin butunudur.. Kimse kimsenin ibadetine engel olmuyor kimse kimseye karısmıyor..irticai faaliyetlerde bulunanlar dısında.. İLkokul cagındaki cocuklar okusun diye dunyaca unlu klasikleri romanları hikayeleri dini motiflerle değiştirip ucretsis olarak dagıtmaktır irticai faaliyet.. Sahip olunan yönetim erkinin propaganda aracı gibi kullanılarak tuhaf dini hurafelerle dolu kitapcıklar bastırıp dagıtmaktır irticai faaliyet.. Cami hocalarını Diyanet işleri bakanlıgının kadrolu imamlarını gorev yaptıkları camilerden alıp bilgisi olsun olamasın devletin butun kadrolarına doldurup, imamsıs kalan 15000 camiyi tarikatların kontrolune bırakmaktır irticai faaliyet.. Devletin sahip oldugu hava yolu sirketine ucak teknisyeni alırken onceligi imam hatip lisesi mezunların vermektir irticai faaliyet.. Devletin televizyonun da gunun 18 saati dini icerikli yayınlar yapıp iktidarın işine gelen haberleri yayınlayıp işine gelmeyenleri gormesden gelmesidir ,irticai faaliyet.. Gecenin yarısı sokakta icki iciyor diye iki genci dövüp kacmak ve emniyet guclerinn bu kacanları bulamamasıdır irticai faaliyet.. Bİr apartmanın bodrum katında sözde mahkemeler kurup insanları yargılayıp Sözde şeriata gore hukumler vermektir irticai faaliyet.. Sözde din adına bu ulkenin hakimlerini katletmek, bu katliamı yapan yaratıgı haklı bulmak, bu asagılık hareketi haklı bulan zihniyeti devletin kadroları icinde koruma altında tutmak zoraki baskıları gorunce emekliligini istemektir irticai faaliyet.. Ulkenin her yanını tarikatlarla, seyhlerle, din tacirleriyle doldurup, bunların elini eteğini öpmektir irticai faaliyet.. Hangi ulkeden bahsediyorsunuz siz? Herkesin ibadetini inandıgı tanrısı kabul etsin..Kimsenin diniyle dusuncesiyle yasam tarzıyla işimi olmaz..Bir baskasının özgurlugunun basladıgı yerde benim özgurlugum biter.. BU ulkenin yönetim şekli budur. Siz ibadetinize bakın.. Benim yasam tarzımı da bana bırakın... Eminim siz benden daha iyi biliyorsunuzdur irticai faaliyet denildigi zaman ne denmek istendigini... 29.09.2006 Bugun geldigimiz yerde, hukumet milletvekili sayısal cogunlugunu ele gecirmiş, TBMM baskanlıgını ele gecirmiş, Adalet bakanlıgının aylardır ugrasıp yasama uzerindeki etkilerini arttıracak politikaları mevcut Cumhurbaskanı ve Yargımızın yöneticileri tarafından engellenmiş, karsısında duran Cumhurbaskanlıgı gucunude eline gecirmek icin her turlu siyasi manevrayı zorlayan, olası basarısızlıgınıda magduriyet siyaseti yaparak pazarlamayı dusunen bir iktidarla karsı karsıyayız... Dini duygularını sömurdükleri insanların icinde beyinleri yıkanan, cahil ne yaptıgını bilmeyenler sırf dini farklı diye baska insanları bogazlamaya baslamıstır. Katiller anında yakalanmıstır ya katillerin ardında duran gucler? Trabzondaki rahip cinayetinin, İstanbuldaki Hrant Dink cinayetininde failleri oyle hızlı yakalanmıstırki.. ya bunların ardındaki gucler? BUnların ardında guc yoksa eger, bu insanların bu kadar gözunu karartıp baka insanların canını almasını teşvik eden unsurlar nelerdir? nasıl bir insan kalkıp gozunu bile kırpmadan baska bir insanın boğazını kesip öldürebilir.? Demokrasinin ayrılmaz parcalarından biride özgür basın kuruluslarıdır. geldigimiz yerde Hukumet devlet televizyonunu kendi propaganda aracı olarak kullanmaktan cekinmeyip, TMSF yoluyla el koydugu özel kurulusları ve elindeki maliye bakanlıgıyla diger bazı medya kuruluslarını kendi kontrolu altına almıstır. Boylelikle hukumetteki parti kendi istedigi her turlu uygulamayı rahat bir sekilde hayata gecirmekte ve medya yardımıylada bunların uzerine ortmektedir. Bunun bizzat farkında olan mevcut Cumhurbaskanı ve orduyu susturmak icinde Avrupa ülkeleriyle Amerikanın dısardan destegini almaktadır. Son gunlerde bunu bizzat goruyoruz. Hukumetin ne kadar samimi oldugunu anlamak icin en son örnek, Cumhurbaskanını halka sectirecegiz, iki sandıgı yanyana koyacagız derken, icten pazarlıklarda bir pazar gunu kendi istedikleri cumhurbaskanını, pardon sayın basbakanın atadıgı cumhurbaskanını secmeyi deneyeceklerdir.. Onumuzdeki secimlerde, gecen secimlerde oldugu gibi iktidar olmayı bırakın, barajı bile aşamayacaklarını bildikleri icin, secimlere katılımı azaltmak icin yazın ortasında bir tarih belirlemişlerdir. Bunları unutmayın..!!! 22 Temmuz gunu iki eliniz kanda olsa bile gidin oyunuzu kullanın.. Oyunuz sizin namusunuzdur, bu vatana hizmet borcunuzdur. Namusunuzu satmayın, işbirlikcilere teslim olmayın... Baska sansınız olmayabilir..!!!

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.