LostsouL tarafından postalanan herşey
-
TÜRKİYE BU DÖVİZİ KONUŞUYOR... Benim Tanrım adil ol diyor, YA SENİNKİ?...
akpyi savunan arkadas haklı.. butun bunlar akpden once basladı... akpninde bunlara devam etmesinden daha dogal ve dogru bir durum olamaz... akp gidince bunlar duzelirmi belli değil.. o yuzden gozyumun akpnin yaptıklarına.. sesiniz oyle fazla cıkarmayın bence... bugune kadar boyle gelmiş neden akp bunlara devam etmesinki... akp gidince butun bunlar duzelecekmi bilmiyoruz.. o halde bırakın akpde biraz yesin.. neden akp bu ulkeye bu halka hizmet etsinki? bugune kadar kimse etmemiş.... Bu yüzden akpyi savunan arkadası haklı buluyorum bende akpyi savunuyorum... az bile yapıyor... Durmak Yok Yola Devam..!!!!!
-
TÜRKİYE BU DÖVİZİ KONUŞUYOR... Benim Tanrım adil ol diyor, YA SENİNKİ?...
BU dövizi tasıyanları ve hazırlayanları şiddetle kınıyorum.. Zaten avrupa parlementosu bu dövizle ilgili bir imza kampanyası baslattı. Bu dövüz demokrasiye surulmus kara bir leke gibidir.. Bir kez daha kınıyorum... BU ve bunun gibi dövizler bu ulkenin kalkınmasını istemeyen, ekonomik anlamda güclü olmamızı istemeyenlerin kıskırtmasından baska birsey değildir. 150 yıldır bu ulke bu kadar buyuk refah yasamadı hala yetmiyro goruıyorsunuz nankor bunlar... Zaten bu dövüzü tasıyanların kimlikleri belirlenmşi ve ergenekonla ilgili sorusturma kapsamına alınmıstır yakında anlarsınız:p Hem bizim gazetemizde, damadın televizyonunda bu dövizle ilgili bir haber cıkmadıgına gore bu tamemen abartı hatta fotomontaj olabilir.. Bunu konu baslıgı olarak acmanız bile sizin nasıl chp zihniyetinde oldugunuzu gosteriyor... Hem bi kere bizim tanrımız sizin tanrınızı döver.. Nasılki benim vekilim seninkini, benim polisim senin ayak takımını dövuyorsa buda öyledir. O yuzden fazla kaşımayın böyle yaraları... Ne demekmiş canım vekile gazi kıyagı, vatandasa 65 yas... o vekil sizin icin neler yapıyor bir bilseniz.. Sayın basbakanın cocugu ne zorluklarla borcla harcla sadakayla okul okudu simdi gemi almıs cokmu goruyorsunuz.. Ayıp ayıp.. şiddetle ve eshefle kınıyorum sizi.. İşte kınadım:p neymiş yök baskanına yuzde 30... Nerden cıkarıyorsunuz kardesim bunları.. yök baskanına yuzde 22,5 zam yapıldı.. Tanrınız adil ol diyormus... Bizimki sanki baska dilde konusyor... Bundan daha adil düzen geldimi 150 yıldır bu ülkeye? cık cık cık.... Durmak Yok Yola Devam...!!!!!
-
6 mayıs 1972
evet suheda haklı bu konuda.. hepimiz kafamızı kum yıgınlarına gömüp mutluymus gibi yapalım... boyle abuk subuk seyleride yazmayın bu sayfalara... cok dusnuyorsunuz, cok sorguluyorsunuz sizin ne haddinize.. bayanlar evlerinde otursun cocuk yapsın erkeklerde gidip calıssın karılarına baksın... sizin baska gorevinz yok... bir **** olmaktan öteye gidemezsiniz artık yeni cag duzeninde... unutun gecmisinizi, kayıplarınızı unutun... unutun insan gibi hür ve bagımsız bir hayat sürmeyi... unutun artık butun bunları... suheda haklı haddinizi bilin bırakın sorgulamayı.. oturun oturdugnuz yerde... kadın olarak evde oturup cocuklarınızı buyutun, erkek olarak sabah işe gidin aksam evinize dönun... sizden istenen bu... size soyledigi zaman gidin soylenen partiye oy verin, gerektiginde verginizi verin, cok para gerekiyorsa daha cok vergi verin... şeyhiniz sizden memnun kalsın... buyuklerinise saygıda kusur etmeyin ve asla onların yaptıklarını sorgulamayın... suheda haklı.... cıkın günese mutlu olun.. bırakın bu boş işlerle ugrasmayı... size soylendigi zaman soylenen işlerle ugrasın yeterli... Durmak Yok Yola Devam...!!!!!! merak ettigim birsey var aslında.. arabistandaki kadınlar boyle forum sitelerine girip dusuncelerini baskalarıyla paylasabiliyorlar mı? yada herhangi bir emirlikte yasayıp şeriatla yonetilen ulkerde kadınlar eşlerinin izleri olmadan bilgisayarın dugmelerine dokunabiliyorlar mı? neyse suheda haklı buda bos bi dusunce... siz bakın dalganıza.....
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
hakkını ver yalnızlıgının ölüyorsan eger her gecen dakikada seviyorsan eger sevgilim dedigini bırak gitsin sevdiginin kollarına hakkını ver yalnızlıgının kolay kazanılmıyor bu zaferler yıkıntılarında cicekler acmaz her zaman kundaklanıp küllenen binaların umut vaat etmez seytan her zaman ruhunun karsılıgında seviyorsan eger sevgilim dedigini bırak gitsin ona sevgili sıfatını vermeyi daha cok hak edecek birinin kollarına... hakkını ver yalnızlıgının sarktıgın ucurumların yasadıgın fırtınaların hiddetinin yorgunlugunun ve yenilgilerin düştügün yerden kalkamamalarının geriye sarıp sarıp dinledigin sarkıların bir turlu üstüne koyamadıgın yazdıklarının her seye ragmen yasadıklarının hakkını ver gozlerini ve burnunu sil ve bırak sikayet etmeyi seviyorsan eger sevgilim dedigini bırak gitsin ve yasasın bunca zaman senin isteyipte yasatamadıklarını baska bir adamın koynunda sabahlasa bile bileceksin senden sonraki hayatında daha mutlu olacagını...
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
tutkusundan yorulmus tutulmak sucundan muebbet yatarken şehir ici bir eskiya havasında fiyakam burdan yuz metre ilerde biter sözlerimin hukmu daha kısa bir yabancıya alısıyor simdi tenim bu sözler kimden alıntı dibine kadarmı süzüldüm kurumus bir cicek bile gunde bir kez acar kimse gormesede her rengi olsada neye yarar karanlıkta ve hangisini anlatabilrsin bir köre... oynamak icin arandıgım üstümde iyi duran bir rol bana verilen ücüncü sınıf bir figuranın repliklerinden ibaret hadi simdi unut bunları nasılda titrerdim duydugumda sesini tutulur konusamaz tutulur bakıslarına bakamazdım bu körluk bu acizlik hala ne buyuk nimet sukrederken ellerimi acıp tanrıma parmaklarımın arasından süzülüp düşen senmisin?
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
tutup yakalarımdan caprsan dolaba ve yaslayıp dudaklarını dudaklarıma nefessiz bıraksan bir kez daha aksamın bir yarısı kör koyu bir kalabalıkta utanmadan hic sıkılmadan alsan beni içine başka bir boyut baska bir evren baska bir dunyada dogursan beni yeniden teninin kokusuyla uyuşurken kollarının arasında bogulsam öyle sarılsan bana sanki bıraksan kapılıp bosluguna yaşamak telasının kaybolsam korkum senden sonra yeniden ayaga kalkamasam değil sen gelene kadar hazırlayamasam bu bedeni yeni bir yıkımına yangınına küllenmiş sayfaları arasından mısralar hatırlamaya calısan kör kütük sarhos bir şair hatırlayamasam da sen öp beni tut yakalarımdan carp bir dolabın kapagına sil aklımdakileri yenilerini programla hatalarımla öp beni ısır dudaklarımdan kanımı akıt icine utanmadan hic sıkılmadan ayıp sözleri fısılda al beni içine baska bir dunyada yeniden dogur avuclarında terlesin ellerim adım anılsın adının yanında yoksan eger senden sonra kalkamazsam ayaga boş bir tas bıraksınlar bas ucuma
-
Bunun Bir AnLamI oLmasI GerekMiyor...
durulan sularmı yabancılasan baharmı tenime bu sogukluk nerden geliyor örtbas edilememiş sucların faili kim içimde durmadan kanayan bu yaranın ne ölüm var sonunda nede şifası aklım fikrim fırtına sonrası sessizlikte dalgalarından sag kurtulmayı basarmıs ama hayata tutunamamıs bir kazazede belkide onu rehin alan bir asiye tutulmus kurtarılmaktan cok tutsaklığa kapılmıs özgürlüğü esaretinde bulmus yutkundukca bir turlu bogazından asagıya inemeyen ne? actıgın her sayfanın uyandıgın her günün tarifi zorlasıyor artık yaşlılığın kısalan cumlelerin değil cevap beklerken attıgın her mesajda azalan sabrın aldıgın alkol oranlarının yetmemesi gibi artık yazmak icin beklediğin muhtesem bir sonmuydu şimdi bu çöküş karsısındaki hezimetin elinde kılıcıyla carpısırken can veren kahramanların anlatıldıgı türden değildi bu hikaye suskunlugum burdan belkide içimde birikenler tortusunda bir aşkın bir türlü söylenemeyenler aramızdaki bu mesafe parmagım tetige dokunamıyor artık korkaklıgım hakkım değilmidir bundan sonra cesaret pelerinimde yamalar susmak icin cokmu gec kaldım simdi susmak sen konus dedikce içimde dindirilemeyen kanamalar...
-
KİMMİŞ AYAK TAKIMI?
onumuzdeki yerel secimler dahil sonraki genel secimlerde de bu ayak takımı denen kesim yine agırlıklı olarak akpye oy verecektir... Bugune kadar olanlardan sonra oy oranları arttıgına göre bu olanlarla katlanacaktır diye dusunuyorum... Bir olasılık daha var... Bu kadar nefret edildigi halde bir parti nasıl olurda her secimde oy oranını arttırır? Ya insanlar yalan söylüyor, yada secimlere hile karıstırılıyor... Baska secenek var mı? Belkide bu partiden nefret eden, bu ulkeye zarar verdigini dusunen sadece sitemizdeki bir kac kişidir.... Kimbilir...? Durmak Yok Yola Devam...!!!!
-
1 Mayıs’a Merhaba...
belki yerde yatan kadında ergenekoncudur son gunlerde verdiğimiz şehit cenazelerinde hukumet aleyhinde slogan atılmıyor... Dikkat ettinizmi her şehit cenazesinde acılarını iclerinde tutamayan insanlarımız hesap sorarlardı artık herkez basını önune eğmiş durumda... Hatta bazı bakan ve milletvekilleri bu durumu iyi yönde bir gelişme olarak degerlendirmekten geri durmuyorlar... Bir söylentiye göre Şehit cenazelerinde hukumet aleyhinde slogan atanlar, hesap soranların hepsi tek tek fişlenip haklarında sorusturma acılıyormus.. Bu ne kadar dogru bilmiyorum. Ama şehit yakınları bile olsa ayrım yapılmadıgı iddia ediliyor... Böyle bir zihniyetten bahsediyoruz.. Bugun olanlar icin belkide şükretmeliyiz.... Korku ve sindirme politkası uygulanıyor... Bugun sendikalar geri adım atmasaydı neler olabilirdi dusunmek bile istemiyorum... Peki işler daha kötu olsaydı akp yada yandaslarının vicdanı sızlarmıydı? İŞte bu son sorumun cevabı bugun olanların kısa bir özeti olabilir.... Durmak Yok Yola Devam..!!!!
-
İETT'de 100 milyon euro’luk yolsuzluk!
bence de tüm bunlar sadece birer komplodur... Zaten dava acılsa bile hemen avrupa parlementosu imza toplayıp bildiri yayınlayacaktır.. Sayın baskanımız bush ve onun sözcusude hemen akpye destek mesajı acıklar.. ardından demokrasiden taviz vermememiz icin bize ögüt verirler... Belki de tum bu komploları uyduran bende ergenekon uyesiyimdir.. simdi boyle yazdım diye benimde cocuklugumdan kalma resimlerim malum medyanın mansetlerine cıkarmı merak ediyorum:p Belki de ardıc yada barlas gibi gazeteciler benim bu abartılarımdan dolayı beni kınayacaklardır... neyse biz önumuze bakalım... Durmak Yok Yola Devam...!!!
-
1 Mayıs’a Merhaba...
belkide acıklaması cok basittir butun bu olanların... devletin neden boyle yaklastıgının bugune... Dunya üzerine 1 Mayısın resmi bayram olmadıgı yada resmi olmasa bile kutlanmasına izin verilmedigi ulkelere bir bakın... Sadece şeriatla yonetilen ulkelerdir... ve biz... Durmak Yok Yola Devam...!!!!
-
İETT'de 100 milyon euro’luk yolsuzluk!
BU alındıgı ve alınırken yolsuzluk yapıldıgı soylenen metrobusleri goren bir istanbullu arkadasımız varsa lutfen mesaj atsın... Ben o guzergahı yaklasık 20 yıldır kullanıyorum duzenli olarak.. hala metrobus denen aracı gorebilmiş değilim.. Almadıgmız bir arac icin ödenen pararda bile yolsuzluk yapmak sanırım tarihe gececektir.. İett genel mudurlugu surekli olarak yolcu tasıma kartları ve biletlerde, kullanılan akbillerde duzenlemeler yapıyor.. Kagıt biletlleri ortadan kaldırdılar. Elektronik bilet diye bir kart cıkardılar 5 kullanımlık. Herkez akbil kullanmak yada bunu almak zorunda.. İett genel mudurlugunun cok övundugu bir entegrasyon düzeni var. Bİr araca bindiniz ikinci araca bindiginiz zaman bir saat icinde yarı ucret oduyorsunuz. Ama bu sözkonusu elektronik bilette gecerli değil.. Ne zaman kac araca binerseniz binin 1,5 ytl ucret veriyorsunuz... bir kac yıldır iett yolcu tasıma ucretlerine zam yapmadı. Ama cok basit bir hesapla bundan 3 sene önce toplam 1,2 ytlye gittiniz herhangi bir guzergahı gitmek icin artık minumum 3,5 ytl oduyorsunuz... Hatlar kısaltıldı, bazı seferler kaldırıldı. Bu yuzden cok yakın bir yere gitseniz bile en az 2 ytl ucret oduyorsunuz... Bunları kimse sorgulamıyor.... Gelişmiş ulkelerde butuk kentlerin trafik sorunun cözmek icin toplu ulasım teşvik edilir. Bunun icinde yolcu tasıma ucretleri azaltılır. Belediye yada develete baglı toplu ulasım araclarının birnci gorevi trafigi rahatlatmaktır. Ama bizim iettmizin birinci amacı yolcuları yolmaktır. GUnun 12 saatini trafikte gecirmek zorunda olan calısanları bir kac yıl oncesine kadar mavi kart kullanırlardı. Toplu bir ödemeyle bir ayda sınırsız ulasım hakkına sahiptiler. Boylece bu calısanlar araclarıyla trafige cıkmazlardı. bir duzenleme yapıldı. bu mavi kart denen seyahat kartlarının gecişleri sınırlandırıldı. Sonra otobus hatlarınınuzunlukları kısaltıldı. Bu yuzden mavi kart, calısanlar icin cazip olmaktan cıktı. cunku insanlar 15 gunde bu limitleri dolduruyorlar yeniden ödeme yapmak zorunda kalıyorlardı. Sonuc artık cogu kişi kendi aracıyla yola cıkıyor... ONumuzdeki gunlerde bir uygulama daha yapılacak ve indirimli bilet kullananların mavi kartları tamamen kaldıralacak.. Yani mavi kart kavramı tarih oluyor... Artık herkez daha fazla ucret ödeyip daha az yolculuk yapacak.... birde su metrobus durakları oldukca ilgi cekici... Her durakta bir görevli var, giselerde durup tek tek bilet satıyorlar... İett kagıt biletleri ortadan kaldırıp her duraga bir adam koydu. Aynı minubus yada özel halk otobuslerindeki gibi bu kişi bilet satar gibi turnikeyi cevirip para topluyor... o zaman akbile yada elektronik bilete ne gerek var diye merak ediyorum.. Sanırım bu ikis bir gecis doneminden sonra tamamen kalkacak. Ve bir kez daha katlanacak maliyetler.... he bu arada yolsuzluklarmı yapılmıs iett de:) hadi canım sizde... Son 3 yıldır istanbul halkı resmen soyuluyor.. Kimsenin gıkı cıkmıyor.... Ama neyseki hersey yolunda, ekonomimiz iyi, cok sukur hepimiz cok iyi kazanıyoruzda bize koymuyor bu durum... allah devletimize zeval vermesin:p İett ile ilgili yaklasık bir sene önce kendi actıgım baslıklardan birinde ayrıntılı olarak bunlardan bahsetmiştim.. Olabilecek yosluzluklardan, halkın nasıl soyuldugundan... ne yazıkki yine haklı cıktım.... Durmak yok Yola Devam...!!!!
-
KANALTÜRK HAKKINDA................
Evet yanlısı kim yapıyorsa bu yanlıstır. BUna sonuna kadar katılıyorum. İsmi cismi fikri rengi gorusu ne olursa olsun. Yasalarımız vardır. Bunları uymayanları denetlemekle gorevli yetkili mercilerimiz vardır. Bu konuda bir sorusturma acılmısmıdır? Bilgidim kadarıyla evet... Sonucta bir aykırılık bulunmusmudur? Hayır.. Bunun uzerine bu suclamaları ortaya atanlarla ilgili iftira davaları acılmısmıdır? Evet.. Peki bu iftira davaları sonuclanmısmıdır? Hayır... Cunku bakanlık burokratların sorusturulmalarına izin vermedigi icin, yetkili merciler gorevsizlik kararı vermiştir... Yanlıs kim yapıyorsa yanlıstır..!!!! Kanalturke aktarılmıs bir para miktarı vardır. Bunu aktarılma sekli, bu paranın miktarı, karsılıgında yapılan işin hüviyeti işte bunu tartırıyoruz.. Bir sene once neyi tartıstık? Sİmdi neden tekrar ediyoruz? Son 4 senedir maliye mufettişleri her hesabını tek tek inceledikleri bir firmanın hakkında boylesine ciddi bir durum varken, neden bir sene once savcı suc yoktur dediginde daha ust makamlara basvurmamıstır? Yargıtaydaki dosyanın sümen altı edilmesi iddiası oldukca ciddi bir iddiadır. Bu durumda yargıdaki bu davaya bakan kişileri denetlemekle sorumlu olanlar kimlerdir? Bizzat maliye bakanlıgının taraf oldugu bir konuda maliye bakanlıgı neden geri atmıstır? Bir sene once basbakan kimdi? hukumet kimin elindeydi? Cumhurbaskanı kimdi? Devlet denetleme kurumu kimin emrindeydi? Bu tur yolsuzluk iddialarını sorusturmakla gorevli olanlar kimlerdir? Neden o zaman hicbiri ses cıkarmamıstır? Neden bugun bu iddia ortaya atıldıgında, yargıtay bassavcısı hemen acıklama yapıp suc unsuru olmadıgnı soylediginde bu konunun daha cok ustune gidilmedi? Tum bu acıklamalara ragmen maliye bakanlıgı sessiz kalırken özellilkel alıntı yaptıgınız gazeteler ve yakın medya surekli bu konuyu kaşıyıp gundemde tutuyorlar? Madem bu kadar ciddi iddialar var neden devlet devreye girmiyor? Bildigim kadarıyla hala bir dava acılmadı... Neden acılmıyor? bildigim kadarıyla siyasi partiler kendi ic yonetimlerinde yaptıkları işlerde, reklam gibi tanıtım gibi propaganda araclarını kiralamak ve satın almak gibi kamu ihale kurumlarına tabi değildir. Ben bu gune kadar ne akp ne dsp nede diger partilerde boyle bir ihale acıldıgını duymadım. genelde her parti kendine yakın duran firmalara bu işleri verir. Kimse buna ses cıkarmaz. Ama konu chp-kanalturk olunca muthis bir yaygara kopuyor... Yandas medyadan kastımız, gozlerini kulaklarını ve agzını kapatıp, sadece sahibinin soylediklerini soyleyip yazan cizen medyadır. Bir muhalefet partisinin yandası olmanın avanatajlarını sıralarsanız sevnirim. Ama iktidardaki partiye yakın durursanız bunun faydalarını sokaktaki cocuklar bile sayabiliyor... Bu sanırım kimseyi rahatsız etmiyor olmalı... Fatura tarihlerinde yada tutarlarında bir yanlıslık yada bir oynama varsaki bu ciddi bir suctur bunu birinci dereceden takip edip ispatlamakla yukumlu olan kurum Maliye bakanlıgı ve mufettişleridir. neden o bakanlık ve mufettişleri sesini cıkarmazken ellerinde sadece iddialar bulunanlar surekli bunu haber yapıyor? Suc duyurusunda bulunsunlar, yetkili makamlar incelesin.. Neden boyle yapılmıyor? BU arada ben maliye bakanlgının gidipte akp ve yakın medyası arasındaki ilişkileri arastırdgınıd, verilen paralarla alınan işlerin sorusturuldugunu hic duymadım.. Bunu arastırıp varsa dogruları ve yanlısları haber yapması gereken kim? Sanırım yeni şafak gazetesi sadece chp-kanalturkle ilgileniyor.. Bahsettigim yandaslık boyle bir durumdur... Eger akpnin hesapları dogru ve durustse cıksınlar bunuda haber yapsınlar.. Gostersinler millete ne ne kadar duzgun bir parti olduklarını... Basbakan yakınlıklarıyla bahsetmekten daha dogal ne var merak ediyorum.. 2 sene boyunca baska bir televizyon ekranından akp sözculugu ve savunuculugu yapan gazeteciler basbakanın damadının televizyonuna mudur olarak atanıp binlerce dolarlık maaslar alıyorlar... Akpli belediyelere yakın duran iş adamları her turlu ihaleyi alıyorlar, bizzat basbakanın ve bakanların akrabaları en ballı en karlı ucu devlete dayanan işleri alıyorlar... En basit haliyle hukumete muahlif bir yazı yazdıgnız anda sizi ergenekoncu diyerek fişliyorlar... O yuzden kusura bakmayıan ben nerde akpyi bu kadar atesli savunan birni görsem cıkarı nedir diye dusunmekten geri duramıyorum.. CUnku hepsi bir yerlere gelip gemisini yurutuyor.. yanılıyorsam düzeltin... şimdi sadece sunu dusunelim. Para hareketini, parti adını, kanal adını bırakalım... Verdigniz son örnekteki film sahnesi gibi.. : yukarda verilen Yeni şafak haberinden bazı noktalar sanırım dikkatinizi cekmedi... Belkide goremediniz bilemiyorum.. Bazı sanatcıların gorusleri alınmıs. BU kadar paraya bu belgesel cekilirmi diye.. Bir cok sanatcı konusmus... Ortadaki sanatcılar kendilerine sorulan basit bir soruya gayet ictenlikle ve durustce cevap vermişler. Peki yeni safak gazetesi gidip kanalturke sormusmudur.. kardesim bu kadar paraya bir belgesel cekilmez siz ne yaptınız diye? Ben bu soruya rastalamadım.. peki chpye sorulmusmudur? bu kadar para bir belgesele verilirmi diye? BUnada rastalamadım... Televole diye bir magazin programı vardı hatırlarsınız belki... O programda ortaya bir dedikodu atılır, iki kişi arasında gecen bir konudan bahsedilir... Resimlerle goruntulerle bu dedikodu şişirilir sonrada o konudaki iki kişi dısında 3. ve 4. kişiye konu anlatılır ve fikirleri alınır... Bu fikir alısverisi 5,6,7. kişilere kadar uzardı. Ve mutlaka bu soruları alan kişilerin bazıları abartılı cevaplar verirdi. BU cevabı alan televole ekibi konu olan iki kişiye bu abartılı cevabı gosterip ortaya polemik cıkartılırdı... Ama bu polemik cıkana kadar kimse gidip o iki kişiye soru sorma geregi duymazdı.. Sonra bunun adına habercilik denirdi... Yeni safakın yaptıgıda boyle birsey olmuyormu? ONce camur at, baktınki izi kalmıyor, baskalarını kullan... Sonra kenara cekil, insanların kafasında soru isaretleri bırak... Aramızda Sinema yada medya konusunda egitim almıs arkadaslar varsa keske buraya gelip kucuk bir acıklama yapsalar... O gazetede verilen karsılastırmalar oldukca ilgi cekici... Recep İvedik- Chp belgeseli..... Deniyorki su film su kadar bu film bu kadar cekldi boyle bir belgesel icin neden bu kadar para harcandı... Bir film ve bir belgesel karsılastırılması ne kadar dogru hic dusundunuzmu? Mesela Babam ve oglum filmi icin kime ne kadar telif ucreti ödendi? Yada vizontele tuba filmi icin yılmaz erdogan hangi sanatcıya kuruma yada kurulusa ne kadar telif ödedi? Yada recep ivedik filminde kullanılan materyaller icin kime ne kadar telif ödendi merak ediyorum? Simdi diyeceksiniz ki o filmlerde telif ödemenin ne ilgisi var..? Evet ne ilgisi var? Bİr film cekmek istedignizde, elinizde senaryo olur, oyuncularla anlasırsınız, yapımcılarla ve teknik konulardaki uzmanlarla anlasırsınız, artından techizat ve ekiman satın alrısınız. Gereken iş gucunu de temin edince reklam ve pazarlama maliyetiyle size bir tutar cıkar.. BOylece filminizin ne kadar maloldugunu gorursunuz... Peki bir belgesel film icinde aynısımı gerekiyor? Bunu hic dusundunuz mu? Sanırım bunun nasıl oldugunu anlamak icin bir sinemacı olmaya gerek yok.. Basit mantık yurutelim... 3 Saatlik recep ivedik filmini dusunun... Butun maliyetleri toplam 1 milyon dolar olmus... Simdi siz 80 yıllık gecmisi olan bir parti icin yapılan bir belgeseli dusunun... BU belgesel icinde bir senaryo yazılması gerekecek.. Cunku elde edilen bilgi ve dokumanların hangi sırayla neye gore verilecegi bu senaryo taslagında belirtilir.. YAni sıradan bir filmdeki gibi senaryonuz olacak.... Bazı yerlerinde canlandırma yoluna gidilebilir bunun icinde oyuncu ve teknik ekiple calısmak gerekir... Aynı sıradan bir filmde oldugu gibi... Elbetteki bu cekilen filmlerinyapım ve montaj asamasıda sözkonusu. Bunun icinde bir iş gucu ve techizat gerekecektir.. Yani sıradan 1 milyon odlarlık bir filmde oldugu gibi.... Basit dusunelim 3 saatlik bir film icin 1 milyon dolar harcanıyor... 11 Dvd formatında bir belgesel icin 5 milyon dolar harcanıyor... Bir dvd formatı yaklasık 3,5 saat diyecek olursak. yaklasık 38 saatlik bir yapımdan bahsediyoruz.... Yani normal bir matematik hesabıyla bu belgesel tek dvd yani sıradan bir film boyutunda olsaydı maliyeti yaklasık 130 bin dolar olacaktı.... Şİmdi lutfen bir dusunun... Ve gazetenin verdigi ornekleride bir dusunun... 131 bin dolarlık bir belgeselden bahsediyoruz bölüm basına.... Bundanmı rahatsızlık duyuyorsunuz? Tabiki bu verdigim son hesap ne kadar basit ve mantıklı gorunuyorsada dogru değildir. Belgeselleri normal sinema filmlerinden ayıran en önemli özellik, bilgi, birikim, yazılı ve görsel yayınlar, belgeselin konusuna göre tarihi, yerine gore kişilere dayalı baska kaynaklar, daha once yapılmıs olan belgeseller, yazılmıs kitaplar, benzer konulardaki arastırmalara dayandırılabilmesidir. Yani sanatsanlıktan cok bilimsellik ve gerceklik sözkonusudur. Özellikle edebiyat bölümünü takip eden arkadaslar neden bahsettigmi iyi bileceklerdir. Telif ve kullanım hakkı diye bir yasal duzenleme vardır. Bİr kişi sahip oldugu eser yada kaynakların kontrolunu isterse yasalarla kendi uzerine alabilir. Kendi yasal izni olmadan bunu baska kimseye vermez yada devretmez.. Örnegin bir şairin şiirlerini baskalarının kullanmasına bundan menfaat saglamasına izin vermek istememesi gibi... Bu en dogal hakkıdır... Eger siz tarih icerikli bir belgesel hazırlıyorsanız sizin işinize yarayacak materyallerin kullanım hakkını satın almanız gerekecektir. KUllandıngız kaynaklar icin birilerine bunun bedelini ödemek durumunda kalabilrsiniz. 11 Dvd formatında tarihi bir belgesel hazırlıyorsanız ve bunu tarihi gerceklere dayandırmak istiyorsanız buna mecbursunuz... YOksa o belgesel olmaz sadece propaganda amaclı yapılmıs bir rekalm filmi olur. O zamanda gidip recep ivedikin ekibini kiralarsınız. Cok ta iyi kar edersiniz... Yeni safak gazetesinin benzetmesi tamamen yanlıs daha kötüsü yanıltıcıdır.. Cunku elinde baska ortaya atabilecegi koz kalmamıstır. Ne yazıkki sizin gibi degerli arkadaslarımızda bu gazetetden alıntılar yapıp konuya alet oluyorlar.. Bundan üzüntü duydum... Keske sadece yeni safak gazetesini okumasaydınız.. Keske chp yada kanalturku arastırsaydınız.. Onlarıda dinleseydiniz... Kanalturk televizyonu bu belgeseli hazırlamak icin yaklasık 2 sene ugrasmıs. Bu konuyla ilgili 40kişişilk bir ekip kurmustur.. Sonucunda ortalama 5 bin saatlik kayıt ve cekim yapılmıstır... Burdan kısaca bir maliyet hesabı cıkartabilirsiniz sanırım. İşin can alıcı yanı ise bu belgeselde kullanılan materyaller ve kaynaklar icin 500 bin dolar ile 1 milyon dolar arasında bir kaynak kullanılmıs olmasıdır.... söz konusu haberde verilen örnek filmlerin, boyle bir belgesel yapımla karsılastırımalarının amacı nedir? Konusulan yazarlar yapımcılar ve sinemacılara soru sorulurken bu kriterlerden bahsedilmişmidir? BU boyutlardaki yerli ve yabancı belgesellerin yapımlarından örnekler verilmişmidir? Yoksa amac aslında haber yapmaktan öte baska birseymidir? Sİmdi bu yazdıklarımdan sonra lutfen bir kez daha dusunun... baskaları yolsuzluk yapıyor bende yaparım kimse ses cıkartamaz mantıgıyla yazmıyorum ben... ONlar yaptı bende yaparım demiyorum cunku bunu zaten akp iktidarı son altı yılda cok defa yaptı... yandaslarıda yaptı hala yapıyorlar... İsimleri sıfatları renkleri unutun kapatın gozlerinizi. Verdigim kriterleri dusunun... Sİnemacı olmaya gerek yok... 80 yıllık tarihi anlatan bir belgesel yapılıyor. Ulkemiz sartlarında... 38 saatlik bir yapım... Bİnlerce saat kayıt, onlarca figuran, teknik kadro ve iş gucu.... ödendigi soylenen once 1 milyon dolar sonrada 5 milyon dolar olan para.... herkes yiyor ben neden yemiycem demiyorum bunu asla demem... Kim, kimi kayırıyor ve kim kime haksız bir kazanç sağlıyorsa ve bu bir şekilde halkın cebinden çıkıyorsa Allah onların *******... !!!! Durmak Yok Yola Devam...!!!!
-
KANALTÜRK HAKKINDA................
Peki sorun ne? Ortada bir anlasma var. Yapılan iş var. Kesilen fatura var... Ödenen vergiler var.. Peki kanunlara aykırı olan yanı ne? Bunu hukukcu bir arkadas bana anlatabilirse sevinirim. İşin ilginc yanı dikkatinizi cektimi bilmiyorum. Once 1 trilyon dendi. sonra 2,3 trilyon oldu. Derken yandas medya 3 trilyonda karar kıldı. Simdi Sayın arkadasımdan bunun 4,3 trilyon oldugunu ogrendim. Sanırım 10 trilyona kadar cıkacak bu fiyat.. Chp bir kamu kurulusumudur ki bir ihale acsın, sonra bu ihalede yonetmeliklere uygun davranıp bu işi birilerine versin. Bunuda acıkcası anlayamadım. Simdi diyebilrsiniz Chp halkın partisi bunu nasıl yapar diye. Ama Chp nin sahip oldugu varlıklar var. BUnları parti yararına istedigi kullanmakta ozgur değilmidir. Sayın anayasa baskanı siyasi partilerle ilgili kapatma davası sözkonusu olması icin yalnızda yurt dısından partiye para aktarılması olursa durum incelenir ve dava acılır dedi. Simdi bu konuda Chp ye hangi ulkeden para geldi? Bir de sayın arkadaslarım neden ısrarla bir sene once yapılan incelemeden bahsetmiyorlar? Hem mali acıdan hemde yargıtay tarafından inceleme yapıldı bir sene once. Konu rgıya tasınmıs oldu ve yargı tarafından hem Chp hem kanalturk aklandı. Neden bir sene sonra bu konunun yine aynı sekilde gundeme cıkması kimseyi ilgilendirmiyorda yine sanki cok buyuk bir yolsuzluk varmıs gibi olay lanse ediliyor... evet bu konuya bakıp karsısına baska bir konu cıakrtıp bakın burdada boyle bir durum var neden bunu sorgulamıyorsunuz diye sormamızdan rahatsızlık duyuyorsunuz bunu anlıyorum. ama önce bana bu olaydaki kanunsuzlugu, yasa dısı olan yanı acıklayın.. Yani devletin savcısının bile temizdir sorun yok dedigi bir konuyu bu kadar didiklemeyi acıklayın. Sonra neden aynı hassasiyeti 4,5 trilyon değilde 750 trilyon icin gostermedignizi de acıklayın... Belki sizde basbakanın yakınlarıyla ilişki icindesinizdir kim bilir.. Neyse... sanırım anlayan, anlayacagını, anlayacagı kadar anlamıstır... Son 6 yıldır akp reklam amaclı kac trilyon lira harcadı... bunu hangi kurumlara dagıttı.. bu paranın kaynagı nerden geldi.. Sakın bu konuları acmayın.. CUnku her sartta kirletilmesi gereken, bastırılması gereken, bir turlu ele gecmeyen bir medya kurulusu kaldı... Onuda bir sekilde ele gecirip kayınbiraderlere, amca cocuklarına devlet parasıyla satarsak hic derdimiz kalmayacak gibi... İnsallah oda olucak... Durmak Yok Yola Devam...!!!!
-
VAKIT YAZARI KÜCÜK KIZA TECAVÜZDEN GÖZALTINDA!
Bu olay bir haber değeri tasıyormu merak ediyorum... Bu konuyla ilgili tek bir satır yazmayan gazeteler var.. Tek bir dakika olsun yayın yapmayan tv ve radyolar var... Tahmin edin bu medya kime yakın duran medyadır? vakit gazetesinin nasıl bir gazete oldugu herkezce malumdur. bu konuya verdikleri tepkide gayet dogal bence... bu adam sucluda bulunsa, cezada alsa ki ( sanırım akp hukumeti bu adam icinde bir yasal duzenleme yapıp cezasını yazlıgında tatil yaparak cekmesini saglayacaktır. cunku bunca zamandır hizmetini almıslardır bu adamın) bu gazete ve malum medya mutlaka iftira ve karalama kampanyasına bir sure devam edecektir. Taki zaman gecip unutulana kadar.. yargıya tasınmıs bir konu... suclumudur sucsuzmudur buna yargı karar verecek. bu bir komplomudur değilmidir bunada yargı karar verecek... ama yargıdan sonuc almadan once vakit gazetesi ve yandas medyanın yaklasımına bakarak sanırım sonucu kestirmek mumkun.... yargı tarafından aklandıkları halde bir cok kişiye camur atmaktan geri durmayanları takip eden dostlarımızın surekli olarak tekrarladıkları bir atasözümüz vardır.. BU haberi okuyunca aklıma birden o geldi.. ONlardan bu kadar sık duymasaydım onlar gibi dusunemezdim belki ama yinede paylasmak istiryorum..:) ' Ateş olmayan yerden duman çıkmaz..!!!!!' Durmak Yok YOla Devam...!!!!!
-
İcraatın İçinden...
Önümüzdeki gunlerde IMF ulkemizin karnesine bakıp eger istediklerini yapmıssak bize yaklasık 2 milyar dolarlık borc para verecek. Biz bu borcu alabilmek icin neler yaptık? Mesela cok tartısılan bir defa geri cekilip yeniden kabul edilen sosyal guvenlik kuruluslarıyla ilgili yasalar var.. Mesela yeni kurulan vergiler ve yapılan zamlar var... Mesela biz borcu alabilmek icin devletimzin elindeki en karlı kurumları özellestirme adı altında sattık.. Ve simdi onumuzdeki gunlerde IMF den bir heyet gelip bize yaklasık 2 milyar dolar borc para verecek... Biz bu parayla borclarımızın fazilerinin küçük bir kısmını ödeme yoluna gideceğiz... Peki bizim bankalarımız neler yapıyor? ellerindeki 750 milyon doları bir firmaya veriyor cunku devletin elindeki zarar ettiği icin haczedilmiş bir işletmeyi satın alması icin... En iyi ihtimalle bu firma kar etse ve bu borcu bize on yılda duzgun sekilde geri ödese bizim ulke olarak ne kazancımız olacak? Ekonomi konusunda cok fazla bilgi sahibi değilim ama basit matematik işlemleri yapabiliyorum. Mesela bu para yuzde 7,8 faizle on yıl sureyle verilmiş. Biz ulke olarak yabancı sermaye buraya gelsin diye yaklasık yuzde 16 faiz oduyoruz. Yani yıllık yuzde 16 faiz karsılıgında latıgımız parayı on yıllık yuzde 8 faizle veriyoruz... Bunun neresi karlı bilen bir ekonomist arkadas bana acıklarsa sevinirim...( Gectimgiz gunlerde bir arastırma acıklandı. Sayın basbakanın cok gurur durdugu bu yabancı sermaye, akp iktidara geldiginden beri kendi ulkelerine 23 milyar dolarlık para götürmüş kar olarak...) İşin en ilginc yanıda aslında bence şu. Olurda bu firma işi yurutmezse.. yani iş hayatı boyunca iş medyada iş yapmamıs bir firma satın aldıgı medya kurulusundan kar edemez, bu borcu ödeyemezse bu bankalar ne yapacak? Eger calık holding 750 milyon dolarlık bir rehin gosterdiyse sorun yok. Tahsilatı yaparız. Ama o zaman sunu sormak gerek iki sene once batmak uzere olan bir holding madem bu kadar varlıklıydı neden basbakandan yardım istedi? Yok o zaman zor durumdaysa iki sene gibi bir surede bu kadar varlıgı nerden buldu? Diyelimki calık holding bu parayı ödeyemedi. Elinde de o kadar mal mülk yok... peki bu bankalar bu ğarayı tahsil edemedigi zaman ne yapacak? Atv-sabah'a yeniden elmi koyacaklar... basit dusunelim. Elimizde bir mal var onu satıcaz. Birisi gelip diyorki bana borc ver senden bunu satın alayım. Tamam diyorsun parayı veriyorsun. Ama borcunu tahsil edemiyorsun.. O zaman da gidip malını geri alıyorsun... Ee para ne oldu? Malını geri aldın ya, para ne oldu? karsılıgında malını aldın ya...)))) İki banka belkide sahip oldugu mevduatlarının yarsını kredi olarak dısarıya verdi.. Bunlar halka acık bankalar.. yani borsada işlem goruyorlar. Dönem sonunda bilancolarına bu ara zarar olarak gecerse, hisse sahibi binlerce insan magdur durumda olmayacak mı? Sermaye Piyasaları Kurulu neden cıkıp tek bir acıklama yapmıyor, neden cıkıp tek bir soru sormuyor? Zamanında banka hortumlayanları görduk, bunları engellemek icin Bir denetleme kurumu kuruldu. Bu kurul neden bu verilen krediyi arastırmıyor. Riskleri ortaya cıkartıp uyarmıyor...? Tmsf devletin, yani bu ulkenin ugradıgı zararları en aza indirmek icin kurulmus bir kurumdur. Devlet nasıl oluyorda kendi elindeki bir malı baskasına satarken, yine kendi cebinden para veriyor ve tmsf buna yardımcı oluyor? Sayın CUmhurbaskanı cıkıp bugun acıklama yaptı. Calık holding baskanını Katar seyiyle ben tanıstırdım dedi Sayın cumhurbaskanı abisine yoneltilen eleştrileri engellemeyemi calısıyor acaba merak ediyorum... Peki sayın basbakan ve arkadasları neden yakın zamanda katara gitti, orda kimlerle ne gorustu neler vaat edildi? Ne bir ekonomistim nede bu alacak verecek işlerinden cok fazla anlarım. 32 yasındayım bir sure ticaretle ugrastım. Kazandıgımdan fazla vergi ödemek zorunda kaldıgım icin işyerimi kapattım. Bugun hala bu vergi borclarımı ödemeye calısıyorum. borclarımdan bunaldıgım gunlerde Vakıf bank kobi'ler icin kredi verecegini destek olacagını acıklamıstı. Bankaya gittim ve 3000 ytlilik kredi istedim. Bunu alabilmem icin benden uzerime kayıtlı ev yada arac gostermemi istediler. yada aylık net kazancımın en az 1500 ytl olması gerekiyormus. Zaten o kadar kazanabilseydim o krediye ihtiyacım olurmuydu emin değilim. Sonucta battım... Burda akpyi savunan insanları gordukce ve okudukca, sokakta her gecen gun azalsada hala bu hukumetin yaptıklarını bu ulke menfaatine oldugunu soyleyenleri gordukce hep o gunler aklıma geliyor. Kendi işyerimi acıp birilerine iş verip ekmek kazanıp ekmek kazandırmak varken, aylarca işsiz kaldıktan sonra bugun yabancı bir firmada pazarlama elemanı olarak calısıyorum. Ve bende korkuyorum. Kriz olurda işsiz kalırsam, darbe olurda simdikinden daha kötu durumda olursam, borclarımı ödeyemeyp evime barkıma haciz getirirsem, bakmakla yukumlu oldugum insanları baskalarına muhtac hale getirirsem diye geceleri gozume uyku girmiyor... Ve bir sabah kalkıp bakıyorumki ben bu kadar korku icinde boynumu bukmus yaşama telaşına düşmüşken devletim milyonlarca doları birilerine veriyor... 16 Yasındaki cocuklar benimle dalga gecer gibi ticaret odalarına kayıt olup vergilerini ödeyeceklerinden bahsediyor.... Maddi durumu iyi olmadıgı icin baskasınan para alıp okulunu bitirenler, o okul bittikten bir sene sonra milyon dolarlık gemiler alıp filo kuruyorlar... Ve ben iki aydır ödeyemedigim kredi kartı borcumu 20 gun daha ertelesin diye bir bankanın memuruna basımı öne eğip yalvarıyorum.... Sonra guzel İstanbul'umun sanki ihtiyacı varmıs gibi 1 milyon lale dikildigni bir milyon lale daha alınacagını ve bunun icin 4 trilyon lira harcandıgnı afişlerden okuyorum... Derken susuzluk yuzunden bu yazda kuraklık cekecegimizi ogreniyorum... Dolayısıyla bir suru seye zam gelecekmiş onuda ogreniyorum derken mazato bir haftada ikinci kez zam geliyor... Ben iki arabayla gittigim işyerine fazla yol parası vermiyeyim diye artık yuruyerek gitmenin hesaplarını yapıyorum... Basbakan cıkıp televizyonda istikrarlı sekilde yola devam ediyoruz diyor.... Evet sayın baskanım durmak yok yola devam... Benim bu icimdeki ac kalma korkusu oldugu surece sizde yola devam edersiniz, bende yurumeye devam ederim.... Taki bir gun artık yuruyecek yola bile cıkacak gucumuz kalmayıncaya dek... O zamanda merhametinize sıgınıp sizden erzak dilenirim karsılıgında bugune kadar vermedigim oyumu size vermek icin..... Artık ülkeler topla, tüfekle, askerle, silah zoruyla değil, aclık korkusuyla sömürge haline getiriliyor. Ve biz bunu yaşayarak ögreniyoruz.... Durmak Yok Yola Devam....!!!!!
-
İcraatın İçinden...
Çalık’ın 2 kamu bankasından ilk 3 yılı anapara ödemesiz tam 10 yıl vadeli kredi aldığı ortaya çıktı Halkbank ve Vakıfbank, Sabah-atv için Çalık’a 750 milyon dolar krediyi yıllık LIBOR+4.85 faizle verdi. Dünkü LIBOR’a göre yıllık faiz yüzde 7.88. Çalık ilk 3 yıl anapara ödemesi yapmayacak. Sadece bu avantaj üç yılda 225 milyon dolar “ferahlık” sağlıyor. Çok kârlı şirket muamelesi Çalık’a kredi vermeyen özel bankalar, ancak çok kârlı şirketleri benzer faizlerle finanse ediyor. Yıllık kârı 1 milyar doları aşan TÜPRAŞ ile Arçelik, Migros gibi devler bu şartlarla para buluyor. 10 yıl vade ise liman, havaalanı gibi kârlı altyapı projelerine uygulanıyor. Devlet bile bu faizi ödüyor Vade bitimine 10 yıl kalan dolar cinsi Türkiye tahvillerinin yıllık faizi de yüzde 7 civarında. Bu kağıtların riski sıfır, istenildiği anda paraya çevrilebiliyor. ABD’nin en sağlam bankası JP Morgan bile geçen hafta yıllık yüzde 7.9 faizle uzun vadeli borçlanabilmişti. Kaynak: Vatan Gazetesi 25/04/2008
-
ÜC KARIM VAR KIME NE?
Kadınlar buna razıysa bence sorun yok... Bu ulkenin kadınlarının istegi bu olmalıki akp bu kadar oy aldı.. BU ulkedeki kadın nufusu erkek nufusundan fazladır.. Simdi bunun dinle ne ilgisi var diyen arakadas cıkıp akpyle ne ilgisi var diyebilir.. Bu adamın kimle neyle ilgisi var bunları tek tek acıklamaya gerek yok sanırım... Kanuni olarak belki su an bir sorun olabilir ama iş yargıya intikal ederse sanırım mevcut yasalar değiştirilme yoluna gidilecektir. Benim kanaatim budur...
-
KANALTÜRK HAKKINDA................
Aslında benimde anlayamadıgım kafamın almadıgı bir konu var...: BU CHp-Kanalturk arasındaki faturalandırılmıs, vergilendirilmiş, savcı tarafından aklandırılmıs toplam 4 milyon dolarlık konuyla bu kadar ilgilenen cok hassas arkadasların nasıl oluyorda; İki devlet bankasının, basbakanın damadının calıstıgı firmaya 750 milyon dolar vermesiyle hic ilgilenmiyorlar.... Hic soru sormuyorlar, hic merak etmiyorlar... Sayın tayyib bey hazretleri yiyince helal oluyorda, sorun olmuyorda, ortada her haliyle kanuna uygun yapılmıs bir iş var sırf Chp-Kanalturk isimleri geciyor diye işin icinde cok rahatsız oluyorsunuz.... Demekki yasal yapılmıs, vergisi ödenmiş, kanun tarafından incelenmiş ve sorun bulunmamıs 4 milyon dolar, 750 milyon dolarlık işten daha önemli... İŞte bunada benim kafam basmıyor.... Durmak YOk Yola Devam..!!!!!
-
KANALTÜRK HAKKINDA................
Yakkısıklı isimli arkadasım. Yazılanları okumadıgın her halinden belli. Akp yandas meydası dısında baska bir medyayı takip etmediginde belli. -Buyuk harflerle yazdım onuda okumamıssın. Bahsedilen iddialar bir sene once ortaya atıldı. Bir sene once inceleme baslatıldı ve sonra butun olanların yasal oldugu, dava acılmasına gerek olmadıgı bassavcı tarafından tesbit edildi.. bunu anladınmı? tekrar yazmalıyım.. -Buyuk harflerle yazdım onuda okumamıssın. Bahsedilen iddialar bir sene once ortaya atıldı. Bir sene once inceleme baslatıldı ve sonra butun olanların yasal oldugu, dava acılmasına gerek olmadıgı bassavcı tarafından tesbit edildi.. bunu anladınmı?, Anladın mı? Anlamadıysan eger Anayasa Mahkemesi baskanı Haşim Kılıc'ın bu konuyla ilgili bir sözu var onuda ayzayım belki anlarsın . Haşim Kılıc dediki: -Bu konunun yani CHp-KAnalturk arasındaki bu tur bir ilişkinin CHP icin kapatma davası acılacagını dusunmek ya kanunun bilmemektir yada başka amaclarla yapılan bir söylemdir.... Yakısıklı isimli arkadasım anlamadıysan yeniden yazıcam. Ama yeniden yazmanın bir anlamı yok dimi. nasıl olsa siz size izin verilenlerin dısında hicbirseyi gormuyor okumuyor anlamıyorsunuz.... Siz ipleriniz kimin elindeyse onların hizmetinden baska bir hizmet dusunemiyorsunuz... Sizin de akp yalakası medyada calısan, kalemini satılıga cıkaranlardan cok farkınız olmadıgı gorunuyor... Bunu anladınız mı acaba? Selametle.... Durmak YOk YOla Devam..!!!!!
-
İcraatın İçinden...
Sayın cumhurbaskanı Gül göreve geldiginden beri kac tane yasayı yada atamayı veto etti? Hükümeti ve icraatlarında bir tutarsızlık varsa bunu denetlemesi icin emrinde bir Devlet Denetleme Kurumu var... Eger mavcut hukumet yolsuzluk yapıyorsa., yada ulke menfaatlerine uygun olmayan davranıslarda bulunuyorsa mevcut cumhurbaskanı duruma el atabilrmi? Bilen birisi varsa lutfen acıklasın.. Sayın Cumhurbaskanı Gül göreve geldiginden beri kac tane yasa yada atamayı veto atti? Durmak Yok Yola Devam...!!!!!
-
Unutturmayın...!
Mİlli Eğitim bakanlıgı kadrolasma hırsıyla kucuk bir hata yapmıs. Mahkeme kararıyla yapılan Anadolu Liseleri ögretmen atamaları geri alınacakmıs. Yani yaklasık 6000 ögretmenin ataması geri alınacak. BU demektirki, 6000 ögretmen eski okullarına, onların yerlerin gelenlerde nereye gidecek benim kafam karıstı Milli eğitim bakanlıgı bu karar karsısında ne yapacak merak ediyorum.. madur olan binlerce ögretmen tepki verecekmi merak ediyorum.. Eminimki bu binlerce ogretmen ve ailesi ugradıkları yada ugrayacakları zarar karsılıgında önumuzdeki secimlerde daha buyuk zevkle gidip yine akpye oy vereceklerdir... Sayın basbakan goreve geldiginden beri surekli olarak hortumları kestik diyordu... Evet sanırım bu soylediginde haklı. Butun hortumları kestiler ve boru hattı dösediler.. BUtun hat kendilerine akıyor artık..!!!!! Akp hakkında acılan kapatma davasıyla ilgili, sözkonusu yasaları değiştirmeye calısıyor. Yasalarda ilgili bir maddeyle ilgili suclanıyorsanız, ve dava acılmıssa once kendinizi savunma yolunamı gidersiniz? Yoksa sucunuzu kabul edip kaybedeceginizi dusunup yasaları değiştirme yolunamı gidersiniz? O zaman siz her turlu kanun dısı işlemi yapın, her turlu sucu işleyin ondan sonrada ceza almamak icin mevcut yasaları değiştirin. Sonrada cıkıp biz yasalara aykırı bir iş yapmıyoruz deyin... Simdiki demokrasi tanımı bumudur? Sayın akpli vekillerin durumu oldukca ilginc... Gecenlerde bir oturuma gec katıldıkları icin, kendi partilerinin önerdigi bir yasal duzenlemeyi, yanlıs anlayarak red ettiler:) Sanırım sayın akpli vekiller meclisteki gorusmeler hakkında bilgi sahibi değiller. Sadece onlara soylenen zaman el kaldırıp indiriyorlar.. Boyle gec kaldıkları zamanda muhalefete bakıp, onlar ne diyorsa tam tersini söyluyorlar:) Bunun baska izahı var mı? Kuklalar sahibi ne yöne cekerse oraya gidermiş Din konusunda benden daha fazla bilgi sahibi olan arkadaslardan bir ricam var.. Kul Hakkı yemek ne demektir? Bunun din yönunden cezası nedir? Devletin kaynaklarını kendi yakınları icin kullandırmak kul hakkı yemeye girermi? Calık holding bir kac sene once devlete olan trilyonluk elektrik borcu icin nasıl bir cözüm bulmustu? Bu konuda bilgisi olan arkadasımız varsa acıklarsa sevinrim.... Bu arada butun tepkilere ragmen kesilmeyen, kuzey ıraka verilen elektrik hangi firma tarafından verilmişti? Sayın basbakan gecenlerde ailesiyle bir kac gunluk tatil yaptı. Cuma namazına katıldı. Ama o gun birsey dikkatimi cekti. Sayın basbakanın etrafında kac kişilk koruma vardı? neden korkuyor bu kadar? Durmak Yok Yola Devam...!!!!!
-
Unutturmayın...!
Recep Tayyip Ağa! Göbeğini kaşıyan adam”a kızan, “bidon kafalı”ya köpüren, “çoban seçmen”le çılgına dönen Başbakan, 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen işçilere ve sendikacılara “ayak” demiş! Ona göre bu “ayak”lar “başlar”ı yönetmeye kalktığında kıyamet koparmış... *** 1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanmasına işçilerden başka kimler sıcak bakıyor? Memurlar ve onların örgütleri... Öğrenciler... Öğretmenler ve öğretim üyeleri... Emekliler... Kadın kuruluşları... Yargı mensupları, muhasebeciler, mühendisler, mimarlar, doktorlar, eczacılar... Bakkallar, kırtasiyeciler, lokantacılar... Her meslek ve gelir grubundan milyonlarca gerçek demokrat! İşçi Bayramı’yla doğrudan ilgileri yok belki... Ama; “emeğe ve emekçiye duydukları saygı” nedeniyle iktidarın bu konudaki katı tutumuna anlam veremiyorlar! Ve kendi çıkarları söz konusu olduğunda ağzından demokrasiyi, özgürlükleri düşürmeyen Başbakan’dan çok daha “demokrat ve özgürlükçü” oldukları için de işçilerin bu talebine sıcak bakıyorlar... Dolayısıyla onlar da “baş”ın işine karışan “ayak” oluyorlar! *** Ben bütün organlarımı severim, hepsine saygı duyarım... Çünkü biri olmadan diğerinin aksayacağını, iş yapamaz hale geleceğini bilirim! Bunu en iyi hastalandığımızda anlarız: Hiç farkında olmadığımız apandisitimiz yüzünden bir anda hayatımız altüst olabilir... Hatta müdahalede geç kalınırsa, tahtalı köyü bile boylayabiliriz! Bu yüzden ayağa da başa da tırnağa da kaşa da değer veririm! Ayaksız yürünemeyeceğini bilirim! O duruma düşen birçok kişinin “Keşke bu kadar param, pulum, ünüm, gücüm olmasaydı da yürüyebilseydim” dediğini de bilirim! *** Düşünün biraz; feodal toplumlarda yoksullara, ırgatlara, amelelere kim “ayak takımı” derdi? Toprak ağaları! Şimdi 85 yıllık “çağdaş cumhuriyet”in Başbakanı bu sözü kullanarak “ağalaşıyor!” Eski zaman ağaları gibi, işçileri aşağılıyor, küçümsüyor! Sözüm o “baş”a değil, onu “baş” seçenlere: Size az bile... Ama bizim suçumuz neydi? ***** DÜNYA! Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, 1 Mayıs’ın 135 ülkede resmi tatil olarak kutlandığını görmezden gelip, “Canım, bu, dünyanın her tarafında da bayram olarak kutlanmıyor zaten” demiş! 1 Mayıs’ı resmi tatil ilan etmeyen ülkelerin tamamına yakını şeriatla ya da diktatörlükle yönetiliyor! Edenler ise demokrasiyle... Sayın Çiçek’in bu sözleri, kendilerine “hangi dünya”yı örnek aldıklarını göstermiyor mu? ***** GÜNÜN SORUSU Türkiye’deki yabancı yatırımcılar AKP’nin iktidarda olduğu beş yılda ülkelerine tam 23.2 milyar dolar kâr transferi gerçekleştirmiş! Şimdi anladınız mı hep bir ağızdan AKP hakkındaki kapatma davasına karşı çıkmalarının nedenini? ***** Devlet kuşunun böylesi... Çalık Grubu, Sabah’ı ve atv’yi almak için bir “mucize”ye imza attı: 1,1 milyar dolarlık satış bedelinin 750 milyon dolarını devlet kontrolündeki Halkbank ve Vakıfbank’tan, 350 milyon dolarını da hisselerinin yüzde 25’i karşılığı, Katar’dan buldu! Böylece başta Başbakan olmak üzere bazı bakanların son aylarda Katar’a bu kadar sık gitmelerinin nedeni de anlaşıldı! Peki, Çalık Grubu ne yaptı? KDV’yi ödedi... Ama daha önemlisi, Başbakan’ın damadını şirketlerin başına geçirdi! Şimdi ‘taraflı’ yayınla borcunu ödeyecek! İyi ticaret doğrusu! Mustafa Mutlu 24.04.2008
-
İcraatın İçinden...
BU konuyu actıgımdan beri nerdeyse iki yıl gecti. Dönem dönem tarımla ilgili tehlikelerden sahip oldugum bilgi cercevesinde bahsetmeye calıstım. Son iki yıldır kuraklık tehlikesiyle karsılastıgmızı ve bu yuzden tarım alanında buyuk darbe yiyeceğimizden bahsettim. Topraklarının yuzde 70i tarıma elverişli bir ulke olmamıza ragmen neden dogru durust bir tarım politikamız yok diye defalarca sordum. Neden son altı yıldır iktidarda olan bir hukumet tarıma gereken ilgiyi göstermez, altı yıl sonunda dısarıdan tahıl ithal eder duruma gelmemize ragmen önlem almaz? İki yıldır bu soruları sordum ne yazıkki yine kaygılarımda haklı oldugumu zaman gösterdi. Bugun geldigmiz de yerde basta pirinc olmak üzere bir cok tahıl ürününü dısardan ithal ediyor, dısardan getirmekle kalmıyor bu urunleri belli baslı firmalara satıp fiyatların fahiş bicimde artmasına neden oluyoruz. Sayın basbakan sanırım danısmanlarından habersizce bir kamera karsısında 'bu stokcular kimse hesabını sorucaz' dedi ve ardından sustu... Sanırım bu stok yapan firmaların kim oldugunu bilmeden boyle bir acıklama yaptı... tahmin edin bu stokcu firmalar kimlerdi? sayın basbakan her zaman oldugu gibi bu söylediği sözüde yalayıp yuttu... BU arada bir sene önce yutturulmaya calısılan ama tutmayan sözde Chp-Kanalturk arasındaki bir para trafiği bir sene aradan sonra yeniden ortaya cıkarıldı. Bİr sene once bu iddianın asılsız oldugu ortaya cıkmıs, bu iddiayı ortaya atanlar hakkında dava acılmıs, ama bakanlık sorusturma izni vermedigi icin bu dava sonucsuz kalmıstır... Bazı arkadaslar yanlıs anlamasın diye yeniden söylemek istiyorum. -Bu iddiayı ortaya atan yetkililer hakkında Kanalturk tarafından dava acılmış, ama bakanlık sorusturma izni vermedeği icin bu yetkililer hakkında acılan dava sonuclandırılamamıstır... Akp hakkında kapatılma istemiyle dava acıldı. Dava su anda Anayasa Mahkemesinde... Anayasa Mahkemesi baskanı Haşim Kılıç bir kac gun once akpli bakanlar ve bazı vekillerle birlikte bir lokantada oturup yemek yedigi haber oldu.... Sadece sormak istiyorum... ' Bir davanız var, karsınızda anlasamadıgınız biri var. Davanıza bakan hakimi, bu kişiyle yada yakınlarıyla bir arada goruyorsunuz... Ne dusunursunuz?' Sayın cumhurbaskanının oglu Ankara Ticaret Odasına kayıt olmus, resmen ticaret hayatına atılmış... Allah hayırlı kazanclar versin, işlerinde basarılar dilerim.. 'Ticaret odasına kayıt olabilmek icin anne ve babasının imzası olması gerekiyormus..' Simdi basit bir soru sormak istiyorum. '16 Yasındayken siz ne işle mesguldunuz?' Son bir kac gundur havaların ısınmasıyla sokaklardaki cocuk manzaralarına bir bakın. BU sabah İstanbulda birinci kopruden gecerken zincirlikuyu cıkısındaki kopru altında dort-bes tane yasları en fazla 10-16 arasındaki cocuklar kartonlara ve birbirlerine sarılmıs yatıyorlardı.... Sonra mecidiyekoy meydanda dilenen, su ve kagıt mendil satan cocukları gördum. Pazarlar dagıtıldıktan sonra cöpleri karısıtırıp yiyecek arayan cocuklar aklıma geldi.. Sonra basbakanın sözleri aklıma geldi...'Her kadın en az 3 cocuk yapmalı..!!!!' Bazı cocuklar okula gitmek icin kendilerine sponsor olacak buyuk para babaları bulamıyor. Bazı cocuklar birilerinden kredi alıp kendilerine gemi filoları kuramıyorlar. Bazı cocuklar icin özel yasalar cıkartılıp bir gecede ticaretten milyonlarca dolar kazanamıyorlar. Bazı cocuklar 16 yasında Ticaret odalarına kayıt olamıyorlar. Bazı cocuklar basbakan kızlarıyla evlenip, bir holdinge genel mudur olup, sonra devletten para alıp medya patronu olamıyorlar... Belli ki bu cocuklar köpru altında yan gelip yatmayı, calısmamayı seviyorlar..!!!! BU arada ergenekon sorusturmasındaki kilit ismin ne oldugu neci oldugu tartısılmaya baslandı. Ama bu adamın aslında ne oldugu hala belli değil.. Peki bu kadar ciddi bir sorusturma boyle bir tanıgın uzerindemi gelisiyor gercekten merak ediyorum... Chp kanalturke 4 milyon dolarverdi diye ortalıgı ayaga kaldıran sözde basının tuhaf bir sekilde atvye verilen 1,2 milyar doların nerden geldigini sormaması biraz dikkat cekici geldi bana. BU konu baslıgını actıgım gunlerde calık holdingin sahibi basbakana mektup yazıp, zor durumda oldugunu, devletin yardım etmesi gerektigni soylemişti. Aksi halde batacaktı. Aynı holding iki sene gecmeden 1,2 milyar dolara bir medya kurulusunu satın aldı. Calık holding bu gune kadar medyayla ilgili tek bir yatırım yapmamıstı. Ellerinde bu işten anlayan kim var merak ediyorum. Zaten batmak uzere olan bir holdingin nasıl oluyorda bu parayı bulacagını merak ediyordum ki, imdada devlet bankaları yetişti. Yaklasık 750 milyon dolar vakıfbank ve halk bankası tarafından verildi. Peki özel bankaların vermedigi, bu kredi nasıl oluyorda devlet yani bizim tarafımızdan verildi? İşin ilginc yanı, daha onceki yazılarımda defalarca abuk subuk zararına yapılan özellestirmelerden bahsetmiştim. Ama bu kadar tuhafı daha once olmamıstı. Devlet elindeki bir kurumu satıyor. BU kurumu alması icin baska birine para veriyor. BU sadece banamı sacma geliyor? BUnda bir tuhaflık yokmu? yoksa bendemi bir tuhaflık var... Neden kimse bu konunun üzerine gitmiyor? Allah aşkına biri bana acıklasın. NAsıl oluyorda zararı karsılamak icin satılan bir firmayı alsın diye yine biz cebimizden para veriyoruz? Hangi sartlarla bu para verildi? Karsılıgında teminat olarak ne gosterildi? BU soruların cevabını kim verecek? 4 milyon doların hesabını soran o buyuk gazeteciler neden 1,2 milyar dolar icin tek satır yazmazlar? Sayın Kamer genc meclis kursusundan bir soru sordu. Ardından linc edilmek istendi. Sayın erdoganda haketti tarzından bir söylemde bulundu. Soru basitti aslına : -Sayın basbakan ve arkadasları Katara neden gitti? neler gorustu? İşte bu soruyu sordugu icin bir insan adeta linc edilmek istendi.. Oysa sayın Genc bu soruyu sormayıp biraz bekleseydi belkide bu sorunun cevabı ortaya cıkmıs olucaktı... Atv-sabah satısındaki katarlı ortakla sayın basbakan arasında bir baglantı varmıdır? Tüm bu olan biten icinde sayın basbakanın damadının rolü ve yeri nedir? Bu soruların cevapları var mı? Bu arada Skyturk televizyonunda program yapan Nihat Genc'in programı yayından kaldırıldı. Bu konuda kimin haberi yada bilgisi var? Son iki yıldır olan bitenleri, benim anlayabildigim kadarıyla ince hesapları yazmaya calıstım. Ama bugun artık hesaplar baya kalınlastı. Ve bariz yapılıyor yapılacaklar.. Hala birileri cıkıp bunların iyi niyetli oldugunu, bunların ulkeye hizmet ettgini söyluyor... Daha ne olması gerekiyor insanların kafalarını gödüklerini kum yıgınından cıkartıp etraflarına bakabilmeleri icin...? Durmak Yok Yola Devam..!!!!!
-
KANALTÜRK HAKKINDA................
Anayasa mahkemesi baskanı Haşim Kılıca dun bu konuyla ilgili soru soruldu. CHP icin kapatma davası acıldımı dendi. Haşim Kılıc cok net bir cevap verdi... Bu cevabı besleme basından, din bezirganlıgı yapan akp yalakası basından baska bir yere bakmayan arkadaslar icin buraya aktarmak istiyorum. -'CHP icin acılmıs bir kapatma davası yoktur. İnceleme işlemleri rutin her zaman yapılan işlemlerdendir. Bu olayı CHP icin acılmıs bir dava gibi gostermek isteyenler ya hukuku bilmiyorlar yada amacları baskadır..' Bu acıklamayı Anayasa Baskanı Haşim Kılıç Yaptı. BUgun akp yalakalıgı yapan, satılmış kalmelerden olusan bu gazetelerin hicbrinde ne kanalturk nede Chpnin kapatılmasıyla ilgili tek satır haber yok... Ne olduda bıcak gibi kesildi sesleri? BU insanlar gazeteciyim diye ortalıkta geziyorlar, kalemlerini kaca sattılar karsılıgında ne alıyorlar merak ediyorum.... Bazıları akp yalakası televizyonlarda spikerlik yapıyor onu gorduk... Dİgerleri para dısında baska ne tur menfaatleri var merak ediyorum.... Surekli olarak akp yalakalıgı yapan, onlara emredilenleri yazıp, emredilenleri konusan bu sözde medya kuruluslarını boykot etmeye davet ediyorum butun arkadasları... Basta sabah gazetesi olmak uzere, vakit, star, zaman, yeni safak gibi her gun akpnin istedigi turde haberler yapan gazeteleri almayın, hukumet sozcusu gibi davranıp akp propagandası yapan televizyon ve radyoları izlemeyin.... BU sözde basına bir kuruş destek vermeyin... yoksa onlardan farkınız kalmaz..!!!! Yada gidin elinizden geldigince onlara destek verin... onlardan biri olun... bir gun nasıl olsa bunun hesabıda sorulacaktır...!!! Durmak Yok Yola Devam..!!!!!