politika

Elazig,6,8'le sallandi,41 yurttas hayatini kaybetti.Ahlar vahlar,yaralar sarilacak hikayeleri ve enkaz altindan elini buradayim diye cikaran bir depremzede.Insanin ici parcalaniyor ancak Tek Adam ne diyor:Depremleri önleme imkanimiz var mi? Insanligin sükut ettigi an Tek Adam'in Depremleri önleme imkanimiz var mi diyerek topu Tanriya atmasina bir tek medeni cesaret sahibi cikipta;17 yilda topladiginiz 36 Milyar dolarlik deprem paralarini ne yaptiniz diye soramadigi andir. Insanligin sükut ettigi an:Tek Adam'in: Kader, elimizden birsey gelmez demesine kimsenin sesini cikaramadigi andir. Insanligin sükut ettigi an:Herseyi devletten beklemeyin diyen Bakan'a "Devlet sadece milleti soymak icin mi var"denilemedigi andir. Insanligin sükut ettigi an:Elazig Valisi'nin Ic isleri Bakanina "Algi iyi gidiyor"dedigi andir. Insanligin sükut ettigi an,felaket aninda bile koltugunu düsünen basiretsiz siyasilere kimsenin "buradan defolun gidin"diyemedigi andir. Ve Insanligin sükut ettigi an:Deprem Paralarini ne yaptiniz,17 yildir ne önlem aldiniz diye sormanin suc oldugunu ve savcilarin bunlara sorusturma acma hazirligina girdigi andir. Yani:sormayacaksiniz;Neden toplanan deprem paralarini Genel Bütceye aktardiniz.O paralar genel bütce icin mi toplandi yoksa depremlere karsi önlem alinsin diye mi? Elazigda yikilan apartman bu depremden önceki iki depremde hasar görmüs bir binaydi ve o binanin enkazindan ölüler cikartildi. Sabah Gazetesi'nin yalakalari;O binayi Tayyib mi yiktirdi diyecek kadar onur ve haysiyetlerini kaybetmis olan zavallilar. Tayyibi savunmak köselerinden olmamak icin felaketlere karsi tedbir alinmamasini bile elestirmekten kacan bu kisiler yarin Tayyib olmayinca acaba kimin tasmasi ile gezecekler. Insanlarimiz ölüyor,cünkü tedbir alinmiyor.paralar toplaniyor baska amaclara harcaniyor.Kizilay'in toplamis oldugu yardimlarin vakiflara verilmis olmasi halkimizin hakli tepkilerine neden olurken Kizilay simdi yine yardim kampanyasi aciyor tepki üzerine bundan vazgeciyor ve görevi AFAD denilen AKP kurulusuna devrediyor.Yardimlar yine toplanacak ancak ihtiyaclar icin degil bir takim siyasi amaclar icin harcanacak belki baska bir yörede meydanagelecek olan deprem yine canimizi yakacak yurttaslarimizi öldürecek ve yine yardim toplanacak ve insanlarin ölümü üzerinden oy hesaplari yapilacak. Depremi önleme imkanimiz var mi demis hükümdar! Depremi önleme imkanin tabi ki yoktur ancak yikimlarin ve hayatlarin yok olmasini en aza indirecek tedbirler alinmalidir,Eger toplanan vergileri ve yardimlari yandaslarina dagitirsan ne yikimlarin önüne gecebilirsin ne de ölümlerin. Sen sarayinda yan gelip yatacaksin ancak Elazigda Malatyada yurttaslar ölüm korkusu kaybettiklerinin acisi ile yasayacaklar. Ileri demokrasi 17 yildir ne yaptiniz demeyi yasakliyor.Rtük medyada bu anlamda yapilacak yayinlari inceleme karari almis.Sevsinler sizin Ileri Demokrasinizi,Iler demokrasi degil yasaklar cehennemi yaptiniz ülkeyi. saygilarla

Kur'ani herkes anlayamaz diyenler Islam adiyla paralel bir din yaratanlardir.Onlar kendi cikarlari geregi insanlarin kendi dillerinde Kurani anlamayacaklarini "cünkü falan filan" gerekcelerle iddiada bulunurlarken Kurani biz nasil anlatiyorsak öyle ögrenin demek istiyorlar. Örnegin:Kuranda acik acik ve birkac ayette "Faizin haram"oldugu belirtildigi halde,Islami Kurana göre uygulamasi gereken Diyanet Isleri Baskani,"Kamu Bankalarindan alinan kredilerin faizi caizdir"diyebilmektedir.Iste bu Diyanet eliyle uydurulmus olan Paralel Islamdir.Yani : -Cocuklara tecavüz dinen caizdir! -9 yasinda kiz evlenebilir!(eger ay hali olursa) - Erkekler birkac kadin alma hakkina sahiptir. -Kadin calisamaz,erkegin sözünden cikamaz,hamile olarak sokaga cikamaz, -Dondurma cinsel tahriktir(Emine Senlikoglu) -Bir kadinla asansörde olmak cinsel tahriktir, Yukaridaki örnekler cogaltilabilir,örnegin: AKP'ye oy vermek farzdir.(Fesli Kadir) Recep Tayyib Erdogan bizim icin bir peygamber gibidir!AKP'li bir il baskani. Islami kendi isteklerine göre anlatan insanlari aldatan,mezhepcilik yaparak insanlari biribirine düsman edenler, Kurani insanlarin kendi dillerinde okunmasini hem istemezler hemde utanmadan "Kuran arapcadan baska yazilamaz ögrenilemez,"diyebilmektedirler.Arapcada birkac anlama gelen bir sözcügü Kuranda gectigi ayetlerde kendi kafalarina göre anlam vererek bundan baskasi dogru degildir dinden cikarsiniz diye de uyarmaktadirlar. Kurban kelimesinin bircok anlami olmasina ve genel anlamda birsey vermek birsey feda etmek anlaminda olmasina ragmen bunu "illede bir hayvan kesmek olarak "anlatanlar,dayatanlar Kurani herkes anlamaz diyenlerdir.Halbuki bu anlamda var olan ayet:Sizin kestiklerinizin kanlari bize ulasmaz"dedigi halde her yil milyonlarca hayvan bogazlanmaktadir. Kuran herkesin anlayacagi bir uslupla yazilmistir.Ayetlerin derinlemesine incelenmesi ilahiyatcilarin konusudur.Ancak siradan insanlarin bu derinligi bilme geregi yoktur,onlarin ayetlerde ne anlatmak istendigini anlayacaklari sekilde ayetler yazilmistir.Gizlisi saklisi yoktur.Kuranda olmayan sac telini sanki Kuranda varmis gibi anlatip bir sac teline bilmem kac yil cehennem azabi denerek kadinlar ucubelestirilmislerdir. Özetle Kuran herkesin anlayacagi bir kitaptir. saygilarla

Britanya Osmanli'nin yikilmasini istiyordu demek tarih bilincinden yoksun olmak demektir dolayisiyla böyle bir yaklasim sadece Cumhuriyet karsiti padisahcilar ve seriatcilara hizmet olur. Gercek olan Britanya kralliginin Osmanli'nin yikilmasini istemedigidir. Britanya Osmanlinin yikilmasini istiyordu demek yine Padisahcilarin ve seriatcilarin,"Mustafa Kemal "ingilizlerin adamiydi tezini savunmaktir ki bu nuda Kürt fasistler ve icimizdeki dinciler ,siyasi Islamcilar ve ABD-AB'nin isbirlikcileri cok konusurlar. Kemalizmi Fasizmle esdeger tutmak da tarih bilincinden yoksun olmak demektir.Ki Kemalizmi Fasizmle esdeger göstermeye calisanlar yine "Kürt fasistler ve Anadoluda bir Ingiliz sömürgesi ve Megalo Idea yaratmaya gücü yetmeyen Ingilteredir. Yani yeni bir devlet kuran,tek basina yönetme imkani varken Meclis kuran,Yasalari mecliste tartisip görüserek cikarttiran,Insanlara inanc özgürlügünü kadinlara secme secilme hakkini veren bir liderin fasistlikle nasil bir bagi bulundugunu akli basinda kimse iddia etmez. Türkiye Devletini kuran herkes Türkiye vatandasidir.Kimliginde Türk yazar.Eger bu fasistlikse ozaman tüm dünya ülkeleri fasizmle yönetiliyor demektirki bu da biraz fazla fantazi demektir. Üniter bir yapinin icersinde özerk bölgeler yaratilmaz,Bugün Türkiyede Kürdistan ve Kürtler tezini savunanlar gözlerini Avrupaya Amerikaya cevirsinler.Iste Ispanya,Iste ABD,iste Fransa.Bakin Bask'lar yillar yili bagimsizlik istiyorlar,Texas yillar yili bagimsizlik istiyor,Korsika yillar yili bagimsizlik istiyor.Yani biz Kürtlere bagimsizlik vermedik diye mi Atatürk fasist oluyor?Biz Kürtlerin devleti var da o devleti yikip ele gecirmedik.Anadoluda hep birlikte yasayan halklar hep ayni gaye icin mücadele ettiler.Türkiye'nin bagimsizligi icin.Türkiye'nin bagimsizligi icin Kürtlerin verdigi mücadele inkar edilemez ancak Kürtler iclerindeki fasistlerin devleti parcalama gayretine,isgalcilerle yaptiklari isbirligine sessiz kalarak devlete yapilan kötülügü görmezden geldiler. Son olarak,Mustafa Kemal,isgalcilere karsi halkla birlikte savas vererek kuracagi devleti birileriyle paylasmak icin ömrünü cephelerde gecirmedi. Hic kimse de ona devleti paylasmadi diye Fasist deme hakkina sahip olmamalidir. saygilarla

Islam sempatizanlari kimlerdir? Islama karsi olanlar kimlerdir.? Islama karsi olanlari kategorize etmek gerekirse önce Israil'lilerden baslamamiz gerekir.Islamin bas düsmani onlardir.Sonra digerleri yani dine kökten karsi olanlar ki bunlarda Islama karsi olmakla Israillilerin yelkenine rüzgar olurlar. Darvinciler yani herseyin rastlanti ile oldugunu insanin maymundan türedigi tezine iman etmis olanlar. Darvin'in tezleri cok kez cürütüldügü halde futbol takimi tutar gibi Darvin'e tutunanlar hala mevcut. Islama karsi olanlarin yalan yanlis cevirilerle, Islami kötülemek icin uydurulan yalanlarla tezlerini savunduklarini görürüz.Bunlara "hayir o öyle degil" dendiginde yalanlari veya yanlis ögrendikleri anlasilmasin diye dogrulari söyleyenlerle samimi olmayan bir yaklasim icine girerler. Kuran "bir insani öldüren insanligi öldürmüs olur"diyor dendiginde Kurandaki ayetleri cimbizla alarak "iste bak burada öldür yaziyor"diye hakli cikmaya calisirlar. Carpitilmis Kuran ayetlerine sarilarak Islami kendi anladiklari tarzda asagilamaya calisirlar. Kuranda "ölülerin arkasindan konusmayiniz"yazdigi halde,kendileri gibi olmayanlarin ölümüne sevinenleri elestirdigim,Islami siz zehirliyorsunuz dedigim icin "Islam sempatizani "denerek, sanki kötü birsey yapmisim gibi ölülere sevinenlerin "islam sempatizanlari "sayesinde yükseldikleri seklinde ancak bir elestiri degilde nefret söylemi gibi bir yorumla yüzyüze geldim. Hic kimsenin inancina,gittigi yola,degerlerine karsi olmak gibi bir saygisizliga karsiyim ve hic kimseninde bence dogru olan bir konuda bana saygisizlik yapmasinida istemem.Elestiri olabilir,elestirmek düsünce özgürlügüdür ancak elestiri sinirlari nefret söylemine dönüsürse buna elestiri denmez. Siz Islama karsi olabilirsiniz,hosunuza gitmeyebilir ancak bu sizi baglar baskalarini degil. saygilarla

Gercek olan bugün Bilim adamlarinin cogusunun insan soyunun maymundan geldigine inanmadiklaridir.Atip tutarken derken ben atmiyorum tutmuyorumda aynisini ben de sana diyebilirim.yani senin iddianin atmak olmadigini ne ile kanitliyorsun?Insanin maymuna benzemesinden mi,halbuki öyle insanlar varki yanlis anlasilma olmasin ama Domuza benzeyen yüzleri var,yani simdi insan soyu domuzdan geliyor dendiginde bunu nasil aciklayacaksin?Bilimle bilim adamlarini karistirma demissin ben böyle bir hata yapmadim belliki cok acele okumussun yazdiklarimi. Ve ben yine sözlerimin arkasindayim;bugün bircok bilim insani;kainatin yaratilisinin gercekten büyük bir sanat eseri oldugunu kabul ediyor.Ve diyorlar ki;Bu sanat eserini meydana getiren gücün ne oldugunu kanitlayana kadar biz bir Tanrinin varligina inanmak zorundayiz.Burada yanlis olan nedir?Yanlis olan birseyyok,bilim adamlari görünen sanat eserinin varligini kabul etmekle kalmiyorlar ama bunu hangi gücün meydana getirdiginin gizemini henüz cözmüs degiller.Bilim insanlari durmuyor calisiyorlar arastiriyorlar ama bir yerde bir gücün varligini inkar etmiyor o gücün ne oldugunu cözmeye calisiyorlar.Yani Darwin bir bilim insani olabilir ancak Darwinin iddialarinin illaki kabul edilmesi gibi bir anlayis sakat bir anlayistir.Belki gercekten Tanri yoktur ancak olmadiginin ispat edilmesi gerekir.Ancak o zaman insan soyunun bir hayvandan geldigi konusu tek iddia olarak kabul edilebilir.Karsi iddialari sacma olarak yorumlayip sadece bir kesimin iddialarini dogru kabul etmek bence objektif degildir. Ayrica Kurandaki ayetler konusunda bilmiyorum hangi kariyere sahip olunarak sacma olduklari ileri sürülmektedir.Kurani bir Kuran karsitinin aciklamasi ile degil bunun üzerinde hayatini harcamis olan din bilimcisi insanlarin anlattiklari ile tartismak gerekir diye düsünüyorum.Yani seviyeli bir tartisma.Insanlarin maymundan olduklari tezini savunurken bitkileri hangi bilim dalinda tartisiyorsunuz.Ayrica insan soyunun maymundan gelmedigini bilimsel olarak kanitlayan bilim insanlarida var onlari ne yapalim.Maymunun biolojik yapisi ile insanin biyolojik yapisinin tamamen biribirine zit oldugunu iddia eden bilim insanlarini Darvinci degiller diye kabulmü etmeyecegiz.Eger bilim sizler icin cok önemliyse o zaman sadece tek yanli bilim insanlarini degil bu konularda calismalar yapan tüm bilim insanlarini dinlemeniz gerekir.Bence dogru olanida budur.Bilim insani derken din adamlarindan bahsetmiyorum müspet ilim isiginda calismalar yapan ve maymunla insanin hicbir baglantisi olmadigini gerek biyolojik gerek kimyasal olarak ortaya koyan bilim insanlarindan bahsediyorum. saygilarla

Sigara haramdir,diyenler daha düne kadarda Faiz haramdir diyordular.Ancak haram olmadigini bizzat Diyanet Isleri Baskani acikladi ve ayrintilarini vererek:"Kamu Bankalarinda faiz haram degildir"dedi.Yani kamu bankalarinda faiz helal özel bankalarda ise haram. Iste Islam budur. Özel bankalardan istedikleri gibi sögüslenemeyenler kamu bankalarina ihtiyac duyuyorlar.Paranin veya faizin kamu bankasi özel bankasi yoktur eger faiz haramsa haramdir helalse bunun sartlari yoktur.Hepsi helaldir.O zaman Islamdan kusku duymakta hakliyiz.cünkü eger bir diyanet isleri baskani Kuranda haram denilen bir seyi helal yapiyorsa ya Kuranda bir celiski vardir ya da Diyanette. Diyanet milleti islamlastirmak erdoganin rejimini insa etmek icin.müthis bir calisma icerisindedir.Bu calismanin icinde Erdoganin yandas müteahhitleri vardir.Yani konut yapip ama satamayanlar,iste müslümanlari aldatip,kamu bankalarindan kredi cekmeleri icin faiz haram degildir günahini bile isleyecek kadar gözleri dönmüstür. Milli Piyango haramdir diyerek,Milli Piyango biletlerinin satisindan elde edilen geliri birilerinin kasalarina aktarirken haram olmayan Milli Piyango vatandasin bir ümitle para verip aldigi piyangoya haram diyorlar.Deveyi hanutuyla götüren müslümanlar bunlardir iste. Insanlari aldatip Beytülmali soyanlar,yetimin hakkini yiyerek Itibardan tasarruf olmaz diyenler ,milyonlarca insani asgari ücrete mahkum edip,emeklisine damla damla zam yapanlar,milyonlarca üniversiteleri gencin issizligine göz yumanlar, utanmadan dinden imandan bahsedip birde Müslüman Yilbasi kutlamaz diye insanlarin senede bir gün olsun eglenmesine bile karsi cikiyorlar. Evet müslüman Yilbasi kutlamaz ama müslüman calar,haram yer,cocuklara tecavüz eder,kadinlari hunharca öldürür müslüman hakimler tarafindan IYI HAL denilerek cezasi asagi cekilir.Iste Islam iste Müslümanlar. Ve bunlar ayni zamanda Islamofobi den bahsederler.Nereden ögrendilerse bu kavrami.Müslümanlardan korkmak icin onlarca neden vardir.Müslüman korkusu mantiken Islamdan korkmak demektir.Birbirini öldürenler,birbiriyle savasanlar,cikarlari icin emperyalistlerle isbirligi yapanlar,emperyalizmin cikarlari icin kendi milletine ve devletine ihanet edenler,insanliga zerre kadar hizmetleri dokunmayanlarin Müslümanlar olduklarini bilmeyen var mi? Hangi Islam ülkesi cagdas bir egitime,cagdas bilime cagdas ekonomiye önem vermektedir.Varsa yoksa arapca Kuran Kurslari acarak gencecik beyinleri kendi dillerinden uzaklastiran ve Allahin dinini gercek anlamda ögretmeyenler Müslümanlar degil mi? israil düsmanligi yaparken oglunun Israil ile ticari isler cevirmesine gözyumanlarOsmanlicilik fantazileri ile Cumhuriyeti yikmaya calisan sabah aksam Atatürke saldiranlar müslümanlar degil mi? Islamin nesini sevmeliyiz?

2.Abdülhamid tahtini korumak ve ölene kadar despotluga devam edebilmek icin ,ülkede yarattigi ve yasattigi korku,zulüm ve baskidan yeterince tatmin olmamis olacak ki "Hamidiye Alaylarini"kurdurmustur. Bu alaylarin kurulusundaki nedenler: -Merkezi otoriteyi yani zulmü daha cok tesis etmek, -Devletin yani Padisahin etkin olabilecegi yeni bir sosyo ekonomik denge kurmak, -Özellikle Dogudaki Asiretlerden güc olarak faydalanmak, -Panislamizm politikasini yürütmek Hamidiye Alaylarinin kuruldugu dönemdeki ülkenin siyasi sartlari ile bugünkü siyasi ortam hemen hemen aynidir.Rusya'daki KAZAK Alaylarindan esinlenen bu fikir,Sultan 2.Abdülhamid'in cok hosuna gitmis nihayet birtakim yalanlarla süslenmis olan gerekceler ileri sürülerek Hamidiye Alaylarinin kurulusuna karar verilmis.Ve bu nedenle devlete bagli Kürt asiretler bol ganimet ve para ile bu projeye evet dedirtilip,"Ben Kürtlerin babasiyim"seklinde bir hitabe ile Sultan Abdülhamid tahtini garantiye almistir.Artik zulüm baski daha da artarak devam edecektir. 2.Abdülhamid dönemi;öyle bazi Osmanlinin maasli tarihcilerinin ve bugün Cumhuriyet düsmani güruhun yatip kalkip "Büyük Sultan"diye yutturmaya calistiklari gibi degildir ve hatta Abdülhamid'in hatiralari diye ortaya cikarilan belgeler bile sahtedir uydurmadir.Cünkü Abdülhamid döneminde yasanan zulüm baski iskence katliamlar belgeleriyle arsivlerdedir bunlari TRT'nin yok sayarak milletten topladigi vergilerle birilerinin talimati ile DIZI yapmasiyla unutturulamaz sadece saflari ve Cumhuriyet düsmanlarini sevindirir Cumhuriyete daha cok düsman yaratilir k izaten amac budur. Abdülhamid'in kendisini korusun diye kurdurdugu Hamidiye Alaylari Türk degil Kürttürler demek oluyor ki Osmanli Türklere hem önem vermiyor hem de güvenmiyordu.Zaten Jöntürkler de bu anlamda ortaya cikmis ve sonuc hepimizin bildigi sekilde gerceklesmis Abdülhamid tahtindan indirilmistir.Bugün aynisi gerceklesir mi bunu ancak Türkler bilir.Islamci kesimin yatip kalkip Türklüge,Atatürk'e saldirmalarini bu anlamda incelemek gerekir.Tahtinda oturabilmek icin, hastalandiginda kendisine verilen haplari önce köpegine yedirip ondan sonra yiyen birisi ancak yaptigi zulümlerden korkar.Vicdan sahibi kisiler öldürülme korkusu tasimazlar cünkü vicdanlari rahattir ama bir serseri cikip bir halt karistirabilir bunu da kaderim diye sinesine ceker vicdan sahipleri. Korkanlar vicdansizlar hak yiyenler beytülmali aile serveti gibi kullananlar ama ortaya cikmasin diye Libya'ya asker gönderme karari alanlar korkar. Peki durup dururken böyle bir baslik neden actim. Dün Cumhurbaskani kürsüde cikip söyle birsey söyledi:"Kolluk kuvvetleri yetmiyor daha farkli olusumlar gelistirmemiz lazim" Bunun anlami cok acik,yani polis jandarma Bekci yetmiyor baska bir cözüm bulmamiz lazim.Baska bir cözüm ne olabilir Sikiyönetim ancak sartlar böyle bir durumu gerektirmiyor.Tam da askere Libya'ya gitme teskeresi cikartildigi gün böyle bir konusmanin iyi irdelenmesi gerekir.Asker Libya'ya gidecek tamamen Dis bagimli bir ordu konumuna getiriliyor.Yani ülke icinde gerektiginde askerden yardim istenemeyecek.Peki o zaman ne olmasi gerekiyor.Bakin ülkede ne bir Ic Siyaset ne bir Dis siyaset ne bir diplomasi var.Yani bir adam eliyle isaret ediyor herkes o tarafa kosuyor.Baska tarafa isaret ediyor bu sefer herkes o tarafta.Yanlis veya dogru alkislayan alkislayana,agzini acip konusan "cumhurbaskanina hakaretten,Fetoculuktan iceri atiliyor. Özgür medya yok olanlarda mümkün oldugunca kendilerini korumaya calisiyorlar yani 2.Abdülhamid döneminden sonra Türkiye 3.Abdülhamid dönemini yasiyor.Ben dedim oldu ben istedim oldu,sen kimsin sen kimsin ya falan filan ülke böyle yönetiliyor.Anayasa yok.var ama yok.Yargi tamamen Abdülhamidden yana,ama bir korku var!JÖNTÜRKLER korkusu. Abdülhamid dönemi tekerrür etti acaba Jöntürkler dönemide baslarmi korkusu. Hamidiye Alaylarinin bugün yerini hangi alaylar alacak bunu hep birlikte yasayacagiz.Padisahin özel koruma ordusu emekli tümgeneral Adnan Tanriverdi adinda birinin kurmus oldugu illegal terör örgütü SADAT:Adnan Tanriverdi askerken elinde bir tahta parcasiyla yerlerde yatir arayan simdide Mehdi'nin gelmesi icin hazirlik yapiyoruz diyen kisi. Mehdi herhalde Tayyip olacak gerci Islamda Mehdi diye bir olay yok tamamen Yahudi inancindan alinmis bir yama.Hani simdi bu emekli general Yahudi mi?diye de sorabiliriz.Mehdi gelecegine ve herkesi müslüman yapacagina göre ona savas verecek bir de ordu lazim.Iste benim ikinci HAMIDIYE ALAYLARI dedigim aslinda araplarin Türkleri islamlastirmak icin kilictan geciren ordularinin bu sefer Türkiye'yi islamlastirmak icin özel bir ordunun kurulacagi ve baslarinda Mehdi Tayyib olmak üzere kim biat etmiyorsa katli vaciptir denilecegi günlerin belki yarin belki yarindanda yakin oldugunu düsünüyorum. Kolluk Kuvvetleri artik yetmiyor cümlesi cok seyler ifade ve ima etmektedir. saygilarla

Ic Isleri Bakani demiski:"CATLASANIZDA PATLASANIZDA KANAL ISTANBUL YAPILACAK"Bu bir meydan okumadir ama KIME? Eger Icisleri Bakani muhalefe te meydan okuyorsa,nereden bakilirsa bakilsin secmenin yüzde 45'ine meydan okuyor demektir.Yok muhalefete degilse o zaman MILLI IRADE'ye meydan okuyor demektir.Evet bu meydan okumadan bu sonuc cikmaktadir. Öyleyse bu Icisleri Bakani kimin hesabina calisiyor sorusunu sorma hakkini kendimizde buluruz.Ister secmenin yüzde 45'i ister tüm milletin yüzde 45'i veya Türk milleti'nin tümüne olsun böyle bi meydan okumanin anlami FASIZM'dir.Yani halka ragmen "ben istedigimi yaparim"demektir.O zaman farkli bir muhalefetin yolunu aciyorlar demektir bu. KANAL ISTANBUL bir AMERIKAN Projesidir.Türkiye'nin egemenligini yok etmek anlamina gelir.Cünkü Montrö Bogazlarin egemenligini Türkiye'ye teslim etmis olan bir anlasmadir ve altinda onlarca devletin imzasi vardir.Bu devletlerden ABD bircok defalar Montrö'nün yeniden düzenlenmesi anlaminda Türkiye'ye baskilar yapmistir,Ancak Tayyib Erdogan'a kadar hicbir devlet baskani (KENAN EVREN haric)ABD'nin bu baskilarina boyun egmemis cünkü alinlari acik yüzleri akti hepsinin.Siyasi anlamda hatalari vardi ancak ülkenin milli cikarlarini vecizgilerini asla ve kat'a peskes cekmek gibi bir ihanete boyun egmediler. Evet AKP yani Recep Tayyib Erdogan,Atatürk'ün GENCLIGE HITABESI'nde vurguladigi gibi iktidarini isgalcilerin kirli amaclarina peskes ceken tek liderdir. Erdogan'in bunu neden yapiyor sorusuna verilecek bircok yanit vardir.Birincisi KIN VE NEFRET!Yani Cumhuriyete ve kurucularina ve de Türk ulusuna olan kin ve nefretidir. Ikincisi koltuk derdi.Cünkü Erdogan bir takim yalanlarla,milletin dini duygularini istismar ederek iktidara gelmis ve iktidara gelisinde,Fetulah Gülen,Menzil.Süleymancilar Nurcular gibi cemaatlerin,Liberal ve sahte devrimci soytarilan ve AB-ABD'nin katkilari ile gücünü arttirmis.servet sahibi olmus bir Tayyib hanedani saltanat dönemi baslatmis ve koltuktan düserek hesap verme korkusu ile taseronluga soyunmustur.Yarin kacacagi ülke Amerikadir.Cünkü Cumhurbaskanina ihanet disinda sorusturma acilamiyor bunu da Tayyib Erdogan yandaslari ile gerceklestirmis kendini saglama almistir.Peki ihanet icin kim sorusturma acacak sorusuna ise verilecek cevap günümüzde HIC KIMSE dir.Cünkü Yargi Tayyib Erdogan'in özel görevlisi olarak calismaktadir.O zaman ihanete kim hesap soracak?MILLET iste Tayyibin korkusu bu millettir cünkü millet artik uyanmistir.Bir belirli cevre disinda artik kimse Tayyibin Türkiye icin calistigina inanmamaktadir.Bu böyle oldugu icin onun etrafinda cember olmus Bakan,Vekil,Savci,Rektör,Müdür,Polis Jandarma kim varsa ayni gemideolduklari ve ihanete birlikte devam ettikleri icin yarin hesaptan kurtulmak icin birbirlerine kenetlenmislerdir. Hitler'in etrafinda kenetlenmis ve her firsatta "HEIL "diye bagiranlar,da yaptiklari vahsetin hesabinin sorulacagindan öyle veya böyle o bilincte olduklari icin birbirlerine kenetlenmisler,savastan sonra bunlarin hayatta kalanlari ise dünyanin dört bir tarafina kacip siginmislar ancak bulunup ortaya cikarilmislardir.Cünkü ihanetinZAMAN ASIMI yoktur. Libya'ya asker gönderecegiz diye günlerdir algi yaratiliyor.NEDEN?Cünkü Libya ki iki guruptan biri Hafter denilen belkide emperyalistlerin adami ama Libya'nin yüzde 70'ini elinde tutan güc,diger tarafta IHVAN yani MÜSLÜMAN KARDESLER denilen terör örgütü ki Libya'nin yüzde 7,5 nu elinde tutuyor ve BM tarafindan taniniyor.Bunun nedenide Baskenti ellerinde bulundurmasidir.Simdi Tayyib Libya'ya vatan evlatlarini gönderip bu IHVAN denilen Müslüman Kardesler örgütüne destek olmaya calisiyor.Önce Libya ile bizim herhangi bir sinirimiz yok ikincisi Libya'da olanlar bizi ilgilendirmiyor en azindan belki BM'i ilgilendirir.Bunlarin ikiside Müslüman.Peki Tayyib Libya'ya hangi gerekce ile asker gönderecek ve gerektiginde orada hem müslüman hem de Mehmetcigin kani akacak. Tayyibin tek bir amaci var.Osmanlici rüyalariyla aklisira yayilmaci siyaseti izliyor.Hani Israil yapiyor da Tayyib bagiriyor ya,iste aynisini Tayyib yaparak güya köseler tutmaya ve orada hüküm sürme düsüncesi ile hareket etmektedir.Önce bir gercegin altini cizmekte fayda vardir.Dönem Birinci Dünya Savasi dönemi degil,Kurtulus Savasi dönemide degil cünkü ülkemiz isgal edilmemistir.O halde Libya'ya veya baska bir yere vatan evlatlarini ihrac mali gibi gönderip perisan etmenin tek anlami yayilmaci siyasetidir bu na da kimsenin izin vermeyecegidir.Türkiye bir anda SEVR'i yeniden yasayabilir.Belki yeni bir Atatürk cikmaz ama surasi garanti ki;Tayyib böyle bir durumda ya ABD'ni n ya da baska bir saldirgan ülkenin gemisine veya ucagina binerek kacacaktir.Cünkü Ata'si Vahdettinde ayni yolu izlemisti. Gerek Kanal Istanbul gerek Libya, Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenligine karsi birer darbedir.Bu darbe vurulursa sadece AKP degil Tüm ülke atese ve kana bogulur. saygilarla

Bir devlet baskani neden kendini olaganüstü bir sekilde korutur.Yani dünya liderlerine bakildiginda normal koruma güvenligi disinda hicbir olaganüstü korunmadiklari görülmektedir peki bizim ki neden yüzlerce polis tarafindan cembere alinmis evlerin catilarinda keskin nisancilar koruma araclarinin üzerinde makineli tüfekle sanki savasa giden ISID'lilar gibi etrafi kollayan korumalar havada ucusan helikopterler. Ben Islamin peygamberinin yasamini az cok okudugum icin onun korunmaya en ihtiyaci olmasina ragmen etrafindaki birkac silahsör disinda kimsenin olmadigini ögrenmistim.Peki Tayyibin bu kadar korunma ihtiyaci nereden kaynaklaniyor.Kendini kimden korutuyor? Halka hizmet ettigini söyleyen bir lider halktan mi kendisini koruyor,Eger ortada gercekten bir hizmet varsa insanin kendini bu denli koruma cemberi arasina aldirmasina gerek yoktur.Peki o zaman neden? Dis güclerden mi bence en komik soru budur cünkü Tayyib dis güclerin elemanidir.Eger öyle olmasaydi AKP yani Tayyib 17 yildir iktidarda olamazdi. Peki Tayyibin korkusu nedir veya onun böyle korunmasi icin talimat verenler neyin korkusuyla bunu yapiyorlar. Cünkü Tayyib bir projedir.Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni yikmaya sartlandirilmis bir taserondur.Yani Dis güclerin ve yine Dis güclerin himayesinde ülkede cirit atan cemaatlerin taseronudur. HEDEF TÜRK'lerin son devletini yikmak ,Anadolu'yu dünkü isgal güclerine teslim etmektir.17 yilda bunun adim adim gerceklestirildigini maalesef yasadik ve görüyoruz. Yollar otobanlar köprüler bunlar düsünemeyen topluma yemdir.Yani Tayyib, milleti yemlemektedir. Peki Tayyib kimden korkuyor? Tayyib belki hadi canim diyecek olanlarda cikacaktir ancak Tayyib Türklerden korkmaktadir.17 Yilda Türk Milleti'nin milli degerlerine,bayragina,Istiklal Marsina,Türkiye Cumhuriyeti'nin tapusu olan LOZAN'a ve son günlerdede MONTRÖ'ye saldirmalari bosuna degildir. HEDEF TÜRK'ün son devletini yikmak SEVR ve Gözyasidir. Tayyib bundan korkmaktadir.Cünkü Tayyib'in dedeleri yani Gürcüler 1.Dünya savasinda Ermenilerle birlikte biz Türklerle savasmislardir.Bunlari unutmuyoruz.Sakin kimse bana irkci demesin.Irkciligin ne oldugunu ben bunu bana söyleyeceklerden daha cok biliyorum.Tarihe ya tarih olarak ya da hikaye olarak bakilir.Ben tarihe tarih olarak bakiyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti icerden yikilmaktadir.Düsman iktidarda ve camidedir! saygilarla

Iktidara geldikleri 2002'den bu yana agizlarindan düsürmedikleri bir sakiz var!MILLI IRADE Her türlü düzenbazlikla secimlerde birinci cikip sonra Balkon'da Milli Irade'den bahsedenler,gercekte Milli Iradeye ne kadar saygi duymaktalar. Iktidara geldiklerinde;ILERI DEMOKRASI ve YENI TÜRKIYE sloganlari ile sabah aksam ses kirliligi yaparak saf degil ama cahil toplumu kandiran,bu toplumun dinini imanini sömürenler ne kadar Müslümandir.Ayrica dini imani sömürülen toplum dinini ve imanini ne kadar bilmektedir. Secimlerde aday olabilmek icin önce Savciliktan TEMIZ RAPORU alinmasi sonra da YSK'dan aday olmasinda hicbir sakinca yoktur onayi alip,milli iradenin onayi yani oylari ile secilmis olan birisini,secildikten hemen sonra;"Sen teröristsin"diyerek görevden alip yerine kendi safindan birisini KAYYUM olarak atamak Milli Iradeye saygisizlik degilmidir? Hukuk devletlerinde,önce suc delillerle ortaya konur sonra o kisi suclu olarak tutuklanir cezaevine gönderilir.Ve onun yerine kendi partisinden baska bir üye vekaleten secilir.Peki ülkemizde uygulama böyle mi? HAYIR Cünkü ülkemiz bir hukuk devleti degildir demokrasi denilen kavram bugün ülkeyi yönetenlere yabanci bir kavramdir.Bunlar icin demorasi sadece kendi kafalarinda olanlar icin vardir.Savcisiyla,hakimiyle,siyaseti ile bu böyledir. HDP'li Belediye Baskanlari teker teker görevlerinden PKK !lli diye alinip tutuklaniyor onlarin yerine hükümetin adami olan valiler veya kaymakamlar kayyum olarak ataniyor. Bunun anlami HDP'li belediye baskanlarina oy vermis olan 6,5 milyon kisi Milli Irade sayilmiyor demektir. Gecenlerde ,CHP'li Urla Belediye Baskani,savcinin ifadeye cagirmasi üzerine avukati ile ifade vermeye gidiyor gider gitmez FETÖ'cü diye tutuklaniyor.Mahkeme yokdelil yok,sadece IcIsleri Bakani denilen kisinin talimati ile bu yapiliyor. Yargi reformunda tutuksuz yargilama onaylanmisti demek ki bu reform sadece AKP'nin Fetöcüleri icinmis.AKP'li degilse bu yasa maddesi calistirilmiyor. Kayyum sadece ticari sirketlerin örnegin Konkordata ilan etmeleri sonucu o sirketin mali konularini takip etmek icin atananlara denir.Ticari sirket Milli Irade degildir.Belediye Baskanligi,Milletvekilligi,Basbakanlik,Cumhurbaskanligi vb.MILLI IRADEdir.Eger buna saygi duyulmuyorsa bu sisteme hukuk ve demokrasi degil Istibdat yani BASKI rejimi denir ki bugün Türkiye bir baski rejimi ile yönetiliyor. Yani bir kisi sözde Cumhurbaskani ve ayni zamanda parti baskani ancak ülkede yasananlara bakildiginda bir HILAFET SISTEMI oldugu anlasiliyor.Asgari ücret altinda yoksulluga terkedilmis milyonlarin oldugu bir ülkede halife özentisi bir kisi saltanat sürüyor bunun adina da utanmadan ITIBAR deniyor. AKP secimlerde kaybettigi oy alamadigi ne kadar belediye varsa sistematik bir sekilde onlari hukuksuz bir uygulama ile geri almaktadir.Ben bunu Osmanli'nin Anadoludaki Türk Beyliklerine karsi savas acip o beylikleri imparatorluguna katmasina benzetiyorum. Simdi bir Montrö kargasasi cikarttilar.Halife Tayyib;ABD'nin talimatiyla Montrö'yü gecersiz kilmak icin bir KANAL ISTANBUL hikayesi söylüyor ve acik acik MONTRÖ TüRKIYE'ye ne kazandir diki ne kaybettirecek demeye basladi. 17 yildir ihanetin yol taslari dizildi,artik ihanet acik acik dile getiriliyor.Millet uyumaya devam ediyor.Valiler,Kaymakamlar,Yurt disi elcilikleri,Üniversiteler,Emniyet,TSK Meclis,Belediyeler (sira büyüksehirlere geliyor)Hilafetin emrinde calisiyorlar.Halifenin 1116 odali sarayina akitilan paranin haddi hesabi yok.Sarayda halife icin özel hayvanlar bitkiler yetistiriliyor,Bu hayvanlar icin 150 bin liralik bir YEM bütcesi ayrildi.Bu bir rezalettir. Milli Iradeye saygisizligin faturasi agir olabilir.Sadece zamani geldiginde. Bakin burada,bu Osmanlici tayfanin cok deger verdigi 2.Abdülhamid'ten bazi örnekler verecegim: _"Kendini heryönden yalniz ve güvensiz hissettigi ortamda,cözümü tüm kontrolü elinde tutmakta bulan 2.Abdülhamid,Merkeziyetci bir idare icin bütün sartlari hazirladi.Kendisini hayli korkutan Mithat Pasa'yi bertaraf ettikten sonra Meclis-i Mebusan'i kapatan,Kanuni Esasi'yi rafa kaldiran Sultan 2.Abdülhamid imparatorlugu Yildiz Sarayindan ve tek elden idareetmeyebasladi....2.Abdülhamid bu mekanizmayi yürütebilmek icin HAFIYE TESKILATI kurdu". Kaynak:Ilknur Haydaroglu,AnkaraÜniversitesi. _"...devleti Yildiz'dan yönetmesi,sarayin etrafinda özel bir askeri kuvvet olusturmasi ve hafiye teskilati... " Kaynak:Mabeyin Baskatibi Tahsin Pasa. Bu kadar benzerlik tesadüf degildir, saygilarla

Türkiye'nni bir Dar-ül-Harp oldugunu daha önce yazmistim. Dar-ül Harp savas alani demektir ve savas alaninda galiblerin yagmalama,ganimet alma haklari vardir.Bugün dünya üzerinde savaslarin yasandigi ülkelere baktigimizda bu gercegi az veya cok görüyoruz.Iste Israil kuruldugundan bugüne kadar oldugundan kac kat büyüyüp genisledi.Cünkü güclü bir devlet ve karsisinda olanlar birlik icinde olamayan birbirine düsman arap devletcikleri var. Ancak,ben asil savas alani olan ülkemden bahsediyorum.Yani 17 yildir yagmalanan ülkemden. Kim yagmaliyor ülkemi? Iktidar! IktidarTürkiye'yi neden yagmaliyor?Cünkü Iktidar sahiplerinin tarihi kin ve intikam duygulari onlarin gücü ellerine gecirmesiyle artik önü alinamaz bir halde devam etmektedir. Ülkenin tüm yeralti varliklari satildi.Ülkenin milletin vergileriyle yapilmis olan tüm Milli degerleri elden cikarildi.Bir avuc yandas nemalansin diye ülkenin her alani peskes cekildi. Son hamle,ZIRAAT BANKASI dir.Recep Tayyib Erdogan'in adami olan SIMIT SARAYI sirketi Özel bir bankadan almis oldugu 200 Milyon TL krediyi ödemekte zorlaninca devlet düsmanlari hemen devreye girerek.Kamu Bankasi olan Ziraat Bankasi'nin Simitcilere ortak olmasi icin 500 Milyon vermesini kararlastirdilar. Yani Milletin bankasi RECEP Tayyibin yakini olan bir sirket sahibinin koluna girerek onu batmaktan kurtariyor.Ayni Recep Tayyib;TANK PALET Fabrikasi icin lazim olan 50 Milyonu bulamamis ve bu fabrikayi Katar'a peskes cekerek adami olan Ethem Sancak üzerinden Katar'a kiralamistir ve bu iyiligin karsiti olarakda dünyanin en büyük ucan SARAYINI Tayyibe hediye etmistir. Ben buradan Ziraat Bankasinda hesaplari olanlara sesleniyorum.Yarin o bankadaki varliklariniza el konulabilir o nedenle hesaplarinizi o bankadan aliniz. Türkiye yagmalaniyor.Bu yagmaya MHP ve bir avuc yandas medya gazetecisi canak tutuyor. Kanal Istanbul denilen Istanbul icin korkunc bir proje oldugu söylenen cilgin projenin yapilacagi arazideki arsalar daha simdiden para babalari tarafindan kapatilmistir.Yani Trakya'nin topraklari yagmalaniyor. saygilarla

Ic Isleri Bakani olarak aslinda Gestapo sefi gibi calisan birisi demiski: "Eger kadinlar dans ederek hak ariyorlarsa yani eger DANSLA olacaksa hepimiz dans edelim" Bir Ic Isleri Bakani düsünün ki,tüm dünyaya artik sembol haline gelmis olan KADINLARA SIDDETE KARSI PROTESTO dansi olarak kabul edilen "LAS TESIS"eylemi yöneticileri kadinlara siddete karsi bir uyari olarak görülürken,bizim ülkemizde bu eylemler yani protestolar,Ic Isleri Bakani ve de onun patronu olan Reis'in canini cok rahatsiz etmis ve o masumca eylem yapan kadinlarin üzerine TOMAlar Biber Gazlari ile gestapoyu saldirtmislardir. Bunun anlami,Türkiye'de kadinlari iktidarin eliyle öldürtmektir.Baska bir anlam veren var ciksin konussun.Eger ülkemizde kadinlar korunma ihtiyaci icindelerse,hergün bu ülkede birkac kadin öldürülüyorsa.hergün "kocam veya arkadasim beni öldürecek lütfen önlem alin" diye kadinlar polise veya savciliga basvuruyor ama buna ragmen öldürülüyorlarsa bunun adina devlet öldürüyor denir. Bosanmalarin önüne gecmek icin,durusmalari gereksiz yere uzatmak,iyi hal gözetilerek siddet uygulayan kisiyi serbest birakmak,hapisane kackini kisilerin ellerini kollarini sallayarak ortada gezinip öldürmek icin kadin arayip ve öldürdükten sonra "bu zaten hapisten kacmisti araniyordu"deniyorsa devlet kadin cinayetlerini tesvik ediyor erkeklere kadinlari öldürebilirsiniz diye icazet veriyorsa bu yolla kadinlara da bakin ölmek istemiyorsaniz erkege boyun egin mesaji verilmek isteniyorsa bunun adina devlet cinayetleri organize ediyor denir.. Ve bir gestapo sefi eger kadinlarin siddete karsi masumca ve hakli protestolarina gestpolariyla saldiriyorsa bunun adina devletin katillerle isbirligi denir. CEM KARA adinda bir maganda,kiz arkasini devamli tehdit ediyor."Ne yaparsan yap seni öldürecegim"diyor.Kizcagiz savciliga basvuruyor,adama uzaklastirma uyarisi veriliyor.Ancak Cem Kara diyor ki:Kurtulamazsin,devlet zaten ben öldürdükten sonra harekete geciyor. Yukaridaki olay gercek bir olaydir.Ve bu kizcagiz sanki öldürülmeyi bekliyor ne kadar yasarsa kar olacaktir.Devlet seyrediyorDevlet dans ettiler diye kadinlarin üzerinde biber gaziyla Toma ile jop ile saldiriyor. Peki simdi soruyorum: KATIL KIM? saygilarla

Dün Kadiköy'de kadinlarin siddete karsi baslattiklari protesto eyleminde,Sili'li kadinlarin tarzinda bir dans ve sözlü eylemle siddeti protesto etmeleri, ülkemizde gercek tecavüzcüleri rahatsiz etmis ve o masum gösteri Gestapo polisleri tarafindan siddetle bastirilmistir. Kadinlara Siddete HAYIR protestolarindan kimler rahatsiz olabilir.Ruhlarinda kadina allerji duyan,psikopatlar,sapiklar,dinle alakasi olmayan ama kendini dindar sayan bezirganlar bu eylemlerden rahatsizlik duyar.Cünkü bu eylemler onlara karsi bir tehdittir. Peki polis neden bu eylemden rahatsiz olur?Cevap mi istiyorsunuz iste size cevap: Menzil Tarikatinin polisleri böyle eylemlerden rahatsizlik duyarlar.Cünkü tarikat demek zaten sapikliktir.Yani kadinlarin protestosundan sapiklar rahatsizlik duyarlar. Polise bu talimati verenlerde korkarlar cünkü onlarda dinci akimlarin toplum üzerinde yerlesmesi beyinlerine kazinmasi icin polis gücüyle bu eylemlere karsi gelirler. Ülkemiz bir sarmalin icindedir.Bu sarmal,diktatörlük ve din baskisi sarmalidir.17 yilda Cumhuriyeti hala yikamamis olmanin verdigi kin ve nefret en ufak bir demokratik kimildamaya tahammülsüzlügü ile noktalaniyor.Kim demokrasi, insanlik, adalet diyorsa diktatör ve tayfalari onlarin tepesine biniyor. Gestapo sefi;Reis'ine yaranabilmek ondan aferin alabilmek icin mümkün olan her melanete imza atiyor.Gestapo sefinin etrafinda kemik bekleyen cakallarda bu melanetin kuyruk sallayicilaridir. Kadinlara siddete karsi yapilan eylemler ve konusmalar her nedense Isci simdi Vatan Partisi Baskani PKK'ci Dogu Perincek'i cok rahatsiz etmis ve "sanki ülkede kadinlar kesiliyor diye kampanya yapiliyor"gibi bir söz söylemis.Yillar yili hicbirsey olamamis,birsey olabilmek kendini kabul ettirebilmek umuduyla Ermeni iddialarina karsi bir durus sergileyip,birde bu iddialarin zaten uydurma oldugunun bilincinde olan AIHM' nin vermis oldugu kararla kendini KAHRAMAN gibi gösterme havasida para etmemis,Partisinin adini VATAN olarak degistirip aklisira canbaza bak dedirtecek gibi bir sark kurnazligina basvurup ondan da sonuc alamayinca careyi güclüye yaranma yoluna girmis olan Dogu Perincek,son günlerde sarfettigi abuk subuk söylemlerle Recep Tayyibin adami olmaya calismaktadir.Maalesef ülkemiz böyle kisiliksiz insanlarin siyasetci diye ortalikta gezindigi bir alan olmustur.Gestapo sefide kendi partisini birakip Reis'in adami olmustur ve bugün Reis'in adami olarak her melanete imza atmaktadir. Ülkemiz bir karanliga dogru hizla yürümektedir.Bu yürüyüste sadece siyasi partiler degil tüm toplum olarak sorumlulugumuzu idrak edemiyoruz.Bir takim ideolojik saplantilar ile ülkeyi mahvetmek icin elbirligi etmis durumdayiz.Yarin cok gec olacaktir.Bugün bu gidise dur demenin zamanidir.Kadinlarimiz bu anlamda ellerinden geleni yapmakta ve zulüm görmektedirler.Kadinlarimiza sahip cikarak aslinda ülkemize Cumhuriyetimize Devletimiz ve Bayragimiza sahip cikmis olacagiz. Herkesi düsünmeye davet ediyorum. saygilarla

Gün gecmiyor ki bir kadin bosandigi kocasi tarafindan,bir kiz sevgilisi tarafindan hunharca ve herkesin gözleri önünde hayattan kopariliyor.Son canavarlik 19 yasinda genc ve güzel bir kizin evinin kapisinin önünde kalbinden bicaklanarak öldürülmesi oldu.Son diyorum cünkü birsaat sonra baska bir yerden bir canavarlik haberi daha gelebilir. Alistirdilar bizi,bu cinayetlere,sehitlere alistirdiklari gibi kadinlarin öldürülmesinede alistirdilar. Sule Cet olayini hatirlayiniz.Gencecik bir kizi bilmem kacinci kattan asagi attilar.Tecavüz ettiler ve öldürdüler.Intihar süsü verdiler,Katiller ellerini kollarini sallaya sallaya aramizda günlerce haftalarca gezindiler.Cinayetin islendigi gece o binanin asansörünün önünde cömeldiler isledikleri cinayete kilif aradilar,ikiside alkol almistilar.Kamuoyunun özellikle kadinlarimizin yogun tepkileri sonunda gözaltina alindilar ve bugün haklarinda mahkemece karar verildi. IYI HALLERI GÖZETILEREK Agirlastirilmis degil sadece Müebbet verdiler bir tanesine ve digeride 18 yilla yirtti.Agirlastirilmis demek icerden cikmasi imkansiz demektir.Müebbet ise bir süre yattiktan sonra infaz yasasi gözetilerek tahliye edilmesi demektir.Hani insanin yinede ceza aldilar diyesi geliyor. Simdi bu IYI HAL olayini biraz acalim:Sanik Avukatlarinin görevleri muhakkak ki müvekkilerinin hic ceza almamasi veya az ceza almasi icin mücadele vermektir ve bu anlamda gerekli yöntemleri kullanir.Bu yöntemlerden birisi SENARYO hazirlamaktir. Senaryo,Avukat müvekkiline durusmada Hakime nasil ve neler söylemesi gerektigini anlatmasi yani onu durusmaya hazirlamasidir. Dünyanin hicbir ülkesinde yani demokratik ülkesinde,hakimler senaryolari dinleyerek karar vermez,Vicdanina göre karar verir.Hakimin bir insani vicdani birde kanuni vicdani vardir. Yani siz bir kadini nedeni ne olursa olsun (Nefsi müdafaa haric) öldüreceksiniz,Avukat size bir senaryo hazirlayacak,hakim bu senaryoyu dinleyip "Ah canim demek ki o kadin veya kiz seni tahrik etti sende dayanamadin gururun kirildi ve onu öldürdün.Zaten kilik kiyafetinde senin iyi bir insan oldugunu gösteriyor hadi sana bir kiyak yapalim"diye cezada senaryoya göre karar veren bir hakim hakim olma kapasitesine sahip degildir. Ülkemizde kadin olmak zor bir zanaat.Bakmayin "kocamdir,dögerde sögerde öldürürde diyen Islambazlara"onlar kadin olduklarini ancak yatakta anlarlar ama sadece is makinesi olurlar. Dünyanin her kösesinde kadinlara karsi siddet vardir.Ancak ülkemiz disinda katillere Iyi hal indirimi yapan "aman kizim sende kisa giymeseydin,sende gece cikmasaydin "diyen hakimler yoktur.Böyle hakimler varsada onlara zaten görev verilmez. Bir kadinin giyinisi,kiligi kiyafeti hicbir erkegi ilgilendirmez.Benim istemedigim gibi giyiniyorsan seni öldürme hakkina sahibim,benden bosandin ama baskasiyla olamazsin yoksa öldürürüm seni diyen bir erkek insan olmaktan uzaklasmis sadece bir yaratiktir.Dün kafalarina bir bohca sarmayi ÖZGÜRLÜK olarak yorumlayip kiyametler koparanlar bugün kadinlarin nasil giyinmesi gezinmesi yasamasi gerektigi konularinda fetvalar veriyorlar kilik kiyafet düzenlemesi yapiyorlar.Dün kilik kiyafet kisilerin özgürlük alanina girer diyenler bugün biz nasil istiyorsak öyle giyineceksiniz diyorlar.Nitekim,Mecliste calisan kadinlarin dar pantolon giymeleri yasaklandi salvar tipi pantolonlar giyecekler cünkü "Cok müslüman iktidar ve koalisyon ortagi sahte Türkcü MHP.liler kadinlarin dar giymelerinden tahrik oluyormuslar"müslümana bak diyecegi geliyor insanin. Kadin cinayetlerine DUR demeliyiz.Bu forumda yazan bircok kadin üye var Her nedense onlarin bu konularda sesleri duyulmuyor.Acaba bunun bir nedeni mi var?Yoksa bu arkadaslar yön mü degistirdiler?! saygilarlar

Simdi yine KANAL ISTANBUL Projesi pisirilmeye baslandi. Yani Karadeniz'den Marmaraya yol acilacak ve ikinci bir BOGAZ olusturulacak. 95 Milyar Dolar borclanarak yaptirilan Istanbul Hava Limani bu KANAL ISTANBUL icin yaptirildi.O cevredeki tüm araziler,para babalarinin mali oldu.Yani KANAL ISTANBUL'un cevresi simdiden peskes cekilerek birilerine rant olusturuldu.Düsünün ki eger bu proje gerceklesmeye basladiginda AKP'nin isimleri belli birkac yandas müteahhidine de müthis bir rant kapisi acilmis demektir. Fidan dikme günleri olusturup toplumun zaten uykuda olan gözlerini yesile boyayip yine agac katliamina baslayacaklar. Biz uykuyu severiz,hele de ninni söyleyenler varsa ki var:DIyanet,Cemaatler,yandas kuruluslar,yandas ,yani talimatla calisan medya,sonradan olma sözde türkü ve sarki cigirtkanlari,birtakim eski yüzsüz sözde devrimci müsveddeleri ,Fetulahcilar,Menzilciler bu ninni söyleyen tayfaya dahildir. Belki burasi yeri degil ama;CHP Genel Baskani Kemal Kilicdaroglu'nun,"Sehit Aileleri icin toplanan paralar nereye gitti"diye Recep Tayyib Erdogan'a hesap sormasi,Sehit Aileleri Dernegi'ni rahatsiz etmis,"sen kimsin biz sana görev vermedik"diye aciklama yapmislar.Utandim okuyunca. Ancak sehitligi artik anlamindan cikarip vatan evlatlarinin bir kisinin koltuk sevdasina atese atilarak ölmelerine SEHIT oldu deniyor.Kore'de Amerikan cikarlari icin ölen 700 küsür Mehmetcik sehit oldu diye hep anlatilir.Kore niree Türkiye niree!Yani Mehmetcik Kore'de vatani icin mi,dini icin mi Allah icin mi hayatini verdi ki Sehit sayildi. Türkiye Nato'ya alinsin diye dereyi görmeden pacalari sivayan Recep Tayyib Erdogan'in ILK DEMOKRASI SEHIDI Menderes, sark kurnazligi yaparak askerimizi Kore'ye hem de kimseye sormadan göndermis ve yüzlerce vatan evladimizin kanina girmistir.Bugün yasadiklarimiz farkli mi?MHPile mecliste cogunlugu ellerinde bulunduran dikta sahipleri muhalefetin elestirilene hakaretle karsilik verip kendileri calip kendileri oynuyorlar ve bunun adina da Beka Sorunu diyorlar yüzleri bile kizarmiyor. Kanal Istanbul birilerine rant yaratmak görünümünde 1936 yilinda Atatürk'ün yaptigi bir hamle ile tüm yetkileri bize gecen Bogaz'in bu konumunu degistiremeyen Recep Tayyib Erdogan'in Amerikan savas gemilerinin Karadeniz'e rahatca cikabilmelerinin yoludur.Bu sayede hem Montrö Anlasmasi ihlal edilmemis olacak hem de 1.Dünya Harbi'nde Osmanli'yi savasa sokabilmek icin Almanya'nin iki gemisini Karadeniz'e cikarmasi dolayisiyla o günkü dünya sartlarina göre Osmanlinin direk olarak Ruslara karsi Almanya'nin savas ortagi olmasi saglanmistir. Ülkemiz cok tehlikeli bir suyun icindedir.Bu tehlikeye ve bu tehlikeyi kendimiz yaratmamiza ragmen etrafa tehditler savurmaya devam ederek yürüyoruz. Önce ABD'nin taseronluga soyunup bizi hic ilgilendirmedigi halde Irak ve Suriye'de terör örgütleri Pesmergeler ve Öso ile dirsek temasi kurarak Esad'i devirmek ve Emevi Camisinde namaz kilmak icin askerimizi onca uyariya ragmen Ortadogu batakliga soktuk.Yetmedi 3,5-4 Milyon vatan haini Suriyeliyi ülkemize alip beslemeye basladik.Biz onlari beslerken ,Anadolu'nun gariban evlatlari onlarin topraklarinda hayatlarini kaybettiler.Sehit dedik bunlara,Vatanimiz icin mi,Allah icin mi öldüler ki sehit diyoruz,hayir sehitlik etiketi,Recep Tayyip Erdogan'in bir taktigidir."VATAN SAGOLSUN BIR TANE DAHA VAR ONU DA GÖNDERIRIM"dendigini bildigi icin Recep Tayyip Erdogan onlara sehit diyor. Eger biz ülkemizin sinirlarina sahip cikabilseydik ülkemize ne disardan terörist girebilirdi ne de düsman.Sinirlarimiz yol gecen hani olmus biz baskasinin topraklarinda sözümona ülkemizin bekasi icin bulunuyoruz.Makarnaci ve Kömürcülerin yogunlukta oldugu bir ülkede gercekleri göremeyen düsünemeyenlerde cogunlukta demektir. Kisa bir süre önce Cumhurbaskani ABD'ye uctu.Yaninda olmasi ve de olmamasi gereken onca kisiyle.Normalde Cumhurbaskani,Disisleri Bakani belki Savunma Bakani ile gitmesi gerekirken Koalisyon ortagi MHP'liler bile o ucaktaydilar.Ucak Recep Tayyib Erdogan'in babasinin maliydi ya hepsi dolustular icine,nasil olsa devletin mali deniz,yemeyen ....! Bu seyahatte,TRUMP'in hakaret dolu mektubu konusulacakti.Konusuldu mu,yemin ederim hayir.Peki ne konustular acaba? Recep Tayyib Erdogan ve ailesinin Mal varliklari ve evet ve Kanal Istanbul! Kanal Istanbul'un bugünlerde sanki baska bir sorun yokmus gibi birdenbire yeniden ortaya atilmasi gündem degisikligi degildir.Bu projenin yeniden ortaya cikarilmasi Trump ve Erdogan arasindaki anlasmanin sonucudur.Bakin Erdogan'a baski yapabilmek icin alinan yaptirim kararlarina ek olarak birde sopa gibi bize gösterilen Ermeni iddialarinin bicakla kesilir gibi kesilmis olmasinin bir nedeni olmalidir.Bu neden,17 yil önce Baskan Bush'a verilen tavizlerin bu son ABD gezisinde de Trump'a verilmis olmasidir. Trump'in,"ben Türkiye'yi seviyorum,Erdogan'la iyi anlasiyorum "demesi bosa degildir. Bir yanda Rusya diger yanda ABD.Dün Ingiliz ve Amerikan Mandasina girmek icin cirpinanlarin mezarlarinda göbek attiklarina inaniyorum.Dün onlar bunu basaramadilar cünkü bir adam cikti karanligi aydinlatti. saygilarla

Kürt isyancilari kutsayarak adam yerine koyanlarin bu devletle sorunlari oldugu zaten bellidir.30 yildir bu ülkede Amerika,Almanya ve Ingiltere'nin taseronlugunu yürüterek terör estiren ve Ermeni Asala'nin görevini üstlenerek Ermeni cikarlarina hizmet icin askerlerimizi,ögretmenlerimizi,calisanlarimizi,emekcilerimizi öldürenler dün Din maskesi altinda Ingiltere'nin hesabina isyanlar cikartanlar helak olmuslardir.Onlarla mücadele eden serefli insanlar vatanseverlere hicbirsey olmamistir,Hic kimse hayal alemine dalarak isyancilari kutsal ilan etmesin. Türk devleti'nin düsmanlari herdaim vardi ve olacaktirda.En son düsman Fetulah denilen bir ilkokul mezunu Vatikan markali kisidir.Dünküler gibi o da bugün ABD'nin kucaginda demleniyor. Seyh Said ve benzerleri ihanetlerinin cezasini cekmislerdir.Hic bosu bosuna laga luga etmeyin. saygilarla

10 Kasim, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün bu dünyadan göc ettigi tarihtir.O gün saatler 9'u 5 gece sirenler öter ve insanlar(insanlar derken Atatürk'ü seven ve sayan ona deger veren Türklerden bahsediyorum cünkü onu sevmeyen saymayan deger vermeyenleri ben Türk olarak kabul etmiyor tam aksine onlari Türk düsmani olarak damgaliyorum,kaldi ki tüm dünya Atatürk'e hem deger verir hem de onun büyüklügüne saygi duyar)iki dakikalik bir saygi durusu ile bu büyük insana saygilarini gösterirler. Anitkabir,bir ulusun kurtaricisinin ve Türkiye Devleti'nin kurucusunun kabridir.Protokol geregi o gün siyasi ve askeri devlet erkani Atatürk'ün kabrine giderek ona saygilarini esas durusla gösterirler.Sevsin sevmesin her devlet büyügü o gün o makamdadir.Yilda birgün olsun bu büyük insana saygi durusunda bulunmak eger insani yönden bakarsak gereklidir.Sonucta bir mezar ziyaretinde göbek atan oynayan bir ziyaretci yoktur.Mezar basinda saygi ile durulur isteyen icinden isteyen disindan bir fatiha okur cünkü mezarlar saygi gösterilecek makamlardir. 10 Kasim 2019'da,Devlet Erkani Anit Kabir'i ziyaret ediyor.Bu ziyaretin bitiminde birtakim haddini ve kendini bilmez ne idügü belirsiz bir gurup "Recep Tayyib Erdogan "diye sloganlar atiyor.Onlari oraya gönderenler talimat verenler cok büyük ihtimalle ne Fetö'cüdür,ne PKK'lidir sadece sadece AKP trolllaridir.Yani aslinda bu trollar basli basina bir terör örgütüdür.Secimlerin arefesinde muhalefet Partilerinin standlarina saldiranlar da bunlardir cünkü bunlar para ile beslenen kafa avcilari gibidirler.Para verin her ahlaksizligi yaptirin. Recep Tayyib Erdogan diye slogan atacaksan bunu neden Anitkabirde yapiyorsun.Bunlara orada slogan attiranlar basta Recep Tayyib Erdogan ve Anitkabir sorumlulari hesap vermelidirler. Anitkabir'de slogan atanlara tavsiyem: Recep Tayyib öldügünde gidin onun mezarinda slogan atin hatta secde edin,hatta mezari tavaf edin belki günahlarinizdan arindirilirsiniz. saygilarla

Siyasi rakiplerine terör yandasi,Amerikan yandasi gibi sifatlarla saldirmak etik bir yaklasim degildir.Siyasette muhakkak ki siyasi rakiplere karsi mücadele verilir.Bu en dogal seydir.Ancak eger bu mücadele toplumu ayristiracak bir seviyeye cekilirse buna siyasi mücadele demek zordur.Bunun adi resmen toplumu bölmektir. Yani: Eger benden degilsen,teröristsin,vatan hainisin,dis güclerin hizmetindesin vb. gibi toplumda özellikle düsünme yetisi bizdeki gibi cok düsük olan toplumlarda feci sonuclara yöneltmek olur. Son olarak;"Kim ülkede ekonomi kötü"diyorsa o teröristtir diye bir yakistirma yapildi.Yani ülke batsa bile "ekonomi cok sahane"derseniz siz iyi insansiniz.Yani elestirmeyeceksiniz,arastirmayacaksiniz,Biat edecek veya susacaksiniz. Kürsülerde Türkiye en demokratik ülkedir diyenler,Patronlarin cikarlari icin gazetecilik meslegini yandasliga cevirenler,yandaslik olsun diye,ülkede mevcut yüzde 50'nin üzerinde ki muhalefete hakaretler edenlerin sonu onurunu Recep Tayyib Erdogan icin satmis olan,Nazli Ilicak,Ahmet Altan ve benzerlerinden ibret almalari gerekirken bize birsey olmaz seklinde yandasliga devam ediyorlar.Malum.Yukarida adlarini verdigim ve daha bircok isim,Recep Tayyin Erdogan'in "Yetmez ama evet"sloganini benimseyen sözümona vesayetten kurtulacagiz zanniyla onun trenine binenler Recep Tayyib Erdogan'in isinin karsiya gecmesinden sonra yedikleri tekmelerle savruldularNeye ugradiklarini bilemediler kimi hapishanede kimi unutulup kayboldular. Recep Tayyib'in trenine binenlerin anlamadigi veya anlamak istemedikleri gercek.Cöp olduklaridir.Cöp olduklari icin süpürülüp atilirlar.Bunun yüzlerce örnegini yasadik ve yasiyoruz. Giresun'un Eynesil ilcesinde bir olay oldu.11 yasinda bir kiz cocugu,intihar etti denilerek bir cinayet örtbas edilmek istendi ve isteniyor.Bu cocugun babasinin cirpinmalarina savciligin verdigi karar"Babayi akil hastahanesine sevk"etmek oldu.Sucu, kizinin kimler tarafindan öldürüldügünün ve kimler tarafindan bunun intihar süsü verilerek örtbas edilmeye calisildigini arastirmakti. Iki gazetecide bu olayi arastirmak icin Eynesil'e gitti.Ancak cinayeti örtbas etmek isteyenlerin savcisi tarafindan gözaltina aldirildilar. Rabia Naz olayinda adi gecen siyasetci AKP'li Nurettin Canikli'dir.Ve bu olayda Nurettin Canikli'nin akrabasi veya yakininin bu cocugun ölümünden sorumlu oldugu iddialari var.Hal böyle oldugu ve olaya AKP'nin adi karistigi icin bu cinayet kapatilmaya calisiliyor ve kapatabilmek icin her yola basvuruluyor. 17 yilda ülkemizin getirildigi nokta;Zaten körtopal mevcut olan Demokrasi ve hukukun tamamen yok edilmesi,Meclisin safdisi birakilmasi,Tek adam rejimi ile yönetilmektir.Yani Türkiye artik bir demokratik ülke olmaktan cikarilmis bir PARTI DEVLETI olmustur.Devlet bir partinin mali olmustur.Yani yarin sabah uyandiginda aklina eserse Cumhurbaskani :Türkiyede herkesin varligina el koyabilir.Türkiye'yi satabilir.Özellestirebilir,cünkü böyle bir yetkisi vardir.Baskanlik sistemi adi altinda Türkiye'yi Recep Tayyib Erdogan'a peskes ceken MHP bu yolla AKP'nin koalisyon ortagi olmustur. ABD Baskani Trump,Recep Tayyib Erdogan'a :Suriyeli siginmacilari vatandas yapin teklifinde bulundu.Daha dün siginmacilari geri gönderecegiz onlar güvenlikli bölgede ev yapacagiz,hastahane üniverite kuracagiz diyen Cumhurbaskani Trump'tan aldigi talimatla simdi siginmacilara vatandaslik vermeyi planlamaktadir.Siginmacilar Suriyedeki rejime karsi olanlardir o nedenle kactilar ülkelerinden ama bunlar ayni zamanda Türkleride sevmiyorlar.Iclerinde teröristler bile varken bunlarin vatandasliga alinmasi demek Türkiyede bir ic kaynamayida birlikte getirecektir.Cünkü bunlar öyle 5-10 degil 4 milyon.Bunlara zaten vatandas olmadiklari halde para harcaniyor.Yarin bunlara vatandas olarak destek verilecektir.Bugün Emeklilige hak kazanmis olanlara Türkiye batar diye haklarini vermeyenler 4 milyon Suriyeliye nereden para bulacaktir. saygilarla

Standart Chartered'in bu öngörüsü bana biraz komik geliyor.Özellikle Türkiye'nin 2030 yilinda 5.olacagi öngörüsü sanki biraz da AKP yani RTE'ye koltuk degnegi uzatmak gibi. Mantiken bana hicbir ekonomist,10 yil sonra Türkiye'nin enzengin 5.ülkesi olacagini söyleyemez bu birazda rüyaydi gercek oldu anlamina gelir. Bence Türkiye2030 yilina kadar eger hala AKP'nin yönetimindeyse inaninki Türkiye 2030 yilina ÖZELLESTIRILMIS olarak girecektir.Yani ÖZEL DEVLET statüsünde olacaktir cünkü Türkiyede satilacak hicbirsey kalmamistir,satilacak olan yegane sey Türkiye'nin stratejik konumudur.Ve Recep Tayyib Erdogan bu stratejik Türkiyeyi özellestirecektir.Sarayini kurtarmak icin Vahdettin'in Ülkeyi Ingilizlere teslim ettigi gibi. saygilarla

Cumhuriyetin bu haberi aslinda Türkiye'de terör örgütlerinin hangi partiye oy verdiklerininde bir fotografidir. Türkiye, Ic Isleri Bakani Soylu'nun:"TürkiyeAvrupa'li DEAS üyelerinin oteli degildir"sözünün tam da aksine evet Türkiye DEAS Örgütü'nün karargahidir. Dini sömürü ve bagnazlik hangi yörelerde girtlaga kadar cikmissa oralarda DEAS örgütü yuvalanmistir.Iktidar bunlari bilmektedir,kamuoyunu yaniltmak icin operasyonlar düzenleyerek hem gündemi degistirmekte hem de asil DEAS üst siralarini uyarmaktadir. saygilarlar

Kabile Devleti olan Türkiye artik bir kisinin mali olmustur.Mal sahibi Recep Tayyib Erdogan olarak tescillenmektedir. Artik satacak birsey kalmadi,Cumhuriyetle birlikte ve 17 yil öncesine kadar yapilmis olan ne kadar Milli ve Yerli kurulus varsa hepsi satildi. Isimleri Türkce ancak sahipleri ya Türk degil ya da göstermelik Türk ortakligi seklinde artik calismalarina devam ediyorlar. Ülkede artik herseyin sahibi ve Baskani olan Recep Tayyib Erdogan,kaybettigi Istanbul Büyük Sehir Belediyesi'nden intikam almak ve Belediyeyi calisamaz bir konuma getirmek icin yeni bir YASA TASARISI hazirlatti. Istanbul Bogazi YASA'si olarak hazirlanan bu yasaya göre Bogazdaki 4 Ilce Belediyesinin ve IBB'nin haklari sifirlaniyor.Yani artik o ilce Belediyeleri ve IBB Bogazda söz sahibi olmayacak. Yeni kurulacak olan birtakim kurumlarin atamasini Recep Tayyib Erdogan yapacak ve bu kurumlarin baskani kendisi olacaktir. Bunun anlami,Bogaz'in yapilasmaya acilmasi ve bu yöntemle yabancilara satisin artik engellenmeden Recep Tayyibin talimati ile gerceklesmesi ve buralardan yeni yeni rantlar kazanilmasidir. ABD Temsilciler Meclisi'nin almis oldugu kararla eger senatodanda gecerse Recep Tayyib Erdogan ve Ailesinin mal varligi arastirilacak.Bunun anlami ise;Recep Tayyib Erdogan ve Ailesinin son 17 yilda haksiz kazanclar elde etmis olmalari ve dolayisiyla "Parmagimdaki yüzükten baska bir servetim olursa bilin ki caldim"sözünün sahibi olan Recep Tayyib Erdogan ve ailesini zor günler beklemektedir. Tek adam rejimi ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti temelinden sarsilmistir.Kurumlar artik görev yapmiyor.Meclis zaten saf disi birakilmis meclisi Halkin vekilleri degil Recep Tayyib Erdogan'in Atadigi memurlar yönetiyor.Cogunluk Tek adama kul olan MHP'nin de ortakligi ile saglanmis gece istihareye yatip sabah kanun talimati veren Recep Tayyib Erdogan'in noterlik görevini yerine getirmektedir.Bir noter vardi Abdullah Gül simdi meclis o görevi yerine getiriyor. Savas mi? Tek adam karar veriyor, Zam mi? Tek adam karar veriyor. Adalet mi? Tek adam karar veriyor. Satis mi yapilacak?Tek adam karar veriyor Türkiye mi satilacak ?Tek adam karar veriyor. Dünya ayakta,Sili de,Cin de,Lübnan da;Irak ta hükümetler devriliyor Basbakanlar istifa ediyor,peki ya bizde? Biz hala Atatürk'ün rakisinin ve bu gece hangi dizi var onun derdindeyiz. Yani Türkiye bizim icin bir dizi filim kadar önemli degil. Tayyib bu millete az bile yapiyor. saygilarla

Milli Birlik ve Beraberlik demek,bir ülkede yasayan tüm bireylerin,siyasi partilerin,kurumlarin,Sivil Toplum Kuruluslarinin gerektiginde tek bir yumruk olmasi demektir. Ben böyle yorumluyorum Milli Birlik ve Beraberligi. Ülkemizde yani Türkiye'de Milli Birlik ve Beraberlikten en cok kim bahsediyor? Iktidar yani Proje Partisi AKP ve onun basindaki kisi. Tamam güzel ancak burada bir yanlislik var.Yani AKP'nin basindaki kisi ayni zamanda seref ve namusu üzerine yemin etmis olan kisi bu Milli Birlik ve Beraberlikten herhalde bizim anladigimiz sonucu cikarmiyor,Peki bu kisi icin Milli Birlik ve Beraberlik ne anlama geliyor? "Eger birileri muhalif olmadan, seref ve namusu üzerine yemin eden Cumhurbaskaninin,BOP ES BASKANI'nin,AKP'nin Genel Baskani'nin,Ihvan yani Müslüman Kardeslerin Türkiye ayagi'nin,Ergenekon savcisi'nin,15 Temmuz senaryosunun lideri gibi düsünmüyorsa onlar Milli degildir.Onlarla beraberlik olamaz!"Proje partisi AKP liderinin ve kumpanyasinin Milli Birlik ve Beraberlik tanimi böyledir. 29 Ekim Cumhuriyet Bayrami;Kutlamalar yapiliyor,Millet, bir kisim Cumhuriyet düsmani cemaat artigive bölücü kesim disinda coskuyla Cumhuriyeti kutluyor.Anit Kabire gidiliyor.Hükümet erkani ve muhalefet liderleri.Birlik ve Beraberlik teraneleri atmayi cok seven Cumhurbaskani,Türkiye'nin ANA MUHALEFET BASKANI'nin elini sikmiyor. Cünkü;Ana Muhalefet Lideri ve Partisi Cumhurbaskaninin istedigi gibi yandaslik yapmiyor.Hep muhalif oluyor. Kürusu Mustafa KEMAL ATATÜRK olan devletin resmi haber ajansi AA "Anadolu ajansi"29 Ekim icin hazirladigi bir videoda Atatürk'ü yok sayiyor" Yandas Kanal CNN TÜRK kutlamalar esnasinda bir vatandasin,"En büyük Türk Atatürk "sözünü Atatürk'ü sansürleyerek veriyor.Utanmazligin ihanetin ayyuka ciktiginin resmidir bu. 29 Ekim'i kutlayip sözde Atatürkcü görünerek olasi bir secimde bu saf ve unutkan milletin oylarini gaspetmeyi hedef olarak kendisine secenlerin Atatürk'ü sansürlemeleri bile ahlaksizligin hangi boyutlarda oldugunu gösteriyor. Tüm dünyanin kabul ettigi ve saygi duydugu bir büyük insani sansürleyerek,önemsizlestirmeye calisarak yetim hakki ile yapilmis 1150 odali sarayda ailecek milletin haracini yiyen birisine yardakcilik yapanlar yasamaya calisanlar yarin yüzlerine tükürüldügü zaman yanlarinda bolca kagit mendil bulundursunlar.Ama onlar yüzlerine tükürülse bile Yarabbi sükür yagmur yagiyor diyecek kadar onurdan yoksundurlar. Hic gerek yokken,yillardir,Emevi Camisinde namaz kilabilmek icin,kahraman askerimizi Suriye topraklarinda ölüme terk eden bu zihniyet,terör bahanesiyle aslinda toplumdaki Milliyetcilik duygularini sömürerek olasi bir secimde oy kapma derdindedir.Cünkü emperyalizmin öncülerine vermis olduklari sözlerin yerine getirilebilmesi ancak iktidarda kalabilmekle mümkündür.Laik Cumhuriyeti lagvedip seriat devleti kurabilmek icin de iktidarda kalinabilmesi ve iktidarin verdigi imkanlarla tüm cumhuriyet düsmanlarini etrafinda toplayip kendi devletini kurabilmek ve Mustafa Kemal'den din bezirganlarinin intikamini alabilmenin hesaplarinin pesindedir. O nedenle,tüm Cumhuriyet,Laiklik ve Atatürk'ü kendisine örnek olarak almis olanlarin tek bir yumruk olmasi ve gerektiginde dün isgal güclerinin baslarina inen yumrugu aynen bugünde Cumhuriyet düsmanlarinin basina vurabilmeleri gerekir. Bugün dün kan ve gözyasi ile verdigimiz Kurtulus Savasi'nin bir benzeri yasaniyor.Ülke Cumhuriyet düsmanlari tarafindan ele gecirilmis,tüm fabrikalari ve kaleleri satilmistir.Iktidar sahipleri dünkü isgal gücleriyle isbirligi icindedir. O nedenle Ulu Önder Atatürk'ün ; Muhtac oldugun kudret damarlarindaki kanda mevcuttur sözüyle hepimizin herseye hazirlikli olmamiz gerektigini inaniyorum.. saygilarla

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'e minnet ve sükran borcumu ifade ederek, Bu vatanin kurtulusu icin hayatlarini feda eden,ve Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK'ün komutasinda emperyalizmin taseronlarina ve emperyalizme karsi gözlerini kirpmadan savasan tüm sehitlerimize Tanridan rahmet diliyor nur icinde yatsinlar diyorum. Selam olsun Türk Milleti'ne Selam olsun kendini bu vatanin evladi olarak görüp Cumhuriyetimizin 96.kurulusunu takiyye olarak degilde coskuyla kutlayanlara! Icinde besledigi ihanet tohumlarini saklayip Atatürkcü ve Cumhuriyetci kiligina giren, toplumu aldatma sanatini bu sefer Atatürkcü olarak icra etmeye calisan 17 yildir Cumhuriyete,Cumhuriyeti kuranlara her türlü hakareti yaparak bugün Cumhuriyeti cok seviyormus gibi bir konuma giren,koltugunu kurtarmak icin her lanet olasi yöntemi kullanmaktan geri adim atmayan siyasetciler ve onlarin etrafinda halkalanmis olan devlet ve millet düsmanlarina inat, Cumhuriyet onu sevenler ona sadik olanlar tarafindan coskuyla kutlaniyor bugün. Cumhuriyet Bayrami,kendini bu topraklarin,bu bayragin,bu millletin bir üyesi olarak gören ve icinde asla kin ve nefret tasimayan herkese kutlu olsun. Cumhuriyeti 96 yildir yikmaya calisanlara sadece gülmek geliyor icimizden:Cumhuriyeti kuranlar öyle saglam temeller üzerine oturttular ki bu cumhuriyeti,nice 8'lik nice 10'luk depremlerde yikilmadi.Cünkü bu cumhuriyeti kuranlar haram para ile yetim hakki ile beslenmedi,iclerinde sadece vatan millet ve bayrak sevgisi vardi,Kin ve nefret yoktu,Ellerine Allahin kitabini alipta müslümanlik ayaklarina yatarak bu saf milleti kandirmadilar.O nedenle Cumhuriyet yikilmadi yikamazsiniz. saygilarla

Bagdadi'nin öldürülmesi eger gercekci bir gözle bakilirsa;ABD'nin Türkiye'ye vermis oldugu bir mesajdir. Yani "sizin ey'leriniz,sizin kabarmalariniz,sizin horozlanmalariniz bizim icin hicbirsey ifade etmez.Iste biz sizin korudugunuz Bagdadi'yi öldürdük.Ayaginizi denk alin"demektir bu. Türkiye sinirindan 30 kilometre derinlige kadar inecek olan Recep Tayyib Erdogan 10 Km'de durdu.Cünkü daha ileri gitmesine basta ABD ve Rusya olmak üzere hicbir güc izin vermedi. Suriye'nin toprak bütünlügü bizim önceligimizdir diyerek;Sözümona terörle mücadeleyi Suriye rejimi ile degil,Rusya ve ABD ve de capulcu takimi ISID bozmasi ÖSO ile yapmaya calisip,beyninin arkasinda sakladigi Osmanli hayallerini gerceklestirmeye calisarak,kendince IHVAN yani Müslüman Kardesler örgütünün liderligine soyunmanin sonucu tam bir hayal kirikligi ile noktalanmistir. Idlip Türkiye'nin gözetiminde ISID icin bir karargah olarak secilmistir.IDLIB'in etrafini gözlem noktalari ile cevreleyip sözümona SIVIL HALKI koruma maskesi altinda ISID'in orada kalmasini saglarken Ic Siyasette toplumu kandirmasini beceren AKP maalesef ABD'yi kandiramamistir. saygilarla

Ahmet Türk'ün soyadi ile ilgili baslatilan bu baslik,gercekleri arastirmaktan cok,bir Türk düsmanligina evrilmis herkes etegindeki taslari atmistir.Asimilasyon,Soyadi Kanunu,Atatürk falan filan! Yorumlar okundugunda agirlikli olarak yorum yapanlarin sözde "Özgürlükcü özde Kürtcü"olduklari acik acik görülmektedir.Cünkü;Anadolu'da ve de Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruldugundan bu yana Türk düsmanligini kendilerine hedef olarak koymus olan kesim Kürtcü kesimdir.Özellikle Kürtcü diyorum cünkü,onlar disinda kalan Kürt kökenli Türk vatandaslarinin böyle bir özelligi yoktur.Ve hatta o Kürt kökenli Türk vatandaslarimiz bazen biz Türk kökenlilerden daha cok vatan ve bayrak severdir. Kürtlerin asimile edildigini ancak bunun basarilamadigini iddia edenler,Tarihte Türk ili olarak bilinen Diyarbakir'in bugün nasil Kürt ili veya cogunlugu Kürt olan insanlardan olustugunu izah etmiyorlar cünkü onlarin hedefinde gercekleri arastirmak degil gercekleri saptirip bir düsmanlik olusturma vardir.PKKbu nedenle dogmustur,PKK yokken ASALA denilen ermeni terör örgütü vardi.PKK'yi savunanlarin veya PKK'nin kurulusunda pay sahibi olanlarin ayni zamanda ASALA terör örgütünün elemanlari ve hatta sempatizanlari oldugu gercegi ortada dururken Kürtlerin haklari diye terör estirenlerin Asala ile ortak yanlari nedir sorusunu sormak farz oluyor. Türkiye'de hicbir etnik unsur" kürtcüler ve ermeniciler" kadar Türk düsmani olmadi.Türk kani akitmayi kendilerine bir gurur vesilesi olarak görenler kürtcüler ve ermenicilerdir. Yeni kurulmus bir devletin yasalarinin gecerli olmasi icin haliyle bazi uygulamalar gereklidir.Ülkenin güvenligi icin olmasi gereken Birlik ve Bütünlügün saglanmasi devletin alacagi önlemlerle saglanir.Bu güvenlik önlemlerini kendilerine karsi bir baski zulüm olarak yillarca propagandasini yapip ayrilikci eylemlere kalkisanlarin hep Kürtcüler olmasi ilgi cekicidir. Ülkemizde Türk vatandasi kimligi altinda yasayan diger etnisite dis güclerin ve hatta Kürtcülerin yaptiklari onlarca calismaya ragmen devlete karsi gelmeyi ihanet olarak saymislardir.Devlete karsi gelmek her nedense ülkemizin belirli bir bölgesinde cogunlukta olan Kürtlerin arasindan cikan Kürtcülük davasi güden güclerin basvurdugu bir yöntemdir ama ayni zamanda o bölge Dis güclerin cok ilgi duyduklari bir bölgedir.Bunlar sirasiyla,dün Ingilizler,Fransizlar,Almanlar bugün Amerika Ingiltere ve Almanlardir. Dün Kürtcülük isyanlarini DIN ELDEN GIDIYOR sloganlari ile baslatip yürütenler ve devlete baskaldiranlarin Ingilizlerle nasil bir irtibat icinde olduklari ele gecirilen belgelerle ve itiraflarla sabittir. Bugün bile Suriye topraklarinda ABD'nin cikarlari dogrultusunda mücadele veren Kürtcü gruplar mevcuttur. Ülkenin birlik ve beraberligi icin alinan önlemleri asimilasyon olarak görmek art niyettir.Muhakkak ki her devlet ülkesinin birlik ve beraberligi icin önlemler almak zorundadir.Ayrica etnise sadece ülkemizde degil dünyanin her kösesinde vardir ancak hicbir ülke bünyesinde yasayan etnisiteye ayri bir statü uygulamaz,ülkenin Milli bütünlügü icersinde ayni hedeflere birlikte ulasmayi öngörür.Kürtcülerin bizden istedikleri;Ayri bir statü verilsin,onlar kendi kendilerini yönetsin ayri bir bayraklari olsun.Anayasada Kürtlerden bahsedilsin gibi ayricaliklar.Yani Namazda gözü olmayanin ezanda kulagi olmaz derler iste Kürtcülerin durumu aynen böyledir.Onlar birlik ve beraberlik icinde yasamamak icin birilerine taseron olmak icin mücadele etmeyi kendilerine meslek edinmislerdir.Onlara verilecek hicbir hak onlari tatmin etmeyecektir cünkü amaclari hak elde etmek degil bölmektir. Ülkemizin daha cok kalkinmasi,esitsizligin ortadan kaldirilmasi,güclülerin elimizden aldiklari haklarimizi insanca yasama sartlarimizi elde edebilmek icin,devletin kaynaklarinin bir avuc yandasa akrabaya degil tüm 82Milyon insana aktarilmasi,onurlu bir ülke insani olabilmek icin mücadeleye evet ama bölücülüge,din istismarina HAYIR demeliyiz. saygilarla