-
İçerik Sayısı
3.724 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
30
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
GeceKuşu tarafından postalanan herşey
-
İstanbul'da Deprem Olursa... Alman sismologların araştırmasına göre, İstanbul'un 20 km güneyinden geçen sismik fay hattı, 7,6 büyüklüğünde tek bir deprem yerine, 7 büyüklüğünde birden fazla depreme yol açabilir. PARİS (A.A) - Alman sismologların araştırmasına göre, İstanbul'un 20 km güneyinden geçen sismik fay hattı, 7,6 büyüklüğünde tek bir deprem yerine, 7 büyüklüğünde birden fazla depreme yol açabilir. Almanya'nın Karlsruhe Üniversitesi'nden Tobias Hergert ve meslektaşlarının, Kuzey Anadolu fay sisteminin parçası olan İstanbul fayının üç boyutlu modelini oluşturarak yaptıkları araştırmada, bu fayın yılda 12,8 ve 17,8 milimetre arasında bir hareket içinde olduğunu tespit ettiler. Çalışmalarını Nature Geoscience dergisinin dünkü sayısında yayınlayan bilim adamları, bu hareketin şimdiye dek yapılan tahminden yüzde 45 düşük olduğunu belirterek, İstanbul'un yakınındaki bu fayın enerjisini tek bir kez yerine parçalar halinde bırakabileceğini kaydettiler. Bu farkın önemli olduğunun altını çizen ve 8 büyüklüğünde bir yer sarsıntısının, 7 büyüklüğündekinden 30 kat daha fazla enerji salıvereceğini belirten araştırmacılar, nispeten daha küçük bu deprem dizilerinin ''ilke olarak her an olabileceğini, ancak 30 yıl içinde meydana gelme ihtimali bulunduğunu'' savundular. Alıntı: depremtahmini.com 19 Ocak 2010 10:05 YAPILAN ÇALIŞMALAR BİLİMSEL OLARAK HENÜZ KANITLANMAMIŞTIR. YAPILAN DEĞERLENDİRMELERDEN SİTE SORUMLU TUTULAMAZ .!
-
AYKIRI SORU - YORUM VE SORGULAMALAR
GeceKuşu şurada cevap verdi: GeceKuşu başlık Dini Konular - Din - Dinler
Sayın sarıgöl; Tartışmak,yazışmak, görüş alışverişi yapmak iyidir her zaman... Çok şey katar insana... Başta kabul etmesekte kafamızın bir kenarında kalır hep... Saygı ve Sevgilerimle -
AYKIRI SORU - YORUM VE SORGULAMALAR
GeceKuşu şurada cevap verdi: GeceKuşu başlık Dini Konular - Din - Dinler
Sayın sarıgöl; Sizin samimi bir inançlı arkadaşımız olduğunuzu yazdıklarınızdan biliyorum... Ve ben sizinle çoğu zaman tam ters düşünüyor olsamda ne olursa olsun inançlarınıza dair düşüncelerinize ve size saygı duyuyorum. Ancak hak vermek zorundasınız ki, size ve düşüncelerinize saygı duyuyor olmam, size ve düşüncelerinize eleştirel bir bakış açısıyla bakmam, sorgulamam ve eleştiriyor olmamın önünde bir engel değil ve son derece doğal. Ve siz de ben saygın bir uslupla eleştiri yaptığım, yaklaşımlarımda haddimi aşmadan, kişisel bir saldırıda bulunmadığım sürece beni ve düşüncelerimi hoş görüyle karşılamak ve öne sürülenleri kişisel bir sorun olarak algılamamak zorundasınız.. Unutmayalım ki forumda yazışan bizler çoktan çocukluk yaşlarımızı aşmış, düşünsel olarak belli bir birikimi kazanmış ve edindiğimiz bilgiler üzerine düşünce ve görüşlerimizi dile getirirken hala daha bizlere görüş belirtenlerin bilgi birikimlerinden dağarcığımıza bir şeyler kazandırma çabasındayız. Eğer bunu böyle algılar ve tartışırken kişiliklerimizi değil, düşüncelerimizi öne çıkarmayı becerebilirsek, herkesin birbirini anlaması daha da kolaylaşacaktır. Ve yine belirtmek isterim ki, düşünce ve görüşlerini ifade edebilmek, insana özgü ve edindiği en önemli meziyetlerden biri. Ve bizlere bu tartışma ortamını sunan ve her görüşün kendini ifade etmesine olanak sağlayan o kadar az forum var ki, her birimizin bize sunulan bu olanakların değerini bilmesi gerektiğini ve birileri bizden farklı düşünüyor diye onlara kızarak, öne sürülenleri kişisel algılayarak, her şeyi ben bilirim verceğim bir cevabım olmalı altta kalmamalıyım gibi yüzeysel algılamalarla dejenere edip sonuçta yine kendimize yarar sağlamayacak tutumlar içinde olmamalıyız diye düşünüyorum... Benim, sizin ve diğer arkadaşlarımızın birbirimize anlatacağı ve ifade edeceği daha çok şey var. Onlardan yararlanmayı bilmek yine kendi kazancımız.. Saygı ve Sevgilerimle.. -
Bilimsel Olarak Kadınlar Ne İster?
GeceKuşu şurada cevap verdi: modernjames başlık Kadın Erkek İlişkileri
Bir mantıya sattın kendini yani ? .. -
TÜRK ERKEKLERİ NEDEN RUS KADINLARINI TERCİH EDİYOR
GeceKuşu şurada cevap verdi: önce@vatan başlık Erkekçe
Yahu kardeş, harbi kamikaze gibisin... Nerede açıkta gezen bir savaş gemisi görsen dalıyorsun... Hayret bir şeysin yani... Sana uçak mı dayanır... Canını kurtardığına sevin bence... ... -
Öyle de denebilir...
-
Anlatamazsın dostum... Bir kere sana gıcık olmuş o ... Ağzınla kuş tutsan yaranamazsın... Bu sorundan kurtulmanı bir tek yolu var, bavulunu alıp seyahate çıkman ... Ya da atla bir bisiklete şehir dışına çık... Geri döndüğünde hala aynıysa vazgeç bu işten... Ben pek anlamam bu işlerden ama sen yine de dediklerimi bir dene ...
-
Bilimsel Olarak Kadınlar Ne İster?
GeceKuşu şurada cevap verdi: modernjames başlık Kadın Erkek İlişkileri
Tamam da seninkisi gelmez öyle şeylere... Baksana banyoda mum falan yakıyorsun tık yok... Ben kandisine böyle jestler yapılıpta trip yapacak birinin anlını karışlarım... Onda var bir hata, bence sen hemen yolcu yoluna gerek deyip oralardan sıvış... Kolay gelsin -
Bilimsel Olarak Kadınlar Ne İster?
GeceKuşu şurada cevap verdi: modernjames başlık Kadın Erkek İlişkileri
Hı..Hıı.. İnandık... Love story filandı herhelde... Neyse biz erkekler işin gırgırındayız her zaman... İşmize geldimi aşk filmi diye rahatça kıvırtırız... Yukarıda sayın Aries ne demiş ... Okuyalım İkimizde anlayan, kavrayan, birer karşı cins olalım... Ariesin dediği gibi, kız arkadaşını artık iyi tanımalısın, hoşlanıp hoşlanmayacakları şeyleri bilerek ve ona göre davranış sergilemiş olursun... Bırak banyoyu karşı taraf hazırlasın, Onun getirdiği aşk filimlerini sen izle... Böylece sende yanlış anlaşılmaktan kurtulmuş olursun ... Sevgilerimle -
Bilimsel Olarak Kadınlar Ne İster?
GeceKuşu şurada cevap verdi: modernjames başlık Kadın Erkek İlişkileri
Hadi canım sen de.. Oturup birlikte TV'de haberlerimi izliyecektiniz yani... Neydi niyetin peki..? Şaka yapıyorum alınmaca yok... Sevgilerimle... -
Bence yararlı ve paylaşımcı bir başlık olmuş sayın 'raif bostan'... Verdiğin bilgiler ve öne sürdüğün düşünceler için teşekkürler... Benim için yararı oldu... Saygılar
-
Zaman’ın, Paris’teki Gülen Okulu hakkında Le Monde’da çıkan yazıyı yayınlarken, Gülen cemaati hakkında hoşuna gitmeyen tüm ifadeleri “ayıkladığı” ortaya çıktı. Zaman gazetesinde 30 Aralık günü yer alan çeviri haberin, “sansürlenmiş” olduğu anlaşıldı. Gülen cemaati tarafından Paris’te açılan “Educactive” okulu nedeniyle cemaat ve eğitim faaliyetleri üzerine hazırlanan ve Le Monde’da yer alan haberin Türkçeleştirilmesi sırasında, orijinal metindeki eleştirel ve sorgulayıcı ifadelerin “ayıklandığı” görüldü. İki metin karşılaştırılınca... Gazeteci Ragıp Duran, Le Monde’da yer alan orijinal metin ile Zaman’da yer verilen çevirisini karşılaştırdığında, iki metin arasında farklılıklar olduğunu, Zaman’ın metni dilediğince düzenlediğini ve Gülen cemaati açısından olumsuz olan bazı cümle ve deyimleri çıkarttığını belirledi. Zaman gazetesinde Paris mahreci ve Emre Demir imzası ile yer alan “Türkler, Fransa’da göçmenlerin eğitim sorununa çözüm sağlıyor” başlıklı yazıda sansürlenen ifadeler şöyle: • “Okulun mali kaynağı ve destekçisi konusunda yetkililerin ‘discret’ (kapalı, ağzı sıkı) davrandığı” yönündeki ifade • “Sigara içmek, tükürmek, küfür etmek, telefon etmek söz konusu olduğunda öğrencilerin cezalandırıldığı” bilgisi • “Fransız öğretmenlerin Katolik okullardan geldiği” bilgisi • “Yerel yetkililerin, özellikle komünist belediyenin okul yöneticilerine pek güvenmediği” yönündeki ifade • (Gülen cemaatini kastederek) “Bu tartışmalı tarikat Türkiye’de toplumu İslamlaştırmakla itham ediliyor” cümlesi • “Cemaat, laik cumhuriyetin sürekliliğini tehdit ediyor” ifadesi • “Cemaat mensupları, Türkiye’de bürokrasinin ve polisin içine sızıyor” ifadesi • (Cemaatin) “Mali kaynakları bir sır” cümlesi • “Örgüt (Cemaat) özellikle ABD’de kök salmış durumda, oradaki okulların Amerikan hıristiyan üniversiteleri ile yakın bağları var” cümlesi, Le Monde’daki orijinal yazıda bulunduğu halde Zaman’daki çeviriden "çıkarılmış". Ayrıca, orijinal metinde, Gülen cemaatine dair bu tespitlerin her birinin çeşitli kaynaklara referans verilerek desteklendiği ve iddiaların detaylandırıldığı belirtilirken, Zaman’ın haberinde bu kısımların da “atlanmış” olduğuna dikkat çekiliyor. (soL - Haber Merkezi)
-
Başbakan Erdoğan bu sene Davos Zirvesi’ne katılmayacağını belirterek, “Söz ağızdan bir kere çıkar” dedi. Geçtiğimiz sene Davos Zirvesi sırasında “şov” yaparak İsrail Başbakanı Şimon Peres’e “one minute” diyen, toplantıdan çıkar çıkmaz da Peres’ten özür dileyerek “Tepkim size değildi” diye konuşan Erdoğan, bu sene zirveye katılmayacağını açıkladı. Erdoğan, Davos toplantılarını kendisi için bittiğini belirti ve "Bizim ağzımızdan söz bir kere çıkar. Biz dedik ki, tabii bunu ben şahsım için söyledim. 'Ben bir daha gelmeyeceğim' dedim. Bitmiştir o iş" diye konuştu. Lübnan Başbakanı Saad Hariri’yle yaptığı görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, IMF’yle görüşmelere dair gelen soru üzerine "IMF ile olan görüşmeler büyük ölçüde, şu anda aşılmış noktada. Bu konuyla ilgili olarak, artık 'Herhalde gün, hafta. Bu iş burada çözülecektir' diye düşünüyorum ve arkadaşlardan da haberleri bekliyorum" yanıtı verdi. Kaynak: haber.sol.org_11.01.2010
-
Birilerini H.Y ci olarak suçlamadan önce, onun yazılarına şöyle bir göz atmakta yarar olduğunu bilmenizi isterim... İlk iletiniz olması ve forumda yazanların hangi görüş ve düşüncede olduğunu bilmiyor olmanız size böyle bir yaklaşım hatası yapmanıza neden oldu sanırım... Her şeye rağmen yazışmalarımızda kullandığımız dil ve nezaket kuralları insanlar arasındaki iyi niyetli ve olgun iletişimin başlangıç noktasıdır. Forumumuza hoş geldiniz sayın 'Darwin2010'... Yararlı ve nitelikli paylaşımlarda buluşmak dileklerimle.. Saygı ve sevgiler
- 14 cevap
-
- Evrim Kuramı
- Evrim Darwin
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Şempanzelere özgü bir cenaze töreni Kamerun'da 40 yaşlarında Dorothy adlı bir şempanze ölünce diğer şempanzeler insanlar gibi birbirine sarılıp birbirlerini teselli etmeye çalıştı. - ntvmsnbc: KAMERUN - Bir düzine şempanze sessiz bir şekilde tellerin arkasından arkadaşını son yolculuğuna uğurluyor. Eşine nadir rastlanan bu görüntü Batı Afrika'da Kamerun'da bulunan Sanaga-Yong Şempanze Kurtarma Merkezi'nde gerçekleşti. Dorothy adlı 40 yaşlarındaki şempanze kalp yetmezliğinden ölünce diğer şempanyeler yasa boğuldu. Şempanzeler birbirlerine sarıldı ve birbirlerini insan gibi teselli etti. Bu sırada Dorothy'nin bakıcısı da onu el arabasına bindirip son yolculuğuna hazırladı. Bölgedeki yerel halk, çoğunun ailesi avlanan bu şemqanzelerin bakımına yardım ediyor. Bazen avcılar daha bebek olan şempanzeleri bile annelerinden ayırıp satıyor.
-
Öcalan’dan devlete uyarı ..!
GeceKuşu şurada cevap verdi: GeceKuşu başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Haberi nette tekrar araştırırken Tarafın aslında söylenenlerin bir bölümünü ele aldığını anladım... Başlığı açmanın getirdiği sorumlulukla söylenen diğer ifadeleride bir başka haber kaynağından buraya aktarıyorum... *** İmralı’da hükümlü terör örgütü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan, barışçıl süreç geliştirilmezse “katı-milliyetçi Ergenekoncu çizginin” Kürt-Türk çatışmasını yaratacağını ileri sürdü. İmralı’da hükümlü terör örgütü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan, barışçıl süreç geliştirilmezse “katı-milliyetçi Ergenekoncu çizginin” Kürt-Türk çatışmasını yaratacağını ileri sürdü. Öcalan, “İşte Şubat ayı yaklaşıyor. PKK engellemek istese bile halkın tepkisinin önüne geçemez. Ben burada görüşlerimi iletiyorum. Ben konuşmazsam çatışmalar olur, kan gövdeyi götürür” şeklinde konuştu. Öcalan, söylediklerinin Kürt sorununun barışçıl demokratik çözümü için olduğunu savundu ve BDP’yi de Türkiye partisi olması konusunda uyardı. ÖCALAN, KÖŞK'E SESLENDİ Öcalan avukatları aracılığıyla yaptığı değerlendirmede, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün bir tv programında “demokratik açılım açısından önemli bir çözüm fırsatının heba edildiğini; ancak henüz geç olmadığını” belirttiğini anımsattı. Öcalan, “Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e seslenmek istediğini belirterek, şunları söyledi: “Bizim geliştirmek istediğimiz çözüm, demokratik barışçıl çözümdür. Bunu engellemeye çalışanlar var. İşte Şubat ayı yaklaşıyor. PKK engellemek istese bile halkın tepkisinin önüne geçemez. Bu süreyi iyi değerlendirmek gerekir. Çok sert ve şiddetli, kanlı durumlar yaşanmasın. Halklar arasındaki gerginlikler artırılıyor. Romanların yerlerinden zorla sürülmesi buna bir örnektir. Eğer devlete bırakılırsa bunu çok sert bir şekilde geliştirir. Eğer bu süreçte çözüm geliştirilmezse, barışçıl çözüm dışındaki yollar güçlenir. Ben burada KCK’yi de uyarıyorum, devleti de uyarıyorum; demokratik çözüm ve barışçıl süreç geliştirilmezse katı-milliyetçi Ergenekoncu çizgi Kürt-Türk çatışmasını yaratır, bunlar acımasızdır, halkları birbirine boğazlatırlar. Geçenlerde halkı taradılar, halkın üzerine ateş açtılar. Ben burada görüşlerimi iletiyorum. Ben konuşmazsam çatışmalar olur, kan gövdeyi götürür. Ben bunların önüne geçmek için görüşlerimi dile getiriyorum. 'Bin yıllık kardeşiz' diyorlar, ben de kardeşlik için, barış için konuşuyorum. Devletin bütünlüğüne, birliğine karşı değilim, bu yönlü bir tutumum ve konuşmam yoktur. Kürt sorununun barışçıl demokratik çözümü içindir söylediklerim.” "ESARET KOŞULLARINDA BİR ŞEY YAPAMAM" “Sayın Cumhurbaşkanının bunları iyi görmesi gerekir” diyen Öcalan, Gül’ün, çözümde samimi, ciddi olmaları halinde, bu süreyi iyi değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. Öcalan, “Yok biz tasfiyeyi, imhayı dayatacağız diyorsanız, PKK kendini çok iyi bir şekilde koruyabilir, yaşatabilir, bu savaşı uzun süre yürütebilir. Bunun önüne geçmek için diyalog yolunu başlatmalısınız. İşte Sönmez Köksal da söylüyor, diyalogun binbir türlü yolu var; illa benimle olmayabilir, doğrudan olmayabilir. Yeter ki ciddiyet olsun. Benim rol almam isteniyorsa bu koşulların değiştirilmesi gerekiyor. Bu esaret koşullarında ben bir şey yapamam” diye konuştu. "BDP’NİN BOŞLUĞU DOLDURMASI GEREKİR" BDP’nin siyasetteki sol boşluğu doldurması gerektiğini söyleyen Öcalan, " BDP’nin anti faşist tüm sol kesimleri, radikal demokratları kapsaması lazım. Demokrat Müslümanlar da yer alabilir. Türkiye’nin sorunlara yaklaşımda üç temel çizgi var; biri katı milliyetçi Ergenekoncu çizgi, ikincisi AKP, ABD, kısmen Avrupa ve Talabani ile Barzani’nin içinde olduğu yumuşak tasfiye çizgisi. Üçüncüsü ise radikal demokratların çizgisi” dedi. Öcalan, şunları söyledi: “BDP Türkiyelileşmeli, Türkiye’nin tüm sorunlarını ele alan bir perspektifle çalışmalarını yürütmelidir. Daha önce de söylemiştim, feminist çevreler, çevreciler demiştim. Çeşitli kesimlerden bahsetmiştim. BDP çok renkli olmalı, Türkiye’nin renkliliğini yansıtmalı. Ben bunun için üç ilkeden bahsetmiştim; demokratik cumhuriyet, demokratik vatan, bunun içinde Kürdistan’da var, inkar edilmiyor. Ve demokratik ulus. CHP ve MHP’nin katı milliyetçi ulus anlayışına karşı demokratik ulus. Bu ilkeler etrafında biraraya gelebilirler. Bunların temsil güçleri yüksek olmalıdır.” www.istanbulhaber.com -
Anlayışın için teşekkür ediyorum yazı formatı ile ilgili... Aranızdaki Söyleşi, Sohbetinizde kolay gelsin ... Dileğim sizi izleyenler için yararlanabilmelerini sağlıyan sonuçlara ulaşması amaçlı olsun... Saygı ve Sevgilerimle
-
Öcalan'dan tehdit gibi açıklamalar Öcalan’dan devlete ve KCK’ya şubat uyarısı: Sayın Abdullah Gül’e seslenmek istiyorum. Çözümü engellemeye çalışanlar var. İşte şubat ayı yaklaşıyor. PKK engellemek istese bile halkın tepkisinin önüne geçemez. KCK’yi de uyarıyorum, devleti de uyarıyorum; demokratik çözüm ve barışçıl süreç geliştirilmezse katı-milliyetçi Ergenekoncu çizgi Kürt-Türk çatışmasını yaratır, bunlar acımasızdır, halkları birbirine boğazlatabilirler. PKK lideri Abdullah Öcalan, “Demokratik çözüm gelişmezse katı-milliyetçi Ergenekon çizgisi Türk-Kürt savaşı yaratacak” dedi. Öcalan, MHP ve CHP’yi de Ergenekon’un parlamentodaki uzantıları olarak değerlendirdi. Fırat Haber Ajansı’ndaki habere göre Öcalan, demokratik çözümün gelişmemesi durumunda Ergenekoncu çizginin devreye gireceğini ve Türkiye’yi iç savaşa sürükleyeceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e seslenen Öcalan, haftalık avukat görüşmesinde şunları söyledi: “Buradan Sayın Abdullah Gül’e seslenmek istiyorum. Bizim geliştirmek istediğimiz çözüm, demokratik barışçıl çözümdür. Bunu engellemeye çalışanlar var. İşte şubat ayı yaklaşıyor. PKK engellemek istese bile halkın tepkisinin önüne geçemez. Bu süreyi iyi değerlendirmek gerekir. Çok sert ve şiddetli, kanlı durumlar yaşanmasın. Halklar arasındaki gerginlikler artırılıyor. Eğer bu süreçte çözüm geliştirilmezse, barışçıl çözüm dışındaki yollar güçlenir. Ben burada KCK’yi de uyarıyorum, devleti de uyarıyorum; demokratik çözüm ve barışçıl süreç geliştirilmezse katı-milliyetçi Ergenekoncu çizgi Kürt-Türk çatışması yaratır, bunlar acımasızdır, halkları birbirine boğazlatırlar. Cumhurbaşkanı’nın bunları iyi görmesi gerekir. Eğer çözümde samimiyseniz, ciddiyseniz, bu süreyi iyi değerlendirmeniz gerekiyor. İşte Sönmez Köksal da söylüyor, diyalogun binbir türlü yolu var; illa benimle olmayabilir, doğrudan olmayabilir. Yeter ki ciddiyet olsun.” CHP ve MHP’ye de sert eleştiriler yönelten Öcalan, “Katı milliyetçi sert Ergenekoncu kanat, bunların bir kısmı Silivri’de, bir kısmı da parlamentodadır. MHP ve CHP bunların parlamentodaki zanlılarıdır. MHP, CHP, Eruygur bu kanattadır” dedi. Öcalan, DTP’nin yerine geçen BDP’nin Türkiyelileşme perspektifiyle yapılanması gerektiğini belirterek şu önerilerde bulundu: “BDP Türkiye’nin tüm sorunlarını ele alan bir perspektifle çalışmalarını yürütmelidir. Daha önce de söylemiştim, feminist çevreler, çevreciler demiştim. BDP çok renkli olmalı. Kaynak: Taraf gazetesi - Istanbul - 11.01.2010 Anlaşılan o ki; Öcalan, ben konuşmassam Türkiye'de kan gövdeyi götürür demiş. Öyle sözleri var ki mesajında, İmralı'dan yine "şehir zorbalarına" yani KCK'ya mesajlar vermiş...
-
Yapmayın sayın "sarıgöl" ; "Çorba" benzetmeniz hiçte hoş durmuyor ... Sayın "Dayı" yı takip ediyorsanız eğer, herbirimizin onlarca kelime kullanarak anlatmaya çalıştığını az ve öz olarak bir kaç kelime ile ifade ettiğini onu okuyan herkes bilir... Bence yazdıklarına katılmadığımız yerleri çorba olarak algılamak yerine yiğidi öldürsekte hakkını vermeyi unutmamalıydık... *** Ben onun yazdığından alacağımı aldım... Sizde kendi payınıza en algıladıysanız artık, yanıtlarınız eleştirden, karşı görüşlerinizi öne sürmekten çok "Yakışır" ve "Çorba" sataşmalarını içerdiği için yazışmalar ister istemez farklı yönlere kayıveriyor nedense... Neyse herkes alacağını aldı, gerisi sayın dayıya kalıyor, neyi yanıtlamayı gerek görür, değer bulursa bu noktada da ona saygı duymak kalıyor bizlere.. Yani sonuçta kimse kimseye inanç ve düşüncelerini dayatmıyor birbirine öyle değil mi? Herkes kendi düşüncelerini aktarıyor buraya, Kim ne kadar inkar ederse etsin yine de karşı görüşten bir şeyler atıyor dağarcığına... Bu noktada üsteki paragrafı göz ardı etmeden tartışma adabı ve üslubunu bilerek yazışmak kalıyor bizlere... Karşıtlıklar üzerinden yazışmak, uzlaşma olmasada ben bilirim, sen yanlışsın yaklaşımlarından uzak kalmak, İllaki kendi hakklılığını kanıtlamaya kalkıp birde bunun üzerinden garip durumlara düşmek yerine haklısınız diyebilmek çok şey katar herbirimize... Saygı ve sevgilerimle Not: Yazı formatınızda renk olarak değişime gittiniz. Ancak yazılanları net olarak görmek anlamında sorunlar oluşuyor. Hele görme sorunları yaşayanlar için daha da sorun ... Karar sizin ama kendimizi en iyi şekilde ifade etmek için net okunmanın yararları olduğunu bilirsiniz ... Benimkisi bir rica...
-
Evet sayın sarıgöl çok haklısınız kendisi diyor, ama ne dediğini iyi algılamak lazım... Diyor ki, Kitabın yazdıklarına inanmak başka, yazılı olan o bilgiyi uygulayarak yaşamak başka diyor... İki ayrı iman bicimi olarak, alıntıladığınız paragrafta aynı kitaba inanmakla uygulama arsındaki farklılıklardan bahsediyor... Yani sizin ilk yazınızda algılayıp yazdığınız gibi değil anlatmak istedikleri... Saygılarımla sayın sarıgöl, sevgilerimle...
-
Çok güzel bir tesbit! nedir; "İmansız olmaya gelince.." "İMANLIDIR O KİŞİ",gerçekten bravo ne diyelim hayırlı olsun? İmansızın! İmanlısına. Ama bir bakıma da doğru neden denilirse; kişi imansız, İmansızın bir anlamı da "DİN" karşıtı olmak, yani dinsiz,genelliklede böyle kullanılmış, fakat imansızın,İmanlısı da olabilir,misal; materyalist yani ateist olabilir ve inandığı ideolojiye,iman ettiğinden dolayı da "İMANSIZ,İMANLI" katagorisine girer. Hayırlı olsun. Yakişır. Yine hep aynı yaklaşımı sergiliyorsunuz sayın sarıgöl.. Size göre algılıyorsunuz, yazılanların bir bölümünü göz ardı edip yorumlar yapıyorsunuz. Yaşamın sadece sizin algıladığınız gerçeklerle yaşandığını sanıyorsunuz, Sizin anladığınızın dışında oluşan her gelişmeye, başkalarının düşündüklerini düşünemiyor ve algılayamıyor olmaya tepki duyuyor Ve hemen bir kulp takmayı uygun bir davranış olduğunu sanıyorsunuz... "Sözün doğruluğundan, İşin dürüstlüğünden, Sevginin gerçekliğinden" bi haber ya da imanlı olduğunuzdan kendinize ayrıcalıklar tanıyan düşünce yapınızla, kelimeleri bir araya getirip anlam bütünlüğünden uzak algılamalarla bir dünya kurmuşsunuz kendinize... Espiri anlayışınız bizim kavrayamadığımız kadar gelişmiş olmalı ki, " Kendinden eminse kendi iç alemindeki düzeni ve huzuru temin edebilmişse kendisine amin diyebilmişse yani kendisine İNANMIŞsa (sözünün doğruluğuna işinin dürüstlüğüne sevgisinin gerçekliğine..)" İfadelerinden bizim algıladığımızdan çok farklı bir sonuca... "İMANSIZ, İMANLI" katagorisine girer. Hayırlı olsun. Yakişır." sonucuna ulaşmışsınız... Ayrıca sizce bir sakıncası mı var acaba?... İnsanlar inançlarını ve yaşamlarında davranışlarını ve değer yargılarını size göre mi belirlemek zorundalar... Hadi bu bakış açısının sakınca ve yanlışlarını ortaya serip aydınlatmaya çalışsanız bir parça anlaşılır olurdu belki, Ama siz resmen insanların düşünceleri ve öne sürdükleriyle dalga geçmeye çalışıp aklınız sıra espri yapmaya çalışıyorsunuz... Size yakışır diyemeyeceğim... Çünkü siz dahil hiç kimseye yakışacağını sanmıyorum...
-
DÜNYA - SON DAKİKA_milliyet.com.tr_10.1.2010 Bu ay cezaevinden çıkacak olan Mehmet Ali Ağca, The Sunday Times’e bir mektup gönderdi. Ağca, el yazısı ile yazıldığı belirtilen mektupta kendisini “fiziksel ve ruhsal olarak, sağlıklı ve güçlü” olarak nitelendirirken, “Planım, dünyanın sonunu ve MÜKEMMEL İNCİL’i yazmaktır?. Vatikan’in hiçbir zaman anlamadığı mükemmel Hıristiyanlığı ilan edeceğim” ifadelerini kullandı. İngiltere’de Pazar günlerinde yayımlanan The Sunday Times gazetesi, Papa İkinci John Paul’u vuran Mehmet Ali Ağca’dan el yazısı bir mektup aldığını duyurdu. Haberde Ağca’nın bu ay cezaevinden çıktığından sonra milyon dolar tutarında kitap ve film kontratlarını imzalama planlarının infial yarattığını belirten gazete, “Ancak The Sunday Times’e gönderilen el yazısı mektubunda Türk tetikçisi Mehmet Ali Ağca, bu hafta sonunda ‘Japonya’dan Kanada’ya kadar film ve tv belgesel projeleri konusunda büyük ilgi olduğunda ısrar etti” dedi. Ağca’nın avukatı Hacı Ali Özhan’a dayanarak 52 yaşındaki Ağca’nın 18 Ocak’ta cezaevinden çıkacağını kaydeden gazete, İtalya’nın kendisini affettiği 2000 yılından beri Türkiye’de cezaevinde bulunduğunu anımsatırken de Ağca’nın, Papa’yı vurmadan iki yıl önce Abdi İpekçi’yi öldürmekten mahkum olduğunu ancak cezaevinden kaçıldığını kaydetti. Gazete şöyle devam etti: “Mektubunda kendisini ‘hem fiziksel, hem de ruhsal olarak sağlıklı ve güçlü’ olarak niteleyen Ağca, özel bir tv mülakatı için 2 milyon dolar (1.2 milyon sterlin), ve biyografisi dahil, iki kitap için 5 milyon dolar (3.1 milyon sterlin) istiyor. Aynı zamanda, Vatikan Kodu adlı bir kitap ve bunu takip edecek filme ilişkin en çok satan kitap Da Vinci Kodu yazarı Dan Brown’a yazdı. Mektubunda diyor ki, ‘Planım, dünyanın sonunu ve MÜKEMMEL İNCİL’i yazmaktır?. Vatikan’ın hiçbir zaman anlamadığı mükemmel Hıristiyanlığı ilan edeceğim” ifadelerini kullandı.” Buna karşın Papa’ya yönelik suikast ile ilgili olarak konuşup konuşmayacağını söylemediğine dikkat çeken gazete, Avrupa yayıncılarının, Ağca’nın anılarının dünya çapındaki yayın haklarının 3 milyon dolar değerinde olabileceğini söylediklerine de dikkat çekti.
-
Kuran'da Miras Paylaştırmada Matematiksel Hata.
GeceKuşu şurada cevap verdi: TAKLAMAKAN başlık Dini Konular - Din - Dinler
Ne denebilir ki siz bu kadar yazılanları anlamakta ya da kavramakta zorluk çekiyorsanız... Yani şu yazdıklarımdan bu çıkarımda bulunuyorsanız size söylenecek bir şey bulamaz hiç kimse... Tabiki kendi ümütsizliğimizi bu durumda başkalarının düştüğü bir durum olarak değerlendirmek çok doğaldır... Bakın yazılanlarda bir arada değerlendirmeniz gereken sözcükleri kalınlaştırdım... .... Anlamak .... Ve kastedileni Kavramak için Okuyun lütfen.... Okudunuz mu sayın "Sarıgöl"..? Hala mı yorumlayıp kastedileni kavrayamadınız?.. *** Siz ısrarla görmemezlikten gelmeye devam ediyorsunuz... Ancak; Ben yine de hatırlatmakta yarar görüyorum... Allah neden kulları arasında kadın erkek ayrımı yapmadan eşitliği sağlamak varken, Neden ona inananlar arasında ayrım yapmış onları paydalı, kesirli hesaplamalarla zora sokmak gibi bir yolu seçmiş ki? Hikmetinden sual olunmaz deyip geçiştirelim mi yoksa işin üstüne gidip var olan bu sorunu sorgulayalım mı? Saygı ve sevgilerimle...- 671 cevap
-
- Kuranda Miras Paylaşımı
- Matematiksel Hata
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Martıların Bile Sevdalısı, İZMİR...
GeceKuşu şurada cevap verdi: tülvent başlık Diğer (Fragman, belgesel ve tanıtım) Videoları
Hangi işletim sistemi kurulu bilgisayarınızda...Xp..... Vista ? -
Martıların Bile Sevdalısı, İZMİR...
GeceKuşu şurada cevap verdi: tülvent başlık Diğer (Fragman, belgesel ve tanıtım) Videoları
Şuradaki iletide yazılanlara bir bak istersen sevgili Radya... http://www.turkish-m...post__p__848760 Eğer Ağ bağlantısı ayarlarında DNS sunucuları yazılı değilse yaz ... Ozaman izlersin eminim... Saygı ve Sevgilerimle