
gaffar
Φ Üyeler-
İçerik Sayısı
188 -
Katılım
-
Son Ziyaret
-
Lider Olduğu Günler
2
İçerik Tipi
Profil
Forumlar
Bloglar
Fotoğraf Galeresi
- Fotoğraflar
- Fotoğraf Yorumları
- Fotoğraf İncelemeleri
- Fotoğraf Albümleri
- Albüm Yorumları
- Albüm İncelemeleri
Etkinlik Takvimi
Güncel Videolar
gaffar tarafından postalanan herşey
-
"kör ölür,badem gözlü olur..)) bir kac alinti yorum;(odatv) "..Abi benzer seyleri Suudi Arabistan rejimi icin de soyleyebiliriz. Su halde, Suudi rejimi mubah midir? Yok bi de onun yerine akli basinda bir sistem olsaydi isler nasil olurdu onu sormak gerek. Oyle olsaydi, Kaddafi simdi herhalde hunharca oldurulmek yerine sadece secim kaybetmis, evinde anilarini yaziyor olurdu..." "..Aynı bakış açısı 1989'da Çavuşevsku'ya da böyle sahip çıkmıştı da ne oldu? Bir kısım solcu geçinen seçkinci aydınlarımız, maaşallah Stalin'den Mübarek'e, Saddam'dan Kaddafi'ye ve Esad'a kadar tüm eli kanlı diktatörleri kayıtsız şartsız desteklemeyi kendine görev edinmiştir. Diktatörün sözde laik olması onlar için yeterlidir. Yazık..." "...Ulkenin dogusu daha buyuk sefalet icinde, Kaddafi onlari dusman bellemis. Sirte nin dogusunda hemen hemen hic yatirim yapilmamis. Macta Kaddafinin ogluna muhalif slogan attilar diye Bingazi nin futbol takimi yillarca lig disi birakilmis. 42 yilda oldurulen binlerce muhaliften, bu ayaklanmanin asil sebebi olan Abu Slim hapishanesi katliamindan hic bahsetmiyorum. Kaddafi bu gerceklere uyandi, ama cok gec kaldi. Son 5 yilda kalkinma hamlesi baslatti. Universiteler, konutlar, hastaneler. Ama hepsi hala insaat halinde. Bitse bile ne bunlari yonetecek/calisacak kalifiye Libyali var, ne de onca yolsuzluk icinde bu islerin bitecegi... Ulkede hicbir kurum yok, hersey Kaddafi nin iki dudagi arasinda. Petrol ve insaat islerini yuruten burokratlarin resmi maasi 1000 USD den az, ama servetleri milyarlarca dolar. Benzin ve araba ucuz olmak zorunda, cunku toplu ulasim yok. Araba dediysem burokratlar son modellere giderken, halkin %99 u eskinin de eskisi, Avrupa ve Kore nin 5. el arabalarina biniyor. Evet halk da suclu tembel, cahil. Ama el insaf, 42 yilda bu insanlara dogru duzgun egitim verip bilinclendirmek mumkun degil miydi?....." (libya´dan bir türk) "..Demek ki neymiş ne kadar rahat olursanız olun "ifade özgürlüğü"nüz yok ise yada gerçek bir demokrasi ile yönetilmiyorsanız diğer verilen fiziki faydaların bir anlamı kalmıyor. Tam devletçi bir yönetim anlayışı baskıyı getirir.Kaddafi ve benzer yönetimler hep bunu söyledi" Bakın size her şeyi bedava variyorum ama son sözü ben söylerim" sonuç hüsran oldu. Bir yandan Türkiyeye bakınca halk hem eziliyor hem soyuluyor hemde ifade özgürlüğü kısıtlanmak isteniyor. Bunun ortasını bulan devletler ise rahat ve huzurlu yaşıyor...." )))) slm.
-
sayin politika; erdogan ve gülen´i peygamber ilan etmissin:)) sevenleri kesin senin algiladigin gibi düsünmüyor.. elbette mustafa kemal kendini acikca peygamber ilan etmedigi gibi erdogan veya gülen de etmediler..mustafa kemal inanirlari ona tanrisal "SIFAT"lari layik görürken gülen ve erdogan sevenleri asla böyle bir yanlisa düsmemislerdir.. bir iki örnek; alinti -dinlertarihi.net- Behçet Kemal, Süleyman Çelebi'nin meşhur Mevlid'ini Atatürk'e uydurmakta ve çıktığı Anadolu il ve ilçelerinde, başına topladığı kalabalıklara Atatürk Mevlidi'ni okutmakta hiçbir sakınca görmedi: (...) Ger dilersiz bulasız oddan necât Mustafâ-yı bâ Kemâl'e essalât. Ol Zübeyde, Mustafâ'nın ânesi Ol sedeften doğdu ol dürdânesi! Gün gelip oldu Rızâ'dan hâmile Vakt erişti hafta ve eyyâm ile. Geçti böyle, nice ay nice sene Vakt erişti bin sekiz yüz seksene. Merhaba ey baş halâskâr merhaba Merhaba ey ulu serdâr merhaba! *** Edip Ayel, Atatürk'e: "Sen bizim yeni peygamberimizsin!" diye seslenmekte geciktiği için dövünmeye başladı. Behçet Kemal'i geride bırakacak bir atılım içinde olması gerekirdi. Bunu gerçekleştirebilmek için, Atatürk'e yeni dinî sıfatlarla secde etmesi lâzımdı. Edip Ayel, aruzun tumturaklı kalıplarıyla Türk edebiyatının en muhteşem dalkavukluk örneğini ortaya koydu: Cennetse bu yurt, sen onu buldundu harâbe Bir gün olacaktır anıtın Türklüğe Kâbe. Zindan kesilen ruhlara bir nur gibi doldun Türk ırkının, en son, ulu peygamberi oldun. Tutsak seni lâyık, yüce Tanrı'yla müsâvi Toprak olamaz kalp doğabilmişse semâvî Ölmez bize cennetlerin ufkundan inen ses İnsanlar ölür, Türklüğe Allah olan ölmez! *** Edip Ayel'in bu kükremesinden sonra bir tereddüt belirdi: Atatürk, yeni Kemalizm dininin Allah'ı mı olmalıydı; peygamberi mi? Cumhuriyet devri şairlerinin bir büyük bölümü, Atatürk'e kıyamadılar. Onun üstünde de, altında da hiçbir gücün, hiçbir varlığın bulunmasına tahammül edemediler. Bu bakımdan, Atatürk'e hem Allah, hem de peygamber diye seslenerek kendilerinden geçtiler. Behçet Kemal, Edip Ayel'den geri kalmak istemedi: Kaç yıldır Türkçe'ydi Tanrı'nın dili İnsana ne ilâh, ne de sevgili Ne de ana-baba aratıyordu Her an yaratıyor, yaratıyordu. *** Artık işaret verilmiş, yarış başlamıştı. İpi herkesten önce göğüslemeye çalışan atletler gibi, o devrin edipleri de "Allah", "tanrı", "ilâh", "Kâbe", "put" gibi kelimelerle Atatürk'e daha önce ulaşabilmenin cezbesine kapılmışlardı. Yüzlerce örnekten işte birkaçı: Halil Bedii Yönetken çığlıklar koparıyordu: Tanrı gibi görünüyor her yerde Topraklarda, denizlerde, göklerde Gönül tapar, kendisinden geçer de Hangi yana göz bakarsa: Atatürk. *** Kemalettin Kamu, kendisine milletvekilliği getiren şiirini kalabalıklara okumaya başladı: Çankaya; Burada erdi Mûsâ Burada uçtu İsa Bülbül burada varsa Hürriyet için öter. Ne örümcek, ne yosun Ne mûcize, ne füsun... Kâbe Arab'ın olsun Çankaya bize yeter...." ))) slm.
- 20 cevap
-
- peygambere inananlar
- son peygamber
-
(ve 1 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
"....................1990′lı yılların başı. Kanada’nın başkenti Ottawa’dayız. Ömrünü teleskop başında geçirmiş, yıldızların, gök taşlarının, gezegenlerin hareketleri üzerine keşifler yapmış bir “profesörün” tutuklanması gazete manşetlerinde. Kız öğrencilerinden biri cinsel tacize uğradığını iddia ediyor. Profesörün yakın dostları ve ailesi ise çılgına dönmüş: “Nasıl olur da ülkemizin gurur kaynağı olan bu bilim adamını tutuklarsınız?” Yerel gazeteler de öfkeli. Mahkemeyi Ortaçağ Avrupasının Engizisyonu ile karşılaştırmakla yetinmiyorlar: “Bluğ çağı krizindeki sivilceli kızların saygın bir bilim adamını lekelemesi bu kadar kolay olmamalı!” Dava görülmeye başlıyor. Kızcağız profesörün notla şantaj yaptığı telefon görüşmelerini kayda almış. Hocasının “bedensel artıklarının” bulaştığı kıyafetlerin analizi şüpheye yer bırakmıyor. Bu arada medyanın yoğunlaşan baskısı altında eziliyor kızın ailesi. Babası profesör değil, “sadece” orta okul mezunu bir otobüs şoförü, anne ise ev kadını. Genç kız mahkemenin sonucunu bekleyemeden intihar ediyor. Profesör cezaevine yollanıyor… Yanında staj yaptığım “bilim adamı” da bir profesör. Öğle yemeğinde konuyu açıyorum ve ne düşündüğünü soruyorum. Kısacık cevabı meselenin özeti gibi. Evet meslekî bilgi insanı erdemli yapmaz. İyi - Kötü ayrımı yapmak, İyi’den yana davranacak gücü ve cesareti kendinde bulmak meslekî tahsille olmaz. Profesörler, generaller, doktorlar, gazeteciler ve imamlar da herkes gibi suç işleyebilirler. Master ve doktora yapmış olmak, yabancı dil bilmek insanı kötülükten uzaklaştırmıyor. Ama bir musluk tamircisi ya da bakkal tutuklanırsa Türkiye’nin gazetecileri rahatsız olmuyorlar. “Bir bakkal tutuklanmış, bu ne rezalet? Bu ne biçim demokrasi?” diye bir manşet görmedim hiç. Oysa Ergenekon davasında basının bir kısmı vatansever(?) generallerin tutuklanmasına çok bozulmuştu. Şimdi KCK davasıyla birlikte tutuklanan profesörler var. Bizim(?) basın yine teyakkuzda. *** Evet “bilim insanı” da herkes kadar … insandı. Bilim insanı da karısına bir tokat atabilir, vergi kaçırabilir, alkollü araba kullanabilirdi. Bizim bilim insanlarını gözümüzde bu kadar büyütmemiz ise basbayağı bir körlükten ibaretti. İnsanlık tarihine bakın, “bilim insanları” sadece adi suçlar işlemekle de yetinmiyorlar. Soykırımlara, teröristlere, kanlı diktatörlere bile hizmet edebiliyorlar: “Geride bıraktığımız eylül ayında İngiltere ve Almanya’da tutuklanan Arap kökenli El-Kaideci teröristlerin doktor olmaları, tıp ve kimya alanındaki bilgilerini sivilleri öldürmek için kullanmaya çalışmaları herkesi şaşırttı. Fransız Le Figaro gazetesi hayretle “hayat kurtarmak için okumuş bir doktor nasıl olur da bilgilerini öldürmek için kullanır?” diye soruyordu. Aslında söz konusu Fransız gazeteci Avrupa’nın yakın tarihini bilseydi bu kadar şaşırmazdı. Zira o zaman Alman doktor Josef Mengele’nin ve Avusturyalı doktor Aribert Heim’in Auschwitz-Birkenau toplama kampında insanları anestezi kullanmadan kestiklerini ve beyinlerine zehirli maddeler zerk ettiklerini bilebilirdi. Bilimi insanlara zarar vermek için kullanan doktorlar arasında Heinrich Himmler’in emriyle Çingeneler gibi “aşağılık ırkları” kısırlaştırmak için bilimsel araştırmalar yapan Karl Clauberg de anılabilir. Fakat bilim ile zulüm yapmak Nazilerin tekelinde değil elbette. Rus bilim adamları tıp, kimya ve psikoloji alanlarındaki bilgilerini Sovyet Rusya’nın gizli servisi KGB’nin (КомитетГосударственнойбезопасности) sorguları için kullandılar soğuk savaş yıllarında. Ama bundan daha da çarpıcı olanı psikyatristlerin yardımıyla politik muhalefetin bir akıl hastalığı olarak ilânı ve kabulü oldu. Öyle ya, komünizme karşı çıkmak için insanın deli olması gerekirdi(!) Bu şekilde mahkeme gibi masraflı bürokratik detaylardan kurtulan komünist idare binlerce insanı hızla tımarhanelere gönderdi. Tabi gene doktorların yardımıyla verilen “kimyasal eğitim” sırasında “yanlışlıkla”ölenler de oluyordu! Bosna Savaşı sırasında işlediği soykırım ve savaş suçlarından dolayı hâlâ aranan Radovan Karadziç de doktor değil miydi? Kaçak nakil organ piyasasında Komünist Çin’deki idam mahkûmlarından alınan organların bolluğu da Çinli cerrahların irşada ihtiyacı olduğunu göstermiyor mu? Bilim adamları acaba sadece savaş gibi istisnaî durumlarda mı vicdanlarını askıya alıyorlar? Bu o kadar da kesin değil. ABD’deki Vanderbilt Üniversitesi bünyesinde fakirlere ücretsiz sağlık hizmeti veren bir bölümde 751 hamile kadına radioaktif madde vererek çocuklar üzerindeki etkisini 20 yıl boyunca test eden araştırmacılar bunun en güzel örneği. Elbette bazı çocuklarda tümör oluştuğunu söylemeye gerek yok. Sonuç KCK’nın siyaset okulunda “ders veren” bazı profesörler tutuklanmış. Vakti ve düşünme arzusu olMAyan köşe yazarları ayaküstü bir şeyler karalamışlar: “Ders vermek suç mu? Bir profesör tutuklanabilir mi? Bu ne biçim demokrasi?” Hayatımın son 20 senesini Batı’da geçirdim. Demokratik ülkelerde: İngiltere, Fransa, ABD ve Kanada. Bu ülkelerin hiç birinde bir terör örgütünün, meselâ El Kaide’nin “siyaset okulunda” ders veren profesörlerin rahat bırakılacağını sanmıyorum..." (alinti) slm.
-
Mardin'de 13 Yaşındaki Kıza Tecavüz Davasının Ardından;
gaffar şurada cevap verdi: politika başlık Güncel Konular
o günkü tercihiniz bugün yapilmak istenen zulme sessiz kalmaniz icin bir gerekce olamaz.. slm. -
bakin semdinli´de "...Adli süreci destekliyorum ama felanca subayı tanırım iyi çocuktur” mealinde sözler sarfeden genelkurmay baskani büyükanit´in sahip ciktigi subayin hic de iyi birisi olmadigi ortaya cikti.. haksizlik karsisinda susmayin ama kiraldan kiralci da gecinmeyin olur ki iyi dedikleriniz sizi mahcup edebilir.. slm.
-
Mardin'de 13 Yaşındaki Kıza Tecavüz Davasının Ardından;
gaffar şurada cevap verdi: politika başlık Güncel Konular
elhak dogrudur.. ancak müslümanlar üzerlerine düsen vazifeyi yani el ile,dil ile daha fazlasina gücü yetmiyen de yürekten boykot/dua ederek yerine getirmeli.. rabbim,"26 kisi tarafindan tecavüze ugrayan o 13 yasindaki cocuga soruldugunda sucun neydi" diye ? (tekvir/8) hesaba cektiginde siz,ben kime siginacagiz ? "..Pazar günü saat 17:00' de Taksim Tramvay Durağı önünde buluşulacaktır..." bu davete illa ve inadina herkes katilmali.. ben yurtdisinda oldugum icin katilamiyorum fakat aklim,gönlüm zulme karsi magdurlarin yaninda olanlarla beraber.. gözlerini kapatan yalniz kendine karanlik eder.. slm. -
Mardin'de 13 Yaşındaki Kıza Tecavüz Davasının Ardından;
gaffar şurada cevap verdi: politika başlık Güncel Konular
belli ki rahatsiz oldunuz:) iclerinde bi imam olsaydi ve ilk basa alinsaydi tepkin ayni olurmuydu ? sanmam.. slm. -
sorgulayici akil yeterli olsaydi "das kapital" müellefi milyonlarca insanin katliamina degil refahina katki saglardi..cani pahasina isci cennetinden (dogu almanya) kacan isciler olmazdi.. Kim okurdu kim yazardı Bu düğümü kim çözerdi Koyun kurt ile gezerdi Fikir başka başk'a olmasa.. (asik veysel) slm.
- 2.558 cevap
-
- Allahın varlığı
- Allahın yokluğu
-
(ve 1 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
kur´an etrafina örülen bunca cemaat duvarlari ancak kur´an´a ve peygambere yalan söyleten aralarinda celiski yok dediginiz hadis kültürü sayesinde mümkün olmustur.. kur´andan onay almayan absürd "tapinak dini" uygulamalarindan medet uman ve rant devsiren gelenekci/reddiyeci takimi özellikle ve bilhassa uydurma hadis külliyati ve muaviye islam yormu sayesinde dini/siyasi rant devsirmekte resmi alanda diyanet,sivil alanda farkli cemaatler bir nevi "islami vatikan" gibi calismaktadir.. kur´an harici kaynak kabul etmeyen,basta hadisler olmak üzre kur´an adina söylenmis,uygulanmis ne varsa kur´an ile saglamasi yapilmasi gerektigini talep edenleri gelenekci/reddiyeci takim mezhepsiz,vahhabi,sii vs. gibi sifatlarla afaroz etmeye calismaktadir.. gelenekci ile reddiyecinin beslendigi kaynak (uydurma hadis/muaviye yorumu) bedevi arabin kültürü ve yasam tarzidir kur´andan onay almasi mümkün degildir.. gayeniz bagciyi dövmek degilse eger sizde sadece kur´an üzerinden kur´ani anlamaya calisin hosunuza gitmezse absürde dönersiniz kaybiniz olmaz.. slm.
-
kur´an da kurban hac ile ilgilidir.. hacca gitmeyenlerin kurban kesmesine gerek yok.. kurban bayrami "hayvan bogazlama" degil hac bayramidir.. hacca gitmeyenlerin de kurban kesmesi gerekir fetvasi bazi mezheplerin görüsü ve ictihadidir.. islam dünyasinda en cok ülkemizde hacca gitmeyenlerin kurban kestigini görüyoruz rivayetlere göre arap ve iran da kurban bu derece yaygin degil.. bilhassa ülkemizde görülen bu "hayvan bogazlama" meraki eski türk schaman inanisindan kaynaklandigini iddia edenlerde var.. malum,schaman inanista mescit yok,cami yok,hac yok fakat kurban kesme var ve schaman inancina göre kurban kesmek dinin diregidir.. schamanlarin geleneginde kurban dogada,acik alanlarda kesilmesi gerekir..dikkat ederseniz vatandas kurban´i disarda kesmekte israr ediyor.. her kurban yasanan manzaralara baktiginizda schaman kültürün etkilerini görebilirsiniz.. slm.
-
altmissekiz kusagi,yetmisli ve seksenli yilarda organize edilen ideolojik kardes kavgalari vs... sözde,sinif bilinci ve sosyal gelisimini tamamlamis (!) gencleri örgütleyen hakim irade (asker/bürokrat/yargi /ergenekon) toplumu ötekilestirerek toplumu ayristirmis,nur topu gibi bir "pkk belasi" peydahlamistir.. pirincin tasini ayiklamak da bugüne kalmis.. derde deva ? igneyi kendinize cuvaldizi baskasina.. slm.
-
sapla samani karistirdiniz.. mustafa kemal islam dünyasini degil uygar dünyayi hedef gösterdi.. bu ülkeler 1930 model militan uygulamalari terk etmistir.. siz kalkmis geriye dönüsün propagandasini yapiyorsunuz.. modernler,geriye dönüsün adina yobazlik,tebligciligini yapana yobaz diyo.) kurban bayrami kur´an emri olmayip müslüman toplumlarin uygulamalaridir..elbette toplum isterse kalkabilir islami acidan bi sorun teskil etmez.. fakat böyle bir seye kimin gücü yeter ki ? slm.
-
bayram dediginiz militarist ritüel/kutlama.. modern dünya bir dönemin kaliplasmis militarist ritüellerini (kutlama) terk etmistir.. cagdaslik adina her türlü ritüele karsi cikan modernlerin mussolini´ye özenerek ülkemizde de tatbik edilmeye baslanan militarist kutlamalarin (ritüel) artik kalkmasi gerektigini nicin akletmez ? slm.
-
İSLAM I BU HALE GETİRENLER, RAHMAN A HESABINI VERECEKLERDİR.
gaffar şurada cevap verdi: halukgta başlık İslam ve Şeriat
yere,göge yerlestirilen "fizik" kurallari vahy´dir.. arkadasim,siz ne akilci nede vahiyci olun sadece akleden olun..dügüm corap sökügü gibi cözülür..) slm. -
Serdar Turgut yazdi; "..Atatürk'ün kurduğu cumhuriyet rejimi fena halde tıkanmıştı. Düzen inançlı insanlara nasıl yaklaşması gerektiğini bilemiyordu ve bilemediği için de inançlı insanları düşman olarak görebiliyordu. Cumhuriyet rejiminin laikliği yeniden tanımlamasına ve inançlı insanlarla uyumlu yaşamaya başlamasına ihtiyacı vardı. eğer Türkiye bunu kendi içinde başarabilirse dünyada lider ülke olabilirdi. Türkiye'nin çok ihtiyacı olduğu bu dönüşüm yapılmadığı takdirde artık tıkanmış olan cumhuriyet rejimi kesin çökecekti. Bir "Türk baharı" da yaşanabilirdi. Rejimin savunucusu olduklarını sanan bazı Ergenekon zihniyetliler ve CHP bu sistemin artık kendilerini de sürükleyerek çökmekte olduğunu göremiyorlardı. Tehlikenin farkında değildiler. Sistemin kendisini inançlı insanlara acilen açmak ihtiyacı vardı ama buna rağmen sistem hâlâ daha inançlı insanları düşman olarak görüp başı örtülü kadınlarla mücadele ediyordu. Sistemi koruduğunu sananlar yüzünden sistemin çöküşü hızlanıyordu. Sistem bir anlamda intihar etmekteydi. Eğer AKP iktidara gelmeseydi Türkiye'de büyük bir çöküş yaşanacaktı. Düşmanları tarafından cumhuriyet düşmanı olarak damgalanan AKP aslında cumhuriyetin tek kurtarıcısıydı çünkü AKP sayesinde sistem kesin çöküşten kurtulmuş yeniden hayatiyet kazanmıştı. Sistemi inançlı insanlarla barıştıran AKP büyük bir devrim gerçekleştirmişti. Laikliğin de yeniden tanımlanması gerekiyordu. Aslında o tanımın cumhuriyetin ilk yıllarında yapılması lazımdı ama bu başarılamadı. İnsanların inançlarını nasıl yaşayacaklarını emreden laik sistemden çıkılıp bireyin inancı ile devlet işini kesin ayıran ve her inancın yaşanış biçimini serbest bırakan ve her türlü ibadeti koruyup kollayan laik devlet anlayışına geçilecekti. Bu Atatürk'ün kurduğu ve artık tıkanmış olan sistemin de restore edilmesi anlamına geliyordu. Bütün bunları başaran ve kendi sistemini düzelten bir Türkiye, dünyada lider ülke olabilirdi. Çünkü bütün dünya bu dönüşümü başaracak bir ülkeyi model olarak beklemekteydi. Eğer sıkılmadan yazımı bu aşamaya kadar okuduysanız bütün bunların benim geçmiş yazılarımdan bazı alıntılar olduğunu sanabilirdiniz.Haklı da olurdunuz çünkü ben gerçekten yıllardır böyle şeyler yazıp duruyorum. Ama bunlar sadece AKP'nin yapmayı başardığı şeylerin kısmi bir dökümünden ibaret. Erdoğan'ın laiklik tanımını yaptığı konuşmayı dinlerken bana yıllardır aldığım tavırlar nedeniyle küfreden beni damgalamaya çalışan beni cumhuriyet düşmanı olarak nitelendiren gerçek cumhuriyet düşmanı hasta ruhlar aklıma geldi. Acaba onlar şimdi bu konuşmayı dinlerken kendileri ve boşa harcadıkları hayatları hakkında ne düşünüyorlardır diye sordum kendi kendime. Ben Başbakan sayesinde kendimi çok iyi hissediyorum ve almış olduğum teorik tavırlar da doğrulandı, alnım temiz, kalbim rahat. Bu yüzden AKP'nin cumhuriyetin 100'üncü yılını kutlamaya en çok yakışan parti olduğunu ve dünyanın liderliğine soyunan bir Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetmenin de en çok onlara yakıştığını da söylemeliyim.." E dogruya dogru..) slm.
-
Başbakanımızın Mısır çıkartması ve laiklik söylemleri.
gaffar şurada cevap verdi: halukgta başlık Güncel Konular
ezber bozmanin yolu icine dogdugu toplumun kisiye dayattigi ezber/ler/i bozmaktan gecer nitekim toplumu dönüstürenler de birer ezber bozan..laikci olanin anlamakta zorlandigi sey.. slm.- 7 cevap
-
- Recep Tayyip Erdoğan
- Din ve laiklik
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
Başbakanımızın Mısır çıkartması ve laiklik söylemleri.
gaffar şurada cevap verdi: halukgta başlık Güncel Konular
sayin halukgta, degismeyen tek gercek degisimdir ve "beraati zimmet" asildir.. niyet okumalari birakin..laikligin dinsizlik oldugunu iddia edenler laikci uygulamalardan nasibini alanlardi yorgan gitti(laikcilik cöktü) kavga bitti:) kaldiki marjinal guruplarin özlemleri kimseyi baglamaz..demokrasilerde "Amiş"lere de yer var..laikcilerin anlayamadigi sey.. anlasilan sizi daha cook sasirtacak "ezber bozan" basbakan..) slm. *****- 7 cevap
-
- Recep Tayyip Erdoğan
- Din ve laiklik
-
(ve 2 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
İsrail Gazetesi nden flaş iddia
gaffar şurada cevap verdi: y.yılmaz başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
simdi.. ne iyi ne kötü unutulmaz..örnek alinsin yada ibret olsun diye anlatilir..toplumsal hafiza,sözlü/yazili tarih bunun icin vardir..kur´an´in gecmis ümmetlerle ilgili anlattigi KISSAlarin amaci da budur.. elbette atatürk de unutulmayacak ancak nasil anilacak? bunu efsaneler dagildikca ögrenecegiz..cogu gitti azi kaldi..) slm.- 9 cevap
-
- Haaretz gazetesi
- Barak David
-
(ve 3 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
farkindamisiniz ateist,inanclilardan cok daha fazla allah,kuran,ayet,muhammed,cennet,cehennem,cin,seytan,peri vs. muhabbeti yapiyor..niye ? bütün sermeyesi o da ondan ha bide dindarin yanlis bilgilendirme,algi vs. gibi nedenlerden dolayi ate´nin eline verdigi kozlar var yoksa ne konusacak ?..) inanin alaturka, ateistin bilimsel/evrensel olmak gibi bir derdi yok olsaydi eger uygar dünyanin degisik inanclara,farkli kültürlere gösterdigi hos görüyü,sundugu imkanlari referans alir bunun üzerine basliklar acar,ülkesindeki uygulamalarla karsilastirma yapardi halbuki tam aksini yapiyor.. diyecegim o ki yaratani inkar edenlere aksini ispatlamak mecburiyetinde degilsiniz birakin isteyen inansin,dileyen inkar etsin.. allah yok,din yok haydi herkes yoluna..) slm.
- 2.558 cevap
-
- Allahın varlığı
- Allahın yokluğu
-
(ve 1 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
İsrail Gazetesi nden flaş iddia
gaffar şurada cevap verdi: y.yılmaz başlık Gazete Haberleri Paylaşımı
Allah korkusu olmayanlarin doksan yillik akla zarar uygulamalari ortada..dedigin gibi olsaydi zor olan yolu sececegine kemalist olur,atatürk´ü sömürür kemalistlerin prensi olurdu dimi..) T.C. basbakan´inin ezber bozan durusu ve icraatleri neticesinde kemalizm kadrolari terbiye edilmis olup görevleri disinda herseye maydanoz olamamktadirlar anliyacagin korkulacak birsey kalmadi..) R.T.E IN, M.K. AUT..hayattan onay almayan nutuk yerine biraz da hayati okumayi deneyin öyle ya tek kanatli cirpinip durulur uculmaz..) slm.- 9 cevap
-
- Haaretz gazetesi
- Barak David
-
(ve 3 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
bastan düzeltelim,askerligimi mersin cikarma birliklerinde yaptim.. genelkurmay baskani kosaner´in noktasina,virgülüne sahip ciktigi konusmasiyla basbugu ve ondan evvel aciklama yapan ne kadar yetkili asker varsa hepsini yalanliyor elbette seni de..bizimkilerin su alnindan vurdugu asker dirami/travmasi var istersen bide sehid anasiyla konus sana ulusalciligin zararlarini anlatsin.. slm.
- 88 cevap
-
- Diriliş
- Turgut Özakman
-
(ve 1 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
alakasiz bir sekilde asker mustafa kemal ile peygamber muhammed mustfa´yi karsilastirarak dolayli bir sekilde diyorsunuz zaten gerci daha ileri gidenler de var ancak tüm kara propagandalara ragmen "günes balcikla sivanmaz" gercekler örtülemiyor..aslinda layusel rehberinizin ilkeleri 90 yili devirmeden cöktü bunun hazimsizligini yasiyorsunuz anliyorum fakat sapla saman bu kadar da mi karistirilir be birader..) slm.
- 88 cevap
-
- Diriliş
- Turgut Özakman
-
(ve 1 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
tepkiniz banami yoksa emin cölasan ile engin ardic´a mi bi karar verin daha sogukkanli okumayi denerseniz tepkinizin yersiz oldugunu anlarsiniz ha nasiriniza basildiysa o baska..dedim di tarih biraz da sasirmaktir..)
- 88 cevap
-
- Diriliş
- Turgut Özakman
-
(ve 1 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
bak ülkemin "üc felaket tellali"ndan en ünlüsü emin cölasan ne demis; "..O güvendiğimiz Türk ordusunun başındakiler, Erbakan'ın kişiliğinde şeriat düzeni isteyenlere arka çıkıyor, üzüntülerini bildirilerle dile getirip cenazeye çelenkler gönderiyor!Yoksa güvendiğimiz dağlara kar mı yağıyor? Galiba öyle!..ben bunları anlatmaktan vallahi billahi acizim. Belki ben aklımı yitirdim! Ya da Türkiye'de bazı şeyler öylesine hızlı değişti, bazı kişi ve kurumlar da öylesine devşirildi ki, ben anlamakta aciz kalıyorum!.." *** "...Gerçi, "Atatürk'ün açıklandığı ve hep anıldığı şekilde saat 9'u 5 geçe değil, sabah 7 sularında öldüğünü, okulların ve resmi dairelerin mesai saati başlangıcına denk getirilmesi ve böylece törenlere katılımın kolaylaştırılması amacıyla kamuoyuna 9'u 5 geçe olarak bildirildiğini" duymuştuk ama...Bunu ortaya atan da Çetin Altan olmuştu hatırladığımız kadarıyla, pek üstünde durulmamıştı...Fakat 9 Kasım... Hayır, bilmiyorduk.Diyeceksiniz ki, Atatürk 9 Kasım'da ölse ne farkeder, 6 Kasım'da ölse ne değişir?Saat sekiz çeyrekte ölse ne olacak, on buçukta ölse ne yazacak?Mesele bu değildir. Ne tür rezillikler dönmüş o Dolmabahçe Sarayı'nda? Nasıl gözümüzün içine baka baka yalan söylerler ve yetmiş yıl kimse ağzını açmaz? Nasıl kandırılır kuşaklar boyunca bu ülkenin vatandaşları? Bu memleketin,bu rejimin her şeyi mi yalan dolan ve sansür üzerine kuruludur? Hani "Kürt" diye de kimse yoktu ya, onun gibi... Hani ele geçirilen roketatarlar da su borusuydu ya, onun gibi... Eski genelkurmay başkanı suçlamıştı ya, "alternatif tarih yaratmaya çalışıyorlar" diye, kimlerdir bunlar?..(engin ardic) *** tarih biraz da sasirmaktir..) slm.
- 88 cevap
-
- Diriliş
- Turgut Özakman
-
(ve 1 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler:
-
3 cemaat savcisi ve 2 cemaat yargicina teslim olan ordu
gaffar şurada cevap verdi: politika başlık Güncel Konular
allahin emri mi ? slm.- 26 cevap
-
- Türk Silahlı Kuvvetleri
- TSK
-
(ve 3 diğerleri)
Yapıştırılan Etiketler: