Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

ATEİSTLERE SORU


BilincArkeolojisi

Önerilen İletiler

Ayriyetten şunuda yazmak istedim...Nazi'at suresinde "Yeri yaydı genişletti "yaymak genişletmek anlamında deHa-ha kelimesinden kullanılmıştır ve tercümanların çoğu bu anlamı tercih etmiştir..İlginizi çekecek olan birşey var...Bu kelime Arapça'da Dahv kelimesinde türemiş ve anlamı devekuşu yumurtası manasına gelir...Edip yüksel adlı tercüman bu anlamı kullanmayı tercih etmiş ve ayet "Ve yeride yumurta biçimine soktu" manasına geliyor...Bir bakımdan böyle...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili dostlar herkese Merhaba,

 

Ben burada katılımcı olan herkesi seviyorum ateisti inançlısı her neye inanırsa inansn herkesi neden biliyormusunuz? İnsan olmasında ötürü insani değerlerden dolayı benim için bir insanın temel insani değerleri taşıması ve hayatını buna göre düzenlmesi yeterlidir örneğin yalan söylememesi hırsızlık yapmaması ahlaklı olması v.b insani değerleri taşıması ve kendisinden sonra gelen nesline şerefle dolu bir hayat bırakması geride kalanların yüzünü kızartacak başını öne eğecek harektelerden kaçınması o ve ondan sonraki insanlar için bırakılmış en büyük mirastır.

 

Gelelim Nazirat suresinin 30 ayetinin değerlendirmesine; Kuran 7 y.y yazılmıştır ve o güne göre değerlendirilmelidir.

7 y.y arapçası ile 21 y.y arapçasındaki kelimelerle değerlendirmeye kalkarsak hataya düşeriz.

Dilimiz türkçedir ve dil yaşayan bir varlıktır sürekli gelişir.

 

Hal böyle iken 1000 yıl önce yaşamış bir insan şu anda hayata dönse ve ona şu kelimeleri söylesek senin suratına bön bön bakar ve ne diyor lan bu adam der. kozmonot, televizyon, otomobil, uçak, bilgisayar, telefon, dingil, aks v.b örnekleri çoğaltabiliriz bu isimleri insanlar koydu ve dil gelişti anlayamaz türediği kelimeyide bilemez çünkü türevi yok.

 

Kurandaki ayetleri bugünkü dil dile değerlendiremeyiz bunun için 8-9 y.y daki kuran tefsirlerine bakmamız gerekmektedir.

Bugünkü tefsirler ile 8-9 y.y daki tefsirleri karşılaştırısanz aradaki farkı ortaya koyabilirsiniz bu günkü tefsirde birtakım bilgiler elde edilmiş ve buna göre kuran yorumlanmıştır bu büyük bir hatadır, bugünün konjoktürüne göre değerlendiremeyiz.

 

Kuranda küre kelimesi geçmemesine rağmen bazı mealciler küre kelimesini kullanmaktalar bunu bu günün insanı yapmaktadır.8-9 y.y böyle bir ifadeye rastlayamazsın.

 

Ben o zaman şunu söylerim Pisagor ve öğretilerinin devamını getiren Aristoles,pluton,Hypatia vb. Bu saydığım isimler M.Ö 570 ve M.s 350 li yllarda yaşamış ve hypatia hristiyanlar tarafından nasıl katledildiğini daha önce bahsetmiştim ve Agora isimli flmini izlemenizi tavsiye etmiş ve linikinide vermiştim çünkü incilde bulunandan farklı bir şey söylüyordu dünyanın küre şeklinde olduğunu kendi etrafında döndüğünü ve elips şeklinde bir yörünge ile güneşin etrafında dönüyor demişti bu ise incile aykırıydı ve öldürüldü.

 

Galilede aynı şeyin kurbanı oldu o ise 1564 - 1642 tarihleri arasnda yaşadı ve incil hala dünya düz diyordu galilenin açklamalarının incile uygun bulmuyordu ve cezalandırıldı.

 

Kuran tevrattan ve incilden sonra yazılmıştır ve bu kitaplarla etkileşim içinde idi o dönemde aynı coğrafyada museviler ve hrıstiyanlarda vardı. Tevratta ve İncilde olan bazı yanlış inanışları ve hikayeleri anlatıyor.

 

O halde incil inanışına göre yanlış olan baba oğul kutsal ruh ve meryemin hamile kalma durumuna kuran düzeltme getirmiştir. Yine aynı şekilde biz anlıyoruzki incilde düz dünya modeli vardı ve bunuda düzeltmesi gerekiyordu ve açık seçik belirtmeliydi. Nasıl Meryem ve isa konusun ile bazı konuları açıkladı ise.

 

omar123

Banada namazı orucu dayattılar..İbadetleri hiç sevmezdim taki ne olduğunu görünceye kadar...Benimde yetişme tarzım senin gibiydi,neredeyse birebir gidiyor inkarı bende düşünmeye başlamıştım ama sorguladık ve imanı tercih ettik...Seninle fark ne biliyormusun...Ben Din hocalarında tvdeki ünlü kişilerinde bir sayfa kadar bilgilerinin olmadığını gördüm...Onlara hiçbir zaman inanmadım hep kendim buldum kendim inandım...Sen ise o adamlara belliki çok dalmışsın halbuki onların senden farkı yok,kitabı ve Tanrı'yı sorgulaman gerekirdi...

Buradaki kişilerin yazdıkları bişey değilki..O ifadelerin 4 katı kadar Tanrı gerçeklerini dökerim buraya..Yazmaktan üşenmesem,sizinde okuyacağınızı bilsem çok güzel olurdu aslında...

Not:Din yorumcularının kurbanı olanlar sınıfındasın...Onların çoğu palavracıdır..Hiç birine inanmayız ben sadece Allah'a ve O'nun indirdiğine inanırım...Sende O ve Onun indirdiği ile sorunlarını yazki cevaba ulaşalım...

 

Evet dostum omar123: siz yazın ben okurum okumaktan üşenmem zira yazmak okumaktan daha zordur. Yazmak için bilgi sahibi olmak lazım bilgi sahibi değilsen FİKİR sahibide olamazsın ama kopyala yapıştır yapmayalım çünkü kopyala yapıştırdıklarını ben daha önce defalarca okumuşumdur ama sorun değil yine okurum.

 

Ben dini tv lerdeki din adamlarından öğrenmedim senin bahsettiğin kişileri az çok tahmin edebiliyorum Yaşar Nuri Öztürk ve zekeriya beyaz v.b bahsediyorsun inan onlara hiç prim vermedim.

 

Ramazan ayında eşim ve ben oruçluyum beyaz hoca oruçluyken cinsi münasebetin orucu bozmadğını söylemişti de eşim le ben ağzımız açık kalakalmıştık ne diyor lan bu adam kafasını bir yere mi çarptı acaba demiştim:). ve yine bu hoca tavuğunda kurban olabileceğini söylemiştir. Benim bunlar gibi YUMOŞ lara pirim verdiğimi mi düşünüyorsun. Bunlar islamı yumuşatma kolaylaştırma girişimleridir ve ben bunun farkındayım ve o zamanlar ben inanıyordum ama bu safsatalara değil hiç bir din adamına tabi olmadım aynı şekilde cemaate de bunu bilmeni isterim.

 

Evet din yorumcuları demişsin ben din yorumcularna göre değil uygarlıklara eski mitelojilere sümerlere eski mısıra babillere asurlara baktım. Konfiçyüs, Buda, ( Güney amerika da yaşayan eski uygarlıklar mayalar aztekler inkalar aç oku hiç birinde de peygamber olayı yoktur.) Dini araştırırken bu saydığım uygarlıkları da araştırman gerekir o zaman kaynağının nereden geldiğini anlarsın.

Kuran da beyinde hiç bahsedilmez ama kalp ten 130 a yakın ayette rastlayabilirsin kalp ten düşünür kuran oysa kalp düşünmenin değil duyguların ifadesidir. heyecanlannca, korkunca, aşık olunca kalp hızlı hızlı çarpya başlar neden acaba kuran kalbe bu kadar değer vermiştirde beyin den hiç bahsetmemiştir

 

eski mısırda kalp ve beyin okuyun lütfen:

Burundan bir çengelle girilip beyin parçalanır ve parça parça çıkarılıp atılırdı. Beynin korunmamasının nedeni Eski Mısırlılar’ ın beyine önem vermemelerindendir: Eski Mısır’da yaşam kalpten girer, kalpte yaşar, kalpten çıkardı. Eski Mısırlılara göre, düşünce merkezi de yine kalpti. Bu nedenle kalp çıkarıldıktan sonra mumyalanıp tekrar yerine konulmasına rağmen, beyin hiçbir şekilde saklanmamıştır, beyin önemsenmediğinden dolayı, hiyerogliflerde bile yer almamıştır.

Daha fazala bilgi için lütfen okuyun Linki BURADA: -www.girgin.org/ansiklopedi/misirdamumyalama.htm-

 

Davh kelimesi ile ne yumurta ne geoid ne de küre anlatılmıştır. bildiğiniz *halı gibi döşemek kastedilmiştir. aksi durumda güneşin battığı ve doğduğu yere ulaşıldığının anlatıldığı kehf suresi ile çelişki ortaya çıkar.

NOT: Dahv, yaymak-yayılmaktan gelir. Yuvarlaktan, toparlaktan falan değil. "Dahve" de ordan gelir zaten, güneşin doğarken ilk ışıklarının doğudan batıya doğru yeryüzünde yayılmasını ifade eder. 93. sure Duha da, bu şekilde adını burdan almıştır. Bazı arkadaşların dikkatine sunulur.smile.png

ESKİ TEFSİRLERE BAKALIM:

Tefsir kitapları Linki : -www.furk anvakfi. net/indir/124-kitap/1455-tefsir-kitaplar.html-

 

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ebu Cafer Taberi kimdir?

Taberi veya tam adıyla Ebu Cafer Muhammed ibn Cerir et-Taberi tahminen 839 yılında Taberistan (bugünkü Mazenderan bölgesi) Amol şehrinde doğmuş, 8. ve 9. yüzyıllarda yetişmiş, fıkıh, hadis, tarih, dil, tefsir ve kırâat ilimlerinde çalışmalarıyla kendini kabul ettirmiş islami Tarihçi'dir.

 

Nazirat 30- Bundan sonra yeryüzünü düzgün bir şekle koydu.

Âyette geçen "Bundan sonra" ifadesinden maksat, Abdullah b. Abbas ve Mücahid´e göre "Gökler yaratıldıktan sonra" demektir. Bu izaha göre Alllah tea-la önce yeryüzünü, içindeki varlıklarla yaratmış, sonra göğü yaratmış daha son­ra da yeryüzünü düzgün bir şekle koymuştur. Yani ondan sular çıkarmış, orada otlaklar yapmış ve oraya, sarsılmaması için dağlar yerleştimıiş ve.böylece orayı, insanların yaşayacağı bir yer haline getirmiştir. Taberi de bu izah tarzım tercih etmiştir.

 

Mücahid ve Süfyan es-Sevri´ye göre, âyette geçen ve "Bundan sonra" di­ye tercüme edilen "Ba´da zalike" ifadesinden maksat, "Bunun­la beraber" demektir. Buna göre âyetin izahı şöyledir: "Allah, önce yeryüzünü yaratıp bununla birlikle onu düzene koydu. Daha sonra da göğe yönelerek onu yarattı." Bu mütessirler, şu âyet-i kerimenin de bunu ifade ettiğini zikretmişler­dir. "Yeryüzünde ne varsa hepsini sizin için yaratan O´dıır. Sonra göğe yönelip onları yedi gök olarak düzenleyen de O´dur. O, herşeyi çok iyi bilendir."[36]

"Düzgün bir şekle koydu" diye tercüme edilen "Deha" kelimesi, Katade, Süfyan es-Sevri ve Süddi tarafından "Döşedi" manasına gel­diği rivayet edilmiş İbn-i Zeyd tarafından ise "Ekti ve yardı" manalarına yorum­lanmıştır.[37]

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

Ebü’l-Leys-i Semerkandi İslam alimlerinin en büyüklerinden. İsmi, Nasr bin Muhammed bin Ahmed bin Muhammed’dir. Künyesi Ebü’l-Leys olup, Semerkandi nisbesiyle şöhret bulmuştur. İmam-ül-Hüda ve Fakih lakaplarıyla da anılır. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemektedir. 983 (H.373) senesinde vefat etti.

 

Yüce Allah şöyle buyurmuştur:

Nazirat 30- "Bundan sonra da yeri yaydı, döşedi. Ondan suyunu, otlağını çıkardı. Dağları da dikti."

Allahü Teâîâ gökyüzünü yarattıktan sonra bu yeri yaydı ve döşedi. "Dahâ"dan türetilmiş "medhâ" "deve kuşunun yuvası" demek. Deve kuşunun yumurtası da "elips" şeklinde yani "biraz yamuk-yaygın'dır. Mevsimlerin oluşumu da bu eğildikten dolayıdır. Her mevsimin bir başka özelliği var. Güzün ekilen yeryüzü yazın yemyeşil olur. İnsanların İhtiyaçları bu mahsullerden tevir-türlü görülür. Denizlerdeki balıklar ve zînet için inci-mercan nimetlerden. Bağlar-bahçeler de hem göze hem mideye hitap ederler. Allah'ın kudretinin kemâlini gösterir bunlar.

 

YORUMUM: Deve kuşunun yuvası demekte mevsimlerin oluşumuna bağlamaktadır. Oysaki biz biliyoruz ki dünyanın güneş etrafındki elips şeklinde olan yörüngesi soncu mevsimler oluşmaktadır dünyanın kendisinin elips şeklinde olmasından değildir burada bahsettiği dünyanın tepsi gibi düz fakat yuvarlak değil elips şeklinde olduğu çıkarımıdır.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ebū Hāmid Muhammed ibn Muhammed el-Gazali (1058-1111), (Arapça: أبو حامد محمد بن محمد الغزالي), İslam Alimi, Mutasavvıf ve Müderris. Lakabı Hüccet-ül-İslam ve Zeyüddin’dir. Genel olarak El Gazali ve İmam Gazali isimleriyle tanınmıştır.

 

Bu kibir ve Allah yolunda alıkoyma neden? Yaratılışça siz mi daha çetinsiniz, yoksa gök mü? (Allah) onu yaptı. Yükseklik miktarını yükseltti ve onu düzen­ledi." (Nâziât: 27-28) İnsan -başkasına oranla- zayıf olarak yaratılmıştır. Onun kör ve azgın olması caiz olmaz. Rabbinden korkması ve annması gerekir. Başka oluşumların tasarruf yetkisi kendisine verilmişse bunu Allah'a şükür ve haklarını yerine getirme İçin kullanmalıdır.

Sûre, insan dünya hayatını âhiret hayatına beşik yapsın diye yeniden dirilme ve cezadan söz etmeye tekrar dönmüştür.

"Her şeyi bastıran o büyük felâket geldiği zaman, O gün insan, neyin peşinde koşmuş olduğunu hatırlar. Gören kimseler İçin cehennem ortaya çıkarılmıştır." (Nâziât: 34-36)

YORUMUM: görüldüğü üzere Gazali 27-28 ve 34-36 yı açıklamış fakat 30 cu ayete bir açıklama getirmemiştir.

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------

-www.mum se ma.c...ilir-miyi z.html-

Mevdudi kimdir? yukarıdaki linkten aldım kim olduğunu

ve aleykumusselam ve rahmetullah

son devrin büyük alimlerinden biz bütün alimlerin ilminden istifade ederiz pirincin içinde bir kaç taş var diye tüm pirinci atmak akıl karı değildir

her alimin bazı görüşleri tartışılmıştır ama bu ondan istifade edilmez anlamına gelmiyor tefsiri çok güzel, istifade ettim

Allah ona rahmet etsin

 

Mevdudi, Haydarabat – Hindistan’da 1903 yılında doğmuş olup, babası tarafından İngiliz eğitiminin hakim olduğu resmi okullara gönderilmeksizin özel öğretmenler aracılığı ile yetiştirildi Arapça, Farsça, Urduca ve İngilizce bilmekte idi Çeşitli gazete ve dergilerde yazdı İslam birliğini tesis etmek için Hilafet’in tekrar ihyası için çalıştı “İslam’da Cihad’, “İslam Hukuku ve Anayasası” ve “Dört Terim” adlı eserlerini kaleme aldı. “Cemaat el-İslam” adlı teşkilatın kurucusudur “Sünnet’in Hukuki Önemi” adlı eseri ile sünnet aleyhtarı görüşlere cevaplar vermiştir Mısır’da el-Ezher üniversitesinin ıslahı için de bir ara çalışmıştır

 

Mevdudi kendi çapında ve şartlarında İslam’a gönül vermiş ve hizmet etmiştir Bir kısım kişiler tarafından sürekli tenkit edilmiştir Bunlar ise adeta İslam’da bir değişiklik yapacağı şeklindeki tezlerle ortaya çıkmışlardır Ancak İslam’ı asrın idrakı içinde temele dokunmaksızın anlatmak ve farklı metotlar kullanmak İslam’ı aslından uzaklaştırmak değildir. Bütün bunlarla beraber Mevdudi de bir insandır ve küçük bazı hataları olabilir Bu ise kendisinden istifade etmeyi engellemez

 

Nazirat 30-"Bundan sonra da yeryüzünü serip-döşedi."

Tefsiri:

Yeryüzünün gökyüzünden sonra yaratıldığı anlamına gelmez. Nasıl ki konuşurken, olayların kronolojik sıralamasını hesaba katmayız, burada da aynı şekilde bir kronolojik sıralama sözkonusu değildir. Bu hususun Kur'an'da diğer örneklerini açıkça görebiliriz. Örneğin, "Kaba, sonra da kötülükle damgalı" (Kalem-13) ayetinde, sözkonusu kişinin öncelikle kaba ve daha sonra da kötülükle damgalı olduğu kastedilmiyor elbette. Sadece burada o kişinin kaba ve ayrıca da kötülükle damgalı olduğu anlatılmaktadır. Yine "Bir boynu çözmek ..........ve sonra iman edenlerden olmak" (Beled:13-17) ayeti önce köleleri azad eder ......ve sonra iman edenlerden olur anlamını tazammun etmez. Burada sadece bir müminin nitelikleri verilmektedir. Dikkat ederseniz Kur'an'ın bazı yerlerinde, yeryüzünün yaratılışı önce zikredilirken, gökyüzünün yaratılışı sonra zikredilmiştir. (Örneğin, Bakara-29) Fakat bazı yerlerde de, gökyüzü önce, yeryüzü sonra zikredilmiştir. Aslında bu ayetlerde hiçbir çelişki yoktur. Çünkü asıl gaye kronolojiyi vermek olmadığından, bu ayetler sözün gelişi gereği böyle ifade edilmişlerdir. Allah (c.c.) sadece nimetlerini saymak ve insanoğluna bunları hatırlatmak istemiştir.

YORUMUM: Görüldüğü gibi deve kuşu yumurtasından yuvarlaktan toparlaktan küreden bahsetmez.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

VE SON OLARAK GÜNÜMÜZ TEFSİRCİSİ

 

Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, (d. 1878, Antalya – ö. 27 Mayıs 1942, İstanbul), Türkçe Kur'an tefsirlerinden birini telif etmiş din adamı, çevirmen ve hattat. Okan Bayülgen'in öz dedesidir.

Nazirat 30- tefsiri

 

Yerküreye gelince, ondan sonra da onu yayıp döşedi. Göğü yaratıp bir nizama koyduktan ve gecesini giderip gündüzünü çıkardıktan sonra yerküreyi, üzerinde yaşama ve yerleşme imkanı olacak şekilde yayıp serdi. Yerkürenin, üzerinde yaşadığımız kabuğunu ondan sonra yaratıp döşek halinde döşedi.

 

DEHA , yaymak mânâsına "dahv" veya "dahy" kökündendir. Bast da döşek serer gibi yaymak, döşemektir. Bundan açıkça anlaşılan da yerkürenin kendisinin daha önce yaratılmış olmasıdır. Bakara sûresinin "Sonra iradesini göklere yöneltti de onları yedi gök halinde nizama koydu."(Bakara, 2/29) âyetinde, aynı şekilde (Fussilet, 41/11) âyetlerinde göğün nizama konması, yerkürenin ve onun içinde bulunanların yaratılmasından sonra gibi zannedilebilirse de orada "sonra" kelimesi, zamanda sonralığı ifade etmek için değil, sözde sonra gelme derecesinden dolayı olmak lazım geleceğini buradaki "bundan sonra" sözü izah ediyor demektir. Bununla beraber burada şunu da göz önünde bulundurmak gerekir ki, İsrâ Sûresi'nde "Gece alâmetini giderdik."(İsrâ, 17/12) âyetinde geçtiği üzere İbnü Abbas'tan gelen rivayette Ay, söndürülmeden evvel Güneş gibi parlak olduğu ve o zaman onun gece âyeti olmadığı beyan olunmuştu. Buna göre yerkürenin ilk yaratılışında ve Ay sönmeden önce yeryüzünde gece karanlığı yoktu demek olur. O halde âyeti, Ay'ın sönmesiyle yerküre üzerinde gecenin karartılmış olmasını ifade etmiş ve Ay'ın sönmesi de yerkürenin yayılmasından önce olduğunu karinesi ile anlatmış olur. Şu kadar var ki, Ay'ın ilk yaratılışı yerkürenin yaratılışından sonra olmak itibarıyla yerkürenin yaratılışından sonra da gökte bir düzenleme yapılmış demek olacağını düşünmek gerekir.

 

YORUMUM: Elmalılı hamdi de tefsirinde "yerküre" ifadesini kullanmış ancak kuranın orjinalinde bu ayetlerde "küre" ya da "yuvarlak", "yuvarladı" anlamına gelebilecek kelimeler yok.

 

Olsa idi 8-9 y.y yaşamış olan gazali, Ebü’l-Leys-i, taberi, Mevdudi gibi değerli tefsirciler de bahsederdi

Elmalılı bunu neye göre yazdı sebebi açıktır dünyanın top gibi yuvarlak oluşunun keşfinden sonra yazmıştır dünyanın küre gibi oluşunun keşfini macelan 1500 lü yıllarda deniz yolculuğu ile yapmıştır bundan öncede yukarda bahsettiğim düşünürler dünyann küre şeklinde olduğunu düşünüyor fakat bunu kanıtlayamıyorlardı. oysaki sizin görüşünüze göre dünya küre idi bu kuranda yazıyordu ama bunu islam tefsircileri bulamadı neden çünkü daha keşfedilmemişti.

 

Evet değerli dostlarım yazım uzun oldu kaynakları ile beraber ortaya koydum kopyala yapıştır yapmadım halbuki çok kolaydı atesit siteye girip kopyalayıp yapıştırabilirdim fakat benim yöntemim farklı ben araştırım benim yazdıklarımı başka bir sitede kopyasnı bulamazsınız.

Ben boşuna inançsız olmadım.Yaşım 41 evli iki çocukluyum çok aşama kaydettim siz sanıyormusunuz ki ben akşam yatıp sabah inançsız oldum, hayır asla böyle olmadı kendimle çok mücadele ettim hep kuran doğrudur dedim fakat olmadı olamadı bu kadar gerçekler ortada dururken kendimi nasıl kandırabilirim ki.

 

Ama hala bir yaratıcının olduğunu düşünüyorum (kelimeye dikkat düşünüyorum diyorum inanıyorum demiyorum) fakat bu yaratıcı ne musanın rabbi , ne isanın yehovası nede muhammedin allahı

 

Kalın sağlıcakla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bugünkü tefsirler ile 8-9 y.y daki tefsirleri karşılaştırısanz aradaki farkı ortaya koyabilirsiniz bu günkü tefsirde birtakım bilgiler elde edilmiş ve buna göre kuran yorumlanmıştır bu büyük bir hatadır, bugünün konjoktürüne göre değerlendiremeyiz.

Kuranda küre kelimesi geçmemesine rağmen bazı mealciler küre kelimesini kullanmaktalar bunu bu günün insanı yapmaktadır.8-9 y.y böyle bir ifadeye rastlayamazsın.

 

ortaya cikan fark sunu daha keskin gostermektedir ;

bilim ilerledikce, Kuranin uslubu da kendini belli etmektedir ;

eskiden dunya duz sanildigi icin; tefsirciler ona gore tefsir etmis olabilirler ; bu detaylardaki bir ihmaldir

ama gelisen bilim dogrultusunda; Kurana bir daha goz attigimizda sunu goruyoruz ;

uslup ve deginmelerdeki incelik olaganustu sasirticidir .. nitekim Arapca cok zengin bir dil ve

geliyorum demek icin bile 8-9 tane durumu gore degisen kelime kullanilabilmektedir ..

 

 

Konfiçyüs, Buda, ( Güney amerika da yaşayan eski uygarlıklar mayalar aztekler inkalar aç oku hiç birinde de peygamber olayı yoktur.) Dini araştırırken bu saydığım uygarlıkları da araştırman gerekir o zaman kaynağının nereden geldiğini anlarsın.

 

bu olay zaten Kurani dogrulamaktadir ; PEygamber niye gelir ?

hersey yolunda iken gelmez ..

 

en azili, en sapkin ahlaki dejenerasyonlarda hep PEygamberler gelmistir ..

Firavun dunyaya zulmediyordu ona Musa gonderildi

PEygamberimiz SAV doneminde ; kiz cocuklari haksiz yere olduruluyordu, kolelestiriliyordu insanlar

azginlik ve adaletsizlik heryonden hakimdi ; ve Allah Hz. Muhammedi secti ..

 

neticesinde ise sosyal edalet ve asr-i saadet hakim oldu ..

 

 

Davh kelimesi ile ne yumurta ne geoid ne de küre anlatılmıştır. bildiğiniz *halı gibi döşemek kastedilmiştir. aksi durumda güneşin battığı ve doğduğu yere ulaşıldığının anlatıldığı kehf suresi ile çelişki ortaya çıkar.

 

Arapca cok zengin bir dirdir ;

Dahv kelimesinden türeyen diğer kelimelerde de yuvarlaklık anlamı mevcuttur. Örneğin çocukların topu yerdeki bir çukura düşürmeleri, taş atıp çukura düşürme yarışları, cevizle oynanan oyunlar hepsi dahv kelimesiyle ifade edilmektedir. (alinti, google dan dogrulayabilirisn)

 

Kehf suresi ile ilgili ;

Sonunda güneşin battığı yere kadar ulaştı ve onu kara çamurlu bir gözede batmakta buldu, yanında bir kavim gördü.(ayet)

 

Zulkarneyn guesin battigi yere kadar ulasiyor ;

yani gunes batincaya kadar yol katediyor ve gunes battiktan sonra bir kavimle karsilasiyor .. gunesin battigi yere kadar durmadan hareket hakinda oldugunu anlatiyor Kuran .. batiya yoneldigini ve gunduzleri yolculuk yaptigini cok rahat goruyoruz ...

 

kissadaki vurgunun dunyanin yuvarlakligi ya da duzlugu ile zaten uzaktan yakindan alakasi yok biggrin.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili cooldelta...Tvdeki din adamları ile ilgili görüşlerinize %100 katılıyorum...Bazı noktalara dennise arkadaşımız cevap verdi bende fazla üstünde durmak istemiyorum...Kur'anda beyinden bahsedilmez dediniz,ama akıldan bahsettiğini görmüşsünüzdür..Şimdi sizin o kadar yazdıklarınızdan kafama en çok şu son sözünüz takıldı..

 

"Ama hala bir yaratıcının olduğunu düşünüyorum (kelimeye dikkat düşünüyorum diyorum inanıyorum demiyorum) fakat bu yaratıcı ne musanın rabbi , ne isanın yehovası nede muhammedin allahı"

 

Öncelikle şunu belirtmek isteyim...İsa'nın Yehovası diye birşey yoktur...İsa Mesih Tanrı'ya Baba derdi..Buradaki Baba-Oğul ilişkisi fiziksel anlamda değildir...Ve bu Baba'ya biz özel olarak Allah deriz,Musevide Tanrı der,Bir Zerdüşt Ahura-Mazdah der...İsimleri değişik fakat şahıs hep aynıdır..

Bir Yaratıcı olduğunu düşünmeniz zannediyorumki akıllı tasarımdan meydana gelmektedir..Eğer böyleyse doğru düşünüyorsunuz demek isterim...

Bir Yaratıcı olduğunu düşünüyorsunuz sende bize Allah hakkında çelişkiye düştüğün şeyleri söyleki bizde yardımcı olalım...Nitekim bizde ermiş bir insan değiliz maksad birbirimize yardımcı olmak olur ya siz görmemişsinizdir ben görmüşümdür yada tam tersi...

 

Eski tefsirlere baksakta şu an Diyanetin yaptığı son tercüme en aydınlatıcı olanıdır...Bunu belirtmek isterim...Hatta elinizde Diyanetin tercüme ettiği Kur'an-ı Kerim varsa kitapta sık sık çeşitli bilgilerede rastlarsınız..

 

 

Şimdi son sözünüz ile ilgili yazdığım yazıya değinerek şunuda belirteyim...Bir Musevi'nin İsa Mesih'i kabul etmemesi onun dini duygularından kaynaklanır..Bir mesih inanlısının Allah'ı kabul etmemesi yine duygularından kaynaklanır..Çünkü duygularıyla hareket etmişlerdir...Halbuki gerçek olan şeyi hepsi unutmuştur..Geçmişte olan bazı tatsız şeyler hep bu yüzden meydana gelmiştir...Şu yazacağım söze dikkat edin...Filozofların öldürüldüğü kadar Peygamberlerinde öldürülmüşlüğü vardır...Bunlardan en bilineni İsa Mesih'tir...Ben bir Mesih inanlısıyım,Mesih inanlısı olduğum için Müslümanlıktan çıktığımı düşünmeyin...Ben hem müslümanım,hem museviyim hem de Mesih inanlısıyım...Çünkü hepsini okudum düşündüm kararımı verdim...Ama çoğu insan duygularını ön plana çıkararak hem dini inancını hassas bir nokta yapar hemde bu duyguları yüzünden inkar eden bir kişiye karşı saldırganlık duyguları ön plana çıkar....

 

Aklıma gelmişken son bir şey daha Dünyanın şekli nasıldır...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

tanrıya şimdiye kadar en ufak bi inancım olmadı bundan sonra da olmayacak.. kendi düşüncemizde yarattığınız bişey bu

 

e heralde biggrin.png

 

, nasıl tapabiliyorsunuz sizi anlamıyorum..

 

tapma islemi kendi kendini devraliyor biggrin.png

bole bi feveran eden guc patlamasi oluyor .. (olsa gerek )

 

sizi anlamaya çalışıyorum bazen, ama o zman da kendimi aptal gibi hissediyorum.

 

inancli birini anlamaya calisirsan zaten aptalca bi is yapmis olursun ; kusura bakma biggrin.png

 

bi insan nasil bakarsa ole gorur ; nasi biri ise de ole bakar ..

sen ateist bir gozle inanan birini tabi ki anlayamazsin biggrin.png

 

. çünkü hiçbirşeye doğru düzgün veya net bi cevap veremiyorsunuz ki her sorunun cevabı "tanrı böyle buyurmuştur" oluyor

 

ama ole

en tatminkar cevaplar verilse dahi ; isin ozundeki yegane cevap bu olucaktir

Allah ole yaratmis .

buradaki sorun ; Allahin ole yaratmasi cevabini otomatik vermekten geciyor ;

otomatik konusulmaz ; suur acici konusulur .. bilim , felsefe ve sanat dinin temelidir ..

 

ve mantık, neden vs. araştırılmıyor.. ya hangi çağda yaşıyorsunuz biraz mantık yaa!!

 

en mantikli cevaplari almak istiyorsan oncelikle tecrubeli olmalisin

 

(( içinizden bana lanet okuyorsunuz yada "tanrı akıl versin" diyorsunuz..

 

valla diyen diyo biggrin.png

 

 

ewt ama akıllılık sizinki gibi oluyorsa bırakın deli kalıyım..

 

tabi ki deli dolu ol w00t.gif

 

evet.. hadi beni lanetleyin, "cehennemde yan!" diyin.. kimi korkutacaksınız ?? )) biggrin.gifbiggrin.gif

 

yoo

korkutmaktan ziyede kontrol kaybettirmek onemli ..

 

Kuran dikkatlice incelendiginde ; hak ile gelenler ancak batilin kontrolunu kaybettiriyor once biggrin.png

 

bu gozlemlendi mi is bitti

 

demek ki sarsilmaz olmak onemli : ))

 

bi soliyim dedim ..

 

musluman deyince takke seccade akla geliyor; bole gereksiz bi mazlumiyet biggrin.png mutlak eziklik biggrin.png fln ..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

cunku teblig bilinc altinda yapilir ;

 

bilinc ustunde adama Allah var dersen

 

o, bilinc alti geregi ilk is inkar eder ; beyin o bilgiyi pesin almak istemz . bilim, sanat, felsefe dinin anahtarlaridir .

 

omar123 e bu yuzden uslubu geregi katilmiyorum cogu zaman : )) ama cok severim kendisini ..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

eskiden dunya duz sanildigi icin; tefsirciler ona gore tefsir etmis olabilirler ; bu detaylardaki bir ihmaldir

--------------------------------------------------------------------------------------------------

Sevgili dostum dennise lütfen üç maymunu oynamayalım yukardaki açıklama gerçekten çok ucuz bir açıklama kuran dünyanın yuvarlak olduğunu söylüyorsa davh kelimesinden deve kuşunun YUMURTASI anlaşılyorsa neden tefsirciler dünyayı düz zannedipte bu şekilde bir açıklama yapsın ki Açık Seçik Dünya top gibidir veya deve kuşu yumurtası gibidir der bu akla ve mantığı aykırı değilmi?

Yukarda açıklamsını yaptım tekrar alıntılıyorum

Dahv, yaymak-yayılmaktan gelir. Yuvarlaktan, toparlaktan falan değil. "Dahve" de ordan gelir zaten, tan yerinden güneşin doğarken ilk ışıklarının doğudan batıya doğru yeryüzünde yayılmasını ifade eder. 93. sure Duha da, bu şekilde adını burdan almıştır.

Rad suresi 3 ayet: Medde =uzattı

Furkan 45 ayet: medde =uzatmak

Hicri 19 ayet: meddena-ha=biz onu uzattık

dahv = yaymak - yayılmak

deha-ha = onu yayıp döşedi

 

Burada dikkat edilmesi gereken noktalar var MEDDE uzatmak DAHV ise yaymak anlamındadır

kelimeye getirilen HA eki "onu biz yaptık" anlamı katmaktadır ve kelimenin yapısı değişmektedir MEDDE=MEDDENA DAHV ise DEHA olmaktadır lütfen dikkat edelim.

BİR BİLGİ DAHA:1975 de verilen bir fetve yani aya çıkıldktan ve görüntüler alındıktan sonraki fetva

Suudi Arabistanlı meşhur Şeyh Abdul Aziz Bin Baz, “Dünya’nın Sakin Güneş’in Hareketli Olduğuna ve Gezegenlere Çıkmanın İmkansızlığına Dair Akli ve Hissi Deliller” isimli resmi makamlarca basılan risalesinde şunları söylemektedir: “Kim dünyanın yuvarlak olduğunu iddia ederse küfür ve delalete düşmüş olur. Çünkü bu iddia hem Allah’ın, hem Kuran’ın, hem Peygamber’in reddidir. Bunu iddia eden kişi tövbeye davet edilir. Ederse ne ala! Aksi takdirde kafir ve dinden dönmüş bir kişi olarak öldürülür ve malı da Müslümanlar’ın hazinesine katılır... Eğer ileri sürdükleri gibi Dünya dönüyor olsaydı ülkeler, dağlar, ağaçlar, nehirler, denizler bir kararda kalmazdı. İnsanlar batıdaki ülkelerin doğuya, doğudaki ülkelerin batya kaydığını görürlerdi. Kıble’nin yeri değişir, insanlar kıbleyi tayin edemezlerdi. Velhasıl (bunların hiçbiri görülmediğine göre) bu iddia (dünyanın hareketli olduğu iddiası) sayması uzun sürecek birçok nedenden dolayı batıldır.”

Suudi fetva makamının başı..Hem de 20.yüzyılda " Dünya dönüyor diyenin katli vaciptir" diyor..

Şimdi biz neye inanacağız..Bu mealciler , Arapça'yı şeyhten daha mı iyi biliyorlar yoksa bu şeyh geri zekalı mı? Adam arap dil kendi dili adam bunu anlamış ve doğrusunu söylüyor tadir etmek gerekir şimdi ki YUMOŞ dinciler gibi ayetleri eyip bükerek yeni anlamlar katmıyor daha öncede Iraktaki tv görüntüsün paylaşmıştım.

-------------------------------

bu olay zaten Kurani dogrulamaktadir ; PEygamber niye gelir ?

hersey yolunda iken gelmez ..

----------------------------

Evet hiç bir şey yolunda gitmiyor ve ne hikmetse babadan oğula geçer gibi oğulu torunu torunun torunu hep peygamber oluyor tam monarşi yönetimi Dünyanın diğer bölgelerinde her şey güllük gülistanlık öyle mi çok ilginç.

 

-------------------------------------------------------------------------------------------------

PEygamberimiz SAV doneminde ; kiz cocuklari haksiz yere olduruluyordu, kolelestiriliyordu insanlar

---------------------------------------------------------------------------------------------

Bu cümleyide yemem sayın denisse Peki neden yemem aşağıda açıklayım

Anlatılan o ki bir ailede 1 kız çocuğu var ise ve daha sonra ikinci bir kız çocuğu doğmuşsa o kız çocuğu öldürüyordu. Bu kuyruklu bir yalandır. hemen açıklayayım.

Peygamber 50 yaşındayken hatice öldü ve 3 yıl bekledi 53 yaşında iken aişe ile evlendi inanırlar derki Muhammed Aişe ile evlendiğinde 17-18 yaşlarında idi peki kabul edelim

Aişenin birde ablası vardı kendisinden 10 yaş büyük olan ESMA

Muhammede peygamberlik 40 yaşında iken geldi

O zaman Esma 15 yaşında idi peki ya Aişe o da 5 yaşında olur peygamberlikten öneceki dönem cahiliye dönemi ise ve ikinci kız çocuklar diri diri gömülüyorsa, Aişe Muhammed 35 yaşında iken gömülüp öldürülmüş olması gerekmez miydi Sayın denisse.Yine çuvalladın üzgünüm

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Kehf suresi ile ilgili ;

Sonunda güneşin battığı yere kadar ulaştı ve onu kara çamurlu bir gözede batmakta buldu, yanında bir kavim gördü.(ayet)

Zulkarneyn guesin battigi yere kadar ulasiyor ;

yani gunes batincaya kadar yol katediyor ve gunes battiktan sonra bir kavimle karsilasiyor .. gunesin battigi yere kadar durmadan hareket hakinda oldugunu anlatiyor Kuran .. batiya yoneldigini ve gunduzleri yolculuk yaptigini cok rahat goruyoruz ...

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

flat_earth.jpg

O dönemin inanşında dünya böyle idi ortada kara parçası etrafı su var ve karabalçıkta batar görüyor ve zaten kehf suresi ayrı bir tartışma konusu Nazirat 30 da dünyanın düz olduğu konusunda anlaşabilirsek kehf suresinede inceleriz. ve hatta muhammedin bu konuyla bir hadiside var dikkat et kaynaklar çok sağlam aşağıda

 

Hadis No : 1681

Ravi: Ebu Zerr

Tanım: Güneş batarken Resulullah (sav) ile birlikte mescidde idim. Bana: "Ey Ebu Zerr, biliyor musun bu Güneş nereye gidiyor?" diye sordu. Ben: "Allah ve Resulü daha iyi bilirler!" dedim. "Arşın altına secde yapmaya gider, bu maksadla izin ister, kendisine izin verilir. Secde edip kabul edilmeyeceği, izin isteyip, izin verilmeyeceği zamanın (kıyametin) gelmesi yakındır. O vakit kendisine: "Geldiğin yere dön!" denir. Böylece battığı yerden doğar. Bu durumu Cenab-ı Hakk'ın şu sözü haber vermektedir. (Mealen): "Güneş, duracağı zamana doğru yürüyüp gitmektedir. Bu aziz ve alim olan Allah'ın takdiridir" (Yasin 38).

 

Kaynak: Buhari, Tefsir, Ya-sin 1, Bed'u'l-Halk 4, Tevhid 22, 23; Müslim, İman 250, (159); Tirmizi, Tefsir, Y

 

 

kalın sağlıcakla

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili cooldelta...Dünyanın yuvarlaklığı konusu gereksiz yere uzadı...davh=yaymak deHa-ha =onu yayıp döşedi..Anlamlarını öğrendiysek sende bir tercüme edebilirsin zaten...

 

Üstelik size şunuda söylemek istiyorum..Bir adamın söylediği lafları yada görüşlerini yazmayın,Kur'an-ı Kerimden yazın..Hadislerde bir tür insan yazmasıdır çoğunluğuna katılmam...Kur'an-ı Kerim'le konuşursak daha iyi olur nitekim Allah'ın sözüdür...O yüzden bir tane adam çıkmış "Dünya yuvarlak diyen Cehenneme girer" gibi sözleri dikkate almıyorum..Bu sözü söylediği için kendisini günaha sokmuştur...Bu tür adamlar birebir pisliktir...Tarikatlar Şeyhleri duymuşsundur..Onları yanlarında kalmış bir kişi olarak nefret ettim hepsinden..Her kim günah işlerse Şeyh bizi kurtarır diye söyleyip durur..Şeyh Şeyh derken Allah'ın kim olduğunu unuttular...Hepsi birer aptaldır..Şeyh'inde İmam ali iskenderinde senin benim gibi birer insanlardır..Nitekim Peygamberler bile bizim gibi birer insan olduğuna göre bu adamların ne gibi bir ayrıcalığı olabilirki...Size tavsiyem bu adamlar ödüllerini almışlardır fazla onların üzerinde durmayalım smile.png

 

Dünya'nın düz olduğu ile ilgili hiçbir şey yok..Kelimelerin anlamlarını sizde yazdınız ve biliyorsunuz bu yeterlidir zaten...

 

Hadisleri tutmadığım için onlarla ilgili cevapta vermeyi düşünmüyorum..Buraya geldim geleli zaten bir tane hadis bile yazmamışımdır..Ayetler üzerinden gidelim..Allah'ın sözü kadar doğru bir söz var mıdır...Yaratan Allah'ın kendisi buyrun test edin demiştir..Sizde izin verinde birlikte bu güzel Kitap'la yola çıkalım..Başka şahıslar kim olursa olsun yada hadisler işin içine girdiği zamanortalık bir çıkmaza gider...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili Omar;

Hadislerle ilgili düşüncelerini ben anlarım ve sana hak veririm.

Aynı şekilde birisi Allah yoktur dediğinde, sende bu sana göredir kardeşim bence vardır deyip şiddet uygulamazsın...

 

Ama bu tür birbirini anlamaya çalışma, karşılıklı olarak düşünceye saygı ve inanç serbestliği bizim gibi ülkeler de geçerlidir.(Hoş bunun olumsuz örnekleriyle de karşılaşmıyor değiliz.) Bu aykırılıkları, Allahın olmadığı, hadislerin insan yazması olduğu ve güvenilir kaynaklar olmadığı, dini inançların koşulsuz kabul edilmesi gerektiğine inanan toplumlar ve ülkelerde dile getirilebilir mi?

 

Ortalık bir çıkmaza girer diyorsun sence hangisi daha tutarlı. Tartışılıyor olabilmesi mi? yoksa tartışılamaz olması mı?

 

Ayet dediklerin Hz. Muhammedin Allah adına dile getirdiği öne sürdükleri, hadisler ise Hz Muhammetin İslami uygulamaları ve onunla yaşananların tarihsel kanıtlarıdır. Hadisler insanların yazmasıdır da Kuran yine o dönemde yaşayan insanların yazdığı günümüze ulaşan bir kaynak kitap değil midir? (Kaynak olmasına itiraz edip polemik üretecek olanlar "kaynak kitap yerine kutsal kitap" olarak okuyabilir. Özünde hiç bir şey değişmez.)

 

***

Dünyanın düz olduğu ile ilgili hiç bir şey yok dersen, bugünkü bilgin ile yaptığın bir yorumdur bu. Gerçek olan ise geçmişte bunun böyle olduğunu düşünen ve inan insanların bu bilgilere sahip olmadıklarıdır. Ne kadar zorlarsan zorla kutsal kitaplarda dünyanın fiziksel yapısıyla ilgili yazılanlar o dönem peygamberlerinin bildikleriyle sınırlıdır. Yazıldığı iddia edilen şeyler her dönemin bilgi birikimine göre değişecektir. Kutsal kitaplara Bilim kitabı muamelesi yapmak amacı aşar, kişinin bilgi birikimi ve algılamasına göre değişen sonuçlar ortaya çıkar.

 

İlgili video da izlenenler ve söylenenler geçmişten gelen bilgi birikiminin günümüz bilgileri karşısında ne kadar geri ve aciz kaldığını örnekleyen bir ibret belgesidir. Hangi tarih ve ülkede yaşandığının öneminden çok hangi bakış açısı ve inanç sahiplerinin bu şekilde açıklamalarda bulunuyor olmasıdır. Orada söylenenleri bir aidiyet duygusuyla reddedip yok saymak inançlardan gelen kör algılama ve bakış açılarının insan yaşamına olan olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaz....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

 

Ortalık bir çıkmaza girer diyorsun sence hangisi daha tutarlı. Tartışılıyor olabilmesi mi? yoksa tartışılamaz olması mı?

 

Şimdi şöyle birşey var..İnanan insanda yalan olabileceğini düşünebilir inanmayan zaten yalan olduğunu düşünür..Hadisler babalardan duyduklarıyla,kendi isteklerine göre bir çeşit insanların yazıya döktüğü şeylerdir..Oysa Hz.Muhammed kendi ağzıyla ayetleri söyledi,ama kendisi söylemedi çünkü onunla iletişimde olan Cebrail var idi..İsa Mesih'te "Ben duyduğumu size aktarıyorum" demişti..Hz.Musa da öyle...Yani kısacası ağızdan çıkan sözler ama kaynak Allah'tandır..Hadisleri tartışsak insanların sonradan kaleme aldığı içlerinden doğru/yalan ayırımı anlaşılamayan sözlerle tartışmak mı daha doğru..Yoksa Allah'ın Peygamber aracılığıyla bize verdiği sözler mi daha doğrudur..Tabiki ayetler ve Kur'an-ı Kerim..

 

Sevgili Gecekuşu....Bazı bilimsel gerçeklerin Kur'an-ı Kerim'den sonra bulunmasına rağmen,bu Kitap onlarıda varsayarak yazılmıştır..Yani Allah bizim neleri bulacağımızı çok iyi biliyordu...Kutsal Kitaplarda bilim muamelesi yapılmaz tabiki...Allah'tan gelmiş bir Kitap..Allah kimdir?Yaratıcı ve tek İlah...Big Bang'le yaratan,karaya kara denize deniz diye ayıran...Bu Kur'an-ı Kerim kafirlerin psikolojisi-inananların psikolojisi,inanmayanlara karşı öğütler,doğadan bazı ispatlar,eski Peygamberler hakkında çeşitli bilgiler,Dinlerde olan yanlışlıklar(Hristiyanların Allah üçtür demesi),ölümden sonra yaşam gibi çeşitli çeşitli bilgiler içerir..Bilimsel olarak demeyelimde doğadan olarakda bazı bilgiler mevcuttur...Allah'ın bilimsel bir deneyin yapmasına gerek yok nitekim neyin ne olduğunu zaten bilendir...

 

Eğer ayet döneme göre değişebiliyorsa bu mucizedir :) Uydurma olan hiçbirşey döneme göre değişmez sabit kalır.."Ve yeri yumurta biçimine soktu" Dünya'nın şekli elipsoid değilmiydi...Ben mi yanlış hatırlıyorum yoksa..

 

İnançlılar hep Allah'a inanırlar..Sorgusuz inanç baban Hristiyansa sende hristiyansın baban müslümansa sende müslümansın inancıdır..Oysa Din sorgulamaya başladığın zaman başlar...Ben sorguladım,Allah kitabı test edebilrsiniz dedi ettim...Tevrat İncil ve diğerleri test edin demez..Hatta Papaza dine aykırı sorularda soramazsın fazla dayatırsanda "kötü ruhlar seni işgal etmiş olur" cevabını alırsın...İnançsızların inançsız olmasındaki en büyük neden Kur'an-ı Kerimi anlamamalarıdır..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili dostum dennise lütfen üç maymunu oynamayalım

 

iyi

 

 

yukardaki açıklama gerçekten çok ucuz bir açıklama kuran dünyanın yuvarlak olduğunu söylüyorsa davh kelimesinden deve kuşunun YUMURTASI anlaşılyorsa neden tefsirciler dünyayı düz zannedipte bu şekilde bir açıklama yapsın ki

 

 

ama ayete bakmadan konusuyorsun

dunya yuvarlak iken de ; yeryuzunu anlatirken ; ovalari, platolari, hayvancilik ve tarim alanlarini anlatirken ; tabi ki yeri serip dosedi demis Allah

 

dunya yuvarlak iken de toprak kesim ; serilip dosenir ... bunda bi celiski yok ..

 

 

 

 

 

 

Açık Seçik Dünya top gibidir veya deve kuşu yumurtası gibidir der bu akla ve mantığı aykırı değilmi?

 

sorun da orda biggrin.png dunyanin seklinden bahsetmiyor o ayette

yeryuzunden bahsediyor ; yani yuzey kismindan biggrin.png bitki ortusunden

 

yuvarlak oldugundan bahsedilen kisim cok net bi sekilde aciklandi ..

Burada dikkat edilmesi gereken noktalar var MEDDE uzatmak DAHV ise yaymak anlamındadır

 

----------------------------

Evet hiç bir şey yolunda gitmiyor ve ne hikmetse babadan oğula geçer gibi oğulu torunu torunun torunu hep peygamber oluyor tam monarşi yönetimi Dünyanın diğer bölgelerinde her şey güllük gülistanlık öyle mi çok ilginç.

 

biggrin.png

 

Hz. ibrahimin babasi kafirdi biggrin.png

PEygamberimizin amcasi bas kafirdi biggrin.png

Hz. Huhun oglu kafirdi ; gemiye alinmadi ...

 

bitti

 

 

 

Peygamber 50 yaşındayken hatice öldü ve 3 yıl bekledi 53 yaşında iken aişe ile evlendi inanırlar derki Muhammed Aişe ile evlendiğinde 17-18 yaşlarında idi peki kabul edelim

Aişenin birde ablası vardı kendisinden 10 yaş büyük olan ESMA

Muhammede peygamberlik 40 yaşında iken geldi

O zaman Esma 15 yaşında idi peki ya Aişe o da 5 yaşında olur peygamberlikten öneceki dönem cahiliye dönemi ise ve ikinci kız çocuklar diri diri gömülüyorsa, Aişe Muhammed 35 yaşında iken gömülüp öldürülmüş olması gerekmez miydi Sayın denisse.Yine çuvalladın üzgünüm

 

biggrin.pngbiggrin.png

 

yok ben B planina gecicem gene

 

kiz cocuklari olduruluyordu .. akil var mantik var

butun kiz cocuklari oldurulmus olsa ; ikinci nesil nasil gelirdi biggrin.pngbiggrin.png:D

 

demek ki hepsi oldurulmuyordu .. ama sevgisizlik hakimdi , dusmanlik, kan davalari , huzursuzluk hakimdi ...

 

benim de anlattigim o biggrin.png ahlaki dejenerasyonlar

 

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Kehf suresi ile ilgili ;

Sonunda güneşin battığı yere kadar ulaştı ve onu kara çamurlu bir gözede batmakta buldu, yanında bir kavim gördü.(ayet)

 

Zulkarneyn ; batiya yolculuk etmis ...

gunesin battigi yere kadar yol katetmis ;

yani gunes batincaya kadar tam teskilat yol katetmisler ; ve gunes batinca kamp kurmuslar ..

demek ki ; gunduzleri yol alip geceleri dinlenen bir hareket halindeymis ..

Kuran in uslubu bu .. dunyanin sekli ile alakasi yok

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

flat_earth.jpg

bu dunya boyle zannediliyordu

ewt .. ama bu kare yuvarlak olan bir dunyanin uzerindeki bir kare ;

 

ve yerkabugunu serip yaymak ayni sey .. dunya yuvarlak iken de ;

yerkabugu serilip yayilmistir ..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

davh kelimesinden deve kuşunun YUMURTASI anlaşılyorsa

 

biggrin.png

 

yahu tutturdun devekusu yumurtasi da deve kusu yumurtasi aptalkafam.gif

 

dahv kelimesi düzeltmek, döşemek anlamindadir ...

 

ama arapcanin detaylara cok onem veren inceligine girmeden anlayamazsin

 

cunku bu kelime sadece oval cizimleri duzeltmek icin kullaniliyor ..

 

deve kusu yumurtasi olayi da sadece bi ornek biggrin.png

 

arapcada topu duzeltmek demek ; topu istenilen yere yuvarlayarak bunu gerceklestirmek anlamini ek olarak katar ... dil zenginligini arastirmak gerek ;

 

ayette ;

 

biz onu arapca bir Kuran olarak indirdik diyor

 

demek ki Allah isaret etmis : )) once dilin estetigini kapin sonra yorum yapin demis Allah ... yoksa araplar zaten arapca indigini biliyor biggrin.png Allahin dil bilgisinin isari mucizelerine gondermesi var burda ..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili dennise...Arapçada muabbedun kelimesi düz anlamına gelmektedir...Eğer o arkadaşların dediği gibi olsaydı bu kelime ayet için en uygun olanı olurdu..Sadece ilave etmek istedim..

 

Dahv kelimesi devekuşu yumurtası manasına gelir dostum sen Deha-ha ile karıştırdın...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

aynn ;

 

arapcada slm vermeler bile bayan ve erkege gore degisiyor biggrin.png

 

turkcede meraba diyoruz o kadar

 

turkce dili ; detay vermede ve ayrintilari ima etmede yetersiz kaliyor ...

 

bicok dil daha da yetersiz ..

 

Allah ozellikle ayetinde vurgulamis ;

 

biz onu arapca bir Kuran olarak indirdik (Ayet) demek ki ozune gore ele almak butun tartismalari cozer biggrin.png

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

alıntı 130 cu ileti

Sevgili cooldelta...Tvdeki din adamları ile ilgili görüşlerinize %100 katılıyorum...Bazı noktalara dennise arkadaşımız cevap verdi bende fazla üstünde durmak istemiyorum...Kur'anda beyinden bahsedilmez dediniz,ama akıldan bahsettiğini görmüşsünüzdür..Şimdi sizin o kadar yazdıklarınızdan kafama en çok şu son sözünüz takıldı..

 

Sayın omar123

 

Hac Suresi(46)Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun? (Dolaştılar, ama ibret almadılar). Çünkü gerçekte gözler değil, göğüslerdeki kalpler (kalp gözleri) kör olur.

 

Muhammed Suresi(24)Onlar Kur'an'ı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalplerin üzerinde kilitleri mi var?

 

Nahl Suresi(22)Sizin ilahınız tek bir ilahtır. Ahirete inanmayanların kalpleri bunu inkâr etmekte, kendileri de büyüklük taslamaktadırlar.

 

İsra Suresi(46)Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler, kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da (ibadete layık ilah olarak) sadece Rabbini andığın zaman arkalarına dönüp kaçarlar.

 

Kehf Suresi(57)Kim, kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatılıp da onlardan yüz çeviren ve elleriyle yaptığını unutandan daha zalimdir? Şüphesiz biz, onu anlamamaları için, kalplerine perdeler gerdik, kulaklarına da ağırlıklar koyduk. Sen onları hidayete çağırsan da artık ebediyen hidayet bulamazlar.

 

 

Yukarıda ki ayetlerde de görüldüğü üzere akletme düşünme olaylarını kalbe yüklemektedir. Yoksa siz hala kalbinizle düşünüyorsunuz.

 

kalın sağlıcakla.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

selamlar

 

Sayın denisse ve omar123 size bir soru sorayım cevabınızı merak ediyorum

 

İlk inen sure alak suresidir ve 19 ayettir ve ilk emride Yaratan Rabbinin adiyla oku! der. Fakatt 10 CU ayette namazdan bahseder daha namaz emrolunmamışken nasıl olurda namazdan bahsede bilir.

 

AYET 9 :Engellemekte olanı gördün mü?

 

AYET 10:Namaz kıldığı zaman bir kulu.

 

Şu anda kuran daki sırasıda 96 dır Ayetin mealleri yaklaşk 30 kişi tarafından yapılmış LİNKİ: -http://www.kuranmeali.org/5/maide_suresi/90.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx-

 

BUYRUN CEVABINIZI BEKLİYORUM.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İlk inen sure alak suresidir ve 19 ayettir ve ilk emride Yaratan Rabbinin adiyla oku! der. Fakatt 10 CU ayette namazdan bahseder daha namaz emrolunmamışken nasıl olurda namazdan bahsede bilir.

 

 

daha namaz emrolunmamisken degil !

 

namaz Hz, Ademden beri var .. Allah dinini surekli yenilemistir .. Hz. isa da Hz. Musa da namaz kiliyordu ..

 

incil de tevrat ta kendi devirlerinde gunumuzun Kurani idi ..

 

AYET 9 :Engellemekte olanı gördün mü?

AYET 10:Namaz kıldığı zaman bir kulu.

 

burada namaz ; yaradana karsi secde etmek ve aczinin suurunda olmaktir ...

 

Peygamberimiz de magarada namaz kiliyordu ... Allaha secde ediyordu .. PEygamber olmadan once namazi andiran bir ibadet sekli ile ibadet ediyordu ... hz. ibrahimin hanif dinine uyuyordu ... en sade sekli ile mutlak bir yaratici olmasi gerektigini anlamisti ve kendini ona birakmisti ...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili cooldelta...Elinizdeki hangi Kur'an-ı Kerim var..Yani tercüme edenin kim olduğu hakkında bilgi verirseniz çok makbule geçicek..

 

Şimdi ayetleri bir bakalım..Hac 46'da direk kafirler hakkında bilgi veriyor...Mesela örnk olarak göstersem daha iyi anlaşılır...Ayetlerde yazarki nice delillerin yanlarından geçerlerde onların farkına varmazlar..Şimdi yağan karın durduğu bir günde yolda sigara içerken şunu fark ettim..Güneşten gelen sıcaklıkla kaldırım kenarlarındaki karların yavaş eridiğini gördüm..İşte bu benim yanlarından geçtiğim ama fark ettiğim Tanrı'nın delili...Oysaki ateistler bu yada buna benzer bir konunun yanından bile geçmezler..Karın eridiğine bakarlar ama Tanrı akıllarına hiç gelmez..Nitekim dahada neler vardır...Kalp gözleri meselesi budur..kalplen düşünülür mü değilde şu söz daha doğrudur..Kalbinde ne varsa aklındada o olur..Şu an bir inanan Allah'ın yokluğunu düşünmez neden çünkü kalpten inanıyor..Bir ateist Allah'ın varlığını düşünmez neden çünkü kalpten inanmıyor smile.png Olay budur..Yanlış anlaşılmasın..

 

Sevgili cooldelta..Sanırım namaz konusunda bilmedikleriniz var..Kur'an-ı Kerim indirilmeden önce namaz var idi..Kabe'de 360 put ve bu putların en büyüğü Allah idi..(Bilgide yardımcı olan Stalkes'a teşekkürler) Hatta Putperestlerden önce İsa Mesih'in namaz kılındığı görülmüştür..Bu olay İncil'de şöyledir..İsa Mesih yakalanacağını bildiği için Zeytinlik Dağında tek başına Tanrı'ya dua ediyordu..Orada sık sık secde ettiği ve ayağa kalktığı görülmüştür..Öğrencileri ise onu uzaktan seyretmişlerdir ama sonra hepsi uyumuştur...Şabat gününü bilirsin..Musevilere emredilen gün..O gün ibadetten başka hiçbirşey yapılmaz..Cuma akşamı başlar cumartesi günü sona erer..Museviler sık sık dua edip secde ederler...Namazın tarihçesi eskidir..

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İncilde yazıyor dediğim ayetler bunlardır...Kaynak göstereyim dedim..Matta İncili..

 

37 Petrus ile Zebedi'nin iki oğlunu yanına aldı. Kederlenmeye ve ağır bir sıkıntı duymaya başlamıştı.

39 Biraz ilerledi, yüzüstü yere kapanıp dua etmeye başladı. «Baba» dedi, «mümkünse bu kâse benden uzaklaştırılsın. Yine de benim değil, senin istediğin olsun.»

40 Öğrencilerin yanına döndüğünde onları uyumuş buldu. Petrus'a, «Demek ki benimle birlikte bir saat uyanık kalamadınız!» dedi.

 

 

Putperest ibadetlerinden biri namazdır.Namaz, güneş kültünün ritüellerinden biridir ve Hint kökenli bir ibadettir.İslam öncesi Araplar da namaz kılarlardı. Günümüzde Hindular da namaz ritüellerini devam ettirirler Arap putperestlerinin namaz kıldığı Kur'an'da yazılıdır.

 

Enfal-35. Ve ma kane salatühüm ındel beyti illa mükaev ve tasdiyeh fe zukul azabe bi ma küntüm tekfürun..''Onların Kabedeki namazları, ıslık çalmak ve el çırpmaktan başka bir şey değildir. Küfrünüzden dolayı azabı tadın.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

1- Etrafımızdaki canlı ve cansız tüm varlıklar yapılabilenin en mükemmelidir. Olaylar ve tabiat kanunu denilen kanunlar ince hesaplara bağlıdır . Bir düzen ve denge içindeki bu sistemler kör bir tesadüf müdür ?

 

2- Kâinat kendi kendine mi oluşmuştur ? Mevcud olmayan şey , nasıl vücud verebilir ?

 

3- Boş , gayesiz , lüzumsuz hiçbir yaratığın olmaması ; kâinatta kesinlikle israf olmaması tesadüf müdür ?

 

4- Tesadüfün yaratıcılık vasfı var mıdır ? Neden yeni dünyalar , yeni yıldızlar ve canlılar oluşmuyor ?

 

5- Bir madde ; hem maddeden hem de ruhtan oluşan bir varlık meydana getirebilir mi ?

 

6- Kâinatın , hareket halindeki sayısız atom veya zerrenin şuursuzca birleşmesinden oluştuğunu , madde ve enerjinin ezeli olduğunu söylüyorsanız :

 

a- Deney ile bilinenden başka hiçbir şeye inanmadığınız halde , kâinatın yaratılışı teziniz deney ve görmeye dayalı mıdır ?

b- Atom ve enerji daima dönüşür . Sürekli değişen atom nasıl ilk sebep olur ?

c- Sebepsiz hiçbir şeyin olmadığını kabul ettiğiniz halde , nasıl olur da madde ve enerji kendiliğinden oluşur ?

d- Sonsuz bir boşlukta , sonsuz sayıda zerrelerin dengesini bozan nedir ki , birbirleriyle birleşerek kâinatı oluşturdular ? İlk hareket ve enerjiyi veren kimdir ?

e- Atom ; elektron , proton ve nötronlardan ibarettir . Atomda enerji varsa da , akıl ve şuur yoktur . Eseri yapan akıldan yoksun ise , eser mükemmel , akıl ve irade sahibi olabilir mi ?

f- Madde erkeklik ve dişiliği sağlayabilir mi ?

g- Her şey madde ise ; akıl , şuur , ruh nasıl oluşmuştur ?

h- Tabiat yarattı dediğinizde , sizi bir ağacın , taşın , toprağın , çiçeğin veya bulutun yarattığını kabul etmiş olmuyor musunuz ? Kendinizi bu kadar küçük düşürmeyi nasıl yapabilirsiniz ?

i- Kâinatta kendi kendini yaratan bir madde var mıdır ? Kâinatın kendi kendini yarattığı kabul edilirse , bizzat kâinat tanrı yerine konmuş olmaz mı ?

 

7- Allah ‘ ın yokluğunu gösteren akli ve ilmi bir deliliniz var mı ? Allah madde olmadığı için delil istemeniz yersiz değil mi ? O ‘ nu yanlış yerde aramıyor musunuz ? Ressam hiç resmin içinde aranır mı ?

 

 

hug.gif : ))

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Merhabalar sayın omar123 ve denisse kardeşlerim gerçekten bilgilerinizle beni hayrete düşürüyorsunuz.

 

"..Kalbinde ne varsa aklındada o olur"

 

Kalpte hiç birşey yoktur kalp sadece vücuda kan pompalar ve yaşamımızı devam ettiriz.

Kalp durursa canlı ölür fakat beyin ölümü gerçekleşirse ve kalp çalışmaya devam ederse bitkisel hayata gireriz

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Merhabalar sayın omar123 ve denisse kardeşlerim gerçekten bilgilerinizle beni hayrete düşürüyorsunuz.

 

mmm

demek ki biz tuhaf insanlariz : )

 

 

"..Kalbinde ne varsa aklındada o olur"

 

tabi ki : )

 

Kalpte hiç birşey yoktur kalp sadece vücuda kan pompalar ve yaşamımızı devam ettiriz.

 

kalp ; vijdan anlaminda kullanilir : )

kalbi katilasan sevgiliden bahseden bi edebiyatciya kalbin pompa oldugunu soleyemezsin

ama di mi :D

 

 

 

Kalp durursa canlı ölür fakat beyin ölümü gerçekleşirse ve kalp çalışmaya devam ederse bitkisel hayata gireriz

 

dogru : ))

ama meselemiz isin bu boyutunda degil :D

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

mesajın devamı;

 

fakat düşünme gibi hareket gibi allahın varlığın bilmek gibi olayları yapamayız değilmi sayın omar123.

 

Gelelim namaz meselesine büyük bir bilgi eksikliği içinde olduğunuzu görüyorum.

 

omar123

"Sevgili cooldelta..Sanırım namaz konusunda bilmedikleriniz var..Kur'an-ı Kerim indirilmeden önce namaz var idi..Kabe'de 360 put ve bu putların en büyüğü Allah idi..(Bilgide yardımcı olan Stalkes'a teşekkürler) Hatta Putperestlerden önce İsa Mesih'in namaz kılındığı görülmüştür..Bu olay İncil'de şöyledir..İsa Mesih yakalanacağını bildiği için Zeytinlik Dağında tek başına Tanrı'ya dua ediyordu..Orada sık sık secde ettiği ve ayağa kalktığı görülmüştür..Öğrencileri ise onu uzaktan seyretmişlerdir ama sonra hepsi uyumuştur...Şabat gününü bilirsin..Musevilere emredilen gün..O gün ibadetten başka hiçbirşey yapılmaz..Cuma akşamı başlar cumartesi günü sona erer..Museviler sık sık dua edip secde ederler...Namazın tarihçesi eskidir.."

 

denisse

"burada namaz ; yaradana karsi secde etmek ve aczinin suurunda olmaktir ...

 

Peygamberimiz de magarada namaz kiliyordu ... Allaha secde ediyordu .. PEygamber olmadan once namazi andiran bir ibadet sekli ile ibadet ediyordu ... hz. ibrahimin hanif dinine uyuyordu ... en sade sekli ile mutlak bir yaratici olmasi gerektigini anlamisti ve kendini ona birakmisti ..."

 

 

Sevgili denisse ve omar123 bilgileriniz tamamen yanlış afaki yazıyorsunuz ben size kuran ayetleriyle yazayımda öğrenin anlaşılan o ki siz kuranı okumuyorsunuz , islam tarihi ve cahileye dönemi ile ilgili bilgiyede sahip değilsiniz.

 

Alak suresi.

 

Vahyin 1. yili 1-5 , Vahyin 3. yili 6-19 ayteleri inmiştir inanışa göre peki 2. yılda hangi ayetler inmiştir onuda yazayım.

 

Vahyin 2. yili

Mürsalat 1-50 / (tümü)

Abese 1-42 / (tümü)

 

Vahyin 3. yili

Vakia 1-96 / (tümü)

Saffat 1-182 / (tümü)

Şuara 52-145

 

 

Vahyin 4. yili

Şuara 146-227 Bazı kaynaklarda farklı sıra vermişlerdir fakat burda ilginç olanı DUHA suresindedir onuda açıklıcam.

 

 

Bu ayetlerden sadece vahyin 4 yılında inen şuara Şuara 146-227

218 inci ayet : O ki, (gece namaza) kalktığın zaman seni görüyor.

bu ayette namaz lafı daha doğrusu KIYAM ( tekûmu: sen kıyam ediyorsun) diye geçer fakat bazı din adamları meali yazarken namaz kimiside kıyam olarak yazmıştır.

 

Kıyam bildiğiniz üzere ayakta dikilmektir.

 

Kaynak diyanet linki Burada:-http://www.enfal.de/mdiyanet/duha.htm-

93-ed-DUHÂ

Duhâ, kuşluk vakti demektir. Sûre, adını ilk ayette geçen bu kelimeden alır. Fecr sûresinden sonra Mekke'de inmiştir, 11 (onbir) âyettir. Sûrede âhir zaman Peygamberinin hususiyetlerinden biri yani yetim oluşu ele alınır ve kendisi teselli edilir.

Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

1. Andolsun kuşluk vaktine

3. Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı.

5. Pek yakında Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın.

7. Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi?

9. Öyleyse yetimi sakın ezme.

<a name="10">10. El açıp isteyeni de sakın azarlama.

%5B/size%5D%5B/font%5D%5B/indent%5D

 

%5Bfont="Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif"]7 ci ayete dikkat edin Allah Muhammede : Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi? Diyor<p>

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.