Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

haşema..haşema..haşema


Efendi Türkler

Önerilen İletiler

Eğer teknoloji kıyafetle olsaydı (açıklık, kapalılık) bugün Afrika kabileleri en ileri teknolojide olurlardı..:D

 

Yeri gelmişken birde dörtlük yazıvereyim..:)

 

Boşver ha haşama, ha bikini..

İçinde tut, çıkarma içindeki kini..

Sanan ne ondan, ona ne senden..

Seninki senin, onunki onun dini.. :)

 

(Sedat)

Saygılar..

 

Güzel katkınız için teşekkürler...

 

Medeniyet örtünmekle olsaydı o zaman Afganistandan daha medeniside yok.

 

Haklısınız;arkadaş da bunu belirtmiş ama başka bir yönüyle; teknik de medeniyet de tek başına kıyafetle ele alınamaz...

 

Farklı anlayışlara saygı olmadan toplumsal bütünleşme olmaz...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 75
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

farklı olana düşmanlık sözüde biraz fazla ali0.dini öğreti ve kuralların yaşamı yönlendirmesine karşıyım.ayrıca bu kuralların bazılarınca mutlak doğrular gibi topluma dikte edilmesine.insanlar dini öğretiye göre yaşamak isterlerse kendi bilecekleri bir durum.laik prensipler çerçevesinde her kez inancına uygun yaşayabilir.netice olarak laik yapı değişik inanç sahiplerini birarada özgürce yaşaması için gerekli kuralları ortaya koyuyor. karşı çıkılan dinin, devletin ve toplumsal yapının merkezine temel olarak konulması.haşeme konusunda aynı düşüncelerimi koruyorum.giyim sitili eğer dünyayı güzelleştirmek istiyor isek her konuda olduğu gibi (mimari,dekorasyon,peyzaş, yemek yediğimiz masanın düzenine kadar)estetik bir yapı sergilemeli.zevksizliği,banallığı değil görgüyü ve güzellikleri yaymalıyız etrafımıza.

 

1)Laik anlayışa karşı bir durum değil kıyafet;aksine serbest bir ortam var;ben Fatih'deyim;burada kot pantolonlusu da çarşaflısı da var mesela;sorun çıkan ortamlar olabilir, buralarda sorun çıkma nedeni de büyük ihtimalle benzer görüşlü insanların birarada olmasıdır;sonuçta bir köyde "mini" etek iyi karşılanmayabilir;çünkü genele hitap etmediği gibi oranın düzenine de aykırıdır;he siz şimdi dersiniz örtünme konusu için de aynısı geçerli;hayır derim; örtünme kentte de köyde de herhangi bir anlayışa karşı(genel) gelmemektedir;toplumun böyle bir eğilimi yoktur, varsa verileri bekliyorum...

 

2)Dini öğreti dediğiniz "yaşam" içindir zaten;bu konuda bir daha düşünmenizi öneririm;yani kimse dini inancını hayata uyguluyor diye eleştirilemez;eleştirilebilir olan devetin "din" ile yönetilmesi olabilir, çünkü içinde farklı görüşler barındıran toplum söz konusudur...

 

3)Dini yayma isteği "dikte" etmez, "edemez";aksine Allah'ın herkesin içini bildiğini söylüyorsak bu tam anlamıyla dini yayma da olmaz;ben Hristiyan misyonerleri dahi saygıyla karşılarım bu konuda...

 

4)Estetik konusunun da bir felsefesi var; ve felsefe içinde kesinlik barındırmaz; kimine göre ortak estetik değer oluşturulabilir, kimine göre de oluşturulamaz;size "görgüsüz ve güzelliksiz" gelen;bir başkasının "görgüsü ve güzelliği" olabilir...

 

5)Cevap verme tarzınızdan dolayı tekrar tekrar teşekkür ederim... :flowers:

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 2 hafta sonra...
Diyorum ki:Örtünmeden örtünmeye bile fark varken neye göre;hangi "akıl-mantık" ilkesiyle bunu sürüyorsunuz;kime karşısınız tam olarak daha bu belli değil???

 

Yoksa Kur'an mıydı sorun sizin için;yine başka şeyler yine başka şeyler!!!

 

Soruma hala cevap yok:Farklı açılardan bakamamanız;kendi "bildiğinizi sandığınızca" başkalarını yok saymanız dogmatik değil mi???

 

Ben sıkılmam;merak etmeyin...

 

:zorro:

 

Şu dogma olayını hatırlatayım dedim...

 

Sorum hala geçerliliğini kaybetmedi...

 

:rolleyes:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

3501666.gif

 

Alman gazetecinin ’haşema’ macerası 7 Haziran 2007

 

Alman Stern Dergisi muhabirlerinden Stefanie Rosenkranz, İstanbul’da geçirdiği haşemalı tatili yazdı. İki sayfa halinde yayınlanan haberde, yazar İstanbul Fatih’te bir mağazadan aldığı haşema ile geçirdiği plaj macerasını anlattı.

 

ALMANYA’nın tanınmış dergisi Stern’in kadın muhabiri Stefanie Rosenkranz, İstanbul’da haşema giyerek yaptığı deniz banyosunu yazı konusu yaptı. Rosenkranz, Fatih’teki bir mağazadan aldığı tesettürlü deniz kıyafeti için "Haşema kadının bütün vücudunu kaplayan bir giyecek. Eller, ayaklar ve yüz dışında vücudun her tarafı gizleniyor. Müslüman kızlar bu giyecek sayesinde cennet dışında da her yere girebiliyorlar. Önemli olan vücudun gizlenmesi. Haşema laik Kemalist Türkiye’de bazı kesimlerin tercih ettiği bir giyecek" diye yorumda bulundu.

 

Rosenkranz, haşema giydiğinde insanların dikkatini çektiğini ve arkasından konuşulduğunu belirterek "Neredeyse oturdukları sandalyeden düşeceklerdi. Bir çift böyle giyindiğim için beni eleştirdi. Bana, ’Yaşam şeklimizi tehdit ediyorsun. Senin giydiğin bir mayo değil politik bir sembol’ dediler" diye yazdı. Rosenkranz yazısında şunları belirtti:

 

"İnançlı kızlar gerçi her yere girebiliyorlar, ama bir hayli zorlanıyorlar. Evde ya da gölgede kalmaları çok daha iyi. Haşema ile çok şey yapılır, ama asla yüzülmez. Ben haşemamı Hollandalı bir arkadaşıma hediye ettim. Bu onun işine daha çok yarayacaktır. Örneğin yağmurlu havada bisiklet kullanırken."

 

İnsanları kıyafetlerine göre değerlendirenler bence,medenıyet yolunda adım atmakta en geri kalmış olanlardır.Burada bir kişinin,bakın denize heryerleri meydanda gırıyorlar tarzı başlık açtığını görmedım.Lütfen bi tarafı eleştirirken çevreye zararlarını eleştırelım,o bayanın kıme zararı var,doğaya mı,insanıyetemi.

Bende kapalı gırıyorum denıze ve bu benim tercihim,ve bu şekılde gırmekle kımseyı kırdığımı yada zarar verdiğimi düşünmuyorum <_<

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bende kapalı gırıyorum denıze ve bu benim tercihim,ve bu şekılde gırmekle kımseyı kırdığımı yada zarar verdiğimi düşünmuyorum[/size][/font] <_< [/b]

 

İşte canlı bir örnek...

 

Buraya "beğenmiyorum işte bana nee" gibisinden yazanlardan koca bir özür dileğini haketmedi mi şimdi!!!

 

Saygılar...

 

:rolleyes:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"Jon Turkler" adiyla unlenen, 1865'te kurulmus Yeni Osmanli Cemiyeti'ni bilirsiniz. Fransiz Ihtilalinden ve Avrupa'nin ilerleyisinden etkilenen bir grup onemli bir ekonomik destekle Avrupa'ya gonderilirler. Amac, ilerlemenin temel sebeplerini bulmak ve o dogrultuda Osmanli'yi donusturebilmektir.

 

Avrupa'nin degisik kentlerine giden Jon Turkler, gordukleri manzara karsisinda hayretler icinde kalirlar. Kendi toplumunun kultur ve inanclarina dusman olan bu kisilerin ilk dikkatlerini ceken sey; elbette ki Avrupalinin kultur ve yasam sekli olmustur. Avrupa'dan donduklerinde, onlarin nasil giyindiklerini, yiyip ictiklerini, nasil konustuklarini... anlata anlata bitiremezler. Avrupa'daki ilerleyisin tumunu buna baglarlar. Ne teknik anlamda ne de hukuki acidan herhangi bir gozlemde bulunmamislardir. Artik Jon Turkler'e gore Avrupalinin davranislari, hayat bicimi "cagdasligin" olcusudur...

 

Bizden daha kotu durumda olan ulkelerin bugunune bakildiginda ve durumumuzla karsilastirildiginda; sag elimizde bicak, sol elimizde catal kasigini tuttugumuz, 'tesekkur' yerine 'mersi' dedigimiz, plajlarda bikiniyle dolastigimiz, onlar gibi giyinip konustugumuz halde onlarla yarisamiyoruz...

 

Yil 2007. Jon Turkler aramizda dolasmaya ve medeniyeti anlatmaya devam ediyorlar...

 

Selam ile..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"Jon Turkler" adiyla unlenen, 1865'te kurulmus Yeni Osmanli Cemiyeti'ni bilirsiniz. Fransiz Ihtilalinden ve Avrupa'nin ilerleyisinden etkilenen bir grup onemli bir ekonomik destekle Avrupa'ya gonderilirler. Amac, ilerlemenin temel sebeplerini bulmak ve o dogrultuda Osmanli'yi donusturebilmektir.

 

Avrupa'nin degisik kentlerine giden Jon Turkler, gordukleri manzara karsisinda hayretler icinde kalirlar. Kendi toplumunun kultur ve inanclarina dusman olan bu kisilerin ilk dikkatlerini ceken sey; elbette ki Avrupalinin kultur ve yasam sekli olmustur. Avrupa'dan donduklerinde, onlarin nasil giyindiklerini, yiyip ictiklerini, nasil konustuklarini... anlata anlata bitiremezler. Avrupa'daki ilerleyisin tumunu buna baglarlar. Ne teknik anlamda ne de hukuki acidan herhangi bir gozlemde bulunmamislardir. Artik Jon Turkler'e gore Avrupalinin davranislari, hayat bicimi "cagdasligin" olcusudur...

 

Bizden daha kotu durumda olan ulkelerin bugunune bakildiginda ve durumumuzla karsilastirildiginda; sag elimizde bicak, sol elimizde catal kasigini tuttugumuz, 'tesekkur' yerine 'mersi' dedigimiz, plajlarda bikiniyle dolastigimiz, onlar gibi giyinip konustugumuz halde onlarla yarisamiyoruz...

 

Yil 2007. Jon Turkler aramizda dolasmaya ve medeniyeti anlatmaya devam ediyorlar...

 

Selam ile..

 

Bu kadar güzel ifade edilirdi...

 

Zamanında da aynı yanılgıya düşülmeden teknik için gönderilen teknik ile gelseydi belki daha farklı bir durumla karşılaşırdı bu topraklar...

 

Saygılar...

 

Sevgiler...

 

:rolleyes:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

"Jon Turkler" adiyla unlenen, 1865'te kurulmus Yeni Osmanli Cemiyeti'ni bilirsiniz. Fransiz Ihtilalinden ve Avrupa'nin ilerleyisinden etkilenen bir grup onemli bir ekonomik destekle Avrupa'ya gonderilirler. Amac, ilerlemenin temel sebeplerini bulmak ve o dogrultuda Osmanli'yi donusturebilmektir.

 

Avrupa'nin degisik kentlerine giden Jon Turkler, gordukleri manzara karsisinda hayretler icinde kalirlar. Kendi toplumunun kultur ve inanclarina dusman olan bu kisilerin ilk dikkatlerini ceken sey; elbette ki Avrupalinin kultur ve yasam sekli olmustur. Avrupa'dan donduklerinde, onlarin nasil giyindiklerini, yiyip ictiklerini, nasil konustuklarini... anlata anlata bitiremezler. Avrupa'daki ilerleyisin tumunu buna baglarlar. Ne teknik anlamda ne de hukuki acidan herhangi bir gozlemde bulunmamislardir. Artik Jon Turkler'e gore Avrupalinin davranislari, hayat bicimi "cagdasligin" olcusudur...

 

Bizden daha kotu durumda olan ulkelerin bugunune bakildiginda ve durumumuzla karsilastirildiginda; sag elimizde bicak, sol elimizde catal kasigini tuttugumuz, 'tesekkur' yerine 'mersi' dedigimiz, plajlarda bikiniyle dolastigimiz, onlar gibi giyinip konustugumuz halde onlarla yarisamiyoruz...

 

Yil 2007. Jon Turkler aramizda dolasmaya ve medeniyeti anlatmaya devam ediyorlar...

 

Selam ile..

 

:flowers:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yil 2007: Gerikalmislik ve karanligin icinde yasamak isteyen insanlar hala daha aramizda.

 

Bir arkadas yazmisti yanlis hatirlamiyorsam. Pakistan, Iran, Irak, Suudi Arabistan vs. gibi ulkelerde kapali olmalarina ragmen teknoloji, ilim, bilim o kadar ileri ki, anlatamam... Kadin haklari o kadar gelismis ki, anlatamam... Okur, yazar orani o kadar yuksek ki, anlatamam...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ben bu tür tartışmalara tanık olduğumda henüz genç bir lise öğrencisiyken yaşadığım bir trajikomik olay aklıma gelir. Her seferinde “hadi bu kez de susayım yiğitlik bizde kalsın derim, ama susmak ne mümkün arkadaş! Bakın anlatayım da susmanın mümkün olup olmadığına siz karar verin:

Bir yaz günü arkadaşın antika kayığıyla denizin derinliklerine açılma fikri hangimizden çıkmıştı hatırlamıyorum. Meğer ne uğursuz fikirmiş. Neyse uzatmayayım, Saros Körfezi’ni bilenler bilir. İşte bu körfezin açıklarında bizim kayığın pervanesi çıktı. Biz de, doğal olarak, beş arkadaş küreklere asılmak durumunda kaldık. Saatlerce kürek çektik sonunda kıyıya yorgun, bitkin ve de susamış bir şekilde ulaştık. Ben ve bir kurnaz arkadaşım daha böyle teknik konulardan anlamadığımızı bahane ederek tekneyi geçici olarak da olsa onarma işini diğer üç kişinin başına yığdık. Onlar suyun içinde uğraşmaya devam ederken bizde yakıcı kumda nefes nefese dinlenmeye çalışıyorduk. İşkence

burada bitmemiş oysa. Yanımıza iki adam geldi (haşemalı iki adam). Bitkin haldeydik ve gerçekten çok yorgunduk, bu yorgunluğu tahmin edersiniz sanırım. Eh biz çocuğuz tabi henüz, adamların yaklaştığını görünce sevindik bize yardım ederler diye. Meğer çocukça bir sevinçmiş. Bu adamların ağzından çıkan ilk söz şu oldu arkadaşlar: “Bizim kadınlarımız mutaassıptır, sizden rahatsız oluyoruz, buradan gidin!

Şimdi, deniz ortak mülkiyetin, üçümüz denizin içinde sayılır; sahil herkesin, ikimiz sahildeyiz ben de dahil. Söyle bir etrafımıza baktık. Yüzümüzde kulaklarımıza inanamamanın verdiği garip ifade, kafamızda acaba böyle bir lafa ne yanıt verilir gibi sorulardan oluşan soru işaretleriyle bu adamların yüzüne öylece bakıyorduk ki, bu adamlar aynı lafı değiştirerek ve daha da korkunçlaştırarak tekrarladılar: gidin, biz mutaassıbız, rahatsız oluyoruz, buradan başka yere gidin, işinizi başka yerde halledin. Kayığın pervanesinin çıktığını söyledik ama buna karşılık gelen yanıt da iç açıcı olmadı: o zaman acele edin, çok uzamasın. Kafamı yana çevirince yaklaşık 50 metre uzağımızda güldükleri anlaşılmasın diye yüzünü tamamen kapamaya çalışan kadınlar gördüm, yüzlerini bizim olduğumuz taraftan başka tarafa çeviriyorlardı. Mutaassıp olan kadınlar bunlar olmalıydılar. Biz de halka açık sahilden bir grup mutaassıp tarafından kovulan gençler olduk.

Bazen aklıma gelince “iyi ki bu yaşımda böyle bir gariplik başıma gelmiyor, o zaman oradan giden kim olurdu acaba” diye içimden geçiriyorum. Birinin gitmesi gerekecekse, o ben olamayacağım kesin.

 

 

Şu altta alıntıladığım yazıyı okuyunca bu anım aklıma geldi. Yanıt verip sohbete ben de bulaşsam mı diye çok düşündüm. Aynı başlık ikide bir üste gelince dayanamadım.

 

Senin gibi inançsız bir kişiye yakışacak sözler gerçi ama kendine gelmeni tavsiye ediyorum.Senin yaptığın insanları kışkırtıp propaganda yapmak senin gibi insanların bu ülkeyi bölmesine hiçbirzaman müsade etmedik etmeyeceğizde.

O çarşaflar,haşemalar seni çokmu gerdi sana ********* arkadaşım.Herkes istediği gibi giyinmekte özgürdür.Memnun değilsen bırak bu ülkeyi git çünkü senin gibi ******* ihtiyacı yok bu ülkenin.

 

 

Bu yanıtın sahibi olan şahıs kimin dinli kimin dinsiz olduğuna bilgisayarının karşısından karar verebiliyor. İslamı, kendince uydurdukları kalıplarla yaşayan ve yaşatanlara yöneltilmiş bir eleştiriye cevap veriyor bu arkadaş. Ve eleştiri hoşuna gitmediği için gecikmeden karşı tarafı bölücülükle suçluyor. Meğer ülkenin bölünmesine izin vermeyenler onlarmış. (onlar kimse?) yani ülke onlar sayesinde bütünlük içinde yaşıyormuş.

Bu şahıs bu kadarla yetinmedi yorumunu beğenmediği; bölücülükle suçladığı, dinsiz olduğunu hemen anladığı kişiye bu ülkeyi bırakıp gitmesini söyledi. Yazıdaki yıldızlardan anladığımız kadarıyla da bunları söylerken hakaret ve küfür içeren bir şey daha söylemiş.

 

Şimdi ben de kısa bir cevap vermek istiyorum: bölücü olan, başkalarını kesin suretle haksız görüp onlara yaşam hakkı tanımayan, ülke babasından mirasla şahsına intikal etmiş gibi, başkalarını ülkeden kovanlardır. Bu nasıl bir cürettir anlamak mümkün değil.

Ben bu yaz fırsat bulduğumda aynı sahilde denize gireceğim. Hiç kimse beni, denize mayoyla girdiğim için sahilden kovamayacak. Hiç kimse uygarlığı savunduğu için ülkesini terk etmeyecek. Ama, onları, haddini aşarak defetmeye çalışan zihniyet, bu ülkenin sınırlarının dışında kalacak, “HERZAMAN”…

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

arkadaşım keskinkalem Medeniyet açılmakla olur mu saygılar

 

Arkadasim tabiki acilmakla olur..bir düsün hayatta acilmayan ne var...!!!

 

bir tane örnek verebilirmisin acilmayan...

 

Medeniyet acilmakla olur..baska caresi yok acilacaksin...

 

örnekler cok...Ailece cok para kazanmak istiyorsan aile icindeki eslerin beraber calismasi ,,oda bir acilmaktir,

 

örnegin kapandigin yere ,,acik olanlar gelemez,,

 

fakat acik olanlarin yanina ben giderim diye biliyorsan ,,,,ozaman niye kapanacaksin....oda acilmaktir...!!!

 

Dünyada yalniz olmadigini hissediyorsan,,bir sürü kültürlerin var oldugunu hissediyorsan..oda acilmaktir..

 

demekki o kültürlerden kendini saklayamiyorsun..!!!

 

Arkadasim binlerce örnek verebiliriz...örnegin köyünden gelmis, istanbula ....30.sene gecmis fakat geldigi semtte kalmis ..isatanbulu tanimiyor..!!!

 

cünkü kapali...taniyorsa saten acilmis....!!!

 

Arkadasim senden ricam ,,yasamin boyunca hangi ülkeleri merak,ettin..ve yahutta merak ettigin kültürler varmi..

 

ve yahutta hayatta iyiki buda varmis dedigin bir ürün varmi...!!!

 

tabiki bu ürün kapanmani saglayan bir üründe olabilir...!!!

 

Saygilar

 

yamyam frankfurt

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yasak bitti ve buradayız arkadaşlar:

Şimdi dikkatimi çeken bir kaç konuya değinmek istiyorum aşağı yukarı bütün konuları okudum.

 

Bir kaç arkadaşın burada başka bir başlıkta belirtilen komediyi oynadıklarını fark ettim.

 

Kendi kitaplarının ne yazdığını saklamak için demokratçılık oyununu oynuyorlar.

 

Arkadaşlar diyorum neyseniz osunuz. Kitap insanları yakıyor bizimkiler kitaplarını savunmak yerine bize evrensel demokrasiden hoşgörü örnekleri veriyorlar.

 

Arkadaşlar eğer demokrat olmak istiyorsanız öncelikle KURAN'a (sadece Kuran'a değil, şiddet örgütleyen ve şiddeti savunan her kitaba karşı çıkmalısınız) karşı çıkmak zorundasınız.

İçindeki işkencelere karşı çıkmak zorundasınız.

İçindeki Sevgisizliğe karşı çıkmak zorundasınız.

İçindeki Kadın karşıtlığına karşı çıkmak zorundasınız.

İçindeki kendinden olmayanlara karşı gösterdiği husumete karşı çıkmak zorundasınız.

 

bu liste öyle uzar ki siz bile sonunu göremezsiniz.

 

Bu dünya bu kitaplardaki bu kötülükleri temizlemediği sürece dünya hep savaş halinde olacaktır neden:

Kendinden olmayana yaşama hakkı vermeyen bir kitap olduğu sürece normaldirde ondan.

 

Demokrasi sevgi, saygı, farklılıkların hoş görüldüğü bir ortamı oluşturmak ve içinde yaşamaktır.

Kuran neyi oluşturuyor bir düşünün bakalım.

Türkiyeye bakın ve iyi düşünün.

 

Hoşbulduk

 

Komedi oynadiklari bir baska arkadasin bir baska baslikta actigi su yazidan belli:

 

Tesettür otel bikinili otele kancayı taktı

 

Bera Otelin Genel Müdürü Mehmet Han Çopur, dün yaptığı açıklamada Alanya'daki tesettür otellerin yanındaki Oasis otele tangalıların gelmesinden müşterilerinin rahatsız olduğunu söyledi ve şöyle dedi: Biz karşı değiliz ama kısmet olursa yan tarafı da seneye alıp bu sorunu kökten çözceğiz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hep aynı cümleler...

 

Bana ne otelden;adamın parası varsa alsın ne alacaksa;bana ne!!!

 

Biri de çıkmış Kur'an'a laf ediyor şimdi;2 senedir kaç kişiye anlattık da aslında onların da kendilerini kanıtlamak için işlerine gelen ayetleri devamını göz önünde bulundurmadan aldığı ortaya çıktı;kafirlerle savaş zamanından bahseden ayetlerin sadece "savaş" la ilgili kısımlarını anlatanlar mı dersiniz;cehennem uyarısını cehennem dünyaya taşınıyor diye algılayanlar mı dersiniz;ya da genel olarak "kalıp düşmanlık" ları bilmeden sunanlar diyelim biz...

 

Neden???

 

Çünkü kendilerini yüceltme arayışında onlar;bazı şeyleri kabullenemiyorlar...

 

:rolleyes:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hep aynı cümleler...

 

Bana ne otelden;adamın parası varsa alsın ne alacaksa;bana ne!!!

 

Biri de çıkmış Kur'an'a laf ediyor şimdi;2 senedir kaç kişiye anlattık da aslında onların da kendilerini kanıtlamak için işlerine gelen ayetleri devamını göz önünde bulundurmadan aldığı ortaya çıktı;kafirlerle savaş zamanından bahseden ayetlerin sadece "savaş" la ilgili kısımlarını anlatanlar mı dersiniz;cehennem uyarısını cehennem dünyaya taşınıyor diye algılayanlar mı dersiniz;ya da genel olarak "kalıp düşmanlık" ları bilmeden sunanlar diyelim biz...

 

Neden???

 

Çünkü kendilerini yüceltme arayışında onlar;bazı şeyleri kabullenemiyorlar...

 

:rolleyes:

 

Bu guruhla ayni zihniyette oldugunuz icin, size ne olabilir elbette. Ancak, bu ve bu gibi zebaniler bizim kilik kiyafetimiz onlara ters geliyor diye kokten cozum uretmeye gidis yollarini genisletmeye kalkarlarsa -ki kalkiyorlar- o zaman, bizlere de isyan bayragini acma hakki doguyor. Ve sizlerle bizlerin arasindaki fark: Yan otelde hasema masema ile denize girenler bizi rahatsiz etmez, onlara ancak anlamsiz gozlerle bakabiliriz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bu guruhla ayni zihniyette oldugunuz icin, size ne olabilir elbette. Ancak, bu ve bu gibi zebaniler bizim kilik kiyafetimiz onlara ters geliyor diye kokten cozum uretmeye gidis yollarini genisletmeye kalkarlarsa -ki kalkiyorlar- o zaman, bizlere de isyan bayragini acma hakki doguyor. Ve sizlerle bizlerin arasindaki fark: Yan otelde hasema masema ile denize girenler bizi rahatsiz etmez, onlara ancak anlamsiz gozlerle bakabiliriz.

 

Ne yapabilirim;benim sorunum değil bunlar zaten;çok istiyorsanız gerekli yerlerle yazışıp derdinizi anlatırsınız...

 

:rolleyes:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevgili Dipnot, ben de aynen katiliyorum bu yazdiklarina. Gercek su ki ahlak ne turbanin altina, ne de hasema dedikleri ******* giysilerin altina gizlenebilir. Etrafta goruyor, duyuyoruz o carsafin, turbanin altinda turlu turlu ********* gizli oldugunu.

 

 

 

gizli oyunlar senin kafanın içinde kimsenin türbanında değil

 

kimsenin türban altında yaptığı yanlış şeyler yok yanlış şeyler düşünende çarşafı araç olarak kullanır amaç olarak değil

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

üzülüyorum böyle cevapları görünce neden?

demokrasiden bahsediyorlar ve başlıklar açıyorlar, üstünde konuşuyorlar ama demokrat olmaya gelince oyun oynuyorlar.

 

Kuran'ın yayılmacı mantığına banane diyorlar, gözlerini kapıyorlar, vurdumduymaz oluyorlar, beni ilgilendirmezci oluyorlar.

Sonrada demokrasiden bahsediyorlar.

 

Tekrar ediyorum önce kendi kitapları ile yüzleşmeleri gerekiyor bu insanların.

 

Bunu yapmadıkları sürece, bana demokrasiden konuşmaları hiç bir anlam ifade etmiyor.

 

Sevgiden, saygıdan bahsetmeleri hep bir kandırmaca olarak görülecektir.

 

Sevgiler

 

Samimiyetimizi bilen biliyor zaten;size ispatlayacak değilim kendimi...

 

O sözünü ettiğiniz başlık da günümüzün önemli bir konusuna dair araştırma niteliğinde;ben kendimi demokrat ilan etmiyorum...

 

Ve lütfen bir daha kişiye yönelik yazmayın...

 

:rolleyes:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dediğim gibi anlamsız ve içi boş sözler olarak geliyor bana. çünkü parçalar yerine oturunca karşımıza anlatılandan başka resimler çıkıyor...

 

Ayrıca kimseye kişisel olarak cevap vermek düşünceleriniz benim tartışma konumdur.

 

Sevgiler

 

Pardon ama ne parçası???

 

Dinimeyse lafınız;ben sizin belirttiklerinizi çok duydum ve sorguladım zaten;hatta biraz daha ileri gittim zamanında sırf kendini haklı çıkarmaya çalışan "bazı"larının oyunlarını da döktüm ortaya...

 

He sorun siyasetteyse;daha keskin bir ayrım yapmadım bu ortamda...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Nedir bu yaptığınız? parçalar yazdığınız yazılar ve ortaya koyduğunuz düşünceler ve yansıttığı siz nedir bu ilkokul çocuğu gibi başlığın konusunu basit sorularla çarpıtmak mı anlayamadım. bir şeyler paylaşmakmı yoksa beni bilen bilir, ben açıklamıştım, ben yapmıştım açılamasımı...

 

Sonrada kişiselleştirme suçlaması...

 

hiç hoş değil. tartışmayı anında budayıp kendinize bir şeyler çıkarma derdine düşüyorsunuz.

 

tartışılan konu başlığı yukarıda ve cevaplarınızda yukarıda önce kendinizle yüzleşmeniz gerek diye düşünüyorum.

 

gerisi zaten başkalarına kalmış sizi bilme veya bilmemek sizi anlamak veya anlamamak

 

sevginin çoğalması için maskeler düşmeli diyorum.

 

Bu tartışmadan çekiliyorum çünkü yaklaşımınız hiç hoşuma gitmedi...

 

Sevgiler

 

Pardon ama sorununuz ne???

 

Benim inancım hakkında bazı şeyleri kendinizce söylediniz;ben de dedim ki bu olayları çok konuştuk,şunları gördüm sonuç olarak;sonra siz lafı benim kendi değerlerimi sorgulamamama getirdiniz;ben de diyorum ki sizin bu tüm iddialarınız zaten "kalıp" olmuş dine karşı konuşmalarda, yeterince sorguladım...

 

Evet;gelişim aynen böyle...

 

Güle güle...

 

:zorro:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Arkadasim tabiki acilmakla olur..bir düsün hayatta acilmayan ne var...!!!

 

bir tane örnek verebilirmisin acilmayan...

.

.

.

tabiki bu ürün kapanmani saglayan bir üründe olabilir...!!!

 

Saygilar

 

yamyam frankfurt

 

 

Arkadaşım benim hangi tür açılmaktan bahsettiğimi fevkalade anladığını sanırım saygılar

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.