Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Güç meselesi


muki

Önerilen İletiler

xlar tades derece derken şöyle birşey mi olacak !

 

 

afrikada açlıktan hergün bayılan, kötü bir hayat yaşayan ve 50 yaşlarında ölen tam bir müslüman, cennete gidecek !

 

cennetten daha çok faydalanacak (nasıl oluyorsa artık)

 

Türkiyede hayatını lüks içinde geçirmiş ve hiçbir önemli sorun yaşamamış 90 yaşına kadar yaşayıp ölmüş tam bir müslüman, cennete gidecek !

 

 

cennetten daha az yararlanacak (niyeyse artık)

 

 

Yüzlerce küçük kız çocuğuna tecavüz etmiş çoğunu öldürmüş, her adım attığı yere zararı olan, bir çok yeri bombalayıp masum insanları katletmiş, hırsızlık gasp yetim hakkı yeme gibi olaylarla geçinen bi insan cehenneme gidecek !

 

derisi tazelene tazelene sonsuza kadar yanacak (sonsuza kadar yanan bir insanın derisinin tazelenmesine ne gerek varsa artık)

 

 

Hayatı boyunca bütün insanlara iyiliği dokunmuş, herkese yardım etmiş, insanlığa icatlarıyla yada yönetimleriyle büyük hizmetlerde bulunmuş, herkesin saygı ve sevgiyle iyi dilekleriyle bahsettiği bir adam haline gelmiş bir insan, ama Allah'a islam dinine değil, başka bir yaratıcıya inanıyor ve cehenneme gidecek !

 

bütün vücudu sonsuza kadar yanacak ama derisi tazelenmmeyecek, yada sadece ayakları sonsuza kadar yanıp biraz acı çekecek (nasıl oluyorsa artık, ayrıca derisi tazelenmeyen ve sonsuza kadar yanan insan acı çekmiyor galiba )

 

 

mantığıma sindiremediğim için kafam iyice karıştı, kusura bakmayın !

 

 

adem, sırf yasak meyveyi yedi diye bukadar derdi çekiyoruz

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 90
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Genel hükümleri yazdım..

Tekrar ediyorum..

1- Birinci şart imandır..

2- Cennetin dereceleri vardır..

3- Cehennemin azap dereceleri vardır..

4- Bazı kimseler günahları affedilmemişse cehennemde günahı kadar yanacaktır..

 

Sorduğun soruları bu maddelere aplike edersen cevabını bulursun..

 

Saygılar...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sorduğun soruları bu maddelere aplike edersen cevabını bulursun..

 

mantıklı bir cevap yok bana göre dolayısıyla bir çok kişiye görede öyledir. Çarpıkları hemen yukarıda ayrıntılı olarak yazdım, fikirlerim bunlardır

 

iyi bir din öncelikle mantığa uymalı, size göre uyuyorsa problem inanç adına zaten yok, ama bize göre var bunları diğer insanlarla paylaşıyoruz.

 

saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sorduğun soruları bu maddelere aplike edersen cevabını bulursun..

 

mantıklı bir cevap yok bana göre dolayısıyla bir çok kişiye görede öyle olabilir. Çarpıkları hemen yukarıda ayrıntılı olarak yazdım, fikirlerim bunlardır

 

iyi bir din öncelikle mantığa uymalı, size göre uyuyorsa inanç adına zaten problem yok, ama bize göre var bunlarıda diğer insanlarla paylaşıyoruz.

 

saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hayatı boyunca bütün insanlara iyiliği dokunmuş, herkese yardım etmiş, insanlığa icatlarıyla yada yönetimleriyle büyük hizmetlerde bulunmuş, herkesin saygı ve sevgiyle iyi dilekleriyle bahsettiği bir adam haline gelmiş bir insan, ama Allah'a islam dinine değil, başka bir yaratıcıya inanıyor ve cehenneme gidecek !

 

adem, sırf yasak meyveyi yedi diye bukadar derdi çekiyoruz

 

Şüphesiz, iman edenler, Yahudiler, Sabiîler, Hıristiyanlar, Mecûsiler ve Allah'a ortak koşanlar var ya, Allah kıyamet günü onların aralarında mutlaka hüküm verecektir. Çünkü Allah her şeye şahittir. (Hac Suresi 17.ci ayet)

Buradan anlaşılması gereken, diğer din mensuplarının otomatikman cehennem halkı olmadığıdır. Onların ve müslümanların arasında Allah'ın hüküm vereceği söylenmektedir. Allah Cenab-ı HAK'tır, yani bizatihi hak'kın kendisidir. Kimseye haksızlık yapmaz.

 

Ayrıca sorun Hazret-i Adem'in elma yemiş olması meselesi değildir. Biz bu dünyada Allah'a kulluk etmek için bulunuyoruz. O da kimlerin daha iyi işler yaptığına bakıyor. Bundan sonra gideceğimiz alem belirlensin diye bu alemde sınavlara tabi tutuluyoruz. Bu dünyadaki yaşamınızı beğenmeyebilir, sıkıntı çekmekten şikayet edebilirsiniz. Ama ilahi adaletten emin olabilirsiniz. Kimseye dayanamayacağı yük verilmez. Açlıktan ölen tanıdığınız var mı? Peki ya yeyip içip onları yaratanı inkar edip, küfredip verdiği nimetlere şükretmeyenler? Yüce Allah sonsuz sabırlıdır. Ama sabrı kadar hesap alması da kesindir. Vay o günde kaybedecek olanların haline!!!!

Doğruyu Allah bilir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

1- Birinci şart imandır..

 

Baştan kaybettik, iman şartı olmaz, çünkü imana şartlanmak isteyerek olan bir şey değil, ben istesem imana şartlanırım bu samimi olmaz göstermelik olur. İmana şartlandıktan sonra beyaza bile siyah diyebilirim.

 

2- Cennetin dereceleri vardır..

 

Hayatını sefa içinde sürdürüp ölen insanda güzellikler ve mutluluklar görecek, sefalet içinde geçirenlerde, bu nedenle dereceler önemli değil, sonuç har halde mutluluk çünkü.

 

3- Cehennemin azap dereceleri vardır..

 

ha dizlerime kadar ateşler içinde sonsuza kadar yanıyorum, ha bütün vücudum sonsuza kadar yanıyor, burada derecelerin önemi yok, çünkü parmağımızın ucunu bir mum ateşinde bile 10 saniye tutamayız.

 

4- Bazı kimseler günahları affedilmemişse cehennemde günahı kadar yanacaktır..

 

Yani ben dinsiz olduğum için cehennemde yanacağımm ama çok iyi bir insan olduğum içinde cennetemi gideceğim ?

 

günahı kadar yanan bir insan sonradan cennete gidecekse bu bir ödüldür , çünkü sonunda mutluluk var ve acılar geçmişte kalmış olacak. Örneğin ben çok hastayım çok acı çekiyordum yıllar önce ama şuan o hastalıktan eser yok ve rahat yaşıyorum, unuttum gitti çünkü rahatım artık.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Baştan kaybettik, iman şartı olmaz, çünkü imana şartlanmak isteyerek olan bir şey değil, ben istesem imana şartlanırım bu samimi olmaz göstermelik olur. İmana şartlandıktan sonra beyaza bile siyah diyebilirim.

 

Kalpten gelen imandan samimi inaçtan bahsediyorum..

Allah samimi imanla samimi olmayan imanı bilir..

 

Hayatını sefa içinde sürdürüp ölen insanda güzellikler ve mutluluklar görecek, sefalet içinde geçirenlerde, bu nedenle dereceler önemli değil, sonuç har halde mutluluk çünkü.

 

Bir üst dereceyi görmedikten sonra problem yok mutlulıuk cennetin her yerinde var..

Gördükten sonra çıkmask istenmez heralde..

 

ha dizlerime kadar ateşler içinde sonsuza kadar yanıyorum, ha bütün vücudum sonsuza kadar yanıyor, burada derecelerin önemi yok, çünkü parmağımızın ucunu bir mum ateşinde bile 10 saniye tutamayız.

 

Parmağı kesmekle kolu kesmek bir mi..?

Mum yanığı ile bütün vücudun yanması bir olamaz..ü

 

Yani ben dinsiz olduğum için cehennemde yanacağımm ama çok iyi bir insan olduğum içinde cennetemi gideceğim

 

Birinci şart iman demiştim..

 

 

Saygılar..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ya benim merak ettiğim bi nokta var... Kuran daki ayetlerde hiç de kolay anlatılmamasına karşın neden arkadaşlar ısrarla bir müslüman çok kolay cennete gidecek diye algılıyor.. ben buna takıldım .. yani biz farklı bir kitap okuyoruz ,onlar farklı bir kitap sanki...

 

Bakara 214

Ey müminler!Yoksa siz,sizden önce geçen Enbiye ve müminlerin misal olmuş halleri başınıza gelmeksizin Cennet e gireceğinizi mi zannedersiniz? Onlara öyle şiddet,fakr,bela ve hastalık isabet etti ve o kadar sarsıldılar ki,hatta(bu bitmeyen şiddet ve uzayan müddetten sabırlarının bağı çözülerek)Peygamberleri ile birlikte dediler ki:"Allah Teala nın yardımı bize ne vakit erer ve üzerimizden bela gider?"Bilin ki Allah Teala nın yardımı yakındır.

 

Ahzâb(*) Sûresinin 72 . Ayetinde

Şüphesiz biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar onu yüklenmek istemediler, ondan çekindiler. Onu insan yüklendi. Çünkü o çok zalimdir, çok cahildir.

 

 

daha da ayet veririm isterseniz... hiçbişey öyle kolay değil ne sizler için ne bizler için.... herşeyin çok ama çok ince bir çizgisi var... öndekiler ,,sağdakiler,,,soldakiler.. herkes farklı farklı... cennetin katları cehennemin katları... tek ceza yanmak mı ki arkadaşlar... yaralardan akan irini içmek.. zakkum ağacından yemek yedikçe yemek... ya cennetlikler... öndeki olup her istediğinin yapılması ya da sağdaki olup sana verilenlerle yaşaman...

 

 

İncil _romalılar 8_ 35.:Mesih'in sevgisinden bizi kim ayırabilir?Sıkıntı mı,elem mi,zulüm mü,açlık mı,çıplaklık mı,tehlike mi,kılıç mı?36.Yazılmış olduğu gibi:

"Senin uğruna bütün gün öldürülüyoruz,

kasaplık koyunlar sayılmışız."

37.Ama bizi sevenin aracılığıyla bu durumların hepsinde galiplerden üstünüz.38-39.Eminim ki,ne ölüm ,ne yaşam,ne melekler,ne yönetimler,ne şimdiki ne gelecek zaman,ne güçler,ne yükseklik,ne derinlik,ne de yaratılmış başka her hangi birşey bizi Mesih İsa da olan Tanrı sevgisinden ayırmaya yetecektir...

 

Bakara(*) Sûresinin 155 . Ayetinde

Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla, bir de mallar, canlar ve ürünlerden eksilterek deneriz. Sabredenleri müjdele.

 

Beled Sûresinin 17,18 . Ayetinde

Sonra da iman edenlerden olup birbirine sabrı tavsiye edenlerden, birbirine merhameti tavsiye edenlerden olanlar var ya, işte onlar Ahiret mutluluğuna erenlerdir.

 

Asr Sûresinin 3 . Ayetinde

Ancak, iman edip de sâlih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka (Onlar ziyanda değillerdir).

 

Meryem Sûresinin 65 . Ayetinde

(Allah) göklerin, yerin ve bu ikisi arasındakilerin Rabbidir. Şu halde, O’na ibadet et ve O’na ibadet etmede sabırlı ol. Hiç, O’nun adını taşıyan bir başkasını biliyor musun?

 

 

Lokman Sûresinin 17 . Ayetinde

“Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret. Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdendir.”

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ya benim merak ettiğim bi nokta var... Kuran daki ayetlerde hiç de kolay anlatılmamasına karşın neden arkadaşlar ısrarla bir müslüman çok kolay cennete gidecek diye algılıyor.. ben buna takıldım .. yani biz farklı bir kitap okuyoruz ,onlar farklı bir kitap sanki...

 

Hayir ayni kitabi okuyoruz. Aradaki fark: Sizler okudugunuza kayitsiz sartsiz inaniyorsunuz. Bizler ise okudugumuzu evirip cevirip inceliyor, celiskileri goruyor ve okuduklarimizin oyle ahim sahim seyler olmadigina inaniyoruz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hayir ayni kitabi okuyoruz. Aradaki fark: Sizler okudugunuza kayitsiz sartsiz inaniyorsunuz. Bizler ise okudugumuzu evirip cevirip inceliyor, celiskileri goruyor ve okuduklarimizin oyle ahim sahim seyler olmadigina inaniyoruz.

iyi ya bizde doğuştan inanmadık herhalde.. bizde evirdik çevirdik inceledik,, bi türlü sizin dediğiniz çelişkileri göremedik... ahım şahım ne kelime yeryüzünde bana onun gibi mucizeyi ne yapsan bulamazsın...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

iyi ya bizde doğuştan inanmadık herhalde.. bizde evirdik çevirdik inceledik,, bi türlü sizin dediğiniz çelişkileri göremedik... ahım şahım ne kelime yeryüzünde bana onun gibi mucizeyi ne yapsan bulamazsın...

 

Hangi mucizeydi anlayamadım. Sizin gibiler kendi iradeleriyle değil,aile baskısı ve çevre konumlarıyla yönlendiriyorsunuz. Şöyle bir geçmişinize dönüp bakınız,yaşadıklarınızın mukayesi sizin iradenizdemiydi? Yönlendirme nereden gelirse gelsin,sizin özgürlüğünüzü kısıtladığını bilemezseniz,bizlerinde "ne halin varsa gör" demekten başka altarnatifimiz yoktur,bunu bilesiniz.

 

Kendiniz yönlendiren aile bireyleri bile olsa buna müsade etmeyiniz,kendi iradenizi kullanınız.Selametle.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Hangi mucizeydi anlayamadım. Sizin gibiler kendi iradeleriyle değil,aile baskısı ve çevre konumlarıyla yönlendiriyorsunuz. Şöyle bir geçmişinize dönüp bakınız,yaşadıklarınızın mukayesi sizin iradenizdemiydi? Yönlendirme nereden gelirse gelsin,sizin özgürlüğünüzü kısıtladığını bilemezseniz,bizlerinde "ne halin varsa gör" demekten başka altarnatifimiz yoktur,bunu bilesiniz.

 

Kendiniz yönlendiren aile bireyleri bile olsa buna müsade etmeyiniz,kendi iradenizi kullanınız.Selametle.

aile baskısı olamaz başta babam inançsız ama kendi çapında da iyi biri ...geçmişe dönüp bakıyorum ve yaptıklarıma ben yaptım diyecek kadar cesurum benden olmasalarda...çevre konumum olamaz en iyi arkadaşlarım ateistlerdi bir dönem...şu anda da benim gibi ibadetinde olan ve uğraşan yine yok çevremde...ya da iş yerimde.. bana özgürlükten bahsetmeyin boşuna deneyimlerim özgürlüğüm sizi aşar... okul mu iş mi sanat mı ingilizce mi ne diploması lazım çevreden olmadığını ıspatlamak için ...ben metalica sever bir kapalıyım ne alaka ... ben freud,wilhelm reich okurum ne alaka... ben nietzsche hayranıyım ne alaka ... yolda tutar incil okurum ne alaka.. Turan Dursun un bütün serisini bitirdim ne alaka... ben kendi irademe göre kendi irademin dışında olana kendi irademle tutulmuşum kendi irademle olmasa da ... yine söylüyorum yaratan vardır kutsal kitaplar ondandır ve o kitaplar mucizenin ta kendileridir...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kalpten gelen imandan samimi inaçtan bahsediyorum..

Allah samimi imanla samimi olmayan imanı bilir..

 

xlark tades, bende samimi imandan bahsediyorum, ama bunu insanlar anlayamaz, örneğin müslümanların çoğunun imanında samimi olduklarını düşünmüyorum, bu nedenle dinin çekiciliği benim için önemsiz kalıyor. Hesap ahirette verilecek ama sınav burada işte, biz ancak burayı değerlendirerek öbür taraf için yorum yapıyoruz.

 

Bir üst dereceyi görmedikten sonra problem yok mutlulıuk cennetin her yerinde var..

Gördükten sonra çıkmask istenmez heralde..

 

Evet bu nokta önemli işte, dünyada ezilen büzülen insanda mutlu olacak ! sefa süren insanda mutlu olacak. Dereceler önemli değil. Örneğin ben bu dünyada sefa sürüp cennetin en alt derecesinde sonsuza kadar mutlu olmak isterim.

 

Parmağı kesmekle kolu kesmek bir mi..?

Mum yanığı ile bütün vücudun yanması bir olamaz..

 

Cehennemdeki en hafif azabı düşünecek olursak, ve dünyada bir diş ağrısına bile dayanamıyorsak, burada derecelerin önemi yok, ha ayaklarım sonsuza kadar yanmış ha tüm vücudum, sonuç olarak hissettiğim acı dayanılmaz olacak. Cehennemdeki bütün acılar dayanılmaz acılardır, dereceler önemli değil, parmağının ucunu mum ateşinde tutmaya dayanamazsın !!! parmağımı mum ateşinde tutacağıma kafama kurşun sıkarım yada kendimi asarım onlak anlıktır. Ama sonsuza kadar acının her türlüsü en kötü olandır ! bu nedenle dereceler önemli değil.

 

Birinci şart iman demiştim..

 

Bende imanın şartı olmaz bu insanın içinden duygularında gelen birşey olmalı demiştim. Aksi halde iman edemeyen bir insanın hiçbir suçu yoktur. Ben seni zorla sevebilir miyim ? tabiki hayır, ancak göstermelik olarak severim bu samimi değildir ! örneğin sen bu durumda "senin beni sevmen şart" dersen, bunun mantığını sen düşün artık !

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

yaratan vardır kutsal kitaplar ondandır ve o kitaplar mucizenin ta kendileridir...

 

Yaratan da, yaratılan da Doğa'dır.

 

Kutsal kitap diye birşey yoktur. Kutsal kitap diye yutturulan şeyler yahudilerin tarih kitaplarıdır.

Muhammed'in Kuran'ı da Yahudilerin tarih kitraplarını kullanarak kendisini idolleştirdiği kitaptır.

 

Kutsal denilen kitaplardaki tek mucize, çelişkilerle dolu, akla mugayir kitapların "bilgiye erişimin kolay olmaması ve dil bariyeri nedeniyle" binlerce yıldır insanları uyutabilmiş olmasıdır.

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

2- Cennetin dereceleri vardır..

 

ADN, yani EDEN, başka bir dilde cennet mi demek, yoksa cennetin katı mı?

FİRDEVS, yani PARADİSE, başka bir dilde cennet mi demek, yoksa cennetin katı mı?

 

Muhammed bunları cennetin katmanları diye mi ilan etmiş?

 

Saygılar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yaratan da, yaratılan da Doğa'dır.

 

Kutsal kitap diye birşey yoktur. Kutsal kitap diye yutturulan şeyler yahudilerin tarih kitaplarıdır.

Muhammed'in Kuran'ı da Yahudilerin tarih kitraplarını kullanarak kendisini idolleştirdiği kitaptır.

 

Kutsal denilen kitaplardaki tek mucize, çelişkilerle dolu, akla mugayir kitapların "bilgiye erişimin kolay olmaması ve dil bariyeri nedeniyle" binlerce yıldır insanları uyutabilmiş olmasıdır.

 

Saygılar.

tabi tabi... günlük hayatımızda da doğa yardım ediyor zaten bize ... rüzgarlar fısıldıyor bişeyler dimi ya... bizi doğa yarattı onu da yaratan yarattı.. bizi hiç yere yarattı... sorumluluk yok... ceza yok... ha iki bacaklı ha dört bacaklı ha gelişmiş memeli hayvan... bi kabile sistemi oluşturalım da doğamıza uygun yaşayalım bari.. niye bu kadar düşünüyoruzki... bilimmiş.. severim bilimi... şöyle deniz derya orman ye iç ...ne gerek var bunca tantanaya dimi... ha doğadan geldik doğaya gideceğiz bi de dimi.. ölümlü dünya ne de olsa...

 

haklısın bilgiye erişim kolay değildir de erişim sağlandığında neden erişimin sağlanmaması gerektiğini de kavrıyorsun...

Muhammed in Kuran 'ı ister yahudinin ister hristiyanın tarih kitaplarından de,, tevrat..incil ..kuran .. hepsi yaratandandır.. incelikler hepsinde gizlidir ve vardır... ama o kitapları algılayış bizler arasında değişiyor nedeni de ayetlerde açık zaten...

 

İncil-elçilerin işleri 28

26.Ruh dediki,

Bu halka gidip şunu söyle:

Duyacak duyacak ,ama hiç anlamayacaksınız,

bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz.

Çünkü bu halkın yüreği duygusuzlaştı,

kulakları ağır işitir oldu.

Gözlerini de kapadılar.

Öyle ki,gözleri görmesin,

kulakları işitmesin,yürekleri anlamasın,

ve bana dönmesinler.

Dönselerdi,onları iyileştirirdim..

 

A’râf Sûresinin 179 . Ayetinde

Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik. İşte bunlar hayvanlar gibi, hatta daha da aşağıdadırlar. İşte bunlar gafillerin ta kendileridir.26

 

A’râf Sûresinin 198 . Ayetinde

Eğer onları, doğru yola çağırırsanız işitmezler. Sen onların sana baktıklarını görürsün, halbuki onlar görmezler.

 

Enfâl(*) Sûresinin 22 . Ayetinde

Şüphesiz, yeryüzünde yürüyen canlıların Allah katında en kötüsü, akıllarını kullanmayan (gerçeği görmeyen) sağırlar, dilsizlerdir

 

En’âm Sûresinin 50 . Ayetinde

De ki: “Ben size, ‘Allah’ın hazineleri benim yanımdadır’ demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size ‘Ben bir meleğim’ de demiyorum. Ben sadece, bana gönderilen vahye uyuyorum.” De ki: “Görmeyenle gören bir olur mu? Siz hiç düşünmez misiniz?”

 

 

Mısır'dan Çıkış 4:11tam bölüm

11 RAB, "Kim ağız verdi insana?" dedi, "İnsanı sağır, dilsiz, görür ya da görmez yapan kim? Ben değil miyim?

Mezmurlar 94:9tam bölüm

9 Kulağı yaratan işitmez mi? Göze biçim veren görmez mi?

Yeşaya 29:9tam bölüm

9 Şaşırın, şaşkına dönün, Kendinizi kör edin, görmez olun. Şarap içmeden sarhoş olun, İçki içmeden sendeleyin.

 

Yeşaya 44:18tam bölüm

18 Böyleleri anlamaz, bilmez. Çünkü gözleri de zihinleri de öylesine kapalı ki, Görmez, anlamazlar.

 

Matta 13:13tam bölüm

13 Onlara benzetmelerle konuşmamın nedeni budur. Çünkü, 'Gördükleri halde görmezler, Duydukları halde duymaz ve anlamazlar.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Biz Rabbimize döndük ve ondan yardım diledikte o cevap vermedi mi..?

 

Size ne zaman ve nasıl bir cevap verdiğini merak ediyorum doğrusu?...

 

Hayal dünyasında ve varsayımlara dayalı olarak konuşmak...

 

Aslında sizi kınamıyorum...

 

inançlarınız size bu cümleleri yazdırıyor...

 

Fakat sizin için geçerli olan ve sizin inançlarınız nedeniyle bu yazdıklarınızı diğer herkese gerçekmiş gibi iletmeniz...

 

Sizin için olmasada bunların inançlara dayalı varsayımlar olduğunu anlayan ve fark edenler için bir anlam ifade etmediğini bilmenizde gerekiyor...

 

Gerçekten merak ediyorum sevgili sedat...İnançlarınızın size önerdiği varsayımları bir kenara bırakarak...

 

Her ne sebeble olursa olsun dilekleriniz karşılığında size ne cevap verildiğini...

 

Kulağınızla duyduğunuz, gözlerinizle gördüğünüz maddi gerçekleri.., size ne yanıt verildiğini yazın lütfen...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Size ne zaman ve nasıl bir cevap verdiğini merak ediyorum doğrusu?...

 

Hayal dünyasında ve varsayımlara dayalı olarak konuşmak...

 

Aslında sizi kınamıyorum...

 

inançlarınız size bu cümleleri yazdırıyor...

 

Fakat sizin için geçerli olan ve sizin inançlarınız nedeniyle bu yazdıklarınızı diğer herkese gerçekmiş gibi iletmeniz...

 

Sizin için olmasada bunların inançlara dayalı varsayımlar olduğunu anlayan ve fark edenler için bir anlam ifade etmediğini bilmenizde gerekiyor...

 

Gerçekten merak ediyorum sevgili sedat...İnançlarınızın size önerdiği varsayımları bir kenara bırakarak...

 

Her ne sebeble olursa olsun dilekleriniz karşılığında size ne cevap verildiğini...

 

Kulağınızla duyduğunuz, gözlerinizle gördüğünüz maddi gerçekleri.., size ne yanıt verildiğini yazın lütfen...

 

boşuna merak etme.. kalben yaratanın varlığını hissedip ondan dilemedikçe cevap alacak değilsin... olaki merhamet ede... kısacası o dilemedikçe sen inanıp dileyecekte değilsin...bize cümleleri inancımız yazdırıyor doğru... ama o inançta yaşanmışlıklardan geliyor...deneyimlerden geliyor... cevaplardan geliyor... bir önceki mesaj herşeyi çok güzel anlatıyor zaten... ayetler yeter

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Islam'da sıkca bahsedilen bir kavram vardir: "Sunnetullah". Evrende Allah'in degismez bir sunnetinin, yani ilahi yasalarin bulundugu belirtilir. Acilimi sudur: Evrende hersey Allah'in koydugu yasalara gore isler. Hepsinin bir sebebi vardir ve Allah tum sebeplerin yaraticisidir. Insanlar bu yasalarin tersi yonunde hareket etme iradesine sahiptir. Yani "isyan" edebilir. Bu durumda da yine bir sunnetullah vardir ve Allah buna mudahale etmez. Yalniz kalben yapilan dualara Allah'in icabet edecegi soylenmistir. Bu da, dua eden icin en hayrilisinin ne olacagini ancak Allah'in bilecegi ongorusu icinde dusunulur. Yani duaya icabet her zaman vardir ama cogu zaman farkinda olmayabilirsiniz denir.

 

Herseyin belirli yasalar icinde yurudugunu, duaya icabetin de bu yasalar icinde yer aldigini dusundugunuzde, Allah'i icinde bulundugumuz durumdan oturu suclamak dogru olmaz. Gucsuzlukle iliskisi yok cunku. Ancak bizi neden imtihan ediyor, neden bu yasalar, nicin bunca kan, gozyasi, zulum, bizi madem ki yaratmak istedi ve madem bunca merhametli o zaman direkt cennete koysaydi... gibi sorularla itiraz yoneltilebilir. Belki o zaman da sikayet ederdik ya neyse:) Bu sorular da hep cevapsiz kaliyor bildiginiz gibi.

 

Selam ile..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Islam'da sikca bahsedilen bir kavram vardir: "Sunnetullah". Evrende Allah'in degismez bir sunnetinin, yani ilahi yasalarin bulundugu belirtilir. Acilimi sudur: Evrende hersey Allah'in koydugu yasalara gore isler. Hepsinin bir sebebi vardir ve Allah tum sebeplerin yaraticisidir. Insanlar bu yasalarin tersi yonunde hareket etme iradesine sahiptir. Yani "isyan" edebilir. Bu durumda da yine bir sunnetullah vardir ve Allah buna mudahale etmez. Yalniz kalben yapilan dualara Allah'in icabet edecegi soylenmistir. Bu da, dua eden icin en hayrilisinin ne olacagini ancak Allah'in bilecegi ongorusu icinde dusunulur. Yani duaya icabet her zaman vardir ama cogu zaman farkinda olmayabilirsiniz denir.

 

Herseyin belirli yasalar icinde yurudugunu, duaya icabetin de bu yasalar icinde yer aldigini dusundugunuzde, Allah'i icinde bulundugumuz durumdan oturu suclamak dogru olmaz. Gucsuzlukle iliskisi yok cunku. Ancak bizi neden imtihan ediyor, neden bu yasalar, nicin bunca kan, gozyasi, zulum, bizi madem ki yaratmak istedi ve madem bunca merhametli o zaman direkt cennete koysaydi... gibi sorularla itiraz yoneltilebilir. Belki o zaman da sikayet ederdik ya neyse:) Bu sorular da hep cevapsiz kaliyor bildiginiz gibi.

 

Selam ile..

 

Sayın Respektif,düşünüyorumda acaba müslümanlar kadar kendi dinlerini tahrif eden bir toplum varmıdır diye aklıma bir türlü gelmiyor.

 

Evet dediğiniz gibi islamda/ kuranda sünnetullah kavramı vardır ama kuranın hiç bir yerinde sizin anladığınız daha doğrusu tüm müslümanların anladığı anlamda geçmez.

 

Kuranın evrenle ilgili anlatımları çok sınırlıdır ve tamamı her insanın gözleleyebileceği şeylerdir.Mesela kara delikler ve galaksilerle ilgili bir şey bulamazsınız kuranda.

 

Gelelim sünnetullah kavramına.Konu bağlamlarına göre bakalım evrenin yasalarından mı yoksa başka birşeydenmi bahsedliyor

 

isra suresi

 

73- (Ey Muhammed!) Az kalsın seni bile, sana vahyettiğimizden başkasını bize karşı iftira edesin diye, fitneye düşüreceklerdi ve o takdirde seni dost edineceklerdi.

 

74- Eğer biz sana sebat vermemiş olsaydık, nerdeyse sen onlara birazcık meyledecektin.

 

75- O takdirde, muhakkak hayatın da, ölümün de azabını sana kat kat tattırırdık. Sonra bize karşı kendin için hiçbir yardımcı bulamazdın.

 

76- (Ey Muhammed!) Yakında seni yurdundan çıkarmak için, muhakkak ki rahatsız edecekler ve o takdirde onlar da senin ardından pek az kalacaklardır.

77- Bu, senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberlerimiz hakkındaki sünnetimizdir. Bizim sünnetimizde herhangi bir değişme göremezsin.

 

Açık değilmi? Yani peygamberle inanmayan toplumların helak edildiğinden bahsediyor değilmi?

 

 

 

Ahzap suresi

 

 

58- Mümin erkeklere ve mümin kadınlara yapmadıkları bir şeyden dolayı eziyet edenler de bir iftira ve açık bir günah yüklenmişlerdir.

 

59- Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına hep söyle de cilbablarından (dış elbiselerinden) üzerlerini sımsıkı örtsünler. Bu onların tanınmalarına, tanınıp da eziyet edilmemelerine en elverişli olandır. Bununla beraber Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

 

60- Andolsun ki, eğer münafıklar ve kalblerinde bir hastalık olanlar ve Medine'de dedikodu yapanlar, bu yaptıklarından vaz geçmezlerse, mutlaka seni onlara musallat ederiz. Sonra seninle orada az bir zamandan fazla komşu kalamazlar.

 

61- Melun olarak nerede bulunurlarsa yakalanırlar ve öldürülürler.

62 Allah'ın önceden geçenler hakkındaki sünneti budur. Allah'ın sünnetinde asla bir değişiklik bulamazsın .

 

Yine peygambere eziyet edenlerin öldürülmesinden yani söz konusu yine helak değilmi ?

 

 

 

Fetih suresi

 

 

20- Allah size, elde edeceğiniz birçok ganimetler vaad etmiştir. Bunu size hemen vermiş ve insanların ellerini sizden çekmiştir ki bu, müminlere bir işaret olsun ve Allah sizi doğru yola iletsin.

 

21- Bundan başka sizin güç yetiremediğiniz, ama Allah'ın sizin için kuşattığı ganimetler de vardır. Allah herşeye kâdirdir.

 

22- Eğer kâfirler sizinle savaşsalardı arkalarına dönüp kaçarlardı. Sonra bir dost ve yardımcı da bulamazlardı.

 

23- Allah'ın öteden beri gelen sünneti budur. Allah'ın sünnetinde asla bir değişiklik bulamazsın.

24- O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.

 

Yine kafirlerin mağlubiyetinden bahsediyor değilmi.Yani evren yasaları ile ilgili hiç bir anlam yok.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sunnetullah diye bahsettigim kavramin Kur'an'dan yola cikilarak tam anlasilabilmesi icin, yukarida verilen ayetlere birkac ilavede bulunayim:

 

"Bir millet kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez." (Ra'd/11)

Konulan yasa, bir milletin icinde bulundugu durumdan tamemen kendisinin sorumlu oldugu ve o kendini donusturmedikce Allah'in onlari degistirmeyecegini ifade eder. Her toplum iyi ve kotuyu, kendi halini kendi belirler.

 

"İnsanların elleriyle kazandıkları (günahlar) yüzünden, karada ve denizde fesat çıktı" (Rum/41)

Toplumlardaki fesadin bireyler eliyle ortaya cikmasina isaret eder.

 

"Andolsun biz her ümmete Allah'a kulluk edin, tağuttan kaçının diye bir elçi gönderdik. İçlerinde Allah'ın doğru yola sevkettiği de var, sapıklıkta kalmayı hakkedeni de..."(Nahl/36)

Ilahi kaynakli peygamber ve kitaplarin sadece bir ogutten ibaret oldugu, insanlarin uyup uymamakta irade sahibi olduklari ve bunlarin sonuclarini yine kendilerinin hazirladiklari vurgulanir.

 

"Her ümmetin bir süresi vardır. Süreleri gelince (onlar), ne bir an ertelenir ve ne de öne alınır, (tam vaktinde batıp giderler)" (Araf/34)

Tarih surecine bakildiginda gercekten de hicbir milletin veya ummetin surekli olmadigi gorulur. Ibn-i Haldun'un Mukaddime'sine de basvurulmali derim konuyla ilgili. Bu ayet de degismez bir yasaya isaret etmektedir.

 

"...Her toplumun bir yol göstericisi vardır." (Rad/7)

"Bizim helak ettiğimiz her ülkenin mutlaka uyarıcıları vardı." (Şura/207)

Son peygamberden sonra, bundan boyle ulkelerin Allah tarafinda helak edilmeyecekleri sozu vardir, bunu da ekleyelim. Insanlar ancak kendileri sebep olacaklardir.

 

Ayetleri cogaltmak mumkun. Ancak Allah'in sunneti ve yasalari derken bunlari kastetmek istemistim "guc" meselesiyle ilgili.

 

Selam ile..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

boşuna merak etme.. kalben yaratanın varlığını hissedip ondan dilemedikçe cevap alacak değilsin... olaki merhamet ede... kısacası o dilemedikçe sen inanıp dileyecekte değilsin...bize cümleleri inancımız yazdırıyor doğru... ama o inançta yaşanmışlıklardan geliyor...deneyimlerden geliyor... cevaplardan geliyor... bir önceki mesaj herşeyi çok güzel anlatıyor zaten... ayetler yeter

Gerçi Size ifadeleriniz üzerine merak ettiğime dair bir yazı yazmamıştım...

 

Üstelik genele hitabende değildi...

 

***

 

Yanıt olarak ileri sürdüğünüz ve varsayım olmayan...

 

Nedir?...İnançta yaşanmışlıklardan gelen...

 

Hangi deneyimlerden geliyor?...

 

Kim hangi soru üzerine hangi cevabı vermiş...

 

Bir önceki mesajda çok güzel anlatılan varsayım olmayan şeyler nedir?...

 

***

 

Size göre böyledir..

 

Peki ya yaşanan gerçekler...

 

İnsanların hergün yaşadığı duygusal ve bilinmezliğe dayalı olmayan deneyimleri...

 

Onları ne yapacağız peki?..

 

 

***

 

İnançlar bir çok maddi gerçeği gözetmeksizin varsayılan ön kabullere dayanır...

 

Ruhanidir...İnanan kişiden ve aynı varsayımlara inanlardan öte kimseyi bağlamaz...

 

 

Buna rağmen sizin gibiler çıkar sizin varsayımlarınıza,dayatmalarınıza karşı duruş ve görüşlerini öne sürenlere...

 

Sırf sizin varsayımlarınızı, ön kabullerinizi kabullenmediği için...

 

Allahın sevgili kulları yaklaşımlarıyla ahkam kesmekte sakınca görmezler...

 

***

 

İnançlar ve ön kabullere dayalı varsayımlar kim tarafından hangi ulvi ve ruhani değerleri arakasına eklesende...

 

Kişiselliğini aramak ve run dinginliğini sağlamak için geçerli görülen inanç bazındaki inanışlar o kişiyi ve ona hak verenleri bağlar...

 

Ve siz herhangi bir inanışa sahipsiniz diye öne sürdüğünüz görüşlerinize soru yöneltilmesine tepki duyma hakkına da sahip değilsiniz...

 

Ya öne sürülmez, yada tartışmaya açılıyorsa gelen düşünsel yaklaşımlara bu tür sen anlamazsın...

 

Yaşanmışlık...Deneyim ahkamları kesmeden yanıt vermek zorunluluğunuz vardır...

 

***

 

Ama bu zorunluluğu yerine getirebilmekte zor elbette...

 

Öne sürülenler, subjektif bakış açısına, varsayımlara dayalı görüş ve yaklaşımlar olduğu için...

 

Diğerlerinin objektif olmak zorunluluğu vardır ve yaşanmış, yaşanan maddi gerçeklere dayalı olunmalıdır diyen yaklaşımlarına...

 

Mantık bazında yanıtlar vermek hedeften, inançlardan sapmayı gerektirir...

 

Tek bir çıkış yolu var... merhamete, ve merhamet dilenmeye dair kesilecek ahkamlar...

 

***

 

Ben yinede tekrarlıyorum...Düşünce ve inanışlarınız sizi bağlar...

 

Ve inanışlarınız ön kabullere dayalı dayatmalarla doludur...

 

Ve hem kendi kendinize hem de diğerlerine dayatılır durulur...

 

Olaki inanan yada inanmayan farklı bir düşünüş yada bir karşı görüş öne sürerse...

 

Sus günahkar tövbe et denerek düşüne bilmesinin önü kesilir..

 

Ardından ruhani ve insanın acizliğine dayalı bir sebep ve yanıt muhakkak bulunur...

 

***

 

*tna

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.