Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Türban yasaklanmalı mı? yasaklanmamalı mı?  

182 üye oy verdi

  1. 1. Türban yasaklanmalı mı? yasaklanmamalı mı?

    • A) Yasaklanmalı(EVET)
      537
    • B) Yasaklanmamalı (HAYIR)
      265
    • C) Kısmen
      200
    • D) Fikrim yok
      63


Önerilen İletiler

Kuran-ı kerim bize böyle emretmiş sadece bunu söylüyorum

 

Ne öğretmiş? Allah'a ve Muhammed'e kayıtsız şartsız iman etmeyi mi? Muhammed kendi insan sevgisizliği ve insana karşı nefretini gayet güzel aktarmış Kuran'a. Ama onun bir çıkarı vardı, ya sizin? Cennete ve hurilere kanıp Muhammed'in nefretini kendi nefretiniz haline getirmeyin lütfen.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 330
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Ne öğretmiş? Allah'a ve Muhammed'e kayıtsız şartsız iman etmeyi mi? Muhammed kendi insan sevgisizliği ve insana karşı nefretini gayet güzel aktarmış Kuran'a. Ama onun bir çıkarı vardı, ya sizin? Cennete ve hurilere kanıp Muhammed'in nefretini kendi nefretiniz haline getirmeyin lütfen.

 

sayın muki

peygamberin çıkarı neydi rica etsem açıklar mısınız..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Ne öğretmiş? Allah'a ve Muhammed'e kayıtsız şartsız iman etmeyi mi? Muhammed kendi insan sevgisizliği ve insana karşı nefretini gayet güzel aktarmış Kuran'a. Ama onun bir çıkarı vardı, ya sizin? Cennete ve hurilere kanıp Muhammed'in nefretini kendi nefretiniz haline getirmeyin lütfen.

 

 

sevgili "muki", ya sizin sevgisizliğinize ne demeli?

 

Mevlana'nın bir sözü vardır; ne görüyorsan o'sundur...

Muhammed'in kişilik irdelemesi size mi düştü?

yoksa O'na saygı duyan herkesi aptal durumuna mı koyuyorsunuz?

siz kimsiniz? en son kime sevgi ve saygı gösterdiniz?

saygı ve sevgi duymak ve duyulmak bir hakediş pogramıdır.

dikkat ederseniz aklı başında hiç kimse Hitler'e saygı duymuyor.!.

 

kayıtsız şartsız inanmak gibi sadece kişisel yorumlarla inanmamak ta

yobazlıktır bence...

 

inanç yada inansızlığın bile,

açıklanabilecek bir nedeni , bir mantığı olmalı...

 

siz Muhammed'e olan nefretinizi ve çıkar teorilerinizi

açıklayabilecek misiniz?

 

umutla,

sevgiyla kalın...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ALLAHIN o güzel peygamberi hakkinda bu sekil konusuyorsun ya dilerim RABBIMIN laneti üzerine olur insallah. RABBIMDEN dilegim seni öyle bir duruma soksunki bir daha sana yazi yazmak bile nasip olmaz insallah. askerliyi berabermi yaptinizki ona yanlizca MUHAMMED (SAV)diyebiliyorsun???? biraz haddini bil artik bilmiyorsan adama haddini bildirirler. sen kimsinki o ümmetini gözünden sakinan peygambere (Muhammed kendi insan sevgisizliği ve insana karşı nefretini gayet güzel aktarmış Kuran'a.) bu sekil hitap edebiliyorsun. hic birine inanmak zorunda degilsin, ne ALLAHA nede güzel PEYGAMBERINE, kimse seni zorlayamaz zorlamiyorda, ama sakin haddini asma. bir derdin varsa ara beni konusalim. 0163 233 68 94

amacin ne senin???????????????

 

derdin varsa bak ben aciktan numarami verdim birazcik yüregin varsa ara beni? paran gider diye korkuyorsan yaz numarani ben ararim seni. senin beklentin nedir. inanma deminde dediyim gibi inanmak zorundada deyilsin. ALLAH (C.C) yada PEYGAMBER efendimiz (SAV) olmus yada olmamis inanmiyorsan tekrar soruyorum amacin ne. seni zorlayanmi var??? baskalarinin inancina saygili ol.

 

İnancınızı bu şekilde mi savunuyorsunuz?

Bunları söyledikten sonra "Hoş görü"den bahsedebilecek misiniz?

 

İnsanlar size itibar etmeli mi?

Şüpheliyim oldukça...

 

Mevlana'da Yunus'ta falan ben bunlara rastlamadım.

Siz Taliban'dan mı okudunuz?

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İnancınızı bu şekilde mi savunuyorsunuz?

Bunları söyledikten sonra "Hoş görü"den bahsedebilecek misiniz?

 

İnsanlar size itibar etmeli mi?

Şüpheliyim oldukça...

 

Mevlana'da Yunus'ta falan ben bunlara rastlamadım.

Siz Taliban'dan mı okudunuz?

 

Saygılarımla...

 

hosgörü??? hosgörü insan olana bilmem anlatabildimmi, ****** ***** ****.bana cikmis hosgörüden bahsediyorsun. mevlanayi bu kadar yakindan tanidigina göre islamida o kadar yakindan taniman lazimdi? islami taniyan adam ALLAHI tanimasi lazimdi sen ama hic birsey taniyamamissinki konusuyorsun. süphelerinize gelince ben elimden geldiyi kadar boarda anlattim, görünen oku bise anlayamamissiniz ama, süphelerini tek giderici CENABI ALLAHTIR bundan sonra.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

hosgörü??? ******** ****** *******.bana cikmis hosgörüden bahsediyorsun. mevlanayi bu kadar yakindan tanidigina göre islamida o kadar yakindan taniman lazimdi? islami taniyan adam ALLAHI tanimasi lazimdi sen ama hic birsey taniyamamissinki konusuyorsun. süphelerinize gelince ben elimden geldiyi kadar boarda anlattim, görünen oku bise anlayamamissiniz ama, süphelerini tek giderici CENABI ALLAHTIR bundan sonra.

Yaratılanı Sev Yaratandan Ötürü...

Ayrıca bakın bana Mevlana'dan falan dem vurmayınız isterseniz...

Kendisini çok severim ve tanırımda...

 

Hele yukarıdaki gibi konuşup bunu hiç yapmayınız...

 

Zira insanın tükürdüğünü yalaması oldukça zordur...

Yapamadıkça battıkça batar

Ve farkında bile olmaz...

 

Saygılarımla.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yaratılanı Sev Yaratandan Ötürü...

Ayrıca bakın bana Mevlana'dan falan dem vurmayınız isterseniz...

Kendisini çok severim ve tanırımda...

 

Hele yukarıdaki gibi konuşup bunu hiç yapmayınız...

 

Zira insanın tükürdüğünü yalaması oldukça zordur...

Yapamadıkça battıkça batar

Ve farkında bile olmaz...

 

Saygılarımla.

 

 

Sevdiğinin sevdiklerini sevmedikçe

 

Seven, sevdiğinin sevdiklerini sever ve sevmediklerini de sevmez. Âyet-i kerimeler ve hadis-i şerifler, Allahü teâlânın inkâr ve isyan edenlere düşman olduğunu, açıkça bildiriyor. İnkâr ve isyan edenler, Allahü teâlânın düşmanı olmasalardı, bugz-ı fillah yani Allah için sevmemek, vacip olmazdı. Ayrıca bugz-ı fillah, insanı Allahü teâlânın rızasına kavuşturacakların en üstünü ve imanın kemaline sebep olmazdı. Hadis-i şerifte; (Bir kimse, Allahü teâlâyı sevmezse ve Allahü teâlânın düşmanlarını düşman bilmezse, hakiki iman etmiş olmaz. Müminleri Allah için sever ve kâfirleri düşman bilirse, Allahü teâlânın sevgisine kavuşur) buyuruldu.

 

Bir hadis-i şerifte de; (Allahü teâlâ, bir Peygambere vahyetti ki, falan abide söyle: �Dünyada zühd ederek, nefsini rahata kavuşturdun ve kendini kıymetlendirdin. Benim için ne yaptın?� Abid sordu: �Ya Rabbi! Senin için ne yapılır?� Allahü teâlâ buyurdu: �Düşmanıma, benim için düşmanlık ettin mi ve sevdiğimi benim için sevdin mi?�) buyuruldu.

 

Sevenin, sevgilinin sevdiklerini sevmesi ve sevmediklerini sevmemesi lazımdır. Bu sevgi ve düşmanlık, insanın elinde değildir. Sevginin icabıdır ve kendiliğinden hasıl olur. Dostun dostları, insana sevimli görünür. Düşmanları, çok çirkin görünür. Bir kimse, birisini seviyorum derse, onun düşmanlarından uzaklaşmadıkça, sözüne inanılmaz. �Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz� sözü meşhurdur. Şeyh-ul-islam Abdüllah-ı Ensari hazretleri; �Ben Ebül-Hasen Sem�unu sevmiyorum. Çünkü, üstadım Hıdriyi üzmüştü. Bir kimse, hocanı üzer, sen de ondan üzülmezsen, köpekten aşağı olursun� buyurmuştur.

 

Her Müslümanın, Peygamber efendimizi çok sevmesi lazımdır. Resulullah efendimizi sevmek herkese farzdır. Hadis-i şerifte; (Allahü teâlâyı seven, beni sever) buyurulmuştur.

 

Peygamber efendimizi sevmenin alameti de, Onun dinine, yoluna, sünnetine ve ahlakına uymaktır. Resulullah efendimizi çok seven, Onu çok anar, çok söyler, çok över. Zira hadis-i şerifte; (Bir şeyi çok seven, onu çok anar) buyuruldu. Ayrıca Peygamber efendimiz; (Bir kimse, beni çocuğundan ve babasından ve herkesten daha çok sevmedikçe, iman etmiş olmaz) buyurmuşlardır. Yani imanı olgun olmaz. Allahü teâlâyı sevenin, Onun Resulünü de sevmesi vaciptir. Salih kulları da sevmesi lazımdır.

 

Resulullah efendimizi seven kimsenin, Onun Eshabının hepsini de sevmesi lazımdır. Çünkü, bir hadis-i şerifte; (Eshabımı seven, beni sevdiği için sever. Onları sevmeyen kimse, beni sevmemiş olur. Onları inciten, beni incitir. Beni inciten de, Allahü teâlâyı incitmiş olur. Allahü teâlâyı inciten kimse, elbette azap görecektir) buyuruldu.

 

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

�Seven bir kimse, sevdiğinin sevdiklerini de sever. Sevdiğinin düşmanlarına düşman olur. Bu sevmek ve düşmanlık, bu kimsenin elinde değildir. Kendiliğinden hasıl olur. Bu kimse, sevmesinde ve düşmanlığında deli gibidir. Bunun içindir ki, (Bir kimseye deli denilmedikçe, bu kimsenin imanı tam olmaz!) buyuruldu. Kendisinde bu delilik bulunmayanlar, sevmekten mahrumdurlar. Düşmanlık etmeyince, dostluk olmaz! Seviyorum diyebilmek için, sevgilinin düşmanlarına düşman olmak lazımdır.�

 

Bir gün Peygamber efendimiz; (Bir cemaati seven kimse, onların arasında haşrolunur) buyurunca, Ebu Zer Gıfari hazretleri; �Ya Resulallah! Bir kimse, bir cemaati sevse, fakat onların yaptıklarını yapmasa, nasıl olur� diye sual etti. Resulullah efendimiz de; (Ya Eba Zer! Sevdiklerinle beraber olursun) buyurdu.

 

Hasen-i Basri hazretleri, bu hadis-i şerif açıklarken buyuruyor ki:

�Bu hadis-i şerifler seni yanıltmasın! Sen iyilere, ancak onların iyi amellerini yapmakla kavuşabilirsin! Yahudiler ve hıristiyanlar, Peygamberlerini seviyorlar ise de, onlar gibi olmadıkları için, onların yanına gidemeyeceklerdir.�

 

İmam-ı Gazali hazretleri ise; �Onların iyi amellerinden birkaçını veya hepsini yapmadıkça, yalnız sevmekle, onların yanına kavuşulamaz� buyurmuştur.

 

Abdullah-ı Ensari hazretleri anlatır:

"Birisi, rüyasında Peygamber efendimizi gördü. Evliyadan bir grup ile bir yerde oturuyorlardı. Herkes, Onu dinliyordu. Birden semanın kapıları açıldı. Elinde ibrik ve leğen ile bir melek geldi. Melek, ibrik ve leğen ile herkesin önüne geliyor, orada bulunanlar ellerini yıkıyordu. Rüyayı gören kimse en sonda bulunuyordu. Sıra ona gelince; "Leğeni kaldırın. O, bu taifeden değildir" dediler. Melek de leğeni alıp götürdü. O kimse, Peygamber efendimize dönerek; "Ya Resulallah! Ben bunlardan değilim ama, biliyorsunuz ki, sizi ve bunları çok seven birisiyim" dedi. Peygamber efendimiz; "Bunlara muhabbet eden bunlardandır" buyurdu. Bunun üzerine melek, leğenle ibriği getirdi, o kimse de elini yıkadı. Peygamber efendimiz o kimseye dönüp tebessüm ettiler ve; "Bize muhabbet ettikçe bizimlesin" buyurdular. O kimse bu rüyadan sonra bu yolun büyüklerinden biri oldu."

 

Abdullah bin Muhammed Mürteiş hazretlerine; "Kul ne ile muhabbete nail olur?" diye sorulunca; "Allahü teâlânın evliyasına dost olmak, düşmanlarına da düşman olmakla" cevabını vermişlerdir.

 

 

buradakileri oku kapasiten varsa biraz ders cikar, kim ki ALLAH(C.C) ve PEYGAMBERINE (SAV)düsman banada düsman, kimki onlara dost banada dost.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Sevdiğinin sevdiklerini sevmedikçe

 

Seven, sevdiğinin sevdiklerini sever ve sevmediklerini de sevmez. Âyet-i kerimeler ve hadis-i şerifler, Allahü teâlânın inkâr ve isyan edenlere düşman olduğunu, açıkça bildiriyor. İnkâr ve isyan edenler, Allahü teâlânın düşmanı olmasalardı, bugz-ı fillah yani Allah için sevmemek, vacip olmazdı. Ayrıca bugz-ı fillah, insanı Allahü teâlânın rızasına kavuşturacakların en üstünü ve imanın kemaline sebep olmazdı. Hadis-i şerifte; (Bir kimse, Allahü teâlâyı sevmezse ve Allahü teâlânın düşmanlarını düşman bilmezse, hakiki iman etmiş olmaz. Müminleri Allah için sever ve kâfirleri düşman bilirse, Allahü teâlânın sevgisine kavuşur) buyuruldu.

 

Bir hadis-i şerifte de; (Allahü teâlâ, bir Peygambere vahyetti ki, falan abide söyle: �Dünyada zühd ederek, nefsini rahata kavuşturdun ve kendini kıymetlendirdin. Benim için ne yaptın?� Abid sordu: �Ya Rabbi! Senin için ne yapılır?� Allahü teâlâ buyurdu: �Düşmanıma, benim için düşmanlık ettin mi ve sevdiğimi benim için sevdin mi?�) buyuruldu.

 

Sevenin, sevgilinin sevdiklerini sevmesi ve sevmediklerini sevmemesi lazımdır. Bu sevgi ve düşmanlık, insanın elinde değildir. Sevginin icabıdır ve kendiliğinden hasıl olur. Dostun dostları, insana sevimli görünür. Düşmanları, çok çirkin görünür. Bir kimse, birisini seviyorum derse, onun düşmanlarından uzaklaşmadıkça, sözüne inanılmaz. �Ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz� sözü meşhurdur. Şeyh-ul-islam Abdüllah-ı Ensari hazretleri; �Ben Ebül-Hasen Sem�unu sevmiyorum. Çünkü, üstadım Hıdriyi üzmüştü. Bir kimse, hocanı üzer, sen de ondan üzülmezsen, köpekten aşağı olursun� buyurmuştur.

 

Her Müslümanın, Peygamber efendimizi çok sevmesi lazımdır. Resulullah efendimizi sevmek herkese farzdır. Hadis-i şerifte; (Allahü teâlâyı seven, beni sever) buyurulmuştur.

 

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

�Seven bir kimse, sevdiğinin sevdiklerini de sever. Sevdiğinin düşmanlarına düşman olur. Bu sevmek ve düşmanlık, bu kimsenin elinde değildir. Kendiliğinden hasıl olur. Bu kimse, sevmesinde ve düşmanlığında deli gibidir. Bunun içindir ki, (Bir kimseye deli denilmedikçe, bu kimsenin imanı tam olmaz!) buyuruldu. Kendisinde bu delilik bulunmayanlar, sevmekten mahrumdurlar. Düşmanlık etmeyince, dostluk olmaz! Seviyorum diyebilmek için, sevgilinin düşmanlarına düşman olmak lazımdır.�

 

İmam-ı Gazali hazretleri ise; �Onların iyi amellerinden birkaçını veya hepsini yapmadıkça, yalnız sevmekle, onların yanına kavuşulamaz� buyurmuştur.

 

buradakileri oku kapasiten varsa biraz ders cikar, kim ki ALLAH(C.C) ve PEYGAMBERINE (SAV)düsman banada düsman, kimki onlara dost banada dost.

 

Yaklaşık 10 aydır bu forumda bulunuyorum...

Çok konuştuk ve tartıştık...

 

İnançlı ve inançsız bir çok arkadaş fikir beyan etti...

 

Ve ben her zaman dedim ki;

-Her insanı her şeye rağmen sevmeyi yeğlerim...

-Mükemmel ve İyi Tanrı, kendi yarattığına düşman olamaz...

-Tanrı "Sevgi"den ibarettir ve Tanrı "Herşey"dir...

-İslam inancı "Sevgi"yi yeğler...

-Hz. Muhammed'i seviyorum ve çok zeki olduğunu, kötü birisi olmadığını düşünüyorum...

 

Her neyse...

 

Bu forumda kendimi ifade eden yüzlerce yazı yazdım İslam İnancının samimiyetine ve güzelliğine dair...

 

Dürüst olmak gerekirse;

Tek bir ileti ile yazdıklarımı çürüten

Ve bu "Düşman" benimseyişlerinizle aklınızca mücadele verdiğiniz "Dinsiz-Ateist" arkadaşlarımızı haklı çıkaran ilk ve tek kişi oldunuz...

 

Eminim sizin bu nadide cevabınızı bir kanıt olarak kullanacak bir çok arkadaşımız olacaktır...

Ve haklılarda...

 

Yazınız dünyayı "Sevgi"den ibaret gören benim gibi birisi için dehşet dolu...

 

Kusura bakmayın ancak tek bir yaratılmışı bile "Düşman" olarak göremeyecek kadar insancılım.

Ve Tanrı'nın kendi yarattıklarına düşman kesilmesi anlayışını reddediyorum...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Yaklaşık 10 aydır bu forumda bulunuyorum...

Çok konuştuk ve tartıştık...

 

İnançlı ve inançsız bir çok arkadaş fikir beyan etti...

 

Ve ben her zaman dedim ki;

-Her insanı her şeye rağmen sevmeyi yeğlerim...

-Mükemmel ve İyi Tanrı, kendi yarattığına düşman olamaz...

-Tanrı "Sevgi"den ibarettir ve Tanrı "Herşey"dir...

-İslam inancı "Sevgi"yi yeğler...

-Hz. Muhammed'i seviyorum ve çok zeki olduğunu, kötü birisi olmadığını düşünüyorum...

 

Her neyse...

 

Bu forumda kendimi ifade eden yüzlerce yazı yazdım İslam İnancının samimiyetine ve güzelliğine dair...

 

Dürüst olmak gerekirse;

Tek bir ileti ile yazdıklarımı çürüten

Ve bu "Düşman" benimseyişlerinizle aklınızca mücadele verdiğiniz "Dinsiz-Ateist" arkadaşlarımızı haklı çıkaran ilk ve tek kişi oldunuz...

 

Eminim sizin bu nadide cevabınızı bir kanıt olarak kullanacak bir çok arkadaşımız olacaktır...

Ve haklılarda...

 

Yazınız dünyayı "Sevgi"den ibaret gören benim gibi birisi için dehşet dolu...

 

Kusura bakmayın ancak tek bir yaratılmışı bile "Düşman" olarak göremeyecek kadar insancılım.

Ve Tanrı'nın kendi yarattıklarına düşman kesilmesi anlayışını reddediyorum...

 

Saygılarımla...

 

 

sen ister kabul et ister reddet, hic bir sey cenabi ALLAHIN sözlerini degistiremez buna gücüde yetmez.ALLAH HIC BIR ZAMAN SÖZÜNDEN DÖNMEZ. burada kimseye politika yapmana gerek yok. ALLAHA inanan bir insan olsan, hic bir müslümanin dinine ve pe PEYGAMBERiNE hakaret etmezdiniz en azindan hakaret edeni savunmazdiniz, insalcil olabilmek icin ilk önce müslümanlari ve onun PEYGAMBERINI kücümsemez 1400 sene önce yasamis bir adam olarak nitelemezdin . böylemi senin PEYGAMBER sevgin böylemi senin ALLAH sevgin. sevmeyi öyren sonra ben insanlari severim yaradandan ötürü de.

 

bak burada diyorsunki

 

(((((Kusura bakmayın ancak tek bir yaratılmışı bile "Düşman" olarak göremeyecek kadar insancılım.)))) bukadarini anladik ama tek bir müslümani hakli görecek kadarda inancsizsin.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sen ister kabul et ister reddet, hic bir sey cenabi ALLAHIN sözlerini degistiremez buna gücüde yetmez.ALLAH HIC BIR ZAMAN SÖZÜNDEN DÖNMEZ. burada kimseye politika yapmana gerek yok. ALLAHA inanan bir insan olsan, hic bir müslümanin dinine ve pe PEYGAMBERiNE hakaret etmezdiniz en azindan hakaret edeni savunmazdiniz, insalcil olabilmek icin ilk önce müslümanlari ve onun PEYGAMBERINI kücümsemez 1400 sene önce yasamis bir adam olarak nitelemezdin . böylemi senin PEYGAMBER sevgin böylemi senin ALLAH sevgin. sevmeyi öyren sonra ben insanlari severim yaradandan ötürü de.

 

bak burada diyorsunki

 

(((((Kusura bakmayın ancak tek bir yaratılmışı bile "Düşman" olarak göremeyecek kadar insancılım.)))) bukadarini anladik ama tek bir müslümani hakli görecek kadarda inancsizsin.

Bakın bana Gazali kafasıyla gelmeyin olur mu?

 

İnancım beni bağlıyor ve inandığım şeyden eminim...

Ve merak etmeyin kimseye politika yaptığım yok.

İnançsız arkadaşlarla, sizinle yaptığımdan daha sert tartışmalarım olmuştur yerine göre ve olmaktadır yer geldikçe...

 

Ayrıca ne yani;

Hz. Muhammed 1400 yıl önce yaşamamış mı?

Neyi kaldıramıyorsunuz anlamıyorum, gerçek bu...

Bunun neresi küçümsemek?

Bu tarihsel bir gerçek...

İster sağdan sayın ister soldan...

 

Hz. Ömer kafası ile "O Ölmedi" mantığında mısınız?

 

Ben kimseyi savunmuyorum ve kimseye ve hatta Hz. Muhammed'e hakaret etmiyorum...

Okuduğunuzu anlama sorununuz var bence...

 

Sizin savunularınız eğer gerçek ise

Ben o gerçekte yer almam...

 

Saygılarımla...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sayın muki

peygamberin çıkarı neydi rica etsem açıklar mısınız..

 

Muhammedin çıkarlarını ben söyleyeyim....

 

Enfal-1 Sana savaş ganimetlerini soruyorlar. De ki: Ganimetler Allah ve Peygamber'e aittir. O halde siz (gerçek) müminler iseniz Allah'tan korkun, aranızı düzeltin, Allah ve Resulüne itaat edin.

 

Azhap-50 Ey Peygamber! Mehirlerini verdiğin hanımlarını, Allah'ın sana ganimet olarak verdiği ve elinin altında bulunan cariyeleri, amcanın, halanın, dayının ve teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helal kıldık. Bir de Peygamber kendisiyle evlenmek istediği takdirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere değil, sırf sana mahsus olmak üzere (helal kıldık). Kuşkusuz biz, hanımları ve ellerinin altında bulunan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz kıldığımızı biliriz. (Bu hususta ne yapmaları lazım geldiğini onlara açıkladık) ki, sana bir zorluk olmasın. Allah bağışlayandır, merhamet edendir.

 

Muhammed: “Hiçbiriniz beni çocuğundan, babasından ve tüm insanlardan daha çok sevmedikçe gerçek Mü’min olamazsınız. ”

 

Muhammed: Allah bana "Sen olmasaydın alemleri yaratmazdım habibim." dedi.

 

Azhab-56: Allah ve melekleri, Peygamber'e çok salevât getirirler. Ey müminler! Siz de ona salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selam verin.

 

 

Paralar, kadınlar, itibar gani, daha ne olsun.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki:

Seven bir kimse, sevdiğinin sevdiklerini de sever. Sevdiğinin düşmanlarına düşman olur. Bu sevmek ve düşmanlık, bu kimsenin elinde değildir. Kendiliğinden hasıl olur. Bu kimse, sevmesinde ve düşmanlığında deli gibidir. Bunun içindir ki, (Bir kimseye deli denilmedikçe, bu kimsenin imanı tam olmaz!) buyuruldu. Kendisinde bu delilik bulunmayanlar, sevmekten mahrumdurlar. Düşmanlık etmeyince, dostluk olmaz! Seviyorum diyebilmek için, sevgilinin düşmanlarına düşman olmak lazımdır.

 

İnançlı arkadaşlar yukardaki fikirlere katılıyorlarmı ?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

sen ister kabul et ister reddet, hic bir sey cenabi ALLAHIN sözlerini degistiremez buna gücüde yetmez.ALLAH HIC BIR ZAMAN SÖZÜNDEN DÖNMEZ. burada kimseye politika yapmana gerek yok. ALLAHA inanan bir insan olsan, hic bir müslümanin dinine ve pe PEYGAMBERiNE hakaret etmezdiniz en azindan hakaret edeni savunmazdiniz, insalcil olabilmek icin ilk önce müslümanlari ve onun PEYGAMBERINI kücümsemez 1400 sene önce yasamis bir adam olarak nitelemezdin . böylemi senin PEYGAMBER sevgin böylemi senin ALLAH sevgin. sevmeyi öyren sonra ben insanlari severim yaradandan ötürü de.

 

bak burada diyorsunki

 

(((((Kusura bakmayın ancak tek bir yaratılmışı bile "Düşman" olarak göremeyecek kadar insancılım.)))) bukadarini anladik ama tek bir müslümani hakli görecek kadarda inancsizsin.

 

Allah ın kulu ,sen Allah ın kulu olarak onun kitabından daha da öne geçirdiğin bilmem ne falanca şahısların hadisleriyle, nasıl bu derece sanki kalpleri bilirmiş gibi Allah ın işine burnunu sokar,ona ortak çıkarsın... sana mı düştü kimin ne olduğuna karar verip bi de üstüne lanet okumak... sen bu derece öfkene kapılmış etrafındaki herkesi kafir görürken, sen mi doğru yoldasın?burada bulunan inanan inanmayan herkes ya da büyük bir çoğunluğu, bütün din kitaplarını okumuş,hadisleri bilen,ülkeleri -siyaseti bilen,senin sandığından çok daha derin miraç bilgisi olan, ve sonuç olarakta inanmak ya da inanmamak yönünde kendi mantık çerçevelerinde kararlarını vermiş insanlar... bu mu senin dinini tanıtış şeklin.. ne kadar az düşünen ,ne kadar önyargılı bir yaklaşımla yazıyorsun ki ,arada dinli dinsiz demeden saldırıyorsun... kelimenin tam manasıyla korkunç... yazdıklarınız dehşet verdi, en azından bana...

Sizin yazılarınızı okuyunca bir kez daha Rabbimin sözleri kulağımda çınladı...

"Dikkat edin şeytan sizi Allah la kandırmasın"... bırakın bütün falancaların kitaplarını da biraz öze dönün... en sade haliyle bol bol Kuran-ı Kerim okuyun... yanına falancaların yorumunu katmadan yapın bunu... kısacası silkelenin ve kendinize gelin...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İnançlı arkadaşlar yukardaki fikirlere katılıyorlarmı ?

 

katılmıyorum... hiçbir şekilde katılmıyorum... kasdedilenin sunuluşu malesef katılmam yönündeki en büyük engel.. bir sevginin güzelliği ancak bu şekilde kötüleştirilerek anlatılabilir...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

İnançlı arkadaşlar yukardaki fikirlere katılıyorlarmı ?

Malesef maraba katılmıyorum başkalarının bilmem ne hazrelerinin söyledikleri değil kuran'ın söylediklerini savunurum.

Allahın kulu arkadaşım örnek vermeye çalışıyor ama yanlış örnekler veriyor tabiki buda bütün inananlrın fikri olark kabul edilemez sanırım.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Burada deli ile veli birbirine karışmış. Anadolu'da bildiğim tarihi bir çarşı vardı. Şehrin bütün delileri bu çarşı etrafında dolaşırdı. Çarşı esnafı hemen tamamen Nakşibendi tarikatı üyesi ya da sempatizanı idiler. Yakındaki bir tarihi camide her namaz vaktinde bir velinin mutlaka hazır bulunduğu şeklinde bir inançları vardı.

 

Şehrin delilerinin bu çarşı etrafından ayrılmamalarının nedeni, tarikatçı esnafın "kimin deli, kimin veli olduğunu Allah'tan başkası bilmez, Allah müminlerini deli kılığında velileriyle imtihan eder" inancıyla onları sürekli beslemesiydi. Deliler çoğu kez taşkınlık yapıp çarşıya gelen müşterileri rahatsız eder, kadınları korkuturlardı. Fakat hoşgörü sınırsızdı. Üstleri başları yırtık, yüzleri yıkanmamaktan siyahlaşmış ve zaman zaman cezbeye gelip "Aallaahh" naraları atan bu adamların nasıl veli olabileceklerine pek akıl ermezdi ama, inanç işte...

 

Hatta bu delilerden biri öldüğünde cenazesine bütün çarşı esnafı katılırmış. Ola ki deli değil, velidir, şefaatine nail oluruz diye. Sadece bu kadar değil. Birtakım şeyh ve üfürükçü, şifacı adamlar gelip gidip bu esnafı sövüşlerlerdi. İçlerinde tedaviye, tıbba inanmayan pek çoktu. Mide ağrısını şeyhin duasıyla geçirirlerdi. Bu şeyhler karısı itaatkar olmayan adamları boşandıracak kadar esnaf üzerinde etkili olurlardı. Bir kadın "rızkımızı bu sahtekar adamlara niye yediriyorsun?" dedi mi kocasıyla boşanmaya varacak kadar arası açılırdı. Şeyhlere bağlılık bu derecedeydi. Bu şeyhlerin de maddi durumları maşallah değme zenginleri aratmazdı. İstanbul'da bir çok yatırımları vardı. Sövüşledikleri esnafın içinde dükkan açmazlardı. Kendileri zinhar çalışmazlar, yatırımlarının yönetimini o işten anlayan ve kendilerine inanan birine bırakırlardı.

 

Bu çarşının hâla böyle olup olmadığını merak ederim. Bu söylediğim tarihi bir olay filan değil, beş sene kadar önceki olay. Tanıdıklara telefonla görüştüğümde soruyorum, çok fazla bir şey değişmese de yeni nesil esnaf şeyhlere pek yüz vermiyormuş. Artık her dükkana girip çıkamıyorlarmış. Yalnız çarşı çevresinde dolaşan deli sayısı çok azalmış. Acaba deli sayısı mı azaldı, artık serbest dolaşmalarına izin verilmeyip zabıta mı topluyor bilmiyorum...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bari olay yerinide yazda bilelim... biliyorsun burada belge geçer ... :)

Bu devirde şeyh,şıh' varmı...gerçekten merak ediyorum

bunları ben neden gürmüyorum, işim gereği bir çok illere gittim hiç rast gelmedi duymadım tv lerden duyuyorum bunlara inanacak insan bu devirde hayret doğrusu.....elimizde kuran var iken başkasına ne gerek anlamıyorum.. beni tanıştıracak olan varmı?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

bu devirde hayret doğrusu.....elimizde kuran var iken başkasına ne gerek anlamıyorum..

 

Dostum tarikatları hiç duymadıysan sen ayakta uyuyorsun. Ben Kur'an'a göre davranan bir tane müslümana raslayamadım. Hepsi Kur'an'ı en iyi yorumladığına inandıkları adamların peşinden gidiyorlar. Çünkü Kur'an'da uygulanabilir bir şey yok ki, nesini uygulasınlar? Ancak bu yorumcuların uydurmaları ile hepsi kendine göre bir yol çizmişler. Kendilerine göre yorumladıkları bir kaç ayeti evirir çevirir yorumlarlar, gerisini pek bilmezler.

 

Orada ne yazdığını iyi bilen ve yorumculara pabuç bırakmaya niyetli olmayan bir kaç kişi tanıdım. Fakat onlar da orada yazılan şekliyle davranmanın imkansız olduğunu görerek işlerine bakıyorlardı...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Dostum tarikatları hiç duymadıysan sen ayakta uyuyorsun. Ben Kur'an'a göre davranan bir tane müslümana raslayamadım. Hepsi Kur'an'ı en iyi yorumladığına inandıkları adamların peşinden gidiyorlar. Çünkü Kur'an'da uygulanabilir bir şey yok ki, nesini uygulasınlar? Ancak bu yorumcuların uydurmaları ile hepsi kendine göre bir yol çizmişler. Kendilerine göre yorumladıkları bir kaç ayeti evirir çevirir yorumlarlar, gerisini pek bilmezler.

 

Orada ne yazdığını iyi bilen ve yorumculara pabuç bırakmaya niyetli olmayan bir kaç kişi tanıdım. Fakat onlar da orada yazılan şekliyle davranmanın imkansız olduğunu görerek işlerine bakıyorlardı...

 

Kuran da uygulanabilir çok şey var ve bir insan ona dayanarak bütün bir hayatını, bütün bir yaşam tarzını baştan sona değiştirebilir...ve onda imkansız diye bir kavram yoktur... her zaman imkanlı birşeylerin ümidi vardır...ancak dediğiniz gibi, Kuran a göre davranan ve yaşayan müslüman bulmak,Kuran da anlatılan mümin özelliklerine yaraşır mümin bulmak cidden kolay olmasa gerek... hep derim ... bazen bakıyorum da diğer dinlerden insanlara, sanırım onların çoğu bizden daha yakın islama... belki okumanın ve araştırmanın ,kısaca kültürlerinin etkisidir onları dinleri konusunda daha bilinçli yapan... peki ya bizdeki okul sistemi ve yetişme tarzlarımız? sorun asla Allah ın kitaplarında olmasa gerek... sorun onları algılayış kapasitesinde... nasıl ki bir ilkokul öğrencisinin S. Freud okumasıyla bir üniversite mezununun okuması ve algılayışı farklıysa,her birimizin okuduğundan anladığı ve yaşamına aktardığı elbet farklılık gösterecektir.. her neyse... imkansız diye birşey yoktur... işlerine bakanlar ,ümidini yitirenlerdir olsa olsa.. oysa bu yolda hep ilerisi için bir ümit vardır.. hep daha fazlası için... kademe kademe... yavaş yavaş... eğer siz o kademenin ilk aşamasından başlamayıp,en üst noktasına takılırsanız,"imkansız " der ağırlığından sıyrılıp hayatınıza ya da işinize bakarsınız..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Bari olay yerinide yazda bilelim... biliyorsun burada belge geçer ... :)

Bu devirde şeyh,şıh' varmı...gerçekten merak ediyorum

bunları ben neden gürmüyorum, işim gereği bir çok illere gittim hiç rast gelmedi duymadım tv lerden duyuyorum bunlara inanacak insan bu devirde hayret doğrusu.....elimizde kuran var iken başkasına ne gerek anlamıyorum.. beni tanıştıracak olan varmı?

 

Olay yeri...

 

İstanbul/Fatih'e giderseniz pek çok rastlayabilirsiniz...

 

Gitmenize de gerek yok:

Bugün Türkiyenin Cumhurbaşkanlığını,

Başbakanlığını ve onlar dolayısıyla İmamlığını yapana bakın yeter...

 

Bundan büyük kanıt olur mu?

 

Temsil ettiği halkın anasına söven

Tüm kabullerini iki dakikada reddedip

"Takıyye"nin alasını yapan bir kimseden daha d.li kim olabilir?

 

Ve onun kuklası durumundaki (ne yazık ki) bir Cumhurbaşkanından...

Ki bunun olduğu bir dönemde yaşamış olmak büyük talihsizlik benim için...

 

Bence en sağlam kanıt budur...

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Tengeriin boşiq arkadaşıma tüm cevaplarında aynen katılıyorum...

kendisi çok zarif bir üslupla çok sert bir konuyu sakin ve soylu bir limana çekmeyi başarmış, kutluyorum...

zaten bu zarafet evrensel bilince erişmiş (yada yaklaşmış diyelim, halen dünya evriminde olduğumuza göre,

hiçbirimiz henüz TAM olmadık) bir insana yakışırdı...

 

Allahın kulu ve Maraba.......

 

sayın Allahın kulu, zaten Allahın kulu olduğunuz için bu yaptığınız saygısızlıkların hesabını sorgulama

sırasında vereceksiniz...bilirsiniz Allah affedicidir ama kul hakkını hiç affetmez...

hepimizin kalbini kırdınız...size söylenecek fazla birşey yok. Allah siz kuluna sevgi, saygı ve hoşgörü

kısmet etsin, inşallah...

 

sayın Maraba, size bütün kalbimle KaTıLMıyoRUm...!... tüm inançlara saygılı biri olarak...

siz kendi yazılarınızı hiç okudunuz mu? nasıl buluyorsunuz?

rica etsem o yüksek bilgilerizle, yazınızda geçen birkaç noktayı açıklayabilir misiniz?

 

birinci paragraftaki "aranızı düzeltin" size ne ifade ediyor?

 

"kendisini peygambere hibe eden mümin kadın" ne demektir?

 

"kuşkusuz biz hanımları ve ellerinin altında olan cariyeleri hakkında müminlere neyi farz

kıldığımızı biliriz" cümlesinde ne denmek isteniyor?

 

ve finalde sizin müthiş tesbitiniz : "paralar, kadınlar, itibar gani daha ne olsun"???

o dediğiniz ya Rockerfeller yada D.Trump olmalı...

sahi onları tanırmısınız? kendileri bir kutsal kitapları olmadan başarmışlardı da?

 

kalbinizi ve aklınızı temizleyin...Allah bizleri sizlere şamar oğlanı olarak göndermedi .!.

Hz. Muhammet bir kez bile sesini yükseltmemiştir...

 

bunu her iki UÇ için söylüyorum....

 

sağlıcakla kalın..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Peygamber şayet maddi çıkarlarını gözeten biri olsaydı,bir saltanat kurmuş olması gerekirdi...yaşarken krallar gibi yaşardı...ailesi yoksulluk içinde hayat sürmezdi...hasırların üzerinde uyuyan , sahip olduklarını da sadaka olarak veren bir peygamber nasıl maddi çıkarları için yaşamış olabilir...vefatında geriye ne bırakmıştı biliyor musunu...: Birkaç parça silâh ile bir beyaz katır.. Rasûlullahın Medinede: Bir bağ ile Fidek ve Hayber arazisinde hissesi vardı. Rasûl-i Ekrem bu araziyi sağlığında "vakf" etmişti. Kendisi de, bunların mütevellisi idi. Bu araziden çoğunun geliri; elçilere, misafirlere, borçlulara sarfedilirdi. Fidek geliri üçe ayrılırdı: Bunların iki parçası, umumi olarak müslümanlara; bir parçası: Rasûl-i Ekremin zevcelerine verilirdi.

Rasûl-i Ekremin eşi Cüveyriye'nin kardeşi (Peygamberimizin kayınbiraderi) Huveyris oğlu Âmir der ki:

- Rasûl-i Ekrem, vefat ettiği zaman: ne bir dirhem, ne bir dinar, ne bir köle, ne bir cariye, ne de bir şey bıraktı. Yalnız beyaz esterini (katır), silâhını ve tasadduk ettiği arazi parçasını terketti."

 

daha mekkede peygamberlik vazifesinin başında mekkenin ileri gelenlerinin yaptığı teklifi biliyor musunuz....

 

‘Ey Muhammed eğer sen para istiyorsan sana para verelim, başımıza başkan olmak istiyorsan seni başkan yapalım, eğer istiyorsan seni kabilemizin güzel kızlarıyla evlendirelim.Yeter ki sen bu davadan yani islamı anlatmaktan vazgeç. ‘

 

Peygamberimiz onlara şu cevabı verir: ‘Bir elime ayı , bir elime güneşi koysanız ben bu davadan vazgeçmem.’

 

hayatında hiç bir lükse israfa yer vermedi..mütevaziydi..

14 asırdır seviliyor....ve hep sevilecek....

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.