Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

allahın varlığının başlangıcına delil


kursatotcu

Önerilen İletiler

_ geçmişimizdeki olaylar bitti mi? evet der. sonsuz sayıda olay biter mi? hayır bitmez der demek ki geçmişimizdeki olaylar bittiğinden sonlu sayıda olay oldukları anlaşılır.

 

_size zamanın geçmişte başlangıcı olduğunun delillerini vereceğim. üç adet delil:

_delil 1: geçmişimizde sonsuz bir zaman mı geçti de bitti ve şu an ki zaman yaşanmakta? evet derse sonsuz zaman biter mi hayır derse demek ki geçmişteki zaman bitip şimdiki zaman yaşandığına göre geçmişimizdeki zaman sonsuz olmayıp sonlu yani başlangıcı olan bir zamandır.

_delil 2: saat 1 diyelim geçmişimizde geçen zamanı düşünelim soruyorum bu zaman sonsuz muydu evet derse derim ki peki aradan bir saat geçti oldu saat 2 soruyorum: bu anda saat 1 deki ana göre daha mı çok zaman geçti evet der derim ki sonsuz zamandan daha çok zaman olur mu olmaz der madem öyle sen saat 2 deki zaman saat 1 deki zamandan daha çok geçti dediğine göre demek ki saat 1 deki zaman sonlu bir zaman manasına gelir dolayısıyla sonlu bir zaman için başlangıç ve bitiş gerekli olduğundan saat 1 deki sonlu zamanın sonuna saat 1 dedik ama başıda belli olması gerekiyor sonlu olduğu için demek ki geçmişte bu zamanında başlangıcı vardı.

 

_delil 3: 2003 ten 2005 e geldik 2003 e göre daha mı fazla zaman geçti ve dolayısıyla 2003 e göre zaman miktarı arttı mı evet derse soru: sonsuz zaman artar mı hayır derse demek ki 2003 teki zamanda geçmişten beri sonlu olduğu anlaşılmış oldu

 

_soru: teselsülü (yani olaylar zincirinin geçmişe doğru sonsuza gittiğini ve başlangıcının olmadığını savunan görüş) kabul edene soruyorum: sizce hareket ettiricisiz hareket olur mu olur derse bu hareket kendi kendisinin mi sebebi o halde, bu ise batıldır . derim. bu sefer der ki : hareket ettiricisi olmadan hareket olmaz der derimki: halbuki sen bu dediğini de kabul etmemektesin işte ispatı: eğer olaylar zincirinin başlangıcı olmasaydı demenize göre bu olayların hepsini bir bütün olarak varsayarsak, bu olayları yani bu olaylar zincirindeki her halka yani sebep sonuç ilişkisindeki her olay sizce aynı zamanda hareket edendir dolayısıyla bu olayların bütününe hareketli denebilir oysa eğer bu olaylar yani hareketler bütünü dışında, bir hareketsiz hareket ettici olan varlık yani allahı kabul etmezseniz , siz yine hareket ettiricisi olmadan hareketi kabul etiniz demektir

 

 

- allaha zalim dememek için çok sözler söylendi ancak allahın savunulmaya ihtiyacı yoktur.

 

- cebre inanmayanlara ve allahın iradesi olduğunu kabul edenlere soru: allah neyi irade ettiğini ya da edeceğini öncesiz ilmiyle bilyormuydu? biliyordu derse derim ki: o halde neyi irade edeceğini öncesiz olarak biliyorsa ; olacağını bildiği olayları da öncesiz olarak irade etmiş olmadımı? zira irade edeceğini öncesiz olarak bilmek; öncesiz olarak irade etmek manasına gelmez mi? evet o manaya gelir derse, o halde senin yapacakların da bu düşünceye göre öncesiz olarak irade edilmiş demektir soruyorum: sen senden önce ne olacağı öncesiz bir şekilde irade edilmiş bir fiili mi yapmaktasın?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • Cevaplar 122
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

QUOTE(mavera @ Nov 30 2005, 05:30 PM)

Delil getirdim diyen sensin!

 

Başlangıçsız başlangıcın haraketini başlatanın başlangıcını kim başlattı?

Aklım yatarsa Ben sana Uyarım,

Çok uzattın kursatotcu, Sen ne diyorsun? de bakalım...

 

 

 

 

 

başlangıçsız başlangıç olmaz. o halde başlangıç kabul edilmelidir. bak ben allahın da başlangıcı var deyince tabii ki şu soru gelecekti: peki onu ne başlattı?

dikkat ediniz: aklen düşündüğümüzde nasıl ki cisimlerin sonlu yani kainatın sonlu olduğunu vehimlerimiz bir türlü kavrayamıyorsa yani üstü olmayan bir üst. ancak aklen kabul edilmiş olmaktadır. cisimler için düşündüğümüzde bu delili daha önce yazmıştım hani uzay sonludur başlığında ama vehimler üstü olmayan bir üstü bir türlü kabul etmek istememektedir. ancak akli delil bunu şart koşunca vehimin bu çırpınışlarına kulak vermemek durumundayız. aynı şekilde

siz eğer allahında bir başlatıcısı var derseniz ve onu başlatan da başka bir şey, yina onu da başka bir şey başlattı derseniz bu başlangıçsız bir başlatanı kabul etmeyi gerektirir ki aslında BAŞLAMAYAN ŞEY YOK DEMEKTİR. ve bu lafla bu silsilenin başına başlamayan şeyi yani yokluğu koymuş oldunuz ve şu kuralı da ihlal ettiniz "hiçten hiç birşey çıkmaz" yani bu böyle sonsuza dek geri gider derseniz bu akli dedille sabit olan teselsülün batıl olduğu delilini görmezden gelmek demektir. yani geçmişimizde sonsuz sayıda olay oldu ve şu an ki olaya sıra geldi demek durumunda kalırsınız. ama sonsuz sayıda olay sona eremez, o halde mecburen şunu kabul etmelisiniz: geçmişimiz de sonlu sayıda olay oldu, o halde siz sonlu sayıda olayı öncemizde kabul edince, çaresiz bu sonlu sayıda olayda sonlu bir zaman önce başladı demek zorunda kalırsınız. o halde bu olaylar zincirini bir yerde kesmeye mecbur kalırsınız. akıl bunu söyler ve buna karşı çıkmak akla karşı çıkmaktır.

nasıl vehimler öncesi olmayan bir önceyi kabul etmekte zorluk çekiyor ise, bunu cisimlerde(uzay) verdiğim örneğe uyarlarsak cisimlerin sonlu olduğu akli delille sabit ama vehim bunu kabul etmek istemiyor ve vehmin dediklerine kulak asılmaz bu durumda. yine burada vehim öncesiz bir başlangıcı anlamakta zorluk çekse de aklen durum bu olduğundan vehmin bu durumuna da kıymet verilmemelidir. başka çare olmayınca çaresiz tek çareyi kabul edeceğiz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Kürşatotçu demiş ki;

 

zira irade edeceğini öncesiz olarak bilmek; öncesiz olarak irade etmek manasına gelmez mi?

 

Cevap;

 

gelmez.

 

Kürşat otçu demiş ki;

 

Allaha zalim dememek için çok sözler söylendi ancak allahın savunulmaya ihtiyacı yoktur.

 

Allah'ın savunulmaya ihtiyacı olmaması Allah'a iftira atılmasını da gerektirmez.Sürekli alemdeki kötülüklerin müsebbibi olarak Allah'ı gösterdin ve onu zalim ilan ettin.

 

Oysa ki şimdiye kadar okuduğum yazılarında alemdeki iyiliklerin ve güzelliklerin de müsebbibi olarak hiç Allah'ı göstermedin.

 

Bu konudaki söylediklerine katılmamış olmakla birlikte senin düşüncene göre alemdeki iyiliklerin ve güzelliklerin de bir müsebbibi yok mu?

 

Kürşat otçu demiş ki;

 

öncesiz öncesinde birşey olmayan demektir. başlangıçsz ise başladığı bir an yok demek

 

Yine kendinle çelişiyor kendi kendini yalanlıyorsun kürşat.

 

Başlangıcı olan bir Allahtan bahsediyorsun ve onun öncesiz bir ilime sahip olduğunu söylüyorsun.Yani ilminin öncesinde birşey olmadığını söylüyorsun.

 

Başlangıcı olan bir ilahı kabul ediyorsun.O halde bu ilah kendi kendini yaratamaz.Böyle düşünürsen kendinle çelişirsin.Kendi kendini yaratan bir ilah zaten var demektir ve başlangıçsız demektir.Zaten saçma da bir düşünce.

 

Geriye bir şık kalıyor başlangıcı olan ilahı başka bir varlığın yaratması.Bu taktirde ise başlangıcı olan bu ilahının öncesiz ilminden bahsedemeyiz.Çünkü bundan önce başlangıcı olan ilahı yaratan bir varlık vardı senin düşüncene göre.

 

Yani her halukarda ikisinin de yanlış olduğuna inandığım -insanın özgür iradesi yoktur- ve -allahın varlığının başlangıcı- düşüncelerinden en az birini terketmen lazım.

 

Çünkü biribirini yalanlayan iki düşünceyi aynı anda savunamazsın.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Eyer evrenin sistemini ele alarak bir teori kurmaya çalışırsak iki aksi enerjik kutup düşünmeliyiz evrende olduğu gibi, yokluk ve varlık ters kutuplarsa çarpışmadan dolayı hareket başlasada gene bu zıt kutupların oluşumu ele alınması gerekli. Zıt kutupların oluşması nasıl gene bu beyinle çuvallarız zor dostum bu mesele bu gezegenin bize verdiği beyin bu konuyu çözmeye yetersiz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Arkadaşlar ne bu ya?Lütfen anlamlı şeyler yazın şu foruma.Olay çorba olmuş.Biri tutmuş yazıştığı kişiyle ne yazıştığını koymuş oraya.Hayret ya.Forum burası forum arkadaşlar.Anlatmaya çalıştığınız şeyleri lütfen daha açık yazın... :excl:

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

özür diliyorum, daha evvel allahın varlığının başlangıcı var demiştim. ancak yeni araştırmalarım sonucunda yanıldığımı anladım. kararım şu ki: allahın varlığının başlangıcı yoktur. allah başlangıçsız ve öncesizdir ancak alem yani allahtan başka herşey de aynen allah gibi başlangıçsız ve öncesiz yani ezelidir diyorum. ve teselsül adı verilen ve yüzyıllardan beri batıldır denen teselsül'ü kabul ediyorum. yani olaylar zincirinin başı yoktur diyorum. o da başlangıçsızdır diyorum. şunu anladım ki: her kim ki teselsül batıldır derse yani, olaylar zinciri geçmişe doğru gidildiğinde bir başlangıcı var derse, geçmişe doğru gidildiğinde sonlu bir zaman önce alem başladı derse; o kimse allahın varlığı ile alemin varlığı arasındaki ilişkiyi açıklayamaz ve bu kişi ister sudur'u ( alemi allahtan çıkması, taşması) kabul etsin, yani alem allahtan zaman olarak sonradan varlığa gelmemişti, birlikte varlıktaydılar desin, ya da alemin sonradan varedildiğine inansın, bu kişi ister istemez allahın varlığının başlangıcını savunuyordur. ve bundan kurtulamaz. bunu anladım geniş izahı yakında yapacam. yani alem de ezeli allahta ezeli. sudura inanıyorum. ama benim anladığım sudur, geleneksel olarak anlatılan şekli değil. direkman madde olarak düşünüyorum alemi. yani ibn sina ve farabinin dediği gibi değil. ilk akıl, sonra ikinci akıl gibilerinden değil yani..

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 4 hafta sonra...

birşey yakalamışsın.

cevap: allahın sıfatı yoktur ilmi aynı zamanda kendisidir demiştim.

ve ben ezeli kavramından şunu anlıyorum: öncesiz. yani başlangıçsız kavramını anlamıyorum. eskiden öyle düşünüyordum. artık onu terkettim başka çarem yokkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk.

 

soru: madem diyorsun: Allah'ın sıfatı yok, ilmi var. peki ilim aynı zamanda sıfatı olmuyor mu?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

soru: madem diyorsun: Allah'ın sıfatı yok, ilmi var. peki ilim aynı zamanda sıfatı olmuyor mu?

hayır olmuyor ilim kendisidir diyorum. bu allahı birlemek için yapılır. allah basittir, bileşik değildir düşüncesiyle,, tevhidçilik budur allahta ikilik olmaz, dolayısıyla allah basit bir birliktir anlayışıyla böyle diyoruz. yani zatı ilminden ayrı değildir ikisi birdir.

meşşai gelneğind ebu anlayış hakinmdir ibn sina farabi bunu devam ettirdiler

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

hayır olmuyor ilim kendisidir diyorum. bu allahı birlemek için yapılır. allah basittir, bileşik değildir düşüncesiyle,, tevhidçilik budur allahta ikilik olmaz, dolayısıyla allah basit bir birliktir anlayışıyla böyle diyoruz. yani zatı ilminden ayrı değildir ikisi birdir.

meşşai gelneğind ebu anlayış hakinmdir ibn sina farabi bunu devam ettirdiler

 

Şimdi ne demek bu,

1-Allah ın birden fazla sıfatının bulunması onun birliğine aykırımıdır?

2-İlim kendisidir, derken bizim rabbimiz ilim mi oluyor?

3-Sen kendi kafana göre din mi yaratıyorsun, zira bildiğin gibi -anladığım kadarıyla sen bunu bilsende buna inanmıyorsun-Allah ın zati ve subuti sıfatları vardır?

4-Benim inancıma göre Allah sonsuz sıfata sahiptir. bu Onun herşeyi kapsayıcılığından ve sınırsız oluşundan kaynaklanır. Söz gelimi, Allah ın kudreti sonsuzdur. Yani Kadir Onun sıfatıdır. Şimdi soru: hiç bir sıfata sahip olmayan bir varlık olabilir mi, olsa dahi bu nasıl bir Rab olabilir?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 3 hafta sonra...

aha size iki dakka da bing bangın yalan olduğunun kanıtı, kimse bunu şimdiye kadar yazmadı bir ilk daha benden size hadi bakim. bundan sonra kim bing bang falan derse ağzına lafı yapıştırın okey mi..

 

:bak bu bing bangi(büyük patlama)savunanlar kimler? allaha inanğıdını söyleyenler değil mi? evet onlar, hatta buna allahın varlığının bir delili demiyorlar mı. evet diyorlar. bak şimdi: bu bing bang bir başlangıç değil mi? evet, peki bunlar allaha başlangıçlı mı diyor yoksa başlangıçsız mı? başlangıçsız demiyor mu? evet öyle diyorlar. peki başlangıçlı ve başlangıçsız olarak iki şey var önümüzde; soruyorum: başlangıçsız mı zaman olarak öncedir yoksa başlangıçlı mı?başlangıçsız önce olmalı değil mi? devam ediyoum;

demek ki bunlar şunu kabul ediyor:o halde, "bing bangden önce allah vardı." bunu kabul ediyorlar değil mi? soruyorum: peki bu bing bangden sonlu bir zaman önce mi yoksa sonsuz bir zaman önce miydi allah? ne diyecek bu soruya? zaten bunu çok anlattık. sonsuz zaman önce dedi mesela, bak bunu inceleyelim: sonsuz zaman önce derse, bu şu anlama da gelir: madem bing bangden sonlu zaman önceydi allah o halde bunu ters çevirirsek ne oldu? şu oldu: allahtan sonsuz zaman sonra bing bang oldu demek olmadı mı? evet öyle oldu. peki sonsuz zamanın sonu olmadığından ve sonuna varılamadığından bing bangin meydana gelmemesi gerekiyordu değil mi? ama onlara göre bu meydana geldi. demek ki bu şıkkı diyemiyorlar değil mi? gelelim ikinci şıkka, kaç kere dedim, bir daha diyorum; ikinci şık neydi? bing bangden sonsuz zaman önceydi allah diyeceklerdi ya; devam ediyorum: sonlu zamanın hem başı hem de sonu belli olması gerekir ya, bu sonlu zamanın sonuna bing bangin olduğu anı dersek, başına ne diyeceğiz? bunlar bu başa allah demek zorunda kalacaklar, başka yolları yoktur. yani ne oluyor? bing bangden sonlu süre önce allah varlıktaydı ama ondan önce varlıkta değildi, yani allahda yoktu varlığa geldi demiş oluyorlar. yani allahın varlığının başlangıcını savunuyor bunlar. ama bunu bilmiyorlar ve farkında olmuyorlar yaaaaaaaaaaaa.

dolayısıyla bing bangin savunan, allah yoktu sonradan varlığa geldi demiş olur. doğru cevap: alemin başlangıcı yoktur, hareketin başlangıcı yoktur, sudur nazariyesi doğrudur. allahtan taştı alem. ama bu bilmesiyle oldu. alem zaman olarak allahtan sonra olmadı yani.

artık fizikçilere bunu anlatın; üniversite hocalarınızada. ama unutmayın ki o fizikçiler bu delil karşısında çok şaşırır lar, çünkü bu metafizik konusudur. alemin ezeliliği konusudur. onlar ise uzayı inceliyor ve bu sonuçlara varıyorlar. ben bir süre önce bing bang yok demiştim de benimle dalga geçmiştiniz. altı aydır, alemin ezeliliği konusunu inceleyince çok bilgili oldum ve şimdi sizi susuturdum demiiiiiiiiiiiiii.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:

Şimdi ne demek bu,

1-Allah ın birden fazla sıfatının bulunması onun birliğine aykırımıdır?

 

_cevap: evet, çünkü siz bu sıfatlarıda ezeli kabul ediyorsunuz. dolayısıyla ezeli ilahta çeşitlilik olmuş oluyor birden fazla ilah kabul edilmiş oluyor. hrıstiyanlar gibi, baba oğul kutsal ruh dediler bunların hepside ilahtır, ilah hem üçtür hem birdir dediler. ne kadar benziyor değil mi? halbuki siz dediniz ki: bu sıfatları zatının ne aynıdır ne de gayridir dediniz. yani bu sıfatlar tek başına allah değildir ama allahda yani zatı da tek başına bu sıfatlar olmadan ilahlık özelliğinde değildir dediniz. not: bu konu kader konusundan da derindir. bu konuda çok söz söylendi. ama filozoflar, ibn sina, farabi ve meşşai gelemeği sıfatları inkar etti ve ilmini kabul edip ona da sıfat demeyip ilmi kendisidir dediler. bunlar aleme ezeli dediler.

 

2-İlim kendisidir, derken bizim rabbimiz ilim mi oluyor?

 

_cevap: evet

3-Sen kendi kafana göre din mi yaratıyorsun, zira bildiğin gibi -anladığım kadarıyla sen bunu bilsende buna inanmıyorsun-Allah ın zati ve subuti sıfatları vardır?

 

_cevap: kafama göre değil. bütün sistemleri inceliyorum ve bunları alıyorum. bunlar bir sistemdir, sudur nazariyesi. ama ben on akıl teorisini benimsemiyorum. hani birinci akıl, ikinci akıl diye geçer; bunu reddediyorum. ben basitçe inanıyorum: madde ezelidir, başlangıcı yoktur, harekette ezelidir, allahtan başlangıçsız olarak alem taşmıştır. bu taşma ifadesi mecazidir. çünkü taşma, çıkma bir başlangıcı hatıra getirir.

4-Benim inancıma göre Allah sonsuz sıfata sahiptir. bu Onun herşeyi kapsayıcılığından ve sınırsız oluşundan kaynaklanır. Söz gelimi, Allah ın kudreti sonsuzdur. Yani Kadir Onun sıfatıdır. Şimdi soru: hiç bir sıfata sahip olmayan bir varlık olabilir mi, olsa dahi bu nasıl bir Rab olabilir?

 

_cevap: metafizikte genel inanç allahın değişmezliği üzerine kuruludur. ve allah da çokluk kabul edilmez bunun için Ona bir ve basit denir. aslında burada çok önemli ve sizinde beni anlayamayışınızın altınla şu bilgi yatıyor; bunu bilmediğiniz için ben ne dersem de siz anlamakta zorluk çekiyorsunuz.

konu şudur: bir şey ezeli kabul edildiğinde, taalluku da, ilgisi de, etkisi de ezeli kabul edilmek zorundadır. ezeli olan bi ilahda değişme olmaz. yani siz allahın ezeli kudreti var dediğinizde ve sonra şunu dediğinizde: "alem yoktu allah sonradan yarattı" şu oluyor ama siz bunu göremiyorsunuz; size göre bahsettiğiniz bu ezeli kudret, alemin sonradan yaratılmasında etkin rol oynuyor. yani ezeli kabul ettiğiniz kudret sıfatında bir değişiklik söz konusu oluyor. durguluk halinden hareketli hale geçiyor. önce yaratma olayın da ilgisi yok sonra etkili oluyor ve şu bir mantık kuralıdır ki: değişmeden bahsedildiğinde bir değiştiren gereklidir. yani tercih ettiricisiz tercih olmaz. (müreccihsiz tercih olmaz) ama ezeli bir ilahtan bahsettiğimizden, değiştiren değişeni etkileyici olduğundan; ezeli bir ilahı da hiç bir şey etkileyemez; zira zaman olarak ondan önce varlıkta olnması gerekir Onu etkilemesi için, ama öncesizliğin yani ezelilin öncesi olmadığından allahı kimse etkileyemez. dolayısıyla değiştiremez.

burada can alıcı bir soru var, o da şu; diyebilirsiniz ki: sen böyle diyorsun ama bir taraftan da aleme ezeli diyorsun, hem ezeli olan şey etki kabul etmez demeye getiriyor hem de bu ezeli alemi varlığa getirenin allah olduğunu ileri sürüyorsun? gibi çok kuvetli bir soru sorulabilir ve soruluyorda zaten. buna şöyle yanıt veriliyor: zorunlu varlık (vacibul vücud) iki türlüdür, biri etki kabul etmeyen ilah, varlığı zorunlu. ikincisi kendi kendine yeterli olamayan, ancak etkiyle meydana gelebilecek olan alem. ama burada etki de yani allahın olacakları bilmesi de ezeli olunca, olaylar da buna paralel olarak ezeli ve başlangıçsız kabul ediliyor. bu hususta karşı görüşün acayip soruları, delileri yok değil, var. bunları da görmezden geliyor değilim. bunları da yazacağım. çok zor. mesela adamlar diyor ki:

aynen aktaracağım kitaptan;

kitap: Kitabu'ş- Şifa (fizik 2) yazar: İbn Sina

sayfa 82: bu sizin "geçmişte sonsuz hareketlerin varlığı" düşüncesini kabul etmenizi zorunlu kılar ....

yine son hareketin varlığı, sonsuz hareketlerin varlığı üzerine dayandırılmış olur ve varlığı sonsuz olan üzerine dayandırılan da var olmaz.

not:son ifadenin kısa izahı: sonsuzluğun yani sonsuz olayların, hareketlerin sonu gelmediği için varlığı sonsuz sayıda olan hareketlerin üzerine dayandırılanda var olamaz. çünkü ona sıra gelemez. ben de bu konuda benzer bir delili defalarca söylemiştim. yani alemin ezeli olamadığını eskiden anlatırken.

ahhhhhhhhhhhhhhhhhha ,ahhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhh

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

  • 1 ay sonra...

önce soruyom allahın varlığının başlangıcı var mı? genelde yok derler. tekrar soruyom allah alemi (allahtan başka herşey) varetmek için bekledi mi beklemedi mi? eğer "beklemedi" derlerse şu sonuç çıkar: nasıl size göre allah başlangıçsızsa o halde alem de başlangıçsız demektir. halbuki size göre alem başlangıçlıdır ve sonradan yaratılmıştır. dolayısıyla siz siz şunu demek durumunda kalıyorsunuz: "allah alemi yaratmak için bekledi". eğer böyle derseniz soruyom: sonlu bir zaman mı bekledi yoksa sonsuz bir zaman mı bekledi? eğer "sonsuz bir zaman bekledi" derseniz sonsuz zaman beklemeyle sonuna varılamaz. öyle olsaydı alem varlığa gelmemesi lazımdı oysa varlıktadır. demek ki siz "sonlu bir süre bekledi" diyeceksiniz. böyle derseniz soruyom: sonlu sürenin hem başının hem sonunun belli olması gerekir. sonuna alemin varlığa gelmesi derseniz başına ise ne diyeceksiniz? mecbur allah diyeceksiniz. yani bu düşünceye göre: "allah alemden sonlu bir zaman önce önce varlıktaydı. daha önce değil." manası çıkar ki bu ise sizin de allahın varlığının başlangıcını kabul ettiğiniz manasına gelir.

inanın ki ben aslında sizin de haberiniz olmaksızın bunu savunduğunuzu size göstermek istedim. evet allahın varlığının başlangıcını kabul etmek durumundaki bir şahıs elbette çevresindekiler tarafından alaya alınır, deli denir. zira başlangıcı var denildiği zaman, denecek ki: "onu kim başlattı" gibi sorular sorulacak. bu şahıslar bu anda kendilerini güçlü hissederler ancak yukarıdaki delille aslında onlar da allahın varlığının başlangıcını savundukları açıktır. ancak onlar bunu bilmez ve kendi düşüncelerinde mutludurlar. ama onlar bilmiyor diye bende mi bunu bildikten sonra bilmezmiş gibi davranayım?

 

arkadaşım bu yazını okuduktan sonra hemen cevap vereyim dedim sen sayısal düşünmüşsün. sayısal ne demek? sayısal demek parçadan bütüne giden ispat dizisidir. parçalar da sorgusuz olarak kabullenilmiştir. nokta, doğru.... vb gibi. bunlar ispat değildir. matematiği inşa eden parçalardır. ama uzay senin bildiğin gibi parçalardan oluşmaz. bir bütündür. bir kalemi istediğin kadar böl hiçbir zaman 0 elde edilmez. o halde temel taş denilen bir şey yoktur. ele alınanlar da insanların parça olarak kabulendikleri bütünlerdir. o zaman uzay sonsuzdur diyeceksin hiç bitmiyor değil mi ama yanılıyorsun sonsuz kavramı ve sınırsız kavramı farklıdır. uzayı ne ile inşa edersen et bir sınırı yoktur, sınırsızdır. ama sonsuz ise kalemi ona böldüğünde sıfır elde edilen şeydir. yani sonsuzluk kavramı bir sayı değildir. bunun bir sırası da yoktur . sayı olmayan fakat bütünlük ifade eden bir şeydir. zaman da bunun gibidir. bir bütündür herşey aynı anda vardır. yani alah bütün bunları yapmak için beklemez. allah demek bu demektir zaten onu sadece mükemmel olan bir "kişilik" zannetme bunların tümüdür.mesela düşünebildiğin kadar geriye git. ondan da gerisinin olacağını bilirsin. herşey vardır. ve var olan her şeyde onun ruhu vardır. ama "yokluk yoktur." diyemezsin çünkü olmayan bir şeyden söz edemezsin ve bununla ilgili cümle kuramazsın. dediğim gibi her şey vardır. başlangıcın da bir başlangıcı vardır ve var olan herşeyde onun ruhu vardır ve o bunların bütünüdür. bunu bir düşün........

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Eyer evrenin sistemini ele alarak bir teori kurmaya çalışırsak iki aksi enerjik kutup düşünmeliyiz evrende olduğu gibi, yokluk ve varlık ters kutuplarsa çarpışmadan dolayı hareket başlasada gene bu zıt kutupların oluşumu ele alınması gerekli. Zıt kutupların oluşması nasıl gene bu beyinle çuvallarız zor dostum bu mesele bu gezegenin bize verdiği beyin bu konuyu çözmeye yetersiz.

 

 

Her mevcudiyetin başı ve sonu vardır, sebebler zinciridir

 

bir de arkadaşlar evrende zıt kutuplar yoktur varlığın dereceleri vardır. bunları zıt olarak yorumlamamız ise ele alınan normallerdir. eğer kimya görmüşseniz kelvinin nasıl oluştuğunu bilirsiniz.bizim şimdiki kulandığımız(celcius) sıcaklıkta biriminde 5 celcius derecenin iki katı 10 celcius derece değildir. 456 celcius derecedir. yani kelvine göre hesaplanır. çünkü kelvin sıcaklığın soğuk ya da sıcak kutupları yoktur. sıcaklığın maddelerdeki başlangıcını 0 olarak kabul eder bu da celcius da -273 celcius derecedir(bu da bir kabullenmedir). ve bu sıcaklıkta hiçbir madde yoktur. yani bizim iyi veya kötü dediğimiz şeylerde de bir normali sıfır noktası olarak alırız ve ondan daha kötüsüne kötü ondan daha iyisine iyi deriz. iyilik hepsinde vardır. fakat derecelidir.iyiliğin bittiği yer yoktur. çünkü bir şeyin mutlaka olması lazımdır.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:"Ancak bizim irademiz dahilinde olan birşey varki kader anlayışı içerisinde üzerinde esaslıca durulup-anlaşılması gereken birşeydir.O da iyiyi-kötüyü,doğruyu-yanlışı,hakkı-batılı tercih edebilme imkanımızdır.İşte bu imkan hayatımızın kilometre taşıdır.İyibir insan mı yoksa kötü bir insan mı olabileceğime,iman eden mi yoksa inkar eden mi olabileceğime ancak ben karar veririm."

cevap: peki senin bu kararların kader mi?

 

dedi: "Allah burada sadece tercihimi kolaylaştırır"

cevap: örnekle açıklarmısın

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:"Ancak bizim irademiz dahilinde olan birşey varki kader anlayışı içerisinde üzerinde esaslıca durulup-anlaşılması gereken birşeydir.O da iyiyi-kötüyü,doğruyu-yanlışı,hakkı-batılı tercih edebilme imkanımızdır.İşte bu imkan hayatımızın kilometre taşıdır.İyibir insan mı yoksa kötü bir insan mı olabileceğime,iman eden mi yoksa inkar eden mi olabileceğime ancak ben karar veririm."

cevap: peki senin bu kararların kader mi?

 

dedi: "Allah burada sadece tercihimi kolaylaştırır"

cevap: örnekle açıklarmısın

 

sana diğer cevaplarımda anlattığım gibi zaman; sonsuz olan bir şey("tek şey" çünkü sonsuzluk tektir herşey ona dahildir) için bellidir çünkü olan şeyler kendisidir.bu da kaderdir. çünkü her şey onun için aynı anda vardır. o da tanrı(allah)'dır. bir de şunu ifade edeyim herşey vardır. eğer sen de varlıkların arasında isen sen busun ve başka birşey olamazsın. kendin olan varlık bunu ister. senin tercihlerin de belli. fakat belli olması seni değiştirmiyor ya da robot yapmıyor. çünkü seni sen yapan bunlar. eğer senin iraden belli olmasaydı, o zaman her şeyi yapardın. ama her şeyi yapardın bu da seni tek yapardı. çünkü herşeyi yapan tanrıdır(kötülük hariç çünkü kötülük yoktur yeri geldiğinde anlatacağım). seninkiler ise sınırlıdır. aslında tektir. ama bunlar "senin" isteklerindir. bir varlığın istekleri onun iradesidir. yani seni "sen" yapan bunların tümü. insanlar türkçeyi hep yalnış anlıyorlar. mesela cehenemde, yaptıklarımızın cezasını çekeceğiz. buradaki ceza kavramı işkence değildir. ıslahtır. (ceza vermesini bilmeyenlerle tanrıy(allah)ı karıştırmayalım.) oruç tutmak işkence değildir. oruç tutarken işkence çekmiyorsan; bu senin iradenin insan iradesi olduğunu gösterir. eğer işkence çekiyorsan kendine zarar vermeden eğitilmen lazımdır. buradaki eğitilmek kavramı işkence çekmeyecek duruma gelmektir. bir inanç ve bir kabullenim zorla değil. kendin kadar anlayışlı birini arıyordun bunları anlayabiliyorsan benden daha anlayışlısın. ve bir şey daha bunlardan daha iyi bir dille bana senin savunduğun görüşü açıklayabiliyorsan bu görüşe alayla bakabilirsin ki o zaman bakmazdın.sana saygı duyardım ama gerçekten merak ediyorsan ilk başta tartıştığın kavramların anlamlarını öğren de gel ya da saygılı sor. bir arkadaş da kendini ateist sanıyor. sen ateistlik hakkında ne biliyorsun ki ateistsin bu kelime de böyle yazılır "ate" (yokluk) kavramından gelir. insanların görüşlerine karşı saygılı olun bilmeyeni görürseniz doğrusunu öğretin. yıkmaya değil yapmaya çalışın. gerçi iç dünyanızdaki yıkıntıları yapmak yerine başkalarının dünyalarını yıkmaya çalışıyorsunuz. biraz daha kavram bilgisi öğrenn de öyle yıkın insanlar kurallarınıza uymuyorsa kurallarınızı öğretin kabullenmezseniz tartışmayın

 

 

 

 

son sözüm; hiçbir olayda ve şekilde ispat yoktur. matematikte bile kabullenmelerden yola çıkılır.uzayı inşa eden bir parça yoktur. bu yüzden bir şey inşa etmek için ildiğimiz en temel parçalar kabullenerek alınır. ve diğer kabullenmeleri tasarlamak için kullanılır. kullandığınız kelimelerden ne anlıyorsunuz bir söyleyin de tüm insanlar öyle mi alıyor yoksa insanlar farklı mı kullanıyor ya da biz mi yanlış biliyoruz bir öğrenelim

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:net cevap veriyorum. İyi düşünceleride(!) kötü düşünceleride(!) Allah yaratıyor,

 

cevap: allaha sövme düşüncesinide öyle mi? kul bu durumda bu düşünceyi düşünmeye mecbur olmaz mı?

 

dedi: fakat kesinlikle inanmakla mecbur olduğumuz bir gerçek; Allah iyiliklerle düşünmemizi, yaşamamızı, rızasını kazanmamızı istiyor...

 

cevap:iyilikleri düşünmeyenler var, allahın istemediği bir şey mi oldu yani?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

ARKADAŞIM BU GİBİ MATEMATİK FİZİK HESAPLARIYLA MANTIK OYUNLARIYLA ALLAH VAR YADA YOK DİYEMEZSİN BU YANLIŞ OLUR ÇÜNKÜ BU ADI ÜSTÜNDE "İNANÇ" MESELESİDİR İNANIRSIN VEYA İNANMAZSIN BÜTÜN MESELE BU

 

arkadaşım yazdığım yazıları dikkatli oku. matematik hesapları da kabullenmedir dedim ve matematikten anlamıyorsan ve inanmıyorsan birisiyle konuşabilmen için o insanın inanmış olduğu değerlerin bir kısmına inanmış olman lazım ki ikimizin arasında olan en ortak dil neyse ondan konuşuruz değilse tartışmaya girme ayrıca mantık oyunları dediğin şeylerin açıklarını göstermeden de laf atma anlayabilecek kapasiten olmadığından böyle söylediğini düşünüyorum

 

net soruyorum seçimlerimizi allah mı yaratıyor ve biz de tıpış tıpış allahın biz de yarattığı düşünceyi düşünüyoruz

 

burada senin ; " ben aslında sonsuz düşünme kapasitesine sahibim fakat allahın dediklerini yapmak zorunda kalıyorum." dediğin anlaşılır. ama ben ise "sen" zaten yaptıkların ve senin bütünündür. demek istiyorum.

 

dedi:net cevap veriyorum. İyi düşünceleride(!) kötü düşünceleride(!) Allah yaratıyor,

 

cevap: allaha sövme düşüncesinide öyle mi? kul bu durumda bu düşünceyi düşünmeye mecbur olmaz mı?

 

dedi: fakat kesinlikle inanmakla mecbur olduğumuz bir gerçek; Allah iyiliklerle düşünmemizi, yaşamamızı, rızasını kazanmamızı istiyor...

 

cevap:iyilikleri düşünmeyenler var, allahın istemediği bir şey mi oldu yani?

 

ayrıca çıkardığın sorulara kendin inanıyor musun? bence hayır. o zaman soru üretmek yerine kendi fikirlerini üretip bize söylersen konuya daha çözümsel yaklaşmış oluruz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:"mevzuyu iyi anla Allah'ın iradesinin dışında bir şey olmaz, olamaz.. Allah'ın sevmediği istemediği şeyler oluyor. Örnek; Kulun küfretmesi, bir kişiye haksız zulmetmesi, en önemli örnekte senin kafanın bu şekilde ve bu derece karışması..."

 

cevap: peki kulun küfretmesi allahın iradesiyle mi oluyor? bu lafına göre evet demen gerekiyor.

çünkü şunu dedin: "Allah'ın iradesinin dışında bir şey olmaz, olamaz.. "

cevabın ne?

 

dedi:Cidden ööle yaaa..Mademki bu dünya bi sınav ve bu sınavın sonucunda cennet yada cehennem var irademide hür olmalı..Saol kanka açıklaman için

 

cevap: imtahan mimtahan değil bu dünya. (mülk 2) (bu ayetin izahı kitabımda var.) ne yapacağını sen yapmadan önce allah biliyor. yani ne yapacağın belli, böyle imtihan olur mu?

çocuğa sor, o bile böyle imtihan olmaz der.

 

** dedi:"hakettiğin için kafir olmanı dilemiştir"

 

cevap: sizce allahın iradesi ezeli değil mi? ve kulun iradesi ve fiilleri sonradan değil mi? senin bu lafına göre ben bu fiilleri yaptım hakettim ve allah peşine diledi gibi oluyor. ama siz allahın iradesine ezeli dediniz. bu çelişkidir.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:"Ancak bizim irademiz dahilinde olan birşey varki kader anlayışı içerisinde üzerinde esaslıca durulup-anlaşılması gereken birşeydir.O da iyiyi-kötüyü,doğruyu-yanlışı,hakkı-batılı tercih edebilme imkanımızdır.İşte bu imkan hayatımızın kilometre taşıdır.İyibir insan mı yoksa kötü bir insan mı olabileceğime,iman eden mi yoksa inkar eden mi olabileceğime ancak ben karar veririm."

cevap: peki senin bu kararların kader mi?

 

dedi: "Allah burada sadece tercihimi kolaylaştırır"

cevap: örnekle açıklarmısın

 

kardeşim bir öğretmen talebesini sınav yapsa sınavın notlarını talebesimi verir?

 

Biz insanlar bu üçgünlük dünyada nefse kapılıpda sapıyorsak doğruluktan orada doğruolmamızın imkanı yoktu çünkü o gün Allah(cc) ve onun izniyle HZ. Muhammed başka kimsenin kimseye yardımı olmaz.

 

İman edip etmediğine ve o yolda amel edip etmediğine sen mi karar verirsin acaba

peki sen kendi kendini mi yarattın değilse sana nimetini verene ve hadsiz borcun olana karşılığını vermeyi nasıl oluyorda unutuyorsun.

 

Kurşat otçu senin inançlımı yoksa inançsızmı ne olduğunu anlamadım

ama bu kader hususunda yazdığın ve okuduklarını anlamadığından hem inanmadığını hem de isyanda olduğunu gösteriyor.

 

Ki imanın şartlarınd yer alanna inanmayan iman etmiş değildir.

Bak kardeşim eğer inanıyorsan ve sırf zamanının doldurmak için uğraşıyorsan sana söyliyeyi iki inananın kader konusunda tartışması yasaktır.Çünkü imanın şartlarındandır yani tartışma demek sonuçta biri küfrde demektir. Onun için kader konusunda iki imanlı tartışamaz.

 

Bak kardeşim eğer burda ben inanmıyorum dersen burda delil ve örneklerle Biiznillah zaman bulduğum zaman kaderi insanın albileceği kadarıyla her yönüyle ele alıp yazarım biiznilalh sende de tereddüt kalmaz.

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:"bu durumda Allah'dan başka özgür iradeli bir varlık olması muhal olur diye düşünüyorum...çünkü özgür irade ancak ve ancak bir İlah'ın sıfatı olabilir,Yaratılmışlarda böyle bir sıfatın olması muhaldir..."

 

cevap: ohhhhhhh be biri cebri anladı ve kabul etti. çok sevindim ancak bir sorun var sen allahın özgür iradeli olduğunu söyledin. bu ise yanlıştır. bunun izahını ben çok yaptım forumda var. allah mucibun bizzattır başlığında izahı var. allahta yaptıklarını yapmaya mecbur aslında. şaşırdın dimi? yaaaaaaaaaaaaaaaa

ben de yıllar önce bunu duyduğumda bırak şaşırmayı hiç ilgi bile göstermemiştim. böyle saçmalık mı olur demiştim. ama sonra bunun ne denli derin bir konu olduğunu öğrendim. nasıl ki sen özgür iradeyi savunanları anlayışsızlıkla suçluyorsan (ki doğru) ben de seni şu an anlayışsızlıkla suçluyorum.

 

ancak bir şeyi merak ettim: cebri pek insanlar kabul etmezler. sen nasıl bunu anladın ve bir de şunu sorayım ki: aslında kitaplarda özgür iradeyi savunan insanların tamamına yakını allahın olayları önceden bildiğini kabul ederler. ama onlar allahın önceden yapacaklarımızı bilmesinin bizi fiillerimizde zorlamaz derler. "ilim maluma tabidir" derler. bunu biliyormusun acaba? bu dediklerini ve bu konudaki savunma tekniklerini biliyormusun? merak ettim de.

 

_ son soru: madem cebircisin hür irademiz yok diyosun. soruyoum: o halde kötülükleri de günahlarıda bize allahın zorla yaptırdığını kabul ettin demektir. eğer kabul ettiysen, sence bu durumda allaha zalim denebilir mi? denemezse neden denemez acaba?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

dedi:"bu durumda Allah'dan başka özgür iradeli bir varlık olması muhal olur diye düşünüyorum...çünkü özgür irade ancak ve ancak bir İlah'ın sıfatı olabilir,Yaratılmışlarda böyle bir sıfatın olması muhaldir..."

 

cevap: ohhhhhhh be biri cebri anladı ve kabul etti. çok sevindim ancak bir sorun var sen allahın özgür iradeli olduğunu söyledin. bu ise yanlıştır. bunun izahını ben çok yaptım forumda var. allah mucibun bizzattır başlığında izahı var. allahta yaptıklarını yapmaya mecbur aslında. şaşırdın dimi? yaaaaaaaaaaaaaaaa

ben de yıllar önce bunu duyduğumda bırak şaşırmayı hiç ilgi bile göstermemiştim. böyle saçmalık mı olur demiştim. ama sonra bunun ne denli derin bir konu olduğunu öğrendim. nasıl ki sen özgür iradeyi savunanları anlayışsızlıkla suçluyorsan (ki doğru) ben de seni şu an anlayışsızlıkla suçluyorum.

 

ancak bir şeyi merak ettim: cebri pek insanlar kabul etmezler. sen nasıl bunu anladın ve bir de şunu sorayım ki: aslında kitaplarda özgür iradeyi savunan insanların tamamına yakını allahın olayları önceden bildiğini kabul ederler. ama onlar allahın önceden yapacaklarımızı bilmesinin bizi fiillerimizde zorlamaz derler. "ilim maluma tabidir" derler. bunu biliyormusun acaba? bu dediklerini ve bu konudaki savunma tekniklerini biliyormusun? merak ettim de.

 

_ son soru: madem cebircisin hür irademiz yok diyosun. soruyoum: o halde kötülükleri de günahlarıda bize allahın zorla yaptırdığını kabul ettin demektir. eğer kabul ettiysen, sence bu durumda allaha zalim denebilir mi? denemezse neden denemez acaba?

 

 

 

 

canım kardeşm anlamadın galiba kader hakkında İslamın ne dediğini anlamak istiyormusn

yada şöyle diyim kadaere inancın tammı(ki tam olsa budurumda olmazdın diye düşünüyorum)

 

bak kardeşim kader konusunda bir önceki mesajımda da söyledim inancının zayıf olduğunu belirt senin sorularına bakalım

bizi de günaha sokama

 

belki kendiine göre inanıyosundur ama İslamdaki kaderi şartlarıyla kabul ediyormusun sen ondan haber ver

boş olduğumuz an elimizden geldiğince aktaralım

 

anlaştıkmı

?

Yoruma sekme
Diğer sitelerde paylaş

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.