Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

Tekrar soruyorum : Hicret öncesi Mekkesinde İlk Müslümanların Mekkeli Müşrikler üzerinde bir iktidarı var mıydı ? Muktedir miydiler ki açıklamalarına dayatma denebilsin ?

 

Cevap verilmiştir. Bak "tarihsel" açıklamalarım.

Gönderi tarihi:

@@Canraşit dinlerin hepsi dayatma fikirli değil mi zaten öncesi sonrası neyi değiştirir ki dayatma din ile bir başka olur ...kilise insanların hatta eşlerin bile arasına girer İslam kahvaltıdan girer yatsıdan çıkar bu dayatma değil de nedir

Gönderi tarihi:

dinlerin hepsi dayatma fikirli değil mi zaten öncesi sonrası neyi değiştirir ki

Efendim, konuyu takip ettiyseniz, Mekkeli Müşriklere Hicret öncesi bir dayatma olduğu, onların aşağılandığı iddia edilmiş, bu da savaş açanların İlk Müslümanlar olduğunun kanıtıymış. Ben de soruyorum : Hicret öncesi böyle bir kanıt var mı ? Yoksa, fikir hürriyetine aykırı davrananlar Mekkeli Müşrikler olmuş olacak. Çünkü, bilinen şu ki; İlk Müslümanlar işkence ve hakaretle karşılaştılar ve Hicret ( göç ) etmek zorunda kaldılar.

Gönderi tarihi:

Günümüz dünyası önemli değil mi eski zamanlar kimin ne yaptığına takılıp kalmak hangi akla hizmet ben şimdiden bahsediyorum ama sen israrla hicret diyorsun simdi ne oluyor ona bakmak lazim

Gönderi tarihi:

Kuran kırk mahzende kırk kilit altında saklanmıyor. Üstelik bir tıkın ucunda. İçi ise tamamen ağır hakaretler, tehditler ile dolu. Baştan okumaya başladığınız anda bunları hemen görürsünüz. Görmemenin bir yolu yok. Gündüz vakti güneşi de gösterelim mi? Her şeyi devletten beklememek lazım!!! original.gif 

 

Herkeste göz var. Bakan, görür. Burada Kuran dersi vermiyoruz. 

Gönderi tarihi:

Baştan okumaya başladığınız anda

Fatiha suresinde ne varmış ? Ona cevap vermiştik efendim :

 

Peki bu ağır suçlamalar niye, hangi sebeple yapılıyor? İnançları kendi inançlarından farklı olduğundan dolayı. Böyle bir şey olabilir mi? İnanç suçu diye bir suç icat etmek kadar zalimce bir davranış var mıdır? İnsanlara inançlarından dolayı düşmanlık beslemek, hakaret etmek, tehdit etmek hangi insanlığa sığar?

 

Ve söylediğiniz gibi bu hakaret ve suçlamaları ölülere okumak, ibadet kastıyla okumak! Akıl alır gibi değil...

 

Şöyle düşünelim. Mahkeme tarafından suçlu bulunmuş bir insana suçlu demek ve aynı Mahkemeye hitaben aman ben de aynı suçları işlemeyeyim ve onun için beni suçlu ilan etme demek suçlulara hakaret etmek değildir.

 

Suçlu kavramı zaten görecelidir. Suçluya göre belki kendisi suçlu değildir mesela. Nereden baktığınıza bağlı.

 

Siz güvendiğiniz bir mahkemenin verdiği kararla hakkında hüküm verilmiş bir sanığa suçlu demez misiniz ? Ona suçlu demeniz ona hakaret ettiğiniz anlamına mı gelir ?

 

Kaldı ki, burada suçlulara suçlu diye hakaret edelim, suçluları yakalım, yıkalım mantığı yoktur. Yalnızca inanca bağlı korku vardır ve bu korku kaynaklı yalvarma vardır.

Yürütülen mantık şu : Mesela, Shakespeare'in bir eserinde bir cümlede  " Sapkın " kelimesi geçiyorsa, demek ki Shakespeare bunu okuyana veya dinleyene hakaret etmiş. Bu düzeyde yani.

 

Evet, sıradaki gelsin cool.gif

Gönderi tarihi:

Din Kitapları niye tehdit ediyor ? Döneminin insanları bundan anlıyor da o nedenle. Baba çocuğu tehdit etmez mi ?

 

O dönemin Tanrı anlayışı da Baba Tanrı anlayışıdır. Yani, koşullu seven. Dediklerini yapmayınca cezalandıran, yapınca ödüllendiren. Çok tanıdık değil mi ? Öğretmen gibi, Baba gibi.

 

İnsan yaşamı da aynıdır. Yetişkin olunca Babadan artık korkulmaz. Baba, artık korkulduğu için sevilmez, yalnızca sevildiği için sevilir. Çünkü, artık çocuk büyümüş kendisi Baba olmuştur. Yani, Babanın bir zamanlar korku salarak yerleştirmeye çalıştığı, zorladığı ahlaki kuralları içselleştirmiştir.

 

İşte, insanlığın gelişerek geldiği bugünkü düzeyi günümüz insanlık değerlerini korku ile değil, içten hissederek doğal kabul edecek düzeye gelmiştir. İnsanlık değerleri daha da gelişecektir. Daha az bencil, daha çok toplumcu, daha çok merhametli olmak gibi...

Gönderi tarihi:

 Tevbe suresini tartıştık önceki sayfada ve başka başlıklarda. Bu surenin tüm zamanlar için geçerli olduğunu kimse mantık çerçevesinde ispatlayamadı.

 

Bu sureyi tarih boyunca hiç bir Mezhep sizin anladığınız gibi anlamamış. Yalnızca, El_Kaide'nin mensup olduğu Selefiyye ( Vahabiyye ) mezhebi dışında. islam coğrafyasında Müşrik sayılan dinlere mensup yığınla insanlar yaşayagelmişler tarih boyunca. Bir de Avrupa'ya bakın. Kalmış mı hiç Druid ?

 

Zaten, o nedenle ABD'deki Cumhuriyetçi Parti içindeki Evangelistler tarafından bu terör örgütünün anlayışı İslama mal edilerek Ortadoğu işgalleri meşrulaştırılmaya çalışıldı.

Gönderi tarihi:

''

1- Allah'dan ve Resulü'nden bir ültimatomdur bu, kendileriyle antlaşma yaptığınız müşriklere:

 

2- Bundan böyle yeryüzünde dört ay daha istediğiniz gibi gezip dolaşın. Şunu da bilin ki, Allah'ı aciz bırakacak değilsiniz. Allah kâfirleri mutlaka perişan edecektir.

 

3- Ayrıca büyük hac günü Allah ve Rasulü tarafından insanlara bir ilandır ki, Allah da Resulü de müşriklerle yapılan antlaşmalara artık bağlı değildir. Eğer hemen tevbe ederseniz, bu sizin için hayırlıdır. Yok yine tevbeden yüz çevirirseniz biliniz ki, Allah'ı yıldıracak değilsiniz. Kâfirleri acı bir azap ile müjdele.

 

4- Ancak kendileriyle antlaşma yapmış olduğunuz müşriklerden size olan ahitlerinde hiçbir eksiklik yapmamış ve sizin aleyhinize hiçbir kimseye yardımda bulunmamış olanlar bunun dışındadır. Siz de onlarla olan antlaşmanızın hükümlerine antlaşma süresinin sonuna kadar uyunuz. Muhakkak ki, Allah müttakileri sever.

 

5- Şu haram aylar bir çıktı mı artık o müşrikleri nerede bulursanız öldürün, yakalayın, hapsedin ve bütün geçit başlarını tutun. Eğer tevbe ederler ve namaz kılıp zekatı verirlerse onları serbest bırakın. Muhakkak ki, Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

 

6- Eğer müşriklerden biri aman dilerse, ona aman ver. Ta ki, Allah'ın kelâmını dinlesin. Sonra onu güvenlik içinde olduğu yere kadar gönder. Çünkü bunlar gerçekten de bilgisiz bir kavimdirler.

 

7- O müşriklerin Allah katında ve Resulü katında herhangi bir ahdi nasıl olabilir? Ancak Mescid-i Haram yanında antlaşma yaptıklarınız var ki, bunlar size karşı doğru durdukça siz de onlara doğru olun. Allah sakınanları elbette sever. "

 

-------------------------------------------------------------------------------------------------------

 

Şimdi aslında burada 3 tip Müşrik ten söz ediliyor.

 

1 - O dönem Müslümanlarının kendileriyle antlaşma yaptığı ama antlaşmaya uymayan Müşrikler. Onun için bu antlaşma artık tanınmamaktadır. Bunlara verilen süre 4 aydır. ( 9 / 2 )

 

2 - O dönem Müslümanlarının kendileriyle antlaşma yaptığı ve antlaşmaya uyan Müşrikler. Bunlara da verilen süre antlaşmanın bitimidir. ( 9 / 4 )

 

3- O dönem Müslümanlarının Mescid-i Haram yanında antlaşma yaptıkları Müşrikler. Bunlara ise doğru durdukları müddetçe ilişilmeyecektir. ( 9 / 7 )

 

Sonuç:

 

Mescid-i Haram yakınında antlaşma yapılan Müşrikler, diğer Müşriklere yapılan tehditten muaf tutulmuşlar.

 

O halde, Emperyalizmin El-Kaide'yi bahane edip, Ortadoğu coğrafyasında işgaller, ambargolar vs. için kendisine meşruiyet dayanağı yaptığı Tevbe suresinin ilgili emirleri;

 

1- Tüm zamanlar için değil. Çünkü; Antlaşma o dönemin Müslümanları ile o dönemde hedef aldığı Müşrikler arasında.

 

2- Tüm Müşrikler için değil. Çünkü, yalnızca o dönemin Antlaşma yapılan Müşrikleri hedef alınmış.

 

( 9 /1, 9 / 4, 9 / 7 )

Gönderi tarihi:

@@Canraşit sevgili vatandaş sen bu söylediklerin ile din'lerde reform olduğunu iddia etmiş olursun 

 

hiç bir din reforma asla sıcak bakmaz ...kuran'da o kadar çelişki var ki saymak ile bitmez 

 

1.bir tarafta artık ben kuran olarak sizin son kitabınızım diyor bir yandan ise incille amel eden öyle kalsın diyor 

 

2.bir yandan kim salih ameller işlerse onlara acı yok diyor din belirtmeksizin bir yandan başka din arayan yandı diyor 

 

3.kim ki hrıstiyanları ve yahudileri dost edinirse o da onlardan sayılacak diyor 

 

4.kim ki hayırlı işler yaparsa iyi bir kul olursa kurtuluşa erecek diyor aynen şöyle hrıstiyanlar yahudiler sabiler keşişler ve dikkat buraya !!! yukarıdaki ayetlerle resmen çelişti ?

 

daha saymakla bitmez ama siz bunu bir çelişki olarak görmek istemezseniz yapacak bir şey yok buna'da bir kılıf bulunur elbette değil mi diğerleri gibi

 

kuran'da şöyle diyor biz insanlardan bir kısmını cehennemlik için yarattık ...şimdi o cehennemlik için yaratılan kişilerin nasıl olurda cenneti kazanma ihtimali olabilir bunu açıklayın ?

 

kuran'da aynen şu ayet var bir savaş zamanında sevgili müslüman savaşcılar hangi savaştı hatırlamıyorum  ayet şöyle sizlerden imanlı bir kaç yüz kişi gidin misal 500 kişi onlara üstünlük sağlayacaksınız ve bunlarda gidiyorlar ve savaşı kaybediyorlar neden sayı az imanları yetmiyor?

 

sonra tekrar bir ayet iniyor ayet şöyle ;allah sizin hatalarınızı gördü bu sefer sizden 1000 imanlı kişi gidin onlara üstünlük sağlayacaksınız ?

 

şimdi soruyorum sizlere allah önceki gitmelerinde sayı verip şu kadar kişi gidin dedi ve yenildiler allah bilemedimi yani bu böyle çıkıyor 

 

şimdi soruyorum sizlere allahın yanında olduğu bir savaş grubu nasıl olur da yenilir

 

şimdi soruyorum sizlere allah geleceği göremedi mi yani tahminlerimi tutmadı yoksa bunu kafadan sallamıyorum kuranda var 

 

şimdi soruyorum sizlere buna inanıp imanlı olmak mümkün mü ?

 

şimdi soruyorum sizlere böyle hatalarla dolu bir kitabın allahın tarafından olma ihtimali kaç? şunu da kabul ederim kuranda mantıklı şeyler de var her kutsal kitabın tarafları olduğu gibi insanların yumuşak yerlerinden yakaladıkları taraflar güzel mesela 

Gönderi tarihi:

ayet şöyle sizlerden imanlı bir kaç yüz kişi gidin misal 500 kişi onlara üstünlük sağlayacaksınız 

 

Söz konusu Kuran pasajındaki ifade aynen şöyle: "şimdi allah hafifletti sizden ve bildi sizde zaaf olduğunu". (Kuran 8/66) Allahın aklının başına gelmesiyle yanlış verdiği rakamı düzeltmesinden bahsediliyor. Böyle dedikten sonra yeni oranlar veriyor.

 

Kuranın insanlar tarafından yazıldığını hemen her cümlesinden anlamak son derece kolaydır. Tabii müslümanlar demagoji yapıp "allahın eli mi var da eline kalem alıp yazacak, tabii insanlar yazdı" derler. Tabii ki biz kısaca ifade ediyoruz ama, hay hay ile tay tay öğretmek gerekirse şöyle lafı uzatacağız: Kuranın pek yok ama olduğu kadarıyla kurgusu, içinde ne konuların olacağı tamamen insanlar tarafından tasarlanmıştır. Yazma işi zaten sonra. Bunun kendisine "indiğini" iddia eden kişi bile zahmet edip hareminden çıkıp bunu toplatmaya tenezzül bile etmemiş.

 

İnsanlar neye taptıklarını hiç bilmiyorlar. Aynen belli bir tapınağa yöneldiklerini sanıp, dünyanın yuvarlak oluşundan dolayı uzaya, yıldızlara dönüp tapındıkları gibi...

Gönderi tarihi:

şimdi birisi çıkıp bu aslında böyle şöyle bu ayet  demesini bekliyorum 

 

Her zaman olduğu gibi kılıf takılıp unutulup gidecek ve başka cevaplar birbirimizi ikna etme çabaları ve her şey eskisi gibi kalıp sürecek:)

 

ama her zaman derim yılmak yok o takkeler düşecek kel başınız görünecek 

Gönderi tarihi:

Dinler reforma uğradı demiyorum sevgili vatandaş @@binyamin Beyefendi. Sizi bir şeye inandırmaya falan da çalışmıyorum. Anlatmaya çalıştığım bir dine inanıp inanmama meselesi değil çünkü.

 

Herkes kendi anlayış düzeyine göre anlar. Anca tehditle insanlaşabilen, insanı gelişmişlik düzeyi çağın gerisinde kalmış olan, vicdanının bilincinde olmayan sorgulamadan dogma olarak anlayarak ahlaki değerleri içselleştirmeyen, bilinç düzeyine çıkarmayanlar tehdite muhataptır.

 

Fakat 1400 sene öncesine göre ne de olsa bir fark var . Bugün kimse şiddeti savunamıyor misal. Demek ki insanlık kör topal da olsa, tehditle de olsa bir düzeye gelmiş genel olarak. Artık böyle bir tehdite gerek kalmadan insanlar belli ahlaki ilkelerde uzlaşabiliyorlar. Bu nokta zaten dinlerin insanları getirmek istediği noktaya yakın ve zaten dinler olmasa bu noktaya hiç gelinemezdi. Çünkü, insan iradesinin oluşumu, benliğinin terbiyesi sayesinde insanlar basit zevkleri aştı bilim yapabildi, felsefe yapabildi.

 

Bugün İnsan Hakları kavramı bile aşılmak üzere. Hayvan Hakları da artık yavaş yavaş genel kabule ulaşıyor. Yani; ister dindar olsun ister dinsiz ister Tanrı tanımaz, daha merhametli olmak, daha sevecen olmak, daha adaletli olmak, daha mutlu olmak, acıları azaltmak sevgiyi arayan ve aklını kullanabilen insanın başarılarından etkilenmiştir..

 

Tarihte insanların bazıları toplumun geneline uymayıp erdemi araştırmaya,  aşkın olanı bulmaya yöneldi. Hayatta kalma şansını arttıran toplumsallaşma yolunu açan sevgi ve aklı kullanmaya önem verenler ister peygamber deyin ister filozof hep toplumları ileri taşıdılar. Aksi hem bireysel hem de toplumsal her zaman yıkıma yol açtı.

Gönderi tarihi:

şimdi birisi çıkıp bu aslında böyle şöyle bu ayet  demesini bekliyorum 

 

N'oldu Tevbe Suresi ? Kafirleri, putperestleri öldürün diyor muymuş ? Yazdığıma karşı var mı mantıksal / bilimsel somut delillere dayanan bir cevap ? Neden yok ? Çünkü, bize öyle öğrettiler. Ateist olacaksan böyle diyeceksin dediler.

 

Buyurun dogmatik olan kimmiş ? " Asla tartışılmaz tabii, Kafirleri, putperestleri öldürün diyor diyor, o kadar! "

 

Bunu kabul etmeyen dogmatiktir. Ne kolay değil mi Ateist olmak ? original.gif

Gönderi tarihi:

ama her zaman derim yılmak yok o takkeler düşecek kel başınız görünecek 

 

İlla ki. Bundan kaçamayacaklar. Hatta kendi sonlarını hızlandırıyorlar gibi. Yaşayan nesil görmezse bile sonraki nesil dinlerin çöküşünü mutlaka görecek.

 

Sonrasında din yok olmayacak. Folklorik bir ögeye dönüşecek. Ritüeller değişecek, ayakkabıları çıkar, yat yerlere filan bunlar başka biçimlere girecek. İlahiler, şarkılar, ritmik dualar vesaire...

Gönderi tarihi:

@@Canraşit "O halde, hürmetli aylar çıkınca artık öbür müşrikleri nerede bulursanız öldürün, onları yakalayıp esir edin, onların geçebileceği bütün geçit başlarını tutun. Eğer tövbe eder, namaz kılar, zekât verirlerse onları serbest bırakın. Çünkü Allah gafurdur, rahîmdir."(Tevbe, 9/5) ....namaz kılar zekat verirse serbest bırakın diyor bak gödünmü demekki bunu yapmayan her yerde öldürülmeli sonucu çıkar sevgili vatandaş @@Canraşit

Gönderi tarihi:

Vay be bunu hiç düşünmemiştim. tongue.png

 

Peki, madem öyle bebek adımları ile gidelim, burada ne anlatılıyor ? Sevgili @@binyamin beyefendi kardeşim. original.gif

 

7- O müşriklerin Allah katında ve Resulü katında herhangi bir ahdi nasıl olabilir? Ancak Mescid-i Haram yanında antlaşma yaptıklarınız var ki, bunlar size karşı doğru durdukça siz de onlara doğru olun. Allah sakınanları elbette sever. "

Gönderi tarihi:

Sonuç:

Mescid-i Haram yakınında antlaşma yapılan Müşrikler, diğer Müşriklere yapılan tehditten muaf tutulmuşlar.

O halde, Emperyalizmin El-Kaide'yi bahane edip, Ortadoğu coğrafyasında işgaller, ambargolar vs. için kendisine meşruiyet dayanağı yaptığı Tevbe suresinin ilgili emirleri;

1- Tüm zamanlar için değil.  Çünkü; Antlaşma o dönemin Müslümanları ile o dönemde hedef aldığı Müşrikler arasında.

2- Tüm Müşrikler için değil.  Çünkü, yalnızca o dönemin Antlaşma yapılan Müşrikleri hedef alınmış.


( 9 /1, 9 / 4, 9 / 7 )

Gönderi tarihi:

önceki yazı'larımda kuranda bir sürü çelişki yazdım

 

Var mı bakarız da, varsa n'olmuş ? Ne dememi bekliyorsunuz ? Her filozofun, düşünürün yazılarında çelişki bulunabilir. Bunun böyle olması  getirdiği yeni yaklaşımı, insanlığı taşıdığı yeni düzeyi oluşturan yeni fikri değersizleştirmez ki sevgili vatandaş @binyamin beyefendi kardeşim. original.gif 

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.