Φ katakuta Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 İnançların betimlemeleri "İma", "Niteleme" ve "Mecaz"dan ibarettir.İlkel inançlardan beridir Gerçek Doğa, "Mecaz" ile anlatılmıştır. Dini imgelerde (toplumsal normları kastetmiyorum) görünenlere bakıp "Mecaz"sız bir anlatım aramak mantıksızdır... Saygılarımla... Peki neden öyledir onu hiç düşündünmü? Çünkü masallları ancak bu şeklide anlatabilrisin.Mesela bilim asla bu yönteme başvurmaz,gerekte duymaz. Çünkü ilgi alanı varlığı kesin, somut,real olan şeylerdir. Alıntı
Misafir aslan34 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Başörtüsü darbeci karanlık severlerin korktukları aydınlık İslam ışığının sembolüdür. Başörtüsü Allah’ın emri, Müslüman kadının kimliğidir! Başörtüsü Hakk’ın arzdaki ayaklı bayrağıdır! Başörtüsü Caprice Palas’larda değersizleştirilemeyecek kadar ulvi bir İlahi emirdir! Başörtüsü tağutlara hayır demenin, kamusal ve özel her insani alanda Allah’ı birlemenin sembolüdür! Başörtüsü Müslüman kadının kamusal ve sosyal hayatta hakkın ve adaletin canlı şahidi olmasının remzi; beşeri kanunların değil Allah’ın yasalarının bilinmesi; ilahi emrin baş üstü edilmesidir! Başörtüsü önce kadınlar ve gençlere saldıran ve bu yolla halkı teslim almaya uğraşan modernist dayatmaya karşı direniş siperi, gavurlaştırma politikalarına karşı iman burcudur. Başörtüsü bireysel ve toplumsal anlamda Hakka teslimin sembolüdür. Abdullah Sayar Alıntı
Φ BrainSlapper Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 O mecaz,bu mecaz,şu mecaz,öyleyse allahta mecazdır. Allah diye bir şey yoktur. Abi ne diyim, bundan daha güzel, kısa ve öz bir cevap verilemezdi. Saygılar. Alıntı
Φ Efendi Türkler Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Başörtüsü darbeci karanlık severlerin korktukları aydınlık İslam ışığının sembolüdür. Başörtüsü Allah’ın emri, Müslüman kadının kimliğidir! Başörtüsü Hakk’ın arzdaki ayaklı bayrağıdır! Başörtüsü Caprice Palas’larda değersizleştirilemeyecek kadar ulvi bir İlahi emirdir! Başörtüsü tağutlara hayır demenin, kamusal ve özel her insani alanda Allah’ı birlemenin sembolüdür! Başörtüsü Müslüman kadının kamusal ve sosyal hayatta hakkın ve adaletin canlı şahidi olmasının remzi; beşeri kanunların değil Allah’ın yasalarının bilinmesi; ilahi emrin baş üstü edilmesidir! Başörtüsü önce kadınlar ve gençlere saldıran ve bu yolla halkı teslim almaya uğraşan modernist dayatmaya karşı direniş siperi, gavurlaştırma politikalarına karşı iman burcudur. Başörtüsü bireysel ve toplumsal anlamda Hakka teslimin sembolüdür. Abdullah Sayar Sayin Aslan bu yaziyi okuduktan sonra , evet söyle bir yorum cikiyor biz seriat istiyoruz.? ya anlamadigim nokta bu seriati isteyen dünyada tek bizmi kaldik biz toplum olarak seriatla yakindan uzaktan alakasi olmayan bir toplumduk düne kadar bu yazilara nasil itibar edebiliriz.. sonra buyrun Avrupayi Dünyayi boydan boya gezin inanin sunu göreceksiniz.! bizde seriat isteyenlerin disinda tesettürle bayanlarini basini baglayanlari göremezsiniz... sadece istisna cok tutucu ülkelerden gelen pakistanli Ailelerin bile sadece binde biri basini onuda esarpla yarisi acik sekilde baglamaktadir.! anlamadigim bizlerin tarihinde olmayanlari sizlermi bunu yeni moda olarak yaratiyorsunuz.. ama bu modayida benzemiyor bunu bir ülkenin baska rejimle ele gecirmenin en büyük silahi olarak görüyor bu yazida tepeden asagi bu kokuyor .. yani acikcasi seriat ... evet bu yazida seriat isteniyor bir emir oldugu vurgulaniyor.. ya bu dünyada okadar ülke var onlarin bir gelenegi bir görenegi var ama bizler kimin görenegini sahip cikacagimizi bile bilemiyoruz.. bu degerli ülkenin insanlarin kafasini daha fazla karistirmayalim.. basörtüsü takanlar vardir ama sembol degildir bugün Türban yarin sikmabas öbürgün karacarsaf almis basina gidiyor ... bunlar bir gelenek görenektir bir emir degildir Türk halkindada böyle gelenekler yoktur... kürtler diyorsan onlardada yoktur lazlar cerkezler gürcüler diyorsan onlardada yoktur.. Amerikan kitasinda yoktur Avusturalyda yoktur ... koca Asyada yoktur bunu nasil olurda bütün Asyayi mal etmeye calisiyoruz.. ortadogudaki bir iki ülkenin gelenegini bütün dünyaya mal etmeye calismak bu nasil bir anlayistir.. yeryüzünde tek bizmi yasiyoruz bula bula bizim ülkeyi buldunuz deneme tahtasi olarak .? ışığı bu yollami bulacaksiniz gidelim ilk önce suyu bulalim hersey elinizde bütün demokrasi elinizde daha hangi yardima ihtiyaciniz var.. bunuda bir aciklayin .!!! onuda bulalim . yamyam frankfurt Alıntı
Misafir aslan34 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Sayin Aslan bu yaziyi okuduktan sonra , , iyi ya. o zaman yozlaşmış egemenler ne diye korkuyor. insanlık dışı yasagı ne diye uyguluyorlar. bıraksınlar üç beş başörtülü kendi halinde takılsın. bu korku niye. ya da kime ne kim ne giyerse. Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Bu adam asıl hristiyan, ama bizim brökratlara islam hakkında seminer veriyor ve çelişkde olanları dini inancı zayıf olanları ise daha sora hristiyan propagandası yapıp hristiyanlığa övgüler yağdırıyor vs.vs Sayın kaplan, acaba bu forumda bu güne kadar hangi dinsiz ve ateist bir arkadaş başka bir dinin propagandasını yaptı? Gene bu forumda kaç imanı zayıf olan bir arkadas dinsiz ve ateist bir arkadaş tarafından başka bir dine davet edildi sorarım size? Üstelik O çelişkiler sizin kafanızdaki çelişkilerdir islamdaki çelişkiler değil. Bir de şu Kur-an denilen kitap **** ****** çıkarılıpta okunmuş olsa, o zaman çelişkilerin bizlerin kafasında olmadığı ancak Kur-an'da olduğu anlaşılacak. islam dini bir dir. Evet, İslam dini bir'dir ama İslam'ın kitabı Kur-an sayılamayacak kadar çok çelişki içerir. Alıntı
Φ kaplan-200 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Sayın kaplan, acaba bu forumda bu güne kadar hangi dinsiz ve ateist bir arkadaş başka bir dinin propagandasını yaptı? Gene bu forumda kaç imanı zayıf olan bir arkadas dinsiz ve ateist bir arkadaş tarafından başka bir dine davet edildi sorarım size? Bir de şu Kur-an denilen kitap ** ******** çıkarılıpta okunmuş olsa, o zaman çelişkilerin bizlerin kafasında olmadığı ancak Kur-an'da olduğu anlaşılacak. Evet, İslam dini bir'dir ama İslam'ın kitabı Kur-an sayılamayacak kadar çok çelişki içerir. Sevgili muki ben brileri burda başka dine davet ediyor falan demedim ben sadece bir örnek verdim ama fark etmez sizin imzanız bile yetiyor. ?Önce komunistler için geldiler ve ben sesimi çikartıp onlar için yüksek sesle konuşmadım, çünkü ben komunist değildim Sonra Yahudiler için geldiler, ve ben sesimi çıkartıp onlar için yüksek sesle konuşmadım, çünkü ben Yahudi değildim Sonra Katolikler için geldiler, ve ben sesimi çıkartıp onlar için yüksek sesle konusmadım, çünkü ben protestandım Ve sonra benim için geldiler, ama o zamana kadar da benim adıma, benim için yüksek sesle konuşacak hiç kimse kalmamıştı.? İkinci Dünya Savaşında hapse atılan din adamı Rev. Martin Niemoller'in ünlü sözleridir mesajınız alınmıştır. Alıntı
Φ DİPNOT Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Yazar Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 o zaman yozlaşmış egemenler ne diye korkuyor.insanlık dışı yasagı ne diye uyguluyorlar. bıraksınlar üç beş başörtülü kendi halinde takılsın. Şeriatın yozlaşmış egemenliğine mi girelim şimdi... Bir yozlaşmadan kurtulup, karanlık bir zihniyetin yozlaşmın egemnliğine gireceğiz öylemi... Eğer din dediğiniz şey basit baş örtüsü ile olacaksa.. O inanç, inanç olamaz... Olsa olsa ***** Alıntı
Φ muki Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Sevgili muki ben brileri burda başka dine davet ediyor falan demedim ben sadece bir örnek verdimama fark etmez sizin imzanız bile yetiyor. “Önce komunistler için geldiler ve ben sesimi çikartıp onlar için yüksek sesle konuşmadım, çünkü ben komunist değildim Sonra Yahudiler için geldiler, ve ben sesimi çıkartıp onlar için yüksek sesle konuşmadım, çünkü ben Yahudi değildim Sonra Katolikler için geldiler, ve ben sesimi çıkartıp onlar için yüksek sesle konusmadım, çünkü ben protestandım Ve sonra benim için geldiler, ama o zamana kadar da benim adıma, benim için yüksek sesle konuşacak hiç kimse kalmamıştı.” İkinci Dünya Savaşında hapse atılan din adamı Rev. Martin Niemoller'in ünlü sözleridir mesajınız alınmıştır. Sayın kaplan, mesajımın alındığına sevindim. Ama galiba biraz tersten alınmış gibi geldi bana. Mesajı bence şöyle algılamalıydınız. ''Toplumda yozlaşmaya, yobazlaşmaya karşı yüksek sesle konuşmazsak alt edilip karanlıklara gömüleceğiz.'' Son örnek olarakta şu yağmur duasını örnek alabilirsiniz mesela. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 O mecaz,bu mecaz,şu mecaz,öyleyse allahta mecazdır. Allah diye bir şey yoktur. " "ALLAH" vardır ve yarattığı İnsanın "AKLI" da vardır. Rahman Rahim ALLAH adıyla. HAŞR. 22.O Allah ki, O'ndan başka İlah yoktur. Gaybı da, müşahede edilebileni de bilendir. Rahman, Rahim olan O'dur. 23.O Allah ki, O'ndan başka İlah yoktur. Meliktir; Kuddûstur; Selam'ır; Mü'mindir; Müheymindir; Azizdir; Cebbardır; Mütekebbirdir. Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok Yücedir. 24.O Allah ki, Yaratan'dır, (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir, 'şekil ve suret' verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir. Alıntı
Φ ftoyd Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 O mecaz,bu mecaz,şu mecaz,öyleyse allahta mecazdır. Allah diye bir şey yoktur. İste ya da isteme,inan ya da inanma , vardır vardır ve vardır... ve sen bu sözünün karşılığını mutlaka alacaksın... inan çok kısa bir sürede... ve tabi seni onaylayan diğer arkadaşımızda... O bütün yüceliğiyle ,bütün ilmiyle bizleri kuşatmıştır ve bizler onun yardımlarının hakkını ne yapsak ödeyemeyiz... ona karşı o kadar çok hata yapmamıza karşın,O bütün merhametiyle hayatlarımızı düzenlemeye ve bize her an yardım etmeye devam ediyor.. öyle ya... bütün hamdlar,bütün minnetler Allah adır... Ben onun bendeki nimetlerini saymakla bitiremem ve nice inanan da aynı şekilde... sizler için çok geç olmadan Allah tan başka yardımcınızın kalmayayacağı büyük ama çok büyük bir çıkmazla sınanmanız dileğiyle... Selametle... Alıntı
Φ katakuta Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 2 Türlü kader vardır; Biri senin isteklerin doğrultusunda ilerleyen, bir diğeri ise Allah'ın(cc) belirlediği. Haşa Allah Teala bir kulunun kötü yola düşmesini ister mi? Hayat kadınlarının kaderini Allah mı yazıyor? O adalet sahibi o affedici böyle bir şey yapabilir mi? SAçma düşüncelerin karışmış birbirine senin. Allah(cc) insana aklı neden verdi? Kullansın diye değil mi? O yola düşmeye de bilir (zor kullanılmak çok ayrı, kendi isteği için yaoanlaradır lafım). Bunu Allah Teala değil, Allah'ın verdiği aklı kullanamayan insan belirler ... Ayrıca; Senin Allah/cc) inancın olduğunu sanmıyorum.. Bu kadar rahat konuşamazsın + şirk koşamazsın! İster tabii hamde bal gibi istemiştir. Nisa 118, 119- Allah o şeytana lanet etti. Ve o da: "Elbette senin kullarından belirli bir pay alacağım, onları mutlaka saptıracağım, onları boş kuruntulara sokacağım, ve onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar, onlara emredeceğim de Allah'ın yaratışını değiştirecekler" dedi. Kim Allah'ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, şüphesiz o, apaçık bir ziyana uğramış olur. Hicr suresi 32- Allah buyurdu ki: "Ey İblis! Ne oluyor sana da, secde edenlerle beraber olmuyorsun?" 33- İblis şöyle dedi: "Kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattığın bir insana secde edemezdim." 34- Allah şöyle buyurdu: "Öyle ise oradan çık! Sen, artık kovulmuş birisin." 35- "Kıyamet gününe kadar lanet senin üzerindedir." 36- İblis: "Rabbim! Öyle ise insanların kabirlerinden kaldırılacakları güne (kıyamete) kadar bana mühlet ver" dedi. 37- Allah buyurdu ki: "Sen mühlet verilenlerdensin." 38- "Allah katında bilinen vaktin gününe kadar..." 39- İblis şöyle dedi: "Rabbim! Beni saptırdığın için, mutlaka ben de yeryüzünde onlara günahları süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım!" Allah ile şeytan inatlaşmışlar faturasını insanlar çekiyor. Şeytana kim izin veriyor insanları saptırsın diye;allah. Öyleyse tüm kötülüklerin asıl suçlusu allahtır. Alıntı
Φ ftoyd Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 İnançlara saygıya evet, ama inanç gerekçe ve bahanesiyle insana, eşitliğe, kadın haklarına, uygarlığa karşı duruşa hayır. Elimi sıkmayı reddeden nöroloji asistanı doktor hanımın inancına saygı duyamam. Aksaçlı hocanın elini sıkmayacaksın diyen bir din kuralını, böyle bir Tanrı emrinin varlığını kabul edemem. Kadınlarımız saçlarını başörtüsü ile örterler. Bir Anadolu geleneğidir bu. Ama yakın yıllara kadar bu başörtüsünün saçların tümünü gizlediğine tanık olmadık. Örtünün altından kadınlarımızın saçları görünürdü. Türbanı, İslamcı siyaset ortaya çıkarmıştır ve bir simge olarak tepe tepe kullanmıştır. Apaçık bir gerçektir bu. Anadolu halkı türban değil, başörtüsü kullanıyor. İnanca saygı pekâlâ. Ama düşünün, saçının telini göstermenin günah olduğu inancı, sağlıklı bir inanç mıdır? Görünen her saç telinin ahrette bir yılan olup sokacağı inancı, Tanrı'nın en iyi şekilde kullanılması için verdiği akılla bağdaşır mı? Hı... Buna inanmamızı ve saygı duymamızı bekliyorsunuz öylemi.. Çok beklersiniz... Akıl çağında yerimizi alacağız akıl çağında... Öyle doğmanın şeklinede şemalinede ihtiyacı yok insan olanın... Hayrıca bir insanı insan olarak değerlendirmeden önce hangi dine ve netür inandığıyla değerlendiren zihniyete de şiddetle karşıyız... Bu işler bez parçalarıyla, dini kıyafetlerle, sakalla, cübbeyle olmaz arkadaşım... Ve bu tür düşünceler hiçbir toplumu bir kerte dahi ileriye götüremez, Nereye götürürür derseniz.. Yön belli.. Adımlar dahima geriye doğru gidecektir... Ki hiçbir canlıda bu özelliği göremezsiniz... Saygılar.. Rahibelerde kapalı hem de tek tel görünmeden... çağını severim ben senin.. inanca saygı diye bağırır bağırır beni okulumdan işimden edersin... el tutmaktan sakınmama saygı duymaz, o eli uzatmaktan vazgeçip selamlaşamaz,illa elimi uzattım tutmadı bilmem ne yakıştırmasıyla için için nefret kusarsın... nolduu saygına... O yılan olup sokmalar hangi dinde yazıyor bu arada... nerden okursunuz böyle şeyleri asıl biz anlasakta bu kadar sapma yaşanmasındaki temellere insek... ha bu arada yinede söylemeden geçemeyeceğim,size göre illada saç görünmesin diye içe takılan o bone dediğimiz kumaş parçası,genellikle polyester malzemeden ya da ipekten yapılan eşapların sürekli kayarak rahatsızlık vermesini engellediği gibi,anadolu kadını diye tutturduğunuz ve coton malzeme kullanılan yemenilerin bizlere dayatılmaya çalışılması,bu kanalda moda takip edip renk renk farklı farklı giyinen ve giyim alışkanlıkları çeşitlilik gösteren bütün bayanlara saçma bir dayatmadır... "Hayrıca bir insanı insan olarak değerlendirmeden önce hangi dine ve netür inandığıyla değerlendiren zihniyete de şiddetle karşıyız..." haklısın .. hangi din olursa olsun,ister hristiyan ister yahudi ... yeterki inançlı olsun,,çokları gibi dinsiz olmasın.. malum kitapların hepsi Allahtan olunca kurallarda aynı oluyor... neyse ... madem akıl çağı diye diretiyorsun o halde sayın arkadaşım... bir bayan çıplak olarak karşına çıktığında,biyolojik olarak çokta etkilenmeyeceğini burda söyle,ben de senin medeniyetine ve akıl ve bilim yanına karar vereyim... ha ya da sanki bi tutam sarı saçı farklı nimetten sanan,biraz dekolte giyilince bariz gözünü alamayacak kadar biyolojisi farklı olan bir gurup olmasınki,Rabbimizin emrinde de güzel bir mantık bulunmasın... yine o kadar akıl çağına ayak uydurmuşsunuzki,ayak uyduramamışları okullarınızdan,kamu kurumlarından dışlayıp ablası ya da abisi ya da kuzeni ya da yiğeni askeriyede evlenecek olan bizleri ,o düğüne bile sokmuyorsunuz... dedim ya sizler medeniseniz ben medeniyetsiz kalmaya razıyım arkadaşım... çünkü ancak ben bu halimle size haset duymadan katlanabiliyorum...siz bana katlanamasanızda.... Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 yam_yam'cıım herkes o soruları sorabilecek ve cevaplayabilecek kadar cesarete sahip olsa, din kalmaz zaten ortada. Semitik dinlerin, özellikle İslamiyet'in ve babası Museviliğin öngördüğü evren öyle 15 milyar yıl yaşında ve 75 milyar ışık yılı genişliğinde değil ki. Semitik dinlerin öngördüğü evren, dünya merkezli, tabak büyüklüğünde güneş ve ay tarafından sırayla aydınlatılan, tavanı olan, tavanında boncuklar gibi yıldızlar çakılı olan, tavanının üstünde de Allah'ın 8 melek tarafından taşınabilecek büyüklükteki tahtına oturup seyrettiği bir tiyatro salonu gibi bişey. Bu evren modelinde ebette Allah sıkılmamak için aşağıyı sahneyi seyredecek, kızacak, köpürecek, torpil geceçek, favori seçecek, kimisinin tepesine taş atacak, kimisine helva atacak falan filan yani. Semitik dinlerin evreninin yaşı da " Allah lunu yarattı, sonra bunu yarattı, sonra ademi yarattı, sonra Adem şu kadar yaşadı, Nuh şu kadar yaşadı" falan şeklinde hesaplanabilecek uzunlukta ve bu hesaba göre evren M.Ö. 4000 yılında falan yaratılmış. O nedenle bu inanca mensup insanlar dünyanın/evrenin yaşı, büyüklüğü, oluşumu vs. ile ilgili herhangi bir hesaplamaya da girşimezler, soru da sormazlar. Saygılar. Ateist evren anlayışı "İLKEL ÇORBA MASALINDAN ÖTEYE GİTMEZ" ve tesadüflere birde aç kapa,aç kapa ayaklarına dayanır semitik dinler dendiğinde yanlızca "Müslüman" olana indirgenip yahudi ve hırıstiyan'ın es geçilmeside veya onların ilahiyatına katılan sonraki uydurmalarıda Müslümana mal etmek ya tarafgirliktir veya bilmemektir yada kasıtlı çarpıtmadır bundan dolayı şimdi vereceğim Ayet meali bütün inanmayanların bu güne kadar ileri sürdükleri bütün tezlerini yıkar. "ENBİYA" "30.O inkar edenler görmüyorlar mı ki, (başlangıçta) göklerle yer, birbiriyle bitişik iken, Biz onları ayırdık ve her canlı şeyi sudan yarattık. Yine de onlar inanmayacaklar mı? " Alıntı
Φ ftoyd Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 12 Ağustos , 2007 İster tabii hamde bal gibi istemiştir. Nisa 118, 119- Allah o şeytana lanet etti. Ve o da: "Elbette senin kullarından belirli bir pay alacağım, onları mutlaka saptıracağım, onları boş kuruntulara sokacağım, ve onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar, onlara emredeceğim de Allah'ın yaratışını değiştirecekler" dedi. Kim Allah'ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, şüphesiz o, apaçık bir ziyana uğramış olur. Hicr suresi 32- Allah buyurdu ki: "Ey İblis! Ne oluyor sana da, secde edenlerle beraber olmuyorsun?" 33- İblis şöyle dedi: "Kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattığın bir insana secde edemezdim." 34- Allah şöyle buyurdu: "Öyle ise oradan çık! Sen, artık kovulmuş birisin." 35- "Kıyamet gününe kadar lanet senin üzerindedir." 36- İblis: "Rabbim! Öyle ise insanların kabirlerinden kaldırılacakları güne (kıyamete) kadar bana mühlet ver" dedi. 37- Allah buyurdu ki: "Sen mühlet verilenlerdensin." 38- "Allah katında bilinen vaktin gününe kadar..." 39- İblis şöyle dedi: "Rabbim! Beni saptırdığın için, mutlaka ben de yeryüzünde onlara günahları süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım!" Allah ile şeytan inatlaşmışlar faturasını insanlar çekiyor. Şeytana kim izin veriyor insanları saptırsın diye;allah. Öyleyse tüm kötülüklerin asıl suçlusu allahtır. Evet aynen öyle arkadaşım, O hayatımızın nasıl olmasını isterse öyle olur... O ne dilerse öyle yaşarız... Onun emri ile siz inanmayansanız biz de inananız.. işte hayatlarımızda bu kadar aciziz... onun kuralları onun istekleri ,işinize gelirse... gelmezse de o dilemediği için gelmiyor... sizde gün gelir üzerimize azap hak olmuştu dersiniz olur biter... O sizi ya da diğer onca varlığı yaratırken birine mi sormuş .. nasıl yaratırsa yaratır,onlara ne yaptırırsa yaptırır... kendi yarattıkları kendi kuralları.... ne kadar büyük bir ilimdir ki,ondan dolayı inanmıyorsun ama ondan dolayı yine sen inanmıyoırsun.. dönüp dolaşıp sana bişeylerin hak olması için ne büyük bir düzen...İblis bile "beni saptırdığın için" diyor... anlayana... Kendi aciz vücuduna ,doğadaki diğer canlılara baktığın gibi bakıp ,Yaratanın büyüklüğünün sırrına ersen ,karşısında cüretle diklenmeye ne hacet... tir tir titrer yalvarırdın merhamet diye...ama O bunu dilemedikçe sen yapamazsın...dünya üzerindeki bu kadar çeşit,bu kadar farklı renk,hala keşfedilmemiş bu kadar çok yaratık varken sen kendini nimetten sayıp yumurtadan çıkmış kabuğunu beğenmemiş hallerde diklen dur.. elbet zaman çok yakın.. hepimiz beklemedeyiz... sizde bekleyin... Alıntı
Misafir geothe Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 insanlar nası giyineceklerine kendi başlarına karar veremiyorlar mı da biz şöyle giyinin böyle giyinin saçınız görünsün biraz ancak o zaman başörtün beni rahatsız etmez gibi yorumlar yapabilelim.Merak ediyorum ....Türban ve başörtüsü arasında bilinenin tam aksine farklar vardır. Başörtüsü tamamen Türkçe bir kelime ve başa örtülen hertür örtüyü ifade eder. İtirazı olan yok sanırım... Türban ise bayanların örttüğü saçın bir telini bile göstermeyen büyük örtünün adı değildir aksine rusbaşı tabir edilen bone şeklinde başa takılan biraz da süslü olan bir giyim eşyasıdır. Fakat medya türbanı alıp farklı bir anlamda kullanmaya başlıyalıdan beri türban büyük başörtüsü anlamında kullanılır oldu. Bunun tek sebebi var gibi geliyor bana o da geleneksel olanla bilinçli bir tercih olarak örtüleni birbirinden ayırmak. Yani ben örtülü bir bayanı sırf demokrasi adına eşitlik adına savunmak istesem hatta desemki benim annem de ninem de örtülüydü.Bana diyebilecekler ki hayır bunlar farklı şeyler annen başörtüsü takıyordu bunlar türban aynı şey değil.Arkadaşlar başörtüsü başörtüsüdür.kim hangi gerekçeyle takarsa taksın başına örtüyü bize ne .. kime ne.. Avrupada başörtüsü takan alman kadınları var. ister inanın ister inanmayın. kimse de demiyor hristiyanlıkta var ya da yok diye tartışmıyor Rahat bırakın ülkem insanlarını. Cumhuriyetimiz o kadar zayıf mıki örtüler onu yıkıversin. Korkular üretmeyelim **** insanlar gibi. Alıntı
Misafir demirefe Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Toplum idaresinde "inanç" değil, "çağdaş yasalar" geçerlidir.Saygilar Celal Son zamanlarda duyduğum en aklı başında sözler, tebrik ederim arkadaşım, bu ülkede aklı başında birileri varmış diye içimi rahatlattığın için de teşekkür ederim. Alıntı
Φ katakuta Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Bir adam size göre bunları yapacak ya da yaptıracak,üstüne insan olarak sevgi üstüne sevgi, merhamet üstüne merhamet, bağışlama üstüne bağışlama ,sabır üstüne sabır vs emreden bir kitabı yazacak... Siz neleri okuyup neye dil uzattığınızı bi düşünün derim... benim dinim İslam ve kitabım Kuran -İncil-Tevrat ve Zebur dur ve kuranda adı geçen diğer kitaplara ise okumasamda kalben onay veririm Kuran dan ötürü... onun dışında okunan hiçbir masalla İslama laf söyleme hakkınızı anlamamı ya da anlamlandırmamızı bekleyemezsiniz.. .hiçbir hadis ya da falanca alıntısı yapmadan sadece ayetle gelin ,ona göre yazışalım.. yoksa müslümanım deyip kurandan bi haber olanla ,islamla savaşıp kurandan bi haber olan arasında fark olmayışının kaosu arasında gidip gelmeyelim... Başkasına yazdığım cevaba siz niye atlıyorsunuz ? Sizin gibi hadisleri islamdan saymayan üç beş tane online kurancının islam dünyasında esamesi bile okunmaz,sizin hadisleri islamdam saymamanız ne islamı ne müslümanları nede beni bağlar.Beğensenizde beğenmesenizde hadisler islamın kaynağıdır. 1400 senedir tüm dünyadaki müslümanlar hadislere göre kuranı anlar ve yaşarlar. Hadisleri islamdan soyutlamak,kuranın lastik gibi sağa sola çekmek için uydurulmuş bir kılıftır. Sebebi ise kuranı akla mantığa, ve bilime uygun hale getirip insanları kandırmaktır.Oysaki hadislerde muhammedin islamı nasıl yaşadığı,kurandan daha açık birr şekilde anlatılmaktadır. Onun için sizin gibi online kurancılara asla prim vermeyeceğimi hatırtlatırım,işinize gelemeyecek ama benim yöntemim böyle Alıntı
Φ katakuta Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 İste ya da isteme,inan ya da inanma , vardır vardır ve vardır... ve sen bu sözünün karşılığını mutlaka alacaksın... inan çok kısa bir sürede... ve tabi seni onaylayan diğer arkadaşımızda...O bütün yüceliğiyle ,bütün ilmiyle bizleri kuşatmıştır ve bizler onun yardımlarının hakkını ne yapsak ödeyemeyiz... ona karşı o kadar çok hata yapmamıza karşın,O bütün merhametiyle hayatlarımızı düzenlemeye ve bize her an yardım etmeye devam ediyor.. öyle ya... bütün hamdlar,bütün minnetler Allah adır... Ben onun bendeki nimetlerini saymakla bitiremem ve nice inanan da aynı şekilde... sizler için çok geç olmadan Allah tan başka yardımcınızın kalmayayacağı büyük ama çok büyük bir çıkmazla sınanmanız dileğiyle... Selametle... Bu kısmı nasıl anlamamzı gerekiyor açıklamanızı bekliyorum.Eğer tehdit isse modları göreve davet ediyorum. YOk eğer allahın azabından bahsediyorsanız merak etmeyin allahın bir sineğe bile gücü yetmez, yeterki müslümanlar bizi kesmeye kalkmasın. Alıntı
Φ katakuta Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Evet aynen öyle arkadaşım, O hayatımızın nasıl olmasını isterse öyle olur... O ne dilerse öyle yaşarız... Onun emri ile siz inanmayansanız biz de inananız.. işte hayatlarımızda bu kadar aciziz... onun kuralları onun istekleri ,işinize gelirse... gelmezse de o dilemediği için gelmiyor... sizde gün gelir üzerimize azap hak olmuştu dersiniz olur biter... O sizi ya da diğer onca varlığı yaratırken birine mi sormuş .. nasıl yaratırsa yaratır,onlara ne yaptırırsa yaptırır... kendi yarattıkları kendi kuralları.... ne kadar büyük bir ilimdir ki,ondan dolayı inanmıyorsun ama ondan dolayı yine sen inanmıyoırsun.. dönüp dolaşıp sana bişeylerin hak olması için ne büyük bir düzen...İblis bile "beni saptırdığın için" diyor... anlayana...Kendi aciz vücuduna ,doğadaki diğer canlılara baktığın gibi bakıp ,Yaratanın büyüklüğünün sırrına ersen ,karşısında cüretle diklenmeye ne hacet... tir tir titrer yalvarırdın merhamet diye...ama O bunu dilemedikçe sen yapamazsın...dünya üzerindeki bu kadar çeşit,bu kadar farklı renk,hala keşfedilmemiş bu kadar çok yaratık varken sen kendini nimetten sayıp yumurtadan çıkmış kabuğunu beğenmemiş hallerde diklen dur.. elbet zaman çok yakın.. hepimiz beklemedeyiz... sizde bekleyin... Evet aynen öyle arkadaşım, O hayatımızın nasıl olmasını isterse öyle olur... Allahın hiç bir istediği olamaz. ... O ne dilerse öyle yaşarız... onun kuralları onun istekleri ,işinize gelirse... .Evet işime gelmiyor bir itirazınmı var? Ben allahın dilediği gibi değil kendi istediğim gibi yaşıyorum. *** ... sizde gün gelir üzerimize azap hak olmuştu dersiniz olur biter BUnlar sadece sizin kuruntularınız.Bizleri cehennemde azap içinde görebilmek için can atıyorsunuz ama sizde ölünce mkkurda kuşa yem olacaksınız bizde. .. nasıl yaratırsa yaratır,onlara ne yaptırırsa yaptırır... Allah hiç bir şey yaratamaz ve yaratmamıştırda bunlar eskilerin masalları. ... O sizi ya da diğer onca varlığı yaratırken birine mi sormuş Nasıl soracakki, allah yokki sorsun Alıntı
Φ katakuta Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 " "ALLAH" vardır ve yarattığı İnsanın "AKLI" da vardır. Rahman Rahim ALLAH adıyla. HAŞR. 22.O Allah ki, O'ndan başka İlah yoktur. Gaybı da, müşahede edilebileni de bilendir. Rahman, Rahim olan O'dur. 23.O Allah ki, O'ndan başka İlah yoktur. Meliktir; Kuddûstur; Selam'ır; Mü'mindir; Müheymindir; Azizdir; Cebbardır; Mütekebbirdir. Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok Yücedir. 24.O Allah ki, Yaratan'dır, (en güzel bir biçimde) kusursuzca var edendir, 'şekil ve suret' verendir. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O'nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir. Bu ayetler mecazidir sarıgöl.Bu ayatlere dayanarak allahın var olduğunu isbet edemezsin. Alıntı
Misafir aslan34 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Şeriatın yozlaşmış egemenliğine mi girelim şimdi...Bir yozlaşmadan kurtulup, karanlık bir zihniyetin yozlaşmın egemnliğine gireceğiz öylemi... Eğer din dediğiniz şey basit baş örtüsü ile olacaksa.. O inanç, inanç olamaz... Olsa olsa ***** sanane kardeşim başını kapatan kapatır ve bunun ne şekilde olacagına ne sen ne de başkası karışabilir. kimsenin buna hakkı yok, her ne gerekçe olursa olsun.kimsenin haddine degil. sen kendi inancına bak. zorla baş kapatan yoz ise, zorla açanda yozdur, yozlaşmışdır, ve biz şu an bu yozlukda yaşıyoruz.gelecek varsayılan bir yozlugu degil şimdinin yozlugu.hangisi daha tehlikeli önce bu yobazlardan ve yobazlıkdan kurtulmak akıl işidir. gerisi hezeyan. kim dedi sana din sadece başörtüsü diye, gene sapla samanı birbirine karıştırıyorsun.. başkasının inancına zorla karışan despotdur, başka hiç bir şey degil. bu insanlık dışı bir yasakdır.. Alıntı
Φ katakuta Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 sanane kardeşim başını kapatan kapatır ve bunun ne şekilde olacagına ne sen ne de başkası karışabilir.kimsenin buna hakkı yok, her ne gerekçe olursa olsun.kimsenin haddine degil. sen kendi inancına bak. zorla baş kapatan yoz ise, zorla açanda yozdur, yozlaşmışdır, ve biz şu an bu yozlukda yaşıyoruz.gelecek varsayılan bir yozlugu degil şimdinin yozlugu.hangisi daha tehlikeli önce bu yobazlardan ve yobazlıkdan kurtulmak akıl işidir. gerisi hezeyan. kim dedi sana din sadece başörtüsü diye, gene sapla samanı birbirine karıştırıyorsun.. başkasının inancına zorla karışan despotdur, başka hiç bir şey degil.bu insanlık dışı bir yasakdır.. Tebrik ederim aslan34, çok doğru söylemişsin.Şimdi bakalım bu işin alasını kim yapıyor. HAYVAN BAKARA (171) : İnkar edenleri imana çağıran (peygamber) ile inkar edenlerin durumu, bağırıp çağırmadan başka bir şey duymayan hayvanlara seslenen (çoban) ile hayvanların durumu gibidir. Onlar sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler. Bundan dolayı anlamazlar. A'RÂF (179) : Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarla anlamayan, gözleri olup da bunlarla görmeyen, kulakları olup da bunlarla işitmeyen birçoklarını cehennem için var ettik. İşte bunlar hayvanlar gibi, hatta daha da aşağıdadırlar. İşte bunlar gafillerin ta kendileridir. FURKÂN (44) : Yoksa sen onların çoğunun (söz) dinleyeceklerini yahut akıllarını kullanacaklarını mı sanıyorsun? Onlar hayvanlar gibidirler, belki yolca onlardan daha da şaşkındırlar. MUHAMMED (12) : Şüphesiz Allah, inanıp salih ameller işleyenleri, içinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır. İnkâr edenler ise (dünya zevklerinden) yararlanırlar ve hayvanların yediği gibi yerler. Onların kalacakları yer ateştir. MÜDDESSİR (51) : Onlar sanki arslandan kaçan yaban eşekleridirler. MÂİDE (60) : De ki: “Allah katında cezası bundan daha kötü olanları size haber vereyim mi? Onlar, Allah’ın lanetlediği ve gazabına uğrattığı, içlerinden maymunlar ve domuzlar çıkardığı kimseler ile şeytanlara tapan kimselerdir. İşte bunların yeri daha kötüdür ve onlar doğru yoldan daha çok sapmışlardır.” MERYEM (86) : Allah’a karşı gelmekten sakınanları Rahmân’ın huzurunda bir elçiler heyeti gibi toplayacağımız, suçluları da suya koşan susuz develer gibi cehenneme sevkedeceğimiz günü düşün! YALANCI EN'ÂM (28): Hayır, (bu yakınmaları) daha önce gizlemekte oldukları şeyler onlara göründü (de ondan). Eğer çevrilselerdi elbette kendilerine yasaklanan şeylere yine döneceklerdi. Şüphesiz onlar yalancıdırlar. TEVBE (107) : Bir de zararlı faaliyetlerde bulunmak, küfre yardım etmek, mü’minler arasına ayrılık sokmak için ve öteden beri Allah ve Resûlüne karşı savaşanlara üs olsun diye bir mescit yapanlar vardır. Bunlar, “Bizim iyilikten başka hiçbir kasdımız yok” diye de mutlaka yemin ederler. Ama Allah şâhitlik eder ki bunlar mutlaka yalancıdırlar. NAHL (39) : (Diriltecek ki) ayrılığa düştükleri şeyi onlara anlatsın ve kâfir olanlar da kendilerinin yalancı olduklarını bilsinler! NAHL (105) : Yalanı, ancak Allah’ın âyetlerine inanmayanlar uydurur. İşte onlar, yalancıların ta kendileridir. MÜ'MİNÛN (90) : Hayır, biz onlara gerçeği getirdik, fakat onlar kesinlikle yalancıdırlar. ŞU'ARÂ (222) : Onlar, her günahkâr yalancıya inerler. (223) Bunlar da şeytanlara kulak verirler. Onların çoğu ise yalancıdır. ZÂRİYÂT (11) : Cehalet içinde gaflete dalmış olan (ve “Muhammed şairdir, delidir” diyen) yalancılar kahrolsun! MÜCÂDELE (18) : Allah’ın onları hep birden dirilteceği, onların da (kendilerini kurtaracak) bir iş üzerinde olduklarını sanarak size yemin ettikleri gibi Allah’a da yemin edecekleri günü düşün! İyi bilin ki, onlar yalancıların ta kendileridir. AZGIN BAKARA (15) : Gerçekte Allah onlarla alay eder (alaylarından dolayı onları cezalandırır); azgınlıkları içinde bocalayıp dururlarken onlara mühlet verir. A'RÂF (186) : Allah kimi saptırırsa artık onu doğru yola iletecek kimse yoktur. Allah onları azgınlıkları içinde bırakır, bocalayıp dururlar. YÛNUS (11) : Eğer Allah insanlara, onların hemen hayra kavuşmayı istedikleri gibi, şerri de acele verseydi, elbette onların ecellerine hükmolunurdu. İşte biz, bize kavuşmayı ummayanları, kendi azgınlıkları içinde bocalar halde bırakırız. MÜLK (21) : Peki, Allah rızkını keserse, kimdir size rızık verecek olan? Hayır, onlar azgınlık ve nefretle direnip durdular. KALEM (31) : Şöyle dediler: “Yazıklar olsun bize! Gerçekten biz azgın kişilermişiz!” MUTAFFİFÎN (12) : Onu, ancak her azgın, günahkâr kimse inkar eder. BAKARA (16) : İşte onlar, hidayete karşılık sapıklığı satın almış kimselerdir. Bu yüzden alışverişleri onlara kâr getirmemiş ve (sonuçta) doğru yolu bulamamışlardır. (175) İşte bunlar hidayeti verip sapıklığı, bağışlanmayı verip azabı satın alanlardır. Onlar ateşe karşı ne kadar da dayanıklıdırlar(!) (256) Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk sapıklıktan iyice ayrılmıştır. O halde kim tâğûtu tanımayıp Allah’a inanırsa, kopmak bilmeyen sapasağlam bir kulpa yapışmıştır. Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. NİSÂ (116) : Şüphesiz Allah kendisine ortak koşulmasını bağışlamaz. Bunun dışındaki günahları, dilediği kimseler için bağışlar. Allah’a ortak koşan, kuşkusuz, derin bir sapıklığa düşmüştür. (136) Ey iman edenler! Allah’a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği kitaba ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkar ederse derin bir sapıklığa düşmüş olur. A'RÂF (146) : Yeryüzünde haksız yere büyüklük taslayanları âyetlerimden uzaklaştıracağım. (Onlar) her âyeti görseler de ona iman etmezler. Doğru yolu görseler onu yol edinmezler. Ama sapıklık yolunu görseler onu (hemen)yol edinirler. Bu, onların, âyetlerimizi yalanlamaları ve onlardan hep ****** olmaları sebebiyledir. İBRÂHİM (3) : Dünya hayatını ahirete tercih edenler, (insanları) Allah yolundan çevirip onu eğri ve çelişkili göstermek isteyenler var ya, işte onlar derin bir sapıklık içindedirler. (18) Rablerini inkar edenlerin durumu şudur: Onların işleri, fırtınalı bir günde rüzgarın şiddetle savurduğu küle benzer. (Dünyada) kazandıkları hiçbir şeyin (ahirette) yararını görmezler. İşte bu derin sapıklıktır. HAC (12) : O, Allah’ı bırakır da kendine ne zarar, ne de fayda veren şeylere tapar. Bu da derin sapıklığın ta kendisidir. FUSSİLET (52) : De ki: “Ne dersiniz? Eğer o (Kur’an) Allah katından olup da siz de onu inkâr etmişseniz, o zaman derin bir ayrılık içinde bulunan kimseden daha sapık kim olabilir?” ŞÛRÂ (18) : Kıyamete inanmayanlar, onun çabuk kopmasını isterler. İnananlar ise, ondan korkarlar ve onun gerçek olduğunu bilirler. İyi bilin ki, Kıyamet günü hakkında tartışanlar derin bir sapıklık içindedirler. ZUHRUF (40) : Sağırlara sen mi duyuracaksın; yahut körleri ve apaçık bir sapıklık içinde olanları sen mi doğru yola ileteceksin? ODUN ENBİYÂ (98) : Hiç şüphesiz siz ve Allah’tan başka kulluk ettikleriniz cehennem odunusunuz. Siz oraya varacaksınız. Alıntı
Φ sarıgöl Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Bu ayetler mecazidir sarıgöl.Bu ayatlere dayanarak allahın var olduğunu isbet edemezsin. Ben ispata çalışmamki var olanı. Asıl olmadığını (haşa)iddia edenler ispat etsin değilmi. Şunların hiçbirine itaat etme: Yemin edip duran, aşağılık. Alabildiğine ayıplayıp kötüleyen, söz getirip götüren. Hayrı engelleyip sürdüren, saldırgan, olabildiğince günahkar. Zorba, saygısız, sonra da kulağı kesik. (Kalem Suresi, 10-13) Müminler ancak o kimselerdir ki, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperir. O'nun ayetleri okunduğunda imanlarını artırır ve yalnızca Rablerine tevekkül ederler. (Enfal Suresi, 2) Muhammed Allah'ın elçisidir. Ve onunla birlikte olanlar da kafirlere karşı zorlu, kendi aralarında ise merhametlidirler. Onları, rüku edenler, secde edenler olarak görürsün; onlar, Allah'tan bir fazl (lütuf ve ihsan) ve hoşnutluk arayıp-isterler. Belirtileri, secde izinden yüzlerindedir. İşte onların Tevrat'taki vasıfları budur: İncil'deki vasıfları ise: Sanki bir ekin; filizini çıkarmış, derken onu kuvvetlendirmiş, derken kalınlaşmış, sonra sapları üzerinde doğrulup-boy atmış(ki bu,) ekicilerin hoşuna gider. (Bu örnek) Onunla kafirleri öfkelendirmek içindir. Allah, içlerinden iman edip salih amellerde bulunanlara bir mağfiret ve büyük bir ecir va'detmiştir. (Fetih Suresi, 29) Alıntı
Φ abraham Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 Gönderi tarihi: 13 Ağustos , 2007 bir toplumun içinde yaşıyorsak toplumun kurallarına uymak zorundayız. yozluk baş kapatan ve açan olarak değil toplumda kullanılması gerektiği fikir ve yaşam tarzını toplum yararına değilde kendi yararına düşünendir. Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.