Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:
:D hahaa vallahi kahkaha attım süpersin kafkas..

 

Eğer onlardan biri olsaydı...Şöyle bir manzara çıkardı ortaya,yakılan arabalar,kırılan işyeri camları taşlı sopalı polislere ve basına saldırı göndere tırmanıp bayrağı koparmaya çalışmalar,linç etmeye kalkmalar,değneklerle çiçekleri dövmeler,terörist başını örgütünü öven dovizlerle yürüyüşler..

Koşar adım AHİM gidip türlü iftiralarla ülkeyi şikayetler v.s v.s ne kadar tanıdık şeyler değilmi?

Ama ne hikmetse bunlardan ürkmeyenler iki tekbir sesinden ürkmüş...

Bizede burda ne demek düşer madem Türk'sün göster ürksün :w00t:

Gercekten cok düsündürücü bir yorum. Kimin ölügü ön planda olmamali, önemli olan ölen sahsiyetin gercekten kaza sonucumu yoksa planli ve bilerek öldürülmesimi. Malesef siz burada Elma ile armutu birbirine karistirip sözüm ona sol kesme atiflarda bulunmussunuz, ama olmamis ve basaramamissiniz. Bayagi celiskiyle dolu yorumlariniz.

Eger suikasta kurban giden bir lider ise Yazicioglu, su anki vatandasin tutumu normalmi dersiniz? Yok eger kaza sonucu öldüyse ve o sahsiyetin yerine bahsettiklerinizden birisi olsaydi durum hicte degismezdi. Tabiiki suikasta kurban gittiyse sonuina kadar arkasinda olunmali.

Siz önce kendi kanaatinizi ortaya koymadan varsayimlarla saga sola atifta bulunmussunuz.

Size soruyorum? Sizin kanaatiniza göre Yazicioglu kaza sonucumu yoksa bir suikastami kurban edildi? Eger suikast sonucu öldüyse, vatandasin ve yetkililerin tutumunu dogru buluyormusunuz? Siz herhalde sukista da kurban gitse devletin savunma adina her seye razi gibi bir tavir gösteriyorsunuz. Yok eger kaza sonucu ise, neden baska insanlarin ölümlerinden varsayimla atifta bulunuyorsunuz anlasilmis degil.

Diger taraftan bahsettiginiz sahislardan herhangi birisinin gercekten suikast sinucu öldürüldügünü düsünelim ve yetkililerin bunu ört bas ettigini kabul edelim. Vatandasin ve sevdiklerinin ne yapmasi gerekli size göre? Devletimi karalamayim adina susmalarimi gerekli dersiniz?

  • Cevaplar 108
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:
ne kadar basitçe özetlenmiş olay..

bir kaza ile bir katliam karılaştırılıyor..

eğer bir can öldürülmüşse insanlar buna olan tepkilerine tabi ki haykıracaklar meydanlarda..

sinip oturacak, tepkisizce kabullenecek değiller..

ve eğer bu anmalarda olaylar çıkıyor, taşlar sopalar havada uçuşuyor, pazerler insanları eziyor, polis coplarla saldırıyorsa bunun sorumlusu o anmayı gerçekleştirenler değil, buna engel olmaya kalkan, her fırsatta kalabalıktan, kendisine yönelik bir eleştiriden korkan ve bunu önlemek için de orantısız güç kullanan iktidarındır..

miting hakkı bir insanın yurttaşlık hakkıdır..bunu suçmuş gibi göstermeye çalışmak da ayrı bir tartışma konusudur..

biz bu ülkenin birliğinden bahsedenlerin ne kadar ayrılıkçı ve baskıcı olduklarından,bunun ülke barışına ne kadar büyük zarar verdiğinden bahsederek bundan çekindiğimizi,bundan korktuğumuzu dillendirdik..

ancak herkes anlamak istediği gibi anlıyor..

...

Sn hakanaytac ülkemizde malesef belirli cevreler, daha dogrusu zihniyetler, kendileri acuisindan devletin yanlilarinin üzerine giden siyasi iradenin liderlerine suikast yapilmasini gayet dogal hakmis gibi gördüklerinden, onlarin öldürülmelerini de devleti ve vatani koruma adina yapilan bir eylemmis gibi görüyorlar. Bu zihniyet bu tür ödürme katliamlari gecmiste devamli desteklemistir. Hakkini arayani devlete "iftira" atiyorlar diye suclarlar. Sanki AIHM Türkiye'nin kabul görmedigi ve hatta Türkiye karsiti bir mahkemede oraya basvuranlarda otomatikmen Türkiye karsiti sayiliyorlar. Türkiye'nin altina imza attigi bir mahkemeye bile bu zihniyet düsman gözüyle bakiyor.

Gönderi tarihi:

zamanında sağ sol diye geçleri birbirine düşüren ve sonra sağını solunu toplayıp kimisini öldüren, öldürten, kimisini hücrelerde çürütenler yönlendiremeyeceği artık oyun oynayamayacığını anladıklarını temizleme peşinde. baktı açıkça öldürmeler ölenleri kahramanlaştıryor en güzeli kaza süsü, kaç kişi bu süse kurban gitti, gidecek kimbilir. bıktım artık bu siyasilerinde, devletin de, devlet içindeki dış güçlerinde oyunlarından. oyuncak gibi hepimizle oynuyorlar. biri almış sağı çekiştiriyor biri almış solu sağ sol kim ya, amaç aynı değil mi. biz görüşü ne olursa olsun böyle insanca ve hiçbir sorun yaşamadan günlerimizi geçirdiğimiz insanlarla sandıkda cebelleşiyoruz ya, ne kadar saçma. **********. bize doğruya doğru eğriye eğri diyecek, bizi samimeyetle savunacak ve cevap verecek bir yönetim lazım. değerlerini yitirmiş, üzerine yemin edeceği bir mukaddesatı olamayanlar değil.

ama şu da acı bir gerçek ki genelimiz nasılsak öyle yönetiliyoruz ve daha kötüsü genelimiz **** insanlardan oluşuyor. eğitimmmmm..... deyip şöyle bir o insanları yan yana getirmeye çalıştığımda ise bir kör kuyuda buluyorum kendimi. o kadar zor ki insanları eğitmek, çok zor, ****** dışında çok hızlı bir şekilde dejenenerasyon var insani açıdan, yalan dolan üçkağıtçılık, hırsızlık, sahtekarlık, bencillik, kötü duygular besleme almış başını gidiyor, içinden çıkılmaz bir hal, birde bizi güdenlerin işine gelmiyor tabi eğitmek, en iyi kullanabildiklerini neden eğitip kendilerine karşı bir güç oluştursunlar ki.

kıymetli muhsin yazıcıoğlu hem iç hem dış güçler tarafından artık oynatılamayacak ve giderek güçlenen bir kesimin lideri olduğundan ortadan kaldırdılar, çok yazık oldu. artık her şeyin, oyunun farkına varmış ve herkeside bunun farkına vardırma çabası içinde olan dürüst bir siyaset adamıydı. Allah mekanını cennet etsin. Bu oalyda vefat eden diğer kişilerinde Allah mekanlarını cennet etsin. en çok da ne beni etkiliyor biliyor musnuz, bir saniyenin bir güne bedel olduğu o soğukta isamil güneş ümitle yardım beklerken neler hissetti, ne düşünüyordu acaba, mutlaka gelip beni bulacaklar diyordu eminim. yazıklar olsun!

Gönderi tarihi:
zamanında sağ sol diye geçleri birbirine düşüren ve sonra sağını solunu toplayıp

.

.

.

beni bulacaklar diyordu eminim. yazıklar olsun!

 

Sevdim yazini arkadasim,dogru yazmissin,sag ve sol.Halbuki bir vücudun sagida vardir soluda.Solsuz sag veya sagsiz sol olurmu?olursa muhakkak bir sakatlik vardir bu iste.Burada sagi solu cekistirenler,sola bilmem ne,saga bilmem ne diye adlar takanlar bence bu ülkenin yararina calismiyorlar

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
Halbuki bir vücudun sagida vardir soluda.Solsuz sag veya sagsiz sol olurmu?

Ben de bu tanımlamayı sevdim. Sıklıkla dile getirilebilecek güzel bir söylem... Bunu aklımda tutacağım.

Gönderi tarihi:

Bu dünyanın heryerinde olduğu gibi bizim ülkemizdede ,

 

Her tür bireysel ve toplumsal farklılığı rededen ,ulusal ve toplumsal değerleri yerlebir eden , hiç bir sınır ve bayrak tanımadan Dünyayı en azgın şekilde sömürülür tek bir köy haline getiren , herkesi ve herşeyi kendi potasında kendine uyumlu bir hale getirerek eriten bir sistem...

Bir avuç azınlığın (%20 ) kaynakların ve gelirin %80 nini tüketme lüksünün olduğu , büyük bir çoğunluğun (%80 i) aç,sefil ,yoksulluk içinde .......geride kalan %20 yi paylaşmaya bırakılan bir yaşam ..

Sadece servetlerini karlarını artırmaktan başka bişey düşünmeyen ve bunu en açık ,en acımasız haliyle uygulayan bir avuç sömürücü ve onların iktidarını ve geleceklerini korumayla görevli ordusu ,polisi ..

Bunların yetmediği yerde ''yürüyün -saldırın aslanlarım'' la görevlendirilecek körleştirilmiş ,şatlandırılmış ,kullanıldıktan sonra atılacak sivil uzantıları..

 

Bölüp parçalayan,kanla beslenen bu sömürü ve zulüm düzenini savunanlar hep var olacaktır..

 

Bu dünyanın heryerinde olduğu gibi bizim ülkemizdede ,

 

Bu düzene insanlık onuru adına karşı çıkan ,baş kaldıranlarda olacaktır.

Birarda ,eşitlik ,kardeşlik ve özgürlük temelinde

daha adil ,paylaşımcı ,insana ait ve yaşanabilir bir dünya için savaşanlar da olacaktır..

 

Sahi..... sen hangi taraftaydın..?? Onu söyle.. Boşver başka şeyleri.

saygılar

Gönderi tarihi:

66171.jpg

 

 

 

Atalarımız, Çanakkale Savaşı'nda esir düşen düşman askerleriyle ekmeğini paylaşırken,

 

bir komutan dağda gazeteciyi adeta ölüme terk etti.

 

Geçtiğimiz günlerde tüm Türkiye, BBP helikopteri kazasına kilitlenmişti.

 

Bütün arama kurtarma ekipleri ağır kış şartları altında helikopterin enkazına ulaşmak için seferber oldu.

 

Tüm olumsuz koşullara rağmen köylülerinin de katıldığı arama çalışmaları sonunda enkaza ulaşıldı.

 

Aralarında Muhsin Yazıcıoğlu'nun da bulunduğu 5 kişinin cansız bedenine ulaşıldı.

 

Daha sonra enkazdan yaklaşık 500 metre uzaklıkta bir taş kavuğunda İHA muhabiri

 

İsmail Güneş'in de cesedi bulundu.

 

Tüm bu zor şartlar altında basın mensupları da görevlerini yerine getirmeye çalıştı.

 

Orada yaşananları anı anına Türkiye halkıyla paylaştı. Ancak enkaz bölgesinde yaşanan bir olay insanın kanını

 

donduracak cinstendi.

 

Enkaz bölgesinde çalışma yapan Cihan Haber Ajansı muhabiri Lütfi Aykurt asker tarafından, soğuk havada dağların

 

arasında adeta ölüme terk edildi.

 

CİHAN Genel Müdürü, Zaman Gazetesi Köşe Yazarı Abdülhamit Bilici konuyu köşesine şu şekilde yansıttı...

 

Uzağa gitmeden Cihan Haber Ajansı'nın yöneticisi sıfatı ile kendi yaşadığım bir tutarsızlığı paylaşayım.

 

Malum, geçen ay Türkiye Rahmetli Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının kazasına kilitlenmişti.

 

Muhabir ve kameraman arkadaşlarımız da ağır şartlarda bölgede çalışıyordu.

 

Rahmetli meslektaşımız İsmail Güneş'in naşının bulunduğu haber üzerine, arkadaşımız Lütfi Aykurt,

 

gazeteci refleksiyle 4,5 saat yürüyerek bölgeye ulaştı.

 

15.30'da işi bittiğinde 2500 metre yüksekte hava iyice soğumuş; orada sadece birkaç köylü ile Lütfi kalmıştı.

 

Sağolsunlar, Jandarma Arama Kurtarma ekipleri "Seni burada bırakamayız.

 

Hava soğuyor ve buradan inmen zor, helikopterle götürelim" diyor.

 

Lütfi, helikoptere binmeye hazırlanırken, bir komutan hangi kanaldan olduğunu soruyor ve ajansın adını

 

öğrenince, 'sivil olduğu için helikoptere alamayacaklarını' söylüyor.

 

Lütfi, helikoptere alınan DHA muhabirinin de sivil olduğunu nazikçe hatırlatınca, komutan tersleyip

"Nasıl geldiysen öyle inersin" diyerek arkadaşı dağ başında bırakıyor.

 

Evet, çektiği kurtarma çalışmaları gün boyu ekranlarda dönen bir gazeteciye yapılan bu.

 

Salonları anladık, hayati tehlikenin olduğu bir yerde de malum akreditasyon uygulanıyor.

 

Olay bize intikal ettiğinde, sansayon oluşturmak çok kolaydı.

 

Ama "Kişisel bir hatadır, Mehmetçik bunu yapmaz" dedik.

 

Lütfi, kendisiyle gurur duyduğumuz bir personelimizdi. Ama daha önce bir vatandaş ve bir insandı.

 

Genelkurmay Başkanımız evrensel demokrasi standartlarından söz açmışken,

 

bunu samimi kabul edip sormak istedim:

Paşam, dağda kalsam beni kurtarır mısınız ?

 

aykurt.jpg

Gönderi tarihi:

Atalarımız, Çanakkale Savaşı'nda esir düşen düşman askerleriyle ekmeğini paylaşırken,

 

bir komutan dağda gazeteciyi adeta ölüme terk etti.

 

 

aykurt.jpg

 

Bu olay gerçekmi yoksa asparagasmı?

yok hani gerçekse biz daha İsmail'in onca zaman bulunamayışını neden sorguluyoruz ki...

Bu nasıl bir zihniyettir bu nasıl bir ideolojik saplantıdır ki bir insanı bile bile ölüme terk ettirebiliyor :unsure:

Gönderi tarihi:

Hiç inanasım gelmedi... İkide bir "kurt vaaar!" diye köyü ayağa kaldıran çoban hikayesinde olduğu gibi... Bu uydurukçu gazetelerin on yazdığından birine inanasım zor gelir.

 

TSK'yı karalamak için bu fırsatı bile kaçırmamışlar ya, pes doğrusu...

Gönderi tarihi:

Komutanın bir bildiği vardır.

 

Boşu boşuna bırakmamıştır.

 

Belkide helikopterin taşıma sınırıyla ilgilidir.

 

TSK konuyla ilgili bir açıklama yapacaktır.

Gönderi tarihi:

Alıntıdır...

 

Ölüm İlanı…

Seni tanıyordum.

 

Elinde silah, Komünist avına çıktığın ta o ilk günlerden beri seni tanıyordum.

 

Önce Ankara'da sonra İstanbul'da ve tüm bir ülkede kana bulamadığın sokak, kahvehane, okul avlusu, fabrika önü kalmamıştı.

 

Ev baskınları yaptın, kör karanlıklarda.

 

Boğarak öldürdüğün arkadaşlarımın üstüne, kurşun yağdırmak marifetlerin arasındaydı.

Bahçelievler' de yedi canıma sen kıydın.

 

******

 

Sarkık bıyıkların, yaz kış üstünden çıkarmadığın kara ceketin, ********, kan oturmuş bakışların, gözümün önünden hiç gitmedi.

 

16 Mart katliamında kardeşlerimin üstüne kurşun yağdıranların başında sen vardın.

 

1979 kışında, Ankara Ziraat Fakültesi öğrencisi, kayınbiraderim Sabit Torun’u Balgat'da evinin önünde pusu kurup, yaylım ateşine tutanların başında sen vardın.

 

Kalbura çevirdiğiniz o körpe bedendeki, yirmi bir kurşunun dört adedi, senin cinayet aletinden çıkmıştı.

 

Maraş’ı kana sen buladın.

 

*******

 

Bir değil, beş değil, on değil yüzlerle canımızı ateşe verdin.

 

Yozgat, Çorum ve 93'te Sivas'da yine sen vardın.

 

Bir dağ başında, elinde silahın resimlerini anımsıyorum,

Madımak ateşe verildiğinde, “tahrik var” diyen yine senin ölüm kokulu sesindi.

 

********

 

Uçan kuştan, akan sudan, kararmış geceden, gündüz güneşten ve insan sesinden ödün patlardı.

Bu yüzden olsa gerek seni yalnız başına kimse görmedi!

 

**************

 

Ardında iş ortağın onca ‘tosuncuk’ varken, hep güvencede hissettin kendini.

 

Bu ülke de bazıları katillerini seviyor ya, seni daha çok seviyorlar!

 

Bahçeli de seviyor seni, Baykal da, Tayyip de, Erbakan da.

 

Halen arkan sağlam.

 

Ardından methiyeler düzülüyor!

 

Yazık oldu sana yazık. Ölümün böyle olmamalıydı!

 

Ateşe verdiğin o Maraş yolu, canını aldı!

 

Çakılıp kaldın bir dağın başına.

 

Beş santim buz tutmuş bedenin.

 

Zavallı ürkek yüreğin donmuş!

 

Üzülmedim.

 

Hiç unutmayacağım söz!

 

Aklıma Faşizm düştüğü her an, önce seni anıyordum, yine seni anacağım.

Gönderi tarihi:
Alıntıdır...

 

Ölüm İlanı…

Seni tanıyordum.

 

Elinde silah, Komünist avına çıktığın ta o ilk günlerden beri seni tanıyordum.

 

Önce Ankara'da sonra İstanbul'da ve tüm bir ülkede kana bulamadığın sokak, kahvehane, okul avlusu, fabrika önü kalmamıştı.

 

Ev baskınları yaptın, kör karanlıklarda.

.

.

....

Sn DIPNOT gercekten cok güzel ve net bir öz gecmisi anlatmissiniz. Sonuna kadar mzami altina atarim, tesekkürler aciklamaniz icin.

Gönderi tarihi:
Alıntıdır...

 

Ölüm İlanı…

Seni tanıyordum.

 

Başka bir şey umma!

 

İspat isteyecekler senden.

Mahkeme kararı soracaklar.

Hak hukuk memleketi isek biz, hani nerede dökümanlar, sonuçlar? diyecekler.

Nereden geldiniz buralara diyecekler.

Atma, tutma diyecekler. Tarihe dönmeyi, yüzleşmeyi, kabul etmeyenler işte onlar.

 

Sana bunu söylecek olan insanlar,

Ergenekon soruşturması ile ilintili başlıklarda, enlerce insana onlarca suçlamayı zaten yapıştırmış olanlardır.

Bunlar,

*******

Ne bekliyorsun ki bu yazdıklarına karşılık?

Aha sana bir fedai, aha sana bir oportimist.

 

Başka bir şey umma!

Gönderi tarihi:
Alıntıdır...

 

Ölüm İlanı…

]Aklıma Faşizm düştüğü her an, önce seni anıyordum, yine seni anacağım.

 

sonuçta bu bir okuyucu yorumu,direkt gazeteyi baz almaz yani,pkk sempatizanlarının şehit askerler hakkında yazdıkları korkunç yorumlarıda yayınlayan gazeteler var..

Kadıncağızı bende sevmiyorum fakat insanın kendi elinde olmayan bir durumu ile bu şekilde alay edilmesini şiddetle kınıyorum sonuçta kendi akıbetimizin ne olacağını bile bilmezken...

 

Aklıma gelmişken ekleyeyim Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu içinde Maraş katliamının baş aktörüydü orada ölenlerin ruhları intikamlarını aldı gibi tuhaf anlamsız sözler edildi..

Her zaman söylerim kim olursa olsun ölüm ve böyle ölümcül hastalıklarla eğlenilmesini siyaset yapılmasını hiç bir zaman etik bulmamışımdır..

 

:) tamda buydu işte anlatmak istediğim,örneklememde yardımcı olduğun için teşekkür ederim...

 

seviyorum bea kendimi ve bendeki izanı :wub:

Bir diğeride ordan ıspat isteyecekler diye çekincelerini aktarmış neyin ıspatını isteyeceğim iftiranınmı iftiranın ıspatımı olurmuş hadi varsa buyur..

Şimdi diyorum ya Anadolunun bağrından yetişmiş adam gibi adamlar vardır ölümü bile yerle bir eder ortalığı yüzbinlerce kişi yürür Türk bayrağına sarılı tabutunun ardından birde içten içten onlara özenip çekemeyen adamcık lar vardır..

sağlığında söylemeye cesaret edemediklerini cesedine uzaktan uzağa söylerler,sormazlar adam sağken neredeydin diye.. :)

Yalçın Topçu'nun Muhsin Yazıoğlunun ölümünü kamuoyuna duyurduğu ilan tarihe geçecek güzellikteydi..

Dünyadaki bütün iyi insanlar diye başlayan...

Gönderi tarihi:
Bir diğeride ordan ıspat isteyecekler diye çekincelerini aktarmış neyin ıspatını isteyeceğim iftiranınmı iftiranın ıspatımı olurmuş hadi varsa buyur..

Şimdi diyorum ya Anadolunun bağrından yetişmiş adam gibi adamlar vardır ölümü bile yerle bir eder ortalığı yüzbinlerce kişi yürür Türk bayrağına sarılı tabutunun ardından birde içten içten onlara özenip çekemeyen adamcık lar vardır..

 

İspat için alıntılanan yazıda geçen olayları kurcalayın isterseniz. Buna cesaretiniz varsa, yüzleşmek için kurcalayın. İftiranın ispatı olmaz, bunların da iftira olmadığı ispatından belli.

 

Yüzbinlerce kişi yürür tabutunun ardından?

Pardon?

 

Yüzbinler?

 

Hangi memlekette yaşıyorsunuz? Bu ülkede yüzbinler en son Uğur Mumcu'da yürüdü. AKP'nin Manisa mitingine çevirdiniz ortamı. Photoshop'ta kopyalayıp yapıştırdınız sanırım. O adamın arkasından öyle bir kalabalık yürümek istese çoktan iktidar olurdu.

Gerçekleri görün.

Gönderi tarihi:
sonuçta bu bir okuyucu yorumu,direkt gazeteyi baz almaz yani,pkk sempatizanlarının şehit askerler hakkında yazdıkları korkunç yorumlarıda yayınlayan gazeteler var..

Kadıncağızı bende sevmiyorum fakat insanın kendi elinde olmayan bir durumu ile bu şekilde alay edilmesini şiddetle kınıyorum sonuçta kendi akıbetimizin ne olacağını bile bilmezken...

 

Aklıma gelmişken ekleyeyim Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu içinde Maraş katliamının baş aktörüydü orada ölenlerin ruhları intikamlarını aldı gibi tuhaf anlamsız sözler edildi..

Her zaman söylerim kim olursa olsun ölüm ve böyle ölümcül hastalıklarla eğlenilmesini siyaset yapılmasını hiç bir zaman etik bulmamışımdır..

 

 

 

:) tamda buydu işte anlatmak istediğim,örneklememde yardımcı olduğun için teşekkür ederim...

 

seviyorum bea kendimi ve bendeki izanı :wub:

 

 

İşinize gelince öyle, gelmeyince böyle.

 

Nasıl mı?

 

 

 

 

Önceki akşam telefonla konuşuyorum,bir anda tüm dikkatimi açık olan tvde geçen diyaloğa yönelttim.

Malum şahsiyet hayat arkadaşı ile (artık gayri meşru tabirler tarih oldu biliyorsunuz modern bir ülke olacağız ya)bir gece kulubunden çıkıyor sarhoş,bu arada belirtmeden geçemiyeceğim sarhoş insanlar nedense bana son derece tiksindirici geliyor.

Sunucu mikrofonu adama uzatıyor "sevgililer gününümü kutladınız"adam tüylerimi diken diken eden sözüm ona espirisini yapıyor"hayır Çanakkale şehitlerini kutladık"...hayat arkadaşı pek bir keyfleniyor bu espiriye tiz kahkahası ile cevap veriyor.

Kutlama ile anmayı birbirinden ayırd edemeyecek kadar bilgisiz olabilirsin,ne söylediğini bilmeyecek kadar sarhoşta olabilirsin.

Ama hiç bir şey o şehitleri espiri malzemesi yapmanı haklı göstermez,zira dervişin fikri neyse zikri de odur.

Karikatür dergisinden fırlamış suratıyla topluma en ufak bir faydası dokunmayan malum karısı sayesinde ekranlarla tanışıp ünlü olan,evliliği boyunca yaptığı ihanetlerle haber bültenlerinin vaz geçilmez malzemesi haline gelen bu insanı yada insanları biz toplumun neresinde görüyoruz?

Bunlar ve bağlı bulundukları camianın tüm mensupları bana göre toplumun ahlak ve kültürü için bir mayın görevi yapmaktadırlar.

Türk aile yapısını tepe taklak edip bununla övünen,bir gecelik ilişkilerinin adını aşk koyup masum göstermeye çalışan bir guruh var bu ülkede...

Ve bu guruh Çanakkale şehitlerini espiri malzemesi yapacak kadar pervasız,saygısız ama arkasında hayran kitleleri mevcut olanlar..

 

Kınamakla kalmayıp lanetliyorum...

 

 

Olay ne? Bir tane densiz çıkmış, çok çirkin bir laf etmiş. Ancak Suheda bu ne düşmanlık böyle ?

 

Bak Mevlana ile ilgili yazmışsın. Biraz onun o engin hoşgörüsünün gözünden bakmayı denesene. Guruh, Cenah, İnsanlar ? Herkes kendi hayatını yaşar. Herkesin bedeni kendisine aittir. Ve kendi hayatını istediği yaşar. Bedenini istediği gibi kullanır. Kimseyi yaşadığı kendi hayatıyla, bedenini nasıl kullandığıyla böyle tanımlamak ve düşmanca ithamlarda bulunmak reva değil.

Bir densiz çirkin bir laf söylediyse bu onun hatasıdır onu bağlar. Ancak senin yaptığın, bir densizin söylediği çirkin sözle, araya senin gibi yaşamayan insanlar sokuşturarak, bunları birleştirerek ithamlarda bulunmak. Neyin sevdası bu. "Alkol" "tek gecelik ilişki" yi araya sokuşturmak ?

 

Hem nalına hem mıhına vurmak derler buna sayın suheda.

 

*********

Gönderi tarihi:

O yazdığım yazıyı tamamen unutmuşum ben,ne güzel bir yazı yazmışım neymiş ortak payda vatan sevgisi...

Muhsin Yazıcıoğlu için ne demişti sağcısı solcusu "herşeyi sorgulanabilir ama vatan sevgisi asla"

Evet bir kez daha kendimi sevdim,sadece sevmekle kalmadım bulunduğun çizgiden dolayı takdirde ettim..

 

Ha bu arada bilmeyenlere küçük bir izahat Hitler intihar ederek öldü ve yalnız iki kişi tarafından gömüldü,yani tabutunun ardından yürüyen yüzbinler yoktu :) Keza Saddam'da öyle..

 

sizin yüzbinler algınız sanıyorum miting meydanlarında toplanıp sandıkta buum olanlar yoksa pardon onlar milyonlarcamıydı? :D

 

Ha bu arada Maraş olaylarını incelememi tavsiye edenlere bir başka başlıkta Pir Sultan Abdal derneği başkanının sorularını yöneltmiştim sizde o soruları bir inceleyin bakalım..

Gönderi tarihi:
O yazdığım yazıyı tamamen unutmuşum ben,ne güzel bir yazı yazmışım neymiş ortak payda vatan sevgisi...

 

Konunun vatan sevginiz olmadığı açık seçik ortada. Burada da saptırdınız.

 

Hasmane tavırlar içerisine girerken iyisiniz, başkası yapınca karşısınız... Bunu anlatıyoruz.

Konumuz ne vatan, ne sevgi, ne de Çilingiroğlu.

**********

Gönderi tarihi:
:) tamda buydu işte anlatmak istediğim,örneklememde yardımcı olduğun için teşekkür ederim...

 

seviyorum bea kendimi ve bendeki izanı :wub:

Bir diğeride ordan ıspat isteyecekler diye çekincelerini aktarmış neyin ıspatını isteyeceğim iftiranınmı iftiranın ıspatımı olurmuş hadi varsa buyur..

Şimdi diyorum ya Anadolunun bağrından yetişmiş adam gibi adamlar vardır ölümü bile yerle bir eder ortalığı yüzbinlerce kişi yürür Türk bayrağına sarılı tabutunun ardından birde içten içten onlara özenip çekemeyen adamcık lar vardır..

sağlığında söylemeye cesaret edemediklerini cesedine uzaktan uzağa söylerler,sormazlar adam sağken neredeydin diye.. :)

Yanılıyorsun, bilmeden konuşuyorsun, araştırmadan konuşuyorsun... Senin bu yazdığını okuyan da bu yazıyı yazan kişiyi arkadan konuşan korkağın birisi diye niteler... Ama komik cunku ilgisi yok.... Bu yazıyı yazan kişi M. Yazıcıoğlu hakkında daha önceden de yazıyordu, hep yazıyordu... Doğal olarak o öldükten sonra da yazdı ve ikiyüzlülük yapmadı bazıları gibi, başta ne dusunuyorsa sonra da aynısını dusundu, aynısını yazdı...

 

Ha unutmadan bu yazıyı yazan kişi sırf bu yazıyı yazdığı için de ülkücüler tarafından şu anda bir takım ülkücü sitelerinde vs. hedef gösteriliyor... merak etmesin birileri yani, yakında öldürürler onu da belki!!!! İlk defa olmuyor böyle şeyler zaten bu ülkede değil mi? İnanmıyor musun? Gir bak ülkücü sitelerine, sırf onların dusunduklerinin aksini dusundugu için nasıl da hedef gosteriliyor...

 

Ezberciyiz... Asla araştırmadan, sadece bildiğimizi sandıklarımızla konuşuyoruz... Yani yine aynı mantık; bir kısım millet yaşadıklarından öğrendiğiyle konuşur, bir kısım millet de bildiğini sandığıyla... İşte bu aynen böyle birşey...

Gönderi tarihi:

Beni az buçuk tanıyorsundur çünkü çok uzun zamandır yazıyoruz burada..

Ben hiç bir zaman saplantılı bir şekilde ideoloji kölesi olup olayları değerlendirmedim.

Benim burada tepki gösterdiğim ölüm üzerinden siyaset yapılması bak aynı tepkiyi Türkan Saylan'la ilgili başlıktada verdim.

Bu adam madem bunca olayın failiydi mecliste otururken neredeydi şimdi ona yapmadıklarını yüklemeye çalışan korkak zihniyetler..

Bahsettiğimiz kişi hücrelerde yatmış işkence görmüş fakat hiç bir suçu sabit görülmemiş bir kişi..

Adam aranırken bile "üzgünüz" edebiyatları yapanlar öldüğünü duyunca aslan kesiliverdi :)

Neden o artık bir ölü toprağın altında bir ceset sağlığında yaptığı gibi kendini savunamaz,konuşmaz..

Daha bir ay öncesinde hayattaydı çıkıp karşısına deyiverseydi,hayır bu korkunun siyasetir..Aynen öyle...

Gönderi tarihi:

Bir insanın ölümüne (ailesi ve sevenleri adına) üzülmek başka şey aynı kişinin geçmişini konuşmak başka şey...

 

Mecliste hala oturmakta olan bir sürü zanlı var hadi yargılanmalarını talep edelim var mısınız?

Gönderi tarihi:
Beni az buçuk tanıyorsundur çünkü çok uzun zamandır yazıyoruz burada..

Ben hiç bir zaman saplantılı bir şekilde ideoloji kölesi olup olayları değerlendirmedim.

Benim burada tepki gösterdiğim ölüm üzerinden siyaset yapılması bak aynı tepkiyi Türkan Saylan'la ilgili başlıktada verdim.

Bu adam madem bunca olayın failiydi mecliste otururken neredeydi şimdi ona yapmadıklarını yüklemeye çalışan korkak zihniyetler..

Bahsettiğimiz kişi hücrelerde yatmış işkence görmüş fakat hiç bir suçu sabit görülmemiş bir kişi..

Adam aranırken bile "üzgünüz" edebiyatları yapanlar öldüğünü duyunca aslan kesiliverdi :)

Neden o artık bir ölü toprağın altında bir ceset sağlığında yaptığı gibi kendini savunamaz,konuşmaz..

Daha bir ay öncesinde hayattaydı çıkıp karşısına deyiverseydi,hayır bu korkunun siyasetir..Aynen öyle...

Evet haklisiniz sizi buradan az bucuk taniyoruz, ama sn Yazicioglunu daha iyi taniyoruz. Dolayisiyla tanidigimiz sahislari bizlere yok efendim sucu sabit bulunmamais diyerek masum göstermenize hic gerek yok.

Ayni mahkemeler 1972'de Deniz Gezmis ve arkadaslarinida yargilamisti, ama nedense suclari sabit bulunarak idam edildiler ve bugün onlarin idamlarini hala tartisiyoruz.

Gene ayni mahkemeler Nazim Hikmet'i vatan haini ilan etmislerdi ve simdi Nazim icin en büyük Türk sairi diyoruz ve mezarini Türkiye'ye getirmek istiyoruz.

Turkiye öyle bir ülke ki Yazicioglu gibilerinin yaptiklari ve yaptirdiklari cinayetler tesbit edilemiyor, Catli ve diger mafya ve fasist sebeke üyelerinin yaptiklari cinayetler yanlarina kar kaldigi gibi birde devlet adina cinayetler yaparak bizlere vatanperver bile gösterilmeye calisiliyorlar.

Yazicioglu ve benzerlerinin gecmiste yaptiklarini yasadigi dönemde bile dile getiriliyordú, ama kimi kime sikayet ediyorsunki. Sesimizi duymak isteyenmi vardiki?

Biz kimin ne oldugunu iyi biliyoruz. Kimse bize Yazicioglu'nu tekrardan anlatmasin. Ben o sahsin en yakin akrabasini bile taniyorum. O akrabasi bile kendisinden yaptiklarindan dolayi hic sevmiyor.

Gönderi tarihi:

Bu ülkede 12 Eylül öncesinde sağ-sol görüş adı altında binlerce genç programlı ve sistematik bir şekilde birbirine kırdırıldı..

Kardeşin kardeşiyle olan kavgası Türk-Kürt kavgası değildir.Gerçek kardeş kavgası işte o sağ-sol olaylarıdır..

Benim şahsen tanıdığım o dönemi bizzat içerisinden yaşayan iki farklı görüşe mensup öz kardeşler var öyle ki vurulan kardeşini kendisinden farklı görüşten diye ziyaret etmeyip yıllarca küs kalanlar...Bugün onlar o olayları yaşayan ve yaşatanlar bile kendilerinin nasıl kullanıldığını farkına vardıkları halde ne kadar tuhaftır ki hala bazıları o yarayı kaşıtıp kanatmaktan zevk almaktadır..

Önümüz 1 Mayıs dikkat ederseniz onca yaşanan şeylere rağmen birileri kanlı bir mayısların intikamını almaktan söz edebiliyor bu ülkede,bu ülkede huzuru ve refahı açıkça istemeyen bir guruh mevcut..

Ben bu topraklarda herkesin,her görüşün,her fikrin acı çektiğini görebiliyorken ve bunu söylemekten çekinmezken bazılarının nasıl görmediğini yada görmezden geldiğini anlamaya çalışıyorum.

İşte Suhedanın bakış açısı ile sizin bakış açınız arasındaki fark budur..

Ben açık bir pencereden geniş bir ufka bakarak olayları değerlendirirken sizin hala küçük pencerelerinizden karanlığa taş atışınızı hayretler içerisinde seyrediyorum..

Kokuşmuş ideolojilerinin kölesi olmuş hastalıklı ruhların tarih boyunca yaşanmış hiç bir olaydan ders almayıp konuşurken onlar ve biz diyebilmesini sonrada kalkıp kendilerinin ötekileştirildiğinden dem vurmasını ikiyüzlülüğün daniskası olarak adlandırabiliyorum..

 

Hiç kimse kendini acındırma moduna sokmasın herkes acı çekti bu topraklarda,ben dürüstçe bunu söyleyebiliyorum peki ya siz?

Gönderi tarihi:
Bu ülkede 12 Eylül öncesinde sağ-sol görüş adı altında binlerce genç programlı ve sistematik bir şekilde birbirine kırdırıldı..

Kardeşin kardeşiyle olan kavgası Türk-Kürt kavgası değildir.Gerçek kardeş kavgası işte o sağ-sol olaylarıdır..

Benim şahsen tanıdığım o dönemi bizzat içerisinden yaşayan iki farklı görüşe mensup öz kardeşler var öyle ki vurulan kardeşini kendisinden farklı görüşten diye ziyaret etmeyip yıllarca küs kalanlar...Bugün onlar o olayları yaşayan ve yaşatanlar bile kendilerinin nasıl kullanıldığını farkına vardıkları halde ne kadar tuhaftır ki hala bazıları o yarayı kaşıtıp kanatmaktan zevk almaktadır..

Önümüz 1 Mayıs dikkat ederseniz onca yaşanan şeylere rağmen birileri kanlı bir mayısların intikamını almaktan söz edebiliyor bu ülkede,bu ülkede huzuru ve refahı açıkça istemeyen bir guruh mevcut..

Ben bu topraklarda herkesin,her görüşün,her fikrin acı çektiğini görebiliyorken ve bunu söylemekten çekinmezken bazılarının nasıl görmediğini yada görmezden geldiğini anlamaya çalışıyorum.

İşte Suhedanın bakış açısı ile sizin bakış açınız arasındaki fark budur..

Ben açık bir pencereden geniş bir ufka bakarak olayları değerlendirirken sizin hala küçük pencerelerinizden karanlığa taş atışınızı hayretler içerisinde seyrediyorum..

Kokuşmuş ideolojilerinin kölesi olmuş hastalıklı ruhların tarih boyunca yaşanmış hiç bir olaydan ders almayıp konuşurken onlar ve biz diyebilmesini sonrada kalkıp kendilerinin ötekileştirildiğinden dem vurmasını ikiyüzlülüğün daniskası olarak adlandırabiliyorum..

 

Hiç kimse kendini acındırma moduna sokmasın herkes acı çekti bu topraklarda,ben dürüstçe bunu söyleyebiliyorum peki ya siz?

Siz bu yorumlarinizla asinda iddaa ettiginiz gibi acik pencereden genis bir ufka bakarak olaylari degerlendirmiyorsunuz. Siz bir taraftan sn Yazicioglu'nun gecmiste ve hatta yakin gecmisinde bile yaptiklarini "iskence gördü ve mahkelemerde sucu sabit bulunmadi" diyerek haklarken, diger taraftan 1 mayis 1977 de katledilen isci ve genclerimizin katillerinde hesap sorulmasi gerektigini söyleyenlere intikam almak istiyorlar diye elestiride bulunuyorsun. Bumu ufka genis bakmak? Gecmisiyle hesaplasmaktam kacan ve katilleri saklayan bir toplum asla genis bir ufka bakarak olaylari degerlendiremez. Bunu iddaa etmek sadece kendin pisir kendi ye misaline benzer ve kendisinden baskada buna kimse inanmaz.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.